Upload
deniz-cengiz
View
213
Download
1
Embed Size (px)
DESCRIPTION
Â
Citation preview
ATAY KARAMSARLIĞINA DAİR
Hepimiz, hayatın belirli dönemlerinde yaşadığımız şeylerin ağırlığının da etkisiyle
kendimizi duyguların ve olayların kollarına atarız, oradan oraya bir yaprak gibi savruluruz. 20.
Yüzyılın önemli yazarlarından Oğuz Atay da bu savruluşunu bir şekilde okurlarıyla paylaşabilmek,
kendini gerçek anlamda keşfedebilmek için kâğıda dökmüştür. “Tutunamayanlar” romanının
başkarakteri Selim Işık üzerinden yaptığı betimlemeler, “Alışılmadık ölçüde naif bir dürüstlüğü,
çocuksu bir saflığı vardır; içtenliklidir, duyarlıdır, duyguludur; soyut değerlerin ülkülerin adamıdır
ve inandığı değerleri yaşama geçirmek için çıkarsızca savaşım verir.” (Ecevit, 162) idealizm
evresindeki Oğuz Atay’ı serer okuyucuların gözleri önüne.
Selim’in intiharıyla da biter Atay’ın idealizmi, onu bekleyen daha
karamsar bir evre vardır önünde, gerçeklik evresi. Kitaplarında,
önemli karakterlerin ucu açık ölümlerinin intiharı andırıyor
olması, Atay’ın her şeye kötümser bir şekilde bakmaya
başladığını gösterir. İntihar, onun için kurgusal bir ögeden çok
bir felsefedir. “Camus’un ‘Ontolojik mesele yüzünden ölen
kimseye rastlamadım’ sözünü okuyunca: “Biri bu yüzden ölmeli,
intihar etmeli’ diye bağırdım.” (Ecevit, 165).