30
http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/ MEB 2018 - 2019 Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü 9 . Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Roman (Tarihî Gelişim - Özellikler - Türler - Gelenek ve Gerçeklik) 1. Roman türü için aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) Kurmaca bir gerçekliği ortaya koyar. B) Öyküleme ve betimleme yapmak esastır. C) Yansıttığı edebî akıma göre sınıflandırılabilir. D) Gerçeküstü olayları da konu edinebilir. E) Yazıldığı dönemin zihniyetinden bağımsızdır. 2. Roman ve öykü ile ilgili aşağıdaki genellemelerden hangisi yanlıştır? A) Romanlarda birbirini etkileyen birçok olayın oluştur- duğu bir zincir söz konusuyken hikâyeler daha çok tek bir olay üzerinde kurgulanır. B) Romanlarda hikâyelere göre ruh tahlillerine daha çok yer verilir. C) Romanlarda mekân sayısı ve çeşitliliği hikâyeye göre daha fazladır. D) Romanların kişi kadrosu hikâyeye göre daha geniştir. E) Romanlarda diyalog, özetleme gibi anlatım teknikleri kullanılırken hikâyelerde tasvir tekniği tercih edilir. 3. Bir bir hatırlıyor, dinlediklerini hatırlıyor, gördüklerini ha- tırlıyor, deliliklerini hatırlıyor; durulup arınışını, büyük yö- rüngeye yerleştirilişini hatırlıyor; yerleri, olayları, hâlleri, gerçek doğuşunu hatırlıyor. Osman Gazi Han şimdi son dönemecindeki sayılı dakikalarda, Uludağ’dan da büyük ve yüklü bir hatıralar dağıdır; Osman Gazi Hân şimdi za- manın iki ucunu -tesbih gibi- birleştirmiştir. Bu parçanın, konusu bakımından aşağıdaki roman türlerinden hangisine örnek olduğu söylenebilir? A) Macera B) Fantastik C) Tarihî D) Polisiye E) Sosyal 4. Stendhal “Kırmızı ve Siyah” adlı eserinde, “Yol boyun- ca gezdirilen bir aynadır roman.” derken romanın hangi özelliğini vurgulamaktadır? A) Gerçek hayatı yansıtma özelliğini B) Yazarının gittiği yöne göre biçimlendiğini C) Hikâyeden farklı bir tür olduğunu D) Sanatlı bir dilde yazılması gerektiğini E) Açık ve örtük iletiler içerdiğini 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü- rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar Fenelon’dan 1859 yılında çevirdiği “Telemak”tır. (IV) İlk yerli roman ise Samipaşazade Sezai’nin Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat adlı eseridir. (V) Halit Ziya Uşaklıgil, roman türünün Batılı an- lamdaki ilk örneklerini vermiştir. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bil- gi yanlışı vardır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. 6. Bana öyle geliyor ki gördüklerimi ve işittiklerimi yazmak, gelecek nesillere karşı en büyük vazifemdir. Kaldı ki müessesemizin tarihçesini benden daha iyi yapabilecek tek insan, Halit Ayarcı, artık aramızda değildir. Dün ak- şam yine onun masamızdaki yerini boş gördüm. Karımın dolmuş gözlerle bütün yemek müddetince bu boş sandal- yeye bakışını bir türlü unutamayacağım. Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki altı çizili söz- cüklerden herhangi birinin yerine kullanılamaz? A) süre B) görev C) kuşak D) kurum E) yetki 15

15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

  • Upload
    others

  • View
    10

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

9. SınıfTürk Dili ve

EdebiyatıRoman (Tarihî Gelişim - Özellikler - Türler - Gelenek ve Gerçeklik)

1. Roman türü için aşağıdakilerden hangisi söylene-mez?

A) Kurmacabirgerçekliğiortayakoyar.B) Öykülemevebetimlemeyapmakesastır.C) Yansıttığıedebîakımagöresınıflandırılabilir.D) Gerçeküstüolaylarıdakonuedinebilir.E) Yazıldığıdöneminzihniyetindenbağımsızdır.

2. Roman ve öykü ile ilgili aşağıdaki genellemelerden hangisi yanlıştır?

A) Romanlardabirbirini etkileyenbirçokolayınoluştur-duğu bir zincir söz konusuyken hikâyeler daha çoktekbirolayüzerindekurgulanır.

B) Romanlardahikâyeleregöreruhtahlillerinedahaçokyerverilir.

C) Romanlardamekânsayısıveçeşitliliğihikâyeyegöredahafazladır.

D) Romanlarınkişikadrosuhikâyeyegöredahageniştir.E) Romanlardadiyalog,özetlemegibianlatımteknikleri

kullanılırkenhikâyelerdetasvirtekniğitercihedilir.

3. Birbirhatırlıyor,dinlediklerinihatırlıyor,gördükleriniha-tırlıyor,deliliklerinihatırlıyor;duruluparınışını,büyükyö-rüngeye yerleştirilişini hatırlıyor; yerleri, olayları, hâlleri,gerçekdoğuşunuhatırlıyor.OsmanGaziHanşimdisondönemecindekisayılıdakikalarda,Uludağ’dandabüyükveyüklübirhatıralardağıdır;OsmanGaziHânşimdiza-manınikiucunu-tesbihgibi-birleştirmiştir.

Bu parçanın, konusu bakımından aşağıdaki roman türlerinden hangisine örnek olduğu söylenebilir?

A)Macera B) Fantastik C) TarihîD) Polisiye E)Sosyal

4. Stendhal “KırmızıveSiyah” adlı eserinde, “Yolboyun-cagezdirilenbiraynadırroman.” derken romanın hangi özelliğini vurgulamaktadır?

A) GerçekhayatıyansıtmaözelliğiniB) YazarınıngittiğiyönegörebiçimlendiğiniC) HikâyedenfarklıbirtürolduğunuD) SanatlıbirdildeyazılmasıgerektiğiniE) Açıkveörtükiletileriçerdiğini

5. (I)TürkedebiyatınaromanTanzimat’lagirmiştir.(II)Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman,YusufKâmilPaşa’nınFransızyazarFenelon’dan1859yılında çevirdiği “Telemak”tır. (IV) İlk yerli roman iseSamipaşazadeSezai’ninTaaşşuk-ıTalat veFitnatadlıeseridir.(V)HalitZiyaUşaklıgil,romantürününBatılıan-lamdakiilkörneklerinivermiştir.

Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bil-gi yanlışı vardır?

A) I. B) II. C)III. D) IV. E) V.

6. Banaöylegeliyorkigördüklerimiveişittiklerimiyazmak,gelecek nesillere karşı en büyük vazifemdir. Kaldı kimüessesemizin tarihçesinibendendaha iyiyapabilecektek insan,HalitAyarcı, artıkaramızdadeğildir.Dünak-şamyineonunmasamızdakiyeriniboşgördüm.Karımındolmuşgözlerlebütünyemekmüddetincebuboşsandal-yeyebakışınıbirtürlüunutamayacağım.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki altı çizili söz-cüklerden herhangi birinin yerine kullanılamaz?

A) süre B) görev C) kuşakD) kurum E)yetki

15

Page 2: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

9. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

15

Roman (Tarihî Gelişim - Özellikler - Türler - Gelenek ve Gerçeklik)

7. Aşağıdaki parçaların hangisinde toplumsal bir kabule yer verilmiştir?

A) Biraraderedekiayakseslerikesildi,ortalıktarifsizbirsessizliğegömüldü.Tauzaktanbirçobanaldatanku-şunun bir daldan ötekine atlarken kurumuş çöplerebasmaktandoğançıtırtılarduyuldu.

B) Derviş Bey’e adamlar göndermeye başladı. Adam-larındanbirisininelinebirmektupveriyor,onukabuletmesini istiyordu. Bir kere, bir kerecik olsun kabuletmeliydi.Saygıdakusuretmişti.Küçüktenkusur,bü-yüktenbağışlamak...

C) İncedenbiryelçıktı,birbulutgölgesigeldigeçtiorma-nınüstünden.Beşonkartal...BiribirindençokuzaktaKirazlıKoyak’ınüstündedönüyor.Koyak’ındibinebirtortu gibi çökmüş pusu güneş eritmiş veya yel alıpgötürmüş.

D) Taşbaş’ın evinin duldasında akşama kadar hayallerkurdular.Taşbaşkaçkereköyegeldi.Karanlıklargün-düzgibioldu.Sofralaryağlıyemeklerledonandı.Birodadolusuayakkabı...Birodadolusudagiysi...

E) Köprüyüyelgibigeçti.Bundanönceköprüdençokazgeçmişti.Biryanındakayalıkbirtepe,öteyanındabirormanvardı.Buseferatınıyoldandasürdü.

8. Roman yazarları genellikle iki temel yönelim arasındahareketederler.Onlarbiryandanyaşananolaylarıörnekalır,bunlardansapmamayaçalışarakgerçekçibir tutumizler;öteyandanisekendiyarattıklarıolayvekişilerdenoluşanbirdünyadahayalgücünüişleterekgerçeğeyenigörünümlerkazandırır.

Bu parçada roman yazarları ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?

A) HayatadairayrıntılardanbeslenmelerineB) İzlenimcibiryaklaşımbenimsemelerineC) GerçeğidönüştürmelerineD) HeyecanuyandıracakkonularseçmelerineE) Hayalgücünebaşvurmalarına

9. Nabokov’un “Emma Bovary denen kız hiç yaşamadı.Madame Bovary kitabı ise sonsuza dek yaşayacak.”sözü romanın hangi özelliklerini vurgulamaktadır?

A) Kurgusallık-KalıcılıkB) Gerçekçilik-ÜslupçulukC) Kurmaca-NedensellikD) Kalıcılık-ÖzgünlükE) Yanlılık-İroni

10. Peyami Safa’nın şaheserlerinden Dokuzuncu HariciyeKoğuşu’ndaromanıngençkahramanı,ayağındakirahat-sızlıktankurtulabilmekiçinsayısızdoktoragörünürveennihayetindehavadarbirortamda,strestenuzakbiristira-hatdönemigeçirmesigerektiğineiknaedilir.AncakgerekakrabalarıolanbirPaşa’nınErenköy’dekiköşkündemisa-firkaldığıdönemdegereksekendievivehastaneyegidişgelişlerindeşuurunuâdetabir faciaatmosferindeyoğu-rur.PeyamiSafa’nınçocuklukvegençlikdönemlerindenfazlasıylaizlertaşıyanromanhemumuduveumutsuzlu-ğuhemdesevincivefelaketiaynısayfalarasığdırabilmişolmasıbakımındaninsanıneşsizbirtarifinisunuyor.

Bu parçada romanın kurgusuna etki eden,

I. İnsanınpsikolojikhâlleri II. Yazarınınözelyaşamı III.Gelenekseldeğerleri IV.Önaraştırmalaryapmak

unsurlarından hangilerinin üzerinde durulmaktadır?

A)YalnızI. B) YalnızIII. C) IveII.D) IIveIV. E) IIIveIV.

11. İyibirromanbizekahramanınıngerçeklerini,kötübirro-mansayazarhakkındakigerçeklerianlatır.

Bu sözden hareketle aşağıdaki çıkarımlardan hangisi yapılabilir?

A) İyibirromandaserim,düğümveçözümbölümleribe-lirgindir.

B) Romanda anlatılanlar, yazarının yaşadığı döneminkültürelözelliklerinitaşır.

C) Romankahramanları,aitolduklarıçevrenindiliyleko-nuşturulmalıdır.

D) Romanlardabirbiriylebağlantılıolaylarbirtemaetra-fındabirarayagetirilir.

E) Romanlar,sahiplerininsesideğilkurgusalkimliklerinsesiniyansıtmalıdır.

Page 3: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

9. SınıfTürk Dili ve

EdebiyatıRoman (Tema - Konu - Çatışma - Dil ve Anlatım - Yapı - 1

1. Ayın on dördünde Bünyamin’in kazması beyaz bir cis-me çarptı. Merakı artan Vardapet’le birlikte çevresindeki toprağı temizlediklerinde bunun, çoktan taşlaşmış, nere-deyse öküz büyüklüğünde bir kertenkele kafası olduğunu gördüler. Boynundan itibaren bel kemiği toprağın derin-liklerinde kayboluyordu. Bünyamin, canavarın dişlerinden birini yadigâr olarak almayı düşündü. Ama diş, eline alır almaz ufalanıverdi. Vardapet bunu uğur telakki edip çıra ışığı altında birtakım hesaplar yaptı. Rakamları topladı, çıkardı; iletkiden okuyup kaydettiği derecelerin yüz sek-sene erişip erişmediğine baktı ve delikanlıya gülümsedi.

Bu parçada,

I. Olay örgüsü II. Mekân III. Zaman IV. Kişiler

unsurlarından hangileri belirgin değildir?

A) Yalnız I. B) Yalnız II. C) I ve III. D) II ve IV. E) III ve IV.

2. Bugün ensenize kadar kestirdiğiniz şu saçlar yok mu? Ne uzundu, ne uzun! Köklerini sökercesine onları tarardık. Hiç unutmam, hanımefendi size üstü papatya örneği be-yaz ketenlerden yeni bir elbise diktirmişti, onu giydirdik ve sizi büyük hanımefendiye götürdük. O vakte kadar büyükannenizi görmemiştiniz çünkü büyük hanımefendi damadıyla altı sene dargın durdu. Nihayet barıştılar, biz de sizi götürdük. Ah, diye içini çekiyor ve başını sallıyor Gülter. Büyükanneniz gibi kadın nerede şimdi?

Bu parçada aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangisi kullanılmıştır?

A) Pastiş B) Parodi C) İroni D) Geriye dönüş

E) İç çözümleme

3. Damların yosun tutan ve kararan kiremitlerini nihayetsiz dut, erik ve iri yapraklı incir ağaçlan örtmeye çalışıyor, de-relerin kenarını beyazımtırak yapraklarıyla uzun kavaklar takip ediyordu. Bunların arasında belki yirmiden fazla mi-nare, bembeyaz yükseliyor ve uzaktan bakan bir göze, tıpkı kavak ağaçları gibi hafif hafif sallanıyor hissini veri-yordu.

Bu parçada,

I. Betimleyici II. Öyküleyici III. Tartışmacı

anlatım biçimlerinden hangileri kullanılmıştır?

A) Yalnız I. B) Yalnız II. C) I ve II.D) I ve III. E) II ve III.

4. I. Kanaryacık küçük vücudunu yana bırakmış, sessiz bir feryat gibi gagasını açmıştı. İşte bu dakikada tek-rar size baktım. Kâfi derecede çevik davranmamış, kirpiklerinizdeki iki damla gözyaşını benden saklaya-mamıştınız. Ah sizin o her şeyle eğlenen gözleriniz-deki bu iki damla merhamet yaşı! Nejat Bey, tekrar ediyorum: Hayatıma istediğiniz gibi tasarruf edebilir-siniz. Değil mi ki gözlerinizde o iki merhamet damla-sını gördüm.

II. Bir başınaydı işte. Bir başına, hiç bilmediği bir mekân-da, iki zıt yaradılışlı kapıyla... Ne bir eksik ne bir fazla. Yüz yüze durmuş iki kapı... Biri içeri, öteki dışarı... Birinin muhatabı yer üstü, ötekininse yer altı.

Numaralanmış roman kesitlerinde hâkim olan duygu-lar aşağıdakilerden hangisidir?

I. II. A) Özlem ÖlümB) Saygı ÖfkeC) Aşk YalnızlıkD) Hüzün KararsızlıkE) Güven Korku

16

Page 4: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

9. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

16

Roman (Tema - Konu - Çatışma - Dil ve Anlatım - Yapı - 1

5. Aşağıdaki parçalardan hangisi kültürel bir çatışmayı dile getirmektedir?

A) Bir an sokağın iki ucuna ve karşıya bakındıktan son-ra ses sahibinin belki de ısınmak için yürüyüp gitmiş olacağı kanısına vardı çünkü görünürlerde iri yarı bir delikanlıdan başka kimse yoktu. Delikanlı, evin önün-deki parmaklığın üstüne tünemiş, tereyağlı ekmek ye-mekteydi.

B) Nihayet rastgele bir kapıyı araladım ve içeride Raif Efendi’yi gördüm. Onu evvelden tanımıyordum. Buna rağmen masasının başına eğilmiş gördüğüm bu ada-mın başkası olamayacağını derhal hissettim.

C) Halam, babamın yeryüzündeki tek akrabası idi. Belki de bu yüzden birbirlerine huy, mizaç hatta sıhhat iti-barıyla taban tabana zıttılar. Babam kanlı canlı, taş yese öğütür cinsten bir adamdı. Kâinat onun için har-man gibi savrulacak bir şeydi. Halam ise zayıf ve içi-ne kapanıktı.

D) Havuz, dökülmüş yaprak tabakaları altında görülmez olmuştu. Sonbahar denen mevsim ne hazin bir mev-simmiş! Bu, âdeta yazın çürüyüşü, parça parça çürü-yüp dökülüşü gibi bir şeydi.

E) Annesi ve babası ona bir Doğulu alışkanlığı vermişti. Fakat İstanbul’a yerleştikten sonra bilhassa dayısının ailesinden aldığı tesirler bambaşkadır. Tahsilini Avru-pa’da bitiren dayısı ve kızları, Neriman’da Batı haya-tına karşı cazibe uyandırmıştı.

6. Bütün kalbimle zevkini çıkarmaya çalıştığım ilk yaz sa-bahı ile birlikte ruhumu harikulade bir neşe sarıverdi. Yal-nızım, burada yaşamaktan da son derece memnunum. Burası tam benim yaradılışımdaki insanlara göre bir yer. Öyle mutluyum, huzur içinde yaşantıma öyle bir daldım ki sanatımın da bu durumdan fayda göreceğini umuyorum.

Bu parçanın dil ve anlatımıyla ilgili aşağıda verilenler-den hangisi doğrudur?

A) Coşku ve heyecana bağlı bir anlatıma sahiptir.B) İlahi anlatıcının bakış açısı vardır.C) Sade ve akıcı bir dil kullanılmıştır. D) Diyalog tekniğine başvurulmuştur.E) Mizahi bir tavır sergilenmiştir.

7. Aşağıdaki parçalardan hangisi diğerlerinden farklı bir bakış açısı ile yazılmıştır?

A) Babiali’den geçiyordum. Bir kitapçının camlığında be-nimkilerden birisini gördüm. Çıkalı beş yıl olmuştu.

B) Hareketlerinde ve yürüyüşünde, kabul edilmiş bir mağlubiyetin iç burkan sessizliği vardı. Mutfağa geçti. Mangala ve semavere kömür koydu.

C) Başımı çevirdim, ona baktım. Bunu yaparken roma-tizmalı kolumu zorlar gibiydim. Fakat içim birdenbire ferahladı, sanki yıllardır aradığım bir arkadaşımı bul-muştum.

D) Radyoya gittim. Uzun dalga bomboştu, orta dalga da öyle... Uzun uzun esnedim. Kısa dalganın parazitleri arasında bir mucize çıktı: Bu enfes bir kemandı ve karımla daha nişanlıyken dinlediğimiz bir parçaydı.

E) Yavaş yavaş yanıma yaklaştı. Gözleri tuhaf bir hay-retle hafifçe büyümüştü. Birdenbire, her şeyi anlayı-vermiş olmasından korktum.

8. Üsteğmen Demir Çukurcalı, kol saatine bir göz attı: 05.15. Sel sularından kuduza dönmüş Hantan Çayı’nın üzerinde donuk bir şafak söküyor. Öylesine donuk ki koyu kül rengine batık görünümü, aydınlatacağına karartıyor sanki. Şu kıvrıla büküle giden keçi yolu, ırmağa giden yol; şuraları, dünkü çarpışmalar sırasında Çinlilerden alınan siperler. Erat elinden geldiği kadar çekidüzen verip içine mevzilenmiş. Yüz metre kadar ötelerinde pirinç tarlaları başlıyor, onların gerisinde ise yağmur perdesinden zar zor seçilebilen 306 rakımlı tepe, bugünkü hedef. Telsiz eri, alay komuta yeriyle bağlantı sağlamak derdinde.

— Burası ateş, burası ateş, Kartal’ı arıyoruz! Tamam!

241. Piyade Alayı, sekiz kilometrelik bir cephe boyunca kırk sekiz saattir Çinlilere saldırıyor. Solunda yerinde sa-yan bir Porto Rico birliği, sağında ise Amerikalı zencilerin 25. Alayı, o da duraklamış.

Bu metnin yapı unsurları ile ilgili aşağıdaki çıkarım-lardan hangisi yapılamaz?

A) Olay: Çinlilere karşı verilen mücadeleB) Zaman: Şafak vaktiC) Anlatıcı: HâkimD) Mekân: Porto RicoE) Şahıs Kadrosu: Demir Çukurcalı, telsiz eri ve ordu

birlikleri

Page 5: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

9. SınıfTürk Dili ve

EdebiyatıRoman (Tema - Konu - Çatışma - Dil ve Anlatım - Yapı - 2

1. Romandaki göndermelerden biri Duha Koca Oğlu Deli Dumrul hikâyesinedir. Azrail ile Deli Dumrul arasında ge-çen ve Deli Dumrul’un Azrail’i yenmek için mücadele ettiği bölüme atıf yapmakta, Azrail ile Deli Dumrul arasındaki mücadele, Azrail ile Atiye arasında geçmektedir. Duha Koca Oğlu Deli Dumrul hikâyesinde Deli Dumrul’a Al-lah’ın kendisine canını almasını emrettiğini bildiren Azrail, romanda Atiye’ye aynı şeyi söyler. Bu kez, Deli Dumrul yerine Atiye, ailesinin yanına gider ve Azrail’in kendisinin canını alacağını haber verir.

Bu parçada sözü edilen romanda aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangisi kullanılmıştır?

A) Pastiş B) İç çözümlemeC) Geriye dönüş D) Parodi

E) Diyalog

2. Bursa çoktan uyanmış, sokaklar çoktan canlanmıştı. Ge-cenin ölmüşlüğünden eser yoktu şimdi. Her taraf cıvıl cıvıl kaynıyordu. Tacirler sergilerini açmış, mallarını yol boyunca sıralamış, bağıra bağıra müşteri çekmeye çalı-şıyorlardı. İbrahim, hayatında Bursa kadar büyük bir şehir görmemişti. Bunun için her tarafa dikkatle bakıyor, her ye-niliği hayretle süzüyordu.

Bu metnin yapı unsurları ile ilgili aşağıdaki yargılar-dan hangisi söylenemez?

A) Anlatma zamanı sabah vaktidir.B) Temel mekân Bursa şehridir.C) Olay, bir çocuğun şehirde kaybolmasıdır.D) Tacirler, dekoratif birer şahıs kadrosudur.E) Hâkim bakış açılı bir anlatım söz konusudur.

3. Tatlıcı Sokağı, öyle dardır ki ancak kedilerle çocuklar sı-ğabilir. İçine hiçbir yabancıyı almayan yabani bir sokağa soğuk bir şubat sabahı, korkunç soluğuyla bir kamyon gir-mek istedi. Kışın ayazına çıkmak istemeyen bizler, sıca-cık yataklarımızda, senaryosunu kendi yazdığımız rüya-ları tembelce seyrederken narayı andıran bir ses duyarak uyandık.

Bu parçanın dil ve anlatım özellikleri ile ilgili aşağıda-kilerde hangisi söylenemez?

A) Doğrudan anlatım yapılmıştır.B) Kişileştirme vardır.C) Kahraman anlatıcının bakış açısı kullanılmıştır.D) Abartıya yer verilmiştir.E) Düşsel anlatıma başvurulmuştur.

4. Tayfur; çocuğunun üstüne titreyen, her hareketini hoş gö-ren, her arzusunu yerine getirmeyi annelik vazifesinden bilen, evladını sürekli pohpohlayan bir ananın elinde bü-yüdü, böyle bir öğrenimle Mülkiye Mektebinden çıktı. Me-murluk yapmak istemedi. Her ne görse öğrenmeye kal-kar, az vakitte ondan bıkar, başka yeni bir arzuya düşerdi. Bu yüzden her şeyle uğraştı ama ciddi hiçbir şey öğre-nemedi. Annesi oğlunun bu binbir çeşit işini zekâsının olağanüstü taşkınlığına verir, bununla avunurdu. Küçük Bey’in ediplik, şairlik, hususundaki dikkati bir başkaydı. Özgün bir şeyler bulmak için günlerde uğraşır, birkaç satır için haftalarca didinirdi.

Bu parçadan, sözü edilen kahramana ait hangi özellik çıkarılamaz?

A) Sıkılgan B) KaramsarC) Sanatkâr D) Şımartılmış

E) Hevesli

5. ● Yafes Çelebi’nin Zekeriya Usta’ya çırak olması ● Yafes Çelebi’nin hiyel ilmini öğrenmeye başlaması ● Yafes Çelebi’nin icatlarının tanıtımı, bu icatları padi-

şaha sunmak için gösterdiği gayretler ve Yafes Çele-bi’nin Hiyel Kalemi Reisi Uzun İhsan Efendi ile tanış-ması

● Yafes Çelebi’nin, Davud’u kaçırması

Bu yargılar romanın yapı unsurlarından hangileri hakkında bilgi vermektedir?

A) Şahıs Kadrosu - Olay örgüsüB) Zaman - Olay örgüsüC) Mekân - Şahıs kadrosuD) Zaman - Şahıs kadrosuE) Olay Örgüsü – Mekân

17

Page 6: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

9. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

17

Roman (Tema - Konu - Çatışma - Dil ve Anlatım - Yapı - 2

6. Aşağıdaki parçaların hangisinde “merhamet” teması işlenmiştir?

A) Başını kaldırdı. Son vazifesini yapmış insanlara özgü bir gönül huzuru ile soluk dudaklarına parlaklık gele-rek ellerini uzattı: “Sizin için dua ettim, Cenab-ı Hak sizi mesut, benim kadar mesut etsin. Artık yoruldum, beni yatırınız.” dedi.

B) Yegâne dost! O, beni bütün güzelliklerimle ve bütün çirkinliklerimle tanıyan, onları bilen ve her yönümle seven, severek affeden bir dosttur. Onun yanında ne meziyetlerimle mağrur ne olumsuz taraflarımla mah-cubum.

C) Sessizliği seviyordu o. Sessizliği, yalnızlığı... Dalga-sına taş atılmamalıydı. Seviyordu geceleri. Hele ayın güçlü ışıklarının, dünyayı gündüze çevirdiği geceleri...

D) Ve bu sağlam olmaktan ziyade hastaya benzeyen ço-cuk, kışın sulu ve buzlu rüzgârına rağmen sırtından ceketini çıkarmış, ayaklarının dibinde can çekişen o iri hayvanın geniş nefeslerle körüklenen karnının üs-tüne atmış idi.

E) Kayalardan yükle inmek çok zordu. Kayalara varınca yüklerimizi sırtımızdan indiriyorduk. Babam ucuna ip geçirip yükü sarkıtıyordu. Ben de yükün altına geçi-yor, takılan yerlerden kurtarıyordum.

7. Naim Efendi, konağa vasıl olur olmaz dünden beri ilk defa olarak geniş bir nefes aldı. Hele çocuklarından hiçbirine tesadüf etmeksizin odasına girip kapanmayı büyük bir sa-adet telakki etti. Burası hayatta onun yegâne sığınağıydı. Asrın tepkileri onu ite ite evvela şehirden konağın içine, sonra konağın içinden bu odaya sürüklemişti.

Bu parçada, sözü edilen kahraman üzerinde hâkim olan duygu aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yalnızlık B) Özlem C) SevgiD) Merak E) Şüphe

8. Aşağıdaki parçaların hangisinde öyküleyici bir anla-tım vardır?

A) Kitap; noktalama işaretleri ile ilgili çeşitli tespitlere, tespitlerden sorunlara, sorunlardan çözümlere, çö-zümlerden tekliflere kadar uzanan geniş bir yelpaze-de çok kapsamlı bilgiler içermektedir.

B) İnsanoğlunun şahit olduğu son yüzyılları birkaç keli-me ile sembolize etmek istersek 19. yy. için “sanayi-leşme”, 20. yy. için “küreselleşme”, 21. yy. için “yük-sek teknoloji” kullanılabilir. Ancak özellikle iş dünyası için, devam eden süreçte yepyeni bir başlık atılıyor: Sürdürülebilirlik.

C) Yedigey, sadece bahar gelince çok kısa süreliğine yeşeren uçsuz bucaksız Sarı-Özek bozkırını görünce etkilendi. Aral Gölü’nün çevresinde de Üst-Yurt Yay-lası gibi bozkırlar ve düz ovalar vardı ama hayatında ilk defa böyle bir çöl görüyordu.

D) Sanatçı, edebiyat dünyamızda şair kimliğiyle tanındı. İlk şiiri 1964 yılında Genç Şairler Antolojisi’nde ya-yımlandı. Hece ölçüsüne tutkuyla bağlandı. Âşık tarzı bazı şiirlerinde “Nedim” mahlasını kullandığı görüldü.

E) Maya ve şekeri karıştırma kabına alıp üzerine bir su bardağı kadar ılık su ekledikten sonra mayanın ka-barmasını bekleyin. Derin bir kap içerisine unları ele-yip, ortasını açın ve kabaran mayalı karışımı ortaya boşaltın. Azar azar ılık su ilave ederek ele yapışan, yumuşak bir hamur yoğurun.

9. Hemşire kendini hâlâ eski devirlerde zannediyor. Kıyafet-ler gibi ruhlar da değişti. Büyüklere eski itaat, eski hürmet nerede, kimde var? Bizim gördüğümüz terbiyedeki insan-larla şimdi alay ediyorlar. Belki hakları da var, her eski şey biraz acayiptir; çocuklarımızın çocuklarını kendimize uydurmaya çabalamak ne beyhude! Onlar, her şeyden evvel, zamanın icaplarına uymaya mecburdurlar.

Bu parçada aşağıdaki çatışma türlerinden hangisinin örneği vardır?

A) İyilik-kötülük B) Kuşak C) Toplumsal sınıfD) Hayal-gerçekE) Bencillik-fedakârlık

Page 7: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

10. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

ME

B

2018

- 2

019

Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

Tanzimat Edebiyatında Roman - Dünya Edebiyatında Roman

1. Aşağıdakilerden hangisi Tanzimat Dönemi roman ve hikâyelerinde tercih edilen temalardan biri değildir?

A) Tarihî konularB) KölelikC) BatılılaşmanınyanlışanlaşılmasıD) İletişimsizliktendoğanyalnızlıkE) Aşk

2. I. Mahpeyker, Dilaşup’u satın alır; Mahpeyker’in AliBey’iöldürmek istediğiniöğrenenDilaşup,AliBey’ehaber verir.

II. Kiralıkkatil,AliBeyyerineyanlışlıklaDilaşup’uöldü-rür;AliBeydeMahpeyker’iöldürür,kendisidehapis-teölür.

III. MahpeykerveAbdullahEfendi,Dilaşuphakkındade-dikodularyayarvebunlarıduyanAliBey,Dilaşup’tanayrılır.

IV. Mahpeyker’ingerçekyüzünübirvesileyleöğrenenAliBey,Dilaşup’laevlenirfakatMahpeyker’inkötülükle-rindenkurtulamaz.

V. Ali Bey,Mahpeyker adında düşkün bir kadına âşıkoluncaAliBey’inannesi,oğlunuMahpeyker’denkur-tarmakiçineveDilaşupadındagüzelbircariyealır.

Numaralanmış ifadeler anlam akışına göre sıralandı-ğında aşağıdakilerden hangisi doğru olur?

A) I - IV - II - V - III B) II - I - III - IV - VC) III - II - IV - I - V D) IV - III - I - V - II

E) V - IV - III - I - II

3. Raskolnikovadındabirgenç,işlediğisuçlardanönceher şeyi hesapladığını sanmış fakat yanılmıştır. O, insanlıkdışı düzene karşı gösterdiği başkaldırının insanlık dışıolduğunusonradananlar.Buolaydansonraderinacılariçinde toplumdan kopmuşluk duygusunu yaşar, en ya-kınlarından bile uzaklaşır. İnsanın yalnızca toplum için-deyaşamaklakalmadığını,aynızamandatoplumukendiiçinde,kendiyüreğinde taşıdığınıanlar.Sonya’nınöğü-düneuyarakpoliseteslimolur.Yazarı,Raskolnikov’unbuöyküsünübirdüşüşündeğilbiryükselişinöyküsüsayar.

Bu parçada tanıtılan eser aşağıdakilerden hangisi-dir?

A)Budala B) Delikanlı C) KumarbazD) İnsancıklar E)SuçveCeza

4. OgeceDilber’leberaberbirodadayatanÇaresaz,sürek-liKafkasya’dan,köleliktenağlayaağlayabahsediyordu.Bütüninsanlıkhüviyetiniheyecanagetirenkeder,sesineşiddetlibiretki,dilinegaripbiranlatmagücüvermiştikiDilberkölelikyoldaşınınbuanlaşılmamışhâlindenüzüntüduyarak:

–Niçinağlıyorsun,diyesordukça

–Hiiç!Ağlamakköleliğinenbüyükhakkıdır.Bizohürriye-tesahibiz,diyordu.

Garip şey!Acaba bu biçare Çaresaz’ın kalbini kim kır-mıştıkiDilberyatağınagirdiğihâldeyinesüreklimendillegözlerinisilerekağlamasınadevamediyordu.Dilberya-tağındankalkarak:

–Çaresaz!Yalnızdökülengözyaşları acıdır.Senhiçbirderdini bendengizlemezkenbu ızdırabınınnedenini ni-çinbendensaklıyorsun?Memleketindegeçenbirşeymihatırınageldi?Yoksaçocukkenvalideninkucağındaağla-dığınımıhatırladın?Senkalbinibanaaçmazsanburadahâlinehanımlarmıacıyacak,beylermiağlayacak?

Bu parçaya göre Çaresaz ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Adaletsizliktenyakınmaktadır.B) Hürriyetindenyoksundur.C) İçindebulunduğudurumdanhoşnutdeğildir.D) Dilber,arkadaşıvedertortağıdır.E) Konuşmaktançoksusmayıtercihetmektedir.

5. Romanda Quasimodo ile çingene kızı Esmeralda’nınaşkları,bukişilerin ruhlarındaoluşan ikilemlerve tepki-ler romantik bir yaklaşımla işlenmiştir. Eserde, kişilerinzayıfvegüçlüyönleribiraradaverilmiştir.Akıcıveetkilibirüslubasahipolaneserdezıtlıklarbelirginolarakgözeçarpar.Eserinanlatımındayazar tarafsızkalmaz,arayagirerekduygularınıbelirtirveokuyucuyuyönlendirir.

Bu parçada sözü edilen eser aşağıdakilerden hangi-sidir?

A) İkiŞehrinHikâyesiB) NotreDame’ınKamburuC) SavaşveBarışD) BabalarveOğullarE) VadidekiZambak

14

Page 8: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B

2018

- 2

019

Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

10. SınıfTürk Dili ve

EdebiyatıDünya Edebiyatında Roman - Tanzimat Edebiyatında Roman

6. I. Gündüzhava,dağlarıngüneşedönükyamaçlarında,birçocuknefesikadaryumuşakvegüzeldi.Amabuhâli pekkısasürdü.Öncesadecehissedilebilenbiryavaşlıkladeğişmeyebaşladı.Sonrabuzullardanbirrüzgâresti.Acelesiolanalacakaranlık,yaklaşange-ceninsoğuk,gri,morrenginideardındansürükleye-reksessizcevadileri,boğazlarıkaplayıverdi.

II. Bulutlarçokküçüksudamlacıklarıvebuzkristallerin-denoluşmuşkümelerdir.Bulut içindeveçevresindemeydanagelenhavaakımları,bulutlarınsürtünmeileelektriklenmesinenedenolur.Bulutlardabirikenstatikelektrikuygunşartlardaanidenboşalır.Buyükboşal-masına“yıldırım” adıverilir.

Numaralanmış parçalarla ilgili aşağıdaki değerlendir-melerden hangisi doğrudur?

A) I.metindeolayzinciri,II.metindeolayörgüsüvardır.B) I.metinsanatsal, II.metinbilimselbireserdenalın-

mıştır.C) I.metindekianlatıcıgerçek,II.metindekikurmacadır.D) I. metinde açıklayıcı, II. metinde öyküleyici anlatım

sözkonusudur.E) I.metindebelirlibirzamandilimiyokkenII.metinde

zamanbelirgindir.

7. I. ArabaSevdası:YanlışBatılılaşmanınyolaçtığıgü-lünçdurumlar

II. Taaşşuk-ı Talat ve Fıtnat: Görmeden evlilik, erkekbaskısınadayalıailedüzeni,kadınlarınesareti

III. Zehra:Kıskançlıkvekıskançlığınyolaçtığıolumsuz-luklar

IV. Cezmi:Kölelikvecariyelik V. Karabibik:Köyyaşamı

Bu parçada numaralanmış eşleştirmelerin hangisi-yanlıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

8. Tanzimat I. Dönem eserlerinde görülen zihnî arka plan için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Geleneksel anlayış yeni bir biçimle sürdürülmek is-tenmiştir.

B) Toplumsalmeselelerelealınmıştır.C) Edebiyatfaydasağlayanbiraraçolarakgörülmüştür.D) Edebîeserlerbireğitimaracıolarakdüşünülmüştür.E) Batılıgörüşlerinhalkaaktarılmasıdüşüncesivardır.

9. Hemen bütünmirasyedilerin düşündüğü gibi BihruzBeydeservetini,yemeklebitmeztükenmezzannederdi.Bun-dan dolayı ulu orta giriştiği ölçüsüz harcamaya nakittenbaşladı.Onlarbitinceİstanbultarafındakienazkiragetirendükkânlarıbirerbirereldençıkardı.SonraBeyoğlu’ndakideğerlimağazalarasırageldi.Bunlardaeldençıkarıldı.

Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisi ağır basmaktadır?

A)Öyküleyici B) Betimleyici C) TartışmacıD) Açıklayıcı E)Öğretici

10. Ben“edebî”esersayılacakhiçbireseryazmadım.Çünkübenimeserleriminçoğunuyazdığımsıralarda,memleket-teedebiyattananlamayanlarnüfusumuzunmübalağasızyüzdedoksandokuzunu teşkilediyordu.Benimemelimdeekseriyetehitapetmek,onlarıtenvire,onlarındertleri-netercümanolmayaçalışmaktı.Zatenedebiyatyapmayanevaktimnedekalemimmüsaitdeğildi.EdebiyatıHa-mitlere,Ekremlereyanierbabınabıraktım.Fakatneya-lansöyleyeyim,eğerelimdeolsaydıonlarıdaodevirdeedebiyatyapmaktanmenederdim.Çünkübencenüfusunyüzdedoksandokuzukoyucehalettentamamıylakurtul-mamışbirmemlekettehenüzenaydınlıkvebasitfikirleribilesökemeyenkimselereedebîeservermek,karnınıdo-yuramamışbirkimseyemeyveikrametmekkadargaripbir hareketti.

“Sizineserlerinizarasındaedebîolanlarhangileridir?”

sorusuna Ahmet Mithat Efendi’nin verdiği bu cevap-tan hareketle onun sanat anlayışı hakkında aşağıda-kilerden hangisi çıkarılabilir?A) Öğreticiliğiestetiğetercihetmiştir.B) Tercümefaaliyetleriniönemsemiştir.C) Aydınbeğenisinehitapedeneserlervermiştir.D) Sanatyapmaendişesitaşımıştır.E) Eserlerindedahaçokbireyselmeselelereeğilmiştir.

11. Eserde dinî vemillî değer ve duygular, tabiata yöneliş,abartılı duygular ideallerhâkimolmalıdır.Duyguveha-yaller, kötümserlik, hüzün vemelankoli eserin olmazsaolmazıdır.Kahramanlarbireyselözellikleriileeserdeken-dinigöstermelidir.

Sanat anlayışını bu şekilde açıklayan bir yazar aşağı-daki edebî akımların hangisinden etkilenmiş olabilir?

A)Parnasizm B) Sembolizm C) RomantizmD) Realizm E)Natüralizm

14

Page 9: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

10. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

ME

B

2018

- 2

019

Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

Servetifünun Edebiyatı'nda Roman

1. Yazar, gazetecilik hayatında ilk üç dört yıl çeviri ile uğraş-tı, sonra ilki “İffet” olmak üzere peş peşe kendi romanla-rını yayımlamaya başladı. Özellikle sosyal sorunları, batıl inançları, aile geçimsizliklerini, yüzeyde kalan Batılılaş-mayı konu edinen romanlarında daima gözlemden ha-reket eden bir realist-natüralist yöntemle eski İstanbul’un gündelik hayatından çok canlı sahneler yansıttı. Çoğun-lukla halk çevrelerinden seçtiği kişilerini büyük bir ustalık-la konuşturdu.

Bu metinde tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Hüseyin Rahmi GürpınarB) Mehmet RaufC) Ahmet Hikmet MüftüoğluD) Hüseyin Cahit YalçınE) Halit Ziya Uşaklıgil

2. Halit Ziya ve Mehmet Rauf’un romanları ile hayatları yan yana düşünüldüğünde bu iki romancının, kimi zaman ro-man kişileriyle kendilerini özdeşleştirdikleri, kendi kişilik ve ideallerini romanlarındaki kişilere yükledikleri, bu se-beple onları âdeta kendi sözcüleri gibi kullandıkları, ro-manlarına verdikleri adlardan yarattıkları kişilerin ortak özelliklerine kadar kendi hayal ve hayatlarından bazı un-surları romanlarına soktukları görülmektedir.

Bu parçada Servetifünun romancılığındaki hangi özellik vurgulanmaktadır?

A) Nesnellik B) KaramsarlıkC) Gerçekçilik D) Tasvir

E) Hayal-hakikat çatışması

3. Mehmet Rauf’un “Eylül” adlı eseri hangi roman türü-nün Türk edebiyatındaki ilk örneği kabul edilir?

A) Edebî B) Psikolojik C) TarihîD) Polisiye E) Yerli

4. Zengin bir yazı hayatına daha çok fennî konulardaki kü-çük tercümeler ve derlemelerle başlayan ve bu yazıla-rında farklı imzalar kullanan yazar, ilk roman denemesini İzmir’de iken yaptı. Gazetede tefrika edilen “Sefile” adın-daki bu roman sansürden geçmeyince kitap hâlinde ba-sılamadı. Fakat cesaretini kaybetmeyerek çalışmalarına devam etti ve bir yıl sonra “Nemide”yi yazdı.

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mehmet RaufB) Ahmet Hikmet MüftüoğluC) Halit Ziya UşaklıgilD) Hüseyin Rahmi GürpınarE) Hüseyin Cahit Yalçın

5. Vapur, Boğaziçi’ne koşuşan halk ile taşarak, köprüden çözülüp Boğaz’ın mavi göğsüne gömüldükçe içi açılıyor; gitgide kendinde bir ferahlık duyuyordu. Etrafına bakarak hepsi de memnun, güler yüzlü görünen yolcuların bahar ile kendilerinden geçerek sürdükleri hayat, ona duyduğu sevinçle, çok şevkli bir hayat gibi geliyor; geniş nefes ala-rak dalgalanan kır yeşilliklerinin, renk renk çiçeklerin taze kokularıyla içinde bir canlılık, bir faaliyet duyuyordu. Bü-tün üzüntü ve sıkıntısı Beyoğlu’nun karanlık sokaklarında kalmıştı. Her yüzde bir neşe vardı.

Bu parçanın yapı unsurları için aşağıdakilerden han-gisi söylenemez?

A) Hâkim anlatıcının bakış açısı vardır.B) Anlatılan kişinin ruh dünyası çözümlenmiştir.C) Olay kahramanın iş bulmasıdır.D) Olay yeri Boğaziçi vapurudur.E) Olay zamanı bahar mevsimidir.

6. Tanzimat ve Servetifünun Edebiyatı romanlarının benzer noktası aşağıdakilerden hangisidir?

A) Olayların zengin ve aydın zümre arasında ve daha çok İstanbul’da geçiyor olması.

B) Toplumsal sorunlara ağırlık vermeleriC) Sade dil anlayışıyla yazılmalarıD) Teknik yönden olgun nitelikte olmalarıE) Klasisizm ve romantizm etkisiyle yazılmaları

15

Page 10: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B

2018

- 2

019

Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

10. SınıfTürk Dili ve

EdebiyatıServetifünun Edebiyatı'nda Roman

7. “- - - -” Mehmet Rauf’un bu sorusundan, yazılmasını istediği ro-

manların her şeyiyle kendimizi yansıtan romanlar olduğu anlaşılıyor. Servetifünun Dönemi’nde işte böyle romanlar yazılmaya çalışılmıştır. Bu dönemin yazarları önceleri do-ğal olarak romantizmin etkisinde kalmışlarsa da zamanla gerçekçiliğe yönelerek içinde yaşadıkları toplumun yaşa-mını romana aktarmayı başarmışlardır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden han-gisi getirilirse Servetifünuncuların romantizmden re-alizme geçme isteği dile getirilmiş olur?

A) Bütün anlatılar içinde edebiyat anlatıları, bunlar için-de de kurmaca anlatılar sanat dünyasında nasıl bir yere sahiptir?

B) Birer okur olarak her birimizin romanlardaki gerçeklik ögelerini doğru tespit edebilmemiz ne kadar mümkün olabilir?

C) Kurmaca metinlerde gerçeği aramak ne kadar doğ-rudur ve bu eserlerde gerçek denen şey ne derece bulunabilir?

D) Kişileri çevremizde yaşayan insanlara benzeyen, olayları çevremizde olup bitenlerden oluşan romanlar ne zaman yazılacak?

E) Gerçekliği metnin bütününde mi yoksa kişiler, zaman, mekân, tasvir ve teknik ögeler gibi her bir unsurda mı ayrı ayrı aramalıyız?

8. Aşağıdakilerden hangisi Servetifünun Dönemi’nde roman türünün olgunluk kazandığının göstergelerin-den biridir?

A) Teknik kusurların azalmasıB) Tesadüflere sıkça rastlanmasıC) Romantizmin öne çıkmasıD) Kişilerin ruh tahlillerine önem verilmemesiE) Toplumsal meselelere değinilmemesi

9. Batılı anlamda romancılık bu dönemde başlamıştır. Ro-manlar realizm ve naturalizmin etkisinde gelişmiş, eser-lerde gereksiz tasvirlere yer verilmemiş, olaylar İstanbul ve yakınlarında geçerken Fransız cümle yapısına uygun devrik ve iç içe birleşik cümleler kullanılmıştır. Üst taba-ka insanların kahraman olarak seçildiği eserlerde ruh çö-zümlemeleri dikkat çekicidir.

Bu parçada sözü edilen edebiyat hareketi aşağıdaki-lerden hangisidir?

A) Tanzimat Edebiyatı B) Fecriati EdebiyatıC) Servetifünun Edebiyatı D) Milli Edebiyat

E) Cumhuriyet Edebiyatı

10. Aşağıdaki yazar-eser eşleştirmelerinden hangisi yan-lıştır?

A) Safvet Nezihi - Zavallı NecdetB) Ahmet Hikmet Müftüoğlu - Gönül HanımC) Hüseyin Cahit Yalçın - NadideD) Mehmet Rauf - Genç Kız KalbiE) Halit Ziya Uşakligil - Kan

11. Halit Ziya, Suut Kemal Yetkin’e gönderdiği bir mektupta romana başlayışını şöyle anlatmaktadır: “Dadıların ma-sallarıyla başladım, okumaya gücüm yetince Türkçede elime geçen bütün hikâyeleri okudum. Lakin on dört yaş-larına doğru Fransızcada okuduklarımdan zevk almaya başlayınca artık Türkçe hikâye okumaktan vazgeçtim. Bir yandan eğitimim ve araştırmalarım devam ederken diğer yandan yazılar yazmaya başlamıştım. O zaman Fransız edebiyatı natüralizm akımının etkisindeydi. Balzac, Flau-bert, Stendhal, Daudet, Zola, Concurt’lar sevdiğim baş-lıca yazarlardı. Eğer bu sanatta bir gelişme gösterebil-mişsem bunu İstanbul’a geldikten sonra Servetifünun’da yayımladığım “Mai ve Siyah” ile İkdam’da yayımladığım küçük hikâyelerle mümkün olmuştur.”

Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Halit Ziya, ilk yazılarını eğitimine devam ederken yaz-maya başlamıştır.

B) Yazar masallarla başlayan okuma faaliyetini Türkçe ve Fransızca hikâyelerle sürdürmüştür.

C) Halit Ziya, Servet-i Fünun dergisinde yayımladığı “Mai ve Siyah” romanıyla adını duyurmuştur.

D) Yazar, Fransız edebiyatının önemli natüralistlerinden etkilenmiştir.

E) Halit Ziya, romanlarını Servet-i Fünun ve İkdam’da yayımlamıştır.

12. Aşağıdakilerden hangisi Servetifünun Dönemi ro-manları içerisinde yer almaz?

A) Ferdi ve Şürekası B) Genç Kız KalbiC) Kırık Hayatlar D) İntibah

E) Aşk-ı Memnu

15

Page 11: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

10. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

ME

B

2018

- 2

019

Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

Millî Edebiyat Dönemi'nde Roman

1. Birbirlerine söyleyecek söz bulamıyorlar, sadece titreye tireye bakışıyorlar; dudaklarıyla birbirlerine gülümsemeye çalışırken gözleri yaşlarla perdeleniyordu. Müjgân, bu da-kikanın güçlüğünü hissetti. Feride’yi elinden tutup Kâm-ran’ın önüne getirdi. Ağır manalarla dolu bir sesle:

– Teyze çocukları hemen hemen kardeş demektir. Feri-de’nin erkek kardeşi olmadığı için sen, doğrudan doğruya onun ağabeyi sayılırsın Kâmran. Kardeşine “Hoş geldin.” desene!

Aşağıdakilerinhangisindebuparçadasözüedilenro-manveburomanınyazarıbiraradaverilmiştir?

A) Eskici - Refik Halit KarayB) Çalıkuşu - Reşat Nuri GüntekinC) Ateşten Gömlek - Halide Edip AdıvarD) Dokuzuncu Hariciye Koğuşu - Peyami SafaE) Kiralık Konak - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

2. Necdet tramvayların birinde şöyle bir faciaya şahit oldu: gazi bir Türk askeri, kendisine sığınacak bir köşe bulmak için kalabalığın içinde bin zahmetle sürünerek tramva-yın ön sahanlığına geçmeye çalışıyor. Tam bu sırada, bir durakta, o taraftan içeriye doğru bir kız girdi; yanında bir İngiliz zabiti vardı. Oturmak için yer aradılar. İngiliz zabi-ti kırbacının ucuyla önden üçüncü sırada oturan iki kişiye kalkmalarını işaret etti. Kız, gülerek açılan yere doğru yü-rürken kısık bir feryat koptu. Bu yerde sürünen zavallı kö-türüm askerin sesiydi. Kız iskarpinlerinin sivri topuklarıyla bunun tek dayanağı olan ellerinden birine basmıştı. Lakin utanmaz kız bu hareketinden hiç sıkılmadı… Necdet, bu sahnenin mazlum ve zalim aktörleri yanında daha fazla kalmamak için kendisini tramvaydan aşağı attı. Yalnız iki adımda durup kendi kendine “Bu facia ne vakit bitecek, ne vakit, ne vakit?” diyordu.”

Buparçadanhareketle"Sodom ve Gomore"romanıileilgiliaşağıdakiyargılardanhangisisöylenemez?

A) İngilizlerin işgal altındaki İstanbul’da Türkleri ezdiği ve yabancılaştırmaya çalıştığı izlenimi vardır.

B) Yazar yaşadığı tarihsel dönemi kuvvetli bir gözlem gücüyle anlatmaktadır.

C) Toplumsal anlamda yozlaşmış alafrangalığa özenen bir zümrenin yaşantısı anlatılmaktadır.

D) Dilde yabancılaşma konusu eserin en büyük sorun-larından biridir.

E) İstanbul halkının işgale karşı tutumu hakkında fikir vermektedir.

3. Ah bu eser!.. Bir vakitler bunun için neler kurmuş, ondan neler beklemişti. Fakat şimdi mademki Lamia elinden ka-çıyor mademki onu artık kendine bırakmıyorlar ve bütün o aşk rüyası bir yalandan başka bir şey değilmiş. O hâlde buna ne lüzum var. Bu eserden nefret ediyor, kırık hayatı-nın öcünü ondan almak istiyordu. Kapadı. Şimdi bu küçük defteri avucunun içinde zararlı böcek gibi sıkıyordu. Onu da öldürmek, ötekiler gibi bunu da varlık alanından kaldır-mak istiyordu. Birden aklına bir şey geldi. Sobasına koş-tu. Soba kıştan beri içine yırtılarak atılan küçük kâğıtlarla dolmuştu. Bir kibrit çakarak bunları tutuşturdu. Tümüyle yanması için bekledi. O zaman iki eliyle defteri ortasından ayırdı. Önce bir yaprak kopardı, bunu soktu. Kâğıt bir süre kızgın küllerin üzerinde tereddüt ediyor gibi durdu, sonra yer yer sarardı. Birdenbire duyulmuş bir acıyla kıvrandı. Daha sonra o sarı kıvrıntılardan bir ateş dalgası geçti. Ah-met Cemil, acı bir gülüşle bakıyordu. Kâğıtlar böyle yap-rak yaprak birbirlerini izlediler. Nihayet son yaprağı attı. Bu son yaprağın üzerinden de alevden bir rüzgâr esti. Bir an içinde kıpkırmızı oldu. Daha sonra parça parça, dilim dilim yarılarak söndü.

Buparçadakikahramaniçinaşağıdakilerdenhangisi-söylenebilir?

A) Sabırsız ve hırslı B) Sinirli ve üzgünC) Yalnız ve kaygılı D) Bencil ve utangaç

E) Kararsız ve durgun

4 Aşağıdakieserlerdenhangisitürübakımındandiğer-lerindenfarklıdır?

A) Yeşil Gece B) FalakaC) Tatarcık D) Hüküm Gecesi

E) Handan

5. I. Romanlarında güçlü bir romantizm vardır, karakterle-rinin duygularını abartılı biçimde yansıtmıştır.

II. Ele aldığı başlıca tema, Türk toplumunun yaşam tarzı ve sorunlarıdır.

III. Ana karakterleri kadınlardır, kadın psikolojisini başa-rıyla yansıtan ilk edebiyatçımızdır.

IV. Türk edebiyatına tezli roman düşüncesini getirmiştir. V. Nehir roman tarzında eserleri vardır.

Numaralanmış cümlelerin hangilerindeYakupKadriKaraosmanoğlu’nunromancılığıyla ilgilibilgiyanlışıvardır?

A) I ve II. B) I ve III. C) II ve IV.D) III ve V. E) IV ve V.

16

Page 12: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B

2018

- 2

019

Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

10. SınıfTürk Dili ve

EdebiyatıMillî Edebiyat Dönemi'nde Roman

6 ve 7. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.

ReşatNuriGüntekin'in“Akşam Güneş” iadlıromanın-dan...

Zannediyorum ki bu M… adası, saadetini bir parça da yol uğrağı bir yer olmamasına borçlu… Burada ihtirasın hiçbir nev’ine tesadüf edilmez. Dağlarda çiftçilik, çobanlık eden Müslümanlarla sahilde balıkçılık eden Rumların gayet iyi geçindiklerini görüyorum. Ahali, az fakat kolay kazanıyor, fazlasını istemek ihtiyacını duymuyor. Zaten burada bü-yük iş yapmak için maddi imkân da yok… Büyük ihtiras-ların sarsıntısını bilmeyen halk, bir parça çocuk kalmış… Hurafe ve efsanenin bu adada büyük bir mevkisi var… Çocuklar ihtiyarlara, ihtiyarlar çocuklara az çok benzer… Erkeklerin sokaklarda, bahçe aralarında birbirlerini küçük parmaklarından tutarak ağır ağır, sallana sallana yürü-düklerini gördükçe zannedersiniz ki muayyen bir yerden gelmiyorlar, muayyen bir yere gitmiyorlar; öyle başıboş dolaşıyorlar… Adi günlerde size öyle gelir ki bunlar ha-yata küsmüş insanlardır. Fakat düğünlerde, bayramlarda, şenliklerde çocuk gibi bütün ruhlarıyla eğlendiklerini gö-rür ve müsterih olursunuz… Kasabayı gördünüz. Hâline göre her şeyi tamam; şirin, medeni bir yer… Rıhtım için söylediğimi, kasaba için de tekrar edeceğim: Âdeta bir İzmir minyatürü. Yarından itibaren sizi biraz köylerde gez-direceğim… Hiç umulmayacak yerlerde eski köprülere, çeşmelere, namazgâhlara, mescit, tekke ve ayazmalara tesadüf edeceksiniz.

6. Bu parçadan hareketle Reşat Nuri'nin sözü edilenromanıyazarkenetkilendiğiedebîakımaşağıdakiler-denhangisindesebebiylebirlikteverilmiştir?

A) Duygu yüklü, şairane bir anlatım ve içten bir dil kulla-nıldığı için romantizm

B) Modern yaşamı reddeden bir tavır sergilendiği için postmodernizm

C) Roman kişileri yöresel ağızla konuşturulduğu için na-türalizm

D) Gözleme önem verildiği ve gerçekçi şekilde yazıldığı için realizm

E) İnsanın iç duygularını bütün yönleriyle verdiği için ekspresyonizm

7. Buparçaylailgiliaşağıdakilerdenhangisisöylenemez?A) Anlatıcı, gözlemlerinden yararlanarak yöre halkını

tahlil ederken öznel betimlemeler yapmıştır.B) Dönemin dil anlayışına uygun olarak anlaşılır bir şe-

kilde yazılmıştır.C) Benzetme ve kişileştirmeye başvurulmuştur.D) Hikâyede anlatılan mekân ve kişiler metnin yazıldığı

dönemle uyum içindedir.E) Alışılmamış bağdaştırmalar ve çağrışımlara dayalı bir

anlatım kullanılmıştır.

8. Onları İstanbul’un zevk hayatında tevafuk mertebesine çıkaran hususi bir şöhret vardı ki sebepleri pek araştırıl-maksızın herkesçe kabul olunmuş idi. Bütün Göksu Kağıt-hane, Kalender, Bentler müdavimleri onları tanırlar; Boğa-ziçi’nin mehtap âleminde en ziyade onların sandalı takip olunur, en ziyade onların yalısının önünde tevafuk oluna-rak pencerelerin saklı şeyler ifşa etmesine intizar edilir…

Aşağıdakilerdenhangisibuparçadakialtıçizilisöz-cüklerdenherhangibirinineşanlamlısıdeğildir?

A) açığa çıkarma B) özel C) ünD) yağma E) daha fazla

9. Halide Edip romanlarını yazmadaki tavrını: “Romancılıkta mutlaka zihnimde konunun planını yaparım. Bütün olayı düşünürüm. Mesela hâkim vasıflar nasıl olacak, ötekiler etraflarında nasıl yaşayacaklar? Bazen bölümler ile so-nuç ilişkisini zihnimde yaşatırım. Ondan sonra kolayca yazarım. Yalnız kitabın orta yerine gelince karakterler bana hâkim olur, ben onlara değil… Mesela ilk satırlardan o sayfaya kadar hükmümün altında yürüttüğüm, idare et-tiğim şahsın bana karşı isyan ettiği zamandan sonraki gi-dişini, yaşayışını bazen beğenmem. Fakat o hareketler o kadar öyle olmalıdır ki artık o şahıslar istediklerini yapar-lar.” sözleriyle anlatır.

Buparçaylailgiliaşağıdakilerdenhangisisöylenebi-lir?A) Halide Edip'in eserlerinde karakterler yazarından ba-

ğımsız bir kişiliğe bürünür.B) Roman kahramanlarının tutarsızlığı yazarın onlar

üzerindeki hâkimiyetini engellemektedir. C) Yazarın romanlarında bölümler ile sonuç birbirinden

oldukça farklıdır.D) Halide Edip romanlarında oluşturduğu planın dışına

çıkmaktadır.E) Halide Edip, genellikle romanlarında ortaya koyduğu

kahramanları beğenmemektedir.

16

Page 13: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

11. SınıfTürk Dili ve

EdebiyatıCumhuriyet Dönemi (1923-1950) Romanı

13

1. ● Yusuf ilk defa Edremit’te mektebe gitti. Fakat bu mek-tep devri pek uzun sürmedi. Buraya geldikleri zaman Yusuf on yaşlarındaydı. Sarı benizli, nahif fakat kuv-vetli ve dayanıklı bir çocuktu. (Kuyucaklı Yusuf - Sa-bahattin Ali)

● Babası Yüzbaşı Ali Selahattin Bey, emekli olunca önce İzmir’e, daha sonra Edremit’e yerleşti. Sabahat-tin Ali, ilkokulu Edremit’te bitirdi, bir süre Edremit Li-sesinde, daha sonra Balıkesir İlköğretmen Okulunda okudu. (Türk Edebiyatında Hikâye ve Roman - Cev-det Kudret)

Bu parçalardan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir?

A) Edebî eserlerde toplumsal mesaj verme kaygısı gü-dülür.

B) Yazarlar, kaleme aldıkları eserlerinde sanatlı bir dil kullanırlar.

C) Bir edebî metnin başarısı yazarın, dili kullanma yete-neğine bağlıdır.

D) Edebî eserlerde, yazarların yaşamlarından izlere rastlamak mümkündür.

E) Yazarlar yaşadıkları dönemlerin sosyal ve kültürel ha-yatından etkilenirler.

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisi kahraman anlatıcı ağ-zından yazılmıştır?

A) Doğuda, batıda, bu aralık, renkten renge giren bir ışık yolu olur fakat sokağın yanları her zaman serin ve loştur.

B) Üç hafta sonra Adnan, Hüsrev’den aldığı mektubu tramvayda, vapurda üç dört defa okuya okuya mer-mer yalıya ders vermeye geldi.

C) Bir zamanlar asker oldu, dediler, sonra Suriye’ye gitti-ğini duydum; biri büyük işlere girdiğini, ticaret yaptığı-nı söyledi; bir türlü doğrusunu anlayamadım.

D) Bir kere daha dönüp geriye baktıktan ve ömrünün en korkunç senelerinin geçtiği bu kasabaya yumruğunu uzatıp tehdit eder gibi salladıktan sonra atını ileriye, dağlara doğru sürdü.

E) Yalnız gökyüzündeki yıldızlardan çayın dibindeki ça-kıllara, doğu tarafından kopup gelen bulutlardan batı tarafındaki denize kadar uzanan ve yayılan bu koca-man gecenin içinde yapayalnızdı.

3. Yaptığı hareketler ona hiçbir yere bağlı olmadığı şuurunu verdi. Hatta yavaş yavaş etrafından ne kadar ayrı olduğu-nu, ne kadar uzak olduğunu hissetmeye başladı. Bir an içinde deminkinin tamamıyla aksi olan bir yalnızlık duygu-suyla sarsıldı. Etrafına baktığı zaman ağaçların, bulutların, derenin kendisinden hızla uzaklaştığını sezer gibi oldu.

Bu parça aşağıdakilerin hangisiyle doğrudan ilişkilidir?

A) İnsan psikolojisi B) Evrensel değerlerC) Mitolojik ögeler D) Din ve tasavvuf

E) Toplumsal değişim

4. Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Tanzimat’tan Birinci Dünya Savaşı’na kadar yetişen üç kuşak arasındaki anlayış ay-rılığını “Yaban”da; Meşrutiyet Devri’nin parti kavgalarını I “Hüküm Gecesi”nde; Kurtuluş Savaşı’nda bir Anadolu II köyünü “Kiralık Konak”ta; Mütareke Devri’nde işgal altında- III ki İstanbul’un bazı yerlerindeki ahlaki bozukluğu “Sodom IV ve Gomore”de; yeni başkentin üç dönemini “Ankara”da V işlemiştir.

Bu cümledeki bilgi yanlışının giderilmesi için numa-ralanmış eser adlarından hangilerinin yer değiştirme-si gerekmektedir?

A) I ve II. B) I ve III. C) II ve III.D) III ve IV. E) IV ve V.

5. Sabahattin Ali; köy, kasaba ve kent gerçeklerini ilk defa gözleme dayalı toplumcu gerçekçi bir anlayışla eserle-rinde yansıtmıştır. “Kuyucaklı Yusuf”ta, bir Anadolu ka-sabasının değişen değerlerle biçimlenen yeni yaşamını sergiler. “İçimizdeki Şeytan”da, II. Dünya Savaşı öncesin-de üniversite, kültür ve sanat çevrelerindeki farklı sosyal eğilimleri eleştirir. “Kürk Mantolu Madonna”da, çevresiyle uyum sağlayamayan, verdiği sözü tutamayan bir aydının suçluluk ve utanç duygusunu yansıtır.

Bu parçada sözü edilen sanatçı aşağıdaki edebî dö-nemlerin hangisinde yer alır?

A) Tanzimat B) Servetifünun C) FecriatiD) Millî Edebiyat E) Cumhuriyet

Page 14: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cumhuriyet Dönemi (1923-1950) Romanı

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

11. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

13

6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözün an-lamı yay ayraç içinde yanlış verilmiştir?

A) Hakikaten, bir eski Hitit harabesine benzeyen bu köyde, insanların toprak altından henüz (az önce, daha şimdi, yeni) çıkarılmış kırık dökük heykellerden farkı ne?

B) Yakup Kadri, realist yazarların yöntemine uyup ro-manlarında toplumun bozulan (dağılan, bozguna uğ-rayan) yanlarını ele almıştır.

C) Yeknesak ovayı ikiye bölen Porsuk Çayı, kuvvetli (gücü çok olan, zorlu, şiddetli) bir depremin açtığı ya-rık gibidir.

D) Bu romanda yıllar yılı yüzüstü bırakılmış olan köylü ile aydın arasındaki uçurum (büyük fark, ayrılık) gösteril-mek istenmiştir.

E) İspat edebilecek (kanıtlayabilecek) miyim ki aynı si-yasi netice, aynı sosyal bağlar, bizi kardeşlikten öte bir yakınlıkla birbirimize bağlamıştır.

7. Buraya geldiğimin bilmem kaçıncı haftası idi. Mehmet Ali’ye sordum:

‒ Kadınlarınız niçin yalnız benden kaçıyor?

‒ Yabansın da ondan beyim.

Bu “yaban” sıfatı beni önce çok kızdırdı. Fakat sonra an-ladım ki Anadolulular, Anadolu köylüleri, tıpkı eski Yunan-lıların kendilerinden başkasına “barbar” lakabını vermesi gibi, her yabancıya “yaban” diyorlar.

Bu parçadaki çatışmanın aşağıdakilerin hangisinden kaynaklandığı söylenebilir?

A) Köy hayatının zorluklarındanB) Nesiller arasındaki anlayış farklılığındanC) Köylünün yabancılara olan ön yargısındanD) Savaşın neden olduğu ekonomik zorluklardanE) Ağalık sisteminin köylü üzerindeki baskılarından

8. “Romanda tek amacım hayatın heyecanını verebilmek ve canlı tipler oluşturmaktır. Roman yazarken, tanıdığım kim-seler ve yaşadıklarımdan yola çıkarım. Fransız romancı-larından gençliğimde çok zevkle okuduklarım Stendhal ile Balzac’tır. Şimdi Marcel Proust ile Jules Romains’in âdeta tiryakisi oldum.” diyen bir yazarın aşağıdaki akımlar-dan hangisini benimsemesi beklenir?

A) Klasisizm B) RomantizmC) Realizm D) Egzistansiyalizm

E) Sürrealizm

9. “Bir Sürgün’de hep yaşadıklarınızı mı anlattınız?” soru-suna verdiği karşılıkta Yakup Kadri Karaosmanoğlu şöyle demiştir: “Evet, anlatırım fakat değiştirerek, olaya uydura-rak… Bununla birlikte bazıları da vardır ki aynen olmuştur. Ben muhayyilesi zayıf bir insanım. Öyle zannediyorum ki bende en kuvvetli taraf duygu hafızasıdır. Duymuş, yaşa-mış olduğum hisleri çok iyi hatırlarım ve işte eserlerimde onları anlatıyorum.”

Bu parçada sözü edilen romanın aşağıdaki yazı türle-rinden hangisinin özelliklerini de taşıdığı söylenebilir?

A) Anı B) Gezi C) DenemeD) Röportaj E) Fıkra

10. Tevfik, incecik sesini kısarak, – Ağabeyciğim, benim yevmiyem ne olacak, diyebildi.

Murat, çocuğun elini bırakmıştı. İshak Efendi’ye döndü, ‒ Sahi, unutup gidiyorduk. Küçüğün gündeliğini verme-

yecek misin? İshak Efendi yarı hayret, yarı hiddetle cilalı tahtayı kâğıt-

ların üzerine attı. ‒ Ne gündeliği? Hak etsin de sonra… ‒ Bu çocuk hiç çalışmadı mı? Murat omuzlarını silkti: – Aşk olsun be insafına arkadaş. Sabahleyin evden al-

mışsın, gece oldu. Neyin iki saati bu?

Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Diyaloglara yer verilmiştir.B) Çatışma patron-işçi üzerinedir. C) Realizm akımının etkisi görülür. D) Öyküleyici anlatım kullanılmıştır. E) Yerel söyleyişlere yer verilmiştir.

11. Yayımlanan dört romanı da aynı sanat anlayışıyla yazıl-mıştır. “Çıkrıklar Durunca”da ucuz, Avrupa malı doku-manın yerli malı dokuma tezgâhlarını ortadan kaldırışı; “Düşkünler”de, Tanzimat’la ortaya çıkan yüksek memur bürokrasisinin zamanla çöküp yozlaşması; “Bir Varmış Bir Yokmuş”ta Tanzimat Dönemi’nde başlayan kapitülasyonla-rın imparatorluğu sarsması, içinden çürütmesi anlatılmak-tadır. “Yol Arkadaşları” ise roman biçiminde yazılmış gezi notları sayılabilir.

Bu parçada adı geçen eserler aşağıdaki yazarlardan hangisine aittir?

A) Reşat Nuri Güntekin B) Halide Edip AdıvarC) Sabahattin Ali D) Sadri Ertem

E) Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Page 15: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

11. SınıfTürk Dili ve

EdebiyatıCumhuriyet Dönemi (1923-1950) Romanı

14

1. Kişiler çoklukla, kafalarının içindeki hayatın dışarıdaki ha-yata uymamasından doğan hayal kırıklığıyla dünyaya kü-serler: Seniha, Hakkı Celis (Kiralık Konak); Ahmet Kerim (Hüküm Gecesi); Leyla, Necdet (Sodom ve Gomore); Dr. Hikmet (Bir Sürgün) vb. hep hayalleriyle gerçeği bağdaş-tıramayan insanlardır.

Bu parçada romanları ve roman kişileri verilen yazar aşağıdakilerden hangisidir?

A) Abdülhak Şinasi Hisar B) Halide Edip AdıvarC) Reşat Nuri Güntekin D) Sabahattin Ali

E) Yakup Kadri Karaosmanoğlu

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde verilen romanlar, adı geçen yazara ait değildir?

A) Yakup Kadri Karaosmanoğlu, “Yaban”da (1932) Kurtu-luş Savaşı sırasındaki Türk köyü ve köylüsünü, aydın-larımızın köy gerçeği karşısındaki durumunu anlatır.

B) Reşat Nuri Güntekin, “Sözde Kızlar”la (1923) romancı-lığa başlamış, Dokuzuncu Hariciye Koğuşu’nda (1930) hasta bir gencin sıkıntılı yaşamını ve ruhsal bunalımını anlatmıştır.

C) Konularını günlük yaşamdan alan Mahmut Yesari, ünlü romanı “Çulluk”ta (1927) işçi çevrelerini, köy ya-şamını gerçekçi bir anlayışla anlatır.

D) Refik Halit Karay, romanlarını 1939’dan sonra yayımla-mış, “Yezid’in Kızı (1939), Çete (1939), Sürgün (1941), Nilgün (1950)” adlı romanlarıyla büyük ün kazanmıştır.

E) Halide Edip; “Sinekli Bakkal (1936), Tatarcık (1939) ve Sonsuz Panayır”da (1946) Türkiye’nin üç ayrı dö-nemdeki toplumsal özelliklerini ele almıştır.

3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “mekân” ögesine yer verilmemiştir?

A) Herhâlde Zeyniler şimdiye kadar işittiğim ve resimle-rini gördüğüm köylerden hiçbirisine benzemiyordu.

B) Eski bir taş köprü ile dere geçildikten sonra fakir ma-hallelere giriliyor ve sefalet, bütün dehşeti ve çirkinliği ile başlıyordu.

C) Öyle ki Allah’ın gazabına uğramış beldelerin nasıl bir manzara oluşturduğunu tasavvur için o zamanki İs-tanbul’a bakmak kâfi geliyordu.

D) Kışın bütün şiddetiyle geri döndüğünü hissettiren so-ğuk ve yağmurlu bir bahar gününde, trenle Haydarpa-şa’dan ayrıldık.

E) Bütün eşya, üstüne eski bir asker battaniyesi serilmiş bir kerevetle birkaç arkalıksız kahve iskemlesinden ve bir tahta masadan ibaretti.

4. Edebî türlerde farklı düşünce ve yapıların anşalmazlığıyla ortaya çıkan duruma “çatışma” denir.

Buna göre; I. Salih Ağa, Zeynep Kadın’ın başına hiç yoktan bir ara-

zi meselesi çıkardı. Bu köy ağası, Mehmet Ali’nin ta babası zamanından ekip biçtikleri bir tarlanın kendi-sine ait olduğunu iddia ediyor. Zeynep Kadın, geçen gece hüngür hüngür ağlayıp bana davayı anlattı.

II. Sonbaharın, ismi gibi sararttığı çıplak bir ovanın niha-yetinde bir dağ yamacına tırmanmış eski bir kasaba… Etrafını ova tarafından ince bir dere, öteki yanlarında sık serviler kuşatmış. Servilerin daha yukarısında bir eski kale harabesi…

III. Bir gece elimde açık bir kitapla sobanın başında uyu-yakalmıştım. Birdenbire şiddetli bir sarsıntıyla uyan-dım. Sevim’in her zaman aralık duran oda kapısı ka-palıydı. Bu, bana anlaşılmaz bir dehşet verdi. Kalbim tıkanarak koştum.

metinlerinden hangileri çatışmaya örnektir?

A) Yalnız I. B) Yalnız II. C) I ve II.D) I ve III. E) II ve III.

5. Aşağıdakilerin hangisinde bir kahramanla ilgili se-vinçli bir durum dile getirilmiştir?

A) Tevfik, Tuna Nehri gibi taşmıştı, kızının etrafında tay-fun gibi dönüyor, onu kollarıyla kaldırıyor, dükkânda aşağı yukarı divane gibi dolaştırıyor, arada bir bırakı-yor, biraz yüzüne baktıktan sonra tekrar kapıyor, nö-bet gelmiş deli gibi ağlıyordu.

B) Mehmet Ali, beni buraya getirdiğine şimdiden pişman mı? Acaba evde anasıyla kardeşleri onun bir konukla geldiğini haber alır almaz kendilerine çıkıştılar mı? Eş-yanın arkasından acayip bir sıkılganlıkla yürüyorum.

C) Rabia bu akşam ilk defa o kadar alışkın olduğu bu adamlar arasında kendini yabancı ve yalnız buluyor-du. Rabia’ya onlar, kendisinin henüz girdiği bir yolun karşı köşesini dönüp giden insanlar, biraz sonra göre-meyeceği, işitemeyeceği kimseler gibi geldi.

D) Peregrini cevap vermedi, kızın ta gözlerinin içine merhametle baktı. Belki merhametten başka bir şey de vardı, belki kendi de varlığından haberdar olmadı-ğı bir hissini kıza gösteriyordu.

E) Mükerrem, bir daha durmamakla beraber ne yaptıy-sa iyi yapmıştır. Sulhtan sonra belli başlı bir iş tutma-mıştır. Zaten buna ihtiyacı da yoktur. O da benim gibi oldukça hâli vakti yerindedir. Üstelik de becerikli ve tutumludur.

Page 16: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cumhuriyet Dönemi (1923-1950) Romanı

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

11. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

14

6. Mehmet Ali’nin bana verdiği odaya zar zor sığdım. Bu, ovaya bakan iki pencereli, kavak ağaçlarıyla tutturulmuş tavanından kuru otlar sarkan, tabanı toprak bir hücredir.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada tanıtılan mekâ-nın bir özelliğidir?

A) Aydınlıktır. B) Geniştir. C) Küçüktür. D) Rutubetlidir. E) Kullanışlıdır.

7. Aşağıdaki parçaların hangisinde “iç çözümleme” tekni-ği uygulanmıştır?

A) Bundan daha acemi bir yalan olur muydu? Evet, Se-vim’in su içmek için yatağından kalktığını söylemesi yalandı. Bunları söylerken sinsi ve ürkek bir bakışla yüzüme bakması da bunu gösteriyordu.

B) Ben kimsenin aleyhinde söylemiyorum. Sade hakikati söylüyorum. O kadar etrafıma bakıyorum. Siz, gör-düğüm insanların hiçbirisine benzemiyorsunuz. Farklı bir insansınız.

C) Para sıkıntısı çekmiyordum. Öteki hemşehrilerin hâ-line bakılırsa zengin bile sayılırdım. Annemden bana epeyce mal mülk kalmıştı. Amcam, İstanbul’da bunla-rı gayet iyi idare ediyordu.

D) Sabahleyin bizimle beraber İstanbul’dan gelmiş ka-labalık bir Alman ailesi önümdeki masada oturmuştu. Ara sıra dönüyorlar, ne söylediğimizi anlamadan gü-lüyorlardı.

E) Karanlık ağaçlarla dolu bir bahçe… Sonunda virane-likten göçmek üzere iki katlı yayvan bir tahta ev…. İki yanında payanda mı, çardak mı olduğu anlaşılmayan koca koca kalaslar…

8. Bu sofa (evlerde oda kapılarının açıldığı genişçe yer, hol) yaşlı bir insan yüzü gibidir: Evimizin bütün ruhu, kederleri ve neşesi orada görünür; her günün hadiseleri tavana, duvarlara, döşemeye bir leke, bir çizgi, bir buruşuk ve ba-zen de ancak bizim görebileceğimiz gizli bir işaret ilave der. Bu sofa canlıdır. Bizimle beraber kımıldar, değişir, bi-zimle beraber uyur, uyanır; bu sofa aramızda sanki üçün-cü bir simadır ve gördüğü, ağladığı bile olur.

Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-mez?

A) Benzetme yapılmıştır.B) Kişileştirme yapılmıştır.C) Atasözlerine yer verilmiştir.D) Kurallı cümleler kullanılmıştır.E) Niteleyici sözlere yer verilmiştir.

9. - - - - romanında Feride’nin şahsında Batılı bir okulda tah-sil yapmış; yeninin, yeniliğin temsilcisi, çağdaş bir öğret-men tipi sunulur. Ancak bu özelliklerine rağmen Feride, “hiçbir aşağılık duygusuna kapılmadan, yersiz bir Batı hayranlığına ve taklitçiliğe özenmeden” hareket eder.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki eserlerden hangisi getirilmelidir?

A) Kavak Yelleri B) Harabelerin ÇiçeğiC) Yeşil Gece D) Çalıkuşu

E) Damga

10. ● Fukaralık; Ali Rıza Bey için ne güzel bir mektep ol-muştu. Her şeyi hakiki rengiyle, hakiki çehresiyle gör-meye başladı. Artık kimse bu parasız ihtiyara kendini olduğundan başka türlü göstermek için canını sıkıntı-ya sokmuyordu. Hatta çocukları bile…

● Mehmet Ali bana doğru eğildi, elimi öptü. Bir şey söy-lemek istedi ve torbacığı omzunda, yürüdü gitti. Bu çocuk belki bir daha dönmeyecek. Yüreğimde derin bir kasvetle arkasından yürüyorum. Yolda rast geldik-leriyle durup helalleşiyor.

● Araba inişli yokuşlu dağ yollarına girmişti. Kâh ku-rumuş sel çukurlarından geçiyor kâh boş tarlaların, bozulmuş bağların kenarlarını takip ediyordu. Seyrek aralıklarla tek tük köylüler, kağnılar, sırtlarında çalı demetleri taşıyan kadınlar…

Bu parçalarda kullanılan bakış açıları sırasıyla aşağı-dakilerin hangisinde verilmiştir?

A) Kahraman anlatıcı - gözlemci - hâkimB) Hâkim - kahraman anlatıcı - gözlemciC) Gözlemci - hâkim - kahraman anlatıcıD) Hâkim - gözlemci - kahraman anlatıcıE) Kahraman anlatıcı - hâkim - gözlemci

11. Eser, ilkin “Soytarının Kızı” adıyla İngilizce olarak İngil-tere’de basılmış (1935), Türkçesi ondan bir yıl sonra, Si-nekli Bakkal adıyla yayımlanmıştır. Sinekli Bakkal, bir töre romanıdır. Eserde Aksaray’ın Sinekli Bakkal semtinde ve o semtin çevresinde II. Abdülhamit devri Türkiye’si ele alınmıştır.

Bu parçada sözü edilen eserin aşağıdaki akımların hangisinin etkisiyle yazıldığı söylenebilir?

A) Klasisizm B) RealizmC) Romantizm D) Egzistansiyalizm

E) Sürrealizm

Page 17: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

11. SınıfTürk Dili ve

EdebiyatıCumhuriyet Dönemi Romanı 1950-1980 / Dünya Edebiyatında Roman - 1

1. Beş gecenin uykusuzluğunu bir gecede ama yirmi saatlik, hiç değilse on beş saatlik bir gecede, ufak ufak harcadık-tan sonra adam elbette zilzurna aç uyanır. Oysa önünde utanmaz suratlı koskoca bir gar! Koskoca bir “Strasbourg” yazısı! Bir lokanta düşünüyor. Sıcak bir çorba! Çevrede lokantaya özgü bir yer göremiyor. İnsanlar, unuttukları bir şeye yetişmek ya da hatırladıkları bir şeyden kaçmak için koşuşuyorlar. Yukarılara bakıyorsun yazılar, yazılar… Onların üstünde yüksek, yabancı bir gökyüzü…

Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Mekân ayrıntılı bir şekilde betimlenmiştir.B) “Utanmaz suratlı,” “yabancı” sıfatları anlatıcının psi-

kolojisini yansıtmaktadır.C) Kendini bulunduğu ülkeye ait hissetmeyen bir kahra-

man söz konusudur.D) Anlatım, olayın merkezinde bulunan bir anlatıcı tara-

fından gerçekleştirilmektedir.E) Eksiltili ifadelere yer verilmektedir.

2. Bir adamın, başka bir adamın evinin önüne ev yapmaya kanunda hakkı yoktur! Eğer Haceli senin evin önüne ev yaparsa seninkinin manzarası kapanacak. Haceli, evin altını ahır yapacak. Nereye atacak gübreyi? Her evin gübresi kendi ardına atılır. Haceli evi yaparsa ardı nere olacak? Tabii senin evin önü, Haceli’nin gübreliği! Çekilir mi bu, Kara Bayram? Sen çeksen bile köylü neye çeksin? Kim oluyor Deli Haceli, köy içine ev yapacak? Karataş’ın şerefi yok mu?

Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Köyün ve köylünün gündelik yaşamı dile getirilmiştir. B) Sözde soru cümlesi kullanılmıştır. C) Soyut bir anlatım tercih edilerek idealler dile getiril-

miştir. D) Metin, yazıldığı dönemin sosyal gerçekliğiyle uyumlu-

dur. E) Metinde günümüzde de karşılaşılabilecek bir çatışma

söz konusudur.

3. Aşağıdakilerden hangisi farklı bir bakış açısıyla yazıl-mıştır?

A) Akşam eve dönerken elimde önemli bir cümle, tartış-masız bir gerçek getirememiş olmak moral bozucuydu.

B) Ev işiyle Murtaza Ağa kendisi uğraşıyordu. Kasaba-nın en güzel evi çeltikçi Uzun Rahmet’indir. Uzun Rahmet evi geçen yıl yaptırdı.

C) Sazlıdere köyü, Okçuoğlu’nun altı bin dönümlük sa-hasının tam ortasında kalıyordu. Okçuoğlu bu yüzden bin beş yüz dönümlük bir tarlayı ekemediği gibi kesik sulama usulüyle ancak ruhsat alabiliyordu.

D) Köprünün üstüne müthiş bir kalabalık toplanmıştı. Hamza Dayı bunu anladı. Otomobili daha hızlı sürdü.

E) İbrahim Efendi’nin huzurlu bir hayatı vardı. Memleket-te, kendisi gibi bolluk ve tokluk içinde bir zümrenin bulunduğu da bir gerçekti.

4. Yazarın ilk romanı Yozgat’ın Sekili kasabasında yaşadı-ğı yıllarda köylülerin hayatlarına dair edindiği birikimleri yansıtmaktadır. Romanda artık iş göremez olmuş bir atın, sahibi tarafından doğaya (yılkıya) bırakılmasıyla birlikte yaşanan dramatik olaylar aktarılmıştır. Romanda ölüme salınan Dorukısrak’ın yaşama tutunmak için verdiği mü-cadele, Anadolu insanının hayata, doğaya ve hayvanlara bakış açısını yansıtan düşüncelerle birlikte anlatılmıştır.

Bu parçada sözü edilen yazar aşağıdakilerden hangi-sidir?

A) Abbas Sayar B) Yaşar KemalC) Orhan Kemal D) Kemal Tahir

E) Fakir Baykurt

15

Page 18: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cumhuriyet Dönemi Romanı 1950-1980 / Dünya Edebiyatında Roman - 1

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

11. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

15

5. Hayatı, onun gibi bir bütün olarak mütalaaya alıştım. De-ğişme, koordinasyon, çalışmanın tanzimi, zihniyet deği-şikliği, üst düşünce, ilmî zihniyet gibi tabirlerle konuşma-ya, kendi isteksizliğime “zaruret”, “imkânsızlık” gibi adlar koymaya, Şark’la Garp arasında ölçüsüz mukayeseler yapmaya, ciddiliğinden kendim de ürktüğüm hükümler vermeye başladım. Onun gibi insanlara “Acaba ne işe yarar?” diyen bir gözle bakıyor, hayatı kendi teknemde yoğuracağım bir hamur gibi görüyordum.

Bu parça ile ilgili aşağıdaki saptamalardan hangisi yanlıştır?

A) Kahraman, çağın değişimlerine ve yeniliklerine za-manla uyum sağladığını ifade etmiştir.

B) Kahraman anlatıcının bakış açısıyla yazılan metinde yazar iç konuşmalara da yer vermiştir.

C) Batı kurumlarının, düşüncesinin ve biliminin yüzeysel bir şekilde anlaşılmasının yeterli olduğu tezi işlenmiştir.

D) Tema, Doğu-Batı çatışmasıdır. E) Kahramanın anlatımlarından yola çıkılarak insanın

değişimlere çıkarcı biçimde ayak uyduruşunun eleşti-rildiği söylenebilir.

6. Derse girmeyeceğim. Habersiz derse girmeyişim, sekre-teri şaşırtır. Dersimin olduğu saatte çocukları koridorda dolaşırken görür. “Aysel Hanım gelmedi.” derler. Sevinir-ler. Ölmüş olduğum, kimsenin aklına gelmez. Sekreter belki eve telefon eder. Sonra, daha sonraki günler neler olur? Hiç öğrenemeyeceğim nasıl olsa. Burada yatıyorum işte. Ölümün tamamlanmasını bekliyorum.

“Yeni bir kuşak doğuyor!” Bizim çocukluğumuz için böyle denirdi. Böyle bir doğumun ayrı bir sorumluluğu vardır.

Oda gittikçe ısınıyor. Perdelerin gerisine gün vurmuş ol-malı. Saat kaç acaba? Sekiz, dokuz, belki de on...

Bu metinde geçen olayların zamanıyla ilgili aşağıda-kilerden hangisi söylenemez?

A) Anlatıcının konuştuğu bölümler geçmiş, an ve gele-cek ögelerinden sadece birinin kullanılmasıyla devam etmektedir.

B) Bilinç, geçmişe ve geleceğe yönelik anımsamaların-da sürekli andan sapmalar yapmaktadır.

C) Anlatıcının zamanı tahmin etmeye çalıştığı cümle, anlatıcının bilincinin nesnel zamandan kopmaya baş-ladığının da ifadesidir.

D) Aysel’in bilincinde, geçmişe dair anılar, an ve gelece-ğe dair tasarılar bir arada akmaktadır.

E) Üçüncü paragraf dış dünyanın algılanışıyla ilgili şim-diki zamanı belirten kısa bir cümleyle başlar ve bir tahminle devam eder.

7. Ernest Hemingway’in 1929 yılında kaleme aldığı romanı-dır. Romanda anlatılan olaylar I. Dünya Savaşı sırasında geçmektedir. 1915 yılının sonbaharında İtalyan ordusu, Avusturya ve Almanya orduları karşısında çetin bir muha-rebe vermektedir. Eserde İtalyan ambulans birliğinde ça-lışan ve genç bir Amerikalı olan Teğmen Frederic Henry ile İngiliz hemşire Catherine Barkley’in savaşın ortasında hem kendi sevgi dolu dünyalarını, hem de savaşın her şeyi yerle bir eden acımasız dünyasını yaşamaları anlatılır.

Bu parçada özeti verilen eser aşağıdakilerden hangi-sidir?

A) Gün Olur Asra Bedel B) Silahlara VedaC) Savaş ve BarışD) Geride KalanlarE) Yorgun Savaşçı

8. Hayatımdaki buna benzer sarsıntılardan her biri, sonunda bana yeni bir şey kazandırdı, bunu yadsıyamam; özgür-lükten, ustan, derinlikten yana; öte yandan yalnızlıktan, anlaşılmazlıktan, soğukluktan yana bir kazanım. Burju-vazi açısından bakıldığında, bir sarsıntıdan öbürüne akıp giden yaşamım sürekli bir iniş oluşturdu; normalden, izin verilenden, sağlıklıdan giderek uzaklaştı. Yıllar geçtikçe mesleğim, ailem, vatanım elimden çıkıp gitti. Her türlü sosyal ilişkinin dışında aldım soluğu; kimse tarafından sevilmeyen, pek çok kişinin kuşkuyla baktığı, kamuoyu ve ahlakıyla sürekli ve amansız çatışma içinde tek başı-na biri olup çıktım. Eskisi gibi burjuvazinin çizdiği sınır-lar içinde yaşasam bile tüm duygu ve düşüncelerimle bu dünyanın ortasında yine de bir yabancıya dönüştüm.

Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Bireyin toplum içindeki yalnızlığını, ait olamama duy-gusunu işlemektedir.

B) Kişiliksiz ve yüzeysel yaşama ayak uyduramayan bir kahramandan söz edilmektedir.

C) Dil, düşünce ve anlatım açısından, yazıldığı dönemin edebî geleneğinin izlerini taşımaktadır.

D) Bilinç akışı yöntemiyle kahramanın psikolojisi gözler önüne serilmektedir.

E) Anlatıcının, eleştirdiği sosyal sınıfın yaşamından uzak kalmadığı gözlenmektedir.

Page 19: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

11. SınıfTürk Dili ve

EdebiyatıCumhuriyet Dönemi Romanı 1950-1980 / Dünya Edebiyatında Roman - 2

1. Aşağıdakilerin hangisinde farklı bir bakış açısı kulla-nılmıştır?

A) KaraBayram’ınbabadankalmaeviköyiçinebakıyor-du.İkikatlıydı.Altıahır,samanlık,koyundamı...Üstüikiodabir“hayat”tı.Odalardanbirindeoturur,yeriçer,yatarlardı.Birinedetaktukkorlardı.

B) Bir koku var buHaceli’de, bir koku.Ağzıma burnu-maçaputtıkmışlargibibunalıyorum.Boğulacakgibioluyorum.Mapuslargibiyim.Daracıkdemirsandıktakapalıyım.Havamıkesmişlerboğuluyorum.

C) Irgatbaşı PehlivanAli’yi kırma makinesine vermişti.Doluçuvalıyladayananişçidenaldığıçuvalımakine-nindörtköşeağzındanboşaltıpboşçuvalıgeriverir-kenyenibirdoluçuvaldayanıyorduönüne.

D) Güneşiyiceyükselmiş,ovayaterleten,enseleri,çıp-lakkolları,bacaklarıısıranesintisiz,birsarısıcakya-yılmıştı.Çiğgüneşaltında,uzaklardakidallartitreşi-yor,bulutsuzgöktentekkuşgeçmiyordu.

E) Üniversitede ders çalışırken de Selim, arkadaşla-rına böyle takılırdı. Kim çıkarmıştı bu sözü?Kenançıkarmıştı.YüksekmatematiktenhazirandageçinceSelim’lebirolupetütodasındaçalışanTurgut’unba-şucundanayrılmamışlardı.

2. Ana,gümgümgümüleyenkonağınsaltanatınadalmıştı.Yıllaröncekipırılpırılbirkonakcanlanmıştıkafasında.Bukonak,Adana’nınünlüzenginlerindenbirininkonağıydı.Ağızları sırasıraaltındişliağalarınpırılpırıl faytonlarlagelipgittiği;kurbanbayramlarındayanyanadevrilenbe-silikoçlarınkesilipetlerininfakirfukarayadağıtıldığı;za-manzamanpencerelerindemasalyüzlü,güneşgörme-miştazelerinhayalgibigörünüpkaybolduğubirkonaktı.Amadeğilböylebirkonağagelingelmek,böylebirkona-ğınkapısındanolsungirememiştiamakimnebilecekti?

Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Toplumsalbirçatışmavebuçatışmanıninsanüzerin-dekietkileriyansıtılmıştır.

B) Geriyedönüştekniğiyleanlatımahareketlilikkazandı-rılmıştır.

C) Yazıldığı dönemin gerçekliğini yansıtan ayrıntılarayerverilmiştir.

D) Kahramanınduyguvedüşüncelerinehâkimbiranla-tıcısözkonusudur.

E) Geleneksel anlatımın dışına çıkılmış, alegorik anla-tımdanyararlanılmıştır.

3. Köylülerinekonomikvesosyalsorunlarındanbahseden,köykonusunaodaklananyazarlarınbaşındaAbbasSa-yargelir.Sayar’ınromanlarıkonularıylaOrtaAnadolu’da-kiyaşantıyauzanır.Dilözellikleriyledeyöreseldeyimleri,atasözlerinivefarklıağızözellikleriniyansıtır.

Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi, Abbas Sa-yar’ın eserlerinden alınmamıştır?

A) Muhtar’ın yaptıkları, mayısın üçüncü haftasına dekköydeherkesinağzınasakızoldu.Herkeskendikey-finceçiğneyipdurdu.

B) Kazandığınparaları çarçur etmez, ağamayollarsanilkayakşugideceklerdenbirisininsulutarlasınıalırız.Paranınardınıbeslesenbirtraktöreyazılırız.

C) Tüccar,İstanbul’dazeytinyağınıbekletiyor,beklettiğiiçindeparakazanıyordu.Tütünegelince tüccardanöncehükûmettitütününalıcısı.Sonratütünbekletile-bilenbirmaldeğildizeytinyağıgibi.

D) Cıncıkboncuksatıcısıdeğilsinizya!Beşlikmalıça-resiz üçe veren köylü takımısınız. Kanadınızın ucugöktedeolsagelipsizibulurlar,tüyünüzünbiryanınıyolupsıvışırlar.

E) ErtesisabahHıdırEmmiahıradaldı.Kendihayvanla-rınagözatmadanKısrak’ınyanınageldi.Atyineya-tıyordu.Elindeki idare lambasını başına yaklaştırdı.Yüzünüaydınlattı.

4. Gidiponasarılsa,başınıgöğsünedayasaeskidenteyze-sininkucağındaykenduyduğukokuyugenekoklayacağı-nısanıyordu... “Şurayaotur.”dedi.Sedireoturttu.Başınıonunkucağınakoyupuzandı.Eskievdeteyzesininkuca-ğınahepböyleyatardı.Kulağınındeğdiğikarındanyavaş,süreksizbirgurultuduydu.Aldırmadı,teyzesinindekarnıguruldarmıydı? Bilmiyordu.Gözlerini yumdu. Burun ka-natlarınıgeripbirkaçkereyokladı.Belkieskikokularıye-niden duymakolanaksızdı... “Saçlarımı okşasana.” dedi.Başıkucağındaykenteyzesikaşıyaçekesaçlarınıokşardı.Böylesideğildi.Dalgınbirelinyavaştangezintisiydibu.

Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Bilinç akışı tekniğinden faydalanılan modernist bireserdenalıntıdır.

B) Çağdaştoplumunortayaçıkardığısevgisizlikveara-yışkahramandagörülmektedir.

C) Anlatımdageriyedönüşlerdenve iç konuşmalardanfaydalanılmıştır.

D) Toplumunyalnızlaştırdığıbireyinsıkıntılarıanlatılmıştır.E) Ayrıntılıbirmekântasviriyapılırkenmekânınkahra-

manüzerindekietkileribelirtilmiştir.

16

Page 20: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cumhuriyet Dönemi Romanı 1950-1980 / Dünya Edebiyatında Roman - 2

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

11. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

16

5. I. Harman yerine gelince öküzler şose üzerindeki pı-narasaptılar.Oluktantaşansu,incebirçizgihâlindeaşağıkayıyor,güneşışığıdapırılpırılparlıyordu.Lü-ledenakansuboşalmıştı.İbrahimbukezdeacısınıçeşmedençıkardı.“Akmamdiyesice!”dedi.Hiçlüzu-munolmayıncakirazderegibiçağlamantutar.Yazındaabıhayatkesilirsinbaşımıza.

II. Sonra birden dere kıyısında oturan kocasına doğ-ruhırslıadımlarlayürüdü.Yaklaştı. “Banabakherif,banabak!”dedi.“ŞutarlanınbirkıymığınıÇelogöbelialsın,kapındayularlıöküzolsamipikırarım.”

Aynı yazarın eserlerinden alınan bu parçalardan hare-ketle yazarla ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşıla-maz?

A) KöyhayatınıveköylüyüanlattığınaB) KonuşmadilindenyararlandığınaC) HalkıeğitmekamacıylayazdığınaD) GözlemcibakışaçısıkullandığınaE) Benzetmelerebaşvurduğuna

6. Birdenherşeyaydınlandıkafamda.Bazılarınıkuşkulan-dıran,bazılarınınalayaalmalarınasebepolanoyabanili-ğin,otuhaflığınsebebini;onunbirhayaladamı;yalnızlığı,suskunluğusevenbirinsanoluşununsebebinişimdiçokiyianlıyordum.AkşamvakitlerininiçinNöbetTepesi’ndegeçirdiğini, bütün gece çay kenarında niçin yapayalnızdurduğunu, başkalarının işitemediği seslere niçin hepkulakkabarttığını,bazenbirdenbiregözlerininniçinpar-ladığınıanlıyordumşimdi:Danyarâşıktı.Denizlerkadarderindionunaşkı.Buaşkınıiçindesaklıyorvetürkülerdeduyupyaşıyordu.İlgisizbirinsan,âşıkolmayanbirinsan,sesinekadargüzelolursaolsunböyleşarkı,böyletürküsöyleyemez.

Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-mez?

A) Aşkınkahramanınüzerindebıraktığıetkidensözedil-miştir.

B) Anlatıcıolayörgüsünedâhilolankahramanlardanbi-ridir.

C) Metnintemasıtümdevirlerdekarşılaşılabilecekbirte-madır.

D) Anlatıcızamanzamankendiyorumlarınıdadilegetir-miştir.

E) Anlatımınkapalıvesanatlıoluşuyazarınüslupkaygı-sıtaşıdığınıgöstermektedir.

7. Kedinin yalayışını dinledi. Jambonlu yumurta, istemez.Busıcaklarda iyiyumurtahakgetire.Şöyle temizgüzelbirsuiçeyim.Perşembe:Buckley’denkoyunböbreğidealınmazbugün.Tereyağındapişirirdim,karabiberlifalan.Çayınsuyukaynayadursun.Kedininyalayışlarıyavaşla-dı,fincantabağınıtertemizyapmış.Dilleriniçinsertoluröyle?Dahaiyiyalayabilsin,tümgirintilerinikabın.Yiyebi-leceğibirşey?Çevresinebakındı.Yok.

Bu parçada kullanılan anlatım tekniği aşağıdakiler-den hangisidir?

A) BilinçAkışı B) GöstermeC) Diyalog D) İçÇözümleme

E)GeriyeDönüş

8. AnayurtOteliyazarın1973yılındayayımlananikinciro-manıdır.AylakAdam gibi aynı yapı ve teknikle kalemealınmıştır. Roman, Manisa’nınAnavatan Oteli ve onunkâtibinden esinlenerek yazılmıştır. Romanda olaylar,kahramanZebercet’inruhdünyasıvepsikolojisiüzerinekurulmuştur.Başındangeçenleryineonunbilinçaltındanistifadeedilerekanlatılır.Zebercet,terkedilmeyevered-dedilmeyekarşıaşırıduyarlı,içinekapanıkbirkişiliğesa-hiptir.

Bu parçada sözü edilen eserin yazarı aşağıdakilerden hangisidir?

A) OğuzAtay B) YusufAtılganC) AbbasSayar D) YaşarKemal

E)KemalBilbaşar

Page 21: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

12. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

13

Cumhuriyet Dönemi (1923-1950) Romanı

1. - - - -, Türkiye’nin Tanzimat’tan bu yana geçirdiği siyasal, toplumsal evrelerini, birbirini tamamlayan bir roman zin-ciri içinde tasvir etmiştir: Abdülaziz devrinin hayatı (Hep O Şarkı), II. Abdülhamit’e karşı mücadele için Fransa’ya kaçan Jön Türkler (Bir Sürgün), Tanzimat’tan Birinci Dün-ya Savaşı’na kadar yetişen üç kuşak arasındaki anlayış ayrılığı (Kiralık Konak).

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki yazarlardan hangisi getirilmelidir?

A) Mithat Cemal Kuntay B) Ahmet Hamdi TanpınarC) Halide Edip Adıvar D) Reşat Nuri Güntekin

E) Yakup Kadri Karaosmanoğlu

2. Tarık Buğra, "Türk Dili" dergisinin "Türk Romanında Kurtu-luş Savaşı Özel Sayısı"ndaki soruya verdiği cevapta, Küçük Ağa ile yaşantısı arasındaki yakın ilişkiden söz ediyordu. Çolak Salih’i babasının bürosunda tanımış. 1921 ve 1922 Akşehir’inden hiçbir zaman unutamadığı görüntüler kalmış kendisinde. Babasının defterlerinde İstanbullu Hoca, To-pal Gazi (romandaki Çolak Salih), Ali Emmi, Doktor Minas, Çakırsaraylı ve öteki roman kişileriyle ilgili satırlar varmış. Tarık Buğra o cevapta, roman yazarının nasıl olması ge-rektiğini de söylüyor. "...Bir yazarın -bir roman yazarının- bir bilim insanı gibi, tam o kadar objektif olması gerektiğine ina-nıyorum." Tarık Buğra’nın, romanını yazarken, yaşantısın-dan yararlanmasının elbette büyük payı var Küçük Ağa’nın başarısında. Kişilerini yaşadıkları koşulların gerçekliği için-de ele alıyor; gelenekleri, yetişme koşullarını, yerleşik değer yargılarını hiçbir zaman gözden ırak tutmuyor.

Bu açıklamalara göre Tarık Buğra’nın aşağıdaki akım-lardan hangisini benimsemesi beklenir?

A) Klasisizm B) Romantizm C) RealizmD) Sürrealizm E) Egzistansiyalizm

3. Yakup Kadri, Sakarya Savaşı’ndan sonra, düşmanın yakıp yıktığı bölgelerde “Tedkîk-i Mezâlim Heyeti” ile birlikte yap-tığı bir inceleme gezisinde gördüklerini birtakım hikâyeler ve makalelerle anlatmıştı. Bunlar arasında, Düşmanın Yaktığı Köyler Ahalisine adlı yazıda köylü ile aydın arasındaki uzaklı-ğa değinen ve aydının, köylüyü yüzüstü bırakmasından yakı-nan sanatçı, on yıl sonra aynı temayı bu romanda işlemiştir.

Bu parçada sözü edilen temanın işlendiği roman aşa-ğıdakilerden hangisidir?

A) Yaban B) Üç İstanbulC) Fatih-Harbiye D) Ateşten Gömlek

E) Sahnenin Dışındakiler

4. Bir müddet işi oluruna bırakmaya karar verdi. Şahin de bü-tün dırıltısına rağmen, bu işten pek şikâyetçi değildi. Mu-azzez’i her zaman Yusuf’a bırakıp istediği gibi gezebiliyor, kızı her yere götürüp başına dert etmek veya evde bırakıp gözü arkada kalmak gibi sıkıntılardan kurtuluyordu.

Aşağıdaki açıklamalardan hangisi bu parçada geçen altı çizili deyimlerden birine aittir?

A) Bırakılan bir şey veya kimse ile ilgili tedirginliği sürmek.B) Düşüncesizce davranmak veya aklına geleni hemen

yapmak.C) Görmemiş gibi yapmak, farkında değilmişçesine dav-

ranmak. D) Bir konuda anlaşarak aynı biçimde konuşmak, söz

birliği etmek.E) Bir şeyi veya kimseyi başkasından daha değerli bul-

mak veya görmek.

5. Acımak… Ben insan ruhlarındaki derinliğin ancak onunla ölçülebileceğine inanıyorum. Evet, dibi görünmeyen ku-yulara atılan taş, nasıl çıkardığı sesle onların derinliğini gösterirse başkalarının elemi de bizim yüreklerimize düş-tüğü zaman çıkardığı sesle bize kendimizi, insanlığımızın derecesini öğretir. Fikrimce yalnız doğruluk hastalığı bir hak ve hakikat meselesi etrafında toplanmak kabiliyeti bir cemiyeti mesut etmeye kâfi gelemez. Bunun için acımak, birbirimizin feryadını, iniltisini duyabilmek de lazım.

Bu parçada söz edilenle aşağıdakilerin hangisi ara-sında doğrudan bir ilişkisi yoktur?

A) Psikoloji B) SosyolojiC) Evrensellik D) Toplumsal kabuller

E) Mitolojik ögeler

6. - - - -, Cumhuriyet Dönemi romanını kuranlardan biridir. Açık, yalın, gösterişsiz bir anlatışla ve temiz İstanbul Türkçesiyle geniş kitlelerin beğenisini kazanmıştır. Yeşil Gece (1928), Yaprak Dökümü (1930) romanlarında top-lumsal yön ağır basar.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki yazarlardan hangisi getirilmelidir?

A) Sabahattin Ali B) Halide Edip AdıvarC) Reşat Nuri Güntekin D) Mithat Cemal Kuntay

E) Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Page 22: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

12. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

13

Cumhuriyet Dönemi (1923-1950) Romanı

7. 1938 yılında yazılan "Üç İstanbul" adlı romanda İstan-bul’la ilgili üç ayrı dönemden kesitler sunulmaktadır. Bu dönemlerin ilki II. Abdülhamit Dönemi İstanbul’u, ikincisi II. Meşrutiyet Dönemi İstanbul’u, üçüncüsü ise Mondros Mütarekesi sonrasının İstanbul’udur. Roman kahramanı Adnan’ın yetişmesi ve İttihatçıların güvendiği adamlardan olur. Avukatlığa başlayıp büyük davalar alır. Mütareke yıllarında ise bulunduğu konumdan uzaklaşır ve parasız kalır. Romandaki olaylar, içinde yaşanılan dönemin top-lumsal olaylarıyla ilişkilendirilerek anlatılmıştır.

Bu parçada sözü edilen eserin yazarı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mithat Cemal KuntayB) Yakup Kadri KaraosmanoğluC) Reşat Nuri GüntekinD) Halide Edip AdıvarE) Abdülhak Şinasi Hisar

8. Aşağıdaki parçaların hangisinde betimleyici ve öykü-leyici anlatım birlikte kullanılmıştır?

A) Gül renginde şalvar, dar bir kadife yelek ve şalvarı-nın renginde terlikler giyiyordu. Şalvarının ve yeleği-nin üstü altın, gümüş pulla işlenmişti. Tül gömleğinin uzun kolları, geniş yenleri iki kanat gibi dalgalanıyor, arkasına dökülen yaldızlı saçları avizenin altında ipek bir şala benziyordu.

B) Sinekli Bakkal Sokağı’nın bozuk kaldırımlarında seke seke Şevket Ağa’nın fenerini takip eden Rabia, Se-lim Paşa Konağı’nın geniş caddesine çıkınca yeni bir dünya keşfetmiş gibi sevindi. İki tarafı büyük bahçeler içinde, bahçe ortalarında konaklar, her kapının üstünde büyük bir fener... Kapılardan birine uşağın ardı sıra girdi.

C) İri kestane renginde gözlerine bir çocuk bakışı ver-mek için gözkapaklarını sürekli yukarı kaldırıyor. Özenle alınan kaşlar iki ince hilal gibi. Allık, sürme yerli yerinde; küçük yüzünde açık bir ifade vardı. Ger-danlık, bilezikler, uzun küpeler, yüzükler hep zümrüt.

D) Bu memlekete geleli on beş sene oluyor. Emin ol, ömrümde ilk defa kendimi hür hissediyorum. Ne bir vazifem ne de bir bağım var. İstediğimi düşünüyor, dilediğim gibi yaşıyorum. Hayatımı da kazanıyorum, yani çalışıyorum. Bambaşka bir insan oldum. Yeni bir isim aldım.

E) Şimdi insanlar artık sizin zamanınızın insanları değil. Gözlerin açılması, hırsları artırdı. Kimse artık kendi hâlinden memnun olmuyor. Bunun neticesinde eski ahlak kurallarının değişmemesine nasıl imkân görür-sünüz?

9. Bir bölümü anı defterinden okunan - - - - (1943) adlı ro-manda bir aydının, çevresi ve ailesiyle olan uyuşmazlığı ve bu uyuşmazlığın nedenleri anlatılır. Romanın başın-da bir küçük memur ailesinin yaşamı gerçekçi çizgilerle işlenir. Anı defterinin okunmasıyla başlayan romanda, Sabahattin Ali’nin Almanya’da geçen yıllarının gözlemle-ri verilmekle birlikte kişinin bütün yaşamını etkileyen bir aşk, romana egemen olur ve kişinin çevresiyle uyum sağ-layamayışının nedeninin de bu aşk olduğu ortaya konur.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangi-si getirilmelidir?

A) Kuyucaklı Yusuf B) İçimizdeki ŞeytanC) Sinekli Bakkal D) Çalıkuşu

E) Kürk Mantolu Madonna

10. İhtiyarla bir daha göz göze geldiler. Bu sefer onun bakış-larında, hemen diline geçmeye hazırlanan bir soru görü-nüyordu. Ne cevap verecekti Ferit? Ne söylemeliydi ki o hiçbir şey anlamasın veya her şeyi anlasın. İhtiyar sorma-dı, belki içinden sormakla kaldı; Ferit de cevap vermeye mecbur olmadı. İçinden cevap vermekle kaldı.

Bir romandan alınan bu parçada edebiyatın aşağıda-kilerden hangisiyle olan ilişkisinden söz edilebilir?

A) Mitolojik ögeler B) Evrensel değerlerC) Psikoloji D) Din ve tasavvuf

E) Toplumsal değişim

11. Hakkı Celis, biraz evvelki o şanlı rüyadan hakikat denen bu çöplüğe düşer düşmez bir müddet dengesini kaybe-der gibi oluyor ve sendeliyordu. Fakat bu ani buhran çok sürmüyor; genç adam türbelerden, sebillerden, camiler-den sızan hava içinde derhâl kendini topluyordu. “Hayır! Hayır! Millet denen şey, Naim Efendi, Senihalar ve Faik Beyler gibi sefil insanlardan oluşan bir varlık değildi. Bun-lar, milletin çürüyen ve dökülen tarafı idi.

Bu parçada,

I. Din II. Günlük hayat III. İnsan psikolojisi IV. Siyasi değişim

ögelerinin hangilerinden söz edilemez?

A) Yalnız I. B) Yalnız II. C) I ve II.D) II ve IV. E) III ve IV.

Page 23: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

12. SınıfTürk Dili ve

EdebiyatıCumhuriyet Dönemi (1923-1950) Romanı

1. Aşağıdaki parçaların hangisinde anlatıcı diğerlerin-den farklıdır?

A) Sevimbusözleriağırağırsöylüyor.Hercümleninso-nunda arkasını söylemek yakışık alıp almayacağınıdüşünüyorgibibeşaltısaniyeduruyordu.Bendeoesnada onun söyleyemediği tarafları zihnimden ta-mamlıyordum.

B) Evvela otomobil bulmak için caddeye doğru yürü-yordum.Sonrabirdenbire fikrimideğiştirdim.Haliç’edoğru inendarsokaklarasaptım.Yolubilmiyordum.Fakat Unkapanı Köprüsü’nü nasıl olsa bulurdum.Oradanötesidekolay.

C) Turgut’unensevdiğimtaraflarındanbiride iştahıdır.Devgibiçocuk.Midedevekuşumidesigibiçakıltaşıyutsa eritecek kuvvette. Yemeğin bu akşamki gibigeçtiğizamanlardaayaklarının,masanınaltındaâde-taiştahtantepindiğiniduyarım.

D) Piyanonun önünde dört kişi toplanmıştı. İskemle-deHilmi oturuyor, bir tarafında ayakta, uzun boylu,keskin yüzlü esmer, genç bir adam; öbür tarafındasarışın, silik yüzlü daha genç bir adam; arkasındaHilmi’ninomuzlarınaellerinidayamışkocaboylubiradam...

E) Birşeypekgaribimegitti.Utanasıkılayanımagelenköylügelinigibibinnazlasözsöyleyenbuçocuklar,kitaplarınıaçaraçmazdikbirseslebağırabağıraoku-mayabaşlıyorlardı.Sınıfkalabalıklaştıkçagürültüart-maya,beniiyideniyiyesersemletmeyebaşlamıştı.

2. ----,romancılığımızdailkdefabilinçliolaraktoplumsal-gerçekçiliğisavunanveuygulayansanatçıdır.Edebiyatıtoplumyararındabiraraçsaymış,genellikleişçiveköylüsınıfının sıkıntılarını anlatmıştır. Başlıca romanlarından"ÇıkrıklarDurunca"(1931)gelişenendüstrinin,küçüksa-natsahiplerininçıkarlarınıbaltalayışınıveekonomikdeği-şikliğin19.yüzyılsonundaBatıKaradenizBölgesi'ndeyolaçtığı toplumsal çekişmeleri anlatmaktadır. "Düşkünler"(1935)romanındadaTanzimatçağındakiyüksekmemurtakımınınveailelerininsiyasalyıkılışaparalelolarakge-çirdiğisarsıntılarveçöküşcanlandırılır.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki yazarlardan hangisi getirilmelidir?

A) SamimKocagöz B) MahmutYesariC) SabahattinAli D) PeyamiSafa

E)SadriErtem

3. I. Cumhuriyetgençlerininelealındığı“Tatarcık”(1939)birbakımaSinekliBakkal’ındevamıdır.(HalideEdipAdıvar)

II. “KürkMantoluMadonna”adlıromanınbaşkahrama-nıolanRaif’te1928-1930yıllarındaBerlin’deokuyanyazarınkişiliğindenizlergörmekmümkündür.(Saba-hattinAli)

III. “SodomveGomore”,Mütareke yılları İstanbul’ununbelirli bir çevresininyaşayışını,alafrangalığınvardı-ğınoktayıgöstermesibakımındanönemlidir. (ReşatNuriGüntekin)

IV. “Çalıkuşu”ndaköydekiçobanınhediyeettiğikeçiyav-rusunaveevdeyetiştirdiği kuşlaraFeridebüyükbirsevgigösterir.(YakupKadriKaraosmanoğlu)

Numaralanmış cümlelerden hangilerinin sonundaki yazar adları değiştirildiğinde bilgi yanlışı giderilmiş olur?

A) IveII. B) IveIII. C) IIveIII.D) IIveIV. E) IIIveIV.

4. Bulutlarıngöstermediği bir ay,ortalığapekhafif bir ışıkdağıtıyorveiriyağmurdamlaları,dereninyuvarlanansu-larınadüşerekoradaküçükvehemenkaybolanhalkalarbırakıyordu.

Aşağıdakilerin hangisi bu parçadaki anlatım biçimiy-le aynıdır?

A) Kirpikıllarıgibiayaktaduranikikalınkaş,içeriyeçök-müş,kömürgibisiyahgöz…Burunuzun,karasakalhaylikırlaşmış.Boyukısa,vücuducılızdır.

B) Geldiğimin ertesi günü derse başladım. Bu ilk günhayatımınenunutulmazbirhatırasıgibiyaşayacak.Sabahleyinerkendenaşağıinmiştim.

C) KâmilBey,TevfikFikret’in “Sis”şiirinihatırladı.Şair,kocamanbirçocukgibisevdiğişehrintaşına,toprağı-naöfkelenmiş,onubirazdahaksızyerehırpalamıştı.

D) BazenbüyükkâşiflergibiAfrika’dagezer,yamyamlararasındagörülmemişmaceralargeçirir,bazenmeş-hurbirressamolurveAvrupa’yıdolaşırdım.

E) Yüzündehiçdargınlıkyoktu.Belkibirazhayretfakatdahaçok,alakaveşefkatlebanabakıyordu.Hâlbukibendeonunbakışlarınıkarşılayacakcesaretyoktu.

14

Page 24: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

Cumhuriyet Dönemi (1923-1950) Romanı

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

12. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

14

5. Aşağıdakilerin hangisinde toplumsal bir eleştiri söz konusudur?

A) Yabu deveyi güder ya bu diyardan gidersin. Fakatnereye?İstanbulöylebirhâlegelmişkisokaktakal-dırımlarınüstündeyatıpölsen“Acabainsanaçlıktannasılölürmüş,helebirseyredelim.”diyeetrafınabiryığınahalibirikecek.

B) Dereşayetdonmamışsasu içtiktensonragagasını,ayaklarını temizler ve fil dişi, abanoz tarakla saçla-rını tarayanbirgelingibi,gagasıylaomuzbaşlarını,kanatlarını, boynunun tüylerini tarar, süslenir. Evet,süslenir!

C) Bir kapınınönündeduran iki eski koltuğunbirindenuzunboylubiradamınkalktığınıveyabancıbirneşevecesaretleServetBey’edoğruyürüdüğünügördüm.Yüzünü yakından görünce ben de onu tanımaktagüçlükçekmedim.

D) Neden sonraMehmetAli’nin işaret ettiği tarafta birkaraltıseçergibiolmuştum.Tekbirışıkyoktu.Yalnızuzaktanuzağaköpeklerhavlıyordu.Busesler, ıssızAnadoluovalarınınortasındatekyaşambelirtisidir.

E) MehmetAligittiğigündenberiZeynepKadın’ınağzı-nıbıçakaçmıyor.Yüzübirmaskegibihareketsizleşti.Gözleri hep sabit bir noktaya dalıp kalıyor.Ona lafsöylemektenkorkuyorum.

6. İçimdeyavaşyavaşbirkorkuuyanıyordu.Yabizimyolu-muzunsonunavarmadangeceolursa?Dağbaşlarındabirbaşımakalırsam?

Arabacı ara sıra durarak hayvanları dinlendiriyordu.Birtaşlığınortasındayineböylebirmolavermesindenistifa-deettim:

Dahaçokvarmı,diyesordum.O,ağırbirhareketleyereindiktensonracevapverdi:

–Geldik.

Buadamyaşlıbaşlıbirihtiyarolmasaydıbenimleeğlen-diğinehükmedecektim.

Nasılolur,dedim,Buradaköyfilanyok.

İhtiyar adam arabadan bavulumu çıkarmaya çalışarakcevapverdi:

–Taşupatikadanaşağıineceğiz.Zeynilerburadanbeşdakikaçeker.Arabayoluyok.

Bu parçada aşağıdakilerden hangisine yer verilme-miştir?

A) Diyaloğa B) İkilemelereC) Yerelsöyleyişlere D) Niteleyicisözcüklere

E)Mecazanlamlısözlere

7. Karaosmanoğlu,eserlerinirealistbiryöntemleyazmaklabirlikte eserlerinde kendi kişiliğini pek gizlememiş hattaTanzimatromancılarındaolduğugibi,kimizamandoğru-dandoğruyaokuyucuyaseslenmiştir.

Aşağıdakilerden hangisi bu açıklamayı örneklemek-tedir?A) Arababirtaşaçarpmışgibisarsılarakdurdu.Mehmet

Alibanahiçbirsözsöylemedenaşağıatladı.Karanlıkiçindekaybolupgitti.

B) ZavallıMuratBeybunlardanbiridir.Onazavallıdiyo-ruzçünküSelamHanım,buadamaveailesineacıdı-ğıkadarhiçkimseyeacımıyordu.

C) Memleketinseningibiustaaskereihtiyacıvar.Bugüngidip cephede vuruşmazsan yarın burada, kapınınönündevuruşmayamecburkalırsın.

D) Yürüyorum, yürüyorum. Böyle saatlerce, günlerce,aylarcahiçdurmaksızınyürümekistiyorum.Biliyorumkibuçoraktoprakdalgalarınınsonuyoktur.

E) Herşeyibukadarciddiyealmak,herşeyebukadaröfkelenmek neden? Kaç gün yüreğimde bu olayınazabınıtaşıdım.SalihAğa’nınkendisindenbizzatafdilemekistedim.

8. Aşağıdaki parçaların hangisinde dinî ögelere yer ve-rilmiştir?A) Hıdırellezgünü...HızırveİlyasPeygamberinbuluş-

tuğunainanılanbugündegöğünaltındahiçbirşehirbukadarcümbüşlübirkalabalıklakaynaşmaz,hiçbirsokakbukadarbaşkasesleribirbirinekarıştıranböy-lebiruğultuçıkarmaz.Ahalisibukadarkuzukızartıphelvapişirmez.

B) Yerminderindeudçalansarışın,gençbirÇerkezkızı...Beyazyanaklarınadamladamlayaşakıyor,hemenişi-tilmeyecekkadarzavallıbirsesle“Gönülsendenkim-lereetsemşikâyet”şarkısınısöylüyor.Okızınıstırabı-nınsebebiniRabiabuncayılsonraseziyorgibi.

C) Mütarekenin ilk günlerinde bana bir tanıdık diyorduki:“Nebuzırhlılardan,nebuordudan,nesokakba-şındaki bu makineli tüfeklerden korkuyorum. Benikorkutanşey,kendiaramızdakianlaşmazlıklar,kendiaramızdakinifaklardır.

D) AliRızaBey,filozofadamdı.İnsanolanınbaşınaherşeyin gelebileceğine ihtimal verirdi. Fakat doğrulukvenamusununbirgünçocuklarıtarafındanbirbüyükayıp,affedilmezbirkabahatgibibaşınakakılacağınıhiçaklınagetirmemişti.

E) Obelkisalonadamlarıgibinazikveincedeğildir.Fa-katdürüstbirçocuktur.Senozarifadam,nazikadam,kibar adam dediğimiz maskaralara bakma kuzum.Onlarınbirparçayaldızlarınıkazısanaltındanneçı-kacağınıanlayamazsın.

Page 25: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

12. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı1950-1980 Arası Cumhuriyet Dönemi Romanı

1. Aşağıdaki parçaların hangisinde hâkim bakış açısı kullanılmıştır?

A) Onuncu presin işçisi çocuk Sami, etrafına bakındı,yutkundu,gözleriniovaladı.Öylecanısıkılmıştıki…“Gitsemmi?”diyeaklındangeçirdi,sonracaydı.

B) –Banabakın,diyebağırdı,Öğledensonra işvar…Sabahakadarçalışacağızbelkide.İsteyengidebilir;kalan,çiftyevmiyealacak.İsteyengider,dedim,zorladeğil!

C) Busıradabirhıçkırıksesiduyuldu.Öfkeligözlerdö-nüp baktılar. Hidayet’in oğluydu. Çömelmiş, başınıyumruklarıarasınaalmışhıçkırıyordu.

D) Bileği, er bileği gibi güçlüydü. Çevik ve atak sopasallayışındankendimigüçkorurdum.Çokgeçmedensopayıkarşısındakininelindendüşürmeninkolaylığı-nıöğrettimona.

E) Salep güğümleri kaynıyor, çay ocakları yakılıyordu.Ençoksimitçiler,poğaçacılarsatışyapıyorveençokonlarınbağırtılarıduyuluyordu.

2. VargücüylebirkaçkereAli’denyanabağırdı.Aliyaduy-madı ya da duydu da aldırmadı. Ağzı dili kurumuştu.Yokuştanaşağı kendini bıraktı.Karşıdanesen yel, onukendine getirdi azıcık.Ali’nin yanına vardığında gözlerikararıyor,sağısolugörmüyordu.

Bu parçada geçen aşağıdaki sözlerden hangisinin anlamı yanlış verilmiştir?

A) aldırmak:Önemvermek,değervermek.B) gözlerikararmak:Hafifbaygınlıkgeçirmek.C) duymak:Bilgialmak,öğrenmek,haberalmak.D) ağzıdilikurumak:Konuşamazdurumagelmek.E) varmak:Erişilmek istenen yere ayak basmak, ulaş-

mak.

3. İstiklal Caddesi’nde çok sayıda insan vardı. Bir insanselinekapılmışgidiyordum.Bu insanselinde itilekakılayürürkenkapıldığımbirakıntıyla,sağdabirkapıdaniçerigirdim.Burasıbirpastaneydi.Arkamdaçokinsanolduğuiçindışarıçıkmakzorolacaktı.Benzorluğuhiçsevmem.Pastaneninarkasındakibüyüksalonageçtim.Bütünma-salardoluydu.

Bu parçada sözü edilen İstiklal Caddesi aşağıdakiler-den hangisiyle nitelendirilebilir?

A)Kalabalık B) Geniş C) SakinD) Etkileyici E)Tarihî

4. İnebolu’dangelipdeburayayerleşenHüseyinÇavuş’unevindedoğmuşumdediklerinebakılırsa.Yalıyaenyakınevlerdenbiriymişevimiz.Sonralarıdahaiçerilerdebirevetaşınmışız.BelkideRusgemilerininbombardımanındankorkmuşuz.Cidelilernedensekedilergibidenizdenürker-ler.Köyleri,kentleridenizkıyısındanuzaktırbuyüzden.Deniz,iyilikyerinedahaçok,kötülükyapmıştıronlara.

Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-mez?

A) Devrikcümlelereyerverilmiştir.B) Gözlemcibakışaçısıkullanılmıştır.C) Otobiyografikromanüslubuylayazılmıştır.D) Benzetmevekişileştirmeyebaşvurulmuştur.E) Döneminsosyalyaşamındanizlertaşımaktadır.

5. HababamSınıfıgibiyüzbinlercebaskıyapmış,toplum-cabilinen,sevilenbirgüldürüromanınınfilminiçevirirkenkendiliklerindenyeni tipler,yeniolaylarekleyecekkadarsanatı hafife almaları görülmüş şey değildi. Eserin içe-riğine tümüyleaykırıdüşenbudavranışın,çekilen filmebir şeyler kattığını ileri sürebilmeleri bence sanata dasanatçıya dabüyük saygısızlıktı.Verdikleri parayla yal-nızkitabımdansenaryoçıkarmakhakkınıdeğil,benidebütünkişiliğimlesatınaldıklarınısanıyorlardı.Filmbüyük“hasılat rekoru”kırdığıhâldeyinedebuşirketiprotestoedipmahkemeyevermektenkendimialamamıştım.

Otobiyografik bir romandan alınmış bu parçanın ya-zarı aşağıdakilerden hangisidir?

A) RıfatIlgaz B) KemalBilbaşarC) FakirBaykurt D) MahmutMakal

E)TalipApaydın

6. Karagümrük kıt kanaat yaşayan emekçilerin, işçilerin,küçükmemurların,ayakkabıcıların,terlikçilerin,işportacı-larınoturduğubiryerdi.Okuldakiöğrencilerdebunlarınçocukları…Üstbaşderdiçektikleri;kitap,defter,kalemalamadıkları bir bakışta anlaşılıyordu. Kendi yaşamınınsıkıntılarıylabirlikteçevremindedertleriniyakındanizle-dikçebireyci duyarlığımçoktandağılmış, yerineduyarlıbirgerçekçilikyerleşmişti.

Bu parçanın yazarının aşağıdaki sanat akımlarından hangisini benimsediği söylenebilir?

A) Klasisizm B) RomantizmC) Realizm D) Egzistansiyalizm

E)Sürrealizm

15

Page 26: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

1950-1980 Arası Cumhuriyet Dönemi Romanı

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

12. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

15

7. Tramvayda içi içine sığmıyordu.Aylardan beri ilk defa,yüreğiniaralıkaralıkyoklayan,enkeyiflisıralarındabir-denkavrayıptedirginedenişeyaramazlıkduygusundankurtulmuş,kendisinikendisinekarşıyücelten,onurlubirgörevsahibiolmanınrahatlığınıduymuştu.

Bir romandan alınan bu parçada edebiyatın aşağıda-kilerden hangisiyle olan ilişkisinden söz edilebilir?

A) İnsanpsikolojisi B) EvrenseldeğerlerC) Mitolojikögeler D) Dinvetasavvuf

E)Toplumsaldeğişim

8. Aşağıdaki parçaların hangisinde evrensel değerler-den söz edilmiştir?

A) Elindeyağdanlık,kurşunikasketininaltındaöfkelivekıpkırmızıydı.Yıllardıriçindeyuvarlandığıbuişlerdenbıkmışusanmıştı.

B) Recepçenesinikaşıdı.Galip,çıkarılanodunparçası-nıyontmayadevametti.Recep’intorunları,bataklığıniçindeçamurdanevleryaparakoynuyorlardı.

C) OsmanBey,birzamansaygıylabekledi.Yaşlıadamıdahaçokbunaltmayıuygungörmemişti.Şeyhbirşeydemeyincesanki teşekkürediyormuşgibisesiniyu-muşattı.

D) Talanetmeyeceğiz.İnançlarıbaskıaltınaalmayaca-ğız. Tersine, herkesin inancına saygı göstereceğiz.İnsanlar arasında din, soy, varlık bakımından hiçbirüstünlüktanımayacağız.

E) Benimgördüğüm,tezvakittegidicidirMoğol.ÇünküMoğol’undüzeniyledeuyuşamazbizimAnadolutop-rağı. Eski Yunan’ın, Roma’nın düzeniyle de uyuşa-mamıştırçünkü.

9. Aşağıdaki parçaların hangisinde “zaman” unsuruna yer verilmiştir?

A) Küçükağadireksiyondanatladı.Belinedayalıyum-ruklarıyla,görülenişebakmayabaşladı.

B) Konuşup tarlaları dağıtacağım. Kölelikten, kulluktankurtulacaklar.Herkesinektiğiherkesinolacak.

C) İkindiyedoğruköylününpamuktopladığıtarlayavar-dılar.Pıtırak,toz,pamukkokuyorduortalık.

D) Allahkulolanıkimseninsırtınamuhtaçetmesin,dedi.Ellerinihavayaaçtı,yüzünegetirdi,sıvazladı.

E) Elif,gözünükocamanaçmış,Ali’ninyüzünedikmişti.Ali’ninyüzünedayanılmazbiracıçöreklenmişgibiydi.

10. Hızlandığısıralardadizlerinikırmadanlaplapsıçrayıpyü-rüdüğünden,leşönündekanatlarıaçıkdolaşan,tıkabasadoymuşakbabakuşlarınabenzemekteydi.Huyudaak-babakuşundanfarksız…Öyleağır,ağırkanlı,öylesessiz,hain…Ablak,karayağızyüzünde inadınaçatıkkaşları,kocaman kara gözleri ile adama, canını alacakmış gibigizlidengizliyebakıyordu.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen ro-man kişisinin özelliklerinden biridir?

A) İnatçılığı B) Üşengeçliği C) SabırsızlığıD) Korkaklığı E)Cimriliği

11. ● Yıllargeçiyordu.YaşıdördübeşibulanTurgut,şafaksöküncebabasıylaberaberkalkar,koyunları,keçileriyadağaveyahutdenizkıyısınasürerdi.

● Büyükbiryorgunluk,tadınadoyulmazbirferahlığıdu-yarakbirzamanarkasınadayandı.Eskininbüyüksa-nateserlerinedairkarmakarışıkbirşeylerdüşünerekbirsüreöylecekaldı.

● Anam, kaptan kızıydı. Babama varınca kaptan ka-rısı oldu. “Babamı doyasıya göremedim. Evlendim,kocamlaikiaycağızsürekliyaşayamadım.”der,benigösterir:“Buncağızdadenizciolursaneyaparım?”

Bu parçalarda kullanılan bakış açıları sırasıyla aşağı-dakilerin hangisinde verilmiştir?

A) Kahramananlatıcı-gözlemci-hâkimB) Hâkim-gözlemci-kahramananlatıcıC) Gözlemci-hâkim-kahramananlatıcıD) Kahramananlatıcı-hâkim-gözlemciE) gözlemci-kahramananlatıcı-hâkim

12. HalilUstaGiritliydi.Benim ilkdenizcilikhocamdı.Gençli-ğindebirgünyelkensararkendirektepesindengüverteyedüşmüş,birbacağınıkırmış.Kötürümkalıncaistemeyeis-temeyeişieskiciliğedökmüş.Kayıktakötürümkaldığıiçinbabam,HalilUsta’yıdakendisigibidenizedişbiliyorsanır-dı.İştebundandolayı,HalilUstabirçırakarayıncababam:

— Eskicilikdeolsabirsanatbilektealtınbileziktir,diye-rekbeniyanınaverdi.

Bu parça aşağı yazı türlerinden hangisinin özellikleri-ni taşımaktadır?

A)Günlük B) Anı C) MektupD) Röportaj E)Biyografi

Page 27: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

12. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı1950-1980 Arası Cumhuriyet Dönemi Romanı

16

1. Aşağıdaki parçaların hangisinde anlatıcının bakış açısı diğerlerinden farklıdır?

A) Burada, bu yaprakların üstünde gecelemeyi geçirdiaklından.Yumuşacık...Oturduğuyerdenkalkamaya-bilirde.Sonra“Olmaz!”dedikendikendine.

B) Kayalıklarazıcıkötedeydi.Kayalaradoğrubüyükbirhızlayenidenkoşmayabaşladı.Enyüksekkayanınaltındakiçınarağacınavardı.

C) Sapsarıaltınrenkli,kırmızıdamarlıyapraklarağacındibinidoldurmuş,gövdeyiyarıbelinekadarörtmüştü.Kuruyapraklarhışırhışırediyordu.

D) Yüzüufacıktı.Kupkurubiryüzdü.Gözlerikocaman,kahverengiydi. Teni güneşten yanmıştı. On birindegösteriyordu.Ayaklarıyalındı.

E) Kayalarınarasından incecikbirkeçiyolugeçiyordu.Onagirdi,koşmayabaşladı.Kaya,çalı,taşyığınlarıarasındakoşuyordu.

2. Çeşitlikonuşmalarındahikâyeveromanlarını“ilkinsosyalendişe”ileyazmayaoturduğunuancakyazmasırasında“sanat endişesinin, yakasına yapıştığını” söyleyen Sa-mimKocagöz,genellikledüzvekurubiranlatımlayazar.Ancak,YılanHikâyesiadlıromanındayeryer“----”şek-lindesanatlıbetimlemelerederastlanmaktadır:

Bu parçada boş bırakılan yere anlam akışına göre aşağıdakilerin hangisi getirilmelidir?

A) AğlarıçekenköylününsesiB) YıkıkduvarlarınüzerindekiyığınlarC) GölündörtbaşındakibütünköylerD) GüneşinaltınışıklarıylaboyanangölE) Şubağınaltındakiotuzdönümtarla

3. Romanlarındanbirkaçını (Sağırdere,EsirŞehrin İnsan-ları)gazetelerde takmaadlayayımladı.YorgunSavaşçıadlı romanı ileYunusNadiRomanArmağanı’nı (1968),DevletAnaromanıiledeTürkDilKurumuRomanÖdü-lü’nükazandı(1968).

Bu parçada kısaca tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) OrhanHançerlioğlu B) KemalBilbaşarC) KemalTahir D) OrhanKemal

E)YaşarKemal

4. OrhanKemal,hikâyelerindeolduğugibi,romanlarındadakonularınıiçindeyaşadığı,yakındantanıdığıçevrelerdenalmıştır.Yazar,çokçeşitliçevreleriveoralardayaşayançeşitliinsanlarıişlemiştir.Bunlargazetehaberlerindenvekitaplardançıkarılmışmasabaşıürünlerideğildir,yazarınyakından tanıdığı yerler ve kişilerdir; canlılığını, hayatayakınlığınıoradanalmaktadır.

Bu parçada sözü edilen yazarın aşağıdaki akımların hangisinden etkilendiği söylenebilir?

A) Klasisizm B) RealizmC) Romantizm D) Egzistansiyalizm

E)Sürrealizm

5. Gözümden kıskanır oldum kızımı. Yemedim, yedirdim;giymedim, giydirdim.Anasızlık ne, hissettirmedim. Kurtgibi yabani olsun, erden yılmasın istedim. “Bileğini olurolmazyiğitbükemesin.”dedimdeöyleyetiştirdim.

Aşağıdakilerden hangisi bu parçada geçen babanın belirgin bir özelliğidir?

A) Sabırlıdır. B) Açıksözlüdür.C) Hoşgörülüdür. D) Cesurdur.

E)Fedakârdır.

6. Dikenlidüzü’ne beş kadar köy yerleşmiştir. Bu beş kö-yünbeşininde insanları topraksızdır.BütüntoprakAbdiAğa’nındır.Dikenlidüzü,dünyanındışında,kendinegöreapayrıkanunları,töresiolanbirdünyadır.Dikenlidüzü’nüninsanları,köylerindengayrıbiryeribilmezler.Düzlüktendışarıçıktıklarıpekazolur.Dikenlidüzü’nünköylerinden,insanlarından, insanlarının ne türlü yaşadıklarından dakimseninhaberiyoktur.Tahsildarbileikiüçyıldabiruğ-rar.Odaköylülerlehiçgörüşmez,ilgilenmez.AbdiAğa’yıgörürgider.

Bu parçada sözü edilen mekânın özellikleriyle ilgili,

I. Toprakevlerdenkurulukalabalıkbiryerdir.II. Kendinemahsusgelenekgöreneklerivardır.III. Geniş,verimlitarla,bağvebahçelerleçevrilidir.IV. Toroslarıneteklerineyakınbirbölgedekurulmuştur.

çıkarımlarından hangilerine ulaşılabilir?

A)YalnızI. B) YalnızII. C) IveII.D) IIveIV. E) IIIveIV.

Page 28: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

1950-1980 Arası Cumhuriyet Dönemi Romanı

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

12. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

16

7. –Bende kaçtımoradan.O köye gideceğim.Beni ora-dabulamazAbdiAğa.Oköydebiradamınçiftinisürerim.Çobanıolurum.İsterseoğludaolurum.

“Oğlu da olurum.” derken Süleyman’ın gözlerinin içinebaktı.Memedduygulanmıştı.Birkelimedahasöyleseağ-layacaktı.OnuniçinSüleyman,AbdiAğalafınıdeğiştirtti:

– BanabakİnceMemed,mademböyle,senbenimevdekalsana.

İnceMemed’inyüzüışıldadı.Birsevinçdalgasıonutepe-dentırnağaürpertti.

Bu parçayla ilgili,

I. Diyaloglarayerverilmiştir.II. İnceMemedAbdiAğa’dankaçmaktadır.III. Süleyman,ağızözellikleriylekonuşturulmuştur.IV. Olaylarkahramananlatıcıbakışaçısıylaanlatılmıştır.

yargılarından hangileri doğrudur?

A)YalnızI. B) YalnızII. C) IveII.D) IIveIII. E) IIIveIV.

8. “Dudaklarındaheposuçlugülümseme,yorgungözlerin-dehepodalgınbakışlarvardı.Kunduralarıçokeskimiş,paltosununsağcebisökülüpsarkmıştı.”

Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki anlatım biçi-miyle yazılmıştır?

A) Kirli beyaz şalvarın altında çarık, sırtlarında yıkanayıkanasararıpsolmuşbirmintan,arkalarındadayerlibezindenbüzgülütorbalar...Torbanındaüstündedü-rülmüşbirpösteki...

B) Birçoğuarkalarındapazaraodungetirir,ellerinedeyayumurtasepetialırlardıyadayoğurtbakracı.KurtuluşSavaşıyıllarındahemenhemenköylerdentekbirer-kekbileinmezdipazara.

C) Buraya niçin mi geldim? İnsandan, toplumdan yıl-dığım, korktuğum, kaçtığım için değil. Tükendiğimeinandığımiçinhiçdeğil.Belkideyenidenbaşlamak,yenidendoğupyaşamak,büyüyüpyaşlanmakiçin…

D) “Adapazarı’nagitmekzorundayım.”dedim.“Şukadaryıldırbugünübekledim.Ağabeyimingönderdiğiharç-lıklaokudumyatılıokullarda.Buyaştansonraondanbirkuruşbileisteyemem.

E) Birmemlekete düşmangirdimi,millet yediden yet-mişeayaklanır.Bubakımdanvatankurtarmakkolay!Zorolanhüryaşamak…Bollukiçinde…

9. Kemal Tahir, kendisiyle yapılan bir röportajda şöyle demiştir:

“Anadoluhalklarınındevletkurucuveyaşatıcıözelliğibu-gündesapasağlamduruyor.”Yazarın “DevletAna”adlıromanındada “Anadolu tükenmez insankaynağıdır. İn-sanınzanaatıdagörüldüğügibi,köylülükdeğildir,devletkuruculuğudur.”

ifadesi geçtiğine göre Kemal Tahir’le ilgili aşağıdaki-lerden hangisine ulaşılabilir?

A) Eserlerindeağırvesanatlıbirdilkullanmıştır.B) Düşüncelerinieserlerineyansıtmıştır.C) Eserlerindetarihîgerçeklerdenuzakdurur.D) Toplumsalolaylardanetkilenmiştir.E) Eserlerindegerçeklerdençok,hayallereönemverir.

10. YakupKadriKaraosmanoğlu,romanlarındaTanzimat’tansonraki Türk toplumunun çeşitli devirlerde karşılaştığıiktisadi değişmeleri yansıtır. Sanatçı,1949-1950 yıllarıarasındayazdığıveyayımladığıikiciltlikPanoramaadlıromanınınbiryerindebirkahramanınışöylekonuşturur:"- - - -"

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangi-si getirilmelidir?

A) –Bize komutanlık etmedi ama yamandır gayet.Ça-nakkaleBoğazı’mızAlaman’ınpaşasınakalsaydı,yan-dıktıBeyim.Alaman’ınpaşasıİngilizlerinçıkacağıyeribüsbütünyanlışhesaplamış.Askeriberiyebiriktirmiş.

B) – Simeranya’da her seviyeye göre okuma salonla-rı, laboratuvarlar,atölyeler,müzik, tiyatrovesinemavardır.Her yaşta insanbunlaradevameder.Merakettiklerihermevzuyukendilerietütederveöğrenirler.

C) –Sizdekabuledersinizkiherşeyiolduğugibisöy-lemekmümkündeğildir.Sözüyarıdabırakmaktansavaktinde iyi tasarlamak, okuyucu ile anlaşacağınıznoktalarıseçmekgerekir.Çünküsamimiyettekbaşı-naolanbirişdeğildir.

D) –Şuhâldearkadaşlar,bilmemizgerekirkimemleketi-mizinekonomikkalkınmadavası,MillîKurtuluşSava-şı’mızınikincisafhasıdemektirvemenfaatkaygıları-mızıunutarakuzunbirsüreiçintürlümahrumiyetlerekatlanarakelbirliğiylebaşarmakmecburiyetindeyiz.

E) –10Temmuz...Yıl1908...Duydukkihürriyetialmışız.İnanmadık.“Birdeyalançıkarsaölürüz!”dedik.Telg-rafhaneye koştuk ki doğru. İnandık, deliye döndük.Birbirimizesarılıpağlaştık.

Page 29: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

http://odsgm.meb.gov.tr/kurslar/

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

12. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

1. Gördüğünü adlandıran, adıyla da gördüğü şeyi bir tutan biz çocuklar o zamanlar ne şendik! O zamanlar zaman zamandı, kaza kaza, hayat da hayat. Gutenberg, -mat-baacı dediler ona ve taklitçilerine- çalışkan elin, sabırlı parmağın ve titiz kalemin yetiştiremeyeceği kadar çoğalttı kelimeleri ve ipini koparan kelimeler, kelimeler, kelimeler boncuklar gibi dört bir yana dağıldılar. Böylece, gece ay ışığında, zaman nedir, diye bize sorulduğunda; hayat ne-dir, keder nedir, kader nedir, acı nedir diye sorulduğun-da; bir zamanlar yüreğimizle bildiğimiz bütün cevapları, imtihan gecesini uykusuz geçiren ezberci öğrenci gibi birbirine karıştırdık. Biz şaşkınlar, anlıyorsunuz ya, doğru cevabı kulağımıza fısıldasın diye meleği beklerdik.

Buparçaileilgiliaşağıdakilerdenhangisisöylenemez?

A) Anlatıcı betimlemeleriyle kendi iç dünyasını ifade et-miştir.

B) Anlatım, durumun merkezinde yer alan bir anlatıcı ta-rafından gerçekleştirilmiştir.

C) Okurla söyleşir gibi kaleme alınması anlatımın daha etkili olmasını sağlanmıştır.

D) Tema olarak bireyin bunalımları işlenmiştir.E) Anlatıcı bazen zamandan kopuşlar yaşamış, geçmiş

ile gelecek arasında gidip gelmiştir.

2. O soğuk ve kurşuni Kurban Bayramı sabahının bazı gö-rüntüleri, yatağımda uyumaya çalışırken zaman zaman görülen rüyalarda olduğu gibi hem çok tanıdık hem de tuhaf bir hatıra gibi gözümün önünden geçti: Üç tekerlekli bisikleti, Füsun ile birlikte sokağa çıktığımızı, kesilen bir kurbana sessizce baktığımızı, sonra bir araba gezintisi-ne çıktığımızı hatırladım. Bunları ertesi gün, Merhamet Apartmanı’nda buluştuğumuzda ona sordum.

Buparçaileilgiliaşağıdakilerdenhangisisöylenebilir?

A) Kronolojik zaman akışına uygun bir anlatım vardır.B) Okurun merak duygusunu harekete geçirmek için bi-

linç akışı tekniğine yer verilmiştir.C) Gerçeküstü ayrıntılara yer verilmemiştir. D) Kahramanların duygu ve düşüncelerini bilen hâkim

anlatıcı tarafından aktarılmıştır.E) Anlatıcı betimlemelerinde objektif davranarak yorumu

okura bırakmıştır.

3. “Seni seviyorum” diyecekti. Neden olmasın? Savaşı, geleceği parlak binlerce gencin bir araya gömüldüğünü, daha şimdiden yarı unutulduğunu düşündükçe doğaüstü olaylara inanası geliyordu. İşte Londra’da yürüyor, Cla-rissa'ya kendisini nasıl sevdiğini içinden geldiği gibi söy-lemeye gidiyordu. Neden hiç söylemeyiz, diye düşündü. Biraz tembellikten, biraz da utangaçlıktan herhâlde.

Buparçaileilgiliaşağıdakilerdenhangisisöylenemez?

A) Yazar her şeyi bilen, gören ilahi bakış açılı anlatıcıyı kullanmıştır.

B) Anlatımın akışı yer yer kesilerek serbest çağrışımın etkisiyle o anda kahramanın aklına gelenler de anla-tılmıştır.

C) Modern insanın bölünmüşlüğü ve çatışmaları işlen-miştir.

D) Bilinç akışı tekniği ile okurun dikkati kahramanın ruh dünyasına çekilmiştir.

E) Modernist eserlere özgü anlatım yolları tercih edilmiştir.

4. Tanksıbayev ayrıntıları tekrar aklından geçiriyordu. Kut-tubayev’in notları arasında şu “Mankurt” hikâyesinde gizli bir anlam bulunabilirdi mesela. Hani şu Juan-Juanlar’a esir düşen Naymanlı gencin aklını yitirmesi, “mankurt” olması hikâyesinde. Elbette eski bir efsaneydi, masaldı ama Kuttubayev bunu yazarken kafasında bambaşka bir amacı gütmüş olabilirdi. Bir amacı yoksa onu yazma zah-metine niçin katlansındı? Evet, evet, bu “mankurt” olayın-da kesinlikle bir şey gizlenmiş olmalıydı. Ama ne? İşin çok önemli, belki asıl önemli yanı da şuydu: Tanksıbayev bu “mankurt” hikâyesinin bir kışkırtma olduğunu nasıl kanıt-layacaktı?

Buparçayla ilgili aşağıdayapılandeğerlendirmeler-denhangisiyanlıştır?

A) Soru cümleleriyle anlatıma akıcılık kazandırılmıştır.B) Mekân olarak Orta Asya konu edinilmiştir.C) Bilinç akışı yöntemi kullanılmış, bir efsane hatırlatıl-

mıştır.D) Kahramanın duygu ve düşüncelerine hâkim bir anla-

tıcı söz konusudur. E) İç konuşma tekniğine yer verilmiştir.

1980SonrasıTürkRomanı/DünyaRomanı

17

Page 30: 15 9 · 5. (I) Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir. (II) Tü-rün ilk örnekleri çeviri eserlerdir. (III) İlk çeviri roman, Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar

1980SonrasıTürkRomanı/DünyaRomanı

Cevap anahtarına ulaşmak için karekodu okutunuz.

ME

B 2

018

- 20

19

● Ö

lçm

e, D

eğer

lend

irme

ve S

ınav

Hiz

met

leri

Gen

el M

üdür

lüğü

12. SınıfTürk Dili ve

Edebiyatı

17

5. Bu kez gülümsedi; gözlerini kısıp omuzlarını titreterek güldü. Hemen peşinden de gülüşünün yankılarına bu-lanmış alaycı bir sesle bana, Alaaddin'in sevgilim olup olmadığını sordu. Değil, dedim. İnanmamıştı. Peki, dedi. Berbat bir şey yemişçesine yutkundu ve yeniden sordu “Sevgilin değil yani?”. Değil, dedim. “Niye arıyorsun o hâl-de böyle fellik fellik, alacak verecek davası mı?”. Hayır, dedim. “Peki, niye arıyorsun o hâlde?” “Hiç.” “Öylesine mi?” “Öylesine.” Çok büyük bir felaketin eşiğindeymi-şim gibi gözlerime acı acı baktı. “Peki, nasıl bulacaksın onu?”Arada bir sesini işitiyorum, dedim. “Hani yüzünü hiç görmemiştin?” Görmedim, yalnızca zaman zaman sesini iştiyorum, dedim. “Düş gibi mi?” Hayır, dedim. “Basbaya-ğı gerçek gibi.” Aynı şey işte, diye homurdandı.

Buparçaileilgiliaşağıdakilerdenhangisisöylenebilir?

A) İç çözümleme tekniği ile kahramanların psikolojisi yansıtılmıştır.

B) Anlatıcı kamera tarafsızlığıyla olayı aktaran üçüncü şahıs anlatıcıdır.

C) Hayal ile gerçeği karıştıran bir kahraman söz konusu-dur.

D) Uzun cümleler ve ayrıntılı betimlemeler üslup kaygı-sını hissettirmektedir.

E) Yazar geriye dönüş tekniğiyle karakterlerin ve olayla-rın geçmişiyle ilgili bilgi vermiştir.

6. Aşağıdakilerdenhangisindefarklıbirbakışaçısıkul-lanılmıştır?

A) Hiç şüphe yok ki kedinin çimenliğin ortasında durak-samasını izlerken bir şeyler eksik, bir şeyler farklı gö-ründü. Bir yandan konuşmaları dinlerken bir yandan da değişen ne, eksik olan ne, diye düşünüyordum.

B) Bu öğle yemeği, ev sahibinin misafirperverliği sağ ol-sun, öğleden sonraya dek sürmüştü. Ben ilerledikçe güzel ekim günü yavaşça soluyor, yolun iki yanındaki ağaçların yaprakları dökülüyordu.

C) Konudan konuya atlarken nihayet günümüzde yaşa-yan kadın ve erkek yazarların kitaplarının bulunduğu raflara gelmiştim.

D) Hilde, hiç kimsenin düşünemeyeceği, düşünmeye ce-saret edemeyeceği kadar heyecanlı bir akşam, oda-sında Fransızca kompozisyon yazmaya çalışıyordu.

E) Beni çağırdığı zaman önemli bir şey söylemesini, onu alt üst eden derdi açmasını beklerdim.

7. Belki de bu yüzden Celâl gibi olmak istiyordu Galip. Rüya onu seçtiği için ya da Celâl’in yazdığı hikâyeleri Rüya dikkatle ve zevkle okuduğu için... ‘‘Senin yüzünden ken-dim olamadım hiç!’’ demek geldi Galip’in içinden. Celâl’in mankenine, ‘‘Senin yüzünden beni sen yapan bütün o hikâyelere inandım.’’ dedi. Onu seviyordu ve ondan kor-kuyordu. Celâl’in yerinde olmak istiyordu ve Celâl’den ka-çıyordu. Onu arıyordu ve unutmak istiyordu.

Bu parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-mez?

A) Modern insanın bölünmüşlüğü ve çatışmaları işlen-miştir.

B) Hem bireysel hem geleneksel anlamda kendini boş-lukta hisseden bir kahraman anlatılmıştır.

C) Okurun merak duygusunu kamçılayan bir anlatım ter-cih edilmiştir.

D) Yazar her şeyi bilen, gören ilahi bakış açılı anlatıcıyı kullanmıştır.

E) Bireyin kendisini gerçekleştirmesini isteyen varoluş-çuluk akımından izler görülmektedir.

8. “Kötü bir yaz geçirdik.” dedi binbaşı.

“Bütün kuvvetin yerinde mi artık?” “Evet.”

“Madalya aldın mı?”

“Aldım, aldım ya, teşekkür ederim.” “Bakayım.”

Pelerinimi açtım, iki şeridi görsün diye.

“Madalyalarla birlikte kutularını da aldın mı?”

“Hayır, sadece kâğıtları verdiler.”

“Kutular sonradan gelir. Daha uzun zaman alır onların gelmesi.”

Buparçadaaşağıdakianlatımtekniklerindenhangisi-nebaşvurulmuştur?

A) Özetleme B) Geriye dönüşC) Diyalog D) İç çözümleme

E) Monolog