Pragmatik

Embed Size (px)

DESCRIPTION

PRAGMATİK

Citation preview

Bahar Dervicemalolu

eviren: Bahar Dervicemalolu

PRAGMATK ve SZ EDMLER (SPEECH ACTS)

Pragmatik (Edimbilim) Nedir?Biz insanlar, en yakn akrabalarmz olan hayvanlarla kyaslandmzda olduka farklyzdr. Biz, onlarn aksine, istediimiz eyi istediimiz zaman syleyebiliriz. Normal olan her insan, birok yeni kelime ve cmle retip, bunlar anlayabilir. Hatta insanlar dile ait eitli seenekleri ounlukla dnmeden kullanrlar. Ancak bazen fark etmeden dilin tuzana derler. Bu adan tpk kendi rd a kullanan ama yine bu yapkan an iinde skp kalan rmceklere benzerler. Jean Aitchison

Pragmatik, bizim toplumsal etkileim esnasnda dille ilgili tercihimizi belirleyen faktrleri ve tercihimizin bakalar zerindeki tesirlerini inceler.David Crystal

Pragmatik; kelimeler (lexis), gramer ve fonoloji arasndaki anlamlarla ilgili her eydir. Anlamlar ima edilir; takip edilen kurallar da aa vurulmam ve yazsz kurallardr.

George Keith

Pragmatik, semantik adan deerlendirildiinde bitmemi ya da gerekte sylemek istediinden farkl bir anlam tayor gibi grnse de, bu metinlerden ne gibi anlamlar karlabileceini aratran bir yntemdir. ocuk kyafetleri satan bir maazann vitrinindeki ocuk satnda byk indirim (Baby sale-lots of bargains) yazsn bir dnn. phesiz bizler biliyoruz ki satlan ey ocuklar deil onlarn kulland malzemelerdir. Pragmatik, kelimelerin tesindeki anlamn herhangi bir belirsizlik (ambiguity) olmadan nasl anlalabileceini aratrmamza imkan tanr.

Pragmatik, sizin alannz iin de nemli bir aratrma sahasdr. Pragmatik zerine dnmenin basit bir yolu da dilin dikkat ekici bir biimde kullanlmas gerektiini bilmektir. Zira bir konuucu ya da yazar, dinleyici ya da okuyucuyu fazla uzun ve skc bir dil kullanarak bktrmak istemez. Bylece insanlar belki de bir metni daha ksa, daha ilgi ekici, daha uygun, daha amal ve daha ahs hale getirmek iin dilsel (linguistic) anlamlar bulmaya gayret ederler. te pragmatik buna imkan tanr.Steve Campsall

Pragmatik, dilin balam (contex) ierisindeki kullanmn aklayan sistematik bir yntemdir. Pragmatik, tpk semantiin yapt gibi, kelimelerin ya da yaplarn grnteki anlamlarnda fark edilemeyen ynleri aklamaya alr. Dil aratrmasyla ilgili bir saha olarak pragmatik, olduka yenidir. Pragmatiin kayna, dil felsefesi ve Amerikan felsef pragmatizm okuludur. Dil bilimi ierisinde bir disiplin olarak pragmatiin temelleri Herbert Paul Gricen konumaya dayal ima (conversational implicature) ve ibirlii ilkesi (cooperative principle) zerine; Stephen Levinson, Penelope Brown ve Geoff Leechin de grg kurallar (politeness) zerine yapt almalardan kaynaklanr.Pragmatiin nasl ilediini, futbol mandan (ve dier saha sporlarndan) bir rnek vererek aklayalm. Bazen takm arkadalarmdan biri bana Man on! (Kendini kolla!) diye barabilir. Semantik analiz, sadece bu tmceyle (phrase) olduka ileriye gidebilir.

Mesela, man (insanolu ya da insan rk, bir kimse, erkek) isminin ve on (zerinde, yukarda) ilgecinin farkl szlksel (lexical) anlamlarn ortaya karabilir. Ayrca yapsal anlam da aklayabilir ve bu tmcenin daha kapsaml bir ekilde kullanld rnekleri de verebilir: First man on the moon (Aydaki ilk insan), a man on the run ( telal bir insan), the man on top of the Clapham omnibus ( Clapham otobsnn tepesindeki adam).Ancak bunlarn hibiri futbol mann kontekstiyle ilgili anlam aklamaz. Bu, olduka karmaktr ancak en azndan u unsurlar ierdiini syleyebiliriz:

Takm arkadam, baka bir futbolcunun hareketini grmtr ve benim ya bunu fark etmediimi ya da buna gerekli karl veremediimi dnmektedir.

Takm arkadam, herhangi bir ekilde durdurulabileceimi ya da engellenebileceimi fark etmemi istemektedir.

Takm arkadam buna uygun ekilde -mesela topu saklayarak, beklenmeyen bir oyuncuya atarak veya baka bir takm arkadama verip uzaklatrarak- karlk vermemi istemektedir..

Takm arkadam u anda benimle ok ilgilidir ancak bu ilginin gerek sebebi, onun takmnda oynayan bir oyuncu olarak , topu korumam ya da elimde tutmam salamaktr nk bu sayede bizim takm daha avantajl hale gelecektir.

Takm arkadam, rakibimin de bu uyary duyacan bilmektedir ancak onun bunu duymasnn, takmmza, benim yaklaan oyuncuyu fark etmememden daha az zarar vereceini dnmektedir. Takm arkadam, uyarlmadm takdirde, ona (ve takmdaki dier oyunculara) kzabileceimi tahmin etmektedir.

ayet bu (ya da bunun bir ksm) doruysa, takm arkadamn mevcut zaman ierisinde (yani rakip beni durdurmadan nce) bu bilgiyi bana yukardaki gibi ak (explicit) bir ekilde iletemeyecei bellidir. Ancak bu, benim futboldaki dil deitirme (interchange) yntemlerini bilip bilmememe de baldr. Man on! yerlemi bir uyar eklidir. Bildiim kadaryla bir serbest vuru ya da korner at esnasnda allm iaretler kullansalar bile, profesyonel oyuncularn kendilerine has rtl ifadeleri vardr. Her ne kadar takm arkadam beni bilgilendirse de, oyunun konteksti ierisinde asl yapmak istedii ey, beni doru hareketi yapmaya yneltmektir. Eer benim uyarya tepkim bir artl refleks haline dnrse (uyary duyuyorum ve derhal topu saklyorum ya da baka birine pas veriyorum), takmmla yardmlama konusunda ilerleme kaydetmi olacam. Ayrca unu da unutmamalyz: Ben bunun sadece erkeklerin oynad bir oyunda gerekletiini farz ettim ama man on tmcesi kadnlarn oynad ya da karma oynanan sporlarda da kullanlmaktr. Mesela ben hokey malarnda kadn oyuncular iin bunun ska kullanldn duyuyorum. Zira woman on tmcesi etkisiz (fazla heceli ve bataki w sesinin telaffuzu zor) olabilir ve belki de iyi bir deerlendirme yapamayan oyuncunun, yaklaan tehlike karsnda daha az endielenmesine yol aabilir.Bizler bir eyler yaptrmak iin her zaman dili kullanrz. Birilerinden bize tuzu uzatmasn ya da bizimle evlenmesini isteriz. (Ama bunlar genellikle ayn anda istemeyiz) Bir pizza sipari ederiz ya da diiden randevu alrz. Sz edimleri (speech acts), bir bira istemeyi, biray ieceine dair sz vermeyi, birisini daha fazla bira imesi iin tehdit etmeyi, baka birine bira smarlamay vb. eyleri ierir. zel yetkilere sahip baz insanlar, kelimelerle istisna (extraordinary) eyler yapabilirler: Bir bebei vaftiz etmek, sava ilan etmek, Arsenal FC lehine penalt karar vermek ya da bir suluyu mahkum etmek gibi.

Dilbilimciler btn bunlar sz edimleri (speech acts) diye adlandrm ve bunlarn nasl ilediini aklamak iin de sz edimi teorisi denilen bir teori gelitirmilerdir. Bunlardan bazlar saduyudan (common sense) ve -baar koullarnda (felicity conditions) grld gibi- herkese aikar olann ifade edilmesinden kaynaklanr. Bu da bize sadece kelimeleri sylemenin, sz konusu edimin (act) baaryla tamamlanaca anlamna gelmediini gsterir. Hakimler (ayn zamanda hakem de deillerse) Arsenal lehine penalt karar veremezler ve futbol hakemleri (ayn zamanda devlet bakan da deillerse) sava ilan edemezler.Sz edimi teorisi pragmatiin tmn tekil etmemekle birlikte hl onun en temel ksmlarndan biridir. Gnmzde, pragmatikle ilgili tartmalar ounlukla onun semantikle olan balantlarna odaklanr. Madem ki semantik dildeki anlam aratryor, neden anlama yeni bir bak asyla yaklaan yeni bir aratrma sahas daha ekleyelim?

Bu, temel bir karklktr. phesiz, dilbilimciler pragmatii de kapsayan bir semantik modeli gelitirebilirlerdi. Ya da her biri iin, ikisi arasndaki snrlar, baz inceleme ve aklamalarla ortaya koyan ve bunlarn birbirinden ayrldklar noktalar da belirten bir model gelitirebilirlerdi. Bununla birlikte semantiin zerinde fazla durmad anlamlar aklad iin pragmatiin ayr bir aratrma sahas olarak gerekli olduu konusunda bir uzlama vardr.

Pragmatik Neleri erir?Pragmatiin kategorileri konusunda yaynlanan listelerde kesin bir uzlama yoktur. Ancak bu konuda bilmeniz gerekenler arasnda unlar vardr:

Sz edimi teorisi (Speech act theory)

Baar koullar (Felicity conditions)

Konumaya dayal ima (Conversational implicature)

birlii ilkesi (The cooperative principle)

Konumaya dayal kurallar (Conversational maxims)

Bant (Relevance)

Grg kurallar (Politeness)

Phatic iaretler (Phatic tokens)

Gsterim (Deixis)

Bunlar, bunlarla ilikili konular ve alt-kategorilerin hepsi aada -ksmen de olsa- aklanacaktr.

Pragmatie Yneltilen Eletiriler

Pragmatii hedef alan eletirilerden bazlar unlardr:

Pragmatiin kesin bir odak noktas yoktur.

Pragmatiin ilkeleri mulak ve mphemdir.

Pragmatik lzumsuzdur; semantik bu alan zaten kapsamaktadr.Pragmatii savunmak iin unlar syleyebiliriz:

Sz edimleriyle ilgili aratrmalar, toplumsal dildeki etkileimleri aydnlatmtr. Pragmatik, semantiin (imdiye kadar) zerinde fazla durmad eyleri ele alr.

Pragmatik, dil retme stratejilerine dair bilgi vermede yardmc olabilir.

Pragmatik, edebiyat anlama konusunda yeni bak alar salamtr.

birlii ilkesi ve grg kurallarna dair teoriler, kiileraras (person-to-person) etkileimde yeni bak alar salamtr.

Sz Edimleri (Speech Acts)

Bir filozof olan J.L. Austin (1911-1960) birok szcenin (insanlarn syledii eylerin) davranlarla edeer olduunu ne srer. Herhangi bir insan Bu gemiye isim veriyorum ya da imdi sizi kar-koca ilan ediyorum dedii zaman, bu szcelerle yeni bir toplumsal ve psikolojik gereklik (reality) yaratr. Bu rnekleri oaltabiliriz:

Baavu: Blk, sola dn!

Hakem: (Orta sahay iaret ederek) Gol!

Damat: Bu yzk vastasyla, seninle evleniyorum.

Sz edimleri teorisi, bu szceleri ksma ayrarak etraflca inceler:

Dzsz edimleri (locutionary acts), sadece sylenmi olan sz edimleridir.

Edimsz edimleri (illocutionary acts), szceyle birlikte gerekletirilen davranlardr, mesela bahse girmek, evlenme sz vermek, ho geldin demek, uyarmak gibi edimleri sylemek ayn zamanda yapmak demektir.

Etkisz edimleri (perlocutionary acts), szcenin (bahsi veya evlilii kabul eden, hoa karlanan veya uyarlan) dinleyici zerindeki etkileridir.

Baz dilbilimciler edimsz edimlerini (illocutionary acts) kategorilere ya da eitlere ayrmaya almtr. David Crystaln J.R. Searleden alntlad be kategori unlardr: Temsil ediciler (Representatives): Burada konuucu onaylamak, inanmak, sonulandrmak, reddetmek, bir eye dayanmak (report) gibi filleri kullanarak, bir nermenin doru olduunu iddia eder. Ynlendiriciler (Directives): Burada konuucu dinleyiciye bir ey yaptrmak ister ve rica etmek, yalvarmak, mcadele etmek, emretmek, cesaret etmek, davet etmek, srar etmek, dilemek gibi fiilleri kullanr.

Ykleyiciler (Commissives): Burada konuucu kendini daha ok gelecekte gerekleebilecek bir faaliyete hasreder ve gvence vermek, yemin etmek, sz vermek, vaat etmek, adamak, stlenmek, kefil olmak gibi fiilleri kullanr. fade ediciler ( Expressives): Konuucu, ilikilere ait bir durumla ilgili tutumunu ifade eder ve zr dilemek, takdir etmek, tebrik etmek, teessf etmek, nefret etmek, piman olmak, teekkr etmek ve hogeldin demek gibi fiilleri kullanr. Beyanlar (Declarations): (Bu kategori iin beyan ediciler (declaratives) de diyebilirdik ancak bu terim, bildirim (statement) ifade eden bir cmle eidi olarak zaten kullanlmtr.) Konuucu, sadece szceyi syleyerek bir nesnenin grnteki durumunu deitirir: Sizi kar-koca ilan ediyorum, sizi idama mahkum ediyorum, bu gemiye ismi veriyorum gibi.Edimseller (Performatives)Edimseller, toplumsal bir edimin (act), uygun kii tarafndan, uygun bir durumda, uygun kelimelerden oluan szcelerle fiilen gerekletirildii zel bir tr sz edimidir. Baz durumlarda sz (speech), resm ya da din bir eylem eliinde gerekletirilir. Konuucu gerekli toplumsal ya da yasal (ya da baka bir tr) yetkiye sahip olsa da, edimin baaryla gerekletirilmesi, sadece kelimeleri sylemenin tesinde baz eylere baldr; bunlar baar koullar (felicity conditions)dr. Aada edimsellerin yrrlkte olduu farkl sahalardaki insan faaliyetleriyle ilgili baz rnekler verilmitir. Bunlar esnek kategorilerdir ve birok edimsel birden fazla kategoriye dahil edilebilir: niversiteler ve okullar: rencileri onurlandrmak, okuldan uzaklatrmak veya atmak.

Kiliseler: Vaftiz etmek, teyit etmek ve evlendirmek, eytanlar kovmak iin dua etmek, lanet etmek, aforoz etmek.

Ynetim ve vatandalk : Hkmdarn ta giymesi, meclisin feshedilmesi, yasalarn onaylanmas, asalet nvan ya da madalya verilmesi.

Hukuk: eitli hkmleri kanunlatrmak ve uygulamak, mahkumiyet karar vermek, yemin ettirmek ve evlenme sz verdirmek. Silahl kuvvetler: Askerlie kaydetmek, saldr ya da geri ekilme emri vermek.

Spor: Oyuncular uyarmak ya da dar atmak, oyundan k izni istemek.

ve ticaret: e almak veya iten karmak, szl bir anlama yapmak, bir gemiye isim vermek.

Kumar oyunlar: Bahse girmek, poker oyununda para artrmak.

Baar Koullar (Felicity Conditions)

Bir sz ediminin baarya ulamas iin baz koullar gereklidir. Bu koullar isimlerini Latince felix ya da happy kknden alrlar. Bunlar bir edimselin (performative) baarya ulamas iin gerekli olan koullardr. Sadece belirli insanlar sava ilan etme, vaftiz etme ve sulular mahkum etme yetkisine sahiptir. Baz durumlarda konuucu (zr dilerken ve yemin ederken olduu gibi) samim olmaldr. Bununla birlikte haric koullar da uygun olmaldr: Beni aracnza alr msnz? (Can you give me a lift?) cmlesi dinleyicinin motorlu bir tata sahip olduunu, onu kullanarak bir yerlere gidebildiini ve bylece konuucunun da byle bir ricada bulunmasnn bir sebebi olduunu akla getirir. Farkl bir yorum sz konusu olduunda, bu szce bir aka ya da ineleme anlamna gelebilir. Baar koullarn kabaca e ayrabiliriz: Hazrlayc koullar (prepatory conditions), icra (uygulama) koullar ( conditions for execution) ve itenlik koullar (sincerity conditions).Hazrlayc Koullar (Prepatory Conditions)Hazrlayc koullar, sz edimini gerekletirmek iin konuucunun sahip olmas gereken toplumsal durumu ya da otoriteyi, dier ahslarn durumunu ve benzeri eyleri ierir.

Buna gre, bir aday kiliseye kabul ederken, konuucu bir piskopos olmaldr; ayrca muhtelif din yetkilileri ve kayt memurlar (ngilterede) evlilikleri resmen icra edebilirken, sadece bir rahip insanlar vaftiz edebilir. Evlilik durumunda baka koullar da gerekir, mesela iftlerden hibirinin evli olmamas, kendi sz edimlerini yapmalar vb. eyler gerekir. Bizler bazen bir film ya da oyunda evlilik sahnesinde rol alan insanlarn durumu hakknda tahmin yrtrz: Acaba onlar gerekten evli mi? Shakespearein byle bir endiesi yoktur nk nikah trenine ait szler sahnede sylenmez ve Julietin rol bir erkek tarafndan oynanr. ( Bununla birlikte bu durum, dn sahnesinin seyirciler tarafndan gnahm gibi alglanmasna sebep olabilir.)ngilterede sadece kral ya da kralie meclisi feshedebilir. Yetki sahibi bir hakem, ayet ma ynetiyorsa, bir oyuncuyu uyarabilir; Yardmc hakem (ki birinci ligde o da yetki sahibidir) bunu yapamaz. Sz konusu szcenin konumu (situation) nemlidir. Eer ABD bakan gayriresmi bir grme esnasnda baka bir lkeye akadan sava ilan ederse, ABD gerekten savaa girmi olmaz. Zira bu durum 11 Austos 1984te gereklemi ve Ronald Reagan, yaynda olunmad bir srada byle bir beyanatta bulunmu ve bu konuma gelecek kuaklar iin kaydedilmitir.cra (Uygulama) Koullar (Conditions for Execution)cra koullarnn fazlasyla byk bir neme sahip olduu dnlebilir. Bizler sz ediminin bir ayin ya da tren eliinde gerekletirilmesine o kadar almz ki, bir faaliyet (action) olmad zaman, edimin (act) geersiz olduunu dnrz ama az da olsa buna verilebilecek rnekler vardr.

Bir futbol karlamasnda hakemlii dnn. Hakem bir oyuncuyu uyard zaman, onun adn, numarasn ve oynad takm not eder. Bununla birlikte hakem sar kart da gsterebilir ama bu, uyarmak iin ille de art deildir.

ngiliz krallar bir kiiye valyelik payesi verirken, geleneksel olarak kl namlusunun dz yzeyiyle onun her iki omzuna da dokunurlar. Ancak bu da, sz ediminin gerekletirilmesi (icra edilmesi) iin mutlaka gerekli deildir.

Oxford niversitesinde, final snavlarna giren gen bir adam hakknda bir hikaye anlatlr. Bu gen adam -tpk ortaa kanunlarnda iki temin etmek iin yaplmas gerektii gibi- zerinde kl olduunu belirterek gzetmenlerden bira ister. Gzetmen, gen adamn sylediklerine inanr ve biray getirir fakat kanunlar da gzden geirir. Sonuta gen adam para cezasna arptrlr; sz konusu kanunun gerektirdii gibi zerinde kl bulundurmamtr. Bu hikaye neredeyse bir mit haline dnmtr ve icra koullarn zekice izah eder.tenlik Koullar (Sincerity Conditions)tenlik koullar, basite, konuucunun syledii eyi yapmaya gerekten niyetli olmas gerektiini ifade eder. Sz verme ya da zr dileme durumunda dierleri iin konuucunun ne kadar iten (samimi) olup olmadn bilmek imkansz olabilir. Bununla birlikte itenlik, zrn bir daha tekrarlanmayacana ya da verilen szn tutulacana dair garanti vermez. Evlenme sz vermek, and imek gibi baz sz edimlerinde bu itenlik, ahitlerin varlyla belirli hale gelir. Sz veren kii daha sonra Ben byle demek istememitim diye bir ey ne sremez.Daha kompleks bir rnek verelim: retmen bir soru sorduunda, snftaki renciler retmenin cevab bildiini ve dolaysyla soruyu sorarken iten olmadn dnrler. Bu durumda, ocuklar asndan X nedir? yerine Bana Xin ne olduunu syler misiniz ltfen? diye sormak daha uygun olabilir.Bizler, kendi kendimize sz verirken ya da bakalarndan, gereklemesinin imkansz olduunu dndmz eyleri yapmalarn isterken, itenlik koullarna dair kavraymz mizahi bir ekilde de kullanabiliriz: Yarn havann gneli olmasn salayabilir misin ltfen?

Konumaya Dayal ma (Conversational Implicature) ngiliz dil felsefecisi H.P.Grice, 1967 ylnda Harvard niversitesinde verdii derslerde konumaya dayal ima (conversational implicature) diye adlandrd bir yaklamn ana hatlarn belirlemitir. Bu yaklam, konuucular sylediklerinden daha fazla eyi ima ederken, dinleyicilerin asl mesaj bulmay nasl baardklaryla ilgilidir. Gricen konumaya dayal imayla ne demek istediini u szceyi rnek gstererek aklayabiliriz:zerinde nakit para var m?

Burada aslnda konuucu, dinleyicinin unu anlamasn istemektedir:

Bana biraz bor para verir misin? zerimde yeterli para yok.

Konumaya dayal ima, cmlenin grnteki anlamnda belli olmayan bir mesajdr. Konuucu onu ima eder. Dinleyici, szcedeki mesaj, konumaya dayal baarl bir etkileimi yneten kurallara bavurmak suretiyle karabilir. Gricea gre birinci cmleden, ikinci cmledeki gibi imalar karabilmek iin eyi anlamak gerekir: Sylenenin allm (herkese bilinen) lengistik anlam.

Kontekste dair bilgi.

Konuucunun, Gricen ibirlii ilkesi diye adlandrd ilkelere riayet ettiini farz etmek.

Konumaya Dayal Kurallar (Maxims) ve birlii lkesi (Cooperative Principle) Bir konumann baarl olmas, muhtelif konuucularn etkileime nasl yaklatklarna baldr. nsanlarn, konumalar iler hale getirme yolu bazen ibirlii ilkesi olarak adlandrlr. Bizler ibirlii ilkesini, ksmen, bu kurala istisna tekil eden ve bir konumay iler hale getirme yeteneinden yoksun insanlar dikkate alarak kavrayabiliriz. Ayrca bizler de bazen, pek honut olmadmz bir satc bizi telefonla arad zaman ya da korkun bir sutan gzaltna alnp polis memuru tarafndan sorgulandmz zaman bu ilkeyi kastl olarak ihlal edebilir ya da dikkate almayabiliriz.

Paul Gricea gre gndelik konumalarda, konuucular ve dinleyiciler ibirlii ilkesini paylar. Konuucular, szcelerini dinleyiciler tarafndan anlalacak ekilde oluturur. Bu ilke, drt alt kural ya da maximle aklanabilir. (David Crystal bunlar konumaya dayal kurallar (conversational maxims) diye adlandrr. Bunlar ayrca Grice kurallar diye de bilinir.)

Bunlar nitelik, nicelik, bant ve kiplik kurallardr. Nitelik (Quality): Konuucular drst olmaldr; yanl olduunu dndkleri eyleri ya da ellerinde kant olmayan eyleri sylememelidirler.

Nicelik (Quantity): Yaplacak katk, konumann uygun bir biimde ilerlemesi iin gereken lde bilgilendirici olmaldr. Ne ok uzun ne de ok ksa olmaldr.

Bant (Relevance): Konuucularn katks, sz al-veriinin amacna uygun olmaldr.

Kiplik (Manner): Konuucularn katks ak, derli toplu, ksa bir ekilde gereklemeli; bulank ve belirsiz olmamaldr.

Grice tabi ki bu kurallarn kullanlmasn buyurmaz. Ayrca (sanyorum), bu kurallar konumalar oluturmak iin yapay (artificial) bir ekilde kullandmz da ne srmez. Ancak bunlar konumay analiz etmek ve yorumlamak iin faydaldr ve (ister konuucu ister dinleyici olarak) daha nce fark etmediimiz baz maksatlar aa karabilir. Bizler ounlukla bu kurallar ihlal eder ya da dikkate almaz gibi grnerek, aslna uygun olmayan (non-literal) belirli anlamlar ifade ederiz. Eer bir kiinin iyi bir gz var eklinde tasvir edildiini iitseydiniz, o kiinin dier gznn -bu konuda hibir ey sylenmedii halde- kusurlu olduunu dnebilirdiniz.

Bant (Relevance)Baz dilbilimciler (banty supermaxim diye niteleyen Howard Jackson ve Peter Stockwell gibi) bantya, Gricen verdiinden daha fazla nem veririler. (Grice, nitelik ve kiplii supermaxim olarak nitelendirir.) birlii ilkesinin birok konumada geerli olduunu dnrsek, dinleyicilerin anlamsz ya da alakasz gibi grnen szcelerde (utterance) nasl anlam bulmaya altklarn grebiliriz. Bizler, btn bunlarn bir anlam olduunu dnrz. Jackson ve Stockwell, bir dkkan sahibiyle 16 yandaki mteri arasnda geen bir konumay aktarrlar:Mteri: unlardan istiyorum ltfen.

Dkkan sahibi: 18 yanda msn?

Mteri: Oh, ben Middlesbroughluyum.

Dkkan sahibi: (Bir sre durakladktan sonra) Tamam (Biray mteriye verir).(Jackson H. ve Stockwell P. (1996), An Introduction to the Nature and Functions of Language, s.142)

Jackson ve Stockwell, mterinin verdii garip cevabn hibir aklamasnn olmadn ne srer. Bunu yle de deerlendirebiliriz: Aklamann ne olduu konusunda emin olmayabiliriz fakat baz makul cevaplar bulabiliriz. Muhtemel aklamalar unlar ierebilir: Gen adam, Middlesbroughlu olmasnn, dkkan sahibinin onun ya hakkndaki phelerini gidereceini dnmtr.

Gen adam, allmadk konuma tarzndan dolay dkkan sahibinin byle bir soru sorma ihtiyac duyduunu dnm ve bu durumu aklamak istemitir.

Gen adam gerekten telalanm ve yann kk grnmesine dair daha iyi bir sebep bulmak iin dnrken aklna gelen ilk eyi sylemitir.

Gen adam, dkkan sahibinin Middlesbroughlu birine daha msamahal davranacan dnmtr.

Jackson ve Stockwell ayrca unu da ne srer: Dkkan sahibi, gen adamn cevabndan baz karmlar yaptktan sonra biray vermitir. Tabi yle bir ey de olabilir: Dkkan sahibi mteriye ka yanda olduunu sormu fakat mteri soruyu yanl anlam grnnce, dkkan sahibi soruyu yeniden sormak ya da aklamak istememitir; belki de bu ona zor gelmitir.Szceleri analiz ederken ve banty (relevance) incelerken bir nerme (proposition) hiyerarisi kullanabiliriz. Bunlar drt ekilde olabilir:nesrm (assertion), nvarsaym (presupposition), gerektirme (entailment) ve karm (inference)

nesrm (assertion): ne srlen ey (her ne kadar birok szce herhangi bir ey ne srmese de) szcenin ak ve birincil anlamdr. nvarsaym (presupposition): Szcede olduu gibi kabul edilen eydir. Louvreda Mona Lisay grdm. szcesi Mona Lisann Louvreda olduunu nvarsayar.

Gerektirmeler (entailments): Bir szcenin mantksal ya da zorunlu sonulardr. Buna gre Louvreda Mona Lisay grdm. rnei unlar gerektirir:

Louvreda bir eyler grdm.

Bir yerlerde bir ey grdm.

Bir ey grld.

Louvre vardr.

Mona Lisa vardr vb.

karmlar (inferences): Baka insanlarn szceden genellikle dolayl olarak kard yorumlardr. Yukardaki rnekten, mantk olarak Mona Lisann halka ak bir ekilde sergilendii karlabilir. Ayrca daha az mantk olarak, konuucunun son zamanlarda Fransada bulunduu sonucu karlabilir. (Eer bu, yllar nce gereklemi olsayd konuucu bunu belirtirdi.)Grg Kurallar (The Politeness Principle)Grg kurallar, maximlerden oluan bir dizidir. Geoff Leech bunlar, grg kurallarnn konuma al-veriinde nasl ilediini aklayan bir yol olarak ne srmtr. Leech, grg kurallarn, karlkl anlay salayan ve srdren davran ekilleri olarak tanmlar. Bu da etkileime, izaf uyumdan oluan bir atmosferde katlanlarn kabiliyetiyle ilgilidir. Leech, maximlerini belirtirken, edimsz edimlerinin (illocutionary acts) iki eidi iin kendi bulduu terimleri kullanr; temsil ediciler (representatives) iin iddia ediciler (assertives), ynlendiriciler (directives) iin de talep ediciler (impositives) terimlerini kullanr.

Her kurala (maxim), daha az neme sahip bir alt-kural (keli parantez iinde) elik eder. Bunlar negatif grg kurallarnn (uyumsuzluktan saknmann), pozitif grg kurallarndan (uyum iin abalamaktan) daha nemli olduu fikrini destekler. Kurallarn hepsi eit derecede neme sahip deildir. Mesela, takdir etmenin, tevazu gstermekten daha nemli olduu durumda; nezaket, cmert davranmaktan ziyade etkili bir ekilde ne istediimizi belirler.

Konuucularn, ayn anda birden ok grg kuralna bal kalabileceini de belirtmek gerekir. ounlukla birinci kural szcede belirgin ekilde yer alr, ikinci kural ise ima yoluyla karmza kar. ayet kar tarafa nakledilmemise, nezaket davrannn mevcut olmadn dnebiliriz.

Leechin Maximleri Nezaket kural (ynlendiriciler [talep ediciler] ve ykleyiciler (commisives)de): Bedeli, dieri iin azaltmak [kr (kar) dieri iin artrmak] Cmertlik kural (ynlendiriciler ve ykleyicilerde): Kr kendisi iin azaltmak [bedeli kendisi iin artrmak] Takdir etme kural (ifade ediciler ve temsil ediciler [iddia ediciler]de): Dierini beenmemeyi azaltmak [dierini vmeyi artrmak]

Tevazu kural (ifade ediciler ve temsil ediciler): Kendini vmeyi azaltmak [kendini beenmemeyi artrmak]

Muvafakat (agreement) kural (temsil edicilerde): Kendisi ve dieri arasndaki uyumazl azaltmak [kendisi ve dieri arasndaki uyumay artrmak]

Sempati kural (temsil edicilerde): Kendisi ve dieri arasndaki antipatiyi azaltmak [kendisi ve dieri arasndaki sempatiyi artrmak]

Yz fadesi ve Grg StratejileriYz, konuucunun lengistik anlayna ve toplumsal kimliine gnderme yapar. Herhangi bir sz edimi bu anlayn zaaflarndan istifade edebilir ve bunun iin korkutucu bir yz ifadesi kullanlabilir. Konuucular da bu korkutuculuu azaltmak iin baz stratejiler gelitirirler. Pozitif grg kurallar, kardakine iltifat etmek ve nazik davranmak anlamna gelir. (Fakat konuucu bu durumu abartrsa, kar taraf rahatsz olabilir.) Negatif grg kurallar ise talebi hafifletmek iin eitli ekillerde karmza kar: ekingenlikle: Ih, ey, pencereyi, h, kapatabilir misiniz, acaba?

Ktmserlikle: Pencereyi kapatabileceinizi sanmyorum ama yapar msnz?

Hrmet gstererek: Affedersiniz beyefendi, pencereyi kapatmanzn bir sakncas var m?

zr dileyerek: Rahatsz ettiim iin ok zr dilerim ama pencereyi kapatabilir misiniz?

Gayriahsilikle: dare, btn pencerelerin kapal tutulmasn rica ediyor.

Belki de grg kavramn en mkemmel ekilde ele alanlar Penelope Brown ve Stephen Levinsondr. (Bu iki aratrmacnn yazd eser 1978de yaynlanm ve daha sonra 1987de uzun bir nszle birlikte yeniden baslmtr.) Onlarn modelinde, grg (politeness) face-threatening acts (FTA)n ykc etkisini telafi etmek iin bavurulan dzeltici bir harekettir.

Brown ve Levinsonn teorisinde iletiim (communication), potansiyel olarak tehlikeli ve uyumaz (antagonistic) grlr. Onlarn yaklamnn Geoff Leechinkinden daha etkili olmasnn sebebi, grgy, insan merkez alan daha esasl fikirlerden hareket ederek aklamalardr. Onlarn modelinin temel fikri yz ifadesidir. Bu, toplumun her yesinin kendinde olmasn talep ettii umumi imaj olarak tanmlanr. Brown ve Levinsonn yaklamnn temelinde, yz ifadesinin birbiriyle ilikili iki grn vardr: Bunlardan biri olan negatif yz ifadesi (face), kiinin zel alanyla ilgili haklar, hareket zgrln ve talebi reddetme zgrln ierir. Yani bu ifadeyi taknan kii, hareketlerinin bakalar tarafndan snrlanmasn veya engellenmesini istemez.

Dieri ise pozitif yz ifadesidir. Bu, insanlarn en azndan dierleri tarafndan takdir edilmek ve kabul grmek arzusundan kaynaklanan uzlamac pozitif bir imajdr.nsanlarn kendileri ve etkileimde bulunduklar dier insanlara kar her iki eit yz ifadesini muhafaza etmeye ynelik makul (rational) hareketleri, grgy oluturur. Brown ve Levinson, ister szl ister yazl olsun, insanlararas iletiimde, insanlarn srekli birbirlerinin yz ifadesini kollamaya eilimli olduunu da ileri srer.

Gnlk konumalarda, konumamz farkl durumlara gre adapte ederiz. Arkadalarmzla birlikteyken ok rahat davranrz ya da yabanclara nezaketsiz gelebilecek eyler syleriz. Ayrca fazla resm olmaktan da kanrz. Her iki durumda da dinleyiciyi utandracak ya da rahatsz edecek eylerden saknmaya alrz. FTA, dinleyicilerin gururuna ve sayg grme ihtiyacna engel olan edimlerdir. Grg stratejileri, esasnda FTAyla megul olmak iin gelitirilmitir. Komumun evinde bir kasa bira grdm farz edin. Susam bir ekilde, unu syleyebilirim. Biraz bira istiyorum.

Bir bira alabilir miyim?

Umarm ok uzakta deildir, bir bira almam mmkn m acaba?

Hava ok scak, insan susatyor.

Brown ve Levinson, grg davranlarn drt strateji halinde zetler: Dolaysz strateji (The bald on-record), negatif grg, pozitif grg, dolayl strateji (off-record indirect strategy). Dolaysz strateji (The bald on-record strategy), dinleyicinin yz ifadesindeki korkutuculuu azaltmak iin hibir ey yapmaz.

Pozitif grg stratejisi, sizin, dinleyicinizin sayg grmek istediini dikkate aldnz gsterir. Ayrca aradaki ilikinin arkadaca olduunu da teyit eder.

Negatif grg stratejisi de dinleyicinin yz ifadesini dikkate alr. Fakat sizin herhangi bir ekilde dinleyiciden bir talepte bulunacanz da belli eder. Baz rnekler vermek gerekirse: Sizi rahatsz etmek istemiyorum ancak ya da Acaba rica etsem

Dolayl stratejiler (Off-record indirect strategies), basknn birazn sizin zerinizden alr. Siz, bira istemek iin dolaysz FTAdan kanmaya alrsnz. Bunun yerine dinleyicinin, sizin bira istediinizi fark eder etmez, bunu kendisinin size ikram etmesini tercih edersiniz.Bu stratejiler evrensel deildir; baka kltrlerde az ya da ok sklkta kullanlrlar. Mesela baz dou toplumlarnda dolayl strateji, dinleyicinizi, beendiiniz her eyi toplumsal bir ykmllk olarak size vermek durumunda brakr. Bu yzden konuucular, ziyaret ettikleri evlerdeki pahal ve deerli eylere dair beenilerini ifade etmemeyi renir.Brown ve Levinsonn grg stratejileriyle ilgili rnekler:

Dolaysz Strateji (Bald on-record)

Acil bir durum: mdat! Sinirli bir hal: Onlar bana ver! stek: Ceketinizi oradan kaldrn. Uyar: Farlarn a! (Araba srerken)Pozitif Grg Stratejisi

Dinleyiciye ilgi gstererek: Kahvalt edeli baya oldu, ackm olmalsnz. le yemeine ne dersiniz? Uyumazlktan kanarak: A: Nasl bir ey, kk m? B: Evet, evet kk saylabilir, h, aslnda ne ok kk ne de ok byk. Uyumu farz ederek: Pekala, bizi grmeye ne zaman geleceksin? Temkinli dnerek: ok daha fazla aba gstermelisin.Negatif Grg Stratejisi

Dolayl olarak: Bir kalem aryorum. Af rica ederek: Beni affedin ancak Talebi hafifleterek: Size sadece bilgisayarnz kullanp kullanamayacam sormak istiyorum. Sorumlu kii saysn artrarak: Uak biletinizi dn almanz gerektiini size sylemeyi unutmuuz.Dolayl Strateji ma ederek: Buras biraz souk. Mphemlikle: Belki de bazlar daha sorumlu davranmalyd. neleyici ya da akac bir ekilde: Evet, o gerek bir Einstein (roket uzman, Stephen Hawking, dahi vb.)!Phatic aretler (Phatic Tokens)

Bir durumu ifade etmek iin dnceyi kendimize, bir bakasna, genel ya da hakim olan duruma (ngilterede bu genellikle hava olur) yneltmek gibi yollar kullanlabilir. Kendi-merkezli (self-oriented) phatic iaretler, konuucunun kendisiyle alakaldr: Ben bunu yapabilecek durumda deilim ya da ok yorgunum gibi.

teki-merkezli (other-oriented) iaretler dinleyiciyle ilgilidir: Burada m alyorsunuz? ya da Ne yaptnz biliyor gibi grnyorsunuz.

Ntr bir iaret, kontekste ya da genel duruma gnderme yapar: Souk, deil mi? ya da Ne gzel iekler gibi.

Yksek mevkide olan biri, dncesini teki-merkezli bir iaretle ifade eder, tpk Kralienin fabrika iilerine unlardan birini yapmak olduka zor olmal demesi gibi. Aa derecedeki kii bunu Evet, zor i diye kendi-merkezli bir iaretle yantlayabilir. Grnte bir bilgi al-verii vardr. Ancak aslnda statye bal hiyerarinin telkini ve kabul sz konusudur. Fabrika iisinin yle bir cevap vermesi pek mmkn olmazd: Evet, ancak bu, dnyay dolamak, bayrak trenine katlmak, Noelde konuma yapmak ve parlamentoyu feshetmek gibi ilerin yars kadar bile zor deildir.Gsterim (Deixis)

Not: Bu blm olduka zordur, imdiden uyaryoruz. ncelikle bunu nasl telaffuz edeceimize bakalm. Bu terim Yunanca deiktitos (=gsterebilmek)ten gelir. Yunancada izah etmek ya da gstermek anlamlarna gelen diknymi (dyke-nimmy) ile de alakaldr. Bu terimin standart telaffuzu iki hecelidir (dyke-sis); sfat olarak ise deictic (dyke-tik) eklindedir.Stephen Levinsona gre:

Gsterim (deixis), dillerin, szcenin kontekstiyle ilgili zellikleri ne gibi yollar vastasyla kodladyla ve dolaysyla szcelerin yorumunun o szcenin getii kontekstin analizine hangi yollarla bal olduuyla ilgilenir.

Gsterim, bal bana nemli bir dil aratrmas alandr ve ikinci bir dil renenler iin de ok nemlidir. Bununla birlikte pragmatik ve konuma analiziyle de ilikilidir. Gsterim, ounlukla ve en uygun ekilde szel iaret (verbal pointing) diye tanmlanr; yani bir anlamda dil vastasyla iaret etmek demektir. Bu iaretlemenin lengistik biimleri; gsterici ifadeler (deictic expressions), gsterici iaretler (deictic markers) ya da gsterici kelimeler diye adlandrlr; bunlara ayn zamanda indexicals da denir.Gsterici ifadeler u gibi szlkbirimlerini (lexemes) ierir:

ahs ya da iyelik zamirleri: (ben/sen/benimki/seninki)

aret zamirleri: (bu/o)

Yer/zaman zarflar: (burada/orada/imdi)

ahs ya da iyelik sfatlar: (benim/senin)

aret sfatlar: (bu/u)

Tanmlklar (the)Gsterim, bir metnin (text) dndaki dnyaya gnderme yapar. Bir szceyi iine alan kontekste yaplan gnderme, ounlukla birincil (primary) gsterim, d (exophoric) gsterim ya da sadece gsterime yaplan gnderme olarak deerlendirilir. Birincil gsterim, bir metnin dndaki bir duruma (durum gsterimi) ya da konuucu ve dinleyici tarafndan paylalan hayat bilgilerine (bilgi gsterimi) iaret etmek iin kullanlr.Gsterici ifadelerin kontekste bal kullanm, ikincil (secondary) gsterim, metinsel gsterim ya da i (endophoric) gsterim olarak bilinir. Bu gibi ifadeler bir metinde, nceki ve sonraki unsurlara gnderme yapar:

Anaforik gsterim, metnin ncesine iaretleme yapar ve ngilizce metinlerde ska kullanlr. aret zamirleri iin verilen rnekler buna dahildir: bunun gibi, buna benzer ekilde, bunun ayns. Kataforik gsterim, metnin sonrasna iaretleme yapar. u rnekleri ierir: Aadaki, baz (Konuucu baz itirazlar ortaya att), bu (Bunu sylememe izin verin), bunlar, eitliGsterici ifadeler (Deictic expressions) kategoride deerlendirilir:

ahs gsterimi (siz,biz) Yer (Spatial) gsterimi (burada, orada) Zaman (Temporal) gsterimi (imdi, sonra)Gsterim, aka konuucunun kontekstine baldr; bu konuda en temel ayrm konuucuya yakn (proximal) ve konuucudan uzak (distal) olu eklindedir.

Yakn (Proximal) gsterim ifadeleri; bu, burada, imdi gibi rnekleri ierir. Uzak (Distal) gsterim ifadeleri; u, orada, sonra gibi rnekleri ierir.Yakn ifadeler genellikle konuucunun konumuna ya da gsterici merkezine (deictic centre) bal olarak aklanr. Mesela imdi derken, konuucunun szcesinin sylendii zamana edeer olan belirli bir zaman ya da dnem ifade edilir. Bu yaz, http://www.universalteacher.org.uk/lang/pragmatics.htm sitesinden evrilmitir.

PAGE 4