128
YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ YAŞAM KÜLTÜRÜ DERGİSİ YIL:03 SAYI:9 / NİSAN 2011 Yıldız kutluyor

YILDIZLAR / NISAN 2011

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Yildiz Teknik Universitesi, Yildizlar Dergisi 9.Sayi

Citation preview

Page 1: YILDIZLAR / NISAN 2011

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ YAŞAM KÜLTÜRÜ DERGİSİ YIL:03 SAYI:9 / NİSAN 2011

Yıldız

kutluyor

Page 2: YILDIZLAR / NISAN 2011
Page 3: YILDIZLAR / NISAN 2011

Kondüktör Mekteb-i Alisi döneminden günümüze 100 yıldır eğitim ve öğretime devam eden üniversitemiz, geçmişinden aldığı gücü bugünün enerjisi ile birleştirerek yeni bir yüzyılın temellerini atmak için çalışmalar yapıyor.

Üniversite-sanayi-kamu işbirliğini kurumsallaştırmak ve sanayicilerimi-zin AR-GE’ye dayalı ihtiyaçlarının üniversite-sanayi işbirliği ile üniversite bilimselliği kapsamında çözüme kavuşturulması amacıyla, 100. Yılımızı AR-GE yılı ilan ettik. Araştırma-planlama rektör yardımcılığımız koordi-nasyonunda, geçen yıl kurduğumuz Proje Destek Ofisimiz aracılığıyla ürettiğimiz proje sayısında ve kalitesinde önemli gelişmeler kaydettik. Proje Destek Ofisimiz, öğretim elemanlarımızı proje üretmeye teşvik ede-cek ve bu projeleri farklı sektörlerden paydaşlarımıza sunacağı platform-lar sağlamaya devam edecektir. Bizleri mutlu eden şey üniversitemizde büyük bir boşluğu dolduran proje destek ofisimize öğretim elemanlarımı-zın göstermiş olduğu yakın ilgidir.

Üniversite-sanayi işbirliği kapsamında, üniversite ve sanayinin ayrı ayrı yatırımlar yapması yerine, birlikte teknolojiyi üretime dönüştüren ça-lışmalar yapması ve kaynakların verimli ve doğru kullanılması amacıy-la kurduğumuz Teknopark oluşumumuzda Sanayi Bakanlığı, DPT ve Başbakanlık’tan aldığımız destek ile çok kısa süre içinde önemli başarılara imza attık. Teknoparkımız bugün 50’yi aşkın firma, 700’ü aşkın araştır-macı ve 4 bina ile ülkemizde en hızlı gelişen ve büyüyen teknoparklardan biridir. Ülkemize ve dünyaya katma değer üreten bir AR-GE ve enerji üssü haline dönüşecek olan Teknoparkımız, AR-GE çalışması yapmak isteyen ulusal ve uluslararası öncü şirketler ve uzman kişiler için bir çekim merke-zi olmaya başlamıştır.

AR-GE üniversitesi oluşturma çabamızda öğretim elemanlarımızın kat-kısı inkar edilemez bir gerçektir. Son günlerde Fakültelerimiz ve öğretim elemanlarımızın yayın ve proje üretme konusunda sergilediği kararlılık meyvelerini vermeye başlamıştır. Öğretim elemanlarımıza teşviklerimiz ve desteğimiz kesintisiz devam edecektir.

100 yıllık tarihi ile üniversitemiz Türkiye’nin en değerli üniversitelerinden biridir. Akademisyeni, idari personeli, öğrencisi, mezunu ile üniversiteyi oluşturan bütün yapı taşları, 100. Yılı kutlamanın mutluluğunu hep birlik-te yaşamaktadır. Amacımız bu mutluluğu sürekli kılmak ve Üniversitemi-zi dünya standartlarında bir üniversite yapmaktır. Ülkemizin 100. Yılında dünyanın en iyi üniversiteleri arasında yer almak, Üniversitemizin 100. Yıl çalışmalarının temel hedefidir.

Sevgilerim ve saygılarımla

Saygıdeğer Yıldız Mensupları,

Rektör’denPROF. DR. İSMAİL YÜKSEK[ [

Page 4: YILDIZLAR / NISAN 2011

NİSAN 2011

içindekiler54 ETKİNLİK TESİSAT VE ISITMA-SOĞUTMA SEKTÖRÜ’NÜN ÖNCÜLERİ YILDIZ’DA BULUŞTU

56 RÖPORTAJ MYO MÜDÜRÜ PROF.DR. TURGUT KOCATÜRK: YTÜ ÖN LİSANS ALANINDA DA İDDİALIDIR

62 PANEL RÜZGÂR YILDIZ’DA HIZLI ESİYOR

66

KONFERANS DOĞA TARİH VE ÇEVREYİ KORUMANIN SON KALESİ: BHUTAN

72

RÖPORTAJ PROF. DR. TURGUT UZEL: BÜYÜKLÜK KALİTEYLE ÖLÇÜLÜR

76

SOSYAL SORUMLULUK ENGELLERİ AŞMANIN İLK DURAĞI: ÜNİVERSİTELER

78

ETKİNLİK YILDIZ’DAN OTOMOTİV DEVLERİ GEÇTİ

82

ETKİNLİK KABULÜNÜN 90. YILINDA İSTİKLAL MARŞI VE MEHMET ÂKİF

84

RÖPORTAJ YTÜ VAKFI MÜTEVELLİ HEYETİ ÜYESİ BEDİ KORUN: MEZUNLARLA DAHA FAZLA İLETİŞİM ŞART

88

SEMPOZYUM 1864 KAFKAS GÖÇÜ: SAVAŞ VE SÜRGÜN

90

ETKİNLİK İEEE BU YIL DA ÇOK AKTİF

1 REKTÖR’DEN PROF. DR. İSMAIL YÜKSEK

4

YILDIZ GÜNLÜĞÜ

18

SPOT HABER

22

RÖPORTAJ YILDIZ-SEM MÜDÜRÜ HAKAN KARATAŞ: EĞİTİMLERİMİZİ TÜM TÜRKİYE’YE YAYMAK İSTİYORUZ

24 AKTİVİTE 100. YILIN EN RAHATLATICI PROJESİ: HOBİ BAHÇELERİ

26

RÖPORTAJ YILDIZ’LI BİLİM İNSANLARI DÜNYAYI DEĞİŞTİRİYOR

32 SOSYAL SORUMLULUK BU KAN SENİ UNUTUR MU?

36

ETKİNLİK ELEKTRİKLİ ARAÇDEVRİMİ YILDIZ’DA KONUŞULDU

42

ETKİNLİK SAVUNMANIN YILDIZ’I PARLIYOR

46

RÖPORTAJ YTÜ MİMARLIK FAKÜLTESİ DEKANI PROF. DR. MURAT SOYGENİŞ: DÜNYA ÇAPINDA ÖNEMLİ KONUMLARDA MEZUNLARIMIZ VAR

52

SOSYAL SORUMLULUK 4YY KANSERLE SAVAŞTA ÇOCUKLARIN MUTLULUK KAYNAĞI OLDU

93

ETKİNLİK ULUSAL KALİTE GÜNLERİ’NDE HİZMET SEKTÖRÜ KONUŞULDU

94

PANEL YENİ TÜRK TİCARET KANUNU YATIRIM CAZİBEMİZİ ARTIRACAK

96

RÖPORTAJ FLO GENEL MÜDÜRÜ SELİM TAŞKIN: YTÜ DÜNYA ÜNİVERSİTESİ OLMA YOLUNDA İLERLİYOR

102

TANITIM YTÜ İSTANBUL TARİHİ YARIMADA UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KURULDU

106

KONFERANS SERMAYE PİYASALARININ OTORİTELERİ YILDIZ’DA BİRARAYA GELDİ

108

RÖPORTAJ AYLİN YAVAŞ: FULBRIGHT ABD’DEKİ EN PRESTİJLİ BURSTUR

112

ETKİNLİK GELECEĞİN BİLİM İNSANLARI PROJELERİNİ YTÜ’DE SERGİLEDİ

114

RÖPORTAJ SELVA ÜNAL: YAPTIĞINIZ İŞLERİ SEVEREK YAPIN

118 SPOR YTÜ SPORTİF ALANDA DA BAŞARILARINI SÜRDÜRÜYOR

122 RÖPORTAJ YILDIZ 100. YILINDA MEZUNLARINI UNUTMADI

124 YTÜ İLETİŞİM BİLGİLERİ

Page 5: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 3NİSAN / 11

Nisan 2011 Yıl 3 Sayı [email protected]

Yıldız Teknik Üniversitesi Adına İmtiyaz SahibiRektör Prof. Dr. İsmail Yüksek

Yayın DirektörüYrd. Doç. Dr. Zehra Yumurtacı YTÜ İletişim KoordinatörüDirektör YardımcısıMuhammed Atilla Sevim

Haber Editörü (Sorumlu)Fatih Atlas

Yazı İşleriN. Bilge OkNuray AydınHande Tan

YAPIM / YAYIN

YönetimÖzlem ŞahinMehmet S. Ekinci

Görsel YönetmenCanan Baş

TAYA İLETİŞİM:Çubuklu Mah. Çayocağı Sok. No: 36/2 Beykoz/İstanbulTel: 0216 680 02 96GSM: 0555 965 28 35

Baskı:Şan OfsetTel: 0212 289 24 24

Ücretsiz dağıtılır. Para ile satılmaz.Yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarına aittir.Reklamların sorumluluğu ise reklam verene aittir.Dergide yayınlanan yazı ve resimler kaynak gösterilmek suretiyle iktibas edilebilir.

62

66

yildizlar

36

24

108

Page 6: YILDIZLAR / NISAN 2011

4 Yıldızlar NİSAN / 11

PAL FM Davutpaşa’da radyodan yayın yaptı

>>YILDIZ GÜNLÜĞÜ

Mustafa Ceceli Yıldız’lı öğrencilerle buluştu. Pal FM, ‘3 ü 1 Arada’ programını ilk defa Davutpaşa Kampüsü’nde yaptı.

Yıldız Teknik Üniversitesi, 100. Yılında öğrencilerinin yaptığı başarılı etkinliklerle kalitesini ortaya koyuyor. Kalite ve Verimlilik Kulübü tarafından düzenlenen etkinlikte Pal FM’de yayınlanan ‘3 ü 1 Arada’ programı, Esin Görür ve Yasemin Şefik’in sunumu Mustafa Ceceli’nin katılımıyla gerçekleştirildi.

Yıldızlı öğrencilerin yoğun katılımıyla gerçekleşen programda Ceceli’ye ilginç sorular yöneltildi. Romantik şarkılarıyla ünlenen Ceceli’ye hızlı şarkı söylemeyi düşünüp düşünmediği soruldu. Ceceli, Veterinerlik Fakültesi’nde eğitim aldığı sırada kadavra dersinde Hocasına bonfile nereden çıkıyor diye sorduğunu, gıda dersinde öğrenirsin şeklinde cevap aldığını söylemesi üzerine salonda kahkaha tufanı koptu. Sezen Aksu’ya olan hayranlığını dile getiren Ceceli, Minik Serçe’nin şarkılarını okumaya başladığında duyduğu heyecanın ÖSS sınavında duyduğu heyecandan daha fazla olduğunu ifade etti.

Kameraya alışmak için bol bol fotoğraf çekimi yaptırdığını anlatan Ceceli, en çok güldüğü şeylerin başında

bazı hayranlarından gelen, sürekli takım elbiseyle mi uyuyorsun, sorusunun olduğunu sözlerine ekledi. Facebook hesabında bazı yorumların çok komik olduğunu ama bazı şeylerin internette abartıldığını söyledi. II

Haber: Selin Uzunoglu

ODE, bina ve tesisatta

(0212) 210 49 06 Faks: (0212) 210 49 07

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

kitabini yazdi_22x30.pdf 1 30.05.2011 16:58

Page 7: YILDIZLAR / NISAN 2011

ODE, bina ve tesisatta

(0212) 210 49 06 Faks: (0212) 210 49 07

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

kitabini yazdi_22x30.pdf 1 30.05.2011 16:58

Page 8: YILDIZLAR / NISAN 2011

6 Yıldızlar NİSAN / 11

YTÜ öğrencilerine kahvaltı ikramı

>>YILDIZ GÜNLÜĞÜ

100. Yılını kutlayan Yıldız Teknik Üniversitesi, öğrencilerine her sabah kahvaltı imkânı sunuyor. Yıldız Teknik Üniversitesi tarafından başlatılan örnek uygula-mayla öğrenciler derslere tok giriyor.

Yıldız ve Davutpaşa Yerleşkelerinde her sabah 1000 sandviç veya 1000 çorba dağıtılıyor. Yıldız Mezunlarının sponsor olduğu kahvaltı dağıtımı, 1 yıldır devam edi-yor. Sabahları çorba ya da sandviç dağıtımı yapılması öğrenciler tarafından büyük ilgi görüyor.

Trabzonlu Üniversiteliler Derneği tarafından sponsorluğu üstlenilen kahvaltı dağıtımı önümüzdeki dönemde de devam edecek. Trabzonlu Üniversiteliler Derneği Başkanı Seyfi Erbaş, dernek olarak üniversite öğrencilerine eğitim hayatları boyunca destek olmak istediklerini ifade etti. YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek’in Trabzonlu olmasının Yıldız’lı öğrencilere ulaşmalarını daha kolay hale getirdiğini sözlerine ekleyen Erbaş, dernek olarak bu doğrultuda çalışmalarına devam edeceklerini söyledi.

100. Yılda sabah kahvaltı dağıtımı yapmaya başladıklarını söyleyen YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, YTÜ mezunlarına seslendi. Okulda eğitimlerine devam eden öğrencilere mezunların ağabey olarak sahip çıkmalarını, kahvaltı ikramı başta olmak üzere pek çok projede Yıldız’la birlikte çalışmalarını istedi. Kahvaltı dağıtımını sürekli hale getireceklerini söyleyen Yüksek, öğrencilerin öğle

ve akşam yemeklerini verecekleri bir proje üzerinde de çalıştıklarını belirtti.

Makine Mühendisliği öğrencisi Ali Yılmaz, kahvaltı ikramından memnun olduğunu söylerken, İnşaat Mühendisliği öğrencisi Oktay Kılıç, ailesinin İstanbul dışında olması nedeniyle sabah evde kahvaltı yapamadığını, okulda böyle bir imkânın olmasından çok memnun olduğunu ifade etti. II

Haber: Fatih Atlas

Page 9: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 7NİSAN / 11

>>YILDIZ GÜNLÜĞÜÖğretmen Okulları 163. yılını kutladı

1848 yılında Darülmuallimin adıyla kurulan Öğretmen okulları, 163. Yılını Yıldız Teknik Üniversitesi’yle kutladı. Çapa Anadolu Öğretmen Lisesi’nde yapılan törene Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü yöneticileri katıldı.

Tanzimat Fermanı’nın ilanından sonra öğretmen yetiştirmek üzere 16 Mart 1848 tarihinde kurulan Darül-muallimin 163. yaşında. Yıldız Teknik Üniversitesi’nin 100. Yılı sebebiyle birlikte yapılan etkinliğe YTÜ Eğitim Programları ve Öğretim Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Münire Erden ve Eğitim Yönetimi, Teftişi, Planlaması ve Ekonomisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Ülker Gümüşeli konuşmacı olarak katıldı.

Panelde açılış konuşmaları YTÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. A. Göksel Ağargün ve ünlü şair ve yazar Yavuz Bül-ent Bakiler tarafından yapıldı. İstanbul’daki öğretmenlerin geniş katılımıyla gerçekleşen kutlamada ‘21. Yüzyılda Öğretmen Eğitimi ve Türkiye’ başlıklı panele Öğretmen Yetiştirme ve Eğitimi Genel Müdürü Ömer Balıbey başkanlık yaptı. II

100. Yıl Mezuniyet Törenleri 14 HAZİRAN 2011 SALI

* 10.00 Meslek Yüksekokulu (Yıldız)

* 16.00 Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi (Oditoryum) (Yıldız)

* 17.00 Elektrik-Elektronik Fakültesi (Yıldız) 15 HAZİRAN 2010 ÇARŞAMBA

* 10.00 Mimarlık Fakültesi (Yıldız)

* 17.00 Makina Fakültesi (Yıldız) 16 HAZİRAN 2010 PERŞEMBE

* 10.00 Kimya-Metalürji Fakültesi (Yıldız)

* 14.00 Sanat ve Tasarım Fakültesi (Oditoryum) (Yıldız)

* 16.00 Milli Saraylar Meslek Yüksekokulu (Oditoryum) (Yıldız)

* 17.30 İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (Yıldız)

17 HAZİRAN 2010 CUMA

* 10.00 Fen-Edebiyat Fakültesi (Davutpaşa)

* 15.00 Eğitim Fakültesi (Davutpaşa)

* 17.30 İnşaat Fakültesi (Davutpaşa). II

Page 10: YILDIZLAR / NISAN 2011

8 Yıldızlar NİSAN / 11

>>YILDIZ GÜNLÜĞÜYıldız’a gönül verenler ödüllerini aldı

Yıldız Teknik Üniversitesi’ne 20 yıl ve üzeri hizmet eden akademik ve idari personele plaket verildi. 100. Yılını kutlayan Yıldız Teknik Üniversitesi bu uygulamayla bir ilke daha imza atmış oldu. Yıldız’da görev süresi 40 yıl ve üzeri olanlara 100. Yıl Altını ve plaket, 30 Yıl ve üzeri olanlara plaket, 20 yıl ve üzeri hizmet süresi olanlara sertifika verildi.

Yıldız Kültürü’nü gelecek nesillere aktaracak olan çalışanların personel hizmet töreniyle onurlandırılması, çalışanlar tarafından takdir edildi.

‘Yıldızlarla bir asra atılan imza’Öte yandan 100. Yıl slogan yarışmasında dereceye giren personele de ödülleri takdim edildi. ‘Yıldızlarla Bir Asra Atılan İmza’ sloganıyla birinci olan Makine Fakültesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Anıl Akdoğan, ‘Yıldızlaştık, Yüz Yılı Aştık’ sloganıyla ikinci olan Abdürrahim Erciyas, ‘Gelenekselden Çağdaşa Bir Asır’ sloganıyla Bülent Çinsar’a ödül olarak netbook ve sertifika verildi. II

Geleceğin Teknolojisi Yıldız’daYıldız Teknik Üniversitesi Makine Teknolojileri Kulübü 100. Yıl’ın en teknolojik etkinliğini yapıyor. Nanote-knolojinin tüm detaylarıyla konuşulacağı kongrede uzman bilim insanları Yıldız’da buluşuyor. Maddeyi atomik ve moleküler seviyede kontrol etme bilimi olan nanoteknoloji, teknolojinin küçülmüş hali olarak tanımlanıyor. Geleceğin teknolojisi olarak kabul edilen nanoteknoloji, insan vücudunda bulunan hastalıklı doku iyileştirilmesinden süper bilgisayarlara, ulusal güvenlikten tekstil teknolojilerine kadar pek çok alanda kullanılacak. Makine Teknolojileri Kulübü (MAKTEK) üyelerinin YTÜ Makine Fakültesi Dekanlığı ve Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörlüğü’yle birlikte düzenleyeceği YTÜ 1. Ulusal Nano-teknoloji Öğrenci Kongresi, 17-18 Haziran 2011 tarihlerinde Yıldız Oditoryumu’nda gerçekleştirilecek. Etkinlikle Yıldız Teknik Üniversitesi’nin nanoteknoloji konusunda ülkenin AR-GE kültürüne daha fazla katkı yapması ve bunun sanayi ile üniversite işbirliğinin geliştirilmesi için önemli bir adım olması planlanıyor. II

Haber: Hüseyin Ergin

Page 11: YILDIZLAR / NISAN 2011
Page 12: YILDIZLAR / NISAN 2011

10 Yıldızlar NİSAN / 11

Acun Ilıcalı ve Hayko Cepkin öğrencilerle buluştu

Düzenlediği yarışmalarla büyük beğeni toplayan Acun Ilıcalı ve Ünlü rock sanatçısı Hayko Cepkin, Kalite ve Verimlilik Kulübü’nün düzenlediği etkinlikte Yıldız’lılarla buluştu.

Yıldız Teknik Üniversitesi Kalite ve Verimlilik Kulübü tarafından Yıldız Oditoryumunda gerçekleştirilen söyleşilere Rektör Prof. Dr. İsmail Yüksek ve pek çok akademisyen de katıldı. 15 Mart 2011 tarihinde Yıldız Oditoryumunda yapılan etkinlikte ilk olarak TV yapımcısı Acun Ilıcalı sahneye çıktı. Salonun tamamen dolu olduğu söyleşide Ilıcalı, spor muhabirliği yaparken yaşadığı komik anılarını anlattı. Survivor yarışmasının çıkış hikâyesini ve yarışmacıları seçerken nelere dikkat ettiğini paylaşan Ilıcalı, son projesi olan internet portalı hakkında bilgi verdi.

Acun Ilıcalı’dan sonra alkışlarla sahneye çıkan Hayko Cepkin, öğrencilerin sorularını yanıtladı. Yaptığı müzik tarzının piyasada kabul görmesi için verdiği mücadeleleri öğrencilerle paylaşan Cepkin, ekstreme sporlara olan tutkusunu anlattı. Söyleşinin sonunda piyano çalan Cepkin, öğrenciler tarafından alkışlanarak uğurlandı. II

Haber: Benan Üzümez

YILDIZ GÜNLÜĞÜ

Page 13: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 11NİSAN / 11

>>

Yıldız İşletme Kulübü www Zirvesi ‘11İnternet dünyasının başarı öyküleri, pazarla-ma stratejileri ve bu başarılara doğru yol alırken uğranılan kısıt ve zorlukları konu alan Yıldız İşletme Kulübü “WWW Zirvesi ‘11”, 12 Nisan Salı günü Yıldız Yerleşkesi Oditoryum Sergi Salonu’nda gerçekleştirildi. Zirveye katılan herkese katılım belgesi verildi. Programa Türkiye’nin önde gelen web şirketleri katıldı.

İnternet kullanımının artık neredeyse bir zorunluluk ha-line geldiği günümüzde, ülkemizde de internet kullanımı her geçen gün büyük bir hızda artmaktadır. Sanal dünya artık her türlü ihtiyaçlarımızı karşılayacak boyutlara ulaştı. Dünyadaki bu inanılmaz internet yükselişiyle birlikte, ül-kemiz de bu pazarda önemli bir yer edinmeye başladı. II

Müjdat Gezen tecrübelerini yıldızlarla paylaştı

Tiyatro ve sinema sanatçısı Müjdat Gezen, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde düzenlenen etkinlikte öğrencilerin sorularını yanıtladı.

Yıldız Teknik Üniversitesi Kalite ve Verimlilik Kulübü tarafından düzenlenen etkinlikte, Müjdat Gezen öğrencilerle buluştu. Yıldız Oditoryumu’nda düzenle-nen söyleşiye katılım yüksekti. Yaptığı açıklamalarla gündem oluşturan Usta Oyuncu, sorulan tüm soruları açık yüreklilikle cevapladı. Demokratik bir ortamda gerçekleşen söyleşide tiyatro ve eğitimle ilgili tecrübeleri-ni öğrencilerle paylaşan Gezen’in esprileriyle salonda kahkaha fırtınası koptu.

1943 İstanbul doğumlu olan, tiyatro oyuncusu- eğitmeni-yazarı- yönetmeni, sinema ve dizi oyuncusu, yazar, yönetmen ve şair gibi birçok özelliği bulunan fakat her fırsatta mizahçı olduğunu belirten Müjdat Gezen, öğrencilerin “Neden sürekli muhalefetsiniz?” sorusuna

“Ben mizahçıyım. Benim işim bu.” şeklinde yanıt verdi.

Akademisyenlerin de katıldığı etkinlik 2,5 saat sürdü. Kurmuş olduğu tiyatro okulunda ders vermek için izin isteyen usta tiyatrocu, öğrencilerin yollarının hep aydınlık olmasını dileyerek söyleşiyi bitirdi. II

Haber: Selin Uzunoglu

YTÜ Bilişim Kulübü Geleneksel Web Günleri12-13 Nisan’da düzenlenen organizasyonla; gelişimin, yeniliklerin ve sınırsızlığıyla internetin getirileri ele alındı. Web Günleri, 3.yılında da yankı uyandıran bir et-kinlik oldu. Adına yakışır bir şekilde birçok blogda ve haber sitesinde yer aldı.

Bu sene Web Günleri’nde, günümüz bilişim dünyasının yeni çizgisi olan Web’i ve gittikçe gelişmekte olan sosyal paylaşım platformlarını ele alan söylemler paylaşıldı. Internet topluluklarından projelerde yazılım ve güvenlik süreçlerine, Internet girişimciliğinden Internet’in sanal günlüklerine, oluşmaya başlayan sosyal paylaşım kültürü ve internetten ünlü olmak gibi çok geniş konu yelpaz-esinde oturumlar gerçekleştirildi.

Oturumlardan Bazıları

* Kitlelerin Bilgeliğini Keşfetmek

* İnternet Alışverişi

* İnternet ve Spor

* Online Dünya ve Yeni Teknolojiler

* Viral Havalar

* Sosyal Medyanın Toplum ve Medya Üzerindeki Etkileri

* Radyoların Geleceği. II

Haber, Efekan Egeli -YTÜ Bilişim Kulübü

Page 14: YILDIZLAR / NISAN 2011

12 Yıldızlar NİSAN / 11

Medyanın Yıldız’ı parlıyor

Yıldız Teknik Üniversitesi son dönemde yaptığı çalışmalarla, medyada 1.000’in üzerinde haberde yer aldı. Bilimsel çalışmaların ön planda olduğu haber-lerde sosyal sorumluluk projeleri ve Hocalarımızın konuşmaları ikinci sırayı aldı. Radyo D’de her hafta sonu yayınlanan Yıldız Top 10 listesiyle öğrencilerimiz, seçtikleri şarkıları anons etti.

Arap Dünyasına ÇağrıYıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek TRT Arapça kanalının konuğu oldu. Arap ülkelerinde yüksek izlenme oranına sahip olan kanalda Yıldız’ın tarihinden ve yapılan çalışmalardan bahseden Yüksek, Arap ülkelerindeki öğrencileri Yıldız’a davet etti.

100. Yıl Show TV’deShow TV’de yayınlanan Üniversite Medya Programı YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek’i konuk etti. 100. Yıl etkinliklerinin konuşulduğu programda dünya ünivers-itesi olma yolunda atılan adımlar anlatıldı.

Bu Kan Seni Unutur mu?Kızılay’la Yıldız Teknik Üniversitesi tarafından ortaklaşa yapılan ‘Bu Kan Seni Unutur Mu?’ isimli proje, TRT Haber kanalındaydı. 100. Yılda düzenlenen en büyük sosyal sorumluluk projesinin anlatıldığı programda YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek Türkiye’deki kan ihtiyacının bu projeyle karşılanacağını söyledi. II > TRT Arapça

> TRT Haber

> Üniversite Medya

YILDIZ GÜNLÜĞÜ >>

Page 15: YILDIZLAR / NISAN 2011

YILDIZ GÜNLÜĞÜ

C M Y CM MY CY CMY K

Page 16: YILDIZLAR / NISAN 2011

14 Yıldızlar NİSAN / 11

Engelsiz yaşam için 57 bin lira

Teoman ve Kolpa Grubu’nun katılımıyla gerçekleştirilen Engelsiz Yaşam Konserinde toplanan 57 Bin TL işitme engelli çocuklar için anaokulu yapımında kullanılacak.

Yıldız Teknik Üniversitesi Kalite ve Verimlilik Kulübü (KVK) üyelerinin organize ettiği Engelsiz Yaşam Konserinde to-planan nakit para İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği’ne teslim edildi. YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Özkan Özdemir, Mezunlar ve Öğrencilerle İletişim Koordinatörü Yard. Doç. Dr. Deniz Güney ve Rektör Danışmanı Muhammed Atilla Sevim’in katıldığı para teslim töreni dernekte yapılan kahvaltı sonrası gerçekleşti.

Kalite ve Verimlilik Kulübü Başkanı Gizem Akbey, orga-nizasyon sorumluları Serhan Semerci ve Benan Üzmez’le birlikte para teslim törenine katılan kulüp üyeleri düzen-ledikleri konserden gurur duyduklarını bundan sonra da bu tip etkinlikler organize edeceklerini ifade ettiler.

Konserde toplanan paranın İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği Başkanı Viki Özromano’ya teslimi sırasında söz alan Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, üniversitelerin topluma bilimsel anlamda olduğu kadar sosyal sorumluluk alanlarında da yol göstermesi gerektiğini söyledi. Yıldız Teknik Üniversitesinin 100.Yılını kutladığı 2011 yılında kan ve organ bağışı başta olmak üzere insanlarımıza faydalı olacak birçok proje üzerinde çalıştıklarını, bu projelerin üniversite öğrencilerinin

çalışmalarıyla hayat bulacağını belirtti.

İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği Başkanı Viki Özromano’nun Yıldız Teknik Üniversitesi’ne teşekkürlerini sunduğu teslim töreninde projenin oluşmasında önemli rol oynayan Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Özkan Öz-demir, Yıldız’lı öğrencilerin çalışmalarına destek olmaya devam edeceklerini söyledi. II

Haber: Fatih Atlas

>>YILDIZ GÜNLÜĞÜ

Page 17: YILDIZLAR / NISAN 2011

YILDIZ GÜNLÜĞÜ

Page 18: YILDIZLAR / NISAN 2011

16 Yıldızlar NİSAN / 11

Yıldız Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, ilk defa Türkiye dışında uluslararası bir konfe-rans organize etti.

İİBF Dekanı Prof. Dr. Güler ARAS’ın, kongre eş başkanı ola-rak organizasyonunda yer aldığı “Uluslararası Yönetişim ve Hesap Verebilirlik Konferansı”, Endonezya’nın SoloCity şehrinde gerçekleştirildi.

Türkiye, İngiltere, Avustralya, Malezya ve Endonezya’dan üniversitelerin ortaklaşa düzenlediği konferansta, işletme-ler ve işletme ilgilileri için son yıllarda temel konulardan birisi olan Yönetişim ve Hesap verebilirlik, toplantıya katılan yüzden fazla uluslararası uzman ve akademisyen tarafından üç gün boyunca tartışıldı.

Farklı ülke uygulamalarının paylaşıldığı konferansta Prof. Dr. Güler Aras “Yönetişim ve Küresel Pazarların Yönetimi” başlıklı bir özel tema konuşması gerçekleştirdi. Konuş-masında, son yaşanan global krizi işletme yöneticilerinin sorumlulukları ve kurumsal yönetim açısından değer-lendiren Aras sunumunda, tek başına düzenlemelerle herşeyi denetlemenin ve kontrol altına almanın olanaklı olmadığını, kurumların, yöneticilerin ve paydaşların birlik-te ortak hedefe ulaşmak için temel ilkelere uygun hareket etmelerinin önemini vurguladı; son global krizin bunu

YILDIZ GÜNLÜĞÜYTÜ İ.İ.B.F. Endonezya’da uluslararası konferans düzenledi

bizlere çok daha iyi öğrettiğini ifade etti. Konferansta çok sayıda akademik tebliğ sunumunun yanısıra özel otu-rumlarda, alanında uzman, dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen davetli akademisyen ve uygulamacıların konuşma-ları yer aldı. II

Page 19: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 17NİSAN / 11

>>

Liselerarası “Akıl Oyunları Yarışması” YTÜ’de yapıldıHüseyin Avni Sözen Anadolu Lisesi Akıl Oyunları Kulübü tarafından bu yıl 5.si düzenle-nen Akıl Oyunları Yarışması’nın yarı finali Yıldız Teknik Üniversitesi’nde yapıldı.

İstanbul’da bulunan 52 liseden yarışmaya katılan 160 öğrenci Yıldız Teknik Üniversitesi Yıldız Oditoryumu’nda yarıştı. 4 bölümden oluşan yarışmada birinciliği Atatürk Fen Lisesi, ikinciliği Kabataş Erkek Lisesi, üçüncülüğü ise Özel Amerikan Robert Koleji kazandı.

Uluslararası arenada ülkemizi temsil edecek öğrencilerin belirlendiği yarışma 13 Mayıs’ta Ankara’da yapılacak. Türk Beyin Takımının belirleneceği finali kazanan öğrencilere çeşitli hediyeler verilecek. II

Prof. Dr. Erkan Gökaşan hocamızı kaybettik

Doğa bilimleri alanında yaptığı başarılı çalışmalarla Yıldız Teknik Üniversitesi’ne değerli katkılarda bulunan Prof. Dr. Erkan Gökaşan Hocamızı kaybettik. 30 Mart 2011 tarihinde YTÜ Oditoryumu’nda düzenlenen törenin ardından Gökaşan için cenaze namazı Bahçeköy Merkez Camiinde kılındı.

29 Şubat 1964 yılında İstanbul’da doğan Erkan Gökaşan, Lisans eğitimini İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakül-tesi Jeoloji Mühendisliği Bölümünde tamamladı. İstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri ve İşletmeciliği Enstitüsü, Deniz Jeolojisi ve Jeofiziği Anabilim Dalında Yüksek Lisans Eğitimini tamamladıktan sonra Doktora Tezini, ‘İstanbul Boğazının kuvaterner evriminin sismik statigrafik yöntem-lerle incelenmesi’ üzerine yaptı. Doçentlik çalışmalarını yürütürken kamu ve özel sektörde danışmanlık hizmetleri verdi. 2004 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi Doğa Bilimleri Araştırma Merkezinde çalışmalarını sürdürdü. Akademik çalışmaları uluslararası dergilerde yayınlanan Gökaşan, Üniversitemiz tarafından bu yılın başında düzenlenen Akademik Ödül Töreninde de ödül almıştı. II

Yıldız İşletme Kulübü kariyer panayırı düzenlediYıldız İşletme Kulübü 5-6 Nisan 2011’de alışılagelmişin dışında bir kariyer organizasyonu olan Kariyer Panayırı’nı düzenledi. Organizasyon boyunca YTÜ’lü öğrenciler hem eğlendi hem de staj ve iş imkanları elde etti.

Öğrenciler Yıldız Hümayun Bahçe’de bir taraftan şirketlerin üst düzey yöneticileriyle tanışıp staj ve iş başvurularını yaparken, öte yandan panayırın eğlence olanaklarından yararlandı. Organizasyon boyunca Türkiye’nin önde gelen kurum ve kuruluşları da açtıkları stantlarla YTÜ’lü öğrencilere tanıtım yapma fırsatı buldu. II

Page 20: YILDIZLAR / NISAN 2011

ODE, “YALITIM”IN KİTABINI YAZDI

SPOT HABER

KKurulduğu günden bu yana bir sivil toplum örgütü gibi çalışan ODE Yalıtım gerçekleştirdiği ilkler arasına bir yenisini daha ekledi. ODE Yalıtım, sektörün başu-cu kaynağı olarak nitelendirilecek, Isı Yalıtımı ile ilgili yazılmış en geniş kapsamlı “IY Isı Yalıtımı” isimli ilk Türkçe kitabı çıkarttı.

Isı Yalıtımı ile ilgili tüm soruları cevaplayacak önemli bir kaynak olan kitap “Enerji ve yalıtım sektörü, Isı yalıtı-mına giriş, Isı yalıtım malzemeleri ve özellikleri, Binalar-da ısı yalıtımı ve tesisat yalıtımı, Yalıtımda yeni tekno-lojiler, Uygulama önerileri, Sık sorulan sorular” adlı yedi farklı, doyurucu bölümden oluşuyor. Sektöre kazandı-rılan yeni bir kaynak olan kitabın içeriğini oluşturul-masında emeği geçenler arasında Makine Mühendisi Orhan Turan, Prof. Dr. Hikmet Karakoç, Yüksek Mimar Ecvet Binyıldız, Makine Mühendisi Elif Yıldırım yer aldı.

Türkiye’de son yıllarda yalıtım sektörünün hızlı ge-lişimine dikkat çeken ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, “Yalıtım sektörüne her ne kadar Batılı ülkelerden geç başlamış olsak da ülkemizde üre-tilen ve ithal edilen malzemelerin çeşitliliği açısından çağı yakaladığımızı söyleyebiliriz. Bugün ülkemizde hemen hemen her çeşit kaliteli yalıtım malzemesini bulmak mümkündür.” dedi.

Yalıtım sektöründeki kaynak boşluğunu doldurmak amacıyla “IY Isı Yalıtım” kitabını çıkarttıklarını vurgu-

layan Turan “Kendi dilimizde yazılmış başvuru kitap-larının sayısının yokluğu yalıtım sektörü için büyük bir boşluktu. Bu boşluğu doldurabilmek amacıyla içe-riği tamamen yenilenmiş bu kitabı oluşturduk. Kitabı oluştururken çeşitli dillerde yazılmış yüzlerce makale, kitap, doküman ve broşür taradık. Farklı zamanlarda çeşitli şehirlerde bir araya gelerek çalıştık ve kitabı-mızı tamamladık. Isı Yalıtımı konusunda en kapsamlı ilk Türkçe kitap olan IY Isı Yalıtımı’nın Türk mimar ve mühendisleri yanı sıra ülkemizin enerji politikalarını yönlendiren kamu görevlileri ile politikacılara da ye-terli bilgi vereceğine inanıyoruz.” dedi.

“Enerji ve yalıtım sektörü, Isı yalıtımına giriş, Isı yalı-tım malzemeleri ve özellikleri, Binalarda ısı yalıtımı ve tesisat yalıtımı, Yalıtımda yeni teknolojiler, Uygulama önerileri, Sık sorulan sorular” adlı yedi bölümden olu-şan kitabın hazırlanması yaklaşık 2 yıl sürdü.

Uzun bir çalışma maratonunun ardından sektöre sunulan kitap Prof. Dr. Hikmet Karakoç, Makine Mü-hendisi Orhan Turan, Yüksek Mimar Ecvet Binyıldız, Makine Mühendisi Elif Yıldırım tarafından hazırlandı ve nisan ayı içerisinde yayınlandı.

Kitabın lansmanı, 29 Nisan 2011 tarihinde Yapı İs-tanbul Fuarı’nda, yazarlarında katıldığı bir kokteylle yapıldı. Sektörün önde gelenlerinin katılımıyla gerçek-leşen kokteyl oldukça yoğun ilgi gördü. II

ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan: IY Isı Yalıtımı’nın Türk mimar ve mühendislerine

yeterli bilgi vereceğine inanıyoruz.haber, ÇINAR MUTLU

Page 21: YILDIZLAR / NISAN 2011
Page 22: YILDIZLAR / NISAN 2011

20 Yıldızlar NİSAN / 11

ENERJİ EĞİTİMİ YOĞUN İLGİ GÖRÜYOR

UGETAM ve TWI- Turkey, uluslararası eğitim projesi düzenlenmesi konusunda işbirliği yapıyor.

haber, HANDE TAN

Bina Enerji Yöneticiliği EğitimleriEnerji Verimliliği Danışmanlık Şirketi yetkisi olan UGETAM, Yıldız Teknik Üniversitesi ile yaptığı pro-tokol gereği düzenlediği, “Bina Enerji Yöneticiliği Eğitimi” 3. Etap programı da YTÜ’nin Beşiktaş Yerleş-kesinde Nisan ayında tamamlanmıştır. Eğitimlere, Makine, Elektrik veya Elektrik-Elektronik Mühendisli-ği, Gemi İş ve Makineleri Mühendisliği, Harp Okulları Makine bölümleri veya Teknik Eğitim Fakültelerinin Makine veya Elektrik bölümlerinde lisans eğitimi gör-müş, farklı mesleklerden kursiyerler katılmıştır.

UGETAM Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Ümit Do-ğay ARINÇ, YTÜ Makine Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yunus Ali ÇENGEL, YTÜ Eğitim Koordinatörü Prof. Dr. Olcay KINCAY, UGETAM Eğitim ve İş Geliştirme Müdürü Selim Serkan SAY, UGETAM Eğitim Uzman-ları, YTÜ öğretim elemanları ve sektörün önde gelen firmalarının temsilcilerinden oluşan 27 eğitimci eği-timlerde görev almıştır. Yoğun katılımların sağlana-cağı Bina Enerji Yöneticiliği Eğitimi 4. Etap programı, 23 Mayıs – 01 Haziran 2011 tarihlerinde YTÜ Beşiktaş Yerleşkesinde düzenlenecektir. II

UUGETAM ve TWI- Turkey (The Welding Institute, İngiltere)’nin, uluslararası eğitim projesi düzenlen-mesi konusuyla ilgili yaptıkları görüşmelerin netice-sinde, UGETAM ve TWI’ın ortaklaşa işbirliği yapması hususu ile ilgili taraflarca anlaşmaya varılmıştır.

Bu anlaşma çerçevesinde, “Boru Hatlarında Dış ve İç Korozyonun Doğrudan Değerlendirilmesi” ko-nusunda, İstanbul-Kurtköy UGETAM Eğitim Tesisle-rinde, TWI, GTI (Gas Technologies Institute, ABD) ve UGETAM işbirliği ile ABD, İngiltere, İran, Türkiye’den birçok kursiyerin katılacağı ilk eğitim organizasyonu, İngilizce olarak, 9-18 Mayıs 2011 tarihleri arasında, UGETAM Kurtköy tesislerinde gerçekleştirilmiştir.

UGETAM ve TWI’ın yapmış olduğu dev eğitim iş birliği kapsamında, Temmuz ayında yapılaması planlanan; Cathodic Protection (Katodik Koruma), Ekim ayında yapılması planlanan; ASNT Level III Ref-resher Courses (ASNT Seviye III Hazırlık Kursları) ve Aralık ayında yapılması planlanan; Welding Inspec-tor- CSWIP 3.1 (CSWIP 3.1 Kaynak İnspektörlüğü) ko-nularını içeren eğitim programı tüm hızıyla devam edecektir.

SPOT HABER

Page 23: YILDIZLAR / NISAN 2011
Page 24: YILDIZLAR / NISAN 2011

22 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

YILDIZ-SEM Müdürü Hakan Karataş: EĞİTİMLERİMİZİ TÜM TÜRKİYE’YE

YAYMAK İSTİYORUZ Eğitim yaşamla sınırlıdır. Yıldız-Sem yaşama hazırlıyor.

söyleşi, NURAY AYDIN

sunda kamu, özel sektör ve uluslararası kuruluşlara ve kişilere ihtiyaç duydukları alanlarda araştırmalar yapar, danışmanlık hizmetleri verir, çeşitli alanlarda eğitim programları planlar, ulusal ve uluslararası dü-zeyde kurslar, seminerler, konferanslar düzenler. He-defimiz, Üniversitemizin kamu kuruluşları, özel sek-tör ve uluslararası kuruluşlarla işbirliğini geliştirmek, Türk sanayisine ve ülke kalkınmasına hizmet etmek ve bu hizmeti uluslararası bir boyuta ulaştırmaktır.

Kaç kişilik bir ekibiniz var? YILDIZ-SEM bünyesinde tam zamanlı olarak çalışan 12 kişilik personel bulunmaktadır. Bunların dışında

YYTÜ’nün dışarıya dönük, dinamik ve gelişmeye en açık birimlerinden olan YILDIZ-SEM’in Müdürü Hakan Karataş’la bir söyleşi gerçekleştirdik. Programlar, eği-timler ve projeler merkezi gibi çalışan YILDIZ-SEM’e dair birçok bilgiye ulaştık…

YILDIZ-SEM’i bizlere anlatır mısınız? Ne zaman kuruldu ve çalışmalarınız nelerdir?1997 yılında kurulan Yıldız Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (YILDIZ-SEM)’nin kuruluş amacı, üretim faktörlerinin en değerlisi olan insan kaynağını eğitmek, geliştirmeye yönelik faaliyetlerde bulunmak ve projeler üretmektir. YILDIZ-SEM amaçları doğrultu-

Page 25: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 23NİSAN / 11

> YILDIZ-SEM yeni binasına Şubat ayında taşındı

Yabancı Diller, Bilgi Teknolojileri, Sertifika ve Uzak-tan Eğitim programlarından sorumlu koordinatörler ve çözüm ortaklarımız Merkezimize katkıda bulun-maktadır.

Özellikle hangi alanlarda sertifika programları düzenliyorsunuz? Ön plana çıkanlar hangileri?YILDIZ-SEM bünyesinde düzenlenen eğitim program-ları iki farklı şekilde sınıflanabilir. İlk olarak, program-ları eğitim alanlarına göre sınıfladığımızda; yabancı dil programları, bilgisayar ve teknik programlar, ik-tisadi ve idari sertifika programları, uzaktan eğitim programları, kültür, sanat ve spor programları olmak üzere beş farklı grupta toplayabiliriz. Programları eği-tim amaçlarına ve hedef kitlelerine göre sınıflandır-dığımızda ise kişisel, kurumsal ve meslek edindirme programları olmak üzere üç grupta tanımlayabiliriz. Merkezimizde ayrıca yurtdışı eğitim danışmanlığı hizmeti de verilmektedir. Sertifika programlarımız özellikle iktisat-işletme, bilgi teknolojileri ve uzaktan eğitim alanlarında yoğunlaşmaktadır.

Programlarınızı hangi aralıklarla düzenleniyorsunuz?YILDIZ-SEM akademik yıl süresince eğitimlerini sür-dürmektedir. Eylül ayında başlayan eğitim program-larımız Haziran ayına kadar sürmekte. Yaz dönemin-de ise yoğunlaştırılmış eğitim programları ve yaz okulları ile eğitim hizmetimiz devam etmektedir.

En çok ilgi gören programlar hangileri?Yabancı dil, bilgi teknolojileri ve sertifika program-larımız çok büyük ilgi görmektedir. Son dönemlerde Dijital Pazarlama, Proje Yönetimi, İnsan Kaynakları Yönetimi ve Mortgage Brokerlığı sertifika programla-rımıza talep gittikçe artmaktadır. Kişisel eğitimlerin dışında sertifika programlarımıza ilişkin kurumsal eğitim talepleri de yüksek orandadır.

Katılımcılardan aldığınız geri dönüşler ne yönde?Eğitim programlarımızın kalitesine ilişkin en büyük güvencemiz, Üniversitemizin alanlarında uzman de-ğerli öğretim üyeleridir. Katılımcılardan aldığımız dö-nüşler çok olumludur. Eğitim programlarımıza kayıt yaptıran öğrencilerimizin büyük bir çoğunluğu tavsi-ye üzerine gelmektedir. 2009 yılında 29 olan program sayımızın 2010 yılında 125’e ulaşması ve 2009 yılın-da 650 olan öğrenci sayımızın 2010 yılında yaklaşık 2500’e ulaşması bu güvenin ve kalitenin en büyük göstergeleridir.

Yeni açacağınız programlar var mı?2011 yılında iddialı olduğumuz en önemli projemiz uzaktan eğitim programlarımızdır. Özellikle bilgi teknolojileri ve sertifika programlarımızı uzaktan

eğitim platformuna taşıyarak kişilere zamandan ve mekândan bağımsız olarak, farklı eğitim alternatif-leri sunmak ve eğitimlerimizi tüm Türkiye’ye yay-mak istiyoruz.

2011, Üniversitemizin aynı zamanda 100. yılı. Bu seneye özel aktiviteler düzenleyecek misiniz?2011 yılı gerçekten Üniversitemiz için çok önemli bir yıl olacak. Ancak biz klasik 100. Yıl algısının dışına çı-karak yüzyılın bitişini değil yeni bir yüzyılın başlan-gıcını kutlamak istiyoruz. Bu bağlamda, düzenleye-ceğimiz yüzlerce projenin büyük bir çoğunluğu yeni üniversite anlayışımızı ortaya koyacağımız geleceği-mize ilişkin projeler olacaktır. Bu vesile ile bilim, eği-tim, araştırma, kültür, sosyal sorumluluk alanlarında yapacağımız çalışmalarla insanların zihninde ve yü-reğinde kalıcı projeler üretmeyi ve 100. Yılımızda, an-lamına değer katabilmek için önemli sosyal sorumlu-luk projelerine imza atmayı planlamaktayız. II

Page 26: YILDIZLAR / NISAN 2011

24 Yıldızlar NİSAN / 11

AKTİVİTE

100. YILIN EN RAHATLATICI PROJESİ:

HOBİ BAHÇELERİToprakla uğraşan Yıldızlılar stresten arınacak.

haber, FATİH ATLAS

Page 27: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 25NİSAN / 11

YYıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Yerleşkesinde hayata geçirilen Hobi Bahçeleri projesiyle akademik ve idari personel artık domates, biber ve patlıcan yetiştirebilecek. Proje uygulaması Peyzaj Mimarı Tü-lay Tozar Doktu tarafından yürütülen çalışmanın ilk aşaması tamamlandı. 6’şar metrekarelik bahçelerde kullanılan malzemeler kulübelerde bırakılabilecek.

Hobi bahçeleri sahipleri tarafından memnuniyet-le karşılanan uygulamada, öğrenciler de unutulma-dı. İlk olarak Kulüpler Birliği’ne verilen bahçeler daha sonra öğrencilere açılacak.

Rektör Prof. Dr. İsmail Yüksek hobi bahçelerinin, çalışanların streslerini atmaları için yapıldığını, in-sanların ellerinin toprağa değmesinin daha verimli olmalarını sağlayacağını söyledi. Üniversitede bulu-nan akademik ve idari personelden gelen talep doğ-rultusunda yeni alanların da hobi bahçesine dönüş-türülebileceğini sözlerine ekleyen Yüksek, Esenler ve Güngören bölgelerinde yaşayan vatandaşların da ilerleyen dönemlerde bu hizmetten yararlanabilece-ğini belirtti.

Hobi bahçelerinde kullanılan tarım aletleri, su ve tohumlar Rektörlük tarafından karşılanacak. Bahçe sahiplerine verilen tohumlar arasında, domates, biber, soğan, sarımsak, altın çilek gibi ürünler bulu-nuyor.

Davutpaşa Yerleşkesi yeşilleniyorYıldız Teknik Üniversitesi 100. Yılında akademik ve idari personel başta olmak üzere öğrencilerin do-ğum günlerinde fidan dikimine başlamıştı. Davut-paşa Yerleşkesinde meyve bahçeleri çalışması da devam ediyor. Kiraz, böğürtlen, Çilek, Elma ve Kayısı ağaçlarının ekimlerinin yüzüncü yıl bitmeden son-landırılması planlanıyor. II

Page 28: YILDIZLAR / NISAN 2011

26 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

YILDIZ’LI BİLİM İNSANLARI DÜNYAYI DEĞİŞTİRİYORYTÜ Kimya Bölümü Öğretim Üyelerinden

Prof. Dr. Nüket Öcal’ın yaptığı ilaç sentezleme çalışması Tüberküloza kesin çözüm oldu.

söyleşi, FATİH ATLAS

26 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar 27NİSAN / 11

Page 29: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 27NİSAN / 11

YYıldız Teknik Üniversitesi Kimya Bölümü Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Nüket Öcal yaptığı ilaç sentez-leme çalışmasıyla pek çok insanın derdine deva ola-cak. Yaptıkları çalışmayla Tüberküloza kesin çözüm bulan Hocamız yönetimindeki ekip, Parkinson, Alz-heimer ve Şizofreni gibi tedavisi zor olan hastalıklara çözüm arıyor.

Prof. Dr. Nüket Öcal yönetiminde devam eden çalış-ma, Doç. Dr. Çiğdem Yolaçan, Doktora Öğrencisi İrem Kulu ve Yüksek Lisans Öğrencisi Aslı Köprüceli’nin yo-ğun çalışmalarıyla 2012 yılında tamamlanacak. Yıldız Teknik Üniversitesi’nin 100. Yılını kutladığı 2011 yılı-nın aynı zamanda Dünya Kimya Yılı olması çalışma-nın önemini artırıyor.

İstanbul Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölü-münden mezun olan Nüket Öcal, Doktora çalışması-nı Amerika San Fancisco State ve Almanya Clausthal Technical Üniversitelerinde tamamladı. Yıldız’da 24. Yılını dolduran hocamızla yaptığımız söyleşide pek çok yeni şey öğrendik.

Hocam yaptığınız çalışmaya nasıl başladınız?2002 yılında Almanya’da çalışmalarımı yürütüyor-dum. Eski hocam beni ziyaret etti. Uluslararası bir ilaç sentezleme projesinde çalışma teklifinde bu-lundu. Ön inceleme yaptıktan sonra bu çalışmayı yürütmeyi kabul ettim. Ecuadorian isimli Ekvator bölgesine özgü bir kurbağada bulunan zehirden ilaç sentezi yapmaya çalışılıyordu. Bizden önce bu mad-de üzerinde çeşitli çalışmalar yapılmıştı. Türkiye’ye döndüğümde TÜBİTAK’la görüştük. Türkiye’de ya-pılan çalışmalar TÜBİTAK tarafından desteklenirken bizim çalışmamız uluslararası bir çalışma olduğu için desteklendi. Gerekli izinleri aldıktan sonra ekibimle çalışmaya başladım.

Çalışmanız hangi hastalıklara derman olacak?Üzerinde çalıştığımız madde sinir sistemi hastalıkları üzerinde etkili. Özellikle Parkinson, Alzheimer ve Şi-zofreni gibi rahatsızlıklarda etkin olacağı öngörülü-yor. Şu ana kadar yapılan testlerde olumlu sonuçlar elde ettik. Bizim üzerinde çalıştığımız madde Epibok-sidin, Epibatidin maddesinin türevi. Epiboksidin mad-desi daha az toksik ama daha aktif. Bu konu üzerinde yaptığımız çalışmalarda elde ettiğimiz 11 maddeyi Amerika’da bulunan Ulusal Sağlık Merkezi’ne gön-derdik. Bu maddelerden birisi Tüberküloz hastalığına kesin çözüm oldu.

Neden Amerika’yla çalışıyorsunuz?Bu çalışmaya başladığımızda Türkiye’de bulunan üniversitelerle irtibat kurduk. Çalışmadan bahsetti-ğimizde bu konuda bize yardımcı olamayacaklarını,

26 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar 27NİSAN / 11

Page 30: YILDIZLAR / NISAN 2011

28 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

>> Çalışmalarımızı insanlara faydalı olmak için yapıyoruz. Bunu yaparken başka canlılara zarar vermemek bilim insanı olarak üzerimize düşen görevdir. Bizim kurbağayla bir işimiz yok. Epibatidin isimli maddeyi ve türevlerini sentetik olarak üretiyoruz.

teknik ekipmanlarının bu araştırmayı yürütmede ye-tersiz olduğunu belirttiler. Bu çalışmayı yürütebilmek için Amerika’da bulunan Ulusal Sağlık Merkeziyle bir anlaşma imzaladık. İlaç üretimi çok zor ve uzun süreli çalışmalar gerektirir. Bizim yaptığımız bu çalışmayı bir sonraki aşamaya onlar taşıyor. İlaç üretiminde aşamalar vardır. Birinci aşamada elde edilen madde-lerin toksik olup olmadığı belirlenir. İkinci aşamada aktif olup olmadıkları, üçüncü aşamada hayvanlar üzerinde yapılan deneyler, son aşamada insanlar üzerinde yapılan testlerle yan etkilerinin olup olma-dığı incelenir. Hayvanlar üzerinde deneyler devam ediyor. Elde edilen sonuçlar çalışmamızın başarılı olduğunu gösteriyor. Bir sonraki aşamada insanlar üzerinde deneyler yapılacak. Elbette bizim ülkemizde bu deneyleri yapmak mümkün değil.

Geçtiğimiz aylarda yaptığınız çalışma medyada oldukça geniş yer buldu. Geri dönüşler nasıl oldu?TÜBİTAK araştırmaları üzerinde inceleme yapan bir muhabire bizim çalışmamız önerilmiş. Uluslararası bir çalışma olması, gündemde olan hastalıklara çözüm olacak olması muhabirin dikkatini çekmiş. Bizimle irtibata geçti. TÜBİTAK’la konuşup izin aldıktan sonra haberin yayınlanmasına izin verdik. Çünkü çalışmamız henüz bitmemişti. İnsanlara boş yere ümit vermek istemedik. Biz her ne kadar bu

Page 31: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 29NİSAN / 11

RÖPORTAJ>> İlaç sentezleme çalışması, pek çok insanın derdine deva olacak. Özellikle Parkinson, Alzheimer ve Şizofreni gibi rahatsızlıklarda etkin olacağı öngörülüyor.

kaygıları güdüyor olsak da muhabir arkadaş buna özen göstermedi. Bu haber yayınlandıktan sonra telefonlarımız susmadı. Yakınları hasta olan insanlar bizden yardım istemeye başladılar. Biz ortada bir yanlış anlaşılma olduğunu söyledik. Henüz çalışmamızda kesin sonuçlar elde etmedik. Ama bu sonuçları elde etmeye oldukça yakınız. Gerekli testler yapıldıktan sonra bu ilaca ulaşabileceklerini ifade ettik. Elbette bu durum bizi üzdü.

Çalışmanızı desteklemek için arayanlar oldu mu?Ne yazık ki desteklemek için arayan firma olduğunu söyleyemem. Atabaylar’dan aradılar. Orada çalışan arkadaşım görmüş haberi. Bizim laboratuarlarımızı kullanabilirsiniz dedi. Ama o imkânlar zaten şu an elimizde var. Bize artı bir değer sağlamıyor. TÜBİTAK istememiş olsaydı, haberi şimdi yaptırmazdık.

Haberi okuyanlarda yaptığınız çalışmada kurbağaları kullandığınız yönünde bir algı oluştuğunu düşünüyorum. Bu konuya ilişkin düşünceleriniz nelerdir? Evet, ne yazık ki böyle bir algı oluştu. Hatta öğrencile-rimizden neden Davutpaşa kurbağalarını kullanma-dığımız yönünde esprili geri dönüşler aldık. Kurbağa üzerinde çalışmalara başlayan Bilim İnsanı Dali, 1992 yılında çalışmalar yürütüyor. Epibatidin maddesini

800 kurbağa biçtikten sonra sentezliyor. Morfinden çok daha etkin bir ağrı kesici olmasının yanında sinir sistemi hastalıklarında olumlu sonuçlar alınıyor. An-cak bu maddenin toksik oranı çok yüksek çıkıyor. Bu çalışmaları geliştirmek için Epibatidin maddesi sen-tetik olarak yeniden üretiliyor. Yani madde ilk olarak bir kurbağa üzerinde bulundu. Ama sonrasında kur-bağa kullanılmadı. Bizimde kurbağayla bir işimiz yok. Bu maddeyi ve türevlerini sentetik olarak üretiyoruz.

Kullandığımız ilaçların ne kadarı zehirlerle yapılan çalışmalar sonucunda ortaya çıkıyor?Çeşitli hayvanlarda bulunan zehirler üzerinde pek çok çalışmalar yapılıyor. Aslında her kimyasal mad-de zehirlidir. Dozajını ayarlamadığınız sürece tabi ki. Epibatidin maddesi de kurbağanın derisi üzerinde bulunan zehir incelenerek oluşturulmuş. Bu madde-leri sentetik olarak üretmediğiniz takdirde çalışmala-rınızı devam ettiremezsiniz. Örneğin Epibatidin mad-desini kurbağalardan alıyor olsaydık bu hayvanların neslini tüketebilirdik. Yapmış olduğumuz çalışmaları insanlara faydalı olmak için yapıyoruz. Bunu yapar-ken başka canlılara zarar vermemek bilim insanı ola-rak üzerimize düşen görevdir.

Yaptığınız çalışma gizli mi?Çok gizli olması gerekmiyor. Bu çalışmayı sonlandır-dıktan sonra tüm verileri yayınlayacağız. Bizim yaptı-

Page 32: YILDIZLAR / NISAN 2011

30 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJğımız çalışmayı okuyan tıpçılar ya da bilim adamları bu yayınları okuyup kendi çalışmalarında kullanacak-lar. Erzurum’da önümüzdeki aylarda Kimya Kongresi düzenlenecek. Çalışmamızı burada katılımcılara anla-tacağız. İngiltere’de düzenlenecek bir kongreye Dok-tora Öğrencim sunum yapmaya gidecek. Önemli olan bu çalışmaları yayın halinde sunabiliyor olmanız.

2011 yılı dünyada kimya yılı olarak kutlanıyor. Bu yıl Yıldız’ın 100. yılını kutluyoruz. Çalışmanızı bu yıl bitirmeniz halinde okulumuza kimya yılında ne gibi katkıları olacak?Aslında çalışmanın üçüncü bir noktası daha var. Be-nim çalışmada kullandığım reaksiyonlar HEX Sentez-leri olarak adlandırılıyor. Geçtiğimiz yıllarda bu yönte-mi kullanan 3 araştırmacı Nobel ödülü aldı. Bu ödüle sahip olan bir yöntemle çalışmalarımı sürdürmek be-nim için ayrı bir anlam ifade ediyor. 2011 yılının Dün-yada Kimya Yılı olarak kutlanması, aynı zamanda oku-lumuzun 100. Yılını kutlaması bizim için çok önemli. Yaptığımız çalışmaya ayrı bir anlam katıyor.

Nobel Ödülü alacak bir çalışmaya imza atmak ister misiniz?Bilim insanlarının önceliği ödüllerden çok insanlara faydalı olacak bilimsel gelişmeler ortaya koymaktır. Daha önce Nobel almış bir çalışma üzerinde çalışma-larımı yürütüyor olmam beni gururlandırdı. Benim amacım ahlaklı bilim insanları yetiştirmek. Biz üze-rimize düşen görevi en iyi şekilde yaptığımız sürece takdir edilmek kendiliğinden geliyor.

Bu çalışmayı bitirdikten sonra ne gibi projeler üzerinde çalışmayı düşünüyorsunuz?Benim çalışmalarım Organik Kimya alanında oldu-ğu için ilaç sentezleme çalışmalarına devam etmeyi düşünüyorum. Biyolojik aktivite üzerinde çok fazla bilgi sahibiyim çünkü yıllardır organik moleküllerle çalışıyorum. Sadece bir konu üzerinde çalışmadım. Amerika’da ve Almanya’da yaptığım çalışmalar ge-niş bir çerçeve içerisindeydi. Hastalıklara karşı etkin organik molekülleri araştırıp çalışmalarımı ona göre yönlendiriyorum. Bir sonraki çalışmam için çok de-taylı bir literatür çalışması yaptım. Onların mümkün olduğu kadar analoglarının yapılmamış olması gere-kiyor. Bizim için orijinal olan yönü bu. Onları saptayıp ilgili bir sentez kuruyorum.

Daha önce yapmış olduğunuz bir çalışmalardan ilaca dönüştürülen maddeler oldu mu?Bulduğum bir madde, Amerikan Ulusal Kanser Araş-tırma Merkezi’nde incelendi ve prostat üzerinde %40 etkili olduğu ortaya çıktı. Ayrıca Tüberküloz üzerinde %100 etkili olan bir madde bulduk. Bizim yapmış ol-

>> Çalışmada kullandığım reaksiyonlar HEX Sentezleri olarak adlandırılıyor. Geçtiğimiz yıllarda bu yöntemi kullanan 3 araştırmacı

Nobel ödülü aldı.

Page 33: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 31NİSAN / 11

duğumuz çalışmalar uluslararası düzeyde yayınlanı-yor. Bu yayınları okuyan tıpçılar ve farmakologlar bu maddeleri geliştirip ilaç üretebiliyor. Bizim görevimiz aktif olduğunu belirlediğimiz maddeleri belirleyip, onları sentezledikten sonra dünya literatürüne sun-mak. İlaç oluşumunda ilk adımı Kimyacılar atar. Son-raki aşama diğer bilim dallarının işidir.

Çalışmalarınızı yaparken karşılaştığınız zorluklar nelerdir?Şu an bir 50D problemimiz var. Çok iyi asistanlarımız var. Ancak kaybetmek üzereyiz. Doktoraları bittiğin-de sözleşmeleri de son buluyor. Bu konuda bir şeyler yapılmasını gerçekten isteriz. Bununla birlikte çalış-ma alanı ve aletlerle ilgili sıkıntılarımız oluyor. Örne-ğin deney yapmak için bazı aletlere ihtiyacımız var. Bu aletler henüz okulumuzda bulunmadığı için test-ler için başka okullara ya da yurtdışına gönderiyoruz çalışmalarımızı. Bu durum bizi yavaşlatıyor. Buna ek olarak proje bütçesinden hizmet alımı için para ak-tarmamız gerekiyor. Bu ekipman bizim okulumuzda olsaydı bütçemizi çalışmalarımızı geliştirmeye yön-lendirebilirdik. Örneğin İstanbul Üniversitesi Merkez Laboratuarında 7 Bin TL paramız var. Testler için kul-lanıyoruz. Maddeyi orda incelemeye gönderdiğimiz-de sonuçları almamız birkaç hafta alıyor. Yurtdışına gönderdiğimizde bu süre daha da uzuyor.

Önümüzdeki aylarda Davutpaşa Kampüsü’ne Merkez Laboratuar kurulacak. Bu oluşumla ilgili beklentileriniz nelerdir?Çalışmalarımızı hızlandıracak ekipmanların olma-

sı elbette öncelikli beklentimiz. Örneğin okulumuz ENAMAR cihazı almıştı. Bu cihazın kullanımıy-la ilgili eğitim için asistanlarımı Erzurum Atatürk Üniversitesi’ne gönderdim. Öğrencilerim döndük-lerinde çok üzgündüler. Bizim 1 haftada yaptığımız çalışmayı onlardaki ekipmanlarla 5-10 dakikada yap-mak mümkün. İstanbul’daki okullara yeterince ya-tırım yapılmıyor. Bu bölgede bulunan okullarda her cihazın olduğu yönünde bir düşünce var. Bu nedenle yatırımlar çoğunlukla Doğu bölgelerine kaydırılıyor. Okul yönetimimizin kuracağı laboratuarda biz kim-yacıların ihtiyaçlarını da göz önünde bulunduracağı-nı düşünüyorum.

İleri Teknoloji cihazların olması elbette avantaj olarak kabul edilir. Ancak işi en temelinden öğrenmek için hali hazırdaki sistemleri kullanmak okulumuzda yetişen bilim insanları için bir artı değer olmaz mı?Elbette asistanlarımız ve öğrencilerimiz yaptıkları çalışmaları en temelinden öğrenmeli. Biz bu tip bir eğitim sistemi uyguluyoruz. Ancak bazı durumlar-da yaptığınız çalışmayı değerlendirmek için zama-nı daha iktisatlı kullanmanız gerekiyor. Örneğin bir maddeyi en saf hale getirmek için biz günlerce uğra-şırken başka yerlerde 5-10 dakika yeterli oluyor. Test-lerinizi yapıp bir sonraki aşamaya geçebiliyorsunuz. Bu süreç zarfında beklemenize gerek kalmıyor. Hiz-met alımı yaptığınız paranız sizde kalıyor. Diğer ihti-yaçlarınızda kullanabiliyorsunuz. Okulumuzda güzel çalışmalar sürdürülüyor. Biz Kimyacıların ihtiyaçları-nın da karşılanacağına inancımız tam. II

Page 34: YILDIZLAR / NISAN 2011

SOSYAL SORUMLULUK

BU KAN SENİ UNUTUR MU?

YTÜ, Türk Kızılayı ve Metro Turizm işbirliğiyle hayata geçirilen “250 Bin Şehidimizin Anısına

250 Bin Cana Hayat Verin” Kan Bağışı Kampanyası Çanakkale’de başladı.

haber, MUHAMMED ATİLLA SEVİM / fotoğraflar, FATİH ATLAS

Page 35: YILDIZLAR / NISAN 2011
Page 36: YILDIZLAR / NISAN 2011

34 Yıldızlar NİSAN / 11

SOSYAL SORUMLULUK

Erdoğan’a, “250 Bin Şehidimizin Anısına 250 Bin Cana Hayat Verin” kampanyası hakkında bilgi ver-dikten sonra ziyaretin anısına, üzerinde Türk bayrağı ve Mehmetçik figürü bulunan Şehitler Abidesi make-tini hediye etti. Türk Kızılayı Gençlik Kolları üyeleri de Başbakan Erdoğan’a 81 ilden getirdikleri toprağı tes-lim etti. Gönüllü vatandaşlarımız, Çanakkale Stadyu-mu ve Eceabat’taki tören alanında kurulan özel ça-dırlarda Türk Kızılayı’na kan bağışında bulundu.

YYıldız Teknik Üniversitesi, 100. Yılın dev projesine Türk Kızılayı ve Metro Turizm’le birlikte 17 -18 Mart 2011 tarihinde başladı. 17 Mart 2011’de Türkiye’nin 81 ilin-den 1000 üniversite öğrencisi Çanakkale’de toplandı. Kızılay Gençlik Kolları’nın organize ettiği kampanya, ülkemizin ihtiyacı olan 2 milyon ünite kanı toplama-yı hedefliyor. Çanakkale Savaşında kaybettiğimiz 250 bin şehidin anısına Çanakkale’de başlatılan projenin 2012 yılında tamamlanacağı belirtildi.

Kızılay’a Üye OlunÜlke genelinde kan bağışı seferberliğini başlatan projenin açılış töreninde söz alan Rektör Prof. Dr. İs-mail Yüksek konuşmasında Türk Kızılayı’ına teşekkür etti. 100. Yıl kutlamaları kapsamında gerçekleştirilen sosyal sorumluluk projelerinden birisi olan Kan Ba-ğışı Kampanyası’nın önemine dikkat çeken Yüksek, gençlerden Kızılay Gençlik Kollarına üye olmalarını ve yapılan çalışmaları desteklemelerini istedi. Kan ihtiyacının ülkemizde her zaman var olduğunu ve insanlarımızın bu konu hakkında bilgilendirilmesi gerektiğini vurgulayan Yüksek, Yıldız Teknik Üniver-sitesi olarak bu yolda atılan adımları destekleyecek-lerini belirtti.

Türk Kızılayı Genel Başkanı Tekin Küçükali, ülkemi-zin kan ihtiyacını karşılama yolunda önemli bir adım olan ‘250 Bin Şehidimizin Anısına 250 Bin Cana Ha-yat Verin’ isimli projenin önemine vurgu yaptı. Türk Kızılayı’nın genç ruhunu koruduğunu ve gençlerle böyle bir proje yapmanın mutluluk verici olduğunu dile getiren Küçükali, projeye destek olanlara teşek-kür etti.

Gecede İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Meh-ter Takımı katılan herkesi coştururken, Hilal-i Ahmer (Türk Kızılayı)’in Çanakkale Savaşındaki hizmetlerini ve mücadelesini konu alan belgesel film ve Çanak-kale 18 Mart Üniversitesi Tiyatro Grubu’nun oyunu izleyicilere duygulu anlar yaşattı.

Metro Turizm desteğiyle 81 ilden gelen 1000 Kızılay gönüllüsü Gelibolu Yarımadası’nda kurulan Kızılay çadırlarında konakladı. Alanda bulunan Türk Kızılayı Seyyar Mutfak ve İkram Araçları ile de genç gönüllüle-rin yiyecek ve içecek ihtiyaçları karşılandı.

Başbakan kampanya hakkında bilgi aldı18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi ve Şehitleri Anma Günü dolayısıyla Çanakkale 18 Mart Stadı ve şehit-likteki törenlere katılan Başbakan Recep Tayyip Erdo-ğan Türk Kızılayı’nın kan alma çadırını da ziyaret etti. Türk Kızılayı Genel Başkanı Tekin Küçükali Başbakan

Page 37: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 35NİSAN / 11

Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?En kesif orduların yükleniyor dördü beşi.-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya-Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!Nerde-gösterdiği vahşetle ‘bu: bir Avrupalı’Dedirir-Yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!Eski Dünyâ, yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,Kaynıyor kum gibi, mahşer mi, hakikat mahşer.Yedi iklimi cihânın duruyor karşında,Avusturalya’yla beraber bakıyorsun: Kanada!Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk:Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...Hani, tâuna da züldür bu rezil istilâ!Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asil,Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyle, sefil,Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına;Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.Sonra mel’undaki tahribe müvekkel esbâb,Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb.

Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı;Beriden zelzeleler kaldırıyor a’mâkı;Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,

Atılan her lağamın yaktığı: Yüzlerce adam.Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer;O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,Boşanır sırtlara vâdilere, sağnak sağnak.Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller,Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller.Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,Sürü halinde gezerken sayısız teyyâre.Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;Alınır kal’â mı göğsündeki kat kat iman?Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrına râm?Çünkü te’sis-i İlahi o metin istihkâm.

Sarılır, indirilir mevki-i müstahkemler,Beşerin azmini tevkif edemez sun’-i beşer;Bu göğüslerse Hudâ’nın ebedi serhaddi;‘O benim sun’-i bedi’im, onu çiğnetme’ dedi.Asım’ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek:İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek.Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar,Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...Bedr’in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.

ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNESana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?‘Gömelim gel seni tarihe’ desem, sığmazsın.Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.‘Bu, taşındır’ diyerek Kâ’be’yi diksem başına;Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ namıyle,Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle;Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,Yedi kandilli Süreyyâ’yı uzatsam oradan;Sen bu âvizenin altında, bürünmüş kanına,Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...Yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin’i,Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...Sen ki, İslam’ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın;Sen ki, a’sâra gömülsen taşacaksın...Heyhât,Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,Sana âğûşunu açmış duruyor Peygamber. II

Mehmet Akif Ersoy

Page 38: YILDIZLAR / NISAN 2011

36 Yıldızlar NİSAN / 11

Yıldız Teknik Üniversitesi ve Enerji A.Ş tarafından 4 Nisan 2011’de “Hibrit ve

Elektrikli Araçlar Çalıştayı” düzenlendi.haber, FATİH ATLAS / fotoğraflar, MİNE ATACAN

ELEKTRİKLİ ARAÇ DEVRİMİ YILDIZ’DA KONUŞULDU

ETKİNLİK

Page 39: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 37NİSAN / 11

Page 40: YILDIZLAR / NISAN 2011

38 Yıldızlar NİSAN / 11

YETKİNLİK

YTÜ ve İstanbul Enerji A.Ş. işbirliğiyle elektrikli araç-lar için altyapı çalışmaları başladı. İstanbul’un elekt-rik altyapısını bozmayacak şekilde düzenlemenin planlandığı çalışma, BEDAŞ ve AYEDAŞ’la ortaklaşa yürütülecek. Bu bağlamda elektrikli araç şarj altyapı-sı çalışmaları için ilk adım olan protokol Yıldız Teknik Üniversitesi’yle İstanbul Enerji A.Ş. arasında 7 Mart 2011 tarihinde imzalandı. Protokol doğrultusunda İBB İSPARK otoparkları başta olmak üzere bütün otopark-lar, elektrikli araçlar için şarj dolum merkezi olacak.

Elektrikli araçların geleceği Yıldız’da konuşulduYıldız Teknik Üniversitesi ve Enerji A.Ş tarafından 4 Nisan 2011’de Hibrit ve Elektrikli Araçlar Çalıştayı dü-zenlendi. Etkinlikte birçok üniversiteden katılan aka-demisyenlerin yanısıra TÜBİTAK, Renault, Ford, Tofaş, Siemens, İnci Akü, Yiğit Akü gibi birçok firmanın yö-neticileri yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Etkinliğin birinci bölümünde araç teknolojileri, daha sonraki bölümlerinde ise batarya ile altyapı ve şebeke teknolojileri gündem konusuydu.

Elektrik Elektronik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Galip Cansever açılış konuşmasında, üniversitelerin görev-lerinden birinin, toplum refahının geliştirilmesinde bilimsel ve teknolojik çalışmalarla öncülük etmek ol-duğunu söyledi. Sanayi-üniversite işbirliğiyle bu bilgi birikiminin oluşturulabileceğini ifade eden Cansever, fosil yakıtlarla çalışan arabaların çevreye verdiği za-rarların, insanları alternatif arayışlara yönelttiğini söyledi. Gelişmekte olan hibrit ve elektrikli araç tek-nolojisinin ülkemizde taksi ve otobüslerden başlana-rak yaygınlaşacağını belirten Prof. Dr. Galip Cansever, katılımcılara ve çalıştayın düzenlenmesinde katkı sağlayanlara teşekkür etti.

Davutpaşa’ya enerji üssü kurulacak YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, Davutpaşa Kampüsü’nü enerji alanında AR-GE çalışmalarının yapıldığı bir üsse dönüştürmeyi planladıklarını söy-ledi. Yüksek, fosil yakıtların tükenmeye başlaması ve çevreye verdikleri zararın ciddi boyutlara ulaşması nedeniyle, günümüz otomotiv sektörünün hibrit ve elektrikli otomobil üretimine yöneldiğini belirtti. Ya-pılan bu çalıştayın elektrikli araçların yaygınlaşması sürecinde çok önemli olduğunu dile getiren Yüksek, Davutpaşa Kampüsü’nde bulunan Teknopark’ta 3000 metrekarelik alanı enerji çalışmalarına ayırdık-larını ifade etti. Çalıştaya katılan firmalara seslenen Yüksek, enerji alanında Ar-Ge çalışmaları yürütmek isteyenlere kapılarının her zaman açık olduğunu söz-lerine ekledi.

> Elektrik Elektronik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Galip Cansever, İspark Genel Müdürü Kadir Gurbetçi, YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek

Page 41: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 39NİSAN / 11

* 45 dakikada şarjTofaş’ın elektrikli araçlar ile birlikte yaptığı açıklamada Temmuz 2010’da ilk prototipi yapılan elektrikli Doblo şöyle anlatıldı: “Doblo’nun maksimum hızı 110 km ile sınırlandırılmıştır. Aracın performanslı hızlanma süreleri bulunuyor. Menzili şu anda 150 km ve bunun üzerine çıkmak için çalışmalar devam ediyor. Araçta şu anda 21 kWh’lik bir batarya kullanılıyor. Araçta kullanılan önemli bileşenler arasında batarya, elektrikli araç kontrol ünitesi ve yazılımı, vites kontrol ünitesi bulunuyor. Normal şarj ile 7 saatte şarj olabilen Doblo, Avrupa ve Kuzey Amerika normlarına uygun. Hızlı şarj istasyonlarında 45 dakikada dolum yapılabiliyor.”

>> Rektör Prof. Dr. İsmail Yüksek: Davutpaşa Yerleşkesinde bulunan Teknopark’ta 3.000 metrekarelik alanı enerji çalışmalarına ayırdık. Enerji alanında AR-GE çalışmaları yürütmek isteyenlere kapılarımız her zaman açık.Şarj istasyonları trafiğe göre belirlenecekİstanbul Enerji AŞ’den Ahmet Kerim Nalbant; hibrit ve elektrikli araçların kullanımına yönelik somut pro-jelerin başladığına yönelik açıklamalarda bulunarak şunları söyledi: “Elektrikli araçların kullanılabilirliğini ortaya koyan yeni şarj istasyonlarının kurulumu de-vam ediyor. Bu kurulumlarımızın iki amacı var; tek-nolojinin artık kullanıldığının görülmesini sağlamak ve farklı teknik özellikleri, farklı sistemler arasındaki entegrasyonu test etmek ve coğrafi konumlarını işa-retlemek. Şu anda Bostancı ve Cihangir otoparkların-da şarj ünitesi var. Bundan sonra hangi bölgelerde şarj altyapısı olacağını herkes merak ediyor. Kadıköy – İSTOÇ otoparkında da yakın bir zamanda şarj istas-yonu kurulacak. Bunların dışında ilk etapta Çamlıca, Dragos, Avcılar ve Kasımpaşa sosyal tesislerinde şarj istasyonları kurulumları yapacağız.”

Nalbant konuşmasında, İstanbul AŞ’nin elektrikli araç üretimi yapan tüm firmalarla ortak projeler geliş-tirmeye açık olduğunu da vurguladı. Trafik yoğunlu-ğu haritaları üzerinden şarj noktalarının gözlemlene-bileceğini, böylece hangi şarj ünitesinde yoğunluğun olup olmadığının cep telefonlarından da takip edile-bilir hale geleceğini, ayrıca akaryakıt alımında olduğu

gibi kullanıcıların nakit veya kredi kartı uygulaması ile enerji satın alabileceğini sözlerine ekledi.

Elektrikli araçların yıldızı parlayacakYTÜ Elektrik Müh. Bölümü Öğretim Üyesi Doç Dr. Erkan Meşe, Hibrit ve Elektrikli araçların dünya üze-rindeki gelişim süreci ve bu alanda çalışma yapıla-bilecek konulardan bahsetti. Meşe, yüksek moment yoğunluklu elektrik motor tasarımı, ucuz mıknatıs ile elektrik motor tasarımı ve elektrikli motorların çoklu fiziksel sistemleri üzerinde araştırma yapmanın öne-mini vurguladı. Bunun yanında Sanayi ve Üniversite ortak çalışma fırsatlarından faydalanarak Türkiye’de ürün geliştirme potansiyeli üzerinde duran Meşe, girişimciler için elektrik makine ve güç elektroniği konularında bazı fırsatlara değindi ve Yıldız Elektrik Mühendisliği bölümünün yenilik oluşturmaya ve ta-kibine devam ettiğini sözlerine ekledi.

Toplu taşımada hibrit otobüslerGebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nden Yrd. Doç Dr. Abdulkadir Balıkçı, konuşmasında toplu taşıma araç-larında hibrit teknolojisi kullanımına ilişkin çalışma-larını anlattı. UNIDO-ICHET, GYTE, YTÜ, Güleryüz ve İETT ortak olarak yürüttükleri BM destekli hidrojen ile

Page 42: YILDIZLAR / NISAN 2011

40 Yıldızlar NİSAN / 11

çalışan hibrit otobüs projesinin detaylarının anlatıl-dığı konuşmada, şehir içinde insan sağlığı için yeni teknolojinin önemi vurgulandı. Bahsi geçen projede, içten yanmalı ancak yakıt olarak hidrojen kullanılan bir motor, elektrik jeneratörü olarak kullanılacak ve taşıt hareketi için gerekli olan gücü elektrik motorun-dan sağlayacak. Böylelikle fosil yakıt tüketmeyen çev-re dostu bir hibrit otobüs prototipi üretilmiş olacak.

Uzun yol için menzil uzatıcı kullanılacakOtomotiv mühendisliği alanında dünya genelinde fa-aliyet gösteren AVL şirketinin temsilcisi Umut Genç, son geliştirdikleri teknolojik yenilikleri anlattı. Genç, toplantıda özetle şunları ifade etti: “Gelişmiş ülkeler-de büyük şehirlerde insanlar günlük olarak araçlarıy-la 30 ile 50 km arasında seyahat ediyor. İstanbul’da benzer bir şekilde 60 km. kullanılıyor. Fakat daha fazla yolu hibrit araçlarla şu anda katetmek müm-kün değil. Tam elektrikli araçlara geçiş aşamasında, menzil uzatıcı araçlarla bu soruna çözüm oluşturu-yoruz. Menzil uzatıcı kullanarak, 5 bin Euro’dan 13 bin Euro’ya kadar sadece batarya fiyatında kazanım sağlayabiliyoruz. Bataryalı araçlara eklenen içten yanmalı motor veya basit anlamda jeneratör diyebi-leceğimiz bir paket ile şu anda üretimde olan araçları 250-300 km.’ye çıkarabiliyorsunuz. Menzil uzatıcılı elektrikli araçlarda eğer 60 km’lik limiti aşmazsanız, sadece elektrik kullanıyorsunuz. Limiti aşmadığı-nız müddetçe içten yanmalı benzin kutusu devreye girmiyor. Sadece şarjlı bataryadan kullanıyorsunuz. AVL Türkiye olarak bu projenin donanım, yazılım ve elektrik elektroniğine destek veriyoruz. Yakında pi-yasaya çıkacak ve biz tebessümle bunun bir kısmını Türkiye’de yapmıştık diyebileceğiz.”

> Yıldız Teknik Üniversitesiyle İstanbul Enerji A.Ş. arasında 7 Mart tarihinde

imzalanan protokol elektrikli

araçları için şarj istasyonu

sorununa çözüm olacak.

Çevreci çöp kamyonlarıFord Otosan’dan Yasir Dere de Ford’un yeni teknoloji-lerle ürettiği araçlarına örnek olarak hibrit çöp kamyo-nunu gösterdi. AVL Türkiye ile yapılan ortak çalışma-lar Ford Cargo’nun 1826 ve 1832 modelleri üzerinde gerçekleştirilmiş. Dere, fizibilite çalışmaları ve araş-tırmaları sırasında İstanbul’da çöp toplayan araçların süreç çevrimini incelediklerini, birçok çalışma modu-nun birbirini tekrar ettiğini ve çöp sıkıştırma-kaldırma sistemlerinin hem fazla yakıt sarfiyatına neden oldu-ğunu hem de fazla gürültü çıkardığını tespit ettikle-rini söyledi. Ford Cargo, şanzımandan içten yanmalı motor şaftından güç alarak, hareketsiz pozisyonda hidrolikleri besleyen bir üniteye sahip. Aracın şu an-daki en büyük dezavantajı olarak otomatikleştirilmiş şanzımanının bulunmaması gösteriliyor.

* 2011’de 4 modelTürkiye’de üretilmesi planlanan Fluence ZE modelini 2011 yılının ikinci çeyreğinde piyasaya sürmeyi düşünen Renault Dış İlişkiler Departman Müdürü Hakan Tandoğdu, ulaşılabilir fiyatların öncelikli olduğunu söyledi. 2011 yılında 4 yeni modeli satışa sunacaklarını ifade eden Tandoğdu, fiyatların dizel araç fiyatlarına yakın olacağını belirtti. Sunumda, elektrikli araçların avantajları istatistikî rakamlarla anlatıldı.

ETKİNLİK

Page 43: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 41NİSAN / 11

Batarya teknolojisi hız kesmiyorElektrikli araçların yaygınlaşmasındaki en önemli sorunun bataryalar olduğunu anlatan Prof. Dr. Ali Ata, bu konuda acil çözümler üretilmesi gerektiği-ni belirtti. Elektrikli araçların en pahalı malzemesi olan bataryaların gelişen teknoloji ve yapılacak yeni buluşlarla ucuzlayacağı yönünde ortak söylem dile getirildi.

TÜBİTAK, Fatih Üniversitesi, AVL, İnci AKÜ, Yiğit AKÜ gibi batarya teknolojisi üzerinde çalışmalar yü-rüten kurumların katıldığı etkinlikte yeni nesil batar-ya üretiminde devlet teşviklerinin önemi vurgulandı.

Sadece elektrikli araçlar girebilirÇalıştayın son oturumunda altyapı ve şebeke tek-nolojileri konuşuldu. Doç. Dr. Haluk Görgün’ün baş-kanlığında gerçekleşen söyleşide Doç. Dr. Mehmet Uzunoğlu, gelecekte şehir içinde benzinli araçların kullanılamayacağını söyledi. Hindistan’da bulunan

Taç Mahal’e zarar verdiği gerekçesiyle benzinli ve di-zel araçların şehir merkezine en fazla 15 km yaklaşa-bildiklerini belirtti. İstanbul’da tarihi yarımada olarak adlandırılan bölgede sadece elektrikli araçların kul-lanılabileceğini sözlerine ekleyen Uzunoğlu, elektrik enerjisinin pek çok farklı kaynaktan üretilebildiğini ifade etti. Geçmişte cep telefonlarında yapılan hata-ya düşülmemesi gerektiğine dikkat çeken Uzunoğlu, şarj altyapısında ortak bir standart belirlenmesi ge-rektiğine dikkat çekti.

Elektrikli araç için 30 milyar dolarAmerika’da elektrikli araç dönüştürme sektöründe firma sahibi olan Mesut Köşker, Obama Yönetimi-nin, elektrikli araçların yaygınlaşması için teşvik ça-lışmaları yaptığını aynı zamanda elektrikli araç tek-nolojisinin geliştirilmesi için 30 Milyar Dolar bütçe ayırdığını belirtti. Köşker, Türkiye’nin bu konuda söz sahibi olabilmesi için elini çabuk tutması gerektiğini ifade etti.

Güvenlik için akıllı şebekelerTÜBİTAK-Uzay araştırma merkezinde çalışmalarını sürdüren Abdullah Nadar, elektrik şebekelerinin akıl-lı hale getirilmesinin elektrikli araçlar için çok önemli olduğunu vurguladı. Elektrik dağıtım sisteminde kısa devre faz kopuğu gibi elektriksel arızaların akıllı şe-beke tarafından tespit edilip çözülmesinin önemine dikkat çeken Nadar, siber saldırılara dayanıklı, yüksek güvenilirlikte kaliteli enerji sunumunun avantajla-rından söz etti. Elektrikli araçlar hakkında insanların zihinlerinde oluşan pek çok soruya cevap veren 365 Enerji firması temsilcisi Mesut Yarımbıyıklı, elektrikli araç şarj istasyonları hakkında bilgi verdi. II

> YTÜ Alternatif Enerjili Sistemler Kulübünün yaptığı hidrojen enerjisiyle çalışan araç sergilendi.

>> Elektrik Elektronik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Galip Cansever: Üniversitelerin görevlerinden biri, toplum refahının geliştirilmesinde bilimsel ve teknolojik çalışmalarla öncülük etmektir.

Page 44: YILDIZLAR / NISAN 2011

42 Yıldızlar NİSAN / 11

Y

ETKİNLİK

SAVUNMANIN YILDIZ’I PARLIYOR

Makine Fakültesi ve Makine Teknolojileri Kulübü (MAKTEK) tarafından organize edilen

Savunma Sanayi Günleri’nin üçüncüsü yapıldı. haber, NURAY AYDIN / fotoğraflar, MİNE ATACAN

Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi Dekanlığı ve MAK-TEK tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen Savunma Sanayi Günleri, akademisyenler ve öğrencilerin yoğun katılımıyla 1-2 Mart 2011 tarihinde gerçekleştirildi.

Açılış konuşmalarını Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tamer Yıl-maz ve Makine Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yunus Çengel’in yaptığı etkinlikte, yerli savunma sanayisinin gelişimi konuşul-du. Üniversite gençliğinin savunma sanayisinin gelecekteki rotası hakkında bilgi edinmesi ve yeni adımlar atılmasında görev üstlenmesinin amaçlandığı etkinliğin, AR-GE çalışmala-rının artmasında önemli rol oynayacağı ifade edildi.

Savunma sanayisi yükseliyorSavunma Sanayi Müsteşar Yardımcısı Dr. Faruk Özlü başkan-lığını yaptığı panelin açılış konuşmasında, 3 yıldır, düzenle-nen Savunma Sanayi Günleri’ne katıldığını belirtti ve organi-zasyonda emeği geçenlere teşekkür etti. Yapılan çalışmanın çok güzel olduğunu ifade eden Özlü, geçen yıl düzenlenen etkinlikten sonra kurum olarak bir sınav açtıklarını ve başa-rılı öğrencilerin buna başvuru yaptığını söyledi. Bu yıl yine bir sınav açacaklarını ve Yıldız’lı mezunların başvurularını bekle-diklerini belirtti.

Son 10 yılda Türkiye’nin savunma sanayi sistemlerinde ata-ğa geçtiğini vurgulayan Özlü, yaşanan dönüşümün üretim ağırlıklı yapıdan tasarım ve mühendislik ağırlıklı bir yapıya geçilmesiyle gerçekleştiğin ifade etti. Dr. Faruk Özlü, insansız uçaklar başta olmak üzere, milli gemi, tank ve elektronik harp alanlarında yaşanan gelişmelerin, Türkiye’yi savunma sanayi sistemlerinde dünyada üstün kılma hedefine yaklaştırdığını sözlerine ekledi.

Her şey yedek parça üretimiyle başladıFNSS Savunma Sistemleri Strateji ve Pazarlama Direktörü Ha-luk Bulucu, salonun tüm koltukları ile tüm boş alanların öğ-renciler tarafından doldurulmasına çok şaşırdığını belirterek, öğrencileri bu güzel ilgileri için tebrik etti. Kendi ölçülerimiz-

> FNSS Direktörü Haluk Bulucu

> Makine Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yunus Çengel

Page 45: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 43NİSAN / 11

Page 46: YILDIZLAR / NISAN 2011

44 Yıldızlar NİSAN / 11

ETKİNLİK

de kararlı adımlar atıyoruz diyen Haluk Bulucu, sunu-munda Kara Sektöründe atılan başarılı adımlardan ve gelişmelerdeki FNSS’nin desteğinden bahsetti.

Sunumunda, 1950–1960 tarihleri arasında 2. Dün-ya Savaşından sonra açıkta kalan teknik ekipmanların Türkiye’ye boca edildiğini vurgulayan Bulucu, ancak hibe edilen ürünlerle ilgili yedek parça üretimi için Kayseri ve Adapazarı’nda açılan atölyelerin çok önem-li olduğunu belirtti. Savunma sanayisinde atılan ilk adımların bakım ve yedek parça üretimi yapan bu atölyeler sayesinde olduğunu ifade eden Bulucu, Ma-kine Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Rahmi Güçlü ile yaptıkları Tuzla T-Model Jipi’nden de söz etti.

Sanal prototip maliyetleri düşürdüSavunma Teknolojileri Mühendislik, Kıdemli Sistem Mühendisi Dr. Anıl Karel, Savunma Sanayi Günleri’ne üçüncü gelişi olduğunu ancak her defasında aynı he-yecanı yaşadığını belirtti. Karel, yaptıkları zırhlı araç tasarımlarından bahsetti.

Dr. Anıl Karel konuşmasında zırhlı araç tasarımın-da dikkat edilmesi gereken parametrelerin, zırhlı aracın bekası, ateş gücü, hareket kabiliyeti, komuta kontrol ve haberleşme, araç elektroniği ve çevresel operasyonel şartlar olduğunu söyledi. Proje tasarımı gerçekleştirildikten sonra sanal prototip üretildiğini ifade eden Karel, bilgisayar simülasyonlarıyla yapısal ve hareket kabiliyetlerinin düzeltildiğini, böylece za-man kaybı ve yüksek maliyet gibi olumsuz etkenleri azalttıklarını ifade etti.

ASELSAN ilk 100’deASELSAN Kurumsal Strateji Geliştirme Direktörü

Tolga Kanımtürk, konuşmasında büyük ölçekli fir-malarla yoğun rekabet yaşadıklarını anlattı. Dünya savunma sanayi sektöründe ilk yüz firma içinde ol-duklarını belirten Kanımtürk, ilk on şirketin üretimi-nin % 60 oranında olduğunu ifade etti. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’nın savunma sanayisinde yurtdışına bağımlı olmanın vahim sonuçlarını ülkemize gös-terdiğini vurgulayan Kanımtürk, 1975 yılında kurulan ASELSAN’ın sektörün önünü açtığını söyledi.

Üniversite gençliğinin savunma sanayinin geleceği hakkında bilgi edinmesinin ve görev üstlenmesinin amaçlandığı etkinlik yoğun ilgi gördü.

Kimler katıldıSavunma Sanayi Günleri’nin ilk gününde, TAI yapısal Mühendislik Müdürü Dr. Gürsel Eraslanoğlu, TSKGV Mali İşler ve İştirakler Grup Başkanı Cemal Alagoz, FNSS Strateji Geliştirme Direktörü Haluk Bulucu, STM Kıdemli Sistem Mühendisi Dr. Anıl Karel, Vestel Savunma Proje Mühendisi Gökhan Koyuncu ve ASEL-SAN Kurumsal Strateji Geliştirme Müdürü Tolga Ka-nımtürk konuşmacı olarak söz aldılar.

Etkinliğin ikinci gününde gerçekleştirilen panele Savunma Teknolojileri Mühendislik’ten Anıl Karel başkanlık yaptı. Elektronik harp sistemlerinin konu-şulduğu panel öncesinde TÜBİTAK BİLGEM İş Geliştir-me Sorumlusu Alper Ay, OTOKAR Bilgisayar Destekli Mühendislik Müdürü Namık Kılıç, HEXAGON Studio Savunma Sanayi Projeleri Lideri Oğuz Alabay, MKEK Ar-Ge ve Teknoloji Daire Başkanı Zafer Pesen, Baykar Makine AR-GE Lideri Selçuk Bayraktar ve MİKES Sis-tem Mühendisleri Müdürü Sami Pancaroğlu öğrenci-lere yaptıkları çalışmaları anlattılar. II

>> İnsansız uçaklar, milli gemi, milli tank ve elektronik harp alanlarında yaşanan yerli gelişmeler, Türkiye’yi savunma sanayi sistemlerinde dünyada üstün bir konuma taşıyor.

> Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Tamer Yılmaz

> Savunma Sanayi Günleri öğrenciler tarafından ilgiyle takip edildi.

Page 47: YILDIZLAR / NISAN 2011

Enerji verimliliği %25 artırılabilir mi?

Yıldızlar - 225x305 mm

Avrupa’nın en büyük alüminyum tesisi ABB otomasyon çözümlerinin yardımıyla enerji verimliliğini %25 artırırken üretkenliğini de geliștiriyor. Daha iyi performans ve kaynak tasarrufunu hedefleyen araștırma ve geliștirme faaliyetlerimizle sürekli olarak para ve enerji tasarrufu sağlıyor ve çevreyi koruyoruz. www.abb.com/energyefficiency Elbette.

Page 48: YILDIZLAR / NISAN 2011

46 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

YTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Soygeniş:

DÜNYA ÇAPINDA ÖNEMLİ KONUMLARDA

MEZUNLARIMIZ VARKentsel dönüşüm, kentlerde çöküntü ve

bozulma içindeki alanların ekonomik, fiziksel ve toplumsal açılardan iyileştirilmesi

çabalarının tümünü kapsar.röportaj, Uzm. NAGEHAN BİLGE OK / fotoğraflar, FATİH ATLAS

YYTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Soygeniş’le kapsamlı bir röportaj gerçekleştirdik. Hocamızla İstanbul’u, kentsel dönüşümü, yapı-sal deprem tedbirlerini, Üniversitemizi ve Mimarlık fakültesini konuştuk.

Öncelikle yeni görevinizde başarılar diliyoruz. Akademik geçmişinizden bize biraz bahseder misiniz?İTÜ Mimarlık Fakültesi’nde doktora çalışmamı tamamladıktan sonra Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nde göreve başladım. Eğiti-min yanısıra, uzmanlık ve deneyim alanlarım olan mimari tasarım, yapı ve uygulama konularında çeşitli kitaplar ve makaleler yazdım, konfe-ranslar verdim, sergilere katıldım. YTÜ’deki çeşitli görevlerimin yanında, Türkiye’nin de içinde yer aldığı, AIA Europe’ın Güney Avrupa Direktörlüğü görevim de sürmektedir.

Son yıllarda ‘Kentsel Dönüşüm’ sözünü çok duyuyoruz. Kentsel Dönüşüm nedir ve İstanbul için ne anlama geliyor?Kentsel dönüşüm, kentlerde çöküntü ve bozulma içindeki alanların eko-nomik, fiziksel ve toplumsal açılardan iyileştirilmesi çabalarının tümünü kapsar. Fiziksel ve toplumsal bozulmanın nedenlerinin araştırılıp uygun çözümlerin bulunması, farklı disiplinlerin bir arada çalışmasını gerekti-rir. Bozulma olan bir bölge için kentsel dönüşüm projesi hazırlanacaksa, sosyologlar, mühendisler, mimarlar, ekonomi uzmanları, şehir plancıları gibi birçok disiplinden uzmanlar birlikte konu üzerinde çalışmak duru-mundadır.

Page 49: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 47NİSAN / 11

Murat Soygeniş Lisans eğitimini İTÜ Mimarlık Fakültesi’nde 1982 yılında, lisansüstü eğitimini ABD’de Buffalo Üniversitesi – SUNY’de, Mimarlık Bölümü’nde İleri Yapım Teknolojisi programında 1985 yılında tamamladı. Mimarlık alanı için önemli bir süreç olan yetkin mimar olma sürecini gerçekleştirmek üzere doktora çalışması öncesinde ABD’de staj ve mesleki çalışmalarda bulundu. Akademik ve pratik bilgilerin bütünleşme süreci denebilecek bu süreçte, hem mimarlığın projelendirme ve uygulama alanlarında deneyim elde edip, hem de akademik bilgilerini pekiştirdi. Bu deneyim sonrasında yetkin mimarlık sınavını alarak bu süreci ABD’nin Maryland Eyaleti’nde 1989’da tamamladı ve doktora çalışmasını yapmak üzere Türkiye’ye döndü.

*

Page 50: YILDIZLAR / NISAN 2011

48 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

Kentlerin tarihini incelediğinizde görürsünüz ki kentler değişim ve eskime içindedirler. 19. yüzyılda Endüstri Devrimi ve sanayileşme ile kentlerde artan çevre kirliliği kentlerin sağlıksızlaşmasına neden oldu. O dönemde, kentlerde yenileme çabalarının başlama-sına, 20. yüzyılda kent merkezleri dışına kaçışın baş-lamasına ve ‘bahçe şehir’ konseptinin, yani merkez dışında yeni yaşama bölgelerinin oluşmasına tanık oluyoruz. Özetle vurgularsam, kentler eskime ve ya-şantının değişmesi ile sürekli bir yenileme ve dönüşüm içindedirler. Süreç içinde farklı dönemlerde dönüşüm yöntemleri de iyileştirme ve canlandırma olmuştur. İyileştirme ve canlandırma müdahalelerini yalnızca fiziki boyutta düşünmemek gerekir. Sosyo-ekonomik, kültürel ve kente entegrasyon anlamında, yani bütün-cül müdahaleler olarak görmek doğru olur.

İstanbul’la ilgili yazılarınız olduğunu biliyoruz. İstanbul genelindeki değişimleri bir mimar olarak nasıl yorumluyorsunuz?İstanbul çok hızlı değişen bir kent olması açısından

dünya üzerindeki birçok kente kıyasla çok şanslı bir konuma sahiptir. Gelişimini tamamlamış birçok ülke-deki kentlere baktığınızda, fazla bir değişimin olma-dığını görürsünüz. Daha durağandırlar. Oysa İstanbul böyle değil. Özellikle son 15 yıl içinde kent ve mimarlık adına çok fazla değişim yaşandı İstanbul’da. Bu hızlı değişimi İstanbul bir fırsat olarak kullanabilmeli diye düşünüyorum. İstanbul’un yapısına baktığınızda ta-rihsel açıdan katmanlardan oluştuğunu biliyoruz. Bizans’a, Roma’ya, Osmanlı’ya uzanan katmanlar kentin gelişiminde sergilenmeli, vurgulanmalıdır. Bu dünya kentini ziyaret edenler, kentte yaşayanlar bu vesileyle ne kadar değerli bir kentte yaşadıklarını bil-meli ve hissetmelidirler.

Bir mimar olarak İstanbul ve deprem tartışmalarına nasıl bakıyorsunuz?İstanbul ve Marmara bölgesinin 1999 depremini yaşadığı dönemi hepimiz biliyoruz. Şu günlerde de Japonya’yı yerlebir eden deprem gündemde. Deprem-ler ve diğer doğal afetlere karşı hazırlıklı olmak kent-

>> Mimarlık Fakültesi için vizyonum; ulusal ve uluslararası profesyonel ortamlarda yer alabilecek, özgüvenli meslek insanları yetiştirme yolunda fakültemizin yükselerek varlık göstermesidir.

Page 51: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 49NİSAN / 11

RÖPORTAJ

ler için büyük önem taşır. Tüm ilgili disiplinler, kent plancıları ve mimarlar, akademik dünyada ya da pra-tikte olanlar bu konuda kafa yormalılar. Teorik olarak fay hatlarında kentleşme olmamalı, yapılaşma sınırlı tutulmalı, nüfus yoğunlukları bu hatlardan uzakta barındırılmalı; mimari olarak da taşıyıcı sistem tasa-rımı deprem ile dost olmalı, yapı formu ve boyutları, arazi ile ilişkisi depremi göz önünde bulundurularak tasarlanmalı ve uygulanmalı. Bu konular pratikte ne kadar sağlanıyor, deprem için doğru çözümler düşü-nüldü mü, uygulandı mı, içimiz rahat mı sorularını hep hatırlamalı ve bir şeyler yapmalıyız.

Mimarlık Fakültesi için vizyonunuz nedir? Geleceğe yönelik ne gibi planlarınız var?Mimarlık Fakültesi için vizyonum; ulusal ve uluslara-rası profesyonel ortamlarda yer alabilecek, özgüven-li meslek insanları yetiştirme yolunda fakültemizin yükselerek varlık göstermesidir. Günümüzde dünya-da tüm meslek alanlarında iletişim çağının getirdiği bilginin hızlı paylaşımı, sosyal, kültürel ve teknolojik alanlarda bütünleşme sözkonusudur. Mimarlık alanı da eğitim ve pratikte bu bütünleşme ve paylaşım-dan etkilenmektedir. Etkilenmesi de çok doğaldır. Bu oluşumlar fakültemiz vizyonunu oluşturmaktadır.

>> Mimarlık Fakültesi, teori ve uygulamayı bütünleştirmeyi başaran mezunları ile Türkiye ölçeğinde önemli konumlarda söz sahibidir.

Öğretim üyelerimiz, Türkiye ve dünyada mimarlık ve eğitimi alanında güncel olanın peşindedirler. Hedefi-miz, öğrencilerimize bu birikimleri, çağımıza uygun olarak aktarmak ve mezunlarımızın Türkiye’nin ve dünyanın her köşesinde ayakta iddialı bir şekilde dur-malarını sağlamaktır.

Fakültenizin uluslararası eğitim işbirlikleri ve öğrenci değişim programlarına katılımı var mı? Hangi ülkelerden öğrenciler fakültenizi tercih edip burada öğrenim görmeye geliyor?Mimarlık Fakültesi, Üniversitemiz bünyesindeki ERASMUS ve FARABİ programları kapsamında yurtiçi ve Avrupa üniversiteleri ile ilişki içindedir. Öğretim üyelerimiz ve öğrencilerimiz çeşitli kurumlara git-mekte, belirli dönemler için çalışmalarını oralarda gerçekleştirmektedirler. Aynı şekilde diğer üniver-sitelerden de fakültemize gelen öğretim üyeleri ve öğrenciler günden güne artmaktadır. Bu kapsamda, Avusturya, İngiltere, Fransa, İtalya, Almanya, Polon-ya, Romanya, Liechtenstein, Portekiz gibi ülkelerdeki üniversitelere öğrenci ve öğretim üyesi yolladık ve o ülkelerden de bize geldiler. Yurtiçinden de çok sayıda üniversite ile değişim yapmaktayız.

Page 52: YILDIZLAR / NISAN 2011

50 Yıldızlar NİSAN / 11

Mimarlık Fakültesi bölümlerinde verilen eğitim programlarında nasıl bir mezun profili hedefleniyor?Rektörlüğümüz birkaç ay önce, Üniversitemizin kuru-luşunun 100. yılı vesilesiyle bir ‘arama konferansı’ dü-zenledi. Üniversitemizin geçmişten geleceğe nasıl bir üniversite olduğu ve olması gerektiği konusunda gö-rüşler ve fikirler ortaya koyduk, tartıştık. Fakültemizin temsilcileri olarak bu toplantıya katıldık. Burada elde edilen sonuçların fakültemiz için de geçerli olabilece-ğini düşünüyorum. Yani fakültemiz eğitim program-larının mezun profil hedefi, üniversite mezun profili hedefleriyle paralellikler içinde düşünüldüğünde, bu hedefleri; yerel sorunları bilen, dünyayı tanıyan ve tüm dünyada mesleğini gerçekleştirebilen kişiler ye-tiştirmek, özgün bilimsel araştırma odaklı, sanat ve kültüre duyarlı, teknolojik bilgilenme, kuram ile uy-

gulamayı bütünleştirebilen kişiler yetiştirmek olarak sıralayabilirim. Ayrıca vurgulamam gerekirse, öğrenci odaklı eğitim sürecinden sonra mezunlarımızın, kritik edebilen düşünce yapısına sahip, değer yargıları olan, araştırmacı, yaratıcı ve çağdaş mesleki bilgiyle donan-mış kişiler olmasını hedeflediğimizi de belirtmeliyim.

Üniversitemizin 100. yılında fakültenizin planladığı etkinlikler hakkında bilgi verir misiniz?Yıldız Teknik Üniversitesi’nin kuruluşunun 100. yılı kapsamında fakültemiz çeşitli etkinlikler planlamıştır. Bunlar arasında YTÜ Mimarlık ve Tasarım Kulübü’nün tüm yıla yayılacak çeşitli seminer, atölye çalışması ve sergi etkinlikleri, Mimari Tasarım Eğitimi Ulusal Sem-pozyumu, 8 Kasım Dünya Şehircilik Günleri Paneli ve Çevre-Tasarım Kongresi sayılabilir. Bu etkinlikler; mi-marlık eğitimi, sürdürülebilirlik gibi başlıklara odakla-nacaktır. Bunlar dışında ihtiyacı olan okullara gönde-rilmek üzere fakültemiz öğretim üyelerinin koordine ettiği kitap bağış kampanyası da sürmektedir.

Fakülteniz bünyesindeki öğrenci kulüplerinin, örneğin YTÜ Mimarlık ve Tasarım Kulübü’nün çalışmalarını nasıl buluyorsunuz, beklentileriniz nelerdir?YTÜ Mimarlık ve Tasarım Kulübü yeni kurulmuş olan bir kulübümüzdür. Çok çalışkan ve yetenekli genç-ler bu kulüp bünyesinde hemen yoğun bir çalışma programı oluşturmuş durumdalar. Kulübün kuruluş amaçları arasında, üniversitemiz ve fakültemiz bütü-nü içindeki mekansal konulara yaklaşmak, sorunlara el atmak, çözümler araştırmak, mimarlık ve tasarım

>> İhtiyacı olan okullara gönderilmek üzere fakültemiz öğretim üyelerinin koordine ettiği kitap bağış kampanyası sürüyor.

RÖPORTAJ

Page 53: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 51NİSAN / 11

konularında seminerler, atölye çalışmaları ve mesleki geziler düzenlemek, mimarlıkta eskiz kullanımını bu çalışmalar sırasında özendirmek ve kullanımını sağ-lamak var. Yeni etkinliklerle bu konulara sahip çıktık-larını gösteriyorlar.

Ülkemizde ve tüm dünyada kulüp çalışmalarının bir başka boyutu var ki bu da unutulmamalıdır. Eğer bir kulüp bünyesinde yararlı çalışmalar yaptıysanız, bu çalışmaları cv’nize yazabilirsiniz ve bunlar hayat boyu sizde kalır ve olumlu değerlendirilirler. O ne-denle fakültemiz bünyesindeki kulübümüze her türlü desteği fakülte yönetimimiz ve öğretim üyeleri olarak veriyoruz. Kulüplerimizden beklentimiz, etkinliklerini daha fazla ses getirecek ulusal ve uluslararası düzeye taşımak için uğraş vermeleridir. Zorluklarla dolu bir yol olduğunu biliyorum ama bu yolda da emin adım-larla ilerleyeceklerinden eminim.

Fakültenizin Türkiye mimarlık eğitimindeki yeri ve geleceği hakkında neler düşünüyorsunuz?Fakültemiz köklü geçmişi, öğretim üyelerimizin çalış-maları ve öğrencilerimizin motivasyonuna dayanan nedenlerle Türkiye mimarlık eğitimi içinde çok önemli bir yere sahiptir. Teori ve uygulamayı bütünleştirmeyi başaran mezunları ile Türkiye çapında önemli konum-larda söz sahibi olduğu gibi, dünya üzerinde de önem-li konumlarda mezunlarımız vardır. Bu mütevazı ama iddialı konumumuzun günden güne daha da üstlere tırmandığını gözlemliyor ve bundan çok mutlu oluyo-rum. Artık mezunlarımız, öğrencilik yıllarında aldıkları eğitimin birikimini çeşitli coğrafyalarda bulundukları çevrelerle paylaşıyorlar.

>> Mimarlık alanındaki yenilikleri yakalamak yaşam boyu öğrenmeyi gerektirir.

RÖPORTAJ

Öğrencilere ve Yıldızlılara bir mesajınız var mı?Öğrencilerimize; eğitimin, fakültede bulundukları öğ-rencilik dönemleriyle kısıtlı olmadığının vurgusunu yapmak istiyorum. Özellikle mimarlık alanındaki yeni-likleri yakalamak, yaşam boyu süren disipline olmayı ve öğrenmeyi gerektirmektedir. Bu süreci yaşam şek-line dönüştürdükleri takdirde hayat boyu başarılı ola-caklarına inanıyorum. Yıldızlı olmanın verdiği hazzı ve ayrıcalığı hep hissetmelerini istiyoruz. Fakültemizi daha da ileriye taşımanın, mezunlarımızın bizlere ve-receği desteklerle olacağını biliyor ve bu desteği ken-dilerinden bekliyoruz.

Eklemek istedikleriniz…Fakültemiz eğitimi öğrencilerimize ulusal ve ulusla-rarası ilişkiler, araştırma projeleri, mesleki tasarım ve uygulamaya yönelik olanaklar, etkinlikler ve alan gezileri bağlamında imkânlar sunmaktadır. Öğrenci-lerimiz bu olanakları değerlendirmektedir. Öğretim üyelerimiz de kendi şartlarını zorlayarak öğrencile-rini en iyi şekilde yetiştirmek için ellerinden gelen her şeyi yapmaktadır. Bu azim ve düşünce ile Yıldız Teknik’in mimarlığı olarak hep daha iyiye, bilimsel ve yaratıcı sonuçlara ulaşacağımıza, tüm çabalarımızda kamunun yararını gözeteceğimize olan inancım son-suzdur. II

Page 54: YILDIZLAR / NISAN 2011

52 Yıldızlar NİSAN / 11

SOSYAL SORUMLULUK

4YY KANSERLE SAVAŞTA ÇOCUKLARIN MUTLULUK

KAYNAĞI OLDUYTÜ Sosyal Sorumluluk Kulübü’nün 3 senedir

sürdürdüğü 4 Yapraklı Yonca (4YY) Projesi, kanserli çocukların hastane servislerindeki tedavi

süreçlerinde onlara ve ailelerine destek oluyor.haber, HANDE TAN / fotoğraflar, FATİH ATLAS

Page 55: YILDIZLAR / NISAN 2011

PProje gönüllüleri, her hafta düzenli olarak çocuk on-koloji servislerine yaptıkları ziyaretlerle çocukların hastalık nedeniyle yaşadıkları psikolojik olumsuzluk-ları azaltmayı ve sosyal hayatla olan bağlarını güç-lendirmeyi hedefliyor. Ayrıca, kanserli çocukların te-davi sürecindeki ihtiyaçlarına dikkat çekmek ve genel olarak kanser hastalığına dair farkındalık yaratmak için de büyük bir gayretle çalışıyorlar.

Çocuk onkoloji servislerinde gerçekleştirilen haf-talık etkinlikler; farklı ve değişken çocuk profilleri nedeniyle çocukların isteklerine göre şekilleniyor. Devamlı yapılan etkinlikler arasında resim-boyama çalışmaları, el işi çalışmaları, zekâ ve el-göz koordi-nasyonunu geliştiren oyunlar bulunuyorken, çocuk-ların derslerine yardımcı olmakla veya sadece sohbet etmekle de etkinlik zamanları değerlendirilebiliyor.

Kampanyalar Düzenleniyor4YY ekibi çocuk onkoloji servislerindeki doktorların ve hastane yönetimlerinin de desteğiyle projeyi yay-gınlaştırmak ve geliştirmek adına etkinliklerini çeşit-lendiriyor. Kanser tedavisi sürecindeki kan ve trom-bosit ihtiyacının önemini fark eden gönüllüler, bu konudaki bilinci ve bağışçı sayısını artırmak için de kampanyalar düzenliyor. Şimdiye kadar Göztepe Eği-tim ve Araştırma Hastanesi ile Çapa Tıp Fakültesi’nde yapılan kan ve trombosit bağışı kampanyalarıyla kanser hastalığındaki en önemli sorunlardan birinin çözümü için uğraş veriliyor. Böylece kan ve trombo-sit ihtiyacı için başvurulabilecek sabit bir bağışçı veri tabanının oluşması hedefleniyor.

23 Nisan, Anneler Günü gibi özel günleri hastane servislerinde de kutlayan 4YY ekibi, çocukların ser-vis dışındaki hayattan soyutlanmasına engel olmak istiyor. Kimsenin bulunmak istemediği ve genellikle sevilmeyen hastane odaları, bu özel günlerde gönül-lülerle birlikte renklenip eğlenceli bir hal alıyor.

Haftalık Proje EtkinlikleriŞimdiye kadar İstanbul’daki 6 hastanede gerçekleşti-rilen 4YY projesi, bu sene İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi, Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Şişli Etfal Hastanesi’nde sürdürülüyor.

9 Nisan 2011 Cumartesi günü Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde haftalık proje etkinliği gerçekleştirildi. Etkinlikte, üniversite rektörlüğünün ve hastane başhekimliğinin de katılımıyla projeyi yaymak ve yaygınlaştırmak için güç birliği yapılarak, proje hakkında bilgi paylaşımı sağlandı. Rektörümüz Prof. Dr. İsmail Yüksek, hastane servisinde kalan ço-cuklara hediyeler verdi. II

Page 56: YILDIZLAR / NISAN 2011

54 Yıldızlar NİSAN / 11

Türkiye’nin, Tesisat ve Isıtma Soğutma sistemleri alanında pazar payı açısından öncü

olduğu vurgulandı. haber, NURAY AYDIN / fotoğraflar, MİNE ATACAN

TESİSAT VE ISITMA-SOĞUTMA SEKTÖRÜ’NÜN ÖNCÜLERİ

YILDIZ’DA BULUŞTU

ETKİNLİK

III

Isıtma Soğutma ve Tesisat Paneli, YTÜ 100. Yıl et-kinlikleri kapsamında 11 Mart 2011 tarihinde Yıldız Oditoryumu’nda yapıldı.

Tesisat Sektörü, Yıldız’da genç mühendislerle bu-luştu. Isıtma soğutma sistemlerinin dünden bugüne konuşulduğu etkinlik büyük ilgi gördü. Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Teknolojileri Kulübü (MAKTEK) ile Termodinamik ve Isı Tekniği Anabilim Dalı’nın dördüncüsünü düzenlediği etkinlik, sektörün önemli isimlerini öğrencilerle buluşturdu.

Yüksek verimli ürünler hayal olmaktan çıkıyor“Üniversite-Sanayii İşbirliği ve AR-GE’nin günümüz-deki yeri ve önemi” başlıklı ilk oturum Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Heperkan başkanlığında gerçekleştirildi.

İlk oturumda, küresel ısınmanın çevre şartlarına olumsuz etkileri ve rekabetin giderek artması gibi sebeplerden ötürü mevcut sistemlerin inovatif yak-laşımlara olan ihtiyacı konuşuldu. Oturumda yapılan AR-GE ve ÜR-GE çalışmaları neticesinde verimi yüksek ürünler ortaya koymanın mümkün olduğu yönünde bir görüş ortaya çıktı. Yapılan çalışmalarda başarılı sonuçların elde edilmesi için desteklerin devamlılığı-nın önemi vurgulandı.

Yıldız mezunları ön plandaUluslararası pazarda yarışabilmek için araştırma ve geliştirme çalışmalarına ayrılan bütçenin artırılması-na ek olarak üniversiteyle sanayi arasındaki ilişkinin artırılmasının vurgulandığı panele Yıldız Mezunu mühendisler damga vurdu. Yıldız Teknik Üniversite-si Makine Fakültesi mezunu mühendislerin sektörde başarılı işler yaptığı ifade edildi.

Arçelik AR-GE Yöneticisi Dr. Faruk Bayraktar, HSK Genel Koordinatörü Vural Eroğlu ve Friterm Şirket-ler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Metin Duruk, öğrencilere uzun dönem stajerlikleri ve devamında gerçekleştirilen projeleri anlattı. Üniversiteyle sana-yinin yaptığı ortak çalışmaların kalifiye mühendis ye-tiştirilmesinde oynadığı rol ifade edildi. Öte yandan Dizayn AR-GE Yöneticisi Dr. Zafer Gemici, ERENSAN Genel Müdürü Efkan Çeviker ve ODE Yalıtım A.Ş. Genel Müdürü Orhan Turan’ın söz aldığı panelin ilk bölümünde sektörün mevcut durumu ve geleceğe dönük planları konuşuldu.

Page 57: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 55NİSAN / 11

Türkiye sektörde en güçlü oyuncuTesisat ve Isıtma Soğutma sistemleri alanında Türkiye’nin pazar payı açısından öncü olduğunun vurgulandığı panelde, enerji kaynaklarının azalma-sı ve küresel ısınmanın olumsuz etkilerinin AR-GE politikalarını daha çevreci olmaya doğru ittiği ifade edildi. Bir ülkenin kendi markasını üretebildiği kadar piyasada önemli güç olmak için inovatif yaklaşımlara ihtiyaç duyulduğunun belirtildiği panelde, teknolojik yapının üniversitelerle yapılacak işbirliğiyle daha hızlı gelişeceğinin altı çizildi.

Başarı için kalite“Sektördeki Derneklerin Önemi ve Üniversite-Sanayi İşbirliğine Katkıları” konulu ikinci oturumda; ISKAV’ı temsilen panele katılan Arde Klima Genel Müdürü Mustafa Arslancan panel başkanlığını yürüttü. Vi-esmann Genel Müdürü Dr. Celalettin Çelik, Erensan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Eren ve TTMD Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Ünlü’nün katılımıyla gerçekle-şen son bölümde önemli fikirler ortaya çıktı.

Uluslararası pazarda güçlü olmak için, kaliteli ürünleri belirli standartlar doğrultusunda üretmenin öne çıktığı ikinci oturumda dikkat edilmesi gereken maddeler anlatıldı. Avrupa Soğutma ve Havalan-dırma Cihazı Üreticileri (EUROVENT) ve Amerikan Isıtma Klima ve Soğutma İmalatçıları derneklerinin verdiği sertifikaların sektörde rekabet için artı değer olduğu belirtildi.

“Sanayi Uygulamaları” başlıklı son oturumda Prof. Dr. Doğan Özgür paneli yönetti. EMO Genel Müdürü Numan Şahin, Testo Türkiye Genel Müdürü Selman Ölmez, Mas Grup Genel Müdürü ve Ytong Satış ve Pa-zarlama Koordinatörü Nuri Ertokat sanayide uygula-nan süreçleri anlattı. II

Page 58: YILDIZLAR / NISAN 2011

56 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

MYO Müdürü Prof.Dr. Turgut Kocatürk:

YTÜ ÖN LİSANS ALANINDA DA İDDİALIDIR

YTÜ’nün diğer okullara oranla daha fazla tercih ediliyor olması, başarı oranı yüksek öğrencilerin

bizim okula gelmesini sağlıyor.röportaj - fotoğraflar, FATİH ATLAS

56 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar 57NİSAN / 11

Page 59: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 57NİSAN / 11

MMYO (Meslek Yüksek Okulu) Müdürü Prof.Dr. Turgut Kocatürk’le kapsamlı bir söyleşi gerçekleştirdik. Hoca-mız MYO’da yaptığı çalışmalarını ve genel olarak ku-rumla ilgili görüş ve düşüncelerini bizlerle paylaştı.

Ders anlatımında özel bir teknik uyguluyor musunuz?Öğrencilerin, problemlerin fiziğini anlamalarını kolay-laştıracak animasyon sunumları hazırladım ve hazırlı-yorum. Tüm lisans ve lisansüstü ders notlarımı elekt-ronik ortama aktardım. Dersi anlatırken kullandığım yöntemde animasyon sunumları kullanmak, dersi daha etkin işlememize yardımcı oluyor.

Eğitimde ve iş hayatınızda genel prensibiniz nedir?Çözüm odaklı olmak diyebiliriz. Eğitimde ya da iş hayatında karşılaştığımız problemlere geçici çözüm yerine kalıcı ve uzun süreli çözüm bulmak birinci ön-celiğimiz olmalı. Stratejinizi problem çözme üzerine kurduğunuz zaman elde ettiğiniz sonuçların başarılı olma ihtimali artar. Bu prensibi yaptığım danışman-lıklarda, proje ve teknik rapor hazırlamada ve Meslek Yüksek Okulu’ndaki görevimde de uyguluyorum. Ol-dukça iyi sonuçlar elde ettiğime inanıyorum.

Meslek Yüksek Okulu’nda uyguladığınız stratejinin sonuçları hakkında bilgi verir misiniz?Elbette. MYO’da çalışan akademik ve idari personelin ihtiyaçlarını araştırdık. Bazı birimlerde bilgisayarlar çok eskiydi, bazılarında yoktu. Rektörümüzün deste-ğiyle bilgisayarlarımızı yeniledik. Günümüzde sadece bilgisayar yeterli olmuyor. İnternet bağlantımızda ciddi sorunlar oluyordu. Bunu çözdük. Aynı zamanda büro malzemelerinde yenilemeler yaptık. Tüm sınıf-larımıza barkovizyon cihazı kurduk ve barkovizyon perdeleri taktırdık. Bazı dersliklerde dış ortama açılan

Prof. Dr. Turgut Kocatürk Lisans öğrenimini 1988’de Yıldız Üniversitesi İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nde bölüm birincisi olarak tamamladı. 1989 yılında YÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü’nde Araştırma Görevlisi kadrosuna atandı. Lisansüstü öğrenimini YÜ Fen Bilimleri Enstitüsü İnşaat Anabilim Dalı Yapı Programı’nda 1989 yılında dal birincisi olarak tamamlayan Kocatürk, Doktora öğrenimini 1994 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi’nde tamamladı. Aynı yıl Yardımcı Doçentlik kadrosuna atandı. 1995 yılında Üniversitelerarası Kurul’dan doçentlik ünvanı alan Kocatürk, 1996 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Mekanik Anabilim Dalı’nda doçentlik kadrosuna atandı, 2001 yılında ise Profesörlüğe yükseltildi.

Toplamda 45 civarında olan bilimsel çalışmalarının 25’i SCI kapsamındaki dergilerde makale olarak yayınlanan Kocatürk, kamu kurumlarında ve özel şirketlerde günümüz yapıları ve tarihi yapıların taşıyıcı sistemleri konusunda danışmanlık hizmetleri vermeye devam ediyor. Günümüz yapıları ve tarihi yapılar üzerine hazırlanmış 400 civarında teknik rapor ve uygulama projesi hazırladı...

*

56 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar 57NİSAN / 11

Page 60: YILDIZLAR / NISAN 2011

58 Yıldızlar NİSAN / 11

pencere yoktu, yani sınıflar gün ışığı almıyordu ve dış ortama açılan pencereleri olmadığından havalandır-maları yoktu. Söz konusu sınıflarda hocalarımız ve öğrencilerimiz ders yapmak istemiyorlardı. Bu sınıf-ları gün ışığı alabilecek ve pencere vasıtasıyla hava-landırma yapılabilecek hale getirdik. Yine aynı şekilde sınıflarımızda perdeler yoktu. Tüm sınıflarımıza per-de taktırdık. Hem öğrencilerin hem de denetim görevi olan okul idarecilerinin sınıflarda ders olup olmadığı-nı sınıfı rahatsız etmeden anlayabilmelerini sağlamak için, sınıf kapılarına küçük pencereler açtırdık.

Yaptığınız diğer idari çalışmalar nelerdir? Binalarımız bazı yerlerden su alıyordu. İzolasyon ça-lışmalarıyla bu sorunları giderdik. Belediyenin katkıla-rıyla, otopark alanından yapıya su girişi olan kısımları asfaltlayarak bodrum katlara su girişini engelledik. Sınıfları ve koridorları boyadık. Pencere çerçeve ve ka-natlarından odalara yağmur suları giriyordu. Bu PVC pencere doğramalarını onardık. Bazı birimlerde pen-cereleri çift açılır hale getirdik. Müdür odası, müdür yardımcıları odası ve müdür sekreteryasının yeniden düzenlenmesi için gerekli duvar bölme işlemlerini ger-çekleştirerek müdürlük sekreteryasını müdür yardım-

RÖPORTAJ

cıları ile ortak kullanılabilir hale getirdik. Böylece mü-dürlük sekreterliği daha etkin olarak çalışır hale geldi. Ayrıca bu çalışma neticesinde dış ortamdan hava ve ışık almayan sekreter odasını da dış ortamdan hava ve ışık alır hale getirdik.Elektronik Teknolojisi Programı için laboratuvar oluşturduk. Önceki yıllarda alışkan-lık haline gelen “Resmi Ders Programı” , “Gayri Resmi Ders Programı” uygulamasına son verdik ve tüm öğre-tim elemanlarının, derslerini resmi olarak ilan edilen haftalık ders programına uygun yapmalarını sağladık.

Üzerinde çalıştığınız konular var mı?Fakültelerde araştırma görevliliği yapmak ve bu esna-da yüksek lisans ve doktora öğrenimini tamamlamak, akademik kültür ve disiplin açısından çok önemlidir diye düşünüyorum. Yüksek okulumuzda bulunan öğretim görevlileri, çoğunlukla fakültedeki akademik kültürü ve disiplini almamış oluyor ve program yürü-tücüsü ve hatta bölüm başkanlarının, öğretim faali-yetlerinin sağlıklı olarak yürütülebilmesi noktasında öğretim elemanları üzerindeki etkinliği zayıf oluyor. Bu nedenle fakültede araştırma görevliliği yapmış ve bu esnada yüksek lisans ve doktoralarını tamamlamış olan akademisyenlerin, Yüksekokulumuza kazan-dırılmasını hedeflemekteyiz. Böylece fakültelerden gelen akademisyenlerle mevcut akademisyenlerimiz arasında olumlu bir etkileşim olacağını, bu etkileşim sonucunda hem öğretim kalitesi daha yüksek hem de daha fazla ulusal ve uluslararası yayın yapan, iş haya-tının ihtiyaçlarına daha iyi çözümler bulabilen bir okul olabileceğimizi düşünüyorum.

Eğitim verdiğiniz bölümleri ve bu bölümlerde öne çıkan olayları bizimle paylaşır mısınız? Eğitim ve öğretim faaliyetlerimizi Teknik Program-lar Bölümü ile İktisadi ve İdari Programlar Bölümü olmak üzere iki ayrı bölüm başkanlığı bünyesindeki muhtelif programlarımız çerçevesinde yürütüyoruz.

* Kısa sürede büyük değişimlerOkulumuzu daha iyi hale getirmek için verdiğimiz çabalarımızda Rektörümüz Prof. Dr. İsmail Yüksek’in katkıları devam ediyor. Yıldız Teknik Üniversitesi’ni dünya üniversiteleri arasına sokmayı hedefleyen Rektörümüz ve okul yönetimimiz olağanüstü bir çaba gösteriyor. Çok kısa sürede Yıldız’da çok büyük değişimler gerçekleşti. Bu değişimler elbette bize de yansıdı. Rektörümüze, Genel Sekreterimize ve yönetimimize teşekkür ediyorum. Bu başarıyı tebrik etmemek mümkün değil. Başarıların devamı en büyük temennimiz.

Page 61: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 59NİSAN / 11

Teknik programlar bünyesinde Bilgisayar Programcı-lığı, Elektronik Teknolojisi, İklimlendirme ve Soğutma Teknikleri, İnşaat Teknolojisi, Makine, Basım ve Yayın Teknolojileri, Restorasyon, Seramik, Cam ve Çinicilik, Harita ve Kadastro gibi programlar var.

İktisadi ve İdari Programlar Bölümü bünyesinde de Bankacılık ve Sigortacılık, Emlak ve Emlak Yönetimi, Muhasebe ve Vergi Uygulamaları, Turizm ve Otel İş-letmeciliği, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği gibi program-lar yer alıyor. Programlarımız, genelde özel sektörün ara eleman talep ettiği ve gelecekte de bu bakımdan talep görecek alanlarda oluşturuluyor. Çağdaş yöne-limler ve özel sektörün beklentileri doğrultusunda zaman zaman ders planları revize ediliyor. Burada şunu da belirtmek gerekir, bölümlerimiz fakültedeki bölümlerden farklı bir yapı göstermektedir. Teknik Programlar Bölümü’nde 9 farklı disiplin, İktisadi İda-ri Programlar Bölümü’nde ise 5 ayrı disiplin bir arada bulunmaktadır.

MYO’yu tercih eden öğrenci sayısında bir değişiklik söz konusu mu?2002 yılında sınavsız geçiş sistemine geçildiğinden bu yana, okulumuza sadece meslek liselerinden okul türü ve not ortalamasına göre öğrenci alınmaktadır. Diğer birçok meslek yüksekokulunda meslek liselerinden gelenlerin kontenjanları doldurmadığı durumlarda

* İş bulma imkanı yüksekYıldız mezunlarının iş bulma imkânları diğer yüksekokul mezunlarına kıyasla önemli oranda yüksek. Bununla birlikte, kesin bir rakam verebilmek de mümkün değil, çünkü mezunlarımızla ilgili olarak henüz tatminkâr bir geri dönüş mekanizması oluşturabilmiş değiliz. Bu konudaki çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Öte yandan özel kesimden gelen staj ve istihdam talepleri ile bazı mezunlarımızdan edindiğimiz izlenim, mezunlarımızın yaklaşık %70 ila 75’inin kendi ihtisas alanlarında iş bulabildikleri doğrultusunda. Genel ekonomik büyüme eğilimleri ve ara elemana sürekli olarak artan talebin gelecekte bu oranların artmasına katkı yapacağını öngörüyoruz.

üniversiteye yerleştirme sınavları ile de öğrenci kabul edilir. Okulumuzda ise meslek liselerinden gelenler kontenjanları tamamen doldurduğu için tercih du-rumunu değerlendiremiyoruz. Ancak şunu söylemek gerekir ki her yıl birçok meslek lisesi birincisi ve not ortalaması 5 ve 5’e yakın çok öğrenci kaydetmekteyiz. MYO öğrenci sayılarında ufak tefek dönemsel değiş-meler sayılmazsa büyük düşüşler ya da artışlar söz konusu değil, çünkü şu an için fiziki olanaklarımız ve hedeflerimiz çerçevesinde programlarımızın sayısın-da veya kontenjanlarında bir değişiklik olmadığından, öğrenci sayısında da radikal değişmeler olmuyor.

Yatay geçiş için başvurular ne düzeyde? Yıldız’dan mezun olmanın ayrıcalığı olduğu için yatay geçiş başvuruları oldukça fazla. Elbette İstanbul’da oturan öğrenciler de başvuruyor. Ancak diplomasını Yıldız Teknik Üniversitesi’nden almak öğrenciler için daha önemli. YTÜ Meslek Yüksekokulu mezunu ol-manın ayrıcalığı ve DGS’de başarı oranımızın yüksek olması nedenleriyle de başvuru sayıları yüksek. Yükse-kokulumuzda eğitim veren diploma alanlarının gele-cek vadeden sektörlerde, artan ara eleman ihtiyacına cevap vermekte olduğu gibi etkenleri de göz önünde bulundurursak Yıldız’ın neden tercih sebebi olduğunu anlayabiliriz. Yüksekokulumuzun çok tercih edilen bir yüksekokul olduğunu söyleyebiliriz.

>> Mezunlarımız; sektörlerde işçi ile uzman arasındaki kademede ihtiyaç duyulan ara elemanlar olabilecekleri gibi, dikey geçiş yoluyla dört yıllık lisans programlarına yerleşme imkânına da sahipler.

Page 62: YILDIZLAR / NISAN 2011

60 Yıldızlar NİSAN / 11

MYO’da okuyan öğrenciler hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?Meslek yüksekokulumuzun öğrencileri, bilindiği gibi sınavsız geçiş sistemiyle ÖSYM tarafından merkezi olarak yerleştiriliyor. Bu nedenle, standart bir öğrenci profilinden söz etmek mümkün değil. Bazı dönemler muhtelif programlar, bazense intibak ve başarı dal-galanmaları gözlenmekte ve yaptığımız incelemeler sonucunda bunun en önemli nedenlerinden birisi olarak sınavsız geçiş sistemi öne çıkmaktadır. Sınavla öğrenci alınan dönemlerde, yakalanan başarı oranları ne yazık ki bugün elde edilemiyor. Tüm bu olumsuz-luklara rağmen mevcut sistemle en kaliteli öğrencile-rin bizim okulumuza geldikleri de rahatlıkla söylene-bilir. Yıldız’ın diğer okullara oranla daha fazla tercih ediliyor olması başarı oranı yüksek öğrencilerin bizim okula gelmesini sağlıyor.

Öğrenciler hangi alanlarda zorlanıyor?Mesleki ve teknik orta öğretim kurumlarından ge-len öğrenciler ciddi bir uygulama deneyimine sahip olmakla birlikte, matematik, fizik, kimya, Türkçe gibi temel dersler açısından ciddi yetersizlikler gösteriyor. Dolayısıyla, öğretim elemanlarımızın özverili çabala-rıyla normal müfredatımıza ek olarak bu gibi eksiklik-leri giderecek şekilde daha detaylı bir eğitim öğretim faaliyeti gerçekleştiriliyor. Öğrencilerimiz Yıldız Teknik Üniversitesi mensubu olmayı çok önemsediklerini ve okulumuzu tercih etmelerindeki en önemli nedenler-den bir tanesinin de bu olduğunu ifade ediyorlar. Bu-nunla birlikte, öğrencilerimizin üniversitemizin diğer birimlerindeki öğrencilerle yeterince kaynaşamadık-ları ve istediğimiz oranda bir etkileşim içinde olama-dıkları da gözleniyor. Bizi üzen bu durumu gidermek için çeşitli arayışlar içindeyiz.

Özellikle meslek lisesi çıkışlı öğrencilerin MYO’da eğitimlerine devam etmeleri onlara ne gibi avantajlar sağlıyor?Meslek lisesinden gelen öğrencilerin teorik altyapıları yeterli olmasa bile uygulamalarda daha başarılı olduk-ları söylenebilir. Öğrenciler MYO’da, liselerde aldıkları uygulama bilgisinin teorik altyapısını öğrenince neyi niçin yaptıklarını daha iyi kavrayabiliyor ve farklı yeni durumlarda nasıl karar verebileceklerini öğrenebiliyor-lar. Bu açıdan bakıldığında mesleki ve teknik orta öğre-tim kurumlarından bize gelen öğrencilerin en önemli avantajı, daha önceki eğitimleri esnasındaki eksiklik-lerini fark etme ve giderme şanslarıdır. Daha önce de ifade ettiğim gibi, öğrencilerimizin belli bir uygulama deneyimi olmasına karşın temel teorik eğitimlerinde ciddi eksiklikler söz konusu. Üniversitemizin ciddi bi-

* Teknisyenlikten teknikerliğeMYO mezunu olmak, lise diploması ile teknisyen olarak çalışmak yerine önlisans diploması ile tekniker olarak çalışabilme imkânı sunmaktadır. Mezunlarımız; sektörlerde işçi ile uzman arasındaki kademede ihtiyaç duyulan ara elemanlar olabilecekleri gibi, dikey geçiş yoluyla dört yıllık lisans programlarına yerleşme imkânına da sahipler.

RÖPORTAJ

Page 63: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 61NİSAN / 11

rikimi ve özverili kadroları ile bu eksiklikler tamamen değilse bile önemli oranda giderilebilmekte, ayrıca öğ-rencilerimize kendi kendilerini geliştirmeleri doğrultu-sunda yol gösterilmekte, cesaret verilmektedir. Diğer yüksekokullarla karşılaştırıldığında mezunlarımızın yüksek dikey geçiş oranları sergiledikleri ve özel sektör tarafından daha fazla tercih edildikleri göze çarpmak-tadır. Bunlar elbette öğrencilerimizin en önemli avan-tajlarıdır. Biz bunu, Yıldız Teknik Üniversitesi’nin ön li-sans alanında da iddialı olduğunun tipik bir göstergesi olarak değerlendiriyoruz.

MYO’dan mezun olan öğrenciler iş bulma konusunda sıkıntı yaşıyor mu?Birçok bölümümüzde sadece çok başarılı öğrenciler değil başarılı ve vasat öğrenciler bile iş bulma ola-nağına sahip. Ancak dönem dönem genel ekonomik yapı nedeniyle istenilen kariyer ve ücret düzeyinde iş bulunamaması durumu da söz konusu olabiliyor. Aslında bu durumun MYO’ların değil ülkenin genel sorunu olduğu söylenebilir. Zamanla bu durumun

olumlu yönde değişeceğini düşünüyorum. Ayrıca bazı programlardaki öğrencilerimizin çoğu eğitimine de-vam ederken bir yandan da çalışıyor. Mezunlarımızın iş bulma sıkıntısı yaşadıklarına dair olumsuz bildirim-leri bulunmuyor. Mezun olduktan sonra kendi işini kuran, alanında tanınmış söz sahibi kurum ve kuru-luşlarda oldukça iyi pozisyonlarda çalışan öğrencileri-miz olduğunu da biliyoruz.

MYO olarak 100. Yılla ilgili projeleriniz nelerdir?Taykon2011 sempozyumu düzenliyoruz. Sempozyum-da tarihi yapıları koruma ve onarım alanında bildiriler sunulmasının yanısıra Basım ve Yayın Teknolojileri Programı, Seramik Programı ve Restorasyon Programı öğrencileri sanatsal çalışmalarını sergileyecek. Ayrıca 100. yılla ilgili çeşitli etkinlikler planlıyoruz. Bunların bir kısmı tamamlanmak üzere, bir kısmının da hazır-lıkları devam ediyor. Temel olarak her programımızın kendi ihtisas alanı ile ilgili etkinlikler düzenlemek üze-re çalışmalar yaptığını söylemek yanlış olmaz. Bunları yakında tüm YTÜ camiasıyla paylaşacağız.

Öğrencilerin 100.Yıla olan ilgisi hakkında gözlemleriniz nelerdir?Öğrencilerimizin, 100. yılla ilgili heyecanımızı bizlerle paylaştıklarına inanıyoruz. Bununla birlikte, ana yer-leşkelerimizden uzak oluşumuz nedeniyle öğrencile-rimizin 100. yıl etkinliklerine yeterince katılıp bu coş-kuyu tümüyle yaşayabildiklerini de söyleyemeyiz. Spor alanında bazı çalışmalara katılıyorlar. Örneğin basket-bol takımı kuruldu, Maslak Yerleşkesi’nde çalışmaları-na devam ediyor. Voleybol ve masa tenisi takımlarımız da çalışmalarına başladı. II

>> Diğer yüksekokullarla karşılaştırıldığında mezunlarımızın yüksek dikey geçiş oranları sergiledikleri ve özel sektör tarafından daha fazla tercih edildikleri göze çarpmaktadır.

Page 64: YILDIZLAR / NISAN 2011

62 Yıldızlar NİSAN / 11

PANEL

YTÜ Rüzgâr Enerjisi Kulübü düzenlediği Rüzgâr Günleri Paneli’yle, genç mühendisleri sektörün önde gelen isimleriyle bir araya getirdi.haber, ONUR SAMET YILDIRIM, MEHMET TUNCAR

fotoğraflar, MİNE ATACAN, FATİH ATLAS

RÜZGÂR YILDIZ’DA HIZLI ESİYOR

EEnerji kaynaklarının azaldığı günümüz dünyasında yenilenebilir, çevreci enerji sistemleri ön plana çıkı-yor. 9 -10 Mart 2011 tarihinde Yıldız Oditoryumu’nda yapılan etkinlik öğrenciler ve akademisyenler tara-fından büyük ilgi gördü. YTÜ Makine Fakültesi De-kanı Prof. Dr. Yunus Çengel açılış konuşmasında, bu tarz etkinliklerin, düzenleyen öğrencilerin kariyerle-rine büyük fayda getireceğini ifade etti.

Rüzgâr enerjisi sektörünün her yıl yüzde 30 ora-nında büyüme gerçekleştirdiğini belirten Çengel, bu oranın dünya üzerindeki karşılığının 65 milyar dolar olduğunu ifade etti. ABD’nin lider olduğu rüzgâr enerjisi sektöründe, Çin’in de ön planda olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Yunus Çengel, çevre dostu ol-manın önem kazandığı günümüzde Türkiye’de de bu alanda ciddi atılımlar yapıldığını ve çalışmaların devam ettiğini belirtti.

YTÜ enerjide Türkiye’nin merkezi olacakYaptığı konuşmada Yıldız Teknik Üniversitesi’ni, 100. Yılında Türkiye’nin enerji merkezi haline ge-tirmeyi planladıklarını ifade eden Rektör Prof. Dr.

Page 65: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 63NİSAN / 11

PANEL

* TOLGA KOROL Vestas Projeler Direktörü Yıldız Teknik Üniversitesi mezunu olarak bu etkinliğin Yıldız’da yapılıyor olmasından gurur duyuyorum. Diğer üniversitelerde çeşitli konularla ilgili konuşmalar yapıyorum. Rüzgâr Günleri diğer okullara kıyasla oldukça kapsamlı ve katılımı geniş bir etkinlik. Bunun devam etmesi temennimiz, gelişmeye açık bir sektörde öğrencilerin bilinçlendirilmesi gerekiyor. Okul yönetimiyle konuşup yenilenebilir enerji hakkında ders açılmasını talep etmeyi düşünüyoruz. Bununla ilgili

gerek kurum gerekse kişisel olarak destek vermekten memnuniyet duyarız.

Yıldız Teknik Üniversitesi mezunu olarak Rüzgâr Enerjisi Kulübü’nü desteklemeye devam edeceğim. Bunu şu şekilde özetleyebilirim. Geçtiğimiz günlerde bir haber okudum. Yöneticilerin hangi üniversite çıkışlı olduğunu konu edinen bir haberdi bu. Yöneticilerin büyük çoğunluğunun ODTÜ, Boğaziçi ve İTÜ mezunu olduğu tespit edilmiş. YTÜ sıralamada yoktu. Hâlbuki teknik üniversite olarak baktığınızda Türkiye’de 3 tane teknik üniversite var. YTÜ bunlardan birisi.

Bizim zamanımızda öğrenciler bu tip etkinlikler yapmıyordu. Ders dışında Hocalarımızla iletişimimiz olmazdı. Ancak bu durum değişmiş. Okulun vizyon sahibi yöneticileri bu çalışmaları yapmış. YTÜ mezunu bir yönetici olarak okulumdan mezun olan mühendislerin daha çok yönetici olmasını istiyorum. Vizyon sahibi yöneticilerinizle bunun gerçekleşeceğine de inanıyorum.

Page 66: YILDIZLAR / NISAN 2011

64 Yıldızlar NİSAN / 11

İsmail Yüksek, Davutpaşa Kampüsü’nde kurulacak merkez laboratuarın buna katkı yapacağını söyledi. Türkiye’deki üniversitelerde rüzgâr enerjisiyle ilgili ilk ve tek öğrenci kulübünün Yıldız’da olmasından gurur duyduklarını belirten Yüksek, çevreci enerji üzerinde çalışmaları yoğunlaştırılacaklarını belirtti. 2011 yılı boyunca yanacak olan 100. Yıl ateşine rüzgâr olacak projenin başarılı olmasını diledi.

Rüzgâr Günleri’ne konuşmacı olarak katılan Enerji ve Tabii Kaynaklar Eski Bakanı Dr. Hilmi Güler, ko-nuşmasında yenilenebilir enerjinin Türkiye için ne kadar önemli olduğunun altını çizdi. Türkiye enerji piyasasının 100 milyar dolarlık bir hacme sahip oldu-ğunu dile getiren Güler, rüzgar enerjisi kapasitesinin

PANEL

* KORAY ALTINKILIÇNordex Projeler Direktörü Ülkemize büyük katkıları olan Yıldız Teknik Üniversitesi’nin 100. Yılını kutluyorum. Birçok ilke imza atan Yıldız, rüzgâr enerjisi alanında da ilk çalışmayı yapıyor. Bu etkinliğe katılmadan önce genel bir araştırma yaptım. Rüzgâr enerjisi alanında çalışmaların yapıldığı ilk ve tek üniversite olan Yıldız’ın, bu konuda öncülük yapması ülkemizde konuya ilişkin farkındalığın artmasında büyük rol oynayacaktır. Biz bu etkinliğin içinde yer almaktan gurur duyuyoruz.

Rüzgâr enerjisi sektörü yeni olduğu kadar, hızlı gelişen bir sektör. Yetişmiş eleman ihtiyacı gün geçtikçe artıyor. Şirket olarak bu alanda çalışabilecek kalifiye mühendislere ihtiyaç duyuyoruz. Öğrencilik yıllarında rüzgâr enerjisi alanında çalışan öğrenciler firmaların öncelikli tercihi olacaktır. Rüzgâr enerjisiyle ilgilenen öğrencilere kapımız her zaman açık.

48 bin megavat civarında olduğunu, hali hazırda kul-lanılan kömür, doğalgaz ve barajlardan elde edilen elektrik enerjisinin buna denk olduğunu ifade etti. Türkiye’de 10 bin noktada ölçüm yaparak elde ettik-leri rüzgar atlası doğrultusunda konuştuğuna dikkat çeken Güler, güneş enerjisi potansiyelinin de 56 bin megavat olduğunu söyledi.

TÜSİAD Enerji ve Çevre Çalışma Grubu Üyesi Zeki Eriş, yaptığı konuşmada sanayicilerin yenilenebilir enerjiye ilişkin görüşlerini öğrencilerle paylaştı. Mar-mara Üniversitesi YTAM Müdürü ve Dünya Rüzgâr Enerjisi Birliği Başkan Yard. Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, Türkiye’de ve dünyada Rüzgâr Enerjisi ile ilgili katı-lımcılara bilgiler verdi.

Page 67: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 65NİSAN / 11

*

METE MALTEPEGeneral Elektrik Enerji Genel MüdürüBu etkinliği düzenleyen öğrencileri takdir ediyorum. Özellikle üniversite öğrencilerinin rüzgâr enerjisine böyle önem vermesi çok güzel. Türkiye’de rüzgâr enerjisi alanında çok büyük potansiyel var. Bu alanda yapılan yatırımlar ileride daha da artacak. Genç rüzgâr enerjisi mühendislerinin yetişeceğini görmekten gurur duyuyorum. Ülkemizde rüzgâr enerjisi gibi yenilenebilir enerji sistemlerine yapılan yatırımların artacağını düşünüyorum. İlk etapta dışarıdan gelen makinenin montajı

ve bakım-onarımı ön görülüyor. Fakat ilerleyen dönemde bu alanda yerli firmaların daha çok yatırım yapacağını söyleyebiliriz. Bu konuda ya türbin imalatı ya da parça imalatı konusunda çalışmalar olacaktır. Bu çalışmaların pek çoğunun başladığını söyleyebilirim. Rüzgâr enerjisi kulübüyle iyi bir diyalogumuz var. Bundan sonraki çalışmalarında da destek vermeye devam edeceğiz. Türkiye’de rüzgâr enerjisi konusunda uzman arkadaşların yetişmesi bizim için de sektör için de önemlidir.

Rüzgâr türbinleri ve özellikleri hakkında Yıldız’lılara bilgi veren Türkiye Rüzgâr Enerjisi Birliği Genel Sek-reteri Mustafa Serdar Ataseven’den sonra, Türksoy Mühendislik’ten Ferdi Türksoy sözaldı.

Etkinliğin ikinci günü de ilk gün gibi yoğun ilgi gör-dü. Yenilenebilir enerjinin günümüz dünyasındaki önemi hakkında sunum yapan YGA Vakfı Eş Başkanı Gökhan Meriçliler ve YGA Vakfı İstanbul Temsilcisi Utku Simitli’den sonra rüzgâr enerjisi teknolojisinin geleceği konuşuldu. GE Energy Türkiye Genel Müdür Mete Maltepe, Vestas Türkiye Projeler Direktörü Tol-ga Korol ve Nordex Enerji A.Ş. Proje Yönetim Depart-man Müdürü Koray Altınkılıç birer konuşma yaptılar.

Rüzgâr türbini bileşenleri ve imalat süreçleri hak-

kında tecrübelerini aktaran Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi Enerji Teknolojileri Uzmanı Dr. Cenk Sevim ve Çimtaş Boru Genel Müdürü Cem Ge-yik öğrencilerle bir araya geldi.

Rüzgâr enerjisinin tüm detaylarıyla konuşulduğu Rüzgâr Günleri’nde nakliye ve montaj işlemleri hak-kında merak edilenleri de Sarılar Nakliyat Proje Mü-dürü Serkan Aslan anlattı. Etkinliğin kapanış konuş-masını Rüzgâr Enerjisi Kulübü Danışmanı Arş. Gör. Şaban Pusat yaptı. II

Page 68: YILDIZLAR / NISAN 2011

66 Yıldızlar NİSAN / 11

KONFERANS

Afet Yönetimi ve Kültür Mirası Üzerine Uluslararası Konferans - “Dört Element ile Uyumlu Yaşamak” Bhutan’da düzenlendi. yazı, Yard. Doç. Dr. Z.GÜL ÜNAL / RESTORASYON ANABİLİM DALI ARAŞ. GÖR. Dr. MELTEM VATAN

DOĞA TARİH VE ÇEVREYİKORUMANIN SON KALESİ:

Page 69: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 67NİSAN / 11

KONFERANS

BHUTAN

SSon yıllarda dünyanın dört bir yanında deprem, sel, heyelan, tsunami, fırtına gibi yıkıcı felaketlerin mey-dana gelme sıklığı artmış, bu afetlerde can kaybının yanısıra büyük oranda maddi kayıp da meydana gel-miştir. Bu maddi kayıpların şüphesiz yerine konul-ması en zor hatta imkânsız olanı, kültür mirasının en önemli öğeleri olan geleneksel mimari yapılar, yöre-sel gelenekler, kadim bilgiler, yerel yapı uygulamaları, arşiv belgeleri ve koleksiyonlar gibi soyut ve somut kültür öğelerini içeren kültür mirası öğeleridir.

Mitolojiden beri afetlerin meydana gelme neden-leri insanoğlunun merakını uyandırmış, afetleri azalt-manın yolları aranmıştır. Doğa olayları; eski çağlarda tanrıların öfkesi olarak nitelendirilmiş, modern bili-min gelişmesi ile bilimsel olarak açıklanmaya ve se-bep - sonuç ilişkileri ile irdelenmeye başlanmıştır.

Uluslararası konferansa YTÜ’den katılım12-14 Aralık 2010 tarihleri arasında Thimphu, Bhutan’da Afet Yönetimi ve Kültür Mirası Üzerine Uluslararası Konferans “Dört Element ile Uyumlu Yaşamak” adlı bir etkinlik gerçekleştirilmiştir. Amaç, doğa olayları-nın afete dönüşmesini engellemek ve afet etkilerinin

azaltılarak kültür mirasının korunması için doğa ile uyumlu yaşamanın önemini vurgulamak ve doğanın sesine kulak vermeyi unuttuğumuz bugünlerde bu gerçeği hatırlatmaktır. Konferansın ana amacı, afet risklerine açık olan kültür mirasının korunmasına yö-nelik risk azaltma çalışmaları ve afet yönetimi enteg-rasyonunun önemini vurgulamaktır. Bilimsel etkinlik, tüm katılımcılar davetli olmak üzere, 23 ülkeden 55 uluslararası katılımcı ve 98 Bhutan’lı katılımcı olarak toplam 153 kişilik katılım ile gerçekleşmiştir.

Afet Azaltma ve İyileştirme Küresel Birliği (GFDRR), Dünya Bankası (World Bank), Birleşmiş Milletler Kal-kınma Programı (UNDP), Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO), Birleşmiş Milletler Afet Azaltma İçin Uluslararası Strateji (UNISDR) birim-leri bu etkinliğe parasal ve teknik destek vermiştir.

Uluslararası konferansa Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü Restorasyon Anabilim Dalı’ndan Yard. Doç. Dr. Z. Gül Ünal ve Taşıyıcı Sistemler Bi-lim Dalı’ndan Araş. Gör. Dr. Meltem Vatan Kaptan, “Türkiye’de Afete Maruz Kalan Miras Alanlarında Afet – Koruma İlişkisi - Afetlerde Geleneksel Dokuyu ve Mekânın Ruhunu Korumak” başlıklı tebliğler ile katılmışlardır.

Page 70: YILDIZLAR / NISAN 2011

68 Yıldızlar NİSAN / 11

Konferans öncesi teknik gezilerKonferans öncesi iki günlük teknik gezi programı çer-çevesinde, yerel mimari ve doğal güzellikler ile Bhu-tan kültüründe önemli yer tutan eserler gezilmiş ve görülmüştür.

Paro Bölgesi’nde bulunan ve 1692 yılında inşa edilen Taktsang Palphug - Tiger Nest Manastır Kompleksi’ne tırmanış yapılmıştır. Ülkenin önemli anıtsal yapıla-rından biri olan ve 2009 yılında geçirdiği yangın son-rasında önemli bölümü yanarak yok olan, sonrasında yeniden inşa edilen tarihi yapıda yangın önlemleri yerinde incelenmiştir.

Phunaka bölgesine teknik gezi yapılmıştır. Phunaka 1950’lere kadar Bhutan’a başkentlik yapmıştır. Phu-naka Dzong sel felaketinde hasar alan kale/tapınak olarak tanımlanabilecek bir kraliyet yapısıdır. Yapının büyük bölümünün hasar görmesine neden olan sel sonrasında, nehrin akış yönü değiştirilmiş ve yapıdan uzaklaştırılarak korunması sağlanmıştır.

Tango Manastırı ziyaret edilmiştir. Bhutan dilin-de at başı anlamına gelen Tango Manastırı başkent Timphu’nun 14km kuzeyinde Cheri Dağları’ndadır. 1688 yılında inşa edilmiş olan yapı, ülkenin din eğiti-mi veren en tanınmış üniversitesidir. Bu tarihi yapının da karşı karşıya kaldığı en önemli afet türü yangındır. Yapıda yangına karşı alınan önlemler incelenmiştir.

* Katılımcılar* Afet yönetiminin ana aktörleri (hükümet, STK özel sektör)

* Kültür mirası korunmasında görev alan tüm birimler (hükümet, STK, özel sektör)

* Kültür mirası ve afet yönetimi alanında çalışan akademisyenler ve uluslararası uzmanlar

* Topluluk liderleri

* Yerel yapım sistemi geleneğini devam ettiren ustalar - marangoz, taş ustası vs.

* Yerel toplum paydaşları ve afete maruz kalmış kişiler

Konferansın son gününde tüm katılımcıların oluşturduğu üç çalıştay grubu ile çalışmalar yapılmış ve bu çalışmaların sonuçları, konferans tavsiye kararları olarak bir araya getirilerek toplantı sonunda katılımcılarla paylaşılmıştır.

KONFERANS

Page 71: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 69NİSAN / 11

* YTÜ Projesi ‘Kurtarabilirsiniz/Youcanrescue’ SergisiTürkiye, dünya üzerinde afete yatkın olarak tanımlanan, doğal afet riskinin en yüksek olduğu ülkelerden biridir. Bilimsel araştırmalar, büyük doğa olaylarının özellikle tasarım ve planlama alanında yapılan hatalar nedeniyle, yerleşim alanlarında bıraktığı etkilerle doğal afetlere dönüşümde önemli pay sahibi olduğunu göstermektedir.

Bu kapsamda, YTÜ-ICUS Uluslararası Kentsel Çalışmalar Araştırma Merkezi ve GEA Türkiye-Arama Kurtarma Grubu “KURTARABİLİRSİNİZ/ YOUCANRESCUE” başlığı ile düzenlenen ve afet risklerinin azaltılmasında tasarımın - tasarımcının

rolü ile önemine ilişkin bilinçlenme ve farkındalığın artırılmasını hedefleyen projeye ilişkin bilgiler ve hedefler Bhutan’a götürülerek konferans katılımcıları ile konferans programı içinde yer alan özel sunumlar bölümünde paylaşılmıştır .www.youcanrescue.yildiz.edu.tr

Konferans temasının seçimiBhutan Kraliyet Hükümeti başbakanı Lyonchhen Jig-mi Y. Thinley konferans açılışında yaptığı konuşma-da, “Sayısı ve sıklığı artan doğal felaketlerin meydana gelme nedenleri, sadece doğa olayları değil, yanısıra insanların doğaya karşı sorumsuz ve pek çok durum-da saygısız yaşam biçimleridir. Kayıplar, umutsuzluk, acılar katlanılmaz ve kabul edilemez. Geçici maddi refah için sürdürülebilir ve mutlu yaşam göz ardı edi-lemez. Küresel ısınma, iklim değişiklikleri ve berabe-rinde gelen etkiler doğal felaketleri tetiklemektedir. İnsanoğlunun yapabileceği ve yapması gereken, tüm doğal kaynakları akil bir şekilde paylaşmak ve doğal dengeleri korumak için işbirliği yapmaktır. İnsan ırkı akılcılık ve sorumluluğu unutmak üzere...” demiştir.

Her yıl dünyanın dört bir yanında yüzlerce afet meydana gelmekte, bunlar can ve mal kayıplarıyla sonuçlanmaktadır. Doğal afetler ve afet riskleri özel-likle gelişmekte olan ülkelerde ve dünyadaki kalkın-ma politikalarında önemli bir sorundur. Artan afet riskleri, afet etkileri ve küresel iklim değişimi yok-sulluk ivmesini hızlandıran ciddi bir tehdittir. En az hazırlıklı olan ülkeler en çok etkilenecek ve en büyük acıları çekecektir. Bu durum, afet risklerinin azaltıl-ması için kapsamlı çalışmaların ivediliğini gerektir-mektedir.

> Tiger Nest Manastır Kompleksi - Taktsang Palphug

Page 72: YILDIZLAR / NISAN 2011

70 Yıldızlar NİSAN / 11

Bu gerçeklerden yola çıkarak, konferans teması “Dört Element ile Uyumlu Yaşamak” olarak seçil-miştir. Toprak, su, ateş ve rüzgârdan oluşan dört element, evreni oluşturan dört ana maddedir. Dört element ile uyumlu yaşamak için çeşitli şekillerde uzlaşma ve yenileme her zaman için insanlık tarihi-nin ayrılmaz bir parçası olmuştur. Doğanın bu dört elementi sel, fırtına, toprak kayması, orman yangın-ları ve deprem gibi doğal afetlerin temel nedenidir. İnsanoğlunun besin kaynağı olan bu dört element ile uyum içinde yaşamak afet etkilerinin azaltılmasının temelini oluşturur. Yerel topluluklar, dört element ile uyum içinde yaşamak için yüzyıllardır kültür ve ge-leneksel uygulamaların paha biçilmez değerleri olan bilgi ve teknolojiyi yaşamlarına adapte etmiştir.

Konferans hedefleri* Afet yönetimi ve kültür mirasının korunması

alanındaki ulusal politikalar, programlar ve sistem-leri harekete geçirmek için ulusal ve uluslararası or-taklıkları güçlendirmek,

* Soyut ve somut kültür mirası, yerel gelenekler ve teknoloji bilgisinin paylaşılması ve afet yönetimi çerçevesinde entegre edilmesi,

* Yerel geleneklerin ve uygulamaların araştırılma-

KONFERANS

sı ve afet yönetimine katılmak üzere yeni fikirlerin, araçların ve yaklaşımların geliştirilmesi,

* Afet yönetimi planlarının hazırlanması ve uy-gulanması için yerel toplulukları, değerlerini ve gele-neklerini içeren çalışma taslaklarının oluşturulması,

* Kültür mirasının risk yönetimi için anahtar öne-me sahip kişiler ve organizasyonların biraraya getiri-lerek yeni iletişim ağalarının oluşturulması ve mev-cut iletişim ağlarının güçlendirilmesi ile bu ağların büyük afet yönetimi ağına katılması

Küreselleşme ile birlikte yavaş yavaş kaybolmaya yüz tutan ve ekonomik kalkınmada gözardı edilen yerel gelenekler, özellikle afetler ile sonsuza dek yi-tip gitme tehdidi ile karşı karşıyadır. Afet yönetimi ve kültür mirası üzerine olan bu konferans, afet yöneti-mindeki uluslararası girişimlerde önemli bir boşluğu doldurmayı ve afet yönetiminde bu endişeleri vurgu-layarak bilgi paylaşımı ve yerel gelenekler ile kültür mirasının tanıtımını artırmayı hedeflemiştir.

Konferans program akışıKonferans etkinliği, açılış seremonisini takip eden Lungtenzampa Lisesi öğrencilerinin “afet azaltma” temalı şarkısının ardından açılış konuşmaları ile devam etmiştir. Açılış konuşmaları; İçişleri ve Kül-

> Tango Manastırı

Page 73: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 71NİSAN / 11

tür Bakanı Lyonpo Minjur Dorji, Dünya Bankası Afet Azaltma ve İyileştirme Küresel Birliği Sekretaryası Başkanı Saroj Jha, Genel Risk Azaltma Birleşmiş Mil-letler özel temsilcisi Margareta Wahlstrom, Bhutan başbakanı Lyonchhen Jigme Y. Thinley, İçişleri ve Kül-tür Bakanlığı Afet Yönetimi Birimi Müdürü Namgay Wangchuk tarafından yapılmıştır.

Konferans, afet yönetiminin dört temel aşama temaları çerçevesinde düzenlenmiştir. Bu temalar dâhilinde kültür değerleri ve yerel topluluklar ile ge-leneksel uygulamaların entegrasyonu sunulmuş ve tartışılmıştır. Paralel oturumların temaları şunlar olmuştur:

1. Afet riskinin azaltılması2. Afet durumunda/sırasında müdahale 3. Afet sonrası kısa vadeli iyileştirme programları4. Afet sonrası uzun vadeli iyileştirme programları

ve geleceğe dönük planlama aşamaları

Tarihi Haydarpaşa Tren Garı yangını toplantısı Konferans sırasında ICOMOS - ICORP (International Committee on Risk Preparedness-Uluslararası Riske Hazırlık Komitesi), Uluslararası Anıtlar Sitler Konse-yi - Risklere Hazırlık Alt Bilimsel Komitesi ile “Tarihi Haydarpaşa Tren Garı yangını” temalı bir toplan-tı yapılmıştır. ICORP üyeleri ve Yard. Doç. Dr. Z. Gül Ünal ve Araş. Gör. Dr. Meltem Vatan’ın katılımı ile gerçekleşen toplantıda, dünyada son zamanlarda özellikle onarım sırasında tarihi yapılarda meydana gelen yangın örneklerinin artışına dikkat çekilmiştir. Mimari miras yapı ve çevrelerinin yangın risklerine karşı korunmasına ilişkin temel eylemleri tanımla-yan bir belge oluşturulması kararlaştırılmış ve çalış-ma grubu üyeleri olarak Z. Gül Ünal, Meltem Vatan (Türkiye), Chris Marrion (ABD), Robyn Riddett (Avust-ralya), Richard Hughes (İngiltere) belirlenmiştir. II

>> Küresel ısınma, iklim değişiklikleri ve beraberinde gelen etkiler doğal felaketleri tetiklemektedir. İnsanoğlunun yapabileceği ve yapması gereken, tüm doğal kaynakları akil bir şekilde paylaşmak ve doğal dengeleri korumak için işbirliği yapmaktır.

Page 74: YILDIZLAR / NISAN 2011

72 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

DDeğerlerimizden ve eski Rektörlerimizden Prof. Dr. Turgut Uzel’le bir röportaj gerçekleştirdik. Tecrübe ve bilgi birikiminin ne denli kıymetli olduğuna şahitlik yaparak…

Yıldız’da 1963 yılında bitirdiğiniz Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği bölümüne ek olarak İnşaat Mühendisliği bölümünde de lisans eğitimi aldınız. Bunun hikâyesini bize anlatabilir misiniz?1959 yılında girdiğim Jeodezi Fotogrametri (o zaman-ki adıyla Harita Mühendisliği) Bölümü’nü 1963 yılında bitirdim. 1964 yılında aynı bölümde yüksek lisansımı tamamladım. Bir yıl çalıştıktan sonra askere gittim. 2 yıl yedek subay olarak askerlik yaptım. Kâğıthane’deki İstihkâm Okulu’nda altı aylık temel eğitimi takiben aynı yerde öğretmen olarak bir buçuk yıl çalıştım. Sonra İstanbul İl İmar Müdürlüğü’nde görev aldım. Oradaki işim genellikle inşaat ile ilgili idi. Bizim okul, ikinci lisans imkânını tanıdığı için bazı fark derslerin sınavını başararak İnşaat Mühendisliği Bölümü’nün akşam programına kaydoldum. Gündüz çalışıp akşam okuyarak 1972 yılında mezun oldum. İki dalda lisans eğitimi almam, mesleki gelişmemde çok yararlı oldu.

Sizin eğitim hayatınıza başladığınız yıllarda Yıldız Teknik Üniversitesi, İstanbul Teknik Okulu adını kullanıyordu. 1969 yılında, İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi oldu. 1982 yılında Yıldız Üniversitesi olan okulun adı sizin Rektör olarak göreve başladığınız dönemde günümüzdeki adına kavuştu. İsim değişikliklerinde etkiniz oldu mu? Öğrencilik

Prof. Dr. Turgut Uzel:

BÜYÜKLÜK KALİTEYLE ÖLÇÜLÜRİki dalda lisans eğitimi almam, mesleki gelişmemde çok yararlı oldu. röportaj, FATİH ATLAS

dönemindeyken bu değişiklikler sizin için ne anlam ifade ediyordu?Biraz önce söylediğim gibi 1959 yılında okulumuzun adı, İstanbul Teknik Okulu idi. Yüksek lisansa başla-dığımda ismi İstanbul Yüksek Teknik Okulu olmuştu. Öğretim görevlisi olarak işe girdiğim 1974 yılında ise ismi, İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akade-misi idi. Rahmetli Bülent Ecevit’in Başbakan olduğu dönemde yeni bir üniversite yasası hazırlandı. Yasa-laşmayan bu tasarıda, Paris’tekiler örnek alınarak oku-lumuz için İstanbul Politeknik Üniversitesi ismi uygun görülmüştü. 1983 yılında yasalaşan 2547 sayılı yasa ile Yıldız Üniversitesi ismi verildi. Bize “Yıldız Teknikliler “ dendiği için ismimizin Yıldız Teknik Üniversitesi ol-

Page 75: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 73NİSAN / 11

masını istiyorduk. Resmi başvurumuz üzerine YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın desteği, bazı öğretim üyele-rimiz ve mezunlarımızın gayretleri ile bu isteğimizin gerçekleşmesi sağlandı.

Son sorunuzu, isim önemli midir diye çevirerek ce-vap vermem daha uygun olur. Bence isim değil yapı-lan iş ve toplumsal katkı önemlidir. Hepimiz, MIT’i bi-liriz. İsminden de anlaşılacağı üzere bu, bir enstitüdür ama bağlı olduğu üniversiteden daha ünlüdür. Bence büyüklüğün ölçütü kalite olmalıdır.

Bize Yıldız kültüründen bahseder misiniz?Öğrencilik yaptığım dönemde, Yıldız mezunu de-mek, işi bilfiil yapabilen mühendis/mimar demekti. İstanbul’dan Edirne’ye kadar sağlı sollu görünen fab-rikaların hemen hemen hepsi, mezunlarımız tarafın-dan kurulmuştu. İşinin ehli, düzgün, dürüst meslek adamları yetiştirme gayreti içerisinde bir eğitim ku-rumu idi. Öğrencileri, genellikle okulda barındıkları için aralarında çok yakın bir kardeşlik duygusu oluşu-yordu. Bu duygu yaşamları boyunca devam ediyordu. Aidiyet duygusu ve dayanışma, meslek hayatı için çok önemlidir. Umarım öğrencilerimiz, bu duygular içinde yetişirler.

Yurtdışında pek çok seçkin üniversitede öğretim üyesi olarak görev aldınız, bu dönemlerde YTÜ ile bu üniversiteler arasında bir kıyaslamanız oldu mu?Üniversite kavramı, doğal olarak yıllar içinde değişi-yor. Benim öğrenciliğim zamanında, bilgi aktarımı yapılıyordu. Buna birinci kuşak dersek ikinci kuşak üniversite kavramını, eğitim ve öğretimin yanı sıra araştırma da yapan kurumlar olarak tanımlayabiliriz.

Yurtdışına çıktığımız zaman aramızdaki fark olarak, bizim hala birinci kuşakta olduğumuzu görüyor ve hayıflanıyorduk.

Şimdi, teknoloji geliştiren ve proje yapan, yaptı-ğı projelerle üniversite bütçesinin büyük bir kısmını karşılayan üçüncü kuşak üniversiteler söz konusudur. Üniversitemizde son günlerde bu yönde kıpırdanma-lar görüyor ve seviniyorum.

Rektör olarak görev yaptığınız dönemde, yurtdışındaki üniversitelerde gördüğünüz uygulamaları YTÜ’ye uyarladığınız oldu mu?Biraz önce değindiğim araştırma ve teknoloji geliştir-me konularının Üniversitemizde benimsenmesi için epey çaba sarf ettim. Üniversitemizi dışa açma, yerli

Page 76: YILDIZLAR / NISAN 2011

74 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

>> Günümüzde teknoloji geliştiren ve proje yapan, yaptığı projelerle üniversite bütçesinin büyük bir kısmını karşılayan üçüncü kuşak üniversiteler söz konusudur. Üniversitemizde son günlerde bu yönde kıpırdanmalar görüyor ve seviniyorum.

sanayi ve yabancı üniversitelerle ortaklaşa proje yap-ma konusunda çok uğraştım. Dönüşüm kolay/tam olmadı ama en azından yeni bir anlayış geldi.

YTÜ’nün 100. yılını kutluyor olması size ne hissettiriyor?Kurumlar, içerisinde bulunduğu insanlarla değerlenir. Üniversitemiz, değerli insanların gayretleriyle 100. yı-lına kavuştu. Umarım, bundan sonra daha da gelişe-rek eğitim, bilim ve teknolojiye katkılarıyla nice yüz-yıllara damgasını vurur. İsmail Bey’in Yıldız için büyük bir şans olduğunu düşünüyorum. Son yıllarda yapılan çalışmaların Yıldız’ı hayal ettiğimiz noktalara getire-ceğini ümit ediyorum. İsmail Bey ve ekibine yaptıkları çalışmalarda başarılar diliyorum.

YTÜ öğrencilerine tavsiyeleriniz nelerdir?Kısaca öğrencilere zamanlarını iyi değerlendirmele-rini, bilgi dağarcıklarını iyice doldurmalarını, analitik düşünme yeteneklerini geliştirmelerini, sosyal ve kültürel etkinliklerin içerisinde olmalarını, birer hobi kazanmalarını, mutlaka en az bir (İngilizce) yabancı dil öğrenmelerini, eylemlerini ileride yüzlerini kızart-mayacağından emin olduktan sonra gerçekleştirme-lerini, hümanist, üretken, ülkesini ve insanları seven, topluma yararlı birer insan olma gayreti içerisinde olmalarını tavsiye ederim.

Son olarak eklemek istedikleriniz…Tüm Yıldızlılara sevgilerimi iletiyorum. Hepsine sağ-lık, mutluluk ve başarılar diliyorum. II

Eğlence

LezzetTürk ve dünya mutfaklarından en güzel örnekleri, Astoria’nın hem resmi iş yemeklerine hem de dost sohbetlerine ev sahipliği yapan ayrıcalıklı restoranlarında tadabilirsiniz.

Vizyondaki tüm yeni filmleri özel localı, üstün görüntü kalitesine ve Real D özelliklerine sahip Astoria Cinebonus’ta izleyebilirsiniz.

Moda dünyasına yön veren, dünyaca ünlü yerli ve yabancı binlerce markayı Astoria’nın seçkin mağazalarında bulabilirsiniz.

Moda ve Güzellik

Ödüller

Eğlence

Tüketici Akademisi’nin üniversitelerle beraber verdiği, kalite ve inovasyon uygulamalarında örnek çalışmalar yürüten markalara verilen“AB Kalite Ödülü - 2009”

Kalitesi ve çizgisi ile Quality Of Magazine Dergisi En Quality AVM Ödülü - 2010

Özel Uçak Kampanyası -AMPD Yılın Pazarlama Kampanyası Ödülü - 2009

Lezzet

Güzellik

Ödü

ller

Moda

Astoria’da sürprizler asla bitmez...Astoria’da sürprizler asla bitmez...

www.astoria.com.trT: (212) 215 22 22ESENTEPE

ASTORIA_22,5x30,5.indd 1 01.06.2011 17:56

Page 77: YILDIZLAR / NISAN 2011

Eğlence

LezzetTürk ve dünya mutfaklarından en güzel örnekleri, Astoria’nın hem resmi iş yemeklerine hem de dost sohbetlerine ev sahipliği yapan ayrıcalıklı restoranlarında tadabilirsiniz.

Vizyondaki tüm yeni filmleri özel localı, üstün görüntü kalitesine ve Real D özelliklerine sahip Astoria Cinebonus’ta izleyebilirsiniz.

Moda dünyasına yön veren, dünyaca ünlü yerli ve yabancı binlerce markayı Astoria’nın seçkin mağazalarında bulabilirsiniz.

Moda ve Güzellik

Ödüller

Eğlence

Tüketici Akademisi’nin üniversitelerle beraber verdiği, kalite ve inovasyon uygulamalarında örnek çalışmalar yürüten markalara verilen“AB Kalite Ödülü - 2009”

Kalitesi ve çizgisi ile Quality Of Magazine Dergisi En Quality AVM Ödülü - 2010

Özel Uçak Kampanyası -AMPD Yılın Pazarlama Kampanyası Ödülü - 2009

Lezzet

Güzellik

Ödü

ller

Moda

Astoria’da sürprizler asla bitmez...Astoria’da sürprizler asla bitmez...

www.astoria.com.trT: (212) 215 22 22ESENTEPE

ASTORIA_22,5x30,5.indd 1 01.06.2011 17:56

Page 78: YILDIZLAR / NISAN 2011

76 Yıldızlar NİSAN / 11

SOSYAL SORUMLULUK

YYıldız Teknik Üniversitesi Yıldız Yerleşkesinde engel-siz erişim konusunda uzman akademisyenler, sivil toplum kuruluşları ve belediyeler bir araya geldi. Uz-manların çözüm aradığı konu, üniversiteler başta ol-mak üzere insanların yaşam alanlarında daha rahat erişim imkânları oluşturarak konuyla ilgili farkındalık yaratmaktı.

25 Mart 2011 tarihinde yapılan “Kampüsteyiz2011” Engelsiz Erişim Çalıştayı ile Engelsiz Yerleşke için ilk adım atılmış oldu. Yıldız Teknik Üniversitesi Mimar-lık, Şehir ve Bölge Planlama ve Peyzaj Mimarlığı öğ-rencilerinin başlattığı çalışmaya çeşitli platformlar-dan destek geldi.

Kampüsteyiz2011 Nedir?Kampüsteyiz2011 Projesi’nin ana amacı; mimarlık, şe-hir ve bölge planlama ve peyzaj mimarlığı gibi farklı tasarım disiplinlerindeki öğrencilerin kişisel ve mes-leki gelişimleriyle birlikte sürekli içinde bulundukları yerleşke çevresini geliştirmek, engelsiz erişim konu-sunda tasarım ve uygulama çalışmaları yapmaktır.

Proje kapsamında YTÜ Yıldız Yerleşkesi içinde en-

ENGELLERİ AŞMANIN İLK DURAĞI: ÜNİVERSİTELER

“Kampüsteyiz 2011” Projesi başladı.haber, HANDE TAN / fotoğraflar, MİNE ATACAN

gellilere uygun tasarım çalışmaları yapılacak. Üniver-site öğrencilerinin yapacağı çalışmalarda engellilere kullanım kolaylığı sağlamanın yanında yerleşkeyi kullanan herkes için erişilebilir mekânlar oluşturul-ması hedefleniyor.

YTÜ Yıldız Yerleşkesi sit alanı olduğu için, yapılacak çalışmalar öncelikle portatif ürünlerle desteklenecek. Tarihi yapıya zarar verilmeden bahçe ve yollarda pey-zaj düzenlemeleri, yer döşemesi, aydınlatma çalışma-ları yapılacak. Bina içinde engelli asansörleri, sınıf ve tuvalet düzenlemeleri yapılacak. Ayrıca yerleşke için-de yol bulmak için yön tabelaları ve kabartmalı harita-lar, belirlenen noktalara yerleştirilecek. II

Çalıştay katılımcıları * Yıldız Teknik Üniversitesi

* İstanbul Teknik Üniversitesi

* Doğuş Üniversitesi

* İstanbul BüyükŞehir Belediyesi

* Kadıköy Belediyesi

* Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği

* Kas Hastalıkları Derneği

* Görme Özürlüler Derneği

* Alternatif Yaşam Derneği

Page 79: YILDIZLAR / NISAN 2011
Page 80: YILDIZLAR / NISAN 2011

78 Yıldızlar NİSAN / 11

ETKİNLİK

YILDIZ’DAN OTOMOTİV DEVLERİ GEÇTİ Yıldız Teknik Üniversitesi’nde düzenlenen OTEK’11, Türkiye’de otomotiv alanında üretim yapan firmaları Yıldız’lı öğrencilerle buluşturdu.haber, ARDA ÖZEN / fotoğraflar, MİNE ATACAN

Page 81: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 79NİSAN / 11

ETKİNLİK

YYıldız Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi ve Maki-ne Teknolojileri Kulübü (MAKTEK) tarafından düzen-lenen Otomotiv Teknolojileri Etkinliği, öğrenciler ve sektör tarafından yoğun ilgi gördü. 28-29 Mart tarih-lerinde yapılan çalışmalarda otomotiv sektörünün geçmişi ve geleceği uzmanlar tarafından anlatıldı.

GT Askeri Jip üretiminde YTÜ’lü hocalar vardıAçılış konuşmasında YTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tamer Yılmaz tarafından otomotiv sektörümüzün önemi ve sanayimizdeki yeri vurgulandı. Makine Fa-kültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Rahmi Güçlü de ülkemizde gerçek manada seri üretim olarak yapılan yerli aracın o dönemdeki adıyla 1013. Ordu Donatım Ana Tamir Fabrikası Tuzla’da yapılan GT model aske-ri jipler olduğunu belirtti.

Bu projede, üniversitemiz öğretim üyelerinden Prof. Necati Tahralı öncülüğünde, kendisinin ve Rek-törümüz Prof. Dr. İsmail Yüksek’in de dahil olduğu bir grup üniversitemiz öğretim elemanının yer aldığını ve üretilen jiplerin gerek teknik gerekse mali açıdan emsallerine göre çok üstün olduğunu, yaklaşık 10 yıl boyunca ordumuzun askeri jip ihtiyacını karşıladığı-nı, ancak bilinmeyen nedenlerle üretiminin durdu-rulduğunu ifade etti. Güçlü, bu projenin gerçekleşti-rilmesinde YTÜ öğretim elemanlarının yer almasının üniversitemiz adına ayrı bir gurur kaynağı olduğunu belirterek, gençlerimizin kendilerine güvenmelerini, ülkemizin bağımsızlığı için daima ülke menfaatlerini şahsi menfaatlerin önüne alarak, bu ve benzeri pro-jeleri gerçekleştirmede aktif rol almaları gerektiğini ifade etti.

Yerli oto yapılabilir mi?Yeni nesil hibrit ve elektrikli araçların da sergilendi-ği alanda en çok ilgiyi Onuk Sazan isimli spor araba gördü. Geleceğin mühendisleri, Türkiye’nin ilk spor arabası olan Anadol STC 16’nın öyküsünü Dr. Ekber Onuk ve Eralp Noyan’dan dinledi. Onuk Sazan isimli spor arabanın tasarım ve gelişim süreçlerini Gökhan Akış anlattı. Onuk Taşıt A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan-lığı görevini yürüten Dr. Ekber Onuk, STC 16’yı ya da Onuk Sazan’ı yaparken karşılaştıkları zorlukların günümüzde olmadığını, şartların daha iyi olduğunu söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yerli araç üretimiyle ilgili çıkışının haklı olduğunu, günümüz-de bu çalışmayı yapmanın zor olmadığını, Türk halkı-nın ihtiyaçları doğrultusunda üretilen bir otomobilin piyasada tutunabileceğini sözlerine ekledi.

Etkinliğin ilk gününde New York Taksi projesiyle gündemde olan HEXAGON Studio Araç Mühendisli-ği Müdürü Murat Özkan, OYAK Renault Ar-Ge Proje-

Page 82: YILDIZLAR / NISAN 2011

80 Yıldızlar NİSAN / 11

ETKİNLİK

ler Koordinatörü Çiğdem Zeytin Derin, Ford Otosan Araç Mühendisliği Müdürü Barış Şenyener, OTAM Ar-Ge Proje Mühendisi Ali Eren tecrübelerini Yıldız’lı öğrencilere aktardı.

Oto firmaları üst düzey yöneticileri öğrencileri bilgilendirdiOTEK’11 ikinci gün açılış konuşmasını Mercedes – Benz Türk İnsan Kaynakları Uzmanı Çağrı Ungan yaptı. Üniversiteli öğrencilere Mercedes-Benz’deki staj ve iş fırsatlarından bahseden Ungan, şirketlerin-de Almanca bilmenin İngilizceye oranla daha geçerli olduğunu söyledi.

İnci Akü Ar-Ge Müdürü Sibel Eserdağ, Türkiye akü ihracatının %60’lık payına sahip olma yolunda izle-dikleri stratejileri anlattı.

CADEM tasarım merkezi İş Geliştirme Müdürü Kadir Tuğlu, küçük ticari araç sınıfında piyasaya sun-dukları UVEYK isimli aracı tanıttı. Türkiye’nin araç üretimiyle birlikte teknoloji geliştiren bir ülke oldu-ğunu ifade eden Tuğlu, elektrikli motor üretiminin yeni hedefleri olduğunu söyledi.

Temsa Ar-Ge Proje Mühendisi Nazife Soylu, Mar-tur Ar-Ge Direktörü Recep Kurt ve Tofaş Ar-Ge İleri Araştırmalar Yöneticisi Bülent Haraçcı firmalarını

tanıtan sunumlarını gerçekleştirdiler.Renault Ar-Ge Projeleri Sorumluları Gülin Altun-

dağ Ağırman ve Aras Şentürk etkinlikte öğrencileri Renault’nun Zero Emisyon, diğer adıyla Sıfır Karbon Salınımı projesi hakkında bilgilendirdi.

Ford Otosan Ürün Geliştirme Mühendisi İhsan Kalay, öğrencilere Ford Transit’te kullanılan motor hakkında bilgi verdi. II

>> Onuk Taşıt A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ekber Onuk: Günümüzde yerli bir oto üretmek zor değil, Türk halkının ihtiyaçları doğrultusunda üretilen bir otomobil piyasada tutunabilir.

Page 83: YILDIZLAR / NISAN 2011
Page 84: YILDIZLAR / NISAN 2011

82 Yıldızlar NİSAN / 11

B“

ETKİNLİK

KABULÜNÜN 90. YILINDA İSTİKLAL MARŞI VE

MEHMET ÂKİF Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nce

dört yıldır düzenli olarak tertip edilen Mehmet Âkif ve İstiklal Marşı konuşmaları bu yıl da devam etti.

haber, ARŞ. GÖR. İBRAHİM SONA / fotoğraflar, MİNE ATACAN

“Beni rahmetle anarsın ya, işitsen, birgün”

Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölü-mü, kuruluşunun sekizinci yılında etkinliklerine tüm hızıyla devam etmektedir. Dil ve edebiyat anabilim dallarında dünyadan ve ülkemizden birçok araştır-macının katılacağı sempozyumlar ve konferanslar Üniversitemizin kuruluşunun 100. yılında da düzen-lenmeye devam ediyor.

Dört yıldır düzenli olarak tertip edilen Mehmet Âkif ve İstiklal Marşı konuşmaları bu yıl da devam etti. “Kabulünün 90. Yılında İstiklal Marşı ve Mehmet Âkif” üst başlığını taşıyan toplantı, Dekanımız Prof. Dr. Ulvi Avcıata’nın katılımıyla 16 Mart 2011 Salı günü Fen-Edebiyat Fakültesi Prof. Dr. Şevket Erk konferans salonunda gerçekleşti. Mehmet Âkif ve İstiklal Marşı hakkında Türk edebiyatında çalışmalar yapan öğre-tim elemanlarımız Prof. Dr. Yakup Çelik, Yard. Doç. Dr. Ali Yıldız ve Öğr. Gör. Dr. Didem Ardalı Büyükarman bildirilerini sundular.

Bildiriler ilgi uyandırdıToplantının başlangıcında İstiklal Marşımızın kabulü ve Mehmet Âkif Ersoy belgeseli, sinevizyon gösteri-siyle sunuldu. Daha sonra Öğr. Gör. Dr. Didem Ardalı Büyükarman “Yeni Bir Nesil Teklifi: Âsım” başlıklı bil-

Page 85: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 83NİSAN / 11

dirisiyle, Mehmet Âkif’in 2296 mısradan oluşan Âsım adlı eserini ayrıntılı olarak değerlendirdi. Dr. Büyü-karman, Mehmet Âkif’in kafasında oluşturduğu ideal genç profilini ve zihnindeki genç tipinin özelliklerini maddeler halinde sıraladı.

Yard. Doç Dr. Ali Yıldız “İki Bağımsızlık Destanı Üze-rine: Çanakkale Şehitlerine ve İstiklal Marşı” başlıklı bildirisinde, Mehmet Âkif’in bu şiirleri yazdığı andaki ruh halinden yola çıkarak, “Çanakkale Şehitleri” ve “İstiklal Marşı”nın benzeşen yönlerini ayrıntılı olarak değerlendirdi.

Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkanı Prof. Dr. Yakup Çelik “Örnek Bir Aydın: Mehmet Âkif” başlı-ğını taşıyan bildirisinde, Âkif’in yaşadığı dönemin toplumsal sorunlarını ve bu sorunların çözümünde

üstlendiği rolü, Safahat mısralarına göndermeler ya-parak irdeledi.

“Resmim için”Mehmet Âkif üzerine yapılan bu toplantıda öğretim üyelerimiz, şâiri birbirinden farklı yönleriyle ele aldı-lar. Mehmet Âkif “Resmim İçin” adlı şiirinde her ne kadar,

Toprakta gezen gölgeme toprak çekilince,Günler şu heyûlâyı da, er geç, silecektir.Rahmetle anılmak, ebediyet budur amma,Sessiz yaşadım, kim beni, nerden bilecektir?

diyorsa da İstiklal Marşı okundukça “O” hiçbir za-man unutulmayacaktır. II

Page 86: YILDIZLAR / NISAN 2011

84 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

Bedi Korun 1930’da İzmir’de doğdu.1953’te Yıldız Teknik Okulu Makine Mühendisliği’nden mezun oldu.

1953-1954 yılları arasında Türkiye Motor A.Ş. Teknik Kısım Mühendisi, 1955-1957 yılları arasında Nato Enf. Ankara’da Klima Tesisat Mühendisi, 1958-1960 yılları arasında Emekli Sandığı İnşaat Müdürlüğü’nde Kontrol Mühendisi, 1961-1962 yılları arasında Winkerstrater GmbH Franfurt’ta Klima Tesisat Mühendisi olarak çalıştı. 1962-1964 yılları arasında The City University of New York’da master yaptı aynı zamanda Sidney Barbanel Cons. ve Kasın&Guttman Cons.Co firmalarında klima tesisatı proje mühendisliği konularında çalıştı.1965 yılında Form Koll. Şti Ankara’da şirket ortağı ve Genel Müdür olarak göreve başladı.1973 yılından beri Form Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı olarak görevini sürdürmektedir.

*

Page 87: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 85NİSAN / 11

YTÜ Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Bedi Korun:

MEZUNLARLA DAHA FAZLA İLETİŞİM ŞART

Bizim zamanımızda askeri disiplin gibi bir düzen vardı.

röportaj, MEHMET SAİT EKİNCİ / fotoğraflar, ÖZLEM ŞAHİN

YYTÜ’den 58 yıl önce mezun olan Bedi Korun, okulun vakfında hala faaliyet gösteriyor, YTÜ’den hala min-netle bahsediyor. 100 yıl demek biraz da bu muazzam birikim demek herhalde. Çok kıymetli mezunumuzla, dolu dolu bir söyleşi gerçekleştirdik…

Yıldız’da öğrenci olarak ne zaman bulundunuz ve alanınız ne idi?1949-1953 yılları arasında okuldaydım. O zaman müf-redatta her şey vardı. Çok iyi talebe yetişiyordu. Çok da iyi hocalarımız vardı, Hilmi İleri, Suavi Eyice gibi. Aldığımız eğitim ve bilgilerden çok memnun kaldık. Hayatta çok işimize yaradı, faydalandık.

Mezuniyetten sonra nasıl bir kariyeriniz oldu?İstanbul’da özel sektörde işe girdim mühendis ola-rak. Bir süre sonra askere gittim. Orada ağır bakım fabrikası vardı iyi tecrübe oldu bizim için. O dönemde NATO radar sistemleri kuruyordu, projede ben de ça-lıştım ve tüm Türkiye’yi dolaşma imkânım oldu. Sonra büyük ve lüx otel inşaatlarında çalıştım. Her tarafta otel yapılıyordu, özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir’de. 1960 yılında Almanya’ya gittim, yerinde görmek için. Almanlar bu işte çok iyiydi.

Sonra ABD’ye gittim mastır için. Newyork Üniversitesi’nde Isıtma-soğutma-klima sistemleri üzerineydi yüksek tahsilim. Okurken aynı zamanda çalıştım orada. Dönünce Türkiye’ye evlendim.1965 yılında FORM şirketi kuruldu.

Yıldız’la ilişkileriniz, iletişiminiz var mı? Ne seviyede?1997’de YTÜ Vakfı Mütevelli Heyeti’ne girdik. Bir iki

şirket kurduk o dönemde. Teknopark’ı kurduk. Vakıf Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığında bulundum. Daha sonra 2 dönem Vakfın Yönetim Kurulu Başkan-lığını yaptım. Halen de Vakfın mütevelli heyetinde ve icra kurulunda görev yapmaktayım.

Sizin döneminizle günümüzdeki YTÜ arasında ne gibi farklar görüyorsunuz?Bizim zamanımızda çok ciddi bir tedrisat vardı. Askeri disiplin gibi bir düzen vardı. Üst sınıflara yaklaşamaz-dık mesela. Onlar ağabeydi, çok değer verilirdi onlara. İmkânlar az olduğu için herkes bunları iyi değerlen-dirmek için azami gayret sarfederdi, bir daha ele geç-mez diye. Bunun sonuçları da iyi oldu. Hem Türkiye’de hem de dışarıda bizim mezunlar iyi mevkilere geldi. Çok iyi performansları vardı.

Şimdi çok iyi bilmiyorum ne durumdayız. Bizde de var 10-15 Yıldız mezunu. Fena değiller. Ama mühen-disleri mezun olduğu okula göre sınıflandırmak doğ-ru değil. Mühendislik masada değil sahada belli olur. Problemlerle karşılaştıkça, hata yaptıkça iyi mühendis olunuyor. Hatalar unutulmuyor çünkü. Bizim mezun-lar iyi mühendislik yapıyor.

YTÜ’nün 100.yılı kutlanıyor bu sene. Neler söylemek istersiniz bu konuda?100 yıllık üniversite bir çınar demektir. 2-3 senelik üni-versiteler var, kıyas kabul etmez. 100 yıl hoca yetiştiri-yorsunuz, öğrenci yetiştiriyorsunuz; onlar da başkala-rını yetiştiriyor. Muazzam bir birikim…

Neler yapılmalı 100. yılda?Mezunlarla temas şart. Bunu iyi yapamadık ma-

Page 88: YILDIZLAR / NISAN 2011

86 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

alesef. Sekreteryayı güçlendirmek lazım bu konu-da. İyi bir organizasyon ve danışmanlarla güçlü bir sekreterya oluşturmak lazım. Diğer kolejler mesela bültenlerle mezunlarıyla iletişim ve haber köprüsü kuruyor. Mezunların ilgisi için onlara bilgi ve haber ulaştırmak lazım. Kim nerede çalışıyor, ne yapıyor tasnif etmek lazım.

Lisan önemli. Boğaziçi ve ODTÜ’nün esas esprisi burada. Yurdışına açılım mühim. Öğretim görevli-si transferleri yapmak lazım. Talebe değişimi daha fazla ve yoğun olmalı. Yıldız’ın verdiği eğitim iyi ama tanıtımı eksik.

Öğrencilere mesajlarınız…Okurken piyasayla irtibat kurabilirlerse çok iyi olur. İşlerin nasıl yapıldığını görebilmeleri açısından. Özel-likle 3.ve 4.sınıflarda. Mezuniyetten sonra iş hayatına uyum sağlamaları kolay olur böylece, bocalama yaşa-mazlar. Piyasayı takip etmek, staj ya da okurken ça-lışmak gibi yöntemlerle bunu yapabilirler. Mezunları-mız imalatta çok başarılı. Boğaziçi ve ODTÜ mezunları daha çok temsilcilik alıp ithalat yapıyorlar. Ama YTÜ mezunları imalatta-sanayide çok iyi. YTÜ iyi bir okul.

Eklemek istedikleriniz…Derginizi bize ulaştırmanızı isterim. Ayrıca tüm iller-de YTÜ Vakfı şubelerini açmak gerekir. Özellikle bü-yük şehirlerde ofisler ve irtibat büroları bulundurmak lazım. Bunlar mezunların işyerleri de olur illa ayrı yer

>> Mezunlarımız imalatta çok başarılı. YTÜ iyi bir okul.

tutmak gerekmez. Mesele, görüşmek ve temas kur-makta. Arkadaşlarla hep aynı şeyi düşünüyoruz. YTÜ bize çok şey verdi; bilgi verdi, eğitim verdi. İş sahibi olduk bu sayede, hayatta bir yerlere geldik. Biz ne ve-rebiliriz bunun karşılığında. Bunun bedeli yok aslında. Ama maddi-manevi ne verilebilir diye konuşuyoruz. Altyapımız iyi ama temas ve iletişimde noksanlarımız var üniversite olarak. Bültenlerle, organizasyonlarla, özel kokteyl ve davetlerle bu insanlara ulaşması gere-kir okulun. Sonuçta kendi mezunları verecek ne vere-cekse, başka okulların mezunları değil. II

Sultan gibi hissedinFeel like a Sultan

Cankurtaran Mah. Bab-ı Humayun Cad. No.1 34122 Sultanahmet, İstanbul Tel: 0212 517 35 35www.ayasofyahurremsultanhamami.com

Page 89: YILDIZLAR / NISAN 2011

Sultan gibi hissedinFeel like a Sultan

Cankurtaran Mah. Bab-ı Humayun Cad. No.1 34122 Sultanahmet, İstanbul Tel: 0212 517 35 35www.ayasofyahurremsultanhamami.com

Page 90: YILDIZLAR / NISAN 2011

SEMPOZYUM

YTÜ Balkan ve Karadeniz Araştırmaları Merkezi (BALKAR), 1864 Kafkas Göçüyle ilgili uluslararası bir sempozyum düzenlenmesine öncülük etti. yazı, PROF. DR. GÜLER ARAS

1864 KAFKAS GÖÇÜ: SAVAŞ VE SÜRGÜN

Page 91: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 89NİSAN / 11

SSempozyumda Kuzey Kafkasya’nın Rus hâkimiyetine girmesiyle 1864 yılında ve takip eden yıllarda yaşanan zorunlu göç ele alındı. Sayıları beşyüzbin ile iki milyon arasında tahmin edilen ve Çerkes diye adlandırılan Kuzey Kafkasyalı Müslümanlar (Adıge ve diğer Kafkasyalı gruplar) Osmanlı topraklarına göç etmek zorunda kaldı.

Türkiye’de ondört farklı üniversiteden ve birçok Doğu ve Batı Avrupa ülke-sinden (Almanya, Rusya, Bulgaristan, Yunanistan, Danimarka, İngiltere) top-lantıya 35 tarihçi, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler uzmanı, dil bilimci ve sosyolog katıldı. Yıldız Teknik Üniversitesi Oditoryum ve Sergi salonlarında iki gün boyunca gerçekleşen toplam 10 oturumda, 1864 zorunlu göçünün ka-muoyu ve tarih yazımındaki konumu, göçün nedenleri, göç süreci, göçmen-lerin Anadolu, Balkanlar ve Arap coğrafyasında iskân edilmesi, entegrasyon süreçleri ve sorunları, günümüzde Çerkes diasporasının durumu ve Kuzey Kafkasya’daki siyasal durum tartışıldı.

Toplantının önemli özelliklerinden biri, yüksek lisans ve doktora öğren-cisi konumundaki genç araştırmacılarla alanında tanınmış deneyimli bilim adamlarının bir araya gelmesi oldu. Genç araştırmacılar, toplantıda konuyla ilgili daha önce gün yüzüne çıkmamış yeni arşiv belgelerini ve alan çalışma-larını sunarken, tartışma aralarında Prof. Dr. Fikret Adanır ve Prof. Dr. Nedim İpek gibi uluslararası düzeyde isim yapmış bilim adamları, yapılan çalışma-ların yöntemleriyle ilgili çok değerli ve yön gösterici nitelikteki önerilerini paylaştılar. Genç araştırmacılar ve deneyimli hocaların oluşturduğu kombi-nasyon kaliteli bir toplantının gerçekleşmesini sağladı ve dinleyici sandalye-lerindeki lisans öğrencilerini de bilimsel araştırmaya teşvik edici bir atmosfer oluşturdu. Ayrıca 1864 muhacirlerinin torunları Çerkeslerin toplantıya yoğun ilgisi toplantıda heyecanlı tartışmalar yaşanmasına neden oldu.

Tartışmaların odağındaki sorular* 1864 Olaylarına “Göç” demek ne derece doğrudur? Bunların “zorunlu

göç”/”sürgün” veya “soykırım” olarak tanımlanması gerekmez mi?

* 1864 Olayları, yüzbinlerce insanın ölümü ve sürgünüyle sonuçlanması-na rağmen neden şimdiye kadar dünya kamuoyunda ve tarih yazımında ilgi görmedi?

* Türk, Batı Avrupa ve Rus tarih yazımında 1864 olayları nasıl değerlendi-riliyor?

Başka birçok soru yanında bu soruların ağırlık kazanması, özellikle “göç” mü, “soykırım” mı sorusu, heyecanlı tartışmalar yaşanmasına neden oldu. Çok farklı görüşler dile getirildi. Genel olarak 1864 olaylarının bir zorunlu göç olduğu, çok sayıda insanın göç öncesinde, esnasında ve sonrasında farklı

nedenlerle (öldürülme, salgın hastalık vs.) haya-tını kaybettiği, bunun ne şekilde adlandırılması gerektiğinin daha detaylı incelenmesi gerektiği fikri ağırlık kazandı.

Bu amaçla 1864 Olaylarının periyodik toplantı-larla gündeme getirilmesi ve yeni araştırmaların bu toplantılarda ele alınması gerektiği üzerinde duruldu. YTÜ Balkan ve Karadeniz Araştırmala-rı Merkezi (BALKAR)’in iki yılda bir 1864 Olayları Toplantısı düzenlemeyi planladığı belirtildi.

Bu toplantı sonucunda toplantıda sunulan bil-dirilerin bir derleme kitap halinde yayınlanması ve bilim kamuoyuyla paylaşılması düşüncesi öne çıktı. Toplantıda sunulan bildirilerin özetleri BALKAR’ın internet sitesinden okunabilir. II

Page 92: YILDIZLAR / NISAN 2011

90 Yıldızlar NİSAN / 11

ETKİNLİK

İEEE BU YIL DA ÇOK AKTİFİEEE Öğrenci Kulübü pek çok başarılı

etkinliğe imza attı. haber, MERYEM BAYRAKTAR / fotoğraflar, MİNE ATACAN

Page 93: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 91NİSAN / 11

6. İltek Günleri Altı senedir düzenlenen “İLTEK Günleri” ‘nde tele-komünikasyon ve bilişim sektörünün öncü firmaları üniversitemizde ağırlanmakta, organizasyon boyun-ca çeşitli seminer ve paneller ile sektör öğrenciler ta-rafından mercek altına alınmaktadır. “Sadece Derse Girerek Mühendis Olunmaz!” sloganıyla 2006 yılında başlayan İLTEK Günleri, sektörün önemli firmalarının destek vermesi ve katılımı sayesinde kısa zamanda telekomünikasyon ve bilişim alanında kariyer plan-laması yapan üniversite öğrencilerinin gözde organi-zasyonları arasındaki yerini aldı.

İLTEK Günleri, bu sektörü inceleyen en eski ve köklü organizasyondur. Her geçen yıl büyüyen katılımcı kitlesiyle profesyonelleşen bir yapıya sahip olan İL-TEK Günleri, Türkiye’de sanayi-üniversite işbirliğine katkıda bulunarak hem yeni projelerin üretilmesine hem de kariyer imkânlarının oluşturulmasına ortam yaratmıştır. Öncelikli amaç, firmalarla öğrenciler ara-sında iletişim sağlamak, öğrencilerin gelişen tekno-lojiye ayak uydurmasını kolaylaştırmak ve sektörün önemli firma ve akademisyenleriyle buluşturarak bilgi aktarımına olanak sağlamaktır.

6. İLTEK Günleri bünyesinde, geleneksel olarak ger-çekleştirilen telekomünikasyon ve bilişim panelleri-nin yanısıra geçtiğimiz sene ilk kez düzenlenen CEO Forum, teknik seminerler ve bu sene ilk kez düzen-lenen özel oturumlar gerçekleştirildi. Öğrenciler, etkinliğe sponsor olan firmaların oditoryum fuaye alanında açtıkları stantlarda bu firmalarla yüz yüze irtibat kurma şansı buldular. Ayrıca katılımcı şirketler öğrencilerden CV toplayarak stajyer alımı ve işe alım yaptılar. Bazı oturumlarıda ise katılımcılar çekilişlerle sürpriz hediyeler kazanma şansı yakaladılar.

7. RLC Günleri Altı senelik geçmişinin verdiği deneyimden ve sek-törde edindiği özel konumundan aldığı güçle bu sene 7.si yapılan RLC Günleri 22-23-24 Şubat tarih-lerinde Yıldız Teknik Üniversitesi Oditoryumu’nda gerçekleştirildi.

Öğrencilerin sektörle ilgili sorulara cevap bulmala-rına yardımcı olmak ve üniversite-sanayi işbirliğine katkıda bulunmak amacıyla gerçekleştirilen organi-zasyonda, sektör çalışanları ve akademisyenler, üni-versite öğrencileri ile biraraya geldi. Gerçekleştirilen özel oturumlarla elektrik-elektronik, otomasyon, enerji gibi sektörlerle üniversitenin karşılıklı olarak birbirlerinden beklentilerinin tartışıldığı bir platform oluşturuldu. Ayrıc, geçtiğimiz senelerden farklı olarak İnsan Kaynakları (İK) alanında üst düzey yöneticilerin ve CEO’ların bulunduğu bir oturum düzenlendi.

Organizasyonun amaçlarından biri öğrencileri sektö-rün dünü, bugünü ve yarını hakkında bilgilendirerek sektör için daha kaliteli ve bilinçli bireylerin yetişme-sine katkıda bulunmaktır. Organizasyona sektörde söz sahibi önemli firma, dernek ve alanında uluslara-rası düzeyde başarılı projelere imza atmış akademis-yenler katılımcı olarak destek verdiler.

Sektörel Gelişim Sempozyumu: Yeşil Enerji ZirvesiGeçtiğimiz senelerde ilk olarak ASELSAN, HAVELSAN, OTOKAR gibi büyük firmalarla “Savunma Sanayi ve Teknolojileri”ni, ardından Taleworlds, Sobee, Ceidot, Yoğurt Teknolojileri, Oyungezer gibi firmalarla “Oyun Sektörü”nü incelediğimiz etkinliğimizde bu sene de “Doğa Dostu Yeşil Enerji ve Enerji Verimliliği” konusu Yıldız Teknik Üniversitesi Oditoryumu’nda ele alındı.

Page 94: YILDIZLAR / NISAN 2011

92 Yıldızlar NİSAN / 11

ETKİNLİK

10. Yıl Hatıra Ormanı IEEE Öğrenci Kulübü’nün on yıllık hatıraları bir or-man olarak can buldu. Fidan dikim ve orman açılışı 14 Nisan 2011’de YTÜ Yeni Elektrik Elektronik Fakültesi önünde gerçekleştirildi.

Zaman kimine göre acımadan geçer. Bize göre ise tüm can yakıcılığına rağmen insanı olgunlaştırır ve sakinleştirir. On yılımız, gençliğin heyecanlarının ya-nına mantığımızı koyarak geçti.

Gittikçe daha ilkeli, daha yetkin bireyler ve daha güç-lü bir kulüp olduk. Geleceğe bakan yüzümüz karanlık değil, sabahyıldızı gibi parlıyoruz, peşimizden gelecek daha aydınlık günlerin emaresi ve nişanesi olarak. Amatör ruh ve profesyonel işlerle geride bıraktığımız on yıl içinde bize kalan en büyük şey tecrübelerimiz ve hatıralarımız.

Dünya Kadınlar Günü Özel Etkinliği 8 Mart’ta düzenlenen “Dünya Kadınlar Günü Özel Etkinliği”nin katılımcıları ünlü piyanist Anjelika Ak-bar, başarılı yazar Ece Vahapoğlu, Avea İnsan Kay-nakları Uzmanı Neşe Apak Doğu ve Üniversitemizin Elektrik Mühendisliği bölümü akademisyenlerinden Yrd. Doç. Dr. Nur Bekiroğlu idi. Katılımcılar, kadınların sosyal hayat ve iş yaşamındaki konumundan bahset-tiler, gözlemlerini aktardılar ve kişisel deneyimlerini öğrencilerle paylaştılar. II

Page 95: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 93NİSAN / 11

ETKİNLİK

GGüçleşen Dünyanın Güçlenen Yüzü: Hizmet Sektörü’ başlıklı etkinliğe özel konuk olarak Pascal Nouma ka-tıldı. Diğer üniversitelerden öğrencilerin de katıldığı ve 4 gün süren etkinlik 17 – 20 Mart 2011 tarihleri ara-sında Yıldız Oditoryumu’nda yapıldı.

Ulusal Kalite Günleri, kariyerinin zirvesinde olan pek çok ismi bir araya getirdi. Alem FM tarafından canlı olarak yayınlanan etkinlik, İETT Genel Müdürü ve YTÜ Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hayri Baraçlı’nın konuşmasıyla açıldı. IBM Genel Müdür Yardımcısı Jale Akyel, Google Türkiye, Ortadoğu ve Afrika Bölge Pazarlama Müdürü Mustafa İçil, Coca Cola İnteraktif Pazarlama Müdürü Yüce Serey, Dow Corring Genel Müdürü Michel Bassons ve Borusan Otomotiv’in ka-tılımıyla gerçekleşen etkinlik, öğrenciler tarafından yoğun bir ilgi gördü.

4 Gün Boyunca Önemli Sunumlar YapıldıŞirketlerin öğrencilerden staj başvurusu ve iş için

özgeçmiş aldığı Ulusal Kalite Günleri’nde, İkeda Consulting Kurucusu Serdar Yurdakul marka dene-

ULUSAL KALİTE GÜNLERİ’NDE HİZMET SEKTÖRÜ KONUŞULDU

Yıldız Teknik Üniversitesi Kalite ve Verimlilik Kulübü tarafından bu yıl 13.sü düzenlenen Ulusal Kalite Günleri’nde, Hizmet Sektörü

Yıldızlı Öğrencilerle buluştu. haber, MURATCAN ŞEN / SELİN UZUNOĞLU

yimi hakkında bir sunum yaptı. Brand Experience Designers Marka Deneyim Danışmanı Eser Hakim’in sunumu ile program devam etti. Günün üçüncü otu-rumunda pazarlama dünyasında yeni trendler ko-nusunda tecrübe ve bilgilerini öğrencilere aktaran Nestle Waters Pazarlama Direktörü Engin Arkman ilgiyle dinlendi. Günün son oturumundaysa gençle-rin en çok kullandığı sitelerden biri haline gelen ‘fizy.com’un kurucusu Ercan Yarış konuştu.

Üçüncü günde FLO Genel Müdürü Selim Taşkın, ‘Sürecini yönet, Hizmetini sat’ başlıklı konuşmasın-da perakende sektöründe başarılı olmanın yollarını anlattı. Simit Sarayları’yla gıda sektöründe farklı bir bakış açısı ortaya koyan Haluk Okutur tecrübelerini öğrencilerle paylaştı.

Petrol Ofisi Pazarlama Müdürü Acun Güneş, re-kabette öne çıkma stratejileri ile ilgili sektörden ör-nekler verdi. Ulusal Kalite Günleri’nin son sunumu ‘hizmet sektöründe kalite olguları’ başlığıyla Goldaş Kalite Müdürü Hakan Erdoğdu tarafından yapıldı. II

Page 96: YILDIZLAR / NISAN 2011

94 Yıldızlar NİSAN / 11

PANEL

YENİ TÜRK TİCARET KANUNUYATIRIM CAZİBEMİZİ ARTIRACAK

YTÜ 100. Yıl etkinlikleri kapsamında, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve Uluslararası Finansal Yönetim

Enstitüsü (UFE) tarafından “Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun Muhasebe ve Finans Uygulamalarına

Etkisi” konulu bir panel düzenlendi. yazı, Prof. Dr. GÜLER ARAS / fotoğraflar, MİNE ATACAN

Page 97: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 95NİSAN / 11

CConrad Otel’de 24 Mart 2011 tarihinde düzenlenen pa-nele, TBMM Türk Ticaret Kanunu (TTK) Tasarısı Komis-yonu Başkanı Prof.Dr. Ünal Tekinalp, Prof. Dr. Mustafa Aysan, İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Başkanı Yahya Arıkan, İstanbul Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkan Yardımcısı Vehbi Karabıyık ve Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu Başkanı Bü-lent Üstünel konuşmacı olarak katıldılar.

Panelin açılış konuşmasını yapan UFE Başkanı Ta-ner Kerman, uzun yıllar üzerinde emek sarfedilen Türk Ticaret Kanunu’nun getirdiği prensiplerin ülkemiz şir-ketleri açısından yeni bir dönem başlatacağını belir-terek, işletmelerin yaşayabilmesi için hayati bir unsur olan karlılığın artık tek başına bir hedef olmadığını, önemli olanın yaratılan karlılığın uluslarası normlara uygunluğu ve sürdürülebilirliği olduğunu ifade etti.

Panelde, Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun hassasiyet-le üzerinde durduğu kurumsal yönetişim ve şeffaflık ilkelerinin şirketlere getireceği rekabet avantajları ele alındı. Denetimin ve denetim mesleğinin yeniden ya-pılandırılması irdelendi ve yol haritası ortaya kondu. Kanunun uzun bir süreçle hazırlandığını belirten TTK Tasarısı Komisyonu Başkanı Prof.Dr. Ünal Tekinalp, kanunun şirketlere şeffaflık getireceğini söyledi.

YTÜ İ.İ.B.F Fakültesi Dekanı ve UFE kurucularından olan Prof. Dr. Güler Aras, günümüzde işletmelerin en önemli hedefinin uluslararası düzeyde rekabet gü-cünün kazanılması ve bunun kalıcı performansa dö-nüştürülmesi olduğunu belirterek, bunun en temel göstergelerinin uluslararası standartlar ve düzenle-melere uyum ve kurumsal yönetim anlayışı olduğunu belirtti. Bu anlamda yeni TTK’nın, çağdaş bir düzenle-me çerçevesi çizen ve işletmelerin temel hedeflerine ulaşmasını kolaylaştıran bir yapıda olduğunu kaydet-ti. Aras, kanunun makro düzeyde ve uzun vadede, ku-rumsal yönetim ve denetim ile ilgili getireceği düzen-lemelerin, yatırım ortamının iyileştirilmesi açısından çok önemli bir değişim oluşturacağını vurguladı.

Şirket bilgileri şeffaflaşacakToplantının ana tema konuşmacısı ve söz konusu ka-nunun mimarlarından olan Prof. Dr. Ünal Tekinalp, yeni kanunla iş dünyasının uluslararası seviyede bir düzenlemeye sahip olacağını belirterek kanunda öne çıkan noktaların altını çizdi. Tekinalp, ‘devrim niteli-ğinde’ olduğu kabul edilen kanunun, 5 yıllık bir süreç-te, her biri 5’er saatlik 673 oturum gerçekleştirilerek hazırlandığını belirtti.

TTK’nın Türkiye’deki tüm şirketleri göz önünde bulundurarak düzenleme getirdiğini vurgulayan Te-kinalp, kanunun tüm şirketlere internet sitesi kurma mecburiyeti getirdiğini kaydetti ve “Bu kanun, şirket-lerin internet sitesini, bilgi hizmetine özgülemesini

öngörmüştür. Bilgi hizmetleriyle kastedilen, toplu-mun doğru bilgiye ulaşması demektir. Verilen bilginin sınandığı, denetlendiği ve bilgilere engellenmeden ulaşılması demektir. Şirketlerin bütün mali tabloları, yönetim kurulu faaliyet raporları, denetim raporu gibi belgelerin konulması mecburidir. İnternet sitelerinin kurulması mecburiyeti, yasanın yürürlüğe girmesin-den 1 yıl sonra uygulanacaktır. Bu kanun, Türk şir-ketlerinin uluslararası piyasaların dilini konuşmasını sağlayacak, uluslararası standartlarda ve bağımsız denetim getirecektir” dedi.

Yeni TTK Türkiye için bir şanstırİstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Başkanı Yahya Arıkan, Türkiye’de 85 bin mali müşavir ve yeminli mali müşavir bulunduğunu, yeni kanunun başarıyla uygulanabilmesi için binlerce üyenin katıla-cağı kapsamlı eğitim çalışmaları yapılacağını söyledi. Ayrıca bu süreçte kurumsallaşmaya da çok önem ve-receklerini belirten Arıkan, “TTK’yı Türkiye için bir şans olarak görüyoruz. Türkiye’de şeffaflığın, hesap verile-bilirliğin gelişmesi açısından yeni kanunu çok önem-siyorum” diye konuştu.

Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu Başkanı Bü-lent Üstünel ise kanunun, Türkiye’nin uluslararası bir dil kullanmasını sağlayacağını, bunun da yabancı ya-tırımcıların Türkiye’ye olan ilgisini artıracağını belir-terek, “Yatırımcının Türkiye’ye gelmesi için önemli bir fırsat olacak. Yerel mevzuat, yatırımcıya bir şey ifade etmez. Türkiye, muhasebenin tutulması aşamasında bile standart getiren TTK ile AB’den bile bir adım öne geçti” dedi.

İstanbul YMM Odası Başkan Yardımcısı Vehbi Kara-bıyık, mesleğin tarihsel gelişimini özetledi ve meslek mensuplarının yeni kanunun getireceği düzenleme-lere uyum sağlayacağına olan inancının tam olduğu-nu ifade etti. II

>> Kanun, 5 yıllık bir süreçte, her biri 5’er saat süren 673 oturum gerçekleştirilerek hazırlandı.

Page 98: YILDIZLAR / NISAN 2011

96 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

FLO Genel Müdürü Selim Taşkın:

YTÜ DÜNYA ÜNİVERSİTESİ OLMA YOLUNDA İLERLİYOR

Yıldız’daki dinamizmi görüyoruz. Biz dinamik genç arkadaşlara perakende sektöründe gerçekten

çok ihtiyaç duyuyoruz.röportaj ve fotoğraflar, FATİH ATLAS

YYıldız Teknik Üniversitesi, 100. Yılında dünya üniver-sitesi olma yolunda önemli adımlar atıyor. Bunda mezunlarının büyük emeği var. Ayakkabı sektöründe Türkiye’nin önde gelen markalarından Flo’nun Genel Müdürü Selim Taşkın, ‘YTÜ Ulusal Kalite Günleri’ne konuşmacı olarak katıldı. Kalite ve Verimlilik Kulübü tarafından düzenlenen etkinlikte öğrencilere tecrü-belerini aktaran Taşkın’la biz de bir röportaj gerçek-leştirdik.

Yıldız Teknik Üniversitesi’ni tercih etmenizin sebebi neydi? İstanbul’da bulunan üniversiteler benim için çok önemliydi. Yıldız Teknik Üniversitesi’nin tarihçesini tam olarak bilmesem de Türkiye’nin en köklü üniver-sitelerinden birisi olduğunu biliyordum. Ayrıca Yıldız Yerleşkesine daha önce gelmiştim. Çok hoşuma git-mişti. İstediğim Elektronik Haberleşme Bölümü, İTÜ ve YTÜ’de vardı. Yıldız Yerleşkesinde okuyacağımı dü-şünerek Yıldız’ı tercih ettim. Tabi sonra hayal kırıklığı-na uğradım. Bizim bölüm Maslak Yerleşkesindeymiş. İstanbul, günümüzdeki kadar gelişmemişti o yıllarda. Maslak’a gitmek için otostop çekerdik. Bölüm Başka-nımızla konuşup Yıldız’da ders yapmak istediğimizi defalarca söylediğimizde, bize hep Maslak Yerleşkesi-nin avantajlarından bahsederdi.

100. Yılını kutlayan köklü bir üniversitenin mezunu olmak sizin için ne ifade ediyor?Rektör Bey’den bir yazı geldiğinde öğrendim bunu.

Page 99: YILDIZLAR / NISAN 2011

Selim Taşkın 1973 yılında İstanbul’da doğdu. Pertevniyal Lisesi’ni bitirdikten sonra Yıldız Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldu. İşletme Yüksek Lisansını İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde tamamlayan Taşkın, ABD ve İngiltere’de dil eğitimi aldı. Bilişim sektöründe 1993 yılında iş hayatına başlayan Taşkın, Bilgi İşlem Müdürü olarak görev yaptı. 2004 yılından itibaren perakende sektöründe çalışmaya başladı. Projeleriyle öne çıkan Taşkın, 2009 yılında Flo Mağazacılık’ta Genel Müdür Yardımcısı olarak göreve başladı. Selim Taşkın geçen seneden beri de firmanın Genel Müdürü.

*

Page 100: YILDIZLAR / NISAN 2011

98 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

Mezun olduktan sonra Yıldız’la çok temasım olmadı. Yıllardan sonra tekrar iletişim duygulandırıyor, aynı zamanda gururlandırıyor. Mezun olduktan sonra iş hayatına çok fazla kaptırıyorsunuz. Bir gün masanız-da okulunuzun 100. yılını kutladığına ilişkin bir mek-tup görünce bir şeyler hissetmemek mümkün değil. Köklü olduğunu, 100. yıl olduğunu duyunca daha çok etkileniyorsunuz. Sonrasında okulunuzla iletişime geçiyorsunuz, uzun süre iletişim halinde olmasanız bile. Okulum için ne yapabilirim düşüncesi zihninizde oluşuyor.

Bugüne kadar okulla iletişiminiz neden az oldu?Bunun çeşitli sebepleri olduğunu söyleyebilirim. Ama beni ve arkadaşlarımı en çok etkileyen, gazete ilanla-rında Yıldız’ın adını görememek olmuştur. Bütün sos-yal hayatınızı bırakıp ders çalışıyorsunuz. Okulu bitir-diğinizde iş aramak için gazete ilanlarına baktığınızda ODTÜ, Boğaziçi ve İTÜ mezunlarının tercih edildiğini görüyorsunuz. Bu ister istemez bizi üzmüştü. Mezun-lar arasında iletişimsizlik olduğu için bu tür durum-larla karşılaştığımızı düşünüyorduk. Sınıf arkadaş-larımızla konuştuğumuzda mezunlar ne yapar diye

birbirimize sorardık. Yaptıkları çok bir şey yok diye düşünürdük. Bizi okuldan bunun soğuttuğunu söy-leyebilirim. Birlik beraberlik ruhunu hissetmedik biz. Ama şu anda ciddi gelişmeler olduğunu görüyorum. Samimi çalışmalar yapıldığını söyleyebilirim. Bunu gördüğüm zaman ben de katkıda bulunmak istiyo-rum. Mezunlarla ilgili çalışma yapmak isteyen bazı arkadaşlarımız oldu. Ama yeterli desteği alamayınca onların da soğuduğunu gördüm. Demek ki o iklim, ruh tam oturmamış. Bunu İTÜ ve ODTÜ’de çok fazla görüyoruz. İş hayatında insan, kendi okulundan me-zun olan kişiyi tercih edebiliyor. Yıldız’lıların da kendi mezunlarını iş hayatında tercih ediyor olması kariyer anlamında Yıldız’lıların öne geçmesini sağlayacak. Üniversiteye giriş aşamasında bu durumu bilen lise-liler de Yıldız’ı tercih edecek. Dolayısıyla nitelikli bir eleman ve öğrenci yetiştirme döngüsü başlayacak. Hatta biz başladık. Yıldız mezunu arkadaşlarla çalış-maya başladık. Önümüze bir özgeçmiş geldiğinde Yıl-dız ismini görünce ister istemez etkileniyoruz.

Sizin döneminizde öğrenci kulüpleri etkin miydi? Öğrencilerin kulüplerde yaptıkları etkinliklerle ileride iş hayatına daha avantajlı

>> Ben her mühendislik mezununa işletme eğitimi almasını öneririm. İş hayatında tek başına teknik bakış yetmiyor.

Page 101: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 99NİSAN / 11

RÖPORTAJ

* Perakende dersleriYıldız’da perakende yönetimiyle ilgili bir ders açmak istiyoruz. Bu konuyla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Yeni akademik takvime yetiştirmeyi planlıyoruz. Bu bizimle öğrenciler arasında bir kanal oluşturabilir. Aynı zamanda öğrencilerin sektörle erken tanışmasını sağlar.

Ayrıca iş hayatında nitelikli eleman bulmak çok önemlidir.

gireceklerini düşünüyor musunuz?Bizim öğrencilik yıllarımızda kulüpler bu kadar etkin değildi. Derse gidiyorduk, sınava girip çıkıyorduk. Bu tip aktiviteler lüks sayılırdı. Bugün Yıldız’da kulüplerin yaptığı çalışmalar birçok açıdan önemli. İş hayatıyla öğrencilik yıllarında tanışıp, şirketinizin değerleriyle birlikte gelişim sürecini tamamlamanız çok önemli. Dışarıdan yetişmiş nitelikli eleman almakla sizinle be-raber yetişmiş elemanla çalışmak çok farklı diye dü-şünüyorum. Yıldız’daki dinamizmi görüyoruz. Biz bu dinamizmi şirket olarak kendi içimizde de yaşıyoruz. Bu iki dinamizm birleştiği zaman daha hızlı sonuçlar alınabilir diye düşünüyorum. Biz dinamik genç arka-daşlara perakende sektöründe gerçekten çok ihtiyaç duyuyoruz. Çok hızlı büyüyor sektör. Öğrenci kulüple-rinin yaptığı bu çalışmalar iş hayatlarında daha hızlı yükselmelerini sağlayabilir.

En sevdiğiniz dersler hangileriydi? Bu dersleri sevmenizde hocalarınızın rolü oldu mu?İşaret işleme adında bir dersimiz vardı. Sinyalleri ana-logdan dijitale, dijitalden analoğa çevirme gibi bir çalışmamız vardı. Hocamızın çok sıcak ve samimi bir anlatım tarzı vardı. Biz o hocamızın dersinde çok eğle-nirdik. Bizim derslerimiz manyetik alan, anten sistem-leri gibi soyut konular üzerinde olduğu için ağırdı. İşa-ret işleme dersini, soyut olmasına rağmen Hocamızın bizimle kurduğu sıcak iletişim sayesinde çok severdik. Özellikle deneyler ve laboratuar derslerini daha çok seviyordum. O zaman 11 tane dersimiz var, altı ayda her birinden 2 sınav, bir de final. Yılda 66 sınava giri-yorsunuz. Nefes alacak zaman bulamıyorsunuz.

Öğrencilik yıllarınızda Yıldız’la diğer üniversiteler arasındaki olumlu ve olumsuz farklar size göre nelerdi?Ben şunun sıkıntısını çok çekmişimdir: Maslak’ta okurken tek katlı bina vardı. Meslek Yüksek Okulu yoktu. Bizim fotokopi çekecek yerimiz yoktu. Fotoko-pi bir öğrenci için çok önemlidir. Biz İTÜ Matematik Mühendisliği’nin, Uçak Uzay Fakültesi’nin binasına

fotokopi çekmeye giderdik. Daha sonra oto sanayide bir iş merkezi açıldı. Burada bir fotokopici açıldı. Son-raları oraya gitmeye başladık. Bu dükkânı açan arka-daş bizim okuldaydı. Daha önceleri fotokopi çoğaltıp getirirdi. Sonra işi büyüttü. Bu, imkânsızlığın boyutu-nu gösteriyor sanırım.

Bir de otobüs çok nadir geçerdi. Üst sınıflar okulun olduğu yere kurtların indiğini söylerdi. Bizim ora-ya kar yağardı şehir merkezinde hiç olmazken. Bina çok fazla yoktu. Otostop çekerdik. Şimdi orada trafik tıkanıyor. Maslak sonradan çok gelişti. Dolayısıyla okulun sunduğu imkânlar, sessiz sakin bir ortamdı öğrenciliğin o dinamizmini yaşatacak bir ortam yok-tu. Sosyal hayat için İTÜ Fen Edebiyat’ın kantinine ya da Sarıyer’e giderdik. İTÜ’de bayağı bir arkadaşımız olmuştu. Hatta ben İTÜ’nün servisine abone olmuş-tum. Merter’de oturuyordum. İTÜ’ye kadar yürürdük. İTÜ’nün servisiyle eve giderdik. Köklü bir üniversite için bunlar büyük eksiklerdi o yıllarda. Ancak şu anda böyle durumların olduğunu sanmıyorum.

Olumlu yönler?Daha yalın bir ortamdaydık. Bölüm başkanımıza iste-

Page 102: YILDIZLAR / NISAN 2011

100 Yıldızlar NİSAN / 11

>> Hoca bizimle iletişim kurduğu zaman derse daha çok ilgi gösteriyorduk. Aslında dersi değil hocayı seviyorduk.

diğimiz zaman çıkabiliyorduk. Hocalarımızla iç içey-dik. Derslerin niteliği ve içeriği konusunda hocalarımız çok başarılıydı. Teorem geliştiren hocalarımız vardı. Dersler içerik olarak çok kaliteliydi. Ama öğrenciye hi-tap konusunda çok dikkat edilmiyordu. Hocalarımızın konularını çok iyi bildiklerini düşünüyorduk.

Günümüzde Yıldız hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizin döneminizden bu yana büyük değişimler olmuş mu?Çağ atlamış olarak görüyorum. Dünya üniversitesi olma yolunda önemli adımlar atılıyor. Öğrencilere su-nulan imkânların çok daha fazla geliştiğini düşünüyo-rum. Bizim zamanımızda bu tip imkânlarımız yoktu. Öğrenci arkadaşlarla konuştuk. Öğrenci kulüplerinin yaptığı çalışmalar bizim dönemimizde yoktu. Şimdi gördüğüm şeyler benim aklımda olan şeyler değil. Bambaşka bir Yıldız gördüm. Çok güzel etkinlikler dü-zenliyorlar. Aynı zamanda eğleniyorlar. İkisinin denge-sini kurabilmek çok önemli, çünkü kendilerini gelişti-rebiliyorlar. Biz ders odaklıydık. Dersi riske atamazdık. Ona hakkımız yok diye düşünüyorduk. Şu anda ikisini de yapabiliyor öğrenciler. Bu imkânı da üniversitenin sunduğunu düşünüyorum.

Elektronik ve Haberleşme Mühendisi olduğunuz halde farklı bir alanda çalışıyorsunuz. Bu alana nasıl yöneldiniz?Bu bölümü isteyerek seçtim. Evde devreler yapıyor-dum. Abim de Elektronik Haberleşme Mühendisliği okuyordu. Ondan da etkilenmiş olabilirim. İş hayatına girdikten sonra elektronikten çok network ön plana çıkıyor. Türkiye’de elektronik haberleşme alanında çok fazla firma yoktu. Para da kazanmanız gerekiyor. O yüzden çok fazla seçim şansınız olmuyor. Daha sonradan bu alanı sevdim. Ama zamanla Teknik insan olarak iş hayatında yaşlanmanın çok iyi olmadığını düşünmeye başladım. Yani kendinizi işletme bilgisiy-le donatmanız, bakış açınızı geliştirmeniz şart. Ben her mühendislik mezununa işletme eğitimi almasını öneririm. Tek başına teknik bakış yetmiyor. İşletme-nizi anlamak için o şart, kariyerinizi geliştirmek için o yeteneği kazanmanız gerekiyor.

Zamanla yöneticiliğe doğru geçtikçe sizin işletme tecrübeniz ve bilginiz yoksa teknik bakış yeterli olmu-yor. Yükseldikçe kavramsal özellikleriniz artar teknik özellikleriniz azalır. Çünkü teknik detayları size bağlı çalışanlara devredersiniz. Siz işletmeye daha tepeden bakarsınız. Ben o zaman şunu düşündüm, uzun yıllar

RÖPORTAJ

Page 103: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 101NİSAN / 11

böyle gitmez. Aşırı tekniğin içindeyiz. Çok analitik dü-şünüyoruz. Bu bir artı değer. Ama ömür boyu gidecek bir süreç değil. İşletme alanında başarılı olacağımı hissettim. Her insan farklı olabilir bazıları teknik alan dışına çıkmayabilir. Ama ben işletme tarafımın da güçlü olacağını hissettim. Uzun vadeli kariyer planla-rım açısından işletme alanına yöneldim. Faydasını da gördüm. Sonra iş geliştirme yöneticiliği yaptım. Orda çok yeni şeyler öğrendim. Sonrasında kendimi burada gördüm. Yöneticilikte ürünün ne olduğu çok önemli değildir. Sizin yapmanız gereken şirketleri kara ge-çirmektir. Mühendis olmanız bu süreçte size çeşitli avantajlar sağlıyor bana göre.

Ayakkabı sektöründe lider olan bir şirketin Genel Müdürüsünüz. Bu konuma gelene kadar yaşadığınız tecrübeleri Yıldız’lı öğrencilerle paylaşır mısınız?Ben kendime hedefler koyan bir insanım. Tabi bun-lar yazılı hedefler değil. İşte demişimdir ki ben 35 ya-şında üst düzey yönetici olacağım. Mezun olduğum zamandan beri fabrikada çalışmak istemediğimi bi-liyordum. Yönetici olmak istiyordum. Yabancı firma-lara gittiğimizde ofiste çalışanları gördüğümde bu hedefimi daha da pekiştirdim. Ben böyle ortamlarda çalışmak istiyordum.

İnsan içinden geçirdiğinin yolculuğuna çıkıyor as-lında ve o yolda ilerliyor. Biz o yolculukta da yalnız-dık. Kimse bize yol göstermedi. Zaten anlatmazlar. En azından eskiden böyleydi. Şimdi daha farklı olduğunu düşünüyorum. En azından ben şimdi anlatıyorum. Siz

>> Ben maaş için değil başarı için çalışılması taraftarıyım. Başarı gelince kariyer de para da geliyor.

RÖPORTAJ

niyeti kafanıza koyduktan sonra kısmetinizde varsa yani kapılar açılıyorsa o kapıdan giriyorsunuz. Ama aramıyorsanız o kapı da olmuyor. Yolculuğu önce ka-fanızda başlatmanız gerekiyor. Ondan sonra da çok çalışmanız gerekiyor. Ben çok çalıştım. Çalıştığınız kurumda farklı bir şeyler yapmak dürtüsü vardır. Bu nedenle ben çok proje geliştirdim. Farklılık yaratmak ciddi anlamda önemlidir. Belirli bir pozisyona gelmek önemli değil. Bu başarıyı devam ettirmek ve geliştir-mek daha da önemlidir. Bu durumda kendinizi nasıl aşarsınız diye düşünmeniz gerekiyor. Başarı kendili-ğinden geliyor. İnsan geliştikçe şirket ya da toplum-lar, ülkeler gelişiyor. Şu anda çalıştığım kurumda bunu yapıyorum. Gece geç yatıp internette daha çok şey ararım. Bu alanda çalışmalar yapmak benim için önemli. Sessiz ortamda daha verimli olduğumu dü-şünüyorum. Belki öğrencilik yıllarımdan kalma bir alışkanlık. Ben maaş için değil başarı için çalışılması taraftarıyım. Başarı gelince kariyer de para da geliyor. Yeni mezun arkadaşlara bunu şiddetle öneriyorum. Kısa sürede bir yere gelmek istiyorlar. Siz çalışın zaten başarılarınız sizi bir yere getiriyor.

Eklemek istedikleriniz…Bir Yıldız mezunu ve yıllardır üniversitemle temasta olmamış, hiçbir etkinliğinde bulunmamış biri olarak son dönemde tekrar üniversitemle buluşup samimi havayı gördükçe daha çok heyecanlanıyorum. Oku-lum için bir şeyler yapma düşüncelerim güçleniyor. Bunu ekibimle de paylaşıyorum. Yıldız’da çok farklı projelere de katkıda bulunmak istiyorum. II

Page 104: YILDIZLAR / NISAN 2011

102 Yıldızlar NİSAN / 11

TANITIM

102 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar 103NİSAN / 11

Page 105: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 103NİSAN / 11

YTÜ İSTANBUL TARİHİ YARIMADA UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KURULDUİSTYAM’la, tarihi yarımada ile ilgili faaliyetlerin tek çatı altında toplanacağı bir ortam sunuluyor. yazı, FERAH AKINCI

102 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar 103NİSAN / 11

Page 106: YILDIZLAR / NISAN 2011

104 Yıldızlar NİSAN / 11

22007’den 2011’e uzanan süreçten sonra merhaba… Yerel Yönetim-Üniversite işbirliği çerçevesinde

oluşturulan YTÜ İstanbul Tarihi Yarımada Uygulama ve Araştırma Merkez (İSTYAM) Projesi ile Yarımada’da yapılacak her çalışma, disiplinlerarası yaklaşım için-de irdelenme fırsatı bulabilecek ve sözü olabilecek herkes aynı çatı altında bir araya gelebilecek. Çok kültürlülüğü yaşayan Yarımada, sorunlarına çözüm ararken çok renkli fikirleri bir arada görebilecek. Bu ortamı sağlayacak YTÜ İstanbul Tarihi Yarımada Uy-gulama ve Araştırma Merkezi, ürettiği fikirleri Fatih Belediyesi’ne aktarma şansı bularak hayata geçiril-mesinde önemli misyonlar da üstlenecek.

Sirkeci-Eminönü’nden başlayan Yarımada; Marma-ra Denizi yönünden Yedikule sınırına, Haliç yönün-den ise Ayvansaray yerleşimine kadar uzanan geniş bir alanı kapsamaktadır. Yarımadanın zengin tarihi ve kültürel yapısının korunması ve kültürel süreklilik bağlamında geleceğe aktarılması büyük önem arzet-mektedir. Mimarların, kent planlamacıların, tarihçi-lerin, mühendislerin, heykeltıraşların, ressamların, rehberlerin, sosyologların ve nice meslek insanlarının üzerinde söz hakkı isteyeceği bir alandır.

Kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütle-ri, yerel yönetimler, meslek odaları, üniversiteler gibi birimler alan üzerine çalışmalar yapmış ve yapacak-tır. Ancak Yarımadada yapılan faaliyetler birbirinden kopuk olmaktadır. Kuşkusuz iyi niyetli bu çalışmalar, coğrafi alanın potansiyelini artırıcı yöndedir. Fakat çalışmaların birbiri ile bağlantısını sağlamak güçtür, koordinasyonu yoktur. Dolayısıyla tekrar eden çalış-malar sorunsalı doğmaktadır.

Kuruluş Amaçları İSTYAM’la faaliyetlerin tek çatı altında toplanacağı bir ortam sunuluyor. Bu gereksinimin en temel amacı kültürel sürekliliğin doğru bir altyapı bulabilmesidir. Ayrıca aynı çatı altında disiplinlerarası çalışmalar yer alacak, uygulamada daha doğru çözümler sağlana-caktır. Meslek insanları Yarımada için derinlemesine uzmanlaşacak, Merkez sayesinde genç meslektaşları-nı yetiştirebilme şansı da bulabileceklerdir. “Yarıma-da Gönüllüleri” gencinden yaşlısına kadar aynı çatı altında faaliyetlerini yapma fırsatı bulacaktır. Ayrıca son yılların “alan yönetimi” kavramına güzel bir ör-nek teşkil edecektir.

Merkezin yeriYarımada sınırları içinde planlanan zengin çalışma faaliyetlerinin gerçekleştirilebileceği binayı, Fatih Be-lediyesi Merkez’e temin etmiştir. Dolayısıyla İstanbul Tarihi Yarımada Uygulama ve Araştırma Merkezi, Fa-tih Belediyesi tarafından tahsis edilen ve desteklenen çalışma alanında yer alacaktır. Fatih Belediyesi, yapı-

TANITIM

> Ayasofya

104 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar 105NİSAN / 11

Page 107: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 105NİSAN / 11

lan bir protokolle Yedikule Mahallesi’nde 5 bin 400 metrekarelik arazi içinde 2000 m2 kapalı alanı olan bir binayı 20 yıl boyunca YTÜ İstanbul Tarihi Yarımada Uygulama ve Araştırma Merkezi’ne tahsis etmiştir.

EğitimlerMerkez, proje üretim faaliyetlerini binasında sürdü-rürken, binada çeşitli eğitimler de verecektir. Üniversi-temizin zengin kültürü ile Tarihi Yarımada’da yaşayan halkımız çeşitli eğitim süreçlerinde bir araya gelme şansı bulacaktır. Bölge halkına, yabancı dil, bilgisayar, teknik sertifika, kültür, sanat, içerikli çalışmaları oluş-turacak fiziki mekânlar yeterlidir. Merkez binasında

ayrıca alana yönelik bir kütüphane de yer alacaktır. Üniversitemizin her alanından öğretim üyeleri

ve yardımcılarının desteği ile oluşturulan bu sürece dâhil olmak isteyecek herkesi bekliyoruz. II

> İstanbul Tarihi Yarımada Uygulama ve Araştırma Merkezi (İSTYAM) binası

>> Üniversitemizin her alanından öğretim üyeleri ve yardımcılarının desteği ile oluşturulan bu sürece dâhil olmak isteyecek herkesi bekliyoruz.

* İSTYAM’ın hedefleri

* Arşiv, veri tabanı ve network oluşturmak

* Mekânsal Analiz ve İzleme laboratuarı (GIS) kurmak

* Tarihi Yarımada Müzesi kurmak; Eğitim Programlarını oluşturmak

* Araştırma ve Proje Ofisi kurmak

* Seminer/Kongre/Konferans/Fuar organizasyonları düzenlemek

* Sivil toplum örgütleri, üniversiteler, resmi kurumlar, özel şirketler, araştırma merkezleri, enstitüler vb. kurumlarla işbirlikleri geliştirmek

* Disiplinlerarası anlayışı geliştirmek

* Fiziksel, sosyal, doğal, ekonomik, kültürel, sanatsal, teknolojik ve mühendislik alanlarında eşgüdüm ilişkileri yapılandırmak

* Konuyla ilgili her çeşit basın ve yayın hizmetlerini yürütmek.

104 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar 105NİSAN / 11

Page 108: YILDIZLAR / NISAN 2011

106 Yıldızlar NİSAN / 11

KONFERANS

SERMAYE PİYASALARININ OTORİTELERİ YILDIZ’DA

BİRARAYA GELDİYTÜ İ.İ.B.F’nin 100. Yıl ekinlikleri kapsamında

düzenlediği “Halka Arzda Kurumsal Otoritelerin Rolü” konulu konferans için Türkiye Sermaye Piyasalarının

liderleri Yıldız’da buluştu.yazı, Prof. Dr. GÜLER ARAS / fotoğraflar, MİNE ATACAN

Page 109: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 107NİSAN / 11

YYıldız Teknik Üniversite İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nin 2010 yılında düzenlediği halka arz top-lantılarının üçüncü ve sonuncusu olan final toplantısı yapıldı. Toplantıda Sermaye piyasalarının beş büyük otoritesi biraraya geldi. Sermaye Piyasası Kurulu Baş-kanı Prof. Dr. Vedat Akgiray, İMKB Başkanı Hüseyin Er-kan, Türkiye Sermaye Piyasaları Aracı Kurumlar Birliği Başkanı Nevzat Öztangut, Takasbank Genel Müdürü Dr. Emin Çatana ve Merkezi Kayıt Kurumu Genel Mü-dürü Doç. Dr. Yakup Ergincan, “Halka Arzda Kurumsal Otoritelerin Rolü”nü YTÜ Oditoryumu’nda tartıştı. Beş liderin biraraya geldiği toplantıda Türkiye serma-ye piyasalarının geleceği konuşuldu.

Birinci ve ikinci toplantılarİ.İ.B.F Dekanı Prof. Dr. Güler Aras, açılış konuşmasın-da daha önce yapılan toplantıların sonuç raporlarını açıkladı. Firmaların halka arz ile ilgili beklenti, ihtiyaç ve sorunlarının tartışıldığı ilk toplantının ardından ikinci toplantıda, halka arzda aracılık sisteminin et-kinliğini ve bu etkinliğin artırılmasının yollarının tar-

tışıldığını belirtti ve bu toplantıların sonunda ortaya çıkan temel noktaları katılımcılarla paylaştı.

Oturum Başkanlığı’nı İ.İ.B.F. Dekanı Prof. Dr. Gü-ler Aras’ın yaptığı toplantıda Türkiye’de sermayenin tabana yayılması amacıyla başlatılan ve geliştirilen sermaye piyasasının henüz istenilen gelişmişlik düze-yinde bulunmadığı, ancak mevcut potansiyeli de ye-terince kullanmadığı dile getirilerek, aslında her türlü altyapı ve temel gerekliliklerin gerek piyasalar, gerek-se kurumlar açısından mevcut olduğu belirtildi.

Sermaye piyasasının talep yönünü oluşturan işlet-meler kesiminin, sermaye piyasası yoluyla fon sağla-mak amacıyla daha fazla bu piyasaya gelmesi için mo-tive edici ve kolaylaştırıcı çalışmaların devam edeceği bütün başkanlar tarafından ifade edildi. Toplantıda ayrıca, halka arz seferberliğinin yarattığı farkındalığın canlı tutulması için çalışmaların devam edeceği ve 2011 yılının sermaye piyasasının fon arzı yönünü kuv-vetlendirecek olan yatırımcı seferberliği yılı olacağı da SPK başkanı Prof. Dr. Vedat Akgiray ve İMKB başkanı Hüseyin Erkan tarafından açıklandı. II

Page 110: YILDIZLAR / NISAN 2011

108 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

Aylin Yavaş: FULBRIGHT ABD’DEKİ

EN PRESTİJLİ BURSTURYurtdışı eğitimi, bireylerin içindeki kendini

gerçekleştirme gücünü ortaya çıkarıyor. röportaj, M. OKAN SARAÇOĞLU

108 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar109NİSAN / 11

Page 111: YILDIZLAR / NISAN 2011

YYurtdışında eğitim almanın öneminin arttığı günü-müzde Amerika’nın en prestijli burs programların-dan biri olan Fulbright, öğrencilere güzel fırsatlar sunuyor. Senatör J. William Fulbright’ın adını verdiği programla dünyadaki her ülkeden ABD’ye giden öğ-renciler eğitim ve kültür alanında büyük kazanımlar elde ediyor. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra başlatılan programa yüksek lisans, doktora ve doktora tez aşa-masında araştırma yapmak için başvuru yapılabilir. Bursu kazanan öğrencilere, uçak bileti ve sağlık sigor-tasının yanısıra yıllık 30.000 Dolar veriliyor.

Yıldız Teknik Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek-okulu’nda İngilizce Öğretim Görevlisi olarak çalışan Aylin Yavaş, 2009-2010 yıllarında Fulbright bursuyla Cornell Üniversitesi’nde araştırma çalışmaları yaptı. Yavaş, bizlerle bu alandaki tecrübelerini paylaştı.

Hocam Fulbright Burs Programı hakkında biz öğrencilerin merak ettiği bazı şeyler var. Bu konuda aklımıza takılan soruları sizinle paylaşmak istiyoruz. Elbette değerli öğrencilerime yardımcı olmaktan mutluluk duyarım.

Yurtdışı eğitimi hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?Yurtdışı eğitimi günümüzde bir gereksinim olmuştur. Bireylerin içinde kendini gerçekleştirme gücü olduğu-nu düşünüyorum. Yurtdışı eğitimi bu gücü ortaya çı-karan önemli bir eylem, yeni şeylerin ortaya çıkmasını

sağlıyor. Bunu öğrencilerime açıklamak için şöyle bir benzetme kullanabilirim: Her birey içinde in ve nova kelimelerinin birleşimi olan innovation yani yenlik gücü bulundurmaktadır. Farklı kültürleri ortamları tecrübe etmenin getirdiği artı değerler bu süreci hız-landırıyor. Öğrencilerin Yurtdışı eğitimini, ileriye dö-nük planlarında bulundurmalarını öneriyorum.

Yurtdışında eğitim almak için sizi birisi mi yönlendirdi? Yoksa kendiniz mi tercih ettiniz?2001 – 2005 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi İngilizce Mütercim – Tercümanlık bölümünde lisans eğitimimi tamamladım. Ankara’da okuduğum yıl-larda farklı bir kültürle karşılaşmıştım. Hacettepe kültürü ve Ankara kültürü olarak adlandırabileceğim bu kültürler, bana farklılıkla gelen gelişimi sunmuş-tu. Üniversite birinci sınıfta yurtdışı eğitimini ciddi anlamda düşünmeye başlamıştım. 17 yaşımda ilk dü-şünceler oluşmuştu. Ama üniversite yıllarımda bu dü-şünce olmaktan çıkıp benim için hedef oldu. Bu bakış açısını öğrencilerime kazandırmaya çalışıyorum.

Fulbrigt Bursu Programını diğer programlara tercih etmenizin bir sebebi var mıydı? Bu program Amerika Birleşik Devletleri’ndeki en pres-tijli burstur. Bu fırsatı kolayca yakalayamazsınız. Elde ettiğiniz bu başarı size yeni kapıların kolaylıkla açıl-masını sağlar. Başarı, başka başarıları çeker şeklinde özetleyebilirim. Yurtdışında doktora hayalim vardı. Bu sizin hayatınızdan 5 yılınızı alacak bir süreçtir. Bunun

108 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar109NİSAN / 11

Page 112: YILDIZLAR / NISAN 2011

110 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

>> Fulbrigt’ın sunduğu imkânları hem kendi gelişimim için hem de kültürümüzü diğer milletlere anlatmak için bir fırsata dönüştürdüm.

yerine daha kısa süreli ama daha etkin bir programla yurtdışına gitmek bana mantıklı geldi. Bana sunulan imkânların yüksek olduğu bir program sonrasında, akademik eğitimimi yurtdışında sürdürmeme karar vermemde rol oynayacaktı. Yani yurtdışında doktora yapmalı mıyım, yapacaksam hangi programları tercih etmeliyim sorularına cevap bulmamı sağlayacaktı.

Bu doğrultuda Fulbrigt’ın FLTA denilen Yabancı Dil Asistanlığı programına başvurdum ve kabul edildim. Yıldız Teknik Üniversitesi’nde eğitim programları üzerine yüksek lisans eğitimim devam ediyordu. Ge-rekli izinleri aldıktan sonra 2009 – 2010 yılları arasın-da Cornell Üniversitesi’nde çalıştım. Cornell’de Yakın Doğu Çalışmaları Bölümü’nde Temel Türkçe dersleri verdim. Bu bana Türk kültürünü Amerikalılara anlat-ma fırsatı vermişti. Okul içi ve dışı aktiviteler organize ettim. Mesela Türk Yemekleri Kulübü, Türk Şarkıları Gecesi gibi organizasyonları düzenledim. Yabancı öğrencilerle baklava, kısır ve börek yaptık. Fulbrigt’ın sunduğu imkânları hem kendi gelişimim için hem de kültürümüzü diğer milletlere anlatmak için bir fırsata dönüştürdüm.

Amerika’da bulunduğunuz süre içinde yaşadığınız ve unutamadığınız bir olayı bize anlatır mısınız?Ben Cornell Üniversitesi’nin Kuzey Kampüsü’nde dok-tora öğrencilerinin kaldığı bir yurtta kalıyordum. Ofi-sim ise Güney Kampüsü’ndeydi. Birgün yine dersten

çıkmıştım. Yeni yağmur yağmıştı. Yurduma dönüş yolunda güzel havalarda kendimi doğayla baş başa buluyordum. Kafama fındık atan sincaplar, yolumu kesen ceylanlar ve şırıl şırıl akan bir şelaleyle bürülü bir yoldu bu. Yolda yağmur sonrası sürünen sayısız solucan vardı.

Bu sırada bir şey dikkatimi çekti. Yol üzerinde anne-sinin yanında minik bir çocuk eğilmiş bir solucanı dik-katle izliyordu. Annesinin kucağında ise daha küçük bir kardeşi vardı. Yanlarına gittim ve onlara merhaba dedim. Çocuğun göz hizasına çömelip beraber solu-canla sohbet etmeye başladık. Bu esnada bayan ku-cağındaki çocuğa İspanyolca bir şeyler söyledi. Ben de merak edip sordum İspanyolca biliyor musunuz diye. Bayanla tanıştık ve kendisinin Kosta Rika’lı olduğunu öğrendim. Bana neler yaptığımı nelerden hoşlandığı-mı sordu. Ona kısaca bilgi verdikten sonra çocukları çok sevdiğimi, onlarla beraber vakit geçirirken çok mutlu olduğumu, fırsat buldukça yurtların hemen karşısındaki çocuk parkına gidip onlarla oyunlar oy-nadığımı söyledim. Ayrıca bayana çocuklarla beraber

deneysel bir ortamda bulunup bilimsel anlamada kendimi geliştirebileceğim, onlarla beraber bolca vakit geçirebileceğim bir laboratuar hayalimin ol-duğunu söyledim. O da bana neden Infınt*Lab ( 0-3 yaş arası çocukların beyinlerinin, davranışlarının ve uzay algılarının araştırıldığı bir laboratuar) alanında çalışmadığımı sordu. Ben şaşırdım çünkü bu tarz bir çalışma ülkemizde yoktu ve konuyla ilgili herhangi bir bilgi sahibi değildim. Bayan, Cornell’de böyle bir laboratuarın olduğunu hatta bu laboratuarın müdü-rünün kendisi olduğunu söyledi.

Kader beni tam da aradığım türden bir insanla çok ilginç bir zamanda buluşturmuştu. Bu tanışmadan sonra Laboratuara gittim ve bilingual (iki dil bilen) çocukların dil ve uzay algılarıyla ilgili deneylerine ka-tılmama izin verildi. Ben de hayal ettiğim laboratuar-larda deney ve gözlem yapma ve kendimi geliştirme imkânı elde ettim. Solucanlarla başlayıp laboratuarda biten bu anım, benim Amerika’daki geçmişime dair en mutlu olduğum anılarımdan biridir.Amerika macerasından sonra

110 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar 111NİSAN / 11

Page 113: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 111NİSAN / 11

Türkiye’ye döndüğünüzde kendinizde ne gibi değişiklikler hissettiniz ya da hayata ve sisteme bakış açınızda ne gibi farklılıklar oluşmaya başladı?Daha önce ailemden ayrı kalmıştım. Ancak okyanus ötesi bir ülkede bu kadar uzun bir süre bulunmak farklı bir duygu. Bu süreç, problem çözme ve analitik düşünme yeteneklerimi geliştirdi. Hayata bakış açını-zı değiştirirken sizi daha güçlü yapan bir tecrübe oldu-ğunu söyleyebilirim. Amerika’da her şey sistematik bir düzen içinde işliyor. Çalışanların net bir görev tanımı var. İnsanlar görevlerinin ne olduğuna bakmaksızın işini en iyi şekilde yapmaya çalışıyor. İnsanlar birbirini kandırmaya çalışmıyor. Amerika’nın dünya devi olma-sında en önemli etkenin kurmuş oldukları sistem ol-duğunu düşünüyorum. Türkiye’ye baktığınızda insan-ların iş yapmaktan kaçındığını görebilirsiniz. Elbette işini en iyi şekilde yapmaya çalışan insanlarımız var. Zamanla iş yapmaktan kaçınan insanların da onlara uyum sağlayacağına inanıyorum.

Üniversitelilerin büyük çoğunluğu yüksek lisans ve doktora yapmayı düşünüyor. Bu yolda ilerlemek isteyenlere ne gibi önerilerde bulunabilirsiniz?

>> Enerji bir ekonomik meta olmaktan çıkıp bir güvenlik konusu haline geldi. Enerji bağımsızlığı artık ülke

bağımsızlığı kapsamında değerlendiriliyor.

Bu yolda sizlerden önce yürümüş ve yürümeye de-vam eden birisi olarak tecrübelerimi paylaşmak beni mutlu eder. Üniversiteye başlayan her öğrenci ilk yıl itibariyle staj yapmalı. Piyasada işlerin nasıl yürüdü-ğünü öğrenmeli. Bununla birlikte hedef belirlemek çok önemlidir. Günlük, haftalık, aylık ve yıllık plan-lar yapılmalı. Bu planlar, uzun vadede örneğin 5-10 yıllık süreçte bir hedefe ulaşmaya yönelik oluşturul-malıdır. Hedefinize ulaşamasanız bile yaklaşmanız başarılı olmak adına önemlidir. Üniversite sınavında derece almak lisedeki hedefimdi. Bu hedefi gerçek-leştirmek için çok çalıştım ve Türkiye 212.si oldum. El-bette ilk üçte yer almak benim için öncelikliydi ama hedefime yaklaşmış olmak uyguladığım sistemin ba-şarı getirdiğini görmeme sebep oldu. Hedeflerinize ulaşmaya çalışırken pek çok sorunla karşılaşmanız mümkün. Önemli olan bu sorunları çözebilmeniz. Karşılaştığınız her sorun sizi daha güçlü hale geti-rir. Sonrasında karşılaşacağınız sorunları daha hızlı çözmenize yardımcı olur. Eğitim hayatında başarının en önemli unsuru dayanıklılıktır. Zorlukları çözer-ken vazgeçmemenizi, ne kadar dayanıklı olduğunuz sağlar. Zorluklarla karşılaşmaktan korkmamalısınız. Başarıya ulaşırken aştığınız her sorun sizin dayanık-lılığınızı artırır. II

110 Yıldızlar NİSAN / 11 Yıldızlar 111NİSAN / 11

Page 114: YILDIZLAR / NISAN 2011

112 Yıldızlar NİSAN / 11

Y

ETKİNLİK

GELECEĞİN BİLİM İNSANLARI PROJELERİNİ

YTÜ’DE SERGİLEDİ TÜBİTAK Bilim İnsanı Destekleme Daire Başkanlığı (BİDEB) tarafından her yıl düzenlenen Ortaöğretim

Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması Yıldız Teknik Üniversitesi’nde yapıldı.

haber, FATİH ATLAS / fotoğraflar, MİNE ATACAN

Yıldız Teknik Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi De-kanı Prof. Dr. Ulvi Avcıata’nın TÜBİTAK Ortaöğretim Öğrencileri Araştırma Projeleri İstanbul-Avrupa Böl-gesi Koordinatörlüğünü yürüttüğü yarışmada gele-ceğin bilim insanları görücüye çıktı.

Davutpaşa Yerleşkesinde 29 – 31 Mart 2011 tarihleri arasında sergilenen 123 projenin kazananları, 1 Nisan 2011 tarihinde Yıldız Oditoryumu’nda düzenlenen tö-renle ödüllerini aldı. Projelerin sergilendiği günlerde İstanbul’da bulunan liselerin ziyaret ettiği sergi ala-nında birbirinden ilginç çalışmalar vardı. Edirne Sü-leyman Demirel Fen Lisesi öğrencileri Merve Güney ve Ayşe Nur Gökkaya yaptıkları projede başarının kalem tutuş şekilleriyle belirlenebileceğini savundu. İnsan eli için en doğru, en rahat, en verimli kalem tu-tuş şeklini öğrencilerden alınan örnek resimler ve ya-pılan anketlerle belirlemeye çalışan proje Matematik dalında ikincilik ödülü aldı.

Kahvaltıda gazete okumak sağlığınıza zarar verir123 projenin katıldığı yarışmada orijinal çalışma-lar dikkat çekti. İstanbul Özel Burç Safiye Sultan Fen Lisesi öğrencileri Esra Merve Naralan ve Hanife Sağlam’ın yaptığı çalışma, kahvaltı masasında gaze-te okumanın ya da gazeteyi sofra bezi olarak kullan-manın sağlığı tehdit ettiği ile ilgiliydi. İstanbul Özel Kültür 2000 Koleji öğrencileri Merve Oruç ve Nedim İbrahim Kadiç’in projesi ise son yıllarda fiyatı artan benzine alternatif olarak karton atıklardan biyoyakıt üretimi üzerine idi.

Yaptığı eserlerle Türk Mimarisini dünyaya kabul ettiren Mimar Sinan’ın en önemli eserlerinden biri olan Mihrimah Sultan Camisi’nin geometrik model-lemesi, İstanbul Ulus Özel Musevi Lisesi öğrencileri Cesi Eskinazi ve Selin Deseban tarafından projelen-dirildi.

Page 115: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 113NİSAN / 11

Doğu Roma’dan bu yana İstanbul’da semt isimle-rinin değişimini ortaya koyan çalışmaysa, İstanbul Özel Beylikdüzü Okyanus Anadolu Lisesi öğrencileri Cemre Alkan ve Selen Çetin’a aitti.

Kazananlar Ankara yolcusuBirbirinden ilginç projelerde dereceye girenler 13-15 Mayıs 2011 tarihleri arasında Ankara’da düzenle-necek finale katılmaya hak kazandı. TÜBİTAK yarış-masına katılmak için Avrupa Bölgesinden 454 proje başvuru yaptı. Çeşitli üniversitelerden 27 jürinin de-ğerlendirmesinden geçen 123 proje dikkate alındı. 17 Mayıs 2011 tarihinde Ankara’da yapılacak finale katıl-maya hak kazanan öğrenciler ödüllerini Yıldız Teknik Üniversitesi’nde aldı.

TÜBİTAK tarafından birinci olan projelere 500 TL, ikinci olanlara 300 TL, üçüncü olan projelereyse 200 TL para ödülü ve sertifika verildi. II

Page 116: YILDIZLAR / NISAN 2011

114 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

Selva Ünal:YAPTIĞINIZ İŞLERİ

SEVEREK YAPINEmekli olalı neredeyse 15 sene oldu. Hala gönüllü

olarak faaliyetlerime devam ediyorum.röportaj, GÜLİN ÇELİK / BURCU POLAT

Page 117: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 115NİSAN / 11

Y

USDK (Uluslararası Staj Değişim Kulübü) IAESTE Faaliyetleri üniversitemizde sizin öncülüğünüz ile başlamıştır. Bu konu ile ilgili bize bilgi verebilir misiniz?1984 yılında IAESTE (Uluslararası Öğrenci Staj Deği-şim Programı) kuruldu. İstanbul Teknik Üniversitesi işbirliğiyle, ilk olarak Portekiz’deki IAESTE kongresi-ne, yabancı dil bilgimin çok iyi olması sebebiyle gö-türüldüm. Ve o günden bugüne kendimi uluslarara-sı bir ailenin içinde buldum. Emekli olduktan sonra IAESTE’nin onursal üyesi olarak kongrelere katılma-ya devam ettim. Finansmanını ben emekli olduktan sonra, Yıldız Teknik Üniversitesi Vakfı ve iki eski IAES-TE stajyeri olan oğullarım karşılamaktadır.

ÖREM’i kurma fikri nasıl ortaya çıktı?İngilizce hocası olarak çalışmaya başladığımda, öğ-renciler yurt olarak Çukursaray’da kalıyorlardı ve kendimi öğrencilerin problemleriyle ilgilenirken buldum. O sırada eğitimimin öğrenci problemleriyle ilgili alanda yeterli olmadığını gördüm. 1960 yılında Fulbright bursuyla 6 ay Amerika San Francisco State College’da eğitim aldım. Öğrencilerin ders dışı faali-yetleri ve öğrenci sorunlarıyla nasıl ilgilenildiğini biz-zat yerinde inceledim. Türkiye’ye dönünce o zamanki

Yıldız’ın yaşayan en eski hocalarından Selva Hoca-mızla bir söyleşi gerçekleştirdik. Yaptıklarıyla üniver-sitemize çok şeyler katan Hocamız emekliliğinden sonra da Yıldız için faaliyetlerine ve proje üretmeye devam ediyor. Bu sene YTÜ 100.yılını kutluyorsa ve bu noktaya ulaştıysa bunda Selva Ünal gibi çınarla-rın rolü unutulamaz.

Merhaba, öncelikle sizi biraz tanımak isteriz. Bize kendinizden kısaca bahseder misiniz?12 Aralık 1928’de İstanbul’da doğdum. Dr. Salim Ah-met Çalışkan’ın kızıyım. Babam o dönemin en iyi dok-torlarındandı. Çok ileri görüşlüydü. Fatih İlkokulu’nu bitirdikten sonra, yabancı dil öğrenimi için İngiliz Kız Ortaokulu’na gittim. O zaman sadece ortaokuldu. Oradaki eğitim bittikten sonra Amerikan Koleji’ne gi-diliyordu fakat babam, Türkiye gerçeklerini görmem için beni İstanbul Kız Lisesi’ne gönderdi. O dönemin en iyi liselerinden biriydi. Liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne devam ettim. Halide Edip Adıvar ve Mina Urgan, çok kıymetli hocalarım olmuştur. 4 yılda bu bölümü bitirdikten sonra, Kız Lisesi’nde 2 yıl kadro-suz hocalık yaptım.

Yıldız Teknik Üniversitesi’nde göreve nasıl başladınız?Kandilli’de Hayriye Hanım diye bir spor hocası bana, ‘İstanbul Teknik Okulu adında bir okul var, oraya İn-gilizce hocası arıyorlar’ dedi. 1954’ün ilkbaharında, büyük oğlum doğmadan, İstanbul Teknik Okulu’na geldim. Barbaros Bulvarı o zaman yoktu. Serencebey yokuşundan araya araya okulu buldum. Okula gel-diğimde o dönemin ünlü hocası müdür yardımcısı Prof. Ahmet Karadeniz ile görüştüm. Ahmet Karade-niz bana, ‘Burada sadece bir tek bayan öğrenci (Nefi-se Abalıoğlu) ve bir tek bayan hoca (Perihan Güven) var, diğer bütün öğrenciler erkek’ dedi. Nefise Abalı-oğlu, şu an İsviçre’de ve kendisiyle görüşmeye devam ediyorum.

Yıldız’da unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?Bir inşaatta çalışan öğrenci, 3.kattan düşüyor ve iki ayağı kesiliyor. Annesi onu tekerlekli bir iskemleyle okula getiriyordu. Önce ona yeni bir tekerlekli is-kemle aldırdım, sonra aklıma bir fikir geldi ve Koç Holding’ten ( O zaman orada çalışan büyük oğlumun aracılığıyla) birilerine ulaştım. Ve iki ayağı kesik olan öğrenci için özel bir araba yapıldı. O arabanın çocuğa teslim edildiği günde çocuğun gözlerindeki ifadeyi unutamıyorum. Bunun gibi unutamadığım birçok anımı bir hatırat olarak yazacağım.

Yıldızlar 115NİSAN / 11

Page 118: YILDIZLAR / NISAN 2011

116 Yıldızlar NİSAN / 11

RÖPORTAJ

>> Davutpaşa’ya bir ilköğretim okulu yapmak istiyorum. Bunu da başaracağıma inanıyorum. Bir de hatırat yazmayı planlıyorum.

> Selva Önal bir grup öğrenci ve öğretim üyesiyle - 1961

rektör Prof. Suha Toner, her türlü yardımı yapmaya hazır olduğunu söyledi ve mimarlık hocası Prof. Boz-kurt Güvenç ‘in (MIT mezunu) önerisiyle ÖREM büro-sunu kurduk.

Türkiye’de o devirde, bir Yıldız Teknik Üniversi-tesi’nde bir de Hacettepe Üniversitesi’nde vardı bu kurum. 1962 yılında bu alanda daha fazla gelişmek için AID bursuyla, bir yıllığına Amerika Kolombiya Üniversitesi’nde master eğitimi aldım. Tekrar döndü-ğümde mektepte tam zamanlı çalışmaya başladım. Bu sefer psikolojik danışmanlık konusunda eksiğimi fark edip, Kolombiya Üniversitesi’nin sağladığı burs-la 1966-67 yıllarında rehberlik ve psikolojik danış-manlık diploması aldım. Son gidişimde ailecek gittik. Tekrar döndüğümde ÖREM bürosu daha da gelişti. ÖREM’in kuruluşunda yardımcı olan matematik ho-cası Aysel Ugan ve Günay Gökhan’ın yardımları unu-tulmaz. Ben yurtdışında eğitimdeyken büroyu idare etmişlerdir.

Eğitim almalarında yardımcı olduğunuz öğrencilerle görüşüyor musunuz?Yardımcı olduğum öğrencilerle görüşmekteyim.

Lise arkadaşlarınızla hala görüşüyor musunuz? Lise arkadaşlarımla hala toplanıp görüşüyoruz.

Davutpaşa Yerleşkesinde yaptırdığınız Kız Öğrenci Yurdu fikri nasıl çıktı? Süreç hakkında bilgi verir misiniz? İstanbul Kız Liseliler Derneği üyesi olduğumdan, der-nek başkanı Birnur Özümert’le konuşurken yerimizin müsait olduğu Davutpaşa Yerleşkesine kız öğrenci yurdu yapılması fikri çıkmıştır. O zamanın mimarlık fakültesi dekanı Emre Aysu’nun Proje çizimiyle yurt yapılmıştır. O zamanki projeye göre 8 tane yapılması planlanıyordu. Fakat gelen yönetimle plan uygula-namadı. Daha sonra Davutpaşa Yerleşkesine bir kreş yapıldı.

Yeni projeleriniz var mı?Yeni projem, Davutpaşa’ya bir ilköğretim okulu yap-mak. Bunu da başaracağıma inanıyorum. Bir de hatı-rat yazmayı planlıyorum.

Öğrencilere ve Öğretim elemanlarına tavsiyeleriniz nelerdir?Başarılı olsunlar, yaptığı işleri severek yapsınlar.

Okulumuzun 100. Yılı sizin için ne ifade ediyor?Emekli olalı neredeyse 15 sene oldu. Ve hala gönül-lü olarak faaliyetlerime devam ediyorum. Bu 100. Yıl çok önemli. II

116 Yıldızlar NİSAN / 11

Page 119: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızımız YILDIZ HİSAR’da Parlıyor.

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ HİSAR TESİSİa.Rumeli Hisarı Mah,Salih Bey Sk No:6 Hisarüstü-Sarıyer/İstanbul

t.0212 287 70 45 - 0212 257 11 10 - 0212 257 17 00 f.0212 257 11 10w. www.yildizhisar.com

Page 120: YILDIZLAR / NISAN 2011

118 Yıldızlar NİSAN / 11

SPOR

Page 121: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 119NİSAN / 11

BSPOR

Beden Eğitimi Bölümü; Yıldız Teknik Üniversitesi Senatosu’nun kararı ile 7 Ekim 1983 tarihinde, Prof. Dr. Raif Durak’ın ilk bölüm başkanlığında, Rektörlüğe bağlı bir birim olarak kurulmuştur.

Uzun bir süre görevini başarı ile yürüttükten sonra emekli olan hocamızdan sonra bu görevi Prof. Dr. Ah-met Açlar üstlendi. 2003-2010 yılları arasında Prof. Dr. Nur Tunalı Türkmen görevi devraldı. 2010 yılın-dan itibaren de bölüm başkanlığı görevini, Yrd. Doç. Dr. Erdoğan Mehmet Özkan sürdürmektedir.

Beden Eğitimi Bölümü faaliyetlerini, Üniversitemi-zin Davutpaşa ve Maslak Yerleşkeleri’nde bulunan Kapalı Spor Salonlarında yürütmektedir. Bu faaliyet-ler, Çetin Erdem Sonal, Şener Günay, Erşan Ekmekçi, Selim Akbıyık ve Gülsüm Sonal’dan oluşan 5 öğretim elemanı ile hem üniversite içi hem de üniversitelera-rası birçok alanda ve başta müsabakalar olmak üzere çeşitli branşlarda olmaktadır.

Sportif faaliyetleri Beden Eğitimi Bölümü organize ediyorBölüm, Beden Eğitimi dersleri dışında, öğrencilere yönelik ders dışı etkinlikler, akademik ve idari per-sonelimize de kişilerin birbirleri ve rakiplerine karşı ortak hareket edebilme, ortak karar verebilme, reka-bet duygularını geliştirip kontrol altına alabilme gibi yetileri kazandırabilmekle ilgili çeşitli faaliyetler dü-zenlemektedir.

Bununla birlikte, gerek Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu, gerek özel ve tüzel kurum ve kuruluş-ların düzenlediği turnuva ve organizasyonlarda yer alarak üniversitemizi en iyi şekilde temsil etmekte-dir. Bu organizasyonlarda yer alan takımlarımızın hazırlık aşaması da Beden Eğitimi Bölümü öğretim elemanlarımız tarafından sağlanmaktadır.

Bir asırlık geçmişi geride bırakan Yıldız Teknik Üni-versitesi; akademik ve idari personel ile öğrencileri-mize, akademik eğitimle birlikte birçok kültürel ve sosyal faaliyetler de sunmuştur. Bu faaliyetlerin ya-nında, uzun yıllardan beri Rektörlüğe bağlı bir birim olan Beden Eğitimi Bölümü vasıtasıyla, gerek üniver-site içi gerek üniversitelerarası müsabakalar olmak üzere sportif alanda da hizmet vermektedir.

YTÜ Beden Eğitimi Bölümü Öğretim Elemanları tarafından antrene edilen sporcu öğrencilerimizle beraber, geçmişten günümüze kadar birçok spor da-lında Türkiye Şampiyonluğu da olmak üzere çeşitli dereceler alan Üniversitemiz; bu geleneğini sürdür-meye devam ediyor.

YTÜ SPORTİF ALANDA DA

BAŞARILARINI SÜRDÜRÜYOR YTÜ’de Beden Eğitimi Bölümü

vasıtasıyla, gerek üniversite içi gerek üniversitelerarası

müsabakalar olmak üzere sportif alanda da hizmet veriliyor.

haber, OKUTMAN ÇETİN ERDEM SONAL

Page 122: YILDIZLAR / NISAN 2011

120 Yıldızlar NİSAN / 11

ile sporculara verdiği burslarla özel üniversitelerin olduğu düşünüldüğünde bu derecenin büyük bir ba-şarı olduğu unutulmamalıdır.

2010-2011 eğitim ve öğretim yılında da akademik ve idari personel ile öğrencilerimize yönelik üniver-site içerisinde faaliyetler düzenlemekte olan Beden Eğitimi Bölümü, yine bu müsabakalara katılmış olup Badminton, Basketbol, Bowling ve Futbol branşların-da Üniversitemize dereceler kazandırmıştır. Ayrıca akademik ve idari personelimizle; Esenler Belediyesi tarafından düzenlenen Voleybol turnuvasına katılıp derece almıştır.

2009-2010 eğitim ve öğretim yılında düzenlenen Basketbol müsabakaları organizasyonunu hem katı-lan üniversitelerce hem de Türkiye Üniversite Spor-ları Federasyonu tarafından memnuniyetle karşılan-mıştı. Bu memnuniyetin sonucunda Üniversitemiz, 2010-2011 eğitim ve öğretim yılında da yaklaşık ola-rak 40 üniversitenin katılımı ile 21 Şubat-04 Mart ta-rihleri arasında Kadın-Erkek Türkiye 1. Lig Basketbol Grup Birinciliği ile 14-30 Mart 2011 tarihleri arasında Kadın-Erkek Türkiye 1. Lig Voleybol Grup Birinciliği müsabakalarına ev sahipliği yapmıştır. II

>> Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu’nun 2009–2010 eğitim ve öğretim yılı içerisinde müsabakalara katılım ve alınan dereceler baz alınarak yaptığı değerlendirmesinde YTÜ, 138 üniversite arasında 29. sırayı almıştır.

SPOR

YTÜ Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu Müsabakaları’na katılıyorAğırlıkla mühendislik ve teknik alanlarda eğitim ve-ren bölümlerden oluşan Üniversitemizde, akademik ve idari personel ile öğrencilerimize yönelik üniversi-te içerisinde faaliyetler düzenlemiş olan Beden Eği-timi Bölümü, ayrıca özel kuruluşlar ile Türkiye Üni-versite Sporları Federasyonu tarafından düzenlenen Badminton, Basketbol, Bowling, Dans, Futbol, Halk Oyunları, Hentbol, Korfbol, Masa Tenisi, Okçuluk, Sat-ranç, Taekwando, Tenis ve Voleybol branşlarında mü-sabakalara katılmıştır. Bu müsabakalar sonucunda Basketbol, Bowling, Dans, Futbol, Hentbol, Tenis ve Voleybol dallarında kız ve erkeklerde dereceye girerek kupalar almanın yanında Üniversitemiz, ilk olarak sa-lon sporlarında geçen sene bir müsabakaya da ev sa-hipliği yaparak organizasyona katkıda bulunmuştur.

Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu’nun 2009-2010 eğitim ve öğretim yılı içerisinde müsabakalara katılım ve alınan dereceler baz alınarak yaptığı de-ğerlendirmesinde YTÜ, 138 üniversite arasında 29. sırayı almıştır. Listede akademisi olan üniversiteler

Page 123: YILDIZLAR / NISAN 2011
Page 124: YILDIZLAR / NISAN 2011

122 Yıldızlar NİSAN / 11

Y

RÖPORTAJ

landığında tek bir merkezden çalışmalarını yürütecek olan birim, 100. Yılında Yıldız’ı mezunlarıyla buluştu-ruyor. Çalışmaları hakkında bilgi almak için Koordina-tör Yrd. Doç. Dr. Deniz Güney’e sorularımızı yönelttik.

Mezun ve Öğrencilerle İletişim Koordinatörlüğü’nün kurulmasını hazırlayan süreç nasıl gelişti?Yıldız Teknik Üniversitesi 100. Yılında geleceğe yü-rürken; hem kısa, orta, uzun vadeli hem de yurtiçi ve yurtdışı hedeflerini belirlemek için geniş katılımlı ve iki gün süren bir beyin fırtınası yapmıştı. Bu çalışma, Üniversitemizin güçlü ve zayıf yönlerini de ortaya çı-

Yıldız Teknik Üniversitesi 100. Yılında mezunlarıyla olan ilişkilerini güçlendiriyor. Mezunlar ve Öğrenci-lerle İletişim Koordinatörlüğü bünyesinde yapılan çalışmalarla önemli adımlar atılıyor.

Mezunlar ve Öğrencilerle İletişim Koordinatörlü-ğü’nü YTÜ Mimarlık Fakültesi Hocalarımızdan Yrd. Doç. Dr. Deniz Güney yürütüyor. Taşıyıcı Sistemler Bilim Dalında Öğretim Üyesi olarak görev yapan Güney’le birlikte Öğr. Gör. İdris İbiş ve Bilgisayar İş-letmeni Mukaddes Evran Albayrak çalışıyor. O Blok 2. Katta 2 ofisi olan Koordinatörlüğün Çukursaray’da bulunan sınav merkezinin yanında da bir ofisi bulu-nuyor. Devam eden restorasyon çalışmaları tamam-

YILDIZ 100. YILINDA MEZUNLARINI UNUTMADI

Mezunlar için internet sitesi kuruldu. röportaj ve fotoğraflar, FATİH ATLAS

Page 125: YILDIZLAR / NISAN 2011

Yıldızlar 123NİSAN / 11

karmıştı. Çıkan çarpıcı sonuçlardan biri de, YTÜ me-zunlarının okullarına olan aidiyet duygusunun çok zayıf olduğu ve YTÜ mezunları ile işbirliği potansiye-linin çok iyi değerlendirilemediğiydi.

Mevcut durumda çeşitli mezun dernekleri faaliyet-lerine devam ediyor. Ancak bu özverili çalışmaların, tüm mezun potansiyeline ulaşacak çapta ve etkinlik-te olmadığı görülmekteydi. YTÜ Rektörlüğü, bu ek-sikliği gidermek adına 2009 yılı sonlarında Mezunlar ve Öğrencilerle İletişim Koordinatörlüğü’nü kurdu.

Koordinatörlüğün amacı nedir?Koordinatörlüğün amacı; mezunlar başlığı altında, çeşitli alanlarda faaliyet gösteren YTÜ mezunlarına ulaşmak, mezunların üniversiteleri ve bölümleri ile güçlü ilişki tesis etmelerini sağlamak, mezun-öğrenci ve mezun-akademisyen işbirliğini sağlayarak proje-ler geliştirmektir. Öğrenciler başlığı altında ise YTÜ çatısı altında çok değişik alanlarda faaliyet gösteren 41 öğrenci kulübünün faaliyetlerini koordine ederek verimliliklerini artırmak, projeler geliştirmek, YTÜ markasının güçlenmesi için katkıda bulunmak şek-linde özetlenebilir.

Koordinatörlüğün faaliyetleri nelerdir?Mezun ve Öğrencilerle İletişim Koordinatörlüğü’nün kuruluşunu takiben ilk etapta teknolojik altyapı ku-rulması ve güçlendirilmesi için çalışmalara başlan-mıştır. Bu kapsamda YTÜ Enformatik Bölümü desteği ile www.mezun.yildiz.edu.tr internet sitesi kurularak faaliyete geçirilmiştir. Bu sitede Mezun Bilgi Sistemi ile sosyal paylaşım ağları mantığı ile çalışan bir bilgi bankası hayata geçirilmiştir. İnternet adresinde çe-şitli kaynaklardan edinilen iş ve staj olanakları Yıldızlı öğrenci ve mezunlarımıza ilan edilmektedir. Bu kap-samda kısa sürede 60’ın üzerinde iş ilanı sisteme gi-rilerek Yıldızlıların ilgisine sunulmuştur. Ayrıca sitede üniversitemiz mezunu olup çalıştıkları alanlarda öne çıkmış, başarılı isimler “Yıldız Mezunlarımız” başlığı altında duyurulmaktadır. Web sitemizde YTÜ ile iliş-kili mezun dernek ve vakıflar hiçbir ayırım gözetmek-sizin ilan edilmiştir. Yıldızlılar kolaylıkla dernek ve vakıflara sitemiz aracılığı ile ulaşabilmektedir.

100. yılda hangi çalışmaları yapmayı planlıyorsunuz?YTÜ 100. yılını kutlarken, Koordinatörlüğümüz de 100. yıl projeleri geliştiriyor. Bunlardan en önemlisi 28 Mayıs Yıldız Günü projesidir. Bu yıl ilk defa kutlan-ması planlanan Yıldız Gününde, mezun, öğrenci, aka-demisyen ve personelimiz sevdikleri ile birlikte YTÜ Davutpaşa Yerleşkesinde bir gün geçirecek. Çeşitli et-kinliklerin yapılacağı bu günde uzun zamandır Yıldıza gelmemiş ve özellikle Davutpaşa Yerleşkesini son za-manlarda görmemiş mezunlarımız, buradaki değişim ve gelişimleri görme imkânı elde etmiş olacaktır.

Yıldızlılık kimliğinin yeniden öne çıkması hedeflen-mektedir. Bu günde öğrenci kulüpleri de stant açarak faaliyetlerini ve projelerini Yıldızlı ağabey ve ablala-rına, büyüklerine anlatarak onlardan kendilerine yol göstermelerini, katkı sağlamalarını, teşvik etmelerini isteyeceklerdir. Ayrıca Yıldızlılığın ne demek olduğu-nu öğrencilerimiz, Yıldızlı büyüklerinden dinlemiş olacaklardır.

Yıldız Teknik Üniversitesi, büyük hedefleri olan ve bu yolda emin adımlarla hızla büyüyen köklü bir üniversitedir. Bu hedeflere ulaşmak için en önemli dayanak noktalarından biri de Yıldızlı Mezun lobisi olacaktır. Yıldız Teknik Üniversitesi markasını güç-lendirmek, yükseltmek, Türkiye’de ve Dünyada hak ettiği yere gelmesini sağlamak için; öğrenci, mezun, akademisyen ve personel işbirliği ve iletişimini sağ-layarak Yıldızımızın daha güçlü ışıldamasını hep bir-likte sağlayacağız. II

Page 126: YILDIZLAR / NISAN 2011

124 Yıldızlar NİSAN / 11

REKTÖRLÜKMerkez Kampus - Barbaros Bulvarı34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 383 20 53Faks: 0212 227 69 90E-posta: [email protected] Web: www.yildiz.edu.tr

GENEL SEKRETERLİKMerkez Kampus - Barbaros Bulvarı34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 383 20 62Faks: 0212 261 43 60E-posta: [email protected] Web: www.gsek.yildiz.edu.tr

İLETİŞİM KOORDİNATÖRLÜĞÜMerkez Kampus - Barbaros Bulvarı34349 Yıldız-IstanbulTel: 0212 260 08 00 Faks: 0212 327 37 69E-posta: [email protected] Web: www.bythi.yildiz.edu.tr

YILDIZ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (YILDIZ-SEM)Merkez Kampus - Barbaros Bulvarı34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 383 31 45Faks: 0212 383 31 49E-posta: [email protected] Web: www.sem.yildiz.edu.tr

FAKÜLTELEREĞİTİM FAKÜLTESİDavutpaşa Kampusu - Davutpaşa Cad. 34210 Esenler, IstanbulTel: 0212 383 48 03Faks: 0212 383 48 08E-posta: [email protected]: www.egf.yildiz.edu.tr

ELEKTRİK ELEKTRONİK FAKÜLTESİMerkez Kampus - Barbaros Bulvarı34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 261 19 98 - 383 23 85Faks: 0212 259 49 67E-posta: [email protected] Web: www.elk.yildiz.edu.tr

FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ Davutpaşa Kampusu - Davutpaşa Cad.

YTÜ İLETİŞİM BİLGİLERİ34210 Esenler, İstanbulTel: 0212 383 41 04 Faks: 0212 383 41 06E-posta: www.fed.yildiz.edu.trWeb: www.fed.yildiz.edu.tr

GEMİ İNŞAATI VE DENİZCİLİK FAKÜLTESİ Merkez Kampus - Barbaros Bulvarı34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 383 29 80 Faks: 0212 383 29 89 - 236 41 65E-posta: [email protected]: www.gidf.yildiz.edu.tr

İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİMerkez Kampus - Barbaros Bulvarı34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 383 25 17Faks: 0212 259 42 02 - 383 20 00 / 2515-2516E-posta: [email protected] Web: www.iib.yildiz.edu.tr

İNŞAAT FAKÜLTESİ Merkez Kampus - Barbaros Bulvarı34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 383 51 00Faks: 0212 383 51 02E-posta: [email protected]: www.ins.yildiz.edu.tr

KİMYA-METALÜRJİ FAKÜLTESİ Davutpaşa Kampüsü - Davutpaşa Cad. 34210 Esenler, İstanbulTel: 0212 383 4551 / 4552 Faks: 0212 383 4557 E-posta: [email protected] Web: www.kim.yildiz.edu.tr

MAKİNE FAKÜLTESİ Merkez Kampus - Barbaros Bulvarı34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 383 27 65-66Faks: 0212 261 66 59E-posta: [email protected] Web: www.mak.yildiz.edu.tr

MİMARLIK FAKÜLTESİMerkez Kampus - Barbaros Bulvarı34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 383 25 87Faks: 0212 261 05 49E-posta: [email protected] Web: www.mmr.yildiz.edu.tr

SANAT VE TASARIM FAKÜLTESİSanat ve Tasarım Fakültesi Davutpaşa Kampus Davutpaşa Cad. 34210 Esenler- -İstanbulTel: 0212 383 50 01 - 383 50 05 Faks: 0212 383 50 08E-posta: [email protected] Web: www.sts.yildiz.edu.tr

ENSTİTÜLERFEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜMerkez Kampus - Barbaros BulvarıÇukursaray Binası 34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 383 31 08Faks: 0212 227 44 70E-posta: [email protected]: www.fbe.yildiz.edu.tr

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜMerkez Kampus - Barbaros BulvarıÇukursaray Binası 34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 383 31 15-17Faks: 0212 227 44 71E-posta: [email protected]: www.sbe.yildiz.edu.tr

YÜKSEKOKULLARMESLEK YÜKSEKOKULUBüyükdere Cad. Maslak - İstanbulTel: 0212 285 05 30 (4 Hat) Faks: 0212 276 68 88E-posta: [email protected]: www.myo.yildiz.edu.tr

MİLLİ SARAYLAR VE TARİHİ YAPILARMESLEK YÜKSEKOKULUMerkez Kampus - Barbaros Bulvarı34349 Yıldız-İstanbulTel: 0212 383 20 84 Faks: 0212 327 37 82 E-posta: [email protected]: www.mst.yildiz.edu.tr

YABANCI DİLLER YÜKSEK OKULUDavutpaşa Kampusu - Davutpaşa Cad. 34210 Esenler, İstanbulTel: 0212 383 49 04 Faks: 0212 383 49 03 E-posta: [email protected]: www.ybd.yildiz.edu.tr

Page 127: YILDIZLAR / NISAN 2011
Page 128: YILDIZLAR / NISAN 2011