12
sosyalist isci SAYI: 252 15 Nisan 2006 1 YTL www.sosyalistisci.org Ýan BIRCHALL 68 hala korkudan titretiyor sayfa: 8 F. ALOÐLU Ýran’ý neden savunmalýyýz F. Aloðlu, ABD’nin neden Ýran’a saldýrmak istediðini ve Ýran’da ki rejimin karakterini tartýþýyor sayfa: 9 Fransa’da öðrenciler grev hareketi kazandý BÝRLEÞÝNCE KAZANABÝLÝRÝZ Fransa'da iþçiler ve öðrenciler kazandý. Bunun en önemli nedeni birleþik bir hareketin oluþturul- muþ olmasý. Ýki buçuk aylýk bir mücadele yeni liberal politikalarýn azgýn bir uygulayýcýsý olan saðcý hükümeti dize getirdi. Fransa'dan bütün dünyaya yayýlan mesaj birliðin ve direniþin kazanmasýnýn mümkün olduðu. Fransa'nýn yaný sýra iþçi emekçiler, ezilenler ve yoksullar dünyanýn baþka yerlerinde de kazanýmlar elde ediyorlar. Ýtalya'da içinde faþistlerin de olduðu saðcý hükümet seçimleri kaybetti. Sol kazandý. Peru'da, Bolivya'da, Þili'de Venezüella'da sol kazanýyor. Ýþçi ve emekçi- lerin bütün Güney Amerika kýtasýnda kendi- sine güveni artýyor. Mücadele isteði çoðalýyor. Kýsacasý dünyanýn her yerinde yeni-liberal poli- tikalara karþý direniþ güçleniyor ve artýk kazanýmlar elde etmeye baþladý. Türkiye'de de genel saðlýk sigortasý adý altýn- da haklarýmýza saldýrýlýy- or. Türkiye'de de ihtiyaç en geniþ birliðin saðlan- masý. Hükümet bu yasa ile bütün çalýþanlara, bütün emekçilere vuruyor. Dolayýsýyla bütün emekçi- lerin birliðini kurmak, herkesi birlikte harekete geçirmek gerekir. Bugün sekterliðin, ben- merkezciliðin zamaný deðil. Birliðin ve mücade- lenin zamaný. Buna olanaðýmýz var ve Türkiye'de de birliði saðlayarak direnmeye baþladýðýmýzda önümüzde hiçbir güç duramaz. Kürt sorunu “Çözüm gündemde” Önce Diyarbakýr'da, ardýndan birçok baþka kentte yaþanan olaylar endiþe vericiydi. Vali ve polis yetkilileri "çok yumuþak davranýyoruz" demesine raðmen 16 kiþi öldü, sayýsýz gösterici yaralandý. Ölenlerin çoðu kurþun yarasý ile hayatýný kaybet- ti. Ayný günlerde Nepal'de sokaða çýkma yasaðýna uymayanlarla polis arasýnda yaþanan sert çatýþmalarda ise 1 kiþi öldü. Bütün bu þiddete rað- men Kürt sorununda çözüme doðru ilerleniyor. DTP eþbaþkanlarý çaðrý üstüne çaðrý yaparak barýþ diyorlar. Son olarak ise Baþbakan'ýn "silahlarýnýzý býrakýn ve masaya gelin" çaðrýsýna da derhal olumlu cevap verdiler. PKK'ye "silah býrak" çaðrýlarýný tekrar- ladýlar ve her an barýþýn saðlanmasý için üzerlerine düþeni yapmaya hazýr olduklarýný belirttiler. Kürt hareketinin her fýr- satta barýþ çaðrýsýný yenilemesine raðmen henüz bu çaðrýlara yeter- ince güçlü bir yanýt gelmedi. Ancak uzun ve karanlýk tünelin ucundan barýþýn ýþýðý artýk görüldü. Bu süreci engellemek kimsenin elinde deðil, hele ýrkçýlarýn ve mil- liyetçilerin gücü barýþý engellemeye hiç yetmez. z Yazýsý sayfa 6-7’de z Kürtleri kim temsil etmeli: sayfa 6 26 Nisan: Nükleersiz dünya, nükleersiz Türkiye Ýstanbul: Ýstiklal caddesinde insan zinciri, Ankara: Mumlu eylem, Ýzmir ve Bursa’da basýn açýklamasý

Sosyalist İşçi 252

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Sosyalist İşçi 252

Citation preview

Page 1: Sosyalist İşçi 252

ssoossyyaalliisstt iissccii SAYI: 252 15 Nisan 2006 1 YTL

www.sosyalistisci.org

ÝÝaann BBIIRRCCHHAALLLL

68 halakorkudantitretiyor

ssaayyffaa:: 88

FF.. AALLOOÐÐLLUU

Ýran’ý nedensavunmalýyýz

F. Aloðlu, ABD’nin neden Ýran’asaldýrmak istediðini ve Ýran’da ki

rejimin karakterini tartýþýyorssaayyffaa:: 99

Fransa’da öðrenciler grev hareketi kazandý

BBÝÝRRLLEEÞÞÝÝNNCCEEKKAAZZAANNAABBÝÝLLÝÝRRÝÝZZFransa'da iþçiler veöðrenciler kazandý. Bununen önemli nedeni birleþikbir hareketin oluþturul-muþ olmasý. Ýki buçukaylýk bir mücadele yeniliberal politikalarýn azgýnbir uygulayýcýsý olan saðcýhükümeti dize getirdi.Fransa'dan bütündünyaya yayýlan mesajbirliðin ve direniþinkazanmasýnýn mümkünolduðu.Fransa'nýn yaný sýra iþçiemekçiler, ezilenler veyoksullar dünyanýn baþkayerlerinde de kazanýmlarelde ediyorlar. Ýtalya'daiçinde faþistlerin deolduðu saðcý hükümetseçimleri kaybetti. Solkazandý. Peru'da,Bolivya'da, Þili'deVenezüella'da solkazanýyor. Ýþçi ve emekçi-lerin bütün GüneyAmerika kýtasýnda kendi-sine güveni artýyor.

Mücadele isteði çoðalýyor.Kýsacasý dünyanýn heryerinde yeni-liberal poli-tikalara karþý direniþgüçleniyor ve artýkkazanýmlar elde etmeyebaþladý.Türkiye'de de genelsaðlýk sigortasý adý altýn-da haklarýmýza saldýrýlýy-or. Türkiye'de de ihtiyaçen geniþ birliðin saðlan-masý.Hükümet bu yasa ilebütün çalýþanlara, bütünemekçilere vuruyor.Dolayýsýyla bütün emekçi-lerin birliðini kurmak,herkesi birlikte hareketegeçirmek gerekir.Bugün sekterliðin, ben-merkezciliðin zamanýdeðil. Birliðin ve mücade-lenin zamaný.Buna olanaðýmýz var veTürkiye'de de birliðisaðlayarak direnmeyebaþladýðýmýzda önümüzdehiçbir güç duramaz.

Kürt sorunu

“Çözümgündemde”

Önce Diyarbakýr'da,ardýndan birçok baþkakentte yaþanan olaylarendiþe vericiydi. Vali vepolis yetkilileri "çokyumuþak davranýyoruz"demesine raðmen 16 kiþiöldü, sayýsýz göstericiyaralandý.

Ölenlerin çoðu kurþunyarasý ile hayatýný kaybet-ti. Ayný günlerde Nepal'desokaða çýkma yasaðýnauymayanlarla polisarasýnda yaþanan sertçatýþmalarda ise 1 kiþiöldü.

Bütün bu þiddete rað-men Kürt sorunundaçözüme doðru ilerleniyor.

DTP eþbaþkanlarý çaðrýüstüne çaðrý yaparakbarýþ diyorlar. Son olarakise Baþbakan'ýn"silahlarýnýzý býrakýn vemasaya gelin" çaðrýsýnada derhal olumlu cevapverdiler. PKK'ye "silahbýrak" çaðrýlarýný tekrar-ladýlar ve her an barýþýnsaðlanmasý için üzerlerinedüþeni yapmaya hazýrolduklarýný belirttiler.

Kürt hareketinin her fýr-satta barýþ çaðrýsýnýyenilemesine raðmenhenüz bu çaðrýlara yeter-ince güçlü bir yanýtgelmedi. Ancak uzun vekaranlýk tünelin ucundanbarýþýn ýþýðý artýk görüldü.Bu süreci engellemekkimsenin elinde deðil,hele ýrkçýlarýn ve mil-liyetçilerin gücü barýþýengellemeye hiç yetmez.

Yazýsý sayfa 6-7’deKürtleri kim temsil

etmeli: sayfa 6

2266 NNiissaann:: NNüükklleeeerrssiizz ddüünnyyaa,, nnüükklleeeerrssiizz TTüürrkkiiyyeeÝstanbul: Ýstiklal caddesinde insan zinciri, Ankara: Mumlu eylem, Ýzmir ve Bursa’da basýn açýklamasý

Page 2: Sosyalist İşçi 252

2 sosyalist iþçi sayý: 252 HABERLER

“Ýran’dan gelen tehdit,tabii, bizim müttefikimizÝsrail’e karþý. Çok netçesöyledim. Bir kere dahanetçe söyleyeceðim, müt-tefikimiz Ýsrail’i korumakiçin silahlý gücümüzü kul-lanacaðýz.”GGeeoorrggee BBuusshh

“Sanýrým herkes SaddamHüseyin’in elinde kitleimha silahlarý olduðunusanýyordu.”AABBDD DDýýþþiiþþlleerrii BBaakkaannýýCCoonnddoolleeeezzzzaa RRiiccee

"Paþamýz tamamen buiþin dýþýnda"BBaaþþbbaakkaann RReecceepp TTaayyyyiippEErrddooððaann

“Konya’dan emeklipaþalara sesleniyorum;Ey emekli paþalar, saðdasolda kendinize kapý ara-mayýn. Gelin ve MHP’yekatýlýn. MHP’nin kapýsýsize açýk.”DDeevvlleett BBaahhççeellii,, MMHHPPGGeenneell BBaaþþkkaannýý

“Amerika teröristlerlegörüþmez” IIrraakk''ttaa 112200..000000 iinnssaannýýnnööllddüüððüü iiþþggaallii ssüürrddüürreennAABBDD''nniinn AAnnkkaarraaBBüüyyüükkeellççiissii RRoossss WWiillssoonn

“Bu sadece ekonomi ileilgili bir konu deðil. Buyasa bütün gençlerinyaþam biçimini deðiþtire-cek.”FFrraannssaa’’ddaa ggeenneell ggrreevveekkaattýýllaann bbiirr ggeennçç iiþþççii

“Bu iþlere sokaktakilerdeðil hükümet kararverir.” FFrraannssaa CCuummhhuurrbbaaþþkkaannýýCChhiirraacc,, bbaaþþbbaakkaann VViilllliippeennvvee ÝÝççiiþþlleerrii BBaakkaannýýSSaarrkkoozzyy.. YYeennii iiþþyyaassaassýýnnaakkaarrþþýý ggöösstteerriicciilleerr üüzzeerriinnee..

“KÝM NE DEDÝ?

SSSSOOOOSSSSYYYYAAAALLLLÝÝÝÝZZZZMMMM2222 1111 .... YYYY ÜÜÜÜ ZZZZ YYYY IIII LLLL DDDD AAAA

MM AA RR KK SS ÝÝ ZZ MM 22 00 00 66

1199 MMaayyýýss CCuummaaSavaþ ve emperyalizmKüresel ýsýnmayý nasýl

durdurabiliriz?Kürt sorunundaçözüm yollarý

2200 MMaayyýýss CCuummaarrtteessiiKapitalizm sonrasý yaþamDünyanýn solundaki kýta:

Latin AmerikaMedya ve direniþ

2211 MMaayyýýss PPaazzaarrYaþanan medeniyetler

çatýþmasý mý?Antikapitalist hareketingeleceði ve yeni sol

HAFTASONU1199-2200-2211 mmaayyýýss

ÝSTANBUL

Ayrýntýlý bilgi için:0536 - 335 10 [email protected]ÝP Ýstanbul il örgütü tarafýndan düzenlenmektedir

Dünya bugün herzamankindendaha zengin. Ýnsanlýðýn sahipolduðu olanaklar bütün insan-lýðýn refah içinde yaþamasýnayetecek kadar çok. Buna raðmeninsanlýðýn büyük çoðunluðu aç veyoksul. En zenginlerle halkarasýndaki fark uçurum.

Bugün eþitlik ve özgürlük için,haklarýmýzý korumak için,emperyalistlerin savaþ çýlgýnlýðý-na karþý büyük bir hareket var.Bu hareket bir yandan mücadeleediyor, direniyor, diðer taraftanda tartýþýyor.

Marksizm 2006 iþte böyle birtartýþma platformu. Gelin, katýlýnyeni bir dünyayý birlikte kuralým...

KKýýssaahhaabbeerrlleerr

Uluslararasý Stratejik AraþtýrmalarKurumu'nun Türkiye'nin 5 büyükkentinde 2.500 kiþi ile yaptýðý biraraþtýrmanýn sonuçlarý çok çarpýcý.

Ankete katýlanlarýn yüzde 94'üÝran'a, yüzde 95'i ise Suriye'yeaskeri müdahaleye karþý. Yüzde 46Ýran'ýn nükleer enerjiye sahipolmasýný desteklerken buna karþýçýkanlar %45.

Ankete katýlanlar Irak konusundada þöyle düþünüyorlar: %52

ABD'nin Irak'tan hemen çekilmesi-ni isterken %22 en fazla bir yýliçinde çekilmesini istiyor. ABD'ninIrak'taki varlýðýný onaylayanlar isesadece %2.

Ankete katýlanlarýn %92'si ABDiþgalinin Irak'a hiç bir olumlulukgetirmediðini düþünürken %59,Saddam dönemi ile iþgal dönemiarasýnda Irak halkýnýn koþullarýarasýnda bir fark görmüyor ve üste-lik %30 Saddam döneminin daha

iyi olduðunu düþünüyor. ÝþgalinIraklýlar için eskisinden daha iyikoþullar getirdiðini düþünenlersadece %4.

Ankete katýlanlarýn %80'i iþgalinnedeni olarak petrolü görüyor, % 71 Irak'ta ABD'nin iç savaþ çýkar-maya çalýþtýðýný düþünüyor.

Araþtýrmaya katýlanlarýn %49'uHamas'ýn Ankara ziyaretini olumlubulurken olumsuz bulanlar %23,kararsýzlar ise %29.

Yüzde 94 Ýran’a saldýrýya karþýErn Keskin içinkampanya

"Kadýnlarýn ErenKeskin ile DayanýþmaAðý" adlý bir kampanya301. maddedenmahkum edilen ErenKeskin ile bir dayanýþ-ma baþlattý.

Hapis cezasý paracezasýna çevrilenKeskin bu para cezasýnýödemeyerek hapsegirmeyi tercih ettiðinisöylemiþti. Buna rað-men kampanya 6.000kiþiden madeni 1YTL’ler toplayarakbunu AdaletBakanlýðý’na yollamayahazýrlanmakta.

Kampanya’ya destekvermek isteyenlererenkeskinedestek.org’-dan kampanyaya ulaþa-bilirler.

Marksizme katýlacaðýný bildiren konuþmacýlarýn bir kýsmý:Mete Çubukçu, Ufuk Uras, Ece Temelkuran, Mustafa Ercan, Hakan Tahmaz, Doðan Tarkan, Nuray Mert, Ümit Þahin, Ragýp

Duran, Hayri Kozanoðlu, Musa Çam, Maria Styllou (Yunanistan - SEK), Christina Buchholz (Almanya - Linksruck)

"BarbieOperasyonu"

Geçtiðimiz hafta Ýstan-bul'da aralarýndamanken ve þarkýcýlarýnolduðu yaklaþýk 20kadýn polisler tarafýndangözaltýna alýndý. Polisiniddiasýna göre ünlükadýnlar bir fuhuþ þebe-kesinin içindeydi.

""BBaarrbbiiee OOppeerraassyyoonnuu""olarak adlandýrýlan buoperasyonda "suçlu"olup olmadýklarý belliolmayan insanlar teþhiredildi. Daha niyegözaltýna alýndýðýný bilebilmeyen genç kadýnlarpolis arabalarýndaninerken kamera vemikrofonlarýn saldýrgansorularýyla karþýlaþtýlar.

Emniyet Müdürü“Polisimiz kesinliklenamuslu kiþileri afiþeetmeyi sevmez." demiþ.Bu söz, söz konusukadýnlara karþý saldýr-ganlýktaki polis-medyaiþbirliðini reddetmekiçin söylenmiþ görünüy-or. Ama olanlar bu söz-lerin "Onlar namussu-zluk yaptý, biz de afiþeettik" anlamýna geldiðinigösteriyor.

Olayýn rezilcetaraflarýndan biri, bukadýnlara saldýran tele-vizyoncularýn gün boyuayný görüntüleri ve söz-leri defalarca tekrarla-masýydý. Sanki bunlarýkendileri yapmamýþgibi, ertesi gün maðdurkadýnlar arasýnda kendi-lerince "namuslu" gör-düklerini televizyona çý-karýp onlarý savunur gö-rünürken, yine alttan al-ta teþhire devam ettiler.

Bazý gazeteler kendinisavunan kadýnlarýn sözlerine yer verdiklerihabere kadýnlarýn çýplakfotoðraflarýný koyarakayný rezil teþhir vesaldýrýya devam ettiler.

AKP hükümetince uygu-lanan Saðlýkta DönüþümProgramýnýn en önemliayaklarýndan biri olanSosyal Sigortalar ve GenelSaðlýk Sigortasý içinTürkiye'nin her yerinden,toplumun her kesimindenmilyonlarýn baþlattýðýreferandum sonuçlandý.Türkiye genelinde kurulan2 bin 892 sandýktan,toplam 2 milyon 228 bin592 "hayýr" oyu çýktý.

Türk Tabipler Birliði,DÝSK, KESK veTMMOB'un çaðrýsý üzerinebaþlayan, geliþen bu süreçhalkýn demokratikiradesinin kullanýlmasýnýsaðlamak amacýyla vehatta bir ilki yaþatarak,yurt genelinde çeþitli nok-talara sandýklar konularakgerçekleþtirildi. Ýþyer-lerinde, sendikalarda,kampüslerde ve sokaktagerçekleþtirilen seçimlerde,baþta "Referandum 2006"çaðrýcýsý olan DÝSK, KESK,TMMOB, TTB ve bu

çaðrýya destek olanlar tümbaskýlara karþýn bu oyla-mayý baþarýyla tamam-ladýlar.

AKP hükümeti tarafýndanuygulanmaya konulan"Acil Eylem Planý" uyarýncasosyal güvenlik kuru-luþlarýnýn tek bir emekliliksistemi altýnda toplanmasý,sigorta kapsamýnýn tümnüfusa yayýlmasý ve kayýtdýþý ekonominin kontrolaltýna alýnmasý gibi iddi-alarla hazýrlanan bu yasatasarýsýyla devlet, halkýnsaðlýðýný koruma yüküm-lülüðünden vazgeçmeyihedefliyor. Bu tasarýnýngerçekleþmesi için de kay-nak sorununu tamamençalýþanlarýn üzerine yýkýyor.

Sosyal güvenlik hizme-tinin yük olarak görülmesianlayýþýyla ve "reform" adýaltýnda hazýrlanan butasarýyla emeklilik günüuzatýlacak, emeklilik pir-imleri artacaðý için þimdikiücretlerimiz düþecek vesaðlýk hizmetleri piyasanýnkaderine teslim edilecek.Yani özel sigorta ve has-taneler de bu modeliçerisinde yer alacak vehizmetleri güvence altýnaalýnacak. Özel sektöretanýlan bu teþvikle birliktevar olan devlet has-tanelerinin özelleþtir-ilmesinin de yolu açýlacak.

Sadece prim ödeyebilen-lerin saðlýk hizmetlerindenyararlanabileceklerini

düþünecek olursak aslýnda"Genel Saðlýk Sigortasý"adýyla geçirilmeye çalýþýlanbu tasarýnýn adýna "SýnýrlýSaðlýk Sigortasý" diyebili-riz.

Þimdi bu yasa tasarýsýPlan ve BütçeKomisyonu'nda kabul edil-di ve TBMM'yegeldi."Referandum 2006"çaðýrýcýlarýnýn söylediðigibi, bu tasarý halkýn kul-landýðý" hayýr" oylarýdikkate alýnmayýp meclistegörüþülmeye baþlanýrsa"ÝÝnnssaannccaa bbiirr yyaaþþaamm iiççiinnbbüüyyüükk yyüürrüüyyüüþþ"ü içinhazýrlýklar þimdidenbaþladý. Halka raðmen buyasa geçi-ri-le-mez.

BBeerrnnaa TTEEZZCCAANN

TOPLAM SANDIK SAYISI

KULLANILAN TOPLAM OY SAYISI

HAYIR OYLARI TOPLAMI

EVET OYLARI TOPLAMI

HAYIR OYLARI %

EVET OYLARI %

2.892 1.976.885 1.968.363 8.522 99,60% 0,40%

SANDIK OYLAMA SONUÇLARI (Türkiye Geneli)

Paran kadar saðlýk

Page 3: Sosyalist İşçi 252

sayý: 252 sosyalist iþçi 3

sosyalist iþçi

BBAAÞÞYYAAZZII

Amerika ve Ýngiltere'nin Ýran2a karþýkullandýklarý dil her geçen gün daha dasertleþiyor ve Irak'a saldýrý öncesindekullandýklarý dile týpa týp uyuyor. Irak içiniddia ettikleri gibi þimdi de Ýran'ýn dünyabarýþý için büyük bir tehdit olduðusöyleniyor.

Bu arada Amerika'nýn önde gelenaraþtýrmacý gazetecilerinden SeymourHersh, Amerika ve Ýngiltere'nin Ýran'akarþý nükleer silah kullanmaya hazýr-landýklarýný söylüyor.

Washington'un yeni muhafazakârlarý buhaberi þiddetle yalanlýyorlar ama kul-landýklarý dil hiç de inandýrýcý deðil. Bunedenle Ýran'a nükleer bir saldýrý büyükolasýlýkla gündemde.

Yüksek rütbeli bir Amerikan subayýHersh'e Irak'ýn ABD için küçük bir savaþalaný olduðunu, þimdi ABD için asýl savaþalanýnýn Ýran olduðunu açýk ve net birbiçimde söylemiþ.

ABD ve Ýngiltere þimdi büyük bir tepkiyiyumuþatmak için barýþçý çözümden yanagörünmeye çalýþýyorlar.

ABD ve Ýngiltere'nin Ýran'a saldýrmasý vehele hele nükleer silah kullanmasýnakarþý çýkmak büyük bir zorunluluk. Þimdiher yerde, okullarda, sendikalarda, iþyer-lerinde, mahallelerde savaþ karþýtýörgütlenmeye hýz vermek gerekir. Heryerde savaþýn insanlýk için maliyetiniteþhir etmek gerekir.

Devrimci sosyalistlere ve Küresel Barýþve Adalet Koalisyonu'na önemli görevlerdüþüyor.

Ýran’a nükleersaldýrý olabilir

Heyecan verici bir dünya

BBaasskkýýllaarraa rraaððmmeennggeenneell ggrreevv ssüürrüüyyoorr

Geeçen hafta Nepal’deKralýn baskýcý yönetiminekarþý baþlayan genel grevbütün baskýlara raðmensürüyor.

Genel grevi bütünmuhalefet partilerininyaný sýra Maocu gerillaörgütü destekliyor.

Bütün Nepal’de gösteri-ciler hükümetin ilanettiði sokaða çýkmayasaðýna raðmen gösteri-lerine devam ediyorlar.Göstericiler çok zamanpolisle çatýþýyor.

Þimdiye kadar 3 gösteri-ci öldü, tüzlercesi yara-landý.

Gösterilerin þiddetlen-mesi üzerine kral sokaðaçýkma yasaðýný uzatýrkenmuhalefet de genelgrevin süresini uzattý.

Genel grevin temelkralýn mutlakiyetçi yçne-timine karþý parlamenterbir rejim.

antikapitalist forumi z m i r 21-22-23 nisan

21 nisan cuma1188..0000 Savaþ ve emperyalizm

22 nisan cumartesi1111..0000 Fransa direndi: 68’den 2006’ya1133..1155 Kapitalizm doðaya karþý1155..3300 Dünyanýn solundaki kýta: Latin Amerika1177..4455 Hareketlerin hareketi: Sosyal forum

23 nisan pazar1122..0000 Genel saðlýk sigortasýna neden karþýyýz1144..3300 Politik Ýslam korkutucu mu?1177..0000 Antikapitalist hareketin geleceði ve yeni sol

Ahmet Priþtina Kültür MerkeziÞair Eþref Bulvarý, No: 1-A, Çankaya - ÝzmirAyrýntýlý bilgi için: 0537 - 624 49 08

Hükümet genel saðlýk sigortasýný parla-mentodan geçiriyor. Referandum’unhayýr oylarýný dikkate almýyor.

Sendikalar yasaya karþý “insanca biryaþam için büyük yürüyüþ” düzenlemekararý almýþtý.

Bu konuda aceleye gerek yok. “Büyükyürüyüþ” diyerek “küçük bir yürüyüþ”yapmak büyük bir hata olacaktýr.

Büyük bir yürüyüþ ancak bütün emekörgütlerinin ortak seferberliði ile,topluma bu yasa önerisinin zararlarýnýyaygýn ve güçlü bir biçimde anlatarakgerçekleþtirilebilir.

Emek hareketini kimilerinin yapmayaçalýþtýðý gibi 4 örgütle sýnýrlamak ve“büyük yürüyüþü” bu 4 örgütle gerçek-leþtirmeye çalýþmak ölümcül bir hatadýr.“Büyük yürüyüþ” deyip “küçük yürüyüþ”yapmak ve sonra ama “çok büyüktük”diye saðda solda anlatmak artýk sadecehata deðil büyük bir hatadýr.

Gerçekten büyük biryürüyüþ için...

Doðan TARKAN

Türkiye’de solun önemlöi kesimlerindeve sendika hareketi için de de umutsuz birtutum var. Onlara kalýrsa dünyada hiçbirþey olmuyor, Türkiye’de ise yaprak kýpýr-damýyor.

Oysa þöyle bir etrafa bakýnmak bubakýþýn ne denli yanlýþ olduðunu açýk birbiçimde gösteriyor.

Hemen her taraf sosylistler için, iþçisýnýfýnýn örgütçüleri için olumlu hem deçok olumlu geliþmelerle dolu. Bütün busüreç 6 yýl önce, Amerika’nýn Seattlekentindeki gösteri ile baþladý. Bu geliþ-menin son halkasý ise Fransa’da ki iþçi-öðrenci hareketinin baþarýsýdýr.

Fransa tek önemli geliþme deðil. Onunyaný sýra Ýngiltere’de yükselen iþçimücadelesi, Respect Partisi’nin geliþimi,Ýtalya’da Berlusconi’nin seçimleri kay-betmesi, Almanya’da iþçi hareketinintoparlanmasý, Linkspartei’ýn seçim zaferiAvrupa’daki önemli geliþmeler. Bir deLatin Amerika var. Burada uzun uzunanlatmaya gerek yok. Sosyalist Ýþçi’nin busayýsýnda uzunca bir Latin Amerika yazýsývar ve bu kýtanýn nasýl hýzla sola kaydýðýnýiyi bir biçimde anlatýyor.

Fransa’da ki geliþme ve Fransa’da genelgrev olduðu gün Ýngiltere’de de 1.5 milyoniþçinin greve gitmiþ olmasý bugüne kadarantikapitalist hareketin en büyük eksik-liðinin yavaþ yavaþ ortadan kalkmakta

olduðunu gösteriyor. Ýþçi sýnýfý mücadelesahnesine daha emin adýmlarla ve güçlübir biçimde çýkýyor.

Ancak Fransa’daki geliþme çok yürek-lendirici olmasýna raðmen unutmamakgerekir ki bu daha baþlangýç. Genel grevbüyük ve güçlü oldu ana henüz bütünFranszý iþçi sýnýfý greve çýkmadý ve grevkomiteleri hayatýn her alanýna hakimolmak üzere adýmlar atmadýlar. 68’debunu yaþamýþtýk ama bugün de çok dahagüçlü bir biçimde o noktaya doðru gidiliy-or ve 68’in aþýlmasý gündemde.

Amerika’da insaný þaþkýlýða ulaþtýracakkadar büyük kitle gösterilerinin anidenpatlamasý da bir baþka önemli geliþme.Teksas Dallas’da ve Los Angeles’detoplam 1 milyon insanýn gösteri yapmasý,ayrýca Bush yönetimi þimdi kendi evinde,kendi arka bahçesinde çok büyük birgüçle baþetmek zorunda. Bu gösterilermilyonlarca Amerikalýnýn politize olmasýnaneden oluyor. Politizasyon bir kerebaþlayýnca ucunun nereye gideceði belliolmaz.

Irak’taki direniþ ise günümüz dünyasýnýnpolitik ortamýný son derece ciddi bir biçi-imde belirliyor. ABD’nin muazzam askerigücü Irak’ta iþlevsiz bir biçimde bataðabatmýþ durumda. Aktif direniþ Irakhalkýnýn azýnlýðýnýn mücadelesi de olsabütün halk ABD’nin ülkeyi terk etmesiniistiyor ve bu nedenle direniþ çok etkin.ABD ordusu ve onun yetiþtirdiði Irak

ordusu direniþi bastýrmaktga tamamenyetersiz. ABD en acýmasýz bir biçimde Irakdireniþine saldýrýyor ama en ufak birbaþarý bile elde edemedi.

Öte yandan “demokrasi getirdik, seçim-ler yapýldý” iddiasýnýn da ne denli geçersizolduðu ortada. Seçimlerden bu yana Irakhalkýnýn çoðunluðunun hükümet olmasýbir türlü mümkün olmuyor. O vakit seçim-leri anlamý ne?

Kaldý ki, önce ABD uþaðý Iraklý poli-tikacýlar, sonra da ABD’li yetkileler artýkbaþarýsýzlýðý kabul ediyorlar. KimiAmerikan uþaðý Iraklý politikacýlar sokak-taki Iraklýnýn yüksek sesle söylediklerinitekrarlamaya baþladýlar: Saddam dçnemiile günümüz arasýnda Iraklýlarýn yaþamkoþullarý arasýnda hiç bir fark yok. Politikaþam açýsýndan da fark yok. Irak’ta bugünbaský ve iþkence Saddam döneminigeçmiþ durumda.

ABD Irak’ta bu denli gerilemiþken þimdibirde Ýran’a saldýrmaya hazýrlanýyor. Ýran’asaldýrý kesin. Belli olamayan sadece nezaman saldýrýlacaðý. Çok beklenmeyeceðide açýk.

Ýran saldýrýsý önce havadan olacak.Dolayýsýyala Amerikan ordusu yeni birbataða düþmeyecek ama bütçeden savaþaayrýlan pay artacak.

Bu durumda savaþ karþýtý hareketinönemi ortada. ABD’yi sýkýþtýracak olansadece o ve bu nedenle hiç hýz kesmedenhareketi inþa etmeye devam etmeliyiz.

Page 4: Sosyalist İşçi 252

4 sosyalist iþçi sayý: 252DÜNYA

Alex CALLÝNÝCOS

Texas’ýn Dallas kentindeyarým milyon, ertesi gün 60kentte yüzbinler, bir haftaönce Los Angeles’de geneyarým milyon insan yürüdü.ABD’de önemli birþeyleroluyor.

Bu gösteriler Kongre’deyasadýþý göçmenlerle ilgilibir yasanýn tartýþýlmayabaþlamasý üzerine gerçek-leþti. ABD’ye hersene 500bin göçmen giriyor.

Saðcý Cumhuriyetçi Partisert bir göçmenlik yasasýçýkararak Kasým ayýndakiseçimlerde göçmenlerekarþýolanlarýn oyunu kazan-mayý hedefliyor.

Cumhuriyetçiler sýnýr kon-trollerini arttýrmayý ve ille-gal göçmen çalýþtýranlaraaðýr cezalar vermeyi hede-fliyorlar.

Demokratlar ve Senato’-daki Cumhuriyetçiler isesayýlarý 12 milyonu bulan“illegal” göçmenlere birceza ödemeleri ve uzun birsüre beklemeleri koþuluileaf öneriyorlar. Kongre þimdibir çýkmaz içinde.

Aslýnda bu tartýþma çokanlamsýz çünkü bir yandanda ABD ile Latin komþu-larýný birbirlerine baðlayanadýmlar atýlýyor. Bir kaç ayönce Meksika City’dekatýldýðým Küreselleþme veÝmparatorluk baþlýklý birkonferansta bu çeliþkiyigördüm.

Konferansýn Meksikalýkatýlýmcýlarýnýn en çok ilgi-lendiði konu göçmenlikti.Bir katýlýmcý Kuzey AmerikaSerbest Ticaret Anlaþma-sý’nýn nasýl Meksikalý köylü-leri dev ABD tarým þirketleriile rekabet etme zorundabýraktýðýný ve bunun nasýlbir göçe yol açtýðýný anlattý.

Köyler bütünüyle yokoluyor ve bütün köylülertopluca kuzeye iþ bulmakiçin göç ediyorlar. Ýþte bunedenle ABD sýnýrý aðýr birbaský altýnda. Ama öte yan-dan göçmen iþçiye Ame-rikan kapitalistlerinin deihtiyacý var.

Bir gazetede geçen haftaGeorgia’nýn Dalton kentin-den ilginç bir örnek vardý.Bu kasabanýn nüfusu1990’dan 2000’e 22 binden28 bine çýkmýþtý. Aynýdönemde kasabanýn etnikyapýsý da büyük ölçüde

deðiþmiþ ve % 85 Hispanic,% 40 beyaz omuþtu.

Göçmenler bu kentin halýtezgahlarýnda çalýþmayageliyorlardý. Dalton küreselhalý üretiminin üçte biriniyapýyor.

Bu tekil bir olay deðil.Katýldýðým konferanstaböyle birçok örnek anlatýldý.

Göçmen iþçilerin ABDekonomisi için önemi gözönüne alýndýðýnda egemensýnýfýn bir kýsmýnýn göçmenyasalarýný biraz olsuniyileþtirme tutumu anlaþýlýroluyor.

Ama ABD egemen sýnýfýiçindeki tutumu böylebasitçe tarif etmek yetersizolur.

Geçen hafta bir New Yorkgazetesinde Dalton’daki birbüyük þirketin yöneticisisenatodaki uzun dönemdirABD’de olan göçmenlerinÝngilizce öðrenmesi ve paracezasý ödeme koþulunuiçeren yasa önerisini pratikbulmadýðýný yazýyordu.

Ayný yöneticiye göre“birçok iþveren iþverenlerincezalandýrýlmasýný beðen-mediklerini, göçmen iþçi-lerin ABD vatandaþý yapýl-masýný da desteklemedik-lerini” söylüyor. Çünkü“ABD vatandaþý olanlariþten ayrýlabilirler veyadaha az üretken olabilirler!”

Ohio’da büyük bir çiftlikiþleten Mike Gonzales aynýgazetede “illegaller galibalegallerden daha iyi çalýþýy-orlar” diye yazýyordu.“Legaller sistemi biliyorlar,haklarýný biliyorlar. Ýllegallerise her koþula razýlar.”

Sonuç olarak, kapitalistleriçin en iyisi kontrolleriniçeriye çok sayýda göçmeningirmesine izin verecekkadar zayýf olmasý veyasadýþý göçmenleri zayýfbýrakacak ve daha fazlasömürmeye uygun halegetirecek kadar da güçlüol-masýný gerektiriyor.

Kapitalistler için sloganböl ve yönet.

Bu nedenle Washington’-da sürmekte olan tartýþma40 milyon latin kökenli göç-meni politik mücadeleyesoktuðu için egemen sýnýfiçin çok tehlikeli. SaðcýCumhuriyetciler Irak’ta takibataktan sonra þimdi dekendi arka bahçelerindekiuyuyan devi uyandýrýyorolabilirler.

YORUMGöçmenler veABD egemen sýnýfý

AAmmeerriikkaann ssaannaayyiissiinnddee ççaallýýþþaann kkaaççaakk LLaattiinn iiþþççiilleerr

Latin Amerika'da artýkABD için tam anlamýylaalarm zilleri çalýyor.Bolivya'da güçlü bir yýðýnhareketi Aralýk 2005'deEvo Morales'i baþkanlýðagetirirdi.

Bolivya'da hareket basittaleplere sahip: petrol vedoðal gazýn millileþtirilme-si ve yeni bir anayasa yaz-mak için bir komisyonuntoplanmasý. Morales çeþitliaçýklamalarýnda kimiçeliþkiler olmasýna raðmenbunlarýn ikisini de vaatetti.

Venezüella'da ise HugoChaves iktidarda kalmayadevam ediyor. Halk arasýn-daki desteði yeni örgütbiçimleri yaratýyor.Örneðin yeni bir iþçisendikalarý konfederasy-onu (UNT) oluþtu.

Ekvator'da Ekim ayýndaBaþkanlýk seçimleri var.Son altý yýlda üç baþkanýdeviren sendikalarýn,sosyal hareketlerin veyerlilerin koalisyonuyeniden aktif hale geldi.

Üç buçuk yýl önce LucioGutierrez baþkanseçildiðinde milyonlarýyoksullaþtýran yeni liberalpolitikalara ve küresel ser-mayeye karþý çýkmaya-caðýný söylemiþti.

Seçildikten sonra kendisi-ni iktidara getiren hareketesýrtýný dönünce aynýhareket tekrar sokaklaraçýkarak Nisan ayýndaGutierrez'i baþkanlýktandevirdi.

Brezilya'da 2002 yýlýndaÝþçi Partisi adayý olarakBaþkan seçilen Lulagiderek desteðini kaybe-diyor.

Lula iktidara geldiktensonra doðal destekçileri ileçeliþen iþler yapmayabaþladý. Sendikalarýn vetopraksýzlarýn taleplerinireddetti ama küresel ser-mayenin kurumlarý ilepazarlýklar yapmaktatereddüt etmedi.

Son zamanlarda ortayaçýkan bazý skandallar iseLula'nýn iktidarda kala-bilmek için patronlarýntemsilcileri ile ittifaklaryapmaya baþladýðýnýortaya çýkardý.

Yeni kurulan Özgürlükve Sosyalizm partisi P-Sol'un hýzla güçlenmesiemekçi yýðýnlar arasýndaLula'dan duyulan hayalkýrýklýðýnýn iyi bir göster-gesi.

Ýþte bu koþullar arasýndaPeru'da baþkanlýk seçimler-ine gidildi. Üç aday vardý.Lourdes Flores saðýnadayýydý. Seçilirse yeni lib-eral politikalarýn devametmesini saðlayacak.

Halkçý parti APRA'nýnadayý ve eski bir baþkanolan Alan Garcia'da yeniliberal politikalardan birkopuþu önermiyor. 1980'debaþkanken yeni liberal

politikalarý uygulamaktay-dý ve ciddi bir mali skan-dala karýþmýþtý.

Ollanta Humala üçüncüaday. Kimsenin bek-lemediði bir biçimdeseçimlerin ilk turundaoylarýn yüzde 30'unu kaza-narak birinci oldu.

Diðer iki adaydanbirisiyle 7 Mayýs'da ikinciturda yarýþacak.

Humala'nýn partisininismi Peru Milliyetçi Partisi.Yoksul yýðýnlarýn desteðinesahip. Özellikle de beya-zlarýn Latin Amerika'yagelmesinden önce kýtadayaþayan yerli halkýndesteðine sahip.

Kardeþi Antaro 2005yýlýnda baþarýsýz bir yerliayaklanmasý giriþimindebulunmuþtu. Antaro1970'lerde yerli halkarasýnda faaliyet sürdürenMIR gerilla örgütündeçalýþmýþtý.

Ancak Ollanta'nýn birazdaha garip bir geçmiþi var.O bir subay ve o da2001'de kýsa süreli bir

askeri darbede yer almýþtý.Bunun üzerine ordudanatýldý. 2003'de yenidenorduya alýndý ve Fransa veKore'ye askeri ateþe olarakyollandý.

Seçim kampanyasýndaOllanta kendisini yok-sullarýn, yerlilerin ve iþçisýnýfýnýn sesi olarak tanýt-mayý baþardý. Partisininseçim sloganý "Peru'yuSev"di. Ollanta'nýn politikperspektiflerinin çok sýnýrlýolduðu açýk.

Konuþmalarýnda mil-liyetçilik çok aðýr basýyor.Geçmiþte Peru'nun Þilikarþýsýndaki askeri zafer-lerinden bahsediyor. Ýnsanhaklarýný düzelteceðinisöylüyor.

Ancak bu noktada kendigeçmiþi biraz þaibeli.1990'larda Aydýnlýk Yoladlý gerilla grubununbastýrýlmasýnda yer aldý.Ayrýca þimdiki hükümetineski baþkan AlbertoFujimori'nin dönemindesubaylýk yapmýþ olanlaraaf çýkarýlmasý önerisine de

karþý çýkmýyor.Aslýnda Ollanta Humala

Latin Amerika'daki yok-sullar adýna davranan amayoksullarýn kontrolü altýn-da olmayý reddedenbaþkanlýk geleneðine çokuygun düþüyor.

Ollanto Evo Morales gibideðil. Morales mücadeleiçinde yer almýþtý. Ardýndasosyal güçlerin temsilcilerivar.

Ancak Ollanta küre-selleþmeden zarar görenbüyük emekçi yýðýnlarakendisini onlarýn temsilci-leri gibi göstermeyibaþardý.

Yeni liberal politikalarýsürdüren þimdiki Peruhükümetine karþý duyulanöfkeyi kendi çevresindetopluyor. AncakEkvatror'da da Gutierrezayný þeyi baþarmýþ vesonra emekçilere arkasýnýdönmüþtü.

Eðer Ollanta seçimlerinikinci turunu kazanýrsakendisinden hesap sora-cak, onu zorlayacak vekendi baðýmsýz eylemler-ine baþlayacak bir hareketyok. Böyle bir hareketolmadýðý için de Peru tarihigösteriyor ki seçilirse kendiyolunda yürümeye baþlay-acak.

Öte yandan seçilmesi iþçisýnýfý ve emekçiler arasýn-daki huzursuzluðun dýþavurulmasý olacak, kendinegüvenlerini arttýracak vePeru solu için yeniolanaklar yaratacak.

1980'lerde ciddi seçimbaþarýlarý kazanan Perusolu bugün bölünmüþdurumda. Solun iki adayýson seçimlerde çokbaþarýsýzdý.

Ollanta emekçilerinöfkesinden yararlanýyorama aslýnda onun baþarýsýsolun baþarýsýzlýðýnýn birsonucu.

Mike GONZALES

Peru seçimleri

Deðiþim kazanabilir

BBoolliivvyyaa ddeevvlleett bbaaþþkkaannýý EEvvoo MMoorraalleess yyeerrllii hhaallkkýýnnmmüüccaaddeelleessiinnddee yyeerr aallmmýýþþtt..

Page 5: Sosyalist İşçi 252

sayý: 252 sosyalist iþçi 5DÜNYA

ABD ordusundan firarlar artýyor2003 yýlýnda baþlayan iþgal, gün geçtikçe Irak'taki

direniþ duvarýndan sekerken, ABD'nin kendi evinde de savaþ karþýtlarýgüçleniyor. Ýþgal baþladýðýndan bu yana, 9000Amerikan askeri ordudan firar etti. Yaklaþýk 400kadar askerin ise Kanada'da olduðu tahmin ediliy-or.

Ordudan firar eden askerlerin bir kýsmý da savaþkarþýtý harekete katýlarak konuþmalar yapýyorlar.Savaþmayý reddeden askerlerin temsilcisi JJeeffffrreeyyHHoouussee, ordudan firarlarýn gittikçe arttýðýný belirtiy-or.

Mart ayý baþýnda da, 38 yýl önce Vietnam Savaþýsýrasýnda askerden firar edip Kanada'ya sýðýnan birasker, daha önce defalarca geçtiði sýnýrda tutuk-landý. HHoouussee, yýllardýr sorun yaþamayan askerlerinsýnýrda tutuklanmaya baþladýðýný ve bunun þimdikiaskerler üzerinde baský kurmak amacýylayapýldýðýný söylüyor.

AArriieell ÞÞaarroonn'un LLiikkuuddpartisinden ayrýlarakkurduðu KKaaddiimmaaPPaarrttiissii'nin baþýna,Þaron'un komayagirmesinin ardýndangeçen EEhhuudd OOllmmeerrttÝsrail'deki seçimlerde,"zafer" elde etti.

AArriieell ÞÞaarroonn gibi birsiyonist olan EEhhuuddOOllmmeerrtt, 1945'te, siyon-ist ÝÝrrgguunn örgütününkurucusunun oðluolarak dünyaya geldi.Ýlk kez, 1973 yýlýndaLLiikkuudd PPaarrttiissii’nin mil-letvekili olarak Ýsrailparlamentosuna girdi.Yolsuzlukla mücadelesözü veren OOllmmeerrtthakkýnda 2 milyon 700bin dolarlýk yolsuzlukiddialarý gündemegeldi.

1993 yýlýnda ise,Kudüs BelediyeBaþkaný seçildi."Kudüs'ün Yahudihalkýnýn bölünmez vedaimi baþkenti"olduðunu söyleyenOOllmmeerrtt, Yahudi yer-leþimlerini teþvik etti,binlerce Filistinlininevinin yýkým emriniverdi.

OOllmmeerrtt, son seçim-lere, þimdi komadaolan AArriieell ÞÞaarroonn'un,LLiikkuudd'dan ayrýlarakkurduðu KKaaddiimmaaPPaarrttiissii’nin baþýndagirdi. Ýsrail seçim-lerinde KKaaddiimmaa, 120sandanyenin 28'inikazanarak birinci partioldu. EEhhuudd OOllmmeerrtt de,seçim zaferiniKudüs'teki kutsalAðlama Duvarý’nagiderek kutladý ve ilkyaptýðý konuþmada,2010 yýlýna dek Ýsrail'inkalýcý sýnýrlarýnýbelirleyeceðini söyledi.Açýkladýðý plan kimi-lerince barýþ planý veÞÞaarroonn'un son dönemdebaþlattýðý "barýþ adamý"misyonu-nu OOllmmeerrtt'indevral-dýðýný söylüyor-lar.

Elbette bu bir yalan.Plana göre; Ýsrail BatýÞeria'nýn bazý böl-gelerinden çekiliyorama en kalabalýkFilistin yerleþim böl-gelerini iþgal ediyor.Böylece, Filistinlilerigöçe veya gettolardayaþamaya mahkumetmeyi planlýyorlar.

Ýsrail seçimi

"Sonuç yinebir kasap"

EEhhuudd OOllmmeerrtt

Fransa

DDiirreennddiilleerr kkaazzaannddýýllaarrÝkibuçuk ay süren

direniþin sonucunda iþçilerve öðrenciler Fransýzhükümetini genç iþçileriçin çýkarmaya çalýþtýðýyasayý geri çekmeye zor-ladý.

Baþbakan Villepin’inyasayý geriçektikleriniaçýklamasý Fransýz saðýiçin aðýr bir yenilgi.

Bu Fransýz sendikalarý veöðrenci hareketi için isetam bir zafer.

Oysa hükümet sokaktakihareketi bölmek ve bastýr-mak için elinden geleniyapmýþtý. Buna raðmenhareket giderek güçlendi.

Sokaktaki hareket gele-cek seneki baþkanlýk seçimine katýlacak iki saðcýadayýn arasýnýn daha daaçýlmasýna da yol açtý.Baþbakana karþý içiþleribakaný Sarkozy uzlaþmayahazýr bir lider imajý verm-eye çalýþtý.

Bu arada karayollarýndave demiryollarýnda öðren-cilerin barikatlar kur-masýndan ve daha çok dabir genel grevden korkanpatronlar Baþkan Chirac’abaský yaptýlar.

Ulusal bir öðrenci koor-dinasyon komitesi hareketiyönetti. Komite üniver-sitelerden seçilendelegelerin temelindekuruldu. KMomite herhafta sonu gelecek haf-tanýn eylemlerini tarýþmakve koordine etmek için

toplandý.Yeni yasa, CPE, iþçi

sýnýfýna doðrudan birsaldýrýydý. Bu nedenlesendikalar da en baþtanyasaya karþý öýktýlar.

Genç bir iþçiyi tamamenkeyfi bir biçimde iki yýliçinde iþten çýkarmahakkýnýn patronlara verile-cekolmasý sendikalar içinbüyük bir tehditti.Hükümetin yasa üzerinepazarlýk yapmamasý tekbir çözüm býraktý: Yasanýngeri çekilmesi.

Bu yasanýn geri çekilmesiAB Anayasasýnýn red-dedilmesini üzerine geldi.Þimdi hükümetönümüzdeki süreçte zorbir döneme giriyor. Enufak bir yeniliberal reformbüyük bir patlamayýgetirebilir.

Ancak hikaye burada bit-miyor. ‘Eþit haklar yasasý”hala duruyor. Bu yasayagöre 14 yaþýndaki çocuklarçalýþabilecekler ve 15yaþýndaki çocuklar da geceiþlerinde çalýþabilecekler.Bu 19. yüzyýl koþullarýnageri dönüþ.

Öðrenci Koordinasyonubu yasaya karþý hareketindevam etmesi gerektiðiniilan etti. CGT lideriBernard Thibault da buyasaya karþý mücadeleninigerektiðini açýkladý.Thibault 1 Mayýs gösterisi-ni mücadelenin ilk adýmýolarak da ilan etti.

Diðer iþçi konfederasy-onu, FO’da mücadeledenyana olduklarýný ilan ett.DEn önemli öðrenciörgütü UNEF öðrencileremücadeleye devam dedi.

Baþka bazý öðrenci örgüt-leri sene sonu sýnavlarýyaklaþtýðý için üniversitel-erdeki eylemlerin bitir-ilmesi çaðrýsý yaptýlar amahükümetin yasayý geriçektiðini söylemesindensonra iþgal altýndaki 84üniversitenin 30’undaiþgal devam ediyordu.

FFrraannssaa’’ddaa yyeennii iiþþ yyaassaassýýnnaakkaarrþþýý hhaarreekkeetttteenn ssoollggüüççlleenneerreekk ççýýkkttýý.. AAnnccaakkLLiibbéérraattiioonn ggaazzeetteessiinniinn yyaapp-ttýýððýý bbiirr aannkkeettee ggöörreeFFrraannssýýzzllaarr SSoossyyaalliissttPPaarrttii’’nniinn pprrooggrraammýý iillee ssaaððppaarrttiilleerr aarraassýýnnddaa bbiirr ffaarrkkggöörrmmüüyyoorrllaarr..

HHeemm BBaaþþkkaann CChhiirraacc’’ýýnnhheemm ddee BBaaþþbbaakkaann VViilllleeppiinn’’-iinn ddeesstteeððiiiissee %%2255’’ee ddüüþþttüü..

BBuu iikkiilliinniinn mmaanneevvrraallaarrýýaarrttýýkk aayyaakkttaa kkaallmmaallaarrýý zzoorr-llaammaakkttaa vvee VViilllleeppiinnBBaaþþbbaakkaannllýýkkttaann ddaa yyaakkýýnnddaaddüüþþeebbiilliirr..

VViilllleeppiinn’’iinn ssaaððddaann rraakkiibbiiSSaarrkkoozzyy bbuu ssüürreeççtteenn ddaahhaaggüüççllüü ççýýkkttýý aammaa oonnuunn ddaaggeennççlleerr aarraassýýnnddaa iittiibbaarrýý ssýýffýýrr..

ÇÇookk ssaayyýýddaa iinnssaann yyeennii lliibb-eerraalliizzmmee kkaarrþþýý bbiirr aalltteerrnnaattiiffaarraayyýýþþýý iiççiinnddeelleerr..ÖÖnnüümmüüzzddeekkii üünniivveerrssiitteell-eerrddee ççookk iiyyii bbiirr ppoolliittiikkttaarrttýýþþmmaa oollaannaaððýý vvaarr.. AABBAAnnaayyaassaassýý’’nnaa hhaayyýýrr ooyyuukkoommiitteelleerrii ggeelleecceekk aayy uulluussaallbbiirr ttooppllaannttýý yyaappaaccaakkllaarr..

HHaarreekkeett iiççiinnddee rraaddiikkaallffiikkiirrlleerrddeenn,, aannaarrþþiissttlleerrddeennvvee ddeevvrriimmcciilleerrddeenn eettkkiilleenn-

mmiiþþ vvee ppoolliittiizzee oollmmuuþþ ggeenniiþþbbiirr kkeessiimm vvaarr..

BBuunnllaarr yyeennii bbiirr ppoolliittiikkaalltteerrnnaattiiff aarrýýyyoorrllaarr..

BBüüttüünn ssooll ppaarrttiilleerr yyeennii iiþþyyaassaassýýnnaa kkaarrþþýý ççýýkkttýýllaarr.. AAmmaa22000077’’ddee FFrraannssaa’’ddaa hheemmBBaaþþkkaannllýýkk sseeççiimmii vvaarr hheemmddee ggeenneell sseeççiimmlleerr vvaarr..

SSoossyyaalliisstt PPaarrttii’’nniinn ((SSPP)) eennöönnee ççýýkkaann aaddaayyýý BBllaaiirrccii ppoollii-ttiikkaallaarrýýii llee bbiilliinneenn SSééggoollèènneeRRooyyaall.. EEððeerr oo SSPP’’nniinn rreessmmiiaaddaayyýý oolluurrssaa ççookk ssaayyýýddaaSSPP’’llii ppaarrttiiddeenn kkooppaabbiilliirr..

BBuunnaa rraaððmmeenn SSoossyyaalliissttPPaarrttii’’nniinn bbuu hhaarreekkeetttteennoolldduukkççaa ggüüççlleennmmiiþþ oollaarraakkççýýkkttýýððýýnnýý kkaabbuull eettmmeekkggeerreekkiirr..

FFrraannssýýzz KKoommüünniisstt PPaarrttiissii((FFKKPP)) SSoossyyaalliisstt PPaarrttii iilleekkuurrdduuððuu ggeelleenneekksseell iittttiiffaakkiillee üüyyeelleerrii vvee ttaarraaffttaarrllaarrýýnnýýnnddaahhaa rraaddiikkaall bbiirr ddeeððiiþþiimmiisstteeððii aarraassýýnnddaa ssýýkkýýþþmmýýþþdduurruummddaa..

HHaarreekkeettee kkeessiinnlliikkllee eenn iiyyiimmüüddaahhaallee eettmmiiþþ oollaann ppaarrttiikkuuþþkkuussuuzz LLCCRR ((DDeevvrriimmcciiKKoommüünniisstt BBiirrlliikk)).. LLCCRR’’ýýnnssöözzccüüssüü OOlliivviieerr BBeessaanncceennootthhaarreekkeett iiççiinnddee ççookk ppooppüülleerr..

KKaammuuooyyuu aarraaþþttýýrrmmaallaarrýýBBeessaanncceennoott’’uunn BBaaþþkkaannllýýkksseeççiimmlleerriinnddee FFKKPP aaddaayyýýnn-ddaann ddaahhaa öönnddee oolldduuððuunnuuggöösstteerriiyyoorr.. BBuu,, FFKKPP iiççiinnttaamm bbiirr kkaabbuuss aammaa LLCCRR iiççiinnddee öönneemmllii bbiirr ssýýnnaavv..

OOnnbbiinnlleerrccee ggeennçç 11996688’’ddeennbbuu yyaannaa ggeerrççeekklleeþþeenn eennbbüüyyüükk ggeennççlliikk hhaarreekkeettiinniioolluuþþttuurrdduullaarr vvee þþiimmddii LLCCRRssooll ppoolliittiikkaallaarrýýnn ggeellee-cceeððiinnddee ççookk öönneemmllii bbiirr rroollooyynnaayyaabbiilliirr..

YYeennii lliibbeerraalliizzmmee kkaarrþþýýyyeennii bbiirr ssooll ppaarrttiinniinn oolluuþþuu-mmuu LLCCRR’’ýýnn öönnüünnddeekkii ttaarriihhiiggöörreevv oollaarraakk dduurruuyyoorr..

YYeennii iiþþ yyaassaassýýnnaa kkaarrþþýýhhaarreekkeettttee bbüüttüünn iiþþççiilleerr ggrreevvyyaappmmaaddýý aammaa öönneemmllii bbiirrkkýýssmmýý ggrreevvlleerree kkaattýýllddýý..ÞÞiimmddii kkaazzaannýýllaann bbuu zzaaffeerr-ddeenn ssoonnrraa iiþþççiilleerriinn kkeennddiilleerr-iinnee ggüüvveennii mmuuaazzzzaamm aarrttttýý..

CChhiirraacc,, VViilllleeppiinn vveeSSaarrkkoozzyy ““ggöösstteerriilleerr ddeeððiillhhüükküümmeett kkaarraarrllaarrýý vveerriirr””ddiiyyoorrllaarrddýý.. SSoonnuuçç yyaannllýýþþoolldduukkllaarrýýnnýý ggöösstteerrddii.. KKaarraarrýýggöösstteerriicciilleerr vveerrddii.. ÞÞiimmddiibbiilliiyyoorruuzz kkii bbiirrlleeþþiirrsseekkkkaazzaannaabbiilliirriizz..

Saðda da, solda da kriz var

Fransa’da öðrenciler ve iþçiler tarihi bir zafer kazandýlar ve mücadeleye devam ediyorlar.Fransa’da yeni liberal politikalara karþý yeni bir sol partinin kurulmasý için tarihi bir fýrsat var

Page 6: Sosyalist İşçi 252

6 sosyalist iþçi sayý: 252

Diyarbakýr'da baþlayanve ardýndan önce bölgeyesonra da Ýstanbul ve diðerkentlere yayýlan olaylarýrkçý ve milliyetçilerinsaldýrganlaþmasýna yolaçarken "Kürtler Türk mil-liyetçiliðinin yaygýnlaþ-masýna yol açýyor" yorum-larý hakim olmaya baþladý.

Basýnda ki ýrkçýlýða kadarvaran milliyetçi saldýrgan-lýk ise birçoklarýna acabadaha karanlýk bir dönememi giriyoruz yorumlarýyaptýrdý.

Bütün bu kargaþanýnortasýnda Baþbakan "silahbýrakýn gelin masaya otu-ralým" çaðrýsý yaptý.

Recep Tayyip Erdoðan'ýnbu çaðrýsý açýk ki devletinçeþitli kurumlarýndanbaðýmsýz bir tutum deðil.Yani devlet bir biçimdemasaya oturmaktan yanaolduðunu açýklamýþ oldu.

Baþbakan'ýn çaðrýsýPKK'ye mi yoksa DTP'yemi tartýþmalarý yapýlýrkenBaþbakanlýk çaðrýnýnDTP'ye olduðunu ilan ettama herkes biliyor ki DTPsilahlý bir örgüt deðil vedolayýsýyla silah býrakmasýmümkün deðil. ZatenBaþbakan'ýn çaðrýsýna DTPeþ baþkanlarý derhal olum-lu yanýt verdiler. Ýki eþbaþkan, Aysel Tuðluk veAhmet Türk Baþbakan'ýnçaðrýsýný "barýþ süreciaçýsýndan olumlu bulduk-larýný" söyledikten sonra"çözüm gündemde" dedil-er. DTP eþ baþkanlarý bukez yazýlý bir biçimdeBaþbakan ile görüþmekistediklerini ilettiklerini deaçýkladýlar.

Aslýnda Baþbakan'ýnçaðrýsýný DTP bir süre önceyapmýþtý. Ne var ki o vakitDTP'nin çaðrýsýný hemhükümet hem de basýn

görmemezlikten gelmiþler-di.

Ei baþkanlarýn bir sürediryaptýklarý açýklamalarý üstüste koyduðumuzdaortaya þu manzara çýkýyor:DTP ve PKK ayný zeminebasýyor. DTP, PKK'ye silahbýrak çaðrýsý yapýyor. DTPbiz "barýþçý çözüm içinvarýz" diyor.

DTP yetkilileri partikurulduðundan beri ýsrarlabu çaðrýlarý yapmasýnaraðmen basýn bunlarý herdefasýnda görmemezliktengeliyor ve sonra bir süreönce DTP'nin yaptýðýçaðrýyý çeþitli köþeyazarlarý kendidüþünceleriymiþ gibi önesürüyorlar.

Kürt sorununda çözümünucu uzun ve karanlýk birtünelin ucundan göründü.Artýk herkes bir çözümüngerekliliðine inanýyor.Çözüm açýk ki barýþ ilemümkündür. Hem savaþýphem de çözüm elde etmekmümkün deðil. Kürt soru-nunu kimse Kürtleri topy-ekun imha ederek çöze-meyeceðini biliyor. Kürtlerise ne kadar hýzla barýþadoðru adým atýlýrsa okadar yararlý olur diyedüþünüyorlar. Bu ikitutum bir çözümün uzak-tan görüldüðününgöstergeleri.

Bilindiði gibi, barýþ süreciaslýnda Öcalan Türkiye'demahkeme önüne çýktýðýndabaþladý. Öcalan o vakitbarýþ için elini uzattý.Tereddütsüz bir biçimdebunu yaptý. Ne var ki onunuzattýðý eli tutabilecek birkarþý el yoktu. O gününhükümeti milliyetçi "solcu"DSP, faþist MHP veANAP'tan oluþuyordu vebu üçlünün Öcalan'ýn barýþçaðrýsýna cesur bir biçimde

olumlu yanýt vermesi,bunu açýkça ifade etmesimümkün deðildi. Ne var kiKürt hareketi soldan gelenbütün aðýr ve çok zamanseviyesiz eleþtirilere rað-men barýþtan yana tutumaldý. Bunun ardýndansavaþ hemen hemendurdu.

Ardýndan hükümetdeðiþti. AKP büyük çoðun-lukla hükümet kurdu.Ama gene uzatýlan barýþ elitutulmadý. Sonra bir grupaydýnýn imzaladýðý bildiriçýktý. Yavaþtan genebaþlayan çatýþmalarkarþýsýnda kuþkularýný dilegetiren aydýnlar PKK'densilah býrakmasýný talepediyorlardý. Kürt hareketibu çaðrýya da olumlu yanýtverdi. Ateþkes ilan etti ama

gene olumlu karþýlýkgelmedi.

Sonra önemli bir geliþmeyaþandý, baþbakan bildiriyiçýkaran aydýnlarýn birkýsmý ile görüþtü. Butoplantý olumluydu vezaten Baþbakan toplantýnýnardýndan Diyarbakýr2agiderek cesur ifadeler kul-landý.

Baþbakan kýsaca Kürtsorununun varlýðýný kabulediyor ve devletin de hata-lar yaptýðýný söylüyordu.Bu iki ifade de Türkiye içinçok önemli geliþmelerdir.Ama süreç tabii ki bu denlihýzlý bütün yönleriylegeliþmedi.

Ve oradan Diyarbakýr'dabaþlayan olaylara gelindi.

Kimileri Diyarbakýr'dapolisin çok soðukkanlý

davrandýðýný ve aþýrý þid-det kullanmadýðýný anlatýy-orlar. 3-4 günde 16 kiþiningösterilerde ölmesi,yüzlerce göstericininoldukça aðýr bir biçimdeyaralanmasý, yaralamalarýnçoðunun kurþunla yaralan-masý yeterli þiddet deðilmi? Fransa'da iki aydýrgösteriler oluyor. Çok þid-detli gösteriler oluyor.Göstericiler polise saldýrýy-or, molotof kokteyli atýyor.Dükkanlar, arabalaryakýlýyor. Polisle göðüsgöðüse çatýþmalar oluyor.Ama polis hiç ateþ açmadýve kimse ölmedi. her gös-teride insan ölmesi sadeceÝsrail'de ve Türkiye'deoluyor. Ýsrail'de polis veaskerin þiddet kullanmasýmeþru görülüyor,

Türkiye'de ise takýr takýrsivil insanlar ölürken "aþýrýþiddet kullanmadýk" deniy-or.

Kimi yazarlar Diyarbakýrile Fransa arasýnda farkolduðunu yazýyor. Elbettefark var ama sonunda herikisinde de göstericiler vepolis karþý karþýya geliyor.Birinde insanlar ölüyor,diðerinde ölmüyor. Biremekli general o günlerdeçýktýðý çeþitli televizyonprogramlarýnda kendisinebu soru sorulduðunda"ama Diyarbakýr'da devletekarþý gelindi" diyor.Devlete karþý gelmek acabanedir? Neden Fransýzöðrenci devlete karþý çýk-mýþ olmuyor daDiyarbakýrlý genç devletekarþý çýkmýþ oluyor ve bunedenle kurþunlanarakölmeyi hak ediyor. (Ayrýcaçok sayýda genç gözlerinesýkýlan biber gazýnedeniyle kör oldu ya daböylesi bir tehlike ile karþýkarþýya.)

Türkiye'de milliyetçilersýkýþmýþ durumda. Kürtsorununun þiddet hem demümkün olan en aþýrý þid-deti kullanarak çözmekgerektiðine inanýyorlar.Onlarýn çözümü Kürthalkýnýn imhasýdýr.

Bu ýrkçýlarýn en büyükdesteði her düzeydeki mil-liyetçiler. Milliyetçilerellerine geçen her fýrsattamilliyetçiliði körüklüyor-lar.

Bunun sonucunda ise sýksýk saðda solda basýnýn"linç giriþimi" diyeadlandýrdýðý oldukçaküçük gruplarýn saldýrgan-lýðý yaþanýyor.

“Sorunun çözümü

Çözüme doðru yaklaþýldýðýnýn birönemli göstergesi de Kürtlerikimin temsil edeceðinde çýkananlaþmazlýktýr.

Doðrusu Kürtleri kimin temsiledeceði bir biçimde önemli, birbiçimde ise tamamen önemsiz birsorundur.

Önce Kürt sorununu kimin, hangiörgütlenmenin gündemeçýkardýðýný v e gündemdekalmasýný saðladýðýna bakmak

gerekir. Bu hangi örgütlenme iseaçýk ki temsil yetkisi de ona aittir.

Örneðin Ýrlanda sorununda kimseIRA ve onun yasalkolu olan SinnFein dýþýnda temsilci aramadý.

Türkiye’de ise yoðun bir arayýþçabasý var. Oysa temsilci belli.Sorun onunla hangi þartlardamasaya oturulacaðýný saptamak-týr. Bu noktada silahlý mücadelebir engel deðildir. Çünkü masayaoturan, oturacak olanýn silahlý

mücadeleyi býrakmýþ olmasýzaten doðal olandýr. Bir yandansavaþýp, öte yandan masadabarýþ görüþmeleri yapýlamaz. Ovakit sorun koþulu saptamaktýr veyavaþ yavaþ bu noktayadoðruilerlenmektedir.

Bugün Kürt hareketi barýþýn, silahbýrakmanýn gereðini ve öneminiher fýrsatta vurguluyor.

Soldan bazýlarý ise basýnýn öndegelen köie yazarlarý ile birlikte

muhatap arayýþýný sürdürüyorlar.Pek kendilerini beðenmiþ birtutumla o olmaz, bu olmaz diyipdurmaktadýrlar. Öyleyse buyrunbeyler, muhatap kimse siz söy-leyin!

Eðer Kürt halkýnýn desteðini sizingösterdiðiniz muhatap almýþsasorun yok. Ama sizde biliyosunuzki böyle bir alternatif yok. Öyley-se iþi yokuþa sürmekten baþka birþey deðildir muhatap arama vevar olanlarý beðenmeme tutumu.

Kürtleri kim temsil etmeli?

Beylik sapaný ile atýþ yapan bir polis

Page 7: Sosyalist İşçi 252

sayý: 252 sosyalist iþçi 7

"Batý'da sol'un sýkýntýsý"!?"Sol batýda zayýflýyor, buna karþýlýk üçüncü

dünya ülkelerinde ise yavaþ yavaþ geliþmekaydediyor. Batý'da sol'un sýkýntýsý nereden kay-naklanýyor... özgürlükçü sol tavýr neden toplumayansýmýyor?" Bu soru, iki ay önce, gazetemizinyazarlarýndan Yýldýz Önen ile Birgün gazetesininyaptýðý, sosyal forumlarla ilgili bir söyleþidesorulmuþtu.

Sorunun yansýttýðý yaklaþým milliyetçilikten mikaynaklanýyor, bilgisizlikten mi, ilgisizlikten mi,artýk bilemez oldum! Sol Batý'da zayýflýyormuþ!Özgürlükçü sol tavýr topluma yansýmýyormuþ!Bu yaygýn görüþlerle her karþýlaþtýðýmda, 'paralelevrenler' teorisine inanmaya baþladýðýmýhissediyorum, benim yaþadýðým evren ile bugörüþlerin kaynaðý olan evren ayný olamazçünkü.

Sosyalist Ýþçi gazetesi ta 2000 yýlýndan beri,baþta Batý olmak üzere, tüm dünyada yeni birhareketin, yeni bir solun yükselmekte olduðunu,kamuoyunun ve geniþ kitlelerin sola kaydýðýný,güçler dengesinin egemen sýnýflardan deðil biz-den yana deðiþmekte olduðunu anlatýyor. AmaTürkiye'de çok moda olan üçüncü dünyacý birgözlük var ki, o gözlükle bakýnca, Batý'da her þeygül pembe, iþçi sýnýfý satýn alýnmýþ ve memnun,toplum hareketsiz ve uykulu görünüyor,mücadele ise hiç görünmüyor.

Belli ki, tartýþarak, anlatmaya çalýþarak,yazýþarak bu konuda görüþ birliðine varmakmümkün deðil. Ama mücadelenin bugünulaþtýðý düzeyin belki de gözlüklere raðmengörünür olmaya baþlayabileceðini umuyorum.

Ýki hafta kadar önce, ayný gün, Ýngiltere'de10'dan fazla sendikanýn ortak eylemiyle 1,5 mily-on kamu çalýþaný greve çýkarken, Fransa'da 3milyona yakýn iþçi ve öðrenci sokaklara döküldü.

Ýngiltere'de hükümet emeklilik yaþýný yükselt-mek istiyor, onyýllardýr sigorta ödeyen iþçilerinbu paraya hak kazanmak için beþ yýl daha fazlaçalýþmalarýný saðlamaya çalýþýyor. Yeni yasayýgeçen sene çýkarmaya çalýþan hükümet grevtehdidi karþýsýnda geri adým atmak zorundakalmýþtý. Bu sene yasayý tekrar gündeme getirdive grevle karþýlaþtý: 1926 genel grevinden buyana en büyük grev ve Ýngiltere tarihinde en çokkadýn iþçinin yer aldýðý grev. Sendikalar 25-27Nisan'da yerel grevler, 3-4 Mayýs'ta yine genelgrev planlamýþ durumdalar. 4 Mayýs'ta ülkeçapýnda belediye seçimleri olduðu düþünülürse,Blair hükümetinin hem uygulamak istediðineoliberal siyasetler açýsýndan, hem de seçimsandýðýnda müthiþ bir darbe yemek üzereolduðu çok açýk.

Fransa'da ise, gençlerin ilk girdikleri iþte iki yýlboyunca tüm haklarýný ellerinden alan yasayakarþý önce öðrenciler, sonra da sendikalarharekete geçti. Yasaya karþý hareket liseli,üniversiteli ve sendikalýlarý bir araya getirip öylebir düzeye ulaþtý ki, hükümet yasayý geri çekmekzorunda kaldý. Ve bu çarpýcý zafer, ABanayasasýnýn reddedilmesinin ardýndan, Fransýzegemen sýnýfýnýn yediði ikinci sarsýcý darbe oldu.

Bütün bunlar, önce, 2000'den bu yanadeðiþmekte olan güçler dengesinin ve genelhavanýn her þeyi nasýl etkilediðini gösteriyor.Ýkincisi, bu havanýn etkisiyle, örgütlü iþçisýnýfýnýn nihayet silkinmeye baþladýðýný,hareketin içinde yerini almaya, hareketinbelkemiðini oluþturmaya baþladýðýný gösteriyor.

"Batý'da sol'un sýkýntýsý nereden kaynaklanýy-or?" diye anlamsýzca hayýflanmak yerine,Ankaralý yoldaþýmýz Kemal'in e-posta mesajýndadediði gibi düþünmek gerek:

"Günlerdir yasaya karþý direnen öðrenciler veiþçiler büyük bir zafer kazandý. Ardarda ikincihezimetle karþýlaþan Fransýz egemen sýnýfýnýn iþiþimdi daha zor. Kendine güvenen bir kitlehareketi önünde ne kadar da çaresizler. Onlarýnçaresizliði, bizim umudumuz artýyor"

Roni Margulies

GÖRÜÞgündemde”Zaman zaman ortaya

çýkarak taraftarlarýna"sakin olun" çaðrýsý yapanMHP lideri Bahçeli iseaynen Türkeþ gibi her"sakin olun" dediðindeaslýnda saldýrýn diyor.Türkeþ'de ne zaman "sakinolun" dese faþistler yaygýnbir biçimde saldýrýrlardý.Bugün de ayný þeyi yaþýy-oruz.

Gazeteler ve televizyonkanallarý ise ellerindengeldiðince bu "linç" olay-larýný abartýyor. Öyle birhava yaratýlýyor ki sankisokaktaki herkes milliyetçive milliyetçi olmayanlarayaþam hakký yok.

Basýn bir taraftan bunukýþkýrtýyor ama herdefasýnda Kürt bölgesindebu tür olaylara karþý birtepki oluþtuðunda da nekadar tehlikeli bir iþ yap-týðýný görüyor. Hemenhemen her faþist, milliyetçi"linç" olayý Kürt böl-gesinde büyük bir tepki ilecevabýný alýyor ve busürecin giderek bütün ülkeçapýnda bir Türk-Kürtçatýþmasýna dönüþme

olasýlýðý ortaya çýkýyor.Ancak basýnýn milliyetçi

kalemleri de biliyor ki buen tehlikeli, en altýndankalkýlamayacak senaryo-dur. Milliyetçiler iþte buikilem içinde savrulupduruyorlar.

Baþbakan ikinci kerecesur çýkýþlar yaptý. Ancakdevam edemiyor. Çýkýptüm topluma barýþýn öne-mini, yararlarýnýanlatamýyor. Toplumunbüyük çoðunluðununbarýþta yana desteðiniharekete geçiremiyor. Bunedenle her milliyetçi dal-galanma karþýsýnda geriadým atýyor ve milliyetçil-iðin derinliklerine savru-luyor.

Oysa günümüz cesurolma günü. Çýkýp cesurcabarýþý savunma günüdür.DTP yetkilileri bunu cesur-ca yapýyorlar. Hemhareketlerine sahip çýkýy-orlar, hem her türden mil-liyetçiliðe cevap veriyorlarhem de silah býrakmayý,siyasi çözümü savunuyor-lar. Onlarýn bu çabasýnacevap vermek gerekir.

Türk milliyetçiliðinin en önemlkidesteklerinden birisi soldaki mil-liyetçiliktir.

Soldaki milliyetçilik gerçek mil-liyetçilik için adeta mikrobik birortam yaratýyor. Bu mikrobikortamda milliyetçiliðin geliþmesi dahakolay, daha hýzlý oluyor.

Özelleþtirmeye yabancý sermayeaçýsýndan karþý çýkanlar, “bu vatanbizim” diyenler Kürt hareketinekarþý çýkan gerçek milliyetçiliðedolaylý ve bazen de doðrudanhizmet ediyorlar.

Yurtseverlik, vatan gibi kavramlarbütünüyle burjuva kavramlardýr vebu nedenle Türk milliyetçilerininkullandýklarý malzemelerdir. Soldanda ayný kavramlar kullanýlmayaçalýþýldýðýnda sol zayýflatýlýyor.Adeta mikroba karþý korunaksýzhale geliniyor.

Bir de basýnda yerleþmiþ olan sol-cular var. Her fýrsatta kendilerinitarfsýz gibi fösteren ama Türktarafýnda yer alanlar var. Bunlar bir

yandan sol milliyetçiliði körük-lerken diðer yandan da sað mil-liyetçiliðin ekmeðine yað sürüyor-lar.

Türk milliyetçiliði ile Kürt mil-liyetçiliði arasýndaki farký göremiy-orlar. Türk milliyetçiliði hakimolandýr. Saldýrgan olandýr. Kürt mil-liyetçiliði ise ezilip yok edilmeyeçalýþýlan bir olguyu korumayaçalýþýyor. Kürt sorunu varsa doðalolarak Kürt milliyetçiliði vardýr.

Türk olanlar Kürt milliyetçiliðinekarþý kendi milliyetçiliklerine karþý,yani Türk milliyetçiliðine karþýtutum almalýdýrlar. Türk milliyetçil-iði ne kadar zayýflarsa, ne kadaretkisini kaybederse Kürt kimliðinintanýnmasý o kadar mesafe katederve dolayýsýyla Kürt milliyetçiliðigiderek gereksiz hale gelir.

Kürt milliyetçiliði ile Türk mil-liyetçiliðini eþitlediðinizde Kürtsorununu reddedersiniz. Çünküsorun Türk milliyetçiliði mi yoksaÝtalyan milliyetçiliði mi? gibi birdurum deðildir. Öyle olsa hem Türk

hem de Ýtalyan milliyetçiliðini red-dedebilirsiniz. Ama Bu durumdabile bir Türk olarak asýl görev Türkmilliyetçiliðine karþý durmaktýr.Ne var ki Türkiye’de basýnýn solyazarlarý arasýnda Kürt milliyetçiliðiile Türk milliyetçiliðine eþitlemeeðilimi giderek güç kazanmaktadýr.

Bu arada unutmamak gerekir kikýsa süre önce olaðanüstü halyönetimi Kürt ýrkçýlýðýndanbahsediyordu ve Kürt hareketiniböyle suçluyordu. Kürt milliyetçil-iðine karþý tutum alan Türk yazarlarbu tutumu onaylayan bir pozisyonadüþüyorlar ki doðrusu bu hiç dehayýrlý bir tutum deðil.

Irkçýlýk bir ýrkýn diðerleri üzerindekiüstünlüðünü savunmaktýr. Kürtlerkendi üstünlüklerini savunmuyor-lar, onlar üzerlerindeki üstünlükkurmaya çalýþan bir ulusunbaskýsýndan kurtulmaya çalýþýyor-lar. Kendi dillerini kullanabilmek,kendi kimlikleri ile özgürce yaþa-mak istiyorlar. Aynen Katalanlar,iskoçlar, Ýrlandalýlar, Basklýlar,Brötanlar, Frisler vs gibi.

Türk milliyetçiliðine soldan destek

Page 8: Sosyalist İşçi 252

8 sosyalist iþçi sayý: 252

IIaann BBÝÝRRCCHHAALLLL

Fransa'da öðrenciler üniversiteve liseleri iþgal edip sokaklaraçýktýklarýnda ve polisin coplarýve biber gazlarý ile karþýlaþtýk-larýnda herkes haklý olarak "yenibir 68'mi" diye sormaya baþladý.

Bu soruya cevap vermedenönce 1968'de ne olduðunu hatýr-lamak gerekiyor. Basýn bize1968'in "öðrenci ayaklanmalarý"olduðunu anlatýyor ama bu tamanlamý gerçeðin çarpýtýlmasý.

Evet büyük, yýðýnsal öðrencigösterileri ve iþgalleri oldu. Amabu tür eylemler birçok baþkaülkede de oldu. Fransa2da diðer-lerinden çok farklý olarak gerçek-leþen genel grevdi.

Genel grev üç hafta sürdü ve 10milyon iþçi bu genel grevekatýldý. (1968 Fransa genel grevibugüne kadar tarihin gördüðüen büyük genel grevdir.)

Ýþçiler heryerde marksizmin entemel gerçeðini doðrulamaktalar:Ýþçilerin emeði toplumun yaþa-masý için gerekli olan hizmetlerive mallarý üretmektedir veonlarýn emeði olmadan toplumçalýþamaz.

Bütün üretim felç olur. Eðerelektirik lambalarý yanýyorsa buenerji santrallerinde çalýþan iþçil-er sayesindedir. Ýþçiler zamanzaman bu üretimi kendi güçleri-ni göstermek için kesebilirler.

Fransa'da fabrikalar sendikakomitelerinin önderliðinde iþgaledildiler. Bazý yerlerde yöneticil-er odalarýna hapsedildiler vegrev komitesinden izin almadantuvalete bile gitmelerine izin ver-ilmedi.

Ýþçiler patronlar Enternasyonalsöylemeyi öðrensin diye fab-rikalara teypler getirdiler.

Fransa'nýn Batýsýnda Nanteskentinde bütün þehir bir sendikakomitesi tarafýndan yönetiliyor-du. Kârlarý engellemek için ko-mite fiyatlarý kontrol ediyor, gýdaihtiyacýný karþýlamak için yerelköylülerle anlaþmalar imzalýyor-du. Komite þehre gelen yollarýnüzerine barikatlar kurmuþtu.

1968 genel grevi iþçi sýnýfýnýngücünü gösteren çarpýcý bir olay-dý.

Kapitalizmin entelektüelleri sis-temin bütün sorunlarýnýçözdüðünü ve sýnýf savaþýnýnartýk bittiðini anlatýyorlardý.Birçok solcu bile bu hattý benim-semiþti.

Birkaç haftalýk iþçi mücadelesibu iddianýn tam bir yalanolduðunu gösterdi.

1968'in anýsýný gölgelemek içinyapýlan herþeye raðmen 68deneyi egemen sýnýfý hala korku-dan ürpertiyor.

1968'in en güzel taraflarýndanbirisi de beklenmedik birbiçimde baþlamasýydý. Tam istih-dam sayesinde iþçi sýnýfýnýndevrimci potansiyelini kaybettiðiiddiasý genel kabul görmüþ vetüketim çýlgýnlýðý ortalýðý sar-mýþtý.

"Artýk kitle hareketi olamaz"deniyordu.

Uluslararasý sermayenin öndegelen yayýnlarýndan Economistdergisi 1968 Mayýs ayýnda Fransa

toplumu üzerine bir araþtýrmayayýnlamýþtý. Bu araþtýrmayagöre Fransýzlarýn yaþam stan-dartlarý Ýngilizleri geçmiþti veFransýz sendikalarý umutsuz birbiçimde zayýftý.

1968 Nisan ayýnda Paris'e gidenbir Ýngiliz sosyalistine Fransýzöðrenciler Ýngiltere'deki VietnamSavaþý'na karþý gösterilerehayranlýk duyduklarýný anlatýy-orlardý. Mart ayýnda Londra'daABD konsolosluðunun önünde30 bin gösterici toplanmýþtý.Birkaç hafta sonra Paris sokak-larýnda ki gösterilere milyonlarkatýlýyordu.

Hareket büyüyorÖðrenci hareketi olaylarý tetik-

ledi. Huzursuzluk Fransýzüniversitelerinde bir süredirkaynýyordu. ABD'nin VietnamSavaþý'na karþý muhalefet büyüy-ordu.

Öðrencilerin Fransa'dakigeliþmelere iliþkin de sorunlarývardý. Devlet Baþkaný GeneralCharles de Gaulle Fransýz eðiti-mini hýzla geliþtirerek Fransa'yýmodernleþtirmek istiyordu amabunu en ucuz bir biçimde yap-mak istiyordu.

Fakülteler, kütüphaneler anfilertýka basa doluydu. Öðrencilereskimiþ kurallarla sarýlmýþlardý.Erkek öðrenciler yurtlarda kýzöðrencileri ziyaret edemiyor-lardý.

Öðrenci hareketine hükümetSorbonne Üniversitesini kap-atarak yanýt verdi. Ama polisgöz yaþartýcý bombalar ve coplaöðrencileri üniversiteden çýkar-maya çalýþtýðýnda bunu baþara-madý.

Bir inþaat iþçisi öðrencilere yol-lardaki parke taþlarýný sökerekbarikatlar kurmayý öðretti.

Öðrenciler bütün bir gecedirendiler. Ýþte bu direniþherþeyi deðiþtirdi.

Öðrencilerin talepleri çokönemliydi: Büyük olasýlýkla çokaz Fransýz iþçisi "öðrenciler içindaha fazla seks" sloganýnýn

önemli bir toplumsal adalet slo-ganý olduðunu düþünürdü. Amaöðrencilerin önde gelen slogan-larýndan birisi de buydu.

Ama öðrenciler direniþi vemücadeleyi öðrencilerin kazan-masý iþçiler için önemli bir dersoldu: Direnmek ve kazanmakmümkündü.

Fransýz sendikalarýnýnbürokratlarý (Fransa'da 3 iþçisendikasý konfederasyonu vardý)bir günlük bir genel grev ilanederek iþçileri yatýþtýrmaya veyeniden kontrolü ele geçirmeyeçalýþtýlar.

Ne var ki Paris'teki muazzambüyük gösteri tam tersi bir etkiyarattý. Milyonlarca iþçininkendine güveni sýçrayarak art-mýþtý.

Gösterinin ertesi günü nanteskentinde bir uçak fabrikasýndabir sendika toplantýsý yapýldý.

Sendika þubesinde 3 devrimcivardý. Yýllardýr militan eylemleröneriyorlardý fakat önerileri red-dediliyorlardý. Bu defa iþçileronlarý dinlediler. Fabrikanýnsüresiz iþgali baþladý.

Bu iþgal basýna çok az yansý-masýna raðmen tam bir ilhamkaynaðý oldu. Birkaç hafta içindebütün Fransa'da fabrikalar veiþyerleri iþgal edilmeye baþlandý.

Bütün bunlar bugün yenidenolabilir mi? Politikada kýsadönemli öngörülerde bulunmaksaçma olabilir ama bugün genelbir mücadelenin yaygýnlaþmasýolanaðý 1968'den daha fazladýr.

1968'de hareketin yükselmesineneden olan etkenlerbastýrýlmýþlardý.

Geçen sene öncede AvrupaBirliði Anayasasý'na hayýr oyu-nun kazandýðýný gördük, ardýn-dan sonbaharda yaygýn ayaklan-malarý yaþadýk ve son olarak dayeni iþ yasasýna karþý mücadelel-er geldi.

1968'de tam bir istihdam vardý.Ýþsizlik hemen hemen yoktu.Þimdi iþsizlik bir süredir yüzde10'lar civarýnda.

Ýþçiler ve öðrenciler saðcý poli-

tikacýlar Sarkozy ve Villepin'inesas olarak Fransýz toplumununsorunlarýný çözmek yerinebaþkanlýk hayalleri kurduklarýnýiyi biliyorlar.

1968'da göçmen iþçiler önemlibir rol oynadýlar ama üzerlerindeaðýr bir baský vardý ve ülkedenkovulma tehdidi altýndaydýlar.

Þimdi ise iþsizlik ve polisbaskýsý ile karþý karþýya olanKuzey Afrika kökenli gençlerarasýnda muazzam bir öfke var.

Ayrýca solun önemli bir kýs-mýnýn kendilerini anlamadýðýný,dinlerine saygý göstermediðinive özellikle de liseli öðrencilerintürban takabilme hakkýna saygýgöstermediðini görüyorlar.

1968'de Fransýz solunun çokönemli bir kýsmý Rusya'yý sosyal-izmden anladýklarýnýn modeliolarak görüyordu. Buna karþýçýkan küçük azýnlýðýn da önemlibir kýsmý Rusya'yý Mao'nun Çin'iile deðiþtiriyordu.

Þimdi ise genç insanlarýn çokönemli bir kýsmý anti-kapitalisthareketten etkileniyor.

Sýnýfýn gücüÖnümüzdeki haftalarda ne

olursa olsun öfke dinmeyecek.Ayaklanma devam edecek vekendisine yeni biçimler bulacak.

1968 hareketi sonunda yenil-giye uðratýlmýþtý ama bu egemensýnýfýn güçlü olmasýndanolmamýþtý. Mayýsýn sonunda deGaulle Paris'ten kaçmýþ veAlmanya'da ordu komutanlarýile toplantý yapýyordu.

Referandum yapmak iste-diðinde iþçi sýnýfýnýn gücü ilekarþýlaþmýþtý: Hiç bir matbaanýniþçisi referandum oy pusulalarýnýbasmayý kabul etmiyordu.

Fransa'da eski düzeni kurtarankaðýt üzerinde kapitalizmi iledevrimle devirmeyi hedefleyenFransýz Komünist Partisi (FKP)idi.

FKP'nin 5 milyon oyu vardý enbüyük iþçi sendikasý, CGT'yikontrol ediyordu. Binlerce karar-lý ve inançlý iþçi sýnýfý aktivisti

vardý.Bütünüyle Rusya'ya ve ayný

ölçüde de kendi parlamenterbaþarýsýna baðlýydý.

FKP öðrenci devrimcilerin ken-disine baðlý iþçiler arasýnda etkinolmasýna kesinlikle karþýydý.Yýllar boyunca FKP'nin olmayansol yayýnlarýn fabrikalar önündesatýlmasýna FKP militanlarý þid-detle engel oluyordu.

Öðrenci hareketi patladýðýndaFKP'ye baðlý basýn tarafýndanþiddetle eleþtirilmeye baþlandý.Öðrenci devrimciler iþçi sýnýfýnýnçocuklarýnýn sýnavlara girmesiniengelleyen zengin sýnýflardangelme öðrenciler olarak taným-lanýyorlardý. Çok zaman da saðkanadýn ajanlarý olarak taným-lanýyorlardý.

Fabrika iþgalleri yayýlýnca CGTbu iþgalleri durdurmaya çalýþtýama baþaramadý. Bunun üzerinehareketin önderliðini üslendi vehareketi içerden gevþetip dur-durdu.

Çok yerde fabrikalar sendikakomitelerinin önderliðinde iþgaledildi. Fransa'da 10 milyoniþçinin 3 milyonu sendikalýydý.Sendikasýz 7milyon iþçi iþgaleortak edilmeyerek haberlerihükümetin kontrol ettiði tele-vizyondan izlemek üzere evegönderildiler.

De Gaulle genel seçim çaðrýsýyaptýðýnda FKP bu çaðrýyýdestekledi ve iþçilerin iþe geridönmesini teþvik etti. Seçimlerdesað büyük bir baþarý kazandý.

Parlamenter demokrasiyebaðlýlýðýný kanýtlayarak FKPseçimlerde Sosyalist Parti'ninseçim ortaðý olmayý garantiledi.

Bugün FKP'nin iþçilerle, öðren-ciler ve yoksul mahalleleringençleri arasýna girmek için negücü ne de isteði var.

Reformizm Fransa'da hala canlýve güçlü. Sosyalist parti vesendika liderlikleri emekçilerinve ezilenlerin yýðýn hareketininortaya çýkmamasý için ellerindengeleni yapacaklardýr.

Kýsa dönemde baþarýlý olabilir-ler. Uzun dönemde ise bizkazanabiliriz. Tarih tekerrüretmez. Ama geçmiþten alýnandersler ve ilham gelecektekizaferlerin hazýrlanmasýndayararlý olabilir.

Önümüzdeki sorun sadeceFransa'nýn geleceði deðil. Basýnýnbaþlýca yalanlarýndan birisi de1968'in Fransýzlara özgünolduðudur.

Genel grevden hemen sonra LeMonde gazetesinde RobertEscarpit þöyle yazýyordu:

"Yurtdýþýnda seyahat eden birFransýz kendisini biraz aðýr birhastalýktan yeni kalkmýþ biri gibihissediyor. Herkes ona barikat-larýn nasýl yýkýldýðýný, 29 Mayýs'taateþin kaç olduðunu soruyor.

"Ama sorulmayan, belki desorulmaktan korkulan bir soruvar. Ama herkes kalbinin derin-liklerinde korku ile ya da umutlabu soruyu soruyor: acabahastalýk bulaþýcý mý?"

Bu yazý Fransa'da hükümetin geriadým atarak yasa önerisini geriçekmesinden önce yazýlmýþtýr.

Fransa 1968

Hala korkudan titretiyor

Page 9: Sosyalist İşçi 252

sayý: 252 sosyalist iþçi 9Açýk ki Ýran'ýn nükleer silah

yapmasý ABD'nin bu ülkeyesaldýrmasýnýn asýl nedeni deðil.Hatýrlanacaðý gibi ABD veÝngiltere Irak'a saldýrýrken debu ülkenin kitle imha silahlarýolduðunu söylemiþ fakatiþgalden sonra aslýnda bu iddi-alarýnýn doðru olmadýðýnýsadece bir bahane olarak kul-landýklarýný kabul etmiþlerdi.

Ýran'ýn þu anda nükleer silahýolmadýðý gibi son yapýlan açýk-lamalardan sonra da kolaycanükleer silah yapmasý mümkündeðil. Öte yandan Ýran'ýn dörttarafý nükleer silahlarý olanülkelerce çevrili.

Hindistan, Pakistan ve Ýsrail'innükleer silahlarý var. Körfez'debekleyen ABD donanmasýnýnelinde nükleer silahlarý olduðugibi Ýran'ýn Kuzeyi'ndeRusya'nýn da nükleer silahlarývar. Bu arada BM'nin daimikonseyinde yer alan Fransa veÝngiltere'de nükleer kulübünüyesi.

Nükleer silah sahiplerinin art-masý bizim destekleyebile-ceðimiz bir þey deðil ama buarada ABD'nin hipokrasisi deaçýk.

ABD'nin Ýran'a saldýrmasýnýnasýl nedeni dünya hegemonyasý.Daha görünür nedenlerdenbirisi ise 27 yýl önce ÝranDevrimi'nin ABD'nin bubölgedeki en büyük casusluküssünü ve en önemli müttefiki-ni ortadan kaldýrmasýdýr.Ayrýca ABD Irak'ta ÞiileriÝran'ýn desteklediðine inanmak-ta ve Irak'ta geleceðinidüzenleyebilmek için Ýran'da daadým atmasý gerektiðini düþün-mekte.

Ne var ki birçoklarý ve soldayer alan birçoklarý da Ýranrejimine karþý yanlýþ fikirleresahipler ve onlarýn bu yanlýþbakýþlarý ABD'nin Ýran'asaldýrýsýný kolaylaþtýrmakta.

Ýran politik Ýslam'ýn iktidardaolduðu bir ülke. Ahmedinejadise hem bir kýsým solun hem deABD'nin aðýr saldýrýlarý altýnda.

Muhafazakâr, aþýrý muhafaza-kâr, orta çað kalýntýsý, ýrkçý,faþist gibi suçlamalarla karþýkarþýya. Oysa Ahmedinejadseçimle iþbaþýna gelmiþ biri.Seçim programýnda yoksullaraseslendi. Ülkedeki yoksulluða,aþýrý bir hýzla geliþen zenginler-le yoksullar arasýndaki farkakarþý mücadele edeceðini anlat-tý. Bu anlattýklarý ile seçimlerikazandý.

Ahmedinejad'ýn karþýsýnda biri"reformist" diðeri "muhafaza-kâr" baþka adaylarda vardý amayoksullar büyük yýðýnlarhalinde Ahmedinejad'a oyverdiler.

Ýran dün de kapitalist birülkeydi, Ýran Devrimi'ndensonra da kapitalist bir ülke,bugün de kapitalist bir ülke

Ýran Devrimi öncesinde ülkeyiÞah yönetiyordu. Þah eli kanlýbir diktatördü. Ülkeyi demir biryumrukla yönetiyordu.Hapishaneler, iþkencehanelerpolitik mahkumlarla doluydu.Þahý CÝA'nýn düzenlediði birdarbe iþbaþýna getirmiþti.

1978'de sonunda Þahýnbaskýsýna karþý Ýran halklarýayaklandý. Ayaklanmaya çeþitlipolitik eðilimler müdahale etm-eye çalýþtý. Kendiliðinden olanbütün büyük yýðýn hareket-

lerinde olduðu gibi 1978Devrimi'nde de bütün bu güçleryan yana harekete katýldýklarýve Þahý devirmek için ortakhareket etmelerine raðmen aynýzamanda da birbirleri ilemücadele ediyorlardý.

Þah rejimine karþý 1978Devrimi'ne katýlan güçleri kaba-ca üç gruba ayýrmak mümkün,dini lider Humeyni'nin etrafýn-da toplanan ve orta sýnýflarýkapsayan Ýslamcý hareket,Rusya yanlýsý komünist TUDEHve Halkýn Fedaileri gibi solörgütlenmeler ve liberaller.

Ýlk hükümeti liberaller kurdu.Politik Ýslam ve sol ise çokgüçlü konumdaydýlar. Ne varki baþta TUEDEH ve HalkýnFedaileri olmak üzere Ýran solustalinist aþamalý devrimanlayýþýna sahip olduðu içiniktidarý almak için öne atýl-madýlar, önce demokratik

devrimin tamamlanmasýný bek-lediler. Onlar beklerken politikÝslam 1979'da liberalleri iktidar-dan uzaklaþtýrdý ve Ýran ÝslamCumhuriyetini kurdu.

Oysa 1978'in arkasýndan iþçilerþuralar (sovyetler) kurmuþtu.Þuralar iþçi haklarý için, sendikahakký için mücadele ediyor-lardý. Ulusal azýnlýklar kimlik-lerinin tanýnmasýný istiyorlardýve ulusal talepleri vardý.Köylüler toprak istiyordu vekadýnlar ise eþit haklar içinayaða kalkmýþtý. Bu koþullaraltýnda solun önünde büyükolasýlýklar vardý ve sol buolasýlýklarý yanlýþ devrimanlayýþý nedeni ile kullanamadý.

Ýran kapitalizmi ise 1979'dasola saldýrýrken solun Batýnýnkültürel ajaný olduðunu anlattý.Büyük yýðýnlarý böyle oldukçagüçlü olan solun üzrine sürebil-di ve bunda da baþarýlý oldu.

Ýran solu çok uzun sürfedayanamadý ve hýzla Ýslamcýbaský altýnda eriyip, yok oldu.Solun ardýndan sýra þuralara,sendikalara, kadýn hareketineve ulusal azýnlýklara geldi.Hepsi birer birer geripüskürtüldü ve Ýslami rejimhýzla iktidarý bütünüyle kucak-ladý.

Humeyni rejimi çok kandöktü. Aðýr bir baský uyguladý.Bu Ýslami rejimin kasaplýðýndandeðil, muhalefetin gücündendolayý oldu. Gerek iþçi hareketi,gerekse sol ancak aðýr bir baskýile geriletilebilirdi ve bu neden-le Humeyni iktidarý acýmasýzcasaldýrdý.

Ancak Humeyni etrafýndatoplanmýþ olan politik Ýslamcýgrup ayný zamanda ABD ileiliþkilerin koparýlmasýndanyanaydý. 1980'de bu nedenleABD Konsolosluðu iþgal edildive böylece Ýran ile ABD arasýn-daki iliþkiler koptu. O gündenbugüne kadar rejim çeþitli batýlýgüçlerle iliþkilerini yeniden kur-duysa da ABD ile gerginliksüreklilik kazandý.

Ýran'a çok aðýr bir faturayükleyen Ýran Irak savaþýndaABD Saddam'ýn Irak'ýný destek-ledi ve az daha da Ýran'da reji-mi çökertecekti ama olmadý.Ýran sonunda savaþý kazandý veçöken Irak oldu. Saddam bunedenle ABD'den büyük malidestek istedi alamayýnca daKuveyt'e saldýrdý ve bununüzerine Birinci Körfez savaþýçýktý. Bu, Irak'ta Saddam reji-minin sonu oldu.

Bugün Ýran gene ABD'ye kafatutuyor ve bölgesel bir güçolmaya çalýþýyor. ABD ise bunatahammüllü deðil. ABD hemgeçmiþin intikamýný almak, hempetrol üzerindeki kontrolünüikiye katlamak hem de bölgede-ki anti Amerikancýlýðýn geliþme-sine bir son vermek için Ýran2ayeniden saldýrmaya hazýrlanýy-or.

ABD'nin bu saldýrganlýðýnakarþý savaþ karþýtý hareket hiçikirciksiz bir biçimde tutumalmalýdýr.

ABD Ýran'da Ýslami rejiminolmasýný özellikle batýkamuoyuna karþý alabildiðinekullanmaktadýr. Ne var kiAhmedinejad birçok konudaHýristiyan saðýndan, ABD'dekiyeni muhafazakârlardan çokfarklý deðil.

Kadýnlara, eþcinsellere karþýayný tutumlarý paylaþýyorlar.Hýristiyan dünyasýnýn öncegelenlerinin Yahudi düþmanlýðýile Ahmedinejad'ýn siyonizmiarasýnda da büyük bir fark yok.

Oysa ABD tek taraflý bir suçla-ma ile Ýran'ý batý kamuoyunungözünde karalamaya ve kendisaldýrýsýný aklamaya çalýþýyor.Bu oyuna düþmemek gerekir.

Ýran’da Devrim veKarþýdevrim

Phil Marshall

Karakedi’den veya Sosyalist Ýþçisatýcýlarýndan alabilirsiniz.

Ýran’ý neden

savunmalýyýz?F. Aloðlu, ABD’nin neden Ýran’a saldýrmak istediðini ve

Ýran’da ki rejimin karakterini tartýþýyor

Solda yer alan birçoklarýÝran rejimine karþý

yanlýþ fikirlere sahiplerve onlarýn bu yanlýþ

bakýþlarý ABD’ninÝran’a saldýrýsýnýkolaylaþtýrmakta

Page 10: Sosyalist İşçi 252

10 sosyalist iþçi sayý: 252 KÜLTÜR-SSANAT

""ÝÝnnssaannllaarr hhüükküümmeettlleerr-ddeenn ddeeððiill,, hhüükküümmeettlleerriinnssaannllaarrddaann kkoorrkkmmaallýý..””Bu sözler MMaattrriixx’inyaratýcýlarý AAnnddyy veLLaarrrryy WWaacchhoowwsskkii’nin sonfilmi VVeennddeettttaa’’nnýýnn VV’’ssiifilminden.

Son zamanlarda bir dizifilm Baþkan BBuusshh’ueleþtiriyor veya büyükçokuluslu þirketlereeleþtiriler yöneltiyor. SonYYýýllddýýzz SSaavvaaþþllaarrýý,, SSiitthh’’iinnÝÝnnttiikkaammýý, ÝÝyyii AAkkþþaammllaarr vveeÝÝyyii ÞÞaannssllaarr bu tür filmler-den.

Ancak yeni gösterimegiren VVeennddeettttaa’’nnýýnn VV’’ssiilafý hiç dolandýrmadanhükümetin yýkýlmasýnýtalep ediyor ve þiddetkullanýlmasýný ve hattaterörist taktiklerin kul-lanýlmasýný öneriyor.

Ýlk olarak AAllaann MMoooorreetarafýndan 1981-88 yýllarýarasýnda çizgi romanolarak yazýlan maskeli birasi olan VV gelecektekitotaliter bir Ýngiltere’yekarþý mücadele eder.

Çizgi roman Ýngiltereiçin yazýlmýþ olmasýnaraðmen film Amerika’yýhedef alýyor.

Hikayede Ýngiltere’ninHristiyan faþistleri biy-olojik bir saldýrýnýn ardýn-dan birçok Arabý imhaediyor. Ýstenmeyenleriçin, yani Araplar, eþcin-seller, politik aktivistleriçin kamplar kuruluyorve binlerce insan bu kamplara dolduruluyor.

Çýplak mahkumlar butoplama kamplarýndabaþlarýnda siyah çuvallar-la dolaþýyorlar. Bu görün-tüler bize derhal EEbbuuGGaarriibb ve GGuuaannttáánnaammoo’yuhatýrlatýyor.

Popüler kültür Araplarave Müslümanlara karþýýrkçýkla dolu.““LLoonnddrraa’’nnýýnn SSeessii”” adlýradyo sürekli olarak “eskiABD’yi”, “tanrýsýz”olduðu için” eleþtiriyor.

VV sahneye OOlldd BBaaiilleeyydenen Londra’nýnmahkemeler binasýnýyakarak çýkar.

Mahkeme binasýný yak-maya giderken sokaðaçýkma yasaðýndan sonrasokaða çýktýðý içinyakalanan ve tecavüzeuðramak üzere olan EEvveeyyHHaammmmoonndd’u kurtarýr.

Ertesi gün tam yayýn-dayken televizyon istasy-onunu basar ve oradankaçmasýna bir önceki günkurtardýðý EEvveeyy yardýmcýolur. EEvveeyy televizyondaçalýþmaktadýr.

Böylece birlikte olmayabaþlarlar. Ne var ki EEvveeyyVV’nin mücadelesine karþýgüvensizdir. “Dünyanýnher deðiþiminde iþlerindaha da kötü olduðunugördüm” der.

Hükümet telefon konuþ-malarýný dinleyerek,

insanlarýn yaþamlarýnýgözleyerek VV’nin giderekdaha fazla halk desteðinesahip olduðunu tespiteder. Bunun üzerinehükümetin baþý SSuuttlleerrkarþý propoganda baþlatýrve adamlarýna “halkýnneden kendilerine ihtiyacýolduðunu” anlatmalarýnýsöyler.

Hemen bunun üzerineçoðu düzmece haberleryayýnlanmaya baþlanýr.Aynen günümüzde FFooxxTTVV’nin “yabancý teröristtehdidi”, “gýda ayaklan-malarý” ve “kuþ gribi”haberleri gibi.

DDeetteekkttiiff FFiinncchh’in araþtýr-malarý ile hükümet için-deki yolsuzluklarý, saðlýk-la ilgili skandallarý ve kârhýrsý ile gözü dönmüþ ilaçþirketlerinin faþistleriniktidara gelmesinin nasýlarkasýnda olduðunu

öðreniyoruz.VVaannddeettttaa’’nnýýnn VV’si küçük

bir egemen sýnýfýn kendi-iktidarlarý ve kârlarý içinnasýl binlerce insanýnhayatýný yok ettiðinianlatýyor.

Toplumun iktidara karþýayaklanmamasýnýn baþlý-ca nedeni korku. Filmindönüm noktasý EEvveeyy’ingözaltýnda iken geçirdiðideðiþim. Kendisindenönceki bir mahkumunnotlarýný okur. O birlezbiyendir ve lezbiyenliði reddetmekyerine ölmeyi tercihetmiþtir. Bundan etkile-nen EEvveeyy’de VV’nin yerinisöylemek ve deðiþimumudunu yok etmek yerine ölümü kabullenir.

EEvveeyy kiþisel özgürleþ-mesini kazanýrken film(MMaattrriixx’den farklý olarak)dünyayý deðiþtirmek içinkendi kafaný deðiþtirmek-ten fazlasýný yapmalýsýnder.

Bizi yöneten ve bizebaský yapan kurumlaryýkýlmalý ve yerlerinetopluma dayalý birdemokrasi geçmelidir.

VV devrimin ateþinibaþlatmak için kendisinifeda etmeye hazýr biranarþisttir. Fakat, filmherkesin VV olabileceðiniçok kesin olarak vurgu-luyor. EEvveeyy ilekonuþurken VV “Fikirlerinsan yýðýnlarýný hareketegeçirebiliyorsa büyük birgücü vardýr”.

VVaannddeettttaa’’nnýýnn VV’sinigidip seyredin ve birrejimin nasýl devrildiðinigörün ve karþýnýzdakigerçek rejimin ayný sonaulaþmasý için hazýrlýklarabaþlayýn.

Vandetta’nýn V’si.Yöneten James McTeigue.

Oynayanlar: NataliePortman ve Huge Weaving.

Devrimin D’si

"Ýnsanlar hükümetlerden deðil, hükümetler insanlardan korkmalý.”

VV ssoonn zzaammaannllaarrddaa oorrttaayyaa ççýýkkaann ttiiccaarrii ffiillmmlleerr iiççiinnddeeoolldduukkççaa cceessuurr bbiirr yyaappýýmm.. ÇÇookk aaççýýkk bbiirr bbiiççiimmddee ddeevvrriimmöönneerriiyyoorr vvee bbuu ddeevvrriimm iiççiinn þþiiddddeett kkuullllaannýýllmmaassýý ggeerreekk-ttiiððiinnii ddee kkaabbuull eeddiiyyoorr..

MMeeddyyaa ggeerrççeeððiinnee kkaaddaarrggeerrççeekk??

Egemenlerin sesiKapitalist sistemde

medyanýn tutumunubelirleyen þey, baðlý olduðusermaye grubunun, genelolarak kapitalizmin, ülkedekirejimin ve çeþitli iktidar güç-lerinin çýkarýdýr. Hiçbir tele-vizyon ve gazete bu güçodaklarýný dikkate almadanhaber yapmaz.

Medyanýn yalanlarý vetaraflýlýðý toplumsal olaylarýnkritiklik derecesine göreartar. Örneðin medyada enfazla yalan savaþ dönem-lerinde söylenir.

Irak'taki katliamýn doðrudansorumlusu olan ABD'de tele-vizyonlar ve gazeteler Irak'tagerçekte ne olup bittiðindenkesinlikle söz etmemektedir.Çünkü ABD'nin savaþtakidurumu o kadar rezilcedir ki,bu rezilliði örtmek için çokfazla gizlemeye ve yalanaihtiyaç vardýr.

Medya, gerçeklerin bir kýs-mýný gösterip bir kýsmýnýgizleme tutumunun dýþýndadoðrudan politik tavýrlar dagöstermektedir. MedyaDiyarbakýr'daki olaylardaolan bitenle ilgili yanlýþ vetaraflý haber vermeninötesinde kýþkýrtýcý politikgörüþleri de çok sýk ve ýsrarlaifade etti. Þemdinli'deki olay-lar hakkýnda hazýrlanan biriddianamede ordunun veKara Kuvvetleri Komutaný’nýnadý geçince gazeteler ve tele-vizyonlar hemen savcýyýsuçlamaya baþladýlar.

HHüürrrriiyyeett gazetesinin genelyayýn yönetmeni EErrttuuððrruullÖÖzzkköökk, bir yazýsýnda "Görevebaþladýðým ilk gün bir talimatverdim: Ben bu gazetedeçirkin görünümlü Türk askerifotoðrafý istemiyorum" diyor-du. Bir asker siyasi olarakkötü bir þey yaparsa HHüürrrriiyyeettgazetesi bundan söz etmez,örtbas etmeye çalýþýr. Çünkügenel yayýn yönetmenininböyle bir talimatý vardýr.

Ne iþimize yarar?Medya elbette her zaman ve

tümüyle açýk bir taraflýlýkiçinde deðil. Çünkü sürekliböyle olduðu takdirdeinandýrýcýlýðý azalýr. Toplumunneredeyse tamamýnýn savaþakarþý olduðu bir toplumdasavaþ tamtamlarý çalan, adetaABD'nin paralý elemanlarý gibiçalýþan televizyon ve gazete-ciler itibarlarýný tümüyle kay-betmemek için ülkenin heryanýndaki güçlü savaþ karþýtýhareketin hiç deðilse önemlieylemlerine yer vermekzorunda kalmýþtýr. Bazenbüyük iþçi eylemleri, savaþkarþýtý veya çeþitli anti kapi-talist eylemler medyada yerbulabilmektedir. Ama medyagenellikle bu eylemlerin de"görsel ilginçliði" bulunanyanlarýný vermektedir.Eylemlerde yapýlan konuþ-malar, pankartlarda yazýlanve kalabalýklar tarafýndanatýlan sloganlar genelde hab-erde yer almamaktadýr.

Tabi eylem ve etkinliklerinmedyada bir þekilde yeralmasýnýn faydalarý vardýr.

Ama zaman zaman mücade-lenin bazý unsurlarý hareketinmedyayla iliþkisinin öneminiçok abartýyor.

Tam da kapitalist medyaaðýnýn bize dayattýðý "bir þeytelevizyona çýkmamýþsa,aslýnda olmamýþtýr; ekrandayoksan, sen de yoksun" man-týðýný meþrulaþtýrmaktadýr.Toplumun ve bu amaçlamedyanýn da ilgisini çekebile-cek eylem biçimlerini tasarla-mak önemlidir ama bazýeylemler neredeyse sadecemedyayý hedefleyerek tasar-lanmaktadýr. Bu yaklaþýmlargerçek toplumsal hareketingücünü ve etkisini, ezilenlerinkendi mücadele yöntem vearaçlarýný küçümsenmesineyol açmaktadýr. Çünkü her-hangi bir eyleme katýlanlarýnve toplumun dönüþümünüsaðlayan þey medyada yeralan derme çatma haberlerdeðildir. Düþünülmesindenörgütlenmesine kadar eylemsürecinin insanlarýdönüþtürme gücünün yerinibaþka hiçbir güç alamaz.

Bu konudaki ilginç bir örnekKKaammuu EEmmeekkççiilleerrii SSeennddiikkaallaarrýýKKoonnffeeddeerraassyyoonnuu KESK'in1995 yýlýnda sendikal haktalebiyle gerçekleþtirdiði 17-18 Haziran eylemidir. Bueylemde onbinlerce KESK'ligece de dahil iki gün boyuncaAnkara'nýn merkezi olanKýzýlay Meydaný'ný iþgaletmiþti. Bu eylem büyük tele-vizyon kanallarýnda vegazetelerde hiç yer almadý.Eyleme katýlanlar, sendikaliderleri ve sosyalistler buduruma doðal olarak çoköfkelendiler. Eylem sýrasýndagazeteleri yýrtanlar, boykotçaðrýsý yapanlar da oldu. Amamedyanýn bu sansürüne rað-men, bu eylem sayesindeKESK'in sendika talebianayasal güvence kazandý.Daha da önemlisi bu eylemKESK üyelerine ve eylemekatýlan herkese etkisi yýllarcasürecek bir mücadele deneyi-mi kazandýrdý.

Alternatif medya?Peki egemen sýnýfýn teke-

linde olan medyanýn yerinealternatif bir medya oluþturu-lamaz mý? Hareketin büyüme-si için gerekli olan gerçek bil-gilenme mekanizmalarý birihtiyaçtýr. Bu mekanizmalarbasit hallerde de olsa zatenher örgütlü hareketin içindevardýr. Öncelikle yüzyüzeiletiþim yollarýný ve gazete,dergi, internet iletiþim aðýgibi araçlarý daha etkin kul-lanmaya çalýþmak gerekir.Dünyada ve Türkiye'de dahageniþ kitlelere hitap edenmuhalif medya araçlarý veyamevcut kapitalist medyaaraçlarýnda kýsmi olarak yeralan muhalif dinamikler deönemlidir. Ancak þu unutul-mamalýdýr ki, kapitalizminolaðan dönemlerinde geniþkitlelere hitap etmeye,onlarýn ilgisini ve beðenisinikazanmaya çalýþan hermedya aracý ister istemezegemen sýnýfýn fikirleriyleuzlaþmaya girmek zorun-dadýr. Bu yüzden büyük hay-allere kapýlmadan eldekiaraçlarý çok iyi kullanýp heralanda olduðu gibi iletiþimalanýnda kitlelerin kendi eseriolan araçlarýna güvenmekgerekir

EErrkkaann KKAARRAA

Page 11: Sosyalist İşçi 252

sayý: 252 sosyalist iþçi 11

AAþþaaððýýddaannssoossyyaalliizzmm

-Kapitalist toplumda tümzenginliklerin yaratýcýsý iþçisýnýfýdýr. Yeni bir toplum, iþçisýnýfýnýn üretim araçlarýnakolektif olarak el koyup üreti-mi ve daðýtýmý kontroletmesiyle mümkündür.RReeffoorrmm ddeeððiill,,ddeevvrriimm

-Ýçinde yaþadýðýmýz sistemreformlarla köklü bir þekildedeðiþtirilemez, düzeltilemez.

-Bu düzenin kurumlarý iþçisýnýfý tarafýndan ele geçirilipkullanýlamaz. Kapitalistdevletin tüm kurumlarý iþçisýnýfýna karþý sermaye sahip-lerini, egemen sýnýfý korumakiçin oluþturulmuþtur.

-Ýþçi sýnýfýna, iþçi konsey-lerinin ve iþçi milislerininüzerinde yükselen tamamenfarklý bir devlet gereklidir.

-Bu sistemi sadece iþçisýnýfýnýn yýðýnsal eylemidevirebilir.

-Sosyalizm için mücadeledünya çapýnda bir mücade-lenin parçasýdýr. Sosyalistlerbaþka ülkelerin iþçileri iledaima dayanýþma içindedir.

-Sosyalistler kadýnlarýn tambir sosyal, ekonomik ve poli-tik eþitliðini savunur.

-Sosyalistler insanlarýn cin-sel tercihlerinden dolayý

aþaðýlanmalarýna ve baskýaltýna alýnmalarýna karþýçýkarlar.EEnntteerrnnaassyyoonnaalliizzmm

-Sosyalistler, bir ülkeniniþçilerinin diðer ülkelerin iþçi-leri ile karþý karþýya gelme-sine neden olan her þeyekarþý çýkarlar.

-Sosyalistler ýrkçýlýða veemperya-lizme karþýdýrlar.Bütün halklarýn kendi kader-lerini tayin hakkýnýsavunurlar.

-Sosyalistler bütün haklýulusal kurtuluþ hareketlerinidesteklerler.

-Rusya deneyi göstermiþtirki, sosyalizm tek bir ülkedeizole olarak yaþayamaz.Rusya, Çin, Doðu Avrupa veKüba sosyalist deðil, devletkapita-listidir.

-Sosyalistler bu ülkelerdeiþçi sýnýfýnýn iktidardakibürokratik egemen sýnýfakarþý mücadelesini destekler.DDeevvrriimmccii ppaarrttii

-Sosyalizmin gerçekleþe-bilmesi için, iþçi sýnýfýnýn enmilitan, en mücadeleci kesimidevrimci sosyalist bir partideörgütlenmelidir. Böylesi birparti iþçi sýnýfýnýn yýðýnsalörgütleri ve hareketi içindekiçalýþma ile inþa edilebilir.

-Sosyalistler pratik içindediðer iþçilere reformizmin iþçisýnýfýnýn çýkarlarýna aykýrýolduðunu kanýtlamalýdýr.

-Bu fikirlere katýlan herkesidevrimci bir sosyalist iþçi par-tisinin inþasý çalýþmasýnaomuz vermeye çaðýrýyoruz.

ssoossyyaalliisstt iiþþççiinnee ssaavvuunnuuyyoorr??

AAnnkkaarraaMithatpaþa Cd. No: 34/F, Kat: 4, No: 23 - Kýzýlay00553355 - 551144 1111 7733

KKaaddýýkkööyyNail Bey Sk. Ýbrahim Aðaoðlu Ýþhaný, No: 9-11, Kat: 3 -Bahariye - Kadýköy00553366 - 663377 8811 9999

BBeeyyooððlluuÝstiklal Cd. Büyükparmakkapý Sk. Hayat Apt. Kat: 4 - Beyoðlu00553366 - 225599 7733 6644

ÝÝzzmmiirr3. Beyler, Yaparsoy Ýþhaný, No: 31, Kat: 4, No: 403, Konak00553377 - 662244 4499 0088

Akhisar: 0544 - 515 62 59Bursa: 0535 - 422 39 65Denizli: 0543 - 476 27 88Ýzmit: 0537 - 940 58 95Karabük: 0533 - 772 54 93Kütahya: 0544 - 515 62 59

DSÝP BÜROLARI

Ayrýntýlý bilgi için: 0536 - 335 10 19

ISSN 1300-4026 Uluslararasý Tanýtým ve Yayýncýlýk Ltd. Þti.

Sahibi: Özden Dönmez Sorumlu Yazýiþleri Müdürü:

Volkan Akyýldýrým Adres: Ýstiklal Cad.,Büyükparmakkapý

Sok., 8/10, Beyoðlu/Ýstanbul Baský: Yön Matbaasý

Yerel süreli yayýn, iki haftada bir yayýnlanýr

www.sosyalistisci.orgYazýþmalarýnýz için:

[email protected]

KAMPANYALAR

SON SÖZÖnümüzde önce 26 Nisan Çernobil

eylemi var. Sinop’ta nükleer santralyapýlacaðý kesinleþtiðine göre þimdibu eylem daha da önem kazandý.

Bu konuda hükümete geri adýmattýrmak mümkün ve büyükbirkazaným olacaktýr.

Bütün olanaklarýmýzla Küreseleylem grubu’na destek vermeliyiz.

Nükleer enerji konusundakiþ kam-panya 26 Nisan’da bitmiyor tam ter-sine yeni baþlýyor. Ardýndan Sinop’tagösteri var. Bu gösteri de þimdi dahaönemli oldu.

Daha sonra ise 10 Haziran’daAnkara’da miting var. 10 Haziranmitingi büyük olmalý.

11 MMaayyýýss bbiirrlliiððii1 mayýs’a az kaldý. Bu sene 1 mayýs

çalýþma gününe geliyor.1 Mayýs’a heryerde Küresel Eylem

Grubu adýyla katýlacaðýz. Heryerde

büyük bir iddia ile gösterilere hazýr-lanalým.

1 Mayýs gösterilerinde savaþa, yeniliberal saldýrýlara, nükleere karþý slo-ganlarýmýz temel sloganlarýmýz ola-cak.

1 Mayýs’ta KEG’de saðlanacak birlikderhal daha da geniþletilmeli vekalýcý saðlam bir birlikhaline getir-ilmelidir.

Bu arada DSÝP’in büyümesi, yeniüye kazanmasý belrileyici bir önemesahip. devrimci marksistler içinhareketli bir dönemin içindeyiz...

ABD hükümeti geçensene 2.25 trilyon dolar har-cadý. Yan yana konduðun-da dünyadan güneþe gidipgelmeye yeter ve hatta birde Mars’a gidilebilir.

Bu paranýn yaklaþýkyarýsý askeri harcamalaragitti.

Bu paranýn sadece 100milyon dolara yakýnýaskerlerin ücretlerine git-mekte.

Buna karþýlýk Çin iseyýlda 35 milyar dolarýaskeri harcamaya ayýrýyor.Eski SSCB’nin 1991’deyýkýlmasýndan bu yanaABD askeri harcamalarýnýyüzde 50 arttýrdý.

Afganistan ve Irak halk-larý ABD’nin askeri harca-malarýnýn doðrudan kur-banlarý. Ama, Amerika’daiþçi sýnýfý da bu askeri har-camalarýn doðrudan kur-banlarý arasýnda. Onlar bufaturayý ödeyenler.

Son yýllarda Bush yöneti-mi ve ABD Kongresi sosyalharcamalarda milyarlarcadolar kesinti yaptý. Bukesintiler en çok Amerikantoplumunun en yok-sullarýný vurdu.Milyonlarca insanýnyaþamýnda kalýcý gerçektahribatlar yarattý.

Amerikan toplumundakieþitsizliðin temellerinigörmek için sadece kesin-tilere deðil ABD bütçeninyapýsýna bakmak gerekir.

Amerika’nýnKongre’deki iki partisininortak “eðitime önem ver-mek” söylemi gerçektenbütçede eðitime ne kadar

pay ayýrdýklarýileölçülebilir.

Aslýnda ABD bütçesinibir bakýþta kavramak zor-dur. Çünkü bütçe anlaþýl-masý çok zor olan küçüknotlarla doludur. ABDEðitim Bakanlýðý’nýn bütçe-si 70 milyar dolardýr. Burakam son 10 yýldýr yüzde10 azalýp çoðalarak hemenhemen sabit kalmýþtýr.

Eðitim Bakanlýðý’na göreAmerika’nýn eðitimeayýrdýðý toplam para 909milyar dolardýr. (Federalhükümetin yaný sýraeyaletlerin ve þehir yöne-timlerinin harcadýðýparanýn toplamý.)

Buradan ilk çýkan sonuçfederal hükümetin eðitimehiç deðer vermemekteolmasýdýr. ÇünküAmerika’da Bakanlýðýn

verilerine göre eðitime har-canan paranýn yüzde90’dan fazlasý yerel yöne-timlerce yapýlmaktadýr.Ýkinci olarak ise askeri har-camalarýn tüm eðitim har-camasýndan daha fazlaolduðunu görüyoruz.

Eðer ABD’nin Irak’ýniþgali baþta olmak üzereyaptýðý askeri harcamalaraayýrdýðý parayý eðitimeyönlendirirseniz bueðitime ayrýlan payý 500defa büyütmektedir.

Bu para ile 1.5 milyonöðretmen iþe alýnabilir veABD’deki öðretmen sayýsýikiye katlanabilir. Tümeðitim çalýþanlarýnýn ücret-leri büyük ölçüde arttýrýla-bilir, 10 binden fazla yeniokul inþa edilebilir, öðren-cilerin aldýklarý yardýmlariki katýna çýkarýlabilir.

Öðretmen sayýsý iki katýnaçýkýp 10 bin yeni okuleklendiðinde Amerika’dakieðitimin kalitesi de enazýndan 4 katýna çýkar.

Askeri harcamalarýn kýsýt-lanmasý ile iþlerini kaybe-decek olanlara ise geneeðitim sektöründe ve yenieðitim inþaatlarýnda iþ ver-ilabilir. Böylece iþsizlerordusu büyümediði gibitam tersine azalýr.

Askeri harcamalarýneðitime ayrýlmasý ile eðitimbütünü ile parasýz halegelir.

Tabii askeri harcamalarýnbüyük ölçüde kýsýtlan-masýndan bazýlarýnýn dazararý olacaktýr. BaþtaIrak’taki bütün iþ alanlarý-na girmiþ olan Halliburtonve diðer büyük þirketlerzarara uðrayacaklar. Birazkemerleri sýkmak zorundakalacaklar.

Böylesine büyük deðiþim-ler ancak aþaðýdan yukarýbüyük bir yýðýn hareketi ilegerçekleþebilir.

Amerikan tarihindeböylesi hareketler var.Ýngiliz sömürgecilerinekarþý Amerikan Devrimi,köleliðin kalkmasý içinhareket, 1960’larda medenihaklar hareketi bununçeþitli örnekleridir. Bugünde yeniden böyle bir kitle-sel harekete ihtiyaç var.

Açýk ki bu hareketinsiyasal partilere de ihtiyacývar. Þimdi Amerika’da enönemlki görev böyle birpartinin yaratýlmasýdýr. Buzorlu ama baþarýldýðýtakdirde belirleyici önemesahip bir görev.

ABD askeri harcamalarý 2.25 trilyon dolar

Savaþ yerine eðitim

Fransa umut veriyorKitlesel sokak eylemleri ve grevler

sonucu Chirac "CPE: yeni istihdam yasasý"ný geri çekmek zorunda

kaldý. Þimdi hükümet yeni bir önerigetirmeyi düþünüyor. Ýþçiler veöðrenciler ise yeni mücadelelerehazýrlanýyorlar.

Günlerdir yasaya karþý direnenöðrenciler ve iþçiler büyük birzaferkazandý. AB anayasasýnýnreferandumda red edilmesininacýsýný bu yasa ile çýkarmayý plan-layan ama ardarda ikinci hezimetlekarþýlaþan Fransýz egemen sýnýfýnýn

iþi þimdi daha zor. Son bir yýliçinde iki aðýr yenilgi alan hükümetyeni önerisinde bunlarý dikkatealmak zorunda.

Kendine güvenen birleþik bir kitlehareketi önünde ne kadar da çare-sizler. Onlarýn çaresizliði, bizimumudumuz artýyor.

KKBB ((AAnnkkaarraa))

Ýzin vermeyelimHükümet sosyal sigortalar

yasasýný meclise getirdi. Bu yasanýngündeme gelmesi ile birliktehükümet sayýsýz yalan söylüyorancak bu yalanlara karþý yeterli birteþhir çabasý yok.

Sendikalar hýzla böyle bir kampa-nya baþlatmalý ve teþhiri yaygýn-laþtýrmalý. Her sendika þubesi böl-gesinde sadece üyelerine deðilhalka dönük bir toplantý yapabilir.Sendika üyeleri çýkýp sokakta teþhirbildirileri daðýtabilir. Bu binlercemiting ve milyonlarca bildiridemektir. Sokakta herkesin tepkigösterec eðine güvenmek gerekir.

MMeelliihh BBÝÝRRGGÜÜLL

OKURLARDAN

Bu manzarayý istemiyoruz. Ýnsanlýðýn kaynaklarýnýn savaþa,askerliðe deðil, insani amaçlara harcanmasýný istiyoruz

Page 12: Sosyalist İşçi 252

ssoossyyaalliisstt iissccii SAYI: 25215 Nisan 2006

1 YTL

Yenilgiyeuðramamýþbir kuþakFransa iki aydýr, eylemlerlesarsýlýyor. 26 yaþýndan küçük iþçi-lerin iþ güvencesini kaldýran CPEyasasýna karþý hareket gittikçebüyüyor. Ýki kez büyük, gerçektenbüyük ve milyonlarý kapsayangrevler yaþandý. 28 Mart'taFransa'daki ilk genel grev gerçek-leþirken, tesadüfi bir þekilde aynýgün, Ýngiltere'de 1.5 milyonkiþinin katýldýðý bir genel grevyaþandý.

Fransa'da sorunun temeli iþsizlikve iþ güvencesi; Ýngiltere'deemekli aylýklarý. Bütün Avrupa'dahükümetler, benzer yasalarý uygu-lamaya çalýþýyorlar; önümüzdekidönem de çalýþacaklar.

Aslýnda bu yasalar, hiç birimizeyabancý deðil: Mezarda emeklilikyasalarý, eðitim ve saðlýðýnözelleþtirilmesi, iþ güvencesininortadan kaldýrýlmasý... Hepsi, sek-sen sonrasý dünyada uygulamayakonan neoliberal politikalarýn birparçasý.

Ýngiltere'de greve çýkanlar,""Almanya''daki emeklilik yaþþý ileilgili yasa bizzim için çok önemli,orada kazzanýrlarsa, her yerdeuygulamaya çalýþþacaklar"" diyor-lar. Hepimiz biliyoruz ki,Fransa'da CPE yasasý geçseydi,her yerde uygulamaya çalýþacak-lardý.

Fransa'da 26 yaþ altý iþsizlik %23ile Avrupa'da ilk sýrada.Türkiye'de de gerçek rakamlarlahesaplanýnca %21.5. Saydýðýmýzneoliberal saldýrýlar AKP hüküme-tinin yasalarýyla bir bir gerçek-leþiyor.

Ama, hem AKP hükümetinin‘Kasýmpaþalý/eli maþalý’baþbakanýnýn, hem de Fransýz veÝngiliz meslektaþlarýnýn hesabakatmadýklarý bir þey var.

Yenilgiye uðramamýþ bir kuþaktarih sahnesine çýkýyor. LatinAmerika'dan, Fransa'ya, kazan-manýn umudunu taþýyan antikapi-talist hareket büyüyor.

Þimdi bizim de görevimiz; kazan-manýn umudunu taþýyan bir küre-sel alternatifi yükseltmek!

Ersin TEK

26 Nisan: Çernobil felaketinin 20. yýldönümü

NNÜÜKKLLEEEERR TTEEHHDDÝÝTT KKAAPPIIMMIIZZDDAA

NNüükklleeeerr eenneerrjjiiyyee hhaayyýýrrTürkiye Atom Enerjisi Komisyonu

Baþkaný Okay Çakýroðlu yaptýklarýinceleme sonucunda nükleer santralýnSinop’ta yapýlacaðýný açýkladý.

Böylece Baþbakan Recep TayyipErdoðan’ýn 8 Nisan’da “Sinoplularamüjdemiz var” sözlerinin ne anlamageldiði ortaya çýktý.

Sinop’a nükleer santralýn tam da Çer-nobil santralýnýn patlamasýnýnyýldönümünde ilan edilmesi tuhaf birtesadüf.

Nükleer santrallarýn hem ucuz elektrikürettikleri hem de güvenli olduklarý tambir yalan.

Enerji Bakaný Çernobil dýþýnda önemlibir nükleer kaza olmadýðýný söylüyor kibu kuyruklu bir yalandan baþka birþeydeðil.

Bugüne kadar yüzlerce nükleer “kaza”oldu. Bunlarýn bir kýsmý askeri bir kýsmýise sivil tesislerde gerçekleþti. Nükleerkazalarda milyona yakýn insan hayatýnýkaybederken hesaplanamayan kayýplarýnne kadar olduðu ise meçhul ama çokfazla olduðu açýk. Örneðin Çernobilkazasý nedeniyle sadece Türkiye’ninKaradeniz bölgesinde kanser vakalarýnýnne kadar arttýðý biliniyor.

Nükleer enerjinin ucuz olduðu da tambir yalan. Örneðin nükleer santrallarýn ilkyatýrýmý kilowatt saat baþýna 5000 YTL,rüzgar santrallerinin ise 1250 YTL. Yaninükleer enerji elde etmek rüzgardan

enerji elde etmeye göre 4 kere dahapahalý.

Öte yandan bütün dünyada nükleersantrallar yavaþ yavaþ kapatýlýyor veyenileri açýlmýyor.

Örneðin ABD’de son nükleer santral1978’de yapýldý. O tarihten bu yana nük-leer enerji santralý yapýlmýyor.

Bu arada ABD 1978 öncesi yapýlansipariþlerden de 100 tanesini iptaledilirken ABD’de 11, Kanada’da 7 nük-leer santral kapatýldý.

Bu arada Japonya’nýn en yeni nükleersantralý mahkeme kararý ile kapatýlýyor.

Japonya’nýn Kuzey Batý bölgesindekiÞika nükleer santralý bölge halkýnýn “ buülke deprem bölgesi, nükleer santrallarradyasyon sýzýntýsý yapabilir” diyerekaçtýklarý mahkemeyi kazandýlar.

Japonya þu anda enerji üretiminin üçyebirini nükleer santrallarden saðlýyorancak bu mahkeme kararýndan sonrabirçok bölgede halkýn yeni davalaraçarak nükleer santrallari kapattýrmasýbekleniyor.

Nükleer enerjiye karþý mücadeleNükleer enerjiye ve nükleer silahlara

karþý kampanyalar Türkiye’de bir süredirsürüyor. Bu konuda en eski mücadeleörgütü Greenpeace. Þimdi ise 3 Aralýk’taKüresel Ýklim Yürüyüþü’nü düzenleyinisiyatifin yeni biçimi olan KüreselEylem Grubu (KEG) ilk olarak Çernobil

felaketinin yýldönümü olan 26 Nisan’daeylemler yapacak. Bunlardan birisi deÝstanbul’da gerçekleþecek. 26 Nisan günügönüllüler yukarýdaki fotoðraflardaolduðu gibi makyaj yaparak gün boyuÝstiklal Caddesi’nde gezinecekler, akþamise gene Ýstiklal Caddesi’nde insan zincirikurulacak.

Sinop’ta nükleer santralýn kurulacaðýartýk resmen ilan edildikten sonra þimdiinsan zinciri eylemi daha da önemkazandý.

Küresel Eylem Grubu, KEG 10Haziran’da da Ankara’da merkezi birmitinge hazýrlanmakta.

Sinop’ta ya da Türkiye’nin herhangibaþka bir yerinde nükleer enerji santralýyapýlmasýna karþýk mücadele büyük birönem taþýyor. KEG ve diðer aktivistler buadýma karþý çýkmakta kararlý.

Nükleer tehdidi engellemek elimizde.Mücadele edersek, istemediðimizianlatýrsak, halka nükleer enerji santral-larýnýn ne denli korkunç sonuçlar yarata-bileceðini anlatabilirsek bu çýlgýn adýmýengelleyebiliriz.

Nükleer santral yapýmý sadece vesadece bir avuç kapitalistin kâr duygusuiçin gerçekleþtiriliyor. Birleþirsek,mücadele edersek bunu engelleyebilriz.

26 Nisan eylemi ve KEG üzerine dahaayrýntýlý bilgi almak için:

0535 - 439 21 93

LLaattiinn AAmmeerriikkaa’’ddaa nnüükklleeeerr kkaarrþþýýttýý eeyylleemmlleerrddeenn