157
T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) DURUŞMA TUTANAĞI ESAS NO :2009/191 CELSE NO :74 CELSE TARİHİ :16.08.2010 BAŞKAN :KÖKSAL ŞENGÜN 20909 ÜYE :HASAN HÜSEYİN ÖZESE 28298 ÜYE :HÜSNÜ ÇALMUK 32346 C. SAVCISI :MEHMET ALİ PEKGÜZEL 33954 C. SAVCISI :NİHAT TAŞKIN 36924 KÂTİP :ONUR YİĞİT 134033 Mahkeme Başkanı Köksal Şengün ile Üye Hakimler Hasan Hüseyin Özese ve Hüsnü Çalmuk’tan oluşan mahkeme heyeti tarafından 16 Ağustos 2010 tarihli oturum açıldı. Tutuklu sanıklardan Oğuz Bulut, Fatih Hilmioğlu, Levent Ersöz, Ersin Gönenci ve Mehmet Haberal dışındaki tutuklu sanıklar cezaevinden getirildi. Bağsız olarak huzurdaki yerlerine alındı. Sanık müdafilerinden Mehmet Şener Eruygur, Rıza Ferit Bernay, Levent Ersöz müdafii Av. Zeki Aksoy, sanıklar Ahmet Hurşit Tolon, Mehmet Haberal müdafii Av. Yasemin Antakyalıoğlu, sanıklar Kemal Aydın, Neriman Aydın müdafii Av. Ayhan Okutan, sanıklar Ersin Gönenci, Oğuz Bulut müdafii Av. Mehmet Doğurga, Sanıklar Hasan Atilla Uğur, Mustafa Levent Göktaş, Tuncay Özkan ve bir kısım diğer sanıklar müdafii Av. Celal Ülgen, sanıklar Tuncay Özkan, Mesut Özcan ve Hüseyin Nazlıkul müdafii Av. Gizem Öcalan, sanıklar Taylan Özgür Kırmızı, Yalçın Küçük, Muhammet Sarıkaya müdafii Av. Hasan Fehmi Demir, sanık Levent Ersöz müdafii Av. Ali Rıza Dizdar’ın geldikleri görülmekle huzurdaki yerlerine alındı. Açık yargılamaya devam olundu. Sanık Levent Ersöz müdafii Av. Ali Rıza Dizdar tekrar huzura alındı. SAVUNMASINA KALDIĞI YERDEN DEVAMLA: Sanık Levent Ersöz müdafii Av. Ali Rıza Dizdar:”Teşekkür ederim. Klasör 116’da kalmıştım. Bu klasörde terörle mücadele şube

Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar/ergenek…  · Web viewSanık müdafilerinden Mehmet Şener Eruygur, Rıza Ferit Bernay, Levent Ersöz müdafii Av. Zeki Aksoy,

  • Upload
    others

  • View
    1

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

T

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 16.08.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:74 Sayfa:28

T.C.

İSTANBUL

13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ

( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) DURUŞMA TUTANAĞI

ESAS NO

:2009/191

CELSE NO

:74

CELSE TARİHİ :16.08.2010

BAŞKAN

:KÖKSAL ŞENGÜN

20909

ÜYE

:HASAN HÜSEYİN ÖZESE

28298

ÜYE

:HÜSNÜ ÇALMUK

32346

C. SAVCISI

:MEHMET ALİ PEKGÜZEL

33954

C. SAVCISI

:NİHAT TAŞKIN

36924

KÂTİP

:ONUR YİĞİT

134033

Mahkeme Başkanı Köksal Şengün ile Üye Hakimler Hasan Hüseyin Özese ve Hüsnü Çalmuk’tan oluşan mahkeme heyeti tarafından 16 Ağustos 2010 tarihli oturum açıldı.

Tutuklu sanıklardan Oğuz Bulut, Fatih Hilmioğlu, Levent Ersöz, Ersin Gönenci ve Mehmet Haberal dışındaki tutuklu sanıklar cezaevinden getirildi.

Bağsız olarak huzurdaki yerlerine alındı.

Sanık müdafilerinden Mehmet Şener Eruygur, Rıza Ferit Bernay, Levent Ersöz müdafii Av. Zeki Aksoy, sanıklar Ahmet Hurşit Tolon, Mehmet Haberal müdafii Av. Yasemin Antakyalıoğlu, sanıklar Kemal Aydın, Neriman Aydın müdafii Av. Ayhan Okutan, sanıklar Ersin Gönenci, Oğuz Bulut müdafii Av. Mehmet Doğurga, Sanıklar Hasan Atilla Uğur, Mustafa Levent Göktaş, Tuncay Özkan ve bir kısım diğer sanıklar müdafii Av. Celal Ülgen, sanıklar Tuncay Özkan, Mesut Özcan ve Hüseyin Nazlıkul müdafii Av. Gizem Öcalan, sanıklar Taylan Özgür Kırmızı, Yalçın Küçük, Muhammet Sarıkaya müdafii Av. Hasan Fehmi Demir, sanık Levent Ersöz müdafii Av. Ali Rıza Dizdar’ın geldikleri görülmekle huzurdaki yerlerine alındı.

Açık yargılamaya devam olundu.

Sanık Levent Ersöz müdafii Av. Ali Rıza Dizdar tekrar huzura alındı.

SAVUNMASINA KALDIĞI YERDEN DEVAMLA:

Sanık Levent Ersöz müdafii Av. Ali Rıza Dizdar:”Teşekkür ederim. Klasör 116’da kalmıştım. Bu klasörde terörle mücadele şube müdürlüğünden savcıya yazı yazılmış. Bileşim sistemleri şube müdürünün yazısında vatansever.com sitesinin Kıvılcım İstanbuloğulları adına kayıt edildiği bildirilmiş. Ancak ABD’den yayın yapıldığı için ABD’den aynen böyle geçiyor tabir ABD’den yayın yapıldığı için IP adres bilgilerini göremedik demişler uluslar arası yardım talep edelim mi diye sormuşlar savcının cevabını bugüne kadar ben göremedim öğrenemedim. Uluslar arası yardımla bunun kime ait olduğunu çıkarmamışlar tahmin ediyorum ki CIA’dır veyahut pentagondur. Burada Levent Ersöz’ün yakalama kağıtları var. CD’lerine el konulmuş. Fulya Ersöz’ün evi aranmış çay yolunda. Ele geçen hiçbir şey bulunmamış. Ahmet Kışlalı mahallesinde adreste bir arama yapılmış. Bir sim bilgisayar disketi sim kart Türkcell üç adet tabanca bulunmuş. Bülent Ersöz’ün evinde bir disket 65 tane CD iki adet ses cihazı telefon fihristi üç adet bilgisayar. Bülent Ersöz’ün iş yerinde iki adet CD bulunmuş daha evvelden de söylediğim gibi bu CD’ler ve işte Suriye başlıklı bu hikaye disket hepsi iade edildi. Ve bugün öğrendiğime göre hani geçen gün delil aramadan bahsetmiştim ya size hastanedeki arama hastanede aranan alınan tüm belge fotoğraf resim CD’ler iade edildi. İade tutanağını ben faksla bekliyorum gelirse size ibraz edeceğim. Terörle mücadeleden çağırmışlar gelin hiçbir şey bulamadık Bülent Ersöz’e gelin alın abisi sıfatıyla meslektaşlarım veya abi iyileşmişse gidip alacaklar bende size ibraz edeceğim. Yani bu suretle deliller kısmında veleddallin amin. Tabi ben bu arada Sayın mahkemenin devamlı sürekli sorular soruyor üyelerimiz tabi ki tabi hakları ve sormaları gerekli. Ben böyle düşünüyordum yani o kadar güzel soruların arasında sürekli şu sorular da var. Yani anlamak için soruyoruz diyorlar. Bu ses kayıtları yok. Sorduk jandarmadan bulunamadı gibilerinden cevap geldi. Bunu savcılıkta sürekli sormuştu. Benim müvekkilimde üstüne basa basa basa basa basa izah etmişti A kategorisi B kategorisi, C kategorisi, D kategorisi. Şimdi ben açık net olarak şunu söylüyorum. Üyelerimizin muhalefet şerhi var. Onu okudum. 2010/106 numaralı dosyada diyor ki, silahlı terör örgütü kurmak üye olmak gibi ciddi ağırlıktaki suçların işlendiği iddia edilen dosyada onaysız fotokopi belgelere dayandırarak delil değerlendirilmesi yapılması en başta Yargıtay 11. ceza dairesinin kendi uygulamalarına aykırıdır doğru. Doğru. Üyelerimizin telefon kayıtlarıyla ilgili de sorduğu sorulardaki içerikle ilgili sorduğu sorular da hiç asıl değil. Asıl olmayan belgelerden de zaten yargılama yapamazsınız doğru. Ben bunun üstünü altını çize çize bak söylüyorum. Kendisi kendileri söylemiş üyelerimiz söylemiş bunu ben söylemedim. Ceza genel kurul kararlarını almışlar e 11. ceza dairesinin nefis bir şekilde inceleme yapmışlar hatta 2010 tarihli kararlarını dahi bulmuşlar evet. O tüm telefon kayıtlarındaki ibarelerin hani gülüşmeler filan müvekkilim anlatıyor. Onları üstündeki şeyleri ben o soruları kabul etmiyorum aslını getirin sorun. Aslı yoksa suçlama olmaz. O zaman buraya aslını getirin sorun. Hatta şöyle diyorlar 11. ceza dairesinin birleştirme kararına aslı elde olmayan onaysız fotokopiler belgeler üzerinden verdiği ve hatta hukuken onaysız olmaları nedeniyle güvenilirliği bulunmayan bu evrakın incelenir delil değerlendirmesi yapılarak tutuklu sanıkların tahliyelerine karar verilmesi hukuka ve Yargıtay’ın kökleşmiş uygulamalarına aykırıdır. Şimdi biraz da yetkilerini aşarak bağışlayın yetkilerini aşarak alt üst mahkemeler burada yazılmış son derece güzel yazılmış. E tahliye kararlarıyla ilgili eleştiriyi siz yapamazsınız ama yaptınız. Ya bu da ihsası rey oluyor. Yani kendini yetkili gören mahkemenin yapmış olduğu tahliye kararını yanlışlığını sokaktaki vatandaş yapabilir ama birleştirilmesi istenen dosyadaki bir yargıç yapamaz. Kesinlikle bu hukuka aykırı ama söyledikleri bir söz var hukuken doğru. O nefis bir söz o doğru. O da nedir. Belgelerin güvenilirliği, güvenli değil işte bizim bu dosyamızın içindeki tüm belgeler güvenilir değil. Bu da bir ihsası rey olarak ben kendimi algılıyorum kendimize pay çıkarıyorum öyle diyorum. Doğru başka bir şey daha var gerçi sizde Sayın başkan muhalefet şerhi yazmışsınız ama bir noktada doğru söylemişsiniz. Hiç kimse kimseye tavsiyede bulunamaz. Tavsiyede üçünüzde anlaşmışsınız. Yani birleştirme kararında üst mahkeme alt mahkeme hikayesi olmaz. Alt mahkeme üst mahkemedir sen şunu yap bunu yap denmez ama bu deliller kısmı doğrudur. Şimdi o bakımdan 116. klasördeki bizde elde edildiği söylenen başkalarında elde edildiği söylenen şeye kabul etmiyorum gene burada Yüksel Dilsiz var. Dönüyoruz dolaşıyoruz bir Yüksel Dilsiz meselesine geliyoruz ne bitmez tükenmez Yüksel Dilsizmiş. Kaldı ki Yüksel Dilsiz’in şeyiyle ilgili ceza mahkemesi kanunuyla ilgili bir şey söylemek istiyorum diğer gizli tanıkların kısmında biraz ayrıntılı anlatacağım. Eğer devletle ilgili gizli tanıklık yapmışlarsa devletle ilgili devlet sırlarıyla ilgili gizli tanıklık yapmışlarsa katip olmaz. Usulde katip yoktur. Ya savcı bizzat yazacak ya hakim bizzat alacak. Usul hukuku bunu emreder. Ama hiçbir şeyde devletten saklanmaz. O da doğru. Ama usul hukukunda usul hukukunda katip olmaz. Devlet ifşa sırları varsa mümkün değil, mümkün değil. Ama dosyalarda polisler katiplik yapmış olmaz. Bu sefer onların o ifadelerin hepsi kellem yekun eski tabirle yoklukla batıldır. Bitti. Olmaz. Geliyoruz burada da Veysel Şahin var. Veysel Şahin kalkmış Sayın Zekeriya Öz’e bir yazı yazmış. İstanbul valiliğine kardanadam bir yazı göndermiş. Doğu Perinçek’in işyerinde bir takım bir şeyler bulunmuş Levent Ersöz’e aittir diye tutulmuş. Marziye Binnetova istek vakfının başkanı varmış. Bu başkanın danışmasıymış Mossersıya diyor. Doğu Perinçek bu yazıya göre bir cevap vermiş. Levent Ersöz’ün telefonları bulunduğu iddia edilen boş telefon rehberini de delil olarak bu dosyaya koymuşlar boş telefon defteri. 117 numaralı klasörde avukat Levent Temiz’in gazete yazıları var. Fihrist var. Türk Silahlı Kuvvetleri yıpratılıyor diyor. 28 Şubat post modern darbeler. Büyük hukukçular birliğinin toplantıları. Ziya Zelyut’un yazıları. Büyükanıt’ın Türk Silahlı Kuvvetler karşısında AKP’yi daha güçlendirdi şeklinde yazılar. Aydınlık dergisi belediye seçimleri sonuçları. Mahallelere göre, Türkiye Cumhuriyeti Ceza Kanunu TH TCK kitabı. Türkiye de hukuk bitmiş ülke bekasıyla ilgili bir yazı. Büyük hukukçular birliğinin basın açıklaması meslektaşınız Kemal Kerinçsiz için gazi ile tartıştı ayrıca derneği siyasete araç olarak kullandı diyor. Siyasete derneğin araç olarak kullanılması söyleyen bir kişi terör örgütünden dolayı tutuklu ki ben kendisiyle şahsen karşılıklı fikir düşünce platformundayım. Ona rağmen bu arkadaşımızın da bunca zaman tutuklu kalmasını üzülerek takip ediyorum ve şiddetle kabullenmem mümkün değil bir meslektaşımın bu şekilde tutuklu kalmasına. Kare ticaret hukuk kitabının üstünde bir yazı varmış dışa karşı güçlü caydırıcı vatandaşa karşı müşfik hizmetkar bir devlet anlayışını tesis etmeliyiz yani bunun nesi suç neden bu dosyaya girdi bir türlü kavramış değilim. Atilla İlhan’ın romanı Turan. Evet Atilla İlhan’ın Turan adlı bir kitabı vardı. Biraz sonra zaten bir kitaptan bahsedeceğim. Yeri gelmişken şimdiden söyleyim şu kitap yüzünden çok ceza yedik biz çok ceza yedi insanlar. Komünist manifesto. Bundan dolayı insanlar zindanlarda yattılar. Bundan dolayı insanlar zindanda yattılar alt tarafı 30 sayfadır ama Saidi Nursi’nin kitapları Bediüzzaman kitapları serbest olduğu görülmemezlikten geldiği zaman o çağı örümceğe götürüyordu. Manifesto da çağdaşlığa götürüyordu insanlığı çok yattık. 118. klasör gene Levent Temiz ile devam etmiş. Veli Küçük’ün ifadesi var. Vural Savaş, Hurşit Tolon, Sevgi Erenerol’un isimleri geçiyor. Saadettin Tantan 118’de tekrar bu klasörün içine girmiş. İrtica tehdit, bölücü tehdit var. Hadi Anadolu halkı oyunu bozalım diye bir not var. Türkmen mukavemet teşkilatının bildirisi var. Irak Türklerine yardım edelim diyorlar. Türklüğün tek kurtuluş çaresi kalmıştır. O da silahlı mücadeledir diyor ama Türkiye de değil bu. Irak’ta Irak’taki Türkmenlerin söylediği laflar bu dosyaya nedense konulmuş kabartılmış. 119. klasör Tolga Sarıoğlu ifadesi var. Nurseli İdiz, Seyhan Soylu, Osman Oğuz Çetin, yani bunları söylemek istemiyorum vatansever duygular tetikleniyor. Oyun her yerde yüzde onu seçmenlerle ilgili kadınların sempatisini Cumhuriyetle ilgili oy toplayıp artıralım diyorlar. Türkan Saylan ile röportaj yapmış Nurseli İdiz. Bu dosyada niçin böyle bir dosya. Şimdi 120 numaralı dosya aslında benimde kendisini tanıdığım bir insandır. Sizin de Sayın başkan tanıdığınız bir insandır Tanju Güvendiren. Sizinle beraber görev yaptı yani bende Türkiye futbol federasyonundan tanırım. Anayasa mahkemesinden tanırım. Yani onunla onu tutukluyor Levent Ersöz’ü tanımadığını söylüyor, Tuncay Özkan’ı tanıdığını söylüyor. Yani hukuka kürsüye ne bileyim federasyona anayasa mahkemesindeki böyle bir yargıcın isminin bir iddia nedeniyle üstelik de tutuklanması yani ben abesti iştigalden başka bir şey diyecek kelime bulamıyorum. Bunu da hakaret kelimesini de söylemiyorum zaten şair eşref olmak isterdim yad Neyzen Teyfik cümlelerimi öyle kursaydım daha güzel şeyler söyleyebilirdim. Ama anlamadım Tanju Güvendiren’in niye tutuklandığını. Gürbüz Çapan onunla ilgili Devsol üyesiymiş. 79’da ayrılmış cezaevindeyken gençlere yardım etmiş. Bu dosya da bu 121 Adnan Kılıçaslan’ın dosyası serbest bırakılmış telefon fihristi var bir sürü isimler varmış. Danıştay 12. dairenin başkanının korunması hakimin korunmasıyla ilgili çalışma PTT’den sürekli paralar gönderiyor adam iş takipçisi bir adam belli artık buda bundan ne iş var. Adil Serdar Saçan adamın telefon konuşması var. Adil dosyalamayı erteleyebilir misin demiş adam da tamam demiş. Ya bu iş takipçiler her yerde vardır. Maalesef hukuk alanında da biraz fazla olarak vardır. Böyle takip ederler laf yaparlar şu hakimi tanıyorum şu savcıyı tanıyorum şununla ilişkim var işte geçen gün söyledim size bir tanesi kalkıp da yargıçlarımız savcılarımız için spor kulüplerine girerken onun parasını filancası yatırdı filancası yatırdı maazallah Ali Rıza Dizdar söylese herkes inanır tahkikat mi açılacak insanlara. Bunda bu tipte bu. 122 Mesut Özcan, Merdan Yanardağ’ın yurtdışına tahdit yasağı konulmuş. Dalan ile Hüseyin Nazlıkul’un görüşmesi var. Tuncay bey Hüseyin Nazlıkul yemeğe gelmek istiyor Dalan buyurun gelin diyor. Yani Güler Kömürcü Hüseyin Nazlıkul ile görüşmeler yapmış. Hüseyin Nazlıkul Süreyya diye birini yaşasın Kürdistan mesajı gelmiş. Hüseyin Nazlıkul Almanya da eğitim tamamlamış. Almanya da NATO da askerlik hizmeti yapmış. Yeminli tercümanlık yapmış. Adil Serdar Saçan’ı hastalığı dolayısıyla tanıyormuş. Güler Kömürcü bana iftira etti diyor. Tuncay Özkan ile iş yaptım diyor. Adil Serdar Saçan hakim önünde savunmasında Sedat Peker Drej Ali, Kürşat Yılmaz, Veli Küçük önemli kişilerin sorgusunda yer aldım diyor alabilir. Önemli kişilerin sorgusunda yer almak bir kimsenin suç işlememesine delalet etmez ki dün bir başka noktada olursun bugün bir başka noktada olursun. Ancak.”

Salonda söz almadan konuşanlar oldu, anlaşılamadı.

Sanık Levent Ersöz müdafii Av. Ali Rıza Dizdar:”Cümlemi bitirmedim, bitirmedim sakın müdahale etme. Cümlemi bitirmedim. Cümlemi bitirmedim. İşte bir savunmaya giderken insan yaptığı çizgisini anlatmaya çalışabiliyor. Yaptığı çizgisini anlatmaya çalıştığı zaman bir bakıyorsunuz içinden bazı kısımlar ayıklanıp alınıyor. Nitekim geçen gün vatan gazetesinde AHİM kararındaki ermeni meselesinde Hrant Dink olayında Adil Serdar Saçan’ın da bazı yerlerde cümleleri vardı Hrant Dink ile ilgili. Alıp bunlar kullanılıyor. İşte insanlar çaresizlik peşinde oldukları zaman bazı kelimeleri söylerken nereye gittiğini kimler tarafından nasıl kullanılacağını bilmiyor. Adam görev yaptığını anlatırken buraya bu başka şekilde empoze edilmiş ve başka şekilde gitmiş. Mahir Akkar’ın emniyet ifadesi var ve SSK da yolsuzluk var diyor. Kemal Kılıçdaroğlu ile Mesut Özcan’a çıkmış ve telefonda dinleme evrakları var. Şimdi Kemal Kılıçdaroğlu o zaman bu dosya hazırlandığı zaman sade bir üyeydi şimdi genel başkan istiyor musunuz bununla ilgili de ek bir soruşturma açılmaya kalkılsın ne oldu ne bitti diye sorulsun. Mesut Özcan Y şahısla görüşmüş. Y kim olduğu belli de değil. Doğu Perinçek Amerika’dan kurtulmamız birbirimize sarılmamız lazım demiş. Amerika işgal edecek bizi demiş. Yalan mı bunlar anlatılmış. 123 numaralı klasörde Murat Ağır’ı ele geçen belgeler var. Dernek ismi üye listeleri var. Memleket sevdalıları derneği, ataevleri projeleri. Bu, bu da tekrar tekrar, tekrar tekrar giden bir şey 124 numaralı klasör. Yusuf Selim Büyük Şalvarcı’dan bilgi alınıyor. Selim’in eşi ona şey şey yapıyormuş kime ne. Gene özele girdik burada. Yani kime ne kim ne yapıyorsa yapıyor. Sana ne. Yani bu dosyanın içinde bunun ne arıyo ben şimdi bu buraya kadar bir şey görmedim daha. Mehmet Akkar’ın kapıcılar derneğini kurmuş. Ben hükümetin beğenmediği icraatları eleştirdim demiş. Allah Ergenekoncuların belasını versin demiş. Adli kontrol uygulanmış Tuncay Özkan’ı tanıyormuş. Yahova şahitleri ile ilgili CD’ler var. Doğu Perinçek de Yahova şahitleri ile ilgili CD’lerde daha o zamanlar yasak olduğu dönemde bile onlarla ilgili eski bir yasayı getirdim Yargıtay kararında Yahova şahitleri ile ilgili beraat kararı verildi. Bende kıyısından köşesinden davaya girmiştim. Mahir’in şikayeti var Ankara başsavcı Cumhuriyet savcılığına. Kara Kuvvetleri Komutanına dava açmış. Bröveden Atatürk figürünün çıkarılmasıyla ilgili dilekçe vermiş Mahir Akkar. Yani bizim Mahir de tam Mahirmiş Melih Gökçek ile bile davası var Mahir’in Mahir böyle. Hulki Aytemiz Ülkiye Aytemiz diye birisinin 16.8.2008 tarihinde bir mektubu var. Bedrettin Dalan ile münasebete geçirirse oğluna bir bölüm değiştirilmek istenmiş. Tuncay Özkan’a yazmış. Bedrettin Dalan’a iletilsin diye. Mahir’in ifadesine göre bu iş olmamış. Yani bunlar bunlar bu dosyanın içindeki delil nihayetine konulan şeylerse vay Allah’ım. Dalan’a rica edilsin denilmiş. 125. numaralı dosyada lakapları Hacıoğlu olan Olcaytuların aile fertlerinin biyografileri var. Zekeriya Öz Tuncay Güney’in ifadesinde Ethem Sancak ile ilgili kısmı çıkarttırmış. Emniyet istihbarat daire başkanı Ramazan Akyürek Fethullahçı denilmiş. Burada Hrant Dink’in cinayetini düzenleyen istihbaratçı Ramazan Akyürek diye işçi partisinin 2008 tarihli yazısı imzasız 27 sayfa yazıda 21 Mayıs 2008 Adana diye başlayan yazı var. Ergenekon 7 yıl önce bulundu. İstihbarat şubesinin yazmış. Ergenekon yazılı falsolu ergenekon falsolu falsosudur Ergenekoncular demiş. Fethullahçıların yarattığı örgüt. Zekeriya Öz Seka başkanı ile iş yaptığını söylüyor. Mossad CIA bir sürü karma karışık okunması bir birine karışmış Ömer Çakır intihar etmedi ölmedi sahte kimlikle dolaşıyor diye yazılar. Kemal Savaş Hafızoğlu diye birisi var imzası yok. Mumcu’nun katlinde işte önemli rol oynayan Ömer çakır ile ilgili böyle bir ifade var. Mahmut Yıldırım’ın ismi ortaya çıkmış. Yine Tuncay Güney yazılı fakat bu dosyanın da içinde ben bir şey göremedim 126’lı klasör AKP’nin yolsuzlukları din operasyonunu anlatıyor. Sesar isimli bir yazı YÖK, Türk Silahlı Kuvvetleri kısaca devlet halkına karşı zalimlerken zulmün devam etmeyeceği gerçeğinden hareketle mazlumlaştırılması (1 kelime anlaşılamadı) şeklinde ilerletilmektedir. Zorunlu bir uyarı Türk Silahlı Kuvvetleri ne yapıyor diye bir yazı var. Türk halkını Sesar uyarıyor. Hilmi Özkök fazla yuvarlak global söylemler yeterince dur demeyip kendisine söylemeyen parçası haline gelmiştir. Şimdi geçen günde söyledim bakınız 2004 senesinin ve bütün Türk Silahlı Kuvvetlerinin ne yaptıklarına dair ben hani bu olayların olacağı senelere ait bütün şeyleri çıkardım biraz sonra bunları teker teker okuyacağım. Nerede ne yaptıkları nerede ne yapmak istedikleri var burada. Sonra ordu müdahale etmiyor diyor çünkü pasife edilmiştir diyor. Sivil diktaya doğru başlıklı bir yazı var. Tayyip Erdoğan giderek diktalaştığını muhalefeti susturamaya çalıştığını görüyoruz. Başörtüsü üzeninde siyaset yapılmaz diyerek bir yazı var. Hükümet nereye eleştiriyorlar. E Talat Turan’ndan alıntı var. Emcet Olcaytu’nun İstanbul barosu grubundaki susurluk ile ilgili bir görüşleri var. Bunlar yalan değil. 127 numaralı klasör Emcet Olcaytu’nun telefon görüşmeleri var. Ne olmuş yani telefonla görüşmeyecek miydi? Hem bir aydın yazar. Hem bizim mesleğimizin pırlantalarından yıldızlarından biridir Emcet Olcaytu. Biz kendisiyle iftihar ediyoruz. Onun orada bulunması İstanbul barosu ve Türkiye baroları ve Türkiye hukukçuları için ayıp bir şeydir. 127 numaralı 2 numaralı klasör Ferit İlsever ile Gürbüz Çapan’ın konuşmaları var. Şu Cumhuriyeti nasıl kurtarırız derken bunlar bir rejimi için darbeden değil bir normal vatandaş konuşması yapıyorlar. İki vatandaş var bir tanesi 1993’lü Güniz Takmaz Beykoz da ormanlık alanda fünyelerde bulunmuş tanıklık yapmış ve Beykoz K18 klasör 18 bölgede baz istasyonunda tüm telefon dinlenmeleri istenmiş. Fethi işte ama Beykoz 2. asliye ceza mahkemesi bu durum reddetmiş. Bütün Beykoz dinlenmek istenmiş. Böyle bir şey olmaz ya. O bütün Beykoz’un dinlenmesini isteyen de jandarma ha. Ya böyle bir şey olabilir mi bütün Beykoz dinlenmek istemiş. Jandarma istemiş. Ama orada bir hanımefendi var hakim hanım var. Hakim hanım böyle bir karar hukuk dışıdır diye elinin tersiyle itmiş. Asliye cezaya itiraz etmiş onu takip ettim ben asliye ceza da reddetmiş. Onla da yetinmemişler Ankara’dan istemişler Ankara da kabul etmemiş mahkemeler yani neredeyse her tarafımız dinlenecek. 128 numaralı klasörde Tuncay Özkan’ın telefon kayıtları amaç karşılık yaratmamak demokrasi hukukun üstünlüğüne sahip çıkmak zorundayız demiş. Yani Tuncay Özkan bunu söylemiş. Amaç karşıtlık yaratmamak demokrasi ve hukukun üstünlüğüne sahip çıkmak doğru bir kelime değil mi? Şener Eruygur ile bir görüşmesi varmış. Ortak davranışlar bölüp parçalamak değil birlikte olmak demiş. Adil Serdar Saçan Tuncay Özkan’ı aramış. Veli Küçük’ün evinde benimle ilgili belgeler bulunmuş diyor. Ergenekon ile ilgili belge veriyor. ATV binasının önünde yumurtalı domatesli ergenekon omleti protestosu var buraya sokulmuş dosyaya. Tuncay Özkan’ın ergenekon artık susmak olmaz diyor omlet yapmak lazım diyor. ATV’ye ergenekon omleti. Yani bu bir delil mi yani. Omletlerle yumurtalarla sabah sabah ramazanda herkesin iştahını artırıyorum bende farkındayım ama ne yapayım. 129 numaralı klasör Tuncay Özkan’ın konuşmaları. Ahmet Necdet Sezer ile konuşması. Yani daha evvelde anlattım. Sayın cumhurbaşkanımız eski cumhurbaşkanımız iyi bir hukukçudur. Eşi de aydın bir öğretmendir. Mükemmel bir insandır o insanı bu dosyanın içine sokmak kadar abesti iştigal olmaz. Tuncay Özkan’ı Murat Ağırel ile görüşmesi var. Ertan Çiftçi Tuncay Özkan’a bu ülkeye darbe gelir diyor. Tuncay Özkan olur mu öyle şey diyor. 130 numaralı klasör yine Bülent Ersöz de çıkan evraklar tekrar yazılmış yine Suriye kaydı yapılmış. Kiminle mülakat yapılmış belli değil. 130/1 numaralı klasör Serdar Semen de bilgiler var. Tuncay Özkan da ele geçen 3 adet el bombası. Bomba imha müdürlüğüne teslim ediyoruz. Bomba Tuncay Özkan’ın sorgu zaptı var. Darbeye karşı kitap yazdım diyor. Levent Ersöz’ü tanımam diyor. Dalan ile davette görüşmüştük diyor. Şey tanımam polis ifadesinde tanırım resmi davette görüşmüştük diyor. Tuncay Özkan harbiye kökünden kaldırmakla ülkeyi düzelmez zaten demiş. Savcılar harbiyeyi harbiye kökünden kaldırmakta bakın harbiyeyi kökünden kaldırmakla bu ülke düzelmez zaten demiş. Savcıların ismi geçmiş. Savcı Aykut’un sesi alınmış. Savcı Engin Baltacı’dan bahsedilmiş. Engin abi de demiş şimdi bizim Beşiktaş kulübünde muhasip üye oldu. Ordan oraya atladı. Bizim kulüpte karıştı bu işe. Adil Serdar Saçan’ın dilekçeleri var. Adil Serdar Saçan artık kendini ihbar edenin Tuncay Güney’in Fethullah kanalına çalıştığını söylemiş. Soru sorulmuş diyor ki ergenekon terör örgütünün yakın plandaki amacı ülke yönetimi zafiyetini oluşturacak derecede eylemler yapıp kamu düzeni bozacak kargaşa ortamı meydana getirmek nihai amacını oluşturacak kargaşa ortamıyla yönetime karşı yapılacak hukuk dışı müdahalenin, kamuoyunun kabulü ve haklılığını temin edip hukuk dışı müdahale ve yönetimi ele geçirmek olduğu tespit edilmiştir. Dinlenen telefon konuşmalarının bir kısmı şüphelinin hukukun üstünlüğünü tanımadıkları gerektiğini hukukun askıya alınacağı şeklindeki söylemlerin olduğu görülmüştür. Halkın iradesini yok saydıkları bu çerçevede Türk milletine hakaret ettikleri aşağıladıkları yönünde konuşmalar vardır. Türk milletine hakaret etmek idaresine hükmetmek ergenekon örgütünün temel prensibi midir diye düşünebiliyor musunuz soru bu. Sorduğu soru sorduğu soru emniyetin sorduğu soru bugün iddianamenin temelini teşkil etmektedir. Sorduğu kişi ise o kadar suçlularla mücadele eden bir emniyet müdürüne hem de hukuk fakültesini bitirmiş üstün hizmetler gören bir emniyet müdürüne sorulan soru bu. Dikkatinizi çekiyorum bu soruya evet de deseniz cevap aynı yere çıkar. Hayır da deseniz cevap aynı yere çıkar. Aristo misali Aristo talebesine demiş ki ilk kazandığın davanın ücreti vakaletini bana vereceksin çocuk davaya çıkmış ilk davaya çıktığında bir de bakmış ki karşısında Aristo var. kazansa da ücreti vekaleti verecek kaybetse de ücreti vekaleti verecek. Buradaki soru da örgütün temel prensibidir. Prensibi midir diye bitmiş. Hayır dersen temel prensibi değil ama tali prensibi anlaşılır. Evet dersen öbür türlü anlaşılır eveti de hayırın bu sorunun eveti veya hayırı olabilir mi? Eveti veya hayırı olmaz. Ertan Çiftçi’den bahsedeyim bir şey olursa bu ülkeye darbe gelir demiş. Tuncay Özkan biz siyasetimizi yolumuzla bunların üstünden geleceğiz demiş. Şimdi burası çok önemli basit bir kelimeymiş gibi geçiyor bakınız Ertan Çiftçi demiş ki Tuncay Özkan’a size bir şey olursa bu ülkeye darbe gelir. O da cevap veriyor. Biz kendimiz efendim ben rica etsem de arkadaşlardan da rica edeyim havale edildiği zaman birisi geçtiği zaman Aydın geçtiği zaman benim dikkatim dağılıyor. Benim de böyle bir özelliğim var. Özür diliyorum. Tuncay Özkan’ın da cevabı biz kendimiz siyasetimiz ile yolumuza bunların üstünden geleceğiz. Yani darbeyi değil darbenin D’sini bahsetmek istemiyor böyle bir şey de kabul etmediği çıkıyor. Başkanın dinleme kayıtları sorulmuş. Doküman içerisinde bilgiler yalan ve karalama denmiş. Levent Ersöz’ü tanıyor musun demişler. Murat Yılmaz emniyette ihbar etmiş. Tuncay Özkan’ın el notlarında Levent Ersöz’ün ismi geçmiş. Niye geçmesin ne olur yani. Herkesin ismi geçer. Herkesin isminin geçtiğini tahmin ediyorum. En karanlık dünyadaki adamın bile ismi geçer. 2002 tarihli komiser Bayram Özbek’in raporu ilginç. ÇEV ile ilgili bir rapor var. ÇEV ile ilgili Fethullahçılara karşıymış. Bu terörü mücadeleyi ihbar etmiş. ÇEV aleyhine soruşturma başlatmış. Vatandaşlardan gelen bilgiler ve ihbarlar varmış. 2000 yılında Adil Serdar Saçan DGM savcısına ve savcı Nuh Mete’ye Fethullah ile ilgili bilgi vermiş ama çok enteresan daha sonra bunu karşılaşacağım. Nuh Mete Yüksel’e verdiği zaman şu anda ismi aklıma gelmedi DGM başsavcısı görevden alın demiş. Vali görevden alın demiş. Ama ne zaman Adil Serdar Saçan bunu yazmış o DGM savcımız biraz sonra ismi aklıma gelirse başsavcımız Ankara’ya tayin edilmişti Yargıtay’a. Alın demişti. Valiye de bilgi vermiş. Vali de alın demiş. Genelkurmay başkanlığı istihbarata yazı göndermiş. Fethullah Gülen’in Eminönü çerçevesinde orgeneral Atilla Ateş, Kemal Yavuz, tümgeneral Erdal Şenel, Yargıtay üyesi albay Tanju Güvendiren, Ankara 2. DGM başkanı Hüseyin Eken, Ankara (1-2 kelime anlaşılamadı) Yunus Karabıyıklı, Nuh Mete Yüksel’e karşı asılsız ihbar mektupları gönderecekleri şeklinde şantajlar montaj kasetler televizyon basın kurumlarına rapor edilmiş. Nitekim çok iğrenç bir görüntü de bildiğiniz gibi Sayın Nuh Mete Yüksel’e karşı yapılan bir komplo vardı. Artık o komploları arışıyoruz. Kürşat Yılmaz kamuoyuna basın açıklaması yazmış. Fethullahçı bürokratları dinleme kayıtları dosyada yer almıyor. Neden yer almıyor. Basın açıklamasının tamamının fotokopisini alıyorum. Belki işe yarar. Bayram Özbek’in Gülsever ile görüşmesi var. Ama ne ne tutmuş görüşme belli değil. Bayram Özbek böyle bir ajan gibi ortada duruyor ÇEV içine sızmış büyük ihtimalle bir Fethullahçı olarak düşündüm. 130/2 numaralı klasör, Teke tek programının CD.leri var. Yani ne alakası var. 131 numaralı klasör, Gürbüz Çapan’ın muhalif şahıslarla görüştürülmesinden oluşmuş. Gürbüz Çapan Ergenekondan çok bahsetmiş açılan ilk davadan. Yorumları var. Gürbüz Çapan diyor ki, ben Şener Eruygur’un mağduruyum. Beni hapse attılar. Ali Balkaner’e gidelim diye bir söz var. Tamer diye birisi Gürbüz Çapan’a eylem yapalım demiş. Bir şey yapmak lazım demiş. Milis kuvvetleri kuracağız demiş. Böyle cümleler abuk sabuk cümleler gitmiş. 132. numaralı klasör Tuncay Güney’in mülakat çözümü. Gene Ali Balkaner, gene Korkmaz Yiğit, Cumhuriyet gazetesinin oluşumu, Gülvi (1 kelime anlaşılamadı) Çapan’a satılacak demiş. Satılsa ne olur satılmasa ne olurdu. Bertan Züleloğlu ile ilgili bilgiler. Gürbüz Çapan ile Veli Küçük arasındaki diyalog bahsetmiş. Ben görmedim demiş. Gürbüz Çapan ile ilgili gazete yazıları. Gürbüz Atatürk’e hakaretten bir sene ceza almış. Ertelenmiş. Gürbüz Çapan ile bir sürü gazete şeyi var. 133 numaralı klasör. Adil Serdar Saçan’ın iletişim tutanakları var. Ahmet Ceylan isimli bir şahıs aramış. Kim bu şahıs, nedir bu şahıs. Hiç belli değil. Adil Serdar Tuncay Özkan’a kızdırma Fetocu polisler gelir diye espri yapmış. O da almazlarsa den den den den demiş. Ya bunların ne işi var buraya. Eh Tayyip Erdoğan’a bir sürü küfür ( bir kelime anlaşılamadı) var bunlar niye burada yani bu dosyanın içinde delil olarak duruyorsa işte seninde tutuklama nedeni bu küfür. Küfürler duruyor. Eder. Şamil Tayyar’dan bahsedilmiş. Veli Küçük’ten konuşmalar var. Süleyman Ülgen Diyarbakır’da istihbarat müdürü faili meçhul cinayetlerin olduğu Süleyman Ülgen’de Veli Küçük karşı gruplarında yer alıyor. Aydın Mimaroğlu Ali Balkaner’i soruyor. 134 numaralı klasör Adil Serdar Saçan da eli geçen evraklar var. E bu klasör 29’da da aynı. Hep aynı şeyler buraya da konulmuş makaleler. E Bursa nutkunda Atatürk şöyle demiş o yazı düşmüş buraya. 1933 Türk genci devrimlerin ve rejimin sahipleri ve bekçisidir bunların gereğini doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimi ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek ne küçük yada en büyük kıpırtı davranış duydu mu ülkenin polisi vardır jandarması vardır ordusu vardır adalet örgütü, örgütü vardır demeyecektir. Hemen araya girecekti elle taşla sopa ve silahla nesi varsa onunla kendi eserini koruyacaktı. Polis gelecek asıl suçluları bırakıp onu yakalayacaktır. Genç polis henüz devrim ve Cumhuriyetin polisi değildir diye düşünecek ama hiçbir zaman yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır yine düşünecek ki demek adalet örgütü de düzeltmek yönetim biçimine göre düzelmek gerekir. Onu hapse atacaklar. Yasal yollardan itiraz etmekle birlikte bana ismet paşaya meclise telgraf yağdırıp haksız ve suçsuz olduğu için salıverilmesi çalışmasını kayrılmasını istemeyecek diyecek ki ben inanç ve kanımın gereğini yaptım. Araya girişimde eğlenmemde haklıyım eğer buraya haksız yere gelmişsem bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkileri düzeltmek benim görevimdir işte benim anladığım Türk genci ve Türk gençliği böyle bir yazı var. Kemalist dernek faaliyetleriyle ilgili bir yazı var. Fethullah Gülen ile tekrar yazılar var. Türkiye’yi yıkmaya çabalayanlar için gereği biçimde reaksiyon ortaya konulmamıştır. Bu ülke aydınlara kucak açmadığı için aydınlar rejimi değiştirme faaliyetine başlamıştır. Çözüm rejimi değiştirenlerin susturulmaya çalışılması rejimi değiştirmek değildir tek çözüm yolu vardır 75 yıl önce Atatürk çözüm yolunu bulmuş uygulamış çok kısa süre içerisinde dünyaya örnek parlak bir zafer kazandırmıştır. O halde tek çözüm yolu ulu önder Mustafa Kemal’in metodunu uygulamaktır. Ulu önder Mustafa Kemal’in metodu. Vatandaşlar arasında darbe yapmak mıydı yoksa emperyalizme karşı ihtilal miydi? Şimdi bunu söylemek bu dosyanın içine suç diye konulmuş bu dosyanın içerisine gelmişse 135 numaralı dosyaya geçene kadar ben henüz daha bir şey bulamadım. Adil Serdar Saçan’ın çok sayıda Zeki Müren, Barış Manço kadar her türlü makaleleri alan bir CD’si alınmış. Olamaz mı? 135 numaralı klasörde operasyonlar bölümünde Hizbullah operasyonundan bahsedilmiş. Gözaltına alınması planlanan şahısların planlanan şahısların listesi diye geçiyor. Dikkatinizi çekerim 135/a ne demek planlanan, planlanan Veli Küçük’e soruşturma izni verilmesiyle ilgili bir yazı var. 136 numaralı klasörde hiçbir şey yok. 137 de yine Adil Serdar Saçan ile ilgili AKP kadrolaşması MİT elemanlarının yerini AKP kadrosu geleceği. Hrant Dink cinayetinden bahsediyor. 138 numaralı klasörde Tuncay Güney’den elde edilen Adil Serdar Saçan’ın 2001 yılında çıkan evrakların dökümü var. Burada teker teker izah etti zaten. Veli Küçük’ün şeması darbe ve illegal yapılanma yok burada ama artık klasör 29’dakinin aynı yazıları burada da var aynı yazılar. Fundamentalizm ile ilgili halkı eğitmek bilinçlendirmek Atatürkçü düşünceyi yaymak benimsetmek ve anlatmak konularındaki yazılar yazılmış. Bunlar fihrist haline getirilmiş dosyanın başına da bu fihrist konulmuş. E yalan bir şey mi bu. yani eğitmek bilinçlendirmek eğer bu darbeye zemin hazırlamaksa e bütün herkes darbeye zemin hazırladı diye biraz sonra bahsedeceğim 141 ve 142’nin tekrar hortlamasından başka bir şey değildir. Nitekim hortlamıştır da. Korkmaz Yiğit’in icra dosyaları var burada. Hayrettin Ertekin’in ismi var. Faili meçhul cinayetlerden birinin sorumlu tutmaya yaratılmaya çalışılmaktadır denmiş. 139 numaralı klasör Adil Serdar Saçan yanında çıkan evraklar içinde telefon kayıtları var. Mesut Yılmaz’ın adamı olduğu söylenmiş. Latin alfabesiyle yazılmış herhangi bir delil belli değil. Sayfalar böyle yazılar. Dosyada istek vakfının telefon numarası varmış. Polisin sorunları, polisin sorunları başlıklı ders notu varmış. Bu da bu dosyanın içinde duruyor. Yolsuzlukla ve mafyayla mücadelenin bedeli. Çetelerle Uzan operasyonu. Kimdir Adil Saçan diye şöyle tanımlamış kendisini. Astsubay Elazığlı bir baba ve Arnavut göçmeni annenin oğlu polis akademisini birincilikle bitirmiş 78’den beri Fethullahçı ve irticai unsurlarla mücadele ediyormuş. İki kere meslekten açılmış açtığı davaları kazanmış. Kitap yazmış. Ceza almamış. 18 yıl ceza almamış. Yüzden fazla sicil alamamış. 2000 yılında ödül almış küreselleşme ve ABD karşıtı böyle bir hayatı var. Şimdi ben anlayamadığım bu dosyanın içinde bu dosya şimdi eğer mafya ile mücadele etmenin çetelerle savaşmanın nedenleri operasyonlarla ilgili yazılar bu dosyada varsa bari bu dosyadaki yazılar temel alınsaydı da bu dosyanın içinde de bizim buradan yargılandığımız dosya içinde bu Adil Serdar Saçan doktor Adil Serdar Saçan’ın yazmış olduğu bu önemli notun uyarlamasının olup olmadığını görür deneyiminden faydalanırdık. Hiç olmazsa Türkiye de adli kolluğu yapamıyoruz adil kolluk niyetine savcılık bunu kullanabilirdi. Atatürk’ün Bursa nutku dosyanın içinde var. 140 numaralı dosya bir Serhat İnce’nin tanıklığıyla başlıyor. 22.7.2002 tarihli bir yazı var. Ankara Cumhuriyet başsavcılığı organize şube müdürü Adil Serdar Saçan yazı yazmış. Fethullahçı grupları söylemiş. Demin anlattığım şekilde. Nuh Mete Yüksel emniyet içindeki işbirlikçilerini asılsız mektuplar göndereceklerini İstanbul DGM’de Genelkurmaydan istihbarat bildirilmiş. Savcı Zekeriya Öz’e ihbar mektubu getirilmiş ve ihbar mektubunun üzerinde el yazısıyla Adil Serdar Saçan’a ait olduğu iddiası var. bir tanesi Adil Serdar Saçan ile ilgili savcılığı ihbar mektubu göndermiş. Bununla ilgili herhangi bir araştırma Adil Serdar’ın el yazıda yok. Adil Serdar Saçan’ı kötüleyici el yazısı var sözüm onu Zekeriya Öz ile ilgili hitaben yazılmış. Adnan hocacılar burada geçer. Neyse Adnan hocacılarda ha bire hakimlere ve savcılara dava açarlar ve hep kazanırlar. Alparslan bireysel ve organize Adil Serdar Saçan’a da açtılar ve yargılatıyorlar. Organize şube müdürü Adil Serdar Saçan çok kişi özel başlıklı yazısı var. 141. klasörde gene Adil Serdar Saçan’ın el yazısı. Aksiyon dergisinin Adil Serdar Saçan ile ilgili haberi. Saçan aleyhinde şikayette bulunan kimseler var Cem Sedat Altan diye birisi var. Ali İbrahim Müftüoğlu’nun şikayetleri var. disk incelemesi var. 9 Ağır ceza ve 13. Ağır cezadan tanık anlatımları var. Veli Küçük ile ilgili araştırma var. Adil Serdar Saçan’dan geçen Suriye isimli bir evrak var. Bu da ordan geçmiş diye yazılmış halbuki bu Adil Serdar Saçan’dan ele geçirildi diye yazılan bu klasör Bülent Ersöz’den çıkan Suriye adıl disketle aynı. Karıştırmışlar yazarken çoğaltmışlar yani burada çıkmış 141 numaralı klasör öyle bir şey yok. 142 numaralı klasör Fatma Sibel Yüksek’in ifadesi var. Fatma Sibel Yüksek’in konuşmalarında bir sivil darbe olduğunu Erdoğan’ın asılacağını devlete savaş açılacağını kimin kimi öldüreceğinin belli olmayacağını ordunun da sessiz kalamayacağı bildirilmiş. Dosyanın tümü incelendiğinde gözaltındaki şahıslar telefonda başbakana küfür eden hükümete karşı olan insanlar bunlar var yani saçma sapan bir şeyi darbeyle ilgili somut delilmiş gibi buraya konulması gerçekten bu delili somut olarak ele alıp da burada saklanmasını da ben yardırgıyorum. Sibel Yüksek’in enteresan bir soru sorulmuş. Teşebbüste zemin hazırlayan teşvik tahrik içerikli provokatör çalışmalar yaptığınız tespit edilmiştir sorusu var. Şimdi bu soruya evet dese tamam hayır dese teşvik ve tahrik amaçlı değil de zemin hatırlayıcı değil de başka türlü olabilir anlamı çıkar böyle saçma bir şey olur mu böyle soru olur mu? Evrim Baykara’nın ifadeleri telefon tapeleri var. Tuncay Özkan’ı tanıyormuş. Ergenekon diye yapılaşma duymamış. Tuncay Özkan ile parti hazırlıklarına girmiş. Parti kurmak isteyen siyasi parti kuran ve hazırlıklarına giren insanın darbecilikle niye burada tutuklu olduğunu bende anlamış değilim. Selim Utku Gümrükçü’nün ifadesi var. Sesarın yazıları var. Daha evvelde bahsettim Sesar’ın yazıları var. 143 numaralı klasör Mesut Özcan ile Merdan Yanardağ serbest kalışları yurtdışı yasağı konulan kayıt belgesi var 11. Ağır cezanın. Merdan Yanardağ’ın sorgu tutanağı var. Merdan’ın eşi Tuncay’ın sekreteri. Levent Ersöz’ü sormuşlar tanımıyorum demiş. İşte tamam bir somut delil. Buyurun sekretere sormuşlar tanımıyorum demiş. Demek ki kendi aralarında bu lehe olan delil hiç kullanılmamış. Bakınız bu hiçte sorguda da Tuncay Özkan’a sorulmadı. Sorulmadı yani şimdi burada Merdan’ın eşi gazeteci kitapları var kanal biz televizyonu çalışıyor 12 Eylül de tutuklanmış, 12 Eylül de tutuklanmış Levent Ersöz buna sorulmuş hiç tanımıyorum demiş. Hiç tanımıyorum demiş. Ne savcılık bunu sorguda sordu ne de Sayın üyelerimizi bu soruyu sordu. Gerek Tuncay Özkan’a gerek benim müvekkilime sormadınız. Ama bu soru sorulmuş burada 143 numaralı klasörde bu var. Bakınız 248’e kadar bütün dosyaları okudum. 248’den sonra gelenleri de daha evvel anlattığım gibi bu kalemlerin oraya gidip biraz evvel duruşma başlarken ben kaleme gitmiştim aslında şeyi soracaktım Ersin’e şu telefon kayıtları nedir. İki üye de savcılık da sürekli müvekkilime hasta yatağındaki müvekkilime cumartesi uğradım oksijen veriyorlardı gene oksijeni veriyorlardı sağlığı iyi değildi. Konuşabildiğim kadarıyla konuştum. Benim üstümde telefon yok diyor. Kayıtlı telefonum yok diyor bir tane var diyor. Ama Sayın savcılıkta Sayın üyelerde birden fazla sordular buradaki klasörleri göremiyorum ki, böyle bir cevap mi gelindi birden fazla cevap mı gelindi. Göremiyorum. Yok savunma burada kısıtlı. Mesut Özcan’ın ifadesi var burada. Bazı görüntüler sorulmuş kendisine katılmadım diyor toplantıya. Görüntüler izletiliyor. O ben değilim diyor. Görüntüleri kabul edilmiyor. Ondan sonra ne demişler biliyor musunuz yanlışlık var demişler. A benzettik demişler. O geçmiş buraya yazıya. Yani bu geçmiş. Nurettin Veren isimli şahıs Fethullah Gülen’in yakın arkadaşı kayıpmış onu sormuşlar. Şimdi anlamadığım bir şey var. Bu cinayet soruşturması dosyası mı yahut kayıp kişilerin dosyası mı? O zaman faili meçhul cinayetler yapanları bulalım. Başta Mede Serhat, Ape Musa olmak üzere öldürülen bir sürü cinayetlerin soruşturması da bu dosyada yapılsaydı. 78’liler derneğine üye misin demişler. Aydınlık dergisinin kurulmasında isminiz geçiyor demişler. Yani aydınlık dergisinin kurulmasına katılması suç mu anlayamadım. Neden bunu sordular. Böyle sorulur mu? CD inceleme tutanakları var. Merdan Yanardağ’ın Tuncay Özkan’ın gizli kasası olduğu sağ kolu olduğu söyleniyor. Hoppala. Senin sağ kolunda varmış. Sol kolun olsaydı keşke. Turgut Sekmen Murat Yılmaz var. Murat Yılmaz tekrar Tuncay Özkan’ın dosyasında var. Arama işyeri kararları var. 9. Ağır cezadan alınmış. Ev-iş arama tutuklama da ordan geliyor. Nurdan Yanardağ’ın Fethullah Gülen ile ilgili belgeler çıkmış. Çıkabilir. Şener Öztürk’ün ifadesi var. Şener Öztürk Tuncay Özkan’ın şoförü. Yani bu insanın ne işi var ya. Ekmeğini kazanıyor. Yani ekmeğini kazanıyor patronlarından dolayı eğer insanlar patronlarına asıl veya sahte bir iddialarla patronlarına bir iddiada bulunuyorsa emekçileri mi biz alacağız getireceğiz. Hakimlerin işlediği suçlardan dolayı katipler mi sorumlu. Yahut katiplerin işlediği suçlardan hakimler mi sorumlu. Olur mu öyle şey. Biz çok sahte tahliyelerle karşılaştık çok. Hatta benim kafama takıldı burada sahte tahliyeler dediğim zaman Ankara’dan İstanbul’a gelen bir yargıç vardı zannedersem adı Mutlu idi. Susurluk komisyonunun yargıcıydı. Emekli olduktan sonra o yargıç trafik kazasında öldü mü öldürüldü mü hala meçhul.”

Salonda söz almadan konuşanlar oldu, anlaşılamadı.

Sanık Levent Ersöz müdafi Av. Ali Rıza Dizdar:”Onun çantası kayıp. Akman Akyürek’miş hala ben onu kafama takılır. Hı. Bulundu mu. Tamam dosyası kayıpmış. Tamam. Şener Öztürk’ün ifadesi var. İşte söyledim demin. Cengiz Balta tefrik edilmiş ruhsatsız tabancı bulundurmuş. Necati Dağhan Veli Küçük ile iş adamı olmasından dolayı parasal destek verildiği bildirilmiş. Necati Dağhan hakkında aleyhe bilgi verilmiş. Anet Sahakyan’ın ifadesi var. Bu da Tuncay Özkan’ın sekreteri. Burada Bahçeşehir üniversitesi öğretim görevlisi Sühel Batum’un da ismi geçmiş. Anet’in erkek kardeşiyle olan son derece mahrem konuşmaları var. Ne işi var bu dosyada. Ne işi var bu dosyada. Hepimiz Ermeni’yiz dediğimiz de burada geçmiş. Bazı dosyalarda klasörlerde burada Anet’in erkek arkadaşı ile son derece mahrem konuşmaların burada ne işi var. Ne yapmak istiyoruz. Dosyada bir de Fuat Karip ifadesi savcılar ifade vermeden bırakılmış. Bu adamda Tuncay Özkan’ın göya mektupları varmış. Eylem planı yap, konuştuklarımı yap diyormuş. Peki eylem planı yap konuştuklarımı yap diyen adam niçin serbest nereye gitti bu. Bu nerede bu bu yani Fuat Karip kim bu adam nerede bu adam. Hah. Klasör 144-a avukat Ertaç Giray antika tabancaları varmış. Olmamasına şaşardım. Çünkü kendisi en son Ümraniye cezaevinin savcısıydı. Antika silahları varmış. Kubilay Seyhan’ın sorgulaması var. Hüseyin Keskin’in ruhsatsız silah satıldığı sorulmuş. Hüseyin Keskin ifadeleri var. Mehmet Zekeriya Öztürk. Levent Temiz’i tanıyor Ertaç’ın yanına işe girmiş. Ve anlamadım eski savcının Mehmet Eymür Doğu Perinçek’in avukatlığını yapmış Hüseyin Keskin tutuklanmış. Muzaffer Tekin yani bu ne alaka eski Cumhuriyet savcısı üstelik de bizim tarafımızdan savcılığı dönemindeyken hukukçuluğuna şiddetle karşıydık. Cezaevindeki aramalar o utanç operasyonları, Ümraniye’deki cezaevinin içindeki tüm olaylarda sorumlu tuttuğumuz hakkında suç duyurusunda bulunduğumuz kişi. Bakanlıktan izin alınmadan sorgulanmış. Klasör 144-b Hüseyin Keskin’e ait dokümanlar var. Ertaç Giray’ın MİT mensubu olduğuna dair söylentiler var. Burada bir gizli tanık var. Gizli tanık Dilovasının ifadesi var. 1995’deki gazete yazılarını almış Alparslan Alpaslan’ın ifadesi var. 1995 olaylarına dair dokümanlar var. Türban yüzünden ikinci (1 kelime anlaşılamadı) öldürmüş. Gizli tanık Kıskaç’ın Levent Ersöz tarafından kendisinin Cizre ve Silopi’ye götürüldüğünü bölgede kaldığını 2 HADEP’linin kaybolması olayının gerçekleştiği. Şimdi ben burada bir durayım. Şimdi bizim müvekkilimiz de aynısını söyledi. Bu 2 HADEP’linin kaybolmasıyla ilgili bu dosyada bu belge var ama iddiada yok. İddiada niye yok çünkü iddia makamı gayet iyi biliyor ki beraat etti. Yani bizim müvekkilimizin beraat ettiğini biliyor. Ama beraat etmesine rağmen beraat etti yazmıyor. Makul ve mantıklı olmayan hiçbir şekilde tanıklık yapamayacak kişinin ifadelerini alıyor buraya koyuyor. Bunun anlamı şu bunun anlamı iddia makamı sizin gözünüzde bir şey yaratmaya çalışıyor. Sizin gözünüzde bir karalama yaratmaya çalışıyor. Siz buna baktığınız zaman ulan adamı da kaybettin ama iddiaya baktığınız zaman iddia da yok. İddia da şu şu. Peki iddia da bu olmuş olsaydı zemin hazırlama diye bir laf etmiş olsaydı bir şey diyemeyecek duruma gelmezdim onun aksini savunacak duruma gelirdim. Ama burada ise bir şey diyebilecek duruma geliyorum. Bu iddianamenin nasıl fos kağıttan kaplan olduğunun göstergesinden başka bir şey değildir. Fos diyerek küçümsemiyorum. Bakınız burada da açayım. Yani hep ben bu iddianameyi getirip getirip söylüyorum işte bir tanesini getirdim. Meleserpeye de getirebilirdim. Eylem birliğini de getirebilirdim. TİKKO’yu da getirebilirdim. Kurtuluş davasının dosyalarını da getirebilirim. Hatta ve hatta Disk’in iddianamesini de getirebilirdim. Savcı Yaşar bey yazmıştı. Güleken yazmıştı Celal bey yazmıştı o iddianameleri de getirebilirim yani bir iddianame dediğiniz zaman iddia, iddia gibi olacak. Yoksa bunu yazdınız siz yani bunu yazdınız buraya Cizre Silopi bölgede iki HADEP’linin kaybolması. Ya beraat etmiş. Ve adamların girerken çıkarken imzaları adli tıp kurumu tarafından bugün siyasi erkin baskısı altında olduğuna inandığım adli tıp kurumu tarafından imzalar sabitleştirilmiş. Kaybolduğu iddia edilen iki HADEP’linin ise PKK kampından fotoğrafları çekilmiş. Ve beraat etmiş. Siz şimdi niye burada tutuyorsunuz bunu. Bunun anlamı derecesi ne. Allah’tan Sayın üyeler bu soruyu sormadılar. 2004 yılında Sedat Peker’in konuşması var. Sedat Ergin kardeşlerin hapishanede isyan yaparken çekilen fotoğrafları var. Ya bana ne yani bunların fotoğrafları bana ne. İki grup zaten Sedat Peker ile Sedat Vedat Ergin kardeşler birbirini şey olduğu belli. 147 numaralı klasör yine tekrar. Gazi mahallesinde 1995’deki yaşanan olaylarda derin devlet orda gözüküyor utanç verici bir dosya. Bu dosyalar Trabzon ağır ceza mahkemesinin kahve taranması başkanın çekilmesi bilgiler gazete kupürleri telsiz konuşmaları 12 Mart 15 Mart bin dokuz yüz gazi ve Ümraniye olayları. 17 kişinin ölümüyle sonuçlanan araç gasp edilen taksi şoförünün kahvedeki kişinin ölümü. İğrenç yani insanlar tutuklandıktan sonra yaratılmaya çalışılan bir klasör ki ben buna ayıp diyorum. Hukuk adına da utanıyorum. Ayıp. Gazi olaylarını bire bir yaşayan canlı tanığım. Ve askerin orada gazi olaylarının büyümemesi için sarf ettiği çabayı da biliyorum. Ve hali hazırda sizin mahkemede onun devamı gibi gözüken ve senelerdir tutuklu olan insanlar var. Hırsızların uğursuzların iftiracıların attıkları iftiralarla içeride yatan sözde kişiler var. Üstelik de yani o zaman hukuk tartışmasını sizle yaşamıştım Sayın başkan. Siz getirdiniz de bütün tanıkları hukukta olmayan bir uygulamayla ama getirmiştiniz. Bakınız burada getiremiyorsunuz nedense. Bütün hepsini getirmiştiniz yüzleştirmiştiniz birinci celsede müvekkillerimle. Hepsi içerideydi. Şimdi gazi dediği zaman ben böyle tüylerim diken diken oluyor. Ne alaka var. O zaman o dosyayla bu dosya birleşsin. Evet gazi dosyasıyla birleştirelim dosyamızı. İşte bu da bir talep. Birleştirin gazi dosyasıyla. Yahut gazi dosyasını burayla birleştirin. Hayır bu da bir talep. Kendi dosyalarınız çünkü. Kendi dosyalarınız devam ediyor. Yani devam eden bir dosya. 149 raporun devamı var yukarıdaki raporun. 408. sayfadan başlayan klasörde 838 sayfa teknik bilirkişi isimleri var. Bekir Peker, İsa Akyüz, Mustafa Katırcı, Serhat Kılınç, Zafer Ketenci, Ahmet Uğurlu beyler işte sizin değerlendirmenizi yapan isimler bunlar, bunlar. Hanımlarda var bunlar. Aslan asker şvaytlar bunlar. Klasör 150, Sayın Öz bilirkişinin görev süresini uzatıyor. Ama yemin ettirmiyor. Ve o bilirkişileri şeyden de seçmiyor. Adli komisyondan da seçmiyor. Yemin de ettirmiyor. Şener Eruygur’a ait rapor var. Sayfa bu klasörün 235. sayfada bir zemin hazırlanması diye bir tahlil var. Bu işte aleyhe delil olarak kullanabilecek bir zemin hazırlaması. Sayfa 238 de böyle darbe yapalım diye bir tutanak var. Sayfa 214’te birilerinin makam hırsı darbe peşinde olduğu şekilde dedikodular yayılmış diye Genelkurmay başkanlığı yapmış diye yazılar var. Faal nedamet var. 211’de sayfa 211’de veda ziyaretleri var Şener Eruygur’un. Yarım kalan işe getirdi yarım kalmış başarısızlıkla uğraşılmış gibi bir gözükme var. Hep olayları var. Olayları biliyor hep bu olaylar biliniyor. Bu olayları hep bilende kim biliyor musunuz sayfa 209 da bir kişi bütün bu olayları biliyor. Eğer bu doğruysa 150 numaralı klasör doğruysa Genelkurmay ikinci başkanı bütün olayları biliyor. Hani ben onun hakkında da ihbarda bulunuyum. İlker Başbuğ o zaman görevini yapmadı. Yani bu klasör 150 numaralı klasörü alın koyun bir kenara. Ben burada sayfa sayfa söylüyorum 209, 211, 214, 238, 235 alın. Alın bu klasörü İlker Başbuğ’a da sorun. Buyursun gelsin. Yani suç şahsidir hiç kimse kimsenin üstüne bir inşaat kuramaz. 151 numaralı klasör dosya bilirkişilerden ibaret. Birinci rapor Turgut Büyükdağ’dan, ikinci rapor Turgut Büyükdağ’dan aynı birinci raporlar 12. Ağır ceza vermiş. Gene aynı kişiler yukarıda saydığım kişiler sekiz tane rapor sekiz bir vermişler. 9. Ağır cezadan sonra altı daha vermişler 8 daha vermişler. 16 tane rapor var burada. 16 tane rapor. 153 numarada o raporu veren birinci raporu veren makam 10. Ağır ceza mahkemesi ama bir şey atlamışlar. 10. Ağır ceza mahkemesi karar sayısını yazmamış. Yok bunda da açın bakın 153’de 10 Ağır ceza mahkemesinin karar numarası yok. Yani incele demiş ama karar numarası yok. Numarasız. Numarasız. 205 sayfalık bir rapor. 197. sayfasında Dalan’ın ismini geçirmişler. Bekir Peker, İsa Akyüz, Mustafa Katırcı, Serhat Kılınç, Ahmet Uğurlu, Zafer Ketenci bunlar değerlendirme yapmış. 154 numaralı klasör Ufuk Mehmet Büyükçelebi’nin bilirkişi raporları var. Birinci rapor 67 sayfa, ikinci rapor 6 sayfa. 155 numaralı klasörde Hasan Atilla Uğur’u hakkında bilirkişi incelemesi yapılmış. CD’ler incelenmiş yeminsiz bilirkişiler. Bilirkişi yeminleri yok. O CD’lerin doğru olup olmadığını bilmiyoruz. 156 numaralı klasör yine yeminsiz bilirkişilerle Hurşit Tolon’a ait CD’ler devletin yeniden yapılanması 445, 434. sayfa. Opera, Hurşit Tolon 433, 419. Değerlendirme Hilmi Özkök’ün istifa ettirmek AKP’yi düşürmek. Şimdi Sayın başkanım, Sayın üyeler, Sayın iddia makamı; bir şeyi düşürmek silahlı bir eylemle mi düşürmek olarak algılıyorsunuz. Ya benim hakimler konuşmayacak, Savcılar konuşmayacak, Polisler konuşmayacak, Devlet memurları konuşmayacak, Askerler konuşmayacak, Biz ottan bir toplum yaratmadık ki. Herkes konuşacak herkesin kanaati var. Ama o kürsüye geçtiği zaman kürsünün mukaddesliği bakınız ben mukaddes kelimesi kullanıyorum mukaddes ve kutsallığı farklı bir olaydır. Konuşur. Ben dün akşamdan beri hakikatten şu sizin öbür dosyadaki vermiş olduğunuz 2010/106 numaralı dosyada biraz kafam çok karıştı. Yani gerçekten kafam çok karıştı. Ben baştan beri de söyledim her yerde de söylerim hatta gazetenin biri yazmış. Artık hakimleri karşı onları şey yapıyor yumuşatmaya kalkıyor diye benim hakkımda yok böyle bir düşüncem. Ben şuna inanırım, size hiç kimse baskı yapamaz hiç hiç hiç yapamaz. Şimdi ben bunu bilirim düşünürüm ama bu dosyayı okuduğumda kafam karıştı. Bu muhalefet şerhinin dışındaki iki üyemizin hakikatten benim kafamı şu yönde karıştırdı. Hakimler taraf olamaz mı? Olurlar ama hukukun tarafı olurlar. Hukukun tarafı olarak eleştirilerinde yetki sınırını aşarlarsa o zaman tarafsızlığına gölge düşürürler. Hukukun tarafının dışına taşarlarsa gölge düşürürler. Acaba dedim o zaman acaba gerçekten baskı mı var. Yahutta gerçekten inanarak mı taraf oluyorlar. Çünkü bir dosyada onu söylemek bu dosyada ise tutukluluğun devamında gerekçe olarak bunu bu gerekçeleri kabul etmek farklılık oluyor. Yani o dosyada fotokopiler üzerinden böyle yapamazsınız diyorlar. Bu dosyada ise fotokopilerin üzerinden gidiliyor. Yani şey oluyor o zaman yani biraz kafam karıştı yani dünden beri uyuyamadım doğru dürüst iki gündür uyuyamadım. Hay bakmaz olsaydım internete. Baktım onları gördüm. Meslektaşımda sabah sabah getirdi okudum keşke okumasaydım. 154 numaralı dosya Ufuk Mehmet Büyükçelebi’ye ait bilirkişi incelemeleri var. 67 sayfa vermiş 6 sayfa vermiş. 157 numaralı klasör 10. Ağır ceza mahkemesinden 21 sayfalık Levent Ersöz ile ilgili istihbarat sonuçları diyor yok bir şey. İstihbarat sonuçları diyor Levent Ersöz ile ilgili istihbarat sonuçları yani nerede doğdu nerede büyüdü nerede görev yaptı nerede nasıl yaptı ne etti onlar yazılı. Yani bu istendiği zaman çıkmıyor mu ki. Eruygur’a ait belgeler. Gizli kalması gereken bilgiler var. Yine gizli kalması ile ilgili bilgilerin ayrımı hiç yapılmamış. Yani gizli kalması gereken bilgilerin hiç ayrımı yapılmadan bunlar değerlendirilmiş. 158 numaralı klasör, burada 450 sayfa bir rapor var. 705. sayfada bitiyor. Ümit Sayın’ın Hurşit Tolon’a yazdığı mektuplar var. Mesaj var. Şener Eruygur’un Hurşit Tolon’a gelen mesajlar var. Kıbrıs ile Ümit Sayın’ın mesajları var. Yukarıda da söylemiştim. Servet Cömert’in yazısı var. Bilirkişiler aynı. Tolon’a ait bilirkişi var. Fotoğraflar var. Anıtkabir’e yapılan Atatürk yürüyüşleri mitingleri var. 46. sayfada bu klasörün Ümit Sayın’ın yazdığı teşekkür maili var. Teşekkür ve pentagona yanıtlar mesajı var. Mesut Parlak o da bizim Beşiktaşlıdır Profesör Mesut Parlak AKP’den milletvekili adayı olmuş. Sonra ayrıldı. Ümit Sayın’ın Reha paşaya Reha Taşkesen’e neden istifa ettiğine dair yazısı var. Ümit Sayın’ın e-mailleri var. Kıbrıs ADD Avrasya tv programları konuları var. Hurşit Tolon ve Şener Eruygur’a gönderdiği şeyler var. Türkiye demokrasisi seçimle kurtulmaz demiş. Büyükanıt’a yapılan psikolojik harbe karşı durabilmek konulu Ümit Sayın’ın maili var. Mehmet Sönmez yarbayın verdiği bilgi ve psikolojik harp deformasyonla ilgili uluslar ihanet com sitesine girdiği şeklinde yazılar var. Avrupa Birliği İstanbul lisesi üniversite lisesi konulu Türkiye’nin demokrat seçimle kurtulamayacağı. TSK ve orgeneral Yaşar Büyükanıt tarafından görülmesi gerektiği notları var. Sanal Cumhuriyet duyurusu var 15-16 da. Solda birlik 1 milyon e-posta sanal yürüyüş var. Baykal, Karayalçın, SHP, Ufuk Uras, ÖDP, Doğu Perinçek, İP, Zeki Sezer filan mailler gönderilmiş. 159 numaralı klasör gene inceleme Tolon’a ait CD’ler yine burada da var. 160 numaralı klasör 50 sayfalık rapor var. 161 klasörde baş harfleri nerede belli olmayan sayfa 128’den başlayan 127’den biten bir adet bilirkişi raporu var bunun devamı da klasör 162’ye geçmiş. 162’deki incele veren makam 10. Ağır ceza kişiler gene aynı. 163 gene aynı. 164’de gizli belge ve gizli ibareli irtica ile ilgili Fethullah ve okulları anlatılmış. Burada da darbe lafıyla bir şey yok. Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmaları var bu dosyada. Darbe yok. 165 laiklik ve benzeri kavramlarla ilgili Tayyip Erdoğan’ın yaptıklarıyla ilgili bir dosya var. Çeşitli milletvekilleri sayfalarca milletvekillerinin şecereleri var. Yani milletvekillerinin şecerelerinin niye tutulduğunu bilmiyorum ama tutuluyor işte. At yarışlarında atların şecereleri tutulur gibi tutulmuş. 166’da tarikat mezhep dergah tekkeleri kuran kursuna gönderen öğrenci sayısı hesaplanmış. Hizbullah ile ilgili memurlar gösterilmiş. Bakanlarda bakanlıkların adları var. Kadrolaşmayı gösteren belgeler var. Şimdi, şimdi efendim madde 118 Milli Güvenlik Kurulu cumhurbaşkanının başkanlığında başbakan, Genelkurmay başkanı, Milli savunma, içişleri bakanı, dışişleri bakanları, kara deniz hava kuvvetleri komutanları, jandarma genel komutanlıklarıyla kurulur. Gündemin özelliğine göre kurul toplantıları bakan ve kişileri çağırıp alır. Milli Güvenlik Kurulu devletin milli güvenlik siyasetinin tayini tespiti uygulamasıyla ilgili kararların alınması. Görevli koordinasyonun sağlanması konusunda görüşlerini bakanlar kuruluna bildirir. Kurul devletin varlığı ve bağımsızlığı ülkenin bütünlüğü bölünmezliği, toplumun huzuru ve güvenliğinin korunması hususunda alınmasını zorunlu gördüğü tedbirlere ait kararlar bakanlar kurulunca öncelikle dikkate alınır. Milli Güvenlik Kurulu gündemi başbakan Genelkurmay başkanı önerileri dikkate alınarak cumhurbaşkanlığınca düzenlenir. Cumhurbaşkanının katılmadığı zamanda Milli Güvenlik Kurulu başkanı başbakanca toplanır. Milli Güvenlik Kurulu sekreteri teşkilatın kanunu düzenlenir. Bu 1961 anayasasına işte giren husus bu. Şimdi tarikatlar bu saydığım içine girer mi girer girmez mi? Girmez diyen varsa biriniz itiraz edin. Yok şimdi bunlarla ilgili çalışmaları zaten anayasa düzenlemiş. Ve hali hazırda da bu anayasa da Milli Güvenlik Kurulu gibi kurulun kaldırılışıyla ilgili hiç oylamaya ve reforma gidilmiyor. Yani yarın başka birileri başka birilerini tutuklatabilir. Bu dengeler sistemi oluyor. Bugün böyle yarın başka olabilir. Çünkü burada yargılananlardan Milli Güvenlik Kurulu sekreteri de var zannedersem var. Şimdi Milli Güvenlik Kurulundaki yapılan bu çalışmaların bu dosyaya girmesi demek ki kurumlar arasındaki çatışmanın bir mahiyetinden başka bir şey değil bir de her yer Roma’ya çıkar makavelist görüşle Recep Tayyip Erdoğan Sayın başbakanımız ve AKP Adalet ve Kalkınma Partisi hiçbir şekilde iktidarı terk etmek istemiyor. Demokratik yollardan kendisinin, kendisinin parlamentodan çıkmasını istemiyor ve hep bir numara olarak kalmak istiyor. Ve kendi muhaliflerini sindiriyor bütün erkleriyle beraber sindiriyor. Benimde görüşüm bu. çünkü buradan bu çıkıyor. Fakat çok iyi bir şey oldu bu dava insanları Atatürk’ün gerilemesini değil Atatürk ve ulusalcı düşünürlerin kaynaşmasını sağladı. Asıl tohum burada atıldı. Geçmişte Kürdistan diyenlerin tutuklandığına dair belgeler okuyacağım. Şimdi bunu söyleyenlerin tutuklanmadığı görülüyor. Tutuklanamaz da şimdi burada başka bir yapılanmaya gidiliyor. Teker teker geleceğim. 165, 167 tamamen tekrar, 132. klasör 32 numaralı klasörün aynısı 167’yi getirin koyun 32 numaralı klasörü getirin koyun aynısı hiç değişen bir şey yok. 167-2 hükümet programının hükümet programı var orda bana ne. 168 bir rapor incelemesi Fener Rum kilisesiyle ilgili yazılar var. Subaylara karşı işlenen cinayetleri işleyen yazılar var. Gölcük depremini yapan İsrail üst düzey komutanlar olduğu telsa araştırması için deneyin yapılması söyleniyor bakınız bu es geçildi. Hakikatten bu kısım yani bir araştırmadan dolayı mı İsrail’in bir araştırma deneyinden dolayı mı Gölcük’teki büyük deprem meydana geldi veyahut da Fethullahçıların ve o işte öteki diyenlerin işte onlar orada içki içiyorlardı onun için orası çöktü lafları söylendi ama bu Telsa araştırmasıyla ilgili hiçbir şey yapılmadı madem ki buraya koydunuz yapsaydınız.. Belki de Ergenekoncular yaptı bunu da olabilir. Sonra devlette çeteleşme gerekli diye bir yazı var. Faili meçhul cinayetler ve JİTEM’den bahsediliyor. Şimdi bakınız JİTEM ile ilgili dava açılmadı fakat iki üyemizde ikisi de aynı soruyu sordular benim müvekkilime. İddia makamı da sordu JİTEM o da cevabı yanıtladılar cevabı yanıtları ama iddianamede JİTEM yargılanması yok faili meçhul cinayetler yok. 169, 50 sayfalık 10 sayfalık 48 sayfalık 69 sayfalık 5 sayfalık raporlar var ve güldüm. Çok korkunç bir şekilde güldüm. Bu rapor lehime olmasına rağmen kabul etmiyorum. Okuyorum Levent Ersöz‘e ait hard diskin içinde herhangi bir dokümana rastlanmamıştır. Levent Ersöz’ün hard diski yok ki. Eğer işyerindeki çalıştığı yerdeki hard disklerle ilgili yani oradaki şeyle bir şey rastlanmamıştır diyorsa e doğru. Ama Levent Ersöz’den bir hard disk yok ki. Yok. 170 numaralı klasör 6 tane inceleme var sayfa sayfa. 170 numaralı klasör gene raporlar var. 172, 173, 174’e kadar geldiğimizde hep raporlar var gene aynı kişiler 41 sayfalık, 53 sayfalık, 9 sayfalık, 9 sayfalık, 4 sayfalık ama bu raporların içinde değerlendirmeleri yapanlar herhangi bir şey bulamamışlar onu da söyleyim. 173. klasörde Bildenberg ve Ermeni sorunu hayda yukarıda da vardı bu şimdi buraya geldi. 174 numaralı klasörde makaleler var. 174, 175 numaralı klasörde Tuncay Özkan’ın konuşması var çok fazla tekrarlanmış. E konuşur gazeteci adam. Ya konuşacak ya yazacak. Yazar üstelikte televizyonculuğu da vardı. 166 numaralı klasör yukarıdakinin tekrarı 167 numaralı klasör üstteki dosyaların tekrarı ay ışığı 178 numaralı klasör Neriman Aydın’ın mektupları. İllere göre oylar. 179, 180 tekrar. 181 kamu yönetimi ile ilgili yazılar var. Cumhuriyet platformu mektupları iddiası var. Şener Eruygur’a ait mektuplar var. Genelkurmay başkanı hareket sevk muhabere isimli sayfalarca yazıları var. Askerlerin ders notları var. Askeri seminerlerin notları var. Yani bu belgelerin kimden çıktığı da belirsiz. ADD’nin çalışmaları var Atatürk ilkeleriyle ilgili çalışmalar var. Atatürk ilkelerine karşı parti bakınız burada çok önemli bir şey söyleyeceğim ADD ile ilgili şimdi burada bir stop deyip de bunu açıklamak zorundayım. Ata Şener Eruygur ile ilgili olduğu için bunu söylüyorum. Şimdi onun söylediği bir laf var. diyor ki, ADD’nin genel kurulunda açıklamalar. Atatürk ilkeleri Cumhuriyeti baskı ve Cumhuriyete baskı ve tehdit var. Bu baskı hükümetten geliyor. Buna karşılık parti kuralım miting yapalım sesimizi halka duyuralım halkı bilinçlendirelim. Allah aşkına ya yav lütfen ya izan varsa bu nasıl darbe ya. Demokratik bir halk hakkı kurmak için bari bunu buraya koymasaydınız. Bu şimdi sağlığı elvermediği için savunmaya gelemeyen adamın söylediği sözler. Yani benim kafam almadı bunu hukukçu kimliğimle. Ben diplomayı ters mi aldım yoksa. Bizim Ankara hukuktan bir farklı tarafımız vardı İstanbul hukukla ben hep övünürüm. Biz İstanbul hukukta bütün nazariyeleri okuruz Ankara hukukta pratiği yapar. Ama biz nazariyeleri okuruz. Yani ben bu nazariyede bunu buraya buraya koyarak darbe lafını açana vallahi sınıf geçirtmem. Geçemez. Kalır. Yani şimdi diyor ki, parti kuralım miting yapalım sesimizi halka duyuralım halkı bilinçlendirelim. 181 numaralı klasörde bu var ve ilk baştaki klasörlerde de aynı cümle var. Nasıl bir şey bu nasıl bir zemin bu. Ha zemin doğru parlamento da Adalet ve Kalkınma partisinin AK partisinin ve Cumhuriyet düşmanları diye tabir ettikleri Atatürk’e karşı tabir ettikleri kişileri ordan el aşağı alt aşağı etmek için devirmek için siyasi parti kurma çalışması yapalım diyor. Mitingler yapalım diyor doğru. Ben Londra’ya ilk gittiğimde şaşırmıştım. Adamın biri çıkmış sandalyenin üstüne alüüüü atıyor tutuyor teçire küfürler ediyor bilmem neler ediyor. Ne dedim bu burası Hayt park dedi herkes konuşur dedi. Ağzına gelen ağzına geldiğini söylüyor. Dinleyen de dinliyor. Yani ben anlamadım bunu. 182 numaralı klasör. Eruygur’un denetleme emri. Kontrol formu var irticai faaliyetlerde bulunan terör örgütleriyle ilgili mücadeleler yazılmış. Tatbikat planları var askeri planlar o buraya konulmuş. Levent Ersöz ile ilgili istihbarat sonuçları yoktur denmiş. Şener Eruygur ihalelerle ilgili bir soruşturma geçirmiş. Bu soruşturma var bu dosyada. Yani ihale yolsuzluğuyla ilgili soruşturma bu dosyada var. 183 bu da tekrar. 183/2 devletin yapılanması üzerine diye bir evrak var tarih 25 Kasım 1999 ama bu dosyada bu evrak her yerde tekrarlanıyor ergenekon analiz yapılanma yönetim ve geliştirme projesi 1999. ilk girdiğimizde bu davaya hep bundan bahsettik. Bu bir istihbarat örgütlerinin çalışmasıyla ilgili yazılmış bir doküman. Eğer 1999’daki bu şey yazı suç olarak kabul ediyorlarsa suçun tarihi de 1999’dur. E 1999’da da bu suç niye girer 313. maddeye girebilir. Şimdi 313. madde ne der. Şimdiki 313’ü. Kamu barajına karşı işlenen suçlar 214 suç işlemek için tahrikte bulunan kişi altı aydan beş yıla kadar der. Halkın bir kısmını bir kısmına silahlandırmak. Silah bulamadım külah bulamadım on beş yıldın yirmi dört yıla kadar der. Yani o zaman 313’ün kapsamına giren bir suçun belgesi olarak mı koyduk buraya bu yapılanmayı ama bu bir suç değil bu bir şey. TSK da büyük operasyon isimli bir yazı var. 185 numaralı klasör, Türkiye emekli subaylar derneği panelinde Tuncay Özkan’ın ismi var Erol Manisalı’nın ismi var Ümit Özdağ’ın Mustafa Balbay bunların isimleri var. 1996-99’daki istihbarat belgesi buraya konulmuş. Orgeneral Doğu Aktuğ imzalı bir rapor var. Büyükşehir belediyesindeki irticai faaliyetler anlatılmış. Cezaevinde yirmiye yakın dinci personel alındığı söylenmiş. Kayseri emniyetinin 1998 senesinin bir belgesi var. 98 Fethullah ile ilgili gizli ibareli bir yazı var. 15 sayfadan ibaret irtica faaliyetleri listesi var. Ben not koymuşum yani bunlar yok mu koyulmuşsa ne olmuş yani yok mu Genelkurmay başkanlığının 1998 tarih 24.8.98 tarihli yazısı var. Genelkurmay hareket başkanlığı rapor vermiş. 24.8.98 de aşırı sol bölücü faaliyetler. O zaman Sayın başkan Sayın üyeler eğer bir şey arıyorsak o zaman bu 98 senesindeki Genelkurmay başkanlığının hareket raporuna bakalım. E bildiğiniz gibi Genelkurmay başkanlığının harekat raporunun tarihi 24.8.1998 eh biraz evvel okuduğum ergenekon analiz kitabının da tarihi de 1999 acaba 98’de bumu bunu başlattılar. O zaman 98’dekiler nerede sorusunu sormak zorundayım adalet herkese eşitse suçların şahsiliği prensibi varsa nerede diye sorarım. Ondan sonra 97 senesinde astsubay, subay, astsubay hanımlarının evlenme cüzdanları, sağlık karnelerinde tesettürlü fotoğraflar var. Bakınız tesettürlü fotoğraflar sağlık karnelerinde varmış. Toktamış Ateş’in Fethullahçı olduğu söylenmiş. 2003 de başkanlık seçiminde Ali Tayyip Özdemir’in Nazlı Ilıcak’ı Metin Akpınar ile birlikte ABD’ye giderek Fethullah Gülen’den icazet alındığı söylenmiş. İrtica mücadele seminerleri var. Muhafazakarlık demokrasi sempozyumu var. İçişleri merkez teşkilatı hukuk denetleme denetiminin sivillerce (1-2 kelime anlaşılamadı) bakan şöyle diyor ne sivili kardeşim siz benim askerle aramı mı bozacaksınız. Bu yüzden bakan çok pasif bulunmuş. Emniyette hakim olan kadrolar tarafından bu eleştirilmiş. Bakan eleştirilmiş içişleri bakanı. Kimdi Abdülkadir Aksu idi zannedersem. Bakanlık çalışanların Egm personeli anlatılmış. Kamu yönetimi ile ilgili yasa tasarısında Selami Öztürk’ün imzalaması olumlu değerlendirilmemiş bu anlatılmış. 184 numaralı dosya Aytemur Kılıç’ın yazıları var. Kılıç Ali ile ilgili ergenekon soruşturmasıyla ilgili çok konuyu cumhurbaşkanı Sezer ile ilgili Aytemur Kılıç, Kılıç Ali, Ali’nin oğlu çok eleştirmiş Gümati hükümeti. Aytemur’un yazılarında Atatürk Latin harflerini halka anlatırken çekilen fotoğrafın arkasında duran genç Coşkun Ertepınar’ın oğlunun YÖK başkanı vekilliğinden neden istifade edişi anlatılan bir makale var. Ulusal strateji merkezi tuğgeneral Servet Cömert ile ilgili yukarıda da söyledik Güler Kömürcü burada da çıkmış. Ümit Sayın burada da var. Kıbrıs meselesi burada da var. Sayfa sayfa notlar burada da var. 185/2 Genelkurmay başkanlığı bir rapor hazırlatmış 1997 yılında basın vakıf dernekler yasadışı kuruluşlar ile ilgili. Bu dosyada mevcut fotokopisi olduğu gibi aldım ve irticai faaliyetler anlatılmış. 97 o zaman 97 de geçtik işte 97’ye geldik. 97’de mi yani bu suçun başlangıcı oluyor. Klasör 186 yolsuzluk bilgi notu var. klasör 187 Kıvanç Değirmenci’nin Dalan ile konuşması Tuncay Özkan’ın başkan ile görüşmesi aynı. Yukarıda okuduk tekrar tekrar. 188 alın getirin koyun yan yana 187 ile tıpa tıp aynı. Satır satır aynı. Sayfa sayfa aynı. Klasör 189 13. Ağır ceza mahkemesinin bir kararı var yani sizin gizlilik kararı var niçin verilmiş gizlilik kararı. Kadrolaşma anlatılmış türbana karşı izin verilmeyen kişilerin gördüğü haksız atamalardan bahsedilmiş. 190 numaralı klasör başlıkları gündem başlıkları ve temalar denmiş. Fethullahçı grupların Türk Silahlı Kuvvetlerin içine sızdığı içten Türk Silahlı Kuvvetleri çökertmeyi anlatılmış bu dosyada. Ben burada çok uzun bir tahlil yaptım. Bir beyin jimnastiği yaparsak ordu ve başkası bu irtica ile ilgili neden bu kadar çok araştırma yapmış yazı yazmış durup dururken mi. Ortada bir tehlike sezinlemiş bu tehlikeye karşı önlem almak istemiş. Peki önlemler ne. İçlerinden hiçbir yasa dışı rejim aleyhtarı bir faaliyet yok. Devlete sızmalar hatta Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmalar tespit edilmiş ve giderilmek istenmiş. Tehlikenin boyutlarının ciddiyetine bakılacak olursa bu yapılanlar çok yetersiz. Belki tehlikeyi geç fark edilmiş önü alınmamış ama irtica ile mücadele hareketleri bir silah gibi bunları yapanlara döndü ateşlendi vurdu. Bu dosyadan anlaşılan bu dosyalardan anlaşılan şudur. Birilerinin her sesten her kıvılcımdan her kıpırtıdan haberi var ki böyle muazzam bir operasyon yaptılar. Birileri kendi silahlarıyla vurabilmek için kendi tecrübesinin birikimi olmalı. Yıllardır birileri devleti devleti demek ki hayli ele geçirmişler konuş koşullanmış ve yuvalanmışlar. Bu dosyada asıl araştırılması gereken budur. Tüm bu dosya binlerce klasör biz hukukçuları buraya götürmektedir. Aslında bu sefer orduya ani bir baskın yapıldı. Orduya darbe yapıldı. Bu ordunun darbe planı değildir. Bence bu gece vakti bütün askerler uyurken yapılan baskın gibidir. Askerler tehlikeyi fark ettiler ama çok geçti. Düşman çoktan onların etrafını sarmıştı. Bu irtica konusundaki çalışmalar ise etrafı sardıktan sonra panik içinde sağa sola ateş etmeye açmaya benzetilebilir artık çok geçtir iş işten geçmiştir. Panik ile sağa sola atılan kurşunlar bile sekerek kendilerini yaralamaya sebep oldu. Şu anda baş kademelerde gerekli atamalar yapıldı vatanseverler istifaya zorlandı çoğular istifa ettiler. Dinlemeleri ise sağa sola açılan panik ateşlerine benzetilebilir. Ne oluyor ne bitiyor görelim ama onları dinlemeye yaparken belki çoktan silah bunlara doğru dönmüştür. Yalnız bir durum var. irtica ile ciddi bir çalışma yapılmış çok detaylı tek tek yapılan atamalardan tutun yapılan kanunlar yürütmeliklere kadar milletvekillerinin şeceresine kadar her adım rapor edilmiş. Aslında ortada irtica ile ilgili çok ciddi bir belge var. Dosyada bu belgeyi yapanlar değil irticacılar suçlu. Eğitimde yapılanlar kadrolaşma ile yapılmak istenilen tek tek belirtilmiş. Hepsinin sonuna değerlendirme yazıları konulmuş. Görülüyor ki bu değerlendirme yazıları yoğun bir duyarsızlık altında memleketi kurtarma coşkusundan ziyade objektif bir bakış açısıyla eldeki verilere göre tanzim edilmiş bilimsel yazılar. Bu yazılarla yazılar darbeye zemin hazırlayıcı yazılar demek objektif verinin bize bildirdikten tamamen yanlış uygulamak olur. Bu değerlendirme yazısını aynen naklediyorum. Türkiye’nin içinde bulunduğu koşullar gereğince zamanını ve enerjisini büyük çoğunu rejim türban laiklik tartışmalarının harcadığı dışişleri bakanlığının genelgesinin hükümetin tabanı geniş ve cemaatlerin meşrulaşma girişimi olduğu. 23 Nisan resepsiyonu boykotun laiklik konusunda şimdiye kadar biriken bir tırmanılan gerilimin bir sonucu. İkinci bir 28 Şubat’ın başlangıcı olarak basın tarafından değerlendirildi. Hükümetin uygulamaları gördükçe AKP’nin her faaliyetinin altında acaba bir bit yeniği var mı diyenlerin sayısının giderek arttığı. CHP genel başkanı Deniz Baykal’ın ifadesiyle Cumhuriyet değerlerini benimseyenlerin oluşturduğu meclis çoğunluğuyla demokrasiyi uzun süre yaşatmanın mümkün olamayacağı değerlendirilmektedir. Bu yazı sıradan bir yazı değil çok ciddi bir yazı. Demokrasinin elden gideceği söyleniyor. Biz memleketimizi severiz. Biz memleketimizi nasıl kutsal topraklar olduğu bu topraklarda yaşayan halkımızın ne denli aziz fedakar cefakar korkusuz atası şehit ecdadı, şehit oğulları, şehit olan bir millet olduğu destanlarda büyüdük. Biz bu destanlardan biri de ergenekon destanıydı. Şimdi bizim Cumhuriyetimiz ve demokrasimiz bir takım güçler tarafından ele geçiriliyorsa bizim ülkemizde bir takım oyunlar oynanmak isteniyorsa çok donanımlı Türk milletini koruma görevi kendisine verilmiş Türk ordusu bu durumu eğitimli ve her bir profesyonel donanımlı kadrolar fark etmişse bu kadrolardan biri de yasal yollardan kurulmuş istihbarat teşkilatıdır. Fark etmiş ise biz ordumuza ne diyebiliriz. Ne demeliyiz ordu darbeyi yasal bulmuyorsa bunu her şekilde dile getiriyorsa ne demeliyiz. Bir yanda tehlikelerden bizi haberdar ediyorsa buna sağlıksız veya örgütsel bir durum diyebilir miyiz yoksa söylenenlere kulak mı vermemiz gerekir. Halkı temsil edenler ordunun uyarılarını ele almadılarsa ne yapmalıdır. Bu bir cevap değildir. Bu yorumun sadece sorusudur ne yapmalıdır. Bir anne çocuğunu nereye kadar koruyabilir. Çocuk sürekli gidip kendisini ateşe atıyorsa hiçbir uyarıyı dinlemiyorsa kulakları tıkıyorsa anne canı pahasına ölümü göze alarak onu koruyacaktır ama annenin ufak bir gecikmesinde çocuk yine ateşin ortasında atılacak ve yanmaya mahkum olacaktır. Koruyan kadar korumak isteyenin de önemidir. Bu bir görüş. Yani bu yalan mı yani laikliği Türkiye’nin ortaçağa gitmesini isteyenler karşısında post modern orta çağa gitmesini isteyenler karşısında herkesin duyarlı olması yanlış mı? Şimdi bu anlatımlar var irticanın İslamsal düşünce bu benim görüşümdü. Türkiye ve dünyadaki gelişimi var. Şimdi ben bir zamanlar Londra’ya gitmiştim. Richmond denilen bir bölgede bir kitapçıya girdim. O zamanda bizim başbakanımız zannedersem Necmettin Erbakan’dı Fundamandalizm islamic terörizm adlı bir İngilizce kitabı kütüphanede gördüm ve o kitabı alamadığıma şimdi pişmanım. Dünyada harita çizmişti daha 11 Eylül daha gelmemişti yani o zaman çizmişti. Ve milli görüşlerin demokrasi düşmanı olduğunu ve terör örgütü olduğu yazılıydı harika çıkmıştı dünya haritası çıkmıştı ve dünya haritası 11 Eylül ve de hakikatten o kitabın söylediği şekilde gitmişti. Şimdi biz bu ülkede yaşıyoruz yaşadığımız ülke bizim ülkemiz. Bizim ülkemizi korumak ve korumak hepimizin görevidir ödevidir. Düşünce özgürlüğü evet düşünce özgürlüğü. Düşünce özgürlüğüne hepimiz saygı göstereceğiz. Ama düşüncemizi ortaçağa karşı gidenlerin karşısında elbette bir araya gelip birilerini uyandırmamız birilerine anlatmamız lazım. Kitlelerimize anlatarak şimdi parti kurmaktan bahsediliyorlar. Mitingler yapmaktan bahsediyorlar. Rektörlere gidelim diyorlar. Üniversitelere gidelim diyorlar. Öğrencileri eğitelim diyorlar. Şimdi bu eğer bu darbeyse darbeyi aslında karşı darbeciler yaptı. Çağdaş düşünenleri içeriye tıktı. Yani darbeyi karşı darbeciler yaptı. Şimdi ben bu mantıkla hareket ediyorum. klasör 191 bu dosyada bir sürü makaleler var. Analiz ergenekon analiz kitabının değerlendirmesi var. Bu analiz kitabı yeniden değerlendirilmelidir. Sayfa 192 notlar konmuş AKP kadrosunu anlatmış. Klasör 193 seçim sonuçları. Klasör 194 Ayışığı, yakamoz gibi belgeler var. Zekeriya Öz’ün bir takım adamları bu şifreleri çözmüş. Ben öyle diyorum nasıl çözmüşler onu da anlayamadım. Şimdi bu ayışığı yakamoz gibi belgelerin asılları var bu dosyada. Asılları yoksa Sayın üyelerin dediklerine aynen katılıyorum. Fotokopi üzerinden delil olmaz karar verilmez. Var mı asılları? Var mı Celal asılları? E yoksa yok. Neyi tartışacağız burada. Şimdi kapı çalmış kim geldi 2 numara geldi. Tık tık bir daha kapı çalıyor 3 numara geldi. Yine kapı çalıyor 4 numara geldi. Gene kapı çalmış 5 numara gelmiş. Oturmuşlar konuşuyorlar. Ya bir numara nerede kaldı. Henüz gelmedi. Şimdi ne yapacağız yukarıdan bir ses hiçbir halt yapamazsınız. Adamlar kaldırmışlar kafalarını yukarıya bakmışlar. Ne oluyor. Ben size izin verdim mi sizi izliyorum Los Angles’ten hiçbir halt yapamazsınız. Bu da benim hikayem. Şimdi yazdım ben bunu. Eskiden Sansaryan han vardı. Kaç numaralısın derlerdi mısır çarşısından kızılcık sopaları alırlardı numaranı söyle diye döverlerdi. Sonradan, sonradan kod adın ne diye çıktı. Aldıkları şubeye götürdükleri bir adam 50 kişinin kod adını sayardı. Ya ne beyin bu. yaz yaz yaz. Bu da böyle asılları var mı? Asılları yoksa hiç konuşmayalım. Asılları olmayan yerde suretler ifade bulmaz. Aslı varsa vardır aslı yoksa yoktur. 196 bankaların batık bankalar vakıflar cemaatlerin tespiti var. 197 rutin yönergeler. 198 irtica değerlendirmeleri. İrtica yanlılarının genel amaçlarında bir değişiklik olmadı. Türkiye Cumhuriyetini yıkarak dini esaslarda devlet düzeni kurma amaçlarının devam ettiği. Bu amaçlarını gerçekleştirme için mevcut demokratik ortamda özellikle basın yayın özgürlüğünden istifa ettikleri. TSK ve MGK’nın kararlarını savunan her türlü olumsuz olaylarla son zamanlarda yolsuzluk ve ekonomik krizle ilişkilendirerek asılsız iddialar tenkit ederek yaratılma çalıştıkları her olumsuz olayı 28 Şubat’ın sürecinin bir sonucu olarak gösterme gayreti içinde diye özetlemiş şimdi ben burada bir soru sormak istiyorum. Ben bilmiyorum bilen varsa söylesin 28 Şubat kararları kaldırıldı mı? Hayır. Demek ki 28 Şubat’ı Amerika Birleşik Devletleri ve ABD istedi. Yani bu kadar güçlü erk niçin bu 28 Şubat kararlarını hala ortadan kaldırmıyor. O zaman 28 Şubat kararlarından dolayı insanları burada suçlamanın bir anlamı yok. 189 numaralı klasör Adalet ve Kalkınma partisinin beyin takımını saymış. 200 numaralı klasöre geldik ve böylelikle 48 klasör kaldı ondan sonraki kısımları geleceğim. AKP’nin vaatleri altında planlar var. Abdullah Gül hakkında yazılar var. AKP’nin kadrolaşması irtica eğiliminde olanlar var. Yobazlık soruşturması 2002-2003-2004 de yapılanmalar var. Kamu yönetimi reformu tasarısında imam hatiplilerin araya girip atanmasıyla ilgili milli güvenlik kurulunda görüşmeleri var. Refah partisinin siyasal İslam’ı savunan radikal güçler muhtemel hareket tarzları ve alınması psikolojik irticai görüşlerin TSK ile ilişkisi kesilecektir diye notlar var. TSK’nın dinci kesime karşı olduğu inancının değiştirilmesi için psikolojik hareketler var. Milletvekilleri seçimlerinde HADEP’e kim oy verdi. Birinci uyum paketi AB uyumu için çıkan yasalar var. Basın affı var. idari para cezaları mali millet kanunu var 1783. 202 numaralı klasör Durmuş Ali Özoğlu’nun bilirkişi incelemesi ve değerlendirmesi raporu var. Şemdinli tezi ele alınmış. Bunlar anlatılmış Neriman Aydın’ın Ali Özoğlu’na yazdığı mektup var. Kuvai milliyeci asla unutmaz asla affetmez aferin Neriman. Bakanlar kurulunda avukat Yusuf Erikel başbakan hah geldik şimdi arkadaşımızın kısmet olur savunmamı tamamlayabilir fırsat kalırsa gidip ziyaret edeceğim. Kulağından ötürü ameliyata alacaklarmış. Durumu gittikçe kötüleşiyor. Ben bunu bir yakarış olarak söylemiyorum ama 65. 61 numaralı hükümet adına planlar yapılmış taslak hükümetin başbakanını içeriye aldınız bekliyorum ki yani savcılar için söylüyorum yani aldırdılar. Siz aldınız diye bir lafım yok siz tahliye etmiyorsunuz sadece. 61. hükümet adına taslak hükümettekiler inşallah diğer kabine bakanlarını da alırsınız. Bekliyorum. Bekliyorum o zaman dünya nasıl karışacakmış bir göreceğim. Ferit Hakkı gibi değerli bir profesörümüz var Marmara üniversitesinde o da bu taslak hükümeti ciddi görmüş ki içinde yer almış. Mümtaz Soysal’dan bahsetmiştim. Şimdi bekliyorum. Şişli belediyesinin gazilerine madalya töreni var. Sevgi Erenol paşa Erenol, Muzaffer Tekin, Doğu Perinçek gitmişler aynı uzman kişiler Oktay Yıldırım varlığım Türk varlığına armağan olsun diye biten şiiri var. Harbiye başlıklı dosyada Neriman Aydın’ın Büyükanıt’a yazdığı mektup var. Rauf Denktaş’ın ve akademisyenin isim listesi var Türk devletleri tarihi resimli haritalarla anlatılmış. Ermenistan ve ermeni diyasporası faaliyetleri. PKK’nın katledilenler resimleri var. 203 numaralı klasör Durmuş Ali Özoğlu’nun dokümanları. Bu klasörde devletin iç ve siyasal yararlarını ilgilendirdiğinden adli emanetlerle dosyadan çıkarılmış. Bakın burada bazı sayfalar bazı sayfalar iç ve siyasal ilgilendiğinde adli emanete ayrılıp dosyadan çıkarılmış. Acaba polis mi aldı bunları çıkardı yoksa hakim tek başına mı gitti. Ben bunu merak ediyorum usul hukuk açısından nasıl yapıldığını bilmiyorum. Psiko peki, TSK psikolojik hareket biyolojik hareket İngiltere ve Almanya’daki hareketler anlatılmış. Ermeni sorunu, ermeni toplumu dışına iten nedenler bağımlılık insan hakları tarihçesi. 204 numaralı klasör yine Mustafa Balbay. Her yerde. İnceleme değerlendirme raporu var. Apo’nun yakalanması üst düzey birisiyle Gürbüz Çapan hakkında bilgi Tuncer Kılınç’ın yeni oluşum önemli. Adli müşavir Erdal Şenel fethullahçı iktidarla ilgili yorumları var. TSK dimdik ayakta gerekeni yapacaktır. Aytaç Yalman Cumhuriyet halk partisi kazanmalıydı. Ama Aytaç Yalman şimdi farklı Aytaç herkese tutukladılar Aytaç Yalman ise yok. Neden yok acaba onu da bilmiyorum. Yani olması gerekiri demiyorum hiç kimsenin olmaması gerekirdi. Ama oluyorsa birisi ayrılırsa o zaman ona kötü gözle bakarlar acaba başka bir neden mi var derler. Yoksa gizli bir tanık mı? Mustafa Balbay’ın görüşmesinde şimdi darbe olmaz. Yani Mustafa Balbay bir yorum yapamayacak mı? Birisi darbe lafı ettiği zaman Mustafa Balbay darbe olmaz şimdi olmaz demek işte Mustafa Balbay kardeşim evet yada hayır ters bu soru cevaba. Evet de hayır da ters. Ona göre yorumluyorlar. Pasif orduyu söylüyorlar. Tuncay Kılınç’ın 2002 de görüşmesi var. Eruygur’un görüşmesi var. Cumhuriyet halk partisine çok iş düşüyor. İnsanları cesaretlendirmek lazım. Mesela AKP’li bakanın eşi ondan ayrılmış diyorlar. Değerlendirmeler 29 Aralık Pazar günü ortada hazır bir şey yokken çıkış yapmak yanlış olabilir diyorlar. Orduyu yalnızlaştırabilir değerlendirmesi var. 12 Mart 71, 12 Mart, 9 Mart 71, 12 Mart 71. 9 Mart TC başarılı olamamış. Emir komuta zinciri dışında gelmiş bir askeri darbe teşebbüsünün gerçekleşti ordunun tamamı bu darbeye yandaş olmadığı. Sert şekilde karşı çıktığı. Cevdet Sunay’a muhtıra verildiği. Ya bunların burada ne işi var ben bir türlü kavrayamadım. Aytaç paşa ile konuşmalar Mehmet İlhan ile sohbetler Cumhuriyet gazetesindeki Yaşar Büyükanıt ile görüşmeler İlhan Selçuk rahmetlinin Mustafa Balbay, Şenkal Atasagun, Şener Eruygur’un görüşmeleri. Atasagun ile yemek konuşmaları. Atasagun’un Öcalan konusunda asamayız sözü. Ama başbakan siz astırmadınız dedi. Şimdi bir partiye. Partilere parlamentoya bağırdı ve suçladı başbakan. Ama MİT’in başı asamayız demiş. O zaman MİT’in başıyla başbakan ters düşüyor. Şener abinin durumu. Gene ayışığı, Balbay’ın Levent ile resimleri yok. Mustafa Balbay’ın Mustafa Özbek ile konuşması. Kemal adlı dosyada Hilmi Özkök’ün AKP’ye yakın tutumu. İrticaya sıcak baktığı. Bölücü değerlendirme toplantıları 2005. Tolon, Eymür, Hasan Atilla Uğur’un aynı dosyaları. AKP’yi seçimlerde beklemeden kişiye özel dosyasında Ece Koca Bıçak maili. Kıbrıslı kadınlar mitingi Kıbrıs Kürt derneğinin şeyi DSİ’deki atamalar. Olayın perde arkası sesar burada da çıktı uzun uzun konuşmama gerek yok. İngiltere, ABD, İsrail, Alman, Fransız desteğine rağmen sonuç alamamışlar Hayrullah Mahmut öyle diyor. Barzani Talabani Kürtler Araplar İngiliz büyükelçisi West Macofrty Türkiye Kürt devletini kabul edin Arap ve Yahudi sermayesi Türkiye’ye akacak denmiş. 205 Mustafa Balbay’ın dökümleri. Güven Erkaya notları. Timur 16 Eylül. Orgeneral Cumhur Asperuk. Türkiye ılımlı bir İslam için. ABD nüfus alanı genişletilmek. MİT müsteşarı Şenkal Atasagun yemekte Apo’nun yakalanışını anlatmış. Yukarıda da anlatmıştı. Burada da anlatıyor. Aynı laflar. 206 numaralı klasör psikolojik hareket dosyası. Yukarıda da var burada da var. Harp silahları anlatılmış. Sayfalarca teknik menşeiler verilmiş. Türkmenler Osmanlı dahili Irak da tarihçi uzun uzun anlatılmış davranış ilkeleri Azeri dosyası. Ermeni Azerbaycan Nahcivan Türk sınırı anlatılmış. Suriye anlatılmış. Mustafa Balbay’ın has belekten çıkanları konulmuş sözüm ona. Eylem görevi. Görev TSK’yı yıpratma çabalarını etkisiz kılmak. Halkla bütünleşmeyi geliştirmek. Cumhuriyetin temel değerlerine saldırılara karşı tedbir almak. Bu mu? Eğer buysa eğer Mustafa Balbay’da bunu kabul ediyorsa eğer bu darbeyse yandık. Türk Silahlı Kuvvetlerini yıpratma çabalarını etkisiz kılmak. Halkla bütünleşmeyi geliştirmek Cumhuriyet temel değerlerine yapılan saldırılara karşı tedbir alma