Merhaba ............................................................. 1

Kutsal Kitap’ın Hazineleri ................................... 2

Teşvik Edici Sözler .......................................... 6

Kültür ve Sanat .................................................. 10

Çizgiyle ............................................................... 12

Eskici Dükkanı .................................................... 14

Deneyelim ..............................................................16

Öyküler............................................................. 18

Ben Kimim? ........................................................23

Bunları Biliyor musunuz?.....................................24

Boyama Sayfası .............................................. 25

İÇİNDEKİLER

Sevgili Çocuklar,Herşeyden önce size yürekten bir “MERHABA” demek istiyorum. Sizlere hiç bu dergi aracılığı ile seslenmemiştim. Ama artık her sayımızda, dergimizin “Merhaba” sayfasından sizlere seslenmeye ve sizden haber almaya karar verdim. Bir süredir sizlere, benim eşim olan, “Şafak Abla” seslendi. Şafak Abla yine sizlere dergi hazırlamaya devam edecek. Ancak bu sayfadan sizlere artık ben sesleneceğim.

Eminim ki sizlerin küçük dünyasında büyük olaylar olmaktadır. Ama yine eminim ki sizin o küçük dünyanızda olup bitenlerden, biz büyüklerin pek de haberi olmuyor. Bazen de haber verip anlatsanız dahi çok da önemsenmiyor olabilir. Ama ben önemsiyorum ve merak ediyorum. Neden mi? Çünkü Tanrı küçük çocuklar aracılığı ile büyük işler yapmış ve halen yapmaktadır. Kutsal Kitap'ta da birçok kahramanın daha çocuk yaşlarda Tanrı için büyük işlere katkıda bulunduklarını hep birlikte görüyoruz. Bu sayıdaki Yeremya Peygamber de bunlardan sadece biri.

Sizlere bir teklifim var! Elbette öncelikle yüreğinizi anne babalarınızla paylaşmanızı tavsiye ediyorum ama aynı zamanda, küçük dünyanızda size büyük gelen tecrübeleriniz, sıkıntılarınız, sorularınız, dertleriniz veya sadece paylaşmak istediğiniz konularınız varsa lütfen bana da bildirin, danışın, sorun, anlatın. Sizleri dinlemekten ve sizlere iki satır da olsa yazmaktan büyük sevinç duyacağım. Ayrıca bana dergi ile ilgili öneri ve isteklerinizi de iletebilirsiniz. Bir sonraki sayıda görüşmek üzere bana bol bol mektup ve mail atmanızı bekliyorum. Hadi bakalım hepimize kolay gelsin.

Sizlerle ve sizin için....

İbrahim Abi İletişim bilgilerim;Posta Adresim: P.K 827 Yenişehir/ANKARAElektronik posta adresim: ibrahimabiye@gmail.com

Sevgili Çocuklar,Herşeyden önce size yürekten bir “MERHABA” demek istiyorum. Sizlere hiç bu dergi aracılığı ile seslenmemiştim. Ama artık her sayımızda, dergimizin “Merhaba” sayfasından sizlere seslenmeye ve sizden haber almaya karar verdim. Bir süredir sizlere, benim eşim olan, “Şafak Abla” seslendi. Şafak Abla yine sizlere dergi hazırlamaya devam edecek. Ancak bu sayfadan sizlere artık ben sesleneceğim.

Eminim ki sizlerin küçük dünyasında büyük olaylar olmaktadır. Ama yine eminim ki sizin o küçük dünyanızda olup bitenlerden, biz büyüklerin pek de haberi olmuyor. Bazen de haber verip anlatsanız dahi çok da önemsenmiyor olabilir. Ama ben önemsiyorum ve merak ediyorum. Neden mi? Çünkü Tanrı küçük çocuklar aracılığı ile büyük işler yapmış ve halen yapmaktadır. Kutsal Kitap'ta da birçok kahramanın daha çocuk yaşlarda Tanrı için büyük işlere katkıda bulunduklarını hep birlikte görüyoruz. Bu sayıdaki Yeremya Peygamber de bunlardan sadece biri.

Sizlere bir teklifim var! Elbette öncelikle yüreğinizi anne babalarınızla paylaşmanızı tavsiye ediyorum ama aynı zamanda, küçük dünyanızda size büyük gelen tecrübeleriniz, sıkıntılarınız, sorularınız, dertleriniz veya sadece paylaşmak istediğiniz konularınız varsa lütfen bana da bildirin, danışın, sorun, anlatın. Sizleri dinlemekten ve sizlere iki satır da olsa yazmaktan büyük sevinç duyacağım. Ayrıca bana dergi ile ilgili öneri ve isteklerinizi de iletebilirsiniz. Bir sonraki sayıda görüşmek üzere bana bol bol mektup ve mail atmanızı bekliyorum. Hadi bakalım hepimize kolay gelsin.

Sizlerle ve sizin için....

İbrahim Abi İletişim bilgilerim;Posta Adresim: P.K 827 Yenişehir/ANKARAElektronik posta adresim: ibrahimabiye@gmail.com

SAHİBİKucak Ltd. Şti. Adına

İbrahim DEVECİÇiğdem ÖZBEK

SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ

İbrahim DEVECİ

YAYIN KOORDİNATÖRÜ

Şafak DEVECİ

YAYIN KURULU

Şafak DEVECİİbrahim DEVECİ

RESİM VE

GRAFİK TASARIMŞafak DEVECİ

İbrahim DEVECİ

YAZILARHarriet CORNELIUS

Özlem YILMAZŞafak DEVECİ

Belgüzar TOZANBanu ÇELİK

YAZIŞMA ADRESİP.K. 827

Yenişehir/ ANKARA

BASIMMatser Basım San.

Ve Tic. Ltd. Şti.

(İki ayda bir yayınlanır.)

1

2

Bu sayımızdaki konuğumuz

“Yeremya”. Hemen hepimiz

Yeremya'nın ismini

duymuşuzdur. Onun hikayesini

bilenler bile vardır aranızda.

Yeremya'nın hikayesini çarpıcı

kılan onun çok küçük

yaşta Rab

tarafından hizmete

çağrılmasıdır. Gelin

hep birlikte

Yeremya'yı ve

hizmetini tanımaya çalışalım.

Yeremya İ.Ö., 7. yüzyılın

sonlarında yaşadı. Rab Onu

peygamber olarak atadı. Uzun

hizmeti sırasında Tanrı'nın

halkını uyardı, yaptıkları günah

ve putperestlik yüzünden

başlarına gelecek büyük

felaketleri önceden onlara

bildirdi. Yeremya, bir kaç satır

önce bahsettiğimiz gibi çok

küçük yaşta Rab tarafından

hizmete çağrıldı. Belki sizlerle

aynı yaşta ya da birkaç yaş

büyüktü. Bir gün

Rab Yeremya'ya

şöyle seslendi;

“Anne karnında

sana biçim

vermeden önce

tanıdım seni. Doğmadan önce

seni ayırdım, uluslara peygam-

ber atadım.” Yeremya ise şöyle

karşılık verdi; “Ah Egemen

Rab, konuşmayı bilmiyorum,

çünkü gencim.” Rab ise,

“'Gencim' deme dedi. Seni

göndereceğim herkese

Merhaba Sevgili Çocuklar,

Ah Egemen Rab,

konuşmayı bilmiyorum,

çünkü gencim.

gidecek, sana buyuracağım her

şeyi söyleyeceksin. Onlardan

korkma, çünkü seni kurtarmak

için ben seninleyim ”(Yeremya

1:4-8). Ne kadar

zor bir durum

değil mi çocuklar?

Yeremya daha

gençken kendisine

böyle bir hizmetin

verilmesi

karşısında korkuyor. Aslında

korkmakta da çok haklı, çünkü

insanlar onu daha çocuk olarak

görüyor. Oysa Rab ondan bu

insanları uyarmasını, sözlerini

iletmesini istiyor. Şimdi

kendinizi Yeremya'nın yerine

koyun, nasıl hissederdiniz?

Hemen hemen aynı şeyleri

düşünürdünüz değil mi? Oysa

Rab onu çağırdıktan hemen

sonra, ona cesaret veren şu

sözleri de ekliyor; “seni

kurtarmak için ben seninleyim”.

Evet çocuklar Rab o kadar

iyidir ki sizin yapamayacağınız

şeyleri asla sizden istemez.

Sizden bir şey yapmanızı

istiyorsa mutlaka bunu

yapabilecek gücü de size

verecektir. Rab'bin bizden

yapmamızı istediği şey her

zaman Yeremya'nın ki kadar

büyük ve zor bir görev

olmayabilir. Bazen kilisede

küçük bir görev de verebilir;

bebeklere

bakmak ya da

kilisenin

temizlenme-

sine yardımcı

olmak gibi.

Bizler

Rab'bin çağrısını her zaman

dinlemeli, ona itaat etmeliyiz.

Rab bizden büyük bir görev

istediğinde bilmeliyiz ki bunu

yapabilecek gücü de bize

verecektir.

Rab'bin Yeremya 'ya nasıl

yardım ettiğini şu ayetlerde

görüyoruz; “Sonra Rab elini

uzatıp ağzıma dokundu, 'İşte

sözlerimi ağzına koydum' dedi,

'Bak, ulusların ve ülkelerin

kökünden sökülmesi, yıkılıp yok

olması, yerle bir edilmesi,

kurulup dikilmesi için bugün

sana yetki verdim.”(Yeremya

1:9-10) “Sen kalk, hazırlan!

Sana buyuracağım her şeyi

onlara söyle. Onlardan yılma!

Yoksa onların önünde ben seni

yıldırırım. İşte bütün ülkeye-

Yahuda krallarına, önderlerine,

Sen kalk hazırlan!

Sana buyuracağım her şeyi

onlara söyle. Onlardan

yılma! Yoksa onların önünde

ben seni yıldırırım.

3

kahinlerine, ülke halkına karşı

bugün seni surlu bir kent,

demir bir direk, tunç bir duvar

kıldım. Sana savaş açacak ama

seni yenemeyecekler. Çünkü

seni kurtarmak için ben de

seninleyim.” (Yeremya 1:17-19)

Evet çocuklar ayetlerde de

gördüğümüz gibi Yeremya,

hizmeti için Rab tarafından

tam olarak donatılmıştı.

Rab'bin desteği onunla

beraberdi, artık korkması için

hiçbir neden yoktu. O da

hizmetine başladı.

Yeremya Rab'bin ona verdiği

her sözü halkına iletiyordu.

Rab bazen benzetmelerle

halkını uyarıyordu. Bir gün

Yeremya'ya çömlekçiye

gitmesini, orada ona

sesleneceğini söyledi. Yeremya

çömlekçiye gitti, çömlekçi çark

üzerinde çalışıyordu; burada

balçığa eliyle

şekil vererek kap

yapıyordu. Rab,

burada

Yeremya'ya

şöyle seslendi;

“Çömlekçinin

elinde balçık

neyse siz de

benim elimde

öylesiniz. Bir

ulusun ya da

krallığın

kökünden

söküleceğini,

yıkılıp yok

edileceğini

duyururum da,

uyardığım ulus

kötülüğünden

dönerse, başına

4

felaket getirme kararımdan

vazgeçerim. Öte yandan, bir

ulusun ya da krallığın kurulup

dikileceğini duyururum da, o

ulus sözümü dinlemeyip

gözümde kötü olanı yaparsa,

ona söz verdiğim iyiliği

yapmaktan vazgeçerim”.

(Yeremya 18:1-10). Yeremya bu

sözleri halkına iletiyor, onları

Rab'bin yolunda yürümeleri için

uyarıyordu. Ama ne yazık ki

halk Rab'bin sözünü

dinlemiyor, sürekli günah

işliyordu. Yeremya çok duyarlı

biriydi. Halkını seviyor ve

onları kurtarmak, doğruluk

yolunda yürütmek istiyordu.

Halkının bu söz dinlemezliği

onu çok üzüyordu. Kitabında bu

konuda şöyle diyordu; “Keşke

başım bir pınar, gözlerim bir

gözyaşı kaynağı olsa! Halkımın

öldürülenleri için ağlasam gece

gündüz” (Yeremya 9:1).

Yeremya aracılığı ile Rab bugün

bizlere de seslenmektedir

çocuklar. Bizler de Rab'bin

sözünü dinlemeli, onun

buyruklarına uymalıyız.

Yeremya kitabında Rab şöyle

sesleniyor; “İnsana güvenen,

insanın gücüne dayanan, yüreği

Rab'den uzaklaşan kişi

lanetlidir. Böylesi bozkırdaki

çalı gibidir, iyilik geldiği zaman

görmeyecek; kurak çöle,

kimsenin yaşamadığı tuzlaya

yerleşecek. Ne mutlu Rab'be

güvenen insana, güveni yalnız

Rab olana! Böylesi su kıyılarına

dikilmiş ağaca benzer,

köklerini akarsulara salar.

Sıcak gelince korkmaz,

yaprakları hep yeşildir.

Kuraklık yılında kaygılanmaz,

meyve vermekten geri durmaz”

(Yeremya 17:5-8). Rab bizden

kendisine güvenmemizi, sadece

ona umut bağlamamızı istiyor.

Aksi takdirde de neler

olabileceğini bizlere anlatıyor.

Gerçekten de umudu Rab'de

olan insan hiçbir zaman

sarsılmaz. Eğer gücümüzün

Rab'den geleceğine inanır ve

ondan beklersek hiçbir zaman

hayal kırıklığına uğramayız. Rab

her zaman bize yanıt verir. O

güçlü kule, sağlam kaledir.

Şimdi hepimiz Rab'le sessiz

bir zaman geçirip, O'nun bize

sağladıkları için şükredelim ve

sadece O'na güveneceğimize,

O'nun buyruklarına itaat

edeceğimize söz verelim.

5

6

YEREMYAYEREMYAAna rahminde sana biçim vermeden önce tanıdım seni, doğmadan önce seni ayırdım. Yeremya 1: 5Ana rahminde sana biçim vermeden önce tanıdım seni, doğmadan önce seni ayırdım. Yeremya 1: 5

* Yeremya 1: 4- 8’i okuduktan sonra tomarı renkli kalemle boyayın.* Yeremya 1: 4- 8’i okuduktan sonra tomarı renkli kalemle boyayın.

* Rab Yeremya’ya nasıl seslendi ve neler söyledi? Aşağıdaki soruları yanıtlayın. * Tanrı ne zamandan beri Yeremya’yı tanıyordu? .......................................................... * Tanrı ne zaman Yeremya’yı ayırdı? .................................................................................. * Tanrı Yeremya’ya neyi yasaklıyor? ................................................................................... * Tanrı Yeremya’yı nasıl teşvik etti? ...................................................................................

* Rab Yeremya’ya nasıl seslendi ve neler söyledi? Aşağıdaki soruları yanıtlayın. * Tanrı ne zamandan beri Yeremya’yı tanıyordu? .......................................................... * Tanrı ne zaman Yeremya’yı ayırdı? .................................................................................. * Tanrı Yeremya’ya neyi yasaklıyor? ................................................................................... * Tanrı Yeremya’yı nasıl teşvik etti? ...................................................................................

A B C Ç D E F G Ğ H İ I J K L M N O Ö P RA B C Ç D E F G Ğ H İ I J K L M N O Ö P R

S Ş T U Ü V Y ZS Ş T U Ü V Y Z

SONRA RABSONRA RAB.................................... .................................................................................. ..............................................

........................................... ........................................ ..................................................................... ........................................ ..........................

.................................................................. .................................................................................................................. ................................................

............................................................................................DEDİ.DEDİ.

7

Ana rahminde sana biçim vermeden önce tanıdım seni, doğmadan önce seni ayırdım. Yeremya 1: 5Ana rahminde sana biçim vermeden önce tanıdım seni, doğmadan önce seni ayırdım. Yeremya 1: 5

Ana rahminde sana biçim vermeden önce tanıdım seni, doğmadan önce seni ayırdım. Yeremya 1: 5Ana rahminde sana biçim vermeden önce tanıdım seni, doğmadan önce seni ayırdım. Yeremya 1: 5

Yaratılış Adem Nuh İbrahim Yakup Yusuf Musa Davut Yeremya İ.Ö. 650Yaratılış Adem Nuh İbrahim Yakup Yusuf Musa Davut Yeremya İ.Ö. 650

İsaİsaİsaDoğduİsaDoğdu

* Yukarıdaki tarih şeridinden Yeremya’nın aşağı yukarı hangi tarihler arasında yaşadığını görebilirsiniz. Yeremya’nın yaşadığı dönem zor bir dönemdi. Sadece iki kavim vardı. Onlar da pek Rab’bin Sözleri’ne göre yaşamıyorlardı. Yeremya’nın onları uyarması gerekiyordu. “Rab’be ve O’nun Sözleri’ne dön” diye halkı Tanrı’ya çağırması gerekiyordu.

* Yukarıdaki tarih şeridinden Yeremya’nın aşağı yukarı hangi tarihler arasında yaşadığını görebilirsiniz. Yeremya’nın yaşadığı dönem zor bir dönemdi. Sadece iki kavim vardı. Onlar da pek Rab’bin Sözleri’ne göre yaşamıyorlardı. Yeremya’nın onları uyarması gerekiyordu. “Rab’be ve O’nun Sözleri’ne dön” diye halkı Tanrı’ya çağırması gerekiyordu.

Yeremya 18: 1-6’yı okuyun ve okuduktan sonraçömleği boyayın. Aşağıdaki cümlede boş olanyerlere gelmesi gereken sözcükleri ayete bakarakbulun.

Yeremya 18: 1-6’yı okuyun ve okuduktan sonraçömleği boyayın. Aşağıdaki cümlede boş olanyerlere gelmesi gereken sözcükleri ayete bakarakbulun.

“Çömlekçinin ....................... ...................neyse, siz de ..................... ..................... öylesiniz. Yeremya 18: 6b

“Çömlekçinin ....................... ...................neyse, siz de ..................... ..................... öylesiniz. Yeremya 18: 6b

Bu aslında ne demek bir düşünün çocuklar. Bir çömlekçi elindeki balçıkla güzel bir kap yapmak ister.Kap güzel olmayınca, kabı balçık haline getirir ve yapmaya yeniden başlar. Uygun olmayan parçaları da

Bu aslında ne demek bir düşünün çocuklar. Bir çömlekçi elindeki balçıkla güzel bir kap yapmak ister.Kap güzel olmayınca, kabı balçık haline getirir ve yapmaya yeniden başlar. Uygun olmayan parçaları da

1’den başlayarak 20’ye kadar noktaları birleştirin. Bakalım ne çıkacak?

1’den başlayarak 20’ye kadar noktaları birleştirin. Bakalım ne çıkacak?

atar. Onun arzusu güzel bir kap yapmaktır. Rab’bimiz de bir çömlekçi gibidir. Bizeşekil vermek ister. Rab’bin sana şekil vermesini ister misin? Yanıtını buraya yaz. atar. Onun arzusu güzel bir kap yapmaktır. Rab’bimiz de bir çömlekçi gibidir. Bizeşekil vermek ister. Rab’bin sana şekil vermesini ister misin? Yanıtını buraya yaz.

* Yeremya 36: 1-7’yi okuyun. Okuduktan sonra tomarı boyayın.

Rab halkını ve kralını uyarıyor. Yeremya tutuklu olduğu için Baruk’u çağırttı. Rab’bin

* Yeremya 36: 1-7’yi okuyun. Okuduktan sonra tomarı boyayın.

Rab halkını ve kralını uyarıyor. Yeremya tutuklu olduğu için Baruk’u çağırttı. Rab’bin

8

verdiği sözleri tomara yazdırttı. Daha sonra yazılanları halka okuması için tomarı Baruk’a verdi. Aşağıdaki bulmacada tomarda yazılan bir kaç sözcük gizli. Bu sözcükleri bulabilecek misin?

verdiği sözleri tomara yazdırttı. Daha sonra yazılanları halka okuması için tomarı Baruk’a verdi. Aşağıdaki bulmacada tomarda yazılan bir kaç sözcük gizli. Bu sözcükleri bulabilecek misin?

RabbeDönDinle

Tanrı’nınHalkı

RabbeDönDinle

Tanrı’nınHalkı

UU RR UU KK OO OO ÖÖ NN EE VV ÜÜ GG İİDD İİ NN LL EE NN II NN II RR NN AA TTPP AA YY BB OO KK OO SS II PP AA HH AAVV EE BB UU LL KK UU TT UU TT AA NN AAKK AA RR AA BB AA YY MM EE RR EE YY TT

RR OO HH AA KK RR AA LL AA YY AA HH İİ

OkuİtaatGüvenHapisTutukluKral

OkuİtaatGüvenHapisTutukluKral

Yeremya 36: 21 -24’ü okuyun ve okuduktan sonra tomarı boyayın.Yeremya 36: 21 -24’ü okuyun ve okuduktan sonra tomarı boyayın.

Yeremya Baruk’a Tanrı’nınSözleri’ni yazdırdı veBaruk ....................................................................................

Yeremya Baruk’a Tanrı’nınSözleri’ni yazdırdı veBaruk ....................................................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

...................................................

Yukarıdaki resimlere bakın ve altlarındaki kutulara resimlerin öykülerini yazın.Yukarıdaki resimlere bakın ve altlarındaki kutulara resimlerin öykülerini yazın.

* Yeremya 38: 6- 13’ü okuyun ve okuduktan sonra sarnıcı boyayın.

Kral gerçekten Rab’bin uyarılarını dinlemek istemedi çocuklar. Yeremya’yı sarnıcaattılar. Orada yavaş yavaş ölecekti. Bir görevli onu krala karşı savundu ve Yeremya’nın sarnıçdan çıkarılması için kralı ikna etti. Bu görevli kimdi? Aşağıdakibulmacada resimlerin ilk harflerini yazın ve görevlinin adını bulun.

* Yeremya 38: 6- 13’ü okuyun ve okuduktan sonra sarnıcı boyayın.

Kral gerçekten Rab’bin uyarılarını dinlemek istemedi çocuklar. Yeremya’yı sarnıcaattılar. Orada yavaş yavaş ölecekti. Bir görevli onu krala karşı savundu ve Yeremya’nın sarnıçdan çıkarılması için kralı ikna etti. Bu görevli kimdi? Aşağıdakibulmacada resimlerin ilk harflerini yazın ve görevlinin adını bulun.

................ ............... ............... ................ .............. ................ ................ ............... ................................ ............... ............... ................ .............. ................ ................ ............... ................

9

Ana rahminde sana biçim vermeden önce tanıdım seni, doğmadan önce seni ayırdım. Yeremya 1: 5Ana rahminde sana biçim vermeden önce tanıdım seni, doğmadan önce seni ayırdım. Yeremya 1: 5

* Yeremya’nın hayatı hiç kolay değildi. Kral ve kendi halkı Tanrı’nın Sözleri’niönemsemediler. Tanrı’nın bizim için harika bir alanı vardır. Yeremya 29: 11’i okuyun ve okuduktan sonra tomarı boyayın..

* Yeremya’nın hayatı hiç kolay değildi. Kral ve kendi halkı Tanrı’nın Sözleri’niönemsemediler. Tanrı’nın bizim için harika bir alanı vardır. Yeremya 29: 11’i okuyun ve okuduktan sonra tomarı boyayın..

13 umutlu13 umutlu 19 bunlar19 bunlar 4 düşündüğüm4 düşündüğüm 6 biliyorum6 biliyorum 1 çünkü1 çünkü

9 kötü9 kötü

18 tasarıları18 tasarıları 11 değil11 değil 7 diyor7 diyor 2 sizin2 sizin 8 Rab8 Rab 14 bir14 bir 3 için3 için 12 size12 size

5 tasarıları5 tasarıları 10 tasarılar10 tasarılar 16 sağlayan16 sağlayan 15 gelecek15 gelecek 17 esenlik17 esenlik !!

Doğmadan önce sen de annenin rahmindeydin. O zamandan beri Rab seni tanır ve o zamandan beri seni

ayırmıştır. Senin hayatın için Tanrı’nın harika tasarıları var, yani Rab’bin harika bir planı var. Sen de Yeremya gibi O’nu dinle

ve O’nun yolunu ara, böylece herşeyi bulursun. Rab’be bir dua olarak tüm

bunları yükseltin.

Doğmadan önce sen de annenin rahmindeydin. O zamandan beri Rab seni tanır ve o zamandan beri seni

ayırmıştır. Senin hayatın için Tanrı’nın harika tasarıları var, yani Rab’bin harika bir planı var. Sen de Yeremya gibi O’nu dinle

ve O’nun yolunu ara, böylece herşeyi bulursun. Rab’be bir dua olarak tüm

bunları yükseltin.

Yukarıdaki bulmacada sözcükler karışmış. 1’den 19’a kadar numaraları takip etve bulmacayı çöz. Bulduğun cevabı aşağıya yaz. Yukarıdaki bulmacada sözcükler karışmış. 1’den 19’a kadar numaraları takip etve bulmacayı çöz. Bulduğun cevabı aşağıya yaz.

..........................................................................................................................................

..........................................................................................................................................

..........................................................................................................................................

...........................................................................................................................................

..........................................................................................................................................

..........................................................................................................................................

..........................................................................................................................................

...........................................................................................................................................

10

Kültür & Sanat* ‘Küçük Sinemacılar’ geliyor* ‘Küçük Sinemacılar’ geliyor

* K.Maraş’a Bilim Kültür Merkezi* K.Maraş’a Bilim Kültür Merkezi

* Türkiye’deki Sanal Müzeler* Türkiye’deki Sanal Müzeler

Sinema yazarı Banu Bozdemir’in çocuklar için hazırladığı ‘Küçük Sinemacılar’ kitabı, Kelime Yayınları’ndan çıkıyor. Sinema dünyasına leylek bacaklarıyla uzun bir adım atan kitabın her sayfasında, sinemanın farklı bir özelliğine değiniliyor. Kitabın sonuna gelindiğinde ise sinemanın nasıl bir sanat dalı olduğu ve kitleleri nasıl peşinden sürükleyen bir büyüye sahip olduğu öğrenilmiş oluyor. Bu kitapla, bir yandan çocuklara sinemanın büyülü dünyasını tanıtırken bir yandan da büyüdüklerinde severek yapmak isteyebilecekleri başka meslekler olduğunu da anlatıyor. Her 23 Nisan’da Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı koltuğuna oturan çocuklar, belki de böylece yönetmen, görsel yönetmen koltuklarına da oturmak isteyecekler.

Sinema yazarı Banu Bozdemir’in çocuklar için hazırladığı ‘Küçük Sinemacılar’ kitabı, Kelime Yayınları’ndan çıkıyor. Sinema dünyasına leylek bacaklarıyla uzun bir adım atan kitabın her sayfasında, sinemanın farklı bir özelliğine değiniliyor. Kitabın sonuna gelindiğinde ise sinemanın nasıl bir sanat dalı olduğu ve kitleleri nasıl peşinden sürükleyen bir büyüye sahip olduğu öğrenilmiş oluyor. Bu kitapla, bir yandan çocuklara sinemanın büyülü dünyasını tanıtırken bir yandan da büyüdüklerinde severek yapmak isteyebilecekleri başka meslekler olduğunu da anlatıyor. Her 23 Nisan’da Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı koltuğuna oturan çocuklar, belki de böylece yönetmen, görsel yönetmen koltuklarına da oturmak isteyecekler.

Kahramanmaraş’ta kurulan bilim sanat merkezinde geleceğin bilim adamları ve sanatçıları yetiştirilecek. Milli Eğitim Bakanlığınca 35 ilde açılan merkezlerdenbiri olan bilim ve sanat merkezinde, üstün zeka veyeteneğe sahip öğrenciler geleceğe özel olarak hazırlanıyor. Merkezde 40’ı kız 92 öğrenci fen bilimleri, Türkçe, İngilizce, bilgisayar, resim ve müzik alanında eğitiliyor.

Kahramanmaraş’ta kurulan bilim sanat merkezinde geleceğin bilim adamları ve sanatçıları yetiştirilecek. Milli Eğitim Bakanlığınca 35 ilde açılan merkezlerdenbiri olan bilim ve sanat merkezinde, üstün zeka veyeteneğe sahip öğrenciler geleceğe özel olarak hazırlanıyor. Merkezde 40’ı kız 92 öğrenci fen bilimleri, Türkçe, İngilizce, bilgisayar, resim ve müzik alanında eğitiliyor.

Eczacıbaşı Sanal Müzesi:

http://www.sanalmuze.org

Eczacıbaşı Koleksiyonu’ndan 75 resim, Fikret Mualla Seçkisi gibi bölümleri bulunan “Sanal Müze” oldukça geniş kapsamlı. Dünyadaki müzelere de ulaşabileceğinizsite, Türk sanatçılarının eserlerini görme fırsatı sağlıyor.

Eczacıbaşı Sanal Müzesi:

http://www.sanalmuze.org

Eczacıbaşı Koleksiyonu’ndan 75 resim, Fikret Mualla Seçkisi gibi bölümleri bulunan “Sanal Müze” oldukça geniş kapsamlı. Dünyadaki müzelere de ulaşabileceğinizsite, Türk sanatçılarının eserlerini görme fırsatı sağlıyor.

Vehbi Koç Vakfı Sadberk Hanım Müzesi:

http://www.sadberkhanimmuzesi.org.tr/

Bu müzede sergilenen eserler hakkında detaylıbilgi vermesi açısından çok faydalı bir site. Sayfalardaki, “Java Versiyonu” yazısına tıklarsanız,fotoğraf üzerinde eserlerin tanımlarını görebilirsiniz.

Vehbi Koç Vakfı Sadberk Hanım Müzesi:

http://www.sadberkhanimmuzesi.org.tr/

Bu müzede sergilenen eserler hakkında detaylıbilgi vermesi açısından çok faydalı bir site. Sayfalardaki, “Java Versiyonu” yazısına tıklarsanız,fotoğraf üzerinde eserlerin tanımlarını görebilirsiniz.

Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne Bağlı Müzeler:

Http://www.kultur.gov.tr/bakanlik/b-anit.html

Siteden müdürlüğe bağlı müzelerin genel bilgilerine ve sergilenen eserlerin resimlerine ulaşabilirsiniz. Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne Bağlı Müzeler:

Http://www.kultur.gov.tr/bakanlik/b-anit.html

Siteden müdürlüğe bağlı müzelerin genel bilgilerine ve sergilenen eserlerin resimlerine ulaşabilirsiniz.

D D

11

Kültür & Sanat*Sinema Haberleri*Sinema Haberleri

AsterixGalya’nin en sevdigimiz köyünde büyük olaylar gelisiyor: Sefin agabeyi köye gelir, oglu Kuduriks'i (Justforkix) kardesine, onu bir erkek ve cesur bir savasçi yapmak amaciyla teslim eder. Sef de en çok güvendigi iki savasçisi, Asteriks ve Hopdediks'e bu görevi verir. Gel gelelim Kuduriks son model arabasiyla, tam bir sehir züppesidir. Ayrica gölgesinden bile korkmaktadir. Bu sirada Vikingler korkunun ne oldugunu kesfetmek için -korkunun kanatlandirdigini ve insanlari uçurabildigini düsünmektedirler- deniz asiri ülkelere sefere çikarlar. Yollari Asterix’in köyüne düser, Kuduriks'in 'korkaklar sampiyonu' oldugunu ögrenirler ve ondan, kendilerine korkmayi ögretmesini isterler.Tabi bunu Kuduriks’i kaçirarak yaparlar. Kuduriks Viking sefinin dünyalar güzeli kizi Abba ile tanisir ve bir kültür soku geçirir... Fakat ask bir tokat gibi yüzünde patlayacaktir.

AsterixGalya’nın en sevdiğimiz köyünde büyük olaylar gelişiyor: Şefin ağabeyi köye gelir, oğlu Kuduriks'i (Justforkix) kardeşine, onu bir erkek ve cesur bir savaşçı yapmak amacıyla teslim eder. Şef de en çok güvendiği iki savaşçısı, Asteriks ve Hopdediks'e bu görevi verir. Gel gelelim Kuduriks son model arabasıyla, tam bir şehir züppesidir. Ayrıca gölgesinden bile korkmaktadır. Bu sırada Vikingler korkunun ne olduğunu keşfetmek için -korkunun kanatlandırdığını ve insanları uçurabildiğini düşünmektedirler- deniz aşırı ülkelere sefere çıkarlar. Yolları Asterix’in köyüne düşer, Kuduriks'in 'korkaklar şampiyonu' olduğunu öğrenirler ve ondan, kendilerine korkmayı öğretmesini isterler.Tabi bunu Kuduriks’i kaçırarak yaparlar. Kuduriks Viking şefinin dünyalar güzeli kızı Abba ile tanışır ve bir kültür şoku geçirir... Fakat aşk bir tokat gibi yüzünde patlayacaktır.

Cesur BalıkDerin denizler altindaki bu masmavi macerada küçük baligimiza eslik etmeye hazir olun! Boston’lu siradan bir balik olan Pi, halasi Pearl ile beraber yasamak için gittigi egzotik mercan kayaliginda hayallerinin baligi Cordelia ile tanistigi anda asik olur. Ancak bir problem vardir. Mercan kayaligindaki baliklar toplulugunu sürekli korku içinde yasatan acimasiz köpekbaligi Troy’un da Cordelia’da gözü vardir, üstelik hiçbir rekabet kabul etmemektedir. Troy’u ve yandaslarini safdisi ederek mercan kayaligini kurtarmak ve Cordelia’nin kalbini kazanmak için Pi’nin yeni arkadaslariyla isbirligi yapmaktan baska seçenegi yoktur.

Cesur BalıkDerin denizler altindaki bu masmavi macerada küçük baligimiza eslik etmeye hazir olun! Boston’lu siradan bir balik olan Pi, halasi Pearl ile beraber yasamak için gittigi egzotik mercan kayaliginda hayallerinin baligi Cordelia ile tani tigi anda asik olur. Ancak bir problem vardir. Mercan kayaligindaki baliklar toplulugunu sürekli korku içinde yasatan acimasiz köpekbaligi Troy’un da Cordelia’da gözü vardir, üstelik hiçbir rekabet kabul etmemektedir. Troy’u ve yandaslarini safdisi ederek mercan kayaligini kurtarmak ve Cordelia’nin kalbini kazanmak için Pi’nin yeni arkadaslariyla isbirligi yapmaktan baska seçenegi yoktur.

ş

12

Willem de VINK

13

,

- Hoş geldin Deniz. Ben de seni bekliyordum. Görüşmeyeli nasılsın?- İyiyim Eskici Amca. Okula giderek, ders çalışarak, arkadaşlarımla zaman geçirerek, oyun oynayarak ve kitap okuyarak zaman geçiriyorum. Bugünlerde İsa’nın mucizeleri hakkında bir şeyler okudum. Okuduklarımdan çıkardığım, bu mucizeler hep birilerinin işine yaramış. Yani İsa Mesih mucizeleriyle çaresiz insanlara yardım etmiş. Onlara hizmet etmiş. - “...İnsanoğlu bile hizmet edilmeye değil, hizmet etmeye... geldi” (Matta 20:28). Bu ayeti hatırlıyor musun? Bu ayet İsa Mesih’in dünyaya hizmet etmek için geldiğini açıkça söylüyor. O her mucizesiyle insanlara hizmet etti. Madem İsa’nın mucizelerinden söz ediyoruz, gel dükkanın içinde biraz dolaşalım belki bu mucizelerle ilgili bir şey bulabiliriz. - Ben buldum bile. İsa’nın ilk mucizesinin ne olduğunu hatırlıyor musun?- Şeyyy...- Ben söyleyeyim. (Yuhanna 2:7) İsa, annesi ve öğrencileriyle birlikte bir düğüne gitmişti. Düğüne gelen konuklara ikram edilen şarap tükenmişti. Ancak çareleri tükenmemişti. Çünkü...- Çünküüü, İsa oradaydı. Şu görmüş olduğun taştan yapılmış küpe çok benzeyen küplere su doldurttu ve bu suyu çok iyi bir şaraba dönüştürdü. - Aynen öyle oldu. Peki bu küpler niye oradaydı? Yani ne işe yarıyorlardı? - Markos 7:3’te Yahudilerin ve Ferisilerin geleneksel olarak yemekten önce ellerini yıkadıklarını okuyoruz. Ayrıca Levililer kitabının birçok yerinde hastalıktan iyileşenlerin, murdar (kirli) olan bir şeyi tutanların, ölmüş bir hayvana dokunanların mutlaka suyla yıkanması gerektiği yazmaktadır. İşte bu küpler bunun için kullanılıyordu. Bu küpler

14

kilden ya da taştan yapılıyordu. Gördüğün gibi ağzı ve tabanı dar. Karnı ise oldukça şişkin. Su küpünün özelliği içinin sırlı olmamasıdır. Böylece küpün içindeki su dışarıya sızabilir ve küpün içindeki su soğuk kalır. Tabii küplerin tek kullanım alanı bu değil. Şarap yapımında kullanılan küpler, zeytin, bal, pekmez koymak için kullanılan küpler, içinde turşu yapılan küpler var. Eski Mısır’daki anıt mezarların içlerinde de birçok küp bulunmuş. Yapılan araştırmalar bunların içinde yiyecek ve para olduğunu ortaya çıkarmış. Eski Mısırlılar kültür ve inanışları nedeniyle bu küpleri mezarlara koymuşlar. Biliyor musun, bazı eski uygarlıklar ölülerini küplerin içine koyarak gömerlermiş. - Gerçekten çok ilginç. Ben de size küpler hakkında bildiğim bir şeyi anlatayım. Ülkemizde Çankırı ve çevresinde küplerin içinde peynir yapılır. Bu peynir ilkbaharda hazırlanır. İki ay sonra yenecek hale gelir. Küplerin içinde hazırlanan bu peynir oldukça serttir. Eyvah, ben eve geç kalıyorum Eskici Amca. Annem kızacak. - Evet. Annen küplere binmeden önce eve ulaşsan iyi olur. Yine gel, olur mu Denizciğim?- Tabii Eskici Amca gelirim. Yakında görüşmek üzere. Hoşçakal.

15

RÜZGARDeneyelimRüzgar, hareket eden havadır. Rüzgarın sizi ittiğini hissedebilir, çevrenizdeki nesneleri uçurduğunu görebilirsiniz.

Sert ve HafifRüzgarda uçuşan şeyleri gözleyin.Meltem dediğimiz hafif rüzgar, bacadan çıkan dumanı sürükler, bayrakları dalgalandırır ve yapraklarıhışırdatır.

Fırtına adı verilen çok sert rüzgar ise ağaçları eğebilir ve dalları kırabilir.

Rüzgarın YönüRüzgarın hangi yönden estiğini bilebilir misiniz? Aşağıdaki deneyler size yardımcı olacaktır.

Parmağınızı ıslatın ve yukarı kaldırın. Parmağınızın rüzgarın estiği yönde kalan tarafı daha soğuk olacaktır.Bir tutam otu havaya atınve rüzgarın otları hangi yöne savurduğuna bakın. Bu deneyleri farklı zamanlarda yineleyerek rüzgarın hangi sıklıkta yön değiştirdiğini gözleyin.

16

17Kaynak: Deneylerle Bilim, TÜBİTAK yayınları.

Bir Rüzgargülü YapalımRüzgarın hangi yönden estiğini anlamak için bir rüzgargülü yapabilirsiniz.

Bir karton üzerine kuzey, güney, doğu ve batı yönlerini işaretleyin (aşağıdaki resimlere bakın). Sabah erkenden dışarı çıkın ve kartonu, çizdiğiniz doğu yönü Güneş’e doğru gelecek biçimde yerleştirin. Artık üm yönleriniz doğru yerdedir.

Yönlerin ortasınabir parça oyun hamurukoyun ve şişi burayadikin. Şişin tepesine makarayı yerleştirin.

Ok rüzgarınkuzeyden estiğinigösteriyor.

Kartonun düz kalmasını sağlamakiçin taşlar yerleştirin.

Ok rüzgarın geldiğiyönü işaret edecektir.

Böyle bir çizelge hazırlayarak rüzgarın her gün hangi yöndenestiğini ve şiddetinikaydedebilirsiniz.

Kartondan bir ok yapın ve makaraya bağlayın. Makaranın üzerine kartondan bir daire yapıştırın.

Rüzgarlar geldikleri yöne göre adlandırılır. Örneğin, kuzey rüzgarı, kuzeyden eser.

18

Semoş başını cama dayamış yanından geçip giden ağaçlara, evlere ve arabalara bakıyordu. Sonunda yarı yıl tatili gelmişti. Dedesi ve Babaannesi de tatilden yararlanıp köylerine gitmeye karar vermişlerdi. Otobüse bu sabah binmişlerdi. Tabii ki Güzide'nin anne ve babasından izin almışlar onun da gelmesini sağlamışlardı. Yol boyunca Güzide ve Semoş konuşmuşlar, hikayeler anlatmışlar, yoldaki arabaları saymışlar, geçtikleri kasabaları tahmin etmişler ve böylece canlarının sıkılmasını önlemeye çalışmışlardı. Ama sonunda Güzide uykuya yenik düşmüş Semoş'un yanında uyuya kalmıştı. Semoş ise şehir hayatından sıkıldığı için bir an evvel köye varmayı beklemenin heyecanından uyuyamıyordu. Sonunda “Çeşmeli Köyü” tabelasını gördü. Hemen

Güzide'yi sarsmaya başladı -Güzide! Güzide! Geldik, geldik, hadi uyan. Güzide gözlerini açtı. -Nereye geldik yahu? Ne! Ha.. -Köye geldik kalk kalk. Otobüs durdu. Dedesi, Babaannesi ve Güzideyle birlikte aşağıya inip bavullarını aldılar. Köy gerçekten de şu resimlerde Gördüğümüz köylere benziyordu. Ortasında kocaman bir çeşme vardı. Su bir borudan hiç durmadan bir yalağa akıyordu. Etrafta inekler, tavuklar ve köpekler vardı.

Güzide heyecanla; -Aaa bak bir keçi! diye bağırdı. Sadece hayvanat bahçesinde görmüştüm ben keçiyi. Gel bakayım

gel.. Bili bili.. deyip keçinin arkasından gitmeye başladı. Babaannesi Güzide'nin arkasından

bağırdı, -Güzide kızım buraya gel. Hem keçiler “bili bili” diye çağırılmaz. Herkes güldü. Güzide gene herkesi

SEMOŞ YARIYIL TATİLİNDE

19

güldürecek bir şey bulmuştu. Evlerine geldiler. Sadece tatillerde kullanıyorlardı bu evi. Yazın çoğunu babaannesi ve dedesi burada geçirirlerdi. Güzide ve Semoş odalarına yerleştiler. Tek katlı büyük bir bahçenin içinde sevimli bir evdi kaldıkları ev. Babaannesi hemen sobayı yakmıştı. Odunların çıtırtısı geliyordu. Burası İstanbul kadar soğuk değildi. Babaannesi hemen bir yemek hazırladı ve birlikte güzelce yediler. Güzide ve Semoş bir an evvel dışarı çıkıp dolaşmak için sabırsızlanıyorlardı. Öğlen olmuştu. Çok güzel bir hava var gibi görünüyordu. Semoş ve Güzide en sevimli halleriyle; -Dede, babaanne ne olur biraz dışarıda dolaşabilir miyiz? dediler.Dedesi sobanın yanındaki koltuğa oturmuş uyukluyordu. Gözlerini açtı, -Sizinle bir anlaşma yapalım o zaman dedi .Bana bir söz verin, çok uzaklaşmayacaksınız. En fazla iki saat sonra eve dönmüş olacaksınız. Sadece köyde dolaşacaksınız. Daha fazla uzağa gitmek yok tamam mı?Semoş: -Dedecim bu antlaşmanın şartları da amma ağırmış. Bir sürü şey söyledin. Tamam hepsine evet diyorum. - Ben de evet diyorum, dedi Güzide.

-Bakın bu sözünüzü sakın unutmayın. Eğer bu antlaşmaya uymazsanız bütün yarıyıl tatilini bu evde geçirirsiniz. Kızlar hep bir ağızdan; -Tamam Dedeee…Kızlar sıkıca giyinip dışarıya çıktılar. Temiz havayı önce derin derin içlerine çektiler.

Etrafa bakındılar. Önce köyün ana yolu gibi gözüken büyük yolu takip etmeye başladılar. Ortalık mis gibi toprak kokuyordu. Evler kendi evleri gibi tek katlı ve bahçelerin içindeydi. Pek çoğunda hayvanlar için küçük ağıllar da vardı. Kocaman çoban köpeklerinin yanından korkarak yavaş yavaş geçtiler. Koyunlar koşuşturup duruyorlardı. Yaşlı bir teyze bu koyunları güdüyordu. Yolu kaplamışlardı. Hiç böyle bir şey yaşamamış olan kızlar sevinçle ayaklarına sürünüp geçen koyunlara dokunuyor onları seviyorlardı. Sonunda yolun etrafında evler bitti. Semoş: -Bir saatimiz daha var. Ne yapsak? -Bütün köyü gezmek bir saat mi sürdü? Diye şaşkın şaşkın sordu Güzide. O zaman biraz da şu tepeleri dolaşsak.Semoş biraz tedirgindi. -Ama oraya gitmek tehlikeli olabilir Güzide. Sonra Güzide birden bir tavşan gördüğünü sandı. -Aa bak bir tavşan. -Nerde? -İşte orda!

20

Böylece tavşanın peşinden tepelere doğru koştular. Dedelerine verdikleri sözü de tamamen unutmuşlardı. Bir süre tavşanı aradılar. Ama tabii ki bulamadılar.Semoş: -Hava da epey soğumaya Başladı,değil mi? -Evet. Hadi artık dönelim. Saat kaç oldu?Semoş şaşkın bir sesle; -Ayy iki saati çoktan geçmişiz. Hemen eve dönelim. Dedem çok kızacak. -Evet hadi dönelim. Şu yoldan mı gelmiştik? Diye korkuyla sordu Güzide. -Ay hatırlamıyor musun? -Yoo.. İkiside çok korkuyorlardı. Geldikleri yol olduğunu tahmin ettikleri bir yolu tutturdular. Ama doğru olan yol o değildi. Hava soğumaya ve kar atıştırmaya başlamıştı. -Semoş ben çok korkuyorum, dedi

titreyerek Güzide. -Ben de, dedi Semoş. Yağan kar korkularını daha da arttırmıştı. -Bak dedi, Semoş, şurada bir mağara var. Onun girişine saklanabiliriz. Ben çok üşüdüm. Kar dursun gene gideriz. İkisi birlikte mağaraya sığındılar. Paltolarına sarınıp soğuktan kendilerini korumaya çalıştılar. Ancak karın duracağı yoktu. Bir saat daha geçmişti. -Dedem bizi aramaya çıkacaktır. Ama bizi nasıl bulacak ki? Diye ağlamaya başladı Semoş. Onun ağladığını gören Güzide de ağlamaya başladı. İki kız birbirlerine sarılarak daha fala ağlıyorlardı. Semoş bir ses duyduğunu sandı. Ağlamayı kesip dinledi. Güzide ise hala ağlıyordu. - Sus Güzide, galiba bir şey duydum. - Ayy kurtlar olmasın, dedi Güzide. -Hayır, hayır sanki ismimi duydum.

Güzide sevinçle, - Bizi aramaya geldiler.

yaşasın. - Sus biraz, böyle bağırıp durursan nasıl duyabilirim. İkisi de susup dinlemeye başladılar. Çok derinden sesler geliyordu. Sesler bulundukları yere doğru yaklaşıyordu. -Semooşş, Güzideee… Bu dedesinin sesiydi. İkiside mağaradan

21

çıkıp var güçleriyle bağırmaya başladılar. Sonunda dedesini gördüler. Koşup boynuna sarıldılar. Yarım saat kadar sonra evlerindeydiler. Babaannesi onlara sıcak bir çorba yapmıştı. Battaniyelere sarınmış sobanın yanında oturmuşlardı. İkisinin de yüzü yere bakıyordu. Utançtan ve pişmanlıktan dolayı eve geldiklerinden beri konuşmamışlar-dı. Dedesi de koltukta sessizce oturuyordu. Sonunda dedesi koltuktan kalktı kitaplığa gitti Kutsal Kitap'ı aldı ve bir yeri açtı. Kızlar ne gelecek acaba diye bekliyorlardı. Dedesi okumaya başladı;“İsrail halkıyla ve Yahuda halkıyla yeni bir antlaşma yapacağım günler geliyor" diyor RAB, Yer.31: 33 "Ama o günlerden sonra İsrail halkıyla yapacağım antlaşma şudur" diyor RAB, "Yasamı içlerine yerleştirecek, yüreklerine yazacağım. Ben onların Tanrısı olacağım, Onlar da benim halkım olacak.” Yeremya 31:31,33Peki kızlar Tanrı bu verdiği sözü yerine getirdi mi?Kızlar hala yere bakarak; - Evet - Peki antlaşmasını yerine getirdi mi? - Evet dede, İsa Mesih'le olduğunu biliyoruz. - Peki kızlar, verdiğiniz söz, yaptığımız antlaşma konusunda ne düşünüyorsunuz? Biz Tanrı'nın Çocuklarıyız değil mi? O verilen sözlere, yapılan antlaşmalara çok önem vermekte. Peki ya siz? -Çok özür dileriz dede. Sözler bizim için de önemli gerçekten ama

Biz… -Bahanemiz de yok aslında, dedi Güzide. -Güzel , dedi dedeleri. Demek hatanızı anladınız. -Evet anladık, dedi ikiside. -Sizler için çok endişelendik. Rabbe şükür ki sizi sağ salim bulduk. Ama bundan sonra ne olacağını biliyorsunuz değil mi? -Evet, dedi Semoş, bundan sonra evden çıkmak yok. -Size ne yazık ki güvenemiyoruz. Verdiğiniz sözleri tutacağınıza inanana kadar bu ceza geçerli. Neyse ki babaanneniz çok merhametli. Onunla beraber gezebileceksiniz. -Teşekkür ederiz dede, dedi Güzide. -Hadi şimdi kucağıma gelin bakalım. Sizi çok merak ettim.İkiside battaniyeyi atıp dedelerine sarıldılar. -Seni çok seviyoruz dede, tekrar özür dileriz, dedi Semoş. -Evet dede, ben de seni seviyorum. Ama ben hala o tavşanın nereye gittiğini anlamadım. Bir kere daha baksak…Herkes bir ağızdan.. -Güzideee!!! Bundan sonra tatil onlar için çok güzel geçti. Babaanneleri onlarla beraber her fırsatta gezmeye çıktı. Koyunları otlattılar, tavukları beslediler. Hatta bir ara süt bile sağdılar. Zamanın ne çabuk geçtiğini anlamadan dönüş zamanı gelmişti. Dönüşteki maceralarını da bir sonraki sayımızda sizlerle paylaşalım..

2222

Belki bu bulmaca biraz zor ama eminim SEN yapabilirsin. Aşağıdaki her karede bir meslek ismi saklı fakat her meslek adı için bir harf eksik. Bugizli harfleri bul ve kare numarasına göre sırayla en alttaki boşluğa yaz. Bulduğun harflerle yeni bir sözcük bulacaksın. Kolay gelsin!

Belki bu bulmaca biraz zor ama eminim SEN yapabilirsin. Aşağıdaki her karede bir meslek ismi saklı fakat her meslek adı için bir harf eksik. Bugizli harfleri bul ve kare numarasına göre sırayla en alttaki boşluğa yaz. Bulduğun harflerle yeni bir sözcük bulacaksın. Kolay gelsin!

1 2 3 4 5 6 7 8 9 101 2 3 4 5 6 7 8 9 10........ ........ ......... ........ ........ ........ ........ ........ ........ ................. ........ ......... ........ ........ ........ ........ ........ ........ .........

11 22 33KK İİ İİ

EE ?? HH

MM ŞŞ İİ

MM ÜÜ FF

TT

ŞŞ

TT

İİ ??

ÖÖ RR NN

?? EETT MM EE

44 55 66 77MM ÜÜ İİ

SS YY

NN ?? ZZ

MM OO ??GG ZZ

AA NN AA

ÇÇ ÖÖ MM

EE KK

?? İİ ÇÇ

GG ?? EE

CC AA

ZZ EE TT

88 99 1010PP RR ÖÖ

EE ??FF RR OO

VV EE RR

TT NN EE

RR EE ??

MM DD EE

İİ HH

?? ÜÜ SS

23

Bu savaş tehditi karşısında halkım

kendini güvende hissetmiyordu.

“Bizden yana savaşan Tanrımız

Rab'dir” diye halkımı teşvik ettim.

Kendim de bizi bu durumdan

kurtarması için Tanrı'ya yakardım.

Biliyor musunuz çocuklar Tanrımız

dualarımı işitti ve bizi tehdit eden

öbür halkı utanç içinde kendi

ülkelerine gönderdi.

O günlerde ölümcül bir hastalığa

yakalandım. İşaya peygamber bana

gelip Rab'bin öleceğimi ona

söylediğini söyledi. Gözyaşları

içinde Tanrı'ya çok dua ettim.

Halkımı nasıl O'nun doğruluğuyla

yönettiğimi ve O'na nasıl

güvendiğimi görmüyor musun diye

Tanrı'ma yakararak sordum. Tanrı

dualarımı yanıtladı ve bana onbeş

yıl daha ömür verdi. Rab'be hayran

kaldım. Bu onbeş yıl içinde

maalesef bir hata yaptım çocuklar.

Kendime güvenerek, Tanrı'ya

sormadan bazı kararlar aldım. Ama

Rab sadık kaldı. Evet çocuklar

sizlerde Rab'bin doğru yolundan

ayrılmayın ve O'na sadık kalın.

Beni tanıyabildiniz mi?

Tanıdıysanız Kucak Çocuk

Dergisi’ne ismimi gönderin ve bir

armağan kazanın.

Aşağı yukara İ.Ö. 550 yıllarında,

yani sizden çooook uzun yıllar önce

yaşadım. 25 yaşında iken ülkemin

kralı oldum. Babam Tanrı'nın

yasasını hiç uygulamamıştı ve

halkım Tanrı'dan uzaklaşmıştı. Kral

olduktan sonra ilk olarak kahinleri

topladım. Tapınakta büyük bir

temizlik yapıldı. Bir düşünün

çocuklar kutsal yerde pislik vardı,

iğrenç değil mi? Tapınağı

temizlettikten sonra Tanrı’ya

yakmalık sunular, kurbanlar

sundum. Fısıh Bayramı bizim en

büyük bayramımız idi ve yıllardır

kutlanmıyordu. Herkese bir

mektup yazdım. “...Atalarınız gibi

inatçı olmayın. Rab'be boyun eğin.

O'nun sonsuza dek kutsal kıldığı

tapınağa gelin. Kızgın öfkesinin

sizden uzaklaşması için Tanrınız

Rab'be kulluk edin. Rab'be dönün...

Çünkü Tanrınız Rab lütfeden,

acıyan bir Tanrı'dır. O'na

dönerseniz O'da yüzünü sizden

çevirmeyecektir.” diye yazdım. O

sene ilk defa tekrar Fısıh

Bayramı'nı kutladık. Halkımı

Tanrı'nın doğruluğuyla yönetmeye

başlamıştım.

Aradan bir süre geçtikten sonra

ülkem savaş tehditi altında kaldı.

24

Deniz kobrası dünyanın en zehirli yılanıdır.

Yetişkin bir ayı,

bir at kadar hızlı

koşabilir.

Yetişkin bir ayı,

bir at kadar hızlı

koşabilir.

Kelebekler ayakları

ile tat alırlar.

Kelebekler ayakları

ile tat alırlar.

Yunuslar gözleri açık uyurlar.

Bir devekuşunun gözü beyninden büyüktür.

Sümüklü böceklerin dört

tane burnu vardır.

Sümüklü böceklerin dört

tane burnu vardır.