Upload
others
View
15
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
1
Türkiye’nin Nükleer Enerji Politikasına bakış
Önsöz ..................................................................................................................... 2
Türkiye’de Enerji Sektörüne genel bakış .............................................................. 3
Türkiye’de Nükleer Enerji için atılan adımlar ...................................................... 4
Dünyada Enerji Sektörüne genel bakış ................................................................. 6
Dünya Nükleer Enerji Sektörüne Bakış ................................................................ 7
Dünya üzerinde var olan ve kurulmakta olan Nükleer Santraller ......................... 9
Türkiye’nin Nükleer Enerji rol modeli önerisi .................................................... 10
Türkiye’nin Nükleer Enerji Politikası üzerine öneriler ....................................... 11
Celaleddin Gökçek
BSME Boğaziçi ‘82, MSME NCSU Raleigh ‘84
GSM +90 (532) 208 73 50 veya +90 (532) 212 80 56
2
Önsöz
Bu raporun hazırlanmasının temel amacı,
3 benzemez teknolojiyi,
üretimine girmeden komple tesis alarak,
üstelik yatırımı da işletmesi de yüksek maliyetli yapıda,
üstelik Türkiye’ye adapte edip standart ve sektör kazandırmadan alacak
ve,
yakıtı için dışarıya bağımlı olacak
mevcut politikaya yapıcı eleştiri ve alternatif öneriler getirmektir.
Temel amacın yansıması olarak ikincil amaç da herhangi bir sorunda sadece
şikayet arz edip çözüme katılmayan anlayışımıza özeleştiri getirmektir.
Güzel ülkemize güzel yarınlar dileğiyle ve 30 Kasım 2007 günü İstanbul'dan
Isparta'ya giden uçakta kaybettiğimiz Değerli Bilim Adamlarımızın aziz
hatıralarına hürmetle….
3
Türkiye’de Enerji Sektörüne genel bakış
• Türkiye 2023 stratejisini yerli kömür ve YEK (yenilenebilir enerji
kaynakları) üzerine kurdu. Burada da özellikle yerli kömür için baca gazı
temizleme öngörmek, YEK için de enerji üretimi üzerine uygulama
başarısı olmayan teknolojileri denememek ve maceraya girmemek lazım.
Bilim adamları bu teknolojileri sanayiye kazandırmak için önümüzdeki
yıllar boyunca çalışmak zorundalar.
• Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK )2017 yılında geçerli olmak
üzere Türkiye Ortalama Elektrik Toptan Satış Fiyatının (TORETOSAF)
14.02 krş/kWh olarak belirlenmesine karar vermiş. Bu karar günündeki
kurla 4.06 USD cent/kWh anlamına geliyor.
• Dış Ticaret açığının en önemli kalemi Enerji. Aşağıdaki şemadan
görüldüğü gibi elektrik üretiminin yarısı yakıt olarak ithal ediliyor.
Dolayısıyla enerjinin dışa bağımlılığının azaltılması ülkenin refahı
açısından da çok önemli.
• Türkiye’nin elektrik talebi 2000 yılında 125 milyar kWh iken, 2013’te
245,5 milyar kWh’a yükselmiş. 2020 ve 2023 yılları için beklentiler ise
sırasıyla 433 ve 500 milyar kWh.
• Elektrik üretiminde kamu payı 2013 itibariyle % 33.4 seviyesine
gerilemiş.
• Türkiye’nin elektrik tüketimi, ülkenin ekonomik büyümesiyle doğrudan
ilişkili. Son 10 yılda elektrik talebi % 4.4 ilâ % 5.4 arasında değişen
oranlarda artış göstermiş. Önümüzdeki 10 yıl içinde bu büyümenin
ortalama % 5.0 – 5.5 arasında geçmesi bekleniyor.
4
Türkiye’de Nükleer Enerji için atılan adımlar
Türkiye Ağustos 2017 itibarı ile 80 bin 580 MW olan kurulu elektrik
üretim gücüne ilaveten şu ana kadar 3 bölgede Nükleer Enerji Üretimi
planladı.
1. Mersin Akkuyu’da Ruslar ile anlaşma 2010 yılında imzalandı. Bu
anlaşmaya göre 4 adet su soğutmalı VVER teknolojisine sahip her
biri 1200 MW olan 4 nükleer reaktör kurulacak. Tamamen Rus
girişimi, teknolojisi ve yakıt tedariki ile kurulacak bu proje için
Türkiye 15 yıl süre ile ortalama % 70 üretimi için 12.35
USD
cent/kWh alım garantisi verdi, geri kalan % 30 ise piyasa rayiç
fiyatı ile alınacak. Bu proje için yer tahsisi ve saha düzenlemesi
yapıldı ancak proje en önemlisi finansman sıkıntısı olan birkaç
sebepten ilerlemiyor. Yatırımcı kuruluş olan Rusya Devlet şirketi
5
Rosatom, Türkiye’den yatırıma ortak olmak isteyen Cengiz –
Kolin – Kalyon Ortaklığını inceliyor.
2. Sinop’ta Japon – Fransız ortaklığı ile kurulması düşünülen santralin
henüz şartları netleşmedi. Bunda sebep olarak Fransız ortağının
mali sıkıntıları ve projelerindeki gecikmeler gösteriliyor.
3. Kırklareli İğneada’da düşünülen santral için ise durum henüz Çin
ile niyet ifade eden görüşmeler safhasında.
Su soğutmalı reaktörler deniz kıyısına yapılmakta ve deniz suyu ile
soğutulmakta, bunun sonucu olarak da deniz çevresinde hatırı sayılır
bölgesel ısınmalar meydana getirdiği için çevresel tepkiler almaktadır.
Bilim adamlarının Çernobil ve Fukuşima kazalarından çıkardıkları
sonuçlarla yeni nesil nükleer reaktörlerin proses güvenlikleri çok farklıdır,
aradaki fark muhakkak gözetilmelidir.
6
Dünyada Enerji Sektörüne genel bakış
• Bütün yeni gelişmeler ve politikalar dikkate alındığında küresel enerji
sistemi halâ sürdürülebilir bir patikaya oturmamış durumda
• Enerji talebinin artmasının yanı sıra CO2 - karbondioksit başta olmak
üzere sera gazı emisyon kontrol politikaları daha da geliştirilmekte.
Bunun sonuçları da alınmaya başladı. Şöyle ki global enerji verimliliği
projeleri ve sera gazları emisyonuna getirilen sınırlamalar sayesinde
2011’e kıyasla 2oC küresel sıcaklık artışı 2017’de beklenmekte iken şimdi
2022’de bekleniyor.
• Enerji politikalarını sürüklemekte olan ülkeler bilindiği üzere yükselen
piyasa ekonomileri.
• Yenilenebilir enerji üretimi hızla artmasına rağmen, fosil yakıtlar dünya
genelinde ana enerji konumlarını korumaktalar. Doğalgaz, ileriye dönük
senaryolarda küresel talebin arttığı tek fosil yakıt.
• Gerek atıktan gerekse güneşten enerji üretimi için yapılan teknoloji
geliştirme çalışmalarının çokluğu dikkat çekiyor. Güneş enerjisinde tek
grupta 40 MW’a ulaşan projeler var.
• Hindistan, Çin ve Bangladeş başta olmak üzere bugün 1.3 milyar insanın
elektrik altyapıya erişimi yok.
• Dünyanın petrol üzerine kanıtlanmış rezerv olarak en büyük 3.rezervine
sahip olan Irak’taki politik destabilizasyon ileriye yönelik senaryoları
iyimser bakış – kötümser bakış gibi alt başlıklarla karmaşıklaştırmakta.
• Özellikle ağır ve tehlikeli atıklardan enerji üretimi üzerine «proven»
olmayan teknolojileri güvenilir ve uygulanabilir hale getirmek için
yapılan Ar-Ge çalışmalarının çokluğu dikkat çekiyor.
7
Dünya Nükleer Enerji Sektörüne Bakış
• 31 ülkede toplam 444 nükleer reaktör işletmede bulunmakta. Aralarında
daha önce nükleer güç santrali bulunmayan Birleşik Arap Emirliği’nin de
bulunduğu 16 ülkede ise hali hazırda toplam 64 santralin inşası devam
etmekte. 2023 yılına kadar mevcutlara ilave 164 yeni nükleer reaktör
yapılması planlanmış.
• 99 santralle dünyanın en fazla nükleer santraline sahip bulunan ABD,
kendi elektrik üretiminin % 20’sini nükleer enerjiden elde etmekte. 58
nükleer reaktörün üretimde olduğu Fransa ise % 77’sini, 35 nükleer
reaktörün üretime devam ettiği 8 reaktörün ise inşa halinde bulunduğu
Rusya elektrik üretiminin % 19’unu, 3 reaktörün inşaat aşamasında
25 reaktörün ise işletmede olduğu Güney Kore % 30’unu nükleer
santrallerden elde etmekte. 33 nükleer reaktöre sahip Çin ise ileriki
yıllarda gerçekleşecek elektrik enerji talebini karşılamak için 22 nükleer
reaktörün inşasına başlamış.
• Petrol ve doğalgaz zengini ülkelerde bile nükleer güç santrali bulunmakta.
Örneğin, ABD, Kanada, İngiltere, Rusya ve Meksika gibi petrol zengini
ülkeler, İran ve Rusya gibi doğalgaz zengini ülkeler elektrik enerjisi
üretim portföyüne nükleer enerjiyi de dâhil etmiş.
• Ayrıca, petrol rezervi bakımından dünya beşincisi, doğalgaz rezervi
bakımından da dünya dokuzuncusu olan Birleşik Arap Emirlikleri, Güney
Kore ile 4 ünitelik santralin kurulumu için anlaşma imzalamış ve şu anda
ilk ünitenin inşası devam etmekte.
• Japonya, Fukuşima kazası nedeniyle kapattığı nükleer santrallerden dolayı
ortaya çıkan elektrik açığını karşılamak için yıllık 40 milyar dolara yakın
8
ilave enerji kaynakları ithal etmek zorunda kalmış. Nihayetinde, Japonya
17 nükleer güç santralini yeniden açma sürecini başlatmış.
•
•
9
Dünya üzerinde var olan ve kurulmakta olan Nükleer Santraller
Ülkeler Var Olan Nükleer Santral Sayısı (2015
yılı) İnşa Halindeki Nükleer Santral
Sayısı (2015 yılı) Nükleer Santrallerin ülkenin Elektrik
üretimindeki Oranı (2014 yılı) ABD 99 5 %19,5
Fransa 58 1 %76,9 Japonya 43 2 %1.0
Rusya 35 8 %18,6 Çin 33 23 %2,4
Güney Kore 25 3 %30,4 Hindistan 21 6 %3,5 Kanada 19 – %16,8 İngiltere 15 – %17,2 Ukrayna 15 2 %49,4
İsveç 10 – %41,5 Almanya 8 – %15,8 Belçika 7 – %47,5 İspanya 7 – %20,4
Çek Cumhuriyeti 6 – %35,8 Tayvan 6 2 %18,9 İsviçre 5 – %37,9
Finlandiya 4 1 %34,6 Macaristan 4 – %53,6
Slovakya 4 2 %56,8 Pakistan 3 2 %4,3 Arjantin 3 1 %4,0 Brezilya 2 1 %2,9
Bulgaristan 2 – %33,6 Meksika 2 – %5,6 Romanya 2 – %18,5
Güney Afrika 2 – %6,2 Ermenistan 1 – %30,7
İran 1 – %1,5 Hollanda 1 – %4,0 Slovenya 1 – %37,2
Birleşik Arap Emirliği – 4 – Beyaz Rusya – 2 –
TOPLAM 444 64 Yaklaşık %11
10
Türkiye’nin Nükleer Enerji rol modeli önerisi
• Fransa’nın elektrik ihtiyacının yüzde 77’sini, 58 kurulu santral ile nükleer
enerji santralleri karşılıyor. Bu ihtiyacın yüzde 16’sı yenilenebilir enerji
kaynakları, yüzde 6’sı ise termik santrallerden temin ediliyor.
• Üstelik Fransa kendi standartlarını, teknolojisini ve sektörünü oluşturmuş
vaziyette. Enerji üretim maliyeti 1.00
USD Cent/kWh’in çok altındadır.
• Buna bir de yakıt güvenliğinin eklenmesi gerekir ki o zaman Türkiye
açısından cari açığın en önemli kalemi zayıflayacaktır.
• Bu modelle Çin, yıllar önce Rusya ile anlaşarak teknoloji transfer
anlaşması yapmış ve kendi standartlarını oluşturmuştur. Bu safha, ülkenin
bağımsızlığının vazgeçilmez bir parçasıdır.
Ruhsat ve Sertifikalandırma için kendi Nükleer normlarını oluşturmuş ülkeler: • PNH Rusya
• HAF604 Çin
• RCCM Fransa
• ACM3 ASME ABD
11
Türkiye’nin Nükleer Enerji Politikası üzerine öneriler
• Akkuyu için tamamen Rus girişimi üzerinden yürütülen Yap – İşlet – Sat
modeli ve şimdi aranan yerli ortaklar yerine; bir zamanlar Çin’in yaptığı
gibi, coğrafi yakınlık ve kanla yazılmış üstün teknolojisi sebepleriyle
Rusya ile teknolojik işbirliği anlaşması yapılmalıdır.
• Bu yapılırsa mevcut Akkuyu anlaşması ile garanti edilen ve piyasaların
çok üzerinde olan fiyat sorunu da aşılacaktır.
• Köprü örneklerinde olduğu gibi projeye direkt girmeden alım garantisi
vermek ülkeye orta vadede daha pahalıya gelmektedir. Yatırım, ülkenin
ithal yakıtları karşılığınca öz kaynak ile yapılmalıdır.
• VVER (su soğutma veya siyanür soğutma) teknolojisi yerine daha üstün
ve güvenilir BNR hızlı nötron teknolojisi tercih edilmelidir.
• Yakıt amaçlı Uran, Sarı pasta U3O
8 ve kapsül üretimi olmaması
stratejik hata olur kanaatindeyiz. Üstelik ülkemizin düşük tenörlü dahi
olsa Uranyum ve ileride Toryum rezervleri Kazakistan’ın KazAtom
Prom teknoloji grubu ile harekete geçirilebilir.
• 4800 MW gücündeki bir nükleer santralin 20 milyar USD olarak
öngörülen toplam maliyetinin %50’i lokal taahhüt, %50’i ekipmandan
oluşur. Türkiye çok süratle ekipman kısmının %65’ini yerli üretecek
şekilde standartlaşmaya gidebilir ve bu da bir üretim sektörü oluşturur.
Kalan %35’i oluşturan Nükleer ada ve Türbin için de zaman ve ticari
anlaşmalar zorlanmalıdır.