46
Dr. Vural Yiğit «Barınma, İnsan soyunun en eski gereksinimidir.»

Izmir'in eski evleri 1

Embed Size (px)

Citation preview

Dr. Vural Yiğit

«Barınma, İnsan soyunun en eski gereksinimidir.»

• Yarımada Tepe haline

geldi.

• Sonraları «Tepekule»

denilen Höyüğün

üzerinde yerleşim

başladı.

• İzmir’in ilk

kurucularının

Amazonlar olduğu

söylenir.

• Birdiğer söylence ise,

kentin efsanevi Frigya

kralı Tantalos’un

etrafında gelişir.

Smyrna, Eski İzmir

(M.Ö. 3000-300) • Smyrna adının kökeni

eski Anadolu dillerinden

gelmektedir.

• Eski izmir (Symirna),

Körfezinin doğusunda

küçük bir adacık

üzerinde kurulmuştu.

• Meles Irmağı ile, Sipylos

(Yamanlar) Dağından

gelen sellerin

getirdikleri ile Bugünkü

Bornova Ovası oluştu.

Smyrna Yerleşim

Dönemleri • Prehistorik, Aiol

Dönemi, M.Ö. 3000

• Protogeometrik,

Dönem, M.Ö ~1000

• Lidya Dönemi,

M.Ö~600

• Köy Dönemi,

M.Ö~550 BC

• Hellenistik Dönem,

.M.Ö~330

• İyon Geometrik

dönemi, (Şehir surları

yapılır.)

İzmir’in Yeniden

Kuruluşu • Makedonyalı Büyük

İskender, M.Ö. 334

yılında Pers

İmparatorluğu’nun

ordusunu yendikten

sonra, Efes üzerine

ilerledi.

• Söylenceye göre,

gördüğü rüyanın

kehaneti ile şimdiki

Kadifekale (Pagos

Dağı) civarında yeni

bir Smyrna kentinin

kurmasını istemişti .

• Kuracağı kentte eski

Smyrna’lılar

soyundan gelenlerin

yerleştirmesini istedi.

• Bunun üzerine

İskender, komutanları

Smyrna kentini

yeniden kurdular.

• Kentin korunması

için bir kale yaptılar.

• Bu kale günümüze

kadar ulaşmış

bulunuyor.

Smyrna Evleri • Demir Çağı boyunca

İzmir evleri, büyüklü

küçüklü tek odalı yapılar

şeklinde tasarlandı.

• Bu tek odalı evlerin

(2,45 x 4 m) duvarları

kerpiçten, damı ise

sazdan yapıldı.

• Erken Geometrik

dönemden itibaren (MÖ

875'ler) bu tek odalı

evler at nalı biçimli bir

avlunun üç bir yanını

çevirdi.

• M.Ö 7. yüzyılın ikinci

yarısında yapılmış

olan iki katlı, beş

odalı, ön avlulu çifte

“megaron” yapı,

bugün için bilinen,

bir çatı altındaki en

eski, «çok odalı» ev

tasarımı oldu.

• Genellikle evler bu

plana göre ve ön

cephesi güneye

bakacak şekilde

yapılırdı.

Roma İmparatorluğu

Döneminde Smyrna

• Bergama krallığı

yönetimi sonrası,

Roma orduları

M.Ö.130 yılında

denetimi ele almayı

başardılar.

• Symrna, özgür kent

statüsüyle yönetildi.

• Roma dönemende

Smyrna kentinde

pekçok yeni yapı,

tapınak ve ev yapıldı.

• Bizans döneminden

günümüze, dikkat

çekici her hangi bir

kentsel gelişim

olmadı.

• Süreç içinde, kent

alanını tahrip eden

yangınlar, depremler

ve yıkımlar yaşadı.

• Buna rağmen şehrin

nüfusu arttı ve ticaret

yoluyla zenginleşti.

(M.Ö. 133-M.S.395)

Osmanlı Egemenliği • 15 ve 16. Yüzyıllar

arasında İzmir, Osmanlı

egemenliğine girmişti.

• 1472’de bir Venedik

filosu körfeze girerek

limana saldırdı, kenti

yağmaladı ve yaktı.

• Bunun üzerine Sultan II.

Mehmet (Fatih), İzmir

limanının girişinde

Liman Kale’sini yeniden

yaptırdı.

• İzmir tekrar eski

görünümüne kavuştu.

17-18 yy. İzmir’de

Yerleşim • 1620’li yıllardan

itibaren Batılı

tüccarların evleri,

dükkanları, ürün işleme

ve depolama binaları,

şehrin deniz kıyısında

yer aldı.

• Konsolosluklar inşa

edildi.

• Liman çevresinin fiziksel

ve mimari yapısı hızla

değişti.

• Üllkeler arası çalışan

tüccarlara hizmet veren

hanların sayısı 25 iken,

1670’te bu sayı 82’ye

ulaşmıştı.

• Tuz işleme atölyeleri,

kahvehaneler,

meyhaneler, sabun üretim

atölyeleri, yağhaneler vb.

işletmeler liman bölgesini

doldurdu.

• Bu yüzyıla ait gravürler,

kentin yerleşim alanının

genişlediği ve fiziksel

yapısının nasıl değiştiğini

göstermektedir.

Thomas Allom (1840)

«A Street in Smyrna.

İzmir'de bir sokak.»

Adlı tablodan.

Etnik Farklılaşma • Gravürlere ve yazılı belgelere göre, Kadifekale

eteklerinde başlayan yerleşim, sahil şeridini

izleyerek kuzeyde Punta (Alsancak Burnu) olarak

adlandırılan çıkıntıya kadar uzanıyordu.

• Güneyde ise bu günkü Varyant başlangıcını

oluşturan Yahudi mezarlığı (Maşatlık) vardı.

• Limanın doğusundaki Kadifekale eteklerinde

Türkler yaşıyordu.

• Basmane, Tilkilik, İkiçeşmelik ve Keçecileriçi

gibi Türk bölgelerinin arasına, Havra sokağı

gibi Musevi yerleşimleri girmişti.

• Kıyıdaki Frenk mahallesinin hemen gerisinde de

Ermenilerin evleri sıralanmaktaydı.

Doğal Afetler • 1654 ve 1664 yıllarında yaşanan

depremler, kentte çok büyük yıkıma yol

açmıştı.

• 1688 yılında İzmir, tarihinde gördüğü en

şiddetli depremlerden birisini yaşamıştı.

Yaklaşık 20.000 kişi hayatını yitirmişti.

• Depremin ardından çıkan büyük yangın,

kentin tamamını tahrip etmişti..

• Şehrin yeniden imar çalışmalarına yerli

halkla birlikte, Frenkler de büyük destek

olup, katkıda bulunmuş, böylece hızlı bir

gelişme sağlanmıştı.

19-20 Yüzyıllarda

İzmir • İngiltere ile Osmanlı

Devleti arasında,

1838 yılında Balta

Limanı Ticaret

Antlaşması

imzalandı.

• İngiltere'nin elde

ettiği ayrıcalıkları

daha sonra Fransa,

başta olmak üzere,

diğer Avrupa ülkeleri

de elde etmişti.

• Birleşik devletler

bile konsolsluklar

açmış, şirketler

kurmuştu.

• Böylece İzmir’de

Laventen denilen

bir kültür oluştu.

• 1847'de 15.000

kişi olan yabancı

nüfus, 1880'de

50.000 kişiye

ulaşmıştı.

İzmir Modern Bir Şehir Oluyor

• Rıhtım Şirketinin denizi doldurarak oluşturduğu

bölgede ve Kordon'da, yabancılar kendi yaşam

alışkanlıklarını sürdürecek mekanlar

yaratmışlardı.

• Özellikle yüksek gelir gruplarına yönelik pek çok

kulüp ve dernek binası bu civardaydı.

• Bunlar Avrupalılar Derneği (Club Europen),

Tüccarlar Derneği ve Kulübü, Avcılar Kulübü,

Sporting Club ve Concert America Tiyatro salonu

en görkemli yapılardı.

• Ayrıca, İzmir'in özgün yapılarından birisi de

Kramer Palas Oteli ile onun üst katındaki Club

Hellenique idi.

Yepyeni bir Konut

Mimarisi • Kordon'da yeni konutlar

da yapılmaya başlamış,

Pasaport yöresinden

kuzeye doğru, konut

alanları yoğunlaşmıştı.

• Sakız'dan gelen

tüccarların oturdukları

ev anlamına gelen,

«Sakız tipi mimari», yani

iki katlı ve cumbalı konut

mimarisi de İzmir'de

yaygınlaşıyordu.

(Annemin okuduğu dönemde)

Görkemli Yapılar

Dönemi • Whitall, Giraud, Charnaud, Forbes, La Fontaine,

Patterson gibi zengin tüccar aileler, Buca, Bornova

ve çok az olmakla birlikte Karşıyaka'da geniş

araziler alıp, görkemli malikaneler kurmuşlardı.

• İnşa ettirdikleri binaların projelerini yurtdışında

çizdiriyorlar, malzemelerini [tuğla, kiremit

mermerlere varıncaya kadar] yurtdışından

getirtiyorlardı.

• Böylece İzmir'de çok farklı, elit bir tabaka ve

yaşam biçimi ortaya çıkıyordu.

• İzmir'in banliyölerinde yaşamaya başlayan bu

aileler, sadece İzmir'e gidiş gelişlerini temin etmek

için, ek demiryolu hatları dahi kurdular.

Büyük İzmir Yangını • 15 Mayıs 1919 sabahı İtilaf Devletleri

donanmasının koruması altında Yunan askerleri

İzmir rıhtımına çıktılar.

• 9 Eylül 1922 İzmir'in kurtuluş günü oldu.

• 13 Eylül Çarşamba günü, Ermeni mahallesinde üç

ayrı yerde çıkan yangın 18 Eylüle kadar aralıksız

devam etti.

• Yangında İzmir'in önemli bir bölümü yok olmuş,

20-25 bin civarında yapı yanmıştı.

• Alan olarak, İzmir'in 2 milyon 600 bin

metrekarelik yerleşim parçası yok olmuştu.

• Pek çok otel ve klubün yer aldığı, I. ve II. Kordon

da büyük tahribata uğramış, eski İzmir'den sadece

şehrin kenarlarındaki yerleşimler kalmıştı.

Kentin Yeniden Yapılanması • Cumhuriyet rejimi, yıkılmış bir kentin üzerine

yeni bir İzmir inşa etmek zorundaydı.

• 1925 yılında yurt dışından uzmanlar getirilerek,

yeşil alanları, düzenli sokakları, bahçe içinde iki

katlı evleri, geniş ve ortası ağaçlıklı bulvarları

hedefleyen, Avrupa kentleri tarzında bir imar

planı hazırlanmıştı.

• İzmir Fuarı dahil pek çok modern yapı İzmir’in

çehresini değiştirdi.

• Yangın yerlerinin imarı çalışmaları sırasında

yapılacak kamusal binaların yapımına özen

gösterilip, erken Cumhuriyet dönemi mimarisi

oluşturulmaya çalışılmıştır.

Yepyeni Bir Çağdaş İzmir • İzmir'in imar çalışmaları içinde en önemli

kazanımlarından birisi, hiç kuşkusuz Cumhuriyet

Meydanı ve bu meydanda yer alan Atatürk anıtıdır.

• 1925 yılında yapımı tasarlanan meydan ve anıt,

İtalyan heykeltıraş Canunica'ya ısmarlanmış ancak

1932'de dönemin Belediye Reisi Behçet Uz'un

çabaları ile tamamlanabilmiştir.

• Günümüzde Fevzi Paşa ve Gazi Bulvarları

civarında görebildiğimiz, Vakıflar Bankası,

• Osmanlı Bankası, Kardıçalı Han, Kavaflar Çarşısı,

Borsa Binası, İtfaiye Binası ile İzmir Milli

Kütüphane ve Operası bu mimari akımın ayakta

kalmış ender örnekleri ve prestij yapılarıdır.

• 1936 da İzmir Fuarı’nın açılışı yapıldı.

Beton ve Asfalt Dönemi • İki katlı bahçeli konutlar , 1960 ve 1970'li

yıllarda yoğun yaşanan göçle birlikte, İzmir'in

sanayileşme ve zenginleşmesine paralel olarak

hızlı yapılaşmaya kurban edildi.

• Dışarıya doğru genişleyemeyen kent, yukarıya

doğru yükselerek 8 - 10 katlı binalara dönüştü.

• Karşıyaka, Kordonboyu ve Güzelyalı’ya kadar

uzanan iki katlı cumbalı evlerin tamamına

yakını yok oldu.

• Parke kaldırım taşı yollar asfaltlandı.

• Kemeraltı’nın depoları ve binaları, demir

gülleler ile yıkıldı.

Basmahane

Evleri

.

• Basmane, İzmir�’in

yaşayan en eski

dokusunu yaşatan ender

yerlerden biridir.

• Basmane Garı�,

Kemerköprüsü, Hanları,

hamamları, Oteller

Sokağı, çeşmeleri,

arkeolojik alanları,

Agora ve Altınparkı,

Kadifekalesi, daracık

sokakları, su yolları,

gecekonduların

temelleri altında uykuya

yatmış durumda

Basmane semtinin pek çok yerinde eski ev ve tarihi bina bulunuyordu.

Basmane Bir Rüya

Gibiydi • Roma Tiyatrosuyla, su

kanallarıyla, hazireleri,

mescitleriyle kentin

merkezinde saklı kalmış

bir hazine, aslına

dönmeyi bekleyen bir

değerdi Basmane.

• �İzmir renkli bir mozaik�

tümcesinin en canlı

yaşandığı, kente göçüp

gelen farklı kültürlere

sahip vatandaşlara ev

sahipliği yapmıştı.

• Museviler, Rumlar,

Giritliler, Arnavutlar,

İzmir’in yerlileri yıllar

boyu iç içe yaşıyordu.

• Cumhuriyetin ilk

yıllarında önemli bir

yerleşim alanı olan

semtin sosyal dokusu,

zaman içinde değişti.

• Konakları otele

dönerken, Girit�ten,

Kavala�dan, Selanik�ten

gelen göçmenlerin

yerini zamanla doğudan

göç edenler aldı.

İlkokul Çağlarımın geçtiği Basmane’nin her yanı tarih ve kültür doluydu.

Basmane’de

Dede Evi • 1922 yılında Selanikten

göç ederek İzmir’e gelen

dedimiz Halil Hortaç,

Basmahane,

«Kemerköprü»

yaknındaki eski bir İzmir

evi satın alarak ailece

burada yerleşti.

• Annem Kadriye Yiğit ve

benim ilkokul günlerim

bu evde geçti.

• 1960 yıllarında bu evin

yerine tütün işletmesi

yapıldı.

Dedemiz Halil ve Anneannemiz Muzaffer Hortaç, Basmane Kemerköprü’deki iki katlı evin taraçasında

kahve içiyorlar.

Kuran

(Müslümanların

kutsal kitabı)

İzmir Tarih boyu Anadolu’nun

incisiydi. Hep öyle kalacak

Devamı

gelecek