68

Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

  • Upload
    others

  • View
    11

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,
Page 2: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,
Page 3: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

Sebahittin Korkmaz► TSE Başkanı

Değerli Okuyucular,

Verimlilik ülkelerin ekonomik ve sosyal kalkınmışlık düzeylerinin bir göstergesi ve büyümenin önemli parametrelerinden biri olarak; kaynakları etkin kullanarak, savurganlıktan uzak, daha yük-sek katma değer yaratacak biçimde, insan sağlığını ve çevreyi gözeterek kaliteli üretmek olarak tanımlanabilir.

Bugün gelişmiş ülkelerin kaynakları daha verimli kullandıkları ve daha yüksek çıktılı sonuçlar elde ettiği bir gerçektir. Bu ülkeler aynı şekilde verimlilik aracılığıyla kalkınmayı da sürdürülebilir kıl-maktadırlar.

Bu durum gelişmekte olan ülkelerin de verimlilik konusunu elzem ve acil bir mevzu olarak ele almalarını zorunlu kılmaktadır. Verimsiz, kaynakların doğru kullanılmadığı bir ekonomik yapıyla kalkınma ve ekonomik ilerleme de mümkün değildir. Kalkınma plan ve politikalarına etki eden en önemli unsur verimliliktir.

Günümüzde tabiatın alabildiğine tahrip edildiği, kaynakların azaldığı, insan kaynağının ise önemi-nin arttığı bir dönemde bizim verimlilik konusunu ihmal etmemiz düşünülemez. Bizim jeo-stra-tejik ve jeo-politik imkanlarımızı, beşeri sermayemizi, kaynak altyapımızı ve iktisadi şartlarımızı göz önünde bulundurup planlarımızı buna göre yapmamız elzemdir. Bu ülke olarak bizi başarıya ulaştıracak en önemli yöntemdir.

Bizim için verimliliğin önemli yanı ise standartlarla ilişkisi ve standartların verimlilik artışına olan katkısıdır. Standartların işletmeler açısından verimliliği artırdığı ve büyümeye pozitif katkı sağla-dığı bir gerçektir. Standartlar kaynak israfını önleyen, maksimum faydayı artıran, rekabet avantajı sağlayan, kalite anlayışının gelişimine katkı sunan yanıyla verimliliği artırmaktadır. 2015 yılında İn-giliz Standartlar Teşkilatı (BSI) tarafından yapılan bir çalışmada İngiltere ekonomisindeki verimlilik artışının %37,4’ünün standartlar aracılığı ile gerçekleştiği ortaya konulmuştur.

Standartlar bugün bütün dünyanın ticarette konuştuğu evrensel dildir ve bu dile uygun üretimin kaliteyi, verimliliği ve rekabeti artırdığı bir gerçektir. Sanayicimizin, üreticimizin ve ticaret erbabı-mızın bu dili öğrenmekten ve buna uygun bir üretim metodolojisi geliştirmekten başka çaresinin de olmadığı inancındayız. Bundan dolayı da tüm üretici ve sanayicilerimize standardın önemini anlatmaya ve bu konuda bir farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz.

Daha verimli, dünya standartlarında, üretken ve yüksek katma değerli ekonomi özlemimizin ger-çekleşmesi temennisiyle...

Page 4: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 20172

30 Sağlık Hizmetlerinin Sunumunda Kalite ve Verimlilik

12 Küresel Ekonomideki Gelişmeler Güçlü Büyümeye Yetmiyor

Page 5: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 3

56 Berat veGjirokastra

Ekonomik ve Teknik DergiStandard

40 Doğanın Dengesine Yardımcı, Döngüsel Bir Ekonomi Mümkün

50 WWF’in “Akdeniz’de Ekonominin Canlandırılması” Raporu Yayımlandı

54 TSE Yapı Malzemeleri Laboratuvarı Ankara Müdürlüğü Ahşap ve Mobilya Bölümü

20 Gelişme Stratejisi Olarak Verimlillik,Sürdürülebilir Kalkınma ve Türkiye'deki Çalışmalar

Page 6: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 20174

Astana İİT 1. Bilim ve Teknoloji ZirvesiBilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Cum-hurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki heyetle Astana’daki İİT 1. Bilim ve Teknoloji Zirvesi'ne katıldı. Özlü, zirvede İİT ülkelerinin bilim ve teknolojiye yatı-rımı artırması gerektiği vurgulanan Astana Deklaras-yonu’nun kabul edilmesinin çok önemli olduğunu dile getirerek, “Bilim, teknoloji ve inovasyon alanında yatırımların artırılması çağrısı yapılan Deklarasyonla üye ülkeler, İİT’nin bilim, teknoloji ve inovasyon kal-kınma programı önerilerinin 2026 yılına kadar uygu-lanmasını kabul etti. Deklarasyonda, İslam dünyasın-da kültür, eğitim ve bilimin daha da pekiştirilmesi gerektiği vurgulandı. İİT ülkeleri arasında uzman istihdamının kolaylaştırılması, karşılıklı diplomaların kabul edilmesi, yeni teknoloji ve proje akımı alanla-rında ortak siyasi mekanizmaların oluşturulmasının benimsendiği de aktarıldı” diye konuştu.Toplantıda kabul edilen “2026 İİT Bilim Teknoloji ve Yenilikçilik Gündemi Belgesi”ne değinen Özlü, şun-ları kaydetti:

“2026 İİT Bilim Teknoloji ve Yenilikçilik Gündemi Belgesi çerçevesinde; düşünme yapısının değişti-rilmesi-bilim ve yenilik kültürünün oluşturulması, istihdam edilebilirlik-eğitim ve yetenekler, su, gıda ve çevre güvenliği, vatandaşların sağlıklı yaşamı-nı garantiye almak, yüksek eğitim ve araştırmaların kalitesini geliştirmek, matematik, fizik, biyoloji, biyo-teknoloji ve kimya bilimleri, dijital ekonomide büyük verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik, İİT ülkeleri arası işbirliğinin geliştirilmesi, büyük bilim programları, fonlama uygulama ve izleme olarak be-lirlenen 12 öncelik kabul edildi. Belge, bilimsel kültü-rün toplumun tüm katmanlarına yaygınlaştırılması, gençlere profesyonel nitelik ve yeteneklerin kazan-dırılması gibi konuları da kapsıyor. Biz 2023 için bazı hedefler koyduk. Bilim ve teknoloji alanında yaptıkla-rımız, bu hedeflere ulaşmamıza yardım edecek. Tür-kiye olarak bilim ve teknoloji alanında İslam ülkeleri ile her türlü işbirliğine hazırız.”

Page 7: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 5

Uluslararası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) 40. Genel Kurulu, Almanya’nın başkenti Ber-lin’de yapıldı.Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Başkanı Sebahittin Korkmaz ve beraberindeki heyet, 18 Eylül 2017 tarihinde 104. ISO Konsey Toplantısı’na katıldı. Mali ve kurumsal konuların ele alındığı toplantının sonunda, TSE’nin 2015-2017 dönemini kapsayan ISO Konsey üyeliğinin tamamlanması nedeniyle TSE Başkanı Korkmaz’a plaket verildi.TSE Başkanı Korkmaz, 20-21 Eylül 2017 tarihlerinde ise ISO 40. Genel Kurulu’na katıldı. Ge-nel Kurul’da ISO’nun Teknik İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcılığı için seçim yapıldı.ISO Genel Kurulu’nda ayrıca teşkilatın 2016-2020 stratejik planının uygulanmasındaki geliş-meler ve diğer standart kuruluşları ile işbirliği anlaşmaları ele alındı.ISO Genel Kurulu esnasında, Kazakistan Teknik Düzenlemeler ve Metroloji Komitesi’ne bağlı Kazakistan Standardizasyon ve Belgelendirme Enstitüsü (KAZINST) ile TSE arasında işbirliği anlaşması da imzalandı.KAZINST Genel Müdürü Khairat Karibzhanov ile TSE Başkanı Sebahittin Korkmaz tarafından imzalanan anlaşmayla her iki taraf; ulusal standartlarının tercümesi, adaptasyonu ve dağıtı-mı ile ilgili konularda mutabık kaldıklarını ve standartların telif hakları ile diğer haklarını ko-rumak ve muhafaza etmek için gerekli tüm önlemleri almayı taahhüt ettiklerini belgeledi.ISO Genel Kurulu kapsamında ikili görüşmelerin yanı sıra Kamboçya Standartlar Enstitüsü (ISC) ile Mutabakat Zaptı imzalandı. Mutabakat Zaptı ile standardizasyon ve uygunluk de-ğerlendirme alanlarında iki kuruluş arasında işbirliği yapılması karara bağlandı.

TSE Başkanı Sebahittin Korkmaz ISO 40. Genel Kurulu'na katıldı

TSE ile Kamboçya Standartlar Enstitüsü (ISC) arasında mutabakat zaptı imzalandıUluslararası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) Genel Kurul toplantıları esnasında, TSE ile Kam-boçya Standartlar Enstitüsü (ISC) arasında 19 Eylül 2017 tarihinde Berlin’de Almanya Stan-dartlar Enstitüsü (DIN) yerleşkesinde mutabakat zaptı imzalandı. Mutabakat zaptı ile stan-dardizasyon ve uygunluk değerlendirme alanlarında iki kuruluş arasında işbirliği yapılması karara bağlandı. İşbirliği kapsamında TSE ve ISC arasında helal belgelendirme, CE işareti, eğitim ve kapasite geliştirme, bilişim teknolojileri (IT) ve siber güvenlik eğitim, deney ve belgelendirme alanlarında müşterek çalışma yapılacak.

Mutabakat zaptı, TSE Başkanı Sebahittin Korkmaz ile Kamboçya Standartlar Enstitüsü (ISC) Genel Müdür Yardımcısı Chan Sopha tarafından imzalandı. İmza töreninde taraflar, bu an-laşmanın en kısa zamanda hayata geçmesi için gerekli adımların atılması yönünde fikir bir-liğine vardı.

Page 8: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 20176

■ haberler

TSE Başkanı Sebahittin Korkmaz, 2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılı öncesinde öğrenci ve velilere, okul alışverişlerinde dikkat etmeleri gereken konularla ilgili hatırlatma ve uyarılarda bulundu:“2017-2018 öğretim yılının başlaması nedeniyle tüm alışveriş merkezlerinde, çarşı ve pazar-larda çok sayıda marka ve çeşitte kırtasiye malzemeleri satışa sunulmaktadır. Reyonlarda ge-nellikle çizgi film kahramanlarıyla süslenmiş, albenisi yüksek, renkli kırtasiye ürünleri satılmak-tadır. Çocukların ilgisini çeken bu ürünlerden bir kısmı markasız ya da kaynağı belirsiz ürünler olmaları nedeniyle çok ucuz fiyatlardan satışa sunulmaktadır. Ancak çocuklar için albenisi, veliler için fiyatları nedeniyle cazip görünen bu ürünler sağlık açısından ciddi riskleri berabe-rinde getirmektedir.TSE’nin standardizasyon ve kalite alanlarındaki çalışmaları ve bunu TSE Markası ile tescilleyen belgelerinin velilerimize okul alışverişinde yardımcı olacağına inanıyoruz.Güvenlik standartlarına uygun olarak üretilmeyen ürünler, kullanıcılar için en basiti hijyen kaynaklı olmak üzere, sağlığın bozulmasına neden olabilecek riskler taşımaktadır. Bu tür ürünlerin kullanılması başta kanser olmak üzere obezite, hiperaktivite, sinir sistemi ve bağışık-lık sistemi gibi pek çok sağlık sorununa davetiye çıkarmak anlamına gelecektir. Velilerimizin bu risklere karşı çocuklarımızı korumak için okul alışverişi yaparken dikkat etmeleri gereken basit ancak etkili yöntemler vardır. Bir ürünün ilgili standarda uygun üretilip üretilmediği, dolayısıyla sağlığa zararlı maddeler içerip içermediği, ancak laboratuvar ortamında yapılan testlerle tespit edilebilir. Bu testlerin sonucunda ürünün standarda uygun olduğu, üzerinde taşıdığı işaret ve markalarla tescillenir.Okul alışverişlerinde velilerimizin özellikle dikkat etmesi gereken marka TSE Markası’dır.TSE Markası, 1964 yılından bu yana ürün belgelendirme hizmetleri kapsamında verilen ve ürünün standartlarda öngörülen güvenlik şartlarıyla birlikte performans ve kalite kriterleri-ne uygunluğunu gösteren işarettir. Bir ürünün üzerinde TSE Markası bulunması; bu ürünün üretim yerinde tetkikler yapıldığını, ürünün TSE laboratuvarlarında test ve muayenelerden geçtiğini göstermektedir. Tüm tetkikler sonunda standarda uygunluğu tespit edilen ürün-ler TSE Markası kullanmaya hak kazanmaktadır. Dolayısıyla TSE Markası, hem ürünlerin ilgili standarda uygunluğunun, hem de sağlıklı, güvenli ve kaliteli olduğunun tescili anlamına gel-mektedir.Tüketicilerin okul alışverişlerinde ve oyuncaklarda araması gereken bir başka marka ise CE İşareti’dir. CE İşareti; üzerine iliştirildiği ürünün insan, hayvan ve çevre açısından sağlıklı ve gü-venli olduğunu gösteren ve Avrupa Birliği ülkelerinde serbest dolaşımı sağlayabilmek adına belirli mallarda bulunması zorunlu olan bir işarettir.Bu iki temel işaretin dışında velilerin aldıkları ürünlerin üzerinde, ürünün mekanik ve fiziksel özelliklerinin standartlara uygunluğunu gösteren EN71-1, yanmazlık özelliğine ilişkin stan-dartlara uygunluğunu gösteren EN71-2, ağır metallerin belirlenen sınırlar dâhilinde kulla-nıldığını gösteren EN71-3 işaretlerini, fitalat ve BPA analizlerini ve diğer oyuncak güvenliği standartlarını da aramaları gerekmektedir.Üreticisi bilinmeyen ürünler tercih edilmemeliKısaca aktarmaya çalıştığımız bu risklere karşı ne yapmamız gerekiyor dediğimizde velilerimi-zi özellikle şu konularda uyarmak istiyoruz:• Üreticisi bilinmeyen hiçbir ürün satın alınmamalıdır. Üreticilerin bilinen, güvenilir markalar olmasına dikkat edilmelidir.

TSE’den okul alışverişi yapacak velilere önemli uyarılar

Page 9: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 7

• Kırtasiye malzemesi alırken mutlaka TSE damgalı ve yaş grubuna uygun ürünler tercih edilmelidir. TSE Markalı üretici demek; teknik birikimi ve gücü olan belli kurum-sal yapıdaki üretici demektir.• Bir ürünün sağlığa zararlı maddeler içerip içermediği ancak yetkin laboratuvar ortamlarında yapılan testlerle anlaşılabilir. TSE ürün belgesi, o ürünün standarda uy-gun olduğunun ve istenilen şartlarda üretildiğinin gös-tergesidir.• Oyuncak ve kırtasiye ürünleri satın alınırken ürünün fi-yatı değil, geçtiği testler ve sahip olduğu belgeler alıcı için kriter olmalıdır.• Kokulu ürünler çocuklara verilmemelidir.• Oyuncaklarda, ağır metallerin belirlenen sınırlar dâhi-linde kullanıldığını gösteren EN71-3 işareti aranmalıdır.• Yumuşatılmış oyuncaklarda fitalat gibi sağlığa zararlı maddeler limitlerin üzerinde olmamalıdır.• Yüz boyası, dövme kalemi gibi deri üzerine uygulanan kozmetik ürünlerde dermatolojik testlerden de geçmiş, güvenilir markalar tercih edilmelidir.• Parmak boyası ve oyun hamuru gibi daha küçük yaş gruplarının kullandığı, ağıza götürülme olasılığı yüksek ürünlerde de güvenilir markalardan şaşılmamalıdır. • TS EN ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi Belges'ine sahip firmalar tercih edilmelidir. Çünkü bu firmalarda standar-dın gereği, ürün güvenliği için öncelikli olarak ham mad-de tedarikçilerinin titizlikle seçilmesi gerekmektedir.• Markasız boyalı ve plastik baskılı okul ve beslenme çan-taları, mataralar tercih edilmemelidir. Özellikle yoğun boya kokusu içeren, plastik baskılı beslenme çantası ve matara alınmamalıdır.

Güvenlik standartlarına

uygun olarak üretilmeyen

ürünler, kullanıcılar

için en basiti hijyen

kaynaklı olmak üzere,

sağlığın bozulmasına

neden olabilecek riskler

taşımaktadır. Bu tür

ürünlerin kullanılması

başta kanser olmak üzere

obezite, hiperaktivite,

sinir sistemi ve bağışıklık

sistemi gibi pek çok

sağlık sorununa davetiye

çıkarmak anlamına

gelecektir.

Page 10: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 20178

• Ürünlerin üzerinde sağlığa zararlı olmadığını belirten ibareler aranmalıdır.• Solvent içermeyen yapıştırıcılar tercih edilmelidir.• Ürünlerin üzerinde ya da ambalajlarında mutlaka üretici ya da ithalatçıya ait ulaşılabilir adres ve telefonların bulunması gerekmektedir. Üründe herhangi bir sorun olduğunda firmanın ula-şılabilir olması gerekmektedir.Üretici için kazancın, tüketici için sağlığın anahtarı: TSE MarkasıTüketiciler için standartlara uygun ve kaliteli üretimin simgesi olan TSE Markası, üreticilerimiz için de ucuz ve düşük kaliteli ithal ürünlere ve ‘merdiven altı’ üretimlere karşı rekabet gücünü artıran, halka güvenli ürün sunma imkânı veren bir unsurdur. Eğitim malzemeleri sektöründe TSE Markalı ürünlerin sayısının artması, tüketicilerimizin standartlara uygun ve kaliteli ürün satın alma konusunda gösterdikleri hassasiyetle birlikte artacaktır.Unutulmamalıdır ki; çocuklarımızı kırtasiye malzemelerindeki olası risklerden korumanın en gü-venilir yolu, alışverişlerde TSE Markalı ürünleri tercih etmektir.Yeni eğitim-öğretim yılına başlarken çocuklarımızın sağlığı için tüm velilerimize TSE Markalı ürünleri tercih etmeleri çağrısında bulunuyorum.”

Page 11: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 9

Velilerin aldıkları ürünlerin üzerinde, ürünün mekanik ve �ziksel özelliklerinin standartlara uygunluğunu gösteren EN71-1, yanmazlık özelliğine ilişkin standartlara uygunluğunu gösteren EN71-2, ağır metallerin belirlenen sınırlar dâhilinde kullanıldığını gösteren EN71-3 işaretlerini, �talat ve BPA analizlerini ve diğer oyuncak güvenliği standartlarını da aramaları gerekmektedir.

Page 12: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201710

TSE Bilişim Teknolojileri Test Laboratuvarı ve Ortak Kriterler Değerlendirme Laboratuvarı akredite olduTürk Standardları Enstitüsü (TSE) Bilişim Teknolojileri Test Laboratuvarı ve Ortak Kriterler Değerlendirme Laboratuvarı, Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından yapılan ‘TS ISO/IEC 17025 Deney ve Kalib-rasyon Laboratuvarlarının Yeterliliği İçin Genel Şart-lar’ standardı denetimini başarı ile geçerek akredite oldu.TSE Başkanı Sebahittin Korkmaz konuya ilişkin bir açıklama yaptı:“Bilişim standartlarının ürünler ve sistemler üzerinde uygunluk değerlendirme ve belgelendirme faaliyet-leri, TSE Bilişim Teknolojileri Test ve Belgelendirme Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülmektedir. Bu alandaki tüm hizmetleri, ulusal ve uluslararası akre-ditasyon ile verme hedefimiz çerçevesinde iki labo-ratuvarımız daha ulusal akreditasyon ağına katıldı. TSE Bilişim Teknolojileri Test Laboratuvarı ve Ortak Kriterler Değerlendirme Laboratuvarı, bilişim ürün-leri için fonksiyonel test, performans testi, güvenlik değerlendirmesi ve sızma testi gibi hizmetler sun-maktadır. Her iki laboratuvarımız da ilk defa TÜRKAK denetimine girmiş ve denetimden başarıyla geçmiş-tir. TSE Ortak Kriterler Değerlendirme Laboratuvarı kendi alanında Türkiye’de TÜRKAK akreditasyonuna

sahip olan üçüncü laboratuvar olmuştur.Bilişim teknolojileri alanında faaliyet gösteren kuru-luşların ürün, hizmet, sistem süreçlerini bilişim tek-nolojileri ve siber güvenlik standartları çerçevesinde oluşturması ve bu kapsamda belgelendirilmeleri hem kuruluşlar açısından hem de bu hizmetleri kul-lananlar açısından büyük faydalar sağlamaktadır. Bu kapsamda, Enstitümüz geniş bir perspektifte belge-lendirme ve test hizmetlerini sunmaktadır. Ayrıca bu alanlarda yapılan çalışmalar hız kesmeden devam et-mekte, ülkemizde uygulanabilirliği olan standartlarla ilgili araştırmalar yapılmakta ve uygun görülenlerin adaptasyonu ve belgelendirme sisteminin oluşturul-ma çalışmaları devam etmektedir.Enstitümüz Bilişim Teknolojileri Test ve Belgelendir-me Dairesi Başkanlığının bilişim alanındaki test ve belgelendirme hizmetleri sektöre önemli katkılar sağlamaktadır. Bilişim ürünleri ve yazılımlar fonksi-yonellik, performans, güvenlik testlerine tabi tutul-makta ve belgelendirilmektedir. Sertifikalanan yerli BT ürün ve sistemleri hem ulusal hem de uluslararası pazarda serbest dolaşabilmekte, sertifikalar uluslara-rası tanınır olduğundan, ülkemizin BT alanındaki ih-racat payını da artırmaktadır.”

Page 13: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 11

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Helal Akreditasyon Kurumu (HAK) Kuruluş Kanun Taslağı’na ilişkin Ba-kanlar Kurulu’nda sunum yaptıklarını ve söz konusu düzenlemenin imzaya açılmasına karar verildiğini belirterek, “HAK, helal ürün belgelendirmesi ve ak-reditasyonu alanında ülkemizin merkez konumunu güçlendirecek, Türkiye’nin bu alandaki kural koyucu ve yön belirleyici özelliğini belirginleştirecek” dedi.Zeybekci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünya ticaretinde standartların, denetim ve kalitenin her zamankinden daha önemli hale geldiğini ancak 1,8 milyar Müslümanın helal ürün ihtiyacına ilişkin bel-gelendirmenin henüz küresel çapta tamamlanama-dığını söyledi.Helal ürün belgelendirmesi hususunda İslam dünya-sında çok başlılık bulunduğuna işaret eden Zeybek-ci, İslam ülkeleri arasındaki farklı uygulamaların tica-retin gelişmesinin de önüne geçtiğini anlattı.Helal belgelendirme konusunda 2010 yılında Türki-ye öncülüğünde İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) çatısı al-tında önemli adımlar atıldığını dile getiren Zeybekci, “Helal Gıda Standardı” ve “Helal Akreditasyon Stan-

dardı”nın İİT bünyesinde kabul edildiğini, merkezi Türkiye olan İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsünün (SMIIC) kurulduğunu ve uluslararası bu teşkilatın üye sayısının 36’ya yükseldiğini bildirdi.Bakan Zeybekci, şunları kaydetti:“HAK, ülkemizin helal belgelendirmesi ve akredi-tasyon alanındaki merkez konumunu güçlendire-cek, Türkiye’nin bu alandaki kural koyucu ve yön belirleyici özelliğini belirginleştirecek. Bugün dünya genelinde yaklaşık 1,2 trilyon dolarlık helal gıda po-tansiyeli mevcut ve her sene hızla artıyor. Kozmetik, eczacılık ve diğer pek çok ürünü dâhil ettiğimizde küresel helal ürün potansiyeli 3,9 trilyon dolara ulaşı-yor. Türkiye, İslam ülkeleri arasında en büyük üretim merkezi olma özelliği taşıyor. Bu nedenle de küre-sel helal ürün pazarından azami derecede istifade etmemiz gerekiyor. İslam ülkeleri arasında, kültür coğrafyamızda, trendleri ve tüketim alışkanlıkları-nı önümüzdeki dönemde Türkiye’nin belirlemesini hedefliyoruz. Bu nedenle helal ürün pazarındaki 3,9 trilyon dolarlık potansiyele kayıtsız kalmayacağız, bu konuda öncü olacağız.”

Helal akreditasyon için önemli adım

Page 14: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201712

■ ekonomi

Küresel ekonomideki gelişmeler güçlü büyümeye yetmiyor

Page 15: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 13

Küresel ekonomide, ABD ve Kuzey Kore gerginli-ğine ek olarak özellikle gelişmekte olan ülkelerde Amerikan Merkez Bankası (FED) kaynaklı tedir-ginlik hissedilmeye başlandı. FED’in ekim ayında, daha önce piyasaya bolca sürdüğü doları geri ça-ğırmaya başlayacağı ve aralık ayında da bir faiz artışı daha yapma ihtimali, bu tedirginliğin fitilini ateşledi. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde, doların evine dönmesi; büyümeyi sağlayan sıcak para kaynağının kesilmesine ve kredi maliyetleri-nin artıp yabancı yatırımcıların azalmasına neden oluyor. FED’in faiz artırımına gideceği sinyalleri ve son dönemde yaşanan bazı gelişmelerden sonra dolar kurunda yükselme görüldü. Brent tipi ham petrol fiyatları uzun zamandır yaşanan düşüşten sonra, eylül ayında 59 doların üzerine çıkarak son 26 ayın en yüksek seviyesine ulaştı. Irak Kürt Böl-gesel Yönetimi’nde (IKBY) gerçekleştirilen refe-randumdan sonra petrol ihracatının durma riski, Çin ekonomisinden gelen güçlü talepler, petrol fiyatındaki artışı etkileyen faktörler oldu. Hollanda merkezli CPB World Trade Monitor, global ticaret hacminin temmuz ayında yüzde 0,4 azaldığını, global sanayi üretiminde de yüzde 0,1 düşüş ya-şandığını açıkladı. Aynı ayda global sanayi üreti-minde yüzde 0,1 düşüş yaşandı.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından, “Ara Dönem Ekonomik Görünüm Ra-poru” yayımlandı. Rapora göre; dünya ekonomisi için 2017 yılında yüzde 3,5’lik büyüme tahmini korunurken, 2018 yılında tahminler yükseltilerek yüzde 3,7 olarak açıklandı. OECD’nin raporunda yatırım, istihdam ve ticaretin genişlediği, ancak gelişmelerin orta vadede sürdürülebilir ve güç-lü büyüme için yeterli olmadığı belirtildi. Euro Bölgesi, Japonya ve Kanada’ya yönelik tahminler yukarı yönlü revize edilirken, Çin ve Rus ekono-milerinden olumlu sürpriz gelişmeler beklenebi-leceğine karşın Hindistan ve Brezilya için ise tam tersi bir döneme girildiği bildirildi.

Peyman Yüksel ► Ekonomist

Page 16: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201714

ABD ekonomisi için ikinci çeyrek büyüme rakamı yüzde 3’ten yüzde 3,1’e revize edildi. Bu rakamın, 2015’in ilk çey-reğinden bu yana en yüksek büyüme hızı olarak kayıtlara geçtiği belirtildi. FED’in 19-20 Eylül tarihlerinde yaptığı top-lantısında faiz artırımına gidilmeyeceği, bilanço küçültme programına ekim ayında başlanacağı açıklandı. ABD’de iş-sizlik oranının düşük seviyesine dikkat çekilirken, yatırımlar-daki artışın devam ettiği ve ekonominin ılımlı ancak istikrarlı bir büyüme gösterdiğine vurgu yapıldı.

Euro Bölgesi için 2017 büyüme tahmini 0,3 puan artışla yüzde 2,2’ye yükseltildi. Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) eylülün ilk haftasında yapılan toplantısında, para politikası ile ilgili değişiklik kararı çıkmadı. Parasal Genişleme Politika-sı izleyen ECB’nin, varlık alım programından çıkış stratejisi-ne yönelik bir karar alınmadığı belirtildi. ECB Başkanı Mario Draghi, enflasyon ve finansal koşulları göz önünde bulun-durarak gerekirse tahvil alımlarının artırılabileceği açıklama-sını yineledi. Almanya’da eylül ayı sonlarında yapılan genel seçimleri Başbakan Angela Merkel’in liderliğindeki Hristi-yan Demokratik Birlik kazandı. Fakat Merkel dört yıl önce-ye kıyasla yüzde 9 oy kaybetti ve düşündüğü koalisyonu kuramayacak. Aşırı sağcı, İslam ve göç karşıtı Almanya için Alternatif Partisi ise yüzde 13,3 oyla Federal Meclis’e girdi. Almanya, 3,4 trilyon dolarlık büyüklüğüyle dünyanın ABD, Çin ve Japonya’dan sonra gelen dördüncü, Avrupa Birli-ği’nin (AB) ise en büyük ekonomisi. Almanya’nın yeni dö-nemde nasıl yönetileceği küresel ekonomiyi de yakından ilgilendiriyor.

İngiltere’de ise Başbakan Theresa May’in Brexit konuşma-sının ardından, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’ten ülkenin kredi notunu bir kademe azaltarak Aa2’den Aa1’e düşürdüğü açıklaması geldi. Notun düşü-rülmesinde May hükümetinin kamu harcamalarında mali disiplini sağlayamaması ve bütçe açığının devam etmesi-nin önemli etkenler olduğu düşünülüyor. İspanya’da Mad-rid yönetimi Katalonya Özerk Bölgesi’nin ekim ayı başında referanduma gitmesini engelleyemeyecek gibi görünüyor. Katalonya, İspanya’nın en zengin bölgelerinden biri olarak ülke nüfusunun yüzde 16’sını, gayri safi yurtiçi hâsılasının (GSYH) ise yüzde 19’unu oluşturuyor. Yapılan araştırmalara göre Katalonya’nın İspanya ekonomisine vergilerle yaptığı katkı, yatırımlarla aldığından daha fazla oluyor. Bu durum-da referandum sonucunun Katalonya lehine sonuçlanması, İspanya ekonomisini olumsuz yönde etkileyecek gibi görü-nüyor.

Page 17: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 15

Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) eylülün ilk haftasında yapılan toplantısında, para politikası ile ilgili değişiklik kararı çıkmadı. Parasal Genişleme Politikası izleyen ECB’nin, varlık alım programından çıkış stratejisine yönelik bir karar alınmadığı belirtildi.

Page 18: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201716

İlk çeyrekte yüzde 1,5 büyüyen Rusya ekonomi-si, 2017 2. çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,5 büyüdü. Rusya Federal İstatistik Servisi’nin nihai verilerine göre bu rakam, 2012 3. çeyrekten bu yana görülen en yüksek büyü-me oranı oldu. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, uzun zamandır durgunluk yaşanan ülke-de artık krizden çıkıldığını ve ekonominin ivme kazandığını açıkladı.

Çin’de 2017 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 6,9 ile beklentilerin üzerinde açıklanan ekonomik büyüme rakamından sonra son zamanlarda açıklanan verilerin beklentileri karşılayamaması, yılın üçüncü çeyreğine ilişkin belirsizlikleri ar-tırdı. Özellikle ağustos ayında ABD, Japonya ve AB başta olmak üzere ana ticaret ortaklarında ihracatın artış hızı gerileyince önümüzdeki dö-neme ilişkin beklentiler azaldı. Gelişmeler doğ-rultusunda kredi derecelendirme kuruluşu S&P, Çin’in uzun vadeli ülke notunu bir kademe indi-rerek AA-‘den A+’ya düşürdü. Çin'in ekonomik ve finansal risklerinin arttığına vurgu yapılırken Çin’deki güçlü kredi büyümesinin ekonomik riskleri artırdığı belirtildi.

Türkiye Ekonomisinde Büyüme Tahminleri YükseliyorTürkiye ekonomisi, geçen yıl yaşanan başarısız darbe girişiminin etkilerini atlatarak hızla topar-lanma sürecine devam ediyor. Ülkemizin ilk çey-rek büyümesi yüzde 5,2’ye revize edilirken yılın ikinci çeyreğinde yüzde 5,1 oranında büyüme sağlandığı açıklandı. Büyümeye, yatırım harca-maları ile net ihracat büyük oranda katkı sağladı. Bank of America Merill Lynch, eylül ayı sonunda yaptığı açıklamada, Türkiye’nin ekonomik büyü-me tahminini yüzde 4,5’ten yüzde 5,1’e yükselt-tiğini belirtti.

2018-2020 dönemini kapsayan Orta Vade-li Program (OVP), 27 Eylül 2017 günü bir basın toplantısı ile açıklandı. Başbakan Binali Yıldırım, Orta Vadeli Programla ilgili olarak, “Büyüme 2017, 2018, 2019 ve 2020 için yüzde 5,5 olacak. İstikrarlı bir büyüme sağlayacağız” diye konuştu. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, OVP’de beş politika alanına öncelik verdiklerini belirtti.

Çin’de 2017 yılının ikinci çeyreğinde

yüzde 6,9 ile beklentilerin

üzerinde açıklanan ekonomik büyüme rakamından sonra

son zamanlarda açıklanan verilerin

beklentileri karşılayamaması,

yılın üçüncü çeyreğine ilişkin

belirsizlikleri artırdı.

Page 19: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 17

Page 20: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201718

Eylülde en fazla ihracat artışı, beş kat artışla gemi ve yat sektöründe gerçekleşti. Tarım ürünleri ihracatı yüzde 6,9, sanayi ihracatı yüzde 8,9,

madencilik ürünleri ihracatı da yüzde 17,8 artış gösterdi. En çok ihracat yapan sektör yine

otomotiv olurken, 196 ülke ile yeni bir rekor kırıldı.

Page 21: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 19

Bunlar sırasıyla şöyle açıklandı:

• Makro ekonomik istikrarın sürdürülmesi

• Beşeri sermaye ve işgücü kalitesinin artırılması

• Yüksek katma değerli üretimin yaygınlaştırılması

• İş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi

• Kamuda kurumsal kalitenin artırılması

Başbakan Yardımcısı Şimşek, “2017 yılına ilişkin göstergeler yıl genelinde yüzde 5,5 seviyesinde büyüme oranının yakalanabileceğine işaret etmektedir. Program döneminde de uygulayacağımız reformlar saye-sinde yüzde 5,5 düzeyinde daha dengeli, sürdürülebilir ve kapsayıcılığını artırdığımız bir büyüme politi-kası hedefliyoruz” dedi.1

Türkiye eylül ayına kurban bayramı ile girdi. Rusya ile ilişkilerin normalleşmesi sonrası olumlu seyir izle-yen turizm verilerinin daha da artırılması için hükümetin Kurban Bayramı’nı 30 Ağustos Zafer Bayramı ile birleştirmesi sonucu, 10 güne çıkarılan tatil fırsatıyla, otel ve bilet rezervasyonlarıyla yaklaşık 17 milyar TL’yi aşan bir ekonomi oluştuğu tahmin ediliyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar’ın yaptığı açıklamaya göre ülkemizde 2 milyonu büyükbaş, 3 milyon 780 bini küçükbaş olmak üzere 4 milyon 980 bin baş kurbanlık var. Bayramda yaklaşık 2,7 milyon baş küçükbaş hayvanın kesilebi-leceğini, bu rakamın 134 ülkenin her birinin toplam koyun varlığından daha fazla olduğuna dikkati çeken Bayraktar, ülkemizde ihtiyacı rahatça karşılayacak kurbanlık olduğunu söyledi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) eylül ayı ihracat rakamlarını açıkladı. İhracat eylül ayında yüzde 8,9 artışla 11,3 milyar dolar oldu. Eylülde en fazla ihracat artışı, beş kat artışla gemi ve yat sektöründe gerçekleşti. Tarım ürünleri ihracatı yüzde 6,9, sanayi ihracatı yüzde 8,9, madencilik ürünleri ihracatı da yüzde 17,8 artış gösterdi. En çok ihracat yapan sektör yine otomotiv olurken, 196 ülke ile yeni bir rekor kırıldı.

Temmuz 2017 dönemi işsizlik oranı geçen yıla göre değişmeyerek yüzde 10,7 oldu. Temmuz ayı itibarıyla işsiz sayısı 3 milyon 443 bine çıkarken genç işsizlik yüzde 21,1 ile son dört dönemin zirvesine ulaştı.

Tüketici fiyatlarındaki aylık artış eylül ayında yüzde 0,65 ile piyasa beklentisinin biraz altında gerçekleşti. Bu artışla, tüketici fiyatlarındaki yıllık enflasyon yüzde 11,2 düzeyine ulaştı. Ana harcama grupları itibarıyla eylülde, en yüksek artış yüzde 2,08 ile eğitim grubunda görülürken, ulaştırmada yüzde 1,58, çeşitli mal ve hizmetlerde yüzde 1,34, lokanta ve otellerde yüzde 1,02, giyim ve ayakkabıda yüzde 0,80 artış kaydedildi.

TÜİK 2014-2016 nüfus ve ölüm istatistiklerine dayanarak, Türkiye’de yeni doğanların beklenen yaşam sü-resini hesaplayarak açıkladı. Buna göre beklenen yaşam süresi erkeklerde 75,3 ve kadınlarda 80,7 yıl olarak belirlendi.

Türkiye’nin, Çin ve Hindistan dışındaki G-20 ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ekonomi olduğu göz önüne alınırsa, dış politikada yaşanan gerginliklerin diplomasi yoluyla çözülmesinde yarar olduğunu, jeopolitik risklerin ekonomiye olumsuz etkisini azaltmak için ılımlı bir yol izlenmesini, reform çalışmaları, altyapı, enerji gibi alanlarda hayata geçirilen projelerde ilerlemeye devam edilirse, büyüme trendini kaybetme-den 2017 yılını tamamlamasının ve istihdam ve enflasyon sorununu çözmesinin mümkün olduğunu söy-leyebiliriz.

1 Orta Vadeli Program açıklandı, http://aa.com.tr/tr/ekonomi/orta-vadeli-program-aciklandi/920725, Erişim Tarihi: 27 Eylül 2017

Page 22: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201720

Gelişme Stratejisi Olarak

Verimlilik, Sürdürülebilir Kalkınma

ve Türkiye’deki Çalışmalar

Page 23: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 21

Anıl Yılmaz ► Bilim, Sanayi ve Teknoloji BakanlığıVerimlilik Genel Müdürü

Gelişme Stratejisi Olarak VerimlilikBir ülkenin toplam verimliliği ve rekabet gücü, tüm kurumlarının ve işletmelerinin verim-liliklerinin basit bir toplamından ibaret değildir. Bu anlamda verimlilik, “üretimin rasyo-nelleştirilmesi” de olmayıp büyük ölçüde devletin (hükümetlerin) kontrolünde olan po-litik ve ekonomik güçlerle birlikte sosyo-kültürel yapı ve özelliklere dayanan, ekonomik, toplumsal ve çevresel boyutları da olan bir sonuç, bir toplam performans göstergesi ve rekabet gücünün ta kendisidir. (1)

Verimliliğin, üretim faktörlerinin daha akılcı ve etkin kullanımı ile yalnızca daha çok gelir yaratıp ekonomik kazanç sağlamanın bir aracı olmadığı, bir gelişme stratejisi olarak da sürdürülebilir kalkınma ve büyümeyi sağlayacak en doğru yaklaşım olduğu geçtiğimiz yüzyılın ikinci yarısından itibaren sıkça dile getirilmeye başlanmıştır. Verimliliğin, bütün bir ülkenin hayatını etkileyip değiştirebilecek bir güce dönüşebilmesi için, ulusal düzey-de bir verimlilik seferberliğinin oluşturulması gerekiyor. Bunun başarısı ise toplumun bü-tün kesimlerinin aktif bir şekilde bu hareketin içinde yer almalarını sağlamaktan geçiyor. Böyle bir hareket, verimliliğin artırılması yoluyla ekonomik ve toplumsal gelişme sağla-mak amacıyla hükümetler, kamu kurumları, iş dünyası, işçi-işveren kesimleri ve sendika-ları, eğitim kurumları, üniversiteler ve bilimsel kuruluşlar, sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler ve diğer birçok kamusal ve özel paydaşın aktif destek ve katılımı ile ülke dü-zeyinde ortaklaşa ve uyum içinde yürütülmesi gereken bir girişim olarak tanımlanabilir.

Örneğin Japonya’da II. Dünya Savaşının ardından Japon Verimlilik Merkezi’nin (JPC) ön-derliğinde başlatılmış olan Japon Verimlilik Hareketi, sadece ülkenin savaşta uğradığı ye-nilginin neden olduğu büyük yıkımın onarılmasını ve ülke ekonomisinin yeniden ayağa kaldırılmasını sağlamakla kalmamış, endüstriyel demokrasi ve modern yönetim uygula-malarının gelişimine yaptığı katkı ile de verimlilik alanında büyük bir atılım gerçekleşti-ren Japonya’nın kısa sürede ekonomide lider ülkeler arasında yer almasını sağlamıştır.

Farklı ekonomik, toplumsal ve çevresel hedefler ve çıkarlar arasında kaynakların ve çaba-ların dengelenmesi ile sürdürülen bir verimlilik hareketi; ülkede yoksulluğun azaltılması, istihdam artışının sağlanması, insan haklarının korunması, toplumsal barış ve demokra-sinin güçlenmesi, çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve sürdürülebilir kalkınmanın ger-çekleşmesi amaçlarının hepsine birden hizmet edecektir. Bu hedefe ulaşılması ise tüm paydaşlarının ve ilgili tüm tarafların bu hareketin içinde aktif olarak yer alması ile müm-kündür. Verimlilik hareketinin sürdürülebilirliği ise verimlilik artışından doğacak kazanç-ların paylaşımına ilişkin adaletli bir bölüşüm politikasının varlığına bağlıdır. Bu anlamda verimlilik hareketi, toplumda yoksulluğun azaltılması, istihdam artışının sağlanması, in-san haklarının korunması, toplumsal barış ve demokrasinin güçlenmesi, çalışma koşul-larının iyileştirilmesi ve sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleşmesi amaçlarının hepsine birden hizmet eden bir gelişme stratejisidir. (2)

Page 24: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201722

Verimlilik ve Sürdürülebilir KalkınmaVerimliliği artırma çabalarının geçmişi uzun yıllar öncesine dayanmakla birlikte, bu çabalarının organize ve sistematik bir biçimde yürütülmesi girişimleri daha yakın bir geçmişte, 19. yüzyılda, endüstrileşme, bilim ve teknolojideki gelişmeler, kentleşme ve kitle iletişim araçlarının gelişi-mi sonucu modern toplumların oluşumu ile başlamıştır. Verimlilik anlayışında da o zamandan günümüze önemli değişiklikler yaşanmış olup önceleri üretim miktarının, satış rakamlarının ve kârlılık oranlarının artırılmasına odaklanan ve işletmelerin muhasebe kayıtları ile sınırlanan ve-rimlilik anlayışı, günümüzde üretim işletmeleri ve ülke ekonomileri için olduğu kadar, insan ve

Verimliliğin, üretim faktörlerinin daha akılcı ve etkin kullanımı ile yalnızca daha çok gelir yaratıp ekonomik kazanç

sağlamanın bir aracı olmadığı, bir gelişme stratejisi olarak da sürdürülebilir kalkınma ve büyümeyi sağlayacak en

doğru yaklaşım olduğu geçtiğimiz yüzyılın ikinci yarısından itibaren sıkça dile getirilmeye başlanmıştır.

Page 25: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 23

toplumla birlikte çevrenin ve doğal kaynakların korunmasını da kapsayarak küresel bir nitelik kazanmıştır.

Günümüzde dünya ekonomisinin yaşanan çevresel, sosyal ve ekonomik krizler pahasına ayakta kaldığı ve büyüdüğü genel olarak kabul edilen bir görüş haline gelmiştir. Büyümenin, yani sağ-lanan reel üretim artışının kalkınmaya yansıyabilmesi büyümenin nasıl sağlandığı ile doğrudan ilgili olup bu durum aynı zamanda yaşanan çevresel, sosyal ve ekonomik krizlerin de kaynağı-nı oluşturmaktadır. Özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde büyümeyi sağlayan kay-

Page 26: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201724

naklar arasında verimlilik artışlarının payının oldukça az olması, doğaya ve insana geri kazanımı mümkün olmayan zararlar vermeye başlamıştır. Kalkınma, ancak verimliliğe dayalı büyüme ile güçlendirilmiş insan merkezli toplumlarda, verimlilik artışından doğan kazançların taraflar arasında adil paylaşılması, sosyal adalet ilkesinin sağlanması ve gelecek nesillerin kaynak-larının korunması ile sürdürülebilir olur. Bir başka ifadeyle sürdürülebilir kalkınma, bir yandan büyümenin nasıl gerçekleştirildiği ile ilgili olduğu kadar, büyüme kazanımlarının toplumun ge-neli tarafından nasıl paylaşıldığı, büyümenin toplumsal ve çevresel maliyeti, büyümenin yaşam kalitesini belirleyen göstergeleri nasıl etkilediği, kaynakların ne kadar etkin kullanıldığı ile de ilgi-lidir. (3)

Dünyada ve Türkiye’de Verimlilik KuruluşlarıVerimliliği artırma çabalarının ulusal düzeyde koordine edilip özendirilmesini amaçlayan ve bulundukları ülkelerin verimlilik hareketlerinde öncü rol oynayan verimlilik kuruluşları, 1950’li yıllardan itibaren ABD’den başlayarak Avrupa’da ve Uzakdoğu’da yaygınlaşmış, ILO kaynakları-na göre, 1990’lara gelindiğinde, dünyanın değişik bölgelerinde kuruluş yapıları, tüzel kişilikleri ve hukuki statüleri farklı olan ulusal verimlilik ve yönetim geliştirme organizasyonlarının sayısı 150’ye ulaşmıştır. Günümüzde ise temiz üretim, eko-verimlilik, çalışma koşullarının iyileştirilme-si, insan kaynaklarının geliştirilmesi, kalite yönetimi, teknolojik yenilik ve sürdürülebilir kalkınma gibi alanlarda faaliyette bulunan kuruluşların da devreye girmesi ile verimlilik artışına hizmet eden uygulayıcı, destekleyici ve kolaylaştırıcı kurumların sayısı tüm dünyada hızla artmaktadır. Bu kuruluşların bir kısmı ilgili bakanlıklar bünyesinde hükümetlere bağlı olarak çalışırken, bazıları da çok taraflı (hükümet, işçi, işveren, üniversite vb.) yapılanmalar içinde özerk ve yarı özerk kuru-luşlar olarak hizmetlerini sürdürmektedirler.(4)

Türkiye’de verimlilik konusunun resmi olarak ele alınması amacıyla yasa ile kurulan ilk kurum 1965 yılında Milli Prodüktivite Merkezi (MPM) olmuştur. 2011 yılında ise bu kurum kapatılarak, “Ekonominin verimlilik esaslarına uygun olarak gelişmesi amacıyla verimlilik politika ve stratejile-ri hazırlamak, sanayi işletmelerinin verimliliğini artırmak, geliştirmek ve temiz üretim projelerini desteklemek” görevi, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın ana hizmet birimlerinden biri olarak oluşturulan Verimlilik Genel Müdürlüğü’ne verilmiştir.

İlgili KHK’da tanımlanan temel görevleri çerçevesinde organize olan Verimlilik Genel Müdürlü-ğü’nün faaliyet alanları ana başlıklarıyla aşağıda listelenmiştir:

▪ Verimlilik Araştırmaları ve Planlama, Etki Değerlendirme, Verimlilik Artırma Uygulamaları, Prog-ram ve Projeleri, Verimlilik Bilinçlendirme, Yaygınlaştırma ve Tanıtım, Verimlilik İstatistikleri, Ölç-me ve Değerlendirme, Eğitim, Danışmanlık, Belgelendirme, Akreditasyon, Süreli, Süresiz Yayınlar, Uluslararası Temsil ve Projeler.Verimlilik Genel Müdürlüğü’nün Görevleri ve ÇalışmalarıBilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yapılanmasında Verimlilik Genel Müdürlüğü’nün yer al-ması, Türkiye’deki verimlilik çalışmalarını mevzuat ve mali kaynak bakımından güçlendirerek bu çalışmaların farklı bir düzleme taşınması imkânını yaratmıştır. Bunun iki örneği verimlilik konusu-nun politika oluşturma ve stratejik karar alma mekanizmalarına taşınmasında yaşanmıştır. Önce-likle 2014–2018 dönemi için hazırlanan 10. Kalkınma Planı ve Öncelikli Dönüşüm Programlarında verimlilik konusu odağa alınmış, imalat, enerji, tarım, sağlık ve diğer sektörlerde verimlilik artışı sağlamaya yönelik politika ve eylemlere özel önem verilmiştir. Bu bağlamda örnek sonuçlardan biri Türkiye’de ilk kez hazırlanan ve 2015–2018 dönemini kapsayan Verimlilik Strateji Belgesi ve Eylem Planı olup sanayinin verimlilik temelli yapısal dönüşümünü hızlandırmak, ekonominin bü-

Page 27: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 25

yüme performansının sürdürülebilir kılınmasını ve yüksek katma değerli, yüksek teknolojili üretime dayalı sanayi yapısına dönüştürmeyi amaçlamaktadır.

Proje ve Çalışmalarımızdan Örnekler: (5)(6)

▪ “Temiz Üretimin Yaygınlaştırılması ve Daha Temiz Bir Çevre İçin Ulusal Eko–Verimlilik / Te-miz Üretim Programı Kapsamında Projeler Uyguluyoruz”Sanayimizin sürdürülebilir büyümesine ve uluslararası rekabet gücünün artırılmasına yönelik önemli bir uygulama aracı olan ve 2015-2018 yıllarını kapsayan Ulusal Eko-Verimlilik/Temiz Üretim Programını uygulamaktayız. Bu çerçevede temiz üretim alanında sektörel kaynak ve-rimliliği kılavuzları ve temiz üretim bilgi portalını sanayicilerimizin kullanımına sunduk. Ayrıca

UNIDO, UNDP ve Dünya Bankası gibi kuruluşlarla temiz üretim metodolojilerinin yaygınlaştırılması, yeşil OSB’ler ve endüstriyel simbiyoz ve verimli elektrik motorları alanlarında uluslararası işbirliği projeleri için de planlama ve hazırlık çalışmalarımız sür-mektedir.

Page 28: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201726

Düşük verimli AC elektrik motorlarının daha yüksek verimli olanlarıyla değiştirilmesi amacıyla Sanayide Verimsiz Elektrik Motorlarının Dönüşümü Programı-nı başlattık. Proje kapsamında yaklaşık 900 sanayi işletmesi ile Motor Envanter Analizi çalışmaları ta-mamlandı ve Elektrik Motorlarında Enerji Verimliliği Kılavuzu hazırlanarak 20.000 adet dağıtıldı. Küresel Çevre Fonu ve UNDP ile bir proje başlattık. Nihai he-defimiz sanayide yıllık 8,5 milyar TL elektrik tasarrufu potansiyelinin önemli bir kısmını birkaç yıl içinde ha-yata geçirmektir.

▪ “Türkiye İçin Yeşil OSB Çerçevesinin Geliştirilmesi ve Endüstriyel Simbiyoz Projesini başlattık”Mevcut OSB’lerin çevreye duyarlı ve kaynak verim-liliği yüksek eko-endüstriyel parklara dönüştürül-mesi ve yeni inşa edilecek sanayi bölgelerinin birer eko-endüstriyel park olarak tasarlanması için Dünya Bankası işbirliğinde bu alandaki ulusal yol haritası ve fırsatların belirlenmesi çalışmalarımız kasım ayı için-de tamamlanacaktır.

▪ “İmalat Sanayi Kaynak Verimliliği Potansiyelini Be-lirledik”Verimlilik ve sürdürülebilir üretim alanında çeşitli projeler yürütmekteyiz. Bunlardan biri 2017 yılında tamamlanmış olan “Sanayide Kaynak Verimliliği Po-tansiyelinin Belirlenmesi Projesi”dir. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve TÜBİTAK MAM Çevre ve Te-miz Üretim Enstitüsü tarafından yürütülen projeyle; sanayide ham madde, enerji ve suyun etkin ve sür-dürülebilir kullanımı ile elde edilebilecek potansiyel ekonomik ve çevresel faydalar belirlenmiştir.

▪ “Model Fabrikalar Kuruyoruz”Sanayi işletmelerimizin verimlilik alanındaki teknik kapasitesini yaparak öğrenme yoluyla geliştirmek için yetkinlik merkezleri kuruyoruz. İlk merkezin ku-rulumu Ankara Sanayi Odası (ASO) işbirliğinde de-vam etmektedir. İmalat sanayi firmalarının verimlilik ve sanayi 4.0 dönüşümü için gereken yetkinliklerin geliştirileceği, özel tasarlanmış gerçek fabrika orta-mında, yalın üretim, dijital dönüşüm, ürün geliştir-me ve kalite alanlarında uygulamalı eğitim ve da-nışmanlık hizmetleri sunulacaktır. Ankara’dan sonra Bursa, İzmir, Kocaeli, İstanbul, Adana ve Gaziantep’te açılması planlanan Model Fabrikaların proje hazırlık-ları tamamlanmıştır.

Page 29: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 27

▪ “KOBİ’lerin Verimliğini Artırmaya Yönelik Bir Program Geliştiriyoruz”İmalat sanayiinde faaliyet gösteren KOBİ’lerimizin verimlilik sorunlarının belirlenmesi ve çözüm öne-rilerinin geliştirilerek yaygınlaştırılması amacıyla öncelikli sektörlerde başlattığımız saha araştırmaları ve pilot uygulama çalışmaları tamamlanmış olup sonuçların oluşturulacak Verimlilik Destek Programı uygulamasıyla yaygınlaştırılmasına yönelik faaliyetlerimiz devam etmektedir.

▪ “Verimlilik Akademisi Kuracağız”Verimlilik sorunlarının teşhisi, bu sorunlara sürdürülebilir çözümler sağlama amaçlı eğitim, uygulamalı eğitim ve danışmanlık hizmetlerinin bilimsel ve teknik bilgiler ışığında akreditasyonu, sunumu ve ko-ordinasyonundan sorumlu bir Akademi kurma çalışmalarını 2017 yılında başlattık.

Page 30: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201728

Girişimci Bilgi

Sistemi temelli

Etkinlik Kıyaslama

Sistemi'ni

oluşturuyoruz. Bu

sistem sayesinde

hem her �rmanın

kıyas grubuna

göre yapılacak

değerlendirmelere

göre karnesi

çıkartılacak, hem

de verimli �rmaların

Verimli İşletme

Belgesi'ne dayalı

olarak devlet

desteklerinden

öncelikli ve

avantajlı olarak

yararlanmasına

yönelik

uygulamaya altyapı

oluşturulacaktır.

Page 31: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 29

▪ “Firmaların Verimlilik Karnesini Çıkartacağız”Girişimci Bilgi Sistemi temelli “Etkinlik Kıyaslama Sistemini” oluşturuyoruz. Bu sistem saye-sinde hem her firmanın kıyas grubuna göre yapılacak değerlendirmelere göre karnesi çıkar-tılacak, hem de verimli firmaların Verimli İşletme Belgesi'ne dayalı olarak devlet desteklerin-den öncelikli ve avantajlı olarak yararlanmasına yönelik uygulamaya altyapı oluşturulacaktır.

Süreli yayınlarımız olan Anahtar (12 sayı/yıl) ve Verimlilik (hakemli - 4 sayı/yıl) dergileri zen-gin bir içerikle yayımlanmakta, matbu ve elektronik kanallardan geniş bir kitleye ulaşmakta-dır. Genel Müdürlüğümüz tarafından yapılan araştırma ve inceleme çalışmalarının raporları ile verimlilik ve temiz üretim alanında hazırlamış olduğumuz rehber dokümanlar da süresiz yayınlar olarak basılarak ücretsiz olarak dağıtımı yapılmaktadır.

▪ “Verimlilik İstatistikleri ve Sürdürülebilir Üretim Göstergeleri Yayımlıyoruz”Ulusal düzeyde makro ölçekli verimliliğin izlenmesi ve değerlendirilmesi çalışmalarımız kapsamında; Yıllık ve Üç Aylık Verimlilik İstatistikleri, Bölgesel Verimlilik İstatistikleri, Temiz Üretim/Eko-Verimlilik ile İlgili Makro Düzeyli Göstergeler, İmalat Sanayi Sürdürülebilir Üre-tim Göstergeleri’ hazırlanmakta ve düzenli olarak yayımlanmaktadır.

▪ “Yaşam Döngüsü Analizi Veritabanı Oluşturma Amacıyla Çalışma Başlattık”Ülkemizde Ulusal Yaşam Döngüsü Analizi Veritabanı kurulması konusunda, Boğaziçi Üni-versitesi ve TÜBİTAK MAM Çevre ve Temiz Üretim Enstitüsü işbirliğinde çalışmalar yürütü-yoruz.

▪ “Bilinçlendirme ve Verimlilik Hareketini Tüm İllerimizde Yaygınlaştırmaktayız”Her yıl mayıs ayında düzenlediğimiz Verimlilik Haftası etkinlikleri kapsamında tüm illerimiz-de verimlilikle ilgili panel, sempozyum, konferans, tanıtım ve halkla ilişkiler etkinlikleri Ba-kanlığımızın İl Müdürlükleri eliyle yapılıyor.

▪ “Verimliliği Teşvik Ödülleri Veriyoruz”Gençlerimiz arasında ve çalışma hayatında verimlilik artışlarını sağlayacak çalışmaların ve yeniliklerin teşvik edilmesi ve verimli davranış biçimlerinin geliştirilmesi amacıyla iş hayatı-na yönelik olarak her yıl düzenli olarak “Verimlilik Proje Ödülleri”, ilk ve orta öğretim öğren-cilerine yönelik olarak da “Verimlilik Temalı Kısa Film” ve “Bir Fikrim Var” konulu yarışmalar düzenlemekteyiz.

▪ “Akademik kapasite Geliştirme Etkinliklerimiz Devam Ediyor”Disiplinlerarası nitelikte olan verimlilik konusunda geliştirilen bilimsel bilginin paylaşılması ve yaygınlaştırılması amacıyla iki yılda bir düzenlediğimiz verimlilik kongrelerinin altıncısı 2017 yılı Aralık ayında Ankara’da gerçekleştirilecektir.

KAYNAKÇA1. Nurettin PEŞKİRCİOĞLU; “Ulusal Verimlilik Hareketleri ve Türkiye’de Verimlilik Çalışmaları”. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Anahtar Dergisi, Kasım 2015.2. Joseph PROKOPENKO; Verimliliği Teşvik Kuruluşları: Evrim ve Deneyim (ILO Yayınları), Çeviri. MPM Yayın No:675, Ankara. 2004.3. Nurettin PEŞKİRCİOĞLU; “2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hede�eri: Küresel Verimlilik Hareketine Doğru” Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakan-lığı Anahtar Dergisi, Kasım 2016.4. Joseph PROKOPENKO; Verimlilik Yönetimi: Uygulamalı El kitabı (ILO Yayınları) – Çeviri. MPM Yayın No:476 (7. Basım), Ankara, 2011.5. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı; “Verimlilik Genel Müdürlüğü 2016 Yılı Değerlendirmesi ve 2017 Yılı İş Planı Sunumu”, 7 Ocak 2017.6. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, 2016 Yılı Faaliyet Raporu.

Page 32: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201730

■ dosya

Sağlık HizmetlerininSunumunda Kalite ve Verimlilik

Page 33: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 31

Sağlık, iletişim, bankacılık, sigortacılık, turizm, danışmanlık ve eğitim işletmeleri gibi işlet-meler hizmet sektöründe faaliyet gösteren işletme türleridir. Yapıları incelendiğinde hiz-metler; soyuttur, homojen değildir, üretim ve tüketimi eşzamanlıdır, sayılamaz, ölçülmesi zordur, satın alma öncesi denenemez ve stoklanamazlar.

Sağlık hizmetleri doğrudan doğruya mesleğinde uzman donanımlı ve profesyonel kişiler tarafından verilen hizmetlerdir. Sağlık hizmetlerinin kendine has bazı özellikleri bulunmak-tadır. Detaylıca incelendiğinde sağlık hizmetleri; toplumsal nitelikli olması, talep belirsizliği, risklerin büyük olması, uzman bilgisine dayalı olması, hizmet çıktılarının tanımlanmasının ve ölçümün zor olması, hizmetin karmaşık ve değişkenlik gösterebilmesi, hizmetin aciliyet göstermesi ve ertelenememesi gibi birçok özelliği ile karşımıza çıkmaktadır.

Örneğin, sağlık hizmetlerinde talep; zevk ve tercihten ziyade, ihtiyaçtan doğar. İhtiyaç or-taya çıktığında en kısa sürede karşılanması gerekir, hizmet bekletilemez ve ertelenemez. Yine örneğin sağlık hizmeti sunulan kuruluşlarda birçok hizmet eş zamanlı olarak verilmek-tedir. Birbirinden çok farklı tıbbi hizmetin (poliklinikler, ameliyathane, acil servis, eczane vb.) yanı sıra otelcilik hizmetleri (banyo, tuvalet, çamaşır, ütü vb.), teknik hizmetler (bakım, onarım, aydınlatma, havalandırma vb.), otomasyon, eğitim, araştırma, danışmanlık, taşı-macılık ve diğer birtakım fonksiyonlar sınırlı mekânda bir arada bulunmaktadır.

Sağlık Hizmetlerinde Verimlilik ve Kalite Sağlık hizmetlerinin bu yapısı, hizmet sunumunda kullanılan her türlü girdi ve kaynağın yönetimini zorlaştırmakta, bu girdilerin istenilen nitelikte hizmet çıktılarına dönüştürülme-si ise ancak etkin bir yönetim ve sistem yaklaşımı ile mümkün olmaktadır.

Sağlık kurumlarında hizmetlerinin verimliliğinden bahsedilmesi için belli bir çalışan sayısı ve ekipman ile daha yüksek sayıda hastaya hizmet sunulması veya aynı hizmetin daha az girdi ya da maliyet ile verilmesi gerekir. Ancak bu niceliksel ilişki ortaya konulurken nitelik-ten ödün verilmemesi, hizmet sunumunda kalitenin de sağlanması önem arz etmektedir.

Sağlık hizmetlerinde talep; zevk ve tercihten ziyade, ihtiyaçtan doğar. İhtiyaç ortaya çıktığında

en kısa sürede karşılanması gerekir, hizmet bekletilemez ve ertelenemez. Yine örneğin sağlık

hizmeti sunulan kuruluşlarda birçok hizmet eş zamanlı olarak verilmektedir.

Prof. Dr. Mustafa Berktaş► TÜSKA Akreditasyon Yürütme Kurulu Üyesi

Page 34: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201732

Sağlık teknolojilerindeki hızlı gelişmeler ve tüketicilerin bilinçlenmesi gibi nedenler de sağlık hizmeti sunumunda kalite beklentilerini ayrıca arttıran unsurlardandır. Sağlık hizmet kalitesinden verilen ödünler, hem bu ödünler sonucunda ortaya çıkan hataların tela� edilememe riskini ortaya çıkarmakta, hem de güven, itibar gibi kurumsal değerleri zedelemesi açısından yüksek maliyetleri beraberinde getirmektedir.

Page 35: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 33

Çok boyutlu bir kavram olması nedeniyle hizmet kalitesinin net ola-rak bir tanımını yapmak zordur. Bu nedenle, literatürde hizmet kalite-si ile ilgili çok sayıda tanıma rastlamak mümkündür. Kalite kavramı, iş-letmeler açısından özellikle günümüzde stratejik bir öğe iken tüketi-ciler açısından tercihleri belirleyen ana unsurlardan birisi olmaktadır.1

Tanımlar incelendiğinde; kalitenin hatalardan arınma ya da standart-lara uygunluk şeklinde hizmet sunumu odaklı veya hizmet alanların beklentilerinin karşılanması şeklinde müşteri odaklı olarak ele alındı-ğı görülmektedir.

Sağlık teknolojilerindeki hızlı gelişmeler ve tüketicilerin bilinçlenmesi gibi nedenler de sağlık hizmeti sunumunda kalite beklentilerini ayrı-ca arttıran unsurlardandır. Sağlık hizmet kalitesinden verilen ödünler, hem bu ödünler sonucunda ortaya çıkan hataların telafi edilememe riskini ortaya çıkarmakta, hem de güven, itibar gibi kurumsal değer-leri zedelemesi açısından yüksek maliyetleri beraberinde getirmek-tedir.

Sağlık hizmetlerinin yapısı, kalite, maliyetler ve verimlilik arasındaki bu ilişki birlikte değerlendirildiğinde hizmet sunumunun sistem yak-laşımı ile belli standartlar ile tanımlanması; hem girdi ve çıktı ilişki açısından verimliliği, hem de hizmetlerin önceden tanımlanmış bir düzeyde sağlanması açısından niteliğini olumlu etkilediği görülmek-tedir.

Sağlık hizmetlerinde kalite uygulamaları, hem kalite alanında orta-ya konulan ve dünyada yaygın olarak kullanılan ISO, EFQM vb. kalite sistemleri, hem de sağlık alanında akreditasyon faaliyetleri gerçekleş-tiren ve kar amacı gütmeyen kurumlar tarafından sağlanmaya çalışıl-maktadır.

Dünya’da sağlıkta akreditasyon alanında en üst otorite olan ISQua (The International Society for Quality in Health Care), sağlık kurum-larını akredite eden akreditör kurumları akredite etmektedir. ISQua akreditasyon programını ilk defa 1999 yılında yayınlamıştır. Bu prog-ram ile;

i) Sağlık Bakım Standartları,

ii) Değerlendirici Eğitim Programları ve

iii) Akreditasyon Kurumları akredite edilmektedir.2

Türkiye’de Sağlık Hizmetlerinde Kalite ve Akreditasyon

Türkiye’de sağlık hizmetlerinde kalite kavramının ulusal düzeyde ele alınması, T.C. Sağlık Bakanlığı’nın 2005 yılından itibaren sağlık kurum-larında başlattığı kalite çalışmaları ile gerçekleşmiştir.

1 Kayral, İ. “Hizmet Kalitesi ve Sağlık Hizmetlerinde Çok Boyutlu Kalite” (2015) - Detay Ya-yıncılık2 ISQua: http://www.isqua.org/

Page 36: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201734

2012 yılına gelindiğinde Türkiye’de sağlık kurumlarında temel bir kalite kültürüne ulaşıldığı görülmektedir. Bu kültüre ulaşılmasında Sağlık Bakanlığı tarafından ulusal düzeyde yürütülen çalışmalar önemli derecede etkili olmuştur. Bu gelişmenin devamı olarak, kalite çalışmalarının uluslararası bir kimliğe kavuşturulmasına ve Türkiye’de akreditasyon sisteminin oluşturulma-sına yönelik ilk adımlar 2012 yılında atılmış ve 2014 Kasım ayında Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) ve bu çatı altında yer alacak Türkiye Sağlık Hizmetleri Kalite ve Akreditasyon Enstitüsü kurulmuştur.3

Türkiye Sağlık Hizmetleri Kalite ve Akreditasyon Enstitüsü2015 yılında faaliyetlerine başlayan TÜSEB bünyesinde, sağlık hizmetlerinde akreditasyon faali-yetlerini yürütmek amacıyla Türkiye Sağlık Hizmetleri Kalite ve Akreditasyon Enstitüsü (TÜSKA) kurulmuştur. Enstitü, görev alanları kapsamında; hem ülkemizde faaliyet sunan sağlık kuruluş-larının kalitesini sürekli iyileştirmeye hem de uluslararası düzeyde sağlık hizmetlerinin kalitesi-nin geliştirilmesine katkı sağlamaya yönelik kalite ve akreditasyon çalışmalarını yürütmektedir.

TÜSKA'nın ana faaliyet konuları; Bakanlık bağlı kuruluşları, yükseköğretim kurumları ve özel kesim ile işbirliği içerisinde sağlık hizmetlerinde kalite ve akreditasyon kurallarının belirlenme-sinde T.C. Sağlık Bakanlığı'na bilimsel katkı sağlamak, ulusal ve uluslararası düzeyde sağlık ku-ruluşlarını akredite etmek, uluslararası ve bölgesel akreditasyon birlikleri ve örgütleri ile diğer ülkelerin akreditasyon kuruluşlarıyla karşılıklı tanıma anlaşmaları yapmak olarak sıralanmakta-dır. 4

Ulusal ve uluslararası alanda sağlıkta kalitenin güvencesi lider kuruluş olmak vizyonu ile ya-pılanmasını tamamlayan TÜSKA, sağlık hizmetlerinde kalite standartlarını sürekli yükseltecek akreditasyon programları ve kalite iyileştirme sistemleri geliştirecek ve uygulayacak; bilimsel çalışmalar ile araştırma projelerini hayata geçirecek ve destekleyecektir.

Dünya'da kalite ve akreditasyon faaliyetlerinin çatı kuruluşu olan ISQua'ya (The International Society for Quality in Healthcare) üye olan TÜSKA, "Sağlığın konu olduğu her yerdeyiz..." slo-ganı ile sağlık hizmetlerinde kalite ve akreditasyon alanında Türkiye'nin uluslararası markası olmayı hedeflemektedir. 5

Akreditasyon StandartlarıTÜSKA, sağlık hizmetleri alanında uygulayacağı akreditasyon programlarına yönelik olarak, dört farklı akreditasyon standart seti kullanmaktadır. Bunlar; Sağlıkta Akreditasyon Standart-ları (SAS) Hastane, SAS Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), SAS Diyaliz ve SAS Laboratuvar Setleridir. TÜSKA Akreditasyon Standart setlerinin tümü ISQua tarafından akredite edilmiştir.

Sağlıkta Akreditasyon Standartları, ulusal ihtiyaç ve öncelikler, ulusal-uluslararası standartlar/çalışmalar, Dünya Sağlık Örgütü hedefleri ve ISQua ilkeleri baz alınarak hazırlanmış ve arala-rında akademisyenler, sağlık yöneticileri, denetçiler ve uygulayıcıların bulunduğu alanında uzman çok sayıda profesyonelin katılımıyla, anlaşılabilirlik, uygulanabilirlik, ölçülebilirlik gibi parametreler açısından test çalışmaları yapıldıktan sonra kullanıma sunulmuştur.

3 “Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” Tarih: 19/11/2014 Kanun No:6569

4TÜSKA: http://tuseb.gov.tr/tuska

5ISQua Members: http://www.isqua.org/membership/institutional-members

Page 37: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 35

Standartlar, hasta güvenliği, kalite iyileştirme, hasta ve hizmet kullanıcı odaklılığı, ku-rumsal planlama ve performans gibi ilkeleri temel ilkelerden hareketle, hastanelerde “minimum risk, maksimum güvenlik ve optimum kalite”nin sağlanmasını amaçlamak-ta, “etkililik, etkinlik, verimlilik, sağlıklı çalışma yaşamı, hasta güvenliği, hakkaniyet, hasta odaklılık, uygunluk, zamanlılık, süreklilik” olarak belirlenen 10 temel hedefe ulaşılmasını garanti etmektedir.

TÜSKA ulusal akreditasyon programları kapsamında ilerleyen süreçte branş bazlı akredi-tasyon (yoğun bakım, acil servis, kardiyoloji, KVC), sağlık personeli akreditasyonu, sağlıklı işyerleri, okullar, alışveriş merkezleri vb. alanlarda akreditasyon standartlarının hazırlan-masına yönelik çalışmalar planlanmaktadır.

Hastane Akreditasyon ProgramıTÜSKA tarafından hayata geçirilen ilk akreditasyon programı olan Hastane Akreditasyon Programı’nda Sağlıkta Akreditasyon Standartları Hastane Seti kullanılmakta ve Denetçi Eğitim Programını başarıyla tamamlayan denetçiler tarafından akreditasyon denetimleri gerçekleştirilmektedir.

Hastane Akreditasyon Programı'na başvurmak isteyen hastanelerin ilk başta TÜSKAnet Akreditasyon Yönetim Sistemi yazılımı üzerinden kurumsal üye olmaları gerekmektedir. TÜSKAnet’e üye olan hastaneler, bu sistem aracılığı ile Sağlıkta Akreditasyon Standartla-rı, Hastane Akreditasyon Program Rehberi ve Hastane Akreditasyon Standartları Uygula-ma Rehberine ulaşabilmektedir. Kurumlar aynı zamanda sistem üzerinden Öz Değerlen-dirme Simülasyonunu kullanarak mevcut durumlarını analiz edebilir ve akreditasyona daha bilinçli hazırlanabilirler.

Akreditasyon başvuruları da TÜSKAnet üzerinden gerçekleştirmektedir. Akreditasyona başvuran kurumlar, tüm akreditasyon süreçlerini yine sistem üzerinden takip edebil-mekte, iletişim modülü üzerinden de soru, görüş ve önerilerini iletebilmektedirler.

Denetim Yöntemi ve Denetçi KapasitesiAkreditasyon programlarına yön verecek bir diğer önemli konu denetimler ve denetçi kapasitesidir. Bu alanda; ülkemizde mevcut kalite/performans/verimlilik değerlendirme ve/veya denetim faaliyetlerinin süreç bazlı analizi ve yurtdışında benzer sistemlerin ince-lenmesi üzerine odaklanılmış, ilgili kişi ve kuruluşlarla değerlendirme ve çalıştay toplan-tıları düzenlenmiştir. Yapılan bu çalışmalar sonucunda TÜSKA’nın vizyon ve misyonuna uygun, ihtiyaçları ve eksiklikleri karşılayan, esnek, dinamik, anlaşılabilir ve uygulanabilir bir yöntem geliştirilmiştir.

Yöntem kanıt toplama ve kanıtlar üzerinden karar verme üzerine odaklanmaktadır. Yön-temde öncelikle denetçinin standartla ilgili hangi kanıtlara, ne kadar miktarda ve nasıl ulaşacağına yönelik kanıt toplama teknik, ilke ve kriterleri belirlenmiştir. Bu üç konu de-netçinin kanıt toplamaya ilişkin yaklaşımını içermektedir.

Denetim Yöntemi; çeşitli ilkeler, kriterler ve tekniklerden oluşmaktadır. İlkeler; kanıtların standartla ilgili olarak önemlilik, yeterlilik ve uygunluk ilkelerine göre toplanması, kriter ler; kanıtların uygulama ve kapsam, izlenebilirlik ve devamlılık ile liderlik ve çalışanların katılımı kriterlerini dikkate alarak toplanması, teknikler; kanıtların doküman inceleme, iz sürme (tracer), gözlem, görüşme ve bunların alt teknikleri ile toplanması yöntemlerini içermektedir.

Page 38: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201736

TÜSKA tarafından uygulanan denetçi eğitim programı ISQua tara-fından akredite edilmiştir. Gerçekleştirilen eğitimler; Temel Eğitim Programı ve Kapasite Geliştirme Eğitim Programı olarak düzenlen-miştir. Program sonucunda ülkemize hekim, hemşire, mühendis, eczacı, yönetici, çeşitli sağlık branşları alt kategorilerinden oluşan ve akademisyenler, yöneticiler, denetçi/değerlendiriciler ve sağlık çalışanlarını kapsayan ana kategorilerden toplam 69 denetçi yetiş-tirilmiştir.

Akreditasyon TeşvikleriSağlık hizmetleri alanındaki akreditasyon çalışmaları Ekonomi Ba-kanlığı tarafından desteklenmektedir. 2 Haziran 2015 tarihli ve 29374 sayılı Resmî Gazete’de iki karar yayımlanmıştır.

Bu kararlardan 2015/8 sayılı “Döviz Kazandırıcı Hizmet Ticaretinin Desteklenmesi Hakkında Karar” kapsamında Belgelendirme Destek-leri içerisinde Desteklenen Belge ve Sertifikalar Listesi’nde (EK-7B) yer alan ‘Sağlık Turizmi Sektörü’ başlığında “Sağlık Bakanlığı-Sağlıkta Akreditasyon Standartları (SAS) Belgesi’ de yer almaktadır.

Mezkur Resmi Gazete’de yayımlanan 2015/9 sayılı “Döviz Kazandırıcı Hizmet Sektörleri Markalaşma Destekleri Hakkında Karar” kapsamın-da “Desteklenecek Faaliyetler” başlıklı üçüncü bölümün ‘II-Hizmet Sektörü Marka Destek Programı Kapsamına Alınan Yararlanıcıların Desteklenmesi’ kısmı 11'inci maddesi 1'inci fıkra (d) bendi “Çevre, kalite ve insan sağlığına yönelik teknik mevzuata uyum sağlanabil-mesi ve yurtdışı birim açılışı ve işletilmesinin teminen gerçekleşti-rilen; kalite, hijyen, çevre belgeleri, ilgili ruhsat ve izinler ile bir ülke pazarına girişte zorunlu olarak aranan veya pazara girişte avantaj sağlayan belge/sertifikalara ilişkin eğitim, danışmanlık dahil her tür-lü belgelendirme giderleri, %50 oranında ve belge başına en fazla 50.000 ABD Doları desteklenir” hükmünü içermektedir.

Bilimsel Araştırmalar ve ProjelerTÜSEB’in 6569 Sayılı Kanun ile tanımlanmış görevleri arasında “Ar-Ge yapmak, Ar-Ge’lere mali ya da bilimsel destek sağlamak, bunları koordine etmek, teşvik etmek, izlemek, bu amaçla program ve pro-jeler geliştirmek” görevleri bulunmaktadır. Bu kapsamda TÜSEB’in sağlık alanında teknoloji geliştirme, teşhis ve tedaviye yönelik teknik ve yöntemlerin üretimi gibi konularda kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek kişiler ve özel hukuk tüzel kişileri tarafından geliştirilecek projeleri destekleme misyonu vardır.

TÜSKA ayrıca bilimsel çalışmaları destekleme ve araştırmaları teşvik etme amacıyla “Sağlıkta Kalite ve Akreditasyon Dergisi” adıyla bir süreli yayın hazırlamıştır. İlk sayısının 2017 yılı içinde yayınlanması planlanan dergimize Türkçe veya İngilizce dillerinde yazılmış, sağlık alanında kalite ve akreditasyon konularında çalışmalar kabul ede-cektir.

Page 39: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 37

TÜSKA tarafından uygulanan denetçi

eğitim programı ISQua tarafından

akredite edilmiştir. Gerçekleştirilen eğitimler; Temel Eğitim Programı

ve Kapasite Geliştirme Eğitim Programı olarak

düzenlenmiştir. Program

sonucunda ülkemize

hekim, hemşire, mühendis, eczacı,

yönetici, çeşitli sağlık branşları alt

kategorilerinden oluşan ve

akademisyenler, yöneticiler,

denetçi/değerlendiriciler ve

sağlık çalışanlarını kapsayan ana kategorilerden

toplam 69 denetçi yetiştirilmiştir.

Page 40: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201738

Page 41: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 39

Kalite İyileştirme ÇalışmalarıSağlık hizmetlerinde kaliteyi sağlama, sürekli iyileştirme ve güvence altında tutma sis-temli çalışmalar sonucunda elde edilebilecek bir kazanımdır. Ülkemiz açısından her ne kadar sağlık hizmet kalitesinde iyileştirmeler son yıllarda artarak gerçekleşse de bu iyi-leştirmelerin hastaneler açısından bir sistem dâhilinde planlı olarak yapıldığını söyle-mek oldukça zordur. Sağlık tesislerinde iyileştirmeler yaparak vaktinde ve kaliteli sağlık hizmetine erişimin artırılmasına katkıda bulunmak amacı ile kalite iyileştirme projeleri üretmek, var olan projeleri desteklemek ve iyi uygulama örneklerini yaygınlaştırmak, ulusal ve uluslararası işbirlikleri geliştirmek TÜSKA’nın hedefleri arasında yer almaktadır.

Uluslararası Faaliyetler ve İşbirlikleriTÜSKA ulusal akreditasyon faaliyetlerini uluslararası alanlara da taşıma hedefine yönelik olarak işbirlikleri ve ikili görüşmeler yapmayı da planlamaktadır. Bu kapsamda, geçtiği-miz yıl ISQua’nın 33.'sünü Tokyo’da gerçekleştirdiği konferans ve genel kurula katılarak ülkemizi temsil eden TÜSKA, bu yıl da Londra’da gerçekleştirilecek etkinlikte yer alarak Türkiye’de gerçekleştirilen faaliyetlerin uluslararası arenada da tanınması ve farklı ülke-ler ile işbirliklerinin geliştirilmesine yönelik bağlantıların oluşturulmasını planlamaktadır.

Uluslararası Akreditasyon Bilim Kurulu, uluslararası alanda bölgesel ve ikili işbirliklerinin oluşturulmasına yönelik stratejileri belirlemiştir. Bu kapsamda KKTC ve Azerbaycan'ın yanı sıra Afrika ülkeleri öncelikli ülkeler arasındadır. KKTC ile ikili görüşmelere başlan-mıştır.

Sonuç olarak kalite iyileştirme çalışmaları ve kurumlardaki uygulamaların önceden be-lirlenen standartlara uyumunun denetlenerek akredite edilmesi süreçleri, sağlık kurum-larında kaynakların etkin ve verimli kullanılmasında önemli araçlardır. Ekonomik fayda-ların yanı sıra kalite kültürünün ve standart uygulamaların başta hastaneler olmak üzere tüm sağlık kurumlarında yaygınlaştırılması, hasta ve çalışan güvenliğinin sağlanması, memnuniyet düzeylerinin artması gibi insan odaklı faydaları da beraberinde getirmek-tedir.

Page 42: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201740

■ dosya

Fotoğraf çok güzel değil mi? "Bu, Kanada’nın Ferryland kasabasının man-zarası." Her ne kadar çok anormal bir fotoğraf gibi gözükse de bu bölge-de yaşayanlar için bu görüntü sıradanlaşmış bir kare.

Burası aynı zamanda “Buzdağı Bulvarı” olarak da anılıyor.Bölgenin bu ismi almasının arkasında buzdağlarının her yıl bu dönemlerde buradan geç-mesi yatıyor. Ama bölgede yalayanlar, bu sene buzdağlarının hem sayıla-rının hem de boyutlarının arttığını belirtiyor.

Bu durumun sebebini hepimiz biliyoruz aslında... İklim değişikliği ve kü-resel ısınma artık yaşamımızın bir parçası oldu. Her yerde bu noktaya na-sıl geldiğimizi açıklayan, tartışan onlarca makale var. Bu makale bu detay-lara girmeyecek. İklim Değişikliği varolduğunu kabul ettiğimiz, artık ciddi anlamda hissettiğimiz bir gerçek.

Durum oldukça ciddi. Bizim çok basitçe elimizden çıkardığımız plastik şişelerin, karton bardakların oluşturduğu çöp dağları, gıda israfının ya-rattığı gereksiz üretimin oluşturduğu etkiler, günlük ihtiyaçlarımızı karşı-layacak enerji üretimi artık dünyaya kaldırabileceğinden fazla bir şekilde yük olmaya başladı.

DOĞANIN DENGESİNE YARDIMCI, DÖNGÜSEL BİR EKONOMİ Mümkün

Görkem Gömeç► Yeşilist Proje Koordinatörü

Page 43: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 41

Tüketim kültürünün giderek güçlenmesi ile daha fazla üretim yapıyoruz, daha fazla enerji-ye ihtiyaç duyuyoruz, daha fazla çöp üretiyo-ruz. Öyle ki, biliminsanları bizim Dünya uze-rinde yol açtığımız değişimlerin oluşturduğu bu çağa yeni bir ad verdi. Antroposen yani İnsan Çağı’ndayız artık. Bu üretim ve tüketim döngüsü bu çağın bir gerçeği olarak karşımız-da.

En basit örneklerden, ofislerde her gün kul-lanılan, yazın herkesin elinde bulunan, tek kullanımlık plastik şişeler ve kaplar kontrol-den çıkmış durumda. 2050 yılında denizler-de balıklardan daha çok plastik atık olacağını söylüyor uzmanlar. Bu atılan plastik orada da kalmıyor. Çözündükçe giderek küçülen ama kaybolmayan nano plastikler, yemek masa-mıza balıklar, hatta deniz tuzları ile geri geli-yor. Yani biz attığımız plastiği geri yutuyoruz.(2)

İsraf edilen gıda bu konuda verebileceğimiz başka bir örnek. Dünyada üretilen her gıdanın 3’te biri çöpe gidiyor. Eğer israf edilen gıda bir ülke olsaydı, küresel ısınmaya sebebiyet veren en büyük 3. kirletici olurdu. Türkiye’de de durum çok farklı değil; gıda atıklarımızın toplamı 10 milyon nüfusluk bir ülkeyi her gün doyurmaya yetecek seviyeye ulaştı.

Görüldüğü üzere, İnsan Çağı bize maalesef bize çok yarar sağlamıyor.İnsanlığın başına musallat olan bu problemlerin kaynağı ise gene kendisi. Zira farklı üretim ve tüketim alış-kanlıkları farklı sonuçlara sebebiyet vermekte.

Son dönemde popüler bir kültüre dönüşen, sürdürülebilir üretim ve tüketimi uygulandı-ğında bu sonuçları görebiliyoruz. Kalitesini kaybetmeden %95 oranında geri dönüşebi-len camın kullanımı giderek artmakta ve geri dönüştürülmüş cam %20 oranında daha az hava kirliliğine yol açıyor.

Bazı elektrik şirketleri artık eski tür enerji tasar-ruflu lambaları üretmeyeceğini açıkladı ve ay-dınlanma için OLED lambaları kullanacağını belirtti. OLED lambalar geleneksel ampüllere göre %80 oranında daha az elektrik kullanıyor.

Basitçe elimizden

çıkardığımız

plastik şişelerin,

karton bardakların

oluşturduğu

çöp dağları, gıda

israfının yarattığı

gereksiz üretimin

oluşturduğu

etkiler, günlük

ihtiyaçlarımızı

karşılayacak

enerji üretimi

artık dünyaya

kaldırabileceğinden

fazla bir şekilde yük

olmaya başladı.

Page 44: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201742

Bu ve benzeri teknolojiler ve tüketicilerin talepleri ile beraber böylelikle son yıllarda çevreci ürünlerin sayısı giderek artıyor. Ama burada şöyle bir soru or-taya çıkıyor: Bu değişim 2050’de nüfusu 10 milyara yaklaşan ve giderek tüketim trendleri birbirine ben-zeyen bir dünyayı kurtarmak için yeterli olacak mı?

Ekolojik ayakizi giderek büyüyen bir Dünya’nın kay-nakları bu tüketim trendlerini kaldırmaya yeterli değil. Eğer, Dünya’daki herkes bir ABD’linin ekolojik ayak izine sahip olsaydı bize neredeyse 5 tane dün-ya gerekirdi. (3)

ABD örneği çok klişe bir örnek ama bu analizde tek-nolojisi ve geri dönüşüm rakamları ile örnek göster-diğimiz Almanya’ya bile ancak 3 dünya yetiyor.

Gezegenimizin yıllık bütçesini her yıl daha erken harcıyoruz. Bu araştırmalar bize, şu an ki tüketim trendlerimizle ancak 1,6 dünyanın bize yeterli oldu-ğunu gösteriyor.

Kısaca toparlamamız gerekirse, şu an öyle bir du-rumdayız ki, bize sürdürülebilir gelişimin ötesinde ama bu felsefeyi benimseyen yeni bir ekonomik

Page 45: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 43

sistem gerekmekte. Buradaki en yeni ama gelecekte ismini daha çok duyacağımız prensip ise, Döngüsel Ekonomi felsefesi.

Aslında bu felsefe isminden kendini tanıtıyor. Dön-güsel Ekonomi kendine doğayı örnek alıyor. Doğada hiç bir kaynağın kaybolmadığını, bunların bir şekilde yeniden kullanıldığını belirten bu felsefe, ekonomik gelişimde ve üretimde döngüsel bir dünyaya, üret-kullan-at tarzında doğrusal bir bakış açısı ile bakma-yı kabul etmiyor.

Döngüsel bir ekonomi, yeniden kazandıran ve yeni-den canlandıran bir tasarıma sahip. Bu ekonomide ürünler, parçalar, materyaller sürekli bir şekilde en verimli ve değerli şeklinde korunmaya çalışıyor.

Yani döngüsel ekonomi de doğal kaynaklar kendi-ni yenileyeceği şekilde korunarak kullanılıyor, ürün verimleri duruma en uygun şekilde ayarlanıyor. Böy-lelikle sistem içerisindeki risk en aza indirgenerek kı-sıtlı bir kaynak en verimli ve en uzun ömürlü şekilde idare ediliyor.

Page 46: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201744

olduğunda döngüsel ekonomi sistemi mümkünse bu kaynağı daha verimli ve daha iyi kullanan teknolojileri uygulamaya alıyor.

Yani çamaşır makinanız artık kullanılmadığında bu geri dönüşüme gidiyor, böylelikle yatırımlar yeni ham-madde üretimi yerine yeni teknolojiler üretmeye harcanıyor.

Tarımsal süreç için döngüsel ekonomide ise toprak yeniden canlandırılarak, dinlendirilerek kullanılıyor. Böy-lelikle uzun dönemde verim düşmüyor, doğal sermaye korunuyor, mümkünse geliştiriliyor.

Burada “yeniden düşünmek” çok önemli. Ürünleri nasıl tasarladığımızın, kaynakları nasıl kullandığımızın yeniden düşünüldüğü, yeniden üretilmek üzere üretilen ürünlerin var olduğu bir bakış açısı bu.

Döngüsel ekonomi aslında insana ve yara-tıcılğa güvene dayalı. İnsanlığın kazanacağı yeni bir bakış açısı ile kapasitesinin ve ino-vasyonun bizi kurtarabileceğine inanıyor ve yalnız da değiller.

Döngüsel Ekonomi kültürünün yaratıcısı olarak kabul edilen Ellen McArthurun kur-duğu vakfın, Google, H&M, Danone, Philips, Unilever, IKEA gibi destekçileri var ve bu yönde projeler geliştiriyorlar.

Mesela IKEA, modası geçen ve kullanım sü-resinden daha uzun süre dayanan ürünleri tüketicilerden toplayarak, yeni ürünler ya-ratmayı planlıyor. Bu yeniden dizayn edilen ürünlerin ötesinde IKEA’nın kendi ürünleri üzerinde sorumluluk alıp, kırık ve eski ürün-lerin tamir edilerek veya bir üst sürüme yükselterek geri gönderilmesi anlamına da geliyor.

Yani bakınca eskiden bir şeyler bozulunca tamir edilirdi, kumaşı değişir, mobilya yeni-den kullanılırdı, takas edilirdi, ama illa yenisi alınmazdı. Bu yüzden bir noktada da Dön-güsel Ekonomi felsefesi bizim bazı prensip-leri unuttuğumuzu söylüyor. Bu felsefeye göre 3 tane temel ilke var.

1. Doğal Sermayeyi Koru ve GeliştirBu kısıtlı kaynakları sürekli kontrol ederek ve yenilenebilir kaynakları dengeleyerek sağla-nıyor. Bu durum ancak hizmetlerin yeniden yapılanması ile oluşuyor. IKEA örneğinde bahsettiğimiz gibi, yeni bir kaynak ihtiyacı

Dünya nüfusu böyle yaşamaya devam ederse kaçDünya’ya daha ihtiyacımız var...

Page 47: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 45

2. Kaynaklardan Sağlanan Verimi En İyi Şekilde AyarlaBunu ürünleri, parçaları ve materyalleri en yüksek verimi ile teknik ve biyolojik döngülerin içinde tutarak sağlıyoruz. Döngüsel ekonomide ürünler ve hizmetler; yeniden üretim, tamir ve geri dönü-şüm için tasarlanır.

Tek kullanımlık ürünler, şimdiki cep telefonları gibi her yıl yeniden değiştirilecek ürünlerdir ve dön-güsel ekonomi felsefesinin karşı durduğu şeylerden biri. Döngüsel ekonomi daha sık üretim dön-gülerine sahip. Burada üretim süreci daha yavaş ilerlerken, ürünün ömrü ve yeniden kullanılma şansı artırılıyor. Bu da uzun dönemde enerji ve işçilikten tasarruf ettiriyor.

Biyolojik döngüde ise döngüsel ekonominin bu prensibi biyolojik bazlı materyallerin ömrünün sonunda atıktan ziyade bir biyo-kimyasal bir hammadde olarak kullanılması anlamına geliyor. Bu hammadde giderek daha düşük seviyelerde kullanılarak biyolojik getirisi en iyi şekilde değerlendiri-liyor. Buna buğday çöplerinin biyogaza dönüştürülmesi gibi bir örneği verebiliriz.

3. Sistemin Verimliliğini Teşvik EtmekBunu da negatif dışsallıkları (externality) ortaya çıkararak ve tasarım ve teknoloji ile bunu engelle-yerek sağlıyoruz.

Ekonomik formüllerin genelde dışarıda bıraktığı toprak kullanımı, su, hava ve gürültü kirliliği, zehirli kimyasalların doğaya bırakılması ve iklim değişikliği döngüsel ekonomi sistem içine koyuyor. Buna aynı zamanda insanlık için değerli olan gıda, ulaşım, eğitim, barınma, sağlık gibi temel hakları da ekliyor.

Eğer bizim üretim döngümüzde bu dışsallıkları yaratacak bir durum varsa teknolojik ve tasarım bazlı değişikliklerle bunu değiştirmeye çalışıyoruz. Bu döngüsel ekonomiyi diğer ekonomik sistemlerden ayıran en büyük özelliklerden biri. Buradaki hedef ekonomik sistemin negatif etkilerini an aza indir-gemek hatta sıfırlamak.

Sistem demişken gelin bu prensipler ışığında döngüsel ekonomik bir sisteme bakalım. En üstte sisteme giriş yapılan ve kaynak olarak kullanılan yenilenebilir ve kısıtlı kaynakları görüyoruz. Burada birinci ilkemiz devreye giriyordu, bu doğal sermayeyi farklı şekillerde korumamız ve geliştirmemiz lazım.

Tek kullanımlık ürünler, şimdiki cep telefonları gibi her yıl yeniden

değiştirilecek ürünlerdir ve döngüsel ekonomi felsefesinin karşı durduğu

şeylerden biri. Döngüsel ekonomi daha sık üretim döngülerine sahip.

Page 48: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201746

İkinci kısımda teknolojik ve biyolojik döngüyü görüyorsunuz. Biyolojik kaynak tüketici ve teknolojiyi kullanan kişiye ürünlerin ulaşması aynı adımlardan geçiyor. Biyolojik süreçte kullanılan ürünler çöpe atılmak yerine kimyasal değerleri kullanılıyor, doğaya geri dönüyor ya da biyogaz üretiliyor. Doğaya geri dönen kaynaklar aynı zamanda tarımsal faaliyetlerde de kullanılıyor. Buraya bir kaç örnekle deği-neceğiz.

Teknoloji kullanan kişide ise üretimin her adımını tamamlayan bir döngü var. Tamir ve bakım kullanıcı-ya, yeniden kullanma aracı kurumlara, ürünün parçalarından bir kaçını değiştirerek yeni bir ürün yarat-mak üreticiye, geri dönüşüm ise kaynak sağlayıcıya döngüsel bir sistem sağlıyor. Burada kaynaklardan en iyi getiriyi sağlamayı hedefleyen ilkemiz tamamlanıyor.

Üçüncü kısımda ise externalityleri görüyoruz. Sistem dışına çıkmak zorunda kalan bir şey varsa, bunun sosyal ve çevresel etkilerinin negatif olmaması için teknoloji ve tasarımı kullanıyorduk.

Döngüsel ekonomi yeni bir kavram ama aslında eski bir bilgi değil. Burada hedef gördüğünüz üzere kaynakların en verimli şekilde kullanımı ve dış etkilerin negatif olmaması. Gelin bir kaç örnekle sektör-de döngüsel ekonomi uygulamaları neler bir onlara bakalım.

Döngüsel Ekonomik Sistem

Page 49: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 47

Direkt tarlada üretime bakarsak, Belçika’da bulunan Pepsi için hammadde üreten tarlalar artık sadece kendi atıkları değil, civarda bolca bulunan Hollanda ve Belçikalı süt üreticilerin atıkları da kullanılmaya başlanmış. Buradaki gübreleri patates tarlalarında kullanan Pepsi, böylelikle kimyasal bazlı geliştiriciler ile toprağa zarar vermekten ve ekstra karbon salımı yapmaktan kurtulmuş.

Bu aslında şirket için büyük bir kazanç çünkü patates bazlı ürünlerin karbon ayak izinin %50’si bu kimyasal

gübrelerden geliyormuş. Bu deneyden sonra Pepsi, Florida’daki portakal tarlalarında da aynı yöntemi kullanmaya başlamış.

Fransa’da bulunan bir Mars çikolata fabrikası, komşu kültürünü endüstriye taşımış ve yaklaşık 1 kilomet-re ötede bulunan bir çöp yakma santralinden çıkan buharları borular yardımı ile fabrikasını taşımış. Bu buharlarla ısınan borular hem çikolataların erimesini hem de binanın ısınmasını sağlıyor. Böylelikle fabrika karbon salımını %60 oranında azaltmış.

Döngüsel Ekonomik Sistem

Page 50: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201748

İspanya’da bulunan bir süt üretici Calidad Pascual ise basit bir tasa-rım ile 3 yıl içerisinde 2 bin ton daha az PET şişe üretmiş. Yaptıkları sadece paketin tasarımını değiştirerek ağırlığını %10 azaltmak ol-muş.

Frito Lay’in bazı fabrikaları ise artık kendi enerjisini üretiyor. Patates, mısır ve atık cipsler ile biyogaz üreten fabrikalar, %35 oranında ken-di enerjisini üretiyor. Bu ürünlerden aynı zamanda kompost üretili-yor ve yerel tarım alanlarına zenginleştirilmesi için kullanılıyor.

Daha teknolojik, artık inovasyonun son noktalarına ulaşan bir örnek de var: Japonya’da bulunan Starbucks kafeleri, ellerinde oldukça fazla kahve atığı olduğunu görmüş. İlk hedefleri bunları kompost yapmak olmuş ama olaylar ondan sonra almış başını gitmiş.

Aynı şehirde bulunan bir kontak lens şirketi ile konuşan Starbucks, bu şirketle çalışmaya başlamış. Kahve ve kontak lens gibi garip bir ürün ikilisi ile bu sürecin işleyişi oldukça yaratıcı.

Günde yaklaşık 100 kadar soğutmalı kamyon günlük süt ürünleri dağıtımını yaparken burada birikmiş atık kahveyi de alıyor. Daha sonra atık kahveler merkeze getirilip yeniden kullanım alanına gön-deriliyor.

Günde yaklaşık 100 kadar

soğutmalı kamyon günlük süt

ürünleri dağıtımını yaparken burada

birikmiş atık kahveyi de alıyor.

Daha sonra atık kahveler merkeze

getirilip yeniden kullanım alanına

gönderiliyor.

Page 51: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 49

Asıl ultra teknolojik kısım burada başlıyor: Kontak lens üreticisi Menicon’un geliştirdiği farklı bir laktik asit fermantasyon tekniği, atık kahvelere de uygulandığında kompost yapımından daha besleyici bir karışım ortaya çıkarıyor.

Starbucks daha sonra bu karışımı süt üreten ineklerine yem olarak veriyor. Bu yem ile beraber elde edilen sütler daha yüksek kaliteli ve düşük oradan somatik hücre içeri-yor. Bu süt özellikle yoğurt ve peynir yapımı için oldukça uygun.

Gördüğünüz üzere bir çok farklı ülkede, bir çok farklı örneği görmek mümkün ve bu-rada tüm döngüsel ekonomi prensiplerini takip edebiliyoruz. Starbucks örneği, bir hammaddenin “tüketildikten” sonra zenginleştirilerek farklı bir kaynağa dönüşmesi-nin en güzel örneklerinden biri.

Döngüsel ekonomi sistemlerini gelecekte daha fazla duyacağımız kesin. Özellikle Av-rupa Birliği böyle projelerin geliştirilmesi için hazırlanan Döngüsel Ekonomi Paketini onayladı ve 6 milyar Euroluk bir yardım fonunu şirketlere açtı. Paket özellikle tek kul-lanımlık paketlerin azaltılmasına odaklanıyor.

Bu ve bunun gibi değişimler artık aldığı ürünün bir sonraki adımlarını düşünen, hatta yaptığı tüketimin gerekliliğini sorgulayan bir ekonomiyi evrimleştirmekte. Bu trend-lere, üretim yapan global ve yerel markaların da katılması kaçınılmaz bir zorunluluk.

Page 52: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201750

Page 53: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 51

Verdiğimiz eğitimler veya düzenlediğimiz

atölyeler davranış değişikliğine önem

veren bir yapıya sahip. Dediğimiz gibi

amacımız akıllı bir seçimden öte, yeni

bir dünya yaratmaya yardımcı olmak.

Yeşilist olarak biz de her gün bu değişimi görüyoruz. 3 binin üzerinde makale ile toplumun her noktasından kişilere sür-dürülebilir yaşam felsefesinin yanında ve döngüsel ekonomi gibi yeni oluşumları da basit bir dille anlatmaya çalışıyoruz.

Böyle bir potansiyelin yalnızca içerikle kalmasını istemiyoruz, o yüzden Yeşilist olarak bir ayağımız da offline dünyada. Sürdürülebilirlik felsefesini yaymak için kurum ve şirketlerle beraber projeler yapmakta, çeşitli eğitimler vermekteyiz.

Verdiğimiz eğitimler veya düzenledi-ğimiz atölyeler davranış değişikliğine önem veren bir yapıya sahip. Dediğimiz gibi amacımız akıllı bir seçimden öte, yeni bir dünya yaratmaya yardımcı ol-mak.

Çünkü biliyoruz ki, dünyayı hiç kimse tek başına kurtaramaz. Birleşerek, bir araya gelerek çözümün hep beraber parçaları-nı oluşturmalıyız.

Page 54: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201752

WWF’in “Akdeniz’de Ekonominin Canlandırılması” Raporu Yayımlandı

Page 55: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 53

Rapora göre onlarca yıl boyunca, genellikle kontrol dışı ve haddini aşan pek çok ekono-mik faaliyete maruz kalmasının ardından, bugün Akdeniz’in sağlığı ‘sarp bir kayalıktan yokuş aşağı yuvarlanıyor’. Ekosistemler ve sağladıkları hizmetler hızla bozularak, eko-nomiyi ve denize bağımlı insanların yaşam biçimlerini tehlikeye atıyor.

Yapılan analize göre, Akdeniz’de denizle ilgili faaliyetlerin sağladığı yıllık ekonomik değer 450 milyar Amerikan Doları. Ayrıca, Akdeniz’in ekonomik varlıklarının değeri ihtiyatlı bir yaklaşımla bile 5,6 trilyon Ame-rikan Doları gibi sarsıcı bir rakama işaret ediyor. Her ne kadar bu rakamlar etkileyici olsalar da, Akdeniz’in ekonomik açıdan öne-minin yalnızca bir kısmını yansıtıyorlar. Zira, biyolojik çeşitliliğin başlı başına ihtiva ettiği değer ile sağlıklı bir denizin sağladığı çok sa-yıda manevi değerin ekonomik açıdan ye-terli bir biçimde yansıtılması mümkün değil.

Raporda iki kilit sektör olan turizm ve balık-çılık detaylı bir biçimde inceleniyor. Denizle ilgili sektörler içinde, bölge ekonomisine en fazla katkıyı sağlayan turizm, Akdeniz ülkele-rinin kümülatif gayri safi yurtiçi hasılalarının (GSYİH) %11’ini oluşturuyor. Ancak, mevcut kitlesel turizm modeli genellikle kıyıların sal-dırgan bir biçimde imara açılması, aşırı su ve enerji kullanımı ile başka şeylerle birlikte katı atık ve atık suların sürdürülebilir olmayan şekillerde yönetimini de beraberinde ge-tiren bugüne kadar gerek denizel, gerekse kıyısal çevrenin bozulmasına sebep oldu.

► WWF-Türkiye

Page 56: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201754

Page 57: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 55

Bölge ekonomisine katkı sağlayan kilit sektörlerden bir diğeri olan balıkçılık da son yıllarda gittikçe derin-leşen bir kriz yaşıyor. Kolektif değerinin bugün hala 3 milyar Amerikan Doları olduğu tahmin edilen balıkçı-lık, 180.000’den fazla insana doğrudan istihdam sağ-lıyor. Öte yandan, aşırı avcılık ve diğer insan etkileri (örn. kirlilik, habitat tahribatı) balıkçılık endüstrisini önemli ölçüde etkilemiş. Akdeniz’de erişilebilen balık rezervlerinin %80’i aşırı avlanmaya maruz kalıyor.

Birçok balık popülasyonu, kıyı bölgesi ve okyanus ekosisteminin tüm dünya ve Akdeniz gibi önemli bölgelerde giderek daha fazlı baskı altına girdiğini gözlemlediklerini söyleyen WWF Akdeniz Girişimi Di-rektörü Giuseppe Di Carlo sözlerine şöyle devam etti: “Aynı zamanda denizler konusunda daha önce şahit olmadığımız ölçüde bir odaklanma gözlemliyoruz. Liderler bu odaklanmayı BM Sürdürülebilir Gelişme Hedefleri ve 2015 küresel iklim anlaşmasına erişmek için bir fırsat olarak kullanabilirler. Kaybedecek vakit yok.”

WWF-Türkiye Doğa Koruma Yönetmeni Ayşe Oruç ise Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan Türkiye Turizm Stratejisi 2023’te deniz turizminin de geliştirilmesinin hedeflendiğine dikkat çekti. Oruç, “Tüm bu çalışmaların Akdeniz kıyılarımızın denizel doğal değerlerinin zarar görmeden hayata geçiril-mesi için ilgili tüm tarafların görüşleri planlama aşa-malarında yer almalıdır” dedi.

Raporda Akdeniz’de sürdürülebilir bir ekonomik mo-dele ulaşmada, her biri Birleşmiş Milletler’in Sürdü-rülebilir Kalkınma Hedefleri üzerine kurulu altı tane stratejik öncelik sunuluyor:

1. Bütünleşik ve ekosistem temelli deniz planlaması ile yönetiminin uygulanması

2. Sürdürülebilir bir Mavi Ekonomi yaklaşımının be-nimsenmesi

3. İklim değişikliğine karşı dirençli ve karbon-nötr ekonomi modellerinin oluşturulması

4. Kamu ve özel finansman yoluyla doğal varlıkların sürdürülebilir üretkenliğinin açığa çıkarılması

5. Kitlesel turizmin ayakizinin azaltılması ve daha sür-dürülebilir turizm modellerine doğru yol alınması

6. Balıkçılık sektöründe sürdürülebilirliğin sağlanması

Page 58: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201756

TSE Yapı Malzemeleri

Laboratuvarı Ankara MüdürlüğüAhşap ve Mobilya BölümüTürk Standardları Enstitüsü (TSE) Yapı Malzemeleri Laboratuvarı Ankara Müdürlüğü Ahşap ve Mobilya Bölümünde; ev ve büro mobilyaları (masalar, dolaplar, koltuklar, kanepeler, sandalye-ler, okul sıraları vb.), parkeler, kaplama levhaları, lif levha, yonga levha, kontrplak, lamine levha (HPL), vb. malzeme deneyleri, yaylı yataklarda dayanıklılık deneyleri ile oyun alanları ve zemin düzenlemeleri (salıncaklarda dinamik yük ve darbe azalması, zeminler kritik düşme yüksekliği) deneyleri yapılmaktadır.

Page 59: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 57

Laboratuvar bünyesinde bulunan Mobilya Laboratuvarı mobilya, mobilya yüzeyleri ve ahşap es-aslı levhalar deneyleri konusunda TÜRKAK tarafından akreditedir. Diğer taraftan, mobilya (ev ve büro mobilyaları) standartları revize olmuş, büyük oranda Avrupa standartları ile uyumlu hale dönüşmüştür. Laboratuvarın deney altyapısı geliştirilmiş olup, mobilya standartlarında yer alan deneylerin tamamı yapılabilmektedir.

Page 60: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201758

Osmanlı yaşam tarzının Arnavutluk’a armağanı:

Berat ve Gjirokastra

Page 61: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 59

Arnavut kelimesi çocukluğumda ilk olarak Arnavut ciğeri ile dağarcığıma girmişti. Bu, ciğerden yapılan bir yemekti ama Arnavutluk’u nereden geliyordu acaba? Soruma açıklayıcı bir yanıt alamamıştım, ancak coğrafya dersinde aynı adı taşıyan bir ülke olduğunu öğrendim. Arnavut kökenli olduğunu söyleyen insanlarla tanıştım zaman içinde. Ve orta-okulda tarih okurken Arnavutluk’un, Enver Hoca’nın komünist yönetimi altında olduğunu.

Dalmaçya’nın güzel kıyılarında uzanan Arnavutluk, çocukluğum ve eğitim yaşamım boyunca daima benimle birlikte idi pek içli dışlı olmasak da. Eşim ile 2000’li yıllarda Avrupa’daki Unesco Dünya Mirasla-rını gezmeye başladığımızda kısmetmiş görmek. İki kez arabamız ile ziyaret ettik. Birincisi 2010 yılında, henüz yolları yeni yeni yapılırken toz toprak için-de, ikincisi ise 2014 yılında ülke biraz daha derlenip toplandığında. 1417 yılında başlayarak, 1912 Balkan Savaşı’na kadar süren Osmanlı yönetimi esnasında, o dönemin yaşam tarzını belgeleyen Osmanlı Ev-leri ve mahalleleri, Berat ve Gjirokastra şehirlerinin Unesco Dünya Mirası Listesi’ne ve koruma altına alınmasını sağlamış.

Berat’ın, hepsi yüzünü bana dönmüş gibi duran Osmanlı evlerini ilk gördüğümde, sanki bronz ça-ğına ait buluntularla kanıtlanan ve çok eskilere da-yanan yerleşimi hiç olmamış, şehir ilk kez bu güzel mahallelerle var olmuş gibi hissettim. Oysa Berat’ın tarihini okuduğumda, ne çok el değiştirmiş ve kim bilir neler görüp yaşamış, bu yaşlı yorgun şehir diye düşünmüştüm. M.Ö. 314’te Yunan şehir devletlerin-den Epirus’un kralı Casander tarafından kurulmuş. Şehrin ortasından 915 metre derinliğinde bir vadi tabanında akan Osum nehri, önce Romalıların, Bi-zanslıların, sonrasında pek çok Slav kabilelerin geliş gidişlerine şahitlik ediyor. Uzun geçmişinde, 9. yüz-yılda Bulgarlarla tanışıyor. 11-13. yüzyıllar arasında

Nihal Ege ► Dünya Mirası Gezginleri Derneği

Page 62: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201760

Osmanlı yaşam tarzına tanıklık eden bu görüntüsünün yanısıra farklı inançları ve kültürleri de barındırdığının kanıtı olan seramik ve mozaikleri ile Ortodoks kiliselerini, zarif minareleri ile camilerini, halen kullanılan 18. yüzyıldan kalma Osmanlı Pazar Yeri’ni, zamanlarının tüm canlılığı ile hayal etmek mümkün.

Page 63: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 61

aslına dönüp tekrar Epirus Krallığı’na bağlanıyor ve 1272’de Arnavut Krallığı tarafından ele geçiriliyor. 1450 yılında kendisine önceleri Arnavut Belgradı, daha sonra Berat adını veren Osmanlı-larla başlayan beraberliği, 1912 Balkan Savaşı sonrası Arnavutluk’a tekrar ge-çişine kadar devam ediyor. 400 yıldan fazla süren bu beraberlik, zarif ahşap oymalarla bezeli ve yüzleri güneşe dönük evlerle bütünleşen bir çehre kazandırmış Berat’a. Osmanlı yaşam tarzına tanıklık eden bu görüntüsünün yanısıra farklı inançları ve kültürleri de barındırdığının kanıtı olan seramik ve mozaikleri ile Ortodoks kiliselerini, zarif minareleri ile camilerini, halen kullanı-lan 18. yüzyıldan kalma Osmanlı Pazar Yeri’ni, zamanlarının tüm canlılığı ile hayal etmek mümkün.

Güzel Berat’ı, doğanın kıvrımlarına uyumlu bir biçimde ikiye bölen Osum nehrinin ve yaslandığı Tomorr, Shpi-rang dağlarının günümüzde de anlatı-lan hüzünlü bir efsanesi de var. Tomorr ve Shpirang, çok güzel genç bir kıza aşık iki dev imiş. Çok uzun süren bir dö-vüşte, dövüşerek ölmüşler. Taş kesilip iki dağa dönüşmüşler. Bunu öğrenen güzel kız ağlamış ağlamış, gözyaşları akıp Osum nehrine dönüşmüş. Güzel kız da üzüntüden taş olmuş. Daha son-ra her iki dağı da gören bu tepeye Berat kalesi kurulmuş.

Arnavutluk’un bir diğer kültürel değe-ri, Berat ile birlikte Osmanlı evleri ve mahalleleri nedeniyle aynı madde al-tında Unesco Dünya Mirası Listesi’ne alınan Gfi rokastra’dır. Yani gümüş kale, Türklerin verdiği isimle Engiri. 1336 ta-rihinde Argirokastra adıyla bir Bizans şehri olarak tarih sahnesinde yer almış. Gjara dağları ile Drina nehri arasındaki vadide can bulan bu güzel ticaret şehri de 1417 yılında Osmanlı hâkimiyetine girmiş. 1670 yılında ünlü gezgin Evliya Çelebi’yi konuk etmiş. Gittiği her yer

Page 64: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201762

için olduğu gibi burası için de bir envanter çıkarmış ve o tarihte 2000 ev, 8 cami, 3 kilise, 280 dükkan, 5 çeşme, 5 han bulunduğunu yazmış Evliya Çelebimiz.

Berat’a benzer bir tarihi gelişim içinde, Osmanlı hâkimiyetinden çıktığı 1913 tarihinden itibaren Yu-nanistan-Arnavutluk-İtalya arasın-da el değiştirmiş, 1942-1944 yılları Nazi işgali ile geçmiş. İkinci Dünya Savaşı sonrasında Arnavutluk’a da-hil olan Gjirokastra aynı zamanda 1991’de sona eren komünist reji-min lideri Enver Hoca’nın doğum yeri. Adını ilk aldığı Prensesin hikâ-yesini şiire döken ünlü Arnavut Şair İsmail Kadare’nin de doğum yeri aynı zamanda.

Berat ve Gjirokastra, şehir plancılığı ile bölgenin mimari zenginlik ve mi-rasına şahitlik yapmakta. Berat’ı ge-zerken restorasyonu tamamlanmış Osmanlı mahallelerinde, evlerin pek çoğunda artık yaşam olmama-sına rağmen kendimi bir Anadolu kentinin eski zamanlarında dolaşır gibi hissettim. Sanki Zonguldak’ta idim. Beypazarı’nı dolaşıyordum ya da Amasya’yı veya Unesco Dünya Mirasımız güzeller güzeli Safranbo-lu’yu.

Gjirokastra ise kalesi, küçük şirin meydanları, tek katlı, iki katlı evle-ri, dükkânları ile farklı bir biçimde capcanlı eski zamanlarını yaşıyor ve yaşatıyor. Ev sahiplerinin iki odası-nı pansiyon olarak kiraladıkları bir Osmanlı evini gezme fırsatını bul-duk eşimle. Türk olduğumuzu öğ-renince ev sahipleri sevinçle davet ettiler. Zarflı fincanlarda ikram edi-len Türk kahvesi eşliğinde sohbet ettik. Üzerine kilim serilmiş divan-ları, bembeyaz dantellerin süsledi-ği minderleri, rengârenk kanaviçe

Page 65: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 2017 63

Osmanlı yönetimi esnasında, o dönemin yaşam tarzını belgeleyen Osmanlı Evleri ve mahalleleri, Berat ve Gjirokastra şehirlerinin Unesco Dünya

Mirası Listesi’ne ve koruma altına alınmasını sağlamış.

Page 66: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,

standard ▪ eylül 201764

işleri, ahşap oyma mobilyaları ve misafirperver sahipleri ile bizi sımsıcak sarmalayıveren bu evden ve sahiplerinden 40 yıllık dostmuş gibi vedalaşarak ayrıldık.

Arabamıza binip başka bir Dünya Mirası’na doğru yolumuza devam ederken Berat ve Gjirokastra bana Anadolu’da, Osmanlı döneminin yaşam biçimine şahitlik eden pek çok mahallenin bulunduğu yerleşim yerlerimizin, Unesco Dünya Mirası Safran-bolu’ya ilave dosyalar ile Miras Listesine alınmasını sağlayabi-leceğimizi düşündürdü. Dünyada bunun pek çok örneği var. Böylece Unesco’nun evrensel değer olarak belirlediği Osman-lı evleri ve mahalleleri, pek çok Anadolu kentimize daha eski zamanların masalsı yaşamlarını canlandırma fırsatı verir. Tabii Dünya Miraslarını gezen 21. yüzyıl gezginlerinin de ziyaret et-melerini sağlar.

Dünyanın başka bir Miras köşesinde buluşmak dileğiyle, şimdi-lik hoşçakalın sevgili dostlar.

Page 67: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,
Page 68: Sebahittin Korkmaz › upload › tr › dosya › ... · verinin güvenli yönetimi, enerji ihtiyaçları yönetimi, tek dünya-çevre iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik,