87
Adres : Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, Zemin Kat, Kampüs, Dumlupınar Bulvarı, Konyaaltı/Antalya Telefon : (242) 310 60 52 Faks: (242) 310 60 16 E-Posta: [email protected] http://apgem.akdeniz.edu.tr ANTALYA’DA ENGELLİ TURİZMİNİN GELİŞİMİ İÇİN ARZ VE TALEP ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Rapor (pdf, 2309 KB)

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Rapor (pdf, 2309 KB)

Adres : Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, Zemin Kat, Kampüs, Dumlupınar Bulvarı, Konyaaltı/Antalya

Telefon : (242) 310 60 52Faks: (242) 310 60 16

E-Posta: [email protected]

h t t p : / / a p g e m . a k d e n i z . e d u . t r

ANTALYA’DAENGELLİ TURİZMİNİN

GELİŞİMİ İÇİN ARZ VE TALEPÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Page 2: Rapor (pdf, 2309 KB)

1

Page 3: Rapor (pdf, 2309 KB)

2

Hazırlayanlar

Doç. Dr. Beykan

ÇİZEL

Akdeniz Üniversitesi

Turizm Fakültesi, Öğretim Üyesi

Yrd. Doç. Dr. Nesrin

SÖNMEZ

Akdeniz Üniversitesi

Eğitim Fakültesi, Öğretim Üyesi

Dr. Zeki AKINCI

Akdeniz Üniversitesi

Serik Meslek Yüksekokulu,

Öğretim Görevlisi

Yayına Hazırlık

Prof. Dr. Cengiz

SAYIN

Akdeniz Üniversitesi Proje

Geliştirme Uygulama ve Araştırma

Merkezi Müdürü

Hazırlık ve Baskı

Yiğitler Grup Reklam, Matbaa

Ankara

Page 4: Rapor (pdf, 2309 KB)

3

Bu yayın Akdeniz Üniversitesi Proje Geliştirme, Uygulama ve Araştırma

Merkezi’nin Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı mali desteği ile Sanayi ve

Turizm Sektörlerinde Rekabetçiliğin Artırılması 2010 yılı Mali Destek

Programı kapsamında yürüttüğü TR61/10/KAMU/01-68 referans kodlu

Engelsiz Antalya – Engelsiz Turizm projesi çerçevesinde gerçekleştirilen

araştırma çalışmalarının ürünüdür.

Yayın Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı mali desteği ile hazırlanmış olup,

yayının içeriğinden yalnızca Akdeniz Üniversitesi Proje Geliştirme,

Uygulama ve Araştırma Merkezi sorumludur.

AĞUSTOS 2012

Page 5: Rapor (pdf, 2309 KB)

4

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER ................................................................................................. 4

ÖNSÖZ ............................................................................................................. 6

1. GİRİŞ ........................................................................................................ 7

2. ENGELLİLİK – ÖZÜRLÜLÜK KONUSUNA YAKLAŞIMLAR ....... 10

2.1. Birleşmiş Milletler Sisteminde Özürlülük Yaklaşımları ve

Uygulama Süreçleri .................................................................................... 10

2.1.1. Birleşmiş Milletler “Özürlüler Programı” ......................................... 12

2.1.2. Birleşmiş Milletler, Asya - Pasifik Özürlüler On Yılı Süreci ............ 13

2.1.3. Asya-Pasifik Özürlüler On Yılı (1992-2002) Kapanış Toplantısı ..... 14

2.2. Avrupa Birliği’nde Özürlülük - Engelli Yaklaşımı ......................... 16

2.2.1. Yaklaşımların Tarihsel Gelişim Süreci ............................................. 16

2.2.2. Özürlüler Konusunda Üye Ülkeler Arasında İşbirliği Geliştirme ..... 20

2.2.3. Avrupa Birliği’nde Özürlüleri İlgilendiren Başlıca Finansman

Araçları 21

2.3. Engelli Turizmine İlişkin Yasal Yapı .............................................. 21

2.3.1. Dünyada Başlıca Ülkelerde “Engelli ve Turizm” Kapsamlı Yasal

Düzenlemeler .................................................................................................... 22

2.3.2. Türkiye’de Engelli ve Turizm Kapsamlı Yasal Düzenlemeler.......... 30

3. NİCEL ARAŞTIRMA BULGULARI .................................................... 36

3.1. Yazın Taraması ................................................................................ 36

3.2. Araştırmanın Amacı, Kapsamı ve Yöntemi .................................... 38

3.3. Araştırma Bulguları ......................................................................... 39

3.3.1. Görme, İşitme ve Bedensel Engellilere İlişkin Bulgular ................... 40

3.4. Sonuçlar ve Öneriler ........................................................................ 64

4. ENGELLİ TURİZMİNE YÖNELİK, NİTEL ALAN ARAŞTIRMASI

BULGULARI ................................................................................................. 72

4.1. Nitel Araştırmanın Amacı ............................................................... 72

4.2. Nitel Araştırma Yöntemi ................................................................. 73

Page 6: Rapor (pdf, 2309 KB)

5

4.2.1. Ölçme Araçları .................................................................................. 73

4.2.2. Nitel Araştırma Verilerinin Analizi ................................................... 73

4.3. Nitel Araştırma Bulguları ................................................................ 74

4.3.1. Katılımcılara ilişkin demografik göstergeler ..................................... 74

4.3.2. Engellilerin “tatil yapma olanaklarına” ilişkin katılımcı görüşleri

(Amaç 1) 75

4.3.3. Engellilerin “tatil tercihlerine” ilişkin katılımcı görüşleri (Amaç 2)

76

4.3.4. Engellilerin “tatil organizasyonu, seyahat ve konaklama

süreçlerindeki taleplerine” ilişkin görüşler (Amaç 3) ...................................... 77

4.3.5. Engellilerin “tatil organizasyonu, seyahat ve konaklama süreçlerinde

karşılaştıkları sorunlara” ilişkin görüşler (Amaç 4) ........................................ 79

4.3.6. Engellilerin tatil yapabilmelerini sağlamak için “turizm aracılarına,

engelli STK’na ve devlete düşen görevlere” yönelik görüşler (Amaç 5) .......... 81

4.3.7. Engellilerin turizm hizmetlerinden yararlandırılması önerileri (Amaç

6) 83

4.4. Nitel Araştırma Sonuçları ve Tartışma ............................................ 84

Page 7: Rapor (pdf, 2309 KB)

6

ÖNSÖZ

Akdeniz Üniversitesi Proje Geliştirme, Uygulama ve Araştırma Merkezi

(APGEM), üniversitemizin “bilimsel bilgi birikiminin kamu yararına

toplumsal yaşama aktarılması” misyonuna paralel olarak, sosyal, kültürel ve

teknolojik kalkınmaya dönük proje üretmekte ve alanda ilgili uzmanlardan

aldığı danışmanlık hizmetleri ile bu çalışmaları hayata geçirmektedir. Bu

misyon çerçevesinde APGEM, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı tarafından

Sanayi ve Turizm Sektörlerinde Rekabetçiliğin Artırılması 2010 yılı Mali

Destek Programı çerçevesinde desteklenen TR61/10/KAMU/01-68 referans

kodlu Engelsiz Antalya – Engelsiz Turizm projesini yürütmüştür.

Bu proje kapsamında destekçi sivil toplum kuruluşları Türkiye Sakatlar

Derneği Antalya Şubesi ve Altı Nokta Körler Derneği Antalya Şubesi’nin

sağladığı katkılarla önemli bir araştırma çalışması gerçekleştirilmiştir. Bu

çalışma ile iç turizmde ana hedef alanı olan Ankara, İzmir ve İstanbul’da

yerleşik engellilerin (görme – işitsel – bedensel) turizm ürün ve

hizmetlerinden beklentileri belirli bir örneklem çerçevesinde incelenmiş, bu

çalışmanın sonuçları turizm hizmet sağlayıcı kurumlar ile gerçekleştirilen yüz

yüze görüşmeler ile birlikte arz-talep mantığında değerlendirilmiştir.

Araştırma sonuçlarının orta vadede bölgede engelli turizminin gelişimine ve

engellilerin sosyal hayata katılımı önündeki engellerle mücadele

çalışmalarına katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Bu çalışmanın

gerçekleştirilmesinde görev alan tüm uzman ve araştırıcılara katkılarından

ötürü APGEM ve Akdeniz Üniversitesi adına teşekkür ederiz. Çalışma

sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmaktan mutluluk duyarız.

Prof. Dr. Cengiz SAYIN

Akdeniz Üniversitesi

Proje Geliştirme Uygulama ve

Merkezi Müdürü

Page 8: Rapor (pdf, 2309 KB)

7

1. GİRİŞ

Dünya nüfusunun % 10’u, yaklaşık 650 milyon insan, çeşitli engeller ile

yaşamaktadır. Ortalama ömrün 70 yıl olduğu ülkelerde insanlar ortalama 8

yıllarını engelli olarak geçirmektedir. Başbakanlık Özürlüler İdaresi

Başkanlığı tarafından 2002 yılında yapılan “Türkiye Özürlüler

Araştırması’na göre Türkiye’deki engellilik oranı % 12,29’dur ve ülkemizde

yaklaşık 8,5 milyon engelli vardır. Toplam nüfusun % 2,2’si (≈ 1,5 milyon)

ortopedik, görme ve işitme engellidir.

Engelliler ve engelli yakınlarının yaşam kalitesini artırmaya yönelik adımlar

aynı zamanda sosyal dışlanma ile mücadele için de önem arz etmektedir.

Ancak, engellilerin ötekileştirilmesi esas alan yaklaşımlar kalıcı çözüm

üretilmesine engel olmaktadır. Bu nedenle hedef kitlenin ihtiyaçlarının tespit

edilmesi ve bu ihtiyaçları gidermeye yönelik sonuçlar üretilmesi hizmet

sağlayıcı hizmet sağlayıcılara çözüm üreten araştırma kuruluşlarının esas

görevi olmalıdır.

Projemiz, turizm sektörünün hedef kitlesinin engellileri de kapsayacak

şekilde genişletilmesine yönelik planlama yapmak hedefiyle geliştirilmiştir.

Bu hedef iki temel ihtiyaçtan doğmuştur; birincisi, turizm sektöründe

özellikle kış aylarında gözlemlenen yerli ve yabancı müşteri sayısındaki

düşüş; ikincisi ise engellilerin turistik tesislerde gereksinim duydukları

donanım ve insan temelli faktörlerdeki eksikliklerdir.

Turizm Bakanlığı verilerine göre turistik tesislere 2009 yılı Nisan-Ekim

ayları arasında gelen yerli ve yabancı toplam misafir sayısı 19,6 milyona

yaklaşmaktadır. 7 ayın ortalaması yaklaşık 2,8 milyon olarak gerçekleşmiştir.

Kasım – Mart ayları arasında toplam sayı ise 7 milyonda kalmıştır ve bu 5

ayın ortalaması 1,4 milyon olarak gerçekleşmiştir. İstatistiklerden de

anlaşılacağı üzere Ekim ayından sonra gelen turist sayısında yarı yarıya düşüş

yaşanmaktadır. Son on yıllık dönemde ülkeye gelen yabancı turist sayısı 7,5

milyondan 27 milyona yükselirken, Kasım-Mart ayları arasında gelen

yabancı turist sayısı 2,7 milyondan 7 milyona yükselmiştir. Ancak 1999

yılından beri gerçekleşen Kasım-Mart dönemi turist sayısı artışı, Nisan-Ekim

döneminde gerçekleşen yükselişin gerisinde kalmıştır.

Akdeniz Bölgesi’nde konumlanmış turizm işletme belgeli 183 otelin toplam

yatak kapasiteleri 377.024’tür. Bu otellerin 2009 yılı doluluk oranı % 58’dir.

Batı Akdeniz bölgesinde tesislerin doluluk oranı ise Antalya’da % 58,9,

Isparta’da % 33,08 ve Burdur’da ise, % 16,52’dir. Kapasitelerinin altında

çalışan oteller sabit maliyetlerini düşürememekte, karlılık oranlarını

yükseltmekte zorlanmaktadır.

Page 9: Rapor (pdf, 2309 KB)

8

Turizm talep cephesinde yer alan engellilerin, ihtiyaç duydukları temel

donanımların bölgede yer alan turistik tesislerde bulunmayışı ise engellilerin

turizm hareketliliğinden faydalanmalarının önüne geçmektedir. Engelliler

tarafından hazırlanmış internet sitelerinde yapılan araştırmalarda engellilerin

tavsiye ettikleri tesislerin bazı ortak özellikleri olduğu dikkat çekmektedir.

Yürüme engelliler için tekerlekli sandalye ile girebilecekleri banyonun

olması, odanın tüm kapılarından tekerlekli sandalyenin geçebiliyor olması,

tek elle, sıkı sıkı kavramaya gerek kalmadan açılıp kapanabilen musluklar,

kapı kolları, kilitler, görme engelliler tarafından fark edilebilecek veya görüşü

zayıf kişiler tarafından okunabilecek şekilde yazılmış levhalar bu

özelliklerden bazılarıdır. Bölgede bu özelliklere dikkat ederek tasarlanmış ve

inşa edilmiş tesislerin yetersiz olması, engellilerin tatil olanaklarını

kısıtlamaktadır.

Tüm dünyada engellilerin maddi açıdan sıkıntı yaşadıkları bir gerçektir.

Dünya Bankası dünyanın en fakir insanlarının % 20’sinin bir çeşit engele

sahip olduklarını tahmin etmektedir. OECD ülkelerinde yaşayan iyi eğitim

almış insanların % 11’i engelli iken, iyi eğitim almamış insanların engellilik

oranının % 19 olduğu görülmüştür. Başbakanlık ÖZİDA araştırmasına göre

Türkiye’deki engellilerin % 61’inin kamu kurum ve kuruluşlarından en

önemli beklentisi parasal katkıdır. 2009 yılında 206.000 engelli, aylık 422 TL

eğitim desteği, 30.000 engelli, ücretsiz taşıma desteği, 199.000 engelli, evde

bakım desteği, 407.000 engelli 181 TL ile 272 TL arasında engelli aylığı

almıştır. 20.400 engelli ise; işçi kadrolarında istihdam edilmiştir.

Genel gelir düzeyinin düşüklüğüne rağmen özel düzenlemelerle Türkiye’deki

ve yurtdışındaki engellilerin turizm hizmetlerini erişimini artırmak Avrupa

Komisyonu’nun 2010 Avrupa Yoksullukla ve Sosyal Dışlanma ile Mücadele

Yılı hedeflerine uygun bir yaklaşımdır. Konaklama ücretlerinde yapılacak

düzenlemeler, engellilere yönelik promosyonlar, çeşitli indirim ve

muafiyetler engellilerin de tatil yapma imkânına kavuşmalarını sağlayacaktır.

Gelir durumu orta veya düşük olan engellilerin tatil ihtiyaçlarını

karşılayabilmeleri için uygun kontenjan ve fiyat ayarlamalarının yapılması

gereklidir. Bu düzenleme gereği, otellerin Kasım-Mart dönemi kapasite

kullanımlarını artırma için de önemli bir adım olacak, uygun fiyatlandırma

karşılığında sabit gider karşılama oranları yükselecektir.

Bu bakış açısı ile engellilerin turizm hizmet taleplerinin değerlendirilmesi ve

Antalya merkezinde engelli turizmine yönelik bir açılımın planlanabilmesi

için, bu çalışma kapsamında mevzuatta engellilere yönelik yapılan güncel

düzenlemeler incelenmiştir. Bununla birlikte, bölgede kilit kurum

temsilcilerinin görüşlerine başvurulmuş, Ankara, İzmir ve İstanbul’da üç

temel engel grubundan (görme-bedensel-işitme) engelliler ve engelli

yakınları ile ve Antalya bölgesinde ise turizm hizmet sağlayıcıları ile

Page 10: Rapor (pdf, 2309 KB)

9

görüşülmüştür. Bu çalışmanın sonuçlarına göre engelli turizm hizmet

sağlayıcılarının gelişme kapasiteleri ve ek hizmetlerden beklentileri ile

engellilerin beklentilerinin portresi oluşturulmak istenmiştir.

Dolayısıyla, çalışmamız başta Antalya olmak üzere Batı Akdeniz bölgesinde

engelli turizminin, hedef kitlenin beklentilerini esas alacak şekilde

geliştirilmesi için yapılan masa başı ve saha araştırması sonuçlarını görüş ve

değerlendirmelerinize sunmak üzere hazırlanmıştır.

Elde ettiğimiz sonuçlara göre, öncelikli olarak engelli hedef kitle turistik ürün

ve hizmetleri engelli olmayanlar ile birlikte almak istemektedir. Ayrıca, genel

olarak bilinen altyapı ve üstyapı düzenleme taleplerinin yanında, hizmet

sağlayıcı kurumların personelinin eğitim ihtiyacının da planlanması

gerekmektedir. Yurtiçinden gelen talebin değerlendirilmesi, yurtdışı talebi ile

ilgili olarak da öngörülerde bulunmamızı sağlamıştır. Buna göre, sivil toplum

ve üniversite ile birlikte kamu desteğinin tesislerdeki düzenlemelerden de

öncelikli olarak bilinç değişimine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.

Page 11: Rapor (pdf, 2309 KB)

10

2. ENGELLİLİK – ÖZÜRLÜLÜK KONUSUNA YAKLAŞIMLAR

2.1. Birleşmiş Milletler Sisteminde Özürlülük Yaklaşımları ve Uygulama

Süreçleri

Dünya nüfusu göz önünde bulundurulduğunda yaklaşık 500 milyon kişinin

özürlü olduğu ve bunun üçte ikisinin gelişmekte olan ülkelerde yaşadığı

düşünülmektedir. Bu sayı dünyada yaşayan insan sayısı arttıkça artmaya

devam edecektir. Dünya genelinde yaşayan bunca özürlü birey özür nedenleri

ne olursa olsun ya da dünyanın neresinde bulunuyorsa bulunsunlar

yaşadıkları toplum içerisinde çeşitli sosyal ve fiziksel engellerden dolayı

sınırlılıklarla karşılaşmaktadır.

Birleşmiş Milletler, kurulduğundan bu yana özürlü bireylerin sosyal

durumlarını iyileştirmek ve yaşam kalitelerini yükseltmek için çaba

göstermektedir. Birleşmiş Milletler’ in özürlülerin onurlarına ve haklarına

yönelik çabalarının dayanağı Birleşmiş Milletler’ in kuruluş ilkeleridir. Bu

ilkeler; insan haklarına saygı, temel özgürlükler ve tüm insanların eşitliği

ilkeleridir.

Herkes için eşitlik ilkesini benimseyen Birleşmiş Milletler (BM)

belgelerinde özürlülük kavramı ilk kez 1948 yılında yayınlanan İnsan

Hakları Evrensel Bildirgesi’nde dile getirilse de BM sistemi içerisinde

özürlülükle ilgili çalışmaların başlama tarihi 1945 yılına dayanmaktadır.

Çalışmalarda, özellikle görme ve işitme engelliler gibi bedensel engeller

taşıyan bireylerin haklarının arttırılmasına odaklanılmış ve ayrıca

özürlülüğü önleme ve rehabilitasyon çalışmalarına önem verilmiştir.

1950 yılında Cenova Konferansı’nda özürlülerin sosyal rehabilitasyonu

dile getirilmiş ve bir komisyon kurularak eğitim, tedavi, mesleki

rehabilitasyon ve istihdam konularında uluslararası standartlar

belirlenmesi öngörülmüştür.

1952 yılında Birleşmiş Milletler tarafından UNDP, ILO, WHO, UNESCO,

UNICEF gibi uluslararası organizasyonların katılımının sağlandığı bir

toplantı gerçekleştirilerek yeni bir bakış açısıyla eğitim ve rehabilitasyon

programları geliştirilirken, özürlülerle ilgili konuların da bu kuruluşların

programlarına dahil edilmesi istenmiştir. Daha sonraki yıllarda bu

organizasyonların, özürlülerle ilgili konularda ülkelere proje ve teknik

destek sağlamaları kararı alınmıştır.

1969 yılında Birleşmiş Milletler Genel Konseyi Sosyal Kalkınma ve

Kalkınma Sürecine Dair Bildirgesi’ni yürürlüğe koymuştur. Bu

beyannamenin 19. maddesi, zihinsel ve bedensel özürlülerin topluma tam

Page 12: Rapor (pdf, 2309 KB)

11

katılımının arttırılması amacıyla sağlık, sosyal güvenlik ve sosyal refah

önlemleri alınmasını öngörmektedir.

20 Aralık 1971'de özürlülerin haklarının uluslararası ve ulusal eylem

planlarında hükümetler tarafından çerçeve olarak kullanılması amacıyla

Zihinsel Özürlülerin Haklarına Dair Bildirge yayınlanmıştır.

1975 yılının Aralık ayında BM Genel Konseyi tarafından Özürlü Hakları

Bildirgesi yayınlanmıştır. Burada tüm özürlülerin haklarının din, dil, ırk,

cinsiyet, ideolojik ayrım yapılmaksızın garanti altına alındığı

söylenmektedir.

1981 yılı Birleşmiş Milletlerce Uluslararası Özürlüler Yılı olarak ilan

edilmiştir. Aynı yıl Viyana'da "Özürlülerin Eğitimi, Özürlülüğü Önleme

ve Sosyal Hayata Tam Katılım Konusunda Dünya Konferansı"

gerçekleştirilmiştir.

1982 yılında Özürlüler İçin Dünya Eylem Programı hazırlanmıştır. Bu

programda özürlülükle ilgili oluşturulacak politikalar üç başlık altında

toplanmıştır. Bunlar önleme; rehabilitasyon ve fırsat eşitliğidir. Aralığın

üçünde düzenlenen Genel Konseyde ise her yıl 3 Aralık gününün

Özürlüler Günü olarak kutlanmasına yönelik tavsiye kararı sunulmuştur.

Aynı toplantıda Özürlüler İçin Dünya Eylem Planı’nın tavsiye ettiği

faaliyetlerin hükümetlerce uygulanmasını ve tüm dünyada özürlülerle

ilgili global bir kalkınma sağlamak amacıyla 1983-1992 Birleşmiş

Milletler Özürlüler On Yılı ilan edilmiştir.

1989'da Özürlüler Alanında İnsan Kaynakları Geliştirme Eylem Planı İçin

Tallinn Çerçevesi kabul edilmiştir. Bu çerçevede özürlülerin iş gücü

piyasasında yer almaları ve mesleki istihdamları için eğitilmeleri gerektiği

belirtilmektedir.

1991'de Akıl Hastalarının Korunmasına ve Akıl Sağlığının

Geliştirilmesine Dair Prensipler yürürlüğe konulmuştur. Bu kapsamda,

bireylerin temel hakları ve özgürlüklerinden bahsedilmektedir.

1992'de Birleşmiş Milletler Özürlüler On Yılı'nın kapanış toplantısında

her yıl 3 Aralık gününün Özürlüler Günü olarak kutlanması

kararlaştırılmıştır. Bu toplantıda ayrıca özürlülerin büyük bir kısmının

gelişmekte olan ülkelerde yaşadığından hareketle 1993-2002 yılı on yıl

olarak ilan edilmiştir. Özürlüler İdaresi Başkanlığı’nın 1998 yılında dâhil

olduğu Özürlüler On Yılı sürecinin kapanış toplantısı 2002 yılında

gerçekleştirilmiş ve Asya-Pasifik Özürlüler On Yılı’nın 2002-2012 süreci

için on yıl daha uzatılması kararlaştırılmıştır.

1993'de Özürlüler İçin Fırsat Eşitliği Konusunda Standart Kurallar kabul

edilmiştir. Bu kurallar, Özürlüler için Dünya Eylem Planı’nı özetlemekte

Page 13: Rapor (pdf, 2309 KB)

12

ve ülkelere eşit fırsatlar sunma konusunda nasıl önlemler alınacağını

bildirmektedir.

1995 yılında Kopenhag’da gerçekleşen Dünya Sosyal Kalkınma

Zirvesinde Kopenhag Sosyal Kalkınma Bildirgesi ve Sosyal Kalkınma

Eylem Planı hazırlanmıştır. Kopenhag Bildirgesi ve Eylem Programı karar

6’da, devletlerin özürlülere eşit eğitim fırsatı verilmesi konusunda garanti

vermesi istenmektedir.

Birleşmiş Milletler’ in bağlı organlarında da özürlülere yönelik çalışmalar

bulunmaktadır. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Organizasyonu

(UNESCO), özel eğitimle ilgili olarak yapılan ya da yapılacak faaliyetleri

yürütmekle; Dünya Sağlık Örgütü (WHO), sağlık ve özürlülüğün önlenmesi

konusu ile ilgili olarak teknik desteği vermekle; Birleşmiş Milletler Çocuk

Fonu (UNICEF), çocuklara yönelik hazırlanan programları destek sağlamakla

sorumludur. Ayrıca Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), iş piyasasına

özürlülerin erişimini, uluslararası çalışma standartları aracılığıyla ekonomik

bütünleşmenin sağlanması ve teknik işbirliği sağlamaktadır.

2.1.1. Birleşmiş Milletler “Özürlüler Programı”

Birleşmiş Milletler sistemi içerisinde özürlülere yönelik hazırlanan temel

programdır ve bu program Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği Ekonomik

ve Sosyal İşler Bölümünün, Sosyal Politika ve Kalkınma Birimi tarafından

yürütülmektedir.

Programın genel çerçevesi ve hedefleri, “Özürlüler için Dünya Eylem

Programı” ve “Özürlüler İçin Fırsat Eşitliği Konusunda Standart Kurallar”

belgelerine dayanmaktadır. Bu programın temel amaçları;

a) Özürlü bireylerin sosyal hayata ve kalkınma sürecine tam ve etkin

katılması konusunda destek sağlanması;

b) Özürlülere sağlanan haklarının ve onurlarının korunmasına yönelik

çabaların arttırılması;

c) Eğitim, istihdam, bilgi edinme, ürün ve hizmetlere erişimlerinin

arttırılmasıdır.

Birleşmiş Milletler Özürlüler Programı ayrıca özürlülerin onurlarının ve

haklarının korunması ve arttırılması konusunda kapsamlı ve uluslararası

çalışma yürüten Genel Sekreterlik, Özel Komite’ ye sekretarya hizmeti

vermektedir. Bu program kapsamında, ülkelerin özürlülükle ilgili

politikalarını belirlerken başvuru kaynağı olarak kullanabilecekleri

özürlülükle ilgili uluslararası ve bölgesel yasal düzenleme, belgeler ve

Page 14: Rapor (pdf, 2309 KB)

13

standartların yer aldığı Bölgesel ve Uluslararası Yasal Düzenlemeler

Derlemesi hazırlanmıştır.

2.1.2. Birleşmiş Milletler, Asya - Pasifik Özürlüler On Yılı Süreci

Özürlüler İçin Dünya Eylem Planı’nın tavsiye ettiği faaliyetlerin

hükümetlerce uygulanmasını sağlamak ve tüm dünyada özürlülerle ilgili

global bir kalkınma sağlamak amacıyla 1983-1992 Birleşmiş Milletler

Özürlüler On Yılı ilan edilmiştir.

1983-1992 yılları arasındaki süreçte gerçekleşen Birleşmiş Milletler

Özürlüler On Yılı çalışmalarının sona erdirilmesinin ardından, dünya

genelinde yaşayan özürlülerin üçte ikisinin yaşadığı Asya ve Pasifik

Bölgesi’nde bölgesel hareketleri planlamak amacıyla Özürlüler On Yılı

süreci başlatılmıştır. 1992 Nisan ayında gerçekleştirilen kırk sekizinci

Birleşmiş Milletler, Asya ve Pasifik Ekonomik ve Sosyal Kalkınma

Komisyonu (UN-ESCAP) oturumuna otuz üç ülke katılmıştır. Toplantıda

alınan 48/3 sayılı karar uyarınca, 1993-2002 arasındaki süreç Asya-Pasifik

Özürlüler On Yılı 1993-2002 olarak ilan edilmiş ve bu sürecin teması

“Özürlülerin Tam Katılımı ve Eşitliği” olarak belirlenmiştir. Bu faaliyetler

dahilinde 1993 Aralık ayında Pekin’de düzenlenen bir toplantı ile Asya-

Pasifik Bölgesindeki Özürlülerin Tam Katılımı ve Eşitliği Hakkında Bildiri

ilan edilmiştir. Ülkemiz de yakın tarihte bu bildiriyi imzalayan ülkeler

arasına girmiştir.

Asya-Pasifik Özürlüler On Yılı, ulusal seviyede ilerlemeyi destekleyen, bunu

yaparken diğer ülkelerle işbirliği içinde çalışma olanağı sunan ve Birleşmiş

Milletler Özürlüler On Yılı’nın (1983-1992) bölgesel devamı niteliğini

taşıyan bir çalışmadır. Bu çalışma özürlülere yönelik sürdürülen faaliyetlerin

bir program dâhilinde yürütülmesi için Asya-Pasifik Bölgesi’ndeki 56 ülkeyi

bir araya getirmektedir. Özellikle özürlülerin yaşamlarını etkileyecek ana

sorunların çözümünde, bölgenin gelişmekte olan ve gelişmiş ülkeleri arasında

işbirliğinin güçlendirilmesi için çaba sarf etmektedir.

Asya-Pasifik Özürlüler On Yılı’nın ana amacı, özürlülerin toplumsal hayata

tam katılımı ve kendilerini geliştirmeleri sürecinde her alanda eşit fırsatlardan

yararlanmalarını sağlayacak olanakların arttırılmasıdır. Bu ana hedefe

ulaşmak amacıyla Asya-Pasifik Özürlüler On Yılı Eylem Gündemi

oluşturulmuştur. Eylem Gündemi, 1993-2002 Asya-Pasifik Özürlüler On Yılı

hedeflerinin kapsamında özürlülerin sosyal hayata tam katılımını ve her

alanda eşit fırsatlardan faydalanmalarını sağlamak için ülkelere bir çalışma

çerçevesi sunmaktadır. Bu başvuru kaynağında nihai amaca ulaşılması için

gerçekleştirilmesi gerekenler ve gösterilecek çabalar birtakım politika alanları

altında toplanmıştır. Bu çalışma çerçevesini oluşturan kategorilerin her biri,

Page 15: Rapor (pdf, 2309 KB)

14

Asya-Pasifik Bölgesi’ndeki özürlülerin tam katılımının ve her alanda eşitliğin

sağlanması konusunda politikalar geliştirilmesiyle doğrudan ilgili alanların

bir listesini içermektedir.

On Yıl faaliyetleri sürecinde gerçekleştirilen geleneksel ara toplantılarda ve

bölgedeki 15 ülkenin temsilcilerinin oluşturduğu Konusal Çalışma Grubu

(TWG) toplantılarında, bölgedeki ülkelerin tümünde bu amaçlara tam olarak

ulaşılamadığı ve özürlülerin toplumsal yaşama tam katılımını sağlamak ve

her alanda eşit haklardan faydalanmalarını sağlamak için çok daha fazla şey

yapılması gerektiği belirtilmiştir. İzleyen toplantılarda yasal düzenlemelerin

tümünün hayata geçirildiği, herkes için bütünleştirici eğitim uygulandığı,

mesleki eğitim ve iş edindirme çalışmalarının arttırıldığı, erken tanı ve erken

müdahale programlarının yaygın olarak kullanıldığı, yoksulluğa ve yoksul

özürlülere yönelik çalışmaların başlatıldığı ve engelsiz, hakka dayalı bir

toplum yaratılması için yeni öncelikler belirlenmesi gerektiği dile

getirilmiştir.

Mayıs 2002’de gerçekleştirilen ESCAP toplantısında “21. Yüzyılda Asya-

Pasifik Bölgesinde Özürlüler İçin Engelsiz, Hakka Dayalı ve Bütünleştirici

Bir Toplum Geliştirilmesi” teması dâhilinde yeni bir on yıl için uzatma

önerisinde bulunulmuştur. Bu teklifte ayrıca 2003-2012 yılları arasında

gerçekleştirilecek çabalar için bir çalışma çerçeve önerisi de sunulmuştur.

Sunulan Biwako Binyıl Eylem Çerçevesi Taslağı’nda yeni ana politika

alanları çerçevesinde başlıklar oluşturulmuştur. Eylem Çerçevesi, anılan

kapanış toplantısında tüm katılımcı ülkelerin görüş ve önerileri dâhilinde

tartışılarak son halini almıştır.

Özürlüler için engelsiz, hakka dayalı ve bütünleştirici bir toplum yaratma

konusunda çalışmalar başlatılmak üzere 21 hedef ve bunların

gerçekleştirilmesinde izlenebilecek 17 strateji önerilmektedir. Bu Eylem

Çerçevesi, bölgedeki üye ülkelerde yaşayan özürlüler için tasarlanan bu

hedeflerin gerçekleştirilmesine yönelik olarak ülkelere rehberlik etmekte ve

faaliyetlerin yönlendirilmesi için başvuru kaynağı olmaktadır.

2.1.3. Asya-Pasifik Özürlüler On Yılı (1992-2002) Kapanış

Toplantısı

Süreç içerisinde yapılan çalışmaların değerlendirildiği Asya-Pasifik Özürlüler

On Yılı Kapanış Toplantısı’na Türkiye de bir delegasyonla (Türkiye Sakatlar

Konfederasyonu temsilcileri vd.) temsil edilmiştir. Toplantı, süreci

sonlandırmak üzere Komisyonu’nun 58/4 no’ lu kararıyla ve “21. Yüzyılda

Asya-Pasifik Bölgesinde Özürlüler İçin Engelsiz, Hakka Dayalı ve

Bütünleştirici Bir Toplum Geliştirilmesi” teması çerçevesinde Japonya’nın

Otsu kentinde gerçekleştirilmiştir. Toplantı kapsamında, 1993 – 2002 Asya-

Page 16: Rapor (pdf, 2309 KB)

15

Pasifik Özürlüler On Yılı Eylem Gündemi’ nin uygulanmasıyla elde edilen

başarılar ile plan çerçevesinde geliştirilen en başarılı politika ve programların

gözden geçirilmiştir. Böylece, bir sonraki on yıl içinde Asya- Pasifik

Bölgesi’nde özürlüler için engelsiz, hakka dayalı ve bütünleştirici bir toplum

geliştirilmesi için yapılması gereken yeniliklerin tartışılarak fikir birliğine

varılması amacıyla yapılmıştır.

Anılan 58/4 sayılı bu karar, birinci on yılın bitişi yanında aynı zamanda

Asya-Pasifik Özürlüler ikinci on yılının (2003-2012) başlangıcını ifade

etmektedir.

Bu sürece 1999 yılından beri dahil olan ülkemiz de, belirli aralıklarla istenen

raporları hazırlayarak ve ayrıca gönderilen anketleri cevaplandırarak istenen

dokümanları ESCAP sekretaryasına iletmiştir. Ayrıca kapanış toplantısında

katılımcı ülke heyetlerine dağıtılmak üzere Türkiye Cumhuriyeti Asya-Pasifik

Özürlüler On Yılı (1993-2002) Çalışma Raporu hazırlamıştır.

Kapanış toplantısında, ayrıca Asya- Pasifik bölgesinde engelsiz, hakka dayalı

ve bütünleştirici bir toplum yaratma amacıyla hazırlanan Biwako Binyıl

Eylem Çerçevesi Taslağı üzerinde tartışılmıştır.

Ülke temsilcileri, bölgesel konuma göre belirlenmiş dört ayrı alt bölgesel

gruba ayrılarak toplantılarını gerçekleştirmiştir. Bu gruplardan, kendi alt

bölgelerinde, özürlülük açısından kendi öncelliklerini ve buna göre

hedeflerini belirlemeleri istenmiştir. Hazırlanan raporlar toplantı

sekretaryasına iletilmiştir. Ülkemiz temsilcilerince, özürlülere hizmet verme

alanında yaşanan personel sıkıntısını dile getirerek özellikle özel eğitimde

görev alacak öğretmen ve diğer uzman personelin yetiştirilmesi konusunun

Eylem Taslağında özellikle yer alması gerektiğini önerilmiştir.

Bu toplantı sonucu ortaya çıkan bildirinin Türkiye Cumhuriyeti tarafından

imzalanması için Özürlüler İdaresi Başkanlığı (ÖİB) tarafından başlatılan

süreç yakın zamanda sonuçlandırılarak ilgili bakanlıkça imzalanmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti, Asya Pasifik On Yıl sürecinde önemli rol oynayan ve

bölgedeki 15 ülkenin temsilcilerinin oluşturduğu Konusal Çalışma Grubu

(TWG) toplantılarına katılmak üzere üye ülke seçilmiştir.

Page 17: Rapor (pdf, 2309 KB)

16

2.2. Avrupa Birliği’nde Özürlülük - Engelli Yaklaşımı

2.2.1. Yaklaşımların Tarihsel Gelişim Süreci

Avrupa Birliği son yirmi yıldır özürlülüğü farklı bir biçimde

anlamlandırmaya başlamıştır. Bu yeni yaklaşımda özürlüler pasif ve

yardıma muhtaç bireyler olarak değil, toplumda diğer bireylerle eşit

haklara sahip ve bu haklar doğrultusunda toplumla bütünleşmek için

mücadele eden bir topluluk olarak görülmektedir. Bu yaklaşımın

dayandığı en belirgin temel, insanlığa özgü farklılıklara verilebilecek en

önemli değerin toplumsal ve ekonomik süreçlerin tüm insanları içine

alacak şekilde yapılandırılması ile mümkün olacağı düşüncesidir. Avrupa

Birliği’nin özürlülere yönelik yeni yaklaşımı, fırsat eşitliği ilkesinden yola

çıkan “haklar” temeline dayanmaktadır. Bu yaklaşım kendini özürlülerin

haklarını tanıma ve koruma biçiminde gerçekleşmektedir. Özürlüler için

fırsat eşitliği kavramı son 25-30 yıldır uluslararası düzeyde Birleşmiş

Milletler ve ona bağlı örgütlerin gündeminde yer almaktadır. 1975 yılında

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun İnsan Hakları Evrensel

Beyannamesi’ne ek olarak yayımladığı “Özürlü Hakları Bildirgesi” ile

özürlülerin diğer insanlarla eşit hak ve sorumluluklara sahip oldukları

vurgulanmıştır. 1981 yılının uluslararası özürlüler yılı ilan edilmesinin

ardından 1982 yılında “Özürlüler İçin Dünya Eylem Programı” kabul

edilmiştir. Dünya özürlüler yılı ve ardından kabul edilen Dünya Özürlüler

Eylem Programı Avrupa Topluluğu’nu da harekete geçirmiş ve bu sürece

katılımını teşvik etmiştir. Bu kapsamda Avrupa Konseyi tarafından 1980

ve 1990’larda çeşitli bildirgeler ve kararlar yayımlanmıştır.

Bu çerçevede Avrupa Birliği Konseyi tarafından 21 Aralık 1981 tarihinde

Avrupa Topluluğu düzeyinde özürlülerin sosyal entegrasyonuna ilişkin bir

karar alınmıştır. Bu kararın ardından 24 Temmuz 1986 tarihinde “Avrupa

Topluluğu Düzeyinde Özürlülerin İstihdamına İlişkin Konsey Tavsiye

Kararı” alınmıştır. Bu tavsiye kararı, üye ülkelerin özürlülere mesleki

rehabilitasyon ve istihdam alanlarında fırsat eşitli sağlamak için gerekli

tüm önlemleri almaları ve özürlü çalışanların karşılaştıkları engellerin

ortadan kaldırılmasına yönelik oluşturulan politikaları izlemeleri

gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu karar aynı zamanda bu alanda

alınabilecek tedbirlere yönelik bir çerçeve kılavuzu da içermektedir.

Diğer bir karar 31 Mayıs 1990 tarihinde Avrupa Konseyi ve Eğitim

Bakanlarının aldıkları “Özürlü Çocuk ve Gençlerin Genel Öğretim Sistemi

İçinde Kaynaştırılmalarına Yönelik Karardır ”.

HELIOS (1988-1992) ve HELIOS II (1993- 1996) programları üye

ülkelerin ekonomik ve sosyal entegrasyon, fırsat eşitliği ve bağımsız

Page 18: Rapor (pdf, 2309 KB)

17

yaşam konularında bilgi paylaşımında bulunmaları için bir platform

oluşturmak amacıyla tasarlanmıştır.

Konsey ve hükümet temsilcileri 20 Aralık 1996 tarihinde özürlüler için

fırsat eşitliği konusunda bir karar almıştır. Avrupa Komisyonu bu

kapsamda aynı yıl “Özürlüler İçin Fırsat Eşitliği-Topluluğun Yeni

Özürlülük Stratejisi 1996” başlıklı bir tebliğ yayımlamıştır. Bu tebliğ,

Birleşmiş Milletler’ in “Özürlüler için Standart Kurallar” ile ortaya

koyduğu yaklaşımı yansıtmaktadır. Bu strateji, Özürlülerin toplumsal

yaşamın tüm alanlarında karşılaştıkları engellerin tanımlanması

gerekliliğini ve özürlülerin fırsat eşitliğinden yararlanması önündeki

engellerin ortadan kaldırılmasını vurgulamaktadır.

Avrupa Birliği’nin temel hedefi bütünleşmiş bir Avrupa toplumu

yaratmaktır. Bu kapsamda ayrımcılıkla mücadele ve ekonomik ve sosyal

yaşama özürlülerin tam katılımı temel ilkedir. Avrupa Topluluğu’nca 1999

yılında imzalanan Amsterdam Antlaşması’nın ayrımcılıkla mücadele

kapsamında olan 13. maddesinde: “Avrupa Konseyi, Komisyondan gelen

öneriler doğrultusunda Avrupa Parlamentosu’nun görüşünü alarak

cinsiyet, ırk ya da etnik köken, din ya da inanç, özürlülük, yaş ya da cinsel

tercihe dayalı olarak karşı karşıya kalınan ayrımcılıkla mücadele

konusunda gerekli tedbirleri alır” hükmü yer almaktadır. Bu hüküm ile

Avrupa Birliği’nde özürlülere ilişkin olarak gerçekleştirilecek faaliyetlerin

dayanağı daha güçlü hale gelmiş ve özürlülerin karşılaştıkları güçlükler

görünürlük kazanmıştır. Amsterdam Antlaşması’nda istihdamla ilgili yeni

bir başlık oluşturulmuştur. Bu başlık altında yeni bir “Avrupa İstihdam

Stratejisi” oluşturulması öngörülmüştür. Bu strateji istihdam edilebilirlik,

girişimcilik, uyum, uyarlama ve fırsat eşitliği olmak üzere dört boyuttan

oluşmaktadır. Bu stratejiye dayalı olarak Avrupa Çalışma ve Sosyal İşler

Konseyi her yıl, üye ülkelerin yıllık ulusal eylem planları çerçevesinde

uygulamakla yükümlü oldukları ve çeşitli ilkelerden oluşan bir yönerge

hazırlamaktadır. Bu yönerge içerisinde özürlülerin, etnik azınlıkların ve

diğer dezavantajlı grupların durumlarına özel önem verilmekte ve işgücü

piyasasına dâhil olmaları yönünde gerekli teşvik edici tedbirlerin alınması

gerektiği yer almaktadır.

Avrupa Topluluğu Amsterdam Antlaşması’nın ayrımcılıkla mücadele

kapsamında olan 13. maddesinde dayanarak Avrupa Komisyonu 25 Kasım

1999 tarihinde ayrımcılıkla mücadele konusunda öneri paketi

hazırlamıştır. Bu öneri paketi içerisinde, 2001-2006 yılları arasını

kapsayan ayrımcılıkla mücadele konusunda Topluluk Eylem Programı

oluşturulması ve özürlülerin istihdam edilme ve iş hayatında

karşılaştıkları ayrımcılığa yönelik AB genelinde bir direktif yayımlanarak,

önleyici tedbirler alınması yönünde eylem planı hazırlanması yer

Page 19: Rapor (pdf, 2309 KB)

18

almaktadır. Avrupa Konseyi ayrımcılıkla mücadele konusunda 2001-2006

yıllarını kapsayan Topluluk eylem programı oluşturulması kararını 27

Kasım 2000 tarihinde almıştır. Bu programın amaçları;

a) Ayrımcılık olgusu hakkında bilgi verilmesi ve bu konudaki

politikaların ve uygulamaların etkinliğinin değerlendirilmesi yoluyla

ayrımcılık hakkındaki anlayışın geliştirilmesi,

b) Ayrımcılığı önlemek ve ayrımcılığa etkin şekilde dikkat çekmek için

değişik ayrımcılık türlerinin kendilerine özgü niteliklerinin göz

önünde bulundurularak özellikle organizasyonların, eylem araçlarının

güçlendirilmesi, bilgi alışverişinin ve iyi uygulamaların desteklenmesi

ve Avrupa düzeyinde ağ kurulması,

c) Farkındalık oluşturma kampanyalarını da içine alan ayrımcılıkla

mücadele uygulamalarının yaygınlaştırılmasıdır.

Avrupa Komisyonu tarafından 27 Kasım 2000 tarih 2000/78/EC sayı ile

yayımlanan “İstihdamda ve İşte Eşit Muamele Direktifi” ni kabul etmiştir.

Direktif eşit muamele ilkesinin üye ülkelerde uygulamaya konulacağı

görüşüne bağlı olarak istihdam ve çalışma konularında din veya inanca,

özgürlüğe, yaşa veya cinsel yönelime dayanan ayrımcılık ile mücadele için

genel bir çerçeveyi ortaya koymaktır. Direktifte 2003 yılı sonuna kadar

Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin bu direktifi ulusal yasalarına uyarlamaları

öngörülmüştür. Avrupa Birliği’nin özürlülük politikasına yeni bir boyut

kazandıran bu direktif, özürlülere yönelik özel düzenlemeler yapılması

yerine özürlülerin haklarını kullanırken karşı karşıya kaldıkları engellerin

ortadan kaldırılmasını böylece özürlülerin topluma tam katılımlarının

sağlanmasını hedeflemektedir.

Avrupa Komisyonu 12 Mayıs 2000 tarihinde “Özürlü Bireyler İçin

Engelsiz bir Avrupa’ya Doğru” başlıklı bir tebliğ yayımlamıştır. Bu

tebliğde özürlü kişilerin sosyal ve ekonomik olanaklara ulaşmalarını

kısıtlayan sosyal, mimari ve tasarım engellerinin ortadan kaldırılmasına

yönelik kapsamlı ve bütüncül bir stratejiye vurgu yapılmaktadır. Bu tebliğ,

özürlülerle ilgili AB politikalarını gözden geçirerek özürlü bireylerin

ulaşılabilirliğini artırmaya yönelik olarak Avrupa genelinde çaba sarf

edilmesini öngörmektedir. Özürlü bireyler için engelsiz Avrupa yaratmaya

odaklanmış olan bu tebliğ ile meslek edinme, eğitim, mesleki eğitim,

ulaşım, iç piyasa, bilgi toplumu ve yeni teknolojilerle ilgili olarak Avrupa

düzeyinde bir sinerji yaratılmaya çalışılmıştır.

7- 9 Aralık 2000 tarihleri arasında Nice’de toplanan Avrupa Konseyi,

“Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı”nı kabul etmiştir. Bu belge ile

uluslararası, Avrupa ve ulusal düzeydeki kaynaklarda yer alan sivil,

Page 20: Rapor (pdf, 2309 KB)

19

politik, ekonomik, sosyal ve toplumsal haklar tek bir belgede bir araya

getirilmiştir. Avrupa Komisyonu bu belgenin mümkün olduğunca fazla

Avrupa vatandaşına ulaşmasını istemektedir. Bu belgenin ayrımcılıkla

ilgili olarak düzenlenen 21. maddesinin 1. paragrafında: “Cinsiyet, ırk,

renk, etnik veya toplumsal köken, genetik özellikler, dil, din veya inanç,

siyasal veya başka konulardaki görüşler, ulusal bir azınlığın üyesi olmak,

mal, doğum, engellilik/özürlülük, yaş, cinsel eğilimler gibi hususlara

dayanılarak ayrımcılık yapılamaz” denilmektedir. Özürlülerin topluma

katılımlarına ilişkin 26. madde de ise “Avrupa Birliği, özürlü kişilerin

bağımsızlıklarını, sosyal ve mesleki açıdan içinde yaşadıkları topluma

katılıp katkıda bulunmalarını sağlayacak önlemlerden yararlanma

haklarını tanır ve bu haklara saygı duyar” hükmü yer almaktadır.

Avrupa Konseyi, 2003 yılının “Avrupa Özürlüler Yılı” Olarak Saptanması

konusunda 3 Aralık 2001 tarihli bir karar almıştır. Bu karar ile Avrupa

Özürlüler Yılı sürecinde bilinç düzeyinin güçlendirilmesinin esas olarak

üye ülkeler düzeyinde gerçekleştirilecek etkin faaliyetlere bağlı olduğu ve

bu faaliyetlerin de Topluluk düzeyindeki ortak çabalar ile desteklenmesi

gerektiği ortaya konulmuştur. Avrupa Özürlüler Yılı’nın bilinç düzeyini

yükseltmede ve bu faaliyetlere hız kazandırmada itici güç olabileceği

düşünülmüştür.

Avrupa Özürlüler Yılı’nın hedef ve amaçları aşağıdaki gibi saptanmıştır:

(a) Özürlülerin hakları ile ilgili bilinç düzeyini arttırmak, bunların

ayrımcılığa karşı korunmalarını ve özürlülerin haklarını tam ve eşit

şartlarda kullanmalarını sağlamak,

(b) Avrupa’da yaşayan özürlülere fırsat eşitliği sağlamak için gerekli

önlemlerin ele alınıp tartışılmalarını teşvik etmek,

(c) Yerel, ulusal ve Avrupa ölçeğinde gerçekleştirilmiş olumlu

uygulamaların, etkin stratejilerin ve edinilmiş deneyimlerin

paylaşılmasını teşvik etmek;

(d) İlgili tüm taraflar arasında, yani hükümetler, sosyal taraflar, sivil

toplum örgütleri, sosyal hizmet kuruluşları, özel sektör, özürlüler ve

bunların aileleri arasında işbirliğini güçlendirmek,

(e) Özürlülük ile ilgili iletişimi geliştirmek ve özürlü kişiler hakkında

olumlu bir imaj oluşturulmasını teşvik,

(f) Özürlülerin farklı özellikleri ile değişik tipteki özürlülükler hakkındaki

bilinç düzeyini yükseltmek,

(g) Özürlülerin karşı karşıya kaldıkları çok yönlü ayrımcılık hakkında

bilinçlendirmeyi sağlamak,

Page 21: Rapor (pdf, 2309 KB)

20

(h) Özürlü çocuk ve gençlerin eşit öğrenim haklarının benimsenmesine

özel önem vermek, böylece bunların tam katılmalarını teşvik etmek ve

desteklemek, özel gereksinimleri olan öğrencilerin genel veya özel

kurumlara ve Avrupa değişim programlarına katılmalarını geliştirmek

üzere çocuk ve gençlerin eğitimi ile ilgilenen meslek kişi ve grupları

arasında Avrupa çapında işbirliğini oluşturmaktır.

Avrupa Komisyonu’nun 2010 yılına kadar olan dönemi kapsayan “Avrupa

Özürlülük Eylem Planı”, Avrupa Özürlüler Yılı’nın başarıları ve

İstihdamda ve İşte Eşit Muamele Direktifi’ nin üye ülkeler tarafından

etkili bir şekilde uygulanıp uygulanmadığını değerlendirmek üzerine

oluşturulmuştur. Bu eylem planının üç temel amacı bulunmaktadır.

Birincisi, direktifin uygulanmasıdır. İkincisi, ilgili Topluluk politikalarına

özürlülük boyutunun dahil edilmesi ve diğeri ise “herkes İçin

ulaşılabilirliğin” iyileştirilmesidir.

2.2.2. Özürlüler Konusunda Üye Ülkeler Arasında İşbirliği

Geliştirme

a) Özürlülük Konusunda Üye Ülke Temsilcilerinden Oluşan Üst Düzey

Grup: Bu grubun amacı, hükümetler düzeyinde özürlülere yönelik var

olan politikaları ve öncelikleri gözden geçirmek, bu konudaki bilgileri ve

deneyimleri bir araya getirmek ve özürlülük konusunda geleceğe yönelik

olarak Avrupa Birliği düzeyinde raporlama yöntemlerine ilişkin

danışmanlık yapmaktır.

b) Politika oluşturma süreçlerine özürlülük boyutunun dâhil edilmesi

c) Hizmetler Arası Özürlülük Grubu (Inter-service Disability Group):

Avrupa Komisyonu bünyesinde, özürlülük konularında politika oluşturma

süreçlerinde sektörler arası işbirliği ve koordinasyonu sağlamak, özürlülük

konularında farkındalık ve duyarlılığı arttırmak, bilgi paylaşımı sağlamak

ve özürlülerin toplumsal bütünleşmelerinin teşvik edilmesi amacıyla ilgili

tüm Genel Müdürlüklerin temsil edildiği “Hizmetler Arası Özürlülük

Grubu” kurulmuştur. Bu oluşumla özürlülük boyutunun tüm sektörlere

dâhil edilmesi planlanmıştır. Bu grup her Genel Müdürlükten temsilcilerin

yer aldığı toplam 35 üyeden oluşmaktadır.

d) Özürlülerin politika oluşturma süreçlerine katılımının arttırılması

e) Avrupa Özürlüler Forumu (European Disability Forum): Avrupa

Komisyonu, özürlülere yönelik hizmet veren sivil toplum örgütlerinin

aktif katılımına önem vermektedir. Bu nedenle Avrupa Birliği düzeyinde

özürlülerin çıkarları için mücadele eden tüm üye ülkelerden özürlülere

Page 22: Rapor (pdf, 2309 KB)

21

yönelik hizmet veren sivil toplum örgütlerin bir araya geldiği Avrupa

Özürlüler Forumu’nu teşvik etmektedir.

2.2.3. Avrupa Birliği’nde Özürlüleri İlgilendiren Başlıca Finansman

Araçları

a) Avrupa Sosyal Fonu: Bu fon, Avrupa Komisyonu’nun, Avrupa Birliği’ne

üye ülkelerde özürlülerin işgücü piyasasına entegrasyonunu teşvik etmek

üzere kullanılabilmektedir. Bu kaynak iş deneyimleri, çalışma biçimleri,

ücret destekleme, geçici korumalı istihdam ve işgücü piyasasına yönelik

diğer faaliyetler için kullanılabilmektedir. Bunların yanında özürlülerin

işlerini kurabilmeleri için de bu fondan yararlanılabilmektedir. Bu

kapsamda zihinsel ve ağır derecede fiziksel özrü bulunan kişilere yönelik

kooperatifler kurma da yer almaktadır. Avrupa Sosyal Fonu Avrupa’da

özürlülerin fırsat eşitliğini teşvik etmek için yararlanılabilen önemli bir

finansman aracıdır.

b) Topluluk İstihdam Girişimi (Employment Community Initiative -

EQUAL): EQUAL Girişim, işte ve iş arama sürecinde özürlülerin karşı

karşıya kaldıkları ayrımcılık uygulamalarını ortadan kaldırma amacına

yönelik yeni yollar geliştirilmesini vurgulamaktadır. İş ve istihdam

yaratılması, ortaklıkların geliştirilmesi ile gerçekleştirilmektedir.

Ortaklıklarda, istihdama ilişkin olarak ayrımcılığa maruz kalan grupların

temsilcileri de yer almaktadır.

Bu kapsamdaki diğer önde gelen girişim ve programlar arasında; Socrates

(okullar ve uzmanların değişimi ve işbirliği), Leonardo da Vinci (mesleki

eğitim programı) sayılabilir.

2.3. Engelli Turizmine İlişkin Yasal Yapı

Ülkemizde ve gelişmiş ülkelerde temel insan hak ve özgürlüklerine verilen

önemin ışığında engellilerin toplumsal hayata daha rahat katılabilmeleri için

yasal düzenlemeler yapılmıştır. Yapılan bu yasal düzenlemeler, hem

engellilerin toplumsal hayata uyum sağlamaları hem de turizm faaliyetlerine

katılmaları açısından oldukça önemlidir.

Özellikle, 1990’da ABD’de çıkartılan Engelli Amerikalılar Yasası (ADA:

The Americans With Disabilities Act) ve 1995’de İngiltere’de yürürlüğe

giren Engelliler Ayrımcılıkla Mücadele Yasası (DDA: Disability

Discrimination Act) engelli turizmi konusunda sektörde önemli rol

oynamışlardır (Öztürk vd., 2008:382).

Page 23: Rapor (pdf, 2309 KB)

22

2.3.1. Dünyada Başlıca Ülkelerde “Engelli ve Turizm” Kapsamlı

Yasal Düzenlemeler

2.3.1.1. ABD’de Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

ABD, dünyanın engellilere yönelik en gelişmiş, en detaylı yasalara ve

kurumsal hizmetlere sahip ülkesidir. Bu gelişmişlik, rakamsal verilerinin

zenginliğinden de kolayca anlaşılabilir (Küçükoğlu, 2000). 1990 Engelli

Amerikalılar Yasası da bu konuda bir dönüm noktası olarak nitelendirilmekte,

hatta engelli insanların “Serbest Bırakılma Bildirisi” (Emancipation

Proclamation) olarak görülmektedir.

Bu yasa; engellilerin istihdam, barınma ve ulaşımla ilgili haklarını garanti

altına almakta, engellilerin de diğer Amerikalılarla aynı haklara sahip olduğu

konusunda toplumsal farkındalık uyandırmaya çalışmakta ve kendilerine eşit

muamele yapılması için çalışan güçlü, etkili ve düşüncelerini savunan

engellilere özgü yeni bir kültür oluşturmaktadır (Çakmak, 2008: 53).

Engellilere yönelik mevzuatın ana çerçevesini oluşturan ve en etkili

düzenleme olan Engelli Amerikalılar Yasası beş temel bölümden meydana

gelmektedir. Birinci bölüm, işverenler tarafından yapılan ayrımcılık ile

ilgilidir. İkinci bölüm, engellilerin kamu hizmetlerini alırken

karşılaşabilecekleri engelleri ortadan kaldırmaya yönelik uygulamaları

içermektedir. Üçüncü bölüm özel ve devlete ait birimlerde engellilerin

korunması ile ilgilidir. Dördüncü bölüm, işitme ve görme engelli bireyler için

haberleşme olanakları ile ilgilidir. Beşinci ve son bölümde ise toplumun diğer

alanlarında engellilere yönelik ayrımcılıkların önlenmesi ve engellilerin

korunmasına yönelik uygulamalara yer verilmiştir (ADA, 1990).

2.3.1.2. Avrupa Birliği Genelinde Engellilere Yönelik Yasal

Düzenlemeler

Temelleri 1957 yılında Roma Anlaşması ile atılan Avrupa Birliği (AB) 1

Ocak 2007 tarihi itibariyle 27 üyeli, 450 milyon nüfuslu bir topluluk haline

gelmiştir. Üye devletler; Almanya, Avusturya, Birleşik Krallık, Belçika,

Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa,

Kıbrıs, Hollanda, İrlanda, İspanya, İsveç, İtalya, Letonya, Litvanya,

Lüksemburg, Macaristan, Malta, Polonya, Portekiz, Romanya, Slovakya,

Slovenya ve Yunanistan'dır.

AB'nin üst çatısı ile ulusal yönetimler üstü bir mekanizma oluşturulmuştur.

Birlik üyelerinin ortak olarak yürüttüğü pek çok politika olduğu gibi, tavsiye

amacıyla sunulan ve ulusal uygulamaların farklılık gösterdiği durumlar da

vardır. Bu alanlardan birisi de engelli hakları ile ilgili mevzuattır.

Page 24: Rapor (pdf, 2309 KB)

23

AB Antlaşması’nın 13. maddesinde, Avrupa Konseyi’nin cinsiyet, ırk, etnik

köken, din, engellilik durumu, yaş ve cinsel eğilime dayalı ayrımcılığa karşı

mücadele edeceği belirtilmiştir. Diğer taraftan, AB’nin 2000 yılında kabul

ettiği Temel Haklar Şartı’nın 26. maddesi engelli hakları ile ilgilidir. Şartın

26. maddesinde birliğin engelli haklarını kabul ettiği ve bu haklara saygı

duyduğu belirtilmektedir (Disabled People’s International, 2000) .

AB’de engelli hakları, "Sosyal Politika" kapsamında değerlendirilmektedir.

Sosyal Politika, AB’de tüm vatandaşlara iş yaşamında ve sosyal yaşamda eşit

muamele edilmesi gerekliliğini ön plana çıkaran bir uyum aracı olarak

değerlendirilmektedir. 1974 yılında bu politika kapsamında ilk sosyal eylem

planı oluşturulmuş ve böylece ülkeler arasında sosyal uygulamaların birbirine

yaklaştırılması faaliyetleri başlamıştır.

Engelliler için sosyal ve mesleki uyum hakkı 1989 yılında Avrupa Sosyal

Şartı'nda yer almıştır. Böylece engellilerin toplumun her alanında eşit hizmet

alma hakları AB üyeleri tarafından tanınmıştır. Avrupa Konseyi’nin 2000 yılı

Mart ayında gerçekleştirilen toplantısında 2010 yılına kadar sosyal

politikanın her alanında hedeflerin belirlenmesine karar verilmiştir. Zirvede,

sosyal dışlamayla mücadele amacıyla Ulusal Eylem Planları’nın

hazırlanmasına karar verilmiş ve her türlü ayrımcılıkla mücadele Avrupa

Sosyal Politikası'nın temeline yerleşmiştir.

Bu eylem planının ana hedefi; engellilerin topluma tam katılımlarının

sağlanması ve nihayetinde engellilikle ilgili konuların üye devletlerin bütün

politika alanlarına dâhil edilmesine yönelik uygulanabilir stratejilerin hayata

geçirilmesi için pratik bir araç sunmaktır. Eylem Planı, bazı üye devletlerde

gerçekleşmekte olan geçiş süreçlerini ve ülkelerin kendine özgü koşullarını

karşılayabilmeyi amaçlamaktadır.

AB'nin engelliler ile ilgili uzun vadeli politikası fırsat eşitliğinin

sağlanmasına odaklanmıştır. Engellilerin topluma dâhil edilmesi stratejisi

doğrultusunda engelli kişilerin saygın ve eşit muamele görme, yaşamlarını

bağımsız idame ettirerek toplumsal yaşama katılma haklarına erişimlerinin

sağlanması hedeflenmektedir. Bu hedeflere engellilerin yeteneklerini

kullanabilmeleri ve topluma katılımlarına olanak sağlayıcı çalışmalar ile

ulaşılabilecektir.

Engelli turistlerin turizm olanaklarından daha iyi yararlanabilmeleri için

ihtiyaçlarını ve beklentilerini karşılayabilecek mevcut turizm olanakları

hakkında bilgi sahibi olmalarında büyük yarar bulunmaktadır. Avrupa

Komisyonu engelli turistlerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek şekilde

düzenlenebilen mevcut olanakların listesini içeren bir “Turizm Endüstrisi El

Kitabı” hazırlamıştır. Bu el kitabı engelli vatandaşlar için Avrupa’nın nasıl

erişilebilir hale getirileceğine ilişkindir.

Page 25: Rapor (pdf, 2309 KB)

24

Bakanlar Konseyi’nin 3 Aralık 2001 tarihli ve O.J. L 335 (2001) sayılı kararı

ile 2003 yılı Engelliler İçin Avrupa Yılı olarak kabul edilmiştir. Buna ek

olarak Avrupa Komisyonu, İşletme Genel Müdürlüğü’ne bağlı Turizm

Bölümünün internet sitesinde engelli turistler için 18 Avrupa ülkesini

kapsayan bir dizi “seyahat rehberi” yayımlamıştır. Bu seyahat rehberleri

engelli turistlerin taleplerini karşılayacak bilgiler içermektedir (TYD, 2003).

Bu bölümde AB’ye üye devletlerin engellilere yönelik eşitsizliği ortadan

kaldırmaya yönelik, onların toplumun her alanındaki hizmetlere

erişebilmelerini kolaylaştıracak düzenlemelerine yer verilmiştir.

İngiltere’de Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

İngiltere’de 1995’de kabul edilen Engelliler Ayrımcılıkla Mücadele Yasası

(DDA) özellikle servis sağlayıcılar ve turizm sektörü tarafından engelli

insanların durumuna politik ve ekonomik açıdan verilen önemi artırmıştır.

Yasa ile engelli insanlara çekim yerleri ve konaklama tesislerini de içererek

ayrımcılık yapmak kanuna aykırı hale getirilmiştir (Shaw ve Coles, 2004:

397).

Engelliler Ayrımcılıkla Mücadele Yasası 8 bölümden oluşmaktadır. Birinci

bölümde, engelli tanımı ve kavramsal çerçeve oluşturulmuştur. İkinci bölüm,

engellilere yönelik işyerlerinde yapılan ayrımcılık ve buna karşı yapılması

gerekenler, sigorta, emeklilik gibi konuları kapsamaktadır. Üçüncü bölüm,

mal ve hizmet sunumunda ayrımcılık konusuna değinilmiştir. Dördüncü

bölüm, engellilerin eğitimi, beşinci bölüm ise toplu taşıma araçlarında

engellilerin de yararlanabilmesi için yapılması gereken düzenlemeleri

içermektedir. Altıncı bölümde, Ulusal Engelli Konseyi’nin görev ve

sorumlulukları belirlenmiştir. Yedinci bölüm; işveren sorumlukları,

ayrımcılık mağdurlarına yapılacak yardımlar konusunu, sekizinci ve son

bölüm ise kanunun parlamentoya ve kraliyetin onayına sunulması konularını

içermektedir (DDA; 1995).

Almanya’da Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

AB`nin ayrımcılığı önleyici yönetmelikleri 18 Ağustos 2006 tarihinde

yürürlüğe giren Genel Eşit Muamele Yasası ile Almanya’da ulusal yasal

düzenlemelere dönüştürülmüştür. Almanya bu yasa ile AB’nin dört eşit

muamele direktifini Alman mevzuatında uygulamaya geçirme

yükümlülüğünü yerine getirmiş bulunmaktadır. Bu yasanın hedefi; ırkçılığa

bağlı ayrımcılık ya da etnik kökeni, cinsiyeti, dini ya da dünya görüşünden

ötürü, engelli olunduğu için, yaş itibariyle ya da cinsel kimlikten ötürü

mağdur bırakılma durumlarını engellemek ya da ortadan kaldırmaktır.

Page 26: Rapor (pdf, 2309 KB)

25

Engelli insanlar bu kanundan sonra paket tur seyahatlerde veya bir restoranda

alacağı yiyecek içecek hizmetinde, özel sigorta antlaşmaları yaparken veya

bir evi kiralarken ayrımcılıkla karşılaştıklarında, bu ayrımcılığa neden olanlar

hakkında dava açmaya ve tazminat taleplerinde bulunmaya hak

kazanmışlardır.

Genel Eşit Muamele Yasası, Almanya’nın Sosyal Yasası’nın dokuzuncu

başlığı (Engelli İnsanların Rehabilitasyonu ve Katılımı Hakkında) hükümleri

ve Almanya genelinde ve eyaletlerde geçerli eşit muameleyi öngören

yasalarının yanında, medeni hukukta engelli insanların eşit muamele

mevzuatının üçüncü temel direğini oluşturmaktadır. Çıkartılan bu yasa ile

engelli insanların eşit muamele hakları medeni hukuktaki yerini almıştır

(www.masgff.rlp.de).

Almanya daha çok sayıda, yüksek oranda engelli olan bireylerin istihdamı

için politikalar geliştirmiştir. Federal hükümetin çabaları sayesinde 1999-

2002 yılları arasında yaklaşık 150.000 ciddi ölçüde engelli istihdam edilmiş

ve böylece kayda değer bir gelişme ile engelliler arasındaki işsizlik oranı %

24'e düşürülmüştür. Bu hedefe ulaşmak için çeşitli medya kampanyaları

yürütülmüş ve bu kampanyalar başarıya ulaşmıştır.

2004 yılında kabul edilen bir başka düzenleme ile özellikle genç engellilerin

istihdam olanaklarını arttırmak için eğitim ve çalışma programları

düzenlenmiştir. Ülkede 1998 yılından beri sürdürülen engellilerin iş

piyasasına erişimini arttırma faaliyetleri sonrasında engelliler arasındaki

işsizlik oranı % 18'den 2002 yılında % 15,4'e düşmüştür.

Finlandiya’da Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

AB üyesi ülkeler arasında Finlandiya % 32,2’lik oranla engelli nüfusun en

yoğun olduğu ülke konumundadır. Bu oran ülkede engelli bireylere yönelik

yasal mevzuatı daha da önemli kılmaktadır. Haziran 11’de ve 1999 tarihinde

kabul edilen Finlandiya Anayasası’nda engellilere yönelik ayrımcılığın kabul

edilemez olduğu belirtilmiştir.

Anayasanın “Temel Hak ve Özgürlükler” başlığı altındaki “Eşitlik”

bölümünde toplumda yaşayan herkesin eşit olduğu, kimseye cinsiyeti, yaşı,

dili, dini, görevi, sağlık durumu veya engeli nedeniyle diğerlerinden farklı

davranılamayacağı belirtilmiştir (www.dredf.org) .

İtalya’da Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

İtalya’da engellilere yönelik mevzuat anayasa temellerine dayanmaktadır.

İtalya Anayasası engellilerin temel insan haklarından doğan haklarını garanti

Page 27: Rapor (pdf, 2309 KB)

26

altına almaktadır. Bu hak ve görevlerin kişilerin sosyal ve kişisel koşullarına

bakılmaksızın bütün vatandaşlar için eşit olduğu kabul edilmektedir.

İtalya Parlamentosu’nda 1992 yılında 104 sayılı Engelli İnsanların Bakımı,

Hakları ve Sosyal Bütünleşme Yasası (Law For the Care, Social Integration

and Rights of People With Disabilities) kabul edilmiştir. Bu yasa; engellilerin

işten çıkarılmalarına karşı korunmaları, eşit eğitim olanaklarına sahip

olmaları, halka açık kamu ve özel binaların erişilebilir olması, engellilere araç

alacakları zaman vergi indirimleri, özel park yerleri, toplu taşımanın

erişilebilir olması gibi hükümleri içermektedir (www.ideanet.org).

İtalya özellikle engellilerin işe yerleştirilmesi için özel izleme programları

geliştirmiştir. Bu program kapsamında işe ihtiyacı olan engellilerin ülke

çapında envanterini oluşturma ve bireylerin nitelikleri ile özel pozisyonların

ihtiyaçlarını denkleştirme imkânı oluşmuştur. Ayrıca, farklı sektörlerde

istihdam edilmiş bulunan engellilerin meslek içi eğitim ihtiyaçlarının

belirlenmesi ile bu ihtiyacın giderilmesi ve yeni çalışma yöntemlerinin

geliştirilmesi de yürütülen çalışmalar arasında yer almıştır.

İtalya'da engellilerin istihdam düzeyini arttırma faaliyetlerinde İtalyan

hükümeti aktif rol almış ve her sene belli sayıda engellinin istihdam edilmesi

için ticaret birlikleri ve işveren örgütleriyle müzakereler yürütmüştür

(www.6nokta.org.tr).

İspanya’da Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

İspanya'da 2000 yılında kabul edilen Konsey Yönergeleri özellikle iş

yaşamında engellilere uygulanan her türlü ayrımcılıkla mücadele ve

engellilere eşit muamelenin sağlanması için gerekli önlemlerin alınması için

yasal temeli sağlamıştır.

Özellikle 2003 yılında Ceza Yasası'nda kabul edilen değişikliğe göre

kişilerin, ayrımcılığa uğradıkları zaman, bu iddialarını doğru bir şekilde

gerekçelendirmeleri, suçun tespiti için yeterli hale gelmiştir. Ayrıca, aynı

hukuka göre işverenin çalışanına yönelik doğrudan veya dolaylı ayrımcılık

içeren her türlü uygulaması para cezası ile cezalandırılmaktadır. Bunlara ek

olarak, AB yönergelerinde belirtilen oranda engelli istihdam etmeyen

işverenlerden alınan ceza ücretleri bir fonda toplanarak engellilerin iş

piyasasına katılması ile ilgili faaliyetlere harcanmaktadır.

İspanya, engellilerin ekonomik hayata katılımlarına yönelik en yoğun ve

etkili tedbirleri alan birlik üyesi ülkelerden biridir. İspanya'da 2005 yılında 1

milyon Euro başlangıç bütçeli bir Bağımlılık Fonu oluşturulmuştur. Bu fonda

yaşlı ve engelli gruplarına yaşamsal destek sağlanması hedeflenmiştir.

Page 28: Rapor (pdf, 2309 KB)

27

Sosyal ve ekonomik hayata eşit erişim sağlama hedefini toplum geneline

yaymak için 2003 yılında Ulusal Engelli Konseyi oluşturulmuştur. Bu konsey

ülke çapında engelliler ile bu kişilerin ailelerini temsil eden topluluk ve

kuruluşların engellilere yönelik ulusal planlama, uygulama ve takip

süreçlerine katılımlarını sağlamak için oluşturulmuştur ve konsey kuruluş

tarihinden beri faaliyetlerini sürdürmektedir. Konsey, bakanlıklar arasında

kurulan işbirliği uyarınca idare edilmekte ve konseye bakanlıklardan

yetkililer katılmaktadır (www.6nokta.org.tr).

Hollanda’da Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

Hollanda’da 2003 yılında Dezavantajlı Gruplara veya Kronik Hastalara Eşit

Muamele Yasası (Act on Equal Treatment on the Grounds of Handicap or

Chronic Illness) çıkartılmıştır.

Bu yasa ile bir bireyin engelli veya kronik hastalığı olmasından dolayı her

türlü hizmeti alırken veya imkânlardan yararlanırken eşit muamele görmesi

yasal güvence altına alınmıştır (www.dredf.org).

İsveç’te Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

İsveç Parlamentosu 2003 yılında 307 sayılı Ayrımcılığı Engelleme Yasası’nı

(Act Prohibiting Discrimination) kabul etmiştir. Bu yasadan önce 1999

yılında 132 sayılı Çalışma Hayatında Engellilere Yönelik Ayrımcılığın

Önlenmesi Yasası (Law on a Ban Against Discrimination Disabled Persons in

Working Life) çıkarılmıştı. Yasaya göre; bireylerin etnik kökenleri, cinsel

eğilimleri veya engelli olmalarından dolayı iş ve sosyal yaşamda imkân ve

hizmetlerden eşit şekilde yararlanmalarının engellenemeyeceğini garanti

altına alınarak, bu alanlarda bireylere karşı yapılan ayrımcılığın ortadan

kaldırılması hedeflenmektedir (www.dredf.org).

Diğer Avrupa Birliği Ülkelerinde Durum

AB insan haklarının korunması konusunda etkin bir görev üstlenmiştir.

Cinsiyet ve ırk ayrımcılığına karşı antlaşmalarında ve kararlarında

yayınladığı yasaklar köklü bir geçmişe sahiptir. Amsterdam Antlaşması da,

ırk, din, bedensel engel ve cinsiyet bakımından insanlara ayrımcılık

yapılmasını yasaklayarak bu kararları bütünlemiştir.

Avrupa Komisyonu 2003 yılından beri bir “Engelliler Eylem Planı”

uygulamaktadır ve bu plan iki yıllık dönemlere bölünmüştür. Bu eylem

planının amacı, engelli bireyler için eşit olanaklar yaratılmasının üye ülkeler

tarafından gerçekleştirilmesinin sağlanmasıdır.

Page 29: Rapor (pdf, 2309 KB)

28

Kasım 2007’de yayınlanan Eylem Planı 2008-2009’ da komisyona üye

ülkelerin özellikle son on yıl zarfında engellilerin toplumsal hayata

katılmalarını engelleyen hususları ortadan kaldırmayı amaçlayan

düzenlemelerine yer verilmiştir. Bu düzenlemeler bazı ülkelerde kanun,

bazılarında eylem planı, bazılarında prensip olarak kabul edilmiş ve

uygulanmaktadır.

Engellilere yönelik uygulamaları ön plana çıkan bu ülkeler; Avusturya,

Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Estonya, Finlandiya, Fransa, Almanya,

İrlanda, İtalya, Litvanya, Letonya, Malta, Hollanda, Portekiz, Romanya,

Slovekya, Slovenya, İspanya, İsveç, İngiltere’dir (www.ec.europa.eu).

Çin’de Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

Dünyadaki en yoğun engelli nüfusun yaşadığı ülke olarak Çin’de engellilere

yönelik yasal düzenlemeleri de incelemek gerekmektedir. Çin Hükümeti belki

de 2008 Olimpiyatları ve Uluslararası Paralimpik Oyunları’nın ülkelerinde

düzenlenmesinden dolayı bu tarihten önce engelsiz bir çevre oluşturmaya

daha fazla önem vermiş ve yasalar çıkartmıştır.

Çin’in erişilebilirlik ile ilgili ilk yasası 1989 yılında çıkartılan Ulusal Kamu

Yol ve Binalarına Erişebilme Standartları Yasası’dır. Bu yasa ile büyük ve

eyalet başkenti olan şehirlerde yapılacak yollarda ve kamu binalarına

ulaşmada engellilere yönelik düzenlemelerin yapılması istenmiştir.

Çin Halk Cumhuriyeti’nde engelli hakları konusunda 1990 yılı çok olumlu ve

önemli gelişmelerin başlangıcıdır. 28 Aralık 1990 yılında kabul edilen Çin

Engelliler Yasası, oldukça kapsamlı ve bütünlüklü bir yasa olup 9 bölümden

ve 54 maddeden oluşmaktadır. Rehabilitasyon, eğitim, istihdam, kültürel

yaşam, refah, erişim, ayrımcılık gibi konuları içermektedir.

Birkaç yıl sonra 2001 yılında çok daha geniş kapsamlı bir yasa olan

“Engellilerin Şehir Yol ve Binalarına Erişebilmeleri İçin Dizayn Kurallarına

İlişkin Yasa” çıkartılmıştır. 1989 yılında çıkartılan yasaya ilave standartlar

eklenmiş ve 24 kural zorunlu hale getirilmiştir. Bu zorunlu kurallardan 16

tanesi fiziksel engellilerin seyahatlerini kolaylaştırmakla ilgili düzenlemeleri

içermektedir.

Bu ülkesel kanunları zenginleştirerek Pekin, 2004 yılında “Engelsiz Çevre

İnşası ve Yönetimine İlişkin Yasa” yı çıkartmıştır. Bu yasa; engelsiz çevre,

bina ve imkânların planlanmasına, dizaynına, inşasına, kullanımına ve

yönetimlerine ilişkin düzenlemeleri içermektedir. Bu yasal düzenleme ile

Pekin’de 3000 bina, 33 yaya yolu, 10.000 kavşak ve 200 umumi tuvalet

engelliler için tekrar dizayn edilmiştir.

Page 30: Rapor (pdf, 2309 KB)

29

Bu düzenlemelerle birlikte Çin’de daha fazla engelli birey ulaşım

imkânlarına, konak-lama tesislerine, yiyecek içecek işletmelerine daha kolay

ulaşabilir hale gelmiştir (Bi vd., 2007: 206).

Kanada’da Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

Kanada’da 1982 yılında kabul edilen anayasada dezavantajlı gruplara yönelik

her türlü ayrımcılığın önüne geçileceği anayasal garanti altına alınmıştır.

Kanada Anayasası’nın 15. maddesinde şu ifade yer almaktadır; “ Her birey

yasalar önünde eşittir ve yasalar ayrım yapmaksızın herkesin haklarını

korumaya yöneliktir. Özellikle bu haklar korunurken ırk, etnik köken, renk,

din, cinsiyet, yaş, zihinsel veya bedensel engellerinden ötürü kimseye

ayrımcılık yapılmayacaktır”.

Daha sonra çıkartılan Kanada İnsan Hakları Yasası’nın (Canadian Human

Rights Act) çıkartılma amacı; toplumdaki tüm bireylerin fırsatlardan eşit

yararlanabilmeleri için Parlamento yetkileri çerçevesinde kişilere etnik köken,

renk, din, cinsiyet, cinsel yönelim, medeni durum, engellilik durumu gibi

sebeplerden dolayı ayrımcılık yapılmasının yasaklanması olarak belirtilmiştir.

Kanada’da1995 yılında çıkartılan İstihdam Eşitlik Yasası’nda (Employment

Equity Act) ise işyerlerinde eşitliğin sağlanması böylece hiçbir bireyin engelli

olması, kadın olması gibi sebeplerle dezavantajlı gruplardan birisine dâhil

olması nedeniyle çalışma olanaklarından ve getirilerinden alıkonamayacağı

yasayla garanti altına alınmıştır (www.dredf.org).

Avustralya’da Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

Avustralya’da 1992 yılında 135 sayılı Engelliler Ayrımcılıkla Mücadele

Yasası (Disability Discrimination Act) kabul edilmiştir. Bu yasa engelli

insanlara karşı ayrımcılığı yok etmeyi hedeflemiştir. Kanunlar önünde

herkesin eşit haklara sahip olduğu ve toplumsal yaşamda engellilerin

haklarını savunma temeline dayanan bu yasa “Engelliler Ayrımcılık

Komisyonu”, “Ayrımcılığın Yasaklanması”, “Eylem Planları” gibi başlıkları

olan yedi ana bölümden oluşmaktadır (www.dredf.org).

Arjantin’de Engellilere Yönelik Yasal Düzenlemeler

Arjantin’de 16 Mart 1981 yılında çıkartılan 22431 sayılı Engelli Koruma

Sistemi Yasası (Sistema de proteccin integral de los discapacitados)

engellilerin toplumsal yaşama katılmalarını sağlamak amacıyla bir koruma

sistemi olarak çıkartılmıştır. Engellilerin eğitim, sosyal güvenlik gibi

alanlarda hayatlarını kolaylaştırmak ve onlara fırsat vererek diğer insanlarla

Page 31: Rapor (pdf, 2309 KB)

30

eşit rollere sahip olmalarının kolaylaştırılması hedeflenmiştir. Kanun sağlık

ve sosyal hizmetler, iş ve eğitim, sosyal güvenlik, çevreye erişilebilirlik gibi

ana bölümlerden oluşmaktadır (www.dredf.org).

2.3.2. Türkiye’de Engelli ve Turizm Kapsamlı Yasal Düzenlemeler

Engellilerin hayatlarını kolaylaştıracak kentsel yapılaşmanın olmaması,

ekonomi, istihdam, sağlık, eğitim, toplumda kendilerine karşı olan bakış açısı

engellilerin en büyük sorunları arasında yer almaktadır. Bu kişileri toplumun

ayrı bir kesimi olarak nitelemek yerine toplumun önemli bir parçası olarak

görmek ve yaşam alanlarında buna olanak sağlayabilmek amacıyla fiziksel

çevreye ulaşılabilirliklerini sağlamak gerekmektedir.

Toplumu oluşturan insanlar eşit oranda bireysel haklara sahip olmak

durumundadır. İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nde ve anayasamızda tüm

bireylerin eşit hak ve özgürlüklere sahip oldukları açıkça belirtilmiştir. Sosyal

olanaklardan faydalanmanın, kentsel yaşamın gerektirdiği tüm alanları

kullanabilme haklarının eşit olarak paylaşımının sağlanması, sosyal bakımdan

olduğu kadar yasal olarak da gerekmektedir.

Türkiye’deki tarihsel sürece bakıldığında dezavantajlı gruplara yönelik olarak

her zaman olumlu bir tutum ve davranış sergilendiği gözlenmektedir. Bu

kapsamda örf, adet, geleneklerimiz ve halkın dayanışma duygusu engellilere

verilen hizmetlere dayanak oluşturmuştur.

Ülkemizde özellikle son yıllarda engellileri topluma kazandırmak,

karşılaştıkları engelleri ortadan kaldırmak için bir takım yasal düzenlemeler

yapılmıştır. Bu düzenlemelerden en önemlileri şüphesiz BM Engellilerin

Haklarına İlişkin Sözleşme’nin imzalanıp onaylanması ve Türkiye’de ilk defa

engellilere özel bir kanunun TBMM tarafından çıkartılmasıdır. Bu yasanın

işlerlik kazanması tek başına yeterli olmayacaktır. Aynı zamanda Türk

toplumunun engellilere yönelik bakış açısını değiştirmesi, bu konuda

bilinçlenmesi engelli turizmi için gerekli altyapının oluşturulmasında etkili

olacaktır.

2.3.2.1.Birleşmiş Milletler Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda 13 Aralık 2006 tarihinde kabul edilen,

30 Mart 2007 tarihinde imzaya açılan ve ülkemiz tarafından aynı tarihte 80

ülke ile birlikte imzalanan “Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme” nin,

3/12/2008 tarihli ve 5825 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunmuştur.

5825 sayılı Kanun 18 Aralık 2008 tarihli ve 27084 sayılı Resmi Gazete’ de

yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Page 32: Rapor (pdf, 2309 KB)

31

Bu sözleşmenin 1. maddesinde sözleşmenin amacı; engellilerin tüm insan hak

ve temel özgürlüklerinden tam ve eşit şekilde yararlanmasını teşvik ve temin

etmek ve insanlık onurlarına saygıyı güçlendirmek olarak belirtilmiştir.

Engellilerin haklarının korunması açısından yasal olarak bağlayıcılık taşıyan

ve 21. yüzyılın ilk uluslararası insan hakları belgesi olan sözleşmenin

öngördüğü yükümlülüklerin ulusal mevzuata, kalkınma planlarına, bütçelere

ve ilgili tüm politikalara yansıtılması gerekmektedir.

Sözleşme gereğince imza atan ülkelerin, sözleşmenin öngördüğü maddeleri

yerine getirip getirmediğini, 12 kişiden oluşacak bir komitenin

denetlenmesine ve ülkelerin dönem dönem bu komiteye rapor sunmaları

kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin amacı; engellilerin haklarını geliştiren

kanunların çıkarılması ve ayrımcılığın ortadan kaldırılması olarak

belirlenmiştir (Çalık, 2004).

Ülkemiz tarafından bu sözleşmenin imzalanması engellilerin toplumsal

hayata daha rahat katılmaları ve kendilerine karşı yapılması muhtemel

ayrımcılığın önüne geçilme-si için çok önemli bir adımdır. Örneğin var olan

yasal düzenlemelerin uygulanmaması gibi bir durumla karşılaştıklarında

engelliler bundan böyle Birleşmiş Milletler’ e hukuki olarak başvurarak,

haklarını uluslararası alanda arayabilme imkânına sahiptirler.

2.3.2.2. Özürlüler Kanunu

Engellilere ilişkin olarak Anayasa’dan başlamak üzere çeşitli kanunlarda özel

düzenlemeler yer almaktadır. Engellilere yönelik olarak temel düzenleme

olan 5378 sayılı Özürlüler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde

Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, 1 Temmuz 2005’de

TBMM’ de kabul edilmiş ve 7/7/2005 tarih 25868 sayılı Resmi Gazete’ de

yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

Kanunun 1. Maddesinde, kanunun amacı; özürlülüğün önlenmesi, özürlülerin

sağlık, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, bakım ve sosyal güvenliğine ilişkin

sorunlarının çözümü ile her bakımdan gelişmelerini ve önlerindeki engelleri

kaldırmayı sağlayacak tedbirleri alarak topluma katılımlarını sağlamak ve bu

hizmetlerin koordinasyonu için gerekli düzenlemeleri yapmak olarak

belirtilmiştir.

Bu kanunda ayrıca “Devlet, insan onur ve haysiyetinin dokunulmazlığı

temelinde, özürlülerin ve özürlülüğün her tür istismarına karşı sosyal

politikalar geliştirir. Özürlüler aleyhine ayrımcılık yapılamaz; ayrımcılıkla

mücadele özürlülere yönelik politikaların temel esasıdır” denilmektedir

(TBMM, 2005).

Page 33: Rapor (pdf, 2309 KB)

32

2.3.2.3. Turizm Tesislerinin Belgelendirilmesine ve Niteliklerine

İlişkin Yönetmelik

Turizmi Teşvik Yasası uyarınca hazırlanan 1982 tarih 2634 sayılı bu

yönetmelik 21.06.2005 tarihinde Resmi Gazete’ de yayınlanarak yürürlüğe

girmiştir. Yönetmeliğin “Asli konaklama tesislerinin genel nitelikleri”

başlıklı 18. maddesinin “c” bendinde bedensel engelliler için düzenlemelere

şu şekilde yer verilmiştir:

“Toplam kapasitesi seksen oda ve üzerinde olan oteller ile tatil köylerinde en

az bir oda olmak üzere toplam oda kapasitesinin % 1’i oranında odada,

ayrıca tesis girişi, genel tuvaletler ile en az bir adet yeme-içme ünitesinde,

mola noktaları, temalı parklar ile eğlence merkezlerinde ise kendi türlerinin

asgari niteliklerinde belirtilen şekilde bedensel engellilerin kullanımına

uygun düzenlemeler yapılır”.

2.3.2.4.Kamu Binaları, Kamuya Açık Alanlar ve Toplu Taşıma

Araçlarının Özürlülerin Kullanımına Uygun Duruma

Getirilmesi ile İlgili 2006/18 Sayılı Başbakanlık Genelgesi

Engellilerin toplumsal hizmetlere ve etkinliklere erişimlerini kolaylaştırmak

amacıyla çevrede, mimari yapılanmada ve özellikle ulaşım hizmetlerinde

yapılması gereken düzenlemeler vardır. Özürlüler Kanunu özellikle mimari

uygulamalar ve şehir içi ulaşım düzenlemelerinde önemli değişiklikler

içermektedir.

Bu kanuna bağlı olarak 12 Temmuz 2006 tarihinde Resmi Gazete’ de

yayınlanan bu genelgede kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmî

yapıların, mevcut tüm yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor

alanları ve benzeri sosyal ve kültürel altyapı alanları ile gerçek ve tüzel kişiler

tarafından yapılmış, umuma açık hizmet ve-ren her türlü yapıların engellilerin

erişebilirliğine uygun duruma getirileceği; Büyükşehir belediyeleri ve

belediyelerin, şehir içinde kendilerince sunulan veya denetimlerinde

gerçekleştirilen toplu taşıma hizmetlerinin engellilerin kullanımına

uygunluğunu sağlayacağı, bu uygulamaların gerçekleştirilmesi için 7 yıllık

süre tanındığı ve bu sürenin 7/7/2005 tarihinde başladığı belirtilmiştir.

2.3.2.5. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Oteller İçin Sınıflandırma

Formu’ nda Engelli Düzenlemeleri

Konaklama tesislerinde T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın oteller için

sınıflandırma formunda tesislerin taşıması gereken niteliklerin yanında

engellilere yönelik yapılması istenen düzenlemeler de yer almaktadır. Bu

Page 34: Rapor (pdf, 2309 KB)

33

sınıflandırma formunda bulunan tesis olanaklarının her birinin bir puan

karşılığı bulunmaktadır. Tesisler yıldızlandırılırken bu formda elde ettikleri

puanlara göre sınıflandırılmaktadır.

2.3.2.6. Diğer Yasal Düzenlemeler

Ülkemizde 25/3/1997 tarih ve 571 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile

Özürlüler İdaresi Başkanlığı kurulmuştur. Bu kurum; engellilere yönelik

hizmetlerin düzenli, etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini temin etmek

için, ulusal, uluslararası kurum ve kuruluşlar arasında işbirliği ve

koordinasyonu sağlamak, engelliler ile ilgili ulusal politikanın oluşmasına

yardımcı olmak, engellilerin problemlerini tespit etmek ve bunların çözüm

yollarını araştırmak amacıyla kurulmuştur (www.ozurluveyasli.gov.tr).

Yukarıdaki bu kanuni düzenlemelerin haricinde Türk Standartları

Enstitüsü’nce hazırlanan, bina içi, bina yakın çevresi ve açık alanları

kapsayan standartlar belirlenmiştir. Bunlar arasında;

a) TS 9111 Özürlü İnsanların İkamet Edeceği Binaların Düzenlenmesi

Kuralları,

b) TS 12460 Şehir İçi Yollar-Raylı Taşıma Sistemleri- Bölüm 5: Özürlü ve

Yaşlılar İçin Tesislerde Tasarım Kuralları,

c) TS 12574 Şehir İçi Yollar-Raylı Taşıma Sistemleri- Bölüm 10: İstasyon

İçi İşaret ve Grafik Tasarım Kuralları,

d) TS 12575 Şehir İçi Yollar-Raylı Taşıma Sistemleri- Bölüm 14: İstasyon

Platformu Oturma Elemanları,

e) TS 12576 Şehir İçi Yollar-Özürlü ve Yaşlılar İçin Sokak, Cadde,

Meydan ve Yollarda Yapısal Önlemler ve İşaretlemenin Tasarım

Kuralları yer almaktadır.

Demiryolları Taşıtları-Yolcu Vagonları-Özürlü Yolcuların Tekerlekli

Sandalye ile Seyahatine Uygun Vagon Düzenlemeleri, fiziksel çevrenin

erişilebilir olması yönünde kapsamlı önerilere sahiptir.

Sonuç olarak, dünyada ve Avrupa’da engellilerin turizm faaliyetine

katılabilmesi ve yaşam standartlarının yükseltilebilmesi ile ilgili yasal

düzenlemeler doğrultusunda çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalar

kapsamında ülkemizde de engellilerin yaşamlarını kolaylaştırmaya, yaşam

kalitelerini yükseltmeye yönelik bir çok alanda yasal düzenlemeler hayata

geçirilmektedir. Özellikle engellilerin turizm faaliyetlerine katılabilmeleri

için çok kapsamlı ve eşgüdümlü çalışmaların başta;

Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı,

Kültür ve Turizm Bakanlığı ve

Page 35: Rapor (pdf, 2309 KB)

34

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın

Yerel yönetimlerle birlikte yapılması gerekmektedir.

Engellilerin ulaşım, konaklama, eğlence ve gezi alanlarında rahat bir şekilde

hareket edebilme imkânlarının sağlanması gerekmektedir. Bu bağlamda, hem

ulaşım, hem konaklama ve hem de açık alanlarda engelli bireyler düşünülerek

çalışmaların yapılması, standartların sağlanması bir zorunluluktur.

Bu kapsamda engelsiz turizm için, engelli dostu işletmeler ile ilgili gerekli

yasal düzenlemelerin yapılması, standartların oluşturulması ve bu hizmeti

sunacak olan işletmelerin teşvik edilmesi bir gerekliliktir.

Kaynaklar

AMERICANS WITH DISABILITIES ACT–ADA-(1990),

http://www.ada.gov/pubs/adastatute08.htm, 21.02.2012

Bİ, Y., J.A. Jaclyn ve S.T. Cole, (2007), “ Accessibility and Attitutional Barriers

Encountered by Chinese Travelers With Physical Disabilities”, International Journal of

Tourism Research, Vol.9, s.205-216.

ÇAKMAK, N.Münci (2008), “ Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Engelli Tanımı Hakkında

Bir İnceleme”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt 57, Sayı 2, s. 63-114.

ÇALIK, Selma (2004), “Avrupa Birliği’nde Özürlülere Yönelik Yasal Düzenlemeler-

Rapor”,

http://www.ozida.gov.tr/raporlar/abrapor.htm, 21.02.2012

DISABILITY DISCRIMINATION ACT (1995),

http://www.opsi.gov.uk/acts/acts1995/Ukpga_19950050_en_1.htm, 21.02.2012

DISABLED PEOPLES’ INTERNETIONAL, (2000), “ Charter of Fundamental Rights of

the European Union”, http://v1.dpi.org/lang-en/index?page=18, 21.02.2012

ERYILMAZ, B. (2010), Turizmde Engelli Pazqarının değerlendirilmesi ve Bodrum Örneği,

Sakarya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans tezi.

KÜÇÜKOĞLU, S. (2000), Özürlülerin Topluma Katılımında Müzelerin Rolü, Basılmamış

Yüksek Lisans Tezi, Yıldız Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.

ÖZTÜRK, Y. A. YAYLI, M. YEŞİLTAŞ, (2008), “Is the Turkish Tourism Industry Ready

For a Disabled Customer’s Market? The Views of Hotel and Travel Agency Managers”,

Tourism Management, vol.29, s.382-389.

SHAW, G. ve T. COLES, (2004), “Disability Holiday Making and the Tourism Industry In

the UK:A Preliminary Survey”, Tourism Management, Vol.25, s.397-403.

TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi), (2005), “Özürlüler Kanunu”,

http://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/kanunlar_sd.sorgu_yonlendirme?Kanun_no=5378,

19.12.09

TYD ( Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği), (2003), “Avrupa Birliği Turizm Mevzuatı

Rehberi”

Page 36: Rapor (pdf, 2309 KB)

35

www.dredf.org. ( Disability Rights and Education & Defense Fund) 21.02.2012

www.ideanet.org (International Disability educational Alliance Network) 21.02.2012

www.masgff.rlp.de (Ministerium Fir Soziales, Arbeit, Gesundheit und Demografie)

21.02.2012

www.6nokta.org.tr (6 Nokta Körler Vakfı) 21.02.2012

www.ec.europa.eu (European Commission) 21.02.2012

http://www.ozurluveyasli.gov.tr (Özürlü ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü) 21.02.2012

Page 37: Rapor (pdf, 2309 KB)

36

3. NİCEL ARAŞTIRMA BULGULARI

3.1. Yazın Taraması

Turizm, engellilerin fiziksel, psikolojik ve ruh sağlığının gelişimine katkıda

bulunabilir. Bunun ötesinde, turizm sosyal ilişki becerisinin kurulması ya da

sürdürülmesi ve başkalarını anlama kapasitesinin arttırılması, ufkun

genişlemesi, kültürler arası etkileşimin gelişmesi, yeni bilgilerin öğrenilmesi

için kişilere fırsatlar sağlayarak, bireylerin kişisel gelişim ve yaşam kalitesini

arttırabilir. Toplumsal açıdan ise Turizm engellilerin sosyal adaptasyon

masraflarının azaltılması, sosyal bütünleşme ve sosyal eşitliğin hayata

geçirilmesi dâhil olmak üzere pek çok fayda sağlayabilir.

Dünya nüfusunda % 5 ile % 20 arasında engelli olduğu tahmin edilmektedir

(UNESCAP, 2010). Ülkemizde Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından 2002

yılında gerçekleştirilen Türkiye Engelliler Araştırması'nın

verilerine göre ülkemizdeki engelli nüfusun toplam nüfusa oranı %

12.29’dur (http://kutuphane.tuik.gov.tr/pdf/0014899.pdf). Bu orana göre

ülkemizde yaklaşık 8 milyon engellinin bulunduğu tahmin edilmektedir. Bu

rakamlar Dünya genelinde ve Türkiye’de ciddi bir engelli turist

potansiyelinin olduğunu göstermektedir.

Dünya genelinde ve ülkemizde engellilerle ilgili önemli yasalar yürürlüğe

girmiştir. Engellilerin toplum içinde yer almasını kolaylaştırmak, sosyal

yaşam içerisinde rahat hareket edebilmelerini sağlamak için bu yasalar

gereklidir. Siyasi tartışmaların yanı sıra engelliler ve turizm hakları ile ilgili

çalışmalar yapılmıştır (Birleşmiş Milletler, 2006). Engellilerin turizme

katılım arzularının fark edilmesi ve bu pazarın karlı bir pazar olarak

görülmesi engelli turizmine yönelik akademik çalışma sayısının da artmasına

yol açmıştır. İlgili yazında engellilerin seyahat kısıtları (Abeyraine, 1995;

Cavinato ve Cuckovich, 1992), turizm karar alma süreçleri (Shaw ve Coles,

2004), tatil anlamları, motivasyonları, deneyim ve memnuniyet (Daniels,

Rodgers.and wiggins,2005; Darcy,2002:Yau et al.2004), seyahat acenteleri

rolündeki algılar (McKercher, Parker Yau ve Lam, 2003) gibi farklı konu

başlıklarında çalışmalara rastlamak mümkündür.

Araştırmacıların önemle engellilerin seyahat ederken karşılaştıkları engelleri

belirleme üzerine odaklandıkları görülmektedir. Seyahat engelleri ile

engellilerin seyahate katılma niyetleri arasında doğrudan negatif bir ilişki

olduğu sıkça tanımlanır, bu yüzden de engelli kişilerin turizme katılımlarını

arttırmak için, bu tür engellerin ortadan kaldırılması gereklidir (Cavinato and

Cuckovich, 1992; Israeli, 2002; McKercher vd. 2003). Ancak, seyahat

kısıtlamaları, engelli kişiler ve turizm katılımı arasında böyle doğrudan,

Page 38: Rapor (pdf, 2309 KB)

37

negatif bir ilişki olması son derece şüphelidir. Bu nedenle seyahat kararı;

motivasyon, yaşam tarzı ve değerler, kişilik, ve sosyo-ekonomik özellikler,

gibi karmaşık bir dizi içsel değişkenlere dayalıdır ve bu değişkenler dolaylı

turizm katılımını etkiyebileceği gibi bunların yerine yada yanında kişi başka

dış engellerle karşılaşabilir. Böyle bir tartışma konusu öğrenilmiş

çaresizlik kuramı ile desteklenir. Öğrenilmiş çaresizliğe göre; bireylerin

çevrelerini kontrol etmek için yaptıkları başarısız girişimleri (kendi engelleri

nedeniyle) , olumsuz sonuçları( katılımsız seyahati) görmek için kaçınılmaz

olarak gelenlerin olabileceğini ve sonrasında da gelecekteki katılım çabalarını

bırakabileceklerini ifade eder (Nicassio, Wallston, Callahan, Helbert, and

Pincus, 1985; Schiaffino and Revenson, 1995). Bu görüş Smith tarafından

(1987) desteklenmiştir. Smith’in önerisine göre; engelli turistler karar verme

sürecinde turizmle ilgili kararını etkileyen çeşitli engellerle karşılaşabilirler

ancak, seyahate katılmak için nihai kararlarında bu engellerin etkisi çaresizlik

algıları da dâhil olmak üzere bir dizi kişisel özelliklere bağlıdır. Seyahat

niyeti, kısmen, karar alma sürecinin çeşitli aşamalarında mevcut olabilen

çeşitli engellerin üstesinden gelerek oluşturulur. Engelli olanlar olmayanlara

göre doğası ve şiddeti farklı olan kısıtlamaları tecrübe edebilirler (Smith,

1987).

Turizm engelleri bu tür faaliyetlere katılımı azaltan ve katılımcıların zevk

almalarını engelleyen faktörlerden oluşmaktadır. Gladwell ve Bedini (2004)

psikolojik, sosyal ve duygusal engeller içerisine kısıtlamaları

sınıflandırmıştır. Bu esnada Crawford ve Godbey (1987) ve Crawford et al.

(1991) üç boyutla: (i) kişinin kendi zihninde oluşan (bireysel); (ii) kişilerarası

ve (iii) yapısal (içerik) tanımlamıştır. Kişinin kendi zihninde oluşturduğu

kısıtlamalar bireylerin dini inançları ve ruh halleri, davranışları, kişisel

faktörler de dâhil psikolojik durumları ile ilgilidir. Bunun aksine yapısal

kısıtlamalar; para, zaman ve fırsat eksikliğini içerirken, kişiler arası

kısıtlamalar ise aile üyeleri, arkadaşlar, meslektaşlar ve komşular gibi

başkalarıyla sosyal etkileşimden ortaya çıkar (Jackson, 1993; Jackson et al.,

1993).

Engellilerin karşılaştığı seyahat engellerini belirlemeye çalışan Smith (1987)

turizm engellerini üç boyuta ele almıştır: İçsel engeller; bilgi eksikliği,

sağlıkla ilgili problemler, sosyal etkisizlik, fiziksel ve psikolojik bağımlılık

gibi boyutlardan oluşur. Çevresel engeller ise ekolojik kısıtlamalar, ulaşım

kısıtları, kurallar ve yönetmeliklerden oluşur. Etkileşimsel engeller ise beceri-

uyuşmazlık, iletişim engellerinden oluşur. Bütün bu çalışmaların kesişim

noktası, turizm aktivitelerinde engellilerin katılım niyeti veya gerçek katılımı

ve turizm engelleri arasında ki olumsuz doğrudan bir ilişkinin varlığıdır. Bu

nedenle, engellilerin karşılaştığı turizm engelleri ortadan kalkarsa, turizm

katılımlarının artacağı genel olarak kabul edilebilir Bu nedenle, bu

Page 39: Rapor (pdf, 2309 KB)

38

çalışmanın ilk bölümünde engellilerin özel durumlarında, seyahat engelleri

(içsel, çevresel, etkileşimsel ve öğrenilmiş çaresizlik), seyahat motivasyonu

ve seyahat niyeti arasındaki ilişkiler analiz edilmiştir.

3.2. Araştırmanın Amacı, Kapsamı ve Yöntemi

Araştırmanın ana amacı; engellilerin (görme, işitsel ve bedensel) Antalya

ilinin sahip olduğu turizm imkânlarına erişebilirliğinin ve turizm

olanaklarından faydalanma düzeyinin arttırılmasıdır.

Bu nedenle engellilerin Antalya’daki turizm imkân ve olanaklarından

yararlanma düzeyini arttıracak hizmet standartları belirlenmesi ve

uygulanması için arz ve talep cephesinde yer alan tarafların beklenti ve

eğilimlerinin belirlenmesi ve tüm paydaşların beklentilerini tatmin edecek

önerilerin geliştirilerek Antalya özelinde turizmin 12 aya yayılmasına katkı

oluşturulması hedeflenmektedir. Araştırmanın ana amaca bağlı olan alt

amaçları;

a) Engellilerin seyahat etme istekliliğinin belirlenmesi,

b) Engellilerin seyahat etmesini engelleyen nedenlerin belirlenmesi,

c) Engellilerin seyahat motivasyonlarının belirlenmesi,

d) Engellerinin turizmden beklenti ve memnuniyet düzeylerinin ölçülmesi,

e) Engelli refakatçilerinin turizm amaçlı beklenti ve eğilimlerinin

belirlenmesi,

f) Konaklama işletmelerinin engelli turizmiyle ilgili beklenti ve

eğilimlerinin belirlenmesi,

g) Seyahat acentesi ve tur operatörlerinin engelli turizmi ile ilgili beklenti

ve eğilimlerinin belirlenmesidir.

h) Engellilerin engel türüne göre turizme katılımları için yapılması gerekli

düzenlemeler hususundaki beklentileri,

Bu amaçlar doğrultusunda hazırlanmış olan nicel araştırma kapsamında talep

cephesinde engelliler ve engelli aileleri ve engellilerle profesyonel olarak

ilgilenen kişiler ve arz cephesinde seyahat acenteleri, tur operatörleri ve

konaklama işletmeleri yer almaktadır.

Araştırmanın talep cephesinde; engellilerin, engelli ailelerinin ve

engellilerle profesyonel olarak ilgilenen kişilerin turizme katılımları

hakkındaki eğilim ve beklentilerinin belirlenmesine yönelik alan araştırması

yapılmıştır. Engellilere yönelik hazırlanan ankette engellilerin turizme

katılmaları konusunda önlerindeki engelleri, turizme katılma nedenlerini ve

niyetini belirlemeye yönelik önermeler yer almaktadır. Ankette ayrıca hareket

Page 40: Rapor (pdf, 2309 KB)

39

ve katılım becerileri, tatil beklentileri, memnuniyet düzeyleri ve demografik

durumları belirlemeye yönelik sorular da yer almaktadır.

Engelsiz Antalya- engelsiz turizm projesi kapsamında öncelikle seyahat

niyetini etkileyen birbirleriyle ilişkili 3 kavram arasındaki bağlantılar

keşfedilmeye çalışılmıştır. Bunlar : (1) seyahat kısıtlamaları (içsel, çevresel

ve etkileşimsel) (2) öğrenilmiş çaresizlik ve (3) seyahat motivasyonudur.

Diğer taraftan engellilerin katılım becerileri, tatil beklentileri, tatil

yapmışlarsa yapmış oldukları tatilden memnuniyet düzeyleri, demografik

özellikleri incelenmiştir.

Araştırmanın örnekleminde Türkiye’de en fazla engellinin (görme, işitme,

bedensel engellinin) yaşadığı İzmir, İstanbul ve Ankara illerinde tabakalı

örnekleme yöntemiyle ana kütleyi temsil edecek bir örneklem seçilmiştir

(N=239).

Bunun yanında talep cephesinde yer alan engelli yakınları ve engellilerle

profesyonel olarak ilgilenen kişileri hedef alarak hazırlanmış olan refakatçi

anket formunda ise refakatçilerin demografik durumlarına yönelik sorular yer

almaktadır. İzmir, İstanbul ve Ankara örnekleminde toplam 235 refakatçiye

anket uygulanmıştır.

Arz cephesinde yer alan seyahat acentesi, tur operatörleri ve konaklama

işletmelerine yönelik hazırlanmış anketlerde ise engellilerin turizm talepleri,

engellilere yönelik düzenlemeler ve işletmelerin engelli turizmine yönelik

beklenti ve eğilimleri belirlenmeye çalışılmıştır. Anketlerde ayrıca

işletmelerin demografik özellikleri ile ilgili sorular yer almaktadır. Ankete

TURSAB üyesi 201 seyahat acentesi ve tur operatörü, AKTOB üyesi 75

konaklama işletmesi katılmıştır.

Araştırmada soru formalarının oluşturulmasında ilgili yazın ve nitel araştırma

bulgularından yararlanılmıştır.

3.3. Araştırma Bulguları

Araştırma bulguları arz ve talep cephesinde yer alan engelliler, refakatçiler,

konaklama işletmeleri seyahat acenteleri ve tur operatörlerine uygulanan

anketlerin analiz sonuçlarına dayanmaktadır. Takip eden kısımlarda söz

konusu inceleme ve analizler sonucu ulaşılan bulgular ayrı başlıklar altında

verilmiştir. Değişkenlere ilişkin frekans ve yüzde dağılımları ve uygun

durumlarda da merkezi eğilimi göstermek için ortalama değerler

sunulmaktadır.

Page 41: Rapor (pdf, 2309 KB)

40

3.3.1. Görme, İşitme ve Bedensel Engellilere İlişkin Bulgular

a) Engellilere ilişkin demografik Bulgular

Araştırmaya Ankara, İzmir ve İstanbul illerinden toplam 239 engelli

katılmıştır. Engellilerin illere göre dağılımı Tablo 1’de görüldüğü gibi eşittir.

Engel türleri incelendiğinde araştırmaya katılan engellilerin % 33,05’i görme,

% 32,22’si işitme/duyma ve % 34,73’ü ise bedensel engellidir.

Engel sebebi incelendiğinde ise büyük bölümünün doğuştan-genetik (46,86)

olduğu görülmektedir. Yaşlarına bakıldığında engellilerin % 51,46’sının orta

yaş grubunda yer aldığı belirlenmiştir. Erkek engellilerin oranı (% 63,18)

neredeyse kadınların oranının (% 36,82) iki katıdır.

Eğitim durumlarına bakıldığında engellilerin % 10,88’i hiç okula gitmemiş,

% 39,33’ise ilkokul mezunudur. Lise ve dengi okulu bitirmiş olan engellilerin

oranı % 32,64, ön lisans mezunu olanlar % 11,3 ve lisans mezunu olanlar ise

yalnızca % 5,86’dır. Eğitim durumları ile ilgili bir değerlendirme yapmak

gerekirse engellilerin lise sonrasında eğitim imkânlarından istenilen düzeyde

yararlanamadığını söylenebilir.

Engellilerin medeni durumu incelendiğinde ise yarıdan fazlasının (% 55,23)

bekâr olduğu göze çarpmaktadır.

Yine araştırmaya katılan engellilerin % 67,36’sı çalışma hayatının dışında

kalmaktadır. Aylık kişisel gelirleri incelendiğinde % 43,1’i 1000 TL’nin

altında kazandıklarını beyan etmişlerdir. Bu soruya verilen cevaplar

incelendiğinde engellilerin % 30,69’sının hiç geliri olmadığı göze

çarpmaktadır. Aylık hane gelirleri ile ilgili değerlendirme yapıldığında ise

yine % 34,31’i aylık hane gelirinin aylık 1000TL’nin altında olduğunu, %

33,47’si ise 1000 TL ile 2000 TL arasında he gelirine sahip olduklarını ifade

etmektedirler. Bu iki sorunun ortaya koyduğu durum özetle engellilerin zor

şartlar altında yaşamlarını sürdürmek zorunda olduklarıdır. Gelir darlığı

kuşkusuz engellilerin turizm amaçlı hareketliliğini engelleyen önemli bir kısıt

olacaktır.

Engellilerin % 51,05’i engel türüne uygun sivil toplum örgütlerine üyedirler.

Bu durum engellilerin toplum hayatına sivil toplum örgütleri vasıtasıyla

tutunmaya çalıştıklarını göstermektedir. Sivil toplum örgütlerine üyelik

oranlarını diğer insanların çok çok üzerindedir.

Page 42: Rapor (pdf, 2309 KB)

41

Tablo 1. Engelliler ile ilgili demografik bulgular (N=239)

Sayı Yüzde

Yerleşim Yeri Ankara

İzmir

İstanbul

76

82

81

31,8

34,31

33,89

Engel Türü Görme

İşitme/Duyma

Bedensel

79

77

83

33,05

32,22

34,73

Engel Sebebi

Çocukluk hastalığı

Yanlış tedavi

Doğuştan-genetik

Yaşlılık

Kaza (iş, vb.)

Diğer

61

20

112

3

31

12

25,52

8,37

46,86

1,26

12,97

5,02

Yaş

15-24

25-34

35-44

45-54

55+

41

63

60

53

22

17,15

26,36

25,1

22,18

9,21

Cinsiyet Kadın

Erkek

88

151

36,82

63,18

Eğitim Durumu

Hiç okula gitmemiş

İlköğretim

Lise ve dengi

Ön lisans

Lisans

26

94

78

27

14

10,88

39,33

32,64

11,3

5,86

Medeni Durum Evli

Bekar

Dul

90

132

17

37,66

55,23

7,11

Çalışma Durumu Evet

Hayır 78

161

32,64

67,36

Aylık Kişisel Gelir

1.000TL'den az

1.001TL- 2.000TL arası

2.001TL- 3.000 TL arası

Cevap Yok

Geliri yok

103

31

1

30

74

43,1

12,97

0,42

12,55

30,96

Page 43: Rapor (pdf, 2309 KB)

42

Tablo 1 (devam)

Aylık Hane Geliri

1.000TL'den az

1.001TL- 2.000TL arası

2.001TL- 3.000 TL arası

3.001TL- 4.000TL arası

Cevap Yok

82

80

20

1

56

34,31

33,47

8,37

0,42

23,43

Sivil Toplum Örgütü

Üyeliği

Evet

Hayır 122

117

51,05

48,95

b) Hareket ve katılım becerileri

Engellilerin hareket ve katılım becerilerine ilişkin durumları incelendiğinde

(Tablo 2) engellilerin % 71,13’ü bilgisayar, % 85,36’sı cep telefonu

kullanabilmektedir. Ayrıca engellilerin % 85,36’sı ise şehirlerarası yolculuk

yapabildiklerini beyan etmişlerdir. Bu veriler oldukça olumlu gözükmektedir.

Ancak turizm amaçlı seyahatlerinde refakatçı ihtiyacı ile ilgili 5’li likert ile

sorulan soruya verilen cevapların ortalaması 3,28 olarak hesaplanmıştır. Bu

ortalama engellilerin genellikle refakatçi ihtiyacı duyduklarını ortaya

koymaktadır. Bu nedenle ülkemizde engellilerin turizm faaliyetlerine

katılmalarını özendirmek için refakatçilerine de gerekli imkânların

sağlanması gerekmektedir.

Tablo 2. Engellilerin hareket ve katılım becerileri

Sayı Yüzde

Bilgisayar Kullanma Evet

Hayır

170

69

71,13

28,87

Cep Telefonu Kullanma Evet

Hayır

204

35

85,36

14,64

Şehirlerarası Yolculuk Yapabilme Evet

Hayır

204

35

85,36

14,64

c) Seyahat ve tatil organizasyonu

Engellilerin seyahat ve tatil organizasyonu ile ilgili sorulan sorulara

verdikleri cevaplar Tablo 3’de yer almaktadır. Araştırmaya katılan

engellilerin % 76,47’si tatil yaptıklarını ifade etmişlerdir. Tatil yapma süresi

genellikle 15 günden ( % 60,9) azdır. Önemli bir diğer saptama ise

engellilerin % 12,18 ‘i her yıl düzenli tatil yapmamaktadırlar. Engellilerin %

Page 44: Rapor (pdf, 2309 KB)

43

56,41’i tatil organizasyonu için hizmet almamaktadırlar. Tatil organizasyonu

için yardım alanların ise organizasyonlarını, seyahat acentesi (% 34,72) ve

yakınları (% 22,22) yapmaktadır (Tablo 3).

Tablo 3. Seyahat davranışı ve tatil organizasyonu ile ilgili bulgular

Sayı Yüzde

Tatil Yapma Durumu Evet

Hayır 156

48

76,47

23,53

Tatil Yapma Süresi

15 gün ve daha az

15 gün - 1 ay

1 aydan fazla

Her yıl düzenli tatil yapmıyorum

95

21

21

19

60,9

13,46

13,46

12,18

Tatil İçin Destinasyon

Tercihi

Yurtiçi

Yurtdışı 151

5

96,79

3,21

Tatil Organizasyonu İçin

Hizmet Alma Durumu

Evet

Hayır

Bazen

55

88

13

35,26

56,41

8,33

Tatili Kim Organize

Ediyor

Seyahat acentesi

Yakınlarımdan yardım alıyorum

Diğer

25

16

31

34,72

22,22

43,05

d) Turizm hizmetlerinden memnuniyet durumu

Tablo 4’de engellilerin geçmiş tatil tecrübelerinden memnuniyet düzeylerine

ilişkin 5 noktalı ölçeğe göre minimum ve maksimum değerler ile ortalama ve

standart sapma değerleri şeklindeki betimleyici istatistikler sunulmaktadır.

Turistik ürün ve hizmetlerin tümü için genel ortalama değerin 3,86 olarak

hesaplandığı düşünüldüğünde, ürün ve hizmetlere ilişkin düşük ve yüksek

memnuniyet duyulan şeklinde bir ayrım yapmak olanaklı olmaktadır. Buna

göre, genel ortalamanın altında ortalama değerler alan ürün ve hizmetler

düşük memnuniyet duyulanlar ve genel ortalamanın üstünde ortalama değere

sahip olanlar yüksek memnuniyet duyulanlar şeklinde sınıflandırılabilir.

Tablo 4’de yer alan ortalama değerler birbirlerine yakın değerlerdir.

“Yönlendirme ve destek personelin bilgi ve eğitim düzeyi”, “sağlığa yönelik

ihtiyaçlarının zamanında karşılanması”, “eğlence olanakları”, “şehir içi

ulaşım kolaylığı”, “engellilere yönelik kolaylaştırıcı düzenlemelerin varlığı”

gibi ürün ve hizmetler genel ortalamanın altında ortalama değerler alarak

nispeten düşük memnuniyet duyulan ürün ve hizmetler arasında yer

almaktadır.

Page 45: Rapor (pdf, 2309 KB)

44

Buna karşın “konaklama tesisleri”, “hizmet alanlarına erişim”, “hizmet

taleplerinin zamanında karşılanması”, “yemeklerin kalitesi”, “fiyatların

uygunluğu”, “temizlik ve hijyen” nispeten yüksek memnuniyet duyulan

grupta yer alan ürün ve hizmetlerdir. Yine ortalama değerlere bakılarak en

yüksek memnuniyet duyulan “ürün ve hizmetin “konaklama tesisleri”

olduğu, en düşük memnuniyet duyulan niteliğin ise “Engellilere yönelik

kolaylaştırıcı düzenlemelerin varlığı” olduğu söylenebilmektedir.

Tablo 4. Engellilerin turistik ürün ve hizmetlerden memnuniyeti - ortalama

değerler

Minimum

Değer

Maksimum

Değer

Ortalama

Değer

Standart

Sapma

Konaklama tesisleri

1

5

4,28 1,06

Hizmet alanlarına erişim kolaylığı 3.88 1,39

Yönlendirme ve destek personelin

bilgi ve eğitim düzeyi 3.57 1,54

Hizmet taleplerinin zamanında

karşılanması 3.88 1,38

Sağlığa yönelik ihtiyaçlarının

zamanında karşılanması 3,79 1,43

Eğlence olanakları 3,83 1,40

Şehir içi ulaşım kolaylığı 3,77 1,48

Engellilere yönelik kolaylaştırıcı

düzenlemelerin varlığı 3,20 1,66

Yemeklerin kalitesi 4,09 1,11

Fiyatların uygunluğu 4,01 1,13

Temizlik ve hijyen 4,06 1,22

e) Turizme katılımı arttıracak temel beklentiler

Tablo 5’de engellilerin turizme katılımlarını arttıracak beklentilerine ilişkin 5

noktalı ölçeğe göre minimum ve maksimum değerler ile ortalama ve standart

sapma değerleri şeklindeki betimleyici istatistikler sunulmaktadır. Engelliler

fiyatların düşmesi, engel şekline uygun düzenlemeler yapılması ve aile

bireyleri ve refakatçilerimle birlikte tatil yapabilme olanaklarımın arttırılması

şeklinde verilen önermelere verdikleri cevaplarının ortalamaları oldukça

yüksektir. Bu konularda düzenlemeler yapılmasının, turizme katılımlarını

arttıracağını belirtmektedirler.

Page 46: Rapor (pdf, 2309 KB)

45

Tablo 5. Engellilerin turizme katılımlarını arttıracak beklentilerine ilişkin ortalama

değerler

Minimum

Değer

Maksimum

Değer

Ortalama

Değer

Standart

Sapma

Fiyatların düşmesi

1

5

4,62 0,95

Engel düzeyine uygun

düzenlemelerin yapılması 4,62 0,80

Aile bireyleri ve refakatçilerimle

birlikte tatil yapabilme

olanaklarımın arttırılması

4,45 1,04

f) Engellilerin iyi bir tatilden beklentileri

Engellilerin iyi bir tatilden beklentilerinin neler olduğuna yönelik verilen

önermelere ilişkin ortalama değerler incelendiğinde (Tablo 6) tatilden en

yüksek beklentileri sırasıyla aileleri ile tatil yapmak, arkadaşları ile tatil

yapmak, tek başlarına tatil yapmak gelmektedir. Tek başlarına tatil yapmak

gibi bir beklentileri olmasına rağmen aileleri ve arkadaşları ile de tatil yapma

beklentileri bir ikilem gibi gözükmektedir. Bunun en önemli sebebi refakatçi

ihtiyaçlarının yüksek olmasıdır. Ancak refakatçileri ile birlikte tatile çıksalar

da bireysel ve arkadaşları ile bağımsız davranma ihtiyacı duydukları

söylenebilir. Ayrıca tatilde spor yapmak, denize girmek, eğlenme beklentileri

de yüksektir. Tarihi yerleri gezmek düşük beklenti olarak karşımıza

çıkmaktadır.

Tablo 6. Engellilerin iyi bir tatilden beklentilerine ilişkin ortalama değerler

Minimum

Değer

Maksimum

Değer

Ortalama

Değer

Standart

Sapma

İyi bir tatil arkadaşla yapılandır.

1

5

4,51 0,94

İyi bir tatil aileyle yapılandır. 4,82 0,54

İyi bir tatil tek başına yapılandır 4,56 0,80

Yeni yerler gezmek için yapılandır 3,98 1,44

Dinlenmek için yapılandır 3,69 1,42

Eğlenmek için yapılandır 4,04 1,31

Denize girmek için yapılandır 4,15 1,26

Spor yapmak için yapılandır 4,28 1,06

Tarihi yerleri ziyaret etmek için

yapılandır 2,29 1,19

Page 47: Rapor (pdf, 2309 KB)

46

g) Bedensel engellilerin konaklama tesislerinden beklentileri

Engellilerin tatile çıktıklarında gittikleri konaklama işletmelerinden

beklentileri, engel grubuna göre ayrı ayrı sorulmuştur. Tablo 7’de bedensel

engellilerin konaklama tesislerinde yapılmasını istedikleri düzenlemelere

ilişkin beklentileri yer almaktadır. Beklentilerin genel ortalama değeri

4,7’dir.

Engellilerin yüksek beklenti gurubunda; “araç park alanlarında engellilere

yönelik düzenlemelerin yapılması, “tesis içi kullanım alanlarının asansörle

erişilebilir olması”, “restoranlarda bedensel engelli erişimine yönelik

düzenlemeler yapılması”, “odalar refakatçi ile birlikte konaklamaya uygun

olması”, “fiyatlarda engellilere yönelik özel düzenlemeler yapılması” yer

almaktadır.

Genel ortalamanın altında yer alan “oda ve odaya dâhil fiziksel alanlar (wc,

banyo) tekerlekli sandalye ile kullanıma uygun olması”, “rampalar uygun

eğim ve genişliğe sahip olması”, “yüzme havuzuna engelli asansörü

yerleştirilmesi” nispeten düşük beklenti grubunda yer almıştır.

Tablo 7. Bedensel engellilerin konaklama tesislerinde yapılmasına gereken

düzenlemelerle ilgili beklentilerine ilişkin ortalama değerler

Min.

Değer

Maks.

Değer

Ort.

Değer

St.

Sapma

Araç park alanlarında engellilere yönelik düzenlemeler

yapılmalıdır.

1

5

4,86 0,44

Tesis içi kullanım alanları asansörle erişilebilir

olmalıdır 4,84 0,48

Oda ve odaya dahil fiziksel alanlar (wc, banyo)

tekerlekli sandalye ile kullanıma uygun olmalıdır. 4,77 0,77

Restoranlarda bedensel engelli erişimine yönelik

düzenlemeler yapılmalıdır 4,82 0,52

Yüzme havuzuna engelli asansörü yerleştirilmelidir. 4,70 0,72

Odalar refakatçi ile birlikte konaklamaya uygun

olmalıdır 4,82 0,68

Rampalar uygun eğim ve genişliğe sahip olmalıdır 4,77 0,70

Personel yeterince bilgilendirilmiş olmalıdır 4,78 0,66

Fiyatlarda engellilere yönelik özel düzenlemeler

yapılmalıdır 4,83 0,46

Page 48: Rapor (pdf, 2309 KB)

47

h) Görme engellilerin konaklama tesislerinden beklentileri

Tablo 8’de görme engellilerin konaklama tesislerinde yapılmasını istedikleri

düzenlemelere ilişkin beklentileri yer almaktadır. Beklentilerin genel

ortalama değerinin 4,81 olduğu göz önüne alınırsa engellilerin yüksek

beklenti gurubunda “araç park alanlarında engellilere yönelik düzenlemelerin

yapılması, “tesis içi kullanım alanlarının asansörle erişilebilir olması”, “oda

ve odaya dâhil fiziksel alanlar (wc, banyo) tekerlekli sandalye ile kullanıma

uygun olması”, “genel kullanım alanlarında hissedilebilir yüzey uygulamaları

olması”, “sesli uyarı sistemleri olması” ve “personel yeterince

bilgilendirilmiş olması” yer almaktadır.

Genel ortalamanın altında yer alan “odalar refakatçi ile birlikte konaklamaya

uygun olması”, “fiyatlarda engellilere yönelik özel düzenlemeler yapılması”,

“yüzme havuzuna engelli asansörü yerleştirilmesi” nispeten düşük beklenti

grubunda yer almıştır. Öncelik verilmesi gereken düzenlemeler görüldüğü

gibi bedensel engellilerden farklıdır.

Bu durum yapılan düzenlemelerden tüm engelli gruplarının beklentilerinin ve

memnuniyet düzeyinin farklı olacağını ortaya koymaktadır.

Tablo 8. Görme engellilerin konaklama tesislerinde yapılmasına gereken

düzenlemelerle ilgili beklentilerine ilişkin ortalama değerler

Min.

Değer

Maks.

Değer

Ort.

Değer

St.

Sapma

Araç park alanlarında engellilere yönelik

düzenlemeler yapılmalıdır.

1

5

4,89 0,35

Tesis içi kullanım alanları asansörle erişilebilir

olmalıdır ve asansörde kabartma yazı olmalıdır. 4,92 0,26

Oda ve odaya dahil fiziksel alanlar (wc, banyo)

hissedilebilir yüzey ile yönlendirilmelidir. 4,85 0,53

Genel kullanım alanlarında hissedilebilir yüzey

uygulamaları olmalıdır. 4,85 0,55

Yüzme havuzuna engelli asansörü yerleştirilmelidir. 4,49 1,11

Odalar, refakatçi ile birlikte konaklamaya uygun

olmalıdır 4,75 0,72

Sesli uyarı sistemleri olmalıdır. 4,90 0,34

Personel yeterince bilgilendirilmiş olmalıdır 4,92 0,26

Fiyatlarda engellilere yönelik özel düzenlemeler

yapılmalıdır 4,75 0,70

Page 49: Rapor (pdf, 2309 KB)

48

i) İşitme / duyma engellilerin konaklama tesislerinden beklentileri

Tablo 9’da işitme/Duyma engellilerin konaklama tesislerinde yapılmasını

istedikleri düzenlemelere ilişkin beklentileri yer almaktadır. Beklentilerinin

genel ortalama değeri 4,33’dür. Engellilerin yüksek beklenti gurubunda “oda

ve odaya dâhil fiziksel alanlar (wc, banyo) tekerlekli sandalye ile kullanıma

uygun olması”,” odalarda tehlike ve ihtiyaç anında kullanılabilecek ışıklı

alarm düzeneklerinin olması, “personel yeterince bilgilendirilmiş olması” ve

“fiyatlarda engellilere yönelik özel düzenlemeler yapılması” yer almaktadır.

Genel ortalamanın altında yer alan “odalar refakatçi ile birlikte konaklamaya

uygun olması”, “araç park alanlarında engellilere yönelik düzenlemelerin

yapılması, “tesis içi kullanım alanlarının asansörle erişilebilir olması”, genel

kullanım alanlarında yazılı yönlendirmeler olması, nispeten düşük beklenti

grubunda yer almıştır. Burada öne çıkan konu, yapılan düzenlemelerin

müşteri profiline göre engelli gruplarının beklentilerine uygun düzenlemeler

yapma gerekliliğidir.

Tablo 9. İşitme/duyma engellilerin konaklama tesislerinde yapılmasına gereken

düzenlemelerle ilgili beklentilerine ilişkin ortalama değerler

Min.

Değer

Maks.

Değer

Ort.

Değer

St.

Sapma

Araç park alanlarında engellilere yönelik

düzenlemeler yapılmalıdır.

1

5

4,13 1,36

Oda ve odaya dahil fiziksel alanlarda (wc, banyo)

yazılı yönlendirmeler olmalıdır 4,36 1,18

Genel kullanım alanlarında yazılı yönlendirmeler

olmalıdır 4,30 1,18

Odalar refakatçi ile birlikte konaklamaya uygun

olmalıdır 4,09 1,28

Odalarda tehlike ve ihtiyaç anında kullanılabilecek

ışıklı alarm düzenekleri olmalıdır. 4,36 1,18

Personel yeterince bilgilendirilmiş olmalıdır 4,47 0,94

Fiyatlarda engellilere yönelik özel düzenlemeler

yapılmalıdır 4,66 0,78

j) Engellilerin başlıca seyahat engelleri

Tablo 10’da araştırmaya katılan engellilerin seyahat engelleri ile ilgili

ortalama değerler verilmiştir. Seyahat engelleri; içsel engeller, etkileşimsel

engeller, çevresel engeller, öğrenilmiş çaresizlik olarak gruplanmıştır.

Page 50: Rapor (pdf, 2309 KB)

49

Tablo 10. Engellilerin seyahat engelleri ve seyahat niyeti ile ilgili ortalama

değerler

Min.

Değer

Mak.

Değer

Ort.

Değer

St.

Sapma

İÇSEL ENGELLER

Kendi kendime bir şey yapmaktan korkuyorum.

1

5

2,20 1,42

Diğer insanlarla birlikte olmaktan korkuyorum. 1,83 1,15

Turizm faaliyetlerine katılmak benim kabiliyetimin

üzerinde koşullar gerektirir. 2,63 1,44

Turizm faaliyetlerine katılırken başkalarını rahatsız ve

huzursuz etmekten korkuyorum. 2,46 1,46

Turist olarak herhangi bir şey yapmak için diğer

insanlara ihtiyacım olması durumu beni rahatsız ediyor. 2,73 1,45

Turizm faaliyetlerine katılırken birçok düzenleme ve

kural ile karşılaşacağım. 3,16 1,39

Rahatsız ve huzursuz olarak seyahat etmemi önleyecek

bilgi eksikliğim var. 2,48 1,39

ETKİLEŞİMSEL ENGELLER

Turizm faaliyetlerine katılırken diğer insanların külfetli

bakışlarına maruz kalma düşüncesi beni rahatsız ediyor.

1

5

2,67 1,44

Turizm faaliyetlerine katılırken diğer insanlar tarafından

göz ardı edilmekten korkuyorum. 2,56 1,38

Turizm faaliyetlerine katılırken diğer insanlar tarafından

incitilmekten korkuyorum. 2,58 1,40

Turizm faaliyetlerine katılırken diğer insanların ilgisine

hedef olmaktan korkuyorum. 2,46 1,38

Turizm faaliyetlerine katılırken aşırı korunma hissi beni

rahatsız eder. 2,91 1,49

Turizm faaliyetlerine katılırken diğer insanlar tarafından

aşırı nazik davranışlar beni rahatsız eder. 2,71 1,46

Turizm faaliyetlerine katılırken diğer insanların

önyargılarını hissetmek beni rahatsız eder. 3,07 1,42

Turizm faaliyetlerine katılırken iletişim engelleri

yaşamaktan korkuyorum. 2,90 1,50

Turizm faaliyetlerine katılırken diğer insanlarla uyum

sağlayamam. 2,38 1,39

Page 51: Rapor (pdf, 2309 KB)

50

Tablo 10 (devam)

ÇEVRESEL ENGELLER

Turizm bölgelerindeki fiziksel koşullar yetersiz.

1

5

3,82 1,27

Turizm bölgelerindeki engellilere yönelik düzenlemeler

ve imkânlar yetersiz.

4,19 1,09

Turizm bölgelerindeki çevresel koşullar uygun değil. 3,90 1,23

Turizm bölgelerindeki engellilere yönelik ulaşım

olanakları yetersiz

3,97 1,18

ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİK

Turizme katılmak beni mutlu edecek bir şey değildir.

1

5

2,00 1,21

Turist olmak bana zorluk yaşatır ve sadece acı verir. 2,02 1,25

Turist olmak beni kasvetli bir ruh haline sokar 1,78 1,12

Turist olmak benim için uygun değil 1,94 1,22

Huzurlu ve rahat bir turizm ortamı benim için var

olamaz.

1,99 1,23

SEYAHAT NİYETİ

Turist olmak için bir şans yakalarsam hemen

değerlendireceğim. 1

5

3,98 1,26

Seyahat etme becerimi iyileştirmek için her şeyi

yapacağım.

3,87 1,22

İçsel engeller olarak yer alan grubun genel ortalaması 2,50’dir. Etkileşimsel

engellerin ortalaması ise 2,69 olarak bulunmuştur. Yine aynı şekilde çevresel

engellerin ortalaması ise 3,97’dir. İlgili yazında bir diğer önemli engel olarak

ifade edilen öğrenilmiş çaresizlik boyutunun ortalaması ise 1,95 olarak

hesaplanmıştır. Seyahat niyetinin ortalaması ise 3,92’dir.

Ortalamalardan üzerinden bir değerlendirme yapmak gerekirse engellilerin

turizme katılmalarının önündeki en önemli engel çevresel engellerdir. Bu

engeller çevresel düzenlemeler, ulaşım olanakları, fiziksel koşullardan

oluşmaktadır. Araştırmaya katılan engelliler diğer engel gruplarını

seyahatlerine engel olarak görmemektedirler. Bunun yanında seyahat

niyetleri de yüksektir.

k) Engellilerin seyahat motivasyonları

Engellilerin seyahat motivasyonlarının genel ortalaması 4,36 olup oldukça

yüksektir. Araştırmaya katılan engelliler son derece yüksek seyahat

motivasyonuna sahiptir. Dinlenmek, eğlenmek ve fiziksel ve psikolojik

baskıdan kurtulmak ve sevdikleri ile bir şeyler paylaşmak ortalaması en

yüksek seyahat motivasyonlarıdır.

Page 52: Rapor (pdf, 2309 KB)

51

Tablo 11. Engellilerin seyahat motivasyonu ile ilgili ortalama değerler

Min.

Değer

Maks.

Değer

Ort.

Değer

St.

Sapma

Eğlenmek

1

5

4,42 0,83

Farklı şeyleri tecrübe etmek 4,33 0,97

Turistik bölgedeki özel atmosferi hissetmek 4,18 1,05

Turistik bölgedeki kişisel ilgi alanlarımla ilgili yerleri

ziyaret etmek

4,32 0,92

Dinlenmek ve rahatlamak 4,50 0,81

Günlük hayattaki fiziksel ve psikolojik baskıdan

kurtulmak

4,46 0,86

Kafamı dinlemek ve zamanla yarışmaya ara vermek 4,44 0,85

Sevdiklerimle bir şeyler paylaşmak 4,51 0,80

Benim gibi benzer şeylerden zevk alan insanlarla bir

araya gelmek

4,43 0,86

Bağımsız ve kimseye bağlı olmadan hareket etmek 4,28 1,02

Doğanın ve manzaranın tadını çıkarmak 4,41 0,92

Yeni şeyler öğrenmek 4,38 0,91

Farklı kültürlerden insanlarla bir araya gelmek 4,34 0,99

Macera ve heyecan aramak 4,03 1,22

Beceri ve yeteneklerini geliştirmek 4,29 1,01

İnsanlarla ilişki kurmak (kendini bir gruba ait

hissetmek

4,31 0,98

Hayata yeni bakış açıları kazanmak 4,31 1,01

Huzur bulmak 4,51 0,86

l) Değişkenler arasındaki ilişkiler (korelasyon analizi)

Bu bölümde engellilerin, seyahat engelleri, seyahat niyeti, ve seyahat

motivasyonu arasındaki ilişkiler korelasyon analizi ile incelenmiştir.

Elde edilen bulgulara göre, seyahat niyeti ile seyahat motivasyonu arasında

% 56 düzeyinde pozitif bir ilişki bulunmuştur (Tablo 12). Bu durum, yüksek

seyahat motivasyonuna sahip olan engellilerin seyahat etme niyetinin arttığını

göstermektedir.

Seyahat engelleri ile seyahat etme niyeti arasında ise negatif bir ilişki söz

konusudur (Tablo 13). Seyahat engelleri seyahat niyetini olumsuz

etkilemektedir.

Diğer taraftan seyahat engelleri ile seyahat motivasyonunu arasında da

negatif korelasyon söz konusudur (Tablo 14). Seyahat engelleri, engellilerin

seyahat etme motivasyonunu olumsuz etkilemektedir.

Page 53: Rapor (pdf, 2309 KB)

52

Tablo 12. Seyahat motivasyonu ve seyahat niyeti arasındaki ilişki-korelasyon

katsayısı

Seyahat

Niyeti

Seyahat

Motivasyonu

Seyahat Niyeti

Pearson

Korelasyon

Katsayısı

1 0,561*

Sig. (2-tailed) ,000

N 239 239

Seyahat Motivasyonu

Pearson

Korelasyon

Katsayısı

0,561* 1

Anlamlılık ,000

N 239 239

* Korelasyon katsayısı p = 0.01 düzeyinde anlamlıdır.

Tablo 13. Seyahat engelleri ve seyahat niyeti arasındaki ilişki-korelasyon

katsayısı

Seyahat

Niyeti

Seyahat

Motivasyonu

Seyahat Niyeti

Pearson Korelasyon

Katsayısı 1 -0,253*

Sig. (2-tailed) ,000

N 239 239

Seyahat Engelleri

Pearson Korelasyon

Katsayısı -0,253* 1

Anlamlılık ,000

N 239 239

* Korelasyon katsayısı p = 0.01 düzeyinde anlamlıdır.

Tablo 14. Seyahat engelleri ve seyahat Motivasyonu arasındaki ilişki-

korelasyon katsayısı

Seyahat

Engelleri

Seyahat

Motivasyonu

Seyahat Engelleri

Pearson Korelasyon

Katsayısı 1 -0,273*

Sig. (2-tailed) ,000

N 239 239

Seyahat Motivasyonu

Pearson Korelasyon

Katsayısı -0,273* 1

Anlamlılık ,000

N 239 239

* Korelasyon katsayısı p = 0.01 düzeyinde anlamlıdır.

Page 54: Rapor (pdf, 2309 KB)

53

3.3.2. Engelli Refakatçileri ile ilgili demografik bulgular

Araştırmaya katılan refakatçilerle ilgili demografik bulgular Tablo 15’de yer

almaktadır. Refakatçilerin % 69,79’u birinci derece akrabalarıdır. İkinci

derece akrabalarını da bu orana eklendiğinde araştırmaya katılan engellilerin

% 83,41’i akrabaları tarafından bakılmaktadır. Profesyonel ücretli olarak

ilgilenenlerin oranı yalnızca % 2,13’dür. Engelli refakatçilerinin yarıdan

fazlası (% 67,66) kadındır. Refakatçilerin eğitim durumlarının düşük olduğu

göze çarpmaktadır. Engelli refakatçilerin engellilerin aksine % 80’ninin sivil

toplum örgütlerine üye olmadıkları saptanmıştır. Araştırmaya katılan

refakatçilerin % 45,53’ü çalıştıklarını belirtmişlerdir. Refakatçilerin %

79’unun sosyal güvencesi vardır.

Tablo 15. Refakatçiler ile ilgili demografik bulgular (N=235)

Sayı Yüzde

Yerleşim yeri

Ankara

İzmir

İstanbul

75

76

84

31,91

32,34

35,74

Destek sağladığı

engel türü

Görme

İşitme/Duyma

Bedensel

75

81

79

31,91

34,47

33,62

Destek sağladığı

engelliye yakınlık

sebebi

1.derece akraba (anne, baba, kardeş)

2.derece akraba (teyze, hala, yeğen)

Komşu

Akrabalık bağı yok - gönüllü

Akrabalık bağı yok - ücretli

164

32

18

16

5

69,79

13,62

7,66

6,81

2,13

Cinsiyet Kadın

Erkek

159

76

67,66

32,34

Eğitim durumu

Hiç okula gitmemiş

İlköğretim

Lise ve dengi

Ön lisans

Lisans

Lisansüstü

25

79

78

19

30

4

10,64

33,62

33,19

8,09

12,77

1,7

Sivil toplum örgütü

üyeliği

Var

Yok

47

188

20

80

Çalışma durumu Evet

Hayır

107

128

45,53

54,47

Sosyal güvence Var

Yok

186

49

79

21

Page 55: Rapor (pdf, 2309 KB)

54

3.3.3. Konaklama İşletmelerine İlişkin Bulgular

a) İşletmecilere ilişkin demografik göstergeler ve işletme bilgileri

Konaklama işletmelerinde ankete katılan kişilerin demografik özellikleri ve

konaklama tesislerine ilişkin bazı tanımlayıcı bilgiler Tablo 16’da verilmiştir.

Ankete katılanların % 63’ü erkektir. Çalışanların büyük çoğunluğu orta yaşlı

(% 57,4), % 62,67’si üniversite mezunudur.

Konaklama işletmelerinin % 78,67’si beş yıldızlı otel, % 21,33’ü ise birinci

sınıf tatil köyüdür. İşletmelerin yarıdan fazlası bağımsız (% 73,33)

çalışmaktadır.

Tesislerin % 40 on yıldan fazla süredir sektörde hizmet vermektedir. Beş

yıldan daha uzun süredir sektörde faaliyet gösteren işletmelerin oranı %

76’ya ulaşmaktadır.

İşletmelerin neredeyse tamamına yakını (% 97) “her şey dahil sistemi” ile

çalışmaktadır.

Tablo 16. Konaklama işletmecileri ve işletmeler ile ilgili demografik bulgular

(N=75)

Sayı Yüzde

Cinsiyet Kadın

Erkek

29

46

37

63

Yaşı 20-29

30-39

40-49

21

43

11

28

57,4

14,6

Eğitim durumu

İlköğretim

Lise

Üniversite

Lisans Üstü

2

23

47

3

2,67

30,6

62,67

4

Çalışılan işletme

sınıfı

Beş yıldızlı otel

Birinci sınıf tatil köyü 59

16

78,67

21,33

Çalışılan işletme türü Uluslararası zincir otel/tatil köyü

Ulusal zincir otel/tatil köyü

Bağımsız otel/tatil köyü

6

14

55

8

18,67

73,33

Page 56: Rapor (pdf, 2309 KB)

55

Tablo 16 (devam)

İşletmenin faaliyet

süresi

1-5 yıl

6-10 yıl

11 yıldan fazla

18

27

30

24

36

40

İşletmenin satış

yöntemi

Oda/Kahvaltı

Yarım pansiyon

Tam pansiyon

Her şey dahil

0

0

2

73

0

0

97

3

b) Konaklama işletmelerinde engelli odaları

Ankete katılan konaklama işletmelerinin % 80’i tesislerinde engellilere göre

düzenlemesi yapılan odaların olduğunu beyan etmişlerdir. Bu tesislerden %

92’sinde engelliye uygun oda sayısı 1-5 arasında değişmektedir.

Engelli düzenlemesine sahip olan konaklama işletmelerine odalarda hangi

düzenlemelerin olduğu da sorulmuştur. Tablo 17’de araştırma kapsamındaki

konaklama işletmelerinin sahip oldukları düzenlemeler ve oranları

görülmektedir.

Tablo 17. Engelli odalarında bulunan düzenlemelerle ilgili bulgular (N=60)

Sayı Yüzde

Oda ve odaya dâhil fiziksel alanlar (wc, banyo) tekerlekli

sandalye ile kullanıma uygundur. 60 100

Odalar refakatçi ile birlikte konaklamaya uygundur. 49 82

Oda ve odaya dâhil fiziksel alanlarda (wc, banyo) görme

engelliler için hissedilebilir yüzey ile yönlendirme

bulunmaktadır.

38 53

Oda ve odaya dâhil fiziksel alanlarda (wc, banyo) işitme-

duyma engelliler için yazılı yönlendirme bulunmaktadır. 31 52

Oda içinde sesli uyarı sistemleri kullanılmaktadır. 25 42

Odalarda tehlike ve ihtiyaç anında kullanılabilecek ışıklı

alarm düzenekleri vardır. 28 47

Odaların hepsi tekerlekli sandalye ile kullanıma uygundur. Odaların % 82’si

refakatçi ile kullanıma uygundur. Ancak diğer düzenleme oranları % 50’ler

seviyesindedir. Engelli odalarının yarısında bu düzenlemeler

bulunmamaktadır. Özellikle görme ve işitme/duyma engelliler için

düzenlemelerde eksiklikler bulunmaktadır.

Page 57: Rapor (pdf, 2309 KB)

56

c) İşletmelerde engelli asansörleri

Konaklama işletmelerinin % 66,67’sinde engellilere uygun düzenlenmiş

asansör bulunmamaktadır. Engellilere yönelik düzenlenen asansörlere sahip

olan konaklama tesislerinin oranı yalnızca % 33,33’dür.

Engelli düzenlemelerine sahip olduğunu belirten tesislerde, asansörlerde

hangi düzenlemelerin olduğu Tablo 18’de verilmiştir.

Tablo 18. Asansörlerdeki engelli düzenlemeleri ile ilgili bulgular (N=25)

Sayı Yüzde

Asansör içinde sesli yönlendirme vardır. 10 40

Asansör içinde yazılı yönlendirme vardır. 19 76

Asansör içinde tuş panelinde kabartmalı yönlendirme vardır. 14 56

Asansör içinde tuş panelinde ışıklı yönlendirme vardır. 15 60

Asansör içinde tuş paneli tekerlekli sandalye ile erişilebilirdir. 24 96

Asansörde tehlike anında kullanılabilecek ışıklı ve sesli alarm

vardır. 22 88

d) Engelliler için “açık alan” düzenlemeleri

Toplam sayısı 75 olan işletmelerin % 80’inde (60 işletmede) engellilere

yönelik açık alan düzenlemesi bulunmakta düzenlemelere ilişkin bulgular

Tablo 19’da verilmiştir.

Tablo 19. Tesiste yer alan açık alanlardaki engelli düzenlemeleri ilgili bulgular

(N=60)

Sayı Yüzde

Uygun eğimde engelli rampası 48 80,00

Engelli havuz asansörü 26 43,33

Yazılı yönlendirme 29 48,33

Kabartmalı yönlendirme 4 6,66

Sesli yönlendirme 2 3,33

Engelli ile ilgilenebilecek eğitimli personel 7 11,66

Engellilere yönelik düzenlemelerin bulunduğu toplam 60 tesisin % 80’i açık

alanlarda engelli rampası bulunduğunu ifade etmişlerdir. Tesislerin

48,33’ünde yazılı yönlendirme, % 48,33’ünde ise engelli havuz asansörü

bulunmaktadır. Tesislerde kabartmalı yönlendirme (% 6,66), sesli

Page 58: Rapor (pdf, 2309 KB)

57

yönlendirme (% 3,33) ve eğitimli personel eksikliği (% 11,66) söz

konusudur.

e) Konaklama işletmelerinde, engellilere yönelik diğer düzenlemeler

İşletmelere ayrıca tesiste kaç sağlık personeli bulunduğu da sorulmuştur.

Tüm işletmelerde tam zamanlı doktor, hemşire ve sağlık memuru istihdam

edildiği saptanmıştır. Bu yasal zorunluluktur.

Ancak engellilerle iletişim üzerine eğitim almış personele sahip olup

olmadıkları sorulduğunda konaklama işletmelerinin % 89,33’ü hayır cevabı

vermişlerdir. Tesislerin yalnızca 8 tanesinde engellilerle iletişim kurabilecek

personel bulunmaktadır.

Tesise engelli konuk gelip gelmediğine ilişkin soruya % 73,3’ü evet cevabını

vermektedirler. Ancak tesislerdeki engelli odaların doluluk durumlarının %

50’nin altında olduğu görülmektedir.

Tesislerdeki odaların tamamında engelli düzenlemelerinin yapılmasını

düşünüp düşünmedikleri sorulduğunda ise işletmelerin % 82,67’si

düşünmedikleri cevabını vermişlerdir. Düşünmeme nedenleri ile ilgili bir

değerlendirme yapmaları istendiğinde altyapı ve üstyapı eksikliğinden

kaynaklanan mali yük ve engelli turist potansiyelinin yetersiz olması gibi iki

neden ön plana çıkmıştır.

Tesisin bazı odalarında engellilere yönelik düzenleme yapmayı düşünüp

düşünmedikleri sorulduğunda tesislerin % 66,13’ü hayır cevabını vermiştir.

Diğer taraftan eğer engellilere uyumlu düzenleme yapılması için teşvikler

sağlanırsa düşünür müsünüz sorusuna ise tesislerin % 60’ı evet cevabını

vermişlerdir.

Yüksek sezon dışında engelli konuk ağırlama için sunabileceğiniz imkânlar

neler olabilir sorusuna işletmeler sırasıyla; fiyat kırma, ücretsiz ulaşım

desteği, refakatçi ile tek fiyat üzerinden oda satışı ve ücretsiz refakatçi ve

sağlık personeli cevabını vermişlerdir.

f) Konaklama işletmelerinin engelli turizminden başlıca beklentileri

Konaklama işletmelerinin engelli turizmi ile ilgili eğilim ve beklentilerini

konu alan önermelere verdikleri cevapların ortalamaları Tablo 20’de

verilmiştir. Önermelerin hazırlanmasında, engelli turizminin geliştirilmesi

amacıyla yapılan odak grup çalışması bulguları ve ilgili literatür dikkate

alınmıştır.

Page 59: Rapor (pdf, 2309 KB)

58

Tablo 20. Konaklama işletmelerinin engelli turizmi ile ilgili beklentileri

(N=75)

Min.

Değer

Maks.

Değer

Ort.

Değer

St.

Sapma

Antalya yöresine gelecek engelliler ile diğer turistler

turistik ürün ve hizmetleri bir arada almalıdırlar.

1

5

3,87 0,79

Yörede engelliler için özel turistik ürün ve hizmetler

hazırlanmalıdır. 3,88 0,83

Yörenin altyapısının uluslararası engelli standartlarına

göre uygun hale getirilmesi gerekir. 4,04 0,81

Yöredeki turistik üstyapı tesisleri uluslararası engelli

standartlarına göre uygun hale getirilmelidir. 4,12 0,75

Engelliler, Antalya yöresinde engel türüne göre

tasarlanmış bir hizmet zinciri içerisinde turizm ürün ve

hizmetlerinden yararlanmalıdırlar

4,01 0,74

Yörede engellilerin turizm faaliyetlerine katılımını

sağlayacak düzenlemelerin planlanması ve

uygulanmasında bütüncül ve katılımcı bir yönetim

yapısının oluşturulması gerekir.

3,95 0,86

Farklı engelli (işitsel, fiziksel, görsel) grupların

turizmden beklentilerin belirlenmesi gerekmektedir. 4,08 0,76

Engellilere yönelik ürün ve hizmet geliştirme sürecine

engellilerinde katılması gereklidir. 4,16 0,80

Engellilerin turizm faaliyetlerine katılmasını

sağlayacak devlet desteği ile sürdürülebilir bir finansal

teşvik sisteminin yasal mevzuatının oluşturulması

gereklidir.

4,20 0,82

Uluslararası ve ulusal engelli turizm talebi analiz

edilmelidir. 3,99 0,83

Devlet tarafından engelli turizminin geliştirilmesi için

yöredeki turizm işletmelerine yönelik aktif ve pasif

(KDV muafiyeti, uzun vadeli düşük faizli krediler

sunulması gibi) teşvikler sağlanmalıdır

4,12 0,86

Engellilerin turizmden daha fazla yararlanmalarını

sağlayacak çeşitli sosyal turizm projeleri

geliştirilmelidir

4,08 0,85

Engellilerin taleplerine yönelik özel ve yöreye özgü

kültürel değerlerle zenginleştirilmiş ürün ve hizmetler

geliştirilmelidir.

4,03 0,87

Engelli turizmine uygun hizmet veren işletmeler kültür

ve turizm bakanlığı tarafından belgelendirilmelidir. 4,11 0,76

Turizm eğitimine hizmet eden her düzeydeki eğitim

kurumlarının müfredatlarına engelli turizmi ile ilgili

dersler kurulmalıdır

3,93 0,87

Yöredeki turizm kurumların çalışanlarına, engelli

turistlere sağlanması gereken hizmet standartları

konusunda eğitimler verilmelidir.

4,08 0,88

Page 60: Rapor (pdf, 2309 KB)

59

Tablo 20 (devam)

Antalya yöresinin engelli turizmi için yapacağı hazırlıklara

ulusal ve uluslararası tüm paydaşları katılmalıdır 4,09 0,85

Engellilerin Antalya yöresindeki turizm işletmelerine

ulaşımını sağlayacak özel ulaşım ve konaklama imkânları

planlanmalıdır.

3,80 0,93

Engelliler için özel hazırlanacak turizm hizmetleri yüksek

maliyet yaratmaz.

3,43 1,23

Engelli STK’lar yörenin engelli turizmi için geliştirilmesinde

karar alma ve denetleme aşamalarında aktif rol almalıdır. 4,19 0,80

Engelli dostu turizm işletmelerini özendirecek yasal

düzenlemeler yapılmalıdır. 4,11 0,84

Engelli turizminin gelişimi için kamu ve özel sektör

işbirliğinin sağlanması önemlidir. 4,09 0,87

Turizm işletmelerinde engelli turizmi için istihdam edilecek

eleman ihtiyacını giderecek eğitimler verilmelidir. 4,11 0,78

Antalya yöresinin kısa sürede engelsiz turizm için

düzenlenmesi maliyet ve yönetim altyapısı gereği zordur. 4,15 0,86

Antalya yöresinde mevcut turistik ürün ve hizmet altyapısı

düşünüldüğünde, fayda maliyet analizi yapıldığında engelli

turizmi Antalya için karlı bir yatırım değildir.

3,93 0,94

Genel olarak işletmemin engellilere hizmet vermesini

isterim. 3,97 0,82

Genel olarak engellilerin turizm faaliyetlerine katılması

işletmemin performansını arttırır. 4,01 0,92

Page 61: Rapor (pdf, 2309 KB)

60

3.3.4. Seyahat Acenteleri ve Tur Operatörlerine İlişkin Bulgular

Araştırma kapsamına alınan TURSAB üyesi 201 seyahat acentesi ve tur

operatöründen sağlanan çeşitli konulara ilişkin olarak ulaşılan bulgular

aşağıda verilmiştir.

a) Seyahat acenteleri ve tur operatörlerine ilişkin başlıca tanımlayıcı

göstergeler

Seyahat acenteleri ve tur operatörlerine ilişkin tanımlayıcı ve demografik

göstergeler Tablo 21’de özetlenmiştir.

Tablo 21. Tur operatörleri ve seyahat acenteleri ile ilgili tanımlayıcı bulgular

(N=201)

Sayı Yüzde

Yerleşim yeri

Ankara

İzmir

İstanbul

Antalya

50

50

51

50

24,88

24,88

25,37

24,88

Cinsiyet Kadın

Erkek

107

94

53,23

46,77

Yaş 20-29

30-39

40 +

91

78

32

45,30

38,80

15,90

Eğitim durumu

İlköğretim

Lise

Üniversite

Lisans Üstü

6

50

135

10

2,99

24,88

67,16

4,98

Çalışılan işletme

sınıfı

Tur operatörü

Seyahat acentesi 45

188

22,39

93,53

Çalışılan işletme

türü

Uluslararası zincir

Ulusal zincir

Bağımsız

23

48

130

11,44

23,88

64,68

b) Seyahat acenteleri ve tur operatörlerinden “engelli taleplerine”

ilişkin bulgular

Engelli müşteriniz oluyor mu sorusuna seyahat acenteleri ve tur

operatörlerinin % 57,71’i (116 işletme) evet cevabını vermiştir. Bu

Page 62: Rapor (pdf, 2309 KB)

61

işletmeler, en fazla talep aldıkları engelli grubunun 36,82’lik oranla bedensel

engelliler olduğunu ifade etmişlerdir.

Engellilerin Antalya ilinde en fazla tercih ettikleri bölgeler sırasıyla Alanya,

Manavgat ve Belek’tir.

Acente ve tur operatörlerine, engellilerin genellikle hangi alanlarda

düzenleme talepleri ile karşılaştıkları sorulmuştur (Tablo 22). Servisle

ulaşım ve araç tahsisi ve tekerlekli sandalye ile erişilebilirlik en fazla talep

edilen hizmetlerdir.

Tablo 22. Seyahat acenteleri ve tur operatörlerinden beklenen engelli talepleri

(N=116)

Sayı Yüzde

Tekerlekli sandalye ile erişilebilirlik 68 58,62

Turların özel rehberle düzenlenmesi 29 25,00

Servisle ulaşım ve araç tahsisi 75 64,66

c) Seyahat acenteleri ve tur operatörlerinin “engellilere yönelik

başlıca hizmetleri”

Araştırma kapsamındaki tüm acente ve operatörlerin, engellilere yönelik

sorulan diğer sorulara verilen cevaplarla ilgili bulgular Tablo 23’de

verilmiştir.

Tablo 23. Engelli turizmine yönelik sorular (N=201)

Sayı Yüzde Engellilere yönelik yaptığınız uygulamaların engelli

olmayan vatandaşlarımız için bir sorun teşkil edeceğini

düşünüyor musunuz?

Evet

Hayır 11

190

5,47

94,53

Hazırlanan paket turlarda, ulaşım araçları engellilerin

erişimine uygun mudur?

Evet

Hayır 37

164

18,41

81,59

Hazırlanan paket turların engellilerin alım gücüyle

orantılı olduğunu düşünüyor musunuz?

Evet

Hayır 65

136

32,34

67,66

Engellilere yönelik özel paket programlarınız var mıdır? Evet

Hayır 14

187

6,97

93,03

Engellilerin erişimine uygun eğlence faaliyetleri

düzenliyor musunuz?

Evet

Hayır 14

187

6,97

93,03

Page 63: Rapor (pdf, 2309 KB)

62

Tablo 23 (devam)

Engellilerin erişimine uygun kültürel geziler düzenliyor

musunuz?

Evet

Hayır 18

183

8,96

91,04

Engellilerin erişimine uygun macera turları düzenliyor

musunuz?

Evet

Hayır 11

190

5,47

94,53

Engellilerin seyahati esnasında karşılaştıkları problemler

karşısında çözüm üretebiliyor musunuz?

Evet

Hayır 134

67

66,67

33,33

Ankete katılan seyahat acenteleri ve tur operatörlerinin % 94,53’ü engellilere

yönelik yapılan uygulamaların engelli olmayan kişiler için sorun

yaratmayacağını düşünmektedirler.

İşletmelerin % 81,59’u hazırlanan paket turlarda ulaşım araçlarının engelli

erişimine uygun olmadığı belirtmişlerdir.

Yine katılımcılar (% 67,66) hazırlanan paket turların engellilerin alım

gücünü aştığını düşünmektedirler.

Seyahat acentesi ve tur operatörleri engellilere yönelik özel paket

programlar ve turlar düzenlemediklerini ifade etmektedirler. Ancak engelli

müşterilerinin seyahati sırasında karşılaştıkları problemleri çözüm

üretebildiklerini ifade etmektedirler.

d) Seyahat acenteleri ve tur operatörlerinin engelli turizminden

beklentileri

Tablo 24. Seyahat acenteleri ve tur operatörlerinin engelli turizmi ile ilgili

beklentileri (N=201)

Min.Değ. Mak.Değ. Ort.Değ. St.Sp.

Antalya yöresine gelecek engelliler ile diğer

turistler turistik ürün ve hizmetleri bir arada

almalıdırlar.

1

5

4,37 0,97

Yörede engelliler için özel turistik ürün ve

hizmetler hazırlanmalıdır. 4,47 0,67

Yörenin altyapısının uluslararası engelli

standartlarına göre uygun hale getirilmesi

gerekir.

4,61 0,70

Yöredeki turistik üstyapı tesisleri uluslararası

engelli standartlarına göre uygun hale

getirilmelidir.

4,57 0,66

Engelliler, Antalya yöresinde engel türüne göre

tasarlanmış bir hizmet zinciri içerisinde turizm

ürün ve hizmetlerinden yararlanmalıdırlar

4,53 0,67

Page 64: Rapor (pdf, 2309 KB)

63

Tablo 24 (devam)

Yörede engellilerin turizm faaliyetlerine

katılımını sağlayacak düzenlemelerin

planlanması ve uygulanmasında bütüncül ve

katılımcı bir yönetim yapısının oluşturulması

gerekir.

4,53 0,66

Farklı engelli (işitsel, fiziksel, görsel) grupların

turizmden beklentilerin belirlenmesi

gerekmektedir.

4,54 0,70

Engellilere yönelik ürün ve hizmet geliştirme

sürecine engellilerinde katılması gereklidir. 4,46 0,73

Engellilerin turizm faaliyetlerine katılmasını

sağlayacak devlet desteği ile sürdürülebilir bir

finansal teşvik sisteminin yasal mevzuatının

oluşturulması gereklidir.

4,49 0,73

Uluslararası ve ulusal engelli turizm talebi analiz

edilmelidir. 4,44 0,75

Devlet tarafından engelli turizminin

geliştirilmesi için yöredeki turizm işletmelerine

yönelik aktif ve pasif (KDV muafiyeti, uzun

vadeli düşük faizli krediler sunulması gibi)

teşvikler sağlanmalıdır

4,50 0,74

Engellilerin turizmden daha fazla

yararlanmalarını sağlayacak çeşitli sosyal turizm

projeleri geliştirilmelidir

4,61 0,63

Engellilerin taleplerine yönelik özel ve yöreye

özgü kültürel değerlerle zenginleştirilmiş ürün ve

hizmetler geliştirilmelidir.

4,41 0,63

Engelli turizmine uygun hizmet veren işletmeler

kültür ve turizm bakanlığı tarafından

belgelendirilmelidir.

4,48 0,75

Turizm eğitimine hizmet eden her düzeydeki

eğitim kurumlarının müfredatlarına engelli

turizmi ile ilgili dersler kurulmalıdır

4,35 0,81

Yöredeki turizm kurumların çalışanlarına, engelli

turistlere sağlanması gereken hizmet standartları

konusunda eğitimler verilmelidir.

4,47 0,81

Antalya yöresinin engelli turizmi için yapacağı

hazırlıklara ulusal ve uluslararası tüm paydaşları

katılmalıdır

4,44 0,73

Engellilerin Antalya yöresindeki turizm

işletmelerine ulaşımını sağlayacak özel ulaşım ve

konaklama imkânları planlanmalıdır.

4,54 0,69

Engelliler için özel hazırlanacak turizm

hizmetleri yüksek maliyet yaratmaz. 4,08 0,66

Engelli STK’lar yörenin engelli turizmi için

geliştirilmesinde karar alma ve denetleme

aşamalarında aktif rol almalıdır.

4,34 1,06

Engelli dostu turizm işletmelerini özendirecek

yasal düzenlemeler yapılmalıdır. 4,55 0,79

Page 65: Rapor (pdf, 2309 KB)

64

Tablo 24 (devam)

Engelli turizminin gelişimi için kamu ve özel

sektör işbirliğinin sağlanması önemlidir.

4,58 0,69

Turizm işletmelerinde engelli turizmi için

istihdam edilecek eleman ihtiyacını giderecek

eğitimler verilmelidir.

4,44 0,63

Antalya yöresinin kısa sürede engelsiz turizm

için düzenlenmesi maliyet ve yönetim altyapısı

gereği zordur.

3,93 0,69

Antalya yöresinde mevcut turistik ürün ve

hizmet altyapısı düşünüldüğünde, fayda maliyet

analizi yapıldığında engelli turizmi Antalya için

karlı bir yatırım değildir.

3,40 1,42

Genel olarak işletmemin engellilere hizmet

vermesini isterim. 4,43 ,80

Genel olarak engellilerin turizm faaliyetlerine

katılması işletmemin performansını arttırır. 4,35 0,87

3.4. Sonuçlar ve Öneriler

Bu bölümde, araştırma bulgularından hareketle engellilerin (görme, işitsel ve

bedensel) Antalya ilinin sahip olduğu turizm imkânlarına erişilebilirliğinin ve

turizm olanaklarından faydalanma düzeyinin arttırılmasına yönelik sonuçlar

ve öneriler yer almaktadır. Bunun yanında arz cephesinde yer alan tarafların

engelli turizminin geliştirilmesi yönündeki beklenti ve eğilimlerini yansıtan

stratejilere de yer verilmiştir.

a) Araştırmaya katılan engellilerin demografik durumları incelendiğinde

önemli bulgulara ulaşılmıştır. Bu araştırmanın amaç ve hedefleri ile ilgili

olmasa da çok önemli bir bulgu, engel sebebi incelendiğinde ortaya

çıkmaktadır. Araştırmaya katılan engellilerin büyük bölümünün doğuştan-

genetik engelli olduğu görülmektedir.

Engellilerin yarıdan fazlası orta yaş grubunda yer almaktadır.

Engellilerin eğitim durumlarının düşük, yarıdan fazlasının bekâr olduğu

göze çarpmaktadır.

Yine araştırmaya katılan engellilerin çok büyük bir bölümü çalışma

hayatının dışında kalmaktadır. Aylık kişisel hane gelirleri incelendiğinde

düşük gelir grubunda yer aldıkları görülmektedir. Bu iki sorunun ortaya

koyduğu durum özetle engellilerin zor şartlar altında yaşamlarını

sürdürmek zorunda olduklarıdır. Gelir darlığı kuşkusuz engellilerin turizm

amaçlı seyahatini engelleyen önemli bir kısıt olacaktır.

Page 66: Rapor (pdf, 2309 KB)

65

Engellilerin % 51,05’i engel türüne uygun sivil toplum örgütlerine

üyedirler. Bu durum engellilerin toplum hayatına sivil toplum örgütleri

vasıtasıyla tutunmaya çalıştıklarını göstermektedir.

b) Araştırmaya katılan engellilerin büyük çoğunluğu cep telefonu ve

bilgisayar kullanabilmekte ve şehirlerarası yolculuk yapabilmektedir.

Ancak araştırma sonuçları engellilerin yolculuklarında refakatçi

ihtiyacının olduğunu göstermektedir. Bu durum turizm amaçlı

seyahatlerinde engellileri ailelerinden veya refakatçilerinden bağımsız

düşünmenin zor olacağını ortaya koymaktadır.

c) Engelliler her yıl düzenli tatil olanağı bulamamalarına rağmen yılda

15’günden az tatil yapma imkânına sahip olduklarını ve tatil

organizasyonunu kendileri yaptıklarını belirtmişlerdir. Bu durum

engellilerin turizm amaçlı seyahatlerinin organize olmadığı gerçeğini

ortaya çıkarmıştır. Bu nedenle engelliler diğer insanlar gibi organize

turların yaratmış olduğu faydalardan yararlanmamaktadır. Tatil

organizasyonu için hizmet alamama kuşkusuz engellilerin düşük gelirleri

ve engelli turizmi üzerine çalışan seyahat acentesı ve tur operatörü

sayısının azlığı ile de ilgilidir.

d) Engellilerin geçmiş tatil tecrübelerinde almış oldukları ürün ve

hizmetlerden memnuniyet düzeyleri incelendiğinde, turistik ürün ve

hizmetlere ilişkin düşük ve yüksek memnuniyet duyulan şeklinde bir

ayrım yapmak olanaklı olmaktadır.

Bu ayrıma göre daha önce tatil tecrübesine sahip olan engellilerin yüksek

memnuniyet duydukları ürün ve hizmetler; konaklama tesisleri, hizmet

alanlarına erişim, hizmet taleplerinin zamanında karşılanması, yemeklerin

kalitesi, fiyatların uygunluğu, temizlik ve hijyendir.

Düşük memnuniyet duyulan ürün ve hizmetler ise yönlendirme ve destek

personelin bilgi ve eğitimi, sağlığa yönelik ihtiyaçlarının zamanında

karşılanması düzeyi, eğlence olanakları, şehir içi ulaşım kolaylığı,

engellilere yönelik kolaylaştırıcı düzenlemelerin varlığıdır.

e) Engelliler; fiyatların düşmesi, engel şekline uygun düzenlemeler yapılması

ve aile bireyleri ve refakatçilerle birlikte tatil yapabilme olanaklarının

sunulması ile turizme katılımlarının artacağını belirtmektedirler. Bu

konularda devlet ve özel sektör birlikteliğiyle iyileştirmeler yapılması

önem arz etmektedir.

f) Engellilerin iyi bir tatilden beklentilerinin neler olduğuna yönelik verilen

önermelere ilişkin ortalama değerler incelendiğinde, tatilden en yüksek

beklentileri sırasıyla aileleri ile tatil yapmak, arkadaşları ile tatil yapmak,

tek başlarına tatil yapmak gelmektedir. Tek başlarına tatil yapmak gibi bir

Page 67: Rapor (pdf, 2309 KB)

66

beklentileri olmasına rağmen aileleri ve arkadaşları ile de tatil yapma

beklentileri bir ikilem gibi gözükmektedir. Bunun en önemli sebebi

refakatçi ihtiyaçlarının yüksek olmasıdır. Ancak refakatçileri ile birlikte

tatile çıksalar da bireysel ve arkadaşları ile bağımsız davranma ihtiyacı

duydukları söylenebilir. Ayrıca tatilde spor yapmak, denize girmek,

eğlenme beklentileri de yüksektir. Tarihi yerleri gezmek düşük beklenti

olarak karşımıza çıkmaktadır. Engellilerin refakatçileri veya ailelerinden

bağımsız olarak seyahat etmeleri zor olmakla birlikte gittikleri turizm

tesislerinde kendi başlarına hareket edebilmeyi istemektedirler. Bu

nedenle tüm insanlarla birlikte engellilerin de tatil yapabilecekleri

düzenlemelere ihtiyaç vardır.

Diğer taraftan engelliler hazırlanacak turizm paketlerinde eğlence ve spor

aktivitelerin yer almasını istemektedirler.

g) Engellilere konaklama işletmelerinde kendileri için yapılması gerekli

düzenlemeler engel grubuna göre ayrı ayrı sorulmuştur. Tüm engelli

gruplar konaklama işletmelerinde kendileri için yapılması gerekli olan

düzenlemeler hususunda farklı beklentilere sahiptir. Ancak tüm engelli

grupların düzenlemelerle ilgili vermiş olduğu cevapların ortalamaları

oldukça yüksektir. Bunun anlamı, aşağıda belirtilmiş olan düzenlemelerin

yapılması fikrine yüksek düzeyde katılmaktadırlar. Engelli grupların

yapılmasını istedikleri düzenlemelerden öne çıkanlar şunlardır:

Araç park alanlarında engellilere yönelik düzenlemelerin yapılması,

Tesis içi kullanım alanlarının asansörle erişilebilir olması,

Restoranlarda bedensel engelli erişimine yönelik düzenlemeler

yapılması,

Odalar refakatçi ile birlikte konaklamaya uygun olması,

Fiyatlarda engellilere yönelik özel düzenlemeler yapılması,

Oda ve bazı fiziksel alanların (wc, banyo) tekerlekli sandalye kullanıma

uygun olması,

Rampalar uygun eğim ve genişliğe sahip olması,

Yüzme havuzuna engelli asansörü yerleştirilmesi,

Sesli uyarı sistemlerinin olması,

Personelin yeterince bilgilendirilmiş olması,

Genel kullanım alanlarında hissedilebilir yüzey uygulamaları olması,

Odalarda tehlike ve ihtiyaç anında kullanılabilecek ışıklı alarm

düzenekleri olması,

Genel kullanım alanlarında yazılı yönlendirmeler olması.

Page 68: Rapor (pdf, 2309 KB)

67

h) Araştırma sonuçlarına göre engellilerin seyahat etme niyetleri oldukça

yüksektir. Bu durum Türkiye’nin özellikle İstanbul, İzmir, Ankara gibi

büyük kentlerinde çok ciddi bir engelli turist potansiyelinin olduğunu

göstermektedir. Araştırmaya katılan engellilerin demografik değişkenleri

incelendiğinde engellilerin, engelli ailelerinin ve refakatçilerinin aylık

gelirlerinin çok düşük olduğu göze çarpmaktadır. Ancak bu durum

engellilerin seyahat niyetine olumsuz yansımamaktadır.

Bu noktadan hareketle engellilerin turizm amaçlı seyahat etmelerini

kolaylaştıracak bir yasal düzenlemeye ve teşvik mekanizmasına ihtiyaç

vardır.

i) Araştırmaya katılan engellilerin seyahat engelleri incelendiğinde özellikle

çevresel seyahat engellerinden şikayet ettikleri görülmektedir. Çevresel

engeller engellilerin turistik amaçlı seyahatlerinin önündeki en önemli

engel grubunu oluşturmaktadır. İçsel ve etkileşimsel engellerin turistik

amaçlı seyahatleri önünde önemli engeller olduğunu düşünmemektedirler.

Diğer taraftan ilgili yazar tarafından önemli bir seyahat engeli olarak kabul

edilen öğrenilmiş çaresizliğin de önemli bir seyahat engeli olmadığı

saptanmıştır. Engelliler birçok kısıtlarına rağmen seyahat etmede

kendilerini çaresiz olarak görmemektedirler.

j) Araştırmaya katılan engellilerin seyahat motivasyonu oldukça yüksek

olarak ölçülmüştür. Dinlenmek, eğlenmek ve fiziksel ve psikolojik

baskıdan kurtulmak ve sevdikleri ile bir şeyler paylaşmak ortalaması en

yüksek seyahat motivasyonlarıdır.

k) Seyahat niyeti, seyahat engelleri ve seyahat motivasyonu arasındaki

ilişkiler incelenmiştir. Korelasyon analizi ile yapılan analizlerde seyahat

motivasyonu ve seyahat niyeti arasında pozitif yönde, seyahat engelleri ve

seyahat motivasyonu, seyahat niyeti ve seyahat engelleri arasında da

negatif yönde bir ilişki söz konusudur. Genel bir değerlendirme yapmak

gerekirse yukarıda sözü edilen seyahat engellerini ortadan kaldırmak,

engellilerin seyahat motivasyonunu yükseltecek ve yükselen seyahat

motivasyonu da seyahat niyetini arttıracaktır.

l) Refakatçilerin demografik değişkenleri incelendiğinde % 83.41’ inin

birinci derece ve ikinci derece akrabaları olduğu saptanmıştır. Yalnızca %

2,3’ü bir ücret karşılığında profesyonel çalışanlar tarafından

bakılmaktadır. Engelli refakatçilerinin büyük bölümü kadındır ve eğitim

durumları düşüktür. Engelli refakatçilerinin yarıya yakını çalışmaktadır

ve % 79’unun sosyal güvencesi vardır. Burada araştırmanın amacı ve

hedefleri bağlantılı olarak bir saptama yapmak gerekirse engellilerin

turizm faaliyetlerine katılmalarını kolaylaştırmak için ailelerini de

desteklemek gerekmektedir.

Page 69: Rapor (pdf, 2309 KB)

68

m) Araştırmaya katılan Antalya yöresindeki konaklama işletmeleri her şey

dahil pansiyon türü ile çalışmaktadırlar. Konaklama işletmelerinin % 80’i

tesislerinde engellilere göre düzenlemesi yapılan odaların olduğunu beyan

etmişlerdir. Bu tesislerden % 92’sinde engelliye uygun oda sayısı 1-5

arasında değişmektedir. Engelli düzenlemesine sahip olan konaklama

işletmelerine odalarda hangi düzenlemelerin olduğu da sorulmuştur.

Odaların hepsi tekerlekli sandalye ile kullanıma uygundur. Odaların %

82’si refakatçi ile kullanıma uygundur. Özellikle görme ve işitme/duyma

engelliler için düzenlemelerde eksiklikler göze çarpmaktadır. Antalya

yöresindeki en dezavantajlı engelli grupları bu sözü edilen iki gruptur.

Ayrıca konaklama işletmelerinin genel alanlarındaki engelli

düzenlemeleri oldukça yetersizdir.

n) İşletmelere ayrıca tesiste kaç sağlık personeli bulunduğu da sorulmuştur.

Tüm işletmelerde tam zamanlı doktor, hemşire ve sağlık memuru istihdam

edildiği saptanmıştır. Bu yasal zorunluluktur. Ancak engellilerle iletişim

üzerine eğitim almış personele sahip olup olmadıkları sorulduğunda

konaklama işletmelerinin % 89,33’ü yok cevabı vermişlerdir. Tesislerin

yalnızca 8 tanesinde engellilerle iletişim kurabilecek personel

bulunmaktadır.

o) Araştırmaya katılan konaklama işletmelerinin çok büyük bir bölümü (%

73,3) tesislerine engelli konuk geldiğini ifade etmişlerdir. Konaklama

işletmelerinde engelli düzenlemeleri bulunan odaların yıllık doluluk

durumları oldukça düşüktür. Tesisler engelli turist sayısının

yetersizliğine vurgu yapmaktadırlar. Bu nedenle tesislerinde odaların

tamamında engelli düzenlemelerinin yapılmasını düşünmediklerini

belirtmişlerdir.

Diğer taraftan eğer engellilere uyumlu düzenleme yapılması için teşvikler

sağlanırsa düşünür müsünüz? şeklindeki soruya ise tesislerin % 60’ı evet

cevabını vermişlerdir.

Yüksek sezon dışında engelli konuk ağırlama için sunabileceğiniz

imkânlar neler olabilir sorusuna işletmeler sırasıyla fiyat kırma, ücretsiz

ulaşım desteği, refakatçi ile tek fiyat üzerinden oda satışı ve ücretsiz

refakatçi ve sağlık personeli cevabını vermişlerdir. İşletmeler özellikle

yüksek turizm sezonu dışındaki zamanlarda engellilere yönelik uygun

imkanlar yaratabileceklerini ifade etmektedirler.

p) Türkiye genelinde araştırmaya katılan seyahat acentelerinin en fazla talep

aldıkları engelli grubunu 36,82’lik oranla bedensel engelliler

oluşturmaktadır. En fazla talep edilen hizmetler servisle ulaşım ve araç

tahsisi ve tekerlekli sandalye ile erişilebilirliktir. Engellilere yönelik özel

hizmetleri olmadığını ifade eden seyahat acenteleri, engellilerin seyahati

Page 70: Rapor (pdf, 2309 KB)

69

esnasında karşılaştıkları problemlere çözüm üretebildiklerini

belirtmektedirler. Konaklama işletmeleri gibi seyahat acenteleri da

engelli turizmi için hazırlıklı olmadıklarını ifade etmektedirler.

Antalya’nın Engelli Turizm Destinasyonu Olabilmesi Konusunda

Öneriler

a) Antalya yöresine gelecek engelliler ile diğer turistler, turistik ürün ve

hizmetleri bir arada almalıdırlar.

b) Yörede engelliler için özel turistik ürün ve hizmetler hazırlanmalıdır.

c) Yörenin altyapısının, uluslararası engelli standartlarına göre uygun hale

getirilmesi gerekir.

d) Yöredeki turistik üstyapı tesisleri, uluslararası engelli standartlarına göre

uygun hale getirilmelidir.

e) Engelliler, Antalya yöresinde engel türüne göre tasarlanmış bir hizmet

zinciri içerisinde turizm ürün ve hizmetlerinden yararlanmalıdırlar

f) Yörede engellilerin turizm faaliyetlerine katılımını sağlayacak

düzenlemelerin planlanması ve uygulanmasında bütüncül ve katılımcı bir

yönetim yapısının oluşturulması gerekir.

g) Farklı engelli (işitsel, fiziksel, görsel) grupların turizmden beklentilerinin

belirlenmesi gerekmektedir.

h) Engellilere yönelik ürün ve hizmet geliştirme sürecine engellilerin de

katılması gereklidir.

i) Engellilerin turizm faaliyetlerine katılmasını sağlayacak devlet desteği

ile sürdürülebilir bir finansal teşvik sisteminin yasal mevzuatının

oluşturulması gereklidir.

j) Uluslararası ve ulusal engelli turizm talebi analiz edilmelidir.

k) Devlet tarafından engelli turizminin geliştirilmesi için yöredeki turizm

işletmelerine yönelik çeşitli (KDV muafiyeti, uzun vadeli düşük faizli

krediler sunulması gibi) teşvikler sağlanmalıdır

l) Engellilerin turizmden daha fazla yararlanmalarını sağlayacak çeşitli

sosyal turizm projeleri geliştirilmelidir

m) Engellilerin taleplerine yönelik özel ve yöreye özgü kültürel değerlerle

zenginleştirilmiş ürün ve hizmetler geliştirilmelidir.

Page 71: Rapor (pdf, 2309 KB)

70

n) Engelli turizmine uygun hizmet veren işletmeler, Kültür ve Turizm

Bakanlığı tarafından “Engelli Dostu Otel” gibi adlandırmalarla

belgelendirilmelidir.

o) Turizm eğitimine hizmet eden her düzeydeki eğitim kurumlarının

müfredatlarına engelli turizmi ile ilgili dersler kurulmalıdır

p) Yöredeki turizm kurumların çalışanlarına, engelli turistlere sağlanması

gereken hizmet standartları konusunda eğitimler verilmelidir.

q) Antalya yöresinin engelli turizmi için yapacağı hazırlıklara ulusal ve

uluslararası tüm paydaşları katılmalıdır.

r) Engellilerin Antalya yöresindeki turizm işletmelerine ulaşımını

sağlayacak özel ulaşım ve konaklama imkânları planlanmalıdır.

s) Engelli STK’lar yörenin engelli turizmi için geliştirilmesinde karar alma

ve denetleme aşamalarında aktif rol almalıdır.

t) Engelli dostu turizm işletmelerini özendirecek yasal düzenlemeler

yapılmalıdır.

u) Engelli turizminin gelişimi için kamu ve özel sektör işbirliğinin

sağlanması önemlidir.

v) Turizm işletmelerinde engelli turizmi için istihdam edilecek eleman

ihtiyacını giderecek eğitimler verilmelidir.

w) Antalya yöresinin kısa sürede engelsiz turizm için düzenlenmesi maliyet

ve yönetim altyapısı gereği zordur. Bu nedenle önceliklerin iyi

belirlenmesi gerekmektedir.

Kaynaklar

ABEYRAINE, R.I. (1995) Proposals and guide-lines fort he carriage of elderly and disabled

persons by air. Journal of Travel Research, 33(3), 52-59.

CAVINATO, J.L., & CUCKOVICH, M.L. (1992) Transportation and tourism for the

disabled: an assessment. Transportation Journal, 31(3), 46-53.

CRAWFORD, D. W., & GODBEY, G. (1987). Reconceptualizing barriers to family

leisure. Leisure Sciences, 9(2), 119-128.

CRAWFORD, D. W., JACKSON, E. L., & GODBEY, G. (1991). A hierarchical model of

leisure constraints. Leisure Sciences, 13(4), 309-320.

DANIELS, M. J., RODGERS, E. D., & WIGGINS, B. P. (2005). “Travel Tales”: an

interpretive analysis of constraints and negotiations to pleasure travel as experienced by

persons with physical disabilities. Tourism Management, 26(6), 919-930.

DARCY, S. (2002). Marginalized participation: physical disability, high support needs and

tourism. Journal of Hospitality and Tourism Management, 9(1), 61-72.

Page 72: Rapor (pdf, 2309 KB)

71

GLADWELL, N. Y., & BEDINI, L. A. (2004). In search of lost leisure: the impact of

caregiving on leisure travel. Tourism Management, 25, 685-693.

http://www.un.org/disabilities/convention/facts.shtml

http://kutuphane.tuik.gov.tr/pdf/0014899.pdf).

ISRAELI, A. A. (2002). A preliminary investigation of the importance of site accessibility

factors for disabled tourists. Journal of Travel Research, 41(1), 101-104.

JACKSON, E. L. (1993). Recognizing patterns of leisure constraints: results from

alternative analyses. Journal of Leisure Research, 25, 129e149.

JACKSON, E. L., CRAWFORD, D. W., & GODBEY, G. (1993). Negotiations of leisure

constraints. Leisure Sciences, 15, 1-11.

MCKERCHER, B., PACKER, T., YAU, M. K., & LAM, P. (2003). Travel agents as

facilitators or inhibitors of travel: perceptions of people with disabilities. Tourism

Management, 24, 465-474.

NICASSIO, P., WALLSTON, K., CALLAHAN, L., HERBERT, M., & PINCUS, T.

(1985). The measurement of helplessness in rheumatoid arthritis: the development of the

Arthritis Helplessness Index. Journal of Rheumatology, 12, 462-467.

SCHIAFFINO, K., & REVENSON, T. (1995). Why me? The persistence of negative

appraisals over the course of illness. Journal of Applied Social Psychology, 25, 601-619.

SHAW, G., & COLES, T. (2004). Disability, holiday-making and the tourism industry in

the U.K.: a preliminary survey. Tourism Management, 25, 397-403.

SMITH, R.W. (1987). Leisure of disabled tourists: barriers to travel. Annals of Tourism

Research, 14(3), 376-389.

YAU, M. K., MCKERCHER, B., & PACKER, T. L. (2004). Traveling with disability:

more than an access issue. Annals of Tourism Research, 31(4), 946-960.

Page 73: Rapor (pdf, 2309 KB)

72

4. ENGELLİ TURİZMİNE YÖNELİK, NİTEL ALAN

ARAŞTIRMASI BULGULARI

4.1. Nitel Araştırmanın Amacı

Projenin nitel çalışma aşamasında engellilerin turizm hizmetleri ile ilgili

genel beklentilerinin derinlemesine değerlendirilmesi hedeflenmiştir.

Çalışmanın ana amacı, genel olarak tatil yapmak konusunda engelliler ve

engelli ailelerinin beklentilerine ilişkin görüşlere ulaşmak ve

gerçekleştirilecek olan nicel araştırmaların altyapısını oluşturmaktır.

Bu amaçla Antalya, Isparta ve Burdur illerindeki engelli sivil toplum

kuruluşu (STK) temsilcileri, Turizm İl Müdürlüğü ve Aile ve Sosyal

Politikalar İl Müdürlüğü yöneticileri ile yarı-yapılandırılmış görüşmeler

yapılmıştır. Çalışmanın genel amacına dönük olarak değerlendirilmek üzere

aşağıdaki 6 temel soruya - amaca cevap aranmıştır:

1) Katılımcıların görme/işitme/bedensel engellilerin tatil yapma olanakları

hakkındaki görüşleri nedir?

2) Görme/işitme/bedensel engelli bireyler ne tür tatil yapmayı tercih

etmektedir?

3) Katılımcılara göre tatil organizasyonu için bulundukları yerden, gittikleri

kuruluşlara, tatil yöresine ve tatil binasına erişimleri ve tatil ortamı içinde

hareketlilikleri açısından engellilerin ne tür talepleri/gereksinimleri

olmaktadır ya da olabilir?

4) Katılımcılara göre mevcut turizm hizmetleri engellilerin

taleplerini/gereksinimlerini ne düzeyde karşılayabilmektedir?

Karşılaştıkları sorunlar nelerdir?

5) Katılımcılara göre engellilerin turizm hizmetlerinden yararlanmasını

sağlamak üzere turizm aracıları, engelli STK’ları ve devletin ilgili

organlarına ne gibi görevler düşmektedir?

6) Katılımcıların engellilerin tatil konusunda karşılaştıkları sorunların

çözümüne yönelik ne tür önerileri vardır?

Page 74: Rapor (pdf, 2309 KB)

73

4.2. Nitel Araştırma Yöntemi

4.2.1. Ölçme Araçları

Araştırma verilerinin toplanabilmesi için iki adet ölçü aracı geliştirilmiştir.

İlki, görüşme yapılan kişilerin demografik bilgilerinin yer aldığı Bilgi Formu,

diğeri ise yarı-yapılandırılmış görüşme sorularıdır.

Araştırmada, yukarıda yer alan 6 alt amacı ölçmeye hizmet edecek şekilde

engellilerin tatil olanakları, tatil tercihleri, ihtiyaçları, ihtiyaçlarının

karşılanma düzeyi, sorunlar ve öneriler temelinde yapılanmış 6 adet açık

uçlu soru hazırlanmıştır.

Batı Akdeniz Bölgesi’nde engelli STK’ları temsilcileri, Kültür ve Turizm İl

Müdürlüğü ve Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü yöneticileri ile

görüşmeler planlanmıştır. Görüşmeler katılımcılarla önceden belirlenen gün

ve saatlerde görevli oldukları kurumlarda kendi belirledikleri mekânlarda yüz

yüze görüşmeye dayalı ve bire-bir olarak yürütülmüştür.

Görüşme sırasında katılımcının izni doğrultusunda ses kaydı yapılmıştır.

Görüşmelerden il dışındakiler 04.05.2012 tarihinde, Antalya’da

gerçekleştirilenler ise 06.06.2012 tarihinde yapılmıştır. Görüşmeler projenin

Engelli Eğitim Uzmanı tarafından gerçekleştirilmiştir.

4.2.2. Nitel Araştırma Verilerinin Analizi

Araştırmada elde edilen veriler betimsel analiz tekniği ile analiz edilmiştir.

Bunun için öncelikle yarı-yapılandırılmış görüşme sonrası ses kayıtları

bilgisayar ortamında yazıya aktarılmıştır.

Engellilerin tatil olanakları, tatil tercihleri, tatil organizasyonundan

gerçekleştirilene kadar gereksinim ve talepleri, taleplerin gerçekleşme

düzeyi, sorunlar, ilgililere düşen görevler ve öneriler olmak üzere 6 ana

tema çerçevesinde sorulan sorulara verilen cevaplar her bir sorunun altına

gelecek şekilde gruplanmıştır.

Yeniden okuyarak yapılan inceleme sonrasında her bir sorunun altına

girebilecek cevap kategorileri yazılarak “Görüşme Kodlama Anahtarı”

oluşturulmuştur. Bulguların tanımlanması için nitel veriler sayısal verilerle

ifade edilmeye çalışılmıştır. Bulguların yorumlanması için veriler görüşme

sorularının sırasıyla verilmiş, ilişkilendirilmiş, doğrudan alıntılarla bulgular

desteklenmeye çalışılmıştır.

Page 75: Rapor (pdf, 2309 KB)

74

4.3. Nitel Araştırma Bulguları

Isparta, Burdur ve Antalya’da engelli STK’ları, Turizm Müdürlükleri ve Aile

ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüklerinde görevli toplam 12 kişiyle

(katılımcıyla= K) görüşülmüştür. Bunlardan 6’sı engelli STK yetkilisidir. Her

üç ilde de mevcut olup engellileri temsil edecek ve veri alınabilecek kamu ve

STK birimleriyle önceden randevu alınarak görüşülmüştür.

4.3.1. Katılımcılara ilişkin demografik göstergeler

Katılımcılarla görüşmenin hemen öncesinde Bilgi Formu uygulanmıştır. Bilgi

Formu ile katılımcıların öğrenim düzeyi, görev süresi, varsa engeli,

yaşantısında engelli kişi olup olmadığı, varsa yakınlığı, en az 1 kez engelli

biriyle iletişime geçip geçmediğine ilişkin bilgilere ulaşılmaya çalışılmıştır.

Katılımcıların başlıca demografik özellikleri Tablo 1’de verilmiştir.

Tablo 25. Katılımcıların demografik özellikleri (K=12)

Özellikler Grup (K) Katılımcı Sayısı

Cinsiyet Kadın

Erkek

5

7

Öğrenim durumu

Yüksek Lisans

Lisans

Lise

Ortaokul

2

6

1

3

Hizmet yılı

0-5 Yıl

6-10 yıl

11-15 yıl

16-20 yıl

20- üzeri yıl

2

--

2

3

5

Kendisinde engel olma durumu Var

Yok

4

8

Katılımcılardan kendisinde engel bulunan 4 kişi bulunmaktadır. İkisi görme

diğer ikisi ise bedensel yetersizlik sahibidir. Yaşantısında (kendisi dışında)

engelli bireyler olup olmadığına ilişkin sorulan soruya 5 kişi evet cevabını

vermiştir. Bunlardan ikisinin zihinsel, üçünün ise bedensel yetersizliği olduğu

belirtilmiştir. Bu kişilerin dışında kalan yani yaşantısında engelli kişi

olmadığını bildiren 7 kişiden 5’i hayatında en az bir kez engelli bireyle

iletişime geçtiğini, iki kişi ise hiç iletişime geçmediğini bildirmiştir.

Dolayısıyla 12 katılımcıdan 2’sinin engelli bir kişiyle bir kere bile olsa

iletişime geçmediği görülmektedir.

Page 76: Rapor (pdf, 2309 KB)

75

4.3.2. Engellilerin “tatil yapma olanaklarına” ilişkin katılımcı

görüşleri (Amaç 1)

Yapılan görüşmelerde ilk olarak “görme/işitme/bedensel engellilerin tatil

yapma olanaklarından bahseder misiniz?” sorusu yöneltilmiştir.

Katılımcıların bu soruya verdikleri cevaplar katılımcı sayına göre ve en

yüksek cevap kategorisinden en düşüğe doğru Tablo 26’da sıralanmıştır.

Tablo 26. Engellilerin tatil yapma olanaklarına katılımcı bakışı

Katılımcılara Göre Engellilerin Tatil Olanakları K. Sayısı

Mimari/çevresel engeller 7

Olanakları yok 4

Alt-sosyo ekonomik düzey/ekonomik sıkıntı 3

Refakatçi zorunluluğu 2

Çevredekilerin tutumları 1

Engelli kampları 1

Çoğunlukla yabancı turist 1

Araştırmada katılımcılardan yedisi mimari engellerin, tatil olanağı olan

engellilerin istedikleri gibi bir tatil yapamamalarına neden olduğunu

belirtmiştir. Dört katılımcı olanakları olmadığını, üçü ise maddi

imkânsızlıklar nedeniyle tatile çıkamadıklarını belirtmiştir. İki katılımcı ise

tatil yapma olanağı olan kişilerin de tek başlarına değil mutlaka

refakatçileriyle birlikte tatil yapmak zorunda olduklarını ifade etmiştir.

Engellilerin tatil yapma olanaklarına ilişkin soruya bazı katılımcıların

görüşleri şöyledir:

K6. “….Alana gidip onları komisyonla evde de ziyaret etme zorunluluğumuz

var. Özürlüyü ve bakan kişiyi görme, yaşadığı ortamı görme. Yerinde de

değerlendirdiğimizde bu kişilerin aile yapıları orta ve alt sosyo-ekonomik

düzey grubuna girendir. Yani eve giren her türlü geliri evde yaşayan kişi

sayısına böldüğümüzde 420 liranın altında kişi başına düşen rakama

ulaşanlar ki bu kişilerin tatil şanslarının olduğunu pek düşünmüyorum.”

K8. “Ben aslında en çok şeyi düşündüm siz sorduğunuzda kişilerden çok bu

kişileri bakan kişileri yani o bakıcılar bankaya gidemiyorlar. Belediyeye

fatura ödemeye gidemiyorlar. Sosyal hayatları sıfırlanmış durumda. Kapı

komşuları onlara geliyor ama onlar evden dışarıya çıkamıyorlar. Aslında

evet bakanların tatile daha çok ihtiyacı var.”

K11. “Görebildiğim kadarıyla çok fazla böyle bir imkana sahip olmadıklarını

düşünüyorum. Mesela diyelim ki ailede çocuğu engelliyse işte mümkün

Page 77: Rapor (pdf, 2309 KB)

76

olduğunca zor şartlarda yani tatile çıkmada sıkıntı yaşadıklarını

düşünüyorum ben gittikleri yerlerde. Çünkü bu imkanları

bulamayabiliyorlar ya da orda bir hoşgörüyü bulamayabiliyorlar. İşte

görme engellilerin zaten kendileri bizatihi annesi, babası, ya da yakınının

desteği olmadan hareket etmesi mümkün değil. ..”

4.3.3. Engellilerin “tatil tercihlerine” ilişkin katılımcı görüşleri

(Amaç 2)

Katılımcılara engellilerin tatil tercihlerine yönelik olarak “Tatil imkanına

sahip olan görme/işitme/bedensel engelli bireyler ne tür tatil yapmayı tercih

etmektedir? Nasıl bir tatil onları mutlu eder? ”sorusu yöneltilmiştir.

Katılımcıların bu soruya verdikleri cevaplar Tablo 27’de verilmiştir.

Tablo 27. Engellilerin tatil tercihlerine katılımcı bakışı (K=12)

Katılımcılara Göre Engellilerin Tatil Tercihleri K. Sayısı

Kendilerini rahat hissedebilecekleri fiziki koşulların sağlandığı her yer 9

Kaplıca/termal tesis 1

Bakanlıktan belgeli her şey dahil tesisler 1

Grup olarak gittikleri her yer 1

Katılımcıların 8’i fiziki koşulların sağlanması durumunda her türlü tatil

şeklinin onları mutlu edeceğini, sağlıklı insanlardan farklı şekilde tatil

yapmayı tercih etmeyeceklerini belirtmiştir. Bir katılımcı termal kaplıca

turizmini, bir katılımcı bakanlıktan belgeli her şey dahil hizmet veren büyük

otelleri ve bir katılımcı da grupça gitmeyi tercih ettiklerini belirtmiştir.

Katılımcıların bu soruya verdikleri yanıtlardan bazıları aşağıda verilmiştir:

K3. “Tatil yapmada tercihleri fiziksel koşullar ile orantılıdır. Kişi çok fazla

hareketli değil tekerlekli sandalye kullanıyor ise ki bizim gurubun

çoğunluğu böyle seçimi otelin içinde rahat hareket edebileceği, daha aktif

olacağı, gezebileceği alışveriş edebileceği, oteldeki etkinliklerin

kullanılabildiği ve ailemiz ile gidebileceği tatilleri tercih ediyoruz.”

K1. “Ben şöyle düşünüyorum biz insanoğlu doyumsuz kişileriz. Birlikte

hareket edilen bütünlü bir organizasyonda deniz tatili de olabilir, kır tatili

de olabilir veya da turizme açık tatil yöreleri var örneğin Pamukkale.

Hepsi de onları tatmin eder. Belki tek olarak bireysel olarak gitseler o

kadar tatmin etmez ama grup olarak gittikleri için onları çok güzel tatmin

eder. Birbirlerini motive etmiş olurlar diye düşünüyorum.”

Page 78: Rapor (pdf, 2309 KB)

77

K8. “…o anlamda tatil seçenekleri açısından deniz tatili isterler işte kayak

tatili, kar tatili diye bir ayrım yapabileceklerini zannetmiyorum. Onlar

için nefes almakla eş değer olacağı için hangi mevsimde ve nereye

gittiklerinin çok büyük bir önem taşıdığını düşünmüyorum. Hani soluk

alacaklar çünkü.”

K9. “Ben sağlıklı birey grubunda bir kadın olarak nasıl bir tatil yapmak

istersem herhalde engelli olan kardeşimde aynı talepleri dile getirecektir o

da, denize gitmek isteyecektir o da dağa tırmanmak isteyecektir o da

özgürce koşmak yürümek isteyecektir ne yapmak istiyorsa yapmak

isteyecektir. Kitap okumak isteyecektir bunların hepsi bir hak. Engelli

şöyle tatil yapar, bunu yapsın yeter bunu kabul etmiyorum. Ben ne

istiyorsam aynı onunda kişisel seçme hakkı vardır. Dayatılamaz. …..Ben

nasıl sağlıklı bir birey olarak tatil yapmak istiyorsam engellide aynı

şekilde o da seçimleri vardır. Bize sağlanan koşullar onlara da

sağlanmalıdır. İki gün sonra vazgeçmem herhalde alıştığım tesisse

gitmekten ayağımda bir sakatlık meydana gelse veya görmemde bir sorun

olsa ben zevk aldığım sahilde yüzmeye devam etmek isterim. Kimse sen

artık burada yüzme biz sana burayı yaptık git orada suya gir çık demesin

bunu istiyorum. Ben neyi istiyorsam onlara da o olsun”

4.3.4. Engellilerin “tatil organizasyonu, seyahat ve konaklama

süreçlerindeki taleplerine” ilişkin görüşler (Amaç 3)

Engellilerin tatil öncesi ve sonrasında taleplerinin neler olabileceğine ilişkin

sorulan “Tatil organizasyonu için bulundukları yerden, gittikleri kuruluşlara,

tatil yöresine ve tatil binasına erişimleri ve tatil ortamı içinde hareketlilikleri

açısından düşündüğünüzde ne tür talepleri olmaktadır ya da olabilir”

sorusuna katılımcıların verdikleri cevaplar ve dağılımı Tablo 28’de

verilmiştir.

Page 79: Rapor (pdf, 2309 KB)

78

Tablo 28. Engellilerin, katılımcı görüşlerine göre, tatil organizasyonu

kapsamlı talepleri

Engel Türü Katılımcılara Göre, Engelli Tatil Organizasyonu

Talepleri

K.

Sayısı

Görme

Engelliler

Oda ya da asansörlerde sesli uyarı sistemleri

Kabartma yazılı materyaller, levhalar, yönlendiriciler

Engelsiz internet

Dokunsal uyarıcılar

6

2

1

1

Bedensel

Engelliler Standartlara uygun mimari düzenlemeler

Özel transfer aracı

6

5

İşitme Engelliler İşaret dili bilen eleman

Görsel uyarıcılar

1

1

Genel

Rehber/refakatçi/yardımcı personel

Engelsiz oda dekorasyonu

Maddi destek

Engelsiz hizmet

4

1

1

1

Katılımcıların engellilerin tatil konusunda talepleri konusunda verdikleri

cevaplar araştırmada hedef kitle olan görme, işitme ve bedensel engel ve

genel kategorileri altında incelenmiş ve her bir kategoriye giren cevap

seçenekleri gruplanmıştır. Buna göre görme engelliler için ifade edilen

taleplerden en fazlası 6 katılımcı ile oda ya da asansörlerde sesli uyarı

sistemleri olmuştur. Bedensel engelliler için ise en çok mimari düzenlemeler

6 katılımcı tarafından ifade edilmiştir. İşitme engelliler için 1 katılımcı işaret

dili bilen eleman talebini bir katılımcı ise görsel uyarıcıları ifade etmiştir.

Genel anlamda tüm grupları ortak etkileyen durumların gruplandığı genel

kategorisinde ise 4 katılımcı yanlarına refakat edecek yardımcı personele

ihtiyaç duyduklarını ifade etmiştir. Bu konuda katılımcılardan bazılarının

görüşleri aşağıda verilmiştir:

K12. “…… Her şey dâhil olan bakanlığımızdan belgeli büyük otellerde sıkıntı

olmuyor. Asıl sıkıntı uçaktan otele kadar olan kısım. Tur operatörlerinin

acentelerinin yeni getirttikleri asansörlü olan otobüslerden ne yazık fazla

yok sadece birkaç tane var. Tabi bu anlamda çok talep var. Engelli bir

birey Antalya hava alanına geldi diyelim tur operatörünün karşılama

imkânı yok ise ya da otele geldi tarihi yerleri görmek istiyor. Yani tarihi

yerleri görmek isteyen bireylerde çok şehir merkezine indi diyelim şehir

merkezinde alışveriş merkezlerinde kaldırımlarda engelli rampalar

istiyorlar. Tarihi yerlerde şehir merkezlerinde gezileri anlamında rahat

etmek istiyorlar. Genelde refakatçi ile geldikleri için sorun çıkmıyor

Page 80: Rapor (pdf, 2309 KB)

79

halkımız da çok misafirperver ve çok güler yüzlü sadece bizim halkımız

değil insanoğlu yardım ediyor.”

K4. “Evden çıkıp nereye gitmek istiyorsa bunların sağlanması gerekiyor.

Evden sağlıklı olarak çıkabilmesi gerekiyor. İletişim kaynaklarıyla sağlıklı

tatil imkânlarını görebilmesi lazım şu anda daha kolay internetimiz bilişim

sistemlerimiz var bunlar gelişti evimizde bunları bir tık ile yapabiliyoruz

ama görme engellilerin içinde aynı şekilde teknik donanıma sahip

araçların da olması gerekiyor. Hadi bunları da temin ettik diyelim. Evden

çıkacak şirketlere ulaşacak evden çıkarken rampası küçük asansörleri

kendisini bu bölüme taşıyacak araçlar olacak. ……Transferinden uçakta

yer ayrılmasından sırasından bilet almasından bilgilendirilmesinden

görmeyen vatandaşımız için bunu çok iyi tasarlayacak anlayışın olması

gerekiyor. Kabartma falan kullanılabilir belirli materyallerin kullanılması

gerekiyor bunlarda çok önemli biz görüyoruz onlarında bunu hissetmesi

gerekiyor. …….. Evden çıkamadıktan sonra tatile gidebilme imkânı nasıl

olabilir ki yeni yeni büyük şehirlerde engelliler için engelli taksileri,

otobüslerin rampalı olanları oluşturuldu…..”

“……. tabi başlangıçta işitme engelli dilinden, işaret dilinden anlayan

genelde yetişmiş elemana ihtiyaç var. Siparişleri alacak garsondan tutun

rezervasyonu yapacak görevliye kadar. Orda bu desteğe ihtiyaç var. Tabi

ki de yabancı dil bilen resepsiyon görevlisine olacağı gibi. …..Oralarda

yine kaldırımlardaki sinyalizasyon gibi, asansör yapılarını buna uygun

şekilde sesli komutlarla olması düşünülebilir. Odada telefonu

kullanabiliyor görme engelliler ama işitme engelliler sipariş alacağı

zaman onlar da başka bir iletişim dilleri var mı bilmiyorum. …..”

4.3.5. Engellilerin “tatil organizasyonu, seyahat ve konaklama

süreçlerinde karşılaştıkları sorunlara” ilişkin görüşler (Amaç 4)

Katılımcılara yöneltilen “Sizce mevcut turizm hizmetleri,

görme/işitme/bedensel engellilerin bu taleplerini ne düzeyde

karşılayabilmektedir? Karşılaştıkları sorunlardan bahsedebilir misiniz?”

sorusuna verdikleri cevaplar Tablo 29’da verilmiştir.

Page 81: Rapor (pdf, 2309 KB)

80

Tablo 29. Katılımcılara göre, engellilerin turizme amaçlı sorun alanları

K. Sayısı

Gereksinimlerin Karşılanma Düzeyi

Yetersiz 10

Katılımcılara Göre, Engellilerin Karşılaştığı Sorunlar

Uygun olmayan mimari düzenlemeler 6

Transfer aracı yetersizliği 4

Çevrenin olumsuz tutumu 2

Hizmet sektöründe eğitim eksikliği 2

İşaret dili bilen eleman olamayışı 2

Engelli turizminin pazar olarak görülmemesi 1

Dokunsal işaretçilerin yetersizliği 1

Düşük gelir 1

Katılımcılardan 10’u mevcut turizm hizmetlerinin engellilerin

gereksinimlerini karşılamadığı yönünde ancak farklı sorun alanlarını

bildirmiştir. Altı katılımcı mimari düzenlemeler konusundaki sorunlardan

bahsetmiştir. Bunlar arasında, bina girişlerindeki rampaların yüksek eğimli

olması ya da hiç olmaması, kaldırımların yüksekliği, engelliye saygılı

mimarinin olmayışı şeklinde görüşler yer almıştır. Dört katılımcı transfer için

kullanılan araçların bedensel engellilerin gereksinimine uygun olmadığını

belirtmiştir. Katılımcılardan 2’si olumsuz tutumlardan, 2’si eğitim

eksikliğinden ve ikisi de işaret dili bilen elamanların olmayışından

bahsetmiştir. Bazı katılımcının bu konudaki görüşleri şu şekildedir:

K5.“Karşılayamıyor. Yeterli değil. Yani şu anda hala biz özürlüyü çok iyi

kabul etmiş değiliz. O nedenle belki toplum olarak fiziksel çevre

düzenlemesi olsun, olanaklar olsun yeni yeni düzenleniyor diye

düşünüyorum”.

K2. “Ben kesinlikle karşılandığını düşünmüyorum. Yeni yeni adımlar var

ama çok yetersiz. Engelliler için yapılan organizasyonda bilgi yetersizliği

var birçok firma kontenjan ayırmıyor engellileri düşünmüyorlar. Çünkü

gelir düzeyleri düşük ve talep yok”

K7. “Engelliyi tatile getiren firmalar transferi yaptıklarında tatil

ihtiyaçlarını karşılanmış sayıyor. Hava alanından alıp otele bırakmak ve

otelden alıp hava alanına bırakmak ile tatil organizasyonu tam anlamı ile

yapılmıyor …….Turizm bakanlığının belirlemiş olduğu oda sayısı kotası

var otel o kotayı doldurmak için oda yapıyor. Paranızla süit odada kalma

imkânınız yok. Odalarında alanı geniş tutarak tutunma barı yapılması ile

Page 82: Rapor (pdf, 2309 KB)

81

daha kullanışlı hale getirilebilir odalar ama bir oda bu şekilde

düzenleniyor bu kota otelin müşteri kaybetmesine neden oluyor”.

K1. “Ama bizim bir de öncelikle dile getirmemiz gereken konu karayolu

taşımacılığında bedensel engelli vatandaşların malesef yani onlara

yönelik hiç bir çalışmaları yok. Ben kendim dokuz sene oldu kazayı yapalı.

Bir yıllığına alletraksiyon aleti takınarak devam ettim. …… sarsıntıdan

vidalar batıyor. …. diyorsun ki işte benim durumum bu raporum var

rahatsızım diyorsun firma sahiplerrine mümkünse önden yer işine gelirse

boş yerimiz yok. ...”

4.3.6. Engellilerin tatil yapabilmelerini sağlamak için “turizm

aracılarına, engelli STK’na ve devlete düşen görevlere” yönelik

görüşler (Amaç 5)

Katılımcılara “görme/işitme/bedensel engellilerin tatil yapabilmelerini

sağlamak için turizm aracılarına, engelli STK’na ve devletin ilgili

organlarına düşen görevler konusunda ne düşünüyorsunuz?” sorusu

yöneltilmiştir. Katılımcıların bu soruya verdikleri cevaplar Tablo 30’da

verilmiştir.

Tablo 30. Engellilerin tatil yapabilmeleri için taraflara düşen görevler

Görevler K. Sayısı

Turizm aracıları

Grubun gereksinimlerine göre hizmetleri,

donanımı güçlendirme

Otelleri bilgilendirme

Otelleri zorlama

Doğru yönlendirme

Engelli dostu otellerle işbirliği

Bu konuda kendini yetiştirme

2

1

1

1

1

1

Engelli STK

Yaşadıkları sorunları, ihtiyaçları bildirme

Denetlemeye katılım

Toplumda engelli bilinci oluşturma

Organizasyon

5

2

1

1

Devletin ilgili

birimleri

Engelliye tatil için maddi destek

Vergi indirimi

Fiziki düzenlemeler için cezai yaptırım

Belediyeleri destekleme

Fiziksel çevre düzenlemeleri

4

2

1

1

1

Turizm aracılarına yönelik görevler arasında katılımcılardan ikisi, grubun

özelliklerine göre hizmetlerini düzenlemesi gerektiğini, donanımlarını

güçlendirmesi gerektiğini belirtmiştir. Bunun yanında birer katılımcı da

Page 83: Rapor (pdf, 2309 KB)

82

otelleri engelliler konusunda bilgilendirme yapması, otelleri engellilere

yönelik hizmetler konusunda zorlaması, doğru yönlendirme yapması, engelli

dostu otellerle işbirliği yapması ve engelliler konusunda kendini yetiştirmesi

gerektiğini belirtmiştir.

Engellileri temsil eden sivil toplum kuruluşlarının yapması gerekenlere

ilişkin olarak ise 5 katılımcı temsil ettikleri grubun ihtiyaçlarını, sorunlarını

ilgililere bildirmesi gerektiğini belirtmiştir. 2 katılımcı ise denetlemeye

katılmaları, sorunları direkt yerinde tespit etmelerini sağlayacaktır şeklinde

görüş bildirmiştir. Bir katılımcı ise toplumda engelli bilinci oluşturmaya

yönelik çalışmalar yapmaları gerektiğini, bir katılımcı ise temsil ettikleri

gruplar için turizm etkinlikleri organizasyonu yapmalarını ifade etmiştir.

Aşağıda bazı katılımcı görüşlerine yer verilmiştir:

K7.“Tur operatörlerinin engellilere özel getirdiği asansörlü transfer

araçlarının yaygınlaştırılması ya da yasal olarak zorunlu hale getirilmesi

gerekiyor. Tıpkı otellerdeki engelli odaları tuvaletleri asansörler bakanlık

tarafından nasıl zorunlu tutulmuşsa böyle bir düzenleme yapılabilir”.

K4. “Bütün STK’lara görev düşüyor. Özellikle engelli gurupları temsilen

kurulmuş olan STK’lar hakların ve işlemlerin takipçisi olabilirler

kendilerini rahat anlatabilecekleri onların ihtiyaçlarını kamuoyunun daha

sağlıklı duymasını sağlayabilirler. Ben bir görme engellinin ne zorluklar

yaşadığını anlamam istediğim kadar empati yapayım anlamam mümkün

değil işitme engellinin durumunu anlayamam bu alanda empati yapılamaz

sadece daha duyarlı davranılabilir. Özellikle STK’lar bu duyguyu

aktarmaları gerekir. Bütün STK’ların turizm içindeki stoklardan hizmet

kalitesinin artırılması için bir hizmet yarışı oluşturabilirler”.

K2. “Devlet engellilere tatil amaçlı yaptırımlar yaratması lazım örneğin

turizmle ilgili sektörlere finans sağlayabilir. Engellilere turizmden

faydalanabilmesi için ödenek çıkarılabilir. Fiziki ortamlar için yaptırımlar

uygulanabilir, ceza yaptırımı gibi. Engelli ve hükümlü yasalarından bir

fona para akıyor o fon ile proje sunulabilir istendiği takdirde olmayacak

bir şey yok”

K3. “Devlet sadece engelli bireyler için tatil düzenlemesi yapması zor geliyor

ama tatil yapma hakkı herkese verilmiş ise devlet destek sağlamalı ama

birey dört kişilik ailesi ile tatile gidiyor. İçlerinden sadece engelli bireyin

tatilini desteklemesi bir çözüm değil. Gelir düzeyi tatile elverişli

olmayanları desteklenmeli.”

Page 84: Rapor (pdf, 2309 KB)

83

4.3.7. Engellilerin turizm hizmetlerinden yararlandırılması önerileri

(Amaç 6)

Katılımcıların engellilerin turizm hizmetlerinden yararlanmasına yönelik

önerilerini almak üzere “görme/işitme/bedensel engellilerin turizm

hizmetlerinden yararlanmasının sağlanmasına yönelik ne tür önerileriniz

bulunmaktadır?” sorusu yöneltilmiştir. Bu soruya verilen cevaplar Tablo

31’de verilmiştir.

Tablo 31. Engellilerin turizm hizmetlerinden yararlandırılmaları için öneriler

Öneriler K. Sayısı

Maddi destek 5

Fiziki ve mimari düzenlemeler

Fotoselli lavabo

3G teknolojili asansörler, odalar

Pilot uygulama

Otellerin tümüyle ulaşılabilir hale getirilmesi

Tatil organizasyonunun tüm aşamalarında hareketliliğin

sağlanması

1

1

1

1

1

Teşvikler (vergi indirimi) 2

Farkındalık yaratılması 2

Resmi kurum kamplarının kullandırılması 1

Engellinin yanına hemşire verilmesi 1

Ortak akıl 1

Ölü sezonların kullanılması 1

Kota artırımı 1

Katılımcılardan 5’i engellilerin refakatçileriyle birlikte maddi olarak

desteklenmesi durumunda daha fazla tatil yapma isteğinde olacaklarını

belirtmiştir. Yine 5 katılımcı çeşitli fiziki ve mimari engellerin ortadan

kaldırılması gerektiğini belirtmiştir. İki katılımcı işletmelere teşvikler

uygulanabileceğini belirtmiştir. İki katılımcı ise toplumda engellere yönelik

farkındalık yaratılması gerektiğini belirtmiştir. Bir katılımcı devlete bağlı

kurumların yazlık kamplarının engellilerin kullanımına açılabileceğini

önermiştir. Bir katılımcı ise yurtdışındaki gibi engellinin yanında refakat

edecek hemşirelerin görevlendirilmesini önermiştir. Bir katılımcı ise sivil

toplum kuruluşları, turizm işletmecileri ve devletin kurumları ile

üniversitelerin ortak akıl yürütmesinin faydalı olacağını belirtmiştir. Bir

katılımcı ölü sezonların kullanabileceğini, bir katılımcı ise otellere verilen

engelli odası kotasının oranının artırılmasının faydalı olacağını belirtmiştir.

Page 85: Rapor (pdf, 2309 KB)

84

4.4. Nitel Araştırma Sonuçları ve Tartışma

Katılımcılara yönlendirilen altı araştırma sorusu ile onların engellilerin

tatil olanakları, tatil tercihleri, ihtiyaçları, ihtiyaçlarının karşılanma

düzeyi, sorunlar, ilgililere düşen görevler ve önerilere ilişkin görüşlerini

derinlemesine incelemek amaçlanmıştır. Araştırmada görüşleri alınan

Turizm İl Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ve engelli

STK’ları temsilcilerinin büyük kısmının ya kendinde ya da yaşantısında

engelli bireyler olan kişiler oldukları dolayısıyla bir şekilde en az 1 kez

engelli bireyle karşılaştıkları görülmektedir.

Katılımcıların, engellilerin tatil olanaklarının olmadığına dair görüşleri

bulunmaktadır. Büyük kısmının maddi açıdan güçlük içinde olduğu ve

tatili düşünecek durumda olmadıkları belirtilmiştir. Katılımcıların

birçoğu tatil olanağı olan engelli birey ve ailelerinin ise tatil tercihlerinin

herkes gibi değişebileceği, fiziki koşulların sağlanması durumunda her

türlü tatilin onları mutlu edebileceği yönünde görüş bildirmiştir.

Tatil organizasyonundan tatilin gerçekleştirilmesi aşamasına kadar

engellilerin taleplerinin ne olabileceğine dair görüşler arasında en fazla

fiziki koşullar konusunda talepler bildirilmiş, bunun yanında refakatçi

ihtiyaçlarının olacağına dair görüşler de yer almıştır. Nitekim Öztürk,

Yaylı ve Yeşiltaş (2008)’ın araştırmasında da benzer şekilde engellilerin

taleplerinin fiziki koşulların iyileştirilmesi yönünde görüşler olduğu

bildirilmiştir. Araştırmacılar, otel ve seyahat acentesi yöneticilerine

yönelik olarak uyguladıkları ankette bedensel engellilerin ihtiyaçlarının

karşılanma durumunu belirlemeyi amaçlamıştır. Yöneticilerin bu konudaki

görüşleri arasında çevresel koşulların eksik olduğu, otellerin en çok

merdiven, banyo ve tuvaletlerinde sıkıntı yaşandığı ifade edilmiştir.

Engellilerin taleplerinin karşılanma düzeyinin yetersiz olduğu

bildirilmiştir. Tatil organizasyonundan gerçekleştirme aşamasına kadar

engellilerin yaşadıkları sorunlar arasında mimari engellerin en fazla

sorun yarattığına ilişkin görüşler yer almıştır. Ray ve Ryder (2003)’ün

bedensel engellilerin tatil seçenekleri, tatil planlama ve seyahat

aşamalarında beklentileri ve yaşadıkları sorunları araştıran çalışmasında

engelli bireylerle yaptıkları odak grup görüşmesinde katılımcılar,

“ulaşılabilir” olarak bildirilen tesislerin bile gerçek anlamda ulaşılabilir

olmadığını, bu konuda acentelere güvenmediklerini belirtmiştir. Artar ve

Karabacakoğlu (2003)’nun yaptığı araştırmada 4 ve 5 yıldızlı otellerin

engellilere yönelik düzenlemeleri ortaya konulmuştur. Buna göre

engellilere yönelik düzenlemesi olduğunu bildiren otellerin oranı % 61

iken düzenleme olmadığını bildirenlerin oranı % 31 olarak bulunmuştur.

Bu düzenlemeler arasında asansörde sesli uyarı sistemi olan otel oranı %

Page 86: Rapor (pdf, 2309 KB)

85

18; ışıklı ve yazılı uyarıcıları olanların oranı % 35; işitme engelliler için

görsel levhaları olanların oranı % 21; havuza giriş için lift vb. özel sistemi

olanların oranı % 9 olarak bulunmuştur. Dolayısıyla bu sonuçlara

bakıldığında özellikle hareketlilik konusunda düzenlemelerin yetersiz

olduğu görüşünü destekler niteliktedir.

Bir diğer en sık bahsedilen sorun ise transfer araçlarının

uygunsuzluğudur. Öztürk, Yaylı ve Yeşiltaş (2008)’ın çalışmasında da

bedensel engellilerin seyahatlerinde en önemli sorunlardan biri olarak

transfer koşullarının yetersizliği vurgulanmıştır.

Engellilerin gereksinimlerinin karşılanması için turizm aracılarının

görevleri konusundaki görüşler değişiklik göstermiştir. Grubun

gereksinimlerine göre hizmetlerini, donanımını güçlendirmeleri,

kendilerini eğitmeleri gerektiğine ilişkin görüşler dikkat çekmektedir.

Engelli STK’larının ise temsil ettikleri grubun ihtiyaçları, sorunları

konusunda bilgilendirici rol üstlenmeleri gerektiği öne çıkan bir görüş

olmuştur. Devlete düşen görevler konusunda ise engelliye maddi destek

vermesi gerektiğine yönelik görüşler ağırlıkta olmuştur. Devlet İstatistik

Enstitüsü Başkanlığı ve Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı

tarafından 2002’de yayınlanan Türkiye Özürlüler Araştırması verilerine

göre engellilerin beklentileri arasında parasal katkı beklediğini ifade eden

engelli birey oranı % 61,22 iken iş bulmaya yardım beklentisinde olanların

oranı % 9,55’tir. Eğitim olanaklarından yararlanma beklentisini ifade

edenlerin oranı ise % 3,31 olarak bulunmuştur. Yine aynı çalışmaya göre

engellilerin iş gücüne katılım oranı % 21,71 olarak belirlenmiştir. Bu

sonuçlar engellilerin maddi sıkıntı çektiğini ve devletten beklentisinin

maddi destek olduğunu belirten katılımcıların görüşlerini destekler

niteliktedir. İş gücüne katılamayan % 78,29’luk çoğunluğun tatil

yapabilmesi için devlet desteği şart gibi görünmektedir.

Katılımcıların, engellilerin turizm hizmetlerinden yararlandırılması için

önerileri çeşitlilik göstermiştir. Ancak engellilerin maddi açıdan

desteklenmesi ve mimari engellerin kaldırılmasına yönelik öneriler öne

çıkmıştır. Bunun yanında hizmet götürecek kişilerin eğitilmesi konusuna

da değinilmesi önemli görülmüştür. Toplumda engelliler konusunda

farkındalık yaratılması, teşviklerin yapılması, turizm aktörleri arasında

ortak akılın kullanılması yönünde önerilerde bulunulmuştur. Öztürk,

Yaylı ve Yeşiltaş (2008)’ın çalışmasında da katılımcıların turizm

endüstrisinde koşulların iyileştirilmesine yönelik önerileri arasında,

toplumsal bilincin oluşturulması, hükümetin engellilerin seyahate

katılımını artırıcı önemler alması, resmi ve özel kurumlarla işbirliği,

otellerde fiziki değişikliklerin yapılması ve personelin eğitilmesi gibi

önerilerde bulunulmuştur.

Page 87: Rapor (pdf, 2309 KB)

86

Tüm bu sonuçlar ışığında engellilerin de turizm hizmetlerinden

yararlanmasının hak olduğunun hatırlanarak, Türkiye’de engellilerin tatil

olanaklarını, tatil seçimlerini, hareketlilikle ilgili ihtiyaçlarını, mevcut

durumu sayısal verilerle ortaya koyacak ve konunun tüm aktörlerinin

kapsamlı bir şekilde fikirlerini ortaya koyacak nicel araştırmalara

gereksinim vardır. Yurtdışı kaynaklarda, bu konuyla ilgili çok sayıda

çalışmaya rastlanmakla birlikte Türkiye’de yapılmış sınırlı sayıda

çalışmaya rastlanması da bu konuda bilimsel yayınların yapılmasının

gerekliliğini ortaya koymaktadır.

Kaynaklar

ARTAR Y. ve Ç. KARABACAKOĞLU (2003). Türkiye’de Özürlüler Turizminin

Geliştirilmesine Yönelik Olarak Konaklama Tesislerindeki Altyapı Olanaklarının

Araştırılması. Özürlülerin Toplumsal Gelişimine Yönelik Proje. Milli Prodüktivite

Merkezi, Ankara.

DİEB (2009). Türkiye Özürlüler Araştırması. No:2913.

ÖZTÜRK Y., A. YAYLI ve M. YEŞİLTAŞ (2008). Is the Turkish tourism industry ready

for disabled customer’s market? The views of hotel and travel agency managers. Tourism

Management, (29), 382-389.

RAY N.M. and M.E. RYDER (2003). “Ebilities” tourism: an exploratory discussion of the

travel needs and motivations of the mobility-disabled. Tourism Management, (24), 57-72.