12
3 8. Sınıf Dergi - 14. Sayı “Düşünme, duyma, düşleme yeteneklerimizin geniş boyutlar kazanmasına yardım ettiği için yapıtlara hep başarılı yazılardan örnekler alınır. Kötü yazılar da -sakınmamız gereken nesnelerle yüklü olmaları dolayısıyla- bizi olumlu sonuçlara ulaştır- mada, başarılı yazılardan geri kalmaz. Yani yazılacak bi- çimi bilmek kadar yazılmayacak biçimi bilmek de önem- lidir.” ÖMER ASIM AKSOY İYİ VE DOĞRU BİR CÜMLENİN ÖZELLİKLERİ DURULUK Cümlede gereksiz sözlerin bulunmamasıdır. Duru bir cümlenin bütün sözcükleri gereklidir. Bu cümlelerden bir sözcüğü çıkardığınızda cümlenin anlamı ya daralır ya da değişir. • “Bugün çok şen ve neşeli görünüyordu.” cümle- sinde “şen” ve “neşeli” sözcükleri aynı anlamı taşıdıkla- rından duruluğu bozmuştur. Bu sözcüklerden birini kul- lanmak yeterlidir. “Bugün çok neşeli görünüyordu.” AÇIKLIK Bir cümle, anlatmak istediğinin dışında başka an- lam veya anlamlar taşımamalıdır. Anlamca açık cümle- lerden herkes aynı anlamı çıkarır. Sözcüğün yanlış yerde kullanılması, noktalama yanlışlığı veya eksikliği, yanlış anlamda sözcük kullanı- mı, karşılaştırma yanlışlığı cümlede anlam açıklığını bo- zan nedenlerdir. Aşağıdaki cümleleri dikkatli okursanız cümlelerin birden fazla anlama geldiğini göreceksiniz. • Yetkili çocuğa sordu. • Kitap okumayı kardeşimden çok severim. • Ayşe, Ezgi ve Osman’la ders çalışıyor. ANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da ekin gereksiz kullanılması “duruluk” ilkesine aykırıdır. a) Aynı anlama gelen ya da işlevi olmayan söz- cüklerin bir arada kullanılması ANLATIM BOZUKLUĞU • Burada yüksek sesle bağırmak yasaktır. Burada bağırmak yasaktır. • Bu kazağı geri iade etmek istiyorum. Bu kazağı geri vermek (veya iade etmek) istiyorum. • Sana gizli bir sır vereyim mi? Sana bir sır vereyim mi? Bundan böyle bu işin başında ben de duracağım artık. Bundan böyle (veya artık) bu işin başında ben de duracağım. İşe her gün yaya yürüyerek gidiyor. İşe her gün yürüyerek (veya yaya) gidiyor. • Geçmişte yaşadıklarından ders çıkarmalısın. Yaşadıklarından ders çıkarmalısın. b) Ek ile sözcüğün aynı anlamı taşıması Aşağı yukarı 1980’lerde… 1) Aşağı yukarı 1980’de… 2) 1980’lerde… İki yıldır karşılıklı mektuplaşıyorlar. İki yıldır mektuplaşıyorlar. Aşağıdaki örneklerde siyah renkte yazılan ek ve sözcükler aynı anlamı taşımaktadır. • Buraya gelmesinin nedeni, seni özlemesindendir. • Türkçe ve Moğolca dilleri sondan eklemelidir. c) Yardımcı eylemlerin gereksiz kullanımı • Senden kuşku ettiğim için çok utandım. Senden kuşkulandığım için çok utandım. • Dildeki bu yozlaşmanın edebiyata nasıl etki ede- ceğini bir düşünün. Dildeki bu yozlaşmanın edebiyatı nasıl etkileyece- ğini bir düşünün. • Onun bu sınavı kazanacağını umut ediyorum. Onun bu sınavı kazanacağını umuyorum.

TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

  • Upload
    others

  • View
    16

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

3

TÜRKÇE

8. Sınıf Dergi

- 14. Sayı

“Düşünme, duyma, düşleme yeteneklerimizin geniş boyutlar kazanmasına yardım ettiği için yapıtlara hep başarılı yazılardan örnekler alınır.

Kötü yazılar da -sakınmamız gereken nesnelerle yüklü olmaları dolayısıyla- bizi olumlu sonuçlara ulaştır-mada, başarılı yazılardan geri kalmaz. Yani yazılacak bi-çimi bilmek kadar yazılmayacak biçimi bilmek de önem-lidir.”

ÖMER ASIM AKSOY

İYİ VE DOĞRU BİR CÜMLENİN ÖZELLİKLERİ

DURULUK

Cümlede gereksiz sözlerin bulunmamasıdır.

Duru bir cümlenin bütün sözcükleri gereklidir. Bu cümlelerden bir sözcüğü çıkardığınızda cümlenin anlamı ya daralır ya da değişir.

• “Bugün çok şen ve neşeli görünüyordu.” cümle-sinde “şen” ve “neşeli” sözcükleri aynı anlamı taşıdıkla-rından duruluğu bozmuştur. Bu sözcüklerden birini kul-lanmak yeterlidir.

“Bugün çok neşeli görünüyordu.”

AÇIKLIK

Bir cümle, anlatmak istediğinin dışında başka an-lam veya anlamlar taşımamalıdır. Anlamca açık cümle-lerden herkes aynı anlamı çıkarır.

Sözcüğün yanlış yerde kullanılması, noktalama yanlışlığı veya eksikliği, yanlış anlamda sözcük kullanı-mı, karşılaştırma yanlışlığı cümlede anlam açıklığını bo-zan nedenlerdir.

Aşağıdaki cümleleri dikkatli okursanız cümlelerin birden fazla anlama geldiğini göreceksiniz.

• Yetkili çocuğa sordu.

• Kitap okumayı kardeşimden çok severim.

• Ayşe, Ezgi ve Osman’la ders çalışıyor.

ANLATIM BOZUKLUKLARI

1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI

Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar.

Sözcük ya da ekin gereksiz kullanılması “duruluk” ilkesine aykırıdır.

a) Aynı anlama gelen ya da işlevi olmayan söz-cüklerin bir arada kullanılması

ANLATIM BOZUKLUĞU

• Burada yüksek sesle bağırmak yasaktır. Burada bağırmak yasaktır. • Bu kazağı geri iade etmek istiyorum. Bu kazağı geri vermek (veya iade etmek) istiyorum. • Sana gizli bir sır vereyim mi? Sana bir sır vereyim mi? • Bundan böyle bu işin başında ben de duracağım

artık. Bundan böyle (veya artık) bu işin başında ben de

duracağım. • İşe her gün yaya yürüyerek gidiyor. İşe her gün yürüyerek (veya yaya) gidiyor. • Geçmişte yaşadıklarından ders çıkarmalısın. Yaşadıklarından ders çıkarmalısın.

b) Ek ile sözcüğün aynı anlamı taşıması

• Aşağı yukarı 1980’lerde…

1) Aşağı yukarı 1980’de…

2) 1980’lerde… • İki yıldır karşılıklı mektuplaşıyorlar. İki yıldır mektuplaşıyorlar.

Aşağıdaki örneklerde siyah renkte yazılan ek ve sözcükler aynı anlamı taşımaktadır.

• Buraya gelmesinin nedeni, seni özlemesindendir.

• Türkçe ve Moğolca dilleri sondan eklemelidir.

c) Yardımcı eylemlerin gereksiz kullanımı

• Senden kuşku ettiğim için çok utandım. Senden kuşkulandığım için çok utandım. • Dildeki bu yozlaşmanın edebiyata nasıl etki ede-

ceğini bir düşünün. Dildeki bu yozlaşmanın edebiyatı nasıl etkileyece-

ğini bir düşünün. • Onun bu sınavı kazanacağını umut ediyorum. Onun bu sınavı kazanacağını umuyorum.

Page 2: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

4

TÜRKÇE

8. Sınıf Dergi - 14. Sayı

d) Kısaltmalardaki son harfin tekrar edilmesi

• ÖSYM merkezi bu haberi doğruladı. ÖSYM bu haberi doğruladı. • GAP Projesi ülkemizin yüz akı olacaktır. GAP, ülkemizin yüz akı olacaktır.

2. SÖZCÜĞÜN YANLIŞ ANLAMDA KULLANIMI

Sözcüklerin taşıdıkları anlamı bilmeden kullanmak veya yazılış ve söylenişleri benzer sözcükleri karıştırmak anlatım bozukluğuna neden olur.

• Saçların çok büyümüş. (uzamış)

• Bahçeye gül fidanı ekmiş. (dikmiş)

• Annem, kardeşime çorap dikti. (ördü)

• Taşıma fiyatlarına zam yapıldı.(ücret)

• Küçük kız çok çekimser davranıyor. (çekingen)

• Çok çalışmasına karşılık iyi bir not alamadı. (kar-şın-rağmen)

• Ödevime yardım ederek, işi kısa zamanda bitir-meme neden oldu. (sağladı)

• Çevre kirliliğine olumsuz katkısı olan tesisler ka-patılmadı. (neden olan)

• Abisi yüzünden sınavı kazandı. (sayesinde)

• Ahmet Bey’in nüfusu her kapıyı açtırır. (nüfuzu)

• Yayınlanan son kitabı büyük bir ilgiyle okundu. (yayımlanan)

• Lise öğretimini İzmir’de tamamladı. (öğrenimini)

• Konuşmalarını çarptırarak aktarıyorsun. (çarpıta-rak)

DEYİMLER VE ATASÖZLERİNİN YANLIŞ KULLANIMI

a) Deyimler ve atasözleri kalıplaşmış söz öbekleri-dir. Bunlardaki sözcüklerin değiştirilmesi anlatım bozuk-luğuna yol açar.

• Baştan tırnağa muayene oldu. (tepeden tırnağa)

• Yan masadaki konuşmalara kulak şişirmişti. (ku-lak kabartmak)

• Uzun zamandır kafa kafaya kalamadık. (baş ba-şa kalamadık)

• Uçaklar sınırda kuş dalaşı yapmış. (it dalaşı)

• Bugünlerde sütünü dökmüş kedi gibiydi. (süt dökmüş kedi)

b) Deyimler ve atasözlerinin anlamlarına uygun ol-mayan cümlelerde kullanılması anlatım bozukluğuna ne-den olur.

• Çalışmayı pek sevmeyen, ondan bundan geçinen, ekmeğini taştan çıkaran bir adamdı.

“Ekmeğini taştan çıkarma”, “en güç işleri bile yapa-rak geçimini sağlama” anlamında bir deyimdir. Cümklede yanlış kullanılmıştır.

• Yeni işine gönül koymuş, çok severek yapıyor-muş.

“Gönül koymak” gücenmek, alınmak anlamına ge-len bir deyimdir. Cümlenin bildirdiği anlama uymamıştır.

• İnsanlar, yanlışlarını görüp ders alırlarsa ve yanlı-şın neresinden dönerlerse büyük bir kazanç elde etmiş-lerdir. Çünkü atılan ok geri dönmez.

“Atılan ok geri dönmez.” atasözü yapılan yanlıştan dönmenin olanaksızlığından söz etmektedir. Halbuki parçada söylenen bunun tam tersidir.

ANLAMCA ÇELİŞEN SÖZLERİN KULLANILMASI

Kesinlik ve olasılık bildiren sözcükler aynı cümlede kullanılırsa cümlenin anlatımı bozulur.

• Bu güzel kazağı hiç kuşkusuz babaannen örmüş olmalı.

• Elbette bu işi yapmış olabilirim.

• Şundan eminim ki işine vaktinde gelseydi işten çıkarılmayabilirdi.

• Onunla aşağı yukarı tam on yıldır görüşmüyo-rum.

• Bu işi kesinlikle ben yapmışımdır.

SIRALAMA VE MANTIK YANLIŞLIĞI

Cümlenin mantığa uygun olmaması, sözcüklerin di-zilişinde önem sırasının gözetilmemesi anlatım bozuklu-ğuna neden olur.

• Gökyüzü pırıl pırıldı ve hafiften yağmur çiseliyor-du.

Cümlede gökyüzü pırıl pırılken yağmur çiselemez. Bu bir mantık yanlışlığıdır.

• Bu romanın konusu çok akıcıydı.

Yazının konusu akıcı olmaz. Akıcı olan anlatımıdır. Konusu ilginç olabilir.

• Kazada ölenlere baş sağlığı diledi.

Baş sağlığı, ölenlere dilenmez, ölen kişilerin yakın-larına dilenir.

Page 3: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

5

TÜRKÇE

8. Sınıf Dergi

• Giyecek çorabım hatta bir takım elbisem bile yok-tu.

Cümlede çorabın, takım elbiseden daha değerli ol-duğu anlamı çıkmış, sıralama yanlışı yapılmıştır.

• Bu durum işten çıkarılmalara; hatta maaş kesimi-

ne yol açabilir.

Cümle dizilişinde önem sırası gözetilmediğinden maaş kesim cezası, işten çıkarılma cezasından daha ağır bir ceza olarak gösterilmiş.

• Seçimi 20’ye karşı 13 oyla kazandı.

Bu cümlede de sıralama yanlışı yapılmıştır. Cümle-nin “13’e karşı 20 oyla” biçiminde söylenmesi gerekirdi.

CÜMLEDE AÇIKLIK İLKESİNİN BOZULMASI

1. Sözcüklerin Yerinde Kullanılmaması

Sözcüklerin yanlış yerde kullanılması anlam karışık-lığına neden olabilir.

• Su gibi

- 14. Sayı

kolanın içilmesi sağlığa zararlıdır.

Cümlesinde ilgeç grubu kolanın bir özelliğini belirt-miş. Bu sözün “içilmesi” eylemsisinin önüne getirilmesi gerekir.

• Bu kursta ücretsiz üniversiteye hazırlanıyorlar.

Ücretsiz, üniversitenin bir özelliği olarak gösterildi-ğinden anlatım bozukluğu yapılmış.

Aşağıdaki cümleleri dikkatle okuyalım.

• Bugün çok karnım ağrıyor.

• Önlüksüz, kravatsız okula gidilmez.

• Kısaca okuduklarımı size de anlatayım.

• Babam, üç saat içinde çiçekçilikle uğraşan üç kar-deşiyle görüştü.

• Uykusuz aracınızı kullanmayın.

• Yüzme en iyi havuzda öğrenilir.

2. Noktalama Eksikliği

Cümlede noktalama imlerinin kullanılmaması veya yanlış yerde kullanılması anlatımı bozar.

• Kapıcı adama sordu.

Bu cümlede “kapıcı” adamın sıfatı mı, yoksa başka biri mi?

“Kapıcı” sözcüğünden sonra virgül konması gerekir.

• Gelecek çocuklara umut vermeli.

“Gelecek”ten sonra virgül konmalı.

• Genç satıcıya sordu.

“Genç”ten sonra virgül konmalı.

• Eylül, Nehir ve Zeynep’le birlikte pikniğe gitti.

“Eylül”den sonra noktalı virgül konmalı.

• Halk edebiyatının değerini bilir.

“Halk”tan sonra virgül konmalı.

• Öğretmen Ahmet’e sordu.

“Öğretmen”den sonra virgül kullanılmalı.

• Karpuz tarlasında büyümeli.

“Karpuz”dan sonra virgül kullanılmalı.

3. Tamlayan ya da Adıl Belirsizliği

Cümlelerde tamlayanın kullanılmaması bazen an-lamda kişi belirsizliğine yol açar.

• “Evini sattım.” cümlesinde “evin” kime ait olduğu bilinmemektedir.

Senin evini sattım.

Onun evini sattım.

• Bu işi başaracağına inanıyordum.

“Başaracağına” sözcüğünün kime ait olduğu bilin-mediğinden anlatım bozukluğu meydana gelmiştir.

Bununla ilgi birkaç örnek daha verelim.

• İlke Hanım, (senin / onun) kitaplarını toplamış.

• (Senin / onun) konuşmalarını dikkatlice not ediyor.

• Kadıköy’de (senin / onun) öğretmenini gördüm.

Page 4: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

6

TÜRKÇE

8. Sınıf Dergi - 14. Sayı

4. Karşılaştırma Yanlışları

Birbiriyle anlamca ilgili olmayan veya nitelikleri aynı olmayan kavramlar karşılaştırılamaz.

Açık, anlaşılır olmayan karşılaştırmalarda anlatım bozukluğu oluşur.

• Okulu kardeşimden çok seviyorum.

Bu cümlede hangi iki unsurun karşılaştırıldığı belli değildir.

1. Okula olan sevgim, kardeşime olan sevgimden çoktur.

2. Okulu kardeşim de seviyor, fakat ben daha çok seviyorum.

• Ben şiiri, hiçbir zaman mühendislikle bir tutmadım.

Cümlede nitelikleri ayrı olmayan iki varlık karşılaştı-rılmış. Şiir bir edebiyat türüdür, mühendislik ise bir mes-lek dalıdır.

Bu cümle şöyle söylenmeliydi:

Ben şairliği, hiçbir zaman mühendislikle bir tutma-dım.

ÖĞE YANLIŞLARI

1. ÖZNE EKSİKLİĞİ

Bileşik ya da sıralı cümlelerin ortak olmayan özneye bağlanması ya da özne olamayacak bir sözcüğün özne olarak kullanılması anlatım bozukluğuna neden olur.

• Çocuklarımızı seversek, yaşamda başarılı ve mut-lu olurlar.

İkinci cümlede özne kullanılmadığından anlatım bo-zukluğu meydana gelmiş. İkinci cümlenin başına “onlar” sözcüğünü getirmeliyiz.

• Öğrencilerin sınavları bitmiş ve çok rahatlamışlar-dı.

Her iki cümlede de “öğrencilerin sınavları” özne ola-rak kullanılmış.

İkinci cümlenin başına “onlar” sözcüğünü eklersek özne eksikliği giderilmiş olur.

Aşağıdaki örnekleri dikkatlice inceleyin.

• Herkes maça gelmiş, ama top getirmemiş.

(İkinci cümleye “kimse” sözcüğünü özne olarak ge-tirmeliyiz.)

• Kardeşimin bilgisayarı bozulmuştu, buna çok üzü-lüyordu.

(İkinci cümleye “kardeşim” sözcüğü özne olarak ge-tirilmeli.)

• Okul müdürü görevden ayrılınca müdürsüz kaldı.

(Temel cümleye “okul” sözcüğü özne olarak getiril-meli.)

2. YÜKLEM EKSİKLİĞİ

Sıralı - bağlı cümlelerin ortak olmayan aynı yükleme bağlanması anlatım bozukluğuna neden olur.

• Sabahki kahvaltıda yalnızca çay, ekmek yedim.

Bu cümlede “yedim”i “çay” ve “ekmek” sözcüklerinin ortak yüklemi olmuş. “Çay” sözcüğünden sonra “içtim” yüklemi eklenirse, cümlenin anlatımı düzelir.

• Sinemayı ben, tiyatroyu kardeşim seviyor.

Cümlede “seviyor” sözcüğü, her iki cümlenin de yüklemi olmuş. “Ben” adılından sonra cümleye “seviyo-rum” yüklemi eklenmeli.

3. EKEYLEM EKSİKLİĞİ

Sıralı - bağlı cümlelerde yüklemler ortak olmayan ekeylemlere bağlanmamalı.

• Geçirdiği kazada sağ ayağı sağlam, sol ayağı ise kırılmıştı.

Birinci cümlede “sağlam” sözcüğüne “-idi” ekeylemi getirilmediğinden “kırılmıştı” yüklemi her iki cümlenin yüklemi olmuş.

• Hava yağmurlu, fakat soğuk değildi.

“Yağmurlu” sözcüğüne “idi” ekeylemi getirilmeli.

• Çok akıllı, fakat çalışkan değilmiş.

“Akıllı” sözcüğüne “-imiş” ekeylemi getirilmeli.

ÖZNE – YÜKLEM UYUŞMAZLIĞI

a. Kişi Yönünden Uyuşmazlık

Özne kaçıncı kişi ya da kişilerse yüklem de o kişi ya da kişilere göre çekimlenmelidir.

• Biz pikniğe gitti. (gittik)

Yüklem öznenin bildirdiği kişiye göre çekimlenme-miş.

• Ben, Ayşe ve Ahmet bu ödevi yapacaklar. özne / biz (yapacağız.)

Page 5: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

7

TÜRKÇE

8. Sınıf Dergi

• Sen ve Ayşe öne binsin. (binin) özne / siz

• Hasan Usta, Rıza ve ben size geleceğim. özne / siz (geleceğiz)

• O ve sen iyi arkadaşsın. (arkadaşsınız) özne / siz

b. Tekillik – Çoğulluk Yönünden Uyumsuzluk

İnsan adlarının özne olduğu durumlarda özne tekil-se yüklem tekil; özne çoğulsa, yüklem tekil de çoğul da olabilir.

• Çocuklar, parkta oynuyor. (-lar)

• Ayşe, Melike ve Okan ders çalışıyor. (-lar)

Organ adları çoğul özne olsa bile yüklem tekil olur.

• Soğukta ellerim tutmuyorlar. → yanlış

Soğukta ellerim tutmuyor. → doğru

• Çok yürüdüğümden ayaklarım ağrıyorlar. → yanlış

Çok yürüdüğümden ayaklarım ağrıyor. → doğru

İnsan dışındaki varlıklar çoğul özne olsa bile yük-lem tekil olur.

• Kuşlar, ağaçlara tünediler. → yanlış

Kuşlar, ağaçlara tünedi. → doğru

• Evdeki eşyalar,iyice eskidiler. → yanlış

Evdeki eşyalar, iyice eskidi. → doğru

• Sınıftaki konuşmalar bugünlerde çoğaldılar. →

yanlış

Sınıftaki konuşmalar bugünlerde çoğaldı. → doğru

• Bu merdivenler insanları yoruyorlar. → yanlış

Bu merdivenler, insanları yoruyor. → doğru

- 14. Sayı

Özne, kişileştirilmiş bir varlık ve ço-ğulsa yüklem tekil de çoğul da olabilir.

• Balıkçı kuşları, sandallara yoldaş olur. (-lar)

• Bu sarp dağlar, geceleri uğuldayarak şarkı söyler. (-ler)

EYLEMSİ YANLIŞLIĞI VEYA EKSİKLİĞİ

Cümlelerdeki eylemsilerin uyuşmazlığı veya eksikli-ği anlatım bozukluğuna yol açar.

• Her zaman işine büyük bir özen ve önem vererek çalışır.

Cümlede “özen ve önem” sözcükleri “vererek” ey-lemsisine bağlanmış ve anlatım bozukluğu oluşmuş.

“- - - - özen göstererek ve önem vererek - - - -“ denme-liydi.

• Onun ağladığını veya kahkahalarla gülüşünü hiç görmedim.

Aynı görevdeki eylemsiler aynı ekleri almalıdır.

“- - - - onun ağladığını veya kahkahalarla güldüğünü

- - - -“ denmeliydi.

NESNE EKSİKLİĞİ

Sıralı - bağlı ve bileşik cümlelerde kullanılması ge-reken nesnenin kullanılmaması anlatım bozukluğuna neden olur.

• Bana değer verir, hiçbir zaman üzmezdi. beni

• Onun sözlerine her zaman kulak veriyor ve her

yerde dile getiriyordu. bunları

• Gençlere aşırı sorumluluk yüklenmemeli, bazen rahat bırakmalıyız.

onları

• Bu yaşa kadar hiçbir şeye inanmadı, savunmadı.

hiçbir şeyi

• Şiirle ileri yaşlarda tanıştı ve çok sevdi. şiiri

Page 6: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

8

TÜRKÇE

8. Sınıf Dergi - 14. Sayı

a) Bazı cümlelerde nesne ortak kullanılabi-lir.

• Ahmet’i beğeniyor ve her yerde anlatıyor. nesne

• Onu görüyor, fakat görmezden geliyor. nesne

b) Ortak nesneye sahip cümlelere nesne eklersek gereksiz sözcük kullanmış oluruz.

• Romanı arkadaşından alıyor, onu bir ortak nesne gereksiz günde okuyor. sözcük

• Fatma’yı çok seviyor ve onu her yerde ortak nesne gereksiz koruyordu. sözcük

DOLAYLI TÜMLEÇ EKSİKLİĞİ

Farklı tümleçler alması gereken yargıların aynı tüm-leci alır görünmesi anlatım bozukluğuna yol açar.

• Defteri alıyor ve bir şeyler karalıyor. ona

• Ne zaman sizinle konuşsam yaşama sevinci veri-

yorsunuz. bana

• Arkadaşlarını çok seviyor, hediye almaktan çok

hoşlanıyordu. onlara

• Yeni okulunu sevmiş, kısa sürede uyum sağlamıştı. oraya

ÇATI UYUŞMAZLIĞI

Sıralı veya bileşik cümlelerde eylem ve eylemsilerin farklı çatı ekleri alması anlatım bozukluğuna yol açar.

• Ağaca çıkıp meyveler toplandı.

Cümlede eylemsi etken, yüklem edilgen çatıya sa-hip olduğundan anlatım bozulmuş. İkisi de etken veya edilgen olmalıydı.

Ağaca çıkılıp meyveler toplandı.

Ağaca çıkıp meyveleri topladı.

• Eve gidilip ortalığı toplamalıyım.

Eylemsi edilgen yüklem etken çatıya sahip oldu-ğundan anlatım bozukluğu oluşmuş.

Eve gidip ortalığı toplamalıyım.

TAMLAMA YANLIŞLARI

1. Bir adla sıfatın ortak tamlanana bağlanması anla-tım bozukluğuna yol açar.

• İlçemizde her yıl çeşitli kültürel ve sanat etkenlikle-ri gerçekleştirilir.

Sıfat ve ad aynı tamlanana bağlandığından anlatım bozukluğu meydana gelmiştir.

“- - - - kültürel etkinlikler ve sanat etkinlikleri - - - -“ ol-malıydı.

• Bütün özel ve devlet okulları bu yarışmaya katıldı.

“- - - - özel okullar ve devlet okulları - - - - “ olmalıydı.

2. Ad tamlamalarında ortak olmayan tamlayanların ve tamlananların bir arada kullanılması

• Köyde ineklerin ve koyunların melemeleri hiç eksik olmuyordu.

Cümlede tamlayanlar ortak olmayan bir tamlanana bağlanmış.

“- - - - ineklerin ve koyunların sesleri - - - -“ denmeliydi.

3. Ad tamlamalarında tamlayanın veya ekinin kulla-nılmaması

• İyi bir yurttaş, vergisini vermesi gerekir.

“Yurttaş” sözcüğü cümlede tamlayan olarak kulla-nılmış, fakat tamlayan eki kullanılmamış.

“İyi bir yurttaşın vergisin vermesi - - - -“ olmalıydı.

• Bana gösterdiği adamı önceden ne gördüm ne de oturduğu yeri bilirim.

İkinci cümlede tamlayan kullanılması gerekirken kullanılmamıştır.

“ - - - - ne de adamın oturduğu yeri - - - -“ denmeliydi.

Page 7: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

9

TÜRKÇE

8. Sınıf Dergi - 14. Sayı

ÇÖZÜMLÜ TEST

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-zukluğu vardır?

A) Böyle kapalı havalar beni hüzünlendirir. B) Çok konuşan insanlar, çok yanılırlar. C) Bugün üç saat süreyle, aralıksız çalıştım. D) İçeriden gürültüyü andıran sesler geliyor.

ÇÖZÜM

C’de “üç saat” bir süreyi karşıladığı için “süreyle” sözcüğünün kullanımı gereksizdir. Bu cümlede gereksiz (işlevsiz) sözcük kullanımının yol açtığı bir anlatım bo-zukluğu vardır.

Yanıt: C 2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “kendi” sözcü-

ğünün çıkarılması, anlatım bozukluğuna yol açmaz?

A) Burada kendi halimizde yaşayıp gidiyoruz. B) İnsan kendisi için istediklerini, başkaları için de

isteyebilmelidir. C) Ortamın güzelliğinden ben de kendi dertlerimi

unuttum. D) O hep kendini bilen insanlarla arkadaşlık eder.

ÇÖZÜM

A ve D’de “kendi” sözcüğü deyim içinde kullanılmış-tır, çıkarılamaz. B’deki “kendi” sözcüğünü çıkardığımızda da cümlenin anlamı bozuluyor. Ancak C’de, “dertle-rim”deki “-im” zaten birinci tekil kişi iyelik ekidir ve “kendi” anlamını karşılamaktadır.

Yanıt: C 3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-

zukluğu vardır? A) Öğretmen sınıfa girdiğinde birçok öğrenciler gü-

rültü ediyorlardı. B) Öğretmeni sınıfta sessizce beklemek gerekmez

mi? C) Bu konuda öğrendiklerimizi örnek sorular çöze-

rek pekiştirelim. D) Verilen ödevleri günü gününe yapmayı alışkan-

lık edindim.

ÇÖZÜM

A’da, “birçok” sözcüğü varken, öğrenci sözcüğünün de “-ler” ekiyle çoğullanması, anlatım bozukluğuna ne-den olmuştur.

“- - - - birçok öğrenci - - - -“ olmalıydı. Yanıt: A

4. Aşağıdaki cümlelerden hangisi, dil ve anlatım

yönünden doğrudur? A) Bu kitap bende merhamet, acıma duyguları

uyandırdı.

B) Seni, başarından dolayı kutluyor, güveniyorum.

C) Sınavdan hem sen, hem ben yüksek not almı-şım.

D) Takımımız maçı kazanınca çok sevindik.

ÇÖZÜM

A’da, gereksiz sözcük kullanımı (merhamet, acıma); B’de, dolaylı tümleç eksikliği (… sana güveniyorum.); C’de, yüklem yanlışlığı (… almışız…) vardır.

Yanıt: D

5. Çevremdeki tüm insanlar benim gibi herkese barı-şık ve uyum içinde yaşasın isterim.

Bu cümledeki anlatım bozukluğunu gidermek

için, aşağıdaki değişikliklerden hangisi yapılma-lıdır?

A) “tüm” sözcüğü cümleden çıkarılmalıdır.

B) “benim gibi” sözü, “uyum” sözcüğünden önce kullanılmalıdır.

C) “isterim” sözcüğü cümleden çıkarılmalıdır.

D) “herkese” yerine “herkesle” getirilmelidir.

ÇÖZÜM

… herkese barışık, … herkese uyum içinde den-mez. Herkes sözcüğüne getirilen yönelme durum eki (-e) anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Cümle “… herkesle barışık ve uyum içinde…” olmalıydı.

Yanıt: D

Page 8: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

10

TÜRKÇE

8. Sınıf Dergi - 14. Sayı

6. Bundan aşağı yukarı tam bir yıl önce İstanbul’a ta-şındık.

Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni,

aşağıdakilerden hangisidir? A) Özne – yüklem uyumsuzluğu

B) Anlamca çelişen sözcüklerin bir arada kullanıl-ması

C) Tümleç eksikliği

D) Sözcüğün yanlış yerde kullanılması

ÇÖZÜM

Verilen cümlede hem “aşağı yukarı” hem de “tam” sözcüklerinin kullanılması anlamca bir çelişkiye neden olmuştur.

Yanıt: B 7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-

zukluğu vardır? A) Ne zenginliğin getirdiği olanaklara sığındım, ne

fakirliğin.

B) Buradan gitsem de ne seni unuturum, ne diğer arkadaşlarımı.

C) Bana ne verdin ki ne istiyorsun?

D) Seninle ne bugün ne yarın buluşabilirim.

ÇÖZÜM

Zenginliğin getirdiği olanaklar vardır; ama fakirliğin getirdiği olanaklar olamaz. A’da hem “zenginliğin” hem de “fakirliğin” sözcükleri “getirdiği olanaklara sığındım” sözlerine bağlandığı için anlatım bozukluğu oluşmuştur.

Yanıt: A

8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-zukluğu vardır?

A) Bu akşam televizyonda güzel bir film varmış.

B) Çoğu insan haber programlarını izler ve inanır.

C) Son günlerde yarışma programlarının sayısı art-tı.

D) Televizyon programcılığı da bir uzmanlık alanı.

ÇÖZÜM

B’de; dolaylı tümleç alması gereken “inanır” sözcü-ğü “haber programlarını” nesnesine bağlanmıştır. “haber programlarını … inanır” diyemeyeceğimiz için, cümle şöyle olmalıydı: “Çoğu insan haber programlarını izler ve onlara inanır.”

Yanıt: B

9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “yanlış anlam-da sözcük kullanımı”nın yol açtığı bir anlatım bozukluğu vardır?

A) Sana telefon edemeyişinin nedeni, kontörümün

bitmesindendi.

B) Oğlunu çok özlüyor, haber bekliyormuş.

C) Arkadaşlarımızın birkaçı sınıftan gittiler.

D) Eve gelen badanacıların üstü başı boyalara be-zenmişti.

ÇÖZÜM

A’da, gereksiz sözcük ya da gereksiz ek kullanım-dan doğan bir yanlışlık vardır (nedeni … dendir.) . B’de, dolaylı tümleç eksikliği vardır (… ondan haber bekliyor.) . C’de, özne-yüklem uyuşmazlığı vardır (… birkaçı sınıftan gitti.). D’de ise “bezenmişti (süslenmişti)” sözcüğü yanlış anlamda kullanmıştır. “Boyalara batmıştı” olmalıydı.

Yanıt: D 10. Bu derste olumlu, olumsuz, soru ve ünlem cümlele-

rini öğrendik. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni,

aşağıdakilerden hangisidir? A) Gereksiz sözcük kullanımı

B) Özne - yüklem uyuşmazlığı

C) Tamlama yanlışlığı

D) Yanlış anlamda sözcük kullanımı

ÇÖZÜM

Cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni “olumlu, olumsuz” sıfatlarıyla “soru, ünlem” adlarının aynı tamla-nana (cümlelerini) bağlanmasıdır. Doğrusu şöyle olma-lıydı: “Bu derste olumlu, olumsuz cümlelerle, soru ve ün-lem cümlelerini öğrendik.”

Yanıt: C

Page 9: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

11

TÜRKÇE

8. Sı

nıf Dergi - 14. Sayı

1. Aşağıdakilerden hangisi “duru” bir cümle değil-

dir? A) Okuldan çıkar çıkmaz hemen ara beni.

B) Gelip seni alırım, alışverişe çıkarız.

C) Kardeşime bir armağan beğendim doğum günü için.

D) Sana da çok istediğin o sırt çantasını alırız. 2. Yazılışları ya da anlamları birbirine yakın sözcük-

lerden birinin yerine diğerinin kullanılması anlatım bozukluğuna yol açar.

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açıklamaya

örnek olabilecek bir sözcük kullanılmıştır? A) Olayın ayrımını öğrenince bana hak vereceksin.

B) Yazdıklarımı gözden geçirmem gerekiyor.

C) Onların ne düşündüğü beni ilgilendirmiyor.

D) Tanımadığım insanların yanında çekingen dav-ranırım.

3. Aşağıdaki cümlelerden hangisi, dil ve anlatım

yönünden yanlıştır? A) Gençlere öğüt vermek yerine örnek olmalıyız.

B) Kar yağışı yüzünden köy yolları kapanmış.

C) Çocuklarına çok iyi bakar, hiçbir şeyden mah-rum etmezmiş.

D) Son sınıf öğrencilerine ortak sınav uygulana-cakmış.

4. Senin gibi bir öğrenci, bu tip olaylara karışmaması

gerekir. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni,

aşağıdakilerden hangisidir? A) Sözcüğün yanlış yerde kullanılması

B) Çatı uyuşmazlığı

C) Gereksiz sözcük kullanılması

D) Tamlama yanlışlığı

5. Sözcüklerin cümle içinde yanlış yerde kullanılması, anlamın bulanıklaşmasına ya da cümlenin amaçla-nanın dışında bir anlam taşımasına neden olur.

KONU TESTİ – 1

Aşağıdakilerin hangisinde bu durumu örnekle-yen bir anlatım bozukluğu vardır?

A) Özen gösterilmeyen dostluklar uzun soluklu

olamaz. B) İnsan, gerektiğinde özür dilemeyi de bilmelidir. C) Biz onun gibi arkadaşlarımızı kızdırmaktan zevk

almıyoruz. D) Bence bu tür davranışlar, arkadaşlıkla bağdaş-

mıyor. 6. Arkadaşlarımın hepsi bana yardımcı olmaya çalışı-

yor, benden uzaklaşmıyordu. Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin

hangisiyle giderilebilir? A) “çalıyor” yerine “çalışıyordu” denilerek B) “benden” sözcüğünden önce “hiçbiri” getirilerek C) “yardımcı olmaya” yerine “yardım etmeye” deni-

lerek D) “benden” sözcüğü cümleden çıkarılarak 7. Aşağıdaki cümlelerden hangisi, dil ve anlatım

yönünden doğrudur? A) Arkadaşlarınla böyle bir tarzda konuşmamalıy-

dın. B) Çalışma planı hazırlamalı, ona titizlikle uyulma-

lıdır. C) Tüm söylenenler, birer haksız eleştirilerdir. D) Yazar, ikinci kitabını bu yıl yayımlayabilmiş. 8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, bir anlatım

bozukluğu vardır? A) Çalışkan ve dürüst olan bu insanlar yurduna ya-

rarlı olacak.

B) Bilinçsiz ve yetenekli olmayan kişilerden hiçbir şey beklenmez.

C) Cadde ve sokakların temizliğine yeterince özen gösterilmiyor.

D) Okul ve ev arasında geçiyor günlerimin çoğu.

Page 10: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

12

TÜRKÇE

8. Sı

9. Aşağıdaki cümlelerden hangisi, anlatım yönün-den yanlıştır?

A) Derslerine özveriyle çalışsa da başarıya ulaşı-

lamadı.

B) Hiç kimse, işin doğrusunu söylemek istemiyor-du.

C) Arkadaşlarıyla bir dergi çıkarmak istiyorlardı.

D) Erkenden uyuduğu için maçı izleyemedi.

10. Annesi, okula yeni başlayacak olan kızına okulda

nelere dikkat etmesini anlatıyordu. Bu cümledeki anlatım bozukluğu, aşağıdaki de-

ğişikliklerden hangisiyle giderilebilir? A) “anlatıyordu” yerine “öğütlüyordu” denilerek

B) “yeni” sözcüğü, “okula” sözcüğünün önünde kul-lanılarak

C) “dikkat etmesi” yerine “dikkat etmesi gerektiğini” getirilerek

D) “Annesi” yerine “ailesi” denilerek

11. Yaşadığımız kuraklığın nedeni, uzmanların da 1 2 söylediği gibi, küresel ısınmadandır. 3 4 Bu cümledeki anlatım bozukluğu, numaralanmış

sözlerden hangisinde yapılacak bir değişiklikle giderilebilir?

A) 1 B) 2 C) 3 D) 4

12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-

zukluğu vardır? A) O yıllarda kardeşim anaokuluna ben ilkokula gi-

diyordum.

B) Kitap okuma alışkanlığını ilkokul sıralarında edindim.

C) Okumanın yararına inanıyor ve herkesin oku-masını istiyorum.

D) Bana göre okumak dünyanın en zevkli işidir.

13. Kaz Dağlarının temiz havası insanı diriltiyor, yaşa-ma sevinci veriyor.

Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni,

aşağıdakilerden hangisidir? A) Özne eksikliği

B) Nesne eksikliği

C) Dolaylı tümleç eksikliği

D) Yüklem eksikliği

14. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-zukluğu vardır?

A) Onun ne düşündüğü beni ilgilendirmiyor.

B) Sorumluluk üstlenmeyenler hiçbir şey yapamaz.

C) Geçmişte yaşarsak, yerimizde sayarız.

D) Bu kazağın fiyatı çok pahalıymış.

15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-zukluğu yoktur?

A) Biraz daha sabredin, yemek neredeyse pişmek

üzere.

B) Kış mevsiminde yoksul insanların çilesi artıyor.

C) Böyle havalarda hasta olma şansı daha da yük-seliyor.

D) Evimizin dış sıvası dökülmüş, viraneye dönmüş-tü.

16. Aşağıdakilerin hangisinde anlatım bozukluğu vardır?

A) Gezip gördüğü yerleri ayrıntılı anlattı.

B) Dün akşamki toplantı güzel geçti.

C) Eve gelişini ve gittiğini görmedim.

D) Bütçemize uygun bir ev kiraladık.

1-A 2-A 3-C 4-D 5-C 6-B 7-D 8-B 9-A 10-C 11-D 12-A 13-C 14-D 15-B 16-C

nıf Dergi - 14. Sayı

Page 11: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

13

TÜRKÇE

8. Sı

nıf Dergi - 14. Sayı

1. O, yaşadığı hayatında hiç yoksulluk görmedi. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni,

aşağıdakilerden hangisidir? A) Özne – yüklem uyuşmazlığı

B) Gereksiz sözcük kullanımı

C) Yanlış anlamda sözcük kullanımı

D) Tümleç eksikliği 2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-

zukluğu yoktur? A) Beni yolda gördü, ama bir şey söylemedi.

B) Küçüklüğünden beri ona özenir, taklit etmeye çalışırmış.

C) Bize gelmeyi çok istiyormuş; ama annesi izin vermiyormuş.

D) Sen de yardım edersen işimiz erken biter, evle-rimize erken gideriz.

3. Aşağıdaki cümlelerin hangisi, dil ve anlatım yö-

nünden doğrudur? A) Yatılı okuduğu yıllarda yalnız dolaşırmış.

B) Öyle zor bir durumdayım ki dostlar başına.

C) Bu bahçenin ortasına dikilecekmiş.

D) Onların meyve bahçeleri vardır; bol meyve yer-ler.

4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “senin” sözcü-

ğünün çıkarılması, anlatımda bozukluğa yol aç-maz?

A) Pencerenin önündeki masa senin olsun.

B) Bu konuda herkesin senin gibi düşünmesini is-terdim.

C) Hepimiz biliyoruz senin ona yaptığın iyilikleri.

D) Bu kitapları senin için aldım.

5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-zukluğu vardır?

KONU TESTİ – 2

A) Hiç kimse yaşamayı tek başına öğrenmemiştir.

B) O, ilkeleriyle herkese örnek olmuş biriydi.

C) Gün geçtikçe gelecekle ilgili planlarımız netleşi-yor.

D) Orada herkes birbirini severdi ve saygılıydı. 6. Bir anlatımda anlamca çelişen, birbirini tutmayan

sözcüklerin bulunması, okuyanı şaşırtır ve onda ya-zara karşı güvensizlik yaratır.

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, yakınılan bu

duruma düşmemek için özen gösterilmemiştir? A) Eminim ki onlar da bizim gibi düşünüyordur. B) Bu sorunlara da mutlaka çözüm yolu bulunacak-

tır. C) Kuşkusuz hepimiz sorumluluklarımızı biliyoruz. D) Siz kesinlikle bunu da başarırsınız sanıyorum. 7. Bu kitap yazarını birden üne kavuşturdu.

Bu cümledeki virgül eksikliğinden kaynaklanan anlam bulanıklığı, aşağıdakilerin hangisinde vardır?

A) O galeride çok ilginç arabalar gördük. B) Her sanatçı yaşamı değiştirme özlemiyle yazar. C) O sözlerinin tepkiyle karşılanacağını bilmeliydi. D) Bu yazıyı daha önce de okudum sanki. 8. Bugün girdiğimiz sınavın sonuçları açıklanınca 1 2 3 merakla beklemekten kurtuldum. 4 Bu cümledeki anlam bulanıklığı, aşağıdakiler-

den hangisiyle giderilebilir? A) 1, cümleden çıkarılarak B) 1’le 2’nin yeri değiştirilerek C) 4, cümleden çıkarılarak D) 3’le 4’ün yerini değiştirerek

Page 12: TÜRKÇE ANLATIM BOZUKLUĞUANLATIM BOZUKLUKLARI 1. GEREKSİZ SÖZCÜK KULLANIMI Cümlede aynı anlama gelen sözcüklerin bir arada kullanılması anlatımı bozar. Sözcük ya da

14

TÜRKÇE

8. Sı

9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir deyim yan-lış kullanılmıştır?

A) O adamın elinden iş çıkmayacağını tahmin et-

miştim.

B) Haberi duyunca başımdan vurulmuşa döndüm.

C) İşi yokuşa sürmekten vazgeçin artık.

D) Konunun ayrıntılarını göz ardı etmeyelim. 10. Kendisine kırıldığımı biliyor; ama aldırmıyordu. Bu cümledeki anlatım bozukluğu, aşağıdakilerin

hangisiyle giderilebilir? A) “kendisine” yerine “ona” getirilerek

B) “kırıldığımı” sözcüğünden önce “çok” getirilerek

C) “ama” yerine “fakat” getirilerek

D) “ama” sözcüğünden sonra “buna” getirilerek 11. 1. Şikâyet etmekte haklı olduğunu; ancak yeterli

olmadığını düşünüyorum.

2. En değerli yardımlar, karşılık beklemeden yapı-lanlardır.

3. Öğrencilerini etkileyen, örnek olan bir öğret-mendir o.

4. Kentin gürültüsünden ve trafiğinden yakınma-mak elde değil.

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangile-

rinde anlatım bozukluğu vardır? A) 1. ile 2. B) 1. ile 3.

C) 2. ile 3. D) 3. ile 4. 12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-

zukluğu vardır? A) İyi olduğunu bileyim de özlemine katlanırım.

B) Buradaki herkes, inan bana, senin gibi düşünü-yor.

C) Yurtdışından ithal edilen mallar, bugün geldi.

D) O kadar yoruldum ki adım atacak halim kalmadı.

13. Çocukluk yıllarımız, kişiliğimizin oluşumunda önemli yer tutarlar.

Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni,

aşağıdakilerden hangisidir? A) Özne – yüklem uyuşmazlığı

B) Tamlama yanlışlığı

C) Yüklem eksikliği

D) Gereksiz sözcük kullanımı

14. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo-zukluğu vardır?

A) Senin yüzünden bu sınavdan yüksek not alabil-

dim.

B) Yeni açmış güllere bakmaya doyamıyorum.

C) Herkesi kendin gibi düşünmeye zorlamamalısın.

D) Her çağın kendine özgü değer yargıları vardır.

15. O günlerde biraz ya da hiç dinlenmeden çalışmayı sürdürüyorduk.

Bu cümledeki anlatım bozukluğu, aşağıdaki de-

ğişikliklerden hangisiyle giderilebilir? A) “O günlerde” yerine “bir zamanlar” getirerek

B) “ya da” yerine “veya” getirerek

C) “hiç” sözcüğünü cümleden çıkararak

D) “biraz”dan sonra “dinlenerek” getirerek

16. Aşağıdakilerin hangisinde anlatım bozukluğu vardır?

A) Bu davranışlarıyla bize yarar mı sağladı zarar

mı, belli değil.

B) Sanatçı, yazılarında kendini anlatmaktan ka-çınmalıdır.

C) Bazı kişiler duygularını açığa vurmaktan kaçınır-lar.

D) Yaşlılık, insanoğlunun yaratıcılığını engellemez.

1-B 2-D 3-A 4-C 5-D 6-D 7-C 8-B 9-B 10-D 11-B 12-C 13-A 14-A 15-D 16-A

nıf Dergi - 14. Sayı