72
1 Tanım DİABET TİP I İnsülin salgılanmasında veya insülin etkisindeki yetersizlik sonucu ortaya çıkan, belirgin biyokimyasal özelliği hiperglisemi olan kronik seyirli endokrin ve metabolik bir hastalıktır.

Tanım DİABET TİP I

  • Upload
    lali

  • View
    78

  • Download
    0

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Tanım DİABET TİP I. İnsülin salgılanmasında veya insülin etkisindeki yetersizlik sonucu ortaya çıkan, belirgin biyokimyasal özelliği hiperglisemi olan kronik seyirli endokrin ve metabolik bir hastalıktır. Pankreas Adacık hücreleri. %65 Beta hücresi insülin %17 Alfa hücresi glukagon - PowerPoint PPT Presentation

Citation preview

Page 1: Tanım DİABET TİP I

1

Tanım DİABET

TİP Iİnsülin salgılanmasında veya insülin

etkisindeki yetersizlik sonucu ortaya

çıkan, belirgin biyokimyasal özelliği

hiperglisemi olan kronik seyirli endokrin

ve metabolik bir hastalıktır.

Page 2: Tanım DİABET TİP I

2

Pankreas Adacık hücreleri%65 Beta hücresi insülin

%17 Alfa hücresi glukagon

%9 Delta hücresi somatostatin

%9 pp

Page 3: Tanım DİABET TİP I

3

SınıflandırmaÇocuk: Juvenil diyabet- insüline bağımlı diyabet- Tip 1 diyabet – IDDM.Erişkin: Erişkin diyabet- İnsüline bağımlı olmayan diyabet- Tip 2 diyabet – DIDDM.Genç: Gençlerde görülen erişkin tip diyabeti: Maturity onset diabetes of youth (MODY).Asemptomatik diyabet, kimyasal diyabet, subklinik veya preklinik diyabet, borderline diyabet veya latent diyabet, bozulmuş glukoz toleransı.

Page 4: Tanım DİABET TİP I

4

Diyabetin Etyolojik Sınıflandırılması ı-Tip 1 diyabet beta hüc hasarı ıı-tip 2 diyabet ııı-beta hüc işlevinde genetik kus IV-İlaçlar ve kimyasal ajanlara bağlı V-Eksokrin pankreas hastalıkları VI-İnfeksiyonlar VII-Tip 2 diabet varyanları VIII-İnsulin direnci ile giden sendromlar IX-Gestasyonel diabet X-Yenidoğan diyabeti

Page 5: Tanım DİABET TİP I

5

Diyabet genel olarak ikiye ayrılır:1) Pankreasın beta hücrelerinin primer hasarına bağlı kısmi veya tam insülin eksikliği,

2) Doku seviyesinde insülin direnci.Diyabetin bu 2 formu genetik, patolojik ve klinik yönleri, klinik seyir ve prognozları ile birbirinden farklıdır. Çocuk ve adölesanlarda görülen diyabetin % 95’ i tip 1 diyabet olup diğer nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan diyabet tipleri çok nadirdir.

Page 6: Tanım DİABET TİP I

6

Epidemiyoloji Tip I diyabetin insidansı yaş, ırk, coğrafi

bölge ve mevsim ile değişkenlik gösterir. Hastalığın başlangıç yaşı bimodal bir

dağılıma sahiptir. İlk tepe noktası 10-14 yaşları arasında görülürken, diğer tepe noktası 5.dekadta görülür. Kızlarda erkeklere göre 18 ay daha önce

yüksek insidans hızına ulaşır. ABD’de prevalans 0.6-2.5/ 1000 arasında

bildirilmiştir. Beyaz ırkta özellikle Kuzey Avrupa Ülkelerinde daha sık görülür.

Page 7: Tanım DİABET TİP I

7

En yüksek insidans Finlandiya’da olmak üzere 35/100 000, en düşük insidans Kore ve Meksiko şehrinde olmak üzere 1/ 100 000’dir. İnsidans ile yaşanılan bölgenin ekvatora

olan uzaklığı arasında istatistiksel olarak güçlü bir pozitif korelasyon bulunmaktadır. Kuzey ve güney yarım kürelerinde tip 1

diyabet sıklığı kış aylarında artmaktadır. Bu durum viral bir etyolojiye bağlanmaya çalışılmıştır. DKA ile ilk başvuru İsrail, İtalya ve

Fransa’da % 25 görülürken, İskandinav Ülkeleri’ nde % 40’ a kadar çıkmaktadır.

Page 8: Tanım DİABET TİP I

8

Etyoloji Tip I diabetin etyolojisinde A- Genetik yatkınlık HLA-DR3ve DR4 riski

3,4katartır DR2-DQ6ve DR5 koruyucu Çevresel Faktörler Kimyasal mad, virusler,

gıdalar( inek sütü,nitrozaminler,çinko eksikliği, psikolojik stress,

Otoimmunite insulinitis göstergeleri( ICA,IAA;GADA, (Glutmik asit dekarboksiaz antikorları )

Page 9: Tanım DİABET TİP I

9

Tip I diyabetin gelişim evreleri

1. Genetik yatkınlık,2. Otoimmün olayları başlatma,

tetik mekanizması,3. Aktif immünite dönemi,4. Glukoz ile uyarılan ilk faz insülin

salgılanmasının zayıflaması,5. Belirgin diyabet dönemi,6. Total diyabet dönemi.

Page 10: Tanım DİABET TİP I

10

Page 11: Tanım DİABET TİP I

11

Klinik BulgularıTip 1 DM, çocukluk ve adölesan çağının diyabetidir. Başlangıç akut olup klinik belirtilerin ortaya çıkışı ile tanı konulması arasında geçen süre genellikle 4 haftadan kısadır.Pankreasdan insülin salgılanmasındaki eksikliğe bağlı olarak gelişen metabolik değişiklikler klinik bulgulardan sorumludur. Hastalarda, Glukozun kullanımı bozulmuş, Glikojenez azalmış, Glikojenoliz ve glikoneojenez artmıştır.

Page 12: Tanım DİABET TİP I

12

İnsülin eksikliğine bağlı olarak enerji depolarından mobilizasyon başlar. Yağ dokusundan lipoliz başlar ve bunun sonucunda serbest yağ asitleri artar. SYA’ nin karaciğerde metabolizasyonu ile ketoasit yapımı artar ve ketozis oluşur. Ketozise bağlı olarak hastalarda karın ağrısı ve kusma görülebilir.

Page 13: Tanım DİABET TİP I

13

Kas dokusunda proteinlerin parçalanması ile ortaya çıkan amino asitler karaciğerde glukoneojenezde kullanılır. Hiperglisemi ortaya çıkar.Proteoliz ve lipolizin artması zayıflama ve halsizliğe neden olur.Glukozun böbrek reabsorpsiyon eşiğini aşması ile glikozüri başlar.Glukozun idrarla atılması ile ozmotik diürez gelişir. Glukoz kendi ile beraber fazla miktarda su ve elektroliti de sürüklemektedir. Bu durumda poliüri ve dehidratasyon gelişir.

Page 14: Tanım DİABET TİP I

14

Su kaybı aynı zamanda su içme ihtiyacını (polidipsi) ortaya çıkarır.Sonuçta oluşan hiperglisemiye bağlı olarak poliüri, polidipsi, doku yıkımına bağlı olarak polifajiye rağmen kilo kaybı, halsizlik, ketozise bağlı kusma ve karın ağrısı gibi bulgular görülür.Dolaşımdaki glukoz ve SYA düzeylerinin artması ile hiperosmolalite gelişir.SYA ve keton cisimlerinin artması ile metabolik asidoz ortaya çıkar. Laktik asidozunda buna katkısı olur.

Page 15: Tanım DİABET TİP I

15

Vakaların 1/4 ü ketoasidoz tablosu ile hastaneye başvururlar.Dehidratasyon dikkati çeken bir bulgudur. Uzamış, ağır ketoasidozda Kussmaul solunumu, ağızda aseton kokusu vardır. Tablonun ilerlemesi bilinç değişiklikleri ve koma ile sonuçlanır (DKA koması).

Page 16: Tanım DİABET TİP I

16

Sağlıklı kişide

Açlıkta Diabetlide

Page 17: Tanım DİABET TİP I

17

Acil olmayan başvuruda,Tuvalet eğitimi olan bir çocukta enürezisin

başlaması,Puberte öncesi kızlarda vajinal

kandidiyazis olması,Kusma , Kronik kilo kaybı veya çocuğun yeterli kilo

alamaması,Huzursuzluk ve okul performasında

düşme,Tekrarlayan yüzeyel deri lezyonları DM’u

akla getirmelidir.

Page 18: Tanım DİABET TİP I

18

Acil başvuruda, Ağır dehidratasyon, Şok, İnatçı kusma, Dehidratasyona rağmen devam eden poliüri, Sıvı kaybına, yağ ve kas dokusu yıkımına

bağlı kilo kaybı, Yanaklarda kızarma (flushing), Nefeste aseton (çürük elma) kokusu, Derin ve hızlı solunum (Kussmaul solunumu), Bilinç bozuklukları, DKA’ u düşündüren bulgulardır.

Page 19: Tanım DİABET TİP I

19

TeşhisÇocuk ve adölesanlarda DM tanısı klasik semptomlar ve biyokimyasal parametreler ile konur.

Hikaye:

Poliüri/noktüri, polidipsi, polifaji, kusma, son günlerde kilo kaybı, halsizlik, gibi semptom ve bulgular tanıyı kuvvetle düşündürür.

Page 20: Tanım DİABET TİP I

20

Fizik muayene:Vital bulgular, ağırlık,nabız,tansiyon,Dehidratasyon veya enfeksiyon belirti ve

bulgularıMetal durumun değerlendirilmesi,

Laboratuvar testleri:Serum glukozu, serum elektrolitleri, Kan gazları, serum ozmolalitesi,İdrarda glukoz ve keton bakılması.

Page 21: Tanım DİABET TİP I

21

Tanı kriterleri: Rastgele bakılan kan glukozu > 200 mg/dl, Açlık kan glukozu > 126 mg/dl, Yemekten 2 saat sonra bakılan kan

glukozu > 200 mg/dl,

DM Hiperglisemi, Glukozüri, Ketonüri, Metabolik asidoz, (pH<7.3, HCO3<15

mmol/L) DKA

Page 22: Tanım DİABET TİP I

22

Çocukluk ve adölesan çağı diyabeti tanısında OGTT nadiren gerekir. OGTT aşağıdaki durumlarda endikedir:

Semptom bulunması ve yemekten en az 2 saat sonra rastgele bakılan venöz plazma glukoz konsantrasyonun 100-200 mg/dl olması,Asemptomatik kişilerde açlık venöz

plazma glukoz değerinin 110-126 mg/dl olması,

Page 23: Tanım DİABET TİP I

23

Testin yapılışı: 3 günlük karbohidrattan zengin bir diyetten sonra

gece açlığını takiben sabah 1.75 gr/kg (max 75 gr) glukoz 200-300 ml su içinde 5 dakikada içirilir. 0., 1. ve 2. saatlerde venöz kan örnekleri alınır.

OGTT’ inde, Açlık venöz plazma glukozu > 126 mg/dl ise =

DM ? 2. Saatteki,

- Venöz plazma glukozu < 140 mg/dl ise = Normal glukoz toleransı,

- Venöz plazma glukozu ≥ 140 mg/dl ve < 200 mg/dl ise = Bozulmuş glukoz toleransı,

- Venöz plazma glukozu ≥ 200 mg/dl ise = DM ? (ancak teyit edilmelidir)

Page 24: Tanım DİABET TİP I

24

Şüpheli durumlarda, glikozilllenmiş hemoglobin (HbA1C) ölçümü, adacık hücre antikoru, (ICA)insülin oto antikoru, (IAA)Glutamik Asit Dekarboksilaz antikoru

(GADA) gibi otoantikorların bakılması tanıya yardımcıdır.

Serum C-peptid düzeyi

Page 25: Tanım DİABET TİP I

25

Tip 1 DM Ayırıcı Tanısı

A. Diabet tesbit edilmeden önce hastalar, Pnömoni veya astım bronşiale, Akut batın, Üriner enfeksiyon, Psikojenik polidipsi, Gastroenterit tanıları alabilirler.

Page 26: Tanım DİABET TİP I

26

B. Diabet tanısı konulduktan sonra, Tip 2 DM, MODY, Gestasyonel diyabet, Malnütrisyonla ilgili diyabet, Pankretektomi ve pankreas hasarına bağlı

DM, Bazı kimyasal maddelerin ve ilaçların

kullanımı ile gelişen diyabet, Neonatal diyabet, Kromozom hastalıkları ve genetik

sendromlarla beraber görülen diyabet, Endokrin nedenlere bağlı diyabet,

yönünden ayırıcı tanı yapılmalıdır.

Page 27: Tanım DİABET TİP I

27

Tedavi Enjeksiyon ile insülin replasmanı halen tek

tedavi şeklidir. Adacık hücresi transplantasyonunda başarı

düzeyi düşüktür. Pankreas graftları majör cerrahi girişim

gerektirir. Transplant rejeksiyonunun önlenmesi için yaşam

boyu immünosüpresyon gerekir. Eşlik eden böbrek yetmezliği nedeni ile böbrek

transplantasyonu olanlarda pankreasın tümünün transplantasyonunda başarı oranı daha yüksektir.

Page 28: Tanım DİABET TİP I

28

Tanıdan sonra, çok küçük çocuklar (< 6 yaş), ketoasidoz, dehidratasyon, ailenin reaksiyonu, ulaşım güçlüğü, ailevi problemler varsa

hasta mutlaka hastaneye yatırılmalıdır

Page 29: Tanım DİABET TİP I

29

Başarılı bir diyabet tedavisi aşağıdaki esaslara dayanır: Diyabet eğitimi, İnsülin replasmanı, Beslenme planlaması. Ekzersiz.Tedavi ekibinde, Pediatrik endokrinolog veya bu konuda

eğitimli bir hekim, Diyabet eğitimcisi, hemşire, Diyetisyen, Psikolog / sosyal çalışmacı bulunmalıdır.

Page 30: Tanım DİABET TİP I

30

Geleneksel tedavi ilkeleri: Günde 1-2 insülin enjeksiyonu, Hiperglisemi semptomlarını önleyecek

ölçüde kan veya idrar şekeri takibi, Şiddetli hipoglisemiden sakınılması, 3 aylık aralarla kontrol.Yoğun tedavi ilkeleri: Çok dozlu insülin enjeksiyonu (günde 3-4

kez), Daha yoğun izlem, Tedavi ekibi ile daha sık ilişki ve sık kontrol, Normal kan şekerine yakın şeker düzeyinin

sağlanması.

Page 31: Tanım DİABET TİP I

31

İnsülin Tedavisi

a) Hastalığın başlangıcında.Hiperglisemi ± ketozis ile gelenlerde 0.5 -1.5 Ü/ kg / gün,Ketoasidoz ile gelenlerde, a.Klasik SC tedavide, 2Ü/ kg/ gün veya yüksek, b.Devamlı İV infüzyon tedavisinde 0.1-0.15 Ü/ kg/ saatte

Page 32: Tanım DİABET TİP I

32

b) Remisyon döneminde

Tam remisyonda 0.1-0.2 Ü/ kg/ gün,

Kısmi remisyonda 0.3-0.5 Ü/ kg/ gün

c) Total diyabet devresinde

Puberte öncesi ve sonrasında 0.7-1.0 Ü/ kg/ gün

Puberte döneminde 1.0-1.2 Ü/ kg / gün

Page 33: Tanım DİABET TİP I

33

İnsülin cinsiKısa etkili ----> Regüler veya Semilente,

İnsülin analogları: Humalog, Novorapid,Orta etkili ----> NPH veya LenteKarışım insülin--> 70 / 30 ( % 70 NPH + % 30 Regüler), 80 / 20, 90 / 10, 60 / 40, 50 / 50 gibi.Pratikte,100 Ü/ ml flakon ve kalem insülinler,100 ünitelik enjektörler kullanılmaktadır.

Page 34: Tanım DİABET TİP I

34

Enjeksiyon yerleri: Karın (göbek çevresi) Bacağın ön yüzü, Kalçalar (dış üst kadran), Kolların dış yüzü,

Page 35: Tanım DİABET TİP I

35

İnsülin Rejimleri1) Gevşek rejim:

-Sabah ve akşam karışım insülin.2) Nisbeten sıkı rejim:

a. Gece insülin yapmak istemezse; - Sabah kısa etkili, - Öğle kısa etkili, - Akşam karışım insülin kullanılır

b. Öğleyin okulda insülin yapmak istemezse; - Sabah karışım,

- Akşam kısa etkili, - Yatmadan önce orta etkili insülin kullanılır.

Page 36: Tanım DİABET TİP I

36

3) Oldukça sıkı rejim: - sabah kısa etkili, - öğle kısa etkili, - akşam kısa etkili, - yatmadan önce (22.00 -2300 sırasında) NPH insülin kullanılır.

4) Katı rejim: İnsülin pompası ile uygulanan insülin rejimidir.

Page 37: Tanım DİABET TİP I

37

Başlangıçta % 70 NPH + % 30 regüler karışım ile başlananabilir ve duruma göre karışım yüzdeleri değiştirilebilir. Günlük insülin dozunun,

2/3 ü sabah kahvaltıdan yarım saat önce,1/3 ü akşam yemeğinden yarım saat önce SC verilir.

Kan şekeri ve/veya idrar şekeri ve asetonuna göre % 5-10 arasında artırılır.

Page 38: Tanım DİABET TİP I

38

Total diyabet döneminde her ne kadar çok

dozlu insülin tavsiye ediliyorsa da,

hasta ve ailesinin sosyo-kültürel düzeyine,

sık enjeksiyon isteyip istememesine,

öğle vakti okulda veya gece insülin

yapmak istemeyenlere göre değişik

alternatif insülin rejimleri uygulanabilir.

Page 39: Tanım DİABET TİP I

39

Beslenme Planı

Tip I diyabetli çocuklar büyüme çağında oldukları için kalori kısıtlanması yapılmaz. Günlük kalori miktarı aynı yaş ve cinsteki normal çocukların aldıkları kalori miktarına eşit olmalı, Verilen kalori ile aşırı kilo almamalı veya vermemeli,Normal bir büyüme göstermesi sağlanmalıdır.

Page 40: Tanım DİABET TİP I

40

Günlük kalori hesaplanması aşağıdaki gibi yapılabilir:1) Aynı yaş ve cinsteki çocukların aldığı kalori miktarlarını gösteren tablolar kullanılabilir.2) Çocuğun boyuna uygun ideal kilosuna göre kalori hesaplanabilir:

İlk 10 kg için : 100 kcal/ kg/ gün10-20 kg arası: 50 kcal/ kg/ gün20-70 kg arası: 20 kcal/ kg/ gün

3) Kabaca çocuğun yaşına göre günlük ortalama kalori hisaplanabilir.

Bazal gereksinim için : 1000 kcal/ g +kızlar için 100 kcal/ yaş/ gün erkekler için 125 kcal/ yaş/ gün

Page 41: Tanım DİABET TİP I

41

Günlük total kalorinin; % 50-55’ i karbohidratlardan, % 30’ u yağlardan,% 12-20’ si proteinlerden gelmelidir.

Günlük kalorinin dağılımı:Günde 4 defa regüler insülin alanlarda günlük kalori 4 'e bölünerek verilir.Diğer insülin tedavilerinde üç ana, üç ara öğün şeklinde verilir. Ara öğünler ana öğünlerden 2.5 ± 0.5 saat sonra verilmelidir.

Page 42: Tanım DİABET TİP I

42

Günlük total kalori, 1) 2/ 9 ana öğün, 1/ 9 ara öğün şeklinde, 2) 2/10 kahvaltı, 2.5 /10 öğle, 2.5 / 10 akşam ve 1/10 ara öğün şeklinde,3) 3/12 ana öğün, 1/12 ara öğün şeklinde 9, 10 veya 12 eşit parçaya bölünebilir.

Page 43: Tanım DİABET TİP I

43

EkzersizEkzersiz glukozun kullanımını artırır ve kan glukozunda düşmeye neden olur. Düzenli ekzersiz iyi bir diabetik kontrol için faydalıdır. Etkili olabilmesi için fizik aktivitenin insülin dozu ve diyetteki değişimlerle uygunluk içinde olması gerekir.Egzersizler ana öğünlerden 1 saat sonra yapılmalıdır. Diğer zamanlarda yapılacak egzersizden önce mutlaka ek kalori (ara öğün) alınmalıdır.Egzersizin süresi 45 ± 15 dakika olmalıdır. Her seferinde aynı süre ile olmalıdır.

Page 44: Tanım DİABET TİP I

44

Egzersizin CinsiOrta derecede egzersiz şeklinde olmalıdır. Tempolu yürüme, Kültür fizik, Bisiklete binme, Sportif aktivite

Masa tenisi, Tenis, Voleybol,Basketbol, Yüzme vs

Page 45: Tanım DİABET TİP I

45

Tip I DM' un uzun süreli tedavi ve takibi esnasında görülen problemler: Diyabet ketoasidoz, Hipoglisemi, Enfeksiyon, Lipodistrofi, İnsülin allerjisi, Anestezi ve ameliyat gereken

durumlar,

Page 46: Tanım DİABET TİP I

46

DİYABETİK KETOASİDOZ

Page 47: Tanım DİABET TİP I

47

DKA, insülin eksikliği ve insülin karşıtı hormonların aşırı salgılanması sonucu gelişen, hiperglisemi/glikozüri, ketonemi/ketonüri ve metabolik asidoz ile seyreden DM’ akut

ve önemli bir komplikasyonudur. DM vakalarının % 20-40' ı DKA tablosu ile diyabet tanısı alır. Bunun yanında DKA’ un % 7-8’ i bulan bir mortalite hızı vardır.

Page 48: Tanım DİABET TİP I

48

DKA'un diğer hiperglisemi, asidoz ve ketotik durumlarla ilişkisi

Hiperglisemi Asidoz

Ketozis

DKA

Laktik asidoz,Hiperkloremik asidoz,Salisilat intoksikasyonu,Üremik asidoz,İlaçlara bağlı asidoz.

Ketotik hipoglisemi,Alkole bağlı ketozis

Stress hiperglisemisi,Glukoz intoleransı,Diabetes mellitus,Non-ketotik hiperozmolar koma,

Page 49: Tanım DİABET TİP I

49

Hastalarda gelişen sıvı ve elektrolit kaybı ile oluşan klinik seyir, gastroenterit, akut apandisit, hiperventilasyon veya intoksikasyonu düşündürebilir.Bir çalışmada DKA vakalarının % 20’ sinin hastaneye başvuru anında DM dışında yanlış bir tanı aldıkları gözlenmiştir.

Page 50: Tanım DİABET TİP I

50

EtyopatogeneziDKA' un sebebi, insülinin mutlak veya relatif eksikliği

ile insüline karşı etki gösteren bir grup

hormonun,yani, glukagon, kortizol, katekolaminler, BH ‘ nun aşırı sekresyonudur.

Page 51: Tanım DİABET TİP I

51

Bu katabolik durum üç önemli doku olan adele, yağ dokusu ve karaciğeri etkiler.

Karaciğerde yakıt temini sağlanamadığından (açlıkta olduğu gibi ) adeleden protein yıkımı başlar. Açığa çıkan önemli miktardaki amino asitler karaciğerde glukoza çevrilir.

Yağ dokusunda, ciddi insülin eksikliği hormona hassas lipoprotein lipazı aktive eder. Çok miktarda SYA plazmaya salınır. Karaciğere gelen SYA insülin eksikliği ve glukagon fazlalığında keton cisimlerine dönüşürler.

Page 52: Tanım DİABET TİP I

52

Asetoasetik asit, aseton ve -hidroksi butirik asit gibi keto asitlerin dolaşımda artması metabolik asidoza neden olur. Artan CO2’ in akciğerler yolu ile atılmasını sağlamak üzere hiperventilasyon gelişir. Bu karakteristik Kussmaul solunumuna yol açar.Karaciğerde glikojenoliz ve glukoneogenez yolu ile artmış olan glukoz üretimi hiperglisemiye neden olur.Kan glukozunun börek glukoz eşiğini (180 mg/dl) aşması ile idrarla glukoz kaybı (glukozüri) başlar.

Page 53: Tanım DİABET TİP I

53

Glukozürinin oluşturduğu ozmotik diürez ile idrar ile sıvı ve elektrolit kaybı(dehidratasyon) gözlenir. Glukozun oluşturduğu hiperozmolarite, gerilmiş olan beyin endotelinde açılmalara yol açarak ozmollerin eklenmesi ile hücrelere suyun girişini sağlayarak hücrelerde volum artışına yol açarak beyin ödemine yol açabilir.

Page 54: Tanım DİABET TİP I

54

Dehidratasyon, asidoz ve hiperozmolalite arttıkca beyinde glukoz ve oksijen azalarak bilinç bozukluğuna yol açar, koma gelişir.Devam eden beyin ödemi, beyin içi basıncı artırır, serebral vazokonstriksiyona neden olur. Buda hipoksi, trombozis, infarkt veya neticede beyin herniasyonuna yol açar.DKA, prekoma ve koma diabetin akut dekompanzasyonunun farklı derecelerini tanımlamada kullanılır.

Page 55: Tanım DİABET TİP I

55

İnsülin eksikliği(Azalmış yapım/ Direnç)

Stres hormonları

Yağ dokusu Lipoliz

Karaciğer Glukoz yapımı Keton cisimleri

Adele Proteoliz

Ketoasidoz Hiperglisemi

BöbrekKetonüriGlukozüri

DehidratasyonElektrolit bozukluğu

Metabolik asidoz

DKADiyabetketoasidozuPatogenezi

Page 56: Tanım DİABET TİP I

56

Klinik BulgularıHikayede, poliüri, polidipsi, halsizlik, bulantı, kusma, karın ağrısı ve presipite eden faktörle

ilgili semptom ve bulgular vardır. • akut enfeksiyon, • kardiyak problem, • akut batın gibi.

Page 57: Tanım DİABET TİP I

57

Muayenede, Hiperventilasyon, Nefesde aseton kokusu (ekşi elma

kokusu), İntravasküler volum azalmasının muayene

bulguları. turgorda değişik derecelerde azalma, mukozalarda kuruluk, boyun venlerinde dolgunluğun kaybı, taşikardi ve ortostatik hipotansiyon, daha ileri devrede şok bulguları vardır.

Hastanın bilinci, normal ile derin koma arasında değişir.

Page 58: Tanım DİABET TİP I

58

Laboratuvar BulgularıKan glukozu:DKA'da kan glukozu genellikle

300 mg/ dl‘nin üzerinde bulunur. 200 –1000 mg/dl gibi değerler de gözlenebilir.

Ketonemi: Plazma keton düzeyi yüksektir.

Metabolik asidoz:

Kan pH’ sı 7.3 ‘ün altında olup 6.8 gibi düşük değere de inebilir.

Plazma HCO3 düzeyi genellikle 15 mEq/L’ nin altındadır.

Page 59: Tanım DİABET TİP I

59

Laktat: 7.0 mmol/l’ den daha yüksek olması laktik asidoz için diagnostiktir.

Serum Na’u: DKA’ da düşük, normal veya yüksek bulunabilir.

Düzeltilmiş Na = [(Na+ )+1.6 x (Glukoz-100)/ 100]

Plazma klor düzeyi: Genellikle normaldir.

Serum K düzeyi: Vücudun K depolarını doğru olarak yansıtmaz. K 10 mEq/L gibi yüksek düzeylerde bulunabilir.

Page 60: Tanım DİABET TİP I

60

Lipidler: DKA’da plazmada şilomikron ve çok düşük dansiteli lipoproteinlerin miktarı yükselmiştir. Bu plazmaya lipemik bir görünüm verir.Fosfat: DKA' da vücutta fosfat depoları önemli derecede düşük olmasına rağmen serum fosfat düzeyi genellikle normal veya hafif yüksek bulunur. Ozmolalite: DKA' da serum ozmolaritesi hemen daima yüksek bulunur.Serum Ozmolalitesi = 2 x (Na+K)+Serum Glukozu/18+BUN/2.8

Page 61: Tanım DİABET TİP I

61

Tedavi Protokolü

A. Hastanın değerlendirilmesi,

B. Sıvı ve elektrolit tedavisi,

C. İnsülin tedavisi,

D. Presepite eden faktörün ortadan kaldırılması veya tedavisi,

Page 62: Tanım DİABET TİP I

62

Serum glukozu >300 mg/dl,

Glukozüri (+) / ketonüri (+)

Asidoz(+) pH <7.30

HCO3<15 meq/L

Asidoz(-) pH >7.30

HCO3>15 meq/L

DKAİV Mayi

İV insülin

Elektrolit

Hiperglisemi/ketonüriMayi Oral veya İVİnsülin,SC

Page 63: Tanım DİABET TİP I

63

Sıvı ve Elektrolit Tedavisi

DKA çok yavaş oluştuğu için sıvı ve elektrolit tedavisinin de beyin ödemini önlemek bakımından yavaş yapılması, genellikle 24-48 saat içinde verilmesi tavsiye edilmektedir.

1. Sıvı ihtiyacı:A) idame sıvı miktarı : 1500-2000 ml/ m2 , Ortalama 1700 ml/ m2,B) kayıp sıvı miktarı:

Dehidratasyonun derecesine göre,Hafif dehidratasyonda : 30-50 ml/ kg,Orta dehidratasyonda : 60-100 ml/ kg,Ağır dehidratasyonda : 90-150 ml/kg, dır.

Page 64: Tanım DİABET TİP I

64

2. Sıvının cinsi: Tedaviye 20 ml/ kg % 0.9 NaCl 1-2 saat süreyle verilerek başlanmalıdır. Bunun amacı, intravasküler volümü artırmak, dolaşımı canlandırmak, diürezi başlatmak ve idrar ozmolalitesini izotonik duruma

yaklaştırmaktır.

Page 65: Tanım DİABET TİP I

65

Bu miktar toplam sıvıdan düşülmelidir. a. İlk 2 saatte % 0.9' luk NaCl,b. Kan şekeri 250 mg/dl' ye düşünceye

kadar % 0.45' lik NaCl (2/3’ lük SF),

c. Kan şekeri 250 mg/dl' nin altına düşünce % 5 dekstroz içeren % 0.45' lik NaCl (1/2’lik SF).

Page 66: Tanım DİABET TİP I

66

3. Sıvının yerine konması, hafif dehidratasyonda 24 saatte, orta dehidratasyonda 36 saatte, ağır dehidratasyonda 48 saatte

tamamlanır.Örneğin, 36 saatlik sıvının, İlk 12 saatte: 1/ 2 kayıp + 1/ 2 idame, İkinci 12 saatte: 1/ 4 kayıp + 1/ 2 idame, Üçüncü 12 saatte : 1/ 4 kayıp + 1/ 2 idame

şeklinde verilir.

Page 67: Tanım DİABET TİP I

67

4) K+ Tedavisi:

Serum K' u DKA tedavisinin özellikle ilk 4 saati süresince çok yakından izlenmelidir.

Tedaviye başlandıktan en az 2 saat sonra veya hasta yeterli derecede idrar yapmaya başladıktan sonra verilen sıvının her litresine 30-40 mEq/L olacak şekilde KCl ilave edilir.

Page 68: Tanım DİABET TİP I

68

5) Bikarbonat Tedavisi: Bikarbonat verilmezse düşük pH' da myokard fonksiyonları bozulur. – PH 7.1' den düşük ise muhakkak

bikarbonat 80 mEq/ m2 olmak üzere 2 saatte verilmelidir.

– Bikarbonat tedavisi daima 1/6 molar bikarbonat olarak infüzyon şeklinde kullanılmalıdır.

6) Fosfat Tedavisi: DKA'da fosfat tedavisinin pratikteki yeri tartışmalıdır.

Page 69: Tanım DİABET TİP I

69

İnsülin TedavisiHem erişkin hem de çocuklarda daima kristalize veya regüler insülin kullanılır. Bir koldan günlük sıvı, diğer koldan da insülin verilir. İnsülin infüzyonla ve 0.1 Ü/kg/ saat dozu ile verilir.2 yaşından küçük çocuklarda infüzyon dozu 0.05 Ü/ kg / saat olmak üzere tedaviye başlanması önerilir.İnsülin % 0.9 ‘luk NaCl içinde hazırlanarak verilir.

Page 70: Tanım DİABET TİP I

70

İnsülin verilirken saatlik kan şekeri takipleri yapılmalıdır.

Bu tedavi ile kan şekeri saatte 75- 100 mg/dl veya yaklaşık % 10 düşer. Tedaviye cevap yetersiz ise insülin dozu saate 0.2 Ü/ kg’ a çıkartılır.

Kan şekeri 250 mg/dl' ye düştüğünde, ketoasidoz tedaviye cevap vermemiş ise insülin miktarı azaltılmaz. Kan şekeri 100-150 mg/dl' de tutulacak şekilde sıvıya glukoz ilavesi ile insülin infüzyonuna aynen devam edilir.

Page 71: Tanım DİABET TİP I

71

İV insülin etki süresinin kısa olması nedeni ile SC tedaviye insülin infüzyonuna son verilmeden ortalama 20-30 dk önce geçilmelidir. İnfüzyon tedavisinden SC tedaviye geçişde – kan glukozunun 250 mg/dl' nin altına inmesi, – kan pH ‘ının 7.3’ e çıkması, – bikarbonatın 15 mEq/l 'nin üzerine çıkması

gerekir. İlk SC insülinden yarım saat sonra ağızdan beslenmeye başlanır.Günlük kalori 40-45 kcal/kg dan hesaplanıp yavaş yavaş artırılarak alması gereken kaloriye 24 saat sonunda ulaşılır.

Page 72: Tanım DİABET TİP I

72

Tedavinin Komplikasyonları

1) Beyin ödemi,2) SSS asidozu,3) Hipernatremi,4) Laktik asidoz,5) Hiperkloremik asidoz,6) Hipokalemi,7) Hipofosfatemi,8) Hipoglisemi,9) Geçici hepatomegali10) Geçici katarakt.