2
MUHAMMED ALi TERBi YET da bulunan birçok tesisi 1927'ye kadar Gilan Milli mü- bulundu. 1928-1930 Tebriz belediye Onun Tebriz' de önemli imar faaliyetleri Daha sonra birkaç dönem milletvekilli seçilen Mu- hammed Ali Tebriz' de öldü. Eserleri. Fazileti, bilgisi ve güçlü ile Muhammed Ali Terbiyet çok makale ve ki tap olup 1. A ze rbaycan. Azerbaycan ve ileri ge- lenlerinin biyografisini içerir (Ta hran 13 14 h 1377 2. Taril J.-i !ran. Edward Browne yazma nüs- ingilizce'ye tercüme ve onun The Press and Po etry of Mod ern Persia eserinin (Ca mb ri dge 19 14) birinci bölümü olarak 3. Zad u Bum. tarihi ve dairdi r (Tebriz 13 6, 1319 h 4. Ta]fvim-i Terbi ye t. Müellifin seçme (Tebriz 306 h Azerbaycan Milli müdürü iken dergi olmak üzere birçok dergide ilim, edebiyat ve siyaset ilgili çok makale Farsça bir Hüseyin Muhammedzade-yi Sadik tara- bir araya getirilerek (T ahran 2535 BiBLiYOGRAFYA : Muhammed Ali Terbiyet , A?er baycan, Tahran 1314 önsöz, s. 2-5; a.mlf., Terb iy et (haz . Hüseyin Mu· hammedzade-i Sadik). Tahran 2535 s. noh- bistunoh; Browne. LHP, IV, 458 , 467; Storey, Persian Literature, 1/2, s. 1111-1112; Mehdi Melikzacte. Tarfb-i In Tran, Tahran 1351 I, 123, 211, 396; ll, 936-937, 1070-1071 ; III, 1338, 1340; Selamuilah Cavid, ez Tahran 1353 s. 5-14; Muhammed Sadr-i Tari b-i Cerayid ü Mecellat-i Tran, isfahan 1361 lll, 170-172; Mühend is Kerim Tahir za de Behzad, A?er bayca n d er Tran, Tahran s. 463 -465, bk . tür. ye r. ; Mehdi Bamdad. ljal-i Rica l- i Tran, Tahra n 1371 lll, 424 ; Alamüti, med 'Ali Terbiy et v e Hacer Terbiyet" , Nimrüz, XVI / 790, London 2004 (www nimrooz. com/html/790/index.ht m) ; Nassereddin Parvin. " Ganj ina-ye Fonun ", E/r. , X, 285. L Rl ZA MUHAMMED (ö. 879/ 1474 [?]) An adolu' da faa li yet göste ren ilk Halveti _j Kerliç (Keserli ç 1 Keleri ç) ka· (bugün Üzüm lü il çes inin Ka ra- kaya köy ü) Kaynaklarda Pir Mu- hammed Erzincan! olarak geçen (Ata!, s. 62; Hul vl , vr. 149 a; Abdullah Efendi, s. 4 3; Me hm ed N az mi Efendi, vr. 80b) ve bazan Plrl veya Plr'i Halife ola- rak XX. eserlerde Müellifleri, 47; Toma r-Halvetiyy e, s. 27 ) Bahaeddin kelimesinin görülmektedir. Ha- son derece bilgiler, büyük ölçüde Cemaleddin Hulvl'nin 1 030 ( 1621 ) Lemezat eserine Cami'nin tercüme ederken esere Anadolu'da veli- leri de ilave eden Lamil'nin, Muhammed Erzincanl'nin ve Halvetiyye tari- ikinci plri Seyyid ile Pir Dede ömer ve ;JÇ & ..... . .... ... . ..... . . .. ,.1/'1, iPJP . P' ,,_;JJ,I/ '/JJ.,_,;,IIJV r·.0J. --<. -<.:. '{ , .. l CJ-:', ..... ;.w-,N ' ·1§,;,../ ll'fiJ'.I"(.'.:V.:"' !:fpJ(Jf;if.JJJ<iÜ! 504 •. ;H' .... .... ,)Jbs,tij/J!*, .-')J2}-{;y,l l "k" .; .... ;,.C;..if;p .... ..l# Ji)ij:.f.;Jbw_,..y CPP/1 . Muhammed Ba haeddin Erzincani' nin Makama tü 'l- ari {in ve maarifü ' s- sa li kin eserinin lik iki (Manisa Halk Ktp. , Es ki Eserl er, nr . 1308/ 1) Ha bi b Karamani gibi halifelerine yer ver- halde ondan sadece ismen Molla Pir! diye bahsetmesinin sebebi Hulvl, Erzincan' da bir medresede - derris olan Muhammed Erzincanl'nin bir rüya üzerine gidip intisap seyrü süiOkünü halife tayin edilerek göreviyle Erzincan'a gön- kasabada bir zaviye ve mescid Halvetiyye yaymaya söyler. Onun ne zaman orada ne kadar ve Erzincan'a hangi tarihte bi- linmemektedir. Ancak gitmeden önce müderrislik göre bu da otuz ve di 868' de ( 1464) veya ertesi vefat etti- göre Erzincan'a bu tarihten önceki söylenebilir. O dönem- de Erzincan ve çevresine hakim olan Ak- koyu ni u Uzun Fatih Sul- tan Mehmed ile konusun- da dair Muhammed Erzincanl'nin bölgedeki manevi nüfuzu- nu göstermesi önemlidir. göre Muhammed Erzincanl'- nin dinlemeyip Fatih ile ve Otlukbeli'nde yenilgi- den sonra zaviyesine gelip tinin ne soran Uzun Hasan ten Fatih'in kerem sahibi bir sultan oldu- ve kendisini asla halifelerinden Pir Ahmed'i Fatih'e elçi olarak gönder- Hulvl. Akkoyunlular bu söyler. Cemaleddin Hulvl'nin bilgiye gö- re Muhammed Erzincanl. 869 (1465) Erzincan Cami-i Keblri'nde halvet- te iken meydana gelen deprem yedi müridiyle birlikte vefat ve bu caminin Ancak Erzincanl'nin, günümüze tek ese- ri Makama '1-arifin'de 873'te 468 -69) telif belirtmesi Hulv!'· nin vefat tarihi konusunda göstermektedir. öte yandan Otlukbeli Meydan tarihlerde (878/ Erzincanl'- nin bu tarihte hayatta gös- gibi de in vefat tarihi son dö- nem 879 (1474) olarak ve- rilmektedir (Hoc azad e Ahmed Hilmi, s. 39; Müelli(leri, 1, 47 ; Hediyyetü 'l· 'arifin , ll , 209 ). Kabrinin yeri Ker- liç'te ile-

tı. ~~.L-J. ~-ı::ı J~iı;Çli;MUHAMMED ALi TERBiYET okulları da bulunan birçok tesisi eğitime açtı. 1927'ye kadar Gilan Milli Eğitim mü dürlüğünde bulundu. 1928-1930

  • Upload
    others

  • View
    13

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

MUHAMMED ALi TERBiYET

okulları da bulunan birçok tesisi eğitime açtı . 1927'ye kadar Gilan Milli Eğitim mü­dürlüğünde bulundu . 1928-1930 yılları arasında Tebriz belediye başkanlığı yaptı. Onun zamanında Tebriz'de önemli imar faaliyetleri gerçekleştirildi. Daha sonra birkaç dönem milletvekilli seçilen Mu­hammed Ali Tebriz'de öldü.

Eserleri. Fazileti , bilgisi ve güçlü hafı­zası ile tanınan Muhammed Ali Terbiyet çok sayıda makale ve kitap yazmış olup başlıcaları şunlardır: 1. Danişmendan-ı

A zerbaycan. Azerbaycan şair ve ileri ge­lenlerinin biyografisini içerir (Ta hran 13 14

h ş., 1377 h ş. ) . 2. TarilJ.-i Matblı'at-ı !ran. Edward Browne tarafından yazma nüs­hasına dayanılarak ingilizce'ye tercüme edilmiş ve onun The Press and Poetry of Modern Persia adlı eserinin (Cambri dge 19 14) birinci bölümü olarak yayımlanmış­tır. 3. Zad u Bum. İran tarihi ve coğraf­yasına dairdir (Tebriz 13 ı 6, 1319 h ş. ) . 4. Ta]fvim-i Terbiye t. Müellifin seçme yazı­larından oluşur (Tebriz ı 306 h ş. ) . Ayrıca

Doğu Azerbaycan Milli Eğitim müdürü iken çıkardığı dergi başta olmak üzere birçok dergide ilim, edebiyat ve siyaset alanlarıyla ilgili çok sayıda makale yazmış­tır. Bunların Farsça olanlarının bir kısmı Hüseyin Muhammedzade-yi Sadik tara­fından bir araya getirilerek yayımlanmış· tır (Tahran 25 35 ş ş . ) .

BiBLiYOGRAFYA :

Muhammed Ali Terbiyet , Dtınişmendan - ı

A?erbaycan, Tahran 1314 hş. , önsöz, s. 2-5; a.mlf., Makiilii t- ı Terb iyet (haz. Hüseyin Mu· hammedzade-i Sadik). Tahran 2535 şş., s. noh­bistunoh ; Browne. LHP, IV, 458 , 467; Storey, Persian Literature, 1/ 2, s. 1111-111 2; Mehdi Melikzacte. Tarfb-i In kı lab-ı Meşrütiyyet- i Tran, Tahran 1351 hş . , I, 123, 211, 396 ; ll , 936-937, 1070-1071 ; III, 1338, 1340; Selamuilah Cavid,

Güşeyi ez lja tıra t, Tahran 1353 hş. , s. 5- 14; Muhammed Sadr-i Haşimi. Tarib-i Cerayid ü Mecellat-i Tran, isfahan 1361 hş ., lll , 170-172; Mühend is Keri m Tahirzade Behzad, Kıyam- ı

A?erbayca n der İn kı lab-ı Meşrütiyyet- i Tran, Tahran 1363 hş. , s. 463-465, ayrıca bk. tür. yer. ; Mehdi Bamdad. Şerf:ı-i ljal-i Rica l-i Tran, Tahran 1371 hş. , lll , 424; Mustafçı Alamüti, "Mui:ıam­

med 'Ali Terbiyet ve Hemsereş Hacer Terbiyet" , Nimrüz, XVI/ 790, London 2004 (www nimrooz. com/html/790/ index.htm) ; Nassereddin Parvin. " Ganji na-y e Fonun ", E/r. , X, 285.

L

~ RlZA KURTULUŞ

MUHAMMED BAHAEDDİN ERZİNCANi

(ö. 879/ 1474 [?])

Anadolu' da faaliyet gösteren ilk Halveti şeyhlerinden .

_j

Erzincan 'ın Kerliç (Keserliç 1 Keleri ç) ka· sabasında (bugün Üzümlü ilçesinin Kara­kaya köyü) doğdu. Kaynaklarda Pir Mu­hammed Erzincan! olarak geçen (Ata!, s. 62; Hulvl , vr. 149 a; Sa rı Abd ullah Efendi , s. ı 43; Mehmed N azmi Efendi, vr. 80b) ve bazan kısaca Şeyh Plrl veya Plr'i Halife ola­rak anılan adına XX. yüzyılın başlarında yazılan eserlerde ( Osmanlı Müellifleri, ı, 47; Tomar-Halvetiyy e, s. 27 ) Bahaeddin kelimesinin eklendiği görülmektedir. Ha­yatı hakkındaki son derece sınırlı bilgiler, büyük ölçüde Cemaleddin H ulvl'nin 1 030 ( 1621 ) yılında tamamladığı Lemezat adlı eserine dayanmaktadır. Abdurrahman-ı

Cami'nin NefeJ:ıatü 'I-üns'ünü tercüme ederken esere Anadolu'da yetişen veli­leri de ilave eden Lamil'nin, Muhammed Erzincanl'nin mürşidi ve Halvetiyye tari­katının ikinci plri Seyyid Yahya-yı Şirvanl

ile Pir Şükrullah , Dede ömer ROşenl ve

~ /;'!)~}}PJ IJ'J/,?.1 .tı. ~~.L-J.

";::~ .~,JÇL(,(. ;JÇ ı:ı;,(i.: • ...l~ ?26~-ı::ı J~...iı;Çli; .~;.:~ (),~ & ~~. ..... ı;:.., . ....... v.~ ,fo.~~;; ...... ~-.... . . .. \~· ~,J,_!,Y._, ,.1/'1, iPJP.P' ,,_;JJ,I/

\_,~~ '/JJ.,_,;,IIJV r·.0J. J&:_6,v;.,.f~ --<.-<.:. ji!>Jiı~.lh '{ Jr..i~~.,.;l;

7::/;u.J~..Iüj}!_ ~~At-"" , .. r!'}J,,Hj~}li)l,/ cP/.J!JJCJH.fıJ') ~ .:...A!ftv;l(cı...:......',-: 'j;-'t/;l~l.f'":'/.

~ r'r"~";/u;j.? /"~"~"d ı;' ~.HJ;.-(Jp~;, .:.:-JJj/l..t.Ji;...ı;. f:~,J~ı/f.' ":"~li~ l CJ-:', ..... ;.w-,N 11<1~,1. ı;,,ı-.

· u~J;,.~ı>o (f)jJ}',ft;,J:;I}Jı l ~lt)-,..tp~~j/ IJ:W)iiU)ı~,,.._;,_, ''!....,.Jlil,.,;{)ıiıl •1}/o'-'l.;,'.f.ty.ı.f'

'ttt~/ ıı;,,..;($""1~iı),l' ' ·1§,;,../ ll'fiJ'.I"(.'.:V.:"'

i·li>:~.~ J o~;.AJIJ-' ~;<%ıb:f'ır !:fpJ(Jf;if.JJJ<iÜ! ~""r'.Jilı.r~.li:

504

Ucf;.ı,ı;J. • . ;H' tr.~··/'tr.J.t,f ljf J~;;J,b)JI,ep&ı ~.J'('~,..:.-').: qJfJ.r;liv'()~;~/ ~z;3JJ_hCrlr-t'.>! _,....,a;~A-!-~1-...ı l"o;..i.JY;G.ı;p;. ~ıJ,.J)JI~. t--J:i'/t-.J(:A'~

.... ~~.JfLfvU1 ~:y.;,,lıf',r:''

..,.,!;,Y,:-~.e< '"·ıf.:,l.ıl ~ı...M....ul -'j~ı/P..AP~J, .... ;,.;-.,;.:.?t~ ,)Jbs,tij/J!*, .-')J2}-{;y,ll "k"

.J_,}J}ÇI)I,ı./.JJf.!C::ıi,/ -'h'vJNlk-'1~)

.; .... ;,.C;..if;p .... ..l# Ji)ij:.f.;Jbw_,..y 1-'j.l!;,~,;;, ~''q~...;"ö..(vit.. %"eıfou1t , ı)~I•J,f.bl.ij.f.JI

..,,ı;-.-?.;,~,. A:~fifj IL>t),J.;~o~ ıu~~ r.~/-';#~U!Y, CPP/1 . ~~Jıl~ki!/ ::.Pu~fJ_,..J)I

Muhammed Bahaeddin Erzincani' nin Makamatü 'l-

ari {in ve maarifü 's­sali kin a dlı eserinin lik iki sayfa s ı

(Manisa lı Halk Ktp. , Eski Eserler, nr. 1308/ 1)

Ha bi b Karamani gibi halifelerine yer ver­diği halde ondan sadece ismen Molla Pir! diye bahsetmesinin sebebi anlaşılama­maktadır.

Hulvl, Erzincan'da bir medresede mü­derris olan Muhammed Erzincanl'nin gördüğü bir rüya üzerine Şirvan ' a gidip Yahya-yı Şirvanl'ye intisap ettiğini, seyrü süiOkünü tamamladığında halife tayin edilerek irşad göreviyle Erzincan'a gön­derildiğini, doğduğu kasabada bir zaviye ve mescid yaptırıp Halvetiyye tarikatını yaymaya başladığını söyler. Onun Şirvan'a ne zaman gittiği, orada ne kadar kaldığı ve Erzincan'a hangi tarihte döndüğü bi­linmemektedir. Ancak Şirvan'a gitmeden önce müderrislik yaptığına göre bu sıra­da otuz kırk yaşlarında olduğu ve mürşi­di 868'de ( 1464) veya ertesi yıl vefat etti­ğine göre Erzincan'a bu tarihten önceki yıllarda döndüğü söylenebilir. O dönem­de Erzincan ve çevresine hakim olan Ak­koyu ni u Sultanı Uzun Hasan ' ı Fatih Sul­tan Mehmed ile savaşmaması konusun­da uyardığına dair menkıbe , Muhammed Erzincanl'nin bölgedeki manevi nüfuzu­nu göstermesi bakımından önemlidir. Menkıbeye göre Muhammed Erzincanl'­nin uyarısını dinlemeyip Fatih ile savaşa girişen ve Otlukbeli 'nde uğradığı yenilgi­den sonra şeyhin zaviyesine gelip akıbe­tinin ne olacağını soran Uzun Hasan şeyh­

ten Fatih'in kerem sahibi bir sultan oldu­ğu ve kendisini asla üzmeyeceği cevabını alınca rahatlam1ş, şeyhin halifelerinden Pir Ahmed'i Fatih'e elçi olarak gönder­miştir. Hulvl. Osmanlılar'la Akkoyunlular arasındaki barış antlaşmasının bu olayın ardından gerçekleştiğini söyler.

Cemaleddin Hulvl'nin verdiği bilgiye gö­re Muhammed Erzincanl. 869 (1465) yı­lında Erzincan Cami-i Keblri 'nde halvet­te iken meydana gelen deprem sırasında yedi müridiyle birlikte vefat etmiş ve bu caminin yakınına defnedilmiştir. Ancak Erzincanl'nin, günümüze ulaşan tek ese­ri Makama tü '1-arifin'de kitabını 873'te (ı 468-69) telif ettiğini belirtmesi H u lv!'· nin vefat tarihi konusunda yanıldığını göstermektedir. öte yandan Otlukbeli Meydan Savaşı 'nın aynı tarihlerde (8 78/

ı473) cereyanetmiş olması . Erzincanl'­nin bu tarihte hayatta bulunduğunu gös­terdiği gibi yukarıdaki menkıbeyi de doğ­

rulamaktadır. Şeyh in vefat tarihi son dö­nem kaynaklarında 879 (1474) olarak ve­rilmektedir ( Hocazade Ahmed Hilmi, s . 39; Osmanlı Müelli(leri, 1, 47 ; Hediyyetü 'l· 'arifin, ll , 209 ). Kabrinin doğum yeri Ker­liç'te Şeyhlik Mezarlığı'nda olduğunu ile-

ri sürenler de vardır (Tuygun. s. 24). Pir­daşı Dede Ömer RCışenl'nin, mürşidleri Seyyid Yahya-yı Şirvanl'de aşk. cezbe. ir­fan, zühd, takva, ilim ve melamiyye hal­lerinin mevcut olduğunu. aşkı kendisine, cezbeyi Alaeddin RCıml'ye, zühdü Habib Karamani'ye. takvayı Pir Şükrullah'a, ir­fanı ise Muhammed Erzincani'ye verdi­ğini söylemesi onun tasawufi şahsiyetini anlama konusunda önemlidir.

Muhammed Erzincanl. Akkoyunlu Dev­leti sınırları içindeki Erzincan'dan dışarı­ya çıkmamakla birlikte yetiştirdiği İbra­him Taceddin Kayseri. Pir Fethullah. Pir Ahmed Erzincan! ve Cemal-i Halvetl gibi halifeleri vasıtasıyla Halvetiyye'nin Ana­dolu'da yayılmasında önemli rol oynamış­tır. Halvetiyye, ll. Bayezid devrinde tarika­tın Cemaliyye kolunun plri Cemal-i Halvetl tarafından İstanbul'da yayılmıştır. Diğer halifesi İbrahim Taceddin Kayseri'nin sil­silesine mensup Yiğitbaşı Ahmed Efendi tarikatın bir diğer kolu Ahmediyye'nin pi­ri olup bu iki koldan birçok şube doğmuş ve Halvetiyye Osmanlı Devleti'nin sınırları içinde en yaygın tarikat haline gelmiştir (DİA, XV. 392-393)

Çok sayıda manzum ve mensur eseri bulunduğu kaydedilen Muhammed Er­zincani'nin günümüze sadece seyrü sü­ICık makamiarına (atvar-ı seb 'a) dair 815 beyitlik Türkçe bir eseri ulaşmıştır. Mes­nevi nazım şekliyle ve sade bir dille yazı­lan kitabı Manisa Muradiye Kütüphane­si'nde gördüğünü söyleyen Sursalı Meh­med Tahir adını Makama tü '1-arifin ve maarifü 's-sa1ikin olarak kaydeder (Os­

manlı Müellifleri, ı. 47). Bugün Manisa İl Halk Kütüphanesi'nde mevcut bir mec­muanın içinde (Eski Eserler. nr. ı 308/ı, vr. ıa-23b ) yer alan eserin zahriyesinde adı yukarıdaki şekilde kaydedilmekle birlikte metni incelendiğinde müellifin çalışma­sına bir isim vermediği görülmektedir. Eser muhtemelen müstensih tarafından bu şekilde adlandırılmıştır. Necdet Oku­muş'un Makama tü '1-arifin ve maari­tü 's-sa1ikin adıyla yayımiadı ğı ( istanbu 1 ı 992). eser ve müellifi hakkında Zaur Şü­kürov bir yüksek lisans tezi hazırlamıştır (bk. bibl.) . Muhammed Erzincani'ye ait ol­duğu kaydedilen eserlerden {Ka ra. ı. 23) İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi'nde mevcut olanlar (FY. nr. 954. ı ı 27) Yahya-yı Şirvani'ye aittir. Nuruosmaniye Kütüpha­nesi'ndeki eser ise {nr. 4904) 940 (1534) yılında hazırlanan Cami u '1-meani adlı mecmua olup baş tarafında Yahya-yı Şir­vani'nin risaleleri bulunmaktadır.

BİBLİYOGRAFYA :

Lamii. 1'/efehiit Tercümesi, s. 579; Atai. Zeyl-i Şekaik, s. 62; Hulvi. Lemeza t·ı Huluiyye, Millet Ktp ., Ali Emin -Şer'iyye , nr. ll 00, vr. 149'-151'; Sarı Abdullah Efendi, Semeratü'l-fuad, İstanbul 1288, s. 142-143; Mehmed Nazmi Efendi , He· diyyetü'l-ihuan, İÜ Ktp., TV, nr. 1604, vr. 80'; Hocazade Ahmed Hilmi. Ziyaret-i Euliya, İstan­bull325, s. 39; Osmanlı Müe/lifleri, 1, 47; To­mar- Haluetiyye, s. 27; Hediyyetü '1-'arifin, ll , 209; Ali Kemali [Aksüt]. Erzin ca n, Erzincan 1932, s. 268; Mustafa Kara. Bursa 'da Tarikat­lar ue Tekkeler, Bursa 1990, 1, 23; Ünal Tuygun. Dünden Bugüne Kara kaya, Erzincan 1997, s. 24; Nuri Akbayar, Osmanlı Yer Adları Sözlüğü, İstanbul 2003, s. 96 ; Zaur Şükürov, XV. Asır Mutasauuıf Şairlerinden Bahaüddin Erzinca­n i u e Makama tü '1-arifin ue Maarifü 's-sali kin Adlı Eseri (yüksek li sa ns tezi. 2004). MÜ Sos­yal Bilimler Enstitüsü; Süleyman Uludağ. "Haı­

vetiyye", DiA, XV, 392-393.

~ ZAUR ŞüKÜROV

MUHAMMED BAHIT

(bk. BAHIT, Muhammed). L

1 MUHAMMED BAHTİYAR HALACfl

(...#)~~)

L

(ö . 602/1206)

Leknevti Halacileri'nin kurucusu ve ilk hükümdan

(1202-1206). _j

Afganistan'ın kuzeyinde Sistan ile Gaz­ne arasındaki Germslr'de yaşayan Halaci Türkleri'ne mensuptur. Bir süre Gazne'­de Divan-ı Arz'da çalıştıktan sonra Gurlu kumandanlarının hizmetine girdi; şahsi gayret ve dirayetiyle etrafına çok sayıda asker toplayarak Aşağı Ganj kıyılarına

Muhammed Bahtivar

Halaci tarafından

601 11204·12051

yılında

Bengal'de basılan

dinar

MUHAMMED BAHTiYAR HALACI

akıniara başladı. Daha sonra Delhi Sultan­lığı'nı kuran, o sıralardaki Gurlu kuman­danlarının en büyüğü Melik Kutbüddin Aybeg tarafından takdir edilip Sihar'ın fethi için hazırla"dığı ordunun başına geti­rildi. Muhammed Bahtiyar 589'da (ı ı 93 ı

Bihar'ı, ardından bölgede Budizm'in en önemli merkezi durumunda bulunan Ud­dandapCır Kalesi 'ni aldı. Bu başarılar ona bütün Bengal bölgesinin kapılarını açtı. böylece Bengal. Benares ve Batı Asam'ı da fethetti. Bu arada ele geçirdiği Hindu Sena hanedanının tarihi başşehri Gavr'ı ( Leknevtl) merkez yaparak Bi har ve Ben­gal'de hüküm süren ve bölgedeki ilk Türk devleti olan Leknevtl Sultanlığı'nın temel­lerini attı ( 598/1202) Ancak bağımsızlı­ğını açıkça ilan etmedi ve hutbeyi Gurlu Hükümdan Muizzüddin (Şehabeddin) Mu­hammed adına okutmaya. asıl tabi oldu­ğu kumandan Kutbüddin Aybeg'e de çok sayıda fil ve savaş aracı göndermeye de­vam etti. Muhammed Bahtiyar'ın bastır­dığı sikkelerin bir yüzünde elinde gürz tu­tan bir süvari figürü. altında da Sanskrit­çe "Gavr'ın fethi adına" ibaresi bulunmak­tadır. Bu durum onun Asya'dan Bengal'e belli bir siyasi kültürle geldiğini gösterir. Muhammed Bahtiyar 601'de {1205) Ti­bet seferine çıktıysa da bölgenin sarp ya­pısından ve zor iklim şartlarından dolayı başarılı olamadı; geri dönüşü sırasında da Brahmaputra nehrini geçerken askerle­rinin pek çoğunu kaybetti. Kaynaklarda bu durumun onu çok etkilediği ve üzün­tüsünden hastalanıp ertesi yıl öldüğü be­lirtilmektedir. Ancak daha sonra Kutbüd­din Aybeg tarafından Bengal valiliğine getirilen Ali Merdan adlı bir kumandan tarafından öldürüldüğü de söylenir. Ce­nazesi Sihar'da defnedildi.

Muhammed Bahtiyar Halaci'nin ku­mandasında gerçekleştirilen fetihlerle birlikte İslamiyet'in ilk defa girdiği birçok yere yeni müslüman Türk nüfusu iskan edilmiş. yerli halka din değiştirmesi husu­sunda baskı yapılmamıştır. Bu sırada böl­genin İslamiaşmasında büyük etkisi gö­rülen Kadirl. Çiştl ve Nakşibendl şeyhleri de dergah açarak faaliyette bulunmuş­tur. Leknevtl hanedanının ilk başkadısı Rükneddin es-Semerkandl'nin mühtedl bir Hindu rahibi (brahman) olması da din konusunda zorlama olmadığının delili sayılmaktadır. Bu dönemde birçok cami, medrese ve dergah yapıldığı belirtilmek­teyse de bunların hiçbiri günümüze ulaş­mamıştır. Muhammed Bahtiyar' ın kısa

zamanda istikrarı sağlaması ve yeni bir idari yapılanma gerçekleştirerek toprak-

505