T - Islak İmza Kuruyor.. · Web viewSanık Mehmet Deniz Yıldırım müdafii Av. Mehmet Cengiz: “Bir başka bu davamızın konusu değil bunlar konusu olup olmamasının ötesinde

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) DURUŞMA TUTANAĞI

ESAS NO :2010/106CELSE NO :19CELSE TARİHİ :24.05.2011

BAŞKAN :KÖKSAL ŞENGÜN 20909ÜYE :HASAN HÜSEYİN ÖZESE 28298ÜYE :SEDAT SAMİ HAŞILOĞLU 37266C. SAVCISI :MEHMET ALİ PEKGÜZEL 33954C. SAVCISI :NİHAT TAŞKIN 36924KATİP :ALİ DOĞAN 128041

Mahkeme Başkanı Köksal Şengün ile Üye Hakimler Hasan Hüseyin Özese ve Sedat Sami Haşıloğlu’ndan oluşan mahkeme heyeti tarafından 24 Mayıs 2011 tarihli oturum açıldı.

Tutuklu sanıklar cezaevinden getirildi.Bağsız olarak huzurdaki yerlerine alındı.Sanık müdafilerinden Sanık Mehmet Deniz Yıldırım müdafii Av. Mehmet Cengiz, Sanıklar

Bedrettin Dalan ve Dursun Çiçek müdafii Av. Hüseyin Ersöz, Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek, Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber, Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş geldikleri görülmekle, huzurdaki yerlerine alındı.

Tanık Efe’nin sorgu ve beyanı tamamlanmadığından oturuma kapalı devam edildi.Salon boşaltıldı.Tanık Efe eski kimliği tahtında huzura alındı.Kendisine doğrudan soru işlemine kaldığı yerden devamla.Sanık Dursun Çiçek söz istedi, verildi: “Sayın Başkanım herkese günaydın diyerek

sözlerime başlamak istiyorum. Dünkü açıklamalarda bir hususu özellikle zabıtlara girmesi açısından açıklamakta fayda görüyorum. Şöyle bir cümle geçti; askeriyeye sızmış PKK terör örgütü mensuplarının izniyle geçen PKK’lılar Reşadiye’de baskın yaptı şeklinde tabi binlerce şehit ve gazinin ruhunu sızlatan ve silahlı kuvvetlerin tümünü hedef alan bu tür açıklamayı şiddetle kınıyorum ve tutanaklara geçmesini istiyorum. Bu ortama yakışmadı, böyle bir açıklama. Bunu ima eden başka açıklamalarda oldu. Tabi burada özellikle Mart 2009’dan sonra Sayın gizli tanığın rapor alarak İzmir’e gittiğini ifade ettiğini biliyoruz.”

Gizli Tanık Efe: “Mayıs.”Sanık Dursun Çiçek: “Bu raporun sağlık nedeni neydi?”Gizli Tanık Efe: “Mayıs. Mayıs ayı.”Sanık Dursun Çiçek: “Mayıs ayında gittiniz. Sağlık nedeni neydi yani hangi nedenle rapor

aldınız?”Gizli Tanık Efe: “Bel fıtığı yolculuk yapamadığım için. Raporlarda var.”Sanık Dursun Çiçek: “Evet. Tabi sanık hakkında, tanık hakkındaki soruşturmanın

12.12.2008 tarihinde Bekir Buran adındaki bir vatandaşın şikâyeti üzerine başladığını dosyadan öğrendik. Bu 21 farklı konuda soruşturma başlatılan yalancı şa düzeltiyorum, gizli tanık hakkında onun nasıl gizli tanık olması konusuna.”

Gizli Tanık Efe: “Burada müdahale edilmesini istiyorum, bu yalancı şahitlik hususu.”Sanık Dursun Çiçek: “Düzeltiyorum dedim, gizli tanık.”Gizli Tanık Efe: “Hususu lütfen.”Sanık Dursun Çiçek: “Gizli tanık dedim, düzeltiyorum dedim.”

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 24.05.2011 ESAS NO: 2010/106 CELSE NO:19 Sayfa:2

Gizli Tanık Efe: “O mahkemenin verebileceği bir karar.”Sanık Dursun Çiçek: “Düzeltiyorum dedim ben.”Gizli Tanık Efe: “Biz burada gördüklerimizi söylüyoruz sadece.”Sanık Dursun Çiçek: “Nasıl gizli tanık olmanız konusunda ikna edildiğini böylece anlamış

oluyoruz. Özellikle de Ocak’ta gördüğü bir simayı 12 ay sonra Aralık’ta gösterilen bir resimden tanıyarak.”

Mahkeme Başkanı:”Efendim bunları beyanlarınızda anlatırsınız. Sorunuz varsa sorunuzu sorun lütfen.”

Sanık Dursun Çiçek: “Bitiriyorum, bitiriyorum Başkanım ve 35 yıllık askerlik hayatımda bir avcılar kulübü başkanının, bir Başsavcının seminere askeri seminere katıldığını, askerlik yapmamış bir gizli tanıktan öğrenerek bilgi ve görgülerimiz bayağı arttı. Ve özellikle de şunu belirtmek istiyorum bu (1, 2 kelime anlaşılmadı).”

Mahkeme Başkanı: “Efendim sorunuz var mı sorunuz? Soru var mı?”Sanık Dursun Çiçek: “Açıklamasını.”Mahkeme Başkanı: “Soru var mı? Açıklamayı yapacaksınız, daha sonra sorunuz var mı,

tanığa sorunuz var mı?”Sanık Dursun Çiçek: “Başkanım şunu söylüyorum ben. Bu açıklamalara rağmen 2 gizli

tanık ifadesine rağmen Erzurum özel yetkili savcının iddialarına rağmen neden Erzurum 2 numaralı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan, kabul edilen iddianamede 2010/108’de Dursun Çiçek tanık veya sanık olarak yer almadı, bir eski savcı olarak bunu tanığa, sanığa ee düzeltiyorum gizli tanığa sormak istiyorum. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?”

Gizli Tanık Efe: “Davalar arasında bağlantı varsa burada bir ceza muhakemesi usul kanununa göre 2 dava arasında bağlantı varsa bu ya savcılık aşamasında ya da ceza muhakemesi aşamasında belli olur. Eğer mahkemeler bunun birleştirilmesine karar verirlerse ortak noktada birleşirlerse hangi mahkemede birleştirileceğini 2 mahkeme arasındaki yazışmalar sonucunda karar verilir.”

Sanık Dursun Çiçek: “Birleştirme konusunda değil, yani Dursun Çiçek o davada niye tanık veya sanık olmadı?”

Gizli Tanık Efe: “Ben, ben Dursun Çiçek ifadesini orda sadece bir yerde kullandım ve sadece bir sima tespit ettim. Benim orada anlatmış olduğum ifadelerin çoğu, Erzincan’da olan eylemlerle ilgilidir, sadece ben sizi orada gördüğümü söyledim. Sizinle ilgili olan kısım sadece budur.”

Sanık Dursun Çiçek: “Anlaşıldı Başkanım, en son olarak da 1 yıldır talep ettiğimiz bu 4 nolu resmin gelmemesi ve Mazlum otelle ilgili faturanın dün mahkemeye sunduğum faturanın dosyaya nasıl girdiğinin tespit edilmesini 1 yıldır istiyoruz, bu henüz ortaya çıkmadı. Bunun tespitini istiyorum, arz ederim.”

Gizli Tanık Efe: “Şunu da söylemek istiyorum ki, orduevi kamera kayıtları maalesef özel yetkili savcılığa verilmedi. 1 sene öncesine kadar tutuluyordu bu kayıtlar, CD’ye aktarılıyordu. Bu kayıtlar verilseydi eğer bizim tanıklığımıza hiç gerek bile olmayacaktı. Hatta Özel Yetkili Savcı Osman Şanal, o orduevi 3. orduya sokulmadı bile. Yani herkes kendisine güveniyorsa sonuç itibariyle, bizler o dönemde devletin hakim ve savcılarıyız. En çok güvenilmesi gereken kişileriz. Mesela, Bedrettin Dalan kendisine güveniyorsa niçin gelmiyor, buraya yani bilemiyorum.”

Mahkeme Başkanı: “Yani bunları, bunları.”Gizli Tanık Efe: “Hayır bunu söyledim hayır konuşuluyor, ben bunu şey yapmak

istiyorum.”Mahkeme Başkanı: “Buyurun bir sorunuz var mı, sorunuz var mı? Size gelecek sıra size,

en son bağlayalım sizi. Sizin varsa bir sorunuz alalım size de gelecek Avukat Hanım.”Sanık Mehmet Deniz Yıldırım ve Ufuk Akkaya müdafii Av. Mehmet Cengiz söz istedi,

verildi: “Tanığın müvekkillerimle ilgili herhangi bir beyanı olmamıştır. Esas itibariyle soru

2


sormayacağım, ama bir cümleyle bir hususu arz etmek istiyorum. Tanığı 2 gündür burada dinliyoruz ve hayretle dinliyoruz. Yani bu tanık yıllarca nasıl savcılık yapmış?”

Gizli Tanık Efe: “Hakaret pozisyonuna, hakaret pozisyonuna vara… varacak.”Sanık Mehmet Deniz Yıldırım ve Ufuk Akkaya müdafii Av. Mehmet Cengiz: “Birincisi bu.

BU hususu belirtmeden geçemeyeceğim bu bir.”Gizli Tanık Efe: “Ben şunu benim Adalet Bakanlığında.”Sanık Mehmet Deniz Yıldırım ve Ufuk Akkaya müdafii Av. Mehmet Cengiz: “Yani tanığın

ifadesine.”Gizli Tanık Efe: “Bir saniye. Başkanım müdahale edin lütfen.”Sanık Mehmet Deniz Yıldırım ve Ufuk Akkaya müdafii Av. Mehmet Cengiz: “Tanığın

ifadesine itibar edilemeyeceğini, burada sergilediği tutum ve bugüne değin yürüttüğü hakkında açılan soruşturmalarla sabittir. Dolayısıyla itibar edilemez bir tanık konumundadır, bu bir. İkincisi maalesef yine 2 gündür burada birleştirilmesi, bu dosyayla birleştirilmesi reddedilen bir başka dosyanın adeta muhakemesini yapıyoruz. Bu da usul hukukuna aykırıdır. Bu hususlara da dikkatlerinizi çekmek istiyorum, saygılar sunuyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Açıklama yapabilir miyim, Sayın Başkanım bu söz karşısında? Açıklama yapma gereği duyuyorum ben. Avukat Beyin söylediği sözlerin hiçbirinin gerçekle, hakikatle alakası yoktur. Her sene hakim ve savcılar 4000, 5000 tane hakim, savcı.”

Sanık Mehmet Deniz Yıldırım ve Ufuk Akkaya müdafii Av. Mehmet Cengiz söz almadan konuştu, anlaşılmadı.

Gizli Tanık Efe: “Hakim ve savcılar Adalet Bakanlığına şikayet edilir değil mi?”Mahkeme Başkanı: “Tamam efendim konu anlaşıldı.”Gizli Tanık Efe: “Onun sonucunda olan sonuca bakmak lazım.”Mahkeme Başkanı: “Konu anlaşıldı efendim.”Gizli Tanık Efe: “Hakim, savcı soruştur…. (1 kelime anlaşılmadı) değil.”Mahkeme Başkanı: “Tamam efendim konu anlaşıldı lütfen.”Gizli Tanık Efe: “Buyurun.”Sanık Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz söz istedi, verildi: “Biraz önce

müvekkilimle ilgili olarak bir değerlendirme yaptı. Ben Sayın gizli tanığın sanıklıkla pardon tanıklıkla savcılık arasında gidip geldiğini görüyorum 2 gündür. Bu tür değerlendirmelerin bir tanığın yapabileceği değerlendirme olmadığı düşüncesindeyim. Bunu belirtmek istedim, kendisine yönetmek istediğim 2 tane soru var. Bu tamamen beyanlarından çıkartılmış olan 2 tane sorudur. Bir tanesi, tabi bu çelişki kendisine yöneltildi, soru olarak. Ama bununla giriş yaptıktan daha sonra soruya bağlamak istiyorum. İlhan Cihaner’le ilgili olarak birtakım değerlendirmeler yapıldı ve dünde bu değerlendirmeye ilişkin olarak birtakım itirazlarımız söz konusu oldu dosya sanığı olmadığından dolayı İlhan Cihaner. Ve askeri savcılığın içerisinde güvenilir hiç kimsenin bulunmadığını, bu sebepten dolayı da askeri savcılığın içerisine kendisinin özellikle.”

Gizli Tanık Efe: “Aste….”Mahkeme Başkanı: “Bir dakika, bir dur dur dinle. Dinleyin, dinleyin.”Sanık Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz söz istedi, verildi: “Asteğmen olarak

görevlendirildikten sonra, asteğmen olarak görevlendirildikten sonra bu askeri savcılığın içerisinde operasyonların yapılabileceğini söyledi. Daha doğrusu böyle bir amacının olduğunu söyledi Sayın Cihaner’in. Fakat daha sonrada askeri savcılığın içer…., askeri savcılık vasıtasıyla Fethullah Gülen cemaatine yönelik bir gözaltına alma dalgasının gerçekleştirilme amacı içerisinde olunduğunu belirtti ve daha sonra şöyle bir tespitte bulundu, değerlendirmede bulundu. Bunu hangi kaynaktan aldığını, bu bilgiyi hangi kaynaktan doğruladığını öğrenmek istiyorum. Dedi ki, Fethullah Gülen cemaatine yönelik bir gözaltı dalgası olacaktır ve bu gözaltı dalgası sonucunda Fethullah Gülen’in en önemli 5 ismi çevresindeki en önemli 5 isim gözaltına

3


alınacaktır ve 12 milyon tane cemaat mensubu sokağa dökülecektir ve böylece iç karışıklık yaratılacaktır tarzında bir şey söyledi. Bu 12 milyon rakamını nereden öğrenmiş acaba Sayın gizli tanık, neden böyle bir ifade kullandı, bunu öğrenmek istiyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Tamamen İlhan Cihaner’e ait bir sözdür, keşke kendisi de burada olsa karşılıklı konuşabilsek.”

Sanık Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “Peki Sayın Başkan. Hanefi Avcı’yla ilgili olarak birtakım değerlendirmelerde bulundu, daha doğrusu lafın arasında yine Hanefi Avcı dosyamız kapsamında sanık değil. Bu, bu konuda da birtakım itirazlarımız olmuştu, fakat tekrar beyanlarından yola çıkarak böyle bir değerlendirme bulunmasını istiyorum. Dedi ki ben soruşturma geçiriyordum ve Adalet Bakanlığında da Hanefi Avcı’nın birtakım tanıdıklarının olabileceği düşüncesiyle Hanefi Avcı’yı telefonla aradım. Fakat telefonla ararken Hanefi Avcı’yı kendi cep telefonlarımızı kullanmadık. Ben Hanefi Avcı’yı başka bir telefondan aradım, Hanefi Avcı’da kendi telefonundan değil, başka bir telefondan konuştu dedi. Fakat daha sonra ben yine Hanefi Avcı’yla bir telefon görüşmesi yaptım. Daha doğrusu benim aradığım beni arayan kişi Hanefi Avcı’nın yanında olduğunu söyledi ve Hanefi Avcı’ya telefonu verdi, dedi. Şimdi Hanefi Avcı’nın çok biz deneyimli bir istihbaratçı olduğunu biliyoruz ve biraz öncede kendisinin beyanlarından yola çıkarak Hanefi Avcı’nın kendisiyle, kendi cep telefonundan konuşmadığı değerlendirmesinde de bulundu. Hanefi Avcı’nın çok deneyimli bir istihbaratçı olmasından yola çıkarak bu telefon görüşmesinde, yani biraz önce kastettiğim konuştuğu kişinin cep telefonunu Hanefi Avcı’ya vermesi meselesinde, Hanefi Avcı’nın orada kendisine işte seninle beraber bir kitap yazalım, seninle beraber çalışalım şeklinde bir öneride bulunmasını nasıl değerlendiriyor kendisi?”

Mahkeme Başkanı: “Değerlendirme olur o. Nedir soru sorun.”Sanık Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “Efendim yani kendi cep

telefonlarından konuşmadıklarını şey yapıyorlar, söylüyorlar, bir öncekinde yani buradaki aslında bir güvenilirlik sorgulaması söz konusu.”

Mahkeme Başkanı: “Niçin yani niye aradın diye sorabilirsiniz yani değerlendirme değil de bir soru, soru haline getirin onu, soralım onu.”

Sanık Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “Peki efendim o zaman konuşmuş olduğu telefon numaralarını söylemesini talep ediyorum, hangi telefon numaralarından konuşurlar?”

Gizli Tanık Efe: “Evet şunu söyleyeyim, ben onları aramadım, onlar beni aradılar.”Mahkeme Başkanı: “Onlar.”Gizli Tanık Efe: “Erol Halka’nın telefonuyla aradılar. Telefon görüş….”Mahkeme Başkanı“Erol Halka kim?”Gizli Tanık Efe: “Recep Gençoğlu’nun avukatı. Ben bu konuyla ilgili dün gerekli ayrıntılı

açıklamaları yaptım, tutanaklarda var. Bu olayı da ayrıntılarıyla anlattım. Hanefi Avcı benimle görüşürken kendisinin Hanefi Avcı olduğunu söylemedi, zaten ben sesinden anlıyorum emniyet müdürü dedi. Sesinden, sesinden kendisinin Eskişehir Emniyet Müdürü tanıdığım Hanefi Avcı olduğunu zaten şey yaptım. Ordan daha sonra hal hatır konuşmalarından sonra içeriğine girdi. Kimin telefonuyla görüştük? Eskişehir’de sivil havacılıkla okuyan Eren isimli bir öğrencinin telefonu vasıtasıyla. Öğrenci orada Eren, sivil havacılıkta 2. sınıfta okuyor, onun vasıtasıyla o telefon numarasını hatırlamıyorum, ama savcılık araştırabilir telefon numarasını.”

Mahkeme Başkanı: “Erol Halka dediniz.”Gizli Tanık Efe: “Hayır daha sonraki görüşmelere diyorum, ben. Erol Halka’nın telefonuyla

görüştük bu telefonlar sabit. Benim cep telefonum ile Erol Halkalı’nın cep telefonunun kayıtları ortaya çıkarılırsa, bu ortaya çıkacaktır. Aynı zamanda ben bu telefon görüşmesini yaparken ilçe emniyet müdürüyle beraber yanımda ilçenin hakimi de vardı.

Mahkeme Başkanı: “Efendim daha sonraki görüşmeleriniz mi o dediniz kişiyle yaptığınız?”

4


Gizli Tanık Efe: “Evet, evet efendim, evet Hakim Bey. Eren isimli öğrencinin cep telefonuyla görüşüldü. Ben dışarıdan aradım.”

Mahkeme Başkanı: “Yine sizin kendi özel telefonunuz.”Gizli Tanık Efe: “Hayır onun kullanmış olduğu telefon.”Mahkeme Başkanı: “Onun o öyle kullanıyor, sizin telefonunuz.”Gizli Tanık Efe: “Ben dışarıdan aradım kendisini. Dışarıdan aradım, kendi cep telefonumu

kullanmadım, zaten dinlenildiğini zannediyordum.”Mahkeme Başkanı: “Yani siz dışarıdan aradınız Eren’i mi aradınız?”Gizli Tanık Efe: “Bana bir numara verdi. Verdiği numa….”Mahkeme Başkanı: “Kim verdi size o numarayı?”Gizli Tanık Efe: “Verdiği numara Hanefi be… şimdi bakın Hanefi beyle aramızda aracı

olan kişi benim bir yakın akrabam, Ankara’da bir bürokrat, o onunla çok samimiydi, ben o vesileyle ile tanıştım aynı zamanda bir emniyet genel müdür yardımcısı da ortak arkadaşımız. Daha doğrusu arkadaş demeyeyim de abi pozisyonunda, bu şekilde oldu. Herhalde yeterlidir diye düşünüyorum. Bir de şu var.”

Sanık Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “(1, 2 kelime anlaşılmadı)”Gizli Tanık Efe: “Bir hemen bir ekleme daha yapayım. Zaten Hanefi Avcı kendisinin

yazmış olduğu kitapta 14, 15 kişiyi Erzincan’la alakalı 15 sayfalık bölümde aradığını söylüyor. Ondandan biri de benim, bunu ben kendim itiraf ediyorum.”

Mahkeme Başkanı: “Bu telefon öğrencinin telefon numarası nedir?”Gizli Tanık Efe: “Onu tabi bilemem yani o numarayı aklımda tutmam mümkün değil.”Sanık Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “Sayın Başkan kendisi hangi

telefondan aramış acaba onu sorabilir miyiz?”Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel: “Sayın Başkan kimliğine ilişkin sorular (1

kelime anlaşılmadı).”Gizli Tanık Efe: “Evet adıma kayıtlı olduğu için çıkacaktır.”Sanık Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “Telefon numarasını soruyorum Sayın

savcı.”Gizli Tanık Efe: “Adıma kayıtlı telefon çıkar ama isterseniz haricen ben sık sık telefon

değiştiriyorum o tarihte hangisini kullanıyorsam, onu size belirtebilirim.”Sanık Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “Efendim kendisine ait telefon

olmadığını söylemişti. Bana ait olmayan bir telefondan Hanefi Avcı’ya ait olmayan bir telefonu aradım demişti.”

Gizli Tanık Efe: “O 2. söylediğim.”Sanık Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “O aradığı telefon numarası nedir

acaba?”Gizli Tanık Efe: “Beyefendi o 2. söylediğim cümle o.”Sanık Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “Telefon numarasını soruyorum

efendim.”Gizli Tanık Efe: “Kendim, kendim kendime ait kendi üzerime kayıtlı olan telefonla Erol

Halka ile görüştük.”Mahkeme Başkanı: “Görüştünüz”Gizli Tanık Efe: “Hı görüştük. Ondan sonraki kısma takıldı arkadaş galiba o.”Sanıklar Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “Arkadaş değil, avukatım.”Gizli Tanık Efe: “Nezaket icabı yani.”Sanıklar Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “O telefon numarasını verebilir mi

Sayın Başkan?”Gizli Tanık Efe:”Biraz önce söyledim ya. Onu, hatır… hatırlamadığımı söyledim.”

5


Sanıklar Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “Kendisine ait olmayan telefon numarasından Hanefi Avcı’ya ait olmayan telefon numarasını aradığını söylemişti.”

Mahkeme Başkanı: “Hatırlamıyor, hatırlamıyor.”Gizli Tanık Efe:”O numarayı hatırlamadığımı söyledim.”Sanıklar Bedrettin Dalan müdafii Av. Hüseyin Ersöz: “Peki, yeterli efendim teşekkür

ederim.”Mahkeme Başkanı: “Sizin var mı sorunuz? Buyurun.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş söz istedi, verildi:"Kadir Özbek ile olan

ilişkinizi öyle bir anlattınız ki, bir an için Erzincan’a İlhan Cihaner’e yardım etmek için gönderildiniz hissine kapıldık. Hatta duruşma arasında ben bunu meslektaşlarımla paylaştım onlarda da oluşan kanaat aynı. Daha sonra avukat meslektaşımız Hasan, bu olayı biraz deşince aslında hiç de öyle, böyle hani yardım amaçlı İlhan Cihaner’e falan gönderilmediğiniz tayininiz çıktığınızda bu tayine itiraz ettiğiniz, gönülsüz gittiğiniz anlaşıldı. Neden bu konuda yalan söyleme ihtiyacı duydunuz?”

Gizli Tanık Efe:”Burada ben yalan söylemedim, lütfen cümlenizi düzeltin. Ben bildiğim şeyleri doğru bir şekilde burada anlattım. Beni Kadir, yani eğer o Kadir Özbek mevzusuna gireceksek ben size beni Kadir Özbek ile bağlayan bağları çok daha detaylı anlatırım.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki Kadir Özbek ile.”Gizli Tanık Efe:”Çok, çok ben de.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Bu dostluğunuzu ve yakınlığınızı

doğrular mı?”Gizli Tanık Efe:”Tabi ki doğrularlar. Telefon kayıtlarına bakılabilir bu konuda. Benim sık

sık görüştüğüm beni ona refera… referans, referanslar.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki ortalama ne sıklıkla

görüşüyorsunuz Kadir Özbek ile?”Gizli Tanık Efe:”Referanslar çok kuvvetlidir.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Kadir Özbek ile ne sıklıkla

görüşüyorsunuz?”Gizli Tanık Efe:”Yani kendimizin misal kimliğim açığa ismim açığa çıkmasın diye, bizim

köylerimiz çok yakındır. Köylerimiz çok yakındır aramızda mesela Kadir Özbek’in en görev yapmış olduğu yerlerden biri Osmaniye’dir, Osmaniye hakimiyken Osmaniye’nin Başsavcısı yine benim köylüm, bana yakın iç içe olduğumuz köyü köylüdür. Kendisi Bornova eski Başsavcısıdır. Bende İzmir de büyüdüm. Mesela en büyük referanslarımdan biri oydu. Yargıtay üyeleri.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Beyefendi ben sizin yakın, yakın ortak tanıdıklarınızı sormuyorum ben şahsi görüşme sıklığınızı soruyorum.”

Gizli Tanık Efe:”Ben şahsi ben şunu, şunu söylemek istiyorum ben.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Telefonla haftada kaç defa

görüşüyorsunuz?”Gizli Tanık Efe:”Ben, ben Kadir Özbek ile telefonla niye görüşeyim ki?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Nasıl samimiyet bu?”Gizli Tanık Efe:”Ben Kadir Özbek’in makamına gittiğimde Başsavcılar beklerdi makam

şeyde sekreterde, ben direkt girerdim. Benim onunla o anda.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Yani samimiyet ölçünüz bu mu?”Gizli Tanık Efe:”Onunla diyalogum bu şekildeydi.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Başka bir soru. Şimdi siz aslında Dursun

Çiçek ile ilgili.”Gizli Tanık Efe:”Ben aynı biraz önce sormuş olduğunuz sorunun bir kısmına da dün cevap

verdiğim için (1, 2 kelime anlaşılamadı) yapmıyorum.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki, ben başka bir soru sorayım size.”

6


Gizli Tanık Efe:”Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Siz aslında Dursun Çiçek ile ilgili iddia

ettiğiniz o oteldeki isim değişikliğini görmediniz değil mi aslında yani bunu.”Gizli Tanık Efe:”Ben soyadının Çiçek olduğunu dahi görmedim Dursun.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Hayır hayır yani otelde bir değişiklik

yapılmış da yok Cihaner.”Gizli Tanık Efe:”Duyduğumu söyledim, tabi ki.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Şey nüfustan bunu duydunuz değil mi?”Mahkeme Başkanı: “Efendim duyduğunu söyledi duyduğunu söyledi.”Gizli Tanık Efe:”Duyduğumu söyledim ben tabi ki.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Bunu Şenol astsubaydan duymuştunuz.”Gizli Tanık Efe:”Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki, Şenol astsubay bu bilgiyi size

verdiğini doğrular mı?”Gizli Tanık Efe:”Şenol astsubay, o davanın sanığı.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Doğrular mı?”Gizli Tanık Efe:”O davanın sanığı aleyhine olan şeyleri niye doğrulasın, Avukat Bey?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki o doğrulamazsa biz doğru

söylediğinizi nereden bileceğiz, belki de yalan söylüyorsunuz.”Gizli Tanık Efe:”Dünden beri güvenilirliğimi test ediyorsunuz ya eğer mahkeme

güvenilirliğe (1 kelime anlaşılamadı) gerek görürse beni.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Yani siz savcılık yaptınız

kanıtlayamayacağınız bir şeyi niye gelip mahkemede söylüyorsunuz?”Mahkeme Başkanı: “Avukat Bey, Avukat Bey, Avukat Bey lütfen onu soru sorun artık.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Soru soruyorum efendim.”Mahkeme Başkanı: “Söyledi işte söyledi size o da sanıktır diyor.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Tamam soruyorum.”Mahkeme Başkanı: “Yani onun doğru yanlış olacağı onun bileceği bir şey yani.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki efendim başka bir soru. Aleyhine

ifade verdiğiniz Albayla da birlikte ava çıkıyormuş, hatta aynı yatağı paylaşıyormuşsunuz, çokta samimi görüşüyormuşsunuz. Söylediklerinizin önemli bir kısmını da bu av partinize katılan Albaylardan öğrendiğinizi ifade ettiniz. Bu Albayların isim olarak kimler olduğunu mahkemeye açıklar mısınız?”

Gizli Tanık Efe:”Şeyde var ifademde var.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki bu Albaylar sizi doğrular mı? Size

bu tarz bilgiler verdiklerini.”Gizli Tanık Efe:”Şu an henüz, henüz o dosyada sanık değiller.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Evet doğrularlar mı?”Gizli Tanık Efe:”Ama olma ihtimalleri var çünkü Erzurum’daki şey soruşturma devam

ediyor. Bu konu ile ilgili yapacağım açıklamalar herhalde sakıncalı olacaktır ama bir kısmının ismini ben vermiştim. 4, 5 tanesinin ismini vermiştim. Eğer sanık olmayacaklarsa tanık olacaklarsa, belki doğrularlar. Ama sanık olacaklarsa tabi aleyhe aleyhlerine olan ifadeleri kabul etmeyeceklerdir.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki, tanıklıklarına müracaat etmemiz halinde sizi doğrulamazlarsa, bu çelişkiyi nasıl açıklayacaksınız?”

Gizli Tanık Efe:”Hayır şu var Avukat Bey, bizim çekilmiş fotoğraflarımız, kamera kayıtlarımız var. Ben onları şu an Erzurum savcılığında var, onları mahkeme isteyecektir.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Av partilerini kamera kaydına mı aldınız sizin aldığınız bir tane kayıt var benim bildiğim kafede içki içerken.”

7


Gizli Tanık Efe:”Hayır hayır hayır bir tane kayıt yok. Birkaç tane kayıt var, onları ben şu an soruşturmayı yürüten özel yetkili savcılara verdim.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Av partisini kayıt altına mı aldınız?”Gizli Tanık Efe:”Çok normal değil mi?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Av partilerinde kayıt aldınız mı?”Gizli Tanık Efe:”Çok normal değil mi?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Ben.”Gizli Tanık Efe:”Fotoğraf çekimi oradaki fotoğraf çekimleri çok normal değil mi?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Hayır size söylenen bilgileri söylüyorum.

Size birtakım bilgiler vermişler ya.”Gizli Tanık Efe:”Hayır o bilgileri tabi ki kayıt altına almadım ben.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki nasıl ispatlayacaksınız?”Mahkeme Başkanı: “Efendim o konu, ayrı konu, o ayrı bir konu lütfen.”Gizli Tanık Efe:”Yani o ayrı ben bana söylenen şeyleri söylüyorum.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki. Peki, görev yaptığınız il merkezi ile

görev yaptığınız yer arasındaki mesafeye rağmen Başsavcı ile adeta hep yan yanaymış gibi ifade ve beyanlarda bulundunuz.”

Gizli Tanık Efe:”Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Bu nasıl mümkün olabildi?”Gizli Tanık Efe:”Dün bir hakimin ifadesinden bahsedildi. Denildi ki bu hakim işte benimle

ilgili vermiş olduğu ifade. 1 buçuk senede 1 sene civarında ya geldi, ya gelmedi şeklinde beyan var.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Evet var.”Gizli Tanık Efe:”Bu doğrudur. Cihaner beni sık sık merkeze çağırırdı. Benim çünkü orada

yürütmüş olduğum soruşturma sayısı çok az olduğu için zannedersem en son bıraktığımda 11 taneydi. Yapmış olduğum soruşturmaların 3 ayda bir mahkemede duruşma oluyordu, asliye ceza mahkemesinde ona katılıyordum 3 ayda bir bakın. Daha önce görev yaptığım yerde haftada 3 gün duruşmaya çıkarken ben orada 3 ayda bir çıkıyordum. Yani hiçbir iş yok ve özellikle de bu altın madeni soruşturmasından sonra biz Cihaner ile sık sık görüştük. Ayriyeten ailece sık sık görüşüyorduk, biz. Ben bununla ilgili.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki Cihaner bu beyanınızı doğrular mı?”

Gizli Tanık Efe:”Şunu yani şunu şey yapmak istiyorsanız benim Cihaner ile ne kadar samimi olduğumu onun resmi şeylerini ben size söyledim. Bu, bu konuda, bu konuda Faruk.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Bakın bizim burada sorguladığımız.”Gizli Tanık Efe:”Savcı, Faruk Savcı ile Faruk Savcı ve Turgay Savcının beyanları

alınabilir. Seminere giderken benim.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Burada sorguladığımız sizin samimi

görüşmeleriniz değil.”Gizli Tanık Efe:”Özel aracım var ve bu. Affedersiniz kendi makam aracıyla değil veya

başka bir savcının hakimin aracıyla değil, benim özel aracımla gitmesini nasıl açıklayabilirsiniz siz?”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Beyefendi ben bir açıklama getirmek zorunda değilim, bize açıklamak zorunda olduğunuz şey şu. Siz Başsavcı Cihaner’den yaptığı işlerle ilgili güya kanundışı işlerle ilgili, bizzat 1. ağızdan bilgiler aldığınızı söylüyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe:”Aynen doğru söylüyorsunuz.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Biz bununla ilgili kanıtınızı soruyoruz.

Ne yani her samimi görüştüğünüz size bilgi mi veriyor?”

8


Gizli Tanık Efe:”Bizim kendisiyle özel bir diyalogumuz olduğu için, ondan almış olduğum bilgileri ben mahkeme huzurunda, savcılık huzurunda söyledim.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Cihaner size bilgi verdiğini doğrular mı?”Gizli Tanık Efe:”Siz sanık olsanız, aleyhine aleyhinize olan şeyleri söyler misiniz?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Sanık olursak düşünürüz. Siz cevap

verin.”Gizli Tanık Efe:”Belki bir gün sanık olursunuz siz de. Yani bu şekilde şey yaparsanız.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Kim bilir?”Gizli Tanık Efe:”İtham altında, itham altında tutarsanız hayır bu şek… bu şekilde.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Beni tehdit mi ediyorsunuz?”Gizli Tanık Efe:”Tehdit değil tabi ki, bu şekilde benim kimliğim açığa çıkararak şey

yaparsanız ben de.”Mahkeme Başkanı: “Efendim o lütfen yani o doğrular mı, doğrulamaz mı diye bir soru

sorulmaz. Lütfen yani ben sizi izliyorum ama bunları sizin.”Gizli Tanık Efe:”Yani böyle şey olur mu? Avukatsınız doğru düzgün soru sorun.”Mahkeme Başkanı: “Bunları sizin, sizin sormamanız gerekir ama lütfen yani.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki efendim başka bir soru.”Mahkeme Başkanı: “Doğrular mı? Mümkün mü yani eşyanın tabiatına aykırı bir şey

soruyorsunuz, cevapta istiyorsunuz yani lütfen e lütfen yani.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Efendim tanık kendinden menkul laflar

söylüyor.”Mahkeme Başkanı: “Efendim kendinden menkul söylüyor. O tanıktır söylüyor.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Tamam efendim, bizde soralım.”Mahkeme Başkanı: “Lütfen.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Hakkınızdaki 17 soruşturmadan

habersiz ama 120 kilometre ötedeki Başsavcı neler yaptığından sanki yanındaymış gibi haberdarsınız.”

Gizli Tanık Efe:”Soru sorulmuyor, Sayın reis.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Bakın soruya bağlayacağım.

Bağlayacağım. Başsavcı ile ilgili aranızda husumet olup olmadığına dair soruya, benim Başsavcı ile aramda husumet yok. Ben hakkımdaki soruşturmaları da bilmiyorum demiştiniz.”

Gizli Tanık Efe:”İçeriğini bilmiyorum, demiştim.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “İçeriğini bilmiyorum, demiştiniz.”Gizli Tanık Efe:”Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Bir taraftan sizden kilometrelerce

ötedeki Başsavcının neler çevirdiğini biliyorsunuz. Öbür taraftan hakkınızda 17 tane soruşturma var. Ki mutlaka bu soruşturmaların çoğunu tahminen görevle ilgili olduğuna göre görev yaptığınız ilçe kaynaklıdır, bunlardan haberdar değilsiniz.”

Gizli Tanık Efe:”Ben İzmir’de yaklaşık 5 ay kaldım.”Mahkeme Başkanı: “Efendim bir dakika, bir dakika bitirsin, soruyu bitirelim alalım soruyu.”Gizli Tanık Efe:”Tabi ki.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Şimdi yine beyanınıza göre hakkınızdaki

suçlamaların yalnızca birinden beraat ettiniz. Diğerlerinden takipsizlik aldınız.”Gizli Tanık Efe:”Hepsi yargı kararıdır bunların.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Tabi yargı kararı ama takipsizlik niteliği

itibariyle beraat niteliğinde değildir.”Gizli Tanık Efe:”Bunlara itiraz hakları olanlar itirazlarını yaptılar.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Ayrıca sizin.”Gizli Tanık Efe:”İtiraz hakkı olanlar itirazlarını yaptılar ve o da sonuçsuz kaldı.”

9


Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Ayrıca sizin ahlak ve etiğe aykırı davranmadığınızı göstermez takipsizlik kararı. Sadece eyleminizin Türk Ceza Kanunu anlamında belli bir fiil kalıbına uymadığını gösterir. Hakkınızdaki.”

Gizli Tanık Efe:”Yargı kararlarına saygı göstermek zorundayız.”Mahkeme Başkanı: “Efendim, bir dakika lütfen durun dinleyin lütfen. Sizde dinleyin.

Soruyu bitirsin ondan sonra.”Gizli Tanık Efe:”Reis Bey soru sorulmuyor.”Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Sayın Başkan, soru sormuyor ki, Sayın müdafii.”Mahkeme Başkanı: “Soru sorsanıza nerede sorunuz nerede Avukat Bey?”Gizli Tanık Efe:”Yaklaşık 10 dakikadır soru alamıyorum ben.”Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel: “İtham edi…. İtham (1 kelime anlaşılmadı)Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Ben eğer sürekli lafım kesilirse de

sormak.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Başkanım bir saniye. Cahit Bey, Avukat Bey bakın

Avukat Bey siz iyi bir hukukçusunuz. Tanık kamu tanığıdır. Siz herhangi bir kişiye burada hakaret etseniz, şikayete bağlı iken bu eyleminiz, tanığa karşı işlediğiniz eylemler şikayete tabi değildir. Ha tanığa sorunuzu sorun, siz yorum yapıyorsunuz, değişik vasıflandırmalarda nitelendirmelerde bulunuyorsunuz, sorunuzu sorun, yani sizinde faydanıza bu. Cevabını yetersiz verirse ,elbette ki mahkeme kayıtlarına girecek bu. Değil mi?”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Tabi ki efendim mahkeme kayıtlarına girecek elbette girecek. Bu hakkınızdaki suçlamalar nelerdir, bize açıklayabilir misiniz?”

Gizli Tanık Efe:”Benim eğer benim güvenilirliğimi tespit etmek istiyorsanız ki öyle bir hakkınız yok normal şartlarda. Benimle ilgili verilen şikayet dilekçelerinden ziyade benimle ilgili verilen yargı kararlarını okumanız gerekir, diyorum ben.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki siz ifade verdiğinizde ki 3 Aralık 2009 tarihine karşılık geliyor bu. Hanefi Avcı şüpheli değildi, Kadir Özbek HSYK başkanıydı. Siyasi konjonktürde birtakım değişimler oldu.”

Gizli Tanık Efe:”Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “HSYK’nın yapısı değişti, başkan değişti

Hanefi Avcı da tutuklandı ve sanık oldu. Sizde bu doğrultuda daha önce ifadenizde hiç bahsetmemiş olmanıza rağmen bazı kişilerin ismini zikrettiniz, ilk kez, bu ifadenizde. Daha önceki ifadenizde bakıyorum yok. Bu çelişkinin sebebi ne acaba neden ilk ifadenizde bahsetmediniz de gelip bu, bu konjonktürde bu şeyler yaşandıktan sonra.”

Mahkeme Başkanı: “Hangi nedir onlar onları da söyleyin nedir, yeni bahsettiği konu nedir?”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Söyleyeyim efendim. Şeyden bahsetti Hanefi Avcı’dan bahsetti, suçlar nitelikte. Evet, Tümgeneral Bakıcı’dan bahsetti. Efendim, Kadir Özbek’ten bahsetti.”

Mahkeme Başkanı: “Sebebi ne diye soruyor.”Gizli Tanık Efe:”Anladım Sayın Başkanım.”Mahkeme Başkanı: “Buyurun.”Gizli Tanık Efe:”Soruyu anladım. Bu gayet basit bir soru. Ben ifade verdik verdiğim tarihi

söyledi zaten Avukat Bey. Hanefi Avcı ile olan o telefon diyalogu Mayıs ayında oldu. Ben fakat daha önce ifade vermiştim. İfadeye çağırılacağım zaman bu hususu belirtmeyi düşünüyordum ben. Ki benim burada açıkça sizin karşınıza çıkıp ifade vermemin sebeplerinden biri de beni tanımanız, aynı zamanda bazı söyleyemediğim orada yazılı olmayan şeyleri kendimi kısmen ifade et, size ifade ederek bazı anlatamadığım şeyleri doğrudan size anlatmaktır. Bu yüzden ben karşınızda açık olarak çıktım. Yani, başka bir bölümde kamera arkasında da durabilirdim. Kadir Özbek ile ilgili bakın, ben bu ifadeleri burada tanık Efe olduğumda dün de bahsettim. Bana teklif

10


edilen güzel bir gelecek vardı. Bakın, Kadir Özbek ile benim diyalogum çok iyiydi. Yargıtay ona bağlı Yargıtay üyeleriyle diyalogum çok iyiydi. Ben eğer hakikatten Sayın Başkanım, kendi geleceğimi düşünüyor olsaydım bu işlere hiç bulaşmazdım. Hiç bulaşmazdım. Ben bir o dönemde bir savcıydım. Hakkımdaki ithamlar ne olursa olsun işlemediğim için bunların mutlaka sonunda, sonunda aklanacağımı biliyordum. Ve bunu bekledim ben, daha sonra istifa, dava açıldı istifa ettim. Burada benim tanık Efe olmam tamamen benim aleyhime gelişti. Bunu da ben biliyordum yani bunu.”

Mahkeme Başkanı: “İsimlerden bahse…. o isimler yeni mi aklınıza geldi, bunu soruyorlar size soru?”

Gizli Tanık Efe:”Hayır tabi ki yeni aklıma gelmedi, o zamanlar vardı. Fakat bir Kadir Özbek’ten o zamanlar bahsetmek mümkün değildi. Ve Kadir Özbek ile olan diyaloglarımızın çoğu ifade verdikten sonra oldu. Beni Ankara’ya çağır.”

Mahkeme Başkanı: “Bak asker ,asker birisinden bahsettiniz.”Gizli Tanık Efe:”Beni ha Mustafa Bakıcı geçen, geçen 10 gün önce gazetede resmini

gördüm ve onunda orada olduğunu, yani çok kesin söyleyemem, çok kesin değil ama onunda orada olduğunu görmüş olduğum resimde anladım ben. Ha daha önce.”

Mahkeme Başkanı: “Emniyet müdürü için, emniyet müdürü için.”Gizli Tanık Efe: “Daha önce görmüş olsaydım, daha önce Sayın Başkanım beyan

ederdim.”Mahkeme Başkanı: “Emniyet müdürü için.”Gizli Tanık Efe:”Hanefi Avcı’nın bu olayla bir alakası yok. Hanefi Avcı’nın sadece ben

onunla olan telefon görüşmemden bahsettim ve olaya müda… Eskişehir emniyet müdürü olduğu için ve Recep Gençoğlu da Eskişehir alay komutanı olduğu için kefil olduğunu bana söyledi. Demek ki, aralarında bir dostluk oluşmuş bana kefil olduğunu söyledi.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Efendim aslında.”Gizli Tanık Efe:”Yani bu bir suç değildir bakın. Hanefi Avc’nın işlemiş olduğu bir suç

değil.”Mahkeme Başkanı: “Efendim tamam konu anlaşıldı, buyurun.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Aslında efendim sorumuz tanığın bu

kişilerden bahsetmese de ifadesi bir bütünlük arz ediyor. Neden bunları ekleme ihtiyacı hissetmiş, biz ona yönelik soruyoruz. O başka şeyler anlatıyor efendim.”

Gizli Tanık Efe:”Yo ben söyledim. İşin eklemek ye… ben tanık Efe iken söyleyeceğim birçok şeyi ismi, ismin, makamım deşifre olmasın diye söylememiştim.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Yani açıkça soralım bu konuda bir tavsiye telkinde bulunan oldu mu size?”

Gizli Tanık Efe:”Kadir Özbek’ten bahsetmiş olsam bir savcı olduğum ortaya çıkacaktı hangi bakanlıkta çalıştığım ortaya çıkacaktı, bahsetmedim.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Yani tavsiye ve telkin almadınız kimseden bu konuda öyle mi?”

Gizli Tanık Efe:”Kesinlikle ben hak ve hakikati söylüyorum.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Peki son bir sorum daha var. Bilhassa

bu küresel güçlerin sözcülüğünü yapan bazı kesimlerin kullandığı bir jargonu kullandınız, dikkatimi çekti. Örnek olsun diye söylüyorum PKK’nın üstlendiği bir terör eylemini PKK’yı taşeron olarak kullandılar şeklinde nitelendirdiniz. Buna dair kanıtlarınızı açıklar mısınız mahkemeye, var mıdır böyle bir kanıtınız?”

Gizli Tanık Efe:”Daha önceki HSYK’nın beni sürmüş olduğu yerde ben PKK örgütünü çok iyi tanıdım. Orada dün de bahsettim, Dursun Bey’de biraz konu üzerinde konuştu. Askerlerimizin katili olan Abdullah Öcalan’ın çalıştığım yerle ilgili bir sözü var. Der ki, burası bizim askerlik şubemiz der. Böyle bir yer daha olsa Kürdistanı kurmuştuk der çalıştığım yerle ilgili olarak

11


söylüyorum. Orada ben PKK örgütünü ve bağlantılarını çok iyi gördüm. Orada oradan almış olduğum bilgileri de birleştirince böyle bir şahsi kanaatim bu benim, yani belki delillendirilmiştir başka.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Yani kanıtınız yok.”Gizli Tanık Efe:”Başka dosyalarda başka soruşturmalarda delillendirilmiştir. Bir savcı

olarak ben daha önce örgüt soruşturmaları da yaptım. Onlardan da edinmiş olduğum kanaati ben size söylüyorum.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Yani bu olaya ilişkin kanıtınız olmamasına rağmen mi böyle söylediniz?”

Gizli Tanık Efe:”Şimdi bakın, öyle değil ben hiçbir muvazzaf subayı itham altına alıcı söz söylemedim. Recep Gençoğlu’nun katil olduğuna dair, asker katili olduğuna dair kesinlikle bir şey söylemedim. Fakat ben şunu söyledim orada benim çok sevdiğim yani sevmiyor da olabilirim önemli değil, arkadaşım da olmayabilir. 10 tane askerin, 9 tane askerin orada şehit olması sırasında en küçük ihmali olan kişilerin sorumlu olduğunu söyledim, ben sadece. Bunu tamam PKK yaptı benim dosyamda da o isimler var. Ama çok ciddi ihmal olduğunu düşünüyorum ve bunun sitemini yapıyorum ben.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Siz PKK’nın taşeron olarak kullandığını ifade ettiniz.”

Gizli Tanık Efe:”Tabi ki PKK üstü örgütlerde var. Türkiye’de sadece PKK yoktur.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Bilginizde yani.”Gizli Tanık Efe:”Benim şahsi düşüncem bu.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Cahit Karadaş: “Evet şahsi düşünceniz. Efendim bu

tanığa şimdilik sorularımız bu kadar, değerlendirmelerimizi daha sonra yapacağız meslektaşımın da soruları olacak.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber söz istedi verildi: “Ben şunu söyleyeyim öncelikle, dün siz tanık olarak ifadelerinizi verirken ben not aldım. Ve o notlarıma dayanarak ilk sorularımı soracağım. Şömine kafede yapılan toplantıda onlar alkol aldı, ben almadım Dursun Albayın ağzından laf almaya çalıştım. Bana biz şu anda Erzincan’daysak bu işi halletmek için buradayız dedi. Ergenekon davasına bakan hakim ve savcılara sinkaflı küfürler etti dediniz. Ve üstelik burada bir dakikalık çekimde yapmışsınız. Küfürleri geçiyorum, bu çok ayıp bir şey. Ergenekon davasına inanmamak bir suç mu? Yani.”

Gizli Tanık Efe: “Küfretmek, tabi bir suçtur.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Küfür et…”Gizli Tanık Efe: “İnanmamak, inanmamak ayrı.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bakın kü…”Gizli Tanık Efe: “Onu niye ayrı tu… onu niye ben suç işliyorlar demiyorum ki. Burada

bulunuş amaçlarını söylüyor orada, kendisi.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Hayır bakın o tarihlerde Ergenekon

davası İstanbul’da yürüyor, burada. Kendi mecrasında.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Orada herhangi bir iddia yok, o konuyla

ilgili olarak Erzincan’da siz.”Gizli Tanık Efe: “Ben Erzincan’ın bir üst olduğunu söylüyordum size.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “O tarihte bir üst olduğunu nasıl fark

edebilirsiniz ki? Yani, o konuyla ilgili hiçbir iddia yok.”Gizli Tanık Efe: “O dosyanın Erzurum’daki dosyanın içeriğinde bununla ilgili çok deliller

var incelerseniz, görürsünüz.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Peki, Erzincan’a gittiğinizde şunu

sezinledim. Erzincan’a tayin edilen tüm bürokratların belli bir amaca hizmet ettiğini anladım.

12


Kayda da aldım, almak zorundaydım. Statükonun deşifre edilmesi için geleceğimi tehlikeye attım. Şimdi, dün bu notları söylediğim zaman kayıt altına aldınız mı diye başka meslektaşlarım ya da sanıklar olabilir, size sorular sordu. Hayır, ben kayıt altına almadım dediniz.”

Gizli Tanık Efe: “Ben herhangi bir ses kaydını veya görüntü kaydını almadığımı söyledim.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “E şimdi.”Gizli Tanık Efe: “Not aldım, not aldığımız kayda almak not almak babından söyledim.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Şimdi de not aldı. Kayıt dediğiniz zaman

burada anlaşılan şey.”Gizli Tanık Efe: “Hiçbir hiçbir çelişkili ifadem olmadı, benim. Dünde, dünde aynı şekilde

avukat arkadaşımız.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Şimdi kayıt, Sayın tanık, Sayın tanık

sorumu dinlerseniz.”Gizli Tanık Efe: “Buyurun.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Elle not mu aldınız, yoksa herhangi bir

video kamera veya ses kaydı mı yaptınız?”Gizli Tanık Efe: “Dünde söyledim o konuşmaları büyük bir kısmını not, elimle kendi

yazımla not aldım ben. Fakat.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Kayıttan kastettiğiniz, el notuydu yani.”Gizli Tanık Efe: “Evet daha sonra bakın hatırlamak için, çünkü çok şeyler konuşuldu o

bölgede çok şeyler konuşuldu. Sadece benim muhatabım ilhan Cihaner değildi. Jandarma istihbaratın birçoğuyla ben muhataptım.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bu konulara girmeyelim lütfen.”Gizli Tanık Efe: “Niçin girmiyoruz ki niçin girmiyoruz yani.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Ben, ben soruma, soruma cevap

istiyorum soruma cevap vermeyip başka şeyler söylüyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Orada alay ko… sorunuza cevap veriyorum, ben şey ben normalde sizin

söylediğiniz şeylerin bu davayla çok alakası yok aslında. Ama ben yine de cevap veriyorum size.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bakın ben soru.”Gizli Tanık Efe: “Ben diyorum ki.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Sorumu tekrar etmek istiyorum Sayın

başkan.”Gizli Tanık Efe: “Özel, özel, özel (1 kelime anlaşılmadı).”Mahkeme Başkanı: “Efendim not, not mu aldınız, kalemle not mu aldınız?”Gizli Tanık Efe: “Tabi evet unutmamak için not aldım.”Mahkeme Başkanı: “Not alındı efendim buyurun.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Tamam tamam devam etmesine elle not

aldım dedi. Yalnız bugün biraz önce ben bu kayıtları savcılara da verdim, görüntüler incelebilir dediniz. Birkaç tane not aldım dediniz.”

Gizli Tanık Efe: “Burada, burada bir, burada bir çelişki yok, ben ilhan Cihaner ile muhatap olduğumda veya başka bir işte istihbaratçılarla muhatap olduğumda veya ilhan Cihaner’in normalde yetkisi olmadığı halde yapmış olduğu toplan, toplantıları elimle not aldım. Fakat Albaylarla ava giderken, ondan sonra istihbaratçılarla ava gittiğimizde oradaki o anı bakileştirmek için çekmiş olduğumuz kamera kayıtları vardı onların el salladığı, beraber kol kola onları ben sunduğumu söyledim.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Sayın Başkan, yani siz savcı görevini ifade, ifa ettiniz, ama 8 yıl boyunca bu görevi yapmışsınız.”

Gizli Tanık Efe: “Evet. Evet.”

13


Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Kayıt altına almak, belli gittiğiniz bir avda herkesin gördüğü bir şekilde el sallamak, o anı ölümsüzleştirmek için fotoğraf çektirmek veya kamera kaydı yapmak başka bir şey.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Sizin burada söylediğiniz kayıt altına

aldım, birkaç defa bu kayıtları aldım, savcılara teslim ettim, dosyada incelen.”Gizli Tanık Efe: “Ben suç i…”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Lütfen tamamlayım, lütfen tamamlayım.”Gizli Tanık Efe: “Buyurun.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bu kayıtlar incelenebilir diyorsunuz.

Yani kimse sizin burada av top şeylerinizle eğlencelerinizde kim hangi kuşu vurdu diye merak etmiyor. Orada bir kayıt altına aldım diyerek.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Orada gizli bir iş yapıldığını ve sizinde

bunu kayıt altına aldığınızı iddia ediyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Ben o amaçla söylemedim.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Hangi amaçla söylediniz?”Gizli Tanık Efe: “Diğer dosyanın sanıkları beni tanımadıklarını benimle böyle bir

ilişkilerinin olmadığını iddia ediyorlardı, ben bunun üzerine götürdüm o kayıtları verdim. “Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Ha yani herhangi orda konuşulmuş bir

şey yok sizi tanıdıklarını göstermek amacıyla.”Gizli Tanık Efe: “O özel yetkili savcıların eğer suç içerikli bir şey varsa özel yetkili

savcıların işi yani, eğer görürlerse dava açarlar.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Yani biz tanışıyoruz demek için o

kayıtları gösterdiniz kayıttan kastınız o mu?”Gizli Tanık Efe: “Samimiyet, samimiyetimizi göstermek için o samimi ortamda çekilmiş

olan görüntüleri şey yaptım evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Anladım, tamam, tamam anladım. Şimdi

anladım. Katıldığınız bir televizyon programında Erzincan’dayken yaşadığınız olayları anlatıyorsunuz. Bu konulardan Erzincan’daki eski emniyet müdürü Ahmet Beyle paylaştığınızı bu konuyu onun size basına çık bilgi ver dediğini. Sizinde hayır süreci bekleyelim diye beyanda bulunduğunuzu belirtiyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Şimdi muhabir size peki bu durumu

rapor ettiniz mi diye soruyor. Sizde evet Ankara’ya rapor ettim diyorsunuz. Hangi tarihte rapor ettiniz diye soruyor 2008 yılında rapor ettim, diyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe: “Hayır ben öyle bir şey söylemedim tarihi hatırlamıyorum tam olarak.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Şimdi ben dün bunu internetten izledim

Sayın tanık. Sizin telefon bağlantınız. Ben kimliğinizin deşifre olmaması için hangi kanal olduğunu söylemiyorum, ama siz hatırlamışsınızdır.”

Gizli Tanık Efe: “Ben hiçbir ha yani canlı yayına çıkmadım, onu söyleyeyim size şu ana kadar.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Şimdi canlı yayın olmayabilir bir televizyon.”

Gizli Tanık Efe: “Tamam telefon bağlantısı olmuş olabilir evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Televizyonla telefonla bağlanmışsınız.

Sizin beyanlarınız var. İki bin sek…”Gizli Tanık Efe: “Ben dün Sayın Başkanım ben dünde Ankara’ya rapor ettiğimi

söylemiştim, soru buysa eğer.”

14


Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Ank… yani 2008 yılı.”Gizli Tanık Efe: “2008 yılı orada yanlıştır, yanlıştır. 2008.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Nasıl yanlış sizin beyanınız”Gizli Tanık Efe: “Hata olabilir tarihte. O beyan o beyanımın doğru eğer yanlışlık varsa öyle

bir şey yok. Ben bunu 2009 yılında beyan ettim.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Peki Ankara’ya nereye rapor ettiniz?”Gizli Tanık Efe: “Adalet bakanlığından bu konu ile ilgili yazı isteyebilirsiniz. Hangi tarihte

yapmışsam, o çıkar ortaya hatırlamıyorum.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Tanık olduğunuz davanın bu dosyasını

okudunuz mu?”Gizli Tanık Efe: “Kendimle ilgili kısımların bir kısmını okudum.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Yani kendinizle ilgili kısım yok burada

sizin yani genel olarak.”Gizli Tanık Efe: “Ha şunun bu dosyayı mı diyorsunuz?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Evet tabi bu dosyayı.”Gizli Tanık Efe: “Ben bu dosyayla ilgili sadece diğer dosyayı az çok kendimle olan

kısmıyla ilgili vakıfım. Bu dosyayla ilgili de sadece işte Dursun beyi görüp görmediğim soruluyor. Bende teşhis ettiğimi gördüğümü soruyorum.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Ha genel olarak yani.”Gizli Tanık Efe: “Onun için ça… onun için çağırıldığımı söylüyorum.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Hayır hayır yok yok.”Gizli Tanık Efe: “Ayrıca şunu da söylemek istiyorum. Ben orada bakın Avukat Hanım.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bakın ben lütfen sorularıma cevap verin

başka beyanlarınızı almak istemiyorum.”Gizli Tanık Efe: “Ben e, ama siz soru sordunuz ben cevap veriyorum daha cevap

vermeden niçin başka soruya geçiliyor Başkanım?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Sonra açıklarsınız.”Gizli Tanık Efe: “Yani cevap vereyim başka soruya geçsin. Üst üste soru olmaz.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bakın ben size soru sordum dedim ki bu

dos….”Gizli Tanık Efe: “Ama cevabımı niye beklemiyorsunuz Avukat Hanım?”Mahkeme Başkanı: “Bu dosyanın, bu dosyayı okudunuz mu dedi size.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bu dosyayı okudunuz mu diye

soruyorum.”Mahkeme Başkanı: “Bu dosyayı şu yargılaması yapılan bu mahkemede yargılaması

yapılan sizinde tanık olarak dinlendiğiniz bu dosyayı okudunuz mu dedi.”Gizli Tanık Efe: “Evet ben bu dosyanın şu kısmını biliyorum. Bu irtica ile mücadele eylem

planını okudum. Sadece o kısmını okudum ben. Onun dışında başka bir şey okumadım. Tan… tanığım.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Yani.”Gizli Tanık Efe: “Ben Erzincan’daki olayların ve eylemlerin tanığıyım.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Şimdi.”Gizli Tanık Efe: “Oradaki, oradaki eylemler benim bir kanaatimi söyleyeyim bu plana

fazlasıyla, fazlasıyla uyuyor. Fazlası vardı, eksiği yoktu. Buyurun.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Yani genel olarak iddianamesinde ne

belirtiliyor, sanıkları kim, sanıkların iddiaları nelerdir? Çünkü siz savcısınız hukukçu olmasaydınız, ben size bu soruyu sormazdım.”

Gizli Tanık Efe: “Ben davalara hazırla…”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Hukukçu olduğunuz için soruyorum.”

15


Gizli Tanık Efe: “Davalara hazırlanma mecburiyetim yok ben tanığım.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Şimdi hayır tabi ki.”Gizli Tanık Efe: “Savcıların öyle bir mecburiyeti olabilir, hakimlerin olabilir.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bakın, bakın, bakın konuları siz

değiştiriyorsunuz. Yani siz savcısınız. Hukukçusunuz.”Gizli Tanık Efe: “Şu an tanığım ben.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Mesleğinizi söyledim, yani istifa etmiş

olsanız da 8 yıl bu mesleği yapmışsınız. Dosyada tanık olarak dinleniyorsunuz. İnsan merak etmez mi, bu dosyadaki iddialar nedir diye?”

Gizli Tanık Efe: “Efendim bana burada dediğim gibi sorulacak olan soruların hiçbirini hiç düşünmedim.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Peki daha şöyle açıklayarak sorayım.”Gizli Tanık Efe: “Hiç düşünmedim bile.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Şöyle söyleyeyim, peki.”Gizli Tanık Efe: “Hiç düşünmedim bile, çünkü ben ama bakın cevap almıyorsunuz ki yani

soru soruluyor, cevap alınmıyor, yani olur mu böyle bir şey? Böyle bir usul yok, soru sor sor 10 tane soru sor, cevap vermeden başka soruya geç, Avukat Hanım yani.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Peki tamam bekliyorum, cevaplayın.”Gizli Tanık Efe: “Yani farklı şeyler anlatmıyorum burada, ben size diyorum ki ben bu

dosyaya hiç hazırlanamadan geldim, dosyanın içeriğini bilmiyorum. Dosyanın içeriğinde ne bildiğimi de biraz önce size söyledim, değil mi? Bu davaya hazırlanacak olan kişiler hakimler ve savcılardır, ben tanığım burada, ben Erzincan’daki eylemleri anlattım sadece bu dava ile ilgili olarak Dursun Çiçek’i kesin olarak orada gördüğümü söyledim. Bu dava ile olan bağlantımda budur, ama kesin olarak gördüğümü söyledim. Ama oradaki eylemleri de net olarak somut olaylarıyla anlattım ben. İrtica ile Mücadele Eylem Planının orada anlattığım olaylarla olan bağlantısını takdir etmek mahkemenin hakkıdır. Ben tanığım sadece burada, ama şunu gördüm şahsi düşüncemi soracak olursanız. Oradaki eylemler, yapılan eylemler ve planlar Dursun Çiçek adı ile hazırlanan işte İrtica ile Mücadele Eylem Planına uymakla beraber fazlası yapıldı diyorum ben. Bunda somut olayla bakın uydurmuyorum, somut olaylarıyla, somut olaylarıyla söyledim ama, anlattım efendim ben.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Sayın başkan bunlar benim sorumun cevapları değil, Sayın başkan.”

Mahkeme Başkanı: “Efendim lütfen efendim lütfen soruyu sadeleştirin soralım soruyu da bu olmuyor böyle lütfen yani lütfen.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Sayın başkan ben sadece dosyayı okudunuz mu dedim?”

Mahkeme Başkanı: “Okumadım dedi size.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Tamam bitti.”Mahkeme Başkanı: “Okumadım dedi size bitti peki buyurun.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Hayır orada benim müvekkilimin

iddiaları var ve biz bu iddialarımızı kanıtladık, mahkeme huzurunda. Biz diyoruz ki bizim ofisimize mermi bırakıldı, ofisimize belge bırakıldı, bununla ilgili kanıtlara girmeyeceğim. Siz de diyorsunuz ki Erzincan’da masum insanların evlerine silah bırakılacaktı, birtakım dokümanlar bırakılacaktı ve masum insanlar suçlu durumuna düşürülecekti.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Ben bu mesleğe başlarken büyük bir

yemin ettim, o yeminimin arkasında durduğum için bunları kabul etmedim. Masum insanların tuzağa düşürülmesini kabullenemedim.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”

16


Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Şimdi dava dosyasını okumadınız ama en azından basından bilgi sahibisinizdir, okumamanızda çok (1 kelime anlaşılmadı).”

Gizli Tanık Efe: “Sorunuz nedir?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Buradaki tuhaflık, çelişki hiç dikkatinizi

çekmedi mi?”Gizli Tanık Efe: “İlhan Cihaner, Erzincan Emniyet Müdürlüğü hakkında soruşturma açtı

baraj gölünde çıkan mühimmatlar ile ilgili, sizler bıraktınız diye ve o konuda takipsizlik kararı verildi. Ben bırakın masum insanlara evine silah bırakılması hususunu ispat etmeyi, bu konuda masum olarak benim evime ve arabama silah bırakılacaktı ve ben suçüstü yapılacaktım. Bunun ispatı, o kadar kolay ki, İlhan Cihaner’in evinde yapılan aramalarda bodrum katında çıkan belgelerde bunun yazışmaları ortaya çıktı Sayın başkanım, resmi yazışmaları. Bunun daha nasıl ispat edebilirim? O dosya içerisinde bu resmi yazışmaların hepsi var. İl Emniyet Müdürü Süleyman Beyin ifadeleri var, bu konuda.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Peki dün Dursun Beyin sorduğu bir soruda kıyafetinin rengi konusunda birtakım tereddütler yaşadınız, tarihler konusunda çok iyi olmadığınızı, hafızanızın bu konuda çok iyi olmadığını söylediniz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Biraz önce benim bahsettiğim televizyon

programında 2008’i kabul etmediniz, sizin sesiniz olduğunu söylediğim zaman yanlış söylemişimdir dediniz. Olabilir, hepimiz hata yapabiliriz.”

Gizli Tanık Efe: “O telefon görüşmesini yaparken alışveriş yapıyordum markette, efendim.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Soruyu tamamlayayım lütfen.”Gizli Tanık Efe: “Buyurun.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Yani birtakım beyanlarda yanlışlıklar

olabilir, yanlış hatırlayabilirsiniz ancak Dursun Çiçek konusunda nedense ısrarla bastıra bastıra kesin gördüm, kesin gördüm diyorsunuz. Şimdi, Dursun Çiçek önceden tanıdığınız bir insan olsaydı bunu anlayabilirdik.”

Gizli Tanık Efe: “Evet, sorunuz.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Sorum şu, nasıl bu kadar emin

olabiliyorsunuz üstelik 2 yıl önce gördüğünüz bir yerde 1 hafta önce gazete fotoğrafına bakarak Mustafa Bakıcı’yı da tespit ediyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet, ben ifade verdikten yaklaşık 6, 7 ay ifade verdiğim tarih itibari ile 6, 7 ay sonra bununla ilgili bilgileri özel yetkili savcılığa verdim. Dursun Çiçek’in teninin rengi, üniformasının renginden daha baskındır. Kendisi, yani gayet derecede esmer bir insan, unutulmayacak bir simadır. Kendisi dün işte formamı, üniformamın rengini bilemedi gibi bir, gibi basına da çıktı onlar sızdırılmış, şeyler söyledi. Orada farklı üniformalar vardı, ben askerlik yapmadım, üniformaların veya rütbeleri bilmiyorum. Fakat farklı işte yani, yeşilidir, mavisidir, beyazdır şeyler vardı. Bir de şunu söylemek istiyorum, yani orada farklı üniformalar varken benim hangi insanın hangi üniformayı giymiş olabileceğini anlamam zor.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Sayın başkan.”Gizli Tanık Efe: “Ama beyaz olabileceğini söyledim, diyor ki ben siyah giydim diyor,

siyahın altına beyaz gömlek giyiyorsunuz siz yani orada bazıları şeylerini çıkartmıştı. Daha Saldıray Berk olay yerine gelmemişti. Buyurun.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Peki şöyle bir şey yapsak, burada görevli askerler var. Bu askerlere siz şöyle bir baksanız, bir kısmını dışarı çıkartsak gördüğünüz bir yüzü hemen hatırlar mısınız? Böyle bir şey yapmayı kabul eder misiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Böyle bir deneyi siz burada yapamazsınız.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Ben siz hayır.”

17


Gizli Tanık Efe: “Onunla, onunla gene tabi hatırlarım, genellikle ….”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Şimdi yüz hafızanıza çok

güveniyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Ama bununla ilgili emniyete, emniyete yazı yazılır, bir sağlık kurulu

oluşturulur.”Mahkeme Başkanı: “Efendim başka bir sorunuz var mı?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Var var evet.”Mahkeme Başkanı: “Buyurun devam edin.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Yani Sayın başkan bunu kayıtlara

geçsin diye, yani tanık değerlendirsin. Bunu yüz hafızasına çok güveniyorsa.”Gizli Tanık Efe: “Evet uzman bilirkişiler hazırlanabilirse yaparım.”Mahkeme Başkanı: “Efendim lütfen sorunuzu sorun.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Tamam tamam, dün anlatımlarınıza

bakıcınızın eşinin kafasına 7 kurşun sıkılarak öldürüldüğünü.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bunun aslında size tehdit niteliğinde bir

eylem olduğunu ifade ettiniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bakıcınızın eşini öldüren kişi yakalandı

mı?”Gizli Tanık Efe: “Hayır yakalanmadı, faili meçhul olarak kaldı.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Yargılaması yapılmadı yani şey

gıyabında devam etti.”Gizli Tanık Efe: “Evet, evet bunu ifade eden kişi de bundan 1 buçuk, 2 ay önce

İstanbul’da kalp krizinden öldü. Bunu telefonla doktor Şeref Bey ifade ettikten sonra kalp krizinden öldü, onu da söylemek istiyorum. Bunların hepsi sabittir.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Peki mahkemenizi, mahkemede ifade veriyorsunuz, tanık olarak ve bizde sizi her yönüyle tanımaya çalışıyoruz. Hiç bugüne kadar psikiyatri tedavisi gördünüz mü?”

Gizli Tanık Efe: “Görmedim, hanımefendi beni her yönüyle tanımak istiyorsanız, isterseniz ben biraz kendimden bahsedeyim.”

Mahkeme Başkanı: “Efendim tamam.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Yok gerek yok, ben sorumu sordum.”Gizli Tanık Efe: “Yani eğer tanımak istiyorsanız şuana kadar psikiyatri tedavisi, psikolojik

tedavi görmedim.”Mahkeme Başkanı: “Bitti bu kadar bitti.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Tamam bitti. Önceki ifadelerinizde bir

savcının samimi olduğu hakimi, tetikçi gibi kullandığından bahsettiniz. Adli Yargıda böyle uygulamalar var mı, yani bir savcı birisini tutuklatmak istiyorsa kullandığı.”

Gizli Tanık Efe: “Orada somut olarak gerçekleşti, asıl nöbetçi olan hakime rapor aldırıldı.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “He yani bu uygulamada bu tür şeyler

oluyor, yargıda.”Gizli Tanık Efe: “Orada istisnai olarak oldu.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Diğer yerlerde olmadığını nereden

biliyorsunuz ki.”Gizli Tanık Efe: “Bilemiyorum, orada ben normalde çalıştığım yerlerde.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Siz tanık oldunuz böyle bir şeye.”Gizli Tanık Efe: “Çalıştığım yerlerde görmedim, orada gördüm, çalıştığım yerlerde

görmedim. Hiçbir Başsavcı normalde bunu yapmaz. Hiçbir hakim bunu yapmaz.”

18


Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Peki biraz önce Hanefi Avcı ile ilgili olarak kendi üzerinize ait olmayan ve şuan hatırlamadığınız bir numaradan Hanefi Avcı ile görüştüğünüzü ifade ettiniz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bu sim kartı kendi telefonunuza takarak

mı yani işte.”Gizli Tanık Efe: “Ben sim kartla aramadım, ben dışarıdan aradım. Onun sim kartı, onun

kullandığı cep telefonuydu. Eğer şey olursa diğer duruşmalarda mutlaka savcılık kanalı ile o sim kartın numarasını vermek istiyorum ben, kayıtlara da alınabilir o numara.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Yok ben anlamadım, sorunun cevabını.”Gizli Tanık Efe: “Yok ben gayet iyi anlattım yani.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Hayır sim kart, sim kartınızı, sim ka…l

yeni bir hat alıyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Hayır sim kart bana ait değil, benim kullandığım sim kart değil Hanefi

Beyin kullandığı bir öğrenci üzerine kayıtlı sim karttır.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Sizin aradığınız telefonu soruyorum.”Gizli Tanık Efe: “Hı aradığım, benim aradığım telefon ankesörlü telefondur, hanımefendi.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Hep ankesörlü telefondan mı aradınız?”Gizli Tanık Efe: “Yok ilk görüşmemizde cep telefonuyla görüşüyorduk, dediğim gibi onun

kayıtları vardır dedim.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Tamam sonrakinde ankesörlüden mi

aradınız?”Gizli Tanık Efe: “Daha sonra güvenlik amacıyla ben kendisini o sim kartı dışarıdan

aradım, dediğim gibi savcılığa ben o sim kartın numarasını vereceğim.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Peki ankesörlü tele….”Gizli Tanık Efe: “Kime ait olduğunu da söyleyeceğim.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Ankesörlü telefondan aradım

diyorsunuz, ama biraz önce başka bir hattan aradım diyorsunuz. Şimdi.”Gizli Tanık Efe: “Hayır biraz önce kayıtlara bakılabilir, aynı ifadeyi 10 dakika öncede

kullandım ben.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Bakın Sayın tanık siz kendiniz dediniz ki

ben ilkinde kendi telefonumdan konuştum, ama daha sonra güvenlik nedeniyle başka hatlardan aradım. Yani.”

Gizli Tanık Efe: “Hanefi Avcı’nın üzerine kayıtlı olmayan Eren isimli Eskişehir Sivil Havacılıkta okuyan öğrencinin üzerine kayıtlı olan.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Sayın tanık onu değil sizin aradığınız numarayı soruyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Öğrencinin üzerine kayıtlı olan telefonu ankesörlü telefondan aradığımı ben ifade ettim biraz önce. Size değildi, heyete.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Ankesörlü telefondan mı aradınız?”Gizli Tanık Efe: “Evet, evet, evet, evet”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Ankesörlü telefon ve farklı hattan

aradım demek arasında çok büyük fark var, siz savcı olarak bunu bilirsiniz.”Gizli Tanık Efe: “Mahkemenin takdiridir o siz öyle daha geniş.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Yani, duruma göre beyanlar.” Gizli Tanık Efe: “Değil.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Şimdi bir tane daha, bir şey soracağım,

şimdi dosya kapsamında biz, bu diğer iddianamelerde falanda insanların birbirine gel gizli tanık

19


ol, bu işte çok para var. Hayatın kurtulur gibi birtakım beyanları falan olmuş, siz de bu dosyanın gizli tanığısınız.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Gizli tanık olmanız.”Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel: “Sayın başkan kimin, kimin.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Gizli tanık olmanız nedeniyle sorumu

soruyorum.”Gizli Tanık Efe: “Anladım ben.”Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel: “Kimin beyanı olmuş açıklar mı, Avukat

Hanım?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Gizli tanık olmanız nedeniyle size

herhangi bir ücret ödendi mi?”Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel: “Ara verelim gizli tanık ol diyen kim, kimin

beyanı varmış bir açıklar mısınız?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Hı Sıtkı Tatar tabi söylerim, Sıtkı Tatar,

Koçero.”Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel: “Efendim.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “2. İddianame, 3. iddianame affedersiniz,

3. iddianamede Sıtkı Tatar ile Koçero arasında o ifadelerinde var gizli tanık ol para veriyorlar şeklinde ifadeler var, beyanları var.”

Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel: “Nerede, hangi iddianamede?”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “3. iddianamede.”Mahkeme Başkanı: “Koçero, koçero diye bir tanık var ya şeyde.”Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel: “Evet.”Mahkeme Başkanı: “Silopi’de.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Koçero sanık efendim.”Sanık Serdar Öztürk söz almadan konuştu: “Telefon tapelerinde var, eklerde Sıtkı Tatar

Koçero’ya diyor ki bu işte çok iyi para var, çok iyi para kazanacağız, bana gizli tanıklık et.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Eklerde var.”Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel: “İddianamede mi var, eklerde mi var.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Eklerde, eklerde.”Sanık Serdar Öztürk: “Eklerde dosyada var, dosyada var. Bu dosyada var Sayın savcı.”Gizli Tanık Efe: “Soruya cevap vereyim mi Sayın başkanım? Ben şuana kadar hiç

kimseden herhangi bir maddi yardım almadım. Normalde kendim bildiğim kadarıyla çok zor durumda olan gizli tanıklara artık tanık olma kurulu yardım yapıyor mu yapmıyor mu bilmiyorum. Fakat ben ne tanık koruma kurulundan, ne herhangi bir devletin bir biriminden, emniyetten, jandarmadan hiçbir maddi talepte bulunmadım, kesinlikle bulunmadım böyle bir şeye de ihtiyacım yoktur.”

Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Peki yurtdışına götürülme imkanı size sağlandı, vaat edildi mi? Bu dosya kapsamında.”

Gizli Tanık Efe: “Kesinlikle hayır.”Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Yasal hakkınız bu (1 kelime

anlaşılmadı) bakın yasal hakkınız.”Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Sayın başkan soruya itiraz ediyorum, tanıklığın tanıklık

yaptığı olay ile ilgisi olmayan bir soru.”Mahkeme Başkanı: “Doğrudur, kabul edildi.”Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın: “Tanığın güvenliği ile ilgili olan bir soru sorunuz.”Mahkeme Başkanı: “Savcı bey kabul edildi.”

20


Sanık Serdar Öztürk müdafii Av. Demet Reçber: “Peki efendim para almadım diyor, herhangi bir haktan da faydalanmadım diyor bu kadarı benim için yeterli teşekkür ederim.”

Mahkeme Başkanı: “Avukat Hanım buyurun.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek söz istedi verildi: “Evet öncelikle daha demin

bir ifade kullandınız, Dursun Çiçek’in ten rengi zaten. Dursun Çiçek’in ten rengi normalde zaten esmerdir, dolayısıyla göze çarpar dediniz, fakat Dursun Çiçek’in ten rengi şuan güneşten yanmıştır. 2 yıl önce ki ten rengini hatırlıyor olmanız da enteresan, bu konu hakkında bir yorumunuz olacak mı?”

Gizli Tanık Efe: “Televizyon.”Mahkeme Başkanı: “Yorum yok.”Gizli Tanık Efe: “Yorum yok, ama şunu söyleyeyim, televizyona sık sık çıktığı için zaten

ten rengi biliniyor, şu an güneşten.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Dursun Çiçek televizyona yalnızca bir kez

göründü, o da yaz mevsimiydi.”Gizli Tanık Efe: “Dursun, mahkeme, mahkeme heyeti Dursun Çiçek’in bundan 10 sene

önceki resimlerini eğer ibraz ederseniz. İddianızı ispat etmek istiyorsanız.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Tabi ki ederim.”Gizli Tanık Efe: “10 sene önceki, 5 sene önceki resimlerini ibraz edersiniz, bakalım hangi

renkler var.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Tamam.”Gizli Tanık Efe: “Yani.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Şuan Erzincan dosyası davası sanıkları ile

ilgili çok sayıda ifade veriyorsunuz. İlhan Cihaner ile çok iyi tanıştım diyorsunuz, fakat İlhan Cihaner’in kendi beyanları ve toplanan deliller incelendiğinde ki ben bunu inceledim. Belki Sayın mahkeme incelememiş olabilir, ama ben o dosyaya vakıf durumdayım, incelendiğinde, sadece sizinle 3 kez telefon görüşmesi yaptığı bu telefon görüşmelerinde de oldukça resmi konuştuğunuz, ayrıca iddialarınız konusunda adalet müfettişleri tarafından yapılan soruşturmada, adalet müfettişleri sizin iddialarınız doğrultusunda İlhan Cihaner ile ilgili soruşturma açmıştır. Soruşturmada iddialarınızın tamamının yalan olduğu ortaya çıktı, bu konu hakkında ne diyeceksiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Yalan olduğunun ortaya çıkmasını nerden çıkartıyorsunuz?”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Adalet müfettişleri iddianızın doğru

olmadığına yönelik tespitlerde bulundu.”Gizli Tanık Efe: “Doğru olmadığına yönelik tespitlerde bulunmuş olsalar, kovuşturmaya

yer olmadığına dair karar vermezlerdi.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır.”Gizli Tanık Efe: “Hakkımda bir dava.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Tam tersi vermeleri gerekiyordu, verdiler.”Gizli Tanık Efe: “Hakkımda bir dava açıldı, ondan da beraat ettim. Onun dışındakiler.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır ben sizden bahsetmiyorum efendim,

ben İlhan Cihaner’den bahsediyorum.”Gizli Tanık Efe: “Hı.”Mahkeme Başkanı: “Onun değil sizin beyanlarınız ile İlhan Cihaner hakkında.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “İlhan Cihaner hakkında adalet müfettişleri

tarafından yapılan soruşturmadan bahsediyorum.”Gizli Tanık Efe: “Benim o adalet müfettişlerine vermiş olduğum çok kısa beyan var mı yok

mu onu da bilmiyorum. Bir beyanım var, onda da çok ciddi (1 kelime anlaşılmadı).”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Efendim sizin beyanınız değil.”

21


Gizli Tanık Efe: “Onunla, onunla da o dosyada da çok ciddi ithamlarda bulunmadım. Adalet müfettişlerine vermiş olduğum beyanda çok ciddi ithamlarda bulunmadım.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Mümkünse efendim o raporların mahkemeye getirilmesini talep ediyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Tabi ki.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bunun dışında daha demin ben Kadir Özbek

ile çok samimiyim, kendisi ile telefon görüşmelerim var HTS raporlarından bakılsın dediniz doğru mu?”

Gizli Tanık Efe: “Bakın ben bulunduğum yerde kıdemli savcı olduğum için Başsavcı odasında kalıyordum ve orada.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Efendim doğru mu değil mi, lütfen soruma cevap verin.”

Gizli Tanık Efe: “Anlatıyorum size hanımefendi, Avukat Hanım. Başsavcı konumunda olduğum, kıdemli savcı Başsavcıdır, bulunduğunuz yerde. Orada Başsavcılığın telefonu vardır, bana vermiş olduğu bir hat vardı. Kendi özel kaleminin ve ben sık sık o hattan görüşüyordum. Cep telefonuyla görüşmekten ziyade o hatla görüşüyordum, sekreterini arıyordum, oradan bağlatıyordum ve aramalarımın hiçbirine çıkmamazlık yapmadı.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet fakat daha demin tamam.”Gizli Tanık Efe: “Hatta hatta birkaç defa da benim bulunduğum adliyeye kendisi hiçbir şey

yokken aramıştır, hiçbir şey yokken aramıştır.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki, daha demin Avukat Bey tarafından

sorulan soruya şöyle dediniz, telefonla mı görüşüyordunuz dediğinde ne kadar sıklıkla telefonda görüşüyordunuz sorusuna, ben niye telefonla görüşeyim ki kendisinin yanına gittiğimde görüşüyordum dediniz.”

Gizli Tanık Efe: “Tamam ben ara sıra, ara sıra gerektiği zaman aradığımı söyledim. 1 sene içerisinde.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “O zaman bu 2 beyanınız birbiriyle çelişmiş oldu.”

Gizli Tanık Efe: “Hayır çelişki yok, çelişki yok.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki Erzincan dosyasında birçok delil

olduğundan bahsediyorsunuz fakat Erzincan dosyası incelendiğinde, sizin gibi sadece 10 tane gizli tanığın varlığı söz konusu.”

Gizli Tanık Efe: “12 tane.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “12 tane gizli tanığın, dolayısıyla.”Gizli Tanık Efe: “Şu an, şu an için.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Somut olarak delil mi sayıyorsunuz gizli

tanık beyanlarını?”Gizli Tanık Efe: “Ben Erzincan dosyasının sadece gizli tanık beyanlarına dayandırılarak

oluşturulmuş bir dosya olduğunu kesinlikle düşünmüyorum. Sadece benim Tanık Efe olarak söylemiş olduğum beyanların hepsi somuttur, onlar üzerinde incelemeler yapılmıştır ve diğer tabi gizli tanıkların beyanları da incelenmiştir, doğruluğu araştırılmıştır. Daha sonra,”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Daha henüz doğruluğu tespit edilememiştir.”Gizli Tanık Efe: “Daha sonra, daha sonra eğer mahkeme ee savcılık muhtemelen somut

deliller buldu ki, somut deliller buldu ki dava açmış ve bunun sonucunda da bağımsız mahkemeler kabul etmiş bu iddianameyi.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet aynı sizin hakkınızda açılan soruşturmalar gibi o zaman.”

Gizli Tanık Efe: “Ben beraat ettim ama.”

22


Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Daha henüz onlarda edebilir, o zaman somut bir delil bulunmalı kanaatinde eminsiniz.”

Gizli Tanık Efe: “Tabi ki yani şu var.”Mahkeme Başkanı: “Tartışma yok, Avukat Hanım lütfen.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki özür diliyorum efendim devam

ediyorum.”Gizli Tanık Efe: “Sorunuz varsa sorunuzu soralım.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Osman Şanal’ın yaptığı soruşturma ile ilgili

olarak orduevi kayıtlarının alınmadığı, kayıtların silindiğini ve Erzincan özel yetkili savcılara verilmediğini söylüyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Siz bir tanıksınız. Bunları nerden

biliyorsunuz?”Gizli Tanık Efe: “Bunu öğrenmek için tanık olmaya, savcı olmaya gerek yok, basında çıktı

bunlar.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Basında çıktı.”Gizli Tanık Efe: “Tabi basında çıktı hepsi.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki bu konuyu araştıralım, 10 tane askerin

şehit edilmesi olayını anlattınız, bu dosya ile bir bağlantısı olduğunu mu düşünüyorsunuz?”Gizli Tanık Efe: “ Yok ben onu anekdot olarak anlattım, soru sorulan sorular üzerine

anlattım, hatta ayrıntılar soruldu, ayrıntıları da anlattım.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki ilk verdiğiniz ifadeden 2 sene geçti,

Avukat Bey bir kişinin ismini saymayı unuttu, Fatih Hilmioğlu’ndan bahsettiniz yeni olarak.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “ Neden 2 yıl önce bu kişinin ismini

vermediniz de şimdi veriyorsunuz?”Gizli Tanık Efe: “Nasıl bir daha sorar mısınız?”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Fatih Hilmioğlu ile ilgili verdiğiniz beyanda

daha önce herhangi bir açıklama yok.”Gizli Tanık Efe: “O soruşturmayı ben savcı olarak yaptığım için öyle bir beyanda

bulunmuş olsa idim direkt savcı olduğum, nerede savcı olduğum ortaya çıkacaktı, kimliğim ortaya çıkacaktı. Dediğim gibi ben ifadelerimin yüzde altmışını çıkarttım, daha doğrusu sözlü olarak beyan ettim tutanaklara geçirmedim, o dönemde. Fakat kafamda sürekli mahkeme aşamasında çıkıp her şeyi yüz yüze anlatmak gerekeceğini düşündüm ve o saati bekledim, o da oldu.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki siz neredeyse.”Gizli Tanık Efe: “Hatta keşke İlhan Cihaner ve diğer sanıklar olsa da onlarla karşılıklı

konuşsak.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet fakat İlhan Cihaner dediğim gibi kendi

söylediğiniz tüm beyanları yalanlar vaziyette, buraya gelseydi de sizinle burada yüz yüze gelemeyeceğini bilmiyor muydunuz? Çünkü duruşma salonundan herkes çıkarıldı, İlhan Cihaner burada nasıl bulunacaktı?”

Gizli Tanık Efe: “İlhan Cihaner burada olsaydı, ben seve seve karşısına çıkıp yüzleşmek istiyordum.”

Mahkeme Başkanı: “Bunların olayla ilgisi yok, lütfen Avukat Hanım.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Efendim kendisi söylediği için cevap

veriyorum ben de, burada olmayan kişiler hakkında konuşmalar yaptığından dolayı soruyorum. Siz neredeyse tüm Erzincan davası sanıklarıyla çok yakın ilişkiler içinde olduğunuzu söylüyorsunuz. Yaşar Baş ile aranız nasıldır?”

23


Gizli Tanık Efe: “Çok iyidir.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet iyi olmalı ki hatta 3. ordu

komutanlığında yapılan seminerde darbe görüşmeleri yapıldığını nereden biliyorsunuz sorusuna Yaşar Baş’tan öğrendim, dediniz değil mi?”

Gizli Tanık Efe: “Evet çok samimiydik o dönemde.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet, Dursun Çiçek’in orada olduğu iddia

ettiğiniz dönemde Şömine kafede Yaşar Baş’ta sizinle miydi?”Gizli Tanık Efe: “Dursun Çiçek’in orada olduğu zamanla mutabık olmayabilir, ama Yaşar

Baş’ta oradaydı.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Yaşar Baş’ta oradaydı, yani Şömine kafede

Yaşar Baş’ta oradaydı, yanınızdaydı.”Gizli Tanık Efe: “Evet, ben erken kalktım.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Fakat size Dursun Çiçek’in geldiğini Serkan

Zirek ve ismini verdiğiniz bir kişi daha söylemişti, bağlamacı.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Doğrudur. Siz ben erkenden ayrıldım

dediniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “ Peki Yaşar Baş sizden önce mi çıktı yoksa

sonra devam etti mi oturmaya?”Gizli Tanık Efe: “Ben çıktım, ondan sonra kimin çıkıp çıktığını bilmiyorum.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Yani Yaşar Baş hala duruyordu.”Gizli Tanık Efe: “Orası o Şömine kafe 2 bölümden oluşur, 2 bölümden oluşur.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Aynı bölümde değil miydiniz?”Gizli Tanık Efe: “Aynı bölümdeydik, fakat 2 tarafta kullanılıyordu.”Mahkeme Başkanı: “Yani siz çıktığınızda kafeden o orada mıydı?”Gizli Tanık Efe: “Benim olduğum bölümde yoktu, benim olduğum bölümde yoktu, çünkü 2

tarafta kullanılıyordu, benim olduğum bölümde yoktu.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki, Yaşar Baş ile aranızın çok iyi olduğunu

söylüyorsunuz, fakat ben Yaşar Baş’ın ifadelerini size okuyorum. Erzurum 2 nolu Ağır Ceza Mahkemesi duruşma tutanağından, bir darbe toplantısı bir kafede niye yapılsın, ben bunu çok merak ediyorum. Yani komutanında dediği gibi 3. sınıf bir kafede niye yapılsın? Bu nasıl bir darbe toplantısı? Bana savcı soruyor, kimler vardı, bakın diyorum özellikle söylüyorum bu 2 ismi hatırlıyorum gelenlerin adını bile duymadım, gürültülü ortam, hiç adını duymadım, biri uzun, biri kısa boylu idi. Savcı soruyor Dursun Albay orada mıydı? Savcı bey ben Dursun Albayı ancak televizyonlardan tanırım, sonra bakıyorum ki Dursun diye bir Albay varmış orada, evet ama Bitlis mi Bingöl mü bir alayın komutanı, savcı defalarca bana resim gösterdi diyorum ki bakın bu işin öbür tarafı da var. Hayatımda kimseye iftira atmadım, kimseye yalan söylemedim. Ama bu işin öbür tarafı var inanın hatırlamıyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Soru nedir?”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Affedersiniz sözümü lütfen kesmeyiniz.

Savcı internetten indirmiş resimleri, puslu resimleri gösteriyor bu var mı, bu var mıydı yok diyorum. Şimdi hangisini söylersem yalan olur, sonunda savcı baktı ki olmayacak biliyorum benden istediğin laf Dursun Çiçek’in orada olduğunu ispat ettirmem ama yok, Recep Gençoğlu orada mıydı? Hayır. Kimler vardı? Şenol Başçavuş ile gelen 2 ya da 3 Albay, onların haricinde başka kimseyi tanımıyorum. Hepimize Efe’yi tanıştıran yani sizi tanıştıran Özden Irmak’tır, adam ile bir samimiyetim yok, 2 defa işyerime geldi hal ve hareketlerine baktım dedim ki, bu adamdan bir şey olmaz. Sonra adam sürekli gidip gelmeye başladı, abi ava gidelim dedi durdu, şeklinde beyanları oldu. Bu beyanlar karşısında siz dün savcının size gösterdiği resmin renkli olduğunu

24


söylediniz, ancak Yaşar Baş’ın ifadesi ve gerekse diğer tüm sanıkların ifadesine göre gösterilen resim puslu ve siyahmış, doğru mu?”

Gizli Tanık Efe: “Yaşar Baş’ın ifadesi bir saniye, böyle bir cevap nasıl şey yaparsınız, bir kere Yaşar Baş’ın ifadesi tamamen.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Efendim ben sadece resimleri soruyorum, şuan ben sadece resimleri soruyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Bakın bakın bir saniye bana soru soruyorsunuz, ben cevabını vereceğim Başkanım.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “İfadeyi sormuyorum henüz.”Mahkeme Başkanı: “Efendim tamam bitti. (1, 2 kelime anlaşılmadı).” Gizli Tanık Efe: “Yaşar Baş’ın, siz bir şeyleri ispat etmeye çalışıyorsunuz ben de.”Mahkeme Başkanı: “O kadar okuduğunuzla cevap vermeyecek.”Gizli Tanık Efe: “Okudunuz, yani doğru yanlış diye mi cevap vereyim yani size?”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Ama daha o sorularım gelmedi o yüzden o

sorularım geldiği zaman cevap verse.”Gizli Tanık Efe: “Doğru yanlış diye cevap vermemi nasıl beklersiniz? Orada Yaşar Baş

ifadesinde diyor ki eğlence yerinde diyor darbe toplantısı mı olur diyor. Ben orada öyle bir darbe toplantısı olduğundan bahsetmedim ki hiçbir zaman, orada bir eğlence olduğundan bahsettim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Ben henüz o sorulara gelmedim efendim, sadece resimleri soruyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Fakat, fakat, fakat gündüzünde seminer olduğunu akşam eğlence olduğunu ve içeriğini anlattım ben.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Efendim sadece semineri soruyorum.”Gizli Tanık Efe: “Benim ifademin alındığı tarihle Yaşar Baş’ın ifadesi arasında belki 5, 6 ay

fark vardır. Bana gösterilen resimler internetten renkli çıktıydı.” Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Renkli çıktıydı peki.”Gizli Tanık Efe: “Ama nerden geldiğini bilmiyorum, belki TEM şube getirdi, belki MİT

getirdi, belki Yaşar Baş’ın ifade verdiği dönemde başka bir birim getirmiştir. O an renkli fotokopi bula….”

Mahkeme Başkanı: “Yani size gösterilen resimler renkliydi, diyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Renkliydi tabi evet, ben dünde Savcı beye beyan ettim.”Mahkeme Başkanı: “Evet Avukat Hanım.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet 4 nolu fotoğrafı zaten müvekkilim talep

etti, ayrıca ben de talep ediyorum. Siz Yaşar Baş ile çok iyi tanırım, birlikte ava gideriz dediniz ama sizden bir iş çıkmaz bu adamdan şeklinde bahsetmiş, bu konuda ne diyeceksiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Tabi sanık olduktan sonra aleyhime ifade kullanmaları çok normal, ben Erzurum’a vermiş olduğum ek ifademde, bu tür ithamları olduğu için resimlerimizi, ortak çekilmiş olduğumuz resimleri de beyan ettim. Samimi, kol kola hatta durmuş olduğum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Samimi oldu ama sizi sattı gibi bir durumu var yani.”

Gizli Tanık Efe: “Satma değil ben tanık olduğum şeyleri söylüyorum, bu satma değildir.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki devam ediyorum okumaya Saldıray

Berk vekili Av. Zeynep Yüksel, Yaşar Baş’a soruyor, diyor ki, Yaşar Baş’ın içinde bulunduğu bir toplantı yapılmış, Erzincan’da bu toplantıda şu kararlar alınmış, 29 Mart 2009 tarihinden 1, 2 ay sonra darbe yapmak. Bu olmaz ise 2009 yılı sonrasına doğru cemaat içerisinde bulunan öğrenciler ile cemaat ile bağlantıları tespit edilmiş, birkaç rütbeli askeri konuşturarak Gülen cemaatinin askeriyede kadrolaştığı yaygarasını çıkararak bu cemaati kıskaç altına almak. 2011 seçimlerinden önce anketlere göre AKP’nin önde olması durumunda askeri müdahale etmek, bu 3 karar sivillerde, bu 3 karar sivillerde katıldığı Yaşar Baş’ın da katıldığı bir toplantıda alınmış.

25


Sözde Yaşar Baş bunu İlyas Meral’e söylemiş, İlyas Meral’de bunu tanık Efe’ye söylemiş. Böyle bir toplantı yapıldı mı, İlyas Meral’e böyle bir şey söylendi mi şeklinde soruyor. Yaşar Baş’ın cevabı ise şöyle, kesinlikle böyle bir şey olmamıştır, ben benim Saldıray Berk ile ne bir telefon görüşmem oldu, ne de onu tanırım, ne de bir toplantıya katıldım, ne de bir resim karesinde beraberiz. Bu iddialar yalandır. Yaşar Baş’ın bu beyanlarını dinledikten sonra sizin iddianıza göre Yaşar Baş’ta 3. ordu komutanlığındaki seminere katılmıştı. Ancak diğer katılanları da tanımadığını resimlerden ifade etmiş.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Çünkü, siz onlar da katıldı diyorsunuz ama o

tanımıyorum diyor, bu mümkün müdür?”Gizli Tanık Efe: “Evet cevap vereyim mi, Sayın Başkanım? Yaşar, Selahattin Uğurlu’yu

Erzincan’da karşılayan kişi, Yaşar Baş’tır. Telefon kayıtları bilmiyorum istendi mi, 1. 2. olarak Yaşar Baş Saldıray Berk ile direk görüşmediğini ifade ediyor. Ben şunu söyleyeyim size ilk defa söylüyorum burada. Yaşar Baş’ın en samimi arkadaşlarından biri Malatya’da Abdurrahman isimli şahıstır, bu adam işadamıdır. Erzincan 3. ordunun bütün tatlısını, pastasını, yiyeceğini, içeceğini, ihalesini Abdurrahman isimli şahıs almıştır. Işıkpınar bölgesinde imalathanesi vardır, Saldıray Berk yapılan ihalelerin hepsini buna vermiştir, Abdurrahman’a vermiştir. Abdurrahman ile hatta onunla da zannedersem çekilmiş fotoğraflarımız var. Kendisi de çünkü avcıdır, Abdurrahman vasıtası ile bağlantı kurmuş olabileceğini düşünüyorum. Çünkü ortak ve çok samimi arkadaşları Abdurrahman’dır. Abdurrahman’ın cep telefonu kayıt, cep telefonumda kayıtlıdır, diğer telefonumda, savcılığa o cep telefonunu vereceğim. O cep Abdurrahman beyin cep soy ismini hatırlamıyorum, cep telefonumda var. Verdiğim takdirde o bağlantıları, 3. ordu ile kiminle görüşmüş, Yaşar Baş ile ne kadar görüşmüş her gün en az 5 defa görüşüyordu belki, o da ortaya çıkacaktır. Sorduğunuz cevabı aldınız galiba.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Efendim lütfen bu kayıtlar mahkemeye gelsin çünkü beyanları çok havada kalıyor, o var bu var, o bunu tanıyor şu şunu tanıyor. Ben aksine kişilerin ifadelerinden okuyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Ben sormuş olduğunuz soruya cevap verdim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Burada bir şeyler ispatlayamamış oluyoruz

bu büyük eksiklik diye düşünüyorum. Devam ediyorum soruma, şimdi siz Şenol Başçavuş ile aranızın çok iyi olduğunu söylediniz. Doğru mu?”

Gizli Tanık Efe: “Evet doğrudur.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet. Şenol Başçavuş ile yan yana yatarken

çekilmiş samimi fotoğraflarınızda varmış.”Gizli Tanık Efe: “Dağ evinde, dağ evinde.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet biliyorum dağ evinde dosyayı

okuduğum için söylüyorum. Ancak Gizli tanık Munzur ifadesinde size karşı komplo kurmak için Şenol Başçavuşun onu kullandığını söylüyor, hatta bir tarihi eseri arabanıza koymak için Munzur didiniyor didiniyor, ama bir türlü başaramıyor. Şenol Başçavuş size bu kadar yakınken neden kendi planlarını uygulamıyor da, bir kafenin garsonu aracılığıyla size tuzak kurmaya çalışıyor, bu mantıklı mı?”

Gizli Tanık Efe: “Bu Şenol Başçavuşun ikiyüzlü olduğunu gösterir. Bunu söylediğiniz beyanlar karşısında, eğer öyle bir şeyiniz varsa.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet.”Gizli Tanık Efe: “Bunu Şenol Başçavuşa sormak lazım, niçin böyle yaptınız diye.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Yani bu kadar kişi bir araya geliyor size

karşı bir plan kuruyor, fakat o planı gerçekleştirmekle sadece.”Gizli Tanık Efe: “O sorunun muhatabı.”

26


Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “İkiyüzlülük mü gibi bu kadar küçük ve insani bir duygu mu ön plana çıkıyor?”

Gizli Tanık Efe: “O sorunun muhatabı, Şenol Başçavuştur.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet.”Gizli Tanık Efe: “Şenol, somut olan bir şeyden bahsedeyim. Şenol Başçavuşun abisiyle

beni aynı kişi olarak göstermişler ve 83 kişiye müfettiş raporlarında vardır bu, çünkü ben o konuda soruşturma geçirdim 83 kişiye Erzincan İş Bankasında benim adıma havaleler yapılmıştır, halbuki havale yapılan kişi Şenol Bozkurt’un abisidir.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır bu ifadenizin doğru olmadığını söylüyor.”

Gizli Tanık Efe: “Onun eşinin ismiyle benim eşimin ismi de aynıdır, isimlerimizde aynıdır.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet.”Gizli Tanık Efe: “Bu konuda müfettiş soruşturması geçirdim ben, onu da belirteyim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bu ifadelerinizin doğru olmadığını hatta tam

tersi kendi abisinin ismini sizle aynı olmasından dolayı kendi başının yandığını ifade ediyor devam ediyorum sorularıma bu beni ilgilendirmiyor.”

Gizli Tanık Efe: “Hayır soruşturma geçiren benim bu konuda soruşturma geçiren benim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Siz İlhan Cihaner’le benim aram çok iyiydi

şeklinde ifade kullandınız. Fakat dediğim gibi (1 kelime anlaşılamadı) bu soruyu sordum daha demin, cevap veremediniz. Bu dosyayı lütfen adalet müfettişleri tarafından yapılan dosya buraya gelsin. Dün duruşmada yeni yeni beyanlarınız oldu. 2 yıldır bu beyanları vermek için niye beklediniz bir kere daha bu sorunun cevabını duyabilir miyim?”

Gizli Tanık Efe: “Çünkü şu an çağrıldım.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki Erzincan’daki savcılığa niye vermediniz

bugüne kadar?”Gizli Tanık Efe: “Oraya da verdim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bu yeni beyanlarınız yani ismi geçen

herkes.”Gizli Tanık Efe: “Hayır oraya, oraya, daha. Hatta şunu söyleyeyim; benim hayati tehlike

geçirdiğim birkaç tane husus oldu. Şuan Erzurum’la yaşadığım yer arasında çok uzak mesafe olduğu içini ayrıca gidip ek ifade de vereceğim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bugünü beklediniz yani.”Gizli Tanık Efe: “Hayır bugünü beklemedim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Daha henüz vermedinizi bugün başladınız

peki.”Gizli Tanık Efe: “Bazı olaylar yeni gelişti.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Yeni derken Mart ayından ya da Mayıs

ayında bahsettiniz Kadir Beyle aranızda yaşananlardan ama bayağı geçmiş üzerinden.”Gizli Tanık Efe: “2010 Mayısından bahsediyoruz.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Mayıs peki, siz Dursun Çiçek’in.”Gizli Tanık Efe: “Ben.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Dursun Çiçek’in seminere katılıp

katılmadığını bilmiyorum dediniz doğru mu?”Gizli Tanık Efe: “Doğrudur.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Ancak seminer sonrası gidilen Şömine

kafede Dursun Çiçek’in orada olduğunu söylediniz doğru mu?”Gizli Tanık Efe: “Söylemedim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Söyledinizi çünkü bunu size Özden Irmak ve

Serkan Zirey’in söylediğini ifade ettiniz.”

27


Gizli Tanık Efe: “Ben onlara, ben onlara.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Siz birileri size bir şey söylerken bunları

sanki gerçekmiş gibi kabul edip beyanda bulunduğunuz için.”Gizli Tanık Efe: “Hayır lütfen duruşma kayıtlarında vari ben onları, onların söylediğini

söylüyorum.”Mahkeme Başkanı: “Efendim tanık, tanık ondan duyduğunu, ben oradan ayrıldıktan

sonra.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Onlardan duydumi evet.Mahkeme Başkanı: “Onlardan duyduğunu geldiğini benden sonra oraya geldiğini

söylediler onlar söyledi dedi tanık.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Tamam, tamam siz Şömine kafeye Dursun

Çiçek’in geldiğini görmediğinizi söylüyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Fakat Munzur verdiği ifadesinde ben

Erzincan’a döndüğümde direkt kafeye gittim. Ben işyerimdeyken İlyas isimli arkadaşım telefon açtı. Bana Şenol Komutan orada mı orada kimler var diye sordu. Bende Şenol Komutan ve yanında 7, 8 kişilik misafirleri ve sizin yani Efe’nin burada bulunduğunu söyledim. Bunun üzerine İlyas hiç çaktırma ben oraya geleceğim ve gizli kamera getireceğim diyerek kapattı. Akşam İlyas gel ve Dursun Albayın yanına oturdu, diyor. Bu durumda Şömine kafede sizin Dursun Çiçek’le tanışmış olmanız gerekmiyor mu? Sonuçta siz geldiğinizde Munzur’un ifadesine göre, Dursun Çiçek’te oradaymış.”

Gizli Tanık Efe: “Burada bir hususu kaçırmışsınız Avukat Hanım, orada bahsedilen Dursun Ertuğrul Albay’dır.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır İlyas Meral Dursun Çiçek diyor.”Gizli Tanık Efe: “Trabzon Alay Komutanı Dursun Ertuğrul’dur, benim görüştüğüm kişide

odur.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “İlyas beyinde görüştüğü Dursun Ertuğrul

mu?”Gizli Tanık Efe: “O zaman İlyas beyi mahkeme çağırsın sorsun yani (1 kelime

anlaşılmadı),”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır şu soruyu soruyorum; net bir şekilde

İlyas Meral’in görüştüğü de yanındaki Dursun Ertuğrul mu o zaman, yani Dursun Çiçek değil mi?”

Gizli Tanık Efe: “Benimde bulunduğum ortamda, ortamda Dursun Ertuğrul, İlyas Meral vardı, diğer komutanlarda vardı. Fakat benden sonra başka bir Dursun Albayın geldiğini, ben şifahi olarak başkalarından bahsetmiştim, onlardan duydum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “O zaman Munzur’un beyanları yalan.”Gizli Tanık Efe: “Hayır yalan demiyorum ben.”Mahkeme Başkanı: “Efendim yalan doğru artık o öyle söylüyor Avukat Hanım.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bir Dursun Çiçek diyor.”Gizli Tanık Efe: “Niye yalan olsun canım yani ben öyle bir şey söylemiyorum.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki, dünkü ifadenizde Şömine kafede

İİyas’ın misafir.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu:”Avukat Hanım, Avukat Hanım.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet buyurun.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Şimdi ceza yargılanmasında şöyle bir usul var daha

etkili, mahkeme nezdinde daha sonuç doğurucu bir yöntem ve muhakemede de, mevzuatta da olan bir yöntem. Sorunuzu sorarsınız, yanıt verilir, tüm beyanlardan sonra daha toparlayıcı ve etkileyici bir tanık beyanına karşı beyanda bulunursunuz.”

28


Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki efendim.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Şimdi böyle olunca belki de arada kaynıyor dediğiniz

çok güzel bir tespitiniz var belki, arada kaynıyor. Zabıtlarda da zaten bu kargaşayı görüyorsunuz. Siz tanık beyanına karşı diyeceklerinizi tanık dinlendikten sonra not edersiniz dersiniz ki; tanık şöyle şöyle dedi, ama doğru söylemediği ortaya çıkmıştır. Şöyle şöyle dedi ama bu bana göre doğru değildir, vesair vesair böyle olunca ne oluyor? Tanık yargılanıyormuş gibi oluyor, sizin söylediğiniz çok değerli tespitler belki güme gidiyor.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki efendim anlaştık, öyle yaparız. Dünkü ifadenizde, Şömine kafede İlyas’ın misafir askerleri kameraya aldığını, ancak bu kameraya herkesin el salladığını söylediniz. Ancak, İlyas bir önceki ifadede.”

Gizli Tanık Efe: “Yanlışlık var, yanlışlık var.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Buyurun düzeltin.”Gizli Tanık Efe: “Kameraya aldığını duydum el salladığını falan söylemedim ben.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Herkes el salladı kameraya.”Gizli Tanık Efe: “İlyas Meral daha sonra bana elinde kamera kaydı olduğunu günü

geldiğinde bunu mutlaka. Gerçi ben çok içeri sesten dolayı onun çok kayıt altında… Yani bir faydası olacağını düşünmüyorum ama bunu ben gördüm demedim gözlem… duyduğumu söyledim. İlyas’tan duyduğumu söyledim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır dünkü soruda şöyle dediniz hatta el bile salladılar gizli bir çekim değildi bu diye ifade verdiniz.”

Gizli Tanık Efe: “O benim, o benim yapmış olduğum çekimdi hanımefendi.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Siz ayrıca kameraya aldınız?”Gizli Tanık Efe: “Ben dün o konuyla ilgili ayrıntılı (1, 2 kelime anlaşılamadı).”Mahkeme Başkanı: “Cep telefonuyla aldığı, aldığı. Yani ayrı şeyler 2 ayrı.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet İlyas beyde ayrıca almış oldu.”Gizli Tanık Efe: “Avukat Hanım, Avukat Hanım her şeyi kaçırmış.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Yo hiçbir şeyi kaçırmadım fakat beyanlar

arasında çelişkiler olduğundan bunlar doğuyor. Çok gizli toplantı için gelen üst düzey subaylar gece eğlenmek için bir halka açık yeri seçip bir de kameraya el mi salladılar bu durumda?”

Gizli Tanık Efe: “Bunu sanıkların hepsi kabul ediyor öyle bir eğlence olduğunu.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hiç biri kabul etmiyor efendim.”Gizli Tanık Efe: “Dursun Albayın ifadesi alınmalı, orada bulunan Rize Alay Komutanının

ifadesi alınmalı. Nedim Albayın, Kemal Albayın, Ahmet Albayın.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hepsinin ifadeleri var dosyada.”Gizli Tanık Efe: “Yok alınmadı onların ifadesi.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hepsinin ifadesi var.”Gizli Tanık Efe: “Hayır onların hiç birinin ifadesi henüz daha tam olarak (1 kelime

anlaşılamadı).”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Nedim Albay hepsinin ifadeleri var Erzincan

dosyasında.”Gizli Tanık Efe: “Benden sonra alınmış olabilir ama o konuyla ilgili soruşturma halen

devam ettiğini zannediyorum ben ek soruşturma.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Duruşma tutanakları dahi var Erdal Zirek’i

tanıyor musunuz?”Gizli Tanık Efe: “Bakın burada bazı beyan, bu sorulara verilecek olan cevaplarda gizli

tanıklar ifşa edilecektir ona göre sorsunlar soruyu.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Yo Erdal Zirek gizli tanık mı, değil Erdal

Zirek’i tanıyor musunuz?”Gizli Tanık Efe: “Erdal Zirek’i tanımıyorum hayır.”

29


Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Tanımıyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Tanımıyorum evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hiç görüşmediniz.”Gizli Tanık Efe: “Hiç görüşmedim hayır.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “İlyas Meral’le nereden tanışıyorsunuz?”Gizli Tanık Efe: “Yaşar Baş vasıtasıyla tanıştım.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “İlyas Meral Ankara Cumhuriyet

Başsavcılığında alınan 21 Şubat tarihli ifadesinde; sizin gerektiğinde hile ile gerçeğe aykırı tanıklık yapacağınızı belirtmiş. Sizce bunu niye söylesin o da mı size düşman?”

Gizli Tanık Efe: “Korktuğu için olabilir.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Efendim?”Gizli Tanık Efe: “Korktuğu için olabilir o vermiş olduğu ifadenin de içeriğini bilmiyorum

içeriğini de bilmiyorum korktuğu için olmuş olabilir. Hatta şuan zannedersem yalan tanıklıktan İlhan Cihaner hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Erzincan’da bir yargılaması var onunda içeriğini bilmiyorum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “İçeriği yalan tanıklık yaptığını kabul etti ben ifade edeyim. Gözlük taktığınızı görüyorum uzağı mı göremiyorsunuz yakını mı?”

Gizli Tanık Efe: “Ben her yeri görüyorum hem uzağı hem yakını görüyorum.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Kaç derecedir paylaşabilir misiniz?”Gizli Tanık Efe: “0.50.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Herhangi bir sıkıntı yok o zaman.”Gizli Tanık Efe: “Yok hayır yakıştığı için takıyorum.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki Mart ya da Nisan aylarında Dursun

Çiçek’i birkaç rütbeli subayla gördüm diyorsunuz. 20 metre öteden kim olduğunu bilmediğiniz birini hiç masaya gitmeden nasıl teşhis ettiniz?”

Gizli Tanık Efe: “10 metre dedim ben dün.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Dün 20 metre dediniz.”Gizli Tanık Efe: “Fark etmez 20 metreden de görürüm ben.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “İlhan Cihaner’le o dönem aranız açık

mıydı?”Gizli Tanık Efe: “Değildi hayır.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Neden gidip yanına selam vermediniz o sizi

ya da o mu sizi görmedi?”Gizli Tanık Efe: “Girişte selamlaştık bakın orduevinin girişinde sol tarafta çocukların

oynayacağı bir bölüm vardır orada piyano vardır. 2 kısım vardır bir yuvarlak masaların olduğu kısım bir de genelde astsubayların zannedersem oturduğu kareli masalar vardır, giriş aynı giriştir biz orada selamlaştık kendisiyle İlhan Cihaner benim orada olduğumu da biliyordu. Fakat biz İlhan Cihaner’le bir defa orada görüşmedik ki biz belki onlarca, yirmilerce beraber ortak kahvaltıya gittiğimiz zamanlar bile oldu orada. Çocuklar gider piyano çalarlardı hanımlar oynatırlardı biz içerde muhabbet ederdik.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Yani o gün selamlaştınız.”Gizli Tanık Efe: “Sadece onlar değil Nedim Albayla, Kemal Albayla onların da (1 kelime

anlaşılamadı).”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bizi ilgilendirmiyor efendim onları

sormuyorum. Onunla selamlaştınız mı selamlaştınız.”Gizli Tanık Efe: “Girişte selamlaştık evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Saldıray Berk, İlhan Cihaner’in ne tarafında

oturuyordu masada?”Gizli Tanık Efe: “Saldıray Berk yoktu.”

30


Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Yok muydu?”Gizli Tanık Efe: “Yoktu ben dünkü beyanımda da söyledim Saldıray Berk yoktu fakat

gelecekti benim arabamı normal şartlarda orduevinin hemen ön tarafında, ön tarafında park alanı var 3, 4 arabanın sığacağı oraya bırakıyordum İlhan Cihaner de oraya bırakıyordu genelde. Oraya bırakmaya gittiğimde bana dediler ki Berk Paşa gelecek araçları bütün misafirlerimizin araçlarını Cihaner’in dahil arka tarafa alıyoruz deyince bende arkada tarafa bıraktım. Ben Saldıray Berk’in oraya geleceğini oradaki görevliden öğrendim benim olduğum zaman zarfında da gelmedi biz zaten kahvaltıyı kısa tuttuk ve çıktık oradan, buyurun.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Gerek 3.12.2009 tarihli ifadenizde gerekse dün verdiğiniz beyanlarınızda 3. Ordu Komutanlığında yapılan seminere katılanların kimler olduğunu söylediniz. Ancak Genelkurmay Başkanlığı tarafından seminere katılanlar listesi mahkemeye sunuldu ve katılanlar arasında örneğin İlhan Cihaner’in, Yaşar Baş’ın. Hasan Iğsız’ın olmadığı anlaşıldı. Bu durumda Genelkurmay mahkemeye yalan beyan mı vermiş oluyor?”

Gizli Tanık Efe: “Genelkurmayın haberi olmayabilir tabi ki. Çünkü sonuç itibarıyla bir Başsavcının ne işi var orda? Onu resmi olarak siz nasıl görevlendirebilirsiniz çünkü orada bir Başsavcı değil 2 Başsavcı vardı.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki Yaşar Baş ve Albaylardan bu seminerde darbe planı yapıldığını öğrendiğinizi söylüyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bu adamların kendi meslek yaşantılarını

tehlikeye sokarak bir savcıya bu bilgileri vermeleri mantıklı mı?”Gizli Tanık Efe: “Yo askerler övgüyle bahsediyorlar.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Nereden övgüyle bahsediyorlar?”Gizli Tanık Efe: “Bir gün darbe yapacaklarını, ülkenin hakimi olacaklarını aramızdaki

sakalaşmalardan şeylerden veya ciddi ortamlarda konuşuluyordu bunlar.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bu sizin yorumunuz böyle bir bahsetme yok.

Bahsediyorlar diyemezsiniz bu sizin yorumunuz.”Gizli Tanık Efe: “Buyurun.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Tüm askerleri de aldık aynı torbaya koyduk.”Gizli Tanık Efe: “(1, 2 kelime anlaşılamadı).”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Seminer 13, 14 Ocakta yapılmış siz

seçimlerden 1 ay önce yani Şubat ayının sonunda yapıldığını söylüyorsunuz bu çelişkiye ne diyeceksiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Ben savcıya da aynı şeyi söyledim çelişki yok ben savcıya tarihi tam hatırlamadığımı söyledim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Siz Dursun Çiçek’in Mazlum Otelde kaldığınızı bildiğinizi söylediniz bunu kimden öğrenmiştiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Ben Dursun Çiçek’in Mazlum Otelde kaldığını bildiğimi söylemedim. Dursun isimli birinin orada kaydı olduğunu ve düzeltildiğini duydum ben.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Çiçek soyadını duymadınız mı?”Gizli Tanık Efe: “Hayır ben onu dünde şeylere geçti tutanaklara geçti.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Tutanakları inceleyelim. Ancak Şenol

Başçavuş ifadesinde bunun doğru olmadığını söylüyor Şenol, şöyle; dünkü ifadenizde Şenol Başçavuştan öğrendim dediniz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet doğrudur.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet öğrendim dediniz Dursun Çiçek’in

orada olduğunu yani Mazlum Otele evet.”Gizli Tanık Efe: “Buyurun.”

31


Salonda söz almadan konuşanlar oldu, anlaşılmadı.Mahkeme Başkanı: “Bir dakika bir dakika onu bulduk var önümüzde var.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet bende hatırladım Dursun Bey. Dün

Şenol Başçavuş bana söyledi Dursun Çiçek’in onlar götürdü ve orada kayıt yapıldı. Bende bunu ondan öğrendim dediniz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet doğru.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet, dolayısıyla öğrendiniz Şenol Başçavuş

ifadesinde bunun doğru olmadığını söylemiş ve aynı zamanda.”Gizli Tanık Efe: “Ben Dursun, bakın bakın Dursun Albay isimli bir şahsın kayıtlarının

düzeltileceği hususunu öğrendim dedim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Dursun Çiçek dediniz dün.”Gizli Tanık Efe: “Orada onun düzeltilmesini istiyorum.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Sehven sehven düzeltilmesini istiyorsunuz

peki. Gizli Tanık Munzur.”Gizli Tanık Efe: “Daha sonrada basından da soyadının Çiçek olduğunu öğrendim (1

kelime anlaşılamadı).”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki biz o sehveni anladık. Gizli Tanık

Munzur ifadesinde Şenol Başçavuşun Dursun Çiçek dışındaki 3. Ordu komut… pardon Gizli Tanık Munzur ifadesinde; Şenol Başçavuşun Dursun Çiçek dışındaki kişileri Mazlum Otele bıraktığını Dursun Çiçek’i 3. Ordu Komutanlığına bıraktığını söylüyor. Yani Şenol Başçavuş Munzur’un bu ifadesine göre Dursun Çiçek’i Mazlum Otele bırakmamış bu durum için ne söyleyeceksiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Dursun’ları karıştırıyor olabilir 2 tane Dursun olduğu için orada Dursun’ları karıştırıyor olabilir. Zannedersem orada yani bir karışlık var o çünkü Dursun Ertuğrul’la Dursun Çiçek karıştırılıyor. (1 kelime anlaşılmadı)”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki İlhan Cihaner’in oteldeki Dursun Çiçek kaydını sildiğinden bahsettiniz ve Dursun.”

Gizli Tanık Efe: “Sildiğinden bahsetmedim ben.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Pardon silemeyeceğinden dolayı Dursun

Çiçek’in kimlik bilgilerini değiştirdiğinden bahsettiniz. Bunu kimden öğrendiniz?”Gizli Tanık Efe: “Bununla ilgili dün beyanım vardı cevap vermiştim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Beyanınız yoktu bununla ilgili hiç cevap

vermediniz o yüzden soruyorum.”Gizli Tanık Efe: “Yok ben beyanım var tutanaklara bakılabilir.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Efendim bununla ilgili beyan vermedi dün

kimden öğrendiğini bu konuyla ilgili?”Gizli Tanık Efe: “Hayır. Yine Şenol Başçavuştan öğrendiğimi de söyledim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bunu da Şenol Başçavuş biliyordu.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki hadi kimlik bilgilerini değiştirdi diyelim

33 yaşındaki inşaat şirketi sahibi Dursun Çiçek kalkıp kendi açıklama yaptı o otelde ben kaldım ortağımla kaldım dedi o adamda mı ayarlandı bu durumda?”

Gizli Tanık Efe: “Erzincan’da bulunan gizli tanıkların nasıl baskı altında olduğu kamera kayıtlarına kadar yansımıştır. Mesela Munzur’dan bahsediyorsunuz.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır ben başka bir soru soruyorum.”Gizli Tanık Efe: “Munzur’dan bahsediyorsunuz.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Ben başka bir soru soruyorum efendim.”Gizli Tanık Efe: “Munzur’un ve benzer tanıkların.”Mahkeme Başkanı: “Efendim o konuda cevap verdi değiştirin sorunuzu.”

32


Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır bu konuda cevap vermedi o kişi de mi ayarlanmış oldu?”

Mahkeme Başkanı: “Efendim nasıl karşılanması, nasıl karşılanması diye bir soru olmaz nasıl.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır nasıl karşılıyorsunuz demiyorum.”Mahkeme Başkanı: “O bildiğini duyduğunu efendim duyduğunu söyledi.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “O zaman, hayır o zaman bu 33 yaşındaki

Dursun Çiçek’te mi ayarlanıp kendi açıklama yaptı basına?”Gizli Tanık Efe: “Bakın onu ben bilemem ben şunu söylüyorum.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Net bir soru soruyorum.”Mahkeme Başkanı: “Bilmiyorum dedi.”Gizli Tanık Efe: “Ben onu bilemem şunu söylüyorum; ben o dönemde Erzincan’da

değildim. Fakat Erzincan’da bulunan tanıklar üzerine çok kuvvetli baskılar olduğunu basından da gördük yani kamera kayıtlarına kadar yansıdı. O kamera kayıtlara çıkması herkes inkar edecekti ama kamera kayıtlarına kadar yansıdı. O konuda Munzur mesela örnek olarak söylüyorum; görüşen kişiler şuan haklarında fezleke düzenlendi.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Şimdi Munzur’la ne alakası var benim sorumun?”

Gizli Tanık Efe: “Rüşvet verdiği iddiasıyla fezlekeler düzenlendi bakın baskı altında. Belki bilemiyorum sadece yorum yapabilirim belki o adamda baskı altında kalmış olabilir.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “O adamda baskı altında.”Gizli Tanık Efe: “Bilmiyorum sadece bunu söyleyebilirim ben.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet ama aynı zamanda Munzur’la ile ilgili

ifade verdiği için söylüyorum. Munzur’un Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığına 2 defa gidip ben ifade değiştirmek istiyorum diye tek başına gittiğine dair görüntülerde mevcut dosyada o soruyu size tabi ki yönlendirmeyeceğim. Mazlum Otel kaydı Mart ayına ait fakat siz diyorsunuz ki işte 13 Ocaktı seminer tarihliydi bunun için ne diyeceksiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Ben öyle bir şey söylemedim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Ama seminerden sonra kaldı diyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Seminere katıldığını da söylemedim. Ben sadece (1kelime

anlaşılamadı).”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki seminerden sonraki akşam kaldığını

söylemiyor musunuz?”Gizli Tanık Efe: “Ben ben hayır ben şunu söyledim; ben sadece Dursun Beyi, Dursun

Çiçek’i kahvaltıda gördüğümü söyledim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır aynı zamanda şunu da söylediniz.”Gizli Tanık Efe: “Onun dışında otelde kalmış kalmamış o konularla ilgili gerek duyulan

bilgilerimi biraz önce ben anlattım aynı tarihler olmayabilir. Belki 1 ay sonradır 2 defa gelmiş olabilir bilemiyorum belki hiç gitmediğiniz eğer kendiniz öyle diyorsunuz ama ben gördüğümü söyledim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki Dursun Çiçek’in ve bazı subayların orduevinde kalmamasının nedenini; hatta şöyle açıkladınız yani dediniz ki; Dursun Çiçek Mazlum Otelde kalmıştı. Çünkü ya da ben böyle duydum birilerinden ben böyle duydum.”

Gizli Tanık Efe: “Böyle duyduğumu söyledim evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Çünkü orduevinde bazı insanlara

güvenmiyorlardı dediniz dünkü ifadenizde. Ancak iddianıza göre aynı kişiler resmi kıyafetleriyle orduevinde sabah kahvaltısı yapabiliyorlar. Bu çelişki için ne diyeceksiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Orduevi görevlileriyle ilgili bunu bahsettim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Nasıl?”

33


Gizli Tanık Efe: “Orduevinde görevli olan kişilerle ilgili sıkıntılı tipler olduğunu duyduğumu söyledim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Ama resmi kıyafetle kahvaltı yaptılar.”Gizli Tanık Efe: “Hayır bir saniye sıkıntılı olduğunu söyledim ben belki o dönemde o

kişileri başka bir yani izne ayrılmış olabilirler (1, 2 kelime anlaşılmadı) onu bilmiyorum.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Onlarda biliyorlardı iz… onlar izne ayrılacak

kişileri mi biliyorlardı?”Gizli Tanık Efe: “Demek ki sıkıntılı durum, sıkıntılı durum o an için ortadan kalmış olabilir

bilemiyorum, onları orduevi görevlilerine sormak lazım kamera kayıtlarının (1 kelime anlaşılamadı) lazım.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır orduevi görevlileri hangileri peki sıkıntı duydukları orduevi görevlileri?”

Gizli Tanık Efe: “Onu bilmiyorum.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bilmiyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Bilmiyorum evet bilmiyorum.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bu kişilerin oraya gelmeden orduevi

görevlilerin orda olup olmadıklarını mı tespit ettiler o zaman?”Gizli Tanık Efe: “Nasıl?”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bu kişiler oraya gelmeden kahvaltıya resmi

kıyafetle gelmeden o sıkıntı duydukları orduevi görevlilerinin orda olup olmadıklarını mı tespit ettiler?”

Gizli Tanık Efe: “Belki orada değillerdir o an için olabilir.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hı ifadenizde bu subaylar seminer adı

altında gelmişler ve orduevinde kalmışlardı. Aynı günün akşamı.”Gizli Tanık Efe: “Bu basittir evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Efendim?”Gizli Tanık Efe: “Bu sabittir, resmidir zaten bu. Bunu kimse inkar etmez.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bu subay, evet doğru aynı günün akşamı

Nedim Albay beni arayarak Kafe Şöminede alay komutanlarının bir kısmıyla eğleneceklerini söyledi. Bende gittim demişsiniz doğru mu?”

Gizli Tanık Efe: “O şeyi o eğlence ortamını ben ayarladım gittim değil sadece.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Şömine kafede sizden ve subaylardan

başka birileri var mıydı?”Gizli Tanık Efe: “O konuyla ilgili dün ayrıntılı ifade verdim ben.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Olmadığını söylediniz.”Gizli Tanık Efe: “O ortamla ilgili gerekli ayrıntılı ifadeyi verdim.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Birileri var mıydı başka?”Gizli Tanık Efe: “Diyorum ya Avukat Hanım size.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Neden soruma cevap vermiyorsunuz?”Gizli Tanık Efe: “Ben o ortamla ilgili ayrıntılı ifademi dün verdim sürekli tekrar ettirip beni

yoruyorsunuz.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır niye yoralım çok net bir soru sizden

başka birileri… Siz organize etmişsiniz bunu çok net biliyor olmanız lazım sizden başka birileri var mıydı?”

Gizli Tanık Efe: “Ben dün cevap verdim diyorum ya size alay komutanları vardı diyorum.”Mahkeme Başkanı: “Yani nedir sizden başka derken resmi kişilerin haricinde mi

diyorsunuz onu bir açın sorunuzu nedir?”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet, evet tabi yani oradaki kişiler ve asker

kişiler ve sizin grup eğlence grubunuz dışında sivil başka kişiler var mıydı?”

34


Gizli Tanık Efe: “Yaşar Baş vardı, İlyas, Yaşar Baş vardı İlyas Meral vardı.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır onlar dışında başka sivil öğrenciler

mesela.”Gizli Tanık Efe: “Kapatılmıştı orası sivillere kapatılmıştı (1 kelime anlaşılamadı).”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Kapatılmıştı evet onu soruyorum.”Mahkeme Başkanı: “ Yani size hastı sadece?”Gizli Tanık Efe: “Sadece bize hastı tabi tamamen kapatılmıştı.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Tanık Munzur çalıştığı kafe olan Şömine

kafede bahsettiğiniz buluşmanın yapıldığı gün ifadesinde seminerden hiç bahsetmiyor. Hatta subayların gün içerisinde başka şeyler yaptıklarını söylüyor ama siz ifadenizde seminerin yapıldığı günün akşamı kafede eğlendik diyorsunuz, buna ne diyeceksiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Bakın ben o dönemde savcıydım, ben Tanık Munzur benim konuştuğum Albayların hiçbiriyle muhatap olmadı. Benim muhatap olduğum Albayları söyledim ben. Albaylar savcı olmam münasebetiyle benimle bu has dairede konuşurlar. Yani bunu gidip te orada çay servisi yapan, rakı servisi yapan kişiyle konuşacaklarına ihtimal vermiyorum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “İhtimal vermiyorsunuz peki. Dursun Çiçek’in orduevinde kahvaltı yaparken gördüğünüz tarihle 3. ordudaki seminer tarihleri aynı mı?”

Gizli Tanık Efe: “Aynı olmayabilir.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Dünkü ifadenizde şöyle demişsiniz; ben

yanlış hatırlıyorum aynı tarihlere yakındı ya da 2 gün önce… 2 gün sonraydı orduevinde gördüğüm tarih demiştiniz.”

Gizli Tanık Efe: “Aynı olmayabilir diyorum.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Yani yaklaşık 2, 3 gün sonra mıydı?”Gizli Tanık Efe: “O aylar o aylar yani.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “O aylar içinde.”Gizli Tanık Efe: “2009’un başından bahsediyorum ben size.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Evet yani.”Gizli Tanık Efe: “Ben çocuklarımın doğum tarihini bile yani gerçekten bilmiyorum

hatırlayamıyorum.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Yani dünkü ifadenizi baz alırsak bir hafta

sonuydu biri hafta için Pazartesiydi dediniz öyle doğru kabul ediyorum ben ifadenizde.”Gizli Tanık Efe: “Olabilir kabul edebilirsiniz.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki Dursun Çiçek bu durumda Mazlum

Otelde 2 gün mü kalmış oldu?”Gizli Tanık Efe: “Bilemiyorum kaç gün kaldığını bilmiyorum onu kayıtlara bakmak lazım.

Eğer Dursun Çiçek buysa.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Dursun Çiçek’in soruşturmanın başından

beri dinlenen telefonlarında Erzincan davası sanıkları ve tanıklarından hiç birisiyle herhangi bir görüşmesinin olmadığı açık. Ayrıca Dursun Çiçek’in tek bir konuşmasında cemaat kelimesi dahi geçmiyor bu konu hakkında sizin beyanlarınız.”

Gizli Tanık Efe: “Benim bilgim dahilinde olmayan bir husustur bu.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki sizinle Munzur’un dışında Albay

Dursun Çiçek’in Erzincan’a gittiğini iddia eden ne başka bir tanık ne de başka bir kayıt ve belge yok. Aksine Dursun Çiçek’in 2009 yılı içinde hiçbir şekilde Erzincan ya da Erzurum’a ve yine doğu ve Güneydoğudaki hiçbir yere uçak ne de helikopterle seyahat etmediği. 2009 yılında Erzincan Orduevinde hiç kalmadığı Mazlum Otelde kalan Dursun Çiçek’in 77 doğumlu biri olduğu Dursun Çiçek’in 3. Orduda yapılan plan seminerine katılmadığı Dursun Çiçek’in iddiaya konu tarihlerde görevinin başında Ankara'da bulunduğuna dair Genelkurmay, giriş çıkış kayıtları ve resimleri var. Sizce bir insan hem Genelkurmayda hem de Erzincan’da olabilir mi?”

35


Gizli Tanık Efe: “Bu kayıtların doğru olup olmadığını ben bilmiyorum. Genelkurmay kayıtlarının doğru olup olmadığını ben bilmiyorum.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Bilmiyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki Dursun Çiçek seminere katılmadıysa o

gün neden oradaydı bununla ilgili bir tahmininiz var mı?”Gizli Tanık Efe: “Ben seminer günü orada olduğunu söylemiyorum ki.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hayır seminer günü orada olduğunu

birinden duyduğunuzu söylüyorsunuz, duyduğunuzun doğru olduğunu varsayalım. Dursun Çiçek seminere katılmadıysa niye orada eğlencede?”

Gizli Tanık Efe: “Bilemiyorum, benim Dursun Çiçek’le ilgili tek tanıklığım onu 3. orduevinde kesin olarak gördüğümdür hanımefendi. Onun dışındaki bilgilerin hepsi duyumdur.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Peki yüz hafızanızın çok kuvvetli olduğunu söylüyorsunuz o yüzden tekrar soruyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Önünüze bir 10, 15 tane asker getirsek

dışarı çıkarsak kim olduklarını bilebilir misiniz?”Gizli Tanık Efe: “Bunun testi burada yapılmaz bunun testi bir bilirkişi heyeti oluşturulur

öyle bir şey varsa (1 kelime anlaşılamadı).”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Son bir ifadede bulunacağım. Önce

Ergenekon arabama kene koydu diye tarihe geçtiniz şimdi de masum bir insana iftira atan biri olarak tarihe geçmek ister misiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Bakın hanımefendi ben aracıma.”Mahkeme Başkanı: “Efendim başka bir soru.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Teşekkür ediyorum başka hiçbir sorum yok.”Mahkeme Başkanı: “Kaçıncı sayfa?”Sanık Dursun Çiçek söz istedi, verildi: “12’nin sonu ve 13’ün başında Başkanım.”Mahkeme Başkanı: “Evet.”Sanık Dursun Çiçek:”Geniş bir masa o kahvaltıda İlhan Cihaner’in rütbeli askerlerden en

az bir 12, 13 kişi vardı. Geniş bir masada rütbeli askerlerle beraber oturmuş kahvaltı yapıyorken; bizzat kendim gördüm. Gördüğüm kişilerden biri de tabi ben kendisini daha önce hiç görmedim ismini de bilmem sadece bana gösterildiğinde basında daha doğrusu basında gördüğümde ben bunu 3. Orduda görmüştüm kahvaltıda o da Dursun Çiçek Albaydır. Ben kendisini tanımam bilmem fakat bunu teşhis ettim ben kesin olarak teşhis ettim mesela bize bir örnek daha vereyim, bundan bir hafta önce bakıcıdan bahsediyor bu dönemde 3. orduevinde orduevi sorumlularıyla ilgili bazı sıkıntılar vardı. Orduevinde çalışan bazı kişilerle ilgili sıkıntı olduğu için bu seminere gelen kişilerin büyük bir kısmının burada özellikle dışarıdan İstanbul'dan gelen Ankara'dan gelen rütbeli subayların burada kalınması istenmemiş. Bunu Cihaner bana söyledi Erzincan’daki otellere dağıtalım dediler. Şimdi Dursun Çiçek’in Erzincan Konak Mazlum Otelde kaydı var. Fakat kendi kaydı olmadığını söylüyor başka bir işte 1977 doğumlu birinin kaydı var. Şimdi benim söylediğim tarihte ve söylediğim şekilde Dursun Çiçek oradaydı kaydı da vardı ama içerik farklı. Dursun Çiçek adı altında yer ayırtılıyor orada kayda da alınıyor, oradaki kişi. İsmini kayda alıyor gelince de hemen kaydetmeye çalışırken kimlik bilgisini istiyor Dursun Beyin. Fakat orada zannedersem onları götüren Şenol Komutan diyor ki; kayda alınmayacak diyor. Ama kayda geçmiş Dursun Çiçek otel defterindeki kayda geçmiş silmekte bir şekilde silmekte şüphe uyandıracağı için İlhan Cihaner bunu nasıl ayarladı? İlhan Cihaner şöyle yaptı; İlhan Cihaner’in nüfusta tanıdığı güvendiği birilerini arayaraktan Dursun Çiçek isminde kim varsa Erzincan’da onların kimlik bilgilerini istedi ve kaç kişi çıktı bilmiyorum ama başka bir Dursun Çiçek’in kimlik bilgilerini daha sonra getirip orada kullandılar içeriğini kullandılar içeriğini. Dursun Çiçek orada

36


kaldı soracağınız bir husus varsa daha sonra şuanda aklıma gelebildiği kadarıyla anlatmaya çalışacağım ben arz ederim.”

Mahkeme Başkanı: “Tamam anlaşıldı tamam. Bize anlatabileceğin unuttuğun kenarda köşede kalan bir şey var mı kaldı mı?”

Gizli Tanık Efe: “Başkanım aklıma gelen her şeyi anlatmaya çalıştım size onun dışında şuan aklıma gelen başka da bir şey yoktur.”

Duruşmaya kısa bir ara verildi.Duruşmaya kaldığı yerden devam olundu.Gizli Tanık Efe tekrar huzura alındı.Kendisine doğrudan soru sorma işlemine kaldığı yerden devamla.Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Gizli Tanık Efe olarak burada ifade veriyorsunuz,

bildiklerinizi anlattığınızı söylediniz. Size bir hayli sorular soruldu, ancak ben derleyip toparlamak maksadıyla, bir de bazı tafsilatı gereken yerlerde size sorular sormak istiyorum. Şimdi Erzincan’ın bir ilçesine nasıl tayin olduğunuzu anlattınız, şimdi yeni bir muhite gidiyorsunuz. Erzincan’a gittiniz, göreve başladınız. Orada nasıl çevre edindiniz yani ilk tanıdığınız kimdir, işte ifadeyi geçen, ifadelerde geçen isimler var. Bunlarla nasıl tanıştınız kısa ve öz olarak anlatır mısınız? Yani tarih sırasına da dikkat ederek anlatırsanız konu biraz daha aydınlığa kavuşmuş olacak.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani Erzincan’a tayininiz çıktı, oraya zannediyorum

Erzincan’a yerleştiniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet, merkezde oturuyordum ben.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Görev yaptınız ilçeye de gidip geldiniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet, günübirlik gidip geldim.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İlk etapta kiminle tanıştınız mesela İlhan Cihaner’in

ismini duydunuz gitmeden önce.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İlk tanıştığınız o muydu?”Gizli Tanık Efe: “İlk gittiğimde tabi ev tutacağım için merkezden daha ayrılış yapmadan,

çalıştığım yerden ayrılışımı yapmadan ilçede eşim çalışamayacağı için meslek icabı il merkezinde ev tutup tutamayacağımı sordum. Zaten o zamanlar Kadir Beyde referansımızdı, Kadir Bey ile görüştüğümde kendisini aramıştı yanımda sonra kendisini ziyarete de gittik biz.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani ilk görüştüğünüz Erzincan’da ilk görüştüğünüz İlhan Cihaner’di?”

Gizli Tanık Efe: “İlk, ilk evet o merkezde ev tutabileceğimi kendisine.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Tamam o konuyu sormuyorum yani İlhan Cihaner ile

görüştünüz.”Gizli Tanık Efe: “Evet Cihaner’dir, ilk İlhan Cihaner’dir.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet. Mesela Yaşar Baş ile tanıştığınızı

söylüyorsunuz. Yani İlhan Cihaner’den sonra işte ismi, ifadenizde ismi geçen şahıslardan önce hangisiyle tanıştınız?”

Gizli Tanık Efe: “Evet, evet ben yaklaşık 10 sene profesyonel boks yaptım, sürekli spor yapıyorum.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Avcılık merakınız var.”Gizli Tanık Efe: “Avcılık merakım var, edebiyatçıyım aynı zamanda. Vezin diye bir dergi

çıkartıyorum, edebiyat dergisi, bu dergi bütün üniversitelerde örnek olarak da şey olur. Şairim aynı zamanda, internette şiirlerim var, kısaca bahsedeyim dedim anekdot olarak. Sık sık Erzincan stadında koşuya giderdim ben, spor amaçlı orada İlyas o da milli atlet olduğu için kendisiyle orada tanıştım.”

37


Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kiminle?”Gizli Tanık Efe: “İlyas Meral, İlyas Meral ile tanışıklığım.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İlk orada mı tanıştınız, İlhan Cihaner’den sonra ilk

onunla tanıştınız.”Gizli Tanık Efe: “Tabi esnafla tanışmadan önce tanıştığım kişilerden, ilk kişilerden biri

İlyas Meral’dir. Zaman içerisinde bir av tutkum olduğunu öğrendi kendisi, o beni Yaşar Baş ile tanıştırdı. Daha sonra Yaşar Baş ile diyaloğumuz devam etti, o beni 3. ordu ile irtibatlı olan subaylarla, Albaylarla tanıştırdı.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kimlerle Nedim Albayla mı tanıştırdı?”Gizli Tanık Efe: “Nedim Albay, Kemal Albay, Ahmet Albaylar 2 tane Ahmet Albay vardı. İlk

etapta onlarla tanıştım Usay Albay, onlarla tanıştık. Tabi arazili aracımda vardı benim, görev yaptığım daha önce görev yaptığım yerden almıştım. Bu Albaylarında çoğu ailesini buraya getirmediği için hafta sonları bana takılıyorlardı.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne kadar sıklıkla giderdiniz avlanmaya?”Gizli Tanık Efe: “Her hafta sonu kesin, her hafta sonu gitmeye çalışıyorduk yani mesela

Cumartesi günü aileme ayırıyordum kahvaltıya falan gidiyorduk, Pazar günü mutlaka ava gidiyorduk.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hep aynı kişilerle mi giderdiniz?”Gizli Tanık Efe: “Yani 3. ordudakilerle gittiğimiz zamanlarda oluyordu, jandarmada çalışan

jandarma mensubu kişilerle gittiğimiz zamanlarda oluyordu. Farklı farklı zamanlarda farklı farklı kişilerle gidiyorduk, bazen hiç mesela onları almıyorduk Yaşar Baş ile gidiyorduk. Onun avcılar ekibi vardı onlarla gidiyorduk.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Samimiyetiniz nasıldı Yaşar Baş’la, İlyas Meral ile?”Gizli Tanık Efe: “Bizim samimiyetimiz gayet derecede iyiydi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Her ikisiyle de mi?”Gizli Tanık Efe: “Her ikisiyle de iyiydi evet fakat İlyas Meral’ı biz daha çok çantacı olarak

kullanıyorduk, avcılıkta o vardır çantacı yani malzemelerimizi taşıyordu genel itibari ile.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi 2007 Kasım ayında Erzincan’a gitmişsiniz tayin

olmuşsunuz. O tarihten ne kadar sonra işte bu faaliyetler başlandı, mesela tanışıklığınız Yaşar Baş ile ne zaman?”

Gizli Tanık Efe: “Yani 2008’in başlarında oldu, 2008’in başlarında oldu. Ondan sonra da sürekli irtibatımız devam etti.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Özden Irmak ile nasıl tanıştınız?”Gizli Tanık Efe: “O da yine.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şömine kafe ile bağlantınız, yani gidip, gitme nasıl

oldu?”Gizli Tanık Efe: “Orada bir bağlama dersi almak istiyordum ben soruşturdum Özden

Irmak’ın.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Tarih verebilir misiniz yani bir tarih verince biraz daha

aydınlığa kavuşuyor.”Gizli Tanık Efe: “Evet yani belki oraya gittiğim zamandan 2, 3 ay sonra olabilir. Yani yine

İlyas Meral tanışıklığım zamanında daha sonra İlyas Meral ile belki önceden de tanışıyorlardı ortak şeyimiz arkadaşlığımız oldu. Özden Irmak ile öyle bağlama hevesiyle tanıştık.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani İlyas Meral mi tavsiye etti?”Gizli Tanık Efe: “Yok ben kendi araştırmalarımla.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Araştırdınız.”Gizli Tanık Efe: “Onu söylediler ondan sonra gittim ziyaret ettim, ondan sonra

dostluğumuz devam etti, oraya da giderdik. Mesela türkü evi orası normalde içkisiz bir yer orası.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu altın rezerviyle.”

38


Gizli Tanık Efe: “Madeni.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Veya madeniyle ilgili soruşturma size ne zaman

verildi?”Gizli Tanık Efe: “Bana bu soruşturma 2008’in zannedersem ya ortaları, sonuna

doğruydu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani ondan önce fazla bir görüşmüşlüğümüz yok diye

beyanda bulundunuz yanılmıyorsam İlhan Cihaner ile, ondan sonra daha sık görüşmeye başladık diyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe: “Yani yine görüşürdük ama 2008’in o soruşturma verildiği andan itibaren çok çok sık görüştük biz yani haftada 2 defa 3 defa hatta müfettiş bu konuda şey yaptı yani niye işe gitmedin tarzında şeyleri oldu. Eleştirileri de oldu bana karşı.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet.”Gizli Tanık Efe: “Ama bu tamamen İlhan Cihaner’in bilgisi dahilinde şey yapıyorduk biz.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ersin üsteğmende geliyor muydu şeye av?”Gizli Tanık Efe: “Ersin üsteğmenle de evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Partilerine.”Gizli Tanık Efe: “Ava giderdik zaten kendi ifadesinde var ama kendisi ifadesinde sık sık

gitmediğini söylüyor. Hatta orada hakaret şekli bir cümlesi var.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ersin Erkut mu o?”Gizli Tanık Efe: “Evet Ersin üsteğmen.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ersin Erkut.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şenol Bozkurt Başçavuşla nasıl tanıştınız?”Gizli Tanık Efe: “Şenol Bozkurt ile yine Yaşar Baş vasıtası ile tanıştım, o tanıştırdı beni

bütün askerlerle tanıştıran Yaşar Baş oldu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki nasıl samimiyetleri nasıl Yaşar Baş’la işte

tanıştırdığı kişilerin samimiyetleri nasıl?”Gizli Tanık Efe: “Efendim işte orada görevli savcı olunca işin rengi biraz daha farklılaşıyor.

Sonuç itibari ile onlarda bir savcıya bağlı kolluklar yani şeyde jandarmadakiler, hem bir saygı ve onlar daha çok benimle irtibatlarını artırmak istediler. Bende onlara karşı açık oldum çünkü ortak noktamız avdı, günlerimizi o şekilde geçiriyorduk.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet, Erdal Zirek ile nasıl tanıştınız?”Gizli Tanık Efe: “Erdal Zirek ile ben hiç tanışmadım.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Tanışmadınız.”Gizli Tanık Efe: “Yok hayır.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kardeşi var Serkan Zirek onunla ne zaman

tanıştınız?”Gizli Tanık Efe: “O da Şömine kafede bir zamanlar ortağıydı galiba, ama o sürekli

oradadır, oradaki işleri yürütür. Şömine kafede tanıştım.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bu saz merakınız nedeniyle.”Gizli Tanık Efe: “Saz merakından tabi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Araştırdınız.”Gizli Tanık Efe: “Tabi tabi onların.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İşte Özden Irmak ile tanıştınız orada çalışan Serkan

Zirek ile tanıştınız öyle mi?”Gizli Tanık Efe: “Evet, evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi Erdal Zirek bir ara cezaevine girmiş daha sonra

tahliye olmuş, sizin onun tahliyesine herhangi bir etkiniz katkınız oldu mu?”

39


Gizli Tanık Efe: “Hayır kendisini tanımamakla birlikte katkım olması mümkün değil, yani katkım olabilmesi için bir hakimi aramak, bir savcıyı aramak gerekir. Böyle bir şey yok ortada yoktur.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani böyle bir beyan var, iddia var o nedenle soruyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Tanımıyorum zaten yok tanımıyorum kendisini.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu kardeşi Serkan Zirek’in bir beyanı var

zannediyorum, beraber köye gittik Erdal Zirek’in tahliye olduğu gün işte gidip çay içtik falan tekrar döndük diyor. Sizinle gitmiş. Bu konuda bir diyeceğiniz bir şey var mı?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi Serkan Zirek’in köyü şehrin çok çok dışında genelde avlak olarak nitelendirdiğimiz yere yakın yerler. Mesela bazen Şömine kafe çok geç saatlerde kapanıyordu, araçları da olmadığı için o saatte araçları olmadığı için ben kendi aracımla bırakıyordum. O o güne denk geldi kendisini bıraktım, kapıda bir çay içip çıkmıştım ama Erdal Zirek ile tanışmadım sadece babasıyla tanıştım. Ama Erdal Zirek isimli bir şahsında bunun abisi olduğunu biliyorum ama tanışmadım ben.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Köyde görmediniz Erdal Zirek’i?”Gizli Tanık Efe: “Yok görmedim hayır, hayır görmedim. Ama Erdal Zirek’in jandarma

istihbaratı elemanı olduğu biliniyor. Onu sonradan öğrendik aleyhime birkaç defa ifade verdi, değiştirdi yani değişik durumlar oldu. Ama ben kendisiyle görüşmedim hiç.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bekir Çelik’i tanır mısınız?”Gizli Tanık Efe: “Bekir Buram.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bekir Çelik, yani o köyde veya civar köyde böyle biri

varmış ismi geçiyor.”Gizli Tanık Efe: “Yok tanımıyorum, tanımıyorum, yok tanımıyorum Hakim Bey.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hüseyin Yüce diye birini tanıyor musunuz?”Gizli Tanık Efe: “Tanımıyorum Hakim Bey.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi bu şekilde çevreniz oluştu daha sonra bu

kişilerle neler konuştunuz, yani onlardan ne tür bilgiler aldınız açıklar mısınız?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi Hakim Bey benim burada avantajım şu oldu, ben bunlarla zaten

diyaloğum vardı. Yani saç ayağı olarak düşünürsek bir jandarma istihbaratta çalışanlar, jandarma mensubuyla diyalogum vardı çok sıkı diyalogum, 1, 2. olarak Şömine kafede türkü dinlerdik biz bazen oradaki arkadaşları da yanımıza alıp ava götürürdük, 3. Olarak, 3. ordudaki Albaylarla ava giderdik, 4. olarak da İlhan Cihaner ile sık sık görüşürdük, böyle dörtlü bir saç ayağı düşünün ve ben sürekli bu dörtgen arasında gittim geldim. Bu zaman zarfında aramızda son derece sağlam bir güven vardı. Referanslarımız çok iyiydi. Benim geçmişimi de araştırdıklarını söylediler. Çok temiz bir insan olduğumu kendileri söylüyorlardı. Geçmişte işlediğim hiçbir suç şu anda sicil kaydımız çok temiz. Zaman içerisinde çok samimi olduktan sonra mesela ben geçmişte yapmış olduğum soruşturmalardan bahsediyordum anlatıyorduk yani av esnasında anlatırsınız zaman geçer diye. Bunlarda o an Erzincan’da ne oluyor ne bitiyor hepsini bana anlatıyorlardı.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Neler anlatıyorlardı mesela İlhan Cihaner İsmailağa cemaati ve Fethullah Gülen cemaati ile ilgili bir soruşturma yapıldığı.”

Gizli Tanık Efe: “Evet. Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Konusunda beyanlar oldu bu konuda bilginizi alalım.”Gizli Tanık Efe: “Bakın Hakim Bey İlhan Cihaner, İlhan Cihaner Fethullah Gülen ile ilgili

soruşturmayı yalnız bana söyledi. Yalnız bana.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne zaman söyledi?”Gizli Tanık Efe: “Onun dışında, onun dışında oradaki hakimlerin hiçbiri bilmez.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne zaman söyledi?”

40


Gizli Tanık Efe: “Yani bu çok uzun bir zaman sürdü bu soruşturma. İsmailağa cemaati soruşturmasını açtığında açtığı zaman içerisinde aynı zamanda Fethullah Gülen soruşturmasını da açmıştı fakat İsmail, İsmailağa cemaatinin sadece ve sadece bir ön deneyim olarak yaptı. Bunu sadece ben biliyordum ve bir de kendisiyle sık sık görüştüğü bu işte kullana…. kullanacağı kişiler biliyordu. Onlarda yine benim görüştüğüm kişiler.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kim bunlar yani makam olarak söyleyebilir, isim olarak söyleyebilirsiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Mesela istihbaratçıları mutlaka kullanıyordu çünkü onlardan bilgi alması gerekiyordu.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hangi emniyet istihbarat, jandarma istihbarat?”Gizli Tanık Efe: “Jandarma istihbarat.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Emniyet istihbaratı da var mıydı?”Gizli Tanık Efe: “Konuştuğu. Emniyet istihbaratı hiç katmıyor bu işin içerisine hatta bir ara

emniyet istihbarata asla güvenmiyor. Onunla hiçbir zaman iş yapma taraftarı değil.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “MİT’ten bir bilgi alıyor muydu Erzincan MİT’ten?”Gizli Tanık Efe: “MİT’ten MİT bölge müdürüyle sık sık yemeğe giderdi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İsmi neydi oranın sakıncası yoksa söyleyebilirseniz?”Gizli Tanık Efe: “Yani ismi tam olarak şuan hatırlamıyorum çünkü yani.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Tamam. Oradan da bilgi alıyordu.”Gizli Tanık Efe: “Ondan bilgi alıyordu. Çağlayanlara yemeğe gidiyordu biz beraber

gidiyorduk bazen yani MİT bölge müdürüyle beraber yemeğe gitmedim ama.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Çağlayan restoran neredeydi?”Gizli Tanık Efe: “Çağlayan Erzincan’a 40 kilometre Tunceli bölgesinde Tunceli’ye yakın

uzaklıkta çok güzel bir çağlayan şelalesinin olduğu bir yerdir.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kaç defa gittiniz oraya?”Gizli Tanık Efe: “Oraya, oraya ben çok, çok gittik yani İlhan.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kimlerle gittiniz?”Gizli Tanık Efe: “İlhan Cihaner ile o zamanlar Hüseyin yarbay vardı. O soruşturma açtığı

dönemde. Hüseyin yarbay jandarma istihbarat şube müdürüydü kendisi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Sonradan tayininin çıktığını söylediniz siz, tayin

çıkma sebebini biliyor musunuz?”Gizli Tanık Efe: “Sonradan tayin, tayin evet tayin sebebini biliyorum.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne olduğunu biliyor musunuz? Buyurun.”Gizli Tanık Efe: “Hüseyin yarbay bazı İlhan Cihaner Hüseyin yarbaya bazı kullanacağı

personelin tayinini yaptırdı Hüseyin yarbayı kullanaraktan. Yani Hüseyin yarbaya söyledi bak böyle böyle yaptırıyorum bunları senin birime aldıracağım diye. Onlar kimdi onlar işte mesela biri işadamının damadı ama o işadamının cemaatle bağlantısı var. Biri başka bir şekilde cemaatle bağlantısı var. O şekilde bir kadro oluşturmaya çalıştı bunları yaparken de direk makamına çağırıp şey yapmadı. Yemeklerde mesela o Hamit Sezer’in ne işi vardı hiç tanımadığı kişinin o yemekte ne işi olur ki, kendisi Erzincan DGM’de özel yetkili mahkemede uyuşturucu kaçakçılığından yargılanmış ve ceza almış olan bir insan Hamit Sezer.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet şimdi bunları Hüseyin yarbay tayinlerini yaptı o zaman veya yapıldı.”

Gizli Tanık Efe: “Yapıldı tabi yapıldı.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki o niye tayin oldu Hüseyin yarbay?”Gizli Tanık Efe: “Ya isma… Hüseyin yarbay zannedersem milliyetçi yönü ağır basan biri.

Milliyetçilik yönü ağır basan biri. Cemaatlere de çok soğuk bakmıyordu. Çok soğuk bakmıyordu. Başına kendisi de şöyle tayin istemiş olabilir. Başına yani buradaki şeyi biliyor. Soruşturmalar

41


olacak büyük soruşturmalar olacak kendi geleceğini düşündü herhalde. Muhtemelen de kendi isteğiyle ayrıldı oradan.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki başka kimlerle gidiyordunuz Çağlayan restorana?”

Gizli Tanık Efe: “Hakim birkaç defa hakim, savcılarla gittiğimiz oldu yani yine İlhan Cihaner’in şeyiyle. 3. ordudan yine Albaylarla yemeklere giderdik beraber. Onun dışında İlhan Cihaner beni yanına alır Erzincan alaya giderdik gezerdik yani sürekli bu şekilde.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki yani devamlı görüşüyorsunuz avda görüşüyorsunuz işte gittiğiniz yerlerde görüşüyorsunuz. Yani bu.”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi şu var İlhan Cihaner Fethullah Gülen cemaatiyle ilgili soruşturma yaptığını bana söyledi ben biliyorum ayrıntılarını anlattım zaten.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Tam ne zaman olduğunu söylemişti ilk ne zaman duydunuz bu soruşturmanın baş…?”

Gizli Tanık Efe: “Evet yani İsmailağa cem… İsmailağa cemaati soruşturması başladığı dönemde o soruşturmayı da başlatmıştı. Ama.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “2008 yılı mı, 2009 yılı mı?”Gizli Tanık Efe: “İki bin 2008 yılıydı.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “2008 yılı.”Gizli Tanık Efe: “Ama şunu söyleyeyim. İlhan Cihaner o soruşturmayı yani bilen 3, 4 kişi

vardır yani çok azdır. Adliyede hiçbir savcı bilmiyordu. Hiçbir savcı bilmiyordu. Bilen 3, 4 kişi vardı. Adalet başmüfettişlerine dahi böyle bir soruşturma olmadığını söyledi İlhan Cihaner onlardan bile kaçırdı. Erzurum’a da aynı şeyi söylemiş zaten. Kaç yani herkesten gizledi. Risk altına kendisini attı ve gizledi ama sonra.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu sizin.”Gizli Tanık Efe: “Ev aramasında evinin bodrum katında çıktı onunla ilgili dosyalar.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Siz İlhan Cihaner’in makam odasındayken Şenol

Bozkurt yani başlı başına.”Gizli Tanık Efe: “Evet öyle yani.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ve Nedim yüzbaşı mı? Onun bir CD.”Gizli Tanık Efe: “Nedim binbaşı evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Gönderdiğini söyledi bu ne zaman oldu?”Gizli Tanık Efe: “Bu İsmailağa cemaati soruşturması bitmişti o dönemde. Bu bitmişti

derken.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “2008 yılı sonu mu?”Gizli Tanık Efe: “Evet zannedersem sonu yani tarihleri çok hatırlayamıyorum.

Tutuklamalarda olmuştu. O dönemde İsmailağa cemaati dinlemelerinde, dinlemelerinde kayıtlar, kayıtlara geçilmişti haricen işte o bakanların konuşmaları, bakanla o sivil işadamlarının başbakanın görüşmeleri ve bunların haricinde yine diğer cemaatler bahsettiğimiz işte Kurtoğlu cemaati, Fethullah Gülen cemaati ile ilgili eldeki bilgi ve belgeleri getirmişti o gün. Ben bunu nasıl öğrendim? İlhan Cihaner’e verdi. İlhan Cihaner o gün öğrencileri sordu. Öğrencileri ne yaptınız diye.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Anlatmıştınız o ifadeyi. Beyanınıza geçirdiniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet onları bahsettim ben daha sonra ben onu zaten sordum kendisine.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu dinlemeler yasal çerçeve içerisinde mi yapılmış

yoksa başka bir çerçevede mi?”Gizli Tanık Efe: “İsmailağa cemaatiyle ilgili dinlemeler yasal çerçeve içerisinde yapılmış

daha sonradan yapıldı yalnız. İlk etapta örgüt dinlemesi adı altında yapıldı DHKP-C veyahut ona benzer silahlı örgüt dinlemesi adı altında yapıldı. Hakimlerde öyle hakimlerden de öyle dinleme kaydı, kararı aldırıldı. Daha sonra anlaşıldı ki burada örgüt değil de cemaatler dinleniyor. Ama

42


Fethullah Gülen cemaati ile ilgili herhangi bir karar aldırmadı. Bunu tamamen önleyici dinleme olarak veya gayri yasal dinletti.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet şimdi Erdal Zirek’in beyanı var. İşte jandarmaya gittik ifade verdik falan diye. Sizin hakkınızda bazı işte silah koyma, işte bir bayanla buluşturma fotoğraflama gibi bir şeyler bu konuda ilk ne zaman duydunuz, kimden duydunuz?”

Gizli Tanık Efe: “Evet bu Erdal Zirek değil de Serkan Zirek’in beyanı galiba. Şimdi bir gün beni Serdal Zirek kafeye çağırdı. Dedi, jandarmadaki arkadaşlar yani Şenol komutan ondan sonra birkaç tane kişi akşam gelecekler seni de bekliyorlar. Sende gelir misin diye bende gittim. Davet üzerine. Gittiğimde şimdi oraya çıktığınız zaman önce bir şey var kanatlı kapı var içeriyi görebiliyorsunuz yanları. Daha içeri girmeden camlardan karşı tarafta Şenol Bozkurt yanında bir kişi bir asker daha vardı ve 4 tane bayan vardı. 4 tane bayan vardı, bayanlarda güzel bayanlardı. Serkan Zirek’e kapı girişinde o karşılıyor genelde sordum dedim bu bayanlar kim dedim ben. O da bana şunu söyledi. Dedi Şenol komutanım sana bugün kıyak çekecek yani buna benzer sözler kıyak çekecek eğlence var içeride deyince ben hiç oraya uğramadım oradan çıktım gittim. Bu olayla ilgili bilgimde bundan ibarettir.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bir eski eser alma satma durumu var yani sizde böyle bir eski eser verilecek veya alacaksınız bununla ilgili bir suçlama yapılacak bu konuda bilginiz var mı?”

Gizli Tanık Efe: “Onu tabi ben görmedim onu görmedim onu, onu ben görmedim basından duydum. Fakat o verilen eseri yine duyduğum kadarıyla Erzurum özel yetkili savcılığına teslim etmiş o eseri tarihi eseri ve o da gerçek çıkmış 300, 400 milyar civarında bir şey olduğu ortaya çıkmış bir figür olduğu ortaya çıkmış. Ama bana böyle bir bu tarihi eserle ilgili bir itham daha doğrusu böyle bir tuzak kurulacağını ben sonradan öğrendim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Biraz önce bahsettiğiniz bu tanımadığınız bayanla tanıştırma hadisesi yani Şömine kafeye gittiğiniz zaman. Bu ne zaman oldu tam tarih verebilir misiniz?”

Gizli Tanık Efe: “O da yine. Edin, edin, yani edindiğim kanaate göre yani o 2009 yıllarında ama tam olarak hatırlamıyorum tarihini. Çünkü o zamanlar bu soruşturmaların olacağı bilinmediği için hiç böyle çokta şey yapmadım yani ehemmiyet vermedim ben. Yani konuşmaları mutlaka bir şekilde hafızama alıyordum, kayda alıyordum ama bunların bir gün mesela oradaki ortamın bir gün gelip de böyle mahkemelerde anlatılacağını falan hiç düşünmedim ben.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki niye bayanların yanına gitmediniz? Yani Şenol Bozkurt, Bozkurt Başçavuşu tanıyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Serkan Zeyrek’i de tanıyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani.”Gizli Tanık Efe: “Hakim Bey benim.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Niye gitmediniz?”Gizli Tanık Efe: “Cumhuriyet savcısı olmaktan ziyade benim kişisel ahlakım, aileme olan

bağlılığım yani bunda etkili olmuştur. Benim 3 tane kızım var eşimi de çok seviyordum.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet, tamam. Şimdi bu İsmailağa cemaati veya

Fethullah Gülen cemaati veya oradaki dini gruplara böyle bir silah ver bulundurma ne bileyim uyuşturucu bulundurma gibi yani suç isnat edilebilecek şeyler planlandığı konusunda beyanlar var. Bu konuda herhangi bir bilginiz var mı? Herhangi birinden bir şey duydunuz mu?”

Gizli Tanık Efe: “Evet, şimdi Cihaner ile görüşmelerimizin çoğunda şimdi Cihaner’in her görüşmemizde ortak noktamız fet… yani ortak noktamız derken bende mesela cemaatlere karşı olan bir insanım. Yani kendi fikrim olarak hatta şey mezhep olarak da Cihaner’e yakın bir insanım ben. O yönümü zaten biliyor kendisi. Ortak olarak yani bir insanla buluştuğunuz zaman

43


ortak noktanız vardır onları konuşuruz. Benim zaten cemaatlere karşı olduğumu biliyordu. Benimle sık sık konuştuğu şeyler yani işi gücü Fethullah Gülen cemaatini ne yapabiliriz. Bununla ilgili bakın ben ifademde söyledim. Şifahi olarak da söyledim orada. Türkiye’deki bütün Fethullah Gülen ile ilgili yapılan soruşturmaların hepsini istedi. Resmi yazıyla da istedi şifahi olarak da istedi. Bunu konuş yani aramızda fikir teatisi yapıyoruz sürekli niye istiyorsun işte çok geniş kapsamlı yani bütün Türkiye çapında değil yani o cemaatin Dünya’daki bütün faaliyetlerini etkileyecek bir soruşturma gerekiyordu. Çünkü cemaatin çok güç Fethullah Gülen cemaatinin çok güçleneceğini çok güçlü olduğunu işte devlet içerisinde örgütlenip fakat bunu bir türlü ispat edilemediğini hiçbir birim tarafından ispat edilemediğini emniyetin o emniyet mensuplarının Fethullah Gülen cemaatinin silahlı örgütü olduğundan sürekli bahsederdi bana. O yüzden emniyet mensuplarını hiçbir zaman soruşturmalarında doğru düzgün kullanmadı özellikle bu cemaat soruşturmalarında kullanmadı. Sürekli sakla, sakladı. O yüzden de emniyetle diyalogu çok iyi değildir kendisinin.”.

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bunu ne zaman söyledi?”Gizli Tanık Efe: “Bunu işte o dönemlerde yani soruşturma başlamıştı bunu biz sık sık yani

belki bir sene boyunca hep konuştuk bu şekilde konuştuk. Burada cemaatle ilgili yeterli bilgi elde edemediği için yani somut bilgiyi ne yapıp, ne edip bunu biz nasıl silahı terör örgütü olarak gösteririz bunlarla ilgili yani bir gerçek var ortada kendisinin bildiği güya sözde gerçek. Bunu ancak biz kendi hazırlayacağımız şeylerle tuzaklarla tuzak derken işte cemaat evlerini tespit etmişti zaten hepsini biliyordu. Kalan öğrencileri tespit etmişti. O dönemde de o öğrencilerin bazılarıyla irtibat halindeydi. Onların vasıtasıyla ki yurtta, yurtta kalan öğrencilerle de irtibat halindeydi. Onlar vasıtasıyla bu cemaat, cemaatleri baskın esnasında yapılacak olan baskın esnasında silahları koyduracaktı. Ve gayri resmi.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bunu kendisi mi söyledi?”Gizli Tanık Efe: “Tabi bunlar yani biz fikir teatisi yapıyordu benimle sürekli. Fikir teatisi

yapıyordu. Bunları bana söylüyordu. Bunu kulla… bunları yaparken kullandığı, kullandığı istihbaratçılar vardı. O istihbaratçılarla ben ava gidiyordum. Ve onlarla da çok samimiydim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Onu söyler misiniz söyler misiniz isimlerini, isimlerini söyler misiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Onlar, onlarla mesela ben, ben, ben Şenol Bozkurt ile mesela ava giderken Ersin üsteğmende geliyordu. Ersin üsteğmen istihbaratın oradaki 1 numaralı adamı. Mesela 2 tane has daire İlhan Cihaner’le konuşmuşsun gelip bunlarla da konuşuyorsun ya işte cemaatin böyle olduğu örgütlendiği söyleniyor falan. Mesela çoğu zaman Başsavcım hepsini halledecek biz Başsavcıma çok güveniyoruz gerekli hazırlıkları yapıyoruz. Mesela Başsavcıdan duymamıştım ilk harici dinlemeyi Şenol Bozkurt’la Ersin Üsteğmenden duydum ben yani gayri resmi dinlemeyi güya önleyici dinleme yapıp dinleme yaptıklarını ilk onlardan duymuştum.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kimleri dinliyorlarmış?”Gizli Tanık Efe: “Burada cemaat mesela şunu da aklıma yeni geldi bu da çok önemlidir

bakın. Bu sorunun üzerine benim eşimi Başsavcı bey çok önemli bir soruşturmada kullandı bilirkişi olarak kullandı. Cemaate Fethullah Gülen Cemaatine o bölgede en büyük yardımı yapanlar eczanelerdi. Trilyon üzerinde yardım yapıldığını söylüyordu kendisi. Tespit ettiği 30 eczaneden 7 eczane bu cemaate çok ciddi anlamda yardım yapıyordu. Benim eşimde bu konuda uzman olduğu için Sağlık Bakanlığında çalışıyordu uzman olduğu için ilk eczanenin soruşturmasını, bilirkişiliğini eşime yaptırdı. Baktı çok güzel rapor hazırlıyor çok güzel rapor hazırlıyor bunlar hep resmi şeyde var dosyada Erzincan’daki dosyalarda var. 7 tane eczane ismi, verecekti bana sordu dedi bu eczaneleri kapattırabilir miyiz diye. Ben araştırdım o eczanelerin cemaatlere mensup kişilere ait eczaneler olduğunu daha sonra öğrendim bu da biraz önce aklıma geldi. Daha sonra eşime ben söyledim dedim böyle böyle bir şey var bak bu eczanelere de şey varmış eşim o soruşturmayı tam 4 ay yürüttü. O 2 eczaneyle ilgili çok

44


yorulduğunu şey kabul edemeyeceğini söyledi bana. Ben ona bak böyle böyle kapattırmak istiyor demedim de bunları da yapar mısın? Böyle böyle bir teklif var o iş yükünden dolayı çocuk bakımı da olduğu için kabul etmedi eşim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki bir Başsavcı yani İlhan Cihaner o tarihte silahı nasıl bulacak yani nereden temin edecekte işte bahsettiğiniz yerlere koyacak?”

Gizli Tanık Efe: “Başsavcının veya savcının bir yerden silah bulması söz konusu olamaz bu konuyla ilgili beraber çalışmış olduğu kolluk kuvvetleri vasıtasıyla bulacağını.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kim bunlar?”Gizli Tanık Efe: “Yani bu konuda Ersin Üsteğmenin mesele 4, 5 tane silahı vardı bildiğim

kadarıyla harici silahı da olduğunu düşünüyorum ben ruhsatsız silah yani evinde mi barındırıyor başka bir yerde mi barındırıyor bilmiyorum. Ama o kanalla, o kanalla geleceğini düşünüyorum ben.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki bu konuda somut bilginiz var mı yani şununla görüştü, bununla görüştü işte silah temini istedi yani bu düşüncelere yönelik herhangi bir somut bir şey yaptı mı?”

Gizli Tanık Efe: “Onunla ilgili bir müşahedem var onunla ilgili.Sanıklar Mehmet Deniz Yıldırım ve Ufuk Akkaya müdafi Av. Mehmet Cengiz: “Sayın

Başkan bu sorular soruşturma aşamasında ve.”Gizli Tanık Efe: “Yok kovuşturma aşamasında.”Sanıklar Mehmet Deniz Yıldırım ve Ufuk Akkaya müdafi Av. Mehmet Cengiz söz istedi,

verildi: “Pardon soruşturma aşamasında iade edildiği soruşturma aşamasında, soruşturması yürütülen bir konu bu. Yani bu yöneltilen soruların tamamı Cihaner dosyasıyla ilgilidir ve o da soruşturma aşamasındadır. Biz burada soruşturmayı.”

Gizli Tanık Efe: “İfşa etmiyo…..”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ben sorumu tekrar ediyorum buyurun cevap

verebilirsiniz vermeyebilirsiniz buyurun.”Gizli Tanık Efe: “Evet daha önce (1, 2 kelime anlaşılmadı).”Sanıklar Mehmet Deniz Yıldırım ve Ufuk Akkaya müdafi Av. Mehmet Cengiz: “Efendim

itirazımızı karara bağlarsanız lütfen.”Gizli Tanık Efe: “Cevap vermek istiyorum ben; Şenol Komutan bu silahlar hususuyla ilgili

bir konuşmamız oldu. Silahlar hususunda Ersin Üsteğmenin bilgi sahibi olduğunu ben mesela sordum kendisine bu silahlar kendi silahlarınızı mı koyacaksınız envantere kayıtlı? Böyle bir şey düşünülüyor zaten muhtemelen onlar Cihaner’e ne kadar güveniyorlarsa bana da o kadar güveniyorlardı belki bana daha fazla güveniyorlardı. O şeyle güvenle ben kendilerine sorduğumda Ersin Üsteğmenin halledeceğini söylemiş bana Şenol Komutan. Bunu da daha sonra başka tanıkların ifadesinde nasıl halledeceği konusunda şeyler çıktı işte Van’dan getirtiyormuş falan buyurun.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hüdayi Ünlüer’le birkaç defa.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “(bir kelime anlaşılamadı) restoran mı et lokantası mı

oraya gittiğinizi söylediniz bu konuyu açar mısınız nasıl tanıştınız Hüdayi Ünlüer’le?”Gizli Tanık Efe: “Hüdayi Ünlüer evet, ben benim görev yaptığım yere Hüdayi Ünlüer sık

sık gider gelir kendisi İstanbul'da ikamet eder ki evi de benim görev yaptığım yerdedir. Dolayısıyla görev yaptığım yer küçük olduğu için oraya gelen hakim ve savcılar o eşraf tarafından mutlaka ziyaret edilir. Gittiğimde o dönemde kendisiyle tanıştım. İl merkezinde de yerleri vardı kendisine ait tesisler vardı. Bende il merkezindeyken kendisiyle görüşüyordum. O zamanlar daha tutuklanmamıştı mesela bir görüşmemizde İbrahim Şahin bir BMW araçla Ankara plakalı 06 BMW araçla gelmişti İbrahim Şahin’i de ilk defa ben hayatımda orada gördüm Hüdayi Ünlüer’in yanında gördüm. Daha sonra İbrahim Şahin olduğunu.”

45


Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne zaman gördünüz?”Gizli Tanık Efe: “Ya bu 2008’in sonlarına doğruydu galiba yani tutuklanmadan 4, 5 ay

önce diyeyim daha doğrusu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Nereye geldiler dediniz yani İbrahim Şahin ile Hüdayi

Ünlüer?”Gizli Tanık Efe: “Et tesislerine, Ünlüer Et Tesisleri Doğu Anadolu bölgesinin.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Erzincan içerisinde mi?”Gizli Tanık Efe: “Evet Doğu Anadolu bölgesinin en büyük et tesisidir orası o dönemde.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Siz tanıştınız mı İbrahim Şahin'le orada?”Gizli Tanık Efe: “Yok ben tanışmadım onlar ayrı bir yere geçtiler.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kim vardı yanlarında yani ikisi miydi?”Gizli Tanık Efe: “Bir kişi daha vardı bir kişi daha vardı onu tanımıyorum ama İbrahim

Şahin'i ilk defa orda gördüm kendisiyle sohbetimiz, muhabbetimiz olmadı. Zaten Hüdayi Ünlüer içeri girdikten sonra ben oranın tesis müdürüne sordum niçin içeri girdi diye. Dedi İbrahim Şahin'le konuşmalarından dolayı girdi. Şeyin Hüdayi Ünlüer’in o şahsa yazdığı mektuplar vardı. Mesela o mektuplar belki her hafta mektup yazıyordu onları okutuyordu ama içinde suç içerikli bir şey yok. Hüdayi Ünlüer’le diyalogumuz o şekilde başladı. Ha Recep Albay mesela Hüdayi Ünlüer.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Önce şunu soracağım ne kadar süre gördünüz yani oraya gittiniz İbrahim Şahin'le Hüdayi Ünlüer’i gördünüz ne kadar süre gördünüz?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi o tesis çok büyük bir tesis Hüdayi Ünlüer misafirleri mesela kamelyalar yapmıştır birkaç tane farklı farklı misafirler aynı anda olabilir. Bir kamelyada bir misafirini ağırlar orada aynı zamanda et konteynırı da vardır. Yani et satışı da yaparlar oradan misafirlerine et çeşitlerinden ikram eder aynı zamanda orası et satış merkezidir. Gelen misafirlerinin de bazılarını içerde çok lüks bir yeri vardır bazılarını dışarıda kamelyada misafir eder aynı. Kendisi çok sosyal bir insan olduğu için aynı zamanda birkaç kişiyi misafir eder. Ben Hüdayi Ünlüer’le telefon görüşmelerim o zaman kullandığım telefonla kendi kullandığı telefon görüşmelerimiz var. Hatta 2 telefon vardı ben birkaç defa aramıştım o telefonları.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İbrahim Şahin'i daha önceden tanıyor muydunuz, yani gördüğünüz zaman görür görmez o olduğunu anladınız mı?”

Gizli Tanık Efe: “Hayır ben orada kendisi söyledi, kendisi söyledi tanıştırmadı ama kendisi söyledi.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani Hüdayi Ünlüer mi dedi İbrahim Şahin.”Gizli Tanık Efe: “Tabi daha sonraki görüşmelerimizde işte özel, emniyetin özel ne daire

başkanı olduğunu eski daire başkanı olduğunu söylemişti.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Başka ne bahsetti? Yani Hüdayi Ünlüer size böyle bu

konuda bahsetti İbrahim Şahin'den bahsetti başka ne söyledi?”Gizli Tanık Efe: “Şeyi sadece yani tanışık olduğunu ben orada sadece tanışık olduğunu

öğrendim Hüdayi Ünlüer…..”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Niçin geliyormuş İbrahim Şahin oraya?”Gizli Tanık Efe: “Onları hiç sormadım Hakim Bey yani nasıl bir. Mesela şey beni şeyle

tanıştıracağını söylemişti affedersiniz bu Kurtlar Vadisinin ilk yönetmeni Osman Sınav, Osman Sınav’la tanıştıracağını söylemişti. Çünkü Hüdayi Ünlüer’in İstanbul'da 7 yerde lokantası var et lokantası var. O dönemde Osman Sınav Kurtlar Vadisinin yönetmeniyken sonradan değişti. Bütün çekimleri kendi lokantalarında ve bürosunda yaptığını bana söylemişti, çok samimi olduğunu söylemişti. Ve Osman Sınav’la tanıştıracağını söylemişti daha sonra tanışamadık biz.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Recep Gençoğlu’yla birkaç defa gittim dediniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet birkaç evet, gitmedim onla gitmedim.”

46


Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Önce oradan sorayım Recep Gençoğlu’yla tanışıyor muydunuz?”

Gizli Tanık Efe: “Tabi il alay komutanı kendisi beni.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Nasıl tanıştınız?”Gizli Tanık Efe: “Çalıştığım bölgede ziyaret etmişti adliyeye gelip ziyaret etmişti.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İlk orada mı tanıştınız?”Gizli Tanık Efe: “Ondan sonra, ilk orada tanıştım evet. Daha sonra biz iadeyi ziyarette

bulunduk çokta fazla diyalogum olmadı Gençoğlu’yla ama altındaki müdürlerle bir de orada avukat şey askerliğini yapan hakim savcı arkadaşlarım vardı benim onları mesela sık sık ziyaret ederdim. Onlar Recep Gençoğlu’nun hukuk danışmanlığını da yapıyorlardı. Bu şekilde bir diyalogumuz vardı.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki Recep Gençoğlu Hüdayi Ünlüer’in restoranına gitti mi?”

Gizli Tanık Efe: “Şey orada restoran yok orada şeyler var İstanbul'da restoranlar o tesis içerisinde piknik alanları var hem et tesisi hem piknik alanları var kamelyalar var ve tesisin hemen girişinde çok büyük bir et reyonu var. Her çeşit et vardır oraya ben 1 veya 2 defa Gençoğlu’nu mesela bir defa bizzat kendisini gördüm bir defa da arabasının orada olduğunu gördüm. Çünkü oraya gittiğiniz zaman piknik yapma hakkınızda var yani herkesi almıyorlar ama Hüdayi Beyi tanıyan kişiler orayı piknik alanı olarak da kullanabiliyorlar.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Recep Gençoğlu ailesiyle mi gidiyordu?”Gizli Tanık Efe: “Hayır.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek söz almadan konuştu: “(2, 3 kelime

anlaşılamadı) Kimlerle nasıl tanıştığı bizi ilgilendiriyor mu bu dosyayı? Yani Recep Gençoğlu.”Gizli Tanık Efe: “Her şeyi konuştuk bunları da konuşalım.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “İlhan Cihaner’le nasıl ne derecede samimi

olduğu, bu dosyayla bağlantılı mı?”Gizli Tanık Efe: “Sayın Başkanım bana dün vermiş olduğum ifadelerde bugün vermiş

olduğum ifadelerde hep bu dosyayla ilgili sorular soruldu. Bırakın bu dosyayla ilgili soruları benim soruşturma geçirip de aklandığım dosyaların ayrıntılarına inildi. Hep işte müşteki ifadeleri okundu hiç kimse beraat ettiğim takipsizlik kararlarını hiç okumadı. Niçin bunları konuşmuyoruz ki?”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Efendim Ceza Muhakemeleri Kanununda resen araştırma ilkesi vardır. Burada maddi gerçeği araştırdığımız için ve usul kanuna göre de avukatların ve sanıkların itiraz hakkı olmadığı için ben sorularıma devam etmek istiyorum.”

Salonda söz almadan konuşanlar oldu, anlaşılamadı.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Buyurun, buyurun Başkanım.”Sanık Mehmet Deniz Yıldırım müdafii Av. Mehmet Cengiz söz istedi verildi: Şimdi bir

soruşturma yürütülüyor Cihaner ve arkadaşlarıyla ilgili. Bu soruşturma gizli, gizli bir soruşturma şuanda yürütülüyor. Bu gizli soruşturmaya ilgili biz burada bir kovuşturma yürütüyoruz. Bu doğrudan doğruya İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin yürütülmekte olan soruşturmaya müdahalesi anlamına gelir. Ve bütün bu hususlar tutanağa geçiyor Cihaner silahı nereden temin edecekti vesaire vesaire. Şimdi bütün bunlar dolayısıyla orada yürütülmekte olan soruşturmayı etkileyecektir gizlilik kararı var bu gizlilik kararı yalnız bizi bağlamıyor.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Efendim gizlilik kararı burada yok, burada sadece yayın yasağı var.”

Sanık Mehmet Deniz Yıldırım müdafii Av. Mehmet Cengiz: “Olur mu efendim şimdi bakınız burada Cihaner’le ilgili aldığınız ifadeler o soruşturmayı etkileyecek mahiyettedir böyle şey olur mu?”

47


Gizli Tanık Efe: “Ben aynı şeyleri o soruşturmada tekrar çağırırlarsa orada da söyleyeceğim.”

Sanık Mehmet Deniz Yıldırım müdafii Av. Mehmet Cengiz: “Orada söylesin efendim.”Gizli Tanık Efe: “Orda da söyleyeceğim burda da söylemem gerekiyor çünkü dün, dün.”Sanık Mehmet Deniz Yıldırım müdafii Av. Mehmet Cengiz: “Bir başka bu davamızın

konusu değil bunlar konusu olup olmamasının ötesinde yürütülmekte olan bir soruşturmayı etkilemektir.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Efendim dava (1 kelime anlaşılamadı) açısından dava (1 kelime anlaşılamadı) açısından tanığa, bazı soru…..”

Mahkeme Başkanı: “Var mı fazla sorunuz, var mı?”Duruşmaya 13:30’a kadar ara verildi.Duruşmaya kaldığı yerden devam olundu.Gizli Tanık Efe eski kimliği tahtında tekrar huzura alındı.Kendisine doğrudan soru sorma işlemine kaldığı yerden devamla.Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “ Sorularıma devam ediyorum.”Gizli Tanık Efe: “Buyurun.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hüdayi Ünlüer’in o bahsettiğiniz piknik restorandı

diyeyim İbrahim Şahin’i gördüğünüzü söylediniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet doğrudur.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Recep Gençoğlu’nu gördünüz mü öyle bir beyanınız

var diye hatırlıyorum.”Gizli Tanık Efe: “Evet var ben onu biraz önce söyledim.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İzah eder misiniz nasıl oldu, kaç defa gördünüz?”Gizli Tanık Efe: “Recep Gençoğlu’nun kendi şahsını bir defa gördüm. Ayriyeten kendi

şahsı dışında başka bir günde başka biz zamanda arabasını, makam arabasını orada yine bir defa gördüm. Yani 2 defa görmüş oluyorum bu şekilde.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bir defasında arabasını gördünüz bir defa kendisini gördünüz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet (1, 2 kelime anlaşılmadı) yine orada, orada bölümler var. Bir misafir ağırlanan kamelyalar, masalar var ayrı, ayrı yerler. Bir de iç tarafta hem Hüdayi beyin makam odası hem de misafirleri ağırladığı yerler var. Biri dışarıda gördüm o büyük geniş bahçe alanında gördüm Hüdayi Ünlüer ile muhabbet ediyorlardı, oturuyorlardı. Diğer zamanda ise Hüdayi bey ile daha doğrusu Hüdayi beyin hakim olduğu o alan içerisinde arabasını gördüm. Sorduğumda da.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kendisi, kendisini gördüğünüz zaman yalnız mıydı yani Recep Gençoğlu’nu yan….?”

Gizli Tanık Efe: “Yok birkaç kişi daha, birkaç kişi daha vardı belki dışarıdan misafirleri de olabilir.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Aralarında tanıdıklarınız var mıydı?”Gizli Tanık Efe: “O an yoktu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu İlhan Cihaner ile çok sık ava gider miydiniz?”Gizli Tanık Efe: “İlhan Cihaner ile hiç ava gitmedim ben İlhan Cihaner ava gitmez zaten.

Yani benim ava gittiğim kişileri orada ben söyledim, İlhan Cihaner ile hiç ava gitmedim.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ava gitmediniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şenol Bozkurt’la çok gider miydiniz?”Gizli Tanık Efe: “Saysam herhalde 50, 50’yle 100 arasında gitmişizdir.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şenol Bozkurt’un şöyle bir beyanı var bu dava

klasörlerinden 9. klasörün PDF sayfası olarak 189. sayfasında. Erzurum CMK 250. Maddesiyle

48


Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği bir ifade. Sorulan soru üzerine şöyle diyor. Ben kesinlikle komplo falan kurmadım bu bayanla ilgili olarak.”

Gizli Tanık Efe: “Hı, hı.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani size tanıştırmak istemiş o iddia ile ilgili olarak.

Ben kesinlikle falan komplo falan kurmadım tamamıyla iftiradır. Savcı bey eşi ve çocukları ile 2008 veya 2009 yılları hatırlamıyorum. Bana bayram ziyaretine gelmiştir. Kendisi bir dönem 3 ay ortadan kayboldu, Savcı beyle 2, 3 defa av merakımız nedeniyle birlikte avlanmaya gittik. Ben tamamını okuyayım. Farklı zamanlarda farklı kişilerle Erzincan merkezde Şömine kafenin işletmecisi olan Özden Irmak, Sedat isminde Şömine kafede çalışan bir kişi. İbrahim isminde Özden Irmak’ın yeğeni Yaşar Baş isminde avcılar ve atıcılar kulüp başkanı, İlyas Meral, Yaşar Baş’ın yanında bulunan beden öğretmeni olan biri Ersin öğretmen, Ersin üsteğmen isimli kişilerle birlikte zaman zaman ava gitmekteyim, gitmekteydim. Savcı bey benim, benim arada bir gidip geldiğim Şömine kafenin sahibi Özden Irmak ile çok samimi görüşüyorlarmış. Gittiğimde kendisi de oradaydı. Hatta Özden Irmak Savcı beyin çok iyi av merakının olduğunu söyleyerek bizi tanıştırdı. İlk defa burada tanıştık. Kendisiyle 2, 3 defa ava gittik.”

Gizli Tanık Efe: “Kendisiyle ilk defa biz Yaşar Baş vasıtasıyla tanıştık. Fakat.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Burada Özden Irmak’ın kendisini tanıştırdığını

söylüyor.”Gizli Tanık Efe: “Yok, hayır Yaşar Baş vasıtasıyla tanıştık fakat Özden Örnek’in sahibi

olduğu büyük bir kısmına sahip olduğu Şömine kafede ise çok sık görüşüyorduk.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “2, 3 defa ava gittik diyor.”Gizli Tanık Efe: “Hayır belki 50’nin üzerinde ava gitmişizdir. Şu var kendisiyle tanıştığımız

andan itibaren ki bütün telefon kayıtlarımız çıksın belki bine yakın telefon kaydımız vardır bine yakın. İddialıyım bu konuda. Yani aradaki diyalog eğer ispat edilecekse herhalde bu telefon o zamanki kullandığım telefonu size verebilirim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu sizi bayanlarla tanıştırma şeyini iddiasını da kabul etmiyor. Tamamen iftiradır diyor.”

Gizli Tanık Efe: “Öyle bir ortam oldu ben o ortama girmedim.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şöyle devam ediyor ifadesine. Savcı beyle saat 7 ya

da 9 gibi kendisini çağırmasıyla Şömine kafeye gidip oturup konuşuyorduk. Zaman zamanda yine kendisiyle birlikte avcılar kulübüne giderek orada oyun oynuyorduk.”

Gizli Tanık Efe: “Evet”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Birlikte vakit geçiriyorduk kendisiyle bir kardeş gibi

muhabbetimiz vardı.”Gizli Tanık Efe: “Evet”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Erzincan’da ne Başsavcı ne de il jandarma komutanı

benim Savcı beyle irtibatım olduğunu bilmezler diye sizden bahsediyor.”Gizli Tanık Efe: “Yo biliyorlardı. Biliyorlardı yani benimle ilgili ne zaman ava gitti, ne yaptı,

ne etti mutlaka Recep Albaya iletmiş olmalı çünkü orası hassas bir bölge kimin ne yaptığını herkes biliyor.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet. Biraz önce bu.”Gizli Tanık Efe: “Bir de şu var Sayın hakimim. Biz yine o dönemde kurban ziyaretinden

bahsediyor ya. O kurbanı beraber kestik. Kimlerle kestik? Yine bir cezaevine bakan askeri yetkililer 2 tane onlar, kendisi, ben, Akyazı mevkiindeki, Akyazı ilçesi bu merkez ilçedir. Mevkiinde dördümüz beraber kestik. Yani benim bir tanıklığım daha var orda diyorum ki ben sık sık Erzincan il jandarma komutanına giderdim. Orda hakim arkadaşlarım, savcı arkadaşlarım askerlikte yapıyorlardı isimlerini de verebilirim. Hem onları ziyaret ederdim ve genel itibariyle görüşmelerimizde Şenol komutanın odasında olurdu. Zannedersem konuşulmadı bu. Bir keresinde şaka arasında Şenol komutan bak dedi, ben şimdi dedi bizim kurban kestiğimiz

49


komutanı arayacağım, neler var neler dedi. Şeyi çıkarttı ajanda çıkarttı orda önce komutanı aradı, dedi söylediği söz.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “O konuyu bahsetmişsiniz var ifadenizde var.”Gizli Tanık Efe: “Evet söylediği söz şu; yok mu işe yarayacak kaşarlı elinde bayan? Yani

cezaevinde böyle artık yoldan çıkmış, afedersiniz toplum tabiriyle motor kız diyorlar. Onların tabiri daha doğrusu benim tabirim asla değil. Yokmuş tarzında öyle muhabbetleri oldu. Bende kendisine sordum telefon görüşmesinden sonra. O karşı taraftaki kişiyi de tanıyorum çünkü beraber kurban kestiğimiz kişi. Dedi bunlardan daha çok var dedi. O elindeki sayfada erkek isimlerini kod adıyla koymuş herhangi bir durumda yakalanmasın eşine falan diye. Çünkü evine götürüyordu ajandayı halbuki bayanların telefonu vardı.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu konuda beyanınız var zaten.”Gizli Tanık Efe: “Var evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Onları tekrar etmenize gerek yok. Bu İlhan Cihaner’in

işte Fethullah Gülen grubuyla ilgili bahsettiği sözlere dönmek istiyorum. Yani somut bir şey var mı diye sormuştum size. Şimdi şöyle bir beyan var ama onu daha sonra okumak istiyorum. Erzincan Otlukbeli Koleji hangi gruba yakındır?”

Gizli Tanık Efe: “Jandarmanın tam karşısındadır, il jandarma komutanlığının tam karşısındadır. Onu sordunuz değil mi?”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet”Gizli Tanık Efe: “Hangi kuruma yakındır mı?”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani Fethullah Gülen grubuyla bir.”Gizli Tanık Efe: “Hangi gruba yakındır pardon.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Fethullah Gülen grubuyla bir alakası var mıdır?”Gizli Tanık Efe: “Hangi kuruma yakındır anladım ben özür diliyorum. Fethullah Gülen

cemaatine ait olduğu bilinir.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu kolejle ilgili herhangi bir iddia duydunuz mu

herhangi bir kişiden?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi bu kolejle ilgili orda biraz öncede bahsettim. Normalde ben burada

o çocuklarım okumadığı için hangi kolej vardır, yoktur onları dahi bilmem. Fakat biraz önce bahsettiğim Çağlayan yemeklerinde, Çağlayan yemeklerine gittiğimiz kişilerde, gittiğimiz yerde.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kimler vardı orada?”Gizli Tanık Efe: “Mesela onu da bahsettim mesela bir es… bir işadamı vardı.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Konuşmaların geçtiği ortamda kimler varsa onları

anlatırsanız.”Gizli Tanık Efe: “Evet müteahhit vardı mesela bahsettim biraz önce.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hamit Sezer mi?”Gizli Tanık Efe: “Hamit Sezer. Hamit Sezer’in oğlunun çocuklarının daha doğrusu orda

okuduğunu öğrendim ben Otlukbeli kolejinde ve özellikle Cihaner’in Hamit Sezer ile ilgilendiğini o yemekte öğrendim. Daha sonra onun çocuklarıyla işte damadının bağlantısı onun istihbarata alınmak istenmesi ve bu olaylarda kullanılacak olması sonradan gelişen hadiseler.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi Hamit Sezer’in torunu herhalde değil mi?”Gizli Tanık Efe: “Yok oğlu, oğlu hayır.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Oğlu mu? Oğlu orada okuyor.”Gizli Tanık Efe: “Çocukları diyelim daha doğrusu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Okuyabilir.”Gizli Tanık Efe: “Evet”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki oradan herhangi bir bilgi elde ettiğine dair Hamit

Sezer’e bilgi gittiğine dair veya başkasına herhangi bir somut bilginiz var mı ve ne tür bilgiler gitmişse onları açıklar mısınız?”

50


Gizli Tanık Efe: “Bir daha sorar mısınız Hakim Bey tam.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi Hamit Sezer’in oğlu Otlukbeli kolejinde okuyor

dediniz işte Fethullah grubuna yakın bir.”Gizli Tanık Efe: “Evet, evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kolej olduğunu söylediniz.”Gizli Tanık Efe: “Şimdi oradaki.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi yani oradan bir istihbarat elde edilme durumu

var ise böyle bir şey gerçekleşmiş mi onu şey yapıyorum öğrenmek istiyorum.”Gizli Tanık Efe: “Şimdi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Somut bilginiz var mı yani?”Gizli Tanık Efe: “Hamit Beyin damadı Serkan daha sonra orda konuşulduğu gibi tayini

yapıldı. Erzincan istihbarata tayini yapıldı .”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bahsettiniz ama bir toplantıdan.”Gizli Tanık Efe: “Evet, evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Veya bir görüşmeden bahsetti mi?”Gizli Tanık Efe: “Cihan, Cihaner’in buradaki amacı.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kimler vardı toplantıda kimler olduğunu anlatırsan

yani kimler olduğunu.”Gizli Tanık Efe: “Cihaner’in buradaki amacı şuydu; o okulda okuyan öğretmenler ve o

okula çocuklarını yollayan büyük esnaflar, işadamları işte eczacısı onların tespitini bu şekilde belki benim gördüğüm birkaç tane belki onlarcadır. Bu şekilde tespitlerini yapıyorlardı. Nitekim Ersin üsteğmenin çıkan bilgisayarında o okulla ilgili hangi esnaflar o okula çocuklarını yollamışlar, hangi bürokratlar o okullara çocuklarını yollamışlar hepsi çıktı.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi Gizli Tanık Erzincan’ın bir beyanı var. Şu şekilde; Gülen cemaatine ait olduğu iddia edilen, Erzincan Otlukbeli kolejinde MİT görevlilerinin istediği şekilde silah ve vesaire koydurtmak istediklerini beyan etmiş. Bu konuda herhangi bir bilginiz var mı?”

Gizli Tanık Efe: “Evet. Şimdi dediğim gibi bende bu konuya vakıfım bu şekilde öğrencilerin ayarlandığını zaten dünde söyledim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bunu nasıl öğrendiniz?”Gizli Tanık Efe: “Bugün, bugünde söyledim. Bunu dünkü duruşmada da söylediğim gibi

İlhan Cihaner’den almış olduğum sonra Şenol komutana kim Başsavcı beyin bahsettiği ayrıntılı olarak öğrenmek (1 kelime anlaşılmadı) sormuştum kendisine. İşte öğrencilerin, o öğrencilerin cemaatte kalan veya cemaate gidip gelen öğrenciler olduğu, para karşılığında bunlara ilerde işler yaptırılacağı hususunda çok özel görüşmelerimizi öğrendim bunları ben. Nitekim benim bu öğrendiğim şeyler işte Gizli Tanık Erzincan kimdir bilmiyorum. O da beyan etmiş ve bu şekilde birçok şey olduğunu düşünüyorum ben. Yani sadece bir 3, 4 tane kişi değil birçok kişi olduğunu düşünüyorum.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi burada bir iddia var yani o koleje silah koydurtmak istemişler.”

Gizli Tanık Efe: “Evet”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Gizli Tanık Erzincan’a. Yani bu konudaki duyu….”Gizli Tanık Efe: “Bunu benimde müşaade ettiğim ortamlarda bunlar konuşuldu. İlhan

Cihaner, ben, bizzat baş başa kaldığımız ortamlarda bunlar yani plan çerçevesinde konuşuluyordu.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani ne duydunuz tekrar eder misiniz yani silah koyulmuş mu, koyulacak mıymış, planlanıyor muymuş yani nedir?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi evet yani şimdi bunlar, bunlar sivil toplum kuruluşu gibi hareket ediyorlar bunların silahlı örgüt olduğunu ispatlamak çok zor, çok zor gayri resmi iş yaptıklarını

51


ispatlamak çok zor bunları ancak biz kendi çabalarımızla halledebiliriz. Bu konuşmalar bu nitelikle. Bunun içinde kendi çabalarımızla hazırladığımız öğrencileri kullanma konusunda çok görüş…. şeyler oldu konuşmalar oldu ben bunları müşaade ettim. Daha sonra bu konuşmaları ben Şenol’dan, Ersin’den teyit ettirdim evet.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Nedir?”Gizli Tanık Efe: Silah, silah koyduracaklar bu evlere.“Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kim koyduracakmış?”Gizli Tanık Efe: “Bunu yani o çalışan bir ekip var orada. Bu operasyonu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Söyler misiniz kimlermiş?”Gizli Tanık Efe: “Bu operasyonu yapacak olan bir ekip var.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kimlermiş?”Gizli Tanık Efe: “Bunu yapacak olan kişi soruşturmanın düğmesine basacak olan kişi

İlhan Cihaner’di. Şimdi İlhan Cihaner bu soruşturmaya başlarken biraz önce de bahsettim dünde bahsettim. Kesinlikle kendi yetki alanının dışına çıkmasını istemiyordu. Birileri soruşturmayı, soruşturmayı gasp etmesin diye düşünüyordu bunun içinde tedbirler alıyordu. Bunu yaparken de Erzincan’da donanımlıydı. Kimin ne iş yaptığını mesela hakimlere güvenmiyordu bahsettim ağır ceza reisine güvenmiyordu. Ondan sonra oradaki savcıların büyük bir kısmına güvenmiyordu. Güvendiği kişiler belliydi soruşturmalarda onlarla beraber yapıyor nitekim İsmailağa cemaati soruşturmasında onlarla beraber yaptı. Yine Fethullah Gülen cemaati soruşturmasında yine onlarla beraber yapıyor, onlar.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Mesela onlar diyorsunuz. Onlar kimler, onlar kimlerdir?”

Gizli Tanık Efe: “Onlar, onlar kim; MİT bölge müdürü ve onun emri altında çalışan birkaç kişi. Jandarma.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Söyler misiniz isim isim söyler misiniz?”Gizli Tanık Efe: “Sadri Barkın.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bildiklerinizi söyleyin yani hatırlamadıklarınıza

bir şey demiyorum da, bildiklerinizi.”Gizli Tanık Efe: “Bildiğim kadarıyla Sadri Barkın MİT’ten duyduğum kadarıyla.

Jandarmadan Recep Gençoğlu daha sonra Recep Gençoğlu tayini çıktı gitti sonra gelen Albayla herhalde devam ettirdi tam olarak bilmiyorum ama. Recep Gençoğlu’nun her şeye vakıf olduğunu biliyorum. Bizzat bu işin içerisinde olduğunu, beraber hareket ettiklerini ve Recep zaten mümkün değil yani Recep Gençoğlu’nun bilgisi olmadan bu soruşturmayı yapması mümkün değil. Çünkü onun emri altında olan kişileri de kullanıyor. Bunlar istihbarat şube müdürü, onun altında çalışan müdür yardımcıları. Bunlar yani oluşturulan kadro çok çekirdek bir kadroydu. Mesela emniyet TEM’e kesinlikle böyle bir soruşturma yaptırmazdı, güvenmiyordu. Hatta şunu da söyleyeyim emniyeti tamamen fişlemişti bunu da Süleyman, İl Emniyet Müdürü Süleyman bey ifadesinde diyor ki basına da yansıdı. Eğer diyor savcıyla ilgili diyor hani benim evime ve arabama mühimmat koyacaklardı ya suçüstü yapacaklardı. Onunla ilgili il emniyet müdürünü ve jandarma komutanını çağırıyor ne yapabiliriz diye. O da diyor ki emniyetten diyor kimse olmasın diyor TEM’den. Olmaz diyor bu mümkün değil diyor birilerinin olması lazım. O zaman şunlar olmasın diyor 7, 8 tane isim veriyor demek ki o 7, 8 tane ismi fişlemiş Cihaner. Yani çalışacağı kişiler belli. Bu Süleyman beyin ifadesinde var o dosyada var.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet onları istememesinin sebebi nedir?”Gizli Tanık Efe: “Fişlemiş onları, fişlediği için onların.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Fişleyip, fişlemediği belli değil ama onları istemiyor.”Gizli Tanık Efe: “Onları istemiyor.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Sebebini biliyor musunuz?”

52


Gizli Tanık Efe: “Yani onları istemiyor. Onları niye istemiyor; çalışacağı çekirdek kendi düşüncesinde olan aynı karede olan kişiler belli. Aynı amaç doğrultusunda çalıştığı kişiler belli. O bir çekirdek kadro, onun dışındaki emniyetçileri veya jandarma mensuplarını istemiyor.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İlhan Cihaner’in Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesinde sorgu hakimliğinde vermiş olduğu bir ifadesi var. Oradaki ifadesinde şöyle bir beyanı var. Gizli tanıklar hakkında 2009 yılı başında birkaç kez rüşvet almak, tarihi eser kaçakçılığı birkaç kez görevi kötüye kullanma vesaire gibi suçlardan soruşturma yaptığım işte sizinde isminiz geçiyor. Kişinin savcının temin ettiği kişilerdir bunu kendisi Adalet Bakanlığına vermiş olduğu dilekçesinde beyan ettiği gibi kendisinin de tanık olduğunu bu dilekçede belirtmiştir. Gene kendisine tanık olarak aleyhime ifade verdirtmiş olduğu İlyas Meral adlı kişinin Ankara Başsavcılığına vermiş olduğu ifadeyi delil olarak sundum diye bir beyanı var. Ne diyorsunuz?”

Gizli Tanık Efe: “İlyas Meral’in Ankara Başsavcılığına veya Ankara’daki Adalet müfettişlerine vermiş olduğu beyanı bilmiyorum. İlyas Meral’i ben götürmedim kendi o bu konuda zannedersem müfettişin başmüfettişinde ifadesinde başvuruldu. Başvurulmamış olsa benim hakkımda bu konuda dava açılmış olurdu, dava falan açılmadı. Sor…..”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi buradaki iddiası şu gizli tanıkları.”Gizli Tanık Efe: “Evet, evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Sizin temin ettiğiniz kişiler olduğunu söylüyor.”Gizli Tanık Efe: “Ben öyle hayır ben sadece İlyas Meral’in bana karşı söylemiş olduğu

bazı meramlar vardı. Şeyler vardı, bilgiler vardı. Ben kendisi emri altına olan sokak çocuklarından bahsediyordu kendisi. Bazı olaylara bak bende tanığım ama benim kullandığım sokak çocukları da var. Fakat bu dosyanın hiçbirinde sokak çocuğu tanık değil.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Onu kim diyor?”Gizli Tanık Efe: “Bunu İlyas orda diyor ya İlyas Meral’den bahsediyor.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İlyas Meral.”Gizli Tanık Efe: “İlyas Meral’den bahsediyor. Ben İlyas Meral’in bana vermiş olduğu

bilgiler vardı. Bunları sadece ben bilmiyorum benim sorumluluk altında sorumluluğum altında olan 18 yaş altında 90 tane çocuk var onlardan bir kısmı da bunları biliyor. Onları da mutlaka bir gün dinletmek istiyorum dedi ama ondan sonra Ankara’ya gitti. Yoksa ben alıp da ne İlyas Meral’i ne başka birini kesinlikle temin etmedim. Ama şunu söyledim eğer böyle bir şey suç unsuru varsa mutlaka bunlar gidip bir yerlerde dinletilmedi diye kendisine tavsiye ettim eğer suç unsuru varsa yoksa böyle bir teminim asla söz konusu değil. Ben o soruşturmadaki gizli tanıkların yüzde 90’ını tanımıyorum. Ayrıca şunu da söylemek istiyorum. Orda rüşvetten falan filan bahsediyor. Öyle bir şey olsa benim hakkımda rüşvetten dava açılırdı. Dava açıldığı söylüyor yok böyle bir şey. Tarihi eser kaçakçılığından dava açıldığını söylüyor yok böyle bir şey. Tabi ben o ortamda olmadığım için kendimi de savunamadığım için yüz yüze gelmediğim bunları oradaki mahkeme heyetine söyleme imkanım olmadı ama söylenen ithamların hepsi yanlış, hepsi uydurma.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu İlhan Cihaner’in size askeri savcılık teklif ettiğinden bahsettiniz. Bunu ne zaman söyledi?”

Gizli Tanık Efe: “Evet ben bir ara askere gitmeyi düşündüm. Kendisi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne zaman?”Gizli Tanık Efe: “2008’in ortası veya sonu arasında bir zamandı söyledim. Önce kabul

etmedi sen kal dedi zamanı değil dedi. Daha sonra ise eğer gitmek istersen bak Saldıray Berk’te burada. Seni buraya aldıralım diye konuştuk. Daha sonra eşi Münevver hanımla Saldıray Berk’in eşi bu bir şey ortamında hanımların toplandığı ortamda Münevver hanım bahsetmiş. Yani harici olarak Saldıray Berk’in eşine bahsetmiş o da eşine söy…. İlk başta gelişen o şekilde. Saldıray Berk’in belki benden haberdar olması da belki o şekildedir. Daha sonra eşim geldi bana dedi ki

53


bak böyle böyle bir durum var Münevver hanım komutanın eşi ile görüşmüş istersen burada rahat bir şekilde yaparsın diye konuşuldu. Sonrada, sonrada İlhan Cihaner’in bana söylediği şu oldu; seni madem askerlik yapacaksın seni burada askeri savcı olarak şey yaptıralım askerlik yaptıralım hem de işe yararsın şeklinde bir talepleri oldu. Fakat daha sonra ben o dönemde askere gitmek istemedim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İlhan Cihaner’in bu konuda somut bir girişimi oldu mu? Yani şununla görüştük, bununla görüştük, işte işini yaptırıyorum gibi herhangi bir somut bilginiz oldu mu?”

Gizli Tanık Efe: “Yani Saldıray Berk’in bu konuyu kesin…. yani kesinlikle demeyeyim de ama ayarlayacağını söyledi Saldıray Berk’in.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Konuşmuş mu bu konuyu Saldıray Berk’le?”Gizli Tanık Efe: “Konuştuktan sonra gelip bana söyledi bunu. Konuştuktan sonra geldi bu

teklifi bana (1, 2 kelime anlaşılmadı).”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki konuştum dedi mi Saldıray Berk’le bu konuyu,

konuştum dedi mi?”Gizli Tanık Efe: “Tabi konuş… konuşuldu, tabi konuşulduktan sonra bana söylenen sözü

buydu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani şimdi bu konuşulduktan sonraki şey kelimesi

biraz kanaat yani konuşulmuş olabilir. Ama konuştum sizin askeri işinizi halledeceğim gibi bir somut bir şey söyledi mi yani konuştuğunu söyledi mi bu konuda Saldıray Berk’le”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi tabi daha sonra benim edindiğim kanaat tamamen konuşulduğu şeklinde. İstesem orada Erzin…..”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Âma konuştum demedi değil mi yani İlhan Cihaner konuştum demedi?”

Gizli Tanık Efe: “Yani direk tam öyle algılayamam ama konuşuldu şeklinde ben algıladım ve istesem de orada yapacaktım askerliğimi.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Gizli Tanık Efe olarak 3.12.2009 tarihinde verdiğiniz bir ifade var. Şöyle diyorsunuz bir bölümünde. Bir gün İlyas bana abi sen iyi bir insansın ve kariyer sahibisin. Ava gittiğimiz bu şahıslar ve çevrelerindeki birçok kişi işte var olduğu iddia edilen Ergenekon örgütünün elamanlarıdır. Bende onların içerisindeyim. Yıllarca ve beni, yıllarca beni ve evimdeki sokak çocuklarını kullandılar, silah taşıttılar, uyuşturucu taşıttılar ve bilgi taşıttılar. Ergenekon’un yani var olduğu iddia edilen Ergenekon’un sivil sorumlusu Yaşar Baş’tır. Parantez içerisinde Yaşar Baş Erzincan’da Eyüpoğlu av bayisinin sahibi ve aynı zamanda avcılar kulübü başkanıdır. Bu kişi hakkındaki bilgiyi net olarak İlyas Meral’den öğrenilebilir.”

Gizli Tanık Efe: “Evet”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yine var olduğu iddia edilen Ergenekon sanığı

Tunçer paşayla çok samimi fotoğrafları vardır. Ben bu fotoğrafları Yaşar’ın laptop bilgisayarında gördüm. Kendime ait evinde, işyerinde ve yanında çalışan kardeşinin evindeki bilgisayarlarda çok önemli bilgiler mevcuttur. Ayrıca Erzincan köy hizmetlerinin karşısında bulunan bir serada köpek beslemekte bu bir sera içerisinde müstakil bir evi de kullanmaktadır. Kendisinin var olduğu iddia edilen örgüt tarafından infaz edileceğini bana söyledi. Bende buralardan uzaklaşmasını söyledim Ankara’ya gitti bir daha gelmedi.”

Gizli Tanık Efe: “Evet”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne diyorsunuz bir var olduğu iddia edilen bir

Ergenekon örgütünün elemanı olduğundan bahsediyor o çevresindeki kişilerden ava giden (1 kelime anlaşılmadı) bir iddiası var.”

Gizli Tanık Efe: “Evet şimdi İlyas Meral bana o kadar çok, o kadar çok şeyi anlattı ki yani bunun ayrı bir şey yapmak lazım. Ayrı bir duruşma yapmak lazım.”

54


Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bu konudaki somut bilgileri İlyas Meral’in, sizin veya başkasından bildiğiniz bir şeyler varsa onları yani görüş, düşünce, kanaat istemiyoruz somut bilgi istiyoruz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet, evet. Şimdi yani o Ergenekon olarak adlandırıyor, kendisi öyle söylemişti. Mesela kendisinin milli atlet olduğunu birçok defa Van bölgesinde başka bölgelerde resmi araçlarla resmi valiliğin temin ettiği araçlarla işte İzmir’e, İstanbul’a bazen yurtdışına müsabakalara gittiğini ve bu gidiş esnasında arabaların valilik arabası olduğu için resmi araç olduğu için hiç aranmadığını bu şekilde uyuşturucu kaçakçılığı, uyuşturucu kaçakçılığı yaptıklarını örgüt adına bahsettiği Ergenekon örgütü artık.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kim yapıyormuş bunu?”Gizli Tanık Efe: “Bu kendisi, kendisi bana bahsetti ve kendisi gibi olan milli atlet sıfatını

taşıyan kişiler. Çünkü milli atletler resmi araçlarla taşınırlar ve aranmazlar.” Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kimden alıyormuş, bunu kim veriyormuş?”Gizli Tanık Efe: “Kim nerden aldıklarını veya kime verdiklerini bilmiyorum. Ama bu şekilde

somut şeyler söylüyordu bana. Fakat ben bunları şu ana kadar hiç söylemedim.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki.”Gizli Tanık Efe: “Çünkü yani.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bu uyuşturucuyu taşıyor herhalde satılıyordur

bunun parası.”Gizli Tanık Efe: “Tabi ki kendi arabasında.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Parası nereye gidiyor?”Gizli Tanık Efe: “Bunun parasının hangi örgüte çalışıyorsa onun kasasına gittiğini

düşünüyorum. Öncelikle buna inanmamıştım ben bu söylemlere fakat kendi arabasında uyuşturucu yakalanınca kendisine ait Tjero jeepte kendi emri altında olan 3 tane çocuğun cebinde ve kendisine ait arabada esrar yakalanınca bunun doğru olduğu kanaatine vardım ben. Bununla ilgili Erzincan savcılığı soruşturma yaptı ve dava açtı hem İlyas Meral hakkında hem de o 3 tane sokak çocuğu hakkında dava açtı. Bu kayıt altına alınmışsa lütfen oradan isteyebilirsiniz şeyleri.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki kaç defa yapmış bu şekilde 1 defa mı yapmış?”Gizli Tanık Efe: “Yani kendisi sokak yetimhanede büyüdüğü için yetimhaneden ne zaman

ayrıldıysa artık çünkü oradan alındığını söylemişti bana. Ordan itibaren bunların elinde olduğunu söylüyordu bahsettiği işte çalıştığı örgütün elinde olduğunu söylüyordu. Hatta birkaç defada Yaşar Baş’ın sıkıntılı olduğu kişilerden bahsetmişti bu da yeni aklıma geldi. Bu kişileri de bu sokak çocukları yani öyle artık kıvamına gelmiş iri yarı kişilere dövdürttüğünü bunların hakkında dava açıldığını para cezasına çarptırıldığını bunların parasını ödemek içinde para toplandığını birkaç defa kendisinden duydum. Benden de istedi vermedim ben bu da şu an aklıma geldi.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki İlyas Meral hakkında dava önceden dava açılmış mıydı veya bu tür dava kaç tane dava var?”

Gizli Tanık Efe: “İlyas Meral hakkında zaten zannedersem bir infazı olması gerekiyor denetimli serbestlik babı altında bir şeyi var dosyası vardı. Açılan bu esrarla ilgili dosyası var. Sonuçlandı mı sonuçlanmadı mı bilmiyorum. Bir de yalan tanıklıkla ilgili İlhan Cihaner’in suç duyurusunda bulunmuş olduğu bir dava var. Onun dışında bilmiyorum.”

Salonda söz almadan konuşanlar oldu anlaşılamadı.Gizli Tanık Efe: “Bunu İlyas Meral’e sorsak daha iyi olur. Van bölgesinde çünkü doğu

bölgesinde. Ama tarih söylemedi artık orada hangi tarihte hangi vali.”Salonda söz almadan konuşanlar oldu anlaşılamadı.Gizli Tanık Efe: “O zaman söylemiş olduğu yani tarih söylemedi ama Van, Van’dan

bahsetmişti ama tarih söylemedi.”

55


Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi burada Yaşar Baş’ın laptopunda çok önemli bilgiler gördüğünüzden bahsediyorsunuz. Ne tür bilgilerdi bunlar?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi Yaşar Baş, Yaşar Baş, Yaşar Baş bazen bize de kendisini bak ben böyle bir adamım bak bu kadar güçlüyüm babın.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Nasıl adam?”Gizli Tanık Efe: “Yani böyle adam güçlüyüm derken çevrem çok geniş babı altı sözü

altında bize fotoğraflar gösterirdi. Kimle? Tunçer paşayla helikopterde çekilmiş işte Yaşar Baş’ın eşi işte Tunçer paşa ve onun eşi. Beraber helikopterle o seyahat anını görüntülemişler onları gösterirdi. İşte başka birkaç askerle rütbeli askerle çekilmiş olan fotoğraflarını gösterirdi. Onlarla olan anılarını işte kendisi, kendi evine yemeğe geldiğini kendisinin onların evine yemeğe gittiğini. Bunlardan bahsederdi. Yani bilgi yani bir basit bir insan ise eğer Yaşar Baş, basit bir insanın koskoca ordu komutanlarıyla ne işi olur?”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Sizin o bilgisayarında gördüğünüz bilgiler önemli bilgiler nedir?”

Gizli Tanık Efe: “Gördüm ve o çıktı evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani çok önemli bilgiler.”Gizli Tanık Efe: “Önemli bilgi olarak ben.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Mevcuttur dediniz.”Gizli Tanık Efe: “Önemli bilgi olarak şunu söyleyeyim oradaki fotoğraf görüntülerinin,

görüntülerinin Yaşar Baş’ın hafife alınmayacak bir insan olmadığını ispatı açısından önemli bilgiler var dedim ben.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Siz bunu laptopta gördüğünüz fotoğraflardan mı çıkarıyorsunuz?”

Gizli Tanık Efe: “Tabi birçok fotoğraf vardı. Orada.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Başka kimlerle fotoğrafı vardı?”Gizli Tanık Efe: “Yaşar Baş ifadesinde diyor ki, ben diyor basit bir avcıyım diyor. Basit bir

avcı iseniz siz sizin basit insanlarla görüşmeniz lazım. Mesela kendisinin 3. ordudaki o toplantıya katılmadığını söylüyor. Ama koca koca paşalarla fotoğraflarınız var sizin o bapta söyledim ben.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bilgi diyorsunuz da yani bu fotoğraftan kastınız o fotoğraflar mı yani (1 kelime anlaşılmadı) fotoğraflar mı?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi Yaşar Baş bir gün bana bir gün Yaşar Baş bana şunu söyledi. Affedersiniz Yaşar Baş deyince şimdi aklıma geldi. 3. ordudaki subayların beylik silahlarına ait onların 9 milimetre zannedersem şeyleri var kurşunları var. Orada bilmiyorum kaç tane belki yüzlerce subay vardır astsubaylar dahil yüzlercedir. Onun bütün şeylerini Yaşar Baş verir beylik silahlarının kurşunlarını. Bunu da Yaşar Baş Trabzon’da Başyazıcılar denilen bir av bayi vardır çok büyük bir av bayiidir oradan temin ederdi. 3. ordudaki bütün subayların, bütün subayların kurşunlarını Yaşar Baş verir. Şunu da söylemek istiyorum size bu somuttur bununla ilgili Yaşar Baş’ın vermiş olduğu verilere bakılabilir. Kime ne kurşun vermiş bakılabilir. Yaşar Baş’ın en büyük geçim şeyi de budur. Ayrıca bu şekilde bir ciddi bir diyalogu var araya girdiler söyleyeceğim şeyi unuttum. Yaşar Baş’ın Erzincan asliye ceza mahkemesinde yürüyen bir davası vardı o dönem içerisinde. 6136’dan yargılanıyordu. Yaşar Baş bir gün bana şunu söyledi, dedi benim orada davam vardı. Başsavcı bey davamı haletti dedi ve beraat kararı çıktığını söyledi. Eğer bu söylediği şey doğru ise ben doğru olduğunu düşünüyorum çünkü kendisini 1 veya 2 defa adliyede gördüm. Asliye ceza mahkemesinde o da 2 tane asliye ceza mahkemesi var. 6136’dan yargılandı mı yargılandı mı bilmiyorum.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Tamam. Şimdi hangi Başsavcı yardım etmiş?”Gizli Tanık Efe: “İlhan Cihaner. İlhan Cihaner.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Nasıl yardım etmiş, nasıl yardım etmiş?”

56


Gizli Tanık Efe: “Yardım ettiğini yani kendisi hakkında verilen beraat kararının arkasında İlhan Cihaner’in olduğunu söyledi. Ama İlhan Cihaner bu.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bura yani beraat kararı veren bir mahkeme.”Gizli Tanık Efe: “Evet mahkemedir ama İlhan Cihaner orada bir mahkeme hakimine rica

mı etti ben buna kefilim mi dedi bilmiyorum ve bu şey kendi şeyi de olabilir. Ama beraat ettiğini bana kendisi bizzat söyledi.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hangi yıl?”Gizli Tanık Efe: “Zannedersem.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Dava açılmış yani ne zaman kovuşturulmuş?”Gizli Tanık Efe: “Yine 2008’in sonuydu. 2008’in sonuydu. Şimdi bu somut bir olay

anlatılan somut bir olay. Yaşar Baş’ın söylediği somut bir olay. Ben bu konunun da araştırılmasını istiyorum savcılık tarafından.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet, beyanınızın devamı şu şekilde okudum. Kendisinin yani İlyas Meral’in var olduğu iddia edilen örgüt adına infaz edileceğini bana söyledi. Bende kendisinin buradan uzaklaşmasını söyledim Ankara’ya gitti ve daha gelmedi. Ne diyorsunuz yani nedir infaz nedir?”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Niçin infaz edilecekmiş kim infaz edecekmiş?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi eğer İlyas Meral’in söylemiş olduğu sözler yalan olsaydı İlhan,

İlyas Meral o güzel ortamı bırakıp Ankara’ya gitmezdi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani somut bir şeyler söyledi mi bu konuyla ilgili?”Gizli Tanık Efe: “İlyas, İlyas Meral’in, İlyas Meral’in Erzincan’da iyi bir çevresi vardı. İyi bir

çevresi, akrabaları oradaydı. Güzel bir yaşamı vardı. Eğer ciddi tehdit altında olmasa Ankara’ya gidip de gelmemezlik yapmazdı. Ankara’ya gitti ve ondan sonra zannedersem hiç gitmedi Erzincan’a.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hayır siz sormadınız mı niye infaz ediyo ediliyor edileceksiniz kim infaz edecek önemli bir konu.”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi onu tabi konuştuk onu kendisiyle konuştuk İlyas Meral’e çok iş yaptırıl… çok iş yaptırmışlar İlyas Meral’e.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kim yaptırmış?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi tabi İlyas Meral’in bana tam doğru söyleyip söylemediğini

bilmediğim için bazı somut şeyler bana söyledi ama onlar ne kadar doğru bilmiyorum. Mesela kendisi bana il olarak yanlış bir şey söy… yanlış il vermiş olabilir somut çok somutlaştırmamak için. Kendilerinin milliyetçi insanlar olduklarını ve şu vatan için işte kendilerine göre fedakarlık yaptıklarını ve bu şekilde bu işin içerisine girdiğini söyledi. Ülkeyi misyonerlerin kuşattığını kendisi Eskişehir demişti ama başka ilde olabilir. Yine bu şekilde yetiştirilen 3 arkadaşıyla beraber 3 tane misyoneri öldürdüklerini söylemişti bana, 3 tane misyoneri öldürdüklerini söylemişti.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne zaman olmuş bu?”Gizli Tanık Efe: “Bunu bana anlattı ama ben çok inan yani inandırıcı bulmadım derken

tarihini de vermedi. Fakat daha sonra baktım ben baktım ben böyle bir olay olmuş ama Malatya’da olmuş. Eskişehir’de olmamış 3 misyonerin öldürülmesi hadisesi. Bunu ne kadar.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne zaman olmuş?”Gizli Tanık Efe: “Sayın Başkanım tarihini hatırlamıyorum. Bunun bana anlattığı bu

şekildeydi mesela.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “O misyonerlerin isimlerini tespit edebildiniz mi?”Gizli Tanık Efe: “Hayır o 3 tane misyoner internetten baktım ben 3 misyoner evet

öldürülmüş ama bu Malatya’da olmuş, Eskişehir’de olmamış. Bana Eskişehir demişti. Hatta bana şunu söyledi. Dedi biz bu eylemi yaparken bize bir belediyenin araba ayarladığını söyledi. Hangi

57


belediye hangi kim dedim. Eskiden dedi Erzincan’da belediye başkanlığı yapmış biri dedi. Daha sonra araştırdım hakikatten eskiden Erzincan’da belediye başkanlığı yapmış olan kişi Eskişehir de belediye başkan yardımcısı. Ama o cinayet işte Eskişehir değil de Malatya’da işleniyor. Resmi araçla artık oraya mı gittiler bilemiyorum ama söylediği şey doğru bu araştırılabilir eski Erzincan belediye başkanı şu an Eskişehir’de belediye başkan yardımcısı. Veya orada görev yapmış başkan yardımcısı olarak görev yapmış. Herhalde resmi kaynaklarda var mutlaka vardır. Çünkü ben baktım doğru. Ama olay bana çok şey gelmedi yani inandırıcı demeyeyim de beni aşan şeylerdi bunlar. Yani böyle ciddi bir itham var. Öldürülmüş möldürül. Ben kendisine şunu birçok defa söyledim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne zaman olmuş diye sormuştum.”Gizli Tanık Efe: “Madem, madem, madem böyle bir sana çok iş yaptırılmış çok suç

işlemişsin git ifade ver diye kendisine söyledim ben bunları belki pişmanlıktan faydalanırsın diye telkinde bulundum. Yoksa gidip de kimseye ifade olarak verdirmedim ben. Tavsiyem şu oldu böyle bir şey varsa hayatın tehlikede ise bence Erzincan gibi küçük bir yerde durmanın manası yoktur dedim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne zaman olmuş diye sormuştum yani hangi yıl?”Gizli Tanık Efe: “Ya o zamanlar bunu görüştüğümüzde 2008’in sonlarıydı. Herhalde

ondan tam net bir şey söylememekle beraber 3, 4 sene önce olabilir.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki, peki bu Eskişehir belediye başkan

yardımcısının ismini verdi veya bahsetti. Bunun dışında başka birileri var mıymış size isim olarak belirttiği?”

Gizli Tanık Efe: “Hayır. Aslında o başkanın ismini de söylemişti şu an hatırlamıyorum.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki bu olayla ilgili herhalde açılmış bir dava vardır

bahsetti mi bu konudan veya soruşturma?”Gizli Tanık Efe: “Yani buna benzer mesela şunu söyledi yine somut olarak söylemiş

olduğu olaylardan biri. Bu Erzincan Üzümlü bölgesinde bir tane çoban öldürülmüştü yine 2008 yıllarının sonunda mesela bu çobanı kendi emri altında olan çocuklardan birinin bıçakla bıçaklayıp öldürdüğünü söylemişti. Fakat ben dediğim gibi hakikatten öyle bir olay olmuş biri bıçaklanmış ölmüş niye öldüğünü bilmiyorum. Ben dedim eğer böyle bir şey varsa bak ciddiysen bu konuyla ilgili soruşturma mutlaka yapılıyordur. Git ifade ver öyle bir şey varsa tabi kendisi de sonuç itibariyle bunların abisi olduğu için birçok şeyi de bildiği için herhalde kendi hayati tehlikesini düşünüp gidip ifade vermedi. Hatta şunu söyledi biz dedi arkadaşın kimliğiyle dedi başka kimliği, kimliği ile herhalde uçak bileti aldık ama o arkadaş hiç gitmedi İstanbul’a ama o arkadaş yaptı diye o şekilde şey yap bir beyanı olmuştu bana. İlyas Meral böyle birçok şey anlatmıştır. Ama ben somutlaş… ben dünden beri anlattığım şeylerin hep size somuttu. Benim şahit olduğum, örneklerle beslediğim şeylerdi. Ama İlyas Meral’in bu bana söylemiş olduğu şeyler bana göre kısmen soyut. O yüzden Erzurum’da da paylaşmadım burada da aslında paylaşmayı düşünmüyordum ama bu şekilde şeyler oldu söylemleri oldu.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu çocukların bahsettiğiniz bıçaklama olayında başka herhangi bir isim verdi mi? Biraz önce bahsettiğiniz belediye başkan yardımcısı olduğunu söylediğiniz yaptıranların?”

Gizli Tanık Efe: “Evet, belediye başkan, belediye başkan yardımcısının ismi Erkan.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet bıçakla.”Gizli Tanık Efe: “Erkan, Erkan Karaman, Erkan Karaman.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bıçaklama olayı, bıçakla, bıçaklama olayıyla ilgili.”Gizli Tanık Efe: “Onunla ilgili bir isim vermedi. Ama belediye başkan yardımcısının ismini

internetten bakılabilir Erkan Karaman. Veya belediye meclis üyesi de olabilir.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi dava açılıp açılmadığını söyledi mi? Yani bu

olaylarla ilgili.”

58


Gizli Tanık Efe: “Yok o konuları Hakim Bey şey yapmadım hayır.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Söylemedi. Yani infaz edileceği konusu bu konularla

mı ilgili yani İlyas Meral’in.”Gizli Tanık Efe: “Yani şimdi tabi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bilgi vereceği itiraf edeceği korkusuyla mı infaz

edileceği?”Gizli Tanık Efe: “Şunu söyledi bana mesela kendi yetişti affedersiniz kendi aklıma geldi.

Kendi yetiştirdiği kendisi gibi yetiştirilen kişilerin mesela şu işi de yaptığını söyledi. Nevşehir’de Nevşehir’de kendisi gibi 3, 4 tane arkadaşı olduğunu, bunların profesyonel hacker olduğunu profesyonel hacker bunlar bir şekilde siteleri çökerttiğini ondan sonra devletin resmi kayıtlarına girip girebildiklerini o kadar profesyonel olduklarını bir çok şeye hakim olduklarını bazı arkadaşlarının büyük meblağlar karşılığında başkalarının yerine hapse girdiğini. Başkalarının yerine askere gittiğini bunlar anlattığı somut şeyler. O arkadaşlarından biri Nevşehir de yine çok şey bildiği için ve yan çizeceği düşünüldüğü için öldürüldüğünü söylemişti Nevşehir de.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki şimdiye kadar.”Gizli Tanık Efe: “Bunlar İlyas Meral’in bana söylemiş olduğu anlattığı şeyler.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki size söylemiş şimdiye kadar başka yerlere niye

başvurmamış?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi orda İlyas Meral’in bir tane kızı var. Annesi var. Muhtemelen

onlara karşı bir tehdit söz konusuydu. O yüzden susuyordu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İfadenin devamında şöyle diyorsunuz. Ankara’ya gitti

ve daha gelmedi. Erzincan’da iken her hafta alaya gider ve Recep Albaya rapor verirdi.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Recep Albayında var olduğu iddia edilen Ergenekon

içerisinde olduğunu söylemişti diyorsunuz yani ne tür raporlar nedir bunlar?”Gizli Tanık Efe: “Evet yani İlyas Meral ilk röportajını Radikal gazetesinden İsmail

Saymaz’a verdi galiba. Orada diyor ki, Recep Albay ile Şenol komutan diyor benim abilerim olurlar diyor. İnternette var çıktısını Savcı beyler çıkarttırabilirler. Recep Albay ve Şenol komutan benim abilerim gibidir onlara asla.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şenol komutan Bozkurt mu?”Gizli Tanık Efe: “Evet, Şenol komutanla Recep Albay benim abilerim gibidir onlara asla

toz kondurmam gibi bir ibaresi var röportajda bu var. Kabul ediyor yani kendisi vermiş olduğu röportajda gazetede çıktı. Bende bizzat birçok defa Recep Albay elini kolunu sallayarak alaya girdiğini biliyorum. Mesela ben asker oradaki savcı arkadaşım askerlik yapan savcı arkadaşımı hakim arkadaşımı ziyarete gittiğimde o da Recep Albayın odasına çıkıyordu direk.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi burada rapordan bahsediyorsunuz onu sormuştum. Yani Recep Albaya rapor verirdi yani hangi konuda rapor verirdi ne raporu verir nasıl rapor veriyordu?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi İlyas Meral aynı zamanda istihbarat elemanı. Yani istihbarat elemanı derken aske… resmi olarak çalışan biri değil ama istihbarat elemanı olarak kullanıldığını bana birçok defa söyledi. Bu anlamda vakıf olduğu şeyleri haber ediyordu kendisi bana söyledi ama neyi haber ettiğini ben kendisinden.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani ne tür bilgiler verdiğini rapor verdiğini bilmiyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe: “Sormadım.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Erzincan orduevine siz rahatlıkla girip çıkabiliyor

muydunuz?”Gizli Tanık Efe: “Çok rahatlıkla girip çıkabiliyordum.”

59


Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bir kart mı vermişlerdi yoksa nasıl girip çıkıyordunuz?”

Gizli Tanık Efe: “Cumhuriyet savcısı kimliğimi göstererek zaten beni tanıyor nizamiyedekiler ya orada çalış… nizamiyede görev yapan kişi sayısı çok fazla değildir. Ben sık sık gittiğim için genelde denk geliyordu tanıyorlardı kimliğimi gösterdiğim zaman zaten hiç sorun olmuyordu.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki bütün hakim savcılar girebiliyorlar mıydı orduevine?”

Gizli Tanık Efe: “Ben birkaç defa birkaç hakim savcıyla da karşılaştım orada girenler vardı. Ama çok nadir.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki bu Yaşar Baş girebiliyor muydu?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi Hakim Bey Yaşar Baş’ın en samimi arkadaşı Abdurrahman beydir.

Kendisi Malatya’da ikamet eder. Erzincan 3. ordu bölgesinin bütün gıda işinin ihalesini almıştır. Dolayısıyla onun yani Abdurrahman bey çok rahat 3. orduya girip çok rahat Saldıray Berk ile kahve içen bir insandır. Muhtemelen bu samimiyeti de kullanmış olabilir. Ama kendim görmedim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani Yaşar Baş’ı orduevinde hiç görmediniz.”Gizli Tanık Efe: “Görmedim ama şunu söyleye…. biraz önce de söyledim 3. ordunun

subaylarının kurşun ihtiyacını Yaşar Baş karşılıyordu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İlyas Meral girip çıkabiliyor muydu orduevine?”Gizli Tanık Efe: “Hiç görmedim kendisini.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu işte sabah kahvaltısının yapıldığını söylediniz

orduevinde yapıldığını söylediniz. Ve toplantıya veya kahvaltıya gelmek istiyorum. Siz o gün orduevine gittiniz. Herhalde eşinizle mi beraber gittiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Evet eşimde vardı evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Saat kaçta gittiniz?”Gizli Tanık Efe: “Genelde brunch kahvaltıları saat 10, 11 arası 12’ye kadar sürer. Bizde

10 gibi falan gitmiştik.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet peki arabayı nereye park ettiniz?”Gizli Tanık Efe: “Hakim Bey ben genelde park alanı orduevinin o lokantanın brunchun

yapıldığı yere uzak olduğu için ve çocuklarda küçük olduğu için hanımda rahatsızdı genelde ön tarafta 3, 4 tane aracın park edeceği kısım var hemen kapının orada genelde oraya bırakıyordum ben. Ama işte 3. ordu kurmay başkanı veya Saldıray Berk’in orada kahvaltı yaptığı dönemde birkaç defa oldu oraya araba bırakmıyorlar. O günde araba bırakmadılar Saldıray paşanın geleceğini söyledi oradaki görevli bende arabayı götürdüm ileride bankamatiklerin olduğu yerdeki park alanına bıraktım.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Siz her zaman bıraktığınız yerde bir yoğunluk gördünüz mü yani askeri veya sivil araçlar var mıydı şimdi park yeri park yeri bıraktığınız yer rahat park edilebilecek yer gibi miydi?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi orada onlarca araba olur. Yok rahat park edemedim hayır.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Niçin?”Gizli Tanık Efe: “Normalde orada genelde 10, 15 tane araç olur orada nereye park ettim,

şimdi bir park alan bölgesi var buraya 15, 20 tane araç sığabiliyor. Onun dışındaki araçlar onun önünde bir yol var bankamatikler var. Sıra sıra oraya park edebilir ancak ben o sıraya park ettim. Normal şartlarda o şeye o 15, 20 aracın sığabileceği yere gittiğimde çok rahat daha önce park edebiliyordum. O gün bir yoğunluk vardı tabi ki.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani.”Gizli Tanık Efe: “Ama araçların resmi araç mı yoksa hiç dikkat etmedim plakalarına hiç

dikkat etmedim.”

60


Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet yani ne kadar araç vardı her zaman park ettiğiniz yerde?”

Gizli Tanık Efe: “Bahsettiğim gibi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet.”Gizli Tanık Efe: “Araç yoğunluğu normal şartlara göre daha fazlaydı. Ben daha önce hiç o

yola park etmedim.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki, peki plakaları sormuyorum da yani bu sivil miydi

resmi bir araç mıydı askeri araç mıydı o konuda bilgi verebilir misiniz?”Gizli Tanık Efe: “Askeri araçların park ettiği alan farklı orada farklı bölüm var. Genelde

oraya oraya park ediyor, ediyorlar. Oraya zaten biz park edemiyoruz.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi her zaman park ettiğim bir yer diyorsunuz ya

oraya park edemedim diyorsunuz. Yani onun sebebi nedir, kim ne söyledi? Yani araç trafiği mi vardı?”

Gizli Tanık Efe: “Ben yani zaten şeydim orduevi o dönemde çok yoğundu hatta şunu da biliyorum şeyler dahil bazı Nedim Albay bir gün bana dedi ki o dönemde komutanlarımız geldi biz dahi onlar kala artık o olayların dışında çünkü Nedim Albay orduevinde kalıyordu. Biz kalacak yer ayarladık başka yerden çünkü komutanlarımız geldi birkaç defa söylemiş, bazen oluyordu ve çok yoğun oluyordu. Yani Nedim Albay dahi fedakarlık gösterebiliyordu. Ama dediğim gibi oradaki araç trafiğini soruyorsunuz siz, normal şartlarda orada ben çok rahat park ederken o gün o günlerde aracımı yol kenarına park ettim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi orduevine girdiniz içeriye. Ne gördünüz?”Gizli Tanık Efe: “Evet, şimdi genelde orada bir tane personel karşılar hoş geldiniz demek

için. Bu şey kısmında paltoları alan kısımda bir kişi olur genelde. Orada bir yoğunluk vardı girişte. Mesela karşılayan kişi 1 kişi değil de 2, 3 kişiydi. Bir ön tarafta bir yoğunluk vardı bir de hemen atlamadan geçeyim girişin sol tarafında zannedersem menekşe diye bir bölüm var şeyin ismi büyük bir orası ayrı bir bölme o oraya menekşe herhalde menekşe yanlış anla… ya patı ya menekşe şey odanın ismi. Mesela oraya da girme çıkma çok yoğundu daha önce hiç öyle bir yoğunluk yoktu. Hemen sol tarafta çocuk oyun parkı var, yapma bir park onun yanında da piyano var. Onun yanında piyano var. Bizim çocuklar girdiğimiz zaman hemen oraya giderler orada oyun oynarlar işte piyano çalarlar. Hanımla beraber oraya gittiler. Ben içeri girdim. O dörtlü masalardan bahsetmiştim ast genelde Albaylar köşede yemeklerini veya brunchlarını kahvaltılarını artık yaparlar ama alt rütbeliler o dörtlü masayı kullanırlar orada öyle bir şey var. Bende orada ki masa genelde yemeği veya brunchu da dörtlü masalarda yapıyordum hiç büyük masa masalar büyük olduğu için 12, 13 kişilik belki 14 kişilik olduğu için bize de büyük geldiği için hiç orada yapmam. 4 kişilik 5 kişilik masalarda kahvaltı yaparız. Ben gittim oradan açık büfe brunch vardır çokta ucuzdur. Orada eşim çocuklarla ilgilenirken onların ihtiyacı olan şeyleri aldım daha sonra eşim geldi. Benim yüzüm o yoğunluğun olduğu askerlerin olduğu yere dönüktü eşim de bana bakıyordu. Fakat.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani girer girmez orada bir askerlerin kahvaltı yaptığını gördünüz mü?”

Gizli Tanık Efe: “Evet, evet. Evet onlar daha tam zannedersem başlamamışlardı ama belki bir ifademde de söyledim belki Saldıray Berk’i bekliyorlardı belki baya uzun müddette beklediler. Biz kahvaltıyı yaptık çıktık Saldıray Berk daha gelmemişti.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne kadar süre kaldınız orada?”Gizli Tanık Efe: “Genelde 40, 50 dakika civarında en fazla sürer evimiz zaten yakın 3.

ordunun hemen dibindeydi bizim evimiz. Yani yürüyerek bile oradan gelinebiliyor.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İlhan Cihaner’i gördüğünüzü söylediniz.”Gizli Tanık Efe: “Tabi İlhan Cihaner’i kesinlikle gördüm.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “O sizi görmüş müydü?”

61


Gizli Tanık Efe: “Kesinlikle gördüm.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani içeri giren birinin o kahvaltı masasında oturuyor

muydu?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi biz biz çoğu, çoğu zaman bakın biz orada tabi ayağa kalkıyorlar

lavaboya gidiyorlar şeye gidiyorlar. Biz İlhan Cihaner ile selamlaştık Savcı bey yine mi buradasın tarzında birçok defa karşılaştığımız için orada yani böyle tebessüm ederek Savcı bey sende mi burayı lokan… kendi şey lokantana çevirdin espri babından bana birçok defa söylemiştir. Orada da tebessüm ederek yine yanımdan geçti ben lava… çocukları oyun park alanından almaya gittiğimde o da ya lavabodan geliyordu ya başka bir yerden geliyordu ama zaten orada görüştük ve benim yüzümü de görüyordu kendisi.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki başka kimleri gördünüz mesela Recep Gençoğlu orada mıydı?”

Gizli Tanık Efe: “Recep Gençoğlu orada yoktu. Görsem tanırım.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şenol, Şenol Bozkurt?”Gizli Tanık Efe: “Hayır o da yoktu. O zannedersem yani.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ersin üsteğmen orada mıydı Ersin Bozkurt?”Gizli Tanık Efe: “Onunla onunla. Hayır, yoktu o kahvaltıda onlar yoktu. O kahvaltıda onlar

yoktu. O kahvaltıda muhtemelen dediğim gibi rütbeleri bilmiyorum ama Albay seviyesinden aşağı kimse olduğunu zannetmiyorum.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Saldıray Berk’in geleceğini mi söylediler öyle bir şey söylediniz yani onu kim, kimden duydunuz?”

Gizli Tanık Efe: “Onu, ona şu ona bu şekilde, şu şekilde vakıf oldum. Araba, arabamı ön tarafa almadıkları için ordu komutanı gelecek, Berk paşa gelecek dediler. O yüzden aracımı o şekilde anladım Saldıray paşanın oraya geleceğini.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kim söyledi?”Gizli Tanık Efe: “O girişteki görevli arkadaş.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Asker miydi nöbetçi asker miydi neydi?”Gizli Tanık Efe: “Onlar asker kıyafetli değiller onlar. Girişti görevli olan kişiler papyon

takan işte değişik bir giyimleri olan asker giyimleri olmayan kişilerdir.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani burada askerlik mi yapıyorlar?”Gizli Tanık Efe: “Onlar tabi askerlik yapanlar var çalışanlar var zannedersem. Ama

muhtemelen askerlik yapıp da özel giydirilmiş kişiler gibi tabi hatırlamıyorum şu an.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ama siz orada olduğunuz sürece Saldıray Berk

gelmedi değil mi görmediniz?”Gizli Tanık Efe: “Gelmedi. Biz 40 dakika falan durduk. Onlar tabi bu olayların bir gün bu

şekilde çıkacağını bilmediğim için gördüm. Kendi aralarında muhabbette ediyorlardı.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki, peki bu Şömine kafede.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İşte bahsettiğiniz eğlence var. Bu toplantıdan kaç gün

sonra oldu veya aynı gün mü oldu o Şömine kafedeki eğlence?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi aynı gün tarih olarak uyuşup uyuşmadıklarını bilmiyorum. Biz yani

şunu söyele…. söyleyebilirim. Seminerin Şömine kafedeki eğlence seminerin olduğu zamana kesinlikle tekabül ediyor. Çünkü o gün seminere geldiklerini komutan bana zaten söylemişti. Onda hiçbir sıkıntı yok ama Dursun Çiçek’i, Çiçek beyi görmüş olduğum teşhis ettiğim gün ile o gün aynı mı onu ben tarih olarak aynı şeyi söyleyemem yani.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi ben o konuyu da soracaktım yani orduevinden içeri girdiniz işte subaylar olduğunu gördünüz anlattığınız şekilde. Dursun Çiçek’i de o zaman tanımıyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet tanımıyorum.”

62


Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani ne özeliğinden dolayı aklınızda kaldı ki daha sonra fotoğraflarını gördüğünüz zaman ha bu Dursun Çiçek dediniz. İzah eder misiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Hakim Bey orada bana dönük olan kişiler 5 veya 6 kişiydi. Şimdi bir Başsavcım var orada. Konuştuğu kişileri de insan merak eder. Şöyle bir bakar. Belki dikkatli bakar. Sohbet ederken kimlerle sohbet ettiğini de yani bu insanın normaldir hayatın olağan akışına da gayet uygundur. Orada konuşmuş olduğu kişiler bana dönük olan kişilerin simasını hatırlıyorum ben. Ve mümkün olduğu kadarda bana fotoğraf gösterilirse belki orada aslında teşhis yapacağım başka kişilerde var ama kimler olduklarını bilmiyorum. Ancak basında gördüğüm sonradan gördüğüm kişileri teşhis edebiliyorum ben.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani şunu soruyorum. Dursun Çiçek’i gördünüz orada”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Diyorsunuz öyle beyanda bulunuyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Evet, evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani herhangi bir dikkatinizi çeken özelliği var mıydı

sonradan o özellik nedeniyle veya daha önce tanımadığınız birini anımsatacak bir özelliği nedeniyle teşhis ettiniz tanıdınız. Yani Dursun Çiçek’te sizin dikkatinizi çeken herhangi bir şey var mıydı?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi orada çok rahat Başsavcı beyle sohbet eden kişiler dikkatimi çekti. Onlardan biri de Dursun beydi.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne yönden?”Gizli Tanık Efe: “Yani böyle el kol hareketiyle tebessümüyle gülüşüyle Başsavcının orada

çevresinde yani o kare içerisinde bana dönük olan kare içerisindeki kişileri unutmadım ben.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ama daha önceden tanımıyorsunuz Dursun Çiçek’i.”Gizli Tanık Efe: “Ama simamda simaları hafızamda kaldı. Simaları hafızamda kaldı.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Tanımadığınız biri yani nasıl hafızanızda kalır, daha

sonra nasıl o olduğunu anlarsınız?”Gizli Tanık Efe: “Yani şimdi orada belki 15 kişi görsem belki çok fazla sayı olduğu için

karıştırabilirim ama bana dönük olan ve Cihaner’in muhatap olduğu kişi 4 veya 5 kişi olduğu için onları teşhis etmem çok rahat kolaydı ve bu olaydan 6 ay sonra zannedersem ben ifade verdim 6, 7 ay sonra ifade verdim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki İlhan Cihaner ile Dursun Çiçek konuşuyorlar mıydı yani yakınında mıydı İlhan Cihaner’in?”

Gizli Tanık Efe: “Dediğim gibi İlhan Cihaner’in muhatap olduğu konuştuğu kişiler daha çok aklımda kaldı onlardan biri Dursun Çiçek’ti.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet. Nasıl oturuyorlardı yani pozisyonları neydi?”Gizli Tanık Efe: “Aralarında 1 veya 2 kişi vardı. Aralarında 1 veya 2 kişi vardı.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani aynı hizada mı oturuyorlardı yoksa karşılıklı mı

oturuyorlardı?”Gizli Tanık Efe: “Aynı yani masa, masa yuvarlaktı dediğim gibi aralarında 1 veya 2 kişi

belki 3 kişidir yani o çok şey değil.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani hem İlhan Cihaner, hem Dursun Çiçek tam

karşınızda mı duruyordu?”Gizli Tanık Efe: “Evet tam kar… tam karşımda evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yoksa arkası dönük kişiler arasında mıydı?”Gizli Tanık Efe: “Arkası dönük kişiler zaten bazıları mesela arkaya dönüyordu ama onların

simasını hatırlamıyorum ben.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hayır oturma pozisyonu olarak soruyorum ben yani

sizin bulunduğunuz yerden böyle Dursun Çiçek ile İlhan Cihaner…..”

63


Gizli Tanık Efe: “Oturma pozisyonu tam karşımda, yuvarlak masa, masa yuvarlak olduğu için tam karşımdalardı Hakim Bey tam karşımdalardı.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet bu Şömine kafeye gidilmiş bir eğlence tertiplenmiş. Siz gittiğiniz zaman kimler vardı, kimlerle gittiniz?”

Gizli Tanık Efe: “Ben zaten.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Veya kimler vardı?”Gizli Tanık Efe: “Ben zaten öncesinde.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Saat kaçta gittiniz?”Gizli Tanık Efe: “Özden Irmak’a telefon açtım oraya kimseyi almaması gerektiğini

söyledim. Oraya kimseyi almadılar. Saat Nedim Albayla, Kemal Albayın arabası yoktu. Diğer Albaylar yürüyerek gitmişler ben Nedim Albayla Kemal Albayı kendi arabamla aldım oraya gittim. Şenol komutanda oradaki diğer alay komutanlarını almış kendi arabasıyla getirmiş. Ben, benden önce gitmişlerdi. Ben Nedim Albay ile Kemal Albayı kendi arabamla götürdüm. Orada benim muhatap olduğum kişi Dursun Albayla yani böyle yanımda oturan kişi şu an.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Dursun Ertuğrul mu?”Gizli Tanık Efe: “Dursun Ertuğrul Rize alay komutanı ismini tam şu an aklıma gelmiyor

onlarla birebir muhabbet ettim fısıltılar, fısıltılı konuşmalarımız hep onlarla oldu. O ortamda 4 ilin alay komutanı vardı 3. ordudan da yine Kemal Albay 2 tane Ahmet Albay, Usay Albay, Nedim Albay 5, 6 kişi de yine 3. ordudan vardı. Zaten Hakim Bey bunu kimse inkar etmiyor böyle bir şey böyle bir eğlence olduğunu herkes kabul ediyor ama sayıyı sınırlı tutmaya çalışıyorlar. Yani benim gördüğüm asker sayısı bu kadardı. Benden sonra işte dediğim gibi duyumlarım sadece bunlar. Birkaç kişi daha gelmiş ama onların kim olduğunu bilmiyorum ben.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Orada ne kadar süre kaldınız kaç saat?”Gizli Tanık Efe: “Ben zannedersem 10’a kadar kaldım yani 3 saat civarı 2 buçuk, 3 saat

civarında kaldım.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yaşar Baş’ın Erzurum CMK 250. Maddesiyle Yetkili

Cumhuriyet Başsavcılığında vermiş olduğu bir ifade var. 11 Şubat 2010 tarihli o ifadesinde; şöyle bir bölüm var 2009 yılında hatırladığım kadarıyla Ocak, Şubat aylarında Erzincan’da bulunan Şömine kafede komutanlarında katıldığı eğlenceye benimde katıldığım doğrudur.”

Gizli Tanık Efe: “Evet kabul ediyorlar evet, kabul ediyorlar onlarda.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Siz gittiğiniz zaman Yaşar Baş orada mıydı?”Gizli Tanık Efe: “Yani sonradan mı geldi, herhalde sonradan geldi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şöyle devam ediyor ifadesinde ben yukarıda

anlattığım gibi avcılar kulübü başkanıyım, Ankara’da avcılık federasyonunda aynı zamanda görev yapan ve Erzincan 3. Ordu Komutanlığında denetleyici Albay olan Nedim Baygın. Bir gün bana Erzincan’da gidebilecekleri bir yer olup olmadığını sordu bende Nedim Albayı ve yanında bulunan ismini hatırlayamadığım bir Albayı alarak Şömine kafeye götürdüm. Hatırladığım kadarıyla İlyas Meral de vardı. Orada oturduk o sırada Savcı bey sizden bahsediyor geldi. Savcı ile komutanları tanıştırdım. Hatta Nedim Albay alkol almak istedi daha sonra.”

Gizli Tanık Efe: “Alkol parasını kendisi verdi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ancak bu mekan alkol alma satma konusu ruhsatı

olmadığından mekan sahibi el altından alkol bulup getirdi.”Gizli Tanık Efe: “Parasını kendisi vermiş evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kim vermiş?”Gizli Tanık Efe: “Alkol parasını Yaşar Baş.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yaşar Baş vermiş.”Gizli Tanık Efe: “Orada içilen her şeyin masrafını.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şöyle devam ediyor birlikte alkol aldık o sırada saat

21 sıralarında Şenol Bozkurt yanında 2 Albay parantez içerisinde hatırladığım kadarıyla Muş ve

64


Bingöl alay komutanları birisi uzun boylu, birisi orta boylu bizi tanıştırdı. Hatta Şenol Bozkurt bana Erzincan’da bölge toplantısı vardı komutanlarımda buraya toplantıya gelmişti. Bende bu komutanları aldım eğlenceye getirdim demişti.”

Gizli Tanık Efe: “Evet, şimdi Hakim Bey bir şey söyleyebilir miyim?”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu toplantıda aynı zamanda Şömine kafenin sahibi

olan Özden Irmak ve diğer çalışanlar vardı bu eğlenceye başka katılan başka komutan yoktu. Bu şekilde türkü dinledik kendi aramızda sohbet ettik. Bir süre sonra biz mekandan kalktık diyor. Ne diyorsunuz?”

Gizli Tanık Efe: “Şenol Bozkurt o alay komutanlarının karşısında bacak bacak üstüne atan bir kişidir. Bu ifadenin bir kısmı doğru Şenol komutan o alay komutanlarını kendisi getirdi. Şenol komutan bir Başçavuştur istihbaratçıdır ama kendisi çok büyük saygı görür. Düşünün il alay komutanları Şenol Bozkurt gibi Başçavuşun çevresinde dolanıyorlar Şenol Bozkurt onların karşısında ayak ayak üstüne atıyor. Bu Şenol Bozkurt’un çokta normal bir insan olmadığını açıkça gösterir, şeyin Yaşar Baş’ın ifadesinden anlaşıldığı üzere. Eksiklik şu; Nedim Albayla Kemal Albayı ben kendi arabamla götürdüm o, onu düzelteyim ben kendi arabamla götürdüm diğer 2 Albay yürüyerek gittiğini biliyorum. Belki onlarla karşılaşıp beraber gelmişlerse bilemem ama Nedim Albayla Kemal Albayı ben kendi aracımla götürdüm. O ortamda ortamı kabul ediyorlar bir bölge toplantısını olduğu (1 kelime anlaşılamadı) herkes kabul ediyor bunu. Fakat içeriği katılan kişi sayısını küçük göstermeye çalışıyorlar, küçük göstermeye çalışıyorlar normal bir eğlenceymiş, basit bir eğlenceymiş gibi şey yapmaya çalışıyorlar. Evet, yani orası bir eğlence ortamıydı ama o eğlence ortamında konuşulan şeyler vardı, şahit olduğumuz şeyler vardı işte onları anlattım.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Neler konuşuldu kısaca söyler misiniz?”Gizli Tanık Efe: “Anlattım yani Dursun Albayla konuşmam ben dünde anlattım.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Dursun Ertuğrul’la.”Gizli Tanık Efe: “Dursun Ertuğrul’la olan görüşmeyi anlattım.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Dursun Ertuğrul’la nerede tanıştınız orada mı

tanıştınız?”Gizli Tanık Efe: “Orada tanıştım evet, kendisiyle orada tanıştım. Tabi o ortam has kişilerin

oturduğu ortam olduğu için herkes birbirine karşı samimiydi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kısaca ne konuşulduğunu anlatabilir misin yani hangi

konular konuşuldu kısaca?”Gizli Tanık Efe: “Dünde anlatımda Hakim Bey yine anlatayım.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani şu konular konuşuldu veya konuşulmadı.”Gizli Tanık Efe: “Şimdi savcı olduğum için Dursun Albay önce hakimlik savcılık

mesleğinden bahsetti. Ergenekon savcılarına getirdi lafı Ergenekon işte o zamanlar Zekeriya Bey zirvedeydi. Zekeriya Beyden örnek verdi bunlar işte bilmem kimin adamları bunların hep sinkaflı küfürler etti Ergenekon hakimlerine sinkaflı küfürler etti. Edebilir yani inanmıyordur çok gıcık kapmıştır edebilir ama meslektaşım olduğu için yani orada bende kendisiyle konuştum içeriğini öğrenmeye çalıştım ona yönelik sorular sordum. İşte bunlar bir cemaati çok kolluyorlar, onların adamları, biz bunların hepsinin kökünü kazıyacağız bu yapılan şeylerimiz toplantılarımız görüşmelerimiz hep vatansever askerlerin fedakarlığıyla bu tarz konuşmaları oldu. Bunların hepsinin kökünü kazıyacağız şeklinde biz burada oluyorsak Erzincan'a gelmişsek o kadar zahmet edip sırf bunun için geldik Savcı bey sizler metin olun. Sizin gibi hakim ve savcıları en yüksek makamlara yüksek yargıya getireceğiz, babında şeylerimiz oldu.”

Mahkeme Başkanı: “Siz bu kişiyle ilk kez konuştunuz değil mi?”Gizli Tanık Efe: “İlk kez konuştum kendisiyle.”Mahkeme Başkanı: “İlk kez tanışıyorsunuz bir ilin alay komutanı.”Gizli Tanık Efe: “Ama ortam bakın, evet, evet.”

65


Mahkeme Başkanı: “Beraber oturdunuz sizinle böyle sohbet ediyor.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Size niye güveniyor?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi ben bunu konuşurken hemen bakın.”Mahkeme Başkanı: “Ne özelliğiniz ne sizin yani bir savcısınız?”Gizli Tanık Efe: “Ben bunu konuşurken bu hemen, hemen ilk 5 dakika olan bir şey değil

yani.”Mahkeme Başkanı: “15 dakika olsun (1 kelime anlaşılmadı).”Gizli Tanık Efe: “Ben orada 3 saat Hakim Bey ben orada 3 saat kaldım. 3 saat zaman

zarfı içerisinde konuşulan ara ara konuşulan şeylerden bahsediyorum ben. Mesela bazen orada türkü söyleniyordu susuyorduk çok ses olduğu için onlar alkol alıyorlardı herkes orada.”

Mahkeme Başkanı: “Yani o süreçte.”Gizli Tanık Efe: “O süreçte.”Mahkeme Başkanı: “Hayatın olağan akışına uygun mu bu şekilde anlatımlar? Siz savcınız

yani.”Gizli Tanık Efe: “Şimdi orada bir güven, evet Hakim Bey orada bir güven ortamı var.”Mahkeme Başkanı: “Sizi ilk kez tanıyor, ilk kez görüyor sizi.”Gizli Tanık Efe: “Yani o kendisini getiren kişilere çok güvendiği için kendisini kendileriyle

tanıştırılan kişilere de güveniyordu herhalde öyle düşünüyorum ben.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Başka biriyle konuşma oldu mu Dursun Albay

dışında?”Gizli Tanık Efe: “Yani o diğer Rize Alay Komutanıyla da fısıldaşmalarımız oldu ama yani

böyle bir bu tarz bir konuşmamız olmadı kendisiyle.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi orada ifadeye göre İlyas Meral’de vardı.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Diye geçiyor Yaşar Baş zaten kendisinin de orada

olduğunu söylüyor. Daha sonra kendileriyle herhangi bir şey konuşmadınız mı yani bu eğlence hakkında ne bileyim işte gördüğünüzü söylediniz sabah kahvaltısı hakkında herhangi bir şey konuşmadınız mı İlyas Meral'le veya Yaşar Baş’la?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi Yaşar Baş’la tabi daha sonra bu eğlenceden sonra değerlendirmelerimiz oldu. Ben Şenol Komutana mesela şunu söyledim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani ne tür, nasıl değerlendirmeler?”Gizli Tanık Efe: “Dedim sen ne kadar derin adamsın şaka babında yani bir alay komutanı

senin karşında oturuyor sen bacak bacak üzerine atıyorsun büyük adamsın tarzında böyle şakalaşmamız değerlendirmelerimiz o şekildeydi.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu kahvaltıyla ilgili herhangi bir konuşma geçti mi?”Gizli Tanık Efe: “Hayır yok.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu teşhis tutanağındaki beyanınız var 21.12.2009

tarihli Erzurum CMK 250. Maddesiyle Yetkili, İstanbul CMK 250. maddesiyle Yetkili savcılıkta şöyle beyanınız var; diyorsunuz ki, şuanda huzurda bana göstermiş olduğunuz fotoğraf. Yani 2 ve 20 nolu fotoğrafları göstermiş size, göstermiş olduğunuz fotoğraftaki kişi benimde katıldığım arkadaşıma ait eğlence merkezinde eğlenen 8 rütbeli kişiden birisidir. Şuan bu kişinin ismini Ağrı Jandarma Alay Komutanı Ufuk Tuncer olduğunu gördüm, kesinlikle teşhis ettim hiçbir tereddüdüm yoktur. Kafede kendisiyle sohbet edip çay içtik tanıştık diyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bu tanıştık dediğiniz Şömine kafede mi

tanıştınız?”Gizli Tanık Efe: “Evet evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “5 nolu fotoğraf gösterilmiş şuanda huzurda bana

göstermiş olduğunuz fotoğraftaki kişi Elazığ ili jandarma komutanıdır. Kendisi sık sık Erzincan'a

66


gider gelir. Erzincan'ın İl Jandarma Komutanı Recep Gençoğlu’yla sık sık görüşürler, işte Hamit Sezer’den falan bahsetmişsiniz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu konudaki bilgilerinizi alabilir miyiz?”Gizli Tanık Efe: “Elazığ’a tayini çıktığında özel kuvvetlerde Albaydı. Elazığ Alay Komutanı

olduğunda Hamit Sezer ve birkaç kişiyle beraber hayırlı olsuna gittiler. Hamit Sezer bahsettiğim İlhan Cihaner’in o yemek toplantılarına katılan kişidir. Benim yanımda birçok defa Zafer herhalde ismi Zafer Albayı aramıştır. Benimle ilk telefonda hal hatır sorma babında tanıştırmıştır Hamit Sezer.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani katıldığınızı söylediniz toplantıların mahiyeti neydi?”

Gizli Tanık Efe: “Hayır şeyde Hamit Sezer’le hani beraber Çağlayan’da gitmiş olduğumuz yemek vardı ya ben ondan bahsediyorum daha önce anlatmıştım.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi İlhan Cihaner’in yaptığı toplantıda katıldığı…”Gizli Tanık Efe: “Hayır o değil o değil bu toplantı değil yemek.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet, Recep Gençoğlu’yla sık sık görüşürler

diyorsunuz bu konuda somut bilginiz var mı?”Gizli Tanık Efe: “Bunu Hamit Sezer’in beyanıdır bu. Ben bunu beyan ederken cep

telefonu kayıtlarının delil olabileceğini söyledim bu duyumumdur.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani Recep Gençoğlu’yla bu Elazığ il jandarma

komutanını bir ara görmediniz?”Gizli Tanık Efe: “Yani bir arada görmedim evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Teşhis tutanağının son kısmında şöyle bir beyanınız

var. Ayrıca bu eğlencede bulunup da Erzincan'daki orduevinde Saldıray Berk’in düzenlediği seminer görüntülü toplantıda alınan kararları bana anlatan kişi halen Trabzon il jandarma komutanı olarak görev yapan Albay Dursun Ertuğrul’dur. Bu kişi Erzincan'da yapılan toplantıya katıldığını bu toplantıda daha önceki ifademde geçen 3 tane karar aldıklarını ve bu kararın neler olduğunu ayrıntısıyla anlatmıştır, demişsiniz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet şimdi şöyle.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Biraz önce Ertuğrul’la olan beyanınız onu söylediniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Burada biraz daha somutlaştırmışsınız yani o

toplantıda 3 tane karar aldıklarını söyle….”Gizli Tanık Efe: “Evet evet evet, şimdi genelde siyasal tabi o zaman zarfında siyasal

iktidara da sinkaflı küfürler edildi, eleştirildi. Siyasal iktidarında Türkiye için büyük bir tehlike oluşturduğundan bahsetmişti. Hatta yani temennisi de şuydu; bu şekilde giderse siyasal iktidar aynı şekilde devam ederse Türkiye’nin karanlığa gömüleceğini ifade etmişti bana.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Burada 3 tane karardan bahsediyorsunuz, böyle bir şeyden bahsetti mi?”

Gizli Tanık Efe: “Evet, o kararlar şimdi şunu söyleyeyim; daha önce Yaşar Baş’tan ve İlyas Meral’den de duymuş olduğum şeylerin benzerini yine Dursun Albayda o muhabbet içerisinde bahsetmişti bana o bahsedilen kararlar onlardır. Seçimler öncesinde seçimler öncesinde siyasal iktidara güven duyulmadığı için yani benim orada edindiğim kanaate göre 12 Eylül öncesi gibi bir durumların oluşturulması benzeri konuşmalar oldu.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bu kararlardan bir tanesi 2011 seçimlerinden önce işte.”

Gizli Tanık Efe: “Evet, ben orada bahset...”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hükümet çok (1 kelime anlaşılamadı).”

67


Gizli Tanık Efe: “Anketlerde, anketlerde evet anketlerde iktidar olabileceği tek başına iktidar olabileceği hususunda eğer anket çalışmaları o şekilde ise bir hazırlık yapılabileceği şeklinde konuşmaları ben bunu nasıl yordum? Demek ki darbe yapacaklar onu da o şekilde ifade ettim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bu yorumu siz çıkarıyorsunuz hazırlıktan kastınız darbe olarak (1 kelime anlaşılmadı).”

Gizli Tanık Efe: “Bir hazırlık yapılabileceği yani direk darbe şeklinde söylenmedi bunu ben bu cümleden çıkardım.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki hazırlığın nasıl yapacağını somut olarak söyledi mi?”

Gizli Tanık Efe: “Hazırlıktan direk anladığım benim darbe oldu orada hazırlıktan direk anladığım husus orada bir ihtilal.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ama yani Dursun Ertuğrul Albay Dursun Ertuğrul bu konuda somut herhangi bir şey söylemedi size değil mi?”

Gizli Tanık Efe: “Hazırlık yapılabileceği, yapılacağı hususunu söyledi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani hazırlıktan kastın ne olduğunu söyledi mi size?”Gizli Tanık Efe: “Efendim Hakim Bey?”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hazırlıktan kastın ne olduğunu söyledi mi size?”Gizli Tanık Efe: “Söylemedi hayır.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şunlar şunlar yapılacak diye söyledi mi?”Gizli Tanık Efe: “Söylemedi hayır, hayır söylemedi.”Sanık Dursun Çiçek müdafi Av. İrem Çiçek söz almadan, konuştu:"(7, 8 kelime

anlaşılamadı) ve bu beyandan bahsetmemişti bunu da hatırlatmak istedim.”Gizli Tanık Efe: “Zaman zaman anlatıyoruz.”Mahkeme Başkanı: “Yalnız buradaki ifadenizle Dursun Ertuğrul olduğunu öğrendim

diyorsunuz resim gösterdiler size.”Gizli Tanık Efe: “Hayır.”Mahkeme Başkanı: “Dursun Ertuğrul olduğunu öğrendim. Şuanda huzurda göstermiş

olduğunuz fotoğraftaki kişinin isminin Dursun Ertuğrul.”Gizli Tanık Efe: “Sehven yanlış yazılmış.”Mahkeme Başkanı: “Bu mu yanlış yazıldı?”Gizli Tanık Efe: “Sehven yazılmış.”Mahkeme Başkanı: “Dostluğunuzda eskiye dayanıyor mu bu adamla?”Gizli Tanık Efe: “Hayır hayır bir saniye orada sehven yanlış yazılmış olabilir. Dursun

Ertuğrul olduğunu öğrendim diye bir şey yok ben orada zaten Dursun Albayla tanışmışım ve kendisini simaen tanıyorum. Benim önüme resim gösterdiler ben bu şahsı teşhis ettim dedim.”

Mahkeme Başkanı: “Yani Dursun Albayla da o yemekte mi tanı…..”Gizli Tanık Efe: “Bu resmin Dursun Ertuğrul.”Mahkeme Başkanı: “O yemekte, o eğlencede mi tanıştın?”Gizli Tanık Efe: “Evet evet.”Mahkeme Başkanı:” Dursun Albayla. Dursun Ertuğrul Albayla.”Gizli Tanık Efe: “Tabi Dursun Ertuğrul’la o eğlencede tanıştım Hakim Beye ben söyledim.”Mahkeme Başkanı: “Yani sana bu kadar beyanı o yeni o tanışmakla da mı anlattı?”Gizli Tanık Efe: “3 saatlik zaman zarfında yanımda.”Mahkeme Başkanı: “Bu kadar yapılan toplantının içeriğini şusunu busunu hepsini anlattı

size öyle mi?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi bakın hayır, ben ne dedim bir hazırlık yapılabileceği hususunda

beyanı oldu dedim. Benim Dursun Ertuğrul’a vermiş olduğum ifade 5 dakika falan sürdü şuan. Ama biz onunla 3 saate yakın oturduk.”

68


Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ömer Bayşan’ı tanıyor musunuz?”Gizli Tanık Efe: “Efendim.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ömer Bayşan.”Gizli Tanık Efe: “Tanımıyorum hayır.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Ömer Bayşan’ın beyanı var. Yanlış bilmiyorsam

Ömer Bayşan, Erdal Zirek’i jandarmaya bir yere götürüyor orada ifadesi alınıyor Erdal Zirek’in ve şöyle diyor Ömer Bayşan; 14.1.2010 tarihli CMK 250. Maddesiyle Yetkili Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği ifadesinde; isterseniz baştan okuyayım. İfademe başlarken Başsavcı elinde bir kağıttan bana yazacakları ve alacakları ifadem karşısında yapacakları şeyleri okudu bu sırada. Köksal, Cem Astsubay, İrfan Başçavuş, alay komutanı, Başsavcı ve bir savcı ile istihbarat müdürü olduğunu bildiğim komutan odadaydı. Başsavcı benim haklarımı okuduktan sonra alay komutanını dışarı çıkarttı. Haklarım arasında beni Başsavcı haklarım arasında beni yurtdışına göndereceklerini ailemle birlikte kimliğimizin değiştirileceğini pasaport verileceğini hayatımı kurtaracağını istediğim devlet kuruluşuna yerleştirileceğimi para verileceğini söyledi. Ayrıca bana bir belge vereceğini bu belgeyi yanımda taşıdığım sürece Türkiye içerisinde hiç kimsenin bana dokunamayacağını söyledi. Başsavcı benim haklarımı okuduktan sonra bana rahatsız olduğun biri varsa onu çıkartayım dedi ben kimseden rahatsız değilim dedim. Başsavcı alay komutanını dışarı çıkarttı. İfade alınma sırasında bir müddet bulunduktan sonra istihbarat müdürünü dışarı çıkarttı. İstihbarat müdürü benim ifadem tamamlanıp dışarı çıktıktan sonra dışarıda bulunduğum sırada yanıma gelerek korkmamamı arkamda olduklarını söyledi. Ben ifademin alınması sırasında Başsavcıya ve oradakilere okuma yazma bilmediğimi söyledim demek ki benim durumumu öğrenince benim söylemediğim şeyleri sanki ben söylemişim gibi yazmışlar. İfade esnasında Başsavcı 3, 4 defa işte sizden bahsediyor Savcı beyi ve Erzurum savcısını tanıyıp tanımadığımı, onlar hakkında bilgi sahibi olup olmadığımı sordu. Ancak ben tanımadığımı söylememe rağmen bunlar kayda alınmamış ifadede söylediğim iddia edilen hususları kesinlikle kabul etmiyorum. Ben savcılığın ve hakimlerin özellikle Erzurum savcısıyla işte sizinle ilgili olarak Savcı beyin askerlere karşı komplo amacıyla mühimmat temin edip onların evlerine arabalarına koydurup Ergenekon’dan tutuklatmak istediklerine ilişkin herhangi bir beyanda bulunmadım. İfademde de kesinlikle Ergenekon ifadesi geçmemiştir. Başsavcı durup durup Erzurum savcısını soruyordu, daha sonra benden Erdal’ı getirmemi istediler Erdal her zamanki gibi yine sarhoştu. Erdal’ı Cem Köksal ve Nedim Başçavuş ile birlikte gidip Kızılay dispanserinin önünden aldık. Jandarmaya getirdik Başsavcının yanına girmek istediğimde beni içeriye almadılar Başsavcı bana senin işin bitti diğer odada bekle dedi. Erdal ifade verip dışarı çıktıktan sonra Başsavcı beni kullanmak istiyor işte sizden bahsediyor Savcı beyden bir şekilde para almaya çalış yani sizden para almaya çalışacak. Alacağın paraya kesinlikle dokunmadan direk Başsavcıya vermemi başka türlü amacın gerçekleşmeyeceğini paraların üzerinde Savcı beyin sizin parmak izlerinin alınacağını Başsavcı bana silah bulup verecek bende bu silahların karşılığında sizden. Yani Savcı beyden para istememi savcıya karşı komplo yapılacağını paralar üzerinden savcının parmak izinin alınacağının söylendiği şeklinde konuştu. Ben Erdal’a sakın böyle bir şey yapmamasını, günahsız insanlara iftira atmamasını, haksız yere suçlanmamalarını, buna alet olmamasını söyledim.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu konuda herhangi bir şey duydunuz, bilginiz var

mı?”Gizli Tanık Efe: “Bunu evet daha sonra, sonradan iddianame.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Daha sonra derken hangi aşamada?”Gizli Tanık Efe: “İddianame aşamasında öğrendim ben bunu iddianame aşamasında

öğrendim. Muhtemelen de direk benimle tanışık olmadıkları için ben Ömer Bayşan’ı hiç hayatımda görmedim. Erdal Zirek’i dediğim gibi sadece isim olarak biliyorum muhtemelen

69


kardeşleri Serdar Zirek’i kullanaraktan tanışık olduğum için o şekilde bir plan olabilir, ama ben bunları tanımıyorum.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet bir de bu Türkan isimli bayana tecavüz edilmiş öyle bir iddia var işte bu.”

Gizli Tanık Efe: “Evet o.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Onun şeysinde de ifade vermesi sırasında yine 6, 7

tane isim söylemesi söylenmiş bu konuda bilginiz var mı?”Gizli Tanık Efe: “Evet o Erzincan'da çok genel olarak konuşulan, Erzincan'da

konuşuluyordu o. Çünkü Erzincan'da öyle tecavüz olayı olmaz çok fazla ufak yer olduğu için olduğu zamanda herkes duyar benimde duyduğum bir isim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bu konuda bir ifade gerçekleşti mi var mı verildi mi, yani sizin o olayda adınız geçti mi?”

Gizli Tanık Efe: “Ben kendisi asla tanımıyorum dediğim gibi bunu da iddianamede öğrenmiş bulundum bu bayanı bana karşı kullanma hususunu iddianamede öğrenmiş oldum. Fakat yani böyle bir ifade almışlar, ellerinde tutuyorlarmış işte bana karşı kullanacaklarmış diye de bir şey vardı. Bir şeyler konuşuluyordu yani kulağıma gelmişti ama ihtimal vermemiştim ben. Fakat bu iddianamede o gizli tanığın ifadesi çıktıktan sonrada net olarak gördüm.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani ifadeyi almışlar ancak bu ifade soruşturmaya konu olmuş mu olmamış mı onu öğre…..”

Gizli Tanık Efe: “Kullanmamışlar harici olarak almışlar hiç kullanmamışlar diye duydum ben.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki o Türkan isimli bayanın tecavüzüyle ilgili herhangi bir soruşturma açılmış mı?”

Gizli Tanık Efe: “Tabi soruşturma konusu oldu ondan 2 veya 3 kişi tutuklandı o dosyadan tutuklandı.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ama sizin aleyhinize alınan o ifade o soruşturma kapsamına girmedi öyle mi?”

Gizli Tanık Efe: “Kullanılmadı, girmedi hayır kullanılmadı.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Başkanım sorularım şimdilik bu kadar.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Benimde birkaç sorum var. Bir önceki günkü

beyanlarınızda şöyle bir ifadeniz var; halbuki ben o grubun içerisindeydim birçok şeye şahit oldum kayda aldım almam gerekiyordu ve bunu da daha sonra gerekli makamlara vicdanımın sesini susturmak için iletmek zorunda kaldım. Burada birçok şeye şahit olduğunuzu ve kayda aldığınızı söylüyorsunuz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet Avukat Hanımda benzer bir soru sormuştu burada ifade edilen kayda alma; bir cep telefonu ses kaydı değil bir görüntü değildir benim direk almış olduğum notlardır, notlardır. Ve ben almış olduğum notları hatırlamak için daha sonra ifade vereceğim zaman o notlarımla beraber gittim gerekçeleri söyledim.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “O el yazısıyla.”Gizli Tanık Efe: “Mesela elimde tutanaklar vardı işte önümün teröristler tarafından güya

sözde kesilme olayı onlar tutanaktı onun tutanakları vardı. Elle not aldığım için o şey evde olabilir eğer temin edebilirsem getirebilirim bazı notlarım vardı.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani herhangi bir resmi merciye ibraz ettiniz mi bu el yazısı notlarınızı?”

Gizli Tanık Efe: “Onu söylediğim gibi notlarıma baktım o şekilde beyan ettim. Fakat ajandanın tarihi eski bir ajanda olduğu için tarihler tutmuyor eski ajanda. Zannedersem 2007’ye aitti, ya iki bin.”

Mahkeme Başkanı: “Yazıların üzerine bir tanede tarih koyarsınız düzelir ajanda yani savcısınız onu bilmez misiniz?”

70


Gizli Tanık Efe: “O da olabilir, koyup verebilir, koyup verilebilirdi ama ben orada hatırlayıp söyledim sadece. Yani Savcı beyde istemeyince o an aklıma gelmedi.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani ajanda kullanma gibi bir alışkanlığınız mı var yani bir not alma ajanda kullanma?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi ben şiir yazarım şiiri ajandaya yazarım karalama şeklinde daha sonra temize çekerim o şekilde ajanda kullanırım yoksa bir günlük falan tuttuğum yok.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “O grubun içerisindeydim diyorsunuz. Yani o grup dediğiniz buradan kastettiğiniz nedir?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi burada Hakim Beye de söyledim. Orada görevli bana göre görevli olan kişiler vardı. O soruşturmalara vakıf olan ne olacağını bilen bir çekirdek grup vardı, o çekirdek grup içerisinde bende olaylara vakıf olma yönüyle grubun içerisindeydim, verilen görevler oldu yapmadım. Fişleme görevleri oldu işte eczacıların eczanesini kapatma görevleri bunların hiç birini yapmadım ben. Altın madeninin kapatılması görevi yapmadım bunları. Ki oradan AK Partinin parti ismi söylemek istemiyorum iktidara maddi olarak darbe vurulması söz konusuydu. Ayrıca telefon işte hatta o gerçekleşti bazı bakanların telefon kayıtlarını İlhan Cihaner de bahsetti o kayıtları da kullanaraktan yıpratmak istiyordu ama ben yapmadım normal yöntem neyse onu yaptım.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani sizden bu tür taleplerde bulunan bir Başsavcı değil mi?”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani şunu yap diyor sizin sicil amiriniz.”Mahkeme Başkanı: “Ve dönüp de size Başsavcı olabilir diye de sicilde veriyor.”Gizli Tanık Efe: “Evet verdi sicil öyle sicilde verdi.”Mahkeme Başkanı: “Ama ona rağmen siz yapmıyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Tabi ben bunu yapmıyorum derken sizin söylediğiniz çok hukuksuz

aman şey değil yani bir gerekçe göstererekten. Mesela müfettiş gelir bununla sıkıntıya girerim geleceğim bu şekilde olumsuz etkilenebilir tarzda kendisini ikna ederekten yapmıyordum. Yani yoksa ben senin söylediğim şeyi yapmıyorum diye posta koymak söz konusu değil tabi ki.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bu İlyas Meral ile Erzincan Stadında bir koşu esnasında tanıştığınızı söylediniz değil mi?”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “2007’nin son aylarında mı atandınız Erzincan'a?”Gizli Tanık Efe: “Kasım ayında atandım.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “2007 Kasım’da atandınız ne kadar sonra tahminen

tanıştınız İlyas Meral’le?”Gizli Tanık Efe: “Biraz önce de bahsettim birkaç ay sonra yani çok fazla değil.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Şimdi İlyas Meral birlikte ava gittiğiniz işte spor

yaptığınız bir insan ve size abi sen iyi bir insansın ve kariyer sahibisin. Ava gittiğimiz bu şahıslar ve çevresinde birçok kişi Ergenekon örgütünün elemanlarıdır. Bende onların içerisindeyim yani size örgüt mensubu olduğunu söyleyen bir kişi örgütle alakalı önemli bir deşifrizasyonda bulunuyor.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani sizden daha önce tanıştığı kişiler var. Birlikte ava

gitmişsiniz ve size abi sen iyi bir insansın birlikte ava gittiğimiz insanlar Ergenekon örgütünün elamanlarıdır diyor. Yani size böyle bir sırrı vermesinin bir anlamda bu sırdır yani örgütün.”

Gizli Tanık Efe: “Evet, ben bazen çalışmış olduğum ilçeye çoğu zaman yalnız gitmiyordum yanıma mutlaka birilerini alıyordum. Çünkü mesafe olarak bayağı dağlık alan o çoğu zaman ya İlyas Meral oluyordu ya Özden Irmak oluyordu ya işte başka biri bir avcı arkadaş oluyordu bu şekilde gidiş geliş yapıyordum ben. O yolculuk esnasında işte av esnasında

71


konuşulan şeyler bunlar. Ben kendisini Ergenekon savcısı ve örgüt soruşturması yapan bir savcı olmadığım için kendisine çok tavsiyelerde bulundum. Git eğer böyle bir şeyin varsa can tehliken varsa aileni düşünüyorsan ifade ver diye birçok defa söyledim. Öyle bir şey ama kendisi kızı var muhtemelen onu düşünerekten gidip de ifade vermedi.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani size güvenmesinin nedeni nedir, çünkü örgüt elemanı?”

Gizli Tanık Efe: “Bu benim kişiliğimle alakalı mesela özel hayatımla ilgili şeyleri anlatırken oda özel hayatıyla ilgili şeyleri anlatıyordu. Yani sürekli yolculuk yapıyorsunuz beraber yiyip içiyorsunuz yani bunu anlatması kadar normal bir şey olamaz herhalde.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Şimdi gündemdeki bir konudan size bahsediyor işte Ergenekon örgütü diyor haliyle.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Her insanın ilgisini çeken bir konu bu. Yani sizin

buraya yansıyan beyanınız işte bir paragraf bir paragraflık bir beyan, bir paragrafında yarısı. Yani sadece bu kadar mıdır ne demek yani size güveniyor, bahsediyor Ergenekon’un elemanlarıdır diyor.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yanınızdaki kişiler net ifade veriyor, size

güvenilmesinin nedeni sizinde onunla karşılıklı özel sırlarınızı paylaşmak olarak söylediniz.”Gizli Tanık Efe: “Şimdi ben onun bahsettiği kişilerin Ergenekon üyesi olup olmadıklarını

bilmiyorum ben ifademi verirken onların eylemlerini anlattım. Bu Ergenekon kapsamında mıdır bir örgüt kapsamında mıdır onu tart edecek bağımsız yargıdır. Dolayısıyla hep ona telkinimde eğer sıkıntı içerisindeysen bir şeyleri biliyorsan git anlat şeklinde olmuştur. Kendim götürüp de hiçbir zaman birine bak bu adam şunları biliyor dedirtmedim zaten gidip ifade de vermedi sonradan gidip gitmediği de bilmiyorum, ifade verip vermediğini bilmiyorum. Biraz önce sizin sordunuz soruyla alakalı Hakim Bey ayrıntılı sorular sordu o konuyla ilgili cevaplar verdim ben.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Peki Ergenekon örgütüne bu kişi nasıl girmiş, nasılmış bu örgüt kuralları, kaideleri?”

Gizli Tanık Efe: “Hakim Bey İlyas Meral, İlyas Meral sokak çocuklarını koruma derneği başkanı. Niye bu derneğin başkanı? Çünkü kendisi yetimhanede büyümüş. Ondan sonra zannedersem Sivas yanlış hatırlamıyorsam Sivas’taki yetim… Tam bilemiyorum ama Sivas’taki yetimhanede büyümüş. Orada 18 yaşını geçtikten sonra abi olmuş sonra onları kollamaya çalışmış milli atlet olmuş çevresindeki talebelerinin büyük bir kısmını işte bir şekilde sporcu yapmış kendisinin anlatımıyla onlarla sıkı diyalog halinde olan bir kişi. Şimdi muhtemelen yetimhaneden alındığı, alındı ve o şekilde yetiştirilmiş olabilir bu şekilde beyanı var o şekilde olabilir bu sadece tahminim olabilir benim.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani kendisini kim kazandırmış, herhangi bir toplantısına katılmış mı yani sizde örgüt soruşturmaları yaptığınızı söylediniz.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bu anlamda yani örgütle ilgili olabilecek somut bir

beyanı oldu mu size?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi tabi bunları bana söylerken Yaşar Baş’la da biz konuşurduk Yaşar

Baş bana her zaman kullanıldığını söylüyordu. Mesela Gürcistan, Gürcistan’a sık sık gidip geldiğini zannediyorsam pasaportundan anlaşılır Gürcistan’ı sık sık gidip geldiği oradan kendisinin ruhsatlı av tüfeği getirdiğini. Ondan sonra bu tüfekleri getirirken Türkiye’ye getirirken bazı kişiler tarafından kullanıldığını söylüyordu ama ayrıntılarına girmiyordu, girmek istemiyordu. Ama kullanıldığını söylüyordu Yaşar baş. Eminim ki onun bu anlatımının ispat edilebilir Gürcistan’a girmiş mi çıkmış mı ben gidip araştırmadım ama kendisinin bu şekilde Gürcistan’dan satmış olduğu av tüfeklerini çeşit çeşit av tüfeklerini Gürcistan’tan gidip kendisinin bizzat

72


getirdiğini birçok defa anlatmıştı bana ve kullanıldığını söylüyordu. Ha bazen pişman olduğunu da söylüyordu, pişman olduğunu da söylüyordu ya kullanıldık ya diyordu böyle Ergenekon falan çıkınca. Bunu İlyas Meral de söylüyordu kullanıldık diyordu biz. Ama onun dışında yani tavsiyeden öteye geçmedi benim onlara söyleyeceğim şeyler.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bu can güvenliği niye tehlikeye girmiş İlyas Meral’in, ne olmuşta can güvenliği tehlikeye girmiş? Bir yani neticede kendi beyanına göre örgütün içerisinde o zamana kadar can güvenliği tehlikesi yok. Birden.”

Gizli Tanık Efe: “Zannedersem bundan 1 sene önce İlyas Meral'in evi kurşunlandı bu polis raporlarında geçti, haberlerde de çıktı basına da yansıdı evi kurşunlandı. Demek ki önemli eylemlerde kullanıldı ki can güvenliği söz konusu. Aslında bunlar Hakim Bey bana sorulmaktan ziyade İlyas Meral'e sorulsa daha ben yine beyan edeyim ama daha sağlıklı olacağını düşünüyorum.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “İllaki mahkeme gerekli görürse onu da çağıracak.”Gizli Tanık Efe: “Tabi ki.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Fakat siz çağrılmışken bilginiz.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Herhangi bir görgünüz varsa onu da mahkememize

aktarmak zorundasınız.”Gizli Tanık Efe: “Şimdi bakın mesela ben İlyas Meral'la ilgili daha önce hiç anlatmadığım

şeyleri Hakim Beyin sorusu üzerine anlattım. Fakat somut çok somut olmadığı için bahsetmek istemedim. Yani böyle soyut şeylerden bahsetmek istemedim. Ama nedir mesela bahsettiği bazı şeyler vardı Eskişehir’deki belediye başkan yardımcısı veya il o belediyenin meclis başkanı da olabilir Erkan Kahraman’dan eski Erzincan Belediye Başkanı Erkan Kahraman’dan bahsetti ANAP döneminde başkanlık yapmış. Onun kendisine yardımcı olduğunu, bir eylemde yardımcı olduğunu söyledi. Otobüs temin ettiğini resmi pardon resmi araç temin ettiğini kendisi söylemişti. Şimdi ben baktım hakikaten böyle biri var ve Erzincan'ı terk etmiş ve Eskişehir’de yaşıyor ve belediyede görevli bunu o dönemde araştırmıştım. Ama yani böyle bir eylem olmuş Malatya’da olmuş Eskişehir’de olmamış yani çok şey geliyordu bana o yüzden söylemiyordum ben Hakim Bey sorunca söyledim. Ama kendisine tabi ayrıntı sorulabilir.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “İlyas Meral veya Yaşar Baş kullanıldık diyorlar size; Yaşar Baş hakkında şöyle bir beyan var. İçeri girdiğinde işte komutanlar vardı ayağa kalktı komutanlar. O bir müddet dolaştı içeriye, içerde ta ki oturuncaya kadar komutanlardan hiç biri oturmadı. Sizde Yaşar Baş hakkında beyanlarda bulundunuz var mıdır Yaşar Baş’ın böyle bir etkinliği, karizması veya saygınlığı, yani somut olarak sizin görgünüze dayanan bir şey var mıdır?”

Gizli Tanık Efe: “Yaşar Baş’ın avcılar kulübü başkanlığı dışında görüşmüş olduğu kişiler basit kişiler değil. Yani dediğim gibi, gelen kişiler mesela il müdürlerinden de gelenler oluyordu kendi ziyaretine. Mesela yine ismini hatırlamıyorum emniyet kaçakçılık şube müdürünü de ben orada tanıdım Yaşar Baş’ın bir malzeme almaya gelmişti. Albayları dediğim gibi onun vasıtasıyla tanıdım. Yani Yaşar Baş benim gördüğüm basit bir insan değildi, basit bir insan değildi. Çünkü orada Erzincan'da belki 25, 30 tane şey vardır böyle silah satan, kurşun satan, av şeyleri satan ama 3. Ordunun bütün şeyleri mensupları subayları hep oradan alışveriş yaparlar.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani nasıl bir alışveriş yapıyorlar?”Gizli Tanık Efe: “Biraz öncede bahsettim kendilerine lazım olan beylik silahlarının

kurşunları Yaşar Baş’tan alıyorlar. Şunu da söyleyeyim; işte bu kurşunları alırken Yaşar Baş’ın ruhsatında bir eksik söz konusu. Emniyete ihbar oluyor emniyet burayı Yaşar Baş’ın tabi yıllar önce oluyor bu 3, 4 sene 4, 5 sene olan bir hadise. O eksik ruhsattaki eksiklikten dolayı ve orada bulunan kasasında bulunan o kurşunlardan dolayı 6136’dan dava açılıyor Yaşar Baş hakkında,

73


bahsettiğim davanın şeyi de budur içeriği. Bunun aynı zamanda Sivas idare mahkemesinde de yürütmeyi durdurmayla ilgili bir davası daha var yine aynı konuyla ilgili.”

Sanık Mehmet Deniz Yıldırım müdafii Av. Mehmet Cengiz söz istedi, verildi: “Sayın yargıcım izin verin yani bunu tutanağa geçirmek durumundayız. Yargıtay Ceza Genel. Yargıtay Ceza Genel Kurulu bir karar verdi dedi ki; bu işle bu dosyayla irtibatı yoktur bu dosyanın dedi. Ama biz burada Yargıtay Ceza Genel Kurulunun da kararını dışlayarak ona karşı Erzincan dosyasını yeniden muhakemesini yapıyoruz. Bu hukuka aykırıdır Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararını tanımamaktır bu bir. İkincisi gıyaplarında insanlar burada gıyaplarında haklarında ifade alınıyor. Bu o insanların ilerde masumiyetlerini ispat etmekte karşılaşacakları güçleri de hesap etmek lazım. Onun için bu şu soruların şu tanığın söylediklerinin bu davadaki iddialarla bu iddianameyle ilgisi nedir? O zaman gelin Ankara'da Deniz Feneri soruşturması var onu da soralım Deniz Feneri soruşturması konusunda bir bilgisi var mı? Deniz Feneri yolsuzluğuyla ilgili bir tanık getirelim burada dinleyelim. Yani bunları giz.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Kendi beyanından soruyorum. Kendi Gizli Tanık Efe beyanından soruyorum soruları.”

Sanık Mehmet Deniz yıldırım müdafii Av. Mehmet Cengiz: “Beyan etmek durumundayız isyan etmek durumundayız kusura bakmayın. Tamam efendim ben tutanağa geçmesi açısından arz ettim siz buyurun.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Neticede söz aldınız söz verildi ben kendi beyanındaki hususları ifade ediyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Bir şey söyleyebilir miyim Hakim Bey, bir şey söyleyebilir miyim?”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Buyurun.”Gizli Tanık Efe: “Dün bana sanık avukatları hep Erzincan'daki olaylarla ilgili sorular

sordular kimse bir şey demedi. Hayır, ayrıca bırakın Erzincan'daki Ergenekon denilen soruşturmayı benim şahsımın geçirmiş olduğu 21 tane soruşturmayla ilgili dolu şey sordular. Halbuki hepsinden beraat ettiğim veya aklandığım halde. Yani bunu niye söylemediniz keşke bunu da söyleseydiniz.”

Sanık Mehmet Deniz yıldırım müdafii Av. Mehmet Cengiz söz almadan konuştu: “Onu yargıç kendi isterse söyler bana. Sizin söylemenize gerek yok.”

Gizli Tanık Efe: “Yani o aklınıza geliyor.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Tamam tartışmaya girmeyin.”Sanık Mehmet Deniz yıldırım müdafii Av. Mehmet Cengiz söz almadan konuştu

anlaşılmadı.Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Tamam.”Gizli Tanık Efe: “Ben bunu.”Mahkeme Başkanı: “Efendim tamam bitti lütfen, lütfen, lütfen tamam bitti, bitti.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Ünal Atabay böyle bir kişiyi tanıyor musunuz veya

tanıdınız mı?”Salonda söz almadan konuşanlar oldu, anlaşılmadı.Mahkeme Başkanı: “Bağırmadan olmuyor çünkü yani sesi yükseltmeden olmuyor. Biz

keyif almayız bağırmaktan Avukat Hanım keyif almayız asla almayız, almayız.”Gizli Tanık Efe: “Hakim Bey tanımıyorum.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Ünal Atabay diye biriyle tanımadınız duymadınız bu

ismi değil mi?”Gizli Tanık Efe: “Tanımıyorum Hakim Bey, yani duymadım gibi.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Hüdayi Ünlüer ile sizin telefon irtibatınız olduğunu

söylediniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet vardı.”

74


Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Hüdayi Ünlüer’in bizdeki telefon kayıtlarını inceledik sizin bizzat kendi isminizle, soy isminizle ilgili olarak bir kayda rastlamadık.”

Gizli Tanık Efe: “2008 yılında bana vermiş olduğu 2 tane cep telefon kaydı vardı ben onun ikisini de aradım.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Onun cep telefonunu hangisini verdiğini hatırlıyor musunuz?”

Gizli Tanık Efe: “Ya onun telefon.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Veya kayıt var mı yanınızda?”Gizli Tanık Efe: “Telefon evde kullanmadığım o dönemde kullanmış olduğum bir telefon

vardı onda o kayıt var o kayıtlar var o dönemde kullanmış olduğu kayıtlar var. Tabi Hüdayi Ünlüer muhtemelen sık sık telefon değiştiriyor mu, değiştirmiyor mu bilmiyorum. Fakat benim kullanmış olduğum 2 tane telefon vardı biri üzerime kayıtlı olan telefon biri değildi. İkisinin de numarasını ben öğrenip size bildirebilirim Hakim Bey.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Evet onu mahkememize bildirin.”Gizli Tanık Efe: “Evet mutlaka bildiririm onu.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Çünkü bizdeki kayıtlarında sizinle bir irtibatı

gözükmüyor. Anne babanız ismi dikkate alınarak yine tarama yapıldı orada bir irtibatınız gözükmüyor.”

Gizli Tanık Efe: “Hüdayi Ünlüer’e aslında sorulabilir beni tanıyıp tanımadığı, ne sıklıkla görüştüğümüz sorulabilir. Ki onun o tesisin müdürüyle de biz sık sık telefonda görüşürdük.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Siz 2008’in hangi aylarında tanıştınız Hüdayi Ünlüer’le?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi ben oraya tayin olduktan sonra o bölgenin genelde eşrafı oraya tayin olunan hakim savcıları ziyarete gelirler Hüdayi Beyde işleri tesisleri Erzincan'da lokantaları ise İstanbul'daydı lokantaları. Kendisi sık sık doğu bölgesinden hayvan toplayıp işte et entegre tesisi Ünlüer Et Entegre Tesisi o lokantalara satıyordu Carrefour’a mesela Carrefour’un et ihtiyacını karşılıyordu oradan 20 trilyon civarında alacağı olduğunu mesela bana sormuştu benim paramı ödemiyorlar Savcı bey; bunun hukuki yolu nedir? Tamam, avukatımızda varda yani alamıyorum icra yoluyla ne yapabilirim? Mesela İbrahim Şahin'le olan konuşmasının içeriğinde şu var; İbrahim Şahin'e diyor ki bak diyor işte benim paramı telefon konuşmalarında var onu hangi mahkemede yargılanıyorsa isteyebilirsiniz ben gördüm çünkü o kayıtları oranın müdürü söyledi gösterdi.”

Mahkeme Başkanı: “Dosyaları incelemediğinizi söylediniz bize?”Gizli Tanık Efe: “Hayır hayır Hüdayi Ünlüer’in o şeyini daha sonra şey bana gösterdi

orada çalışan müdürü Hüdayi Ünlüer tutuklandıktan sonra not almış onları söyledi. İbrahim Şahin'le konuşmasının yaktığını söyledi onda da mesela Carrefour’dan alacağı parayı alamadığını bunu işte ben onlara göstereceğim onlara şunları şunları yollayacağım ayaklarına bilmem ne yaptıracağım sıktıracağım tarzındaki beyanları.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “O tanışıklık tarihi yani sizin gördüm dediğiniz ikisini bir arada.”

Gizli Tanık Efe: “Beni ilk başka kendisi beni ziyarete geldi. Ben zaten orada tek olarak çalışıyordum daha sonra ile geldiğimde de tesislere gidip. Zaten ben et ihtiyacımı da oradan karşılıyordum.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “İbrahim Şahin'le ne zaman gördünüz birlikte?”Gizli Tanık Efe: “Tarihi tam olarak hatırlamıyorum Hakim Bey çünkü ben oraya çok gittim.

Tesisler Çağlayan yolu üzerinde sol taraftadır.”Mahkeme Başkanı: “Tarih derken bize bir yıl deyin ay deyin.”Gizli Tanık Efe: “Ya 2008’in sonu olabilir muhtemelen veya ortası olabilir.”

75


Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Siz sırasıyla işte İlyas ile tanıştım dediniz daha sonra Yaşar Baş ile tanıştım dediniz sonra Şenol Bozkurt ile tanıştım dediniz. Bu Şömine kafe çalışanları Yaşar Baş, İlyas bunlar sizden önce tanışıyorlar mıydı yoksa sizin aracılığınızla mı tanıştılar?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi Özden Irmak ve orada çalışan kişilerde de av merakı var onlarda sık sık benden öncede ava gidiyorlarmış alışverişi işte ya Yaşar Baş’tan ya da orada ona yakın şeylerden aldığını söylüyorlardı ama samimi değillerdi. Bizden sonra samimi oldular.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Sizin Şenol Bozkurt’la ilk tanışmanız nasıl, kim aracılığıyla oldu?”

Gizli Tanık Efe: “Şenol Bozkurt’la beni ilk tanıştıran Yaşar Baş oldu. Kendisi bak Savcı beyde geldi av bayiine davet etti. Şenol Komutanla Halit Başçavuş. Halit Başçavuş benimde komşummuş hemen yan binada oturuyormuş o şekilde tanıştık.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Av bayisinde mi tanıştınız?”Gizli Tanık Efe: “Av bayisinde tanıştık daha sonra Halit Başçavuş’un ben evine gittim

geldim Şenol Başçavuş ailecekte görüşmeye devam ettik biz.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bu İlyas Meral, Recep Albaya neyin raporunu

veriyormuş yani rapor verirdi?”Gizli Tanık Efe: “Onu Hakim Beyde sordu Hakim Bey tekrar cevap vereyim ben. İlyas

Meral zaten dediğim gibi gazeteye vermiş olduğu beyanında onlar benim abilerim olurlar diye sahip çıktı ilk başta Radikal Gazetesine vermiş olduğu beyanda.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Raporu nedir onlara verdiği rapor?”Gizli Tanık Efe: “Raporu şimdi İlyas Meral şey jandarma istihbarat elemanıydı yani

jandarmaya o bölgede kendisi iş güç sahibi biri olmadığı için tamam bir kurumda çalışmıyor. Bir derneğin başkanı sürekli o çocuklarla beraber.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Beden eğitimi öğretmeni değil mi?”Gizli Tanık Efe: “Beden eğitimi öğretmenliğini aktif olarak yapmıyordu, orada il spor

müdürlüğünde bir görevi vardı ama resmi bir görev değil muhtemelen oradaki bir çocukları sözleşmeli olarak çalıştırıyor olabilir veya grup herhalde yapmıştı 10, 15 kişilik grup onlara futbol çalıştırıyordu. Öyle bir işi vardı oradan bir geliri vardı oradan bir geliri vardı. Onun dışında çoğu zaman boştu. Dediğim gibi ben Erzincan jandarmaya gittiğimde Şenol Komutanı ziyarete gittiğimde Ersin Komutanı ziyarete gittiğimde orada askerlik yapan hakim ve savcı arkadaşlarımı ziyarete gittiğimde genelde birkaç defa alıp götürdüğüm oldu. O da Recep Albayın yanına çıkıyordu.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bu sizin bahsettiğiniz bir seminer var bunun tam ismi nedir? Yani bizzat kullanılan ismi sizin vakıf olduğunuz böyle bir ismi var mı?”

Gizli Tanık Efe: “Yok Hakim Bey.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Ne olarak geçiyordu peki?”Gizli Tanık Efe: “Zaten bölgesel bir seminer, bölgesel bir kelime bölgeselin kullanıldığını

biliyorum ama onun devamını bilmiyorum. Bölgesel değerlendirme semineri midir, bölgesel çalışma semineri mi? Onu bilemiyorum resmi sıfatını bilemiyorum.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “İç güvenlik semineri plan semineri yani sizin duyduğunuz.”

Gizli Tanık Efe: “O konular bir kelime olarak cümle bir bilgisayar (1 kelime anlaşılamadı).”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “İsmail Keleş isimli birinden bahsediyorsunuz.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bu İsmail Keleş’in İsmail Keleş’ten para karşılığında

Fethullah Gülen Grubuyla ilgili bilgi verdiğini daha sonra bunun karşılığı olarak TRT Genel Müdürlüğüne tayininin çıktığını söylüyorsunuz. Bu kişinin özel kuvvetlerde görevli bir yüzbaşıyla görüştüğünü aktardığını beyan ediyorsunuz.”

76


Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bu konuda daha somut ayrıntı bilginiz var mı kim yani

özel kuvvetlerle niye görüşüyor İsmail Keleş?”Gizli Tanık Efe: “Jandarma istihbarat elemanı Ahmet diye biri var kendisi aynı zamanda

hafızdır. Cemaatler içerisine giren çıkan biridir cemaatler tarafından çok sevilir kendisinin bir işyeri vardır çay ocağı sahibidir. Buraya genelde yani amiyane ifadesiyle böyle kahve kültürü olan insanlar değil de hoca takımından bir cemaat mensubu insanlar gelip orada çay içip sohbet eder öyle bir yeri vardır. Ahmet Hoca aynı zamanda biraz önce bahsettiğim gibi jandarma istihbaratın haber elemanıdır. Kendisi dağlara sık sık gider gezer. Bu Kemah olayında da 4, 5 gün öncesinde bilmiyorum beyanı alındı mı var mı? Kendisi orada bir eylem olacağını bildirmiştir hem jandarmaya bildirmiştir, hem MİT’e bildirmiştir. Kendisinin MİT’le bağlantısı vardır aynı zamanda MİT’ten bir bayanla bağlantısı vardır. İsmail Keleş’i ben bizzat yani böyle oturup böyle çok samimi olduğum bir insan değil. Aynı ortamda Ahmet Beyin anlatımlarıyla tanıdım İsmail Keleş’in abisi valilikte çalışır ve o da cemaatlerle ilgili bilgileri almış olduğu bilgileri Ahmet Hocadan duyduğum kadarıyla para karşılığında ilgili yerlere veriyormuş. Kendisinin daha önce sakal tutan İsmail Keleş’in vericilerini TRT vericilerine çalıştığını bu hizmeti karşılığında Ankara'ya çok iyi bir yere tayin olduğunu öğrendim, öğrendim. Özel kuvvetlerden de bir yüzbaşıdan talimat aldığını Ahmet Hoca bana söyledi bu konuyla ilgili bildiğim şey budur.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Nedir yani yüzbaşının özel kuvvetlerde olan yüzbaşının talimat verme onunla bu kişinin ilişkide olması?”

Gizli Tanık Efe: “Muhtemelen o toplamış olduğu bilgileri çünkü İsmail’de aynı zamanda Ahmet Hoca gibi cemaatlerle sık sık görüşen onların özellikle Fethullah Gülen Cemaatinin haftalık toplantılarına katılan bir insan olduğunu konuşmuştuk Ahmet Beyle. Ahmet Beyde katılıyordu o toplantılara Ahmet Bey onların arasında sinir kapıyor, sinirleniyordu yani sevmiyordu çok fazla bu bilgileri sattığı için bu bilgileri para karşılığı sattığı için belki istihbarat amaçlı verebilir ama bu bilgileri para karşılığı sattığı için ondan çok hoşnut değildi. Belki bu söz konusu olan yüzbaşıyla özel kuvvetlerdeki yüzbaşıyla bağlantısı bu bilgilerle alakalı olabilir.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “İlhan Cihaner’in sizin hakkınızda Başsavcı olabilir diye sicil doldurduğunu söylediniz bu tarih olarak nedir doldurduğu sicilin tarihi hakkında bilginiz var mı?”

Gizli Tanık Efe: “2009’un başları olabilir tam hatırlamıyorum çünkü terfi dönemime öyle denk geliyor 2009’un başlarıydı galiba.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani 2009’un başlarında sizin hakkınızda Başsavcılık yapabilir diye.”

Gizli Tanık Efe: “Evet ya 2008’in sonundu ya 2009’un başıydı yani tam şey yapamıyorum ama öyle bir şeyi var Adalet Bakanlığından istenebilir.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Özden Irmak diye birinden bahsettiniz bu kişi üniversite mezunu mudur?”

Gizli Tanık Efe: “Kendisi üniversite mezunu değil ama dışarıdan üniversiteyi okuyordu lise mezunu dışarıdan haricen zannedersem Anadolu Üniversitesinde mi okuyor? Okuyor olabilir askerliğini o şekilde erteletiyordu.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Gümüşhaneli midir bu kişi?”Gizli Tanık Efe: “Yok hayır kendisi aslen Tuncelilidir ama Erzincan nüfusuna kayıtlıdır.

Gümüşhaneli olan İlyas Meral.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “3 askeri şahıstan bahsettiniz bu kişilerin etkin

pişmanlıktan yararlandırılarak evlerinde bazı şeylerin konulacağı daha sonra bunları evlerine baskın yapılacağını bunlarda pişman olduklarını söyleyip etkin pişmanlıktan yararlandırılarak ve haklarında lehlerine bir durum oluşacağını ifade ettiniz. Bu kişilerden birisi hakkında somut bilgi verdiniz.”

77


Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Mustafa mı dediniz biraz bunu açmanızı

isteyeceğim?”Gizli Tanık Efe: “İsmini tam olarak hatırlamıyorum onunla ilgili bildiğim şey; Hakim Bey.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Mustafa demediniz mi ben öyle hatırladım.”Gizli Tanık Efe: “Yanlış hatırlamıyorsam ismi Mustafa dedim.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Evet.”Gizli Tanık Efe: “Ama net bir şey söylemedim ama şunu net olarak söyleyebilirim eşi

Ziraat Bankasında Erzincan Ziraat Bankasında ana binada ya şef ya da memur olarak çalışmaktadır onu biliyorum onun hakkında.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bu bilgiye nasıl vakıf oldunuz?”Gizli Tanık Efe: “Bu bilgiye yani konuşurken efendim böyle fedakar subaylar var yine o

istihbaratçılarla konuşurken Cihaner’le konuşurken o zaman zarfında. Bu kişilerden birinin direk ismini net olarak bilmemekle beraber sadece işte eşinin Ziraat Bankasında çalıştığını öğrendim. Ben dedim yani bunlar eğer böyle fedakarlık yapacaksa nasıl geçimini sağlayacak? Ya eşi bankacıymış o şekilde vakıf oldum onun dışında çok fazla bilgim yok.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bunlarla ilgili olarak herhangi bir operasyon oldu mu yani bu dediğiniz planın gerçekleştiğine dair bir bilginiz var mı?”

Gizli Tanık Efe: “Olacaktı ama olmadı, olamadı.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Neden olmadı?”Gizli Tanık Efe: “Zannedersem o dönemde Erzurum’a bazı bilgiler benim tarafımdan değil

ama başkaları tarafından verildi diye biliyorum ben. O tam yine tarihini bilmiyorum sivil o evlere karşı Erzurum’un yapmış olduğu bir operasyon oldu. Yine onlarında yürüttüğü bir soruşturma varmış. O operasyon olunca İlhan Cihaner operasyon yapmaktan vazgeçti.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani bu kişiler hakkında operasyon yapılması durumunda hani sizin dediğiniz.”

Gizli Tanık Efe: “Plan uygulanacaktı.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bir askeri savcı bahsettiniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet o plan uygulanacaktı fakat.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “O askeri savcı mı yapacaktı bu operasyonu?”Gizli Tanık Efe: “Tabi orada askeri savcılık marifetiyle yapılacaktı.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yo siz dediniz ya bir tam güvenilmeyen birisi var isim

de telaffuz ettiniz.”Gizli Tanık Efe: “Hayır hayır orada birkaç tane sadece bir askeri savcı yok birkaç tane var.

Ama hangi askeri savcı olduğunu bilmiyorum ama İlker Binbaşıya güvenilmediğini biliyorum.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Evet, siz İlyas Meral'inde kayıt yaptığından bahsettiniz

o Şömine kafedeki siz bu kaydı gördünüz mü?”Gizli Tanık Efe: “Ben o kaydı görmedim fakat kendisi o gün orada elinde kamera tarzı bir

şeyle geziyordu işte eğlence ortamı kamera kaydı yapıp yapmadığı hususunu görmedim fakat kendisi bana o ortamı kameraya çektiğini söylemişti. Bende eğer çektiysen bir örneğini bana verir misin demiştim bana vermedi.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “İlyas Meral jandarma istihbarata çalışıyor dediniz onun dışında herhangi bir milli, ulusal istihbarat örgütüyle ilişkisi konusunda bilginiz var mı?”

Gizli Tanık Efe: “Yoktur Hakim Bey.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani Milli İstihbarat Teşkilatı, Emniyet İstihbarat

Teşkilatı?”Gizli Tanık Efe: “Hayır.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Çünkü bu kişi hakkında bir başka beyan var. Gizli

Tanık Munzur’un beyanı. Şöyle diyor Gizli Tanık Munzur; Ankara'dan gelen kişiler Erzincan'daki

78


Mazlum Konak Otelinde misafir oldular. Şenol Komutan resepsiyondaki görevliye bunlar benim misafirlerim hiç birinin kimlik kaydını almayacaksın demişti bundan dolayı kayıtları otelde bulunmamaktadır. Biz Ankara'dan dönerken yolda ben ortağıma telefon açarak akşam için kafeyi komple kapatmasını kesinlikle müşteri almamasını ve 8 kişilik masa hazırlamasını söyledim. Bu işler için Şenol Komutan bana 2000 lira para vermişti. Biz Erzincan'a döndüğümüzde direk kafeyi gittik ben işyerimdeyken İlyas isimli arkadaşım telefon açtı bana Şenol Komutan orada mı orada kimler var diye sordu. Bende Şenol Komutan ve yanındaki 7, 8 kişilik misafir grubu ayrıca Savcı bey burada diye cevapladım. Bunun üzerine İlyas hiç kimseye çaktırma ben oraya geleceğim ve ortamı gizli kameraya çekeceğim diyerek kapattı. Sizin bu Şömine kafede yine sadece askerlere mahsus olarak veya özel bir davetli grubuna mahsus olarak yapılan başka bir toplantıya iştirakiniz söz konusu olmuş mudur?”

Gizli Tanık Efe: “Olmadı hayır.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani bir tek.”Gizli Tanık Efe: “Bir tane.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Eğlence oldu.”Gizli Tanık Efe: “Bir tek eğlence oldu.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bir tek eğlence oldu orada da Şömine kafe

kapatılmıştı.”Gizli Tanık Efe: “Kapatılmıştı.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Siz vardınız işte bölgedeki illerin alay komutanları

vardı beyanınıza göre.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “İlyas da işte hiç kimseye çaktırma ben oraya

geleceğim ve ortamı gizli kameraya çekeceğim diyerek kapattı. Akşam İlyas işyerimize geldi ve bir büyük rakı çıkarttı ve Ankara'dan gelen yüksek rütbeli komutana; komutanım her zamanki gibi rakın hazır diyerek rakıyı masanın ortasına koydu. Masada bulunan kişiler Şenol Başçavuş, Halit Başçavuş, Ersin Üsteğmen Erzincan Avcılar Kulübü Başkanı Yaşar Baş, Muş, Bitlis, Ağrı, Tunceli alay komutanları ile 3. Ordu Komutanlığından 4 tane Albay vardı bu kişileri görsem tanırım. Ancak şuan isimlerini hatırlayamıyorum.”

Gizli Tanık Efe: “Tabi İlyas Meral’in başka bağlantıları var mıdır?”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani İlyas Meral'in geliş anını siz hatırlıyor musunuz,

ne zaman gelmiştir?”Gizli Tanık Efe: “Tam hatırlamıyorum ben Albayları aldım oraya gittim kendisi ya içki

almaya gitti veya beraber gittiler tam o kısmı hatırlamıyorum. Çünkü tanışma ortamı vardı birbirimize karşı yürüyorduk işte hal hatır soruyorduk o an (1, 2 kelime anlaşılamadı).”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani İlyas Meral orada mıydı?”Gizli Tanık Efe: “İlyas Meral tabi ki oradaydı.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Oradaydı.”Gizli Tanık Efe: “Elinde kameraya benzer bir şeyde vardı evet hatta ben kendisine biraz

öncede söyledim eğer böyle bir kayıt aldıysan bana ver dedim o da vermedi bana.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Orada bu bahsettiği konuşma geçmiş midir?”Gizli Tanık Efe: “Onu ben duymadım Hakim Bey o konuşmayı ben duymadım buna şahit

değilim.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Komutanım her zamanki gibi rakın hazır.”Gizli Tanık Efe: “Hayır ben bunu duymadım. Orası geniş bir alan 2 bölümden oluşuyor

yani böyle L şeklinde bir bölme var onlar muhtemelen 3, 5 metre ilerde konuşmuş olabilirler. Veya ben onlara hiç dikkat etmedim, duymadım.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Siz ayrıldığınızı söylediniz saatte İlyas Meral orada mıydı?”

79


Gizli Tanık Efe: “Onlar orada kaldılar ilk ben ayrıldım oradan.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Sizin erken ayrılmanızın nedeni nedir?”Gizli Tanık Efe: “Zannedersem ufak kızım hastaydı veya rahatsızdı eşim çağırmıştı bende

gitmek zorunda kaldım. Eşimin telefonla araması üzerine gitmiştim.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Şenol Bozkurt var mıydı o gece?”Gizli Tanık Efe: “Tabi ki vardı.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “O zaman diyalogunuz nasıldı Şenol Bozkurt’la sizin?”Gizli Tanık Efe: “Şenol Bozkurt, oradaki alay komutanlarını getiren kişidir. Ben 3.

Ordudaki komutanları götürürken o alay komutanlarını getirdi. Tabi oradaki alay komutanlarıyla Şenol Bozkurt’un çok samimi şeyleri vardı hareketleri vardı. Zira bir Başçavuş getirmişti o alay komutanlarını. Tabi bu anormal hani hayatın normalde olağan akışına uygun değil ama o getirdi. Beni de o tanıştırdı alay komutanlarıyla övgüyle bahsetti benim gibi bilin dedi benim gibi bilin dedi. Ondan sonra o söylediğim biraz önce bahsettiğim konuşma süreci oldu.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Şenol Bozkurt’un alay komutanları nazarındaki bu itibarının nedeni nedir?”

Gizli Tanık Efe: “Ben zaten ifademde bu bilmiyorum yazıldı mı? Bunun anormal bir durum olduğunu belirtmiştim.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yok nedeni nedir sizin bildiğiniz bir nedeni var mıdır?”Gizli Tanık Efe: “Yani Şenol Bozkurt’un bu onlar nezdinde gerçekten çok güçlü bir insan

olduğunu gösteriyor. Ama hangi faaliyetlerinden dolayı geçmişte bir faaliyetleri var mıydı beraber bilemiyorum Hakim Bey ama çok büyük itibar gördüğünü bilmiyorum yani hayatın kesinlikle yani olağan akışına uygun değil. İtibar gördüğü hem benim ifademde hem başkalarının ifadesinde herhalde geçti çokta itibar görüyordu alay komutanları nezdinde.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Şenol Bozkurt herhangi bir paşanın vesairenin korumalığı, yaverliği gibi bir görevi var mıydı?”

Gizli Tanık Efe: “Yok olduğunu zannetmiyorum. Daha önce İncesu Jandarma Komutanıymış Hacılar Jandarma Komutanlığı yapmış Şırnak’ta çalışmış çalıştığı yerlerde buralar. Yani öyle merkezde falan çalışmamış. Veya bir generalin korumalığını yapmış olsa yapmışta olabilir bilemiyorum ama bana söylemedi.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Normalde hani askeri hiyerarşide etkinliğin değişik nedenleri vardır; rütbe, konum vesaire gibi onu o yüzden soruyorum size.”

Gizli Tanık Efe: “Hakim Bey Şenol Komutan o alay komutanlarının karşısında bacak bacak üzerine oturan biriydi benim gördüğüm odur.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bu İsmailağa Cemaatiyle ilgili soruşturma devam etmiş 2 yıl kadar herhalde sürmüş.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bir muktezaya bağlanmış mıdır bu, sizin

bulunduğunuz zamanda muktezaya bağlandı mı?”Gizli Tanık Efe: “Benim bulunduğum zamanda operasyon oldu zaten onun öncesini de

biliyordum ben operasyon olacağını dinlemelerde yapılıyordu. Önleyici dinleme yapılıyordu işte harici dinlemede işte bu örgütleri dinliyoruz PKK’yı DHKP-C’yi dinliyoruz adı altında alınan kararlarla da dinleme yapılmıştı önce. Daha sonra.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “bunu neye dayandırıyorsunuz yani DHKP-C, PKK dinleme.”

Gizli Tanık Efe: “Hakim kararı o şekilde verildi.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani bunun somut delili var mıdır onu soruyorum.”Gizli Tanık Efe: “Tabi o dosyada var Hakim Bey İsmailağa Cemaatiyle ilgili soruşturmanın

konusu şuydu; izinsiz Kuran Kursu açmak onunda cezası yok idari para cezası var. Bu şekilde o cemaate karşı bir şey yapamayacaklardı dinleme yapamayacak bu şekilde dinleme

80


alamayacaklardı alamadılar da zaten. Daha sonra örgüt adı altında bu kararı aldılar hakimlerden o dosyada İsmailağa Cemaati dosyasında bu kararlar var.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Şuanda dosya.”Gizli Tanık Efe: “Dosya Erzurum savcılığına intikal etti.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Devam ediyor yargılaması.”Gizli Tanık Efe: “Dava açıldı dava açıldı ama yargılama henüz daha bitmedi

zannedersem.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Şöyle bir ifade kullandınız tam size. Dursun Çiçek’in

Konak Mazlum Otelde kalma iddiasıyla ilgili konuştuğunuzda; İlhan Cihaner şöyle yaptı; İlhan Cihaner’in nüfustan tanıdığı güvendiği birini arayaraktan Dursun Çiçek isminde kim varsa Erzincan'da onların kimlik bilgilerini istedi ve kaç kişi çıktı bilmiyorum ama başka bir Dursun Çiçek’in kimlik bilgilerini daha sonra getirip orada kullandılar. İçeriğini Dursun Çiçek orada kaldı. Getirip kullandılar içeriğini. Dursun Çiçek orada kaldı soracağınız bir husus varsa daha da şuan aklıma gelebildiği kadarıyla anlatmaya çalışıyorum ben demişsiniz. Bu nüfustan tanıdığı kişi kimdir? İlhan Cihaner’in yani böyle Dursun Çiçek için bu isimle başka kimse var mı diye araştırma yaptırttığı?”

Gizli Tanık Efe: “O kişiyi tanımıyorum Hakim Bey kim olduğunu bilmiyorum.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani siz bürokrat.Mahkeme Başkanı: “Bunu birisi söyledi size dediniz.”Gizli Tanık Efe: “Ha onu bana söyleyen kişi Şenol Komutan. Bu benim net bir bilgim değil

onu da başında ben söylemiştim. Dursun Çiçek ilgili net bilgimin sadece onu görmem olduğunu onun dışındaki şeylerin tamamen duyumuma dayalı olduğunu söyledim ben size.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Şöyle bir ifadeniz var; ifademde var yani. Dünkü ifadenizi okuyorum. İfademde var aslında şuan anlatacağım çok şey varda yani mesela şunu söyleyeyim size. O dönemde Cihaner’in dediklerini yapmadım o 22 kişilik liste vardı ya ev listesi o benim elime geçti o benim elime geçti burada hakikaten Cihaner adam gibi bir soruşturma yapıyor olsa hakikaten suçluları yakalamak gibi hevesi olsa ben kesinlikle o listeyi kimseye vermezdim. Orada 22 kişilik bir liste vardı basılacak evler basılacak ve silahlar konulacaktı o evlere. Bu liste elime geçince bir insanın vicdanı vardır yani masum insanların evine silah kim olursa olsun silah koydurmak. Bu liste sizin elinize nasıl geçti?”

Gizli Tanık Efe: “Bu listeyi şöyle, tabi oluşturulan bir liste değil ben isimleri hafızamda tuttum orada. Ev hangi isimler olduğu işte il o cemaatin il abisi o cemaatin il abisinin altında olan 3, 4 kişi onları hafızamda tuttum ve bir kağıda yazdım.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bu bir yerde mi konuşuldu nasıl oldu?”Gizli Tanık Efe: “Yani bu bir çıktı değil o zaman zarfında bir yerden çıktı mıktı almadım

tabi ki. Bu şekilde kendi o birkaç günlük belki birkaç haftalık zaman zarfı içerisinde kendi şahsi çabamla öğrenmiş olduğum isimler veya o cemaatin o şey içerisinde artık.

Mahkeme Başkanı: “O liste neredeydi kimdeydi o liste? (3, 4 kelime anlaşılamadı)?”Gizli Tanık Efe: “Liste derken onu ben kendi elimle kendim yazdım listeledim diyorum

ben, onu.”Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani bu konuş, nerede konuşuldu bu 22 kişi ismi?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi Cihaner’le dediğim gibi sık sık görüşmelerimizde bu cemaatin

abileri kimdir? Onun altında çalışan işte il rehberi diyorlar il abisi, bölge abisi alacağı kişilerin bunlar olduğunu bana söylemişti. İşte baş rehber diyorlar okullardan mesul rehber diyorlar o şekilde onlar bellidir zaten o cemaatte o şekilde ben not aldım. Liste derken yoksa bir şey çıktısı değil bir bilgisayar çıktısı değil.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bu Ortatepe Köyünden bahsettiniz, Erzincan'ın Ortatepe köyünde bir kısım mühimmat bulunmuş.”

Gizli Tanık Efe: “Evet bununla ilgili ilk bilgiler bana gelmişti.”

81


Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Bulunduğu sırada orada mıydınız siz veya bunun?”Gizli Tanık Efe: “Ben o zaman geçici görevle oradan ayrılmıştım bulunduğu zaman

içerisinde fakat onunla ilgili ön hazırlıkları ben yapmıştım. Elime o köyün muhtarı değil de o köyde bulunan veya o köye yakın bulunan birkaç kişinin şifahi beyanları oldu. Ben bunu Başsavcı beye ilettiğimde bu da bunun ancak 6136 kapsamında olabileceğini söyledi daha sonra o kişiler bir daha gelmediler. Ondan sonra da benim tayinim çıktı ben bu bilgileri verdim benden sonra gelen savcıya da söyledim bak böyle böyle şeyler var söylentiler var Ortatepe Köyünde olduğuna dair.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Mühimmatın cinsi neydi size ulaştığı an itibarıyla sizin aktardığınız?”

Gizli Tanık Efe: “Başbağlar olaylarında o bölgede önce dağıtılan mühimmatlardan bahsediliyordu 93 yılında o mühimmatların köylere dağıtıldığını hem Alevi köylerine hem Sünni köylerine dağıtıldığından bahsediliyordu. Nitekim söylenenler doğru çıktı köyde uzun namlulu silahlar, roket atarlar o şey soruşturma içeriğinde var. Mühimmatlar bulundu el bombaları bulundu.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: “Yani size aktarıldığı an veya sizin vakıf olduğunuz an böyle miydi?”

Gizli Tanık Efe: “Ve aktarıldığında, bana uzun namlulu silahlar olduğundan bahsediliyordu. Bunu ben söylediğimde 6136 sayılı kapsamında değerlendirilir dedi ve ondan sonra beni HSYK başka bir yere geçici bir görevle görevlendirdi. Fakat ben oraya gelen savcı arkadaşa böyle böyle bir bilgi var ama daha kayda alınmadı. Çünkü insanlar temkinliler soruşturmayı ben açamadım bunlarla ilgilen dedim. Daha sonra Ortatepe Köyü muhtarını çağırmışlar, ifadesini almışlar yerini göstermiş orada uzun namlulu silahlarla beraber aynı zamanda roketatarlar ve el bombaları çıktı. Onlar tutanak altına alındı. Bu konuyla ilgili de bir astsubay tutuklandı belki araştırılsaydı o soruşturma biraz daha geniş olsaydı birçok köyde birçok mühimmatta çıkabilirdi.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Birkaç sorum daha olacak.”Gizli Tanık Efe: “Buyurun Hakim Bey.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Saztepe köyü muhtarını tanır mısınız

Abdurrahman Beyli’yi?”Gizli Tanık Efe: “Hayır onu tanımıyorum. o olayın olduğu bölgedeki şehit olduğumuz

şehitlerimizi verdiğimiz bölgedeki köyden bahsediyorsunuz herhalde Saztepe.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Başka bir yerde ismi geçiyor bu ondan bir tabanca

alınmış.”Gizli Tanık Efe: “Yok. Yok bilmiyorum Hakim Bey.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Onunla ilgili.”Gizli Tanık Efe: “Başka sorunuz var mı?”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Onun ismi şeyde geçiyor. Tanık Munzur’un

ifadesinde geçiyor. Abdurrahman Yüksek’i tanır mısınız? Abdurrahman Yüksek.”Gizli Tanık Efe: “Hayır tanımıyorum Hakim Bey. Abdurrahman isminde tanıdıklarım var da

soyadı Yüksek mi bilmiyorum.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yaşar Baş ile herhangi bir husumetiniz var mı?”Gizli Tanık Efe: “Hayır hiç olmadı.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yaşar Baş’a İskender Büyük diye bir lakap takıldığı

oldu mu?”Gizli Tanık Efe: “Şey İlyas Meral ona İskender abi diye sürekli takılıyordu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Niçin böyle söylediğinizi biliyor musunuz?”

82


Gizli Tanık Efe: “Yani herhalde o zamanlar o İskender Büyük biraz revaçtaydı ondandır diye takıl, takıldığını tahmin ediyorum ama kendisine Ankara’dan galiba bir zarf göndermiş ve üzerinde Sayın İskender Büyük’e diye yazmış. Onu da duydum.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet. Şimdi o konuyla ilgili soracaktım. Siz Yaşar Baş’ın laptopunda işte çok önemli bilgiler olduğunu söylediniz bahsettiniz. Yaşar Baş’ın şöyle bir beyanı var. CMK 250. maddesi ile yetkili Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığında 11.02.2011 tarihinde vermiş olduğu bir ifade var Yaşar Baş’ın.

Gizli Tanık Efe: “2010.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İki bin 2010 pardon. İşte birkaç kez ava gittim bir iki

sefer zaten buna dair yanımızda resimlerimizi görürsünüz. Bu Yaşar Beyin Baş’ın kendi beyanı. Bir defa Şenol ben Özden, Abdurrahman Yüksek ve sizden bahsediyor beraber ava gittik ve resim çekildik.”

Gizli Tanık Efe: “Evet o Abdurrahman dediği kişi işte kendisi Malatyalıdır Elazığ da Malatya da şirketleri vardır. 3. ordunun da bütün gıda iş ihalesini alan kişidir. Saldıray Berk ile de bu münasebetle çok rahat görüşen bir insandır o kişi Abdurrahman. Santafe jeepi vardır. Hundai Santafe. Soy ismini bilmediğim için o kişi evet. Gittik evet.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İfadesinde şöyle devam ediyor. Alt kısımda, İlyas Meral kullanılmaya müsait birisidir. Ve sizden bahsederek İlyas’ı sizin kullandığınızı iddia ediyor. Ne diyorsunuz?”

Gizli Tanık Efe: “Yok ben İlyas’ı hiç kullanmadım öyle bir şeyim yok zaten benim. Kullanılmaya müsait biriyse kendileri kullanmıştır. Eğer bir örgüte mensupsa İlyas Meral onlar kullanmışlardır. Ben İlyas Meral’e sadece ve sadece tavsiyede bulundum bir abi olarak öyle söyleyim size abi derken kendisiyle ben savcı sıfatıyla muhatap olmuyordum. Beraber yolculuk yaptığımızda ava gittiğimizde hatta bana çoğu zaman savcı demeyin diyordum bu bir resmi şey. Tavsiyede bulundum. Kendisi benim tavsiyelerimin hiçbirini yapmadı gidip ifade falan vermedi. Mesela o ortamı kameraya aldığını söylemiştim onları kayıtları istedim belki önemli şeyler çıkar diye onları vermedi. Yani ben hiç öyle bir kullanma işine girmedim İlyas Meral’i.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şöyle devam ediyor, daha sonra da Şenol Bozkurt kullanmaya başladı. Şenol Bozkurt ve İlyas Meral gıyaplarında birbirlerine karşı sürekli hakaret ediyorlar buna rağmen yine de görüşmeye devam ediyorlar hatta en son Şenol ile yapmış olduğum bir görüşmede Şenol’un Şenol İlyas’ı kendi arabasına aldığını getirmediğini çalındığını karakola gidip arabasının çalındığını söyleyerek İlyas’ı şikayet edeceğini söylemesine karşın sonra öğrendiğime göre İlyas o akşam Şenollarda kalmış. Diye böyle bir beyanı var. Araları nasıldı İlyas Meral ile Yaşar Baş’ın arasındaki durum nasıldı?”

Gizli Tanık Efe: “Ya İlyas Meral biz o dönemde sıkıntı yoktu bildiğim kadarıyla.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bir husumet var mıydı aralarında?”Gizli Tanık Efe: “Yok hayır husumet yoktu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Yaşar Baş’ın bahsettiği laptopla ilgili olarak Yaşar

Baş kendi beyanında şöyle diyor. Bu İlyas Meral’den bahsederken hatta benim işyerimden ele geçirilen laptopu ben İlyas’a hediye etmiştim. Ancak paraya sıkışınca ben laptopu aldım. Bu laptopun içerisinde İlyas ile ilgili bilgiler olabilir. İlyas Meral Erzincan Başsavcısına rüşvet aldığı iddiasıyla ifade vermiş. Ben bu olayı Erzincan baş, Erzincan savcılığında öğrendim. Ben de bununla ilgili olarak ifade verdim ve böyle bir rüşvet alma verme olayının olmadığını ifade ettim. Asılsız iddia ortaya at koyduğu için İlyas hakkında soruşturma kapsamında yakında gümletirler şeklinde ifade kullandım. Yani bir ara İlyas Meral de tarafından kullanıldığını söylüyor laptopunun daha sonra geri aldığını söylüyor. Yani sizin o Yaşar Baş’ın laptopunda gördüğünüz bilgiler hangisine aitti. Yani Yaşar Baş’ın kendi kaydettiği mi yoksa İlyas Meral’in kayıt ettiği bilgiler mi bu konuda bir somut bilginiz var mı?”

83


Gizli Tanık Efe: “Somut, af edersiniz somut bir şey söyleyemem çünkü Yaşar Baş’ın bir bürosunda av bayiinde kullanmış olduğu bilgisayar vardı. Laptop değildi o. Bir de avcılar kulübünde kullanmış olduğu bilgisayar vardı. Bir de kendisinin bir yeni laptopu vardı. Belki eski laptopu ona vermiş olabilir.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu konuda bir şey duydunuz mu İlyas Meral’den veya Yaşar Baş’tan?”

Gizli Tanık Efe: “Yok yok hiç duymadım Hakim Bey vermiş o konuda bir alışverişleri olduğunu duymadım. Fakat ikisi beraber maden işletmeciliği yapıyordu. İlyas Meral’in maden ruhsatları vardı. Beraber maden işle, bakır madeni krom madeni işlettiklerini ve bu konu ile ilgili sahalar kapattıklarını İlyas Meral’in kapattığı sahaların bir kısmını Yaşar Baş’a jeep karşılığında sattığını duydum ki o jeep İlyas Meral’deki jeep Yaşar Baş’ın almış olduğu jeep diye biliyorum ben. Zannedersem o konuda bir beyan olacak orada.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yaşar Baş şöyle devam ediyor. İlyas Meral jandarma tarafından kullanılan bir eleman olabilir. Bir defasında Ersin üsteğmenden bahsederek onunla birlikte ava giderek onunla görüştüklerini anlatmıştı. Üstü kapalı konuşmuştu. Ben de detayını sormadım. İlyas Meral bana istememe uyarmama rağmen İskender Büyük lakabını takmıştı. Sebebi ise İskender’e benzediğimi söylüyordu. Hatta işyerinde ele geçirdiğim laptopu bana Ankara’dan gönderirken kutusunun üzerine kendi ismini değil İskender Büyük yazarak göndermişti. İlyas Meral her türlü suiistimale açık ve kullanılmaya müsait bir insandır. Bu kapsamda Şenol Bozkurt da İlyas’ı kullanmış olabilir demiş. Bu konuda bilginiz var mı veya bu beyanlar doğru mu?”

Gizli Tanık Efe: “Beyanlar ya kullanılmaya müsait.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ya da İskender Büyük kullandığını söylediniz.”Gizli Tanık Efe: “Beyan demek ki, kendisi de söylüyor jandarma tarafından kullanıldığını

söylüyor İlyas’ın ki kendisi kesinlikle yani İlyas kullanılan insansa kendisi kullanıyordur İlyas’ı en çok. Çünkü İlyas’ın Erzincan da evi dışında sürekli takıldığı mekan Yaşar Baş’ın işyeriydi. Bide il spor müdürlüğündeki sahada o öğrencilere vermiş olduğu işte futbol eğitimi yeriydi onun dışında gününün büyük bir kısmı zannedersem av bayiinde geçiyordu onun işlerine yardım ediyordu. Yani başka şekillerde kullanılmış olabilir İlyas Meral’i. Yoksa yani niye lap özel laptopunu versin niye ona araba alıp versin sonradan da galiba duyduğum kadarıyla Balıkesir’in Kalkın beldesinde beraber süt entegre tesisi kurmuşlar diye duydum ikisi beraber.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Hüdayi Ünlüer’den bahsettiniz. Mehmet Koral diye birini tanıyor musunuz?”

Gizli Tanık Efe: “Hakim Bey soy isimleri tam şey yapamıyorum mesela Abdurrahman’dan bahsettiniz soy ismini hatırlamıyorum ama bahsedince o Abdurrahman olduğunu ben söyledim size. Ama isim olarak Mehmet olarak tanıdıklarım var ama o soy isimde hatırlamıyorum. Ama tanıyor da olabilirim ama soy ismini de bilmiyorum.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu av sırasında çektiğiniz fotoğraflardan bahsettiniz. Bir de Şömine kafede çekilen kamera kaydından bahsettiniz. Bu fotoğraflar ve kamera görüntüleri nerededir?”

Gizli Tanık Efe: “Şu an Erzurum özel yetkili savcılığında.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani sizde herhangi bir kopyası var mı?”Gizli Tanık Efe: “Yok oraya verdim ben orada var.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu İlyas Meral’in de o Şömine kafede kamera

çekiminden yaptığınızı söylediniz. Ne kadar sürdü yani siz ordan saat 10 civarında ayrıldığınızı söylediniz daha devam ediyor muydu bu görüntüler?”

Gizli Tanık Efe: “Ondan sonra zannedersem bir iki saat daha kalmışlar. Tam zaman olarak söyleyemeyeceğim ama ben saat dokuz buçuk on gibi ayrıldım oradan. Yani çekip

84


çekmediği hususunda da net bir şey söyleyemem tamamen İlyas Meral’in beyanıdır. Çok ısrar ettim o kayıtları bana vermesi için vermedi.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şunu soruyum yani siz on civarında ayrılmışsınız ya Şömine kafeden.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ayrılır, ayrılırken İlyas Meral daha kayıt yapmaya

devam ediyor muydu kaydediyor mu?”Gizli Tanık Efe: “Yok onu hiç kayıt yaparken görmedim. Elinde bir kamera ile

gördüm ama ya illa böyle şey yaparken hiç görmedim. Kameraya çekerken görmedim ama elinde bir kamera vardı getirmiş getirmişti oraya ufak bir kamera vardı.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani kullandığını görmediniz.”Gizli Tanık Efe: “Kullandığını görmedim hayır. Bir kamera gördüm benden sonra çekim

yapmış olabilir. Yaptığını söyledi bana yalnız.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Dursun Çiçek tarafından hazırlandığı iddia edilen

irtica ile mücadele eylem planı bunu bu planı duydunuz mu?”Gizli Tanık Efe: “Evet duydum.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne zaman duydunuz ilk ne zaman duydunuz?”Gizli Tanık Efe: “Şimdi ben ifade vermeden önce bununla ilgili zaten haberler çıkmıştı.

Okudum herkesin bütün vatandaşların okuduğu gibi ben de okudum. Kafama ilk şu uyandı aaa dedim bunun aynısını Erzincan da fazlası vardı dedim yani. Faz, fazla.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Tarih verebilir misiniz yani yıl olarak ay olarak?”Gizli Tanık Efe: “Yani Erzurum da ifade vermeden ki o zamanlar İzmir’deydim ben. Üç

dört ay önce olabilir. Tam hatırlamıyorum ama o civarlardaydı herhalde daha sonra gittim zaten ifade verdim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu İlyas Meral işte var olduğu iddia edilen Ergenekon’dan bahsetmiş. Bu ismi ilk defa ne zaman duydunuz yani?”

Gizli Tanık Efe: “Ben Ergenekon’u.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İddia olunan Ergenekon örgütü.”Gizli Tanık Efe: “Daha önce görev yapmış olduğum yerde Karadeniz bölgesinde

duymuştum.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yine yıl ay olarak verebilir misiniz tarih verebilir

misiniz?”Gizli Tanık Efe: “2007’nin başlarıydı herhalde.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İki bin?”Gizli Tanık Efe: “2007’nin başlarıydı. Daha önce Karadeniz de görevliydim ben o

zamanlar işte o 27 tane el bombası ile beraber o süreçten itibaren duymaya başladık basında.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet, Şu Ümraniye de ele geçen bombalardan ele

geçmesinden sonra duydunuz.”Gizli Tanık Efe: “Evet yani ondan sonra işte şu atabeyler çetesi Ümraniye de ele geçen

bombalar. Basından duyduk yoksa bir resmi belgesini görmedik bunun.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Erzurum da Erzincan da öğrenci gösterileri oldu

mu?”Gizli Tanık Efe: “Erzincan da her hafta öğrenci gösterileri oluyordu. Her hafta neredeyse.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu konuda herhangi bir somut bilginiz var mı yani

netice itibariyle bahsettiğiniz kişilerle ilgili?”Gizli Tanık Efe: “Tabi yani bunu şimdi şöyle Erzincan merkezde dört yollu denilen bir

mevki vardır. Orada genelde gösterilerin büyük bir kısmı orada olur. Bir kısmı da üniversitenin içerisinde olur. Üniversite içerisinde olan gösteriler çatışma halinde olur. Öğrenciler birbirlerine

85


girerler. Bu çok sık oluyordu Erzincan da. Çünkü Erzincan da dediğim gibi dün de ifademde söyledim orada okuyan öğrencilerim büyük bir kısmı o bölgedeki Kürt vatandaşlardan.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bunları onları anlattınız.”Gizli Tanık Efe: “Onları anlattım. Aynı zamanda merkezde özellikle üzümlü bölgesi

Erzin… milliyetçi ülkücü denilen kesimin merkezi olarak Türkiye’deki merkezi olarak bilinir. Üzümlü ilçesi.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu çevrenizde bahsettiği ismi de geçen kişilerle bir bağlantısı olduğu konusunda herhangi bir bilginiz var mı?”

Gizli Tanık Efe: “Affedersiniz tam.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani bu öğrenci gösterilerinin.”Gizli Tanık Efe: “Yani yönlendirildiği hususunda.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “İfadede bahsettiğiniz isimler falan var bu konuda

herhangi bilginiz var mı?”Gizli Tanık Efe: “Tabi ki bakın ben ifademde bahsettim. Ali Osman diye bir şahıstan

bahsettim ben size. Bu alperen gençliğinin Erzincan’daki en önde olan kişisidir. Kendisi mavi gözlü uzun boylu şişman iri yarı biridir. Hüdayi Ünlüer’in de çok samimi arkadaşıdır çok Hüdayi Ünlüer ile belki yani büyük bir kısmını orada geçir karargah olarak da ora karargah demeyim de yani yer olarak oraya sık sık gider gider gelir. Ali, Ali Os… Ali Osman. Ali Osman.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kaç defa gördünüz?”Gizli Tanık Efe: “Ali Osman’ın beyanıdır bu bana karşı söylemiş olduğu beyanı. Ben onu

orada görmedim o kendisinin bana söylediği şeydir. Ali Osman bu konuda kesinlikle alperen gençliğini yönlendiren kişidir. Ben bunu bizzat İlhan Cihaner’in de katıldığı, katıldı derken tertiplediği toplantıda Ali Osman’ın da katıldığı toplantıda bunu gördüm. Öğrenciler sokağa buradaki konuşmalardan sonra kesinlikle çıkartıldı. Mesela ben bir, ben bir.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kaç gün sonra, kaç gün sonra?”Gizli Tanık Efe: “Ben, ben şunu söyleyim bakın Hakim Bey ben orada birkaç tane kafenin

basıldığını ülkücü gruplar tarafından basıldığını tartak orayı harabeye çevirdiğinden bahsettim. Mesela bir baraka kafeden bahsettim. Oranın basılıp ülkücü, ülkücü ve alperen gençliği grupları tarafından yakıldığından bahsettim. Orası Kürt grupların Kürt öğrenci Kürt kökenli öğrencilerin katıldığı ve örgüt sempatizanı olan grupların katıldığı baraka isimli kafedir. Buna benzer bir iki tane kafe vardır. Burası sık sık işte bu olaylar o yüzden oluyordu sık sık ülkücü alperen ve şey tarafından basılan yerlerdi çok kavga çıkıyordu bu yüzden. Burada konuşulan şeyler uygulanıyordu. Yoksa Ali Osman’ın orada ne işi var. O şeyi ülkücüleri temsil eden vatandaşın ismini hatırlayamadım. Ama zannedersem o dosyada onun beyanı olması lazım. O dosyada öyle bir kişinin beyanı var. İsmini tam hatırlamıyorum çünkü kendisi şunu gazetelerde okuduğum kadarıyla bizi sürekli sokağa çıkma hususunda tembih ediyorlardı ülkücü öğrencileri örgütlememiz hususunda tembihte bulunuyorlardı ifadesini haricen gazetelerden okudum ben.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ali Osman soyadı nedir?”Gizli Tanık Efe: “Hakim Bey soy ismini hatırlamıyorum fakat şu an Giresun da yaşıyor

kendisi. Giresun da bakır, gümüş, bakır eşya satıyor.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kaç yaşında?”Gizli Tanık Efe: “35-36 yaşlarında. Masmavi gözleri var. Yaklaşık 120-130 kilo civarında

iri yarı bir şahıstır kendisi.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani belirgin bir özelliği var mı bunların dışında?”Gizli Tanık Efe: “Bunların yani tuttuğunu koparan da bir insandır yani.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Mesela orta boylu mu kısa boylu mu saç rengi?”Gizli Tanık Efe: “Uzun boylu uzun 120-130 kilodur uzun boyludur en belirgin özelliği mavi

gözlü olmasıdır ve şişman olmasıdır. İsmi de Ali Osman’dır.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Ali Osman’ı toplantıda gördüğünüzü söylediniz.”

86


Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Nasıl bir toplantıydı kimler katılıyordu?”Gizli Tanık Efe: “Ali Osman bir gün, bir gün bana dedi ki başımız kötü başım kötü şekilde

belaya girecek dedi. Kendisiyle Erzincan sokak caddesini gezerken karşılaştım ben. İsmini tam hatırlayamıyorum Hüdayi Ünlüer’in bir müdürü vardı cep telefonumda ismi de kayıtlı ama hatırlayamadım yani kafam durdu. Mesela o müdürü ile yani neredeyse gün boyu hep o müdürle gezerdi. Hüdayi Ünlüer’in Ünlüer et tesislerinin müdürü vardı. İsmini keşke hatırlayabilsem şu an aslında çokta iyi biliyorum o şahsı. Onunla sık sık gezerdi Hüdayi Ünlüer’in müdürüyle. Kendisiyle caddede Ordu caddesinde yürürken karşılaştım tarihini de tam hatırlamıyorum başımız çok sıkı… çok ciddi belaya girecek işte korkuyorum diye bir beyanı olmuştur öyle yanı çokta fazla durmadım öyle söyleyip geçti.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki sormadınız mı nasıl belaya girecekmiş?”Gizli Tanık Efe: “Yok hiç sormadım, sormadım daha sonra öğrendim ben Giresun’a

gitmiş. Kaçmış Giresun’a gitmiş.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ne yapmış dediniz?”Gizli Tanık Efe: “Giresun iline gitmiş.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki toplantılardan bahsettiniz yani Ali Osman’ın

toplantılara katıldığından bahsettiniz. Kimler katılıyordu kaç defa gördünüz? Bir defa mı birkaç defa mı gördünüz?”

Gizli Tanık Efe: “Ben Ali Osman’ı o şimdi ben zaten Erzincan jandarma komutanlığına sık sık giden bir insandım. Orada istihbarat şubede yapılan toplantılara toplantı derken o buluşmaya iki defa katıldım. Birinde Ersin üsteğmen İlhan Cihaner ben birkaç tane de orada astsubay onların tam isimlerini hatırlamıyorum mesela Serkan mıydı yine mavi gözlü bir astsubay vardı. İstihbarat şube müdürü, Ali Osman, bir köy muhtarı, hangi köy olduğunu hatırlamıyorum fakat Alp karakolunun karşısındaki köylerden birinin muhtarı olduğunu hatırlıyorum. Bunlar vardı ben sadece orada dinleyici olarak gittim fakat böyle bir toplantı olacağını bilsem bunların konuşulacağını bilseydim kesinlikle oraya gitmezdim.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu buluşmada neler konuşuluyordu?”Gizli Tanık Efe: “Burada konuşulan şey dediğim gibi öğrenci hareketleri konuşuluyordu.

Öğrenci hareketleri.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani nasıl konuşuyorlardı yani?”Gizli Tanık Efe: “Ortamın gergin olması bizim işimize yarar. Mümkün olduğu kadar ortam

gerilsin babında şeyler konuşuluyordu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kim söylüyordu bunu?”Gizli Tanık Efe: “Bunu söyleyenler istihbaratçılar da aynı şeyi söylüyorlar Cihaner’in

telkinleri vardı bu konuda. Ne yapabiliriz peki bu hususla ilgili olarak. Mesela Ali Osman bizim arkadaşlarımız var o konuda harekete geçiririz diyordu yani bir fikir teatisi müsademeyi efkar tarzında herkes fikrini söylüyordu orada.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi komutan derken yani hangi komutan isim verebilir misin?”

Gizli Tanık Efe: “Ersin üsteğmen ile kendi beyanında var. El yazısında o çıktı zaten. Ersin üsteğmen mesela bunu notta aldı. Ortam gerilecek terör eylemleri terör eylemleri derken yani böyle illa silahlı olması şart değil artırılacak şeklinde şeyi var. O dosya içerisinde var. el, elle.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi iki toplantıya katıldığınızı söylediniz.”Gizli Tanık Efe: “Evet diğerinde çok ciddi şeyler konuşulmadı diğer katıldığım şey şeyde

toplantıda. Sadece orada kısa bir süre bulunup çıktım ben. Orada da mesela şeyler yoktu o Ali Osmanlar falan yoktu ama sadece birinde gördüm Ali Osman’ı.”

87


Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki bu toplantılarla daha sonra meydana gelen veya daha önce meydana gelen gösterilerin öğrenci gösterilerinin ilgisi nedir yani aralarında ne kadar süre var?”

Gizli Tanık Efe: “İlgisi o toplantılarda konuşulan şeyler bunlar konuşuluyordu emniyette daha sonra genelde emniyet bölgesinde oluyordu bu. Bu tür eylemler. Sık sık önlem alıyordu. Sık sık işte artık çevik kuvveti getiriyorlardı. Başka illerden takviye alıyorlardı. Kaç tane öğrencinin tutuklandığını biliyorum ben o operasyonlarda. 16-17 tane Kürt öğrenci tutuklandı. Kaç kişi hastanelik oldu. Tabi bunların hepsi orda yürütülen soruşturmalarda var.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şimdi bu toplantılarla meydana geldiğini söylediğiniz gösteriler arasında ne kadar fark var, süre var.”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi Ali, Ali Osman’ın birebir kullanmış olduğu yaklaşık 10-15 kişilik bir grup var. Ali Osman isimli şahsın. Bunlar o kişiler o gösteride mutlaka vardır. Mutlaka. Mesela ben o gösteriler olurdu biz Erzincan’ın bir tane caddesi var bir tane meydanı var. Oradan geçerken dahi onları biz görüyorduk. Erzincan nüfusu zaten ne kadar ki 60-70 bin normal sivil nüfusu var 20 bin taneye yakın da asker var. Toplam 80 bin nüfusu var. Ama merkez çok küçük bir yer. Ordu caddesi var bir meydan var.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yani Ali Osman o 15 kişilik grupla bağlantısını nasıl kuruyorsunuz?”

Gizli Tanık Efe: “Şimdi Ali Osman’ın çevresi, çevresinde gezen çevresinde gezen kişiler belli iri yarı ondan sonra simaen az çok hatırlıyorum. O tür insanlar sık sık yani tek gezmiyor. Gezdiği birkaç kişi var onlar da genelde mesela o meydanlarda bir defa gördüm ama Ali Osman genelde onları görevlendiriyordu.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Peki, Ali Osman’ın o gösterilere katıldığına dair herhangi bir görgünüz var mı yani daha sonra bu konuda açılmış herhangi bir soruşturma bir iddia var mı?”

Gizli Tanık Efe: “Şu olabilir. Şimdi. Öyle bir şey olduğunu bilmiyorum ama o meydanda bulunan o zamanlar Mobese sistemine daha geçmemişti Erzincan sadece meydanda kameralar vardı. Ve emniyette o toplantıya katı, şeye katılan gösteriye katılan kişileri haricen kameraya çekiyordu. Belki o kamera kayıtlarında Ali Osman ve ekibini teşhis edebilirim eğer temin edilirse.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet bunu Erzincan avcılar kulübü var Yaşar Baş’ın olduğu.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Başkanı olduğu bir kulüp. Oralara gider miydiniz yani

avcılar kulübüne gider miydiniz?”Gizli Tanık Efe: “Evet okey akşamları okey oynardık o grupta ama sık değil.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Her gün gitmezdiniz.”Gizli Tanık Efe: “Yok her gün değil sık değil.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kaç günde bir giderdiniz?”Gizli Tanık Efe: “Belki haftada bir veya 15 günde bir giderdim.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Kimler giderdi o kulübe?”Gizli Tanık Efe: “O kulübe yani zaten genelde avcılar gelirdi beş yüze yakın üyesi var

kulübün. O avcılar gelirdi. Onun haricinde mesela il milli eğitim müdür yardımcısı gelirdi. İl milli eğitim müdür yardımcısı.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Hayır şimdi bu ifadenizde bahsettiğiniz şahıslar nasıl İlyas Meral?”

Gizli Tanık Efe: “Tabi tabi onlar onlar mutlaka geliyorlardı yani.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Şenol Bozkurt Başçavuş?”Gizli Tanık Efe: “Şenol Bozkurt biz birçok defa gittik orada okey oynadık.”

88


Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Mesela Ersin üsteğmenden bahsediyorsunuz yani bu kişiler geliyorlar mı ifadenizde bahsettiğiniz şahıslar geliyorlar mıydı?”

Gizli Tanık Efe: “Ersin üst, üsteğmeni orada hiç okey oynarken görmedim ama Şenol komutanla kendimiz de yani sık gittik orada okey oynadık.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Mesela İlhan Cihaner gider miydi avcılar kulübüne?”Gizli Tanık Efe: “İlhan Cihaner’i hayır hiç orada okey oynarken görmedim. Ya da İlhan

Cihaner’i okey ya okey sevmez zaten İlhan Cihaner evet.””Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Mesela Özkan Irmak gider miydi? Özkan dı galiba

değil mi Özcan Irmak?”Gizli Tanık Efe: “Özden Irmak ile bir, birkaç defa gitmiş olabilirim. Ama İlhan Cihaner’i ben

orada hiç görmedim. Zaten İlhan Cihaner okey oynamaz.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “O Zirek var Erkan Zirek miydi Serkan Zirek evet.”Gizli Tanık Efe: “Erdal Zirek genelde Şömine kafede sık sık duran bir kişi o olduğu için

orayı çok terk edemiyor. Dolayısıyla pekte gitmiyordu oraya.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Yaşar Baş devamlı bulunur muydu orada?”Gizli Tanık Efe: “Yaşar Baş gündüzleri av bayiinde akşamları da avcılar kulübünde

olurdu.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Ankara av federasyonu başkanı veya onunla ilgili

bir şahısta var Nedim Bargın mıydı?”Gizli Tanık Efe: “O Albaydan mı bahsediyoruz acaba?”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Evet.”Gizli Tanık Efe: “Evet, o mesela onlar gelirdi onlarla beraber.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “O gelir miydi yani gelir di diyorsunuz kaç defa

gördünüz orada?”Gizli Tanık Efe: “Gelirdi evet o Albayla. Mesela Yaşar Baş aynı zamanda ud çalar kendisi.

Bunların haftalık ud çalma şeyleri olur günleri olur. Orada avcılardan oluşturulmuş bir koro vardır. Ha onunla ilgili de ben yine o hoş bir ortam vardı çekmiştim orada da beş altı tane Albay vardı onu da bir şeye bildirdim Erzurum’daki Savcı beye onun dökümünü aldı kamera kayıtlarına baktı. Yine cep telefonu kaydıydı o. Mesela orada da öyle bir or… öyle bir ortam derken yani bir onların oluşturduğu avcıların oluşturduğu bir koro vardı. Sazlı sözlü Yaşar Baş’ta orada ud çalar çokta güzel ud çalar kendisi. Orada mesela Nedim Albay o diğer Albaylar gelmişti ama normal bir gelmişler okey oynamışlar sonra böyle bir eğlence olmuştu. Çiğköfte yapmışlardı orada. O şekilde bir şey olmuştu.”

Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bu Erzincan orduevinde sabah kahvaltısında gördüğünüzü söylediğiniz Dursun Albay huzurda bulunan Dursun Çiçek midir?”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Bakar mısınız?”Gizli Tanık Efe: “Evet. Kesinlikle.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Teşekkürler.”Gizli Tanık Efe: “Rica ederim.”Mahkeme Başkanı: "Buyurun, buyurun buyurun. Sizin de sualiniz mi var?”Sanık Serdar Öztürk söz istedi verildi: “Yok özür diliyorum Sayın Başkan ceza

muhakemesi 221/sonuncu maddesi gereği 2 tane çok kısa soru sormak istiyorum anlatımlarından sonradan sorulan sorulara verdiği cevaplarından dolayı.”

Mahkeme Başkanı: "Buyurun.”Sanık Serdar Öztürk: “Şimdi Savcı bey gizli tanıkların yüzde doksanını tanımıyorum

şeklinde bir ifade kullandınız.”Gizli Tanık Efe: “Evet.”

89


Sanık Serdar Öztürk: “Benim bildiğim kadarıyla gizli tanıklar birbirlerine de gösterilmezler birbirlerinden de haberleri olmamaları lazım.”

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk: “Sizin nasıl haberiniz oldu da yüzde doksanını tanımıyorum gibi net

bir ifade kullandınız?”Gizli Tanık Efe: “2, 2, 3 tane gizli tanık deşifre oldu bununla ilgili olarak herkes biliyor

bunu. Kamera kayıtları çıktı oradan gördüm.”Sanık Serdar Öztürk: “Evet.”Gizli Tanık Efe: “Bu konuyla ilgili CHP’li milletvekilleri hakkında biliyorsunuz fezleke

hazırlandı. Gizli tanıklara görüştükleri rüşvet verdiklerine dair mecliste fezleke düzenlendiğini de yine basından öğrendik. Buyurun.”

Sanık Serdar Öztürk: “Şimdi Cumhuriyet savcısı olarak ceza muhakemeleri kanununun 160. maddesini mutlaka ezbere biliyorsunuzdur. Fakat ben yine de çok kısaca okuyacağım. Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gereğini araştırmaya başlar. İster yetkili olsun ister yetkisi, yetkisi yoksa tutanak tutar özel yetkili savcılığa gönderir. Şimdi bir şahıs geliyor size bir terör örgütü üyesi olduğunu söylüyor. Siz cumhuriyet savcısı olarak sadece sanki cumhuriyet savcısı değil de Türk Hava Yollarının Erzincan temsilcisiymişsiniz gibi ona sadece tavsiyelerde bulunuyorsunuz. Yasal gereğini yetkiniz bu konuyla ilgili orada görevli olmanız gerektiği halde yapmamanızın sebebi nedir?”

Gizli Tanık Efe: “Eğer Türk Hava Yollarının temsilcisi gibi.”Sanık Serdar Öztürk: “Onu herhangi bir 3. sını… 3. kişi gibi davranmışsınız o yüzden.”Gizli Tanık Efe: “Eğer bir saniye 3. kişi Türk Hava Yollarının temsilcisi gibi davranmış

olsaydım gidip de Erzurum özel yetkili savcılığına bildiğim şeyleri anlatmazdım. Onun haricinde ben Erzurum savcılığına resmi olarak dolu yazı yazdım. Dolu bilgi belge gönderdim savcı sıfatımla. Bu İlyas Meral’in anlattığı biraz önce anlattığım hususlarla ilgili şeyleri ciddi bulmadığım için kayda, kayda değer.”

Sanık Serdar Öztürk: “Sonradan mı ciddi buldunuz?”Gizli Tanık Efe: “Kayda değer bulmadım zaten anlatmadım normalde burada ama Hakim

Bey sorunca ısrarlı sorunca çok somut olmayan şeyleri söylemek zorunda kaldım. Zaten çok somut olsaydı ben gereğini yapardım kendisine de dedim eğer ciddiysen ki ben onların karşısında savcı sıfatıyla değil yani bir avcı sıfatıyla yanlarındaydım. Ciddiysen git anlat dedim ben birçok defa git anlat dedim. Ama ben ciddi bulmadığım için zaman harcamak istemedim.”

Sanık Serdar Öztürk: “Şimdi bu sorunuzdan cevabını aslında sorum bitmişti tatmin olmadığım için aynı konu ile ilgili bir kere.”

Gizli Tanık Efe: “Sorunuzun cevabı.”Sanık Serdar Öztürk: “Bir kere daha sormak istiyorum şunun için, şunun için. Şimdi

cumhuriyet savcısı sıfatıyla bulunmuyor olsanız dahi dağda bile bu olay avcı olarak bir suça suçu öğrendiğinizde sizin görevinize başlar başlamaz tutanağı tutup siz yani.”

Gizli Tanık Efe: “Biz cumhuriyet savcısı olduğumuz dönemlerde bize ihbarlar gelir çeşitli. İsimli isimsiz ihbarlar gelir. Bunu bütün savcılar hakimler bilir. Ciddiye almış olduğumuz hususları araştırırız gereğini yaparız ama almadığımız hususları araştırmayız.”

Sanık Serdar Öztürk: “Yani bir terör örgütü üyesi.”Gizli Tanık Efe: “Bunun bir takdir gücü vardır şeyi vardır o ondan bahseder zaten zaman

içerisinde ha bir de hemen hemen olması şart değil zaman içerisinde zaten ben gittim kendi üzerime düşen görevi yaptım. Yapmadığım yapmamış olsam ilk defa burada söylüyor olsam belki bu sözünüzde haklı olabilirsiniz. Ama ben bunu iki sene önce yaptım.”

90


Sanık Serdar Öztürk: “Anlamadığım şu 2008’in sonuna doğru ava gittiğiniz vakitlerde bu kişinin size Ergenekon terör örgütü üyesi olduğunu gelen subayların da ava gelen subayların da “

Gizli Tanık Efe: “Evet.”Sanık Serdar Öztürk: “Personelin de aynı terör örgütünün üyeleri olduğunu bunu size bir

şekilde söylediğini ifade ettiğinizi itiraflarda bulunduğunu ciddiye almasanız bile en azından teknik takip başlatılması lazım yani ben mantıken ben böyle düşünüyorum bir hukukçu olarak.”

Gizli Tanık Efe: “Ben, ben edip edinmiş olduğum bilgileri. Ben edinmiş o…” Sanık Serdar Öztürk: “Bunların hiçbirisinin yapılmamış olması normal, normal mi sizce?”Gizli Tanık Efe: “Edinmiş olduğum bilgileri İlyas Meral’den almadım. İlyas Meral’den

almadım. Benim söylemiş olduğum eylemlerin olayların büyük bir kısmı yüzde doksan dokuzu hep İlyas Meral dışındaki kişilerle ilgilidir. İlyas Meral ile anlattığım husus belki yüzde bir yüzde ikilik bir kısımdır.”

Sanık Serdar Öztürk: “Peki.”Gizli Tanık Efe: “Hakim Beyler o konuyla ilgili ısrarlı sorular sorunca ben cevap vermek

zorunda kaldım. Zaman içerisinde İlyas Meral’in söylediği bir kısım şeyler doğru olunca zaten gittim bir sene sonra açıkladım özel yetkili savcılığa da söyledim.”

Sanık Serdar Öztürk: “Bir sene sonra.”Gizli Tanık Efe: “Ama, ama olgunlaşması açısından yani biz hakim.”Sanık Serdar Öztürk: “Yani terör örgütü eylem yapsın adamları öldürsün kessin

olgunlaşsın onu mu beklediniz?”Gizli Tanık Efe: “Biz hakim, hakim, hakim ve savcı hakim ve savcılar bir delil elde

etmeden soyut bir şeyle böyle bir maceraya atılmayız. Kusura bakmayın Serdar Bey.”Mahkeme Başkanı: “Ne zaman Erzurum’a ne zaman başvurdunuz?”Sanık Serdar Öztürk: “Kusura bakmayın bu dosyada bir sürü ihbar mailleriyle bu işler

yürüyor yani hiç kimin olduğu bile belli değil.”Gizli Tanık Efe: “Ben direk şeye.”Mahkeme Başkanı: "Ne zaman başvuruda bulundunuz?”Sanık Serdar Öztürk: “Atan kişi bile belli değil.”Gizli Tanık Efe: “İfade.”Sanık Serdar Öztürk: “Sizin en azından bir şahıs, bir şahıs geliyor anlatıyor bunları.”Gizli Tanık Efe: “Bakın ben 2009, 2009’un sonunda zaten gittim kendim ifade verdim.”Mahkeme Başkanı: "Efendim 2009’un sonunda mı başvurdunuz Erzurum’a?”Gizli Tanık Efe: “Kendim gittim ifade verdim.”Mahkeme Başkanı: "Yani kendiniz gidin kağıtla gidin yani orda ispatı vücut 2009 yılının

sonunda mı verdiniz?”Gizli Tanık Efe: “Sonunda oldu evet.”Mahkeme Başkanı: "Bu.”Gizli Tanık Efe: “Ha arkadaşımız diyorum isminiz ney Serdar.”Sanık Serdar Öztürk: “Serdar, Serdar.”Gizli Tanık Efe: “Serdar Bey, Serdar Bey.”Mahkeme Başkanı: "2009 yılının şimdi size anlatılanlar iki bin doku 2007’nin sonlarına

geldiniz yaklaşık 2 yıl sonra bunları yaptınız.”Gizli Tanık Efe: “2008’in sonundan bahsediyoruz. 2008’in sonu diye söyledik biz.”Mahkeme Başkanı: "2009 (1-2 kelime anlaşılamadı).”Gizli Tanık Efe: “Ben Hakim Beylere evet. Evet.”Mahkeme Başkanı: "Yani hayır, onunla beraber öğrendiğiniz başka şeylerde var bir yığın

şey anlattınız burada.”Sanık Serdar Öztürk: “Arada 1 yıl var.”

91


Gizli Tanık Efe: “Hakim Bey ben bunları normal şartlarda Reis Bey burada anlatma gereği dahi duymuyordum. Niye çünkü zaten inanmamıştım. Soyut geliyor bana. Hakim Bey ısrarla sorunca ben anlattım. Ama Savcı, Savcı beyleri bunu.”

Mahkeme Başkanı: "Efendim somutları da somutları da anlattınız Savcı bey somutlar, somutları da anlattınız ama 2 yıl sonra gidip Erzurum’a bildirdiniz.”

Gizli Tanık Efe: “Tamam yani bana inan, bana inandırı… bana inandırıcı İlyas Meral’i karakter olarak tanımak lazım. Bana inandırıcı değil.”

Mahkeme Başkanı: "Yani Erzurum’a bildirmenizin sebebi daha evvel yaptığınız oradaki kavga mıdır?”

Gizli Tanık Efe: “Kavga derken Hakim Bey.”Mahkeme Başkanı: "E Savcı beyle işte bu şikayetler şunlar bunlar mıdır onun sebebi o

mudur?”Gizli Tanık Efe: “Hayır değildir. Hayır benim İlhan Cihaner ile hiçbir husumetim olmadı.

Hiç husumetim olmadı. Ben Erzurum savcılığına kendi görev alanındaki bölgeleri birçok belgeleri resmi yazıyla gönderdim.”

Mahkeme Başkanı: "Efendim resmi yazı dediğiniz ne zaman işte o, o resmi yazı?”Gizli Tanık Efe: “Ha onlar İlyas Meral ile alakalı değil kendi bölgemdeki terör eylemleri ile

ilgili.”Mahkeme Başkanı: "E tamam iyi iyi ha. İlçedeki terör eylemi.”Gizli Tanık Efe: “Evet ben Serdar Beyin demek istediğini anladım Hakim Bey ona cevap

veriyorum.”Mahkeme Başkanı: "İlçedeki terörle.”Gizli Tanık Efe: “Ben. Onları yolladım evet.”Mahkeme Başkanı: "Onlar ayrı şeyler bunlar bize anlattıklarınız tamamen Erz...”Gizli Tanık Efe: “Evet onlar niçin, niçin.” Mahkeme Başkanı: "Dinleyin. Bir tamamen Erzincan içerisinde olan olaylar. 1 tane değil

20 tane, 30 tane olay anlattınız bize.”Gizli Tanık Efe: “Evet Temmuz ayı.”Mahkeme Başkanı: "Yani ilçenizde görev yaptığınız ilçedeki anarşi olayları değil onlar

ayrı.”Gizli Tanık Efe: “Tamam.”Mahkeme Başkanı: "Sadece Erzincan içerisinde kaç tane olay anlattınız değil mi?”Gizli Tanık Efe: “İlyas Meral’in bana bahsettiği yine cevap veriyorum.”Mahkeme Başkanı: "Hala İlyas Meral’in dışında bir yığın daha olay anlattınız o bir tanesi.”Gizli Tanık Efe: “Evet, evet.”Mahkeme Başkanı: "İlyas Meral’in anlattığı bir tanesi.”Gizli Tanık Efe: “Evet bir tanesi evet Hakim Bey.”Mahkeme Başkanı: "Diğer bir yığın daha olay anlattınız bunları ne yaptınız?”Gizli Tanık Efe: “Bunları diyorum ya zaman içerisinde bunlara vakıf oldum ve gittim

anlattım. Bunun zamanı çok mu önemli?”Mahkeme Başkanı: "E önemli tabi, önemli tabi.”Gizli Tanık Efe: “Sonuç itiba… sonuç itibariyle.”Mahkeme Başkanı: "Yani yasa maddesine göre önemli tabi.”Gizli Tanık Efe: “Sonuç itibariyle burada önemli olan husus gidip bilgi ve belgelerin bir

yere aktarılması ise ben bu görevimi yaptım. Buyurun.”Üye Hakim Hasan Hüseyin Özese: “Ama İlyas Meral’i ciddi bulup Ankara’ya

göndermişsiniz yani infaz edileceği konusunda bir beyanı olmuş.”Gizli Tanık Efe: “Hayır o öyle çok şey yapılacağı Ankara’ya göndermedim ben Hakim Bey.

Ben sadece tavsiye ettim.”

92


Mahkeme Başkanı: "E tavsiye etmek ne demektir e demek ki ciddi bulmak demektir.”Gizli Tanık Efe: “Ya eğer sen böyle söylüyorsan doğru söylüyorsan git dedim ben. Buralar

ben olsam buralarda yaşamam dedim.”Mahkeme Başkanı: "Peki tamam.”Sanık Serdar Öztürk: “Teşekkür ederim Sayın Başkanım.”Sanık Dursun Çiçek söz almadan konuştu anlaşılamadı.Mahkeme Başkanı: "Sorunuz var mı sorunuz, sorunuz var mı soru. Efendim.”Sanık Dursun Çiçek söz istedi verildi: “Soru var. Bir çelişki var onu açıklığa kavuşması

için.”Mahkeme Başkanı: "Hah soru varsa soru sorun, soru, soru, soru. Çelişkiyi bırak soru.”Sanık Dursun Çiçek: “Soru şu, şimdi beni gördüğünü iddia ettiği kahvaltıda saat 10 gibi

geldiğini söyledi Sayın gizli tanık. 11’e doğru çıktığını söyledi. Saat 10’da girdiğinde işte komutanların Başsavcının kahvaltı masasında beklediğini söyledi. Ordu komutanının geleceğini söyledi. Ve 1 saat sonra çıktığında da ordu komutanının hala gelmemiş olduğunu söyledi.”

Gizli Tanık Efe: “40, 50 dakika…...”Sanık Dursun Çiçek: “Burada misafirler arasında 1. ordu komutanı o dönemde Ergün

Saygun, Genelkurmay 2. Başkanı Hasan Iğsız, Selahattin Uğurlu emekli korgeneral. Tümgeneral Mustafa Bakıcı gibi protokolde ağırlığı olan insanlardan bahsetti. Askerde böyle 1 dakikanın 5 dakikanın önemi var. Bu misafirleri ordu komutanı bu kadar içeride bekletir mi? Bu haya çok kullanıyor hayatın normal akışına uygun mu?”

Gizli Tanık Efe: “Soruyu ben işleyişi bilmiyorum askeriye içerisinde teknik bir husustur.”Mahkeme Başkanı: "Peki, Avukat Hanım buyurun.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek söz istedi verildi: “:”Seminere katılanları

bildiğinizi söylediniz isim olarak sayabilir misiniz?”Gizli Tanık Efe: “Ben seminere katılanları bildiğimi söylemedim. Ben orada vakıf olduğum

o eğlence merkezindeki kişileri o seminere katıldığını söyledim. Onun dışında duyumlarımı söyledim.”

Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Hangileridir işte o duyumlarınız?”Gizli Tanık Efe: “17 ilin alay komutanı olduğunu söylemiştim ben.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Yani 17 ilin yani Ağrı, Bitlis ve devamı.”Gizli Tanık Efe: “Evet, devamı.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Seminere katıldı.”Gizli Tanık Efe: “Evet, evet.”Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek: “Başka sorum yok teşekkür ederim.”Mahkeme Başkanı: "Başka söyleyeceğiniz bize anlatmak istediğiniz unuttuğunuz bir şey

var mı?”Gizli Tanık Efe: “Yok Reis Bey yok. Yok, Reis Bey.”Mahkeme Başkanı: "Siz ayrılabilirsiniz.”Gizli Tanık Efe: “Bir husus söyleyebilir miyim? Şimdi tanık koruma kanunu gereğince

tanık koruma hususunun devam etmesi adına karar vermeniz gerekiyor galiba. Bu konuyla ilgili bir karar ara karar verirseniz onun dışında söyleyecek bir şeyim yoktur. Savcı beyler talep ederse eğer.”

Mahkeme Başkanı: "Siz, siz ayrılabilirsiniz. Ayrılabilirsiniz siz bekleyin dışarıda ayrılın.”Celbine karar verilen gizli tanık diğer gizli tanık Munzur’un rapor gönderdiği, bu nedenle

hazır edilemediği anlaşıldı.Yine Tanık Abdullah Kaya’nın vaki şifahi mazeretiyle Perşembe günü hazır edileceğinin

bildirildiği anlaşıldı.Daha önceki oturumlarda verilen ara kararları gereği gelen cevabi yazılar okundu.

93


Mahkeme Başkanı: "25.11.2010 tarihli oturumun 2/C nolu ara kararı gereği Sanık Serdar Öztürk’ün talebiyle ilgili olarak emniyet müdürü Sabri Uzun’a ait 20.9.2010 tarihli ifade suretinin gönderildiği. 30.12.2010 tarihli oturumun 2010/851 değişik iş sayılı kararının 1/D-A nolu ara kararı gereği Sanık Dursun Çiçek’in talebiyle ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından Gölcük donanma komutanlığında aramada ele geçen belgelerle ilgili 2 klasörün gönderildiği. 18.1.2011 tarihli oturumun 2011/42 değişik iş sayılı kararının 1/B nolu ara kararı gereği Sanık Serdar Öztürk’ün talebiyle ilgili olarak hard disklerin imajları alındıktan sonra teslim edildiğine dair evrakların gönderildiği. 28.2.2011 tarihli oturumun 7 nolu ara kararı gereği resen TİB’den iletişimin denetlenmesiyle ilgili gerekli bilgilerin gönderildiği. 28.2.2011 tarihli oturumun 6 nolu ara kararı gereği TİB’den istenen görüşme dökümlerinin gönderildiği. 11.4.2011 tarihli oturumun 14 nolu ara kararı gereği İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğünden Dursun Çiçek ile ilgili yazılan yazıya verilen cevapta adı geçenin kimlik bilgilerinin gönderilmesi halinde istenen araştırmanın yapılarak bilgilerinin gönderileceğinin bildirildiği. 11.4.2011 tarihli oturumun 14 nolu ara kararı gereği Genelkurmay Başkanlığından Sanık Dursun Çiçek ile ilgili Erzincan’a gittiğine dair herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı ve izin durumlarını gösterir belgelerinde gönderildiği. Yine 11.4.2011 tarihli oturumun 4/D nolu ara kararı gereği Sanık Dursun Çiçek’in talebiyle ilgili olarak Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı ve Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesine yazılan yazılarla istenen fotoğrafların ilgili dosyanın halen hakimler savcılar yüksek kuruluna gönderildiğinden istenen (1 kelime anlaşılamadı) yerine getirilemediğinin bildirildiği. 11.4.2011 tarihli oturumun 12 nolu ara kararı gereği Gölcük donanma komutanlığında bulunan belgelerle ilgili Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/164 sayılı soruşturma dosyasını kendilerine henüz tevdi edildiğinden istenen hususlarda hususlarla ilgili bilgi ve belgelerin bilahare mahkemeye gönderileceğinin bildirildiği. 11.4.2011 tarihli oturumun 1/A-B nolu ara kararı gereği Sanık Serdar Öztürk’ün talebiyle ilgili olarak Türk Telekom’dan kimlik ve adres tespitlerinin gönderildiği. 11.4.2011 tarihli oturumun 1/1 nolu ara kararı gereği Sanık Serdar Öztürk’ün talebiyle ilgili olarak cezaevi kalmış olduğu cezaevi müdürlüğünden istenen bilgilerin bilgisayar kullanması ile ilgili gerekli yazışmanın gönderildiği. 11.4.2011 tarihli oturumun 7 nolu ara kararı gereği İstanbul il emniyet müdürlüğünden Sanık Serdar Öztürk’e ait parmak izi form asıllarının gönderildiği. 11.4.2011 tarihli oturumun 11/B nolu ara kararı gereği Sanık Mehmet Deniz Yıldırım müdafiinin talebiyle ilgili olarak istenen hard diskin adli emanet makbuzunun bulunamadığı numarası bildirilmesi halinde gönderileceğinin bildirildiği. 11.4.2011 tarihli oturumun 11/A nolu ara kararı gereği Sanık Mehmet Deniz Yıldırım müdafiinin talebiyle ilgili olarak İstanbul 2. Asliye Ceza mahkemesinin 2010/123 esas sayılı dava dosyasının gerekçeli kararının henüz yazılmadığından gönderilmediği. Son duruşma tutanağının gönderildiği. 11.4.2011 tarihli oturumun 14 nolu ara kararı gereği Başbakanlık Milli İstihbarat Teşkilatından gelen cevabi yazıda Sanık Dursun Çiçek’in Erzincan’a gidişi hakkında müsteşarlıkta, müsteşarlığa intikal edilmiş herhangi bir bilgiye rastlanmadığının bildirildiği. 11.4.2011 tarihli oturumun 1/G nolu ara kararı gereği Sanık Serdar Öztürk’ün talebiyle ilgili olarak arama el koyma ve inceleme kararlarına dayanak teşkil eden ihbarla ilgili ihbarla ilgili tutanakların onaylı örneğinin gönderildiği. 11.4.2011 tarihli oturumun 1/C nolu ara kararı gereği Sanık Serdar Öztürk’ün talebiyle ilgili olarak istenen görüşme dökümlerinin gönderildiği. CMK 250. Maddeyle Yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından Başsavcı Vekilinden tavzih kararına konu olan kişilere ait dijital verilerin suç teşkil etmeyenlerinin imha edildiğine dair tutanakların gönderildiği. Yine İstanbul CMK 250 ile yetkili Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğinin gönderdiği evrak ile terörle mücadele şube müdürlüğüne gönderilen 2 sayfadan ibaret ihbar mektubu ile ilgili yapılan araştırma sonucunun gönderildiği anlaşıldı.”

Mahkeme Başkanı: "İddia makamı.”Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel: “Sayın Başkan, gizli tanık ile ilgili bir talebimiz

olacak.”

94


Mahkeme Başkanı: "Buyurun.”Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel: “Gizli tanık Efe’nin duruşmalarda beyan etmiş

olduğu ifadeler ifadelerin içerikleri kimliği ile ilgili birtakım bilgilerin burada serdedilmiş olması da dikkate alınarak tanık hakkında 5726 sayılı kanunun 5/C maddesindeki fiziki koruma tedbirine hükmedilmesi kamu adına talep olunur.”

Duruşmaya kısa bir ara verildi.Duruşmaya kaldığı yerden devam olundu.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:1-İddia makamının ve gizli tanık Efe’nin talebinin kabulü ile beyanı alınan Gizli Tanık

Efe’ye 5726 sayılı Tanık Koruma Kanununun 5/1-ç bendi ile Cumhuriyet Başsavcılıkları ve Mahkemelerce Alınacak Tanık Koruma Tedbirlerine ilişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmeliğin 14/3-a maddesi uyarınca Yakın Koruma şeklinde fiziki koruma sağlanmasına,

Verilen ara kararının gereğinin yapılması için İstanbul Emniyet Müdürlüğü Tanık Koruma Şube Müdürlüğü’ne yazı yazılmasına,

Uygulanmasına karar verilen tedbirin 5726 sayılı Tanık Koruma Kanununun 8/1 Maddesi uyarınca gerektiğinde yeniden karar vermek kaydıyla kararın uygulandığı tarihten başlamak üzere BİR YIL SÜREYLE VERİLMESİNE,

Bu süre içerisinde gerektiğinde süre dolmadan yeniden uygulama ve takip raporu düzenlenmesinin istenilmesine,

2-Gizli tanık Efe’nin beyanları tespit edilmiş olmakla, oturumun kapalılık kararının kaldırılarak, bundan sonraki yargılamanın açık yapılmasına,

Bu nedenle duruşmanın 26.5.2011 Perşembe günü saat 9.00’a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi. 24.05.2011

BAŞKAN 20909 ÜYE 28298 ÜYE 37266 KATİP 128041

95

Documents

T - Islak İmza Kuruyor.. · Web viewSanık Mehmet Deniz Yıldırım müdafii Av. Mehmet Cengiz: “Bir başka bu davamızın konusu değil bunlar konusu olup olmamasının ötesinde