33

İnsan Evrimine Yolculuk

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: İnsan Evrimine Yolculuk
Page 2: İnsan Evrimine Yolculuk

Doğrultup belimizi kalktığımızdan beri iki ayak Doğrultup belimizi kalktığımızdan beri iki ayak üstüne, üstüne,

Kolumuzu uzunlaştırdığımızdan beri, bir lobut boyu Kolumuzu uzunlaştırdığımızdan beri, bir lobut boyu Ve taşı yonttuğumuzdan beri, Ve taşı yonttuğumuzdan beri,

Yıkan da, yaratan da biziz,Yıkan da, yaratan da biziz,Yıkan da yaratan da biziz bu güzelim, bu yaşanası Yıkan da yaratan da biziz bu güzelim, bu yaşanası

dünyada.dünyada.

Çok uzaklardan geliyoruz, çok uzaklardan.Çok uzaklardan geliyoruz, çok uzaklardan.Kulaklarımızda hala şimşekli sesi var, sapan Kulaklarımızda hala şimşekli sesi var, sapan

taşlarının. taşlarının. Ormanlarında, yabani aygırlar kişneyen dağ Ormanlarında, yabani aygırlar kişneyen dağ

başlarının. başlarının. Kanlı hayvan kemikleriyle çevrilen sınırları, Kanlı hayvan kemikleriyle çevrilen sınırları,

geldiğimiz yolun ucudur.geldiğimiz yolun ucudur.

Page 3: İnsan Evrimine Yolculuk

Bu dizlerin Yazarı Sizce kimdir?dizlerin Yazarı Sizce kimdir?Kuşkusuz Büyük Şairimiz;Kuşkusuz Büyük Şairimiz;

NAZIM HİKMETNAZIM HİKMETAcaba Ne demek istemişti bu dizlerde?Acaba Ne demek istemişti bu dizlerde?

İnsanoğlunun sonsuzdan gelen İnsanoğlunun sonsuzdan gelen yolculuğunu mu vurgulamak istemişti?yolculuğunu mu vurgulamak istemişti?

Şiirin adı;Şiirin adı;““Nereden Gelip, Nereye Gidiyoruz?”Nereden Gelip, Nereye Gidiyoruz?”

Page 4: İnsan Evrimine Yolculuk

““O halde, O halde, İnsan kimdir? Nedir? Nerden Gelip, Nereye İnsan kimdir? Nedir? Nerden Gelip, Nereye gidiyor?”gidiyor?”

Davranış örüntüsünü bir yana bırakırsak, insanı biyolojik olarak Davranış örüntüsünü bir yana bırakırsak, insanı biyolojik olarak tanımlamak aslında pek o kadar da zor değildir. tanımlamak aslında pek o kadar da zor değildir.

Sonuçta, çoğu canlılarda olduğu gibi; kemik, kas, sinir ve kandan Sonuçta, çoğu canlılarda olduğu gibi; kemik, kas, sinir ve kandan oluşmaktayız; dolayısıyla, diğer canlıları incelerken ortaya oluşmaktayız; dolayısıyla, diğer canlıları incelerken ortaya

koyduğumuz biyolojik tanımlamalar bir bakıma bizim için de koyduğumuz biyolojik tanımlamalar bir bakıma bizim için de geçerlidir. geçerlidir.

İnsan kimdir? Sorusuna şöyle bir yanıt da verebiliriz: İnsan kimdir? Sorusuna şöyle bir yanıt da verebiliriz: O, tüm canlılar gibi molekül, hücre ve dokulardan oluşan, ama O, tüm canlılar gibi molekül, hücre ve dokulardan oluşan, ama

bunun yanı sıra başarıları, başarısızlıkları ve kusurları bulunan, bunun yanı sıra başarıları, başarısızlıkları ve kusurları bulunan, kendince hayalleri ve uzak görüşlülüğü olan bir varlıktır.kendince hayalleri ve uzak görüşlülüğü olan bir varlıktır.

Evet; İnsanın davranış örüntüsü, diğer canlılardan farklı olarak Evet; İnsanın davranış örüntüsü, diğer canlılardan farklı olarak milyonlarca yıl içinde değişik bir boyut kazanmıştır. Bu durum milyonlarca yıl içinde değişik bir boyut kazanmıştır. Bu durum

ayni zamanda, beyin korteksinde kendini gösteren büyük değişimin ayni zamanda, beyin korteksinde kendini gösteren büyük değişimin doğrudan sonuçlarıdır.doğrudan sonuçlarıdır.

Page 5: İnsan Evrimine Yolculuk

• Hollandalı anatomi bilgini Louis Bolk, böyle bir sorudan yola Hollandalı anatomi bilgini Louis Bolk, böyle bir sorudan yola çıkarak; “Bu başkalaşmanın nedeninin, bireysel gelişmedeki çıkarak; “Bu başkalaşmanın nedeninin, bireysel gelişmedeki gecikmeler olduğu” sonucuna varmıştır. (Retardation kuramı)gecikmeler olduğu” sonucuna varmıştır. (Retardation kuramı)““İnsana özgü nitelikler, bu gecikmenin sonucudurlar.” İnsana özgü nitelikler, bu gecikmenin sonucudurlar.” • Hayvan doğduktan birkaç gün, ya da birkaç hafta sonra, insan Hayvan doğduktan birkaç gün, ya da birkaç hafta sonra, insan ancak bir yıl sonra yürümeye başlar. ancak bir yıl sonra yürümeye başlar. •Hayvanın büyümesi birkaç gün ya da birkaç yılda biter, insanın Hayvanın büyümesi birkaç gün ya da birkaç yılda biter, insanın büyümesi ise on dokuz yıl sürer. büyümesi ise on dokuz yıl sürer. • Üretme yeteneği hayvanda birkaç ay, ya da birkaç yılda, insanda Üretme yeteneği hayvanda birkaç ay, ya da birkaç yılda, insanda ise on beş yılda başlar. Hayvanlar tüylü doğarlar, insan ancak on ise on beş yılda başlar. Hayvanlar tüylü doğarlar, insan ancak on beş yıl sonra tüylenir. beş yıl sonra tüylenir. • Daha pek çok alanlarda da görüleceği gibi insan, pek uzun yıllar, Daha pek çok alanlarda da görüleceği gibi insan, pek uzun yıllar, doğuş sırasındaki durumunda kalır. Bu gecikme, insan soyunun doğuş sırasındaki durumunda kalır. Bu gecikme, insan soyunun büsbütün yok olmasına yol açacak olan (elimination) bir organ büsbütün yok olmasına yol açacak olan (elimination) bir organ gerilemesini ve güçsüzlüğünü doğurur. gerilemesini ve güçsüzlüğünü doğurur. • Her hayvan daha başlangıçta çevresine uyar, insan ise bu Her hayvan daha başlangıçta çevresine uyar, insan ise bu güçsüzlüğünden ötürü çevresine uyum sağlamakta gecikir.güçsüzlüğünden ötürü çevresine uyum sağlamakta gecikir.

Page 6: İnsan Evrimine Yolculuk

İNSANIN KÖKENİİNSANIN KÖKENİ• İnsan ve benzeri canlıların geçmişi, ancak fosil İnsan ve benzeri canlıların geçmişi, ancak fosil

kayıtlarından elde edilen bilgilerin ışığında kısmen kayıtlarından elde edilen bilgilerin ışığında kısmen aydınlatılabilmiştir.aydınlatılabilmiştir.

• Günümüzde insanın atası olarak varsayabilecek fosil sayısı Günümüzde insanın atası olarak varsayabilecek fosil sayısı oldukça azdır. oldukça azdır.

• Bu nedenle insanın izlediği evrimsel yolda birçok boşluk Bu nedenle insanın izlediği evrimsel yolda birçok boşluk mevcuttur. mevcuttur.

• Hatta çeşitli jeolojik devirlerde bulunan ve insanın atası Hatta çeşitli jeolojik devirlerde bulunan ve insanın atası olarak kabul edilen fosiller, farklı sistematikçiler tarafından olarak kabul edilen fosiller, farklı sistematikçiler tarafından incelenince, farklı ailelere (familya) konulmaktadır. incelenince, farklı ailelere (familya) konulmaktadır.

• Bu nedenlerle insanın atasının ve soy oluşumunun, kesin bir Bu nedenlerle insanın atasının ve soy oluşumunun, kesin bir şekilde ortaya çıkarılabilmesi için, daha birçok fosil şekilde ortaya çıkarılabilmesi için, daha birçok fosil bulgularına gereksinme duyulduğu bir gerçektir.bulgularına gereksinme duyulduğu bir gerçektir.

Page 7: İnsan Evrimine Yolculuk

İnsan Evriminin Geometrik Modeliİnsan Evriminin Geometrik Modeli• Gelişme evreleriyle ilgili değişimlerin, yeni türlerin doğmasında çok Gelişme evreleriyle ilgili değişimlerin, yeni türlerin doğmasında çok

önemli bir etken olduğu tezi, 1970 li yıllarda Harvard Üniversitesi önemli bir etken olduğu tezi, 1970 li yıllarda Harvard Üniversitesi paleontologlarından dostumuz Stephen Jay Gould tarafından yeniden paleontologlarından dostumuz Stephen Jay Gould tarafından yeniden gündeme getirilmişti. gündeme getirilmişti.

• Son yıllarda, Paris’teki Doğal Tarih Ulusal Müzesinde onun meslektaşı Son yıllarda, Paris’teki Doğal Tarih Ulusal Müzesinde onun meslektaşı olan Anne Malasse, bu savdan yola çıkarak çeşitli çalışmalar yaptı:olan Anne Malasse, bu savdan yola çıkarak çeşitli çalışmalar yaptı:

• Malasse; insanın evrim düzeneğinin geometrik bir modelini oluşturarak, Malasse; insanın evrim düzeneğinin geometrik bir modelini oluşturarak, bu kurama yeni bir soluk kazandırdı. Bazı uzmanlar, Malasse’in bu kurama yeni bir soluk kazandırdı. Bazı uzmanlar, Malasse’in çalışmalarını yaratılış kuramına temel oluşturduğunu ileri sürerken, bir çalışmalarını yaratılış kuramına temel oluşturduğunu ileri sürerken, bir başka grup, tamamen bilimsel bir özelliği olduğunu savunuyordu. başka grup, tamamen bilimsel bir özelliği olduğunu savunuyordu. 

• Malasse, çocuklardaki yüz ve altçene büyümelerini inceleyerek, yüz ve Malasse, çocuklardaki yüz ve altçene büyümelerini inceleyerek, yüz ve ağız gelişimlerinde ortopedik anormallikler saptadı. ağız gelişimlerinde ortopedik anormallikler saptadı.

• Alt çene gerilediği için, omuriliğin içinden geçtiği art kafa boşluğu Alt çene gerilediği için, omuriliğin içinden geçtiği art kafa boşluğu yukarıda kalıyor, ya da çok öne çıktığı için boyun ve boğaz ön tarafta yukarıda kalıyor, ya da çok öne çıktığı için boyun ve boğaz ön tarafta bir konum alıyordu. Yüzün yatay büyümesinde yetersizlik söz bir konum alıyordu. Yüzün yatay büyümesinde yetersizlik söz konusuyken, çok dikey bir biçimde büyümüş olduğu gözleniyordu. konusuyken, çok dikey bir biçimde büyümüş olduğu gözleniyordu.

Page 8: İnsan Evrimine Yolculuk

““Peki, Ama Çene Büyümesiyle İnsan Peki, Ama Çene Büyümesiyle İnsan Evrimi Arasındaki İlişki Ne ?”Evrimi Arasındaki İlişki Ne ?”

• Geçen yüzyılda geliştirilen bir ilkeye göre; ontojeni (bireyoluş; Geçen yüzyılda geliştirilen bir ilkeye göre; ontojeni (bireyoluş; embriyonun ve çocuğun yetişkinlik dönemine kadar olan gelişimi) ile embriyonun ve çocuğun yetişkinlik dönemine kadar olan gelişimi) ile filojeni (soyoluş; türler arasındaki akrabalık ilişkileri) arasında bir filojeni (soyoluş; türler arasındaki akrabalık ilişkileri) arasında bir paralellik vardı. paralellik vardı.

• Malasse, çocuklar üstünde gerçekleştirilen gözlemleri, geometri Malasse, çocuklar üstünde gerçekleştirilen gözlemleri, geometri öğelerini kullanarak, primatlardaki kafatası temelinin evrimine uyarladı. öğelerini kullanarak, primatlardaki kafatası temelinin evrimine uyarladı.

• Kafatasının tabanıyla yanlarını birer çizgiyle birbirine bağlanarak Kafatasının tabanıyla yanlarını birer çizgiyle birbirine bağlanarak “pantograf” adı verilen bir geometrik şekil elde edilmişti. “pantograf” adı verilen bir geometrik şekil elde edilmişti.

• Dölüt’ün gelişimi boyunca bu pantograf, kafatası ve yüz kemiklerinin Dölüt’ün gelişimi boyunca bu pantograf, kafatası ve yüz kemiklerinin kasılıp açılması sonucu dönüşüme uğruyor ve sonunda, Homo sapiens kasılıp açılması sonucu dönüşüme uğruyor ve sonunda, Homo sapiens türüne özgü bir denge durumuna geliyordu. türüne özgü bir denge durumuna geliyordu.

• Bu denge durumu, gerçek anlamda bir ontojenik(Bireysel) bellekti ve Bu denge durumu, gerçek anlamda bir ontojenik(Bireysel) bellekti ve insan, insan olduğundan, yani tam 120.000 yıldan beri tekrarlanıyordu. insan, insan olduğundan, yani tam 120.000 yıldan beri tekrarlanıyordu. Evrimimiz boyunca her tür, kendi karakteristik denge durumuna Evrimimiz boyunca her tür, kendi karakteristik denge durumuna (pantografına) sahipti. (pantografına) sahipti. 

• Sonuçlar, kafatası ve yüz kemiklerindeki 5 kasılıp açılmanın, bizi ilk Sonuçlar, kafatası ve yüz kemiklerindeki 5 kasılıp açılmanın, bizi ilk primatlardan ayırdığını göstermişti.primatlardan ayırdığını göstermişti.

Page 9: İnsan Evrimine Yolculuk

• İlkel primatlar, yaşayış biçimleri dolayısıyla ağaçlara İlkel primatlar, yaşayış biçimleri dolayısıyla ağaçlara tırmanırken veya düz yerde yürürken ellerini kullanma tırmanırken veya düz yerde yürürken ellerini kullanma alışkanlığını yavaş yavaş değiştirmeye başladılar.alışkanlığını yavaş yavaş değiştirmeye başladılar.• El özgür hale gelmişti ve artık durmadan yeni beceriler El özgür hale gelmişti ve artık durmadan yeni beceriler kazanabiliyor ve bu değişim kuşaktan kuşağa geçiyor ve kazanabiliyor ve bu değişim kuşaktan kuşağa geçiyor ve artıyordu. artıyordu. • İnsan elinin gittikçe gelişmesi ve buna paralel olarak ayağın İnsan elinin gittikçe gelişmesi ve buna paralel olarak ayağın dik yürüyüşe uyması, hiç şüphesiz böyle bir ilgileşim yoluyla dik yürüyüşe uyması, hiç şüphesiz böyle bir ilgileşim yoluyla organizmanın öteki kısımları üzerinde de etkisini organizmanın öteki kısımları üzerinde de etkisini göstermiştir.göstermiştir.• Avlanma ve balıkçılık, bitkiyle beslenme yanında etin de Avlanma ve balıkçılık, bitkiyle beslenme yanında etin de birlikte yenmesine geçişi gösterir. Et yemek, organizmanın birlikte yenmesine geçişi gösterir. Et yemek, organizmanın metabolizma için gerektirdiği en önemli maddelerin hemen metabolizma için gerektirdiği en önemli maddelerin hemen hazır bir durumda bulunmasını da sağlıyordu.... hazır bir durumda bulunmasını da sağlıyordu.... •Oluş halindeki insan, bitkiden uzaklaştıkça, aynı ölçüde de Oluş halindeki insan, bitkiden uzaklaştıkça, aynı ölçüde de hayvanın üstüne çıkıyordu. ... En önemlisi de etle hayvanın üstüne çıkıyordu. ... En önemlisi de etle beslenmenin, gelişmesi için gerekli maddelerin eskisinden beslenmenin, gelişmesi için gerekli maddelerin eskisinden daha fazla temin edilmesinin beyin üzerinde etkisi olmuştu. daha fazla temin edilmesinin beyin üzerinde etkisi olmuştu. Bundan dolayı beyin, kuşaktan kuşağa daha hızlı ve daha iyi Bundan dolayı beyin, kuşaktan kuşağa daha hızlı ve daha iyi gelişebiliyordu.gelişebiliyordu.• Böylece insan ortak atadan ayrılarak, kendi yolunu çizdi.Böylece insan ortak atadan ayrılarak, kendi yolunu çizdi.

Ortak Atadan AyrılmaOrtak Atadan Ayrılma

Page 10: İnsan Evrimine Yolculuk

İz Halinde Kalmış Veya Körelmiş İz Halinde Kalmış Veya Körelmiş

OrganlarOrganlar Kör barsakKör barsak Kulak Kası Kulak Kası

Deri Kas BağlantısıDeri Kas Bağlantısı Yirmi Yaş DişiYirmi Yaş Dişi

KuyrukKuyruk Beden KıllarıBeden Kılları

Ayak KalıntısıAyak Kalıntısı Parmak KörelmesiParmak Körelmesi

Kulak ÇıkıntısıKulak Çıkıntısı Emriyonik kanıtlarEmriyonik kanıtlar

Page 11: İnsan Evrimine Yolculuk

Hieroglyphs: Say What?•6 milyon yıl ile 3 milyon yıl arasında yaşamış fosil insan türlerine 6 milyon yıl ile 3 milyon yıl arasında yaşamış fosil insan türlerine baktığımızda, eskiden yeniye doğru, Ardipithecus ramidus kadabba, baktığımızda, eskiden yeniye doğru, Ardipithecus ramidus kadabba, Ardipithecus ramidus, Australopithecus anamensis, Australopithecus Ardipithecus ramidus, Australopithecus anamensis, Australopithecus afarensis gibi türlerin olduğunu görürüz. afarensis gibi türlerin olduğunu görürüz. •Günümüzde bilindiği kadarıyla Afrika kıtası, insan Günümüzde bilindiği kadarıyla Afrika kıtası, insan türlerinintürlerinin ilk kez ilk kez ortaya çıktığı yerdir. İnsanın evrimsel süreci içinde, yaklaşık 1,5–1,8 ortaya çıktığı yerdir. İnsanın evrimsel süreci içinde, yaklaşık 1,5–1,8 milyon yıl öncesine kadar, Afrika dışına çıkmamışlardır.milyon yıl öncesine kadar, Afrika dışına çıkmamışlardır.• İnsan türlerinin geliştiği en önemli alan, Doğu Afrika'daki Rift İnsan türlerinin geliştiği en önemli alan, Doğu Afrika'daki Rift Vadisi'dir.  Vadisi'dir.  •İnsanın bedensel özelliklerinden birisi olarak saydığımız iki ayakla dik İnsanın bedensel özelliklerinden birisi olarak saydığımız iki ayakla dik yürümenin, kesin olarak Australopithecus afarensis tarafından yürümenin, kesin olarak Australopithecus afarensis tarafından gerçekleştirilmiş olduğunu söyleyebiliriz.gerçekleştirilmiş olduğunu söyleyebiliriz.• Yaygın olarak, “The Beatles” grubunun bir şarkısından esinlenilerek Yaygın olarak, “The Beatles” grubunun bir şarkısından esinlenilerek "Lucy" olarak adlandırılan bu örnek, 1974"Lucy" olarak adlandırılan bu örnek, 1974 yılında bulunmuştur. Bu ilk yılında bulunmuştur. Bu ilk iskelet neredeyse tüme yakındır ve boyu yaklaşık 110 santimetre olan bir iskelet neredeyse tüme yakındır ve boyu yaklaşık 110 santimetre olan bir kadına aittir.kadına aittir.

İnsan Türünün Kökeniİnsan Türünün Kökeni

Page 12: İnsan Evrimine Yolculuk

İnsan Ve Aletİnsan Ve Alet• İnsanı diğer hayvanlardan ayıran kültürel özellikler içinde en tanımlanabilir İnsanı diğer hayvanlardan ayıran kültürel özellikler içinde en tanımlanabilir

olanlardan bir tanesi de, insanın alet yapan bir canlı olmasıdır. olanlardan bir tanesi de, insanın alet yapan bir canlı olmasıdır. • Peki, öyleyse, alet nedir? Alet, doğada bulunan herhangi bir hammaddenin, belirli Peki, öyleyse, alet nedir? Alet, doğada bulunan herhangi bir hammaddenin, belirli

düşüncelerle, belli bir amaca yönelik olarak bir şekilde değiştirilmesiyle oluşturulur. düşüncelerle, belli bir amaca yönelik olarak bir şekilde değiştirilmesiyle oluşturulur. Bu şekilde değiştirmiş ürünlerin, aynı türden olanları birbirlerine benzerler ve Bu şekilde değiştirmiş ürünlerin, aynı türden olanları birbirlerine benzerler ve bunların rasgele yapılmış olmamaları gerekir. bunların rasgele yapılmış olmamaları gerekir.

• Geçmişte de ve günümüzde de, diğer hayvanların da aletler yapabildikleri Geçmişte de ve günümüzde de, diğer hayvanların da aletler yapabildikleri konusundaki iddialar çok tartışıldı ve tartışılıyor. Kuşlar, karıncalar, arılar gibi konusundaki iddialar çok tartışıldı ve tartışılıyor. Kuşlar, karıncalar, arılar gibi hayvanlar, doğadaki hammaddeleri değiştirerek yuvalarını oluştururlar. Bazı hayvanlar, doğadaki hammaddeleri değiştirerek yuvalarını oluştururlar. Bazı maymun türleri, doğada buldukları ağaç dallarını değiştirerek karınca avlamak gibi maymun türleri, doğada buldukları ağaç dallarını değiştirerek karınca avlamak gibi işlerde kullanırlar ya da  yaprakları su içmek için kullanırlar.işlerde kullanırlar ya da  yaprakları su içmek için kullanırlar.

• Charles Darwin, "İnsanın Türeyişi" adlı kitabında, hayvanların yaptığı bu türden Charles Darwin, "İnsanın Türeyişi" adlı kitabında, hayvanların yaptığı bu türden aletlerin zamanla kazanılan deneyimler sonucunda bile değişmeden aynı şekilde aletlerin zamanla kazanılan deneyimler sonucunda bile değişmeden aynı şekilde yapılmaya devam edilmiş olduğuna dikkat çekmişti. yapılmaya devam edilmiş olduğuna dikkat çekmişti.

• İnsanın kullandığı aletlerin diğer hayvanlarınkinden temel farkının ise; süreç içinde, İnsanın kullandığı aletlerin diğer hayvanlarınkinden temel farkının ise; süreç içinde, gereksinim sonucu değiştirilmiş veya geliştirilmiş olduğundan söz eder.gereksinim sonucu değiştirilmiş veya geliştirilmiş olduğundan söz eder.

Page 13: İnsan Evrimine Yolculuk

İlk Taş Alet Yapıcısıİlk Taş Alet Yapıcısı• İnsan evriminde bugün için fark edebildiğimiz en İnsan evriminde bugün için fark edebildiğimiz en belirgin sıçramalardan bir tanesi de taş alet belirgin sıçramalardan bir tanesi de taş alet yapımıdır. İnsan taşları yontarak kesici kenarlar yapımıdır. İnsan taşları yontarak kesici kenarlar elde etmeyi keşfettiğinde, özellikle besin elde etme elde etmeyi keşfettiğinde, özellikle besin elde etme yöntemlerinde büyük bir değişim yaşandı. yöntemlerinde büyük bir değişim yaşandı. • İnsanların taş aletler yapmaya başlamadan önce, İnsanların taş aletler yapmaya başlamadan önce, kemik, boynuz, tahta gibi kanıtları bugüne kadar kemik, boynuz, tahta gibi kanıtları bugüne kadar kalamayan türden hammaddeleri kullanarak aletler kalamayan türden hammaddeleri kullanarak aletler yaptığı da düşünülür. Bu aletlerin, Afrika'nın yaptığı da düşünülür. Bu aletlerin, Afrika'nın doğusunda yapılmış olduklarını biliyoruz. doğusunda yapılmış olduklarını biliyoruz. Bulundukları yer olan Olduwai Boğazı'ndan dolayı Bulundukları yer olan Olduwai Boğazı'ndan dolayı bunlara “Oldowan” aletleri denir.bunlara “Oldowan” aletleri denir.• Böylesine basit görünmelerine rağmen, yaklaşık Böylesine basit görünmelerine rağmen, yaklaşık olarak 2 milyon yıl boyunca, çok az değişikliğe olarak 2 milyon yıl boyunca, çok az değişikliğe uğrayarak Afrika ve Avrasya'da kullanılmış uğrayarak Afrika ve Avrasya'da kullanılmış olmaları, bu aletlerin işlevselliğini gösterir.olmaları, bu aletlerin işlevselliğini gösterir.    

Page 14: İnsan Evrimine Yolculuk

Ölü GömmeÖlü Gömme “ İnsanlar Ölülerini Gömmeye Ne Zaman İnsanlar Ölülerini Gömmeye Ne Zaman ve Neden Başladılar?”ve Neden Başladılar?”• En eski Neandertal mezarı, Würm buzulunda bulundu. Ölü gömme, çoğunlukla ölen bireyle onu gömenler arasındaki güçlü duygusal bağların varlığına işaret etmektedir. • Ancak ölülerin iple bağlandıklarıyla ilgili bulunan izler, ölülerin yeniden dirilmesinden korkulduğu için gömüldüğünü de düşündürür. •Ölü gömmenin bir başka nedeni de, çıkardığı kokular yüzünden yırtıcı hayvanların insan gruplarını bulmasını sağlayabilecek cesetlerden kurtulma isteği olabilir. •Tüm hayvanlar içinde yalnızca insanın ölülerini gömmesi, bilişsel evrimin önemli bir aşamasını göstermektedir.

Page 15: İnsan Evrimine Yolculuk

• Antropoloji biliminde; Antropoloji biliminde; İnsanın dik duruşunun, beyin İnsanın dik duruşunun, beyin büyüklüğündeki artışın yanında ikincil büyük gelişim olduğu büyüklüğündeki artışın yanında ikincil büyük gelişim olduğu kabul edilir.kabul edilir.• 19. yüzyılın en büyük embriyoloğu Karl Ernst von Baer, 1828’de 19. yüzyılın en büyük embriyoloğu Karl Ernst von Baer, 1828’de şunları söylemişti: “Dik duruş beynin yüksek düzeyli gelişiminin şunları söylemişti: “Dik duruş beynin yüksek düzeyli gelişiminin bir sonucundan başka bir şey değildir. (...) İnsanla diğer hayvanlar bir sonucundan başka bir şey değildir. (...) İnsanla diğer hayvanlar arasındaki bütün farklar, beynin yapısına bağlıdır.” arasındaki bütün farklar, beynin yapısına bağlıdır.” • Yüz yıl sonra İngiliz antropolog G. E. Smith’e göre:Yüz yıl sonra İngiliz antropolog G. E. Smith’e göre: “ “İnsanı insan yapan, dik durmaya başlaması ya da eklemli dili İnsanı insan yapan, dik durmaya başlaması ya da eklemli dili bulması değil, beyninin aşamalı olarak olgunlaşması ve bellek bulması değil, beyninin aşamalı olarak olgunlaşması ve bellek yapısının yavaş yavaş oluşmasıdır; dik duruşa geçiş ve yapısının yavaş yavaş oluşmasıdır; dik duruşa geçiş ve konuşmanın gelişmesi rastlantısal olgulardır.”konuşmanın gelişmesi rastlantısal olgulardır.”• Freud ise; “İnsan olma, insanın dik duruşa geçişiyle başlamış Freud ise; “İnsan olma, insanın dik duruşa geçişiyle başlamış olmalıdır.” diyordu.olmalıdır.” diyordu.

Dik DuruşDik Duruş

Page 16: İnsan Evrimine Yolculuk

Merkez Sinir Sisteminin EvrimiMerkez Sinir Sisteminin Evrimi• Evrimleşme ilerledikçe, tıpkı diğer özelleşmiş organlar gibi bu işlevlerini üstlenen bir sinir düzeninin geliştiği görülür.

• Solucanlarda sinir hücrelerinin gangliyonlar hâlinde toplandıkları, bunların da her birinin bağımsız karar verme özelliği taşıdıklarını görürüz. Örneğin; ilkel bir solucanı ikiye bölerseniz, gangliyonları zarar görmemişse, iki yeni canlı solucan bireyi ortaya çıkacaktır.

• Sürekli ve tekrarlayıcı uyaranlar, hemen bütün çok hücreli yaratıkların yeni ortamlara baş bölgelerini sokarak girdikleri bilinir. Çünkü özellikle ışık ve kimyasal uyaranları algılayacak, duyarlı hücreler veya organlar burada toplanmıştır.

• Merkezî sinir düzeninin ve onun yönettiği bütün organizmanın yapısal özelliklerini, büyük olasılıkla gelecek kuşaklara da geçebilecek şekilde değiştirebilmektedir.

Page 17: İnsan Evrimine Yolculuk

İnsanın Beyiniİnsanın Beyini “Anımsadıklarımla ilgili sözlerim,Anımsadıklarımla ilgili sözlerim,Meme emen bir çocuğun söylediklerinden bileMeme emen bir çocuğun söylediklerinden bileYetersiz kalacak bundan böyle.” DanteYetersiz kalacak bundan böyle.” Dante

Beyin Nedir?Beyin Nedir?• İnsanı diğer türlerden farklı yapan insan beyni; çalışmasını, işlevlerini ve evrimsel İnsanı diğer türlerden farklı yapan insan beyni; çalışmasını, işlevlerini ve evrimsel gizimizi koruyan bir organımızdır. Diğer organlardan çok farklı bir yapıya sahip olan gizimizi koruyan bir organımızdır. Diğer organlardan çok farklı bir yapıya sahip olan insan beyninin çalışmasına ilişkin bilgiler halen oldukça yetersizdir. insan beyninin çalışmasına ilişkin bilgiler halen oldukça yetersizdir. • Beynin nasıl çalıştığı, duyguların nasıl oluştuğu, belek ve öğrenmenin düzenekleri tam Beynin nasıl çalıştığı, duyguların nasıl oluştuğu, belek ve öğrenmenin düzenekleri tam olarak çözülmüş değildir. olarak çözülmüş değildir. • Beyin vücuttaki tüm organları kontrol etmekle kalmayıp duygularımızı, düşüncelerimizi Beyin vücuttaki tüm organları kontrol etmekle kalmayıp duygularımızı, düşüncelerimizi ve hayallerimizi de yönlendirir ve her an bir yenisini ekler. Beynin önemi eski çağlarda ve hayallerimizi de yönlendirir ve her an bir yenisini ekler. Beynin önemi eski çağlarda bilinmiyordu buna karşın belleğin ne olduğu ve düşünce üzerinde söylemler ve insanın bilinmiyordu buna karşın belleğin ne olduğu ve düşünce üzerinde söylemler ve insanın düşünsel geçmişinde çok eski dönemlerden beri yer almaktadır. düşünsel geçmişinde çok eski dönemlerden beri yer almaktadır. • İşin ilginç yanı düşüncedeki bu zenginlik yanında bunu yapan organın nasıl çalıştığı İşin ilginç yanı düşüncedeki bu zenginlik yanında bunu yapan organın nasıl çalıştığı üzerinde bilgilerin azlığıdır.üzerinde bilgilerin azlığıdır.• Beyinsel işlevler, insanı diğer canlılardan ayırır, bu şaşırtıcı özellikler beyinde bulunan Beyinsel işlevler, insanı diğer canlılardan ayırır, bu şaşırtıcı özellikler beyinde bulunan 100 milyar civarındaki sinir hücresi (nöron), bir o kadar destek hücresi ve bu hücreler 100 milyar civarındaki sinir hücresi (nöron), bir o kadar destek hücresi ve bu hücreler arasındaki sayısız iletişim ağının sonucudur. arasındaki sayısız iletişim ağının sonucudur. •Fosiller üzerinde yapılan çalışmalar, insan beyninin yapısında önemli bir değişiklik Fosiller üzerinde yapılan çalışmalar, insan beyninin yapısında önemli bir değişiklik olmadığım gösteriyor. Olasılıkla, 50 bin yıl önce yaşamış olan insanla hemen hemen aynı olmadığım gösteriyor. Olasılıkla, 50 bin yıl önce yaşamış olan insanla hemen hemen aynı beyne sahibiz.beyne sahibiz.

Page 18: İnsan Evrimine Yolculuk

• Denge ve hareket için gerekli kas denetimini sağlayabilmek Denge ve hareket için gerekli kas denetimini sağlayabilmek açısından ellerin de büyümesi gerekiyordu. açısından ellerin de büyümesi gerekiyordu.

• İki ayaklılık ve özgür ellerin, kara yaşamına uyum sağlamada İki ayaklılık ve özgür ellerin, kara yaşamına uyum sağlamada beyin büyümesiyle birlikte birçok başka sonuçları da vardı; beyin büyümesiyle birlikte birçok başka sonuçları da vardı;

• Antropolog Defan Faik, iki ayaklılıkla birlikte, beyin için bir Antropolog Defan Faik, iki ayaklılıkla birlikte, beyin için bir soğutma sistemi -ya da kendi deyisiyle bir radyatör- oluşturmak soğutma sistemi -ya da kendi deyisiyle bir radyatör- oluşturmak üzere, beyni kaplayacak bir damar ağının da gelişmiş olması üzere, beyni kaplayacak bir damar ağının da gelişmiş olması gerekir. gerekir.

•Soğutma sistemi bir kez yerini bulunca, beynin daha fazla Soğutma sistemi bir kez yerini bulunca, beynin daha fazla büyümesine neden olacak fazla ısınma baskısı da ortadan büyümesine neden olacak fazla ısınma baskısı da ortadan kalkmıştır. Çünkü bu sistem, üzerinde kolayca değişiklik kalkmıştır. Çünkü bu sistem, üzerinde kolayca değişiklik yapılabilir nitelikte bir radyatördü ve beynin yeniden büyümesi yapılabilir nitelikte bir radyatördü ve beynin yeniden büyümesi olasılığını (gereksinimi değil) ortaya çıkarıyordu.olasılığını (gereksinimi değil) ortaya çıkarıyordu.

Ellerin Özgürleşmesi Ve Beyinin Büyümesi

Page 19: İnsan Evrimine Yolculuk

Dilin Boyutları •Dil bir işaretler dizgesi olarak kavranırsa, bu düzen içinde her işaretin belli bir işlevinin olması gerekir. Ch.W. Morris, bir şeyin işaret olarak içinde işlev kazandığı süreci “semiosis” olarak adlandırır. Bu süreç, bir semiyotik model içinde kendisini gösteren üç boyutu içerir.• “Semiosis” bazı olguları anlamak için göstergelere “başvurma”, göstergeden göstergeye “akıl yürütme” ve/veya bazı yeni deneyimleri anlamlı kılmak için “göstergeler bulma” işlemleridir ve genellikle “anlam üretme” sürecini ifade eder. •İnsan geni taşıyan bireyler, dil öğrenme gizil gücüne (potansiyel) doğuştan sahiptir. Doğumdan başlayarak, üyesi olarak dünyaya geldikleri kültür topluluğu iletişim ortamında, bu yeteneği, gözlemlenebilir“dil davranışları”na dönüştürmeyi öğrenir.

Page 20: İnsan Evrimine Yolculuk

• Birinci boyut, anlamsal (semantic) boyuttur. Örneğin; düdük sesiyle tren arasında kurulan ilişki ya da gösterge taşıyıcısıyla onun kavramsal ve somut gösterileni arasında kurulan ilişkidir. •İkinci boyut, edimsel (pragmatic) boyuttur. Bu, gösterge taşıyıcısıyla yorumlayan arasındaki ilişki yani düdük sesiyle, onu duyan ve değerlendiren kişi arasındaki ilişkidir. Bu boyut, yorumlayanın duruma göstereceği tepkileri başlatır. •Üçüncü boyut ise sözdizimsel (syntactic) boyuttur. Burada düdük sesinin öteki seslerle olan ilişkisi incelenir, düdük sesinin uyarıcı sesler dizgesi içinde tuttuğu yer belirlenir. Yani bir göstergenin kendisiyle aynı dizgede bulunan öteki göstergelerle olan ilişkisi araştırılır. •Düdük sesi, başka seslerle belli bir ilişki içinde olduğu sürece, yani ancak öteki seslere göre düdük sesidir. 

Page 21: İnsan Evrimine Yolculuk

Taşı Yontan, Akıl mı, El mi?

• İnsanın eline bir parça kil alıp, onu yuvarlayıp biçimlendirmesi,  bir top, küçük bir insan şekli, bir çanak yapması çok basit, çok doğaldır.• İlk önce doğanın biçimini elde ettik sanırız. Ama gerçekte hiç de öyle değildir.  Bu, insanın yoğurduğu bir biçimdir.  Çanak, bir avuç içini  ve insanın biçimlendirme işlemini yansıtır.• İnsan, bu sıcacık, yuvarlacık, dişi, sanatsal biçimleri yapadursun, bunlarla doğayı yansıtmaz.  Yansıttığımız tek şey kendi elimizdir. •Ama insan elinin, bambaşka, hatta karşıt bir işlemi daha vardır. Bu da tahta ya da taşı kırmak, bölmektir. İşte bu işlemde insan eli (bir aletle güçlenmiş olarak) yüzeyin altına iner, araştırır ve böylece bir buluş aracı olur.  •İnsan bir kütük ya da taş parçasını böldüğü ve doğanın o parça içinde gizlediği yazıyı yüzeye çıkardığı anda, düşünce açısından ileriye doğru çok büyük bir adım atmıştır.

Page 22: İnsan Evrimine Yolculuk

•Nesne içinde gizli bir düzen bulma düşüncesi, doğa araştırmasında Nesne içinde gizli bir düzen bulma düşüncesi, doğa araştırmasında insanın temel düşünü olmuştur. insanın temel düşünü olmuştur. • Düş gücü, doğanın çözümlenmesi ile başlar.  Mikelanj bunu  Düş gücü, doğanın çözümlenmesi ile başlar.  Mikelanj bunu  heykellerinde açıkça belirtmiştir.  ‘Dünyanın yaratılışı’ konusunda  heykellerinde açıkça belirtmiştir.  ‘Dünyanın yaratılışı’ konusunda  yazdığı şiirinde:yazdığı şiirinde:

İçimizde kutsal güç,İçimizde kutsal güç,Bir yüze biçim verir, usla el birleşir.Bir yüze biçim verir, usla el birleşir.Baktığı zayıf, narin bir kişidir, amaBaktığı zayıf, narin bir kişidir, amaSanatın özgür gücü taşa can verir.Sanatın özgür gücü taşa can verir.Heykeltıraş, doğanın içindeki biçimi eliyle, duyguları ile saptar.Heykeltıraş, doğanın içindeki biçimi eliyle, duyguları ile saptar.Çünkü bu biçim orada onu beklemektedir. Çünkü bu biçim orada onu beklemektedir. En yücesi sanatçının onu yaratamaz,En yücesi sanatçının onu yaratamaz,Taş gizlenmişse kabuktan içeri.Taş gizlenmişse kabuktan içeri.Bir mermer büyüdür ki bu kırılacak,Bir mermer büyüdür ki bu kırılacak,İşte usa yarayan elin hüneri.İşte usa yarayan elin hüneri.

Page 23: İnsan Evrimine Yolculuk

Us (Akıl) Nedir?Us: Düşünme, anlama ve kavrama gücüdür.

•“Akıl” dediğimiz şey beynin var oluş düzeneğinden başka bir şey değildir. Milyonlarca yıllık evrimin ürünü olan muazzam

ölçüde karmaşık bir olgudur. •Beyin ve sinir düzeninin gerçekleşme süreçleri ve bir o kadar

karmaşık olan bellek süreçlerle çevre arasındaki karşılıklı ilişkileri çözümlemekte oldukça zor olmuştur.

•Düşüncenin doğasını doğru bir biçimde anlamamız, maddesel olmayan bir öz olarak düşünülen “ruh”un mistik sayılan

doğası üzerine varsayımlar yapmasına olanak tanıdı. •Çağdaş nörobiyolojinin atılımları, beyin ve sinir dizgesinin

sırlarını çözmeye başladıkça aklı, doğa-üstü etkenlere başvurmaksızın, beyin işlevlerinin toplamı olarak açıklamak

giderek daha kolay hale gelmektedir.

Page 24: İnsan Evrimine Yolculuk

İnsan Usunun Evrimi • 4.5 milyon yıl önce, australopithecinelerin Doğu Afrika’da ve büyük olasılıkla bu kıtanın başka herhangi bir yerinde yerleşmiş olduklarını görürüz.•Eğer koşullar şaşırtıcı şekilde bir araya gelmemiş olsaydı, australopithecinelerin hâlâ Afrika’da yiyecek arıyor olmaları ve Homo soyunun evrimleşmesinin gerçekleşmemiş olması olanaklıydı. •Ama yaklaşık 2 milyon yıl önce çok hızlı bir beyin büyüme dönemi başlamış ve bu olay Homo soyunun başlangıcını sağlamıştı. •Bunun nasıl olduğunu açıklamaya çalışırken, aklın, beyin ve bedenin evrimi arasındaki karşılıklı ilişkiler son derece önem kazanmıştır. •Bu dönemde iki çok önemli davranışsal gelişme olmuştur: Bipedalizm, yani iki ayak üzerinde yürüme ve et tüketimindeki artış.•“Et, yani protein tüketiminin akıl ve beden gelişimi ile olan ilişkisi günümüzde de önemini koruyor”

Page 25: İnsan Evrimine Yolculuk

•Çağdaş insan öncesinde yaşamış tüm atalarımız gelişmiş düşünce dizgesinden yoksundurlar. Gelişmiş düşünce düzeni ancak bizim türümüz ile ortaya çıkmıştır. •Bugünkü bilişsel aşamamıza, bugünkü anatomik yapımız olmadan kavuşamayacağımızı, tinsel yaşamda bazı olguların ilk kez bizim türümüzle ortaya çıktığını ve bizim pek çok yönümüzle atalarımızdan daha “üstün” olduğumuzu savunmaktadır.•Geleneksel görüşe göre aklın evrimi milyonlarca yıl boyunca hep gelişerek günümüz insanında doruğa ulaşmıştır. Ancak, bu görüş bu gelişmenin sonunun ondan öncekilerden çok farklı olduğunu da içerir. •Bu tür bir “anlak patlaması” kuramı, şu an bilim dünyasının çoğuna egemen olsa da, pek doğru değildir. Biraz daha gerçekçi olursak ve günümüz dinsel inançlarının da söylediği, insanın diğer tüm hayvanlardan üstün olduğu görüşünü bir kenara koyarsak, bilişsel evrimimizin birikimsel olarak, aşama aşama ilerlediğini görebiliriz.

Page 26: İnsan Evrimine Yolculuk

Bellek Ve ÖğrenmeBellek Ve Öğrenme

• Beynin hangi bölümlerinin öğrenme ve bellek ile ilgili olduğu, hangi bölümlerinin öğrenme ve bellek ile ilgili olduğu, ilk zamanlarda rastlantılarla anlaşıldı. ilk zamanlarda rastlantılarla anlaşıldı. • Bellek genel kabul gören kuramlar; göre üç ayrı dizgenin Bellek genel kabul gören kuramlar; göre üç ayrı dizgenin birlikte çalışması olarak değerlendirilmektedir. Yani biz birlikte çalışması olarak değerlendirilmektedir. Yani biz birbirini tamamlayan üç ayrı bellek aşamasına sahibiz. Bunlar:birbirini tamamlayan üç ayrı bellek aşamasına sahibiz. Bunlar:——Çok Kısa Süreli Bellek(duyusal kayıt): 20-30 saniye Çok Kısa Süreli Bellek(duyusal kayıt): 20-30 saniye kalıcılığı olan elektriksel yapıdaki bilgi. kalıcılığı olan elektriksel yapıdaki bilgi. ——Kısa Süreli Bellek 20 dakika–1 gün kalıcılık süresi olan Kısa Süreli Bellek 20 dakika–1 gün kalıcılık süresi olan elektrokimyasal yapıdaki bilgi. elektrokimyasal yapıdaki bilgi. ——Uzun Süreli Bellek beyin – Nöronlarda, yaşadığı sürece Uzun Süreli Bellek beyin – Nöronlarda, yaşadığı sürece kalabilen kimyasal yapıdaki bilgi. kalabilen kimyasal yapıdaki bilgi.

Page 27: İnsan Evrimine Yolculuk

Bilinç DüzlemiÇok kısa süreli bellekte dolaşırken farkında olunan ve ikinci aşamaya Çok kısa süreli bellekte dolaşırken farkında olunan ve ikinci aşamaya taşınacak olan bilgilerdir. Bizler beş duyumuz yardımıyla ileti ve taşınacak olan bilgilerdir. Bizler beş duyumuz yardımıyla ileti ve uyarıları dış dünyadan alırız. Algı organlarımız bu iletileri elektriksel uyarıları dış dünyadan alırız. Algı organlarımız bu iletileri elektriksel sinyallere çevirirler. Daha sonra veriler çok karmaşık sinir ağlarıyla sinyallere çevirirler. Daha sonra veriler çok karmaşık sinir ağlarıyla değerlendirilmek üzere beyine iletilir. Tüm bu iletiler elektriksel olarak değerlendirilmek üzere beyine iletilir. Tüm bu iletiler elektriksel olarak önce çok kısa süreli bellekte toplanır. Bu alanda henüz elektrik yapıda önce çok kısa süreli bellekte toplanır. Bu alanda henüz elektrik yapıda olan bilgi 20 saniye kadar bekleyebilir. Süre sonunda alan boşaltılır ve olan bilgi 20 saniye kadar bekleyebilir. Süre sonunda alan boşaltılır ve yerine yeni veriler gelir.yerine yeni veriler gelir.Çok kısa süreli bellekle doğrudan ilişkili ve bilinç düzlemi dediğimiz Çok kısa süreli bellekle doğrudan ilişkili ve bilinç düzlemi dediğimiz alan çok kısa süreli bellekten sıçrayarak ya da buradan seçilerek alan çok kısa süreli bellekten sıçrayarak ya da buradan seçilerek kümelendiriridirler. Bellek, artık farkında olunan veriler ile doludur. kümelendiriridirler. Bellek, artık farkında olunan veriler ile doludur. Farkında olmadığımız diğer iletiler ise kısa süreli bellekte sönüp giderler Farkında olmadığımız diğer iletiler ise kısa süreli bellekte sönüp giderler ve bir kere silindi mi artık anımsanmaları artık olanaklı değildir.ve bir kere silindi mi artık anımsanmaları artık olanaklı değildir.Bilinç düzlemine gelen veriler; kısa süreli ve belleğe geçmeye aday Bilinç düzlemine gelen veriler; kısa süreli ve belleğe geçmeye aday bilgidir. Kısa süreli bellekteki bilgi 20 dakika ile bir gün arasında bir bilgidir. Kısa süreli bellekteki bilgi 20 dakika ile bir gün arasında bir yaşam sürecini içerir. Bu sürede bilgi ya sönükleşir ya da uzun süreli yaşam sürecini içerir. Bu sürede bilgi ya sönükleşir ya da uzun süreli belleğe geçer. belleğe geçer.

Page 28: İnsan Evrimine Yolculuk

İnsan Davranışlarıİnsan Davranışları• Çok karmaşık olan insan davranışları konusunda yalın bir sınıflama yaparsak, özde iki tür davranış biçimi ile karşılaşırız:•Bunlardan ilki UT (uyarım-tepki) davranışlarıdır ve özgür seçim içermez. Açarsak; dengeleme (homeostatik), refleks, içgüdü (instinct) ve bir yere kadar da güdüler (drive/motiv) bu tür davranışlardır. • Daha çok otonom sinir sistemi tarafından yönlendirilen ve herhangi bir istencin etkin olamadığı bu tür davranışlar ahlâksal değerlendirmelerin dışında olmalıdır. Çünkü bunlar otomatik tepkilerden oluşan ve bireysellik taşımayan davranış biçimleridir.• İkinci tür davranışlarımız ise UOT (uyarım-organizma-tepki) türü davranışladır ki bunlar; alınan uyarıcıya, organizmanın yorumunu katarak tepki vermektir. • Bu davranışlarda az çok istençli bir seçim vardır.

Page 29: İnsan Evrimine Yolculuk

İnsanı İnsan Kılan Nedir?• Türün kazanmış olduğu bu tepki dizileri, yani içgüdüsel davranışlar, koşullandırma ile özellikle büyük beyni gelişmiş canlılarda, denetim altına alınabilir ya da kısmen değiştirilebilir. Fakat çok kuvvetli uyarılarda koşullandırılma tekrar yitirilebilir.• Aşırı şekilde uyarılan (eşeysel olarak uyarılan, kızdırılan vs.) insanlar da çok defa bu koşullandırmayı, yani büyük beyinin denetimini yitirerek, eski ilkel davranışlarına döner. • Bazı durumlarda da tepkilerimiz tam anlamıyla büyük beynin denetimine alınabilir. Özellikle insanda büyük beyin içgüdüsel tepkileri denetim altına alarak, soyut düşünceyi gerçekleştirmiş ve yaşadığı sürede kazanmış olduğu deneyimleri, davranışlarının oluşması için kullanmıştır. • Bunun yanı sıra organik evrim süreci içerisinde kazanmış olduğu tepkiler bu bilinçli davranışların yapıtaşı olmuştur. • Organik evrim süreci içerisinde tüm ataların kazanmış olduğu bu deneyimlerin büyük beyin tarafından eşgüdümü, benliğin ve bir anlamda ruh (Tin) dediğimiz soyut duygunun ortaya çıkmasını sağlamıştır.

Page 30: İnsan Evrimine Yolculuk

Eşeysel-Seksüel ÜremeEşeysel-Seksüel Üreme• Evrim ilerledikçe organel işlevlerinin daha Evrim ilerledikçe organel işlevlerinin daha karmaşık durum aldıkları, çok hücreliler âlemine karmaşık durum aldıkları, çok hücreliler âlemine geçildikten sonra da, bunları yürütmek üzere bir geçildikten sonra da, bunları yürütmek üzere bir araya gelmiş hücreler, onların birleşmesinden araya gelmiş hücreler, onların birleşmesinden oluşmuş organlar ve organlardan oluşmuş oluşmuş organlar ve organlardan oluşmuş birtakım organizmaların ortaya çıktığı görülür.birtakım organizmaların ortaya çıktığı görülür.

• Bu organizmaların bölünerek çoğalmaları çok Bu organizmaların bölünerek çoğalmaları çok güç olacağından, zamanla eşeysel (sexual) üreme güç olacağından, zamanla eşeysel (sexual) üreme gelişir.gelişir.

• Eşeyli Üreme Genlerin karışımını ve kalıtsal Eşeyli Üreme Genlerin karışımını ve kalıtsal bilgilerin gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlar.bilgilerin gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlar.

Page 31: İnsan Evrimine Yolculuk

İnsanı Anlamlı Kılan;

Evrim Kuramları ışığında, insan evrimimin izlediği yolu da şöylece Evrim Kuramları ışığında, insan evrimimin izlediği yolu da şöylece özetleyebilir miyiz?” özetleyebilir miyiz?”

““Canlı varlıklar, yüksek üreme yetisine sahiptirler, Yaşama ve Canlı varlıklar, yüksek üreme yetisine sahiptirler, Yaşama ve yaşamda kalma çabası canlılar arasında rekabete sebep olur.” yaşamda kalma çabası canlılar arasında rekabete sebep olur.”

“Hayatta kalıp üreyebilenler, yaşadıkları ortamda kendilerini daha “Hayatta kalıp üreyebilenler, yaşadıkları ortamda kendilerini daha ayrıcalıklı kılan özellikleri olanlardır.”ayrıcalıklı kılan özellikleri olanlardır.”

““İnsan soyunu farklı kılan, onun beyin gelişimi ve yarattığı İnsan soyunu farklı kılan, onun beyin gelişimi ve yarattığı işlevlerdir.”işlevlerdir.”

““İnsan beyni birçok aşamadan geçerek, birbirinden bağımsız ancak İnsan beyni birçok aşamadan geçerek, birbirinden bağımsız ancak uyum içinde çalışan bölümlerden meydana gelmiştir.”uyum içinde çalışan bölümlerden meydana gelmiştir.”

““Beyin yalnızca somut olgularla çalışmaz; us, bellek, düşünce, dil, Beyin yalnızca somut olgularla çalışmaz; us, bellek, düşünce, dil, kültür gibi daha pek çok soyut işlevi de yerine getirir”kültür gibi daha pek çok soyut işlevi de yerine getirir”

““Kısacası insan organizması, dış dünyanın izdüşümü anlamındaki Kısacası insan organizması, dış dünyanın izdüşümü anlamındaki kopyalarını, türünün evrimi boyunca topladığı deneyimlerin bir kopyalarını, türünün evrimi boyunca topladığı deneyimlerin bir

başka yüzü olarak, doğuştan devralmıştır”başka yüzü olarak, doğuştan devralmıştır”

Page 32: İnsan Evrimine Yolculuk

Yaşamı Anlamlı Kılan İnsanYaşamı Anlamlı Kılan İnsan,•Neden her birey ve beyin farklı öğreniyor ve ayrı düşünüyor? •Hiç kimse birbirinin benzeri değil, biri diğerine hiç benzemiyor, ayni aileden ve ayni anne karnından gelse bile. •Milyarlarca yıldır böyle oldu ve böyle sürecek. Hiçbir birey birbirine benzemeyecek ve gelecek kuşaklarına farklı birikimleri aktaracaktır. •Kendi türünde insanın evrimi; tüm bunların sürgitini sağlamak için doğanın bulduğu yoldur. •İşin ilginç olan yönü, evrimim doğrusal ve kesiksiz olmayışıdır. Evrimde sıçramalar ve değişinimler her zaman vardır. •Değişinim ve değişimler kuşaklar boyu sürerek evrimi sürdürürler, aksi durumda türümüz, geçmişten gelen orta beyine teslim olarak, kalıtımsal zenginliğin ve düşünce çeşitliliğin varlığından uzak kalır. •İnsanoğlunun varoluşunu, türsel ve bireysel öğrenme ile sağlar.•İnsanın evrimsel yolculuğunda amacı, türünü yaşatmak ve çoğalmamak için üreme değil, evrimini sürdürmek için, belleğinde yer edecek edinim ve bilgileri kazandırarak, gelecek kuşaklara aktarmaktır.

Page 33: İnsan Evrimine Yolculuk

Her İnsanHer İnsanVaroluşunun, Varoluşunun,

Kendi Türünün ve Kendi Türünün ve Evriminin,Evriminin,

En Güzel ve Anlamlı Bir En Güzel ve Anlamlı Bir Örneğidir.Örneğidir.