22
Öz Modern öncesi dönemlerin küçük sanayi tesisleri olan değirmenler çalışma şekillerine göre çeşitli terimlerle adlandırılmıştır. Anadolu genelinde en fazla su değirmenleri kullanılmış, bunlara da âsiyâb denilmiştir. Değirmenlerin bünyesindeki taş sayılarının azlığı veya çokluğu, 3, 6, 12 ay boyunca çalışıyor olmaları; büyüklükleri, iş kapasiteleri ve su kaynaklarının devamlılığı gibi hususlarda farklı değerlendirmeler yapabilmemize imkan tanımıştır. Özellikle, 1584 tarihinde, Çat Köyü’ndeki 15 taşlı değirmen ile Değirmenderesi / Dere Köyü’ndeki 38 taşlı değirmen zamanının adeta küçük birer un fabrikaları gibi çalışmış olmalıdırlar. Bunların dışında da Bozkır ve çevresinde un değirmenleri olmakla birlikte, bir tek tahunhaneye/susam değirmenine rastlanılmamaktadır. Yine, bu dönemde susam bitkisinin yetiştirildiğine dair de bir iz yoktur. Fakat Bozkır’a komşu olan Akseki ve Manavgat’ta hem susam bitkisi yetiştirilmekte, hem de tahunhane işletmeleri görülmektedir. Bu işletmeler zamanla kapanmış olmalı ki hâlâ Bozkır ve çevresinde susam ziraati yapılmamasına rağmen, Konya ve çevresinde tahin denilince Bozkır akla gelmektedir. Bozkırlılar kendi topraklarında yetiştiremedikleri ve dışarıdan aldıkları susamı işleyerek kendi markaları haline getirebilmeyi başarmışlardır. Anahtar Kelimeler XVI. yy, Bozkır, Su Değirmenleri, Değirmen İşletmeciliği * Prof. Dr., Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi, [email protected] ** Arş. Gör., Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim elemanı, [email protected] XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY Doğan YÖRÜK * Onur KABAK **

WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

  • Upload
    others

  • View
    3

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

Öz

Modern öncesi dönemlerin küçük sanayi tesisleri olan değirmenler çalışma şekillerine göre çeşitli terimlerle

adlandırılmıştır. Anadolu genelinde en fazla su değirmenleri kullanılmış, bunlara da âsiyâb denilmiştir.

Değirmenlerin bünyesindeki taş sayılarının azlığı veya çokluğu, 3, 6, 12 ay boyunca çalışıyor olmaları;

büyüklükleri, iş kapasiteleri ve su kaynaklarının devamlılığı gibi hususlarda farklı değerlendirmeler

yapabilmemize imkan tanımıştır. Özellikle, 1584 tarihinde, Çat Köyü’ndeki 15 taşlı değirmen ile

Değirmenderesi / Dere Köyü’ndeki 38 taşlı değirmen zamanının adeta küçük birer un fabrikaları gibi çalışmış

olmalıdırlar. Bunların dışında da Bozkır ve çevresinde un değirmenleri olmakla birlikte, bir tek

tahunhaneye/susam değirmenine rastlanılmamaktadır. Yine, bu dönemde susam bitkisinin yetiştirildiğine dair

de bir iz yoktur. Fakat Bozkır’a komşu olan Akseki ve Manavgat’ta hem susam bitkisi yetiştirilmekte, hem de

tahunhane işletmeleri görülmektedir. Bu işletmeler zamanla kapanmış olmalı ki hâlâ Bozkır ve çevresinde

susam ziraati yapılmamasına rağmen, Konya ve çevresinde tahin denilince Bozkır akla gelmektedir. Bozkırlılar

kendi topraklarında yetiştiremedikleri ve dışarıdan aldıkları susamı işleyerek kendi markaları haline

getirebilmeyi başarmışlardır.

Anahtar Kelimeler

XVI. yy, Bozkır, Su Değirmenleri, Değirmen İşletmeciliği

* Prof. Dr., Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi, [email protected] ** Arş. Gör., Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim elemanı, [email protected]

XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE

DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH

CENTURY TO PRESENT DAY

Doğan YÖRÜK*

Onur KABAK **

Page 2: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

216 WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

Abstract

Mills which were small industrial facilities of pre-modern era, has been entitled in various terms according to

their working styles. Watermills were one of the mill type commonly used in Anatolia and they were called as

asiyab. Some matters such as minority or multiplicity of numbers of millstones in watermills, working times

for 3,6,12 months, their size, capacities and the continuity of water sources enable us to make different

evaluations for them. Especially, watermills with 15 millstones in Çat village and the 38 millstones in

Değirmenderesi village in 1584, must have worked like small flour factories. Although there were flour mills

around Bozkır, we could not see any sesame mills. Also there is no sign of growing sesame seeds in that period.

It is understood that sesame was grown and sesame mills (tahunhane) were seen in Akseki and Manavgat,

neighbours of Bozkır. These businesses must have been closed in time and although there is no sesame

cultivation around the Bozkır, this place became well-known for tahin around Konya. By processing the sesame

they have bought from outside, those who were Bozkır’s people made it brand.

Keywords

XVI. th Century, Bozkır, Water Mills, Mill Management.

Page 3: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

217 XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

GİRİŞ

Su, tarihin ilk dönemlerinden beri temizlik, içeçek ve hatta dini1 bir obje olarak

insanoğlunun vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Onu tarihi süreç içerisinde vazgeçilmez

kılan bir başka nokta daha vardı ki o da suyun bir enerji kaynağı olarak su değirmeni

teknolojisine uyarlanmasıydı. Su değirmenlerinin ilk olarak ne zaman ve kimler

tarafından kullanılmaya başlandığı tam olarak bilinmemektedir2. Jean Gimpel, bir

ihtimal, ilk su değirmenlerinin mühendisler tarafından M.Ö. II. Yüzyılın sonlarına doğru

yapıldığını ileri sürmüştür3. Romalılar, ilk örnekleri 0,5 beygir gücünde olan ve yatay

konumdaki çarkların döndürdüğü değirmenleri, dişliler vasıtasıyla dikine durabilen

çarklara uyarlamayı başarmışlardır. Böylelikle değirmenin öğütme gücünü altı kat

arttırarak fabrikalaşmanın ve yüksek bir ekonomik kazancın kapısını aralamışlardır. Bu

yeni gelişme ile 40 kölenin bir el değirmeniyle 10 saatte öğüteceği tahılı, bir su değirmeni

tek başına aynı zaman ölçüsünde yapabilecek konuma gelmiştir4. Değirmen teknolojisi

hakkında gelişmiş bilgilerine rağmen Romalılar, bu donanımı, imparatorluğun birkaç

noktasıyla sınırlı tutmuşlar ve yalnızca buğday öğütme işinde kullanmışlardır5. Oysa

Ortaçağda bu anlamda büyük bir atılım gerçekleştirilmiştir. Özellikle de IX. yüzyıldan

sonra su değirmenleri giderek yaygınlaşmaya başlamıştır. Braudel, “Avrupa’da

Atlantik’ten Moskof Devleti’ne kadar artık hiçbir köy yoktur ki, değirmencisi ve akıntıyla

dönen değirmen dolabı olmasın” diyerek yaşanan bu değişimi gözler önüne sermiştir6.

Avrupa’da su gücünden elde edilen enerji, tahıl öğütme işinin dışında demir

dövmede kullanılan çekiçlere, kumaş çırpıcılara, tabakhanelere ve kâğıt çekme işine

uyarlanarak bir nevi fabrikalara dönüşmüşlerdir7. Öyle ki bu üretim merkezleri zamanla

hisseleri sermaye sahipleri tarafından alınıp satılabilen anonim şirketler haline gelmişler

1 Murat Turgut, “Tarhuntašša’daki Su Kültü Mekânları”, Tarihin Peşinde, S.14, Konya 2015, s.337-354. 2 M.Ö. yaklaşık 4. bin yılın sonlarına doğru elle öğütülen değirmen taşlarının yerine hayvan ve su gücüyle çalışan değirmenlerin kullanılmaya başlandığı ve bu dönemde makinalaşma için önemli bir adım atıldığı belirtilmektedir. Bkz. Hasan Bahar, “Uygarlıkların Kaynağı Su”, Su Medeniyeti Sempozyumu, Ed. Kerim Han Acar, Konya 2010, s.49-50. 3 Jean Gimpel, Ortaçağda Endüstri Devrimi, 7. Basım, Çev. Nazım Özüaydın, Tubitak Yay., Ankara 2004, s.7; Strabon, Pontus kralı Mithridates’in Kabeira’daki (Niksar yakınlarında) sarayının bulunduğu yerde bir su değirmeninden bahseder. Strabon, Geographika-Antik Anadolu Coğrafyası (Kitap XII-XIII-XIV), çev. Adnan Pekman, Arkeoloji ve Sanat Yayınları, İstanbul 2009, s.42. 4 Gimpel, Ortaçağ Avrupa Endüstrisi, s.7-8. 5 Fernand Braudel, Maddi Uygarlık, Ekonomi ve Kapitalizm XV-XVIII. Yüzyıllar, Çev. Mehmet Ali Kılıçbay, C.I, Gece Yay., Ankara 1993, s.310.; Roma’da su değirmenlerinin neden yaygınlık kazanmadığına dair bir bilgi için George Basalla, Teknolojinin Evrimi, Çev. Cem Soydemir, 8. Baskı, Tubitak Yay., Ankara 2000, s.195-197. 6 Braudel, Maddi Uygarlık, s.310-311. 7 Steven A. Epstein, Geç Dönem Ortaçağ Avrupası: Ekonomi ve Sosyal Tarih-1000-1500, Çev. Serap Işık, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yay.,İstanbul 2014, s.227-228.

Page 4: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

218 WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

ve Endüstri devrimi öncesi makineleşmenin merkezine oturarak, Batı’nın dünyaya

üstünlük kurmasında haklı bir yer edinmişlerdir8.

Ortaçağ İslam coğrafyasında da su değirmenleri yaygın bir şekilde kullanılmıştır.

Nüfusun kalabalık olduğu Bağdat gibi şehirlerin hububat ihtiyacını karşılamak için Dicle

ırmağına önemli sayıda su değirmenleri inşa edilmiştir. X. yüzyılda Dicle nehrinde gezici

sallar üzerine monte edilen su değirmenleri vasıtasıyla günlük 10 tonluk buğday

öğütülebilmiştir9. Aynı dönemde Ciruft’ta küçük bir nehir üzerinde 60 adet değirmen

çalıştırıldığı, Basra’da ise gelgit enerjisinden faydalanılarak değirmen işletildiği

görülmüştür10. XII. yüzyılda Artuklu Türklerinin sarayında hizmet vermiş olan El-Cezeri,

başta su çarkları olmak üzere su hidrolik mühendisliği ile ilgili önemli çalışmalara imza

atmıştır11.

Osmanlı devletinin geniş ve birbirinden farklı coğrafi alanlara hükmetmesi,

şüphesiz enerji türü bakımından farklı değirmen tiplerinin kurulmasına neden olmuştur.

Bunlar: At (kıraç) değirmenleri, su (asiyab) değirmenleri, yel (bad-rah) değirmenleri ve

dolaplardır12. Ancak irili ufaklı pek çok akarsuyun bulunması en azından Anadolu’da su

değirmenlerinin diğer değirmen çeşitlerine oranla daha fazla yaygınlaşmasında etkili

olmuştur13. Osmanlı devletinin vergi tespiti için düzenlemiş olduğu tahrir defterlerinden

elde edilen veriler, XVI. yüzyıl Anadolu’sundaki pek çok sancak, kaza ve nahiyede su

değirmenlerinin yaygınlığına işaret etmektedir14. Klasik Osmanlı sosyal-iktisadi dünya

görüşü ekseninde, üretilen mal ve hizmetlerin olabildiğince bol ve ucuz olması için

üretimin mümkün olan en yüksek seviyede tutulmak istenmesi, birer üretim

mekanizmaları olan su değirmenlerinin önemine vurgu yapmaktadır15. XX. yüzyılın ilk

çeyreğinde, üretim tesislerinde kullanılan enerjinin % 72,60’nın hâlâ su gücünden elde

edilmesi, modern güç kaynakları öncesi suyun yaygın kullanımı hakkında fikir

vermektedir16.

8 Gimpel, Ortaçağ Avrupa Endüstrisi, s.19-27. 9 Zeki Tez, Bilim ve Teknikte Ortaçağ Müslümanları, Nobel Yay., Ankara 2001, s.235. 10 Ahmet N. Özdal, “Ortaçağ İslâm Dünyasında Farklı İşletmecilik Türleri ve Organizasyonel Yapıları-Bir Taslak Çalışması”, Marmara Türkiyat Araştırmaları Dergisi, C.1, S.1, 2014, s.92. 11 Faruk Köse, “Su Makinalarının Medeniyet Tarihinde Gelişimi ve Önemi”, Su Medeniyeti Sempozyumu, Ed. Kerim Han Acar, Konya 2010, s.516-527. 12 Ahmet Yiğit, “XIV-XVI. Yüzyıllarda Menteşe Livasında Değirmenler”, Muğla Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Bahar 2007, S.18, s.203; Salih Aynural, İstanbul Değirmenleri ve Fırınları Zahire Ticareti (1740-1840), Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul 2001. 13 Ümit Koç, “XVI. Yüzyıl Anadolu’sunda Değirmenler”, Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi, S.149, Nisan 2004, s.183. 14 Tahrir defterlerine dayalı çalışmalardan toplanan veriler ışığında XVI. Yüzyıldaki değirmenlerin sayısı ve gelirleri ile alakalı tablo için bkz. Koç, “XVI. Yüzyıl Anadolu’sunda Değirmenler”, s.186-188. 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul 2000, s.43-52. 16 Ozan Arslan, “1927-1928 Türkiye Cumhuriyeti Devlet Salnamesine Göre Türkiye’deki Üretim Tesislerinin Güç Kaynakları Üzerine Kantitatif Bir Çalışma”, Turkish Studies, Vol:10/9, 2015, s.48-50.

Page 5: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

219 XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

Osmanlı devletinde değirmenlerin, stratejik öneme sahip ve genellikle ihracı

yasak ürünler listesinin başında gelen başta buğday olmak üzere tahıl öğütme işinde

kullanılması yukarıda bahsettiğimiz sosyal-iktisadi dünya görüşü ile birleştiğinde bir

anlam kazanmaktadır. Kaza merkezlerinden başlayarak, büyük şehirlerin, ordunun vs.

beslenmesi için gerekli olan unun öğütülmesi bu açıdan büyük önem arz etmekteydi.

Ancak Osmanlı’da Geç Dönem Ortaçağ ve Erken Modern Dönem Avrupası’nda meydana

gelen teknolojik değişimi, yani su değirmenlerinin un öğütmek veya yağ elde etmek

dışında başka işler için kullanılıp kullanılmadığını tam olarak bilememekteyiz. Bunun

yanında özellikle dokumacılığın yaygın olduğu Balkanların bir kısmında bu türden

mekanik değişimlerin uyarlandığını görebilmekteyiz. Henüz XV. ve XVI. yüzyıllarda su

kuvveti ile işleyen aba, kebe, çuha değirmenlerinin var olduğu dikkat çekmektedir. XV.

yüzyılın sonralarında İspanya’dan kaçıp Osmanlıya sığınan Yahudilerin (Sefarad) o

dönem Avrupa’nın en ileri dokuma tekniğini kullanan İspanya’dan bu teknolojiyi

yanlarında getirdikleri düşünülmektedir17. İskeçe’nin Esketza ırmağı üzerinde bulunan 77

su değirmeninden 24’ünü yünlü kumaş üretimiyle ilgili sıkıştırma tezgâhı durumundaki

kebe değirmenleri oluşturmaktaydı18. Benzer bir şekilde suyun bol olduğu İslimye’de

yünlüler su değirmenlerinde işlenmekteydi19. Ayrıca İzladi’de demir dövmeye yarayan

su değirmenleri ile İstolni Belgrad’ta bir barut değirmeni XVI. yüzyıl kayıtlarına

yansımıştır20.

Osmanlı kanunnamelerinde değirmen işletmeciliği ile ilgili düzenlemeler açık bir

şekilde ifade edilmiş olup, bir değirmencinin uyması gereken kurallar en ince ayrıntısına

kadar belirtilmiştir21. Burada iki temel amaç gözetilmiştir. Bunlardan ilki küçük

işletmelerin devamlılığını sağlamak, ikincisi ise değirmen işletmecisi ile bu işletmeden

faydalanacak kişiler arasında doğabilecek sorunların önüne geçmektir. Özellikle XV. ve

XVI. yüzyıllarda hazırlanan Tahrir defterleri sayesinde, imparatorluğun pek çok

noktasına yayılmış, stratejik öneme sahip bu değirmenlerin vaziyetleri, türleri, sayıları,

taş adetleri, yıl içinde ne kadar çalıştıkları vs. gibi hususlar kayıt altına alınmıştır.

Üretimin kısıtlı ve ulaşım imkânlarının sınırlı olduğu bu yüzyıllarda, Osmanlı yönetim

kademesinin temelde tebaasının refahını sağlamak ve devlet ile halk arasında süregiden

17 Halil Sahillioğlu, “Yeniçeri Çuhası ve II. Bayezid’in Son Yıllarından Yeniçeri Çuha Muhasebesi”, İst Üniv. Güneydoğu Avrupa Araştırmaları Dergisi, S.2-3, 1973-74, s.415-418. 18 Machiel Kiel, “İskeçe”, DİA, C.22, İstanbul 2000, s.554. 19 Mahhiel Kiel, “İslimye”, DİA, C.23, İstanbul 2001, s.74. 20 Machiel Kiel, “İzladi”, DİA, C.23, İstanbul 2001, s.514.; Geza David, “İstolni Belgrad”, DİA, C.23, İstanbul 2001, s.406. 21 Ve değirmenciler gözlene; değirmende tavuk besleyüp halkın ununa ve buğdayına zarar etmeyeler. Vakti bilmek isterler ise ancak bir horoz besleyeler. Eyü döğeler illet etmeyeler ve kimsenin buğdayını değiştirmeyeler ve değirmeni hâlî (boş) komayalar ve yabana gitmeyeler ve taşların vakti geldikçe diş edeler ve haklarından artuk terke almayalar ve uğurlamayalar. Ve her kişi nevbetiyle öğüde ve bir kişinin terkesin çukarub aher kimesneninkini koymayalar. Eğer inad ederlerse muhkem haklarında geline illa muhkem ve müntehi hakkından geleler. Bkz. Ahmet Akgündüz, Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri IV, İstanbul 1992, s.329; Yiğit “XIV-XVI. Yüzyıllarda Menteşe Livasında Değirmenler”, s.104.

Page 6: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

220 WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

yöneten-yönetilen ilişkisini bozmamak adına bu denetim, önem taşımaktaydı. Tahrir

kayıtları, bu anlamda toplumun ihtiyacı olan tahıl ürünlerinin öğütülmesinde kullanılan

değirmenlerin harap, yani kullanılmaz ise bunların tamiri veya yenilerinin yapılması

hususunda geliştirilecek siyasetin belirlenmesinde de bir veri kaynağı olmuştur

diyebiliriz.

Tahrir defterlerinde su değirmenleri, asiyab adıyla tanımlanmış olup, onlardan

alınan vergi ise resm-i asiyab şeklinde kaydedilmiştir. Vergilendirilme yapılırken bina

sayısı değil, değirmenin içinde un öğüten taş (bab) sayısı esas alınmış, aylık 5 akçe

üzerinden, değirmenin çalışma süresine göre bir hesaplama yapılmıştır. Yani 12 ay

boyunca düzenli çalışan bir su değirmeninden 60 akçe, 6 ay süreyle çalışan bir

değirmenden 30 akçe ve ancak sel sularının yürütebildiği değirmenlerden ise kaç ay

çalışmışsa her ay için 5 akçe vergi alınmıştır22. Vergiler bazı yerlerde aynî olarak da

alınabilmekteydi. Mesela, Menteşe livasında değirmenlerden Bursa müddü ile 1 müd

buğday ve 1 müd arpanın vergi olarak toplandığı görülmektedir. Fakat bu uygulamadan

kıtlığa sebebiyet vereceği endişesiyle bir süre sonra vazgeçildiği anlaşılmaktadır23.

Osmanlı devletinde su değirmenlerinin bulunduğu kırsal mekânların sosyo-

ekonomik anlamda diğerlerine oranla olumlu anlamda bir farklılaşmaya sebebiyet

verdiğini belirtmek gerekmektedir. Genellikle köylerin uzağında su akışı boyunca inşa

edilen bu değirmenler, çevre köylerden insanların unlarını öğütmek için günlerce sıra

beklediği ve bu süre zarfında iletişim kurup, sohbet edebildikleri yerler olarak cazibe

merkezleri haline gelmişlerdir. Bu durum aynı zamanda değirmenin bulunduğu yer ile

çevre köyler arasında düzenli bir yol ağının kurulmasına zemin hazırlamıştır24. Nitekim

değirmeni bulunan bazı mezraların zamanla köye dönüşmesi değirmenlerin neden birer

cazibe merkezleri olduğu görüşünü kanıtlar niteliktedir25. Bu bağlamda, bildirinin amacı,

XVI. yüzyıldan XX. yüzyıla, hatta günümüze kadar süreklilik içinde gelen Bozkır’daki

su değirmenlerinin ve işletmeciliğinin niteliği üzerinden, Bozkır ve çevresine neler

kazandırdığını sorgulamak olacaktır.

A-BOZKIR DEĞİRMENLERİ

Osmanlı idari yapılanması içinde Karaman eyaletinin, Beyşehir sancağına bağlı,

Seydişehir kazasına tabi olan Bozkır nahiyesi, XVI. yüzyıl boyunca ortalama 40 köyden

oluşmaktadır26. Bu ünitenin merkezi konumundaki Siristad köyü (gününüzdeki Bozkır

22 Mehmet Akif Erdoğru, “Karaman Vilâyeti Kanunnâmeleri”, OTAM, S.4, Ankara 1993, s.474, 484, 510; Bayram Ürekli - Doğan Yörük, “Karaman Eyâletine ait Bir Kanunnâme Sureti”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, S.8, Konya 2002, s.348. 23 Yiğit, “XIV-XVI. Yüzyıllarda Menteşe Livasında Değirmenler”, s.105. 24 Doğan Yörük, “XVI. Yüzyılda Konya Kazasında Su Değirmenleri ve Bezirhaneler”, Turkish Studies, Volume 9/1, Winter 2014, p.639. 25 Yörük, “Su Değirmenleri”, s.641. 26 Alaattin Aköz, “XVI. Yüzyılın Başlarında Bozkır Nahiyesinde Yerleşme ve Üretim”, Bozkırın Dünü ve Bugünü Sempozyumu, Ed. Mustafa Yılmaz-Ahmet Atalay-Osman Doğanay, Konya 2007, s.68.

Page 7: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

221 XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

adlı yerleşme) Konya’nın 116 km güneyinde Torosların kuzey eteklerinde 1.131 metre

yükseklikte vadiler arasında sıkışıp kalmıştır27. Söz konusu bölge su kaynakları

bakımından zengin sayılabilecek bir konumdadır. Akdağ, Güldağı ve Haydar Dağı’nın

doğu ve kuzey yamaçlarından doğan Çarşamba Çayı; yağmur, kar ve karstik kaynakların

da eklenmesiyle güçlenerek Bozkır’ın ortasından geçmektedir28. Bu çayın

kaynaklarından olan Aygır Pınarı ile Bozkır arasındaki mevkii, konumuz açısından su

değirmenlerinin yoğun bir şekilde işletildikleri su kaynağı olması bakımından önem

taşımaktadır.

Harita 1: 16. ve 19. Yüzyıllarda Bozkır’daki Değirmenler

Bozkır, oldukça dağlık ve engebeli bir arazi üzerinde bulunmasından dolayı

yerleşim birimleri genellikle akarsuların meydana getirdiği derin vadi tabanları üzerinde

kurulmuştur. Başka bir deyişle, halk akarsu kenarlarına yerleşmeyi tercih etmiştir. Bu

27 Hasan Bahar, “Bozkır”, Konya Ansiklopedisi, C.2, Konya Büyükşehir Belediyesi Yayınları, Konya 2011, s.170. 28 Adnan Doğan Buldur-Sabahattin Sarı, “Çarşamba Çayı’nın 15 Aralık 2010 Tarihli Taşkını ve Bozkır’daki (Konya) Etkisi”, Marmara Coğrafya Dergisi, S.25, Ocak 2012, s.91-92.

Page 8: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

222 WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

durum, su değirmenlerinin kırsal yerleşim birimlerinin içinde veya yakınlarında kurulmuş

olabileceğini göstermektedir. Nitekim bugün Dere olarak bilinen kasabanın, XVI. yüzyıl

kayıtlarına, muhtemelen buradaki değirmenlerin fazlalığından dolayı, Değirmendere

olarak kaydedilmiş olması, bu köyde değirmen işletmeciliğinin başat bir unsur olduğunu

göstermesi bakımından önemlidir29.

XVI. yüzyıla ait tahrir defterlerinden elde edilen veriler ışığında, 1500-1584 yılları

arasında Bozkır nahiyesine bağlı köyler arasında başta Değirmendere olmak üzere, Çat

(Çağlayan), Siristad, Avrana, Kiçisandı, Fart, Kazıkdere, Sinandı ve Morsun’da su

değirmenlerinin işletildiğini görmekteyiz. 1500 yılında nahiye içinde toplamda 37 adet

olan değirmen taşı, 1524 yılında hiç değişmeden sabit kalırken, bu rakam 1584 yılında

%108’lik oranda bir artışla 77’ye yükselmiştir30. Yüzyılın sonlarına doğru değirmen

sayısında görülen bu artış eğilimi, Konya kazası dâhilindeki nahiyelerde görülen artışla

benzerlik göstermekle beraber, oran olarak çok daha yukarılarda seyretmiştir31. Bu

hususta, Değirmendere ve Çat köylerinde dönen taş sayısı dikkat çekici bir özellik

taşımaktadır. Nahiyeye bağlı diğer köylerde dönen taş adedi 1 ila 4 arasında değişirken,

Değirmendere’de bu rakam 20’den 38’e, Çat’da ise 9’dan 15’e çıkmıştır. Aygır pınarı

üzerine sıralanmış birbirine yakın bu iki köy, adeta dönemin birer un fabrikası gibi

çalışmışlardır. Değirmenler genellikle bir veya iki gözden (taştan) meydana gelirken,

Siristad, Çat ve Değirmendere köylerindeki değirmenler diğerlerinden nitelik ve nicelik

itibarıyla farklılaşmaktadırlar. Tahrirlere göre Siristad’da 2, 4, 9; Çat’ta 9, 15;

Değirmendere’de 20, 15, 38 taşlı ve hepsinin yıl boyunca çalışıyor olması ile tek bir çatı

altında bulunmaları ilginçtir. Zira XVI. yüzyıl kırsalında bu kadar fazla taşı bünyesinde

barındıran değirmen sayısı neredeyse yok gibidir. Konya32, Aksaray, Akşehir33 ve Ereğli

çevresinde karşılaştığımız en yüksek taş sayısı Ereğli’nin İvriz çayı üzerine kurulmuş

olan 16 taşlı bir değirmendir34. Değirmendere köyündeki 3 ayrı değirmenden birinin 20

taştan zaman içinde 38 taşa çıkması su kaynağı ve iş hacmi açısından önemli olduğu

kadar, değirmenin kurulduğu fiziki alanın büyüklüğüne de işaret eder. Ne var ki sahada

ilgili kişilerle yaptığımız görüşmelerde; söz konusu köyde bir zamanlar 36 değirmenin

varlığı ifade edilmiş, fakat bunun tek bir çatı altındaki konumu kabul görmemiştir.

29 BOA TT 40, s.406; BOA TT 399, s.288. 30 BOA TT 40, s.398-417; BOA TT 399, s.288-295; M. Akif Erdoğru, Beyşehir Sancağının 1584 Tarihli Nüfus Sayımı (Beyşehir, Seydişehir, Bozkır), Ege Üniversitesi Edebiyat Fak. Yay., İzmir 2004, s.380-421. 31 XVI. Yüzyılda Konya kazasına bağlı nahiylerdeki değirmen taş sayıları %35,7’lik bir artışla 109’da 148’e yükselmiştir. Bkz. Yörük, “Su Değirmenleri”, s.641. Konya’daki su değirmenleriyle ilgili diğer çalışmalar için bkz. Remzi Duran-Ali Baş-Ruhi Özcan, Konya Su Değirmenleri, Konya Büyükşehir Belediyesi Kültür Yayınları, Konya 2016; Muammer Ulutürk, “Meram’da Tarihi Su Değirmenleri”, TÜBAR, XXIX, 2011, s.447-460; Ali Baş-Remzi Duran-Ruhi Özcan, “Konya Meram İlçesi Tarihi Su Değirmenleri”, XIV. Ortaçağ ve Türk Dönemi Kazıları ve Sanat Tarihi Araştırmaları Sempozyumu, Konya 2011, s.95-113; M. Akif Erdoğru, “Beyşehir Sancağındaki Su Değirmenleri (1466-1584)”, I. Uluslararası Beyşehir ve Yöresi Sempozyumu Bildiriler Kitabı, Konya 2006, s. 354-360. 32 Yörük, “Su Değirmenleri”, s.647-650. 33 Volkan Ertürk, XVI. Yüzyılda Akşehir Sancağı, Akademi Titiz Yay., İstanbul 2011, s.204-207. 34 TKGM TT 113, vr.369a.

Page 9: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

223 XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

Gerekçe olarak dere kenarında bu kadar geniş bir alanın yokluğu gösterilmiş, buna ek

olarak da mevcut su gücünün tek bir değirmen içinde bu kadar fazla taşı çeviremeyeceği

kanaati dillendirilmiştir35.

Tablo I: XVI. Yüzyılda Bozkır’daki Değirmenler

Köy Adı 1500 1524 1584

Bâb Vzyt Glr Bâb Vzyt Glr Bâb Vzyt Glr

Çat - - - 9 - 480 15 12 ay 900

Avrana - - - - - - 1 1 ay 15

Kiçisandı 3 4ay 60 4 - 60 4 6 ay 120

Fart 2 6 ay 60 - - - 1 12 ay 60

Siristad 2 12 ay 120 4 12 ay 240 9 12 ay 540

Siristad 1 8 ay 40 - - - - - -

Siristad 1 12 ay 60 - - - - - -

Siristad 1 bab 0 - - - - - -

Siristad - - - - - - 1 Harap 0

Kazık(dere) 2 6 ay 60 2 6 ay 60 2 6 ay 60

Değirmendere 20 12 ay 1200 15 12 ay 900 38 12 ay 2280

Değirmendere 1 Harap 0 - - - 2 Harap 0

Değirmendere 1 12 ay 60 1 12 ay 60 1 Hâdis

12 ay

60

Sinandı 2 6 ay 60 2 6 ay 60 2 3 ay 30

Sinandı - - - - - - 1 Hâdis

3 ay

15

Morsun 1 - 0 - - - - - -

TOPLAM 37 1720 37 1860 77 4080

Bozkır nahiyesindeki su değirmenleriyle ilgili söylenmesi gereken bir başka nokta

ise bunların ağırlıklı olarak Sorkun ve Bozkır arasındaki 10-12 km’lik akarsu yatağı

üzerinde kurulmuş olmalarıdır. Nitekim 1500 yılında nahiye içindeki toplam 37 taşın 26

(%70,2)’sı, 1524 yılında 37 taşın 29 (%78,3)’u ve son olarak 1584 yılında 77 taşın 63

(%81,8)’ü bu hat boyunca işletilmiştir. Ancak Osmanlı idarecileri, aynı bölge ve yatak

üzerinde değirmenlerin kurulmasını belli bir ihtiyacın oluşmasına ve ekonomik olarak

diğer değirmenlere zarar vermemesi kuralına bağlamışlardı. Aksi takdirde değirmen

sahipleri arasında husumet doğabileceği düşünülmekteydi. Bu sebeple değirmenler

35 Osman Kalay ve Hasan Kalay. Mülakat tarihi 07.04.2016.

Page 10: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

224 WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

arasındaki mesafe 600 zirâ, yaklaşık 454,8 metre olarak belirlenmişti36. Fakat köylerdeki

değirmen sayılarına bakıldığında bu kurala zaman zaman uyulmadığı da söylenebilir.

Mesela, aynı anda Siristad’da 4, Değirmendere’de 3, Sinandı’da 2 değirmenin varlığı

dikkat çekmektedir. Bu değirmenlerin aralarında mesafelerin olması gerekenden çok daha

yakın olduğu düşünüldüğünde, bölgenin coğrafi şartlarının ve konumunun da belirleyici

rol oynadığı söylenebilir. Sorkun, Değirmendere, Çat ve Siristad gibi Bozkır Çayı

üzerindeki arazi bakımından tarıma elverişsiz köyler bu durumu lehlerine çevirmişler, 10-

12 km’lik hat boyunca değirmenler kurarak çevre köylerden un öğütmek isteyen kişilerin

uğrak yeri olmuşlardır. Bu hareketlilik beraberinde pek çok meslek erbabının buralarda

faaliyet göstermesine de zemin hazırlamıştır.

Tahrir defterleri XVI. yüzyılda değirmenlerin çalışma süreleri hakkında da bilgi

vermektedir. Değirmenler üzerine kuruldukları su kaynaklarının rejimine göre 12 ay, 8

ay, 6 ay veya 3 ay şeklinde çalışma prensiplerine sahiptiler. Daha önce de belirtildiği gibi

işletildiği süre zarfı, ondan alınacak verginin belirlenmesini sağlamaktaydı. Bölgedeki

değirmenlerin ekseriyetinin 12 ay boyunca düzenli olarak çalıştığı görülmektedir. 1500

yılında toplam değirmenlerin %64,8’i, 1524 yılında %54,05’i ve 1584’te ise %83,11’i yıl

boyunca işletilmiştir. Harap yani belli sebeplerle kullanılamaz hale gelen değirmenlerin

sayısı ise çok az denilebilecek bir seviyededir. Yüzyılın son çeyreğinde harap olan 3

değirmene karşılık, 2 yeni değirmen devreye sokulmuştur. Tablo II’de de görüleceği

üzere yıl boyunca çalışan değirmenlerin kabarıklığı, üzerinde kuruldukları su kaynağının

düzenliliğine işaret etmektedir. Yine, mevsimlik yağışlara bağlı oluşan akarsular ve

göletlerin üzerinde de değirmenler kurulmakla birlikte bunların varlığı diğerlerine göre

çok daha azdır.

Tablo II: Bozkır Nahiyesindeki Değirmenlerin Yıllık Çalışma Süreleri

Süre 1500 1524 1584

Adet % Adet % Adet %

12 ay 24 64,86 20 54,05 64 83,11

8 ay 1 2,70 - - - -

6 ay 6 16,21 4 10,81 6 7,79

4 ay 3 8,10 - - - -

3 ay - - 4 10,81 3 3,89

1 ay - - - - 1 1,29

Harap 1 2,70 - - 3 3,89

Belirsiz 2 5,40 9

(10-12 ay)

24,32 - -

Toplam 37 100 37 100 77 100

36 Yörük, “Su Değirmenleri”, s.642.

Page 11: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

225 XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

Karaman eyaleti kanunnamelerinde değirmenlerden aylık 5 akçe üzerinden yıllık 60 akçe

alınması istenilmiştir37. Bu doğrultuda, bir değirmen bünyesindeki birden fazla taşın

vergilendirilmesi de çalışma sürelerine göre değişebilmektedir. Mesela, 1524 tarihinde

Çat köyündeki 9 taşlı değirmene 480 akçelik bir vergi yazılmıştır. Bu miktarı 9’a

böldüğümüzde 53,33 akçelik bir rakam elde edilmektedir. Böyle bir vergilendirme söz

konusu bile olamayacağına göre 9 taştan bir veya bir kaçının daha uzun veya kısa süre

çalıştığı düşünülmelidir. Benzer şekilde, 1500 ile 1524 yılları arasında Bozkır’daki

değirmen taşı sayısı (37) aynı olmasına rağmen, vergi miktarındaki artış taşların çalışma

sürelerinin arttığına işaret etmektedir. Değirmenlerden 1500 yılında 1720 akçe vergi

alınırken, 1524’te bu miktar %8,13’lük bir artışla 1860 akçeye yükselmiş, 1584’te ise

%119,3’lük bir artışla 4080 akçeye çıkmıştır.

Tahrir defterleri değirmenlerin mülkiyetinin kimin elinde olduğu bilgisini de

zaman zaman bizlere verebilir. Bunlar ya bir kişinin mülkiyetinde, ya da herhangi bir

vakfın gelir kalemleri içinde yer alabilirler. Miri diyebileceğimiz mülkiyeti devlete ait

değirmen ise neredeyse yok gibidir. Bu tür değirmenler, defterlere mülkiyet ve tasarruf

hakkı kimin üzerinde ise onun adıyla yazılmışlardır. Mesela, 1500 yılında Siristad

köyündeki değirmenlerden biri Zaviye-i Derviş Mustafa değirmeni38,

Değirmendere’dekilerden biri Kemal Kadı değirmeni, Morsun’daki ise İbrahim Beğ

değirmeni olarak kaydedilmiştir39. Buradaki örneklerde değirmenlerin vakıf veya

mülkiyet haklarına gönderme yapılırken, ekseriyetinde bu illiyet bağları verilmemiştir.

Bu husus, merkezi yönetimin vergi kalemlerini istatiksel bir veri tabanı haline

getirmekten ziyade kendisinin vergi alabileceği kalemleri kayda alma girişimiyle

ilişkilidir.

B-XIX. YÜZYIL’DA BOZKIR DEĞİRMENLERİ

XIX. yüzyılda Bozkır idari bakımdan kaza ünitesine dönüşmüş, buna bağlı olarak

da idari birimin köy sayısı artarak 58’e yükselmiştir40. Yine, XVI. yüzyıldaki gibi

değirmen ve değirmen işletmeciliği Dere (Değirmendere) köyünde yoğunlaşmıştır.

Özellikle Fart, Sinandı (Sandı), Siristad, Çat ve Dere köylerindeki değirmenciliğin XVI.

yüzyıldan XIX. yüzyıla taşınması önemlidir. Bu süreklilik geçmişte kalmamış, günümüze

kadar da devam ettirilebilmiştir. Bu bağlamda, 1840 tarihli Temettuat ile 1845 tarihli

37 Erdoğru, “Kanunnâmeleri”, s.474, 484, 510; Ürekli - Yörük, “Kanunnâme Sureti”, s.348. 38 BOA TT 40, s.398; Şafakçı, bu zaviyenin Şeyh Musa Zaviyesi olabileceğini belirtmektedir. Bkz. Hamit Şafakçı, “Konya’nın Bozkır İlçesindeki Şeyh Musa Zaviyesi”, Tarihin Peşinde Dergisi, S.12, Konya 2012, s.239. 39 BOA TT 40, s.406, 411. 40 Ramazan Tosun, 1256 Tarihli Bozkır Temettuat Defterine Göre Bozkır’ın Köyleri, Palet Yay.,Konya 2015, s. 11-38.

Page 12: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

226 WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

Nüfus defterleri bizlere bazı bilgiler sunmaktadır. Her ne kadar Bozkır’daki değirmen

sayısını tam olarak bilemesek de, değirmen ve değirmen işletmeciliği hakkında Tahrir

defterlerinden elde edemediğimiz verilere ulaşabilmekteyiz. Bu defterlere köylerdeki

değirmenler değil, daha çok değirmenciler ve değirmen hisselerine sahip olanlar yazılmış,

vergilendirmeler de buna göre yapılmıştır. 1840’da Bozkır’a bağlı köylerden 15’inde

gerek hisse mülkiyeti yoluyla, gerekse doğrudan değirmen işletmeciliğiyle uğraşıldığı

anlaşılmaktadır. Bunlar içinde değirmenciler ayrı bir önem taşımaktadır. Zira her

dönemde değirmen ustaları ve işletmecileri zenginlik, zekâ ve el yetenekleri bakımından

yaşadıkları kırsal toplum içinde öne çıkabilmişlerdir. Bu tarihte, Bozkır’da toplam 36

değirmenciden 25 (% 69,4)’inin Dere köyünde, 9 (% 25)’unun ise Çat köyünde varlıkları

tespit edilmiştir41.

1845 tarihli Nüfus defterinde de değirmenci sayısı Temettuat verilerine oldukça

yakındır. Kazadaki bütün değirmenciler Dere (35) ve Çat (7) köylerinde toplanmış, diğer

köylerde yaşayan nüfus için böyle bir statü veya sınıf tanımlaması yapılmamıştır42. Bu

husus, değirmencilik mesleği veya işletmeciliği hakkındaki uzmanlaşmanın bu iki köyde

ortaya çıktığına işaret etmektedir. Değirmencilik ile değirmen mülkiyetini elinde

bulunduran kişileri birbirinden ayırmak gerekir. Değirmenciler hem değirmen sahibi hem

de işleticisi konumunda olabilecekleri gibi başkasının mülkiyetindeki bir değirmeni yıllık

kiralamanın yanında, öğüttükleri buğdaydan aldıkları değirmen hakkı üzerinden de bir

paylaşıma gidebilirlerdi. Nitekim yakın zamana kadar Kütahya’nın Simav ilçesi Kayaışık

köyündeki değirmen işletmeciliği, değirmen hakkı üzerinden alınan hisse ile

yapılmıştır43. Dönemlerinin en fazla kâr getiren işletmeleri olan değirmenlerden

ekonomik olarak değirmencilerden ziyade değirmen sahipleri faydalanmıştır denilebilir.

Zira 1840’taki 36 değirmenciden 19 (% 52,7)’u işlettikleri değirmenlerde herhangi bir

hisseye sahip değildir. Hisse sahibi olanların da hisse oranları oldukça düşük seviyededir.

Mesela, Dere köyündeki toplam 280,75 hisseden pay alan 12 değirmencinin hissesi

sadece ve sadece 36’dır. Bu durum, sermaye ve emek ayrımının belirginleşmeye başladığı

XIII. yüzyıl Avrupa değirmen işletmeciliğinde görülen sermaye sahiplerinin, miras veya

satın alma yoluyla değirmencileri peyderpey bu kârlı işin dışına ittiği döneme

benzemektedir44. Ancak Bozkır örneğinde, değirmencilerin hisselerden mahrum

bırakıldığını iddia etmek pek mümkün değildir. Miras ve satın alma yoluyla

devredildiğini bildiğimiz bu hisselerden45 değirmenciler feragat mı etmiştir, yoksa emek

ve sermaye ayrımında olduğu gibi bir uzmanlaşmanın sonucu mudur, ya da uzun süreden

41 Tosun, 1256 Tarihli Temettuat, s.213-251. 42 BOA NFS 3321, s. 98-107/274-297 43 Kütahya ili Simav ilçesinin Kayaışık köyünde dedeleri, babaları ve kendileri de iki ayrı değirmeni işletmiş olan Veli Arslan ve Tahir Taşdemir ile 29.04.2012 tarihinde yapılan görüşme. 44 Gimpel, Ortaçağ Avrupa Endüstrisi, s.19-20. 45 Dere kasabasında Güleroğlu markasıyla tahin değirmeni işleten Hasan Güler, değirmen hisselerinin erkek ve kız çocuklara miras yoluyla kaldığı gibi satış yoluyla el değiştirebildiğini belirtmektedir. 07.04.2016 tarihinde yapılan mülakat. Hisseler halk arasında okka adıyla konuşulmakta mirasa ve satışa bu haliyle konu olmaktadır.

Page 13: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

227 XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

beri devam edegelen bir işletme tarzı mıdır, maalesef bilemiyoruz. Bunun kendi içinde

bir uzmanlaşmanın ürünü olduğu kanaatini taşımakla birlikte, değirmen hisselerine sahip

olanlarla, değirmen işleten kiracılar arasında derin bir ekonomik ayırımın olmadığını da

zikretmek gerekir.

1840 yılındaki Temettuat veriler dikkate alındığında bir değirmenin yaklaşık 12

hisseden oluştuğu anlaşılmaktadır. Fakat Hoca köyündeki iki örnek tek bir taşın bazen 24

hisseye bölünebileceğini göstermektedir46. Kimi durumlarda 1 hissenin dahi yarım ve

çeyrek oranında parçalandığı karşımıza çıkmaktadır47. Bunun yanında bazı değirmenler

de herhangi bir sehme ayrılmadan bir bütün halinde müstakilen kalabilmişlerdir.

Hissedarlar değirmen taşlarındaki hisseleri oranında öğütülen undan pay almaktaydılar.

Aynı dönemde, her bir hisse 50 kuruş civarında parasal bir değere sahipti. Lakin bu

miktar, muhtemelen, değirmen taşlarının yıllık çalışma prensibine ya da iş kapasitesine

bağlı olarak değişebilmekteydi. Nitekim değirmen taşının tek bir hissesi kimi zaman 10

kuruşa kadar inerken, kimi zaman da 100 kuruşun üzerine çıkabilmekteydi.

Grafik 1: Değirmende 1 Hissenin Kuruş Olarak Oranı (1840)

Bozkır ve çevresinde, 1840’ta, 13’ü müstakil değirmen sahibi olmak üzere

toplamda 168 kişi değirmenlerden hissedardır. Toplam hisse miktarının 604,75 olduğu bu

hissedarlardan 121’i değirmencilik dışında farklı mesleklerle uğraşmaktadır. Bunlar

arasında çiftçiler 160,25 (% 26,49) ile herhangi bir mesleği olmayan şeyh, hacı, efendi,

amelmânde ve şâbb-ı emredler 159,25 (% 26,33) en yüksek paylarla başı çekerlerken,

46 Tosun, 1256 Tarihli Temettuat, s. 118,121. 47 Tosun, 1256 Tarihli Temettuat, s. 217, 222.

14%

31%

7%

29%

7%

12%

50 kuruştan az

50 kuruş

60 kuruş

65-69 kuruş arası

70-79 kuruş arası

80 kuruştan fazla

Page 14: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

228 WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

ameleler de küçümsenmeyecek bir hisseye 113,75 (% 18,80) sahiptirler. İmamlar ve

hatiplerin de değirmen hisselerinden pay aldıkları görülmektedir. Özellikle Hoca

köyündeki 35,5 hisseye sahip olan bu grubun toplamdaki hisse miktarı ise 61,5 (%

10,17)’dur. Ekmeğini bu işten kazanan ve mesleği değirmencilik olanların payı ise 53 (%

8,76) hisse ile oldukça düşük kalmaktadır. Bunlara ilaveten muhtarlar 24,5 (% 4,05),

tacirler 20,5 (% 3,38), demirciler 9 (% 1,48) ve rençberler 3 (% 0,49) gibi farklı meslek

kollarına mensup kişiler gelmektedir.

Bozkır içindeki hisse sahiplerinin yanında Bozkır dışındaki kişilerin de

buralardaki değirmenlerden hisseler aldıkları görülmektedir. Örneğin, Hadim’den Ahmet

Efendi mahdumu Rasih Efendi, Alanya sancağına bağlı Seki köyünden Hüseyin ve

Alanya sancağından Abdi Paşa Gezlevi, Dere ve Çat köyündeki değirmen hisselerini satın

alarak, yatırım yapmışlardır. Değirmen gelirlerinin bu kadar fazla hisseye ayrılması ve

her meslekten birilerinin bu hisselere yatırım yapabiliyor olması, bir nevi borsa gibi işlem

gördüğünün bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Böyle bir yapılanma içinde

hisselerin daha çok imam, hatip, muhtar gibi idareciler ile hacı, şeyh, değirmenciler ve

tacirler elinde birikmesi beklenirken çiftçiler ve amelelerin öne çıkması, henüz emek ve

sermaye ayrımından kaynaklı uzmanlaşmanın gerçekleşmediği söylenebilir.

Tablo III: Değirmenlerde Hissesi Sahibi Olan Toplumsal Kesimler (1840)

Meslekler Hisse Sayısı %

1 Çiftçiler 160,25 26,49

2 Mesleksizler (şeyh, hacı, efendi,

amelmânde ve şâbb-ı emredler)

159,25 26,33

3 Ameleler 113,75 18,80

4 İmam ve Hatipler 61,5 10,17

5 Değirmenciler 53 8,76

6 Muhtarlar 24,5 4,05

7 Tacirler 20,5 3,38

8 Demirciler 9 1,48

9 Rençberler 3 0,49

Toplam 604,75 99,95

Değirmen hisselerinin köy bazında dağılımına bakıldığında ise 280,75 (%46,42)

hisse ile Dere köyü başı çekmektedir. Bu oran Bozkır içindeki tüm hisselerin yaklaşık

yarısına denk gelmektedir. Dolayısıyla Dere köyü, değirmen işletmeciliği hususunda

Page 15: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

229 XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

XVI. yüzyıldaki konumunu XIX. yüzyıl ortalarına kadar taşıyabilmiştir. Dere’yi 137

(%22,65) hisseyle Çat, onu da 100,5 (% 16,61) hisseyle Hoca köyü takip etmiştir48.

Tablo IV: Değirmen Hisselerinden Pay Alanlar (1840)

Köy Adı Dğrmnc DODHO FMODHO DHSO THM

Pınarcık 1 1 1 1 müstakil 1 müstakil

Hoca - - 6 12

7 müstakil

100,5 hisse

7 müstakil

Gerez 1 1 - - -

Gezlevi - - 1 2 21 hisse

Dedemköy - - 1 1 müstakil 1 müstakil

Kayapınar - - 6 7 29 hisse

Çat 9 4 34 46 137 hisse

Dere 25 13 62 87

3 müstakil

280,75 hisse

3 Müstakil

Kuruçay - - 2 2 6 hisse

Arvana - - 2 2 12 hisse

Erdoğan - - 2 2 9 hisse

Sandı - - - 1 1 hisse

Bademli - - 1 1 müstakil 1 müstakil

Karaardıç’ın

Çeşme

- - 4 5 6,5 hisse

Fart - - 1 2 2 hisse

TOPLAM 36 19 121 168

13 müstakil

604,75 hisse

13 müstakil

Dğrmnc: Değirmenci; DODHO: Değirmenci Olup Değirmen Hissesi Olmayanlar; FMODHO: Farklı

Mesleklerden Olup Değirmen Hissesi Olanlar; DHSO: Değirmenlerde Hisse Sahibi Olanlar; THM: Toplam

Hisse Miktarı

C-DEĞİRMENLERİN TAHUNHANEYE DÖNÜŞÜMÜ

Bozkır’daki değirmenlerin tarihi serüveni içerisinde önemli kilometre taşlarından

biri de un öğütmekte kullanılan bu su değirmenlerinin tahin değirmenlerine dönüşmesidir.

Teknik anlamda ciddi bir sistem değişikliğine gerek kalmadan un değirmenleri tahin

değirmenlerine dönüştürülebilir. Buradaki değişim, sadece ve sadece öğütme taşlarının

yumuşaklığı veya sertliğindedir. Un değirmenlerinde kullanılan taşlarda herhangi bir

değişiklik yapılmadan tahin üretimine geçilirse taşların sık sık değiştirilmesi gerektiği,

bunun yerine daha sert taşların tercih edilmesiyle bu sürenin uzatılabileceği dile

48 Veriler Ramazan Tosun’un 1256 Tarihli Temettuat Defterine Göre Bozkır’ın Köyleri adlı kitabının 39 ile 398 sayfaları arasından çıkarılmıştır.

Page 16: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

230 WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

getirilmektedir. Nitekim un değirmenleri için XVI. yüzyılda Konya çevresindeki köy,

mezraa ve dağlardan temin edilebilen taşlar49 tahin değirmenlerinde kullanılmamış,

bunun yerine Bigadiç/Balıkesir çevresindeki daha sert taşlar tercih edilmiştir.

Su gücüyle çalışan un değirmenlerinin tahinhaneye dönüşümü, aynı zamanda

Bozkır’ın (özellikle Dere köyünün) yüzyıllar boyu değirmencilik alanındaki ustalığını

müteşebbis bir ruhla besleyerek, dönemin ekonomik şartları çerçevesinde uyarlamasının

da bir göstergesidir. Zira tarihsel süreç içinde bünyesinde en fazla değirmeni barındıran

Değirmendere (Dere) köyü, günümüzde de tahin değirmenleriyle adını duyurmaktadır.

Bozkır ve çevresinde faaliyet gösteren işletmelerden Güleroğlu, Çavuşoğlu ve

Kalaycıoğlu gibi markaların bu köyde toplanması, geleneğin günümüze taşınması

bakımından önemlidir.

Dönüşümün ne zaman gerçekleştiği hakkında kesin bir tarih verilemese de bugün

tahin değirmeni işletenler, bunun yaklaşık 100 yıl önce meydana geldiğini

belirtmektedirler50. Buradaki belirleyici faktör su gücü yerine motor gücünün devreye

girmiş olmasıdır. Daha önce Seydişehir, Akören, Akseki, Hatunsaray’a kadar geniş bir

coğrafi alana hizmet eden Bozkır değirmenleri, motor gücüyle çalışan değirmenlerin

kullanılmaya başlanmasıyla bu etkinliğini kaybetmişlerdir. Su değirmeni sahipleri

işletmelerini kapatmak veya dönemin şartlarına göre teknolojisini değiştirerek, mevcut

işlerine devam etmek yerine küçük bir değişiklikle farklı bir sektöre kaymayı tercih

etmişlerdir. Susamın ezilerek yağının çıkarılması işlemi olan bu sektör, Bozkır için

oldukça yeni bir iş sahası olarak görülmelidir. Çünkü XVI. yüzyıldan XX. yüzyıla kadar

Bozkır ve çevresinde ziraatı hiç bir zaman yapılmayan susam bu sektörün ana ham

maddesidir. Bu bağlamda, Bozkır’daki değirmen işletmeciliğinin undan tahine geçişi,

sadece sektör değişimiyle kalmayıp, Bozkır Tahini adıyla tahine marka verecek kadar

kendisiyle özdeşleştirmesi önemlidir. Bu ustalık, şüphesiz Bozkırlı değirmencilerin

susamı işleme biçiminde ve kaliteli tahinin elde edilmesindeki yüzlerce yıldan beri

nesilden nesile aktara geldikleri değirmencilik hakkındaki bilgi birikiminde aranmalıdır.

Osmanlı kaynaklarında susam yağının çıkarıldığı yerlere tahunhane denilmekte

ve taş sayıları bâb kabul edilmekte, buna göre vergilendirilmekteydi. XVI. yüzyıl Bozkır

Tahrir defterlerinde herhangi bir tahunhane kaydına rastlanmamakta, buna karşılık

Bozkır’ın yaklaşık 80 km batısındaki Akseki kazasının 9 köyünde tahin imalathaneleri

görülmektedir. Bu işletmelerden alınan vergi miktarı, içlerinde dönen taş sayılarına ve

çalışma sürelerine göre değişmektedir. Nitekim buradaki vergiler 15 akçeden başlamakta,

150 akçeye kadar çıkmaktadır. 1575’te bu tahunhanelere yıllık 615 akçelik bir vergi

yazılmış51, buralarda işlenen susamın da Akseki’ye bağlı Birgos, Fersin, Eyügalu ve Murt

49 Yörük, “Su Değirmenleri”, s.645-646. 50 Osman Kalay, Mustafa Kalay ve Hasan Güler ile yapılan mülakat. 07.04.2016. 51 İsmail Kıvrım, “XVI. Yüzyılda Akseki (Yerleşme, Nüfus, Ekonomi)”, Osmanlı Medeniyeti Araştırmaları Dergisi, C.1, S.1, Temmuz 2015, s.53.

Page 17: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

231 XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

köylerinde üretildiği ve yıllık 530 akçelik bir vergiye karşılık geldiği kaydedilmiştir52.

XIX. yüzyılın ortalarında Akseki’deki durumu bilmiyorsak da Alanya’ya bağlı Kerliye,

Şeyh ve Oba nahiyelerinde toplam 10 dönümlük bir arazide susam üretiminin yapıldığı

anlaşılmaktadır53. Bozkır dışındaki Akseki ve Alanya gibi merkezlerdeki susam üretimi

ve tahunhane işletmelerinden bahsedişimizin sebebi, eskiden beri buralarda üretilip,

işletilmesine rağmen tahini markaya dönüştürememiş ve tahin işletmeciliğinde

derinleşememiş olmalarını vurgulamak içindir.

XVI. yüzyıldaki Akseki su değirmenleri hiç de azımsanmayacak kadar bir yekûn

ve dağılım gösterse de neredeyse tamamının mevsimlik yağışlara bağlı olduğu

görülmektedir. Su kaynaklarının yetersizliği değirmenlerin çalışma sürelerini ve üretim

kapasitelerini olumsuz yönde etkilemiş olmalıdır. Mevsimsel yağışların artışına bağlı

olarak su debisinin yükseldiği dönemlerde işleyen değirmenler, yıl içerisinde genellikle

4-6 ay arasında çalışabilmişlerdir. Akseki değirmenlerinde dönen taş sayısı

Bozkır’dakilere yakın olmakla beraber çalışma süreleri bakımından oldukça gerideydi.

1500 tarihinde Görsetle köyünde 6 ay çalışan değirmenin dışındaki tüm değirmenler 4 ay

işletilebilmişlerdir. 1575 yılına gelindiğinde ise Simyan köyündeki 2 taşlı değirmen 12

ay, 9 köyde 4 ay, 3 köyde 6 ay ve 2 köyde de 3 ay süreyle çalıştırılabilmişlerdir54.

Akseki değirmenlerin çalışma sürelerinin kısıtlılığından dolayı buradaki

değirmenciliğin Bozkır’daki gibi uzmanlaşmaya gitmediği, hatta değirmenlerin

devamlılığında aksamalara neden olduğu ileri sürülebilir. Nitekim XVI. yüzyıldan XIX.

yüzyıla, hatta günümüzde bile Akseki’de susam ziraatı55 ve tahin üretimi56 yapılmasına

rağmen, Bozkır gibi markaya ve ticari değere dönüştürülememesinin arkasındaki

nedenler, değirmenlerin çalışma dönemlerinin azlığında ve sürekliliğinin

sağlanamamasında aranmalıdır. Değirmenlerin çalışmadığı zamanlarda Aksekililer

buğdaylarını öğütmek için daha çok Bozkır’a gelmişlerdir. Bu husus yakın zamanlara

kadar devam etmiş, Manavgat-Akseki yörüklerinin önce buğday, daha sonra susam nakli

ve tahin ihtiyacı ile ticaretinde Bozkır değirmenleri, özellikle Dere köyü merkezi bir

konum üstlenmiştir. Öyle ki yakın zamanlara kadar, 250-300 kişilik gruplar halinde gelen

yörükler getirdikleri susamdan Dere köyünde tahin çıkartıp satmak üzere geri

götürdükleri anlatılmaktadır57.

52 Kıvrım, “Akseki”, s.50. 53 Nazım Karagedik, XIX. Yüzyıl Ortalarında Alanya (Temettuat Defterlerine Göre), PAÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Denizli 2005, s.46. 54 Kıvrım, “Akseki”, s.52-53. 55 http://www.haberler.com/akseki-tahini-pazara-cikti-2334457-haberi/Erişim Tarihi: 31.08.2016. 56 http://www.yazanoglu.com/Erşim Tarihi: 31.08.2016. 57 Osman Kalay ile yapılan mülakat. 07.02.2016.

Page 18: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

232 WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

Yine, Akseki-Bozkır hattı Alanya limanını iç bölgelere bağlayan önemli bir ticari

yol bağlantısı idi58. Bozkır’a çevre köylerden ve kasabalardan gelip değirmenlerde

buğdaylarını öğütmek için günlerce sıra bekleyen insanlar, aynı zamanda Dere ve Çat

köylerinde nüfus yoğunluğunun artmasına ve çeşitli meslek dallarının buralarda ortaya

çıkmasına zemin hazırladılar. Ayakkabıcılık, demircilik, bıçakçılık, tüfenkçilik vs. bu

mesleklerden bir kaçıdır59. XX. yüzyıl başlarında önemli bir ticaret emtiası haline

gelmeye başlayan susam ve ondan elde edilen tahin Bozkır için yeni bir sektör olarak

kendini gösterdi. Özellikle Dere köyü merkezli su değirmenleri tahin değirmenlerine

dönüştürülerek piyasaya tahin arz edildi. Öyle ki değirmeni olmayan müteşebbis

girişimciler satın aldıkları susamı öğütmek için değirmenleri günlük veya haftalık

kiralama yoluna giderek çıkardıkları tahini piyasada satıyor, ellerindeki mal bittikten

sonra bu işi tekrarlıyorlardı. Bozkır’daki tahin firmalarından Güleroğlu Tahinleri aile

şirketi bu şekilde doğmuştur60. Böylelikle bir yandan değirmen sahipleri, diğer yandan

ticaretten anlayan, piyasayı tanıyan kiracıların devreye girmesiyle Akseki ve Manavgat

çevresinden gelen susam, Bozkır değirmenlerinde tahine dönüşmüş, Bozkırlı ticaret

erbabının elinde bölgesel ve ulusal pazarlara ulaşarak Bozkır Tahini adıyla ticari bir

marka haline gelmiştir.

Günümüzde, Bozkır tahininin üretimi Dere ve Sorkun köylerinde kurulmuş olan

Kalaycıoğlu, Çavuşoğlu, Güleroğlu, Karabacak ve Göktepe gibi firmalar öncülüğünde

devam etmektedir. Bu değirmenlerdeki taşların bir kısmı su ile bir kısmı da elektrik ile

çalışmaktadır. Motor gücü öğütme taşlarını aşırı ve hızlı döndürdüğünden susamı yakma

riski taşımakta ve tahin kalitesini bozmaktadır. Bunun yerine geleneksel yöntem olan su

gücü tercih edilmiş, fakat suyun olmadığı veya kullanılamadığı yerlerde ise motor gücü

devreye girmiş, taşların saniyedeki dönme hızı ve sayısı, su gücününkine indirgenerek

tahinin yanma veya iyi ezilmeme riski ortadan kaldırılmıştır. Tahin imalatında susamın

niteliği (yerli, ithal) kadar ateşte kavrulması ve ezilmesi en önemli safhaları

oluşturmaktadır. Yerli susamın ithale göre daha yağlı ve rehalı olduğu belirtilmekte61,

kavrulurken tavının kaçırılması yanmasına, tavlanmaması ise çiğ kalmasına neden olduğu

zikredilmekte, ezilmesi esnasındaki taşın ağırlığı ve gücü de yine yanmaya ve acımaya

sebep olduğu dile getirlmektedir. Nitekim M. Ali Göktepe, Aksekili değirmencilerin

susamı yaktıklarından dolayı kaliteli tahin üretemediklerini, bu yüzden sadece

Bozkırlıların değil Akseki ve Manavgat çevresinde yaşayan insanların da Bozkır

tahinlerine yöneldiklerini dile getirmiştir62. Halen, Çat köyünde bir un değirmeni,

Sorkun’da Mehmet Çavuş ve Karabacak Tahin işletmesi (ikisi aynı işletmeyi kullanıyor)

58 Selim Hilmi Özkan, “Tarihi Alanya-Bozkır Yolu ve Bu Yolun Tarihi Serüveni”, Alanya XII. Tarih ve Kültür Sempozyumu, ed. Faruk Nafiz Koçak, 2012, s.292-296. 59 Hasan Güler ile yapılan mülakat. 07.02.2016. 60 Hasan Güler ile yapılan mülakat. 07.02.2016. 61 http://www.butundunya.com/pdfs/2015/12/129-133.pdf/Erişim Tarihi: 01.09.2016. 62 Mehmet Ali Göktepe ile yapılan mülakat. 07.02.2016

Page 19: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

233 XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

ve Dere’de Güleroğlu Tahin imalathanesinin bünyesindeki 5 taştan 2’si su gücüyle

çalışmaktadır.

Resim 1: Su gücü ve elektrikle çalışan tahin değirmenleri (Güleroğlu tahin işletmesi)

SONUÇ

Modern öncesi dönemin küçük sanayi tesisleri olan değirmenler kuruldukları

yerlerin sosyo-kültürel ve ekonomik yapılarını değiştirip dönüştürme özellikleri

bakımından dikkate değerdir. Bu bağlamda, Bozkır Çayı üzerinde Dere, Çat ve Siristad

(Bozkır) köylerindeki değirmenler pek çok özellikleriyle diğerlerinden

farklılaşmaktadırlar. Öncelikle, buradaki değirmenlerin genelde yıl boyunca

çalıştıklarını, bünyesinde barındırdıkları taşların fazlalığından dolayı birer fabrika

görünümünde olduklarını, XVI. yüzyıldan XX. yüzyıla kadar varlıklarını

koruyabildiklerini, hatta zamanla niteliklerini değiştirebildiklerini belirtmemiz gerekir.

Bu husus, söz konusu köyleri nüfus yoğunluğu ile iktisadî ve içtimaî açıdan çevrelerinin

merkezi haline getirdiği gibi babadan oğula intikal eden derin bir değirmencilik birikimini

de doğurmuştur. Yıl boyunca çalışan değirmenler miras veya satış yoluyla hisselere

bölünmüş, bunlar borsa gibi alınıp satılmış, hisseler değirmencilerden çok çiftçi, amele,

vs. gibi kişiler elinde birikmiştir. XX. yüzyıl başlarında motorlu değirmenlerin devreye

girmesiyle rekabet gücünü un sektöründen yabancısı oldukları tahine kaydıran bozkırlı

Page 20: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

234 WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

değirmenciler, Akseki ve Manavgat’taki rakiplerine fark atmışlar, kısa süre içinde Bozkır

Tahini adıyla, tahinde ticari bir marka meydana getirmişlerdir.

Page 21: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

235 XVI. YÜZYILDAN GÜNÜMÜZE BOZKIR SU DEĞİRMENLERİ VE DEĞİRMEN İŞLETMECİLİĞİ

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

KAYNAKÇA

Başbakanlık Osmanlı Arşivi Tapu Tahrir Defterleri (BOA TT): 40, 399, 392.

Başbakanlık Tapu Kadastro Arşivi (TKGM) TT 113

Başbakanlık Osmanlı Arşivi Nüfus Defterleri (BOA NFS): 3321

AKGÜNDÜZ, Ahmet, Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri IV, İstanbul 1992.

AKÖZ, Alaattin, “XVI. Yüzyılın Başlarında Bozkır Nahiyesinde Yerleşme ve Üretim”, Bozkırın Dünü

ve Bugünü Sempozyumu, Ed. Mustafa Yılmaz-Ahmet Atalay-Osman Doğanay, Konya 2007, s.67-

86.

ARSLAN, Ozan, “1927-1928 Türkiye Cumhuriyeti Devlet Salnamesine Göre Türkiye’deki Üretim

Tesislerinin Güç Kaynakları Üzerine Kantitatif Bir Çalışma”, Turkish Studies, Vol:10/9, 2015, s.43-

58.

AYNURAL, Salih, İstanbul Değirmenleri ve Fırınları Zahire Ticareti (1740-1840), Tarih Vakfı Yurt

Yayınları, İstanbul 2001.

BAHAR, Hasan, “Uygarlıkların Kaynağı Su”, Su Medeniyeti Sempozyumu, Ed. Kerim Han Acar,

Konya 2010, s.42-69.

BAHAR, Hasan, “Bozkır”, Konya Ansiklopedisi, C.2, Konya Büyükşehir Belediyesi Yayınları, Konya

2011, s.170-172.

BASALLA, George, Teknolojinin Evrimi, Çev. Cem Soydemir, 8. Baskı, Tubitak Yay., Ankara 2000.

BAŞ, Ali -Remzi Duran-Ruhi Özcan, “Konya Meram İlçesi Tarihi Su Değirmenleri”, XIV. Ortaçağ ve

Türk Dönemi Kazıları ve Sanat Tarihi Araştırmaları Sempozyumu, Konya 2011, s.95-113.

BRAUDEL, Fernand, Maddi Uygarlık, Ekonomi ve Kapitalizm XV-XVIII. Yüzyıllar, I. Cilt, Çev.

Mehmet Ali Kılıçbay, Gece Yay., İstanbul 1993.

DANIŞMAN, H.H. Günhan, “A Survey of Turbine-Type Water-Mills in the Bolu Region of the Central

Anatolian Plateau”, METU Journal of the Faculty of Architecture, Volume 3, Number 1, 1997, p.17-

37.

DAVID, Geza, “İstolni Belgrad”, DİA, C.23, İstanbul 2001, s.405-407.

DOĞAN, Adnan Buldur-Sabahattin Sarı, “Çarşamba Çayı’nın 15 Aralık 2010 Tarihli Taşkını ve

Bozkır’daki (Konya) Etkisi”, Marmara Coğrafya Dergisi, S.25, Ocak 2012, s.81-107.

DURAN, Remzi -Ali Baş, Ruhi Özcan, Konya Su Değirmenleri, Konya Büyükşehir Belediyesi Kültür

Yayınları, Konya 2016.

EPSTEIN, Steven A, Geç Dönem Ortaçağ Avrupası: Ekonomi ve Sosyal Tarih-1000-1500, Çev. Serap

Işık, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yay., İstanbul 2014.

ERDOĞRU, M. Akif, Beyşehir Sancağının 1584 Tarihli Nüfus Sayımı (Beyşehir, Seydişehir, Bozkır), Ege

Üniversitesi Edebiyat Fak. Yay., İzmir 2004.

ERDOĞRU, M. Akif, “Beyşehir Sancağındaki Su Değirmenleri (1466-1584)”, I. Uluslararası Beyşehir ve

Yöresi Sempozyumu Bildiriler Kitabı, Konya 2006, s. 354-360.

ERDOĞRU, M. Akif, “Karaman Vilâyeti Kanunnâmeleri”, OTAM, S.4, Ankara 1993, s.467-516.

GENÇ, Mehmet, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul 2000.

GIMPEL, Jean, Ortaçağda Endüstri Devrimi, 7. Basım, Çev. Nazım Özüaydın, Tubitak Yay, Ankara

2004.

KARAGEDİK, Nazım, XIX. Yüzyıl Ortalarında Alanya (Temettuat Defterlerine Göre), PAÜ Sosyal

Bilimler Enstitüsü, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Denizli 2005.

KIEL, Machiel, “İskeçe”, DİA, C.22, İstanbul 2000, s.553-555.

KIEL, Machiel, “İzladi”, DİA, C.23, İstanbul 2001, s.513-515.

KIEL, Mahhiel, “İslimye”, DİA, C.23, İstanbul 2001, s.73-75.

KIVRIM, İsmail, “XVI. Yüzyılda Akseki (Yerleşme, Nüfus, Ekonomi)”, Osmanlı Medeniyeti

Araştırmaları Dergisi, C.1, S.1, Temmuz 2015, s.36-62.

KOÇ, Ümit, “XVI. Yüzyıl Anadolu’sunda Değirmenler”, Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi, S.149,

Nisan 2004, s.181-190.

KÖSE, Faruk, “Su Makinalarının Medeniyet Tarihinde Gelişimi ve Önemi”, Su Medeniyeti

Sempozyumu, Ed. Kerim Han Acar, Konya 2010, s.516-527.

Page 22: WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH … Doğan Yörük Onur Kabak... · 15 Mehmet Genç, Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi, Ötüken Neşriyat, İstanbul

236 WATERMILLS AND ITS MANAGEMENT IN BOZKIR FROM XVITH CENTURY TO PRESENT DAY

ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR

LEWIS, E. E, Teknolojinin Başyapıtları-Yaratıcı Mühendisliğin, Mimarlığın ve Tasarımın Tarihi, Çev.

Bilal Gölgeçen, Güncel Yay., İstanbul 2005.

ÖZDAL, Ahmet N, “Ortaçağ İslâm Dünyasında Farklı İşletmecilik Türleri ve Organizasyonel Yapıları-

Bir Taslak Çalışması”, Marmara Türkiyat Araştırmaları Dergisi, C.1, S.1, 2014, s.73-95.

ÖZKAN, Selim Himi, “Tarihi Alanya-Bozkır Yolu ve Bu Yolun Tarihi Serüveni”, Alanya XII. Tarih ve

Kültür Sempozyumu, ed. Faruk Nafiz Koçak, 2012, s.292-296.

SAHİLLİOĞLU, Halil, “Yeniçeri Çuhası ve II. Bayezid’in Son Yıllarından Yeniçeri Çuha Muhasebesi”,

İst Üniv. Güneydoğu Avrupa Araştırmaları Dergisi, Sayı: 2-3, 1973-74, s.415-466.

STRABON, Geographika-Antik Anadolu Coğrafyası (Kitap XII-XIII-XIV), çev. Adnan Pekman,

Arkeoloji ve Sanat Yayınları, 2009.

ŞAFAKÇI, Hamit, “Konya’nın Bozkır İlçesindeki Şeyh Musa Zaviyesi”, Tarihin Peşinde Dergisi, Sayı:

12, 2012, s.237-255.

TEZ, Zeki, Bilim ve Teknikte Ortaçağ Müslümanları, Nobel Yay., Ankara 2001.

TOSUN, Ramazan, 1256 Tarihli Bozkır Temettuat Defterine Göre Bozkır’ın Köyleri, Palet Yay.,Konya

2015.

TURGUT, Murat, “Tarhuntašša’daki Su Kültü Mekânları”, Tarihin Peşinde, S.14, Konya 2015, s.337-

354.

ULUTÜRK, Muammer, “Meram’da Tarihi Su Değirmenleri”, TÜBAR, XXIX, 2011, s.447-460.

ÜREKLİ, Bayram - Doğan Yörük, “Karaman Eyâletine ait Bir Kanunnâme Sureti”, Selçuk Üniversitesi

Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, S.8, Konya 2002, s.339-372.

YİĞİT, Ahmet, “XIV-XVI. Yüzyıllarda Menteşe Livasında Değirmenler”, Muğla Üniversitesi Sosyal

Bilimler Enstitüsü Dergisi, Bahar 2007, S.18, s.97-155

YÖRÜK, Doğan, “XVI. Yüzyılda Konya Kazasında Su Değirmenleri ve Bezirhaneler”, Turkish Studies,

Volume 9/1, Winter 2014, p.637-655.

Mülakat Yapılan Kişiler

ASLAN, Veli, 01.04.1951 Kütahya ili Simav ilçesi Kayaışık köyü doğumlu olup dedesi, babası ve kendisi

de değirmencilik yapmıştır.

GÖKTEPE, Mehmet Ali, 20.07.1950 Konya ili Bozkır ilçesi Sorkun köyü doğumlu olup Göktepe

tahinlerinin sahibidir.

GÜLER, Hasan: 01.05.1942 Konya ili Bozkır ilçesi Dere köyü doğumlu olup Güleroğlu tahinlerinin

sahibidir.

KALAY, Mustafa, 01.07.1965 Konya ili Bozkır ilçesi Dere köyü doğumlu olup Kalaycıoğlu tahinlerinin

sahiplerindendir.

KALAY, Osman, 01.02.1956 Konya ili Bozkır ilçesi Dere köyü doğumlu olup Kalaycıoğlu tahinlerinin

sahiplerindendir.

TAŞDEMİR, Tahir, 28.11 1954 Kütahya ili Simav ilçesi Kayaışık köyü doğumlu olup dedesi, babası ve

kendisi de değirmencilik yapmıştır.