17
GAZi ÜNiVERSiTESi GAZi EGiTiM FAKÜLTESi DERGISI GAZi UNIVERSITY JOURNAL OF GAZI FACULTY OF EDUCATION DR. HIMMET BIRA Y •• OZEL SAYISI

GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

  • Upload
    others

  • View
    9

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

GAZi ÜNiVERSiTESi

GAZi EGiTiM FAKÜLTESi • •

DERGISI

GAZi UNIVERSITY JOURNAL OF GAZI FACULTY

OF EDUCATION

• • DR. HIMMET BIRA Y

•• OZEL SAYISI

Page 2: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

589

Kültür ve Edebiyatımızda:

NEVRUZBAYRAMI Önder GÖÇGÜN*

ÖZET

Türk kültür ve edebiyatında, Nevruz ve Nevruz Bayramı ayrı. önemli bir yer tutar.

"Nevrfız" kelimes~ söı.İük anlamı bakımından "yeni gün" ·demektir ve ilkbaharın başlangıcıdır. Türk kültür tarihinde, nevruz için hazırlanan özel bir bahar macunu ise "Nevruziyye" adını alır.

· Eski Türkler'de Nevruz, tam bir bayram şöleni, şenliği iÇinde kutlanırdı. ' .

Türkmenistan'da Nevruz~un kaynağı, Süleyman Peygambere kadar dayanmaktadır;

Kazaklar'da Nevruz, yılın ilk günüdür ve yeni yılın başlangıcıdır.

Doğu Türkistan'da yaşayan Uygur Türkleri de öteden beri Nevruz Bayramı'nı, Yeni Yıl Bayramı olarak kutlayıp gelmişlerdir.

Çok eski Türk kavimlerinden olan Karaktılpaklar da, Nevruz'a "Navsard" adını vermişler ve onu yeni gün olarak kutlamışlardır.

Nevruz Bayramı, Özbekistan'da da gösterişli törenlerle kullanmaktadır.

Nevruz, Dağıstanda ise "Yaran Suvar'~ "Güneş Bayramı", "İlkbahar Bayramı", "Everçin" gibi isimlerle bilinir . . Halk o gün yakılan ateşlerin üstünden at/ar ve böylece hastalıklardan, kederlerinden kurtu/duğuna inanır.

Afganistan Türkleri, Nevruz'u geleneksel milli bayramı olarak kabul ederler. Nevruz Bayramı boyunce herkes en 'güze~ en ·yeni elbiselerini giyer ve birbirlerini lçutlarlar. · · ·

Anadolu'da ise, Beylikler döneminden başlamak iizere; Selçuklular, Osmanlılar'da ve Cumhuriyet döneminde Nevruz şenlikleri kullana gelmektedir. Bu bakımdan bir çok Divan ve Halk şairi, çeşitli şiirler kaleme almışlar ve seçkin eserler ortaya koymuş/ardır.

ABSTRACT

ıln the Turkish Culture and Lüerature, the Day of Nevrilz (New Day) and the Festival of Nevrüz has an im portant place. , ·

* Prof.Dr., Pamukkale Üniversitesi, Öğietim·Üyesi

Page 3: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

590

The word "Nevriiz" means the new day am! it is the beginning of the Spring. In the history Ôf i~rkish Cullure, t~e special spring taffy, prepared for the day of Nevriiz is called as "Nevriiziiyye"

The Ancient Turks celebrated the day of Nevriiz· as a festival. The origin of this day in Turkmenistan came back to the day of the Propiıet Suleyman. The "Newriiz"· for the Kazhaks is the first day of the year and the beginning of the New Year.

The Uyghur Turks, living in the Eastem Turkhistan celebrates the Festival of Nevruz as the Festival of New Year. The Karakalpaks, the most ancient Turkish clans gave the name "Navsard" tp the Nevriiz and celebrates this day as the new day.

In Uzbekhistan, the festival of Nevruz is being celebrated with the marvelous ceremony.

In Daghestan, the day of "Nevriiz" is known as ·· "Yaran Suvar", "The festival of Sun", "The Festival of Spring", "Everçin". In ·that day, the people jump upon the fire and in this way they believe that they will recover.

The Turks of Afghanistan accept the day of Nevriiz as their traditional national festival. During this day,'·they wear their new chothes. ..

Even in the Anatolia, from the beginning of the period of the Beyliks, the Seljuks, the Ottoman, and the Republic, tlıe Festival of Nevruz is being celebrated so that, the poets of "Divan" (Palace) and of "Halk" (Folk) compose various poems and write the distinguished works.

. ''Nevn1z" kelimesi, Farsça birleşik bir isimdir ve sözli.U< anlamı bakımından "yeni gün" demektir. Aynı zamanda, Güneş'in Koç Burcuna girdiği gün olup, lÜl.mi aylardan Mart'ın dokuzuna rastlar; böylece, İlkbahar'ın başlangıcıdır. Harzemşah devletinin sultanı Celaleddin Melikşah'ın hazırladığı, Hicri 471 yılında başlayan, Ceıatl adli güneş takvimine görı:: de ''Nevruz-ı Harzemşah" veya kısaca Nevn1z; gene baharın başlangıcı olması bakımından, yılbaşı demektir. Türk Kültür tarihinde o gün, yani nevn1z için özel · hazırlanan bahar macunu ise ''Nevn1ziyye" adını alir. Musiki tarihimizde de kendisini gösteren ''Nevn1z" kelimesi etrafında oluşturulan Türk musikisi makamlarının başlıcaları da, -her biri en az altı yüz yıllık olan- Nevn1z-ı Beyati, Nevn1z-ı Büzürg, Nevn1z-ı Hüseyni, Nevn1z-ı Isfahan, Nevn1z-ı Rumi, NevrfiZ-ı Sultani, Nevn1z-ı Uşşak; Nevn1z-neva, Nevn1z-puselik;Ne:vn1z-rast, Nevn1z-saba'dır.

Bütün bunlara bağlı olarak ··eski Türkler'de nevruz, tam bir bayram şöleni, şenliği içinde kutlanırdı. Hatta eskiden sadece Türkler'in nazarında değil; bütün · kavimlerin, devletin varlık sebebi, güçlerinin, milll birlik ve bütünlülderinin, milletçe mutlu ve h~lu oluşlarının, neş'e içiilde bahar'a, yaz'a ve yeni bir yıla hazır halde bulunduklarının sembolü, işareti, izi nevruz şenlikleri idi. Bu bayramların kutlanmaması ise büyük bir uğursuzluk sebebi sayılır, m!ltsuzluk vesilesi kabul edilirdi. Nevruz

Page 4: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

591

bayramlannda bütün köylerin, kasabalann, şehirlerin neş'e içinde sevinç çığlıklan atan mutlu, güleç yüzlü insanlarla dolup taşbğını, geceleri .düzenlenen· müzikli eğlencelerle he rtarafın coşarak inlediğini hemen bütün tarihi, ~ltür kaynaklan bildirmek:tedir. Öte yandan düzenlenen nevruz şenlikleri sayesinde o ;yıl mahsulün bereketli, ürünlerin bol, verimli olacağına inanılırdı. Ontin için de herkes bereket sembolü buğday, incir, üzüm, vb. yiyeceklerle yapılmış birbirinden güzel yemeklerle bu eğlencelere katılir, yenilir yedirilir, içitir içirilir, bol miktarlarda ikrarnlarda bulunur; o arada dualarla, niyazlarla, diteklerle, ümitlerle balıara ve yeni yıla girilirdi.

Tarihi kaynaklarda, Nevruz bayramının Türkmenistan'da Miladdan Önce'ki asırlara dayandığı bilinmektedir. O yıllarda Nevruz veya ·Nevroz yerine Hormoz denilmiştir.

Türkmenistan'da antablanlara bakılırsa, Nevruz'un kaynağı . Süleyman Peygamber'e kadar dayanmaktadır. Rivayete göre, "Şüleyman Peygamber Seydun şehrini fethetmiş ve bu şehrin padişahının kızı Cerrada ile evlenmiştir. Cerrada hep üzüntülü yaşamışbr. Süleyman bunun nedenini sofduğıında kız babasını özlediğini söyler ve onun heykelinin yapılmasını ister. Süleyman kızın babasının heyketini yapbrınca Müslüman olmayanlar ona tapınınaya başlar. Süleyman taharetlendiği vakit kaşına "İsmi agzam" duası yazılı sihirli yüzüğünü parmağından çıkarmış ve her defa da da hanımı Emine'ye vermiş. Günlerden bir gün dev, Süleyman şeklinde gelip yüzüğü almış ve padişah olmuş. Süleyman'ın sözüne kimse inanmamış. 40 gün geçtikten sonra veziri Asıfondan (Padişah'dan) şüphe etmiş ve dua okuduğu zaman Allah'ın ismini kuvvet ile söylemiş ve o anda yüzük padişahın parmağından düşüp yuvarlanarak suya düşmüş. Onu bir balık yutuyor. Balığı ise nehirde balık aviayan Süleyman avlıyor ve yüzüğe sahip çıkıyor. O günden itibaren yeni gün Nevruz başlıyor. · ·

Başka bir rivayete göre ise; Nevruz'un türemesi Cemşit padişah ile ilgilidir. Eski çağlarda yıl iki mevsime ve 12 aya bölünmüştür. İlkbalıara ''Nevruz", kışa "Nahrigan" denmiştir. O zamanlar kış bitip ilkbahar geldiğinde bayram yapılırmış. Bu XVIII. Asır şairi Magrupi'nin "Salbk" adlı şiirinin esasında türemiş olan halk şarkısında açıklanmışbr. · ·

"Albsı ilkbahardandır, albsı kıştan

On iki aydan gelen yıllar aman mi?"

Türkmen Edebiyabnda Nevruz ilkbahar olarak nitelendirilmiştir:

"Güneş sanki girende, Geldi aleme Nevruz Geçti şiddetli soğıı.k kış zemheri Kalmadı karı buzu." ... gibi. Türkmenlerde "zemherinin" karşılığı olarak "Çille" kullanılmaktadır. "Çille"

kışın körgücü sayılıyor. O yılın en soğıı.k ve şiddetli devri. Onun geçmesi ile hava yavaş yavaş sıcaklaşıyor. İlkbah~ gelmesiyle dünyanın görünüşü değişiyor. Bu XVIII. Asır şairi Mahmut Gayıbı'nın "Mergzar Oldu Gene" adlı şiiriilde şöyle anlablıyor:

Page 5: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

"Ç~nkü Nevruz oldu alem gülgüzar oldu" gene Goncadan güller açıldı, mergzar oldu gene, Çıktı yerden rengarenk her sebzeler kim var idi Hoş muzeyne oldu alem, lalezar oldu gene Gül manzarasını kılıp, bülbül gene kıldı feryad Şarap içip gül kadehden mesti-humar oldu gene."

592

Orta asır Türkmen gazelcilik geleneğine dayarnlarak yazılan bu eserde şair Nevruz'un gelmesiyle değişen Türkmen salırasını tarif ediyor. İlkbahar'ın sadece doğayı

değil insanları da değiştirdiğini, onların ruhunu kalkındırdığını anlatıyor:•23 Bütün yönleriyle gerçek bir Türk şenliği, bayramı olan Nevruz şölenlerinde;

tarih boyunca Türlanenler'in, bir gün öncesinin akşamında en iyi elbiselerini giyerek Nevruz'u karşıladıklan, hanımlann Semene adı verilen bir tür tatlıyı hazırladıkları bilinmektedir. "Bunun için çivi halinde olan buğday suyunu sıkıp yavaş yanan ateşte kaynatırlar, sonra üzerine şeker ilave ederek bütün aile fertieriyle yerler. Birlikte yenen semene, aile içi dayanışmanın, karşılıklı saygı ve sevginin pekişınesini artmasını, uzun ömürlü o4Dasını sağlayan kutsal bir yiyecek hüviyeti kazanır. Halk yaşad~ça nevruz bayramının; nevruz bayramı yaşadıkça da, halkın yaşayacağına inamlır. İnsanların alnından yeni bir güneş doğduğu ve güneşin karanlığı yok ettiği kabul edilir ve hep şöyle denilir: · '

Bugün Nevruz, bugün bayram, bugün toy Kaygı gamsız sevinç yapar her bir ev"

Kazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz

alıyor. Nevruz, yılın ilk günü, yılın başlamasıdır ve ulusun ul~ günü-ulus günü'dür.24 Tarih boyunca; Kazaklar, Nevruz'da sabah erkenden yi!ksek bir tepeye çıkıp,

güneşi karşılarlar, kadınlar eğilip: (Nasılsın gili?.eş ana?) diye güneşe seslenirdi. Ulus günü'nde kurbanlık olarak at veya öküz kesil1r, onların kanı çocuklario alınlarına sürülürdü. Nevruz' da. Kazaklar'ın okuduğu Ulus_günü duası ise şöyledir:

Ulıs künü kazan to lsa Oljılı ak mol bolar Ulı kişiden b ata alsa· Sonda ajalı jıl bo lar

(Ulus günü koyan dolsa O yıl ak çok olur Ulu kişiden dua alsa

O zaman yıl mutlu olur.)25

23 Annagurban AŞIROV, "Türkmen Edebiyatında Nevruz"- Türk Düiıyasıiıda . Nevruz İkinci Bilgi Şöleni Bildirileri - Ank. 1996, s. 108-109

24 Kazabay ANNAKILIÇEV, "Bağımsız Türkmenistan'da Nevruz Bayramı", a.g.y., s. 105-106

Page 6: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

593

Türklüğün en eski altın beşiği olan Doğu Türkistan'da yaşayan Uygur Türkleri; atalan Turalar, H unlar ve Sakalar devrlıJden beri Nevruz Bayramı 'nı, kutsal ve görkeıiıli törenlerle ·Yeni Yıl Bayramı olarak kutlaya gelmişlerdir. Bu törenler her yıl miladi takvimle 22 Mart günü gerçekleştirilmiştir. Uygur Türklerinde bunJann temeli, iki bin yıl öncesine kadar dayanmaktadır.

Nevruz kutlamalan, Uygur Türkleri arasında -dün olduğu gibi, bugün de- şöyle bir sıralama ile gerçekleştirilmektedir: .

"-Yeni Gün hazırlığı: Köy, kasaba ve mahallelerde .genel ternizlik yapılır, evler yeniden boyanarak keçe, kiliın ve halılar silkilir ve silinir. İnsanlar yeni ve temiz elbiselerini hazırlarlar. Sokaklar ve yollar ternizlenir, eksik ve bozuk kısırnlar yeniden tamir edilir. Köprüler tamir edilerek çeşitli şekillerde süslenir. Nevruz etkinliklerinin yapılacağı alanlar seçilip belirlenir. Nevruz aşı; yemeği için buğday, · mısır, arpa, mercimek, pirinç ve nohuttan ibaret yedi türlü gıda :'le iğde kanştınlmış koçe hazırlanır. Ünnap, iğde, şeftali kurusu, et, koyun kafası, sanmsak ve sqkeden oluşan yedi türlü yemiş ıslatılarak kanşımdan Nevruz Suyu hazırlanır.

Yeni Gün'ü Kutlama: Nevruz günü, sabahtan itibaren bütün mahalle, köy, kasaba ve şehirler de karşılıklı Nevruz Bayramı'nı kutlar. Birbirlerine hediyeler verip, ikramda bulunurlar.

Yeni Gün Seferi: Bütün bölge, çeşitli araba, faytoı;ı, at, deve, öküz, kotaz ve eşeklerle yola düzülürler. Kilim, halı ve mutfak malzemelerini yanianna alarak sanki göç ediyorlarmış gibi yola çıkarlar. Yol boyunca şarkılar ve türküler söylerler, birbiriyle yaİışırcasına kutlarnalann yapılacağı meydana doğru sel gibi akarlar. Meydana toplanan binlerce kişi çadır, sayeban, kepe ve satmalar kurarlar. Dükkaruar kurulur. Nevruz kutlamalan için meydana toplanan halk daire şeklinde dizilir ve eğlence yeri düzenlerler.

Yeni Gün Törenleri: Nevruz Bayramının başladığı ilan edilir ve Nevruz aşı dağıtılır. Nevruz Koşaklan söylenilir. Büyük- küçük, erkek-kadınlar topluca oynarlar, destanlar söylenir. Güreş, davaz, sihirbazlık, horoz ve koç dövüştürmelen yapılır. Avcılar ava çıkarlar. Bir kaç gün devam. eden bu şölen, at beygisi (at yanşı) , oğlak tartış (bozkaşı) çarkıfelek oyunlan, 'uç~a yanşlan, ponzek oyunu, sallanacakta yaprak ıs ırma oyunlan, çükçük uruş, canbazlık, odıkam, kaçkaç top, tepküç, dokuz katar ve satranç gibi oyunlar oynanrr. Büyükler karşılıklı ticaret antlaşmalan yaparlar. Bazı yerlerde eski Mani din~nden kalan "Su saçış oyunu" gibi oyunlar oynanır. Şiir, nazım, yazma, okuma, takdim etme, bütün faaliyetlerde devam ettirilmektedir. Nevruz bayramı devamında ı hafta ı O gün içinde mahalledeki yaşıtlar arasında "meşrep" oyunu oynanır. Nevruz bayramından sonra Ekim faaliyetlerine başlanır. Genel olarak günümüzde Uygur Türkleri törenlerle şekillenen göğe, ateşe,suya, toprağa tapınmak, kurt aşığını muhafaza etmek, tumorca (muska) takmaic; ecdatiann ruhu için ' yağ koklatmak, kasidecilik, pirihonluk (üfürükçülük), açlaş (cin çağırarak tedavi etmek), falcılık, 7-9-40 sayılı adetler gibi eski devirlerden kalan birçok örf ve adedere de devam

25 ag.y., s. 189-193

Page 7: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

594

edilmektedir., Bu da eski Türk kültürünün araştınıması ve incelenmesinde büyük önem taşımaktadır.26 . ·

- Aral Gölü'nün Amuderya ile kavuştuğu güney· kıyılannda yaşayalı Çok eski Türk kavimlerinden Karakalpaklar'da ''Navsard" diye adlandınlan Nevruz, ayni şekilde yeni gün, ay'ın birinci günü olarak kabul edilmiştir. Çok eski zamanlardan beri Orta Asya'da bayram olarak kuylanılan Navsard'a, Özbek, Karakalpak ve Kazaklar'da bahar

denildiğini Bin1ni (973-1048) kaydetmektedir. 27 Aslı çiftçilik takvimiyi e ilgili olan Karakalpaklar'ın Navsard'ı veya Nevruz'u; bütün tabiatın uyanmaya ve kıpırdanmaya başlaması demektir. Şamsiye (Güneş) yılı hesabında 21 Mart'a rastlar. Semerkand ve Buhara kazılarında arkeologlar tarafından çok sayıda kukla bulunmuştur. Bunların her yıl Navsard'da · yapıldığı tespit edilmiştir. Baştan beri Özbeklerle beraber yaşadıklarından, çoğu Karakalpak gelenekleri ve Nevruz bayramlan, şölenleri de Özbekler'e benzer. Hatta hemen hemen aynıdır. Navsard için herkes bahar hazırlıklarını yapar, her köyde büyük salıncaklar kurulur. Evlerde ekmek yapılır, yufkadan bir börek çeşidi olan Baursaklar pişirilir. Onlara iğde katılarak, salıncağın etrafında toplananlara dağıtılır. Yine her köyde, özellikle Navsard'da yapılan Nevruz Göje adlı ç,orba pişirilir ve herkese i)cram edilir. Komşular da birbirlerinin evlerine ziyarete gider, Nevruz Göje içerler. Bazı Özbek ve Karakalpak köylerinde de, buğdaydan Sümelek adlı yiyecek hazırlanır, korrişular davet edilerek onlara yedirilir. Bu günlerde doğan erkek çocukla~ da Nevruz veya Nevruzbay; kız çocuklara ise Nevruzbike adı verilir.

"Sovyet hükümeti zamanında Nevruz'un halk arasında kutlanması yasaklandı. Kominist Parti bunu zararlı bir gelenek olarak görmüş ve balkın bayatından tamamen silmeye çalışmıştı. Nevruz'u kutlayanlar, 1935-40 yıllannda sürgün edildi. Fakat bu komünist ideolojisi halkımızın bu geleneğini tamamen ·yok etmeyi başaramadı. 1991 yılında Özbekistan Cumhuriyeti bağımsızlık kazandıktan so~a Sayın Cumhurbaşkanı İslam Kerimov'un kararı ile halkın eski gelenekleri yeniden yapılandı. ·.

Bunun arkasından Nevruz bayramı Özbekistan ve KarakaJpakistan'da geniş bir biçimde kutlanmaya başlandı. Özbekistan Cumh~iyeti iş hukuku 131. maddesine göre, 21 Mart Nevruz günü reşmi tatil günü ilan edilmi'ştir. Cumhuriyet genelinde ve illerde bayramın iyi bir şekilde kutlanması için yardım amacıyla Nevruz fonu düzenlenmiştir. 21 Mart resmi tatil olmasına rağmen, bayram bu tarihten önce ve sonraki günlerde de devam eder. Halk 'arasında mesela, 18-20 Mart günleri iş yerlerinde çalışanlar birlik ve beraberlik içinde öğle yemeği yeder, dans ederler ve şarkılar söylerler. Köylerde her aile ayn ayn hazırlıklar yapar. Şehirde de aynı şekilde hazırlıklar yapılır. Şehrin her yerinde salıncaklar kurulur. Üniversitelerde, yüksekokullarda ve okullarda bile bu bayram önceden kutlanır. GenÇler ise bu bayrairu çok zevkli bir şekjlde geçirirler. Nevruz bayramının en önemli kısmı olan bitiş bölümü 21 Mart'ta geçer. Bu giiJ1 bütün halk il merkezlerine veya şehir merkezlerine toplanır. -Bayramın saltanatlı bölümü açılıncaya kadar, genelde saat 10-..1 l!e kadar çeşitli fuarlar düzenlenir. (Çeşitli

26 Ablildm İLTEBİR. "Günümüzde Uygur Türklerinde Eski Töreler ve Nevruz" a.g.y., s. 209 v.d. 27 A. BW.ni, "Seçme Eserler-I-" Taşkent Özbekistan İlimler akademesi Yayınlan; 1957. s. 254

Page 8: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

595

yemekler, giysi, oyuncak vs.). Onlara il genelinde belirlenen komisyonlar puanlar ve hediyeler verir.

Sabah saat 10-11 gibi halk, şehir merkezlerindeki meydanda veya staayumda toplarur, şehir başkanlan onla.rı Nevruz bayramı dolayısıyla tebrik eder. Ondan sonra, salıncakta vama, horoz dövüşleri, koç vuruşturrna, güreş gibi müsabakalar yapılır. Şehir

ve köyden gelen halk sanatçılan büyük bir konser düzenlerler."28 Dağıstan'da ise, Yaran Suvar, Güneş Bayramı, Everçin, İlkbahar Bayramı, Kışı

Yola Salan Bayram gibi isimlerle bilinen, anılan ve kutlanan Nevruz; hayat, ışık,

güzellik, ferahlık anlamlannı taşımaktadır. "Dağıstan ıda ·· Nevruz . törenierirlin Zaroastrizm dininden geldiği söylenmektedir. Bu din mensuplannın görüşlerine göre, peygamber Zaroastr, eski Pers İmparatorluğunun ve Mazdeizm diİıinin kurucusudur. Bu bayram, Dağıstan ve yörelerine Sasaniler döneminde gelmiştir.

Dağlık Dağıstan bölgelerindeki bayram kutlam~lan genellikle birbirine çok benzemektedir. Bu günde yöre halkı, ateş yakıp eğlenir; 'silah atıp, davul çalarak, özel yemekler yaparak bu bayramı kutlarlar. Bu bayram kutlamalanm ne kadar sevinçli ve eğlenceli geçirirlerse, gelecek yılın da verimli ve neş'e içinde geçeceğille inarurlar.

Nevruz Bayramı'nda hazırlanan Hari yemeğinde yedi. çeşit malzeme kullanılmaktadır: Mısır, fasulye, buğday, kışın kurutulmuş hayvanın çene kısmı, kara nohut, süt, tuz. Bu yemeği, Nevruz günü akrabalar, komşular ve köylüler birbirlerine ikram ederler. Aynca; insan, koyun, at, öküz, horoz şeklinde pastalar da yapılıp, konuklara sunulur.

Dağıstan'da halk, Nevruz , günü yakılan ateşlerin üzerinden atlayarak hastalıklarını ve kederlerini üzerlerinden attıklarına inanırlar. Bu sırada şunlar söylenir.

Benim hastalığım ateşe Sağlık benim canıma Koy sağlık olsun Koy ateş güçlensin Koy günler ılık olsun, kuraklık olmasın Hata bela uzak olsun Koy bolluk olsun

Dağıstan' da, her köyde sohbet yerlerine yakın ateş yakma yerleri de vardır. Eski elbiseleri ateşe atıp yakma adeti de vardır. Ateşten kalan külleri, bez parçalannın içine koyarlar ve böylece, rüyada görülmek istenilen kimsenin görüleceğille inanılır. Yüksek yerlerde yakılan ateşlerle de, güneşin sıcaklığına katkıda bulunulduğuna inanılır. ·

Gene-'Dağıstan'da kutlanan Nevruz şölenlerinde çocuklar ve gençler de topraktan toplar yaparlar ve içlerine kuru ağaç dallannı batırdıktan sonra yakmak suretiyle havaya fırlatırlar. Karanlık basınca bu top sesleri her taraftan duyulur. Kayaların deliklerine dinarnit koyup, patlatarak da gelecek yılın hayat şartlarının- daha iyi olacağına inanırlar.

28 Sabır KEMALOV, "Karakalpakll!fda Nevruz" -Türk Dünyasında Nevruz İkinci Bilgi Şöleni Bildirilen- Ank. 1996, s. 257-259

Page 9: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

596

Öt~ yandan özel ekmek Barta pişirilir ve içine ceviz, hurma, kuru ÜZÜ!Il, yumurta, et konularak yenilir. Nevruz'da, yani İlkbahar'ın ilk günü yakılan ateşe de, BartaLahan (Barta yakma) adı verilir. Bahar Bayramı şu şarkıyla biter:

Geldi bize güzel ilkbahar Biz ilk bahar bayramını kutladık Artık kar yok, buz yok Şimdi bizde su çok Her yerde bizde güller açdı K.ırlangıçlar ve güvercinler çok olacak

Ne güzel mevsim ilkbahar29

Afganistan Türkler'inde de Nevruz şenlikleri, yüzlerce yıldan beri kutlanan geleneksel milli bir bayramdır. Afganistan · Türkleri, tabiada insan arasındaki münasebetten doğan Nevruz .Bayramı•nı; baharın müjdecisi olarak kabul ederler. Hicıi­Şemsi takvimin ilk günü olduğundan, yılbaşı olarak da kabul edilir ve kutlanır. Bu bakımdan Afganistan Türkleri arasında Nevruz, yeni ·gün anlamında Yeıipi. Kün olarak adlandınlır. Aynca, çiftçiler Günü olarak da bilinmektedir. ''Bu günde çiftçiler ve.çiftçi kooperatifleri ·panayırlarda toplanarak ürünlerini sergilerler. Hayvancılıkla uğraşan insanlar için Nevruz ayn bir anlam taşır. Nevruz'la birlikte yeni doğmuş kuzufar-otlaklara çıkarlar. .

Afganistan Türkleri geleneksel milü bayram olarak kagul ettikleri Nevruz' a büyük önem verirler. Nevruz bayramı boyunca herkes en güzel, en yeni elbiselerini giyer ve birbirlerinin Nevruz bayramını kutlar.

Halk evvela mezarlan ziyaret ederek geçmişlerinjn ruhlanna· dua eder. Dini geleneğe göre, bazı mezarlarda bayr8.klar. göklere çekiliİ; ki bunlara Cende denir. Cendeler iyiliği, banşı temsil eden beyaz, İslami baban simgeley~n yeşil ve bağımsızlığı temsil eden kırmızı renklerdeki kumaşlardan oluşur. ·

Bazı rivayetlere göre, Hz. Ali'nin mezan kendi isnılıii verdiği Mezar-ı Şerif ilinde mevcuttur. Mezar-ı Şerifte Nevruz kutlamalan daha renkli olur. Nevruz bayramı boyunca Afganistan'ın dört bir yanından ve hatta komşu ülkelerden ziyaretçiler Mezar-ı Şerife akın eder. Nevruz günü Hz. Ali'nin mezaruida görkemli cendeler (bayraklar) göklere çekilir ki buna Şah-ı Cende veya "Cende Bala" denir. Bu. Cende'ye halk büyük ilitirnam gösterir. Cende Bala kırk gün boyunca kaldırılmaz. Ziyaretçiler bu Cende etrafında dua ederler. ·

Nevruz'la yeni bir yıl başlamış, soğiık kış günleri geride kalmış oldu~dan yeni yıla ümitle başlamak için ıneıar ziyaretini tamamlayan halk şehir çlışına çıkarak pi.knik yapar, eğlenceler düzenler. _, ·

Mezar-ı Şerifte Nevruz kUtlarnalanna "Gülsurh" ·yani "Kırmızı Gül" de denir. Çünkü bu tarihte kırmızı güller, ·laleler açar. Halk o yerlere giderek kutlamalar yaptığından Nevruz bu isimle de kutlanır. ·

Bu günlerde nişanlı olanlar birbirine hediyeler verirler, . gezip eğlenirler. Çocuklar Nevruz gününde yeni elbiseler giyerler, aileler tarafindan parklara, eğlence

29 Feride MURATÇAYEVA, "Dağıstan'da Nevruz Bayramı" a.g.e., s. 275-278

Page 10: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

597

yerlerine götürülürler. Öğrenciler baharla ilgili şiirler söylerler, evleri gezerek para toplarlar. Topladıklan paralan ya aralannda pay taşırlar, ya da hayrat yaparlar.

Gençler akranlanyla birlikte piknik yapmak için akarsu kenarlanna, dağ eteklerine giderler. Türklerin en eski oyunlanndan, atla oynanan "Oğlak Oyunu'~nu oynarlar. Güreş müsabakalan düzenlerler. .

Genç kızlar ve kadınlar yeni elbiselerini giyerek toplanırlar, def ve saz çalarak oynarlar, eğlenirler.

Nevruz bayramında özel yemekler . yapılır. Bu yemeklerio en tanınınışı Semelek ve Yedi Çeşit Meyve' dir.

Semelek: Toprağa ekildikten 1 ay sonra buğdaylar kökleriyle birlikte ezilir, suyuna un katılarak kaynatılır. Kaynama işlemi sabaha dek sürer. Tencereyi önce yaşlı kadınlar, sonra genç kızlar kanştınr. Kadınlar sabaha kadar uyunıayarak, def ve saz çalarak şarkı söylerler. ·

Yedi çeşit Meyve: İsminden de anlaşılacağı gibi yedi çeşit meyveden yapıltİ. Fıstık; ceviz, badem, incir, zerdali, iğde ve kuru üzüm· suda şeker katılarak kaynatılır. Ayrıca Nevruz'da misafirler ve komşulara dağttılmak için börekler yapılır.

Halk bu günün gecesini de eğlenerek·geçirir. Nevruz gecesinde musılô yapılır, .

çeşitli eğlenceler tertiplenir.30 Anadolu'da ise, beylikler döneminden başlamak üzere; Selçuklular ve

Osmanlılar'da da Nevruz Bayramı'nın büyük şölenlerle, törenlerle kutlandığını görüyoruz. Bu · törenierin temel hareket noktası ise, diğer Türk devletlerinde, kavimlerinde, boylannda görüldüğü gibi; ilkbahar mevsiminin başlaması, tabiatın ve hayatın yeniden canlanması düşüncesi, şev k, neşe ve heyecanı oluşturur.

Değerli archivist (arşivist; arşivci), kütüphane uzmanı, Milli Kütüphane emekli Başkanı Sayın Dr. Müjgan CUNBUR'un isabetle kaydettiği gibi; "Osmanlı Dev.let Geleneğinde Nevruz'un ve Nevruz adet ve törenlerinin bir yeri hem de önemli ve devamlı bir yeri olmuştıır. Buna kütüphanelerde, arşivlerde bulunan belgeler şahitlik etmektedir. Tarihçilerio verdikleri bilgiler şairterin yazdıklan şiirler bu şehadeti daha

güçlü kılmaktadır."31 Hatta Nevruzun taşıdığı önemi açıklığa kavuşturmak yolunda, bazı Osmanlı Padişahlannın fetih ve seferlerini Nevruz'a rast getirdiklerine ve nihayet müneccimbaşılannın görevleri ve rolleririe temasla, şunlan söyler: ·

''Yavuz Sultan Selim Yeq.işehir Ovasın'a gelmek için neden 22 Muharrem 920 gününü (19 Mart 1514) beklemiştir? Aynı beklentiyi II. Beyazid Han'da, hatta İstanbul fethine çıkarken Fatih Sultan Mehmet Han'da da görürüz. Bu üç Osmanlı padişahı ve kimbilir daha niceleri sefere çıkmak için baban, bir başka deyişle Nevrii.z'u göilemişler, çıkacaklan seferin hayırla ve başanyla sona ermesi için uğurlu günleri v.e eşref saatleri beklemişlerdir. ·

Osmanlı sarayında bu uğurlu günleri ve eşref saatleri tespit eden görevliler sarayın müneccimbaşılanydı. Müneccimbaşılann en .önemli ·görevleri her yıl takvim . tertip edip Nevruz sabahı padişaha, sad.razama ve di~et devlet büyükle~e

.· ...

30 Khudai NAZAR, "Afganistan Türkleri'nde (Güney Türkistanlılar'da) Nevruz Kutlamaları" a.g.e., s. 299-301

31 Dr. Müjgan CUNBUR "Bir Osmanlı Müneccim Başının Nevruz Tebrikleri" a.g.e., s. 121

Page 11: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

598

düzenledikl~ri bu takvimi "Nevruz Pişkeşi" olarak sunmalanydı. Nevruz kutlamalan nasıl bir Osmanlı Devlet geleneği ise, Nevruz sabahlan yeni yıl takviminin sunuluşu da saray iideti olarak yakın zamanlara kadar sürmüştür.

M~eccimbaşılar takvim tertibine 1800 yılına kadar Mirza Uluğ Beğ'in meşhur zeycinden yararlanarak yapmışlardır. III. Selim'in bu tarihte, yeni bulunan dürbün ve rasat aletleriyle takvimlerin hazırlanmasını emretmesi üzerine, Fransız astronomlanndaı)

Cassini'nin zeycine göre takvim hazırlanmasına başlanmıştır.32 Bütün bunlara bağlı olarak gerek Türk Dünyasında gerekse Anadolu'da vücut

bulan Türk Şiir Sanatı'nda Nevruz, Nevruz Bayramı da ifadesini bulmuş, bu vadide çok değerli, derin anlamlı eserler kaleme alınmıştır. Nitekim, Uygur Türkçesi ile kaleme alınan bir şiirde şunlar dile getirilir:

Yıl beşi Noruz küni, Karlıgaç-Turna cüp kelur Gül-giyalar eçilip, . Yurtka şadlık ep kelur.

Yıl beşi Noruk küru Yar köymda yatkum kelur. Şugine yar veslide, Su bolup akkum kelur.

Bugün keldi bu Noruz, Gunçe güldek açılıp.

Beşimizga altundek, Nur-aptaplar çeçilip.

Noruz kelip bizlerge Yıl baban keltürdi. Etızlarını bağlarını,

Hoşallıkla çömdürdi.

Noruz keldi aldırap, Pakılaunu toy·kıldı. Toy üstige toy yasap Boz torgay mu toy kıldı.

Noruz keldi mübarek, Okuydiken Tebarek. Hoş keldingiz ey Noruz, S izni kılay ziyaret.

32 Dr. MUjgan CUNBUR, a.g.y., s. 122-123

(Yıl başı Nevruz günü Kırlangıç-Tuma çift gelir. Gül-bitkiler açılıp, Yurda sevinç alıp gelir (getirir)

' Yıl başı Nevruz günü, Yar koynunda yatasım gelir.' Biricik yar yüzünde, Su olup akasım gelir.

Bugün geldi bu Nevruz, Gqnca gül gibi açılıp. BaŞımıza altın gibi · Güneş hurlan dökülüp.

Nevruz gelip bizlere Yıl baban getirdi. Tarlalan bağlan,

Sevinçlere daldırdı.

Nevruz geldi acele, Kurbağalar da toy yaptı. Toy üstüne toy y~pıp, Boz turgay da toy yaptı.

Ne~ruz geldi mübarek, Okuyormuş Tebarek. Hoş geldiniz ey Nevruz, Sizi ederim ziyaret.

Page 12: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

599

Noruz keldi tolgınıp, Giyalarga çulgınıp Giyalar mu eçildi, Yap raldarga bulgınıp.

· Kış ketip bahar keldi, Tün ketip nahar keldi. Mana bizning behtirnizge, Noruz Mübare~ keldi.33

Nevruz geldi nazlanıp, Bitkilere örtünüp. Bitkiler de açıldı, Yapraklara örtünüp.

Kış gidip bahar geldi, Gece gidip gündüz geldi.

İşte bizim şansırnıza, Nevruz Mübarek ge1di.)

Anadoluda teşekklll eden Anonim bir Halk Türküsü'nde · ise babann çiçeklerinden babisle, Nevruz Bayramı şöyle tasvir edilir:

"Çiğdem der ki, ben elayırn, Yiğit başına belayım, Her çiçekten ben alayım, Benden ala çiçek var mJ?

Al babarlı mavi dağlar, . . Yarim gurbet elde ağlar.

Lale der ki, be hey Tann! Benim boynurn neden eğri? Yarden ayrı düştüm gayri, Benden ala çiçek var mJ? ·

Al babarlı mavi dağlar, Yarim gurbet elde _ağlar.

Sümbül der ki boynur~ uzun, Yapraklarım düzüro dijztim, Ak gerdana beni düzün ' Benden ala çiçek var mJ?

Al babarlı mavi dağlar, · Yarim gurbet elde ağlar.

Nevriiz der ki, ben nazlıyırn, Sarp kayalarda gizliyim. Mavi donlu gök gözlüyüm, Benden ala çiçek var mJ?

'·'· .. ·.

33 Ferhat . Kurban TANRIDAGLI, "Uygur Türklerinde Nevruz Bayramı Kutlamaları" Anayurddan Atayurda Türk Dünyası, Yıl:3, C:2, s:7 (Mart 1995), s.38 .

Page 13: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

Al balıarlı mavi dağlar,

Yarim gurbet elde ağlar. 34

600

17. yüzyıl saz şairleri'nden Gevhen; Nevruz ile başlayan bahar'in getirdiği güzellikleri, son derece samimi duygularla bütünleşen halk zevkine uygun bir tarzda sevdiğine seslenerek, gurbet yüklü gözyaşı ile şu mısralarında dile getirir. ·

Bahar oldu yine güller açıldı Bülbül feryad eder ağlar ne güzel Yarin dudağından dürler saçıldı Satalar sünneye bağlar ne güzel Bülbülün feryadı her dem har ile Aşıkların işi alı ü zar ile

Ayn düştüm şu gurbette yar ile Hayali gönlümü dağlar ne güzel

Gece demem gündüz demem ağiarım Derdime derd ile merhem bağlanın Yetasın tutmazsa deyi ağiarım · Akar gözüm yaşı çağlar ne güzel

Gevhen der benim can ü cananım Yoluna fedadır baş ile canım Gel çıkıp gidelim be~im sultanım Laleli stimbüllü dağlar ne güzel

20. yüzyıl Türk Halk Ş_iiri'nin ·önde gelen şairlerinden Ali İzzet; kışın gidip, yazın gelmesi karşısında ve Mart ile Nisan arasında Nevriiz'la birlikte burcu burcu kokan çiçeklerle tabiatın yeniden nasıl canlandığını aşağıdaki mısralarında açıklığa kavuşturmak emelini taşır.

Gidin kışlar gidin yazlar geliyor. Elvan elvan renge boyanın dağlar Tumalar gidiyor yazlar geliyor Giyinin kuşanın donanın dağlar

Ak çiçekler domur domur göz verir Saliandıkça birbirine söz verir Gökler yere ninni söyler naz verir Ala şafak söktü uyanın dağlar

34 Zeynelabidin MAKAS. "Türk Milli Kültüründe Nevruz" İst. 1987, s.27.

Page 14: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

601

Kumrular dem çeker derelerinde Dudular seslenir tepelerinde Mart ile Nisan'ın aralarında Güverir çayınn çimenin dağlar

Ak bulutlar birbirini kovalar Duman olur yüce beller ovalar Kuşlar hengameyle yapar yuvalar Öter dertli dertli dayanın dağlar

Ağaçlar burçlanır ağ çiçekleri Efil efil eser dağ çiçekleri

Burcu burcu kokar dağ çiçekleri Yel vurdukça mavi reyhanın dağlar

Yaz bahar aylan geldi Al'izzet Ağlasın bülbüller gülde Al'izzet Dağ başı tandır başı oldu Al'izzet Sizde yatan ölmez inanın Al'izzet . '

Türk Divan Edebiyatı'nda da Nevruz, ayrı . ve önemli bir. yer tutar. Klasik edebiyatımızın kendisine · has mücerretliğini (soyutluğı.ınu) ve lirizmini, tabiatın çizgisinde müşahhaslaştırarak (somtitlaştırarak) veren bu örnekler, Nevruz'la ayrı bir zenginliği gözler önüne serer. Nitekim, Şeyhülislam Yahya; saha rüzgarının göncanın kalbini Nevruz' da, yani baharın gelmesiyle açtığından bahisle artık bülbülün de ötmesi gerektiğini:

Goncenün açsun yine kalbin saba nevn1zdur . Billbill-i zar eylesün bir hoş neva nevn1zdur.

tarzında ifade ettikie.n sonra, sözleriİli şöyle sürdürür:

Subh-dem rab-ı .çemen bi-gerd ü gil sünbül-heva Gül gibi gülzare ıizm it dilbera nevrılzdur.

Andelibi yılda bir nevruzdur dilşad iden Nev-civfuıımla geçen her gün bana nevn1zdur.

Şah-ı eyvan-ı hamel teşrif idüp divanını · · Ehl-i bağa eylesün cud u seba nevn1zdur.

Şaddır Yahya ki eyy§mında Sultan Ahmed'ün Gicesi Kadr ü gü ni bayram u ya nevruzdur

Page 15: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

602

Su~tan 4. Murad; Nevruz'un, yani babann ilk gününün insana hayat verdiğini ve· bir "dem-i fin1z'', yani uğurlu, sevinçli bir zaman, mübarek bir gün olduğunu; bütün tabiatın o gün hayat bulduğunu, her köşeyi güzel nağmelerin sardığını. .. dile getirdiği bir Gazel'inde şöyle der:

Ey gönill, gül devridtir, vakt-i nev-i Nevruzdur Can bağışlar ademe bu dem dem-i fırilzdur

Va'iz-i şehrün kirnesne pendini gıiş eylemez İyş u nuşa es-seladur bir mübarek rilzdur

Bağ pür-avazedür sıytu sada-yı murg il.e Guyiya her kilşede bir dürlü saz u sözdür

Leblerinden mürde-dil kesb-i hayat eyler veli Neyleyim amma yine ol gamzeler dil-dfizdur.

Bu Murad'un mülket-i gönlün alup yağma iden Bir sitem-kar cera-cfi dilber-i dil-suzdur ·

Klasik şiir zevkinin en üst seviyeye ulaştığını söyleyebileceğimiz 17. yüzyılda, Nefi; kendi edebi tarzına uygun düşecek şekilde gönlüne seslenip inlememesini; çünkü ruha huzur, mutluluk veren gül'ün Nevruz'da açıldığından söz ederek ve bülbül'e de yer verdiği Gazel'inde şunları kaydeder: ··

Durma ey dil böyle ah u zar ile Nevruzda · Gül açıl seyr-i gül ü gülzar ile Nevrilzda

•·. Var ise ger şive-i reftar:ı yare takatin Seyre çık bir serv-i gül-ruhsar ile Nevrilzda

Gülleri pejmürde eylersin yazıktır bülbüle Yarma bağa ab-i ateş-bar ile Nevrilzda

Bily-i ezhar-ı çemen tutdı o denlti alemi Bahseder bad-ı saba attar ile Nevrilzda

Cana can katmak dilersen bağa var N efi heman' Köhne mey niiş eyle bir dildar ile Nevrilzda

Nice mümkindür nazire şi'r-ı a'zama Bülbül olsan lezzet-i güttar ile Nevrfizöa .

.. ~ .

Page 16: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

603

Nefi'nin şu Gazel'i de, Nevruz konusunda aynı duygulannın bir diğer çizgide devamı olarak karşımıza çıkmaktadır.

İrişdi bahar o ldı yine hemdem-i nevtılz Şad itse n' ola dilleri cam-ı Cem-i nevniz

Gül gibi cihan o ldı yine hürrem ü handan Gör neyiedi feyz-i eser-i makdem-i nevruz

Yılda bir olur bu dem-i ferhunde aceb mi Olmazsa her eyyamda ger alem-i nevruz

Rind ise eğer ko heves-i bağ-ı behişti Cennet mi değül bezmgeh-i hurrem-i nevniz

N efi yaraşur bu gazele eylese taksiin Bülbül gibi bir mutrib-i mu' ciz· dem-i nevruz

Bezm-i şehe bu nazm ile olsan güher-efşan Güya ki gülistana düşer şebnem-i nevniz

Arayiş için bezmini Sultan Murad'un İrişdi bahar oldı yine hemdem-i nevniz

.. ; .

16. yüzyılın ünlü Divan şairi Baki; tabiatİ şair sanatının ayrılmaz parçası kabul ettiği gazellerinden birinde; ay yüzlü güzelin nevnizda göründüğünden, baharın

güzelliklerine renkli sesler kattığİndan, destan söyleyen · bilibülün de hoş nağmeler çıkardığından söz eden şu mısralarını kaleme alır:

. Gün yüzün arz eyledi nevruzda ol mehlika Mihr altu? kap lu bir ayine virdi run~ma

Nevbaharın nakşına bir savt-t rengin bağladı, Başladı saz ü nevaya bülbül-i destansera

Göklere irdi yine gülhang-i mfug-i hoş neva, Salın-ı gülŞen gördü bir a'la makam-ı dilküşa.

Micmer-i gülde İıesim-i subhgabı iid sı1z, Safha-ı gülzarda bad-ı bahan ıtr sa . .. · Leblerin yad eylese yarın lisan-1 hal ile, . Nakl ider şirin hikayet gonca-i rengin eda.

Gfiş tutsa şah-ı gül çıksa libas-ı al ile, Kıssa-i rengine başlar la~e-i la'lin kaba.

Page 17: GAZi EGiTiM FAKÜLTESi - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D02696/OS/OS_GOCGUNO.pdfKazaklar'da, "nevruz yani yeni gün'de, altı ay kış çekilip yerine altı ay yaz alıyor. Nevruz,

Gonca veş can ü dil-i Baki'yi pür hUn ittiler, Dehıbedem zfui kılur gülzar-ı bezminden cüda.

604

Tanzimat sonrası Yeni Türk Edebiyatı'nın önde gelen sanatkarlarından birisi olan ünlü vatan-şairi Namık Kemal de; şiir sanatınd.a Nevruz kavramına katılanlardan birisidir. Nitekim O'nun şu Gazel'i, Nevruz'u tam bir bayram giiİıü ilan eden Türk Milleti'nin ortak duygu ve düşüncesinin ifadesinden başka bir şey değildir: .

Ba}ırfimı getürdü şeref-i makdem-i nevruz Hem hurrem-i id iz yine hem mükrem-i nevruz.

At köhne libas-ı gamı tecdid-i sün1r et, Hem id-i safa sür yürü hem alem-i nevruz

Olsam iki yüzden n'ola şekker çeş-i biise id-i ramazan oldu bugün hemdem-i nevruz

Bir tıfl-ı yetim-i elemiz etmeyiz ikbal Bin. id-i süriir olsa eğer tev'em-i nevriiz.

Gönlüm gibi hamyaze keş-i biise-i idim Namık gibi hem t~şne-i cam-ı cem-i nevruz.

Tebrik edelim bir meh-i hurşid cemale idin şerefi oldu yiD-e munzam-i nevriiz.

Uşşaka zaman-ı keremi id-i safadır Her tavn televvünde velikin dem-i nevriiz.

Biz id edelim seyr edüp"ebru-yi hilaıin Hak mihr-i ruhın her dem ede hurrem-i i:ıevruz.

* İşte bütün bu belirtilen hususlar ve kaydedilen Divan, Halk ve Yeni Türk

Edebiyatlan 'na ait örnek metinler çerçevesinde tam bir açıklık ve netlilde diyebiliriz ki:

Nevruz, Türk Milleti'nin eseridir. Türk Milli KültürÜ'nün ve Türk Edebiyatı'nın tarih 'lıoyunca ayrılmaz, zengin bir ünitesidir. Türk Milleti'nin milli birlik ve bütünlüğünü sağlayan, yüce ulusumuzu tasada, kıvançta birleştiren unsurlardan,

· birleştirici faktörlerden birisidir. Ortak duygu, ortak düŞünce, .neş'e, huzur, sevinç v_e mutluluğun göstergesidir. Onun için, bizi biz yapan sosyal, kültürel ·değerlerimizden birisi olarak -Nevruz'a milletçe sahip çıkmak ve onu hep birlikte kutlamak; hem hakkımız, hem de milli bir görevimizdir.