70
T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN MADDELERİN KEMOMETRİK YÖNTEMLERLE TAYİNİ HANDE HAVVA TOPRAK ÇİÇEK Danışman Prof. Dr. Ahmet Hakan AKTAŞ YÜKSEK LİSANS TEZİ KİMYA ANABİLİM DALI ISPARTA - 2017

REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

  • Upload
    others

  • View
    7

  • Download
    2

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

T.C.

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN MADDELERİN KEMOMETRİK YÖNTEMLERLE TAYİNİ

HANDE HAVVA TOPRAK ÇİÇEK

Danışman Prof. Dr. Ahmet Hakan AKTAŞ

YÜKSEK LİSANS TEZİ KİMYA ANABİLİM DALI

ISPARTA - 2017

Page 2: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

© 2017 [Hande Havva TOPRAK ÇİÇEK]

Page 3: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,
Page 4: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,
Page 5: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

i

İÇİNDEKİLER

Sayfa İÇİNDEKİLER ......................................................................................................................... i ÖZET ......................................................................................................................................... iii ABSTRACT .............................................................................................................................. iv TEŞEKKÜR .............................................................................................................................. v ŞEKİLLER DİZİNİ ................................................................................................................. vi ÇİZELGELER DİZİNİ ............................................................................................................ viii SİMGELER VE KISALTMALAR DİZİNİ .......................................................................... ix 1. GİRİŞ..................................................................................................................................... 1

1.1. Lansoprazolenin Genel Özellikleri .................................................................. 5 1.2. Domperidonun Genel Özellikleri ..................................................................... 6 1.3. Kullanılan Yöntem ................................................................................................. 8

1.3.1. Spektrofotometri ....................................................................................... 8 1.3.2 UV ve görünür bölge spektroskopisi ................................................... 10 1.3.3. UV ve görünür bölge absorpsiyon spektrofotometreleri ........... 10

1.4 Kemometrik Yöntemler ........................................................................................ 11 1.4.1. Çok Değişkenli kalibrasyon algoritmaları ........................................ 14

1.4.1.1. Temel bileşen analizi yöntemi (Principal component analysis (PCA) method)........................................................... 14

1.4.1.2. Temel bileşen regresyon yöntemi (Principal component regression (PCR) method) .............................. 15

1.4.1.3. Kısmi en küçük kareler yöntemi (Partial least squares regression (PLS) method) ..................................... 17

1.4.2. Kalibrasyon (Derişim) setinin tasarımı ............................................ 19 1.4.3. Çapraz validasyon işlemi (Cross-validation procedure) ............ 20 1.4.4. Varyans analizi (ANOVA) ........................................................................ 20 1.4.5. Kemometrik kalibrasyon yöntemlerinin uygulamaları .............. 21

1.4.5.1. Kemometrik yöntemlerin uygulama alanları................... 21 1.4.5.2. Çoklu bileşen analizi (Multicomponent analysis) ......... 22

2. KAYNAK ÖZETLERİ ........................................................................................................ 23 3. MATERYAL VE YÖNTEM .............................................................................................. 29

3.1. Materyal .................................................................................................................... 29 3.2. Kullanılan Cihazlar ................................................................................................ 29

3.2.1. UV-görünür spektrofotometre cihazı ............................................. 29 3.3 Kullanılan Kimyasal Maddeler ........................................................................... 29

3.3.1 Kullanılan çözeltiler ................................................................................... 30 3.4. Yöntem ....................................................................................................................... 31

3.4.1. UV/VIS spektroskopisi yöntemi ........................................................... 31 4. ARAŞTIRMA BULGULARI ............................................................................................. 33

4.1. UV Spektroskopisi ................................................................................................. 33 4.1.1. Saf halde LAN ve DOM aktif bileşenlerinin spektrumları .......... 34

4.2. Lansoprazole - Domperidone Karışımında Lansoprazole ve Domperidone' un PCR Yönteminin Spektrofotometrik

Analizlerde Kullanılması Yardımıyla Miktar Tayinleri ............................ 36 4.2.1. Temel bileşen analizi (PCA) ................................................................... 39

4.3. Orijinal Absorpsiyon Spektrumu - Temel Bileşen Regresyonu Yöntemi (OAS - PCR) ................................................................. 40

Page 6: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

ii

4.3.1. PCR kalibrasyon yönteminin validasyonu ....................................... 42 4.3.2. PCR yöntemi için ANOVA testi .............................................................. 43 4.3.3. PCR yönteminde istatistiksel analiz ................................................... 44

4.3.3.1. Kalibrasyonun standart hatası ...................................... 44 4.3.4. PCR yönteminin ticari ilaç numunelerine .......................................

uygulanması ................................................................................................ 46 4.4 Orijinal Absorpsiyon Spektrumu - Kısmi En Küçük

Kareler Yöntemi (OAS - PLS) ............................................................................. 46 4.4.1. Kalibrasyon yönteminin validasyonu ................................................ 47 4.4.2. PLS yöntemi için ANOVA testi .............................................................. 48 4.4.3. PLS yönteminde istatistiksel analiz .................................................... 49

4.4.3.1. Kalibrasyonun standart hatası........................................... 49 4.4.4. PLS yönteminin farmasotik preparatlara uygulanması .............. 50

5. TARTIŞMA VE SONUÇ ................................................................................................... 52 KAYNAKLAR .......................................................................................................................... 53 ÖZGEÇMİŞ ............................................................................................................................... 58

Page 7: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

iii

ÖZET

Yüksek Lisans Tezi

REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN MADDELERİN KEMOMETRİK YÖNTEMLERLE TAYİNİ HANDE HAVVA TOPRAK ÇİÇEK

Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü

Kimya Anabilim Dalı

Danışman: Prof. Dr. Ahmet Hakan AKTAŞ

Bu tez çalışmasında, kemometrik kalibrasyon yöntemleri temel bileşen analizi (PCA) temel bileşen regresyonu yöntemi (PCR), kısmi en küçük kareler yöntemi (PLS), farmasötik lansoprazole (LAN) ve domperidone (DOM)’in aynı anda miktar tayinlerine hiç bir ayırma işlemi kullanmaksızın başarıyla uygulanmıştır ve bu yöntemler UV Görünür Alan Spektroskopisi yöntemlerinden elde edilen veriler kemometrik olarak değerlendirilmiştir. Bu çalışmada UV Spektroskopisi yöntemi ile bir ilaç numunesinde bulunan lansoprazole ve domperidone tayini amaçlanmıştır. Metot, basit, hızlı, ucuzdur. Bu maddelerinin tayini üzerine birçok çalışma literatürde yer almaktadır. Elde edilen veriler, lineer cebir matematiğine dayalı olarak bilgisayar destekli kalibrasyonlar kurularak kantitatif analizlerin yapılmasına olanak tanıyan Analitik Kimyanın bir kolu olan kemometri ile değerlendirilecektir. Hesaplanan sonuçlar, klasik spektrofotometrik metotla ile belirlenen sonuçlarla kıyaslanacaktır. Numunelerin stok çözeltileri 100 mg/L olarak hazırlanır. Daha sonra incelenen lansoprazole ve domperidone’nin maddelerinden sentetik karışımlar hazırlanır ve uygun standartlarla incelenir. En son aşamada ilaç incelenir. Anahtar Kelimeler: Mide hastalıkları tedavisi, ilaç, kemometri , lansoprazole , domperidone ,PCA, PCR, PLS, UV 2017, 70 sayfa

Page 8: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

iv

ABSTRACT

M.Sc. Thesis

DETERMINATION OF SOME PHARMACEUTICAL SUBSTANCES USED

IN THE TREATMENT OF REFLUX OF CHEMOMETRIC METHODS

HANDE HAVVA TOPRAK ÇİÇEK

Süleyman Demirel University Graduate School Natural and Applied Sciences

Department of Chemistry

Supervisor: Prof. Dr. Ahmet Hakan AKTAŞ

In this thesis, three different chemometric calibration methods principle component analysis (PCA), partial least square (PLS) and principal component regression (PCR) were successfully applied to the simultaneous determination of lansoprazole (LAN) and domperidone (DOM) pharmaceutical preparations without using any separation step. The data of UV-Visible Spectroscopy applied to the chemometric calculations. In this study, it is aimed at simultaneous determination of lansoprazole and domperidone in drugs by ultra viole spectrophotometer. The method is basic, rapid and cheap. There are a lot of works about determination of lansoprazole and domperidone. After completing experiments, the data are calculated by chemometry which is learning against lineer algebra mathematics with computer. Calculating results compare with at classical spectrofotometric method. The stock solutions of samples are prepared with 100 mg/L. The concentration set containing the mixture solution synthetic mixture is prepared. Last of all pharmaceuticals are researched. Keywords: Treatment of diseases of the stomach, medicine, chemometrics,

lansoprazole, domperidone ,PCA, PCR, PLS, UV

2014, 70 pages

Page 9: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

v

TEŞEKKÜR

Öncelikle tez konusunu seçerken isteklerimi göz önünde bulundurup bana yardımcı olan engin bilgi ve tecrübelerinden yararlandığım tez danışmanım sayın hocam Prof. Dr. Ahmet Hakan AKTAŞ’a 4425-YL1-15 No`lu Proje ile tezimi maddi olarak destekleyen Süleyman Demirel Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Yönetim Birimi Başkanlığı’na teşekkür ederim. Bu zorlu tez sürecinde benden desteğini bir an için bile esirgemeyen değerli eşim Erhan ÇİÇEK’e Tüm eğitim hayatım boyunca benden maddi ve manevi desteklerini esirgemeyen her zaman yanımda olan sevgili aileme teşekkürlerimi bir borç bilirim.

Hande Havva TOPRAK ÇİÇEK ISPARTA, 2017

Page 10: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

vi

ŞEKİLLER DİZİNİ

Sayfa Şekil 1.1 Lansoprazolenin açık formülü ...................................................................... 5 Şekil 1.2. Lansoprazolenin üç boyutlu molekül yapısı .......................................... 6 Şekil 1.3. Domperidonun açık formülü ........................................................................ 6 Şekil 1.4. Domperidonun üç boyutlu molekül yapısı ............................................. 7 Şekil 1.5. Temel haldeki ve uyarılmış haldeki elektronlar ................................... 8 Şekil 1.6. Numune üzerine gönderilen ve çıkan ışığın şiddeti ............................ 9 Şekil 1.7. Bir spektrofotometrenin temel bileşenleri ............................................ 11 Şekil 1.8. UV-Görünür alan spektrofotometresi ....................................................... 11 Şekil 1.9. Kemometrinin ilişkili olduğu disiplinler ................................................. 13 Şekil 1.10 Temel bileşenin ilk ikisi koyu renkle çizili olan iki boyutlu ........... sistemde verilerin bir dizi noktaları ....................................................... 15 Şekil 1.11. PLS2 kalibrasyonu ......................................................................................... 18 Şekil 3.1. LAN ve DOM aktif bileşenlerini içeren piyasadaki Lacombi ticari ilacı............................................................................................................. 31 Şekil 4.1. Metanol içerisinde 6 ppm DOM ve 6 ppm LAN aktif bileşenlerinin UV absorpsiyon spektrumları ........................................ 35 Şekil 4.2. LAN aktif bileşeninin absorpsiyon spektrumu ..................................... 35 Şekil 4.3. DOM aktif bileşeninin absorpsiyon spektrumu .................................... 36 Şekil 4.4. Simetrik kalibrasyon setinin iki boyutlu düzlemdeki grafiği ......... 39 Şekil 4.5. Kemometrik verilerden elde edilen özdeğerlerin grafiği ................. 40 Şekil 4.6. PCR kalibrasyon basamağında LAN için gerçek ve tahmin edilen derişimlerin lineer regresyon grafiği ve istatistiksel sonuçlar ....... 45 Şekil 4.7. PCR kalibrasyon basamağında DOM için gerçek ve tahmin edilen derişimlerin lineer regresyon grafiği ve istatistiksel sonuçlar ....... 46 Şekil 4.8. PLS kalibrasyon basamağında LAN için gerçek ve tahmin edilen derişimlerin lineer regresyon grafiği ve istatistiksel sonuçlar ................... 50 Şekil 4.9. PLS kalibrasyon basamağında DOM için gerçek ve tahmin edilen . derişimlerin lineer regresyon grafiği ve istatistiksel sonuçlar ................... 51

Page 11: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

vii

ÇİZELGELER DİZİNİ

Sayfa Çizelge 3.1. Çalışmada kullanılan kimyasallar .......................................................... 30 Çizelge 4.1. İlaç aktif maddelerinin spektroskopik özellikleri .......................... 34 Çizelge 4.2. LAN ve DOM analizi için kalibrasyon seti ........................................... 38 Çizelge 4.3. LAN ve DOM sentetik karışımlarına PCR validasyon yönteminin uygulanması ve elde edilen geri kazanım değerleri....................... 43 Çizelge 4.4. PCR kalibrasyonunda LAN aktif maddesi için ANOVA testi sonuçları ................................................................................................ 44 Çizelge 4.5. PCR kalibrasyonunda DOM aktif maddesi için ANOVA testi sonuçları ................................................................................................ 44 Çizelge 4.6. Ticari ilaç numunesine PCR kalibrasyon yönteminin uygulanmasıyla elde edilen sonuçlar .................................................. 46 Çizelge 4.7. LAN ve DOM sentetik karışımlarına PLS kalibrasyon yönteminin uygulanması ve elde edilen geri kazanım değerleri 48 Çizelge 4.8. PLS kalibrasyonunda LAN aktif maddesi için ANOVA testi sonuçları ................................................................................................ 49 Çizelge 4.9. PLS kalibrasyonunda DOM aktif maddesi için ANOVA testi sonuçları.......................................................................................................... 50 Çizelge 4.10 Ticari ilaç numunesine PLS kalibrasyon yönteminin uygulanmasıyla elde edilen sonuçlar ......................... 51

Page 12: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

viii

SİMGELER VE KISALTMALAR DİZİNİ ANOVA Varyans analizi (Analysis of variance) AO Ortalanmış absorbans BSS % Bağıl standart sapma DOM Domperidone GC-MS Gas chromatography-Mass spectrometry GK % Geri Kazanım HPLC High-performance liquid chromatography LAN Lanzoprazole LC-MS Liquid chromatography–mass spectrometry LOD Dedektör limiti PC Matematiksel anlamda temel bileşenler PCA Temel bileşen analizi yöntemi(Principal component analysis

method) PCR Temel bileşen regresyon yöntemi (Principal component regression) PLS Kısmi en küçük kareler yöntemi( Partial least squares regression) PRESS Prediction error sum of squares SRM Standart Reference Method SS Standart sapma UV Ultra viyole görünür bölge spektroskopisi X Ortalama değer

Page 13: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

1

1. GİRİŞ

İlaç, canlı hücre üzerinde meydana getirdiği tesir ile bir hastalığın teşhisini,

iyileştirilmesi veya semptomlarının azaltılması amacıyla tedavisini veya bu

hastalıktan korunmayı mümkün kılan, canlılara değişik uygulama yöntemleri ile

verilen doğal, yarı sentetik veya sentetik kimyasal preparatlardır. Bir başka

tabirle ilaç, canlı hücrelerde meydana getirdiği etki ile bir hastalığın

iyileştirilmesi, teşhisi veya belirtilerinin azaltılması amacıyla kullanılan;

standart miktarda aktif madde içeren bir karışımdır.. İlaçlar etken madde ve

taşıyıcı olmak üzere iki kısımdan meydana gelir. Etken madde, canlıda biyolojik

ve fizyolojik etki gösteren hastalıkların tanı ve tedavisinde kullanılan bir veya

birkaç kimyasal madde karışımından oluşan kısmı; yani ilacın ana bileşenidir.

Taşıyıcı ise etken maddenin hasta tarafından kolay alınabilmesi veya iyi doze

edilebilmesi için katılan fizyolojik etkisi olmayan glikoz, parafin, gliserin gibi

kimyasal maddelerdir. Etken maddeler yeterli miktarlarda alındığında insan

sağlığını olumlu yönde etkilerken, az alınması durumunda fayda sağlamaz, aşırı

ya da yanlışlıkla alındığı durumlarda ise insan sağlığına oldukça tehlikeli

boyutlarda zarar vermektedir. Bu sebeple ilaçların üretiminden kullanımına ve

vücuttan atılımına kadar olan tüm noktalarda miktar analizleri önemlidir.

İlaç analizlerinin yapılabilmesi için, önemli olan öncelikle analiz için

kullanılacak aletler ve elde edilecek verilerin anlaşılabilir hale getirilebileceği

matematiksel metotlardır. Analitik çalışmalarda tek başına, iki veya daha fazla

aktif bileşiği içeren karışımların kantitatif analizi için spektrofotometri,

spektroflorimetri, infrared spektrofotometrisi, voltametri (polarografi),

kromatografi, kütle spektrometresi son derece hassas, gelişmiş fakat pahalı

aletler ve bu yöntemlerin kombine şekilleri kullanılmaktadır (Kaya, 2007).

İlaç geliştirme faaliyetlerinde genel olarak ilaç formülasyonundaki etken

maddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı,

metabolizması, fizyolojik ve biyokimyasal sistemlere etkileri, yan etkileri ve

etkileşimleri araştırılır. Bu noktada, validasyonu yapılmış, düşük maliyetli,

hassas ve hızlı ilaç analiz yöntemlerine ihtiyaç duyulmaktadır.

Page 14: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

2

Analiz yöntemleri, oluşturulan ilaç formunda yeralan (tablet, kapsül vb) etken

maddenin tanımlanmasında, beyan edilen dozun nicel analizinde ve her ilaç

formundaki dozun aynılığını (içerik tekdüzeliği) kanıtlamak amacıyla

kullanılmaktadır. Çözünme testleri ilaç formülasyonu geliştirme ve kararlılık

çalışmalarında ürün tutarlılığını kontrol amacıyla standartlaştırılmış koşullarda

etken maddenin salınımının ölçülmesi için kullanılır. İlaç analizlerinde çeşitli

analitik yöntemler kullanılır. Bunlar arasında en yaygın olarak kullanılan

yöntemler enstrümantal yöntemlerdir.

UV-VIS spektrofotometri

Infrared spektrofotometri

Atomik spektrofotometri

NMR spektroskopi

Kütle spektrometri

yöntemleri ile titrimetrik yöntemler de önemli ölçüde kullanılmaktadır.

Bu yöntemlerin; aynı anda çok sayıdaki molekülün tayinini mümkün kılması,

kolay uygulanabilir olması; tekrarlanabilir sonuçlar vermesi gibi birtakım

üstünlükleri mevcuttur.

Bu üstünlüklerin yanı sıra karmaşık ve pahalı cihazlara gereksinim duyulması

gibi dezavantajları da vardır. Ayrıca, bu yöntemlerin gözlenebilme ve alt tayin

sınırları biyolojik ortamda bulunan bazı önemli türlerin derişiminin oldukça

üzerinde olabilmektedir.

Bu durumda orijinal örnekten her hangi bir ön işleme başvurmadan tayin

yapmak imkansız olabilmektedir. Bu yöntemlerin uygulanmasında fazla

miktarda kimyasala ihtiyaç duyulması da ayrı bir dezavantajdır.

Son zamanlarda voltametrik yöntemlerin,elektrokimyasal olarak aktif olan

türlerin tayininde yaygın bir şekilde kullanılmaya başlanması oldukça dikkat

çekicidir. Bu yöntemler, kolay uygulanabilmekte, uygulanmasında diğer

Page 15: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

3

yöntemlerden daha az miktarlarda kimyasal kullanılmakta ve bu yöntemler için

gerekli sistemler daha ucuza kurulabilmektedir.En önemlisi, geliştirilen

elektrokimyasal yöntemlerin gözlenebilme ve alt tayin sınırları diğer

yöntemlerde bulunanlara göre oldukça düşük olabilmektedir. Bu

üstünlük,voltametrik yöntemlerin biyolojik ortamlarda bulunan mikromolar

seviyesindeki moleküllerin tayininde kullanılmasına olanak sağlamaktadır.

Elektrokimyasal yöntemlerin özel bir uygulaması olan voltametrik sıyırma

yöntemleriyle ise, nanomolar gibi çok daha düşük miktarlardaki maddelerin

tayini yapılabilmektedir. Bu tayinlerde, numunenin ayrı bir ön işleme tabii

tutulmaması bu yöntemlerin düşük alt tayin sınırlarından sonra en önemli

üstünlüğüdür (Erdoğan, 2011).

Günümüzde analiz için kullanılan hemen hemen her laboratuarda bulunan UV

Visible spektrofotometreler ucuz ve hassas olmakla birlikte karmaşık sonuçlar

vermektedir. UV Visible aletlerinin kullanılması tek etken madde içeren ilaçların

analizinde herhangi bir sorun oluşturmazken birbiri ile çakışan spektrum veren

ilaç karışımları analizinde sorunlar oluşabilir. Analiz işlemlerinde daha kesin,

daha doğru, daha hızlı, daha ekonomik ve daha güvenilir sonuçlara ulaşmak için

yeni teknik ve yaklaşımlara ihtiyaç vardır (Çetin, 2008).

Analitik kimyada hiçbir ön ayırma işlemi yapmaksızın kombine ilaç

numunelerinin aynı anda kantitatif analizi son derece önemlidir. Analitik

yöntemler geliştirmek amacıyla, klasik analitik yöntemler ile birlikte değişik

matematiksel algoritmalara dayanan hesaplama teknikleri kombine olarak

uygulanmaktadır. Klasik analitik yöntemler ile kemometrik kalibrasyonların

karışım analizlerinde başarılı sonuçlar vermesi nedeniyle kemometrik

yöntemler ilaç numunelerinin analizinde artan yoğunlukta kullanılmaktadır

(Kaya, 2007).

Lansoprazole ve domperidone etken maddelerini içeren karışımların UV

spektroskopisi yöntemi ile tayini asıl amacımızdır. UV yöntemi yardımıyla

Page 16: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

4

yapılan çalışmalarda elde edilen çoklu veriler yardımıyla daha güvenilir

sonuçlara ulaşılmaktadır. Absorpsiyon piklerinin dalga boyları birbirine yakın

olan bileşenleri içeren karışımların spektrofotometrik yöntemle bir arada

analizleri son yıllarda kemometrik kalibrasyon teknikleri ile kolaylıkla

yapılmaktadır (Martens ve Naes,1989). Günümüzde bilgisayar, yazılım, istatistik

ve uygulamalı matematik alanlarındaki gelişmeler, kimya alanında, özellikle de

analitik kimya da kompleks sistemlerin çözümü için kemometri adı verilen yeni

bir disiplinin doğuşuna neden olmuştur. Bu gelişmeler, analitik kimya ve komşu

branşlardaki araştırmacılara, analitik problemlerin çözümünde yeni olanaklar

sağlayan çok boyutlu ve çok değişkenli parametrelerin kullanıldığı kemometrik

yöntemlerle yeni çalışma alanları doğurmuştur. Kemometri, istatistik ve

matematik ile birlikte bilgisayar kullanarak kimyasal verilerin işlenmesini

kapsayan bir kimya disiplinidir. Kemometri, kimyasal analizlerde, kimyasal

verilerden gerçek bilginin ekstraksiyonunu veya saklı bilgilerin açığa

çıkarılmasına olanak tanıyan güçlü bir araçtır. Kemometrinin temel uygulama

alanlarından biri analitik kimyadır.

Kemometri kelime olarak, 1970’ li yıllarda istatistik ve matematiksel yöntemler

ile birlikte bilgisayar ve yazılımların kullanıldığı kimyadaki uygulamaları için

sözü edilmeye başlanmıştır. Kemometri kavramı, 1972 yılında İsveçli Svante

Wold ve Amerikalı Bruce R. Kowalski tarafından ileri sürüldü ve 1974 yılında

uluslararası kemometri derneği tarafından bu disiplinin ilk resmi açıklaması

yapıldı. İzleyen yıllarda, dünyada, ulusal ve uluslararası kemometri

konferanslarının da organize edildiği gözlenmektedir.

Kemometri içerik olarak, tanımlayıcı ve açıklayıcı istatistik (descriptive and

inference statistics), sinyal işleme (signal processing), deneysel tasarım

(experimental design) , modelleme (modeling), kalibrasyon (calibration),

optimizasyon (optimization), yapı tanıma (pattern recognition),sınıflandırma

(classification), yapay akıl yöntemleri (Artificial intelligence methods) resim

işleme (image processing), bilgi ve sistem kuramı (information and system

theory) gibi kavram ve uygulamaları kemometrinin konularını oluşturmaktadır.

Page 17: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

5

Bu bölümde analizi yapılacak bu etken maddeler ve uygulanan yöntemler

hakkında bilgi verilecektir.

1.1. Lansoprazolenin Genel Özellikleri

Kapalı formülü C16H14F3N3O2S olan lansoprazolenin açık formülü şekil 1.1’ de

gösterilmiştir.

Şekil 1.1 Lansoprazolenin açık formülü

Lansoprazolenin IUPAC’ a göre adı (RS)-2-[(3-methyl-4-(2,2,2-trifluoroethoxy)

pyridin-2-yl) methylsulfinyl] -1H-benzoimidazole dir. Molekül ağırlığı 369.363

g/mol, eliminasyon yarılanma ömrü ~ 1-1.5 saat saattir. Gastrik paryetal

hücrelerde, proton pompası görevi yapan H+/K+ ATPaz enzimini inhibe ederek

gastrik asit sekresyonunu son aşamasında engeller. Lansoprazol hem bazal hem

de stimule edilmiş asit sekresyonunu inhibe eder. Lansoprazol, oral

uygulamadan sonra hızla emilerek plazma doruk konsantrasyonuna 1.7 saatte

(tmax) ulaşır. Mutlak biyoyararlanımı %80'in üzerindedir. Lansoprazol %97

oranında plazma proteinlerine bağlanır. İlk doz alımı ile mide asit salınımını

%80 oranında baskılar ve ülserde ilk dozla birlikte semptomatik düzelmeler

Page 18: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

6

görülmüştür.

Şekil 1.2. Lansoprazolenin üç boyutlu molekül yapısı

1.2. Domperidonun Genel Özellikleri

Kapalı formülü C22H24ClN5O2 olan domperidonun açık formülü şekil 1.3’ de

gösterilmiştir.

Şekil 1.3. Domperidonun açık formülü

Domperidonun IUPAC’ a göre kimyasal olarak adlandırılması 1,3-dihydro-5-

chloro-1-(1-(3-(2,3-dihydro-2-oxo-1H-benzimidazol-1-yl)propyl)-4- iperidinyl)-

Page 19: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

7

2H-benzimidazol-2-one şeklindedir. Molekül ağırlığı 425, g/mol dür.

Biyoyararlanım Oral: 13–17% intramusküler: 90% [1]. Biyolojik yarılanma

ömrü 7.5 saat. Boşaltım Dışkı :% 66 İdrar :% 32 Anne sütü : küçük

miktarlarda. Erime noktası 242,5 °C (468,5 ° F). Protein bağlama ~% 92.

Motilium markası altında satılan Domperidone, Janssen Pharmaceutica

tarafından geliştirilen ve antiemetik, gastroprokinetik ajan ve galaktagog olarak

kullanılan çevresel olarak seçici bir dopamin D2 reseptör antagonistidir. Oral

veya rektal yolla uygulanabilir ve tabletler, oral yoldan parçalanan tabletler

(Zydis teknolojisine dayalı olarak), süspansiyon ve fitiller şeklinde bulunur. İlaç

bulantı ve kusmayı gidermek için kullanılır. Mideyle gıdaların geçişini arttırmak

(gastrointestinal peristaliteyi arttırarak); Ve prolaktin salımıyla laktasyon

(emzirme sütü) üretimini teşvik etmek amacıyla da kullanılır.

Şekil 1.4. Domperidonun üç boyutlu molekül yapısı

Page 20: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

8

1.3. Kullanılan Yöntem

1.3.1. Spektrofotometri

Elektromanyetik ışınım enerjisi ile maddenin etkileşmesi sonucu maddede ki

atom molekül veya iyonların, bir enerji düzeyinden diğerine geçişleri sırasında

absorplanan veya yayılan elektromanyetik ışımanın ölçülmesinde ve

yorumlanmasında kullanılan yönteme denir. Kullanılan cihazlara da

spektrofotometre denir.

Atomlar, elektromanyetik ışımayı absorbe ederek en düşük enerji düzeyinden

(temel düzey) uyarılmış düzeylere geçerler (şekil 1.5); bu geçişlerle ilgili olarak

söz konusu atomun absorpsiyon spektrumları da belirlenmiştir.

Elektromanyetik ışımayı absorbe ederek en düşük enerji düzeyinden (temel

düzey) uyarılmış düzeylere geçmiş olan atomlar, temel düzeye dönüş sırasında

ultraviyole veya görünür bölge sınırları içinde ışıma enerjisi yayarlar (emisyon).

Her atom için emisyon spektrumu da belirlenir.

Şekil 1.5. Temel haldeki ve uyarılmış haldeki elektronlar

Işık absorpsiyonunun spektrofotometrelerle ölçülmesi atom, iyon veya molekül

üzerine gönderilen ışığın şiddeti (Io) ile geçen ışığın şiddeti (I) arasındaki farkın

ölçümü temelleri üzerine kurulmuştur (Şekil 1.6).

Page 21: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

9

Şekil 1.6. Numune üzerine gönderilen ve çıkan ışığın şiddeti

Işığın absorpsiyonunun üzerine düştüğü atom, iyon veya molekülün derişimi ile

orantılı olarak değiştiği Lambert - Beer tarafından ileri sürülmüştür. Lambert-

Beer yasası olarak adlandırılan aşağıdaki eşitlikte aynı derinlikte bir çözeltiden

geçen bir ışın demetinin şiddeti çözeltinin derişimiyle orantılı olarak azalır.

I = Io . 10-εlC (1.1)

Burada;

I = Numuneyi terk eden ışığın şiddeti

Io = Numune üzerine gönderilen ışığın şiddeti

ε = Molar absorpsiyon katsayısı

C = Absorpsiyon yapan türlerin derişimi

l = Işığın numune kabı içinde aldığı yoldur.

Eğer eşitliğin eksi logaritması alınırsa, log = εlC elde edilir. Burada log

absorbans’dır ve A ile gösterilir. Bu durumda yukarıdaki eşitlik kısaca;

A = εlC (1.2)

şeklinde gösterilir ve bu eşitlikten derişim kolaylıkla hesaplanabilir.

Page 22: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

10

1.3.2. UV ve görünür bölge spektroskopisi

Her madde üzerine düşürülen ışınlardan bazılarını absorplayabilir. Maddenin

hangi dalga boylarındaki ışınları absorplayacağı kendine özgüdür. Bundan

yararlanılarak nitel analiz yapılabilir. Bir maddenin absorplayacağı ışın şiddeti

ise madde miktarı ile orantılıdır. Bundan yararlanılarak da nicel analiz

yapılabilir. Bu amaçla madde üzerine çok çeşitli enerjilere sahip ışınlar

gönderilebilir. Madde ile etkileşen ışının enerjisi değiştiğinde madde ile

etkileşim mekanizması da değişir. Buna bağlı olarak ölçüm tekniğinin de

değişmesi gerekir. Bu nedenle elektromanyetik spektrumun tümü için ölçüm

yapılabilecek tek bir cihazın bulunması mümkün değildir. Elektromanyetik

spektrumun farklı bölgeleri için farklı cihazlar kullanılır. Dalga boyu 110 nm –

1000 nm arasındaki UV ve görünür bölge ışınları ile çalışılabilen cihazlara UV ve

görünür bölge spektrofotometreleri denir. Bu bölgedeki ışınların

absorplanmalarının ölçümlerini temel alan analitik yönteme de UV ve görünür

bölge spektroskopisi denir. UV ve görünür bölge ışınları molekülün en üst enerji

seviyesindeki bir elektronun daha yüksek bir enerji düzeyine geçiş yapmasına

sebep olur. UV ve görünür bölge ışınları, moleküllerde benzer etki yaptığı için

birleştirilmişlerdir. Hem organik, hem de anorganik moleküller UV ve görünür

bölge ışınlarını absorplarlar. Her iki grup molekülde de ışın absorpsiyonu

elektron geçişi ile gerçekleşmesine rağmen etkileşim mekanizmaları farklıdır.

Organik moleküllerdeki absorpsiyon molekül orbital teorisine göre, anorganik

moleküllerdeki absorpsiyon ise kristal alan teorisine göre açıklanır.

1.3.3. UV ve görünür bölge absorpsiyon spektrofotometreleri

Maddenin ışığı absorplamasını incelemek için kullanılan düzeneğe absorpsiyon

spektrometresi veya absorpsiyon spektrofotometresi adı verilir. Bir

spektrofotometre düzeneği Şekil 1.7’de görüldüğü gibi başlıca ışık kaynağı,

dalga boyu seçicisi ve dedektörden oluşur. Dedektörde elektrik sinyaline

çevrilen optik sinyal bir kaydedici veya bir galvanometre ile ölçülür.

Page 23: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

11

Şekil 1.7. Bir spektrofotometrenin temel bileşenleri

Bu ana bileşenlere ek olarak spektrofotometrelerde ışığı toplamak, odaklamak,

yansıtmak, iki demete bölmek ve örnek üzerine belli bir şiddette göndermek

amacıyla mercekler, aynalar, ışık bölücüleri ve giriş ve çıkış aralıkları vardır.

Örnek ise, kullanılan dalga boyu bölgesinde ışığı geçiren maddeden yapılmış

örnek kaplarına konularak ışık yoluna yerleştirilir (Şener, 2006).

Deneyler sırasında araştırma laboratuvarımızda kullandığımız UV-Görünür alan

cihazımız şekil 1.8 de verilmiştir.

Şekil 1.8. UV-Görünür alan spektrofotometresi

1.4. Kemometrik Yöntemler

Günümüzde bilgisayar, yazılım, istatistik ve uygulamalı matematik alanlarındaki

gelişmeler, kimya alanında, özellikle de analitik kimyada karmaşık sistemlerin

çözümü için kemometri adı verilen yeni bir disiplinin doğuşuna neden olmuştur.

Bu gelişmeler, analitik kimya ve komşu dallardaki araştırmacılara, analitik

Page 24: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

12

problemlerin çözümünde yeni olanaklar sağlayan çok boyutlu ve çok değişkenli

parametrelerin kullanıldığı kemometrik yöntemlerle yeni çalışma alanları

doğurmuştur. Kemometri, istatistik ve matematik ile birlikte bilgisayar

kullanarak kimyasal verilerin işlenmesini kapsayan bir kimya disiplindir.

Kemometri, kimyasal analizlerde, kimyasal verilerden gerçek bilginin

ektraksiyonunu veya saklı bilgilerin açığa çıkarılmasına olanak tanıyan güçlü bir

araçtır. Kemometrinin temel uygulama alanlarından biri de analitik kimyadır.

Kemometri kavramı, 1972 yılında İsveçli Svante Wold ve Amerikalı Bruce R.

Kowalski tarafından ileri sürülmüştür ve 1974 yılında uluslararası kemometri

derneği tarafından bu disiplinin ilk resmi açıklaması yapılmıştır. Kemometri

içerik olarak, tanımlayıcı ve açıklayıcı istatistik (descritive and inference

statics), sinyal işleme (signal processing), deneysel tasarım (experimental

design), modelleme (modeling), kalibrasyon (calibration), optimizasyon

(optimization), yapı tanıma (pattern recognition), sınıflandırma (classification),

yapay akıl yöntemleri (artificial intelligience methods), resim işleme (image

processing), bilgi ve sistem kuramı (information and system theory) gibi

kavram ve uygulamaları kemometrinin konularını oluşturmaktadır.

Günümüzde kemometrik yöntemlerin gelişmesiyle birden fazla etken madde

içeren ürünlerin kantitatif analizi hiçbir kimyasal ön ayırma işlemi ve hiçbir

grafik işlemi gerektirmeksizin hızlı, doğru ve hassas olarak

gerçekleştirilmektedir. Bu durum kemometriye diğer yöntemlere göre büyük

bir avantaj kazandırmıştır ve kemometrinin kullanım alanının geniş bir alana

yayılmasını sağlamıştır.

Kemometri; analitik kimya, adli tıp, biyoloji, gıda kimyası, çevre kimyası,

arkeoloji gibi alanlarda kullanılmaktadır. Fizikokimyacılar ve madde bilimciler,

sinyal işleme ve çok değişkenli verilerin analizinde kemometrik yöntemleri

uyguladıkları görülmektedir. Organik kimyacılar ve farmasotik kimyacılar,

reaksiyon koşullarının optimizasyonunda deneysel tasarım ve ilaç tasarımında

yapı etki ilişkisi çalışmalarında kemometrinin araçlarını kullanmaktadırlar

(Vandeginste vd., 1998).

Page 25: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

13

Şekil 1.9. Kemometrinin ilişkili olduğu disiplinler

Şekil 1.9' da görüldüğü gibi kemometrik çalışmalarda, analitik kimyacıların ve

diğer ilgili disiplinlerin ihtiyaçları ölçüsünde uygulamalı matematik ve istatistik

bilgisine sahip olmaları gerektiği açıktır. Burada programlama ve hesaplama çok

önemlidir. Kemometrik uygulamaların çoğu kompleks hesaplamalar

içermektedir. Bu hesaplamaları elle veya basit hesap makineleriyle

gerçekleştirmek mümkün olmadığı için bilgisayar programlarına ihtiyaç vardır.

Kemometrik hesaplamalarda genellikle EXCEL, MATLAB, PANORAMA, MİNİTAB,

XLSTAT, SOLO ve diğer paket programlar kullanılmaktadır (Dinç, 2009).

İki veya daha fazla aktif bileşiği içeren karışımlarda bu aktif bileşiklerin hiçbir

ayırma işlemi kullanmaksızın analizi analitik kimyanın ve diğer komşu dalların

temel problemlerinden birisidir. Karışım halindeki numunelerin analizi için

çeşitli kromatografik ve spektrofotometrik yöntemlerin yaygın olarak

kullanıldığı çalışmalarda da görülmektedir. Bazı durumlarda bahsedilen bu

yöntemlerin de iyi sonuçlar vermediği de bir gerçektir. Sayılan bu nedenlerden

dolayı daha düşük miktarlarda numunelerin analizi için gelişmiş analitik

cihazlar geliştirilmesine rağmen klasik analitik cihazlardan elde edilen verilerin

çeşitli matematiksel algoritmalara tabi tutularak yöntemlerin hassasiyeti ve

sonuçların doğruluğu artırılmaya çalışılmaktadır.

Uygulama

alanları

KEMOMETR

İ

Analitik

Kimya

Biyoloji

Tıp

İlaç

Gıda

Sanayi

Matematik

İstatistik

Bilgisayar

Programlama Mühendislik

Organik

Kimya

Fizikokimy

a

Page 26: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

14

1.4.1. Çok değişkenli kalibrasyon algoritmaları

1.4.1.1. Temel bileşen analizi yöntemi (Principal component analysis

(PCA) method)

Matriksin boşluk dizilerinin sınanması, örnekler arası ilişkiyi incelemek için

etkili bir yoldur. Fakat, bu değişkenlerin ölçüm sayısı üçten az olduğunda sadece

mümkündür. Temel bileşen analizi, küçük sayılı “faktör”leri kullanarak bir çok

değişkende amacın, varyasyon yüzdesini sunmak olduğu yerde, veri matriksinin

matematiksel işletimidir. Yeni boşluk dizisi, orijinal ölçüm değişkenlerinden

daha fazla faktör kullanarak, tekrar tarif edilmesiyle örneklerin gösterildiği

çizimdir. Bu yeni giriş, faktör veya temel bileşen olarak yol gösteren, bir çok

değişkenle analizcilere matriks araştırmasına ve göreceli küçük sayılı

boyutlarda verilerin doğru değişken doğasının çizilmesine izin verir. Bu yeni

bakışla, insan örnek tanımlamaları, verilerdeki yapıların tanınmasına izin verir.

Temel bileşen analizleri, en iyi şekilde iki değişkenli örnek kullanılarak

anlaşılabilir. Sadece iki değişkenle, değişkenlerin sayısının indirgenmesine

ihtiyaç duyulmaksızın, boşluk dizilerini çizmek mümkündür. Bu tamamen PCA’

nın faydaları arasında olmamasına rağmen, nasıl işlediğini iyi anlatır. Ayarlı

örnek verilerinin dizi boşlukların iki boyutlu noktaları Şekil 1.10’ da

gösterilmiştir. Veri matriksi iki kolondan meydana gelir, iki ölçüm, 40 dizi ve

örnekleri sunar. Matrikslerin her bir grafikte (0) noktası olarak gösterilir.

Şekil 1.10 Temel bileşenin ilk ikisi koyu renkle çizili olan iki boyutlu sistemde verilerin bir dizi noktaları

Page 27: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

15

Boşluk dizilerinde, örnekler arasındaki ilişkiyi çalışmak ilginçtir; örnekler arası

uzaklık benzerlik ve farklılıkları belirlemede kullanılır. Matematiksel terimlerde,

PCA’ nın amacı, mümkün olduğu kadar boyutları kullanarak iç noktaların

uzaklığını anlatmaktır.

1.4.1.2. Temel bileşen regresyon yöntemi (Principal component

regression (PCR) method)

Çoklu regresyonun problemlerinden biri, kestirim değişkenlerinin arasındaki

korelasyonların matematiksel komplikasyonlara yol açarak y kestirimlerinin

güvenilir olmamalarına sebebiyet verebilmeleridir. Bundan kaçınmanın bir yolu

ise, x değişkenleri üzerinde bir PCA gerçekleştirip, ardından temel bileşenler

üzerinde y’ ye regresyon uygulamaktır. Buna temel bileşen regresyonu (PCR)

adı verilmektedir. Temel bileşenler korelasyonlu olmadıklarından dolayı,

kestirim değişkenleri arasındaki korelasyon problemi ortadan kalkar.

PCR, asıl kestirim değişkenlerinin sayısının mevcut kalibrasyon numunesi

sayısını aştığı durumlarda da yararlı bir tekniktir. Kestirim değişkenlerinin

sayısı, asıl değişkenleri kullanmak yerine ilk birkaç temel bileşenin kullanılması

suretiyle azaltılabilir. Bu yöntem, kullanılan temel bileşenler toplamda kestirim

değişkenlerindeki varyasyonun çoğundan sorumlu oldukları müddetçe tatmin

edici sonuçlar verecektir.

Kemometrik kalibrasyon yöntemlerden birisi olan temel bileşen regresyon

yöntemi, derişim seti için ölçülen absorbans verilerinin dekomposizyonu ile

birbirine dik (ortogonal) doğrular elde edilmesi esasına dayanır. Bu elde edilen

doğrular kurulacak kalibrasyonun koordinat sistemidir.

PCR kalibrasyonu, için tek fark, başlangıç verilerindedir. Spektral koordinasyon

sistemindeki açıklanan absorbans değerlerini kullanmak yerine, temel

vektörlerin alıkonması ile tanımlanan koordinasyon sisteminin kullanılır.

Absorbans değerlerini içeren veri matrisi yerine, yeni koordinasyon sisteminin

eksenlerinin her birinin her bir spektrumun koordinatlarını içeren veri matrisi

Page 28: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

16

kullanılır. Gördüğümüz gibi, bu yeni koordinatlar, temel vektörler üzerindeki

spektrumların görünümünden daha iyi değildir. Bu görünüm aşağıda

gösterildiği gibi kolay bir şekilde hesaplanabilir.

Agörünen = VcT A …..[1.3]

Burada

Agörünen yeni koordinatları içeren matris

A orijinal eğitim setinin absorbans matrisi

Vc temel vektörleri içeren matris, alıkonan her faktör için bir

kolon.

Şimdi Agörünen değeri, C = P . A eşitliğindeki A değeri ile yer değiştirilecek olursa,

C = F Agörünen …..[1.4]

Şimdi, PCR kalibrasyon matrisi için çözüm yapılmaya hazırdır. Bu işlem de ILS

kalibrasyonu için yapılan çözümle aynıdır. İlk olarak, [1.4] denklemini her iki

tarafı T

görünenA ile çarpılır.

T

görünengörünen

T

görünen AAFAC …..[1.5]

Daha sonra, [1.5] denkleminin her iki tarafı 1T

görünengörünen ]AA[ ile çarpılarak

T

görünenA sahte dönüşümü yapılır.

1T

görünengörünen

T

görünengörünen

1T

görünengörünen

T

görünen ]AA[AAF]AA[AC …..[1.6]

Matrisi ve onun tanımlanan ters matrisini oluşturmak için, denklem [1.6]’ nın

sağ tarafından T

görünengörünenAA 1T

görünengörünen ]AA[ değeri uzaklaştırılır ve aşağıdaki

denklem elde edilir.

Page 29: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

17

F]AA[AC 1T

görünengörünen

T

görünen …..[1.7]

Ölçülen spektrumdan bilinmeyen örneklerin tahmini yapmak için F değeri

hesaplanır. Bunun için ilk olarak, denklem [1.3] deki Agörünen değeri denklem

[1.4]’ de yerine yerleştirilir. Bilinmeyen örnekler için tahmin edilen derişimler

alt indisle gösterilir.

Cbilinmeyen = F VcT Abilinmeyen …..[1.8]

Dikkat edilmesi gereken, kalibrasyon zamanında VcT.A değerini önceden

hesaplamaktır. Fhesaplanan değeri denklem [1.8] den bulunursa,

Cbilinmeyen = Fhesaplanan Abilinmeyen …..[1.9]

Her bir bileşen için bir tane tahmin edilen sıraya sahiptir. Her sıra,

spektrumdaki her bir dalga boyu için bir tane kalibrasyon katsayısına sahip

olmalıdır. Ölçülen spektrumdan bilinmeyen örneklerin tahmin derişimleri için

şimdi Fhesaplanan değeri kullanılabilir. İlk olarak, Abilinmeyen, spektrumdaki yeni

absorbans matrisi içine yerleştirilir. Denklem [1.9] kullanılarak Cbilinmeyen için

yeni derişim matrisi üretilir, bu matris, bilinmeyen örnek için tahmini

bilinmeyen derişimleri içermelidir.

1.4.1.3. Kısmi en küçük kareler yöntemi (Partial least squares regression

(PLS) method)

Kemometrik kalibrasyonlardan en yaygın ve popüler olanı PLS yöntemidir. PLS

yönteminde kalibrasyonun kurulması için kullanılan PLS algoritmalarına göre,

ortogonalize edilmiş PLS algoritması (orthogonalized PLS algorithm) ve

ortogonalize olmayan PLS algoritması (non-ortogonalized PLS algorithm) gibi

ekilleri vardır. Ortogonalize PLS ve ortogonalize olmayan PLS kalibrasyonunun

PLS1 ve PLS2 şeklinde iki tipi söz konusudur. PLS1 de bir bileşik model

içerisinde iken; PLS2 de bütün bileşikler modele dahil edilmektedir.

Page 30: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

18

Wold ve Martens tarafından verilen PLS algoritması en genel olanlarıdır. PLS

kalibrasyonu, sayı vektörleri vasıtasıyla X- ve Y- blokları arasındaki ilişkiye

dayanır. PLS algoritmasına göre sıfır etrafında merkezileştirilmiş X-

değişkeninin matrisi ve sıfır etrafında merkezileştirilmiş Y- değişkeninin

parçalanması aşağıdaki biçimde verilir.

Şekil 1.11. PLS2 kalibrasyonu

X = T.PT + E (1.10a)

Y = U.QT + F (1.10b)

Y = X.B + F (1.10c)

B = W (PT.W)-1 . QT (1.10d)

Burada X= bağımlı değişken absorbans verileri), Y= bağımsız değişken (örneğin

derişim), T= X için sayı matrisi, U= Y için sayı matrisi, P= X için yük matrisi, Q= Y

için yük matrisi, E= X-kalıntı matrisi, F= Y-kalıntı matrisi, W=max (kovaryans

(E,F) ).

PCR algoritmasında olduğu gibi bu katsayılar (B) linear regresyon denkleminde

yerine konursa analiz edilecek numunenin absorbans değerleri bu eşitlikte

yerine yazılarak hesaplanabilir.

Yöntemin avantajları

i) PLS kalibrasyon işlemi CLS ve ILS hesap tekniklerini kapsamaktadır.

X

T P

Y Q

E

U F

J I A

= A . +

N

=

A

. A

N N

+

J J I I

I I I

Page 31: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

19

ii) Tek aşamalı bir dekompozisyon ve regresyon işlemi gerektirir,

kalibrasyonda kullanılan öz vektörler analiz edilen bileşenler ile en

geniş ortak spektral değişimin olduğu bölgede doğrudan ilişkilidir.

iii) Kalibrasyonlar genellikle kalibrasyon setinin bilinmeyen numunelerden

beklenen değişik derişimler yansıtması daha fazla güvenirlik

sağlayacaktır.

iv) Yalnızca analiz edilecek bileşenlerin bilinmesi şartıyla kompleks

karışımlar için kullanılabilir.

v) Bazı durumlarda orijinal kalibrasyon karışımlarında bulunan fakat

numunede olmayan bileşenli numunelerin miktar tayininde

kullanılabilir.

vi) Bu tekniklerin hepsi spektral kantitatif analiz için uygulanırken

literatürdeki sebepler genellikle PLS’ nin tahmin gücünün yüksek

olduğunu göstermektedir. Birçok durumda PLS metodları PCR’ den

daha iyi sonuçlar verir.

Yöntemin dezavantajları;

i) PLS hesaplamaları klasik metotlardan daha yavaştır.

ii) PLS modellerin anlaşılması ve yorumlanması zor olup son derece

soyuttur.

i) genellikle çok sayıda numune için doğru bir kalibrasyon gereklidir.

ii) kalibrasyon numunelerinin hazırlanması bileşenlerin derişimleri ile

doğrusallıktan uzaklaşmaları nedeniyle zordur (Dinç, 2007).

1.4.2. Kalibrasyon (Derişim) setinin tasarımı

Kemometrik (CLS, ILS, PCR, PLS) kalibrasyonlar için kalibrasyon seti ya rasgele

(randomly) yada analizi yapılacak numunede yer alan maddelerin derişimlerini

içerecek şekilde kalibrasyon (derişim) setinin tasarımı yapılır. Simetrik

kalibrasyon setinin planlanmasında analiz edilecek maddelerin derişimleri,

kalibrasyon setinin içinde ana kümenin permütasyonları şeklinde alt kümeler

oluşturmalıdır. Kemometrik çalışmalarda rastgele kalibrasyon setinin

hazırlanmasından ziyade, analiz edilecek maddelerin derişimlerine göre

Page 32: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

20

simetrik ve hataların minimize edilmesi açısından tercih edilecek bir durumdur.

Çalışmalarda derişim seti hazırlanmasında, çeşitli tasarım şekilleri verilmekle

birlikte rastgele hazırlanan derişim setleri de kullanılmaktadır.

1.4.3. Çapraz validasyon işlemi (Cross-validation procedure)

Kemometrik kalibrasyonların validasyonu için kalibrasyonu ve tayin

basamaklarında kalibrasyonun standart hatası (Standard error of calibration→

SEC) ve tayinin (tahminin) standart hatası (Standard error of prediction→ SEP)

gibi parametreler kullanılmaktadır. SEC ve SEP değerlerini minimum yapan

kalibrasyon koşulları ve F-istatistiği kullanılır. Kalibrasyon performanslarını

değerlendirmek için kemometrik kalibrasyonların SEC ve SEP değerleri yanında,

bilinen ve tahmin edilen derişim değerlerinin lineer regresyon analizi yapılarak,

korelasyon katsayısı, doğrunun eğim (m) ve kesim (n) değerleri kullanılır.

PCR ve PLS kalibrasyonlarının kurulmasında faktör seçimi için çapraz

validasyon işlemi (Cross-validation procedure) kullanılır. Bunun için karelerin

tahmin (tayin) hatalarının toplamı (prediction error sum of squares→PRESS)

hesaplanır. Optimal faktör sayısını bulmak için önerilen kriterler minimum

PRESS değeri ve F-istatistiğidir.

1.4.4. Varyans analizi (ANOVA)

Varyans analizi tekniği kullanılarak grup ortalamaları arasındaki farklılığın veya

farklı analitik yöntemler ile elde edilen analiz sonuçlarının ortalamaları

arasındaki farklılığın önemli olup olmadığına bakılabilir. Bir araştırmada k tane

işlemin ( veya k tane yöntemin) n tekrarının sonunda elde edilen veriler bir

tabloda özet haline getirilir. Sonra kontrol ve karşıt hipotezi aşağıdaki şekilde

kurulur.

H0: İşlemlerin temsil ettiği popülasyon ortalamaları arasındaki fark tesadüften

ileri gelmektedir. İşlem ortalamaları arasındaki gözlenen fark sıfır kabul

edilebilir:

Page 33: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

21

µ1 = µ2 = µ3 =. . . . . . . .=µk dır.

H1: En az iki muamele grubunun ortalaması arasında gözlenen fark tesadüften

ileri gelmektedir. En az iki işlem grubunun incelenen özellik üzerine olan

etkileri birbirinden farklıdır, yani aralarındaki fark istatistiksel olarak

önemlidir.

Karşıt hipotez kurulurken en az iki işlem arasındaki fark önemlidir

denilmektedir. Çünkü kontrol hipotezinin yapılan analiz sonucunda

reddedilmesi için denemede dikkate alınan k tane işlemin birbirinden farklı

olması gerekmez. En az iki işlem arasındaki farklılık kontrol hipotezinin

reddedilmesine sebep olabilir.

Yapılan hipotez kontrolü sonucunda karşıt hipotez kabul edilmiş ise bu en az iki

grup ortalaması arasındaki farklılığın önemli olduğu “çoklu karşılaştırma

yöntemleri” kullanılarak araştırılır.

Gruplar arası, gruplar içi serbestlik dereceleri ve gruplar arası- gruplar içi

kareler toplamı hesaplanır. Bu değerlerin oranlanmasıyla F değeri elde edilir.

Elde edilen F değeri F değeri F tablosundan (α:0,05) okunan değerle kıyaslanır

(Dinç, 2009).

1.4.5. Kemometrik Kalibrasyon Yöntemlerinin Uygulamaları

1.4.5.1. Kemometrik yöntemlerin uygulama alanları

Analitik kimyadaki miktar tayini çalışmalarında, kemometrik kalibrasyon

yöntemleri ya da çok değişkenli kalibrasyon yöntemleri IR spektrofotometre,

UV- görünür alan spektrofotometre, spektroflorimetre, yüksek basınçlı sıvı

kromatografisi (HPLC) ve kapiler elektroforez gibi analitik cihazlardan elde

dilen analitik veriler uygulanmaktadır. Analitik kimyanın prensip ve yöntemleri

çok değişik komşu disiplin tarafından kullanılmaktadır. Bu da analitik kimyanın

Page 34: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

22

biyoloji, tıp, ziraat, gıda ve eczacılık gibi alanlarda geniş bir uygulama alanı

olduğunu göstermektedir.

Analitik çalışmalarda kemometrik yöntemlerin uygulamaları anorganik analiz

organik analiz, ilaç analizi, klinik ve biyolojik numunelerin analizi, gıda ve su

analizleri, çevre analizleri ve stabilite tayinleri, çözünme hızı testleri şeklinde

özetlenebilir.

1.4.5.2. Çoklu bileşen analizi (Multicomponent analysis)

Son yıllarda çoklu bileşen analizi, analitik kimyacılar için en önemli konulardan

birisi oldu. Bu bağlamda, aynı anda miktar tayinlerinin klinik kimyası, ilaç

analizi kirlilik kontrolü vb. gibi değişik disiplinler ile ilgili aktif bileşikleri içeren

karışımların kantitatif analizi için oldukça kullanışlı olduğu kanıtlanmıştır. Çok

değişkenli kalibrasyonların absorbans sinyallerine uygulanmasıyla çok bileşen

analizlerinden elde edilen sonuçların doğruluğu, yöntem ve kullanılan analitik

sinyallere bağlıdır.

Page 35: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

23

2. KAYNAK ÖZETLERİ

Kumar ve arkadaşının 2010 yılında yaptıkları çalışmada, domperidone' nin

(DOM) seçici tayini için elektrokimyasal cevap karakterli iki yeni

potansiyometrik sensör geliştirmişlerdir. Geliştirilen bu iki sensör de DOM-PTA

(fosfotungstik asit) nın iyon çifti olarak kullanıldığı elektro aktif maddelerdir.

Sensörlere bir PVC membran sensörü ve bir karbon pasta sensörü

eklemişlerdir. Hazırlanan sensörler, PVC sensörü için 56,5 ve karbon pasta

sensörü için 57,8 mV da bir lineerlik ve doğrusallık göstermiş, ve bu doğrusallık

sırasıyla 1,0.10-1-1,0.10-5 ve 1,0.10-1 - 3,55.10-5 M aralığında gerçekleşmiştir.

Hazırlanan DOM-PTA membran sensörün tepki süresi 25 saniyeden ve aynı

şartlarda karbon pasta sensörünün tepki süresinin 20 saniyeden daha az

olduğunu çalışmacılar belirtmişlerdir. Her iki sensör içinde kullanışlı pH aralığı

4-6 olarak tespit edilmiştir. PVC membran sensörü için saptanma sınırı

7,36.10-5 M ve karbon pasta sensörü için ise 1,0.10-6 M değeri gözlenmiştir.

Önerilen sensörler, çok sayıda girişim yapan iyonun olduğu ortamda bile DOM'

un tayini için iyi bir seçicilik gösterdiği belirtilmiştir. Tabletler gibi farmasotik

bileşiklerin tayini geliştirilen sensörlerin analitik uygulamalarında

kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlar, standart yöntemle elde edilen verilerle iyi

bir uyum içinde olduğu çalışmacılar tarafından belirtilmiştir. Sensörler ayrıca

standart ekleme yöntemi ile idrar gibi gerçek örneklerde DOM tayini için

uygulanmıştır.

Cignitti ve arkadaşlarının 1995 yılında yaptıkları çalışmada, domperidone 'nin

UV absorpsiyon spektrumları, CH3CN içerisinde 2-(3H)-benzimidazolone ve 5-

C1-2-(3H)-benzimidazolone ile sert asitlerin varlığında incelenmiştir. 2-(3H)–

benzimidazolone' nin elektronik geçişlerinin teorik analizi kuantum mekanik

yöntemlerle gerçekleştirildiği çalışmacılar tarafından belirtilmiştir.

Domperidone' nin moleküler mekanik (kuvvet alanı) hesaplamaları

konformasyonel alanı karakterize etmek için yapılmıştır. Sonuçlar, oluşan

konformerlerin çok büyük bir bölümünün 3 kcal/mol den daha düşük bir

enerjiye sahip olduklarını göstermiştir.

Page 36: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

24

Abdelrahman' ın 2013 yılında yaptığı çalışmada, sinnarizin ve domperidone'

nin ikili karışımında bir arada tayin için herhangi bir ön ayırma işlemi

gerçekleştirmeden üst üste çakışan spektrumlardan, doğru, seçici ve hassas

spektrofotometrik yöntemler geliştirmiştir. Geliştirilen bu yöntemler, eğri

altındaki alan (AUC) ve çift dalga boyu spektrofotometri yöntemleridir. AUC

yöntemi için, sinnarizin ve domperidone' nin ikili karışımında dalga boyu

aralıkları 241-258 ve 280-292 nm seçilmiş, seçilen dalga boylarına Cramer

kuralı uygulanmış ve her iki bileşenin derişimleri tayin edilmiştir. Diğer yöntem

olan çift dalga boyu yönteminde, her iki bileşen için iki farklı dalga boyu

seçilmiş, absorbans farklılığının sıfır olduğu nokta diğer bileşenden ayrılmıştır.

Domperidone 240,2 nm ve 273,2 nm 'de eşit absorbans göstermiş ve bu da

sinnarizin' in tayininde ölçülen absorbans dan farklılık göstermiştir. Buna

benzer olarak domperidone' nin tayininde 230,8 ve 259,2 nm ölçülmüş ve

bunlarda farklılıklar göstermiştir. Önerilen yöntemler sırasıyla 2-20 ve 2-22

µg/mL derişim aralıklarında sinnarizin ve domperidone' un tayinleri için

uygulanmıştır. Uygulanan yöntemler USP yönergelerine uygun olarak

onaylanmış ve sonuçların, güvenilir, tekrarlanabilir ve kısa analiz süresi ile rutin

kullanım için doğru neticeler verdiklerini ortaya çıkarmıştır. Önerilen

yöntemler ile elde edilen sonuçlar istatistiksel olarak birbirleriyle

karşılaştırılmış, doğruluk ve hassasiyet yönünden aralarında anlamlı bir fark

bulunmadığı tespit edilmiştir.

Abdel-Ghany ve arkadaşları 2015' de yaptıkları çalışmada, domperidone (DP)

ve ranitidin hidroklorür (RT) bileşiklerinin ilaç ve toz numunesi içinde bir

arada tayinleri için dört basit, spesifik, doğru ve kesin spektrofotometrik

yöntemler geliştirmişlerdir. Bu yöntemlerden birincisi eşzamanlı oran çıkarma

(SRS), ikincisi sıfırıncı derece spektrofotometrik (Do) oran çıkarma (RS), üçüncü

yöntem birinci derece türev spektrumu (1DD) ve son yöntemde merkez

ortalamalı oran spektrumlarıdır (MCR). Kalibrasyon eğrisi, DP ve RT için

sırasıyla 0,5-5 ve 1-45µg mL-1 olduğu derişim aralığında doğrusaldır. Önerilen

spektrofotometrik yöntemler herhangi bir ön ayırma basamağı olmadan

gerçekleştirilmiştir. Kabul edilen yöntemlerin seçiciliği hem ilaç

kombinasyonunda hem de sentetik karışımlar içinde analiz edilerek test

Page 37: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

25

edilmiştir. Önerilen yöntemler ICH kurallarına göre doğrulanmış ve sonuçlar

test edilmiştir; bunlar hassas ve tekrarlanabilir sonuçlardır. Tüm elde edilen

sonuçlar istatistiksel olarak birbirleri ile karşılaştırılmış, ve yöntemler arasında

anlamlı bir farklılık olmadığı gözlemlenmiştir.

Youssef ve arkadaşlarının 2013 yılında yaptıkları çalışmada, çalışmacılar dört

sonuç üzerinde yoğunlaşmışlardır.

1-Domperidone gastroparezi tedavisinde kullanılan bir prokinetik ajandır. Daha

önceki çalışmalarda, radyometrik, yüksek performanslı sıvı kromatografisi ya

da tek dört kutuplu kütle spektrometrik teknikleri ile domperidone' nin

oksidatif metabolitlerinin tespitini yapıldığı bildirilmiştir. Çalışmacıların amacı

domperidone için Faz I ve Faz II metabolitleri elektrosprey iyonizasyon etkin

tandem kütle spektrometresi ile birlikte sıvı kromatografisi kullanılarak

tanımlamaktır.

2- Domperidone metabolitleri çalışma ekibi tarafından 11 gastroparez

plazmasında ve idrarında tespit edilmiştir ve bu hastalar domperidone ile tedavi

edilmiştir. Buna ek olarak, oksitleyici ve domperidonun konjugatif metabolitleri

insan karaciğer hücre altı fraksiyonlar içinde karakterize edilmiştir.

3- Yedi metabolit, canlı içinde içinde tespit edilmiştir. Domperidone' nin M1 ve

M2 ile tanımlanan iki metaboliti çalışmacılar tarafından başarı ile metabolize

edilmiştir. Mono-hidroksillenmiş metabolitler M8 e , M9 glukuronize ve M11 e

sülfatlanmıştır. Çalışmacılar M7, M8, M9 ve M11 metabolitlerine literatürde

daha önce rastlanmadığını belirtmişlerdir. Buna ek olarak beş tane metabolit iki

mono-hidroksile edilmiş metabolitler (M3 ve M4) insan sub-hücresel

fraksiyonları içinde tespit edilmiştir.

4- Yapılan çalışmada toplamda 7 yeni metabolit de dahil olmak üzere 12

domperidone metaboliti tespit edildiği çalışmacılar tarafından bildirilmiştir.

Imran Ali ve arkadaşlarının 2006 yılında yaptıkları çalışmada, bir dopamin D2

reseptörü olan domperidone, insanlarda antiemetik madde olarak

kullanılmaktadır. Bazı yüzey ve yeraltı sularının kirlenmesine neden olan bazı

ilaç endüstrisi tarafından yayımlanan bir atık olarak bulunmuştur. Bu nedenle,

domperidone' nin analizi için, hassas, ucuz ve tekrarlanabilir HPLC-SPE yöntemi

Page 38: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

26

bu çalışmada çalışmacılar tarafından geliştirilmiştir. Çalışmada kullanılan kolon

C18 (15cm x 0.46 mm, 5µm) simetri kolonudur. Kullanılan mobil faz fosfat

tamponu (50 mM, pH 3,5) asetonitril (80:20, v / v) de akış hızı 2,.0 mL / dakika

dır. 230 nm' de UV modu kullanılarak en iyi algılama tespit edilmiştir.

Alıkonma, ayırma ve çözünürlük faktörleri sırasıyla 2.63, 3.00 ve 3.20 olarak

bulunmuştur. Atık sulardan domperidone' nin geri kazanma değeri % 95,0

olarak bulunmuştur. İç standart olarak celiprolol kullanılmış ve atık sulardan

domperidone' nin ekstraksiyonu başarılı bir şekilde yapılmıştır.

Enany ve arkadaşları 2008 yılında yaptıkları çalışmada, alternatif akım (ACt)

kullanarak lansoprazol (LN) ve omeprazol'ün (OMP) polarografik davranışını

pH 9,6 ve 10,5 arasında pH 4.1–11.5 aralığında Britton Robinson tamponu

(BRB) kullanarak incelemişler ve gayet iyi tanımlanmış ACt pikleri her iki

madde içinde elde edilmiştir. Çalışmada geçerli derişim aralıkları olan 0,4-20 µg

mL-1 ve 0,2-10 µg mL-1 değerlerinde sırasıyla LNS ve OMP için doğrusallık

gözlemişlerdir. Minimum tespit limitleri (S / N = 2), 0.02 µg mL-1 (5.4 x 10-8 M)

ve 0.01 µg mL-1 (2.9 x 10-8 M), sırasıyla LNS ve OMP için edilmiştir. Önerilen

yöntem, başarılı bir şekilde ticari kapsüllerde iki ilaç analizi için tatbik

edilmiştir. Ortalama yüzde geri kazanımlar olumlu referans yöntemler ile elde

edilenler ile karşılaştırılmıştır. Naproksen ve metotreksat gibi eş uygulanan

ilaçların önerilen yönteme müdahale etmediği gözlenmiştir. Önerilen yöntem,

bundan başka çakılı plazmada lansoprazol' ün in-vitro belirlenmesi için de

kullanılmıştır. Geri kazanımlar 98,47 ± 1,29 (n = 4) olarak bulunmuştur.

Damlama Cıva elektrottan kaynaklanan tiyol grubuna sülfonil grubunun

azaltılması da dahil olmak üzere, her iki ilaç için elektrot reaksiyonu bu işlemler

gerçekleştirilmiştir. Yöntemin avantajları zaman tasarrufu ve diğer yayınlanmış

voltametrik yöntemle daha duyarlı olduğudur. Yine bu çalışma, bu konuda

mevcut polarografi (ACt) alternatif kullanımına ilişkin ilk yayındır.

Barreiro ve arkadaşları 2011 yılında yaptıkları çalışmada, pantoprazol ve

lanzoprazol' ün enantiomerlerinin bir arada tayinleri için iki boyutlu iyon

yakalayıcılı kütle spektrofotometresi ile sıvı kromatografik sistemde ölçüm

yapmışlardır. Bir polisakarit bazlı kiral kolon, her iki ilaç enantio ayırmada

Page 39: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

27

ikinci boyutta kullanılırken sığır serum albümini oktil kolonu (RAM-BSA C8) bir

sınırlı erişim ortam, humik maddelerin çıkarılması için birinci boyutta

kullanılmıştır. 1,0 mL enjeksiyon hacmindeki yerel su numunesinde yapılan

çalışmalarda alınan sonuçlara göre, dedeksiyon sınırları 0,200 ve 0,150µg L-1,

sırasında pantoprazol ve lansoprazol enantiyomerler için iyi bir seçicilik,

ekstraksiyon etkinliği, doğruluk ve kesinlik göstermiştir. Bu çalışmayı izleyen

yeni çalışmalar, biyotik ve abiyotik enantioselektif bozulması ve enantiyomerik

fraksiyonların zamansal değişikliklerin çalışmaları için yenilikçi bir çalışmadır.

Pandya ve arkadaşları 1997'de yaptıkları çalışmada, hızlı ve hassas bir yüksek

performanslı ince tabaka kromatografisi (HPTLC) yöntemini, insan plazması

içinde lansoprazol ölçümü için geliştirilmişler ve farmakokinetik çalışma için

kullanımını değerlendirmişlerdir. Dedeksiyon ve tayinler iç standart

kullanılmadan başarılmıştır. Tek kademeli ekstraksiyon prosedürü, plazma ve

özü bilinen bir miktarda ekstre lansoprazol, bir Camag Linomat IV otomatik

numune alıcı ile önceden kaplanmış silika jel 60 F254 plakalar üzerinde takip

edilmiştir. Lansoprazol Camag TLC tarayıcı 3 kullanılarak ölçülmüştür. Geri

kazanma çalışmaları 0,25 ile 0,05 µg/ml plazmaya ilave özgün analitler

kullanılarak, % 95,37±2,15 geri kazanılmış ve tespit edilebilir lansoprazol

miktarı 20 ng/ml plazma olarak elde edilmiştir. Yöntem, plazma içinde

lansoprazol miktarına doğrudan bir tahmin sağlamaktadır. Yöntem, plazma

seviyelerinin belirlenmesi yanı sıra sağlıklı gönüllülere, iki farklı preparatın

oral yoldan verilmesinden sonra, lansoprazol' ün farmakokinetik parametreleri

için kullanılmıştır.

Jun Matsukawa ve arkadaşlarının 2011 yılında yaptıkları çalışmada, TAK-438

adında, yeni bir potasyum rekabetçi asit engelleyici (P-CAB) tersinir olarak

gastrik H+, K+ -ATPaz inhibe salgı kesici ajan türü geliştirmişlerdir. Daha önce,

TAK-438, in vivo olarak asit salgılamasının inhibisyonunda lansoprazol, bir

proton pompa inhibitörü ile karşılaştırıldığında üstün bir etkinliğe sahip

olduğunu göstermiştir. Bu çalışmada, primer kültürlü tavşan gastricn bezleri

kullanılarak iki ilacın eylemlerin modunda farklılıkları araştırılmıştır. TAK-438

ve lansoprazol akut izole gastrik bezlerde gastrik asit oluşumunu (IC50

Page 40: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

28

değerleri sırasıyla 0,30 ve 0,76 mM) önlediği çalışmacılar tarafından

saptanmıştır.

Toshio Tanabe ve diğerlerinin 2003' de yaptıkları çalışmada, hayvanlarda

gastrik mukozanın enterokromafin-benzeri (ECL) hücreleri, mide asidi

salgısının önemli bir rol oynadığı ifade edilmektedir. Bunlar birkaç granüller ve

çok sayıda salgı vezikülleri ve microvesicles içerir. Bunlar gastrin dolaşımdaki

kontrolü altında çalışır. Bu çalışmada, hipergastrinemi indüklediği bilinen

proton pompa inhibitörü lansoprazol (LP), verilen sıçanların ECL hücrelerinin

histamin için bir imünoelektron mikroskopik bir çalışma (HA)

gerçekleştirilmiştir. Çalışmada ön gömme dolaylı immunoperoksidaz prosedürü

HA konjuge glutaraldehit karşı fare monoklonal antikor AHA-2 kullanılmıştır.

Farelere, bir aylık bir süre boyunca, LP (günde 50 µg / kg, deri altına) verilmiş

ve bunun da mide ECL hücrelerinin hipertrofisini geliştirdiği saptanmıştır. Bu

açık bir şekilde HA, normal farelere kıyasla, LP-muamele edilmiş farelerin ECL,

hücrelerin sitoplazması içinde çok daha yüksek bir dereceye kadar yer aldığını

göstermiştir. HA immunoreaktivitesi granüller ve sıçanlarda ECL hücrelerinin

salgı kabarcıklarına çekirdeklerinde gözlenmiş ama tedavi gören sıçanlarda

daha da yeni geliştirilen vaküol çekirdeklerinde gözlenmiştir. Bu sonuçlar HA

aktif LP-muamele farelerin hipertrofik ECL hücrelerinin sitoplazmasında

meydana olabileceğini düşündürmektedir. Aynı zamanda, bu çalışmada önerilen

HA salgı vezikülleri içine granüllerin dönüşümü ve buna bağlı olarak

genişlemeye neden olduğu ve vakuollerin büyük salgı kabarcıklarına füzyonu ile

oluşturduğu saptanmıştır. Ayrıca, nispeten daha az HA immünoreaktivitesi

vakuol varolan bulgu vakuoller aktif gelişmiş autophagocytosis ve / veya

oksidatif stres yoluyla (örneğin, HA) gereksiz salgı ürünleri olarak da önerebilir.

Diğer bir olasılık, bu çalışmada vakuoller olarak zara sınırlı yapı, gerçekte salgı

vezikülleri aktif ve hızlı bir HA serbest içinden ekzositoz, art arda bir sonucu

olarak üretilen bir invagination yapısının olabileceği tartışılmıştır.

Page 41: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

29

3. MATERYAL VE YÖNTEM

3.1. Materyal

Yapılan bu tez çalışmasında, UV/VIS spektrofotometrisi ile Lansoprazole (LAN)

ve Domperidone (DOM) aktif bileşenlerini içeren Reflü tedavisinde kullanılan

Lacombi ticari isimli ilaç numunesinde, LAN ve DOM' un nicel olarak tayini

yapılmıştır. Spektroskopi cihazından elde edilen verilere PCA, PCR ve PLS gibi

kemometrik yöntemler uygulanmıştır. Spektrofotometrik ölçüm çalışmalarında

LAN ve DOM aktif bileşenleri metanol kullanılarak çözülmüş ve hazırlanan bu

çözeltilerin spektrumları alınarak kaydedilmiştir. Bu işlemde birinci basamakta

LAN ve DOM' un önce tek tek, ikinci basamakta ise farklı oranlarda hazırlanan

sentetik karışımlarının spektrumları kaydedilmiştir. Çalışmanın son

basamağında ise ticari ilaç örneğinde ölçümler yapılmıştır. Elde edilen veriler

lisansı elimizde bulunan MİNİTAB 16 ve MATLAB R2013a istatistik

programlarıyla değerlendirilmeye çalışılmıştır.

3.2. Kullanılan Cihazlar

3.2.1. UV-görünür spektrofotometre cihazı

UV-VIS spektrumları, bilgisayar tarafından kontrol edilen 1 cm uzunluğundaki

hücre ile donatılan UV 1700 PHARMASPEC SHİMADZU spektrofotometresi

kullanılarak alınmıştır.

3.3. Kullanılan Kimyasal Maddeler

Deneylerde analitik saflıkta olan kimyasallar kullanılmıştır. Bu kimyasallar

Çizelge 3.1’de verilmiştir.

Page 42: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

30

Çizelge 3.1. Çalışmada kullanılan kimyasallar

Bileşiğin Adı Bileşiğin Formülü

Lansoprazole

Domperidone

Metanol CH3OH

3.3.1. Kullanılan çözeltiler

Yapılan tez çalışmasında UV-VIS ölçümleri için LAN ve DOM aktif bileşenlerinin

stok çözeltileri hazırlanmıştır

Stok Lansoprazole Çözeltisi

Lansoprazole aktif bileşiğinden alınan 25 mg hassas bir şekilde tartılarak bir

miktar metanol’ de çözülmüş daha sonra son hacim 250 mL’ ye tamamlanmıştır.

Stok Domperidone Çözeltisi

Domperidone aktif bileşiğinden 25 mg hassas bir şekilde tartılarak bir miktar

metanol’ de çözülmüş daha sonra son hacim 250 mL’ ye tamamlanmıştır.

Page 43: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

31

Analiz edilen bileşiklerin ticari numunesi

Lacombi (Tablet)

Lansoprazole :……… 30 mg

Domperidone :…...... 10 mg

Şekil 3.1. LAN ve DOM aktif bileşenlerini içeren piyasadaki Lacombi ticari ilacı

Ticari numune

Ticari olarak satın alınan Lacombi' den 20 tablet havanda ezilip 1 tablet

ağırlığına karşılık gelen miktar tartıldı. Tartılan kısma metanol ilave edilip bir

saat manyetik karıştırıcıda karıştırıldı ve son hacim 100 ml’ ye tamamlandı.

Çözeltide süzüldü ve çözünmeden kalan kısımlar en az 3 kez 10 mL metanol ile

yıkandı ve hacim 100 mL’ ye tamamlanıp daha sonra çalışılacak olan aralığa

seyreltildi.

3.4. Yöntem

3.4.1. UV/VIS spektroskopisi yöntemi

Bu çalışmada, spektrofotometrik ölçümlerle ilaç aktif bileşenlerinin stok

çözeltileri hazırlanmış ve bu stoklardan hazırlanan karışımların spektrumları

Page 44: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

32

okunmuştur. Bu işlem için önce tek tek sonra farklı oranlarda hazırlanan

sentetik karışımların çalışması alınmıştır. Son işlem olarak da ilaç

örneklerindeki aktif bileşenlerin ölçümleri gerçekleştirilmiştir. Elde edilen

veriler, farklı kemometrik yöntemlerle değerlendirilmeye çalışılmıştır. İlk

basamakta, UV spektrofotometre cihazının kalibrasyon işlemi yapılmıştır.

Kalibrasyon işlemi spektroskopi çalışmalarında yapılması gereken en önemli

işlemlerden biridir. Bunun için önce her iki hücre boş bırakılarak havaya karşı

okuma gerçekleştirilmiştir. Sonra aynı işlem bu kez her iki ışık yoluna metanol

ile hazırlanan kör numunesi konularak yapılmıştır. Bu işlemin amacı cihazdan

ve çözeltilerden gelecek hataların önüne geçmek amacıyladır. Bütün

okumalarda hep kör bu şekilde hazırlanmıştır. Kör olarak sadece metanol

kullanılmasının nedeni yapılan bu çalışmada çözücümüz metanol olduğu içindir.

Kör seçimi yapılırken girişim etkilerini yok etmek temel amaçtır. Çalışmanın

ikinci basamağında, saf ilaç aktif bileşenlerinin tek tek spektrumları alınmıştır.

Bu işlem esnasında stok ilaç aktif bileşenlerinin derişimleri 1- 20 ppm arasında

olacak arasında saf maddeler stoklardan alınarak toplam hacim 25 mL ye

tamamlanarak çözeltileri hazırlanmış ve UV spektroskopisinde absorbans

okumaları yapılmıştır. Üçüncü basamakta, her bir aktif bileşen farklı dalga

boyunda maksimum absorbans verdiğinden saf ilaç aktif bileşenlerinden

oluşturulan sentetik karışımların UV spektroskopisinde absorbans okumaları

yapılmış ve birbiri yanında herhangi bir ön ayırma işlemine gerek olmaksızın

ilaç aktif bileşenleri incelenmiştir. Son basamakta ise, piyasada satılan ticari ilaç

numunesindeki ilaç aktif bileşenlerinin hazırlanan çözeltileri incelenmiştir.

Page 45: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

33

4. ARAŞTIRMA BULGULARI

Bir kombine ilaç numunesindeki LAN ve DOM aktif bileşenlerinin kantitatif

analizine çok değişkenli kalibrasyona ve sinyal islemeye dayalı kemometrik

yöntemler uygulandı. LAN ve DOM kombinasyonunun çok değişkenli

kalibrasyon yöntemleriyle analizi için iki farklı çok değişkenli kalibrasyon

yöntemi orijinal absorpsiyon spektrumlarına uygulanarak 3 farklı nümerik

kalibrasyon yöntemi geliştirildi. Bu yöntemler, orijinal absorpsiyon spektrumu-

temel bilesen analizi (OAS-PCA), orijinal absorpsiyon spektrumu - temel bileşen

regresyonu (OAS-PCR) ve orijinal absorpsiyon spektrumu-kısmi en küçük

kareler (OAS-PLS) yöntemleri olarak adlandırıldı.

Yöntemlerin geliştirilmesi aşamasında optimal koşullar en yüksek geri kazanım

sonuçlarına göre saptandı. Saptanan spektral koşullarda kalibrasyon setinin ve

numunelerin 200-400 nm dalga boyu aralığında absorbsiyon spektrumları

alındı ve kemometrik kalibrasyonlar 200-300 nm dalga boyu bölgesindeki

bütün absorbans değerlerinin vektörel ölçümleri kullanılarak elde edildi.

Geliştirilen yöntemler LAN ve DOM içeren yapay karışımların ve ticari

preparatın kantitatif analizine uygulandı.

4.1. UV Spektroskopisi

Önce her bir ilaç hammaddesinin saf halde 100 ppm standart çözeltileri

hazırlanmıştır. Daha sonra 1-20 ppm arasında saf maddeler stoklardan alınarak

toplam hacim 25 ml’ye tamamlanmıştır. Bu işlem sonrası absorbanslar

ölçülerek kaydedilmiştir. Her bir ilaç maddesinin derişimleri ppm olarak

hesaplanmış ve absorbanslardan yararlanılarak molar absorpsiyon katsayıları

belirlenmiştir.

Page 46: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

34

Çizelge 4.1. İlaç aktif maddelerinin spektroskopik özellikleri İLAÇ AKTİF MADDESİ

MAK. ABS. YAPTIĞI

DALGABOYU

MOLAR ABSORPSİYON

KATSAYISI

KALİBRASYON DENKLEMİ

KORELASYON KATSAYISI

Lansoprazole(LAN)

283,2 nm 2,55.103 y=0,1071x-0,00351 0,9973

Domperidone(DOM)

285,4 nm

3,28.103 y=0,0378x+ 0,0582

0,9937

Çalışmanın bu aşamasında ilaç aktif maddelerinin tek tek spektrumları

alınmıştır. Bu spektrumlar alınırken derişim aralıkları LAN için 4 – 20 ppm ve

DOM için ise bu değerler 1,5 - 7,5 ppm arasındadır. Bulunan bu derişim

aralıkları tayini yapılan her bir ilaç aktif maddesi için lineerliğin olduğu bölgeler

olarak saptanmıştır.

4.1.1. Saf halde LAN ve DOM aktif bileşenlerinin spektrumları

Lansoprazole (LAN) ve Domperidone (DOM)' un metanol içerisindeki

çözeltilerinin 200-400 nm arasındaki UV spektrumları (Sekil 4.1) çizdirildiğinde

200-320 nm’ler arasında LAN ve DOM’ un spektrumlarının girişim yaptığı

görülmektedir. Dolayısıyla karışımlarında her iki etken maddenin aynı anda

hiçbir ayırma işlemi gerekmeksizin miktar tayinlerinin doğrudan bu spektrum

aralığında absorbans değerlerinin ölçülmesi ile yapılması mümkün değildir.

Sekil 4.1’de görüldüğü gibi 275-295 nm arasındaki bölgede LAN’ ın sanki DOM’

un girişimi olmaksızın doğrudan absorbans değerlerinin ölçülmesi ile tayini

yapılabilecek gibi görünmesine karşılık çok düşük değerlerde de olsa DOM’ un

bu bölgede absorpsiyon yaptığı dolayısıyla bu işlemin gerçekleştirilemeyeceği

anlaşılmıştır. Bu nedenle karışımlarında LAN ve DOM’ un miktar tayinlerinin bu

iki maddenin karışımlarının çözeltilerinde 200-300 nm’ ler arasında okunan

absorbans değerlerinin kemometrik yöntemler kullanılarak değerlendirilmesi

ile yapılabileceği düşünülmüştür. Bu amaçla PCA, PCR ve PLS kalibrasyon

yöntemleri uygulanmış ve PCR yönteminden elde edilen sonuçların PLS

yönteminden daha iyi olduğu gözlenmiştir.

Page 47: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

35

LAN ve DOM aktif bileşenleri Çizelge 4.1’de de görüldüğü gibi iki farklı dalga

boyunda maksimum absorbans vermektedirler. Bu özellikten yola çıkılarak

deneysel aşamanın bir sonraki basamağında iki etken bileşenin sentetik

karışımları hazırlanmış ve bunlar birbiri yanında herhangi bir ön ayırma işlemi

yapmaksızın tayin edilmişlerdir. LAN ve DOM ilaç aktif maddeleri sürekli

spektrum göstererek üst üste örtüşen spektrumlar vermektedir. Bu

spektrumları grafikleri Şekil 4.2 ve 4.3 de gösterilmiştir.

Şekil 4.1. Metanol içerisinde 6 ppm DOM ve 6 ppm LAN aktif bileşenlerinin UV absorpsiyon spektrumları

Şekil 4.2. LAN aktif bileşeninin absorpsiyon spektrumu

Page 48: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

36

Şekil 4.3. DOM aktif bileşeninin absorpsiyon spektrumu

Çalışmanın bu aşamasında belirlenen spektral şartlarda kalibrasyon setinin ve

numunelerin 200-400 nm dalga boyu aralığında absorbsiyon spektrumları

alındı ve kemometrik kalibrasyonlar 200-300 nm dalga boyu bölgesindeki

bütün absorbans değerleri kullanılarak elde edildi. Kemometrik algoritmalarla

hesaplanan PCA, PCR ve PLS kalibrasyonları yapay ve ticari numunenin

analizine başarı ile uygulandı.

4.2. Lansoprazole - Domperidone Karışımında Lansoprazole ve

Domperidone' un PCR Yönteminin Spektrofotometrik Analizlerde

Kullanılması yardımıyla Miktar Tayinleri

Yapılan deneysel çalışmalara göre, bu yöntemden en iyi sonuçların alınabilmesi

için metanol içerisindeki aktif bileşenlerin çözeltilerinin orijinal UV absorpsiyon

spektrumlarında çeşitli dalga boyu aralıkları ve dalga boyları denenmiş ve 200 -

300 nm aralığında λ = 5 nm olarak 21 dalga boyunda absorbans değerlerinin

ölçülmesi gerektiği bulunmuştur.

Bu karışımda her iki aktif bileşenin miktar tayinleri için bu aktif bileşenlerin

farklı derişimlerini içeren metanol içerisindeki karışım çözeltilerinin

kalibrasyon setine (Çizelge 4.2) temel bilen regresyonu (PCR) yöntemi paket

Page 49: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

37

programlar kullanılmak suretiyle uygulanmıştır. Kalibrasyon seti hazırlanırken

kullanılan karışım derişimleri Çizelge 4.2’ de görülmektedir.

Yapılan çalışmalarda 25 karışım numunesinde en iyi sonuçların alınabilmesi için

LAN ve DOM için 5 temel bileşenin yeterli olduğu saptanmıştır. Bu yöntemde

lineer kalibrasyon aralığının LAN için 4,0 – 20,0 μg/mL, DOM için ise 1,5 – 7,5

μg/mL olduğu bulunmuştur.

Bu paket programlar içerisinde en iyi sonucu alabilmek için ön işlem yapmadan,

ortalama merkezli (mean center) ve standardize edilmiş veriler denenmiş,

bunların içerisinde en uygun analiz sonuçlarının aşağıda gösterilen formüle

göre ortalama merkezli verilerle ulaşıldığı gözlemlenmiştir.

Burada z ortalama merkezli değer, x veri, ortalamadır. Kullandığımız paket

programlarla kalibrasyon setindeki derişimlere (Çizelge 4.2) karşılık gelen

score matrisleri ve okunan absorbanslara karşılık gelen loading (yükleme)

matrisleri kurulmuş, daha sonra aynı işlem bilinmeyen derişimlerde bu iki aktif

bileşeni içeren karışımlara uygulanarak elde edilen veriler kalibrasyon

regresyonu yardımıyla hesaplanmıştır.

Page 50: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

38

Çizelge 4.2. LAN ve DOM analizi için kalibrasyon seti

Kalibrasyon Seti Derişim (µg/mL)

No LAN DOM 1 4 1,5

2 8 1,5

3 12 1,5 4 16 1,5

5 20 1,5 6 4 3

7 8 3 8 12 3

9 16 3

10 20 3 11 4 4,5

12 8 4,5 13 12 4,5

14 16 4,5 15 20 4,5

16 4 6

17 8 6 18 12 6

19 16 6 20 20 6

21 4 7,5

22 8 7,5

23 12 7,5

24 16 7,5

25 20 7,5

Kalibrasyonlar için rastgele kalibrasyon seti yerine simetrik kalibrasyon seti

tercih edilmesinin nedeni analiz esnasında meydana gelebilecek kalibrasyon

hatalarını minimize etmektir. Çizelge 4.2. deki simetrik kalibrasyon setinin iki

boyutlu düzlemdeki projeksiyon grafiği Şekil 4.4 de görülmektedir.

Page 51: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

39

Şekil 4.4. Simetrik kalibrasyon setinin iki boyutlu düzlemdeki grafiği

4.2.1. Temel bileşen analizi (PCA)

Temel bileşen analizi, matriksin boşluk dizilerinin sınanması, örnekler arası

ilişkiyi incelemek için etkili bir yoldur. Fakat, bu değişkenlerin ölçüm sayısı

üçten az olduğunda sadece mümkündür. Temel bileşen analizi, küçük sayılı

“faktör”leri kullanarak bir çok değişkende amacın, varyasyon yüzdesini sunmak

olduğu yerde, veri matriksinin matematiksel işletimidir. Yeni boşluk dizisi,

orijinal ölçüm değişkenlerinden daha fazla faktör kullanarak, tekrar tarif

edilmesiyle örneklerin gösterildiği çizimdir. Bu yeni giriş, faktör veya temel

bileşen olarak temel olan, bir çok değişkenle analizcilere matriks araştırmasına

ve göreceli küçük sayılı boyutlarda verilerin doğru değişken doğasının

çizilmesine izin verir. Bu yeni bakışla, insan örnek tanımlamaları, verilerdeki

yapıların teşhisine izin verir.

Özdeğerlerin simetrik bir veri matrisinden çıkarılması kısmi en küçük kareler

yöntemi ve temel bileşen analizi için oldukça önem arz etmektedir. Özdeğerler

ve özvektörler elde edildikten sonra yapılacak işlem diğer kemometrik

hesaplamalara geçiştir. Temel bileşen analizi ile elde edilen temel bileşenler

yardımıyla oluşturulan korelasyon matrisi diğer kemometrik regresyonlara

(PLS, PCR… ) yol göstermektedir.

Page 52: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

40

Şekil 4.5. Kemometrik verilerden elde edilen özdeğerlerin grafiği

Şekil 4.5. de belirgin bir şekilde görüldüğü gibi özdeğerler 1. değerden 3. değere

doğru düşmüştür. İlk üç faktör, toplam varyansın % 99,8’ inden daha fazla

güvenilir olduğu grafikten açık bir biçimde görülmektedir.

4.3. Orijinal Absorpsiyon Spektrumu - Temel Bileşen Regresyonu Yöntemi

(OAS - PCR)

PCR yöntemi kalibrasyon seti için ölçülen absorbans matrisinin parçalanmasıyla

elde edilen temel bileşen regresyonuna dayalı bir yöntemdir. Yöntemin

algoritması Bölüm 1.4.1.2. de ayrıntılı olarak verilmiştir.

PCR kalibrasyon için hazırlanan kalibrasyon setinin 200 – 300 nm dalga boyu

aralığında Δλ= 5,0 nm aralıklarla absorbans değerleri okunarak, bölüm 1.4.1.2.

de açıklanan PCR algoritmasına göre kalibrasyon setinin absorbans ve derişim

değerlerinin varyans-kovaryans matriksleri hesaplanmıştır. Derişim seti için

ölçülen 11x25 boyutundaki veriler matrisinin parçalanma işlemine tabi

tutulmasından sonra elde edilen temel bileşenlerin, derişim seti ile arasındaki

matematiksel ilişkiye dayalı OAS-PCR kalibrasyonu kurulmuştur. LAN ve DOM

içeren numunelerin 200-300 nm dalga boylarındaki absorbans değerleri

Page 53: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

41

okunarak OAS-PCR kalibrasyonunda yerine konulmuş ve LAN ve DOM’ un

derişimleri hesaplanmıştır. PCR kalibrasyonu için Minitab 16 programında ilk

olarak PCA değerleri hesaplanmış ve aşağıda gösterilen çıktı elde edilmiştir.

Korelasyon Matrisinin Özdeğerleri

Özdeğerler 20,219 0,659 0,084 0,032 0,004 0,001 0,000 0,000 0,000

Oran 0,963 0,031 0,004 0,002 0,000 0,000 0,000 0,000 0,000

Toplam 0,963 0,994 0,998 1,000 1,000 1,000 1,000 1,000 1,000

Özdeğerler 0,000 0,000 0,000 0,000 0,000 0,000 0,000 0,000 -0,000

Oran 0,000 0,000 0,000 0,000 0,000 0,000 0,000 0,000 -0,000

Toplam 1,000 1,000 1,000 1,000 1,000 1,000 1,000 1,000 1,000

Özdeğerler -0,000 -0,000 -0,000

Oran -0,000 -0,000 -0,000

Toplam 1,000 1,000 1,000

Değişken PC1 PC2 PC3 PC4 PC5 PC6 PC7 PC8 PC9

C3 0,214 0,249 0,347 -0,843 0,231 0,005 0,031 -0,041 0,017

C4 0,211 0,387 -0,157 0,118 0,048 0,450 -0,074 0,258 0,354

C5 0,204 0,474 -0,331 0,060 -0,018 0,094 0,148 -0,090 -0,191

C6 0,213 0,343 -0,207 0,105 0,152 -0,075 -0,060 -0,131 -0,154

C7 0,221 0,095 0,039 0,206 0,430 -0,148 -0,461 -0,345 -0,116

C8 0,222-0,007 0,153 0,123 0,044 -0,439 -0,175 0,175 0,069

C9 0,222-0,010 -0,030 0,060 0,050 -0,444 0,289 0,000 -0,030

C10 0,221-0,071 -0,298 -0,067 0,046 -0,162 0,193 -0,015 0,318

C11 0,219-0,183 -0,369 -0,102 0,060 -0,260 0,202 0,047 -0,011

C12 0,217-0,255 -0,302 -0,145 0,080 0,162 -0,366 0,357 0,043

C13 0,215-0,309 -0,111 -0,084 0,206 0,196 0,087 0,302 -0,515

C14 0,215-0,313 0,037 0,024 0,150 0,097 0,064 -0,103 0,408

C15 0,218-0,248 0,150 0,083 0,071 0,226 -0,251 -0,267 0,081

C16 0,220-0,169 0,171 0,147 0,121 0,181 0,308 -0,018 0,074

C17 0,221-0,086 0,193 0,129 -0,054 0,179 0,153 -0,098 -0,452

C18 0,222-0,001 0,178 0,117 -0,009 0,048 0,215 -0,259 0,190

C19 0,222 0,070 0,198 0,129 -0,151 0,135 0,183 -0,030 -0,049

C20 0,221 0,096 0,209 0,092 -0,217 0,063 -0,004 0,238 0,005

C21 0,221 0,097 0,199 0,064 -0,263 -0,153 0,021 0,339 0,046

C22 0,222 0,020 0,164 0,022 -0,334 -0,185 -0,373 0,120 -0,038

C23 0,220-0,134 -0,277 -0,259 -0,618 0,073 -0,127 -0,435 -0,050

Değişken PC10 PC11 PC12 PC13 PC14 PC15 PC16 PC17

C3 -0,025-0,015 -0,019 -0,021 0,008 0,015 0,031 -0,010

C4 -0,400 0,004 0,188 -0,104 -0,078 -0,006 0,042 -0,260

C5 0,180 0,062 -0,012 0,203 0,299 0,016 0,425 0,240

C6 -0,076 0,017 0,002 0,144 -0,140 -0,053 -0,572 0,011

C7 0,213-0,135 -0,134 -0,138 -0,209 0,014 0,034 -0,199

C8 -0,213 0,192 0,210 -0,214 0,316 -0,545 0,121 0,022

C9 -0,256-0,486 0,258 0,263 -0,156 0,103 0,154 0,177

C10 0,393 0,240 0,156 -0,426 -0,311 0,048 0,097 0,196

C11 -0,306 0,248 -0,538 -0,044 0,113 0,259 0,014 -0,289

C12 0,271 -0,435 -0,112 0,049 0,316 -0,016 -0,025 0,154

C13 -0,023 0,297 0,305 0,034 -0,116 -0,092 -0,197 0,060

C14 0,173 0,083 0,213 0,522 -0,118 -0,035 0,127 -0,330

C15 -0,343 0,194 -0,225 0,026 0,010 0,034 0,259 0,399

C16 -0,173 -0,408 -0,078 -0,332 0,044 0,089 -0,196 0,126

C17 0,051 -0,026 0,025 -0,007 0,004 -0,026 0,302 -0,329

C18 0,171 0,188 -0,004 0,186 0,477 -0,011 -0,412 0,135

C19 0,231 -0,038 0,037 -0,363 0,081 0,119 0,042 -0,099

C20 0,059 0,105 -0,323 0,203 -0,478 -0,133 -0,019 0,375

C21 0,208 -0,075 -0,333 0,096 -0,021 -0,159 -0,047 -0,290

C22 -0,034 0,145 0,297 0,018 0,073 0,674 -0,064 0,012

C23 -0,111 -0,149 0,093 -0,067 -0,100 -0,297 -0,101 -0,098

Page 54: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

42

Değişken PC18 PC19 PC20 PC21

C3 0,024 -0,017 0,018 0,009

C4 -0,022 -0,017 -0,287 -0,029

C5 -0,258 0,024 0,221 0,154

C6 0,443 0,109 0,353 -0,020

C7 -0,339 -0,066 -0,204 -0,010

C8 0,027 -0,188 0,173 0,014

C9 0,028 0,127 -0,270 -0,213

C10 0,226 0,103 -0,129 0,206

C11 -0,052 -0,182 -0,001 -0,113

C12 0,230 -0,115 -0,048 -0,097

C13 -0,321 0,180 -0,085 -0,056

C14 -0,053 -0,078 0,369 -0,026

C15 0,188 0,435 0,032 -0,066

C16 -0,236 -0,095 0,329 0,418

C17 0,520 -0,207 -0,183 0,258

C18 -0,043 -0,085 -0,479 0,002

C19 -0,001 0,055 0,230 -0,732

C20 -0,068 -0,471 -0,034 -0,081

C21 -0,093 0,597 -0,045 0,199

C22 -0,041 -0,073 0,092 0,180

C23 -0,170 -0,026 -0,025 0,012

Bu çizelge ilk üç temel bileşenin spektrumdaki absorbans değişmesinin %99,8

kadarından sorumlu olduğunu bize göstermektedir. Bu nedenle regresyon

işlemi ilk üç bileşen esas alınarak yapılabilir. Ancak yapılan tez çalışmasında

diğer bileşenlerde işin içine katılarak bir regresyon eşitliği türetilmiş ve

türetilen regresyon eşitlikleri aşağıda verilmiştir.

CLAN = 80.5987 - 60.2376 C3 - 128.253 C4 + 584.437 C5 + 245.365 C6 +

451.488 C7 + 878.441 C8 - 31.4612 C9 + 306.012 C10 - 2080.96 C11 -

742.508 C12 + 626.879 C13 + 381.515 C14 + 1174.87 C15 + 1293.1 C16

CDOM = 73.2712 + 279.766 C3 + 84.0729 C4 - 340.598 C5 + 90.4112 C6 +

328.533 C7 - 139.502 C8 - 61.0022 C9 - 496.517 C10 + 1856.84 C11 +

712.331 C12 - 82.0571 C13 - 882.727 C14 + 1701.9 C15 + 2331.55 C16

4.3.1. PCR kalibrasyon yönteminin validasyonu

PCR yöntemini validasyonu için LAN için 2-10 μg/mL ve DOM için 1,5-7,5

μg/mL çalışma aralığı içinde olacak şekilde farklı derişimlerde 15 adet yapay

karışım çözeltisinden ibaret olan bir set hazırlanmıştır. Hazırlanan bu

validasyon seti kullanılarak kurulan PCR kalibrasyonunun kesinlik ve doğruluğu

test edilmiştir. Geri kazanım (GK) değerleri; LAN için % 99,98 ve DOM için %

Page 55: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

43

99,97 olarak bulunmuştur. Standart sapma değerleri LAN için % 0,0091; DOM

için ise % 0,0108 olarak hesaplanmıştır. PCR kalibrasyon yönteminin sentetik

karışımlara uygulanması ile elde edilen sonuçlar Çizelge 4.3. de gösterilmiştir.

Çizelge 4.3. LAN ve DOM sentetik karışımlarına PCR validasyon yönteminin uygulanması ve elde edilen geri kazanım değerleri

Karışım (µg/mL) Bulunan (µg/mL) Geri kazanım (%) LAN DOM LAN DOM LAN DOM 2 1,5 1,99 1,49 99,96 99,96 4 3 3,99 2,99 99,97 99,97 6 4,5 5,99 4,49 99,98 99,97 8 6 7,99 5,99 99,98 99,98 10 7,5 9,99 7,49 99,98 99,98 6 1,5 5,99 1,49 99,98 99,94 6 3 5,99 2,99 99,98 99,96 6 4,5 5,99 4,49 99,98 99,97 6 6 5,99 5,99 99,98 99,98 6 7,5 5,99 7,49 99,98 99,98 2 4,5 1,99 4,49 99,97 99,98 4 4,5 3,99 4,49 99,98 99,97 6 4,5 5,99 4,49 99,98 99,97 8 4,5 7,99 4,49 99,98 99,97 10 4,5 9,99 4,49 99,98 99,96

X 99,98 99,97 SS 0,01 0,01

4.3.2. PCR yöntemi için ANOVA testi

PCR kalibrasyon yönteminin doğruluk ve kesinliğini valide etmek amacıyla elde

edilen sonuçlara ANOVA testi uygulanarak sonuçlar Çizelge 4.4. ve 4.5. de

gösterilmiştir.

Page 56: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

44

Çizelge 4.4. PCR kalibrasyonunda LAN aktif maddesi için ANOVA testi sonuçları ANOVA

Varyans Kaynağı SS df MS F P-değeri F ölçütü

Gruplar Arasında 7.38E-06 1 7.38E-06 1.29E-06 0.999101 4.195972

Gruplar İçinde

159.9932 28 5.714041

Toplam

159.9932 29

Çizelge 4.5. PCR kalibrasyonunda DOM aktif maddesi için ANOVA testi sonuçları

Varyans Kaynağı SS df MS F P-değeri F ölçütü

Gruplar Arasında 8.53E-06 ANOVA 8.53E-06 2.65E-06

0.998712

4.195972

Gruplar İçinde

89.99164 28

3.213987

Toplam

89.99165 29

ANOVA testinde F-hesaplanan< F-tablo ve p-değeri> p=0,05 olduğu için % 95 güven

aralığında elde edilen sonuçlar arasında anlamlı bir fark olmadığı bulunmuştur.

Varyans analizinde iki serbestlik derecesi kullanılır. Gruplar arası serbestlik

derecesi=1 Grup içi serbestlik derecesi=28. F-hesaplanan< F-tablo ve p-değeri>

p=0,05 olduğu için bu kalibrasyon modeli ticari numunenin incelenmesinde

kullanılabilir olduğuna karar verilmiştir.

4.3.3. PCR yönteminde istatistiksel analiz

4.3.3.1. Kalibrasyonun standart hatası

LAN ve DOM etken bileşenlerini sentetik karışımlarda bu aktif bileşenlerin

miktar tayini için PCR kalibrasyonun kurulmasında çapraz validasyon işleminde

tahmin edilen hataların karelerinin toplamının (Predicted Resudiual Error Some

of Squares→ PRESS) minimal değerleri elde edilmiştir. Kurulan PCR

kalibrasyonunda PRESS değeri LAN ve DOM için sırasıyla 1,49.10-5 ve 1,79.10-5

Page 57: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

45

olarak hesaplanmıştır. PRESS değerinin sıfıra yakın olması doğruluk derecesini

arttırmaktadır. Elde edilen PRESS değerleri yeterince küçüktür.

Kalibrasyonun standart hatası (Standard error of calibration →SEC), gerçek ve

tahmin edilen derişimler arasındaki ilişkiye dayalı olarak hesaplanmış ve LAN

ve DOM için sırasıyla 9,99.10-4 ve 1,09.10-3 olarak bulunmuştur. Gerçek ve

tahmin edilen derişim için lineer regresyon analiz sonuçları LAN için Şekil 4.6’

da ve DOM için ise Şekil 4.7’ de verilmiştir.

Şekil 4.6. PCR kalibrasyon basamağında LAN için gerçek ve tahmin edilen derişimlerin lineer regresyon grafiği ve istatistiksel sonuçlar

Şekil 4.7. PCR kalibrasyon basamağında DOM için gerçek ve tahmin edilen derişimlerin lineer regresyon grafiği ve istatistiksel sonuçlar

Page 58: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

46

4.3.4. PCR yönteminin ticari ilaç numunelerine uygulanması

PCR yönteminin ticari ilaç numunelerine uygulanmasında 20 tablet alınarak

doğru bir şekilde tartılmıştır. Havanda iyice toz edildikten sonra Lacombi için 1

tablete karşılık gelen miktar olan 0,1545 g tartılarak 100 mL’lik balon jojede

üzerine bir miktar metanol eklenerek yarım saat manyetik karıştırıcıda

karıştırılmış ve son hacim 100 ml’ ye tamamlanmıştır. Çözelti daha sonra

süzülüp süzgeç kâğıdında kalan kısım 3 kez 10 mL metanol ile yıkanarak hacim

100 mL’ ye tamamlanmış daha sonra çalışılacak olan aralığa seyreltilmiştir. Bu

analiz çözeltilerinin 200- 300 nm dalga boyu bölgesinde Δλ= 5,0 nm aralıklarla

ölçülen absorbans değerleri Bölüm 1.4.1.2. de açıklanan PCR algoritması

uygulanmış ve ticari ilaç numunesindeki içeriğindeki LAN ve DOM

hesaplanmıştır. Bu işlem 6 kez tekrarlanmıştır. Sonuçlar Çizelge 4.6’ da

gösterilmiştir.

Çizelge 4.6. Ticari ilaç numunesine PCR kalibrasyon yönteminin uygulanmasıyla elde edilen sonuçlar Lacombi

Deney No LAN DOM

1 30,00 9,96

2 30,02 9,99

3 29,98 9,97

4 30,04 9,98

5 30,05 10,00

6 30,04 9,97

X = 30,02 9,98

4.4. Orijinal Absorpsiyon Spektrumu - Kısmi En Küçük Kareler Yöntemi

(OAS - PLS)

Bölüm 1.4.1.3’de ayrıntılı olarak algoritması verilen kısmi en küçük kareler

yönteminde Çizelge 4.2’ye göre hazırlanan kalibrasyon seti kullanılmıştır.

Ölçümler 200–400 nm arasında yapılmıştır. Daha sonra aralık kalibrasyon seti

Page 59: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

47

için ve kullanılacak olan istatistik programı doğrultusunda dalga boyu aralığı

200 – 300 nm olarak daraltılmıştır. PLS kalibrasyon için hazırlanan kalibrasyon

setinin 200-300 nm dalga boyu aralığında Δλ= 5,0 nm de bir olmak üzere bu

noktalara karşılık gelen 21 noktada absorbans okunmuştur. Kullanılan istatistik

program ile kalibrasyon setinin absorbans ve derişim değerlerinin varyans-

kovaryans matriksleri hesaplanmıştır. Derişimler arasındaki matematiksel

ilişkiye dayalı PLS kalibrasyonu kurulmuştur. Ticari ilaç aktif bileşenlerini

içeren ticari ilaç numunesinde de yukarıda belirtilen dalga boylarındaki

absorbans değerleri okunarak PLS kalibrasyonunda bu maddelerinin miktar

tayinleri gerçekleştirilmiştir.

4.4.1. Kalibrasyon yönteminin validasyonu

PLS yöntemini valide etmek için LAN için 2 - 10 μg/mL ve DOM için 1,5 - 7,5

μg/mL çalışma aralığı içinde olacak şekilde farklı derişimlerde 15 adet yapay

karışım çözeltisinden ibaret olan bir set hazırlanmıştır. Hazırlanan bu

validasyon seti (Çizelge 4.2.) kullanılarak kurulan PLS kalibrasyonun kesinlik ve

doğruluğu test edilmiştir. Geri kazanım (GK) değerleri; LAN için % 99,91 ve

DOM için % 99,71 olarak bulundu. Standart sapma değerleri LAN için % 2,94

DOM için ise % 5,25 olarak hesaplandı. PLS kalibrasyon yönteminin sentetik

karışımlara uygulanması ile elde edilen sonuçlar Çizelge 4.7. de gösterilmiştir.

Page 60: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

48

Çizelge 4.7. LAN ve DOM sentetik karışımlarına PLS kalibrasyon yönteminin uygulanması ve elde edilen geri kazanım değerleri

Karışım (µg/mL) Bulunan (µg/mL) Geri kazanım (%) LAN DOM LAN DOM LAN DOM 2 1,5 2,01 1,48 100,37 99,20 4 3 4,10 3,12 102,50 104,19 6 4,5 6,06 4,53 101,02 100,74 8 6 7,96 5,96 99,50 99,42 10 7,5 9,91 7,41 99,10 98,90 6 1,5 5,80 1,29 96,71 86,11 6 3 6,17 3,23 102,91 107,87 6 4,5 5,93 4,44 98,94 98,69 6 6 6,01 5,97 100,20 99,64 6 7,5 5,93 7,45 98,88 99,36 2 4,5 1,87 4,36 93,77 96,91 4 4,5 4,09 4,62 102,42 102,84 6 4,5 6,30 4,75 105,02 105,84 8 4,5 7,65 4,17 95,69 92,85 10 4,5 10,17 4,64 101,72 103,28

X 99,91 99,71 SS 2,94 5,25

4.4.2. PLS yöntemi için ANOVA testi

PLS kalibrasyon yönteminin doğruluk ve kesinliğini valide etmek amacıyla elde

edilen sonuçlara ANOVA testi uygulanarak sonuçlar Çizelge 4.8 ve 4.9' da

gösterilmiştir.

Çizelge 4.8. PLS kalibrasyonunda LAN aktif maddesi için ANOVA testi sonuçları

ANOVA

Varyans Kaynağı SS df MS F P-değeri F ölçütü

Gruplar Arasında 1.33E-09 1 1.33E-09 2.34E-10 0.999988 4.195972

Gruplar İçinde 159.634 28 5.701213

Toplam 159.634 29

Page 61: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

49

Çizelge 4.9. PLS kalibrasyonunda DOM aktif maddesi için ANOVA testi sonuçları

ANOVA Varyans Kaynağı SS df MS F P-değeri F ölçütü

Gruplar Arasında 3.34E-12 1 3.34E-12 1.04E-12 0.999999 4.195972

Gruplar İçinde 89.64448 28 3.201589

Toplam 89.64448 29

ANOVA testinde F-hesaplanan< F-tablo ve p-değeri> p=0,05 olduğu için % 95 güven

aralığında elde edilen sonuçlar arasında anlamlı bir fark olmadığı bulunmuştur.

Varyans analizinde iki serbestlik derecesi kullanılır. Gruplar arası serbestlik

derecesi=1 Grup içi serbestlik derecesi=28. F-hesaplanan< F-tablo ve p-değeri>

p=0,05 olduğu için bu kalibrasyon modeli ticari numunenin incelenmesinde

kullanılabilir olduğuna karar verilmiştir.

4.4.3. PLS yönteminde istatistiksel analiz

4.4.3.1. Kalibrasyonun standart hatası

LAN ve DOM içeren karışımlarda bu aktif bileşenlerin miktar tayini için PLS

kalibrasyonun kurulmasında çapraz validasyon işleminde tahmin edilen

hataların karelerinin toplamının (Predicted Resudiual Error Some of Squares→

PRESS) minimal değerleri elde edilmiştir. Kurulan PLS kalibrasyonunda PRESS

değeri LAN ve DOM için sırasıyla 0,3655 ve 0,3554 olarak hesaplanmıştır.

İstatistikte PRESS değerinin sıfıra yakın olması doğruluk derecesini arttıran bir

sonuç olduğu için elde edilen PRESS değerleri yeterince küçük olduğu sonucuna

ulaşılmıştır.

Kalibrasyonun standart hatası (Standard error of calibration →SEC), gerçek ve

tahmin edilen derişimler arasındaki ilişkiye dayalı olarak hesaplanmış ve LAN

ve DOM için sırasıyla 0,1561 ve 0,1539 olarak bulunmuştur. Gerçek ve tahmin

edilen derişim için lineer regresyon analiz sonuçları LAN için Şekil 4.8’de ve

DOM için Şekil 4.9’da verilmiştir.

Page 62: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

50

Şekil 4.8. PLS kalibrasyon basamağında LAN için gerçek ve tahmin edilen derişimlerin lineer regresyon grafiği ve istatistiksel sonuçlar

Şekil 4.9. PLS kalibrasyon basamağında DOM için gerçek ve tahmin edilen derişimlerin lineer regresyon grafiği ve istatistiksel sonuçlar

4.4.4. PLS yönteminin farmasotik preparatlara uygulanması

PLS yönteminin ticari ilaç numunelerine uygulanmasında 20 tablet doğru bir

şekilde tartılmış, agat havanda iyice toz edildikten sonra Lacombi için 1 tablete

karşılık gelen miktar olan 0,1545 g tartılarak 100 mL’lik balon jojede üzerine bir

miktar metanol ile yarım saat manyetik karıştırıcıda karıştırılmış ve son hacim

100 ml’ ye tamamlanmıştır. Çözelti daha sonra süzülüp süzgeç kâğıdında kalan

Page 63: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

51

kısım 3 kez 10 mL metanol ile yıkanmış ve hacim 100 mL’ ye tamamlanıp daha

sonra çalışılacak olan aralığa seyreltilmiştir. Bu analiz çözeltilerinin 200- 300

nm dalga boyu bölgesinde Δλ= 5,0 nm aralıklarla ölçülen absorbans değerleri

Bölüm 1.4.1.3. de açıklanan PLS algoritması uygulanmış ve ticari ilaç numunesi

içeriğindeki LAN ve DOM' un derişim değerleri hesaplanmıştır. Bu işlem 6 kez

tekrarlanmıştır. Sonuçlar Çizelge 4.10’ da verilmiştir.

Çizelge 4.10 Ticari ilaç numunesine PLS kalibrasyon yönteminin uygulanmasıyla

elde edilen sonuçlar Lacombi

Deney No LAN DOM

1 30,12 10.08

2 30,09 10,04

3 29,85 10,02

4 30,16 9,98

5 30,18 10,11

6 30,32 10,07

X = 30,12 10,05

Page 64: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

52

5. TARTIŞMA VE SONUÇ

Çağdaş yaşamda canlıların hastalıklarla baş etmek amacıyla sık olarak

tükettikleri en etkili maddeler ilaçlar olarak bilinmektedir. İlaçlar canlı

organizmasında ihtiva ettikleri etken kimyasallar sayesinde hastalıklarla

savaşabilmektedir. Bu etken maddeler tezin giriş kısmında da belirtildiği gibi

belirtilen doz aşamasında vücuda alındıklarında canlı bünyesinde olumlu etki

gösterirken aşırı dozda alınması durumunda tehlikeli boyutlarda zararlar veren

kimyasal maddelerdir. Bundan dolayı bilimde ilaç analizlerinde etken madde

analizi çok önemli bir yer tutmaktadır. Bu analizlerde genel olarak

spektroskopik ve kromatografik yöntemler tercih edilmesine rağmen pahalı

yöntemler olması ve çok uzun süren ön ayırma işlemleri bu yöntemlerin

kullanımını sınırlamaktadır.

Bu tez kapsamında geliştirilen çok değişkenli kalibrasyon yöntemleri daha kolay

uygulanabilirlikleri, hızlı ve ekonomik olmalarıyla birlikte tekrar edilebilir,

kesin, doğru ve güvenilir sonuçları vermeleri nedeniyle LAN ve DOM' un ticari

ilaç örneklerinden analizi için bu tez çalışmasını orijinal kılmaktadır.

Tez kapsamında geliştirilen ve başarılı bir şekilde LAN ve DOM içeren ticari ilaç

analizine uygulanan çok değişkenli kalibrasyon kemometrik yöntemleriyle son

derece başarılı sonuçlar elde edilmiştir. Geliştirilen bu kalibrasyon yöntemleri

analiz işlemlerinde son derece hızlı, kolay uygulanabilir ve ekonomiktir.

Kemometrik yöntemler, kromotografik yöntemlerle karşılaştırıldığında

yukarıda sayılan avantajları yanında herhangi bir ön ayırma işlemi

kullanmaksızın kombine ticari ilaç örneklerinin analizinde karşılaştırılabilir

sonuçlar bulunması yönünden de avantajlıdır.

Page 65: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

53

KAYNAKLAR

Abdel-Ghany, M.F., Abdel-Aziz, O., Mohammed, Y.Y., 2015. Validation of four

different spectrophotometric methods for simultaneous determination of Domperidone and Ranitidine in bulk and pharmaceutical formulation. Spectrochimica Acta Part A: Molecular and Biomolecular Spectroscopy 149, 30–40.

Abdelrahman, M.M., 2013. Simultaneous determination of Cinnarizine and

Domperidone by area under curve and dual wavelength methods. Spectrochimica Acta Part A: Molecular and Biomolecular Spectroscopy 113, 291–296.

Adams, A.I.H., Bergold, A.M., 2001. Assay of Sertraline in Tablets and Drug

Substance by Liquid Chromatography. Journal of Pharmaceutical and Biomedical Analysis, 26, 505-508.

Barreiro, C.J. , Lourenc¸ L.K. , Cass, B.Q., 2011. Direct injection of native aqueous

matrices by achiral–chiral chromatography ion trap mass spectrometry for simultaneous quantification of pantoprazole and lansoprazole enantiomers fractions, Journal of Chromatography A, 1218, 2865–2870.

Bebawy, L.I., El-Kousy, N., Suddik, J.K., Shokry, M., 1999. Spectrophotometric

Determination of Fluoxeetine and Sertraline Using Chloranil, 2, 3 dichloro-5, 6 discyano Benzoquinone and İodine. Journal of Pharmaceutical and Biomedical Analysis, 21, 133-142.

Bosch, M.E., Sanchez, A.J.R., Rojas, F.S., Ojeda, C.B., 2008. Analytical

Methodologies for the Determination of Sertraline. Journal of Pharmaceutical and Biomedical Analysis, 48, 1290-1302.

Bueno, M.J.M., Ulaszewska, M.M., Gomez, M.J., Hernando, M.D., Fernandez-Alba,

A.R., 2012. Simultaneous Measurement in Mass and Mass/Mass Mode for Accurate Qualitative and Quantitative Screening Analysis of Pharmaceuticals in River Water. Journal of Chromatography A, 1256, 80-88.

Carda-Broch, S., Gil-Agusti, M.T., Monferrer-Pons, L.I., Esteve-Romero, J.S., 2007.

Determination of Trazodone in Urine and Pharmaceuticals Using Micellar Liquid Chromatography with Fluorescence Detection. Journal of Chromatography A, 1156, 254-258.

Choong, E., Rudaz, S., Kottelat, A., Haldemann, S., Guillarme, D., Veuthey, J., Eap,

C.B., 2011. Quantification of 4 Antidepressants and A Metabolite by LC-MS for Therapeutic Drug Monitoring. Journal of Chromatography B, 879, 1544-1550.

Page 66: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

54

Cignitti, M., Ramusino, M.C., Rufini, L., 1995. UV spectroscopic study and conformational analysis of domperidone. Journal of Molecular Structure, 350, 43-47.

Çetin,A., 2008. Çoklu İlaç Karışımlarının Spektrofotometrik Olarak Kantitatif

Analizi İçin Kemometrik ve Grafiksel Metot Geliştirme. Sakarya Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 86s, Sakarya.

Dinç,E., 2007. Kemometri Çok Değişkenli Kalibrasyon Yöntemleri, 27(1), 61-92. Dinç,E., 2009. Kemometrik İşlem ve Yöntemlerin Analitik Kimyadaki Tipik

Uygulamaları, Uygulamalı Kemometri Yaz Okulu Notları, 1-5. Dodd, S., Buist, A., Burrows, G.D., Maguire, K.P., Trevor, R.N., 1999.

Determination of Nefazodone and Its Pharmacologically Active Metabolites in Human Blood Plasma and Breast Milk by High-Performance Liquid Chromatography. Journal of Chromatography B, 730, 249-255.

EL-gindy, A., El-Zeany, B., Awad, T., Shabana, M.M., 2001. Spectrophotometric,

Spectrofluorimetric and LC Determination of Trazodone Hydrochloride. Journal of Pharmaceutical and Biomedical Analysis, 26, 211-217.

Enany,E.N. , Belal,F. , Rizk, M., 2008 .The alternating current polarographic

behavior and determination olansoprazole and omeprazole in dosage forms and biological fluids, Biochemistry Biophysics Methods, 70, 889–896.

Erk, N., 2003. Rapid and Simple Methods for Quantitative Analysis of Some

Antidepressant in Pharmaceitucal Formulations by Using First Derivative Spectrophotometry and HPLC. IL Farmaco, 58, 1209-1216.

Ferrarini, A., Huidobro, A.L., Pellati, F., Barbas, C., 2010. Development and

validation of a HPLC method for the determination of sertraline and three non-chiral related impurities. Journal of Pharmaceutical and Biomedical Analysis, 53, 122-129.

Harikrıshna, K., Kumar, R.S., Seetharamappa, J., Manjunatha, D.H., 2006.

Sensetive Extraction Spectrophotometric Methods for The Determination of Trazodone Hydrochloride in Pure and Pharmaceutical Formulations. Journal of Serbian Chemical Society, 71, 829-837.

Hedge, R.N., Shetti, N.P., Nandibewoor, S.T., 2009. Electro-Oxidation and

Determination of Trazodone at Multi-Walled Carbon Nanotube-Modified Glassy Carbon Electrode. Talanta, 79, 316-368.

Himmelsbach, M., Buchberger, W., Klampfl, C.W., 2005. Determination of

Antidepressants in Surface and Waste Water Samples by Capillary Electrophoresis with Electrospray Ionization Mass Spectrometric

Page 67: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

55

Detection After Preconcentration Using Off-Line Solid-Phase Extraction. Electrophoresis, 27, 1220-1226.

Himmelsbach, M., Klampfl, C.W., Buchberger, W., 2005. Development of An

Analytical Method for The Determination of Antidepressants in Water Samples by Capillary Electrophoresis with Electrospray Ionization Mass Spectrometric Detection. Journal of Seperation Science, 28, 1735-1741.

Imran Ali, I, Gupta, V.K., Singh, P., Pant, H.V., 2006. Screening of domperidone in

wastewater by high performance liquid chromatography and solid phase extraction methods, Talanta 68 , 928–931.

Johnson, K.A., Liu, XH., Huang, S., Roongta, V., Humphreys, W.G., Shu, Y-Z., 2010.

Rapid Structure Determination of Microgram-Level Drug Metabolites Using HPLC-MS, Fraction Collection and NMR Spectroscopy. Analytical Methods, 2(10), 1542-1549.

Jun Matsukawa, J., Hori, Y., Nishida, H., Kajino, M., Inatomi, N., 2011. A

comparative study on the modes of action of TAK-438, a novel potassium-competitive acid blocker, and lansoprazole in primary cultured rabbit gastric glands. Biochemical Pharmacology 81, 1145–1151.

Kaur, K., Malik, A.K., 2013. Study on The Fluorescence Quenching Reaction of

Amitriptyline and Clomipramine Hydrochlorides with Eosin Y and Its Analytical Application. Journal of Fluorescent, 23, 533-542.

Kaya,B., 2007. Kombine Farmasötik Preparatlardan Telmisartan ve

Hidroklorotiyazid’in kemometrik Kemometrik Kalibrasyon Yöntemleriyle Aynı Anda Miktar Tayinleri. Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 104s, Ankara.

Kayaalp, S.O. (Ed), 2009. Rasyonel Tedavi Yönünden Tıbbi Farmakoloji. Pelikan

Yayıncılık, 704s(12), Ankara. Kayaalp, S.O., 1992. Rasyonel tedavi yönünden tıbbi farmakoloji. Feryal

Matbaacılık, 2190s, Ankara. Khalil, S., 1999. İon-selective Electrode for The Determination of Trazodone in

Tablets. Analyst, 124(2), 139-142. Kitiş F., 2011. İlaç numunelerinde kafein ve parasetamol’ün kemometrik

yöntemlerle tayinleri. Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 60s, Isparta.

Krichherr, H., Kühn-Velten, W.N., 2006. Qantitative Determination of Forty-Eight

Antideprassants and Antipsychotics in Human Serum by HPLC Tandem Mass Septrometry: A Multi-Level, Single-Sample Approach. Journal of Chromatography B, 843, 100-113.

Page 68: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

56

Kumar, K.G., Augustine, P., John, S. 2010. Novel potentiometric sensors for the selective determination of domperidone. Journal Applied Electro Chemistry, 40, 65-71.

Kumar, R.S., Manjunatha, D.H., Shaikh, S.M.T., Seetharamappa, J., Harikrishna, K.,

2006. Sensetive Extractive Spectrophotometric Methods for The Determination of Trazodone Hydrochloride in Pharmaceutical Formulations. Chemical Pharmaceutical Bulletin, 54(7), 968-971.

Mercolini, L., Colliva, C., Amore, M., Fanali, S., Raggi, M.A., 2008. HPLC Analysis of

The Antidepressant Trazodone and Its Main Metabolite m-CPP in Human Plasma. Journal of Pharmaceutical and Biomedical Analysis, 47, 882-887.

Mycek, M.j., Harvey, P.A., Champe,P.C., 1998.Lippincott’s Mustrated Review

Serisinden: Farmakoloji. Çev. Atagündüz P. , Model tıp kitap evi, 462s,İstanbul.

Pan, C-W., Duh, T-H., Wu, H-L., 2012. A Simple Liquid Chromatographic Method

for The Simultaneous Determination of Antidepressant in Pharmaceutical Preparations. Journal of Chiniese Chemical Society., 59, 1125-1129.

Pandya, K.K., Mody, V.D., Satia, M.C., Modi, I.A., Modi, R.I., Chakravarthy, B.K.,

Gandhi, T.P., 1997. High-performance thin-layer chromatographic method for the detection and determination of lansoprazole in human plasma and its use in pharmacokinetic studies. Journal of Chromatography B, 693 , 199–204.

Rakic, T., Stojanovic, B.J., Malenovic, A., Ivanovic, D., Medenica, M., 2012.

İmproved Chromatographic Response Function in HILIC Analysis: Application to Mixture of Antidepressants. Talanta, 98, 54-61.

Rao, D.S., Geetha, S., Srinivasu, M.K., Reddy, G.O., 2001. LC Determination and

Purity Evaluation of Nefazodone HCI in Bulk Drug and Pharmaceutical Formulations. Journal of Pharmaceutical and Biomedical Analysis, 26, 629-636.

Saka, C., Ömer, Ş., 2013. Determination of Serotonin-Norepinephrine Reuptake

Inhibitör Antidepressants in Pharmaceuticals and Biological Material. Critical Reviews in Analytical Chemistry, 43, 2-34.

Sasajima, Y., Lim, L.W., Takeuchi, T., Suenami, K., Sato, K., Takekoshi, Y., 2010.

Simultaneous Determination of Antidepressants by Non-Aqueous Capillary Electrophoresis-Time of Flight Mass Spectrometry. Journal of Chromatography A, 1217, 7598-7604.

Siroka, J., Polesel, D.N., Costa, J.L., Lanaro, R., Tavares, M.F.M., Polasek, M., 2013.

Separation and Determination of Chlorophenylpiperazine Isomers in

Page 69: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

57

Consfiscated Pills by Capillary Electrophoresis. Journal of Pharmaceutical and Biomedical Analysis, 84, 140-147.

Skoog, D.A., Holler,F.J., Nieman, T.A., 1998. Enstrümantal Analiz İlkeleri. Bilim

Yayıncılık, Özkan Matbaacılık, 849, Ankara. Şener,M., 2006. İçme Sularında Kalsiyum ve Magnezyumun Spektrofotometrik

Metotla Simultane Tayini ve Yapay Sinir Ağları İle Kemometrik Analizi. Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 49s, Isparta.

Toshio Tanabe, T., Murata, I, Karasuyama, M., Shin, M., Ueoka, R., Fujiwara, K.,

2003. Immunoelectron microscopic study for histamine in the gastric enterochromaffin-like cells of rats treated with the proton pump inhibitor lansoprazole, Histochem Cell Biology, 120, 401–408.

Uyanık, A., 2008. Analitik Kimyacılar için İstatistik ve Kemometri, 254-259. Vandegınste B. M. G., Massart D. L., Buydens L. M. C., De Jong S., Lew_ P. J. And

Smeyers-Verbeke. J. 1998. Handbook Of Chemometrics And Qualimetrics Part B, Elsevier, Amsterdam.

Vugic, Z., Uskokovic-Markovic, S., Kuntic, V., 2009. Simultaneous Determination

of Maprotiline, Desipramine and Moclobemide by Reversed-Phase High-Performance Liquid Chromatography and Statistical Optimization. Analytical Letters, 42, 2060-2070.

Walash, M.I., El-Brashy, A., El-Enany, N., Wahba, M.E., 2010. Hıgh Performance

Liquid Chromatographic Determination of Sertraline in Pesence of Its Degradation Product. Analytical Letters, 43, 1434-1447.

Wang, Y-R., Yang, Y-H., Lu, C-Y., Lin, S-J., Chen, S-H., 2013. Trace Analysis of

Acetylcholinesterase Inhibitors with Antipsychotic Drugs for Alzheimer’s Disease by Capillary Electrophoresis with on Column Field-Amplified Sample Injection. Analytical and Bioanalytical Chemistry, 405, 3233-3242.

Yao, M., Shah, V.R., Shyu, W.C., Srinivas, N.R., 1998. Sensitive Liquid

Chromatographic-Mass Spectrometric Assay for The Simultaneous Quantitation of Nefazodone and Its Metabolites Hydroxynefazodone m-Chlorophenylpiperazine and Triazole-Dione in Human Plasma Using Single-Ion Monitoring. Journal of Chromatography B, 718, 77-85.

Youssef, A.S., , Argikar, U.A., , Pathikonda, M., Parkman, H.P., Nagar, S., 2013.

Identification of domperidone metabolites in plasma and urine of gastroparesis patients with LC–ESI-MS/MS. Xenobiotica, 43(12), 1073–1083.

Page 70: REFLÜ TEDAVİSİNDE KULLANILAN BAZI İLAÇ ETKEN ...tez.sdu.edu.tr/Tezler/TF03455.pdfmaddenin fiziksel ve kimyasal özellikleri, saflık derecesi, miktarı, kararlılığı, metabolizması,

58

ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı : Hande Havva TOPRAK ÇİÇEK Doğum Yeri ve Yılı : ANTALYA, 1992 Medeni Hali : Evli Yabancı Dili : İngilizce E-posta : [email protected] Eğitim Durumu Lise : Çağlayan Lisesi, 2010 Lisans : SDÜ, Fen-Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü Yüksek Lisans : SDÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Analitik Kimya Mesleki Deneyim 2013 YILI TEMMUZ-AĞUSTOS AYLARI SÜRESİNCE AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ KİMYA EĞİTİMİ ANABİLİM DALI Araştırma laboratuvarının reorganizasyonunda ve HPLC (Merck- Hitachi 6200) sisteminde stajyer 2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı MEB’de Vekil öğretmenlik 2015 - HALEN ANTALYA SU VE ATIKSU İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Yayınları 1. Aktaş, Hakan A., Toprak, Havva H., 2017. Spectrometric Determination of

Lanzoprazole and Domperidone in Tablets by Multivariate Calibration Approach. Journal of Chemical and Pharmaceutical Research, 9(3), 103-108.

Taranmış Fotoğraf

(3.5cm x 3cm)