60
www.yuruyus.com [email protected] Haftalık Dergi / Sayı: 451 11 Ocak 2015 Fiyatı: 1 TL (kdv dahil) BERKİN ELVAN’IN KATİLLERİNİ İSTİYORUZ! 15 YAŞINDAKİ ÇOCUKLARIMIZI KATLEDEN, KATİLLERİ KORUYAN AKP’DİR! SARAYLARINIZI, SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK, SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

  • Upload
    others

  • View
    15

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

www.yuruyus.com

[email protected]

Haftalık Dergi / Sayı: 45111 Ocak 2015

Fiyatı: 1 TL (kdv dahil)

BERKİN ELVAN’IN KATİLLERİNİ İSTİYORUZ!

15 YAŞINDAKİ ÇOCUKLARIMIZI KATLEDEN,KATİLLERİ KORUYAN AKP’DİR!

SARAYLARINIZI, SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK,

SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 2: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü:Mustafa Doğru

Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah.Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Ofset Hazırlık: Ozan YayıncılıkAdres: Zübeyde Hanım Mah. FevziÇakmak Cad. 1297. Sokak No: 1 Daire: 1Sultangazi / İSTANBULTel: (0-212) 536 93 44Faks: (0-212) 536 93 45

Yurtdışı Büro: Vakıf EFSANE Pieter de Hoochstr. 303021 CS Rotterdam/Nederland

ISSN: 1305-7944

Baskı: Ezgi MatbaacılıkSanayi Cad. Altay Sok. No: 10Çobançeşme / Yenibosna / İST.Tel: (0-212) 452 23 02

Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım

Pazarlama San. ve Tic. A.Ş.

Tel: (0-216) 585 90 00

Avrupa: 4 Euro

Almanya: 4 Euro

Fransa: 4 Euro

İsviçre:6 Frank

Hollanda: 4 Euro

İngiltere: £ 3

Belçika: 4 Euro

Avusturya: 4 Euro

Tel: (0-212) 251 94 35 www.yuruyus.com [email protected]

Haftalık Süreli

Yerel Yayın

Siyasi Dergi

Fiyatı: 1 TL

1- Halk Kurtuluş Savaşcısı Fırat Özçelik'i katilpolis önceden böyle bir eylem yapabileceğini "önce-likli" olarak değerlendirmiş...

ÖNCELİKLERİ YETMEDİ, HALKIN ADALE-TİNİ DURDURAMADI, DURDURAMAZ!

2- MİT ile Emniyet Genel Müdürlüğü iki halk düş-manı burjuva devletin koruyucuları el ele vermişler.Merkezler yetmemiş 81 il emniyet müdürlüğüne debilgi vermişler Fırat Özçelik hakkında... BİLGİVERMELERİ YETMEDİ, HALKIN ADALETİNİDURDURAMADI, DURDURAMAZ!

3- Bilgi vermek yetmemiş, korkularını dindirme-miş... Emniyet Genel Müdürlüğü yanına başka dev-rimcilerin de ismini koyup açık kimlikleri ile fotoğ-raflarını YÜZ TANIMA SİSTEMİ'NE (YTS) yükle-mişler.

Yüz tanıma sistemleri de yetmedi, HALKINADALETİNİ DURDURAMADI, DURDURAMAZ!

4- Halk düşmanı katillerin merkezi Emniyet GenelMüdürlüğü'nün tüm birimlerine bilgi göndererek 6ayrı noktada eylem planı yaptığını bildirdi... Siyasilerve devlet adamları, Türkiye'deki yabancı elçilikler vekonsolosluklar ile kamu kurum ve kuruluşlarınayönelik DHKP-C'NİN eylem gerçekleştirecekleriniBELİRLEMİŞ AKP'NİN KATİL POLİSİ, BELİRT-TİKLERİ YERLERDE ÖNLEM ALDIRTMIŞ.YETMEZ, HALKIN ADALETİNİ DURDURA-MAZSINIZ.

5- İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok açık-lama yapıyor... "Bizce malum olan, bilinen birterör örgütü mensubu olduğunu düşündüğümüzbir şahıs". Evet malum'uz, malumunuz... Sizin kat-

liamlarınız, katilliğiniz karşısında halk kurtuluşsavaşçılarının vatan ve halk sevgisi ortadadır.

Katiller de, halkın savaşçıları da malum...İşte o malum örgüt, o malum "şahıs"lar malum

olabilir... Ama sizin işlediğiniz suçlar cezasız kalma-yacak! Döktüğünüz kanda boğacağız sizi.

6- "Dolmabahçe saldırısının günler öncesindenyetkililere ihbar edildiği" söylenerek şaibe yaratmakisteyenler, biz zaten biliyorduk havası vermeye çalı-şanlara cevabı yine halk kurtuluş savaşcısı veriyor...Biliyorsanız hadi durdursaydınız diyor.

7- Korkusu katilliğinden, korkusu halk düşmanlı-ğındandır. Çevik kuvvet polisleriniz değil, tüm polis-leriniz... Sadece görev başında değil yatarken bilegiyseniz o çelik yelekleri halkın adaletinden kaçama-yacaksınız.

Çelik yelek önlemleriniz sizi kurtaramayacak.Halkın adaleti, halk kurtuluş savaşçılarının kur-

şunları karşısında sizi koruyacak hiçbir yelek yoktur,olmayacak!

8- Saldırı varsa buna karşı direnmenin meşruluğuartık tüm kesimler tarafından üstü örtülemeyecekkadar açıktır. Berkin'ler katledilirken, hırsız bakanlaraklanırken elbette bunlar cezasız kalmayacaktır.

Bugün Can Dündar'a; "Gazap eken azap biçer”dedirten, Serdar Akinan'a; "Bu derin hukuksuzluğatepki DHKP-C'den patlıyor. İsyanı haksız bulmakmümkün mü? Unutmayın: Bir yerde adalet yoksaorada anarşi haktır" dedirten aslında faşizm gerçe-ğidir. Faşizmin yalan, talan ve baskısı onlara bunugöstermiş, söyleme cesaretini ise bizimle beraberbulmuşlardır.

SON TEKNOLOJİNİZ DE, TÜM ÖNLEMLERİNİZ DE SİZİ BEKLEYEN SONDAN KURTARAMAYACAK;

YÜZ TANIMA CİHAZLARINIZ, İSTİHBARATLARINIZ,ÇELİK YELEKLERİNİZ SİZİ KORUYAMAYACAK;

KATİLLER CEZASIZ, HALK ADALETSİZ KALMAYACAK!

Page 3: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

İİ ç i n d e k i l e r42 Halk Düşmanı AKP:

Saraylarınız, saltanatınızaçlık nedenimizdir!

43 İyiye giden sadeceAKP’lilerin cepleridir!

44 Özgür Tutsaklardan:Sahiplenmenin serüveni

45 Sınıf Kini: Emekçiler100 lira için öldürülüyor

46 Hayatın Öğrettikleri:“Herif koş, Berkinler gelmiş”

47 Sanatçıyız Biz:Sinemayı halka götürmeliyiz!

48 Grup Yorum söyleşileri30. yıl coşkusuyla sürüyor!

51 Yeni yılda Umududaha da büyüteceğiz!

52 Umudumuzuadım adım örüyoruz!

53 Avrupa’daki Biz:Hiçbir ırkçı yakalanmıyor vehesap vermiyor!

55 Avrupa’da Yürüyüş:Alternatif yeni yılkutlamaları...

56 Yitirdiklerimiz...

58 Kulağımıza Küpe Olsun

59 Öğretmenimiz...

4 DHKC: Berkin Elvan’ınkatillerini istiyoruz!

6 Silah yoksa bedenimizi

silah yaptık yapacağız!

10 Dolmabahçe eyleminden

ötürü tutuklanan Fırat Özçelikile ilgili açıklama

12 Bugün Berkin’in doğum günü,

katillerden hesap sorma günü!

13 Berkin’in katillerini

koruduğunuz sürecekarşınızda bizi bulacaksınız!

15 Kürdistan’da Tek YolDevrim: Berkin Elvan veUğur Kaymaz’ınkatillerden hesap soralım!

16 Gençlik Federasyonu’ndan:Kurultaydaki birliğimiz vecoşkumuz hayallerimizigerçek kılacak!

18 Ülkemizde Gençlik:Hak verilmez alınır,öğrenci meclisleri ile kazanılır

20 Gençliğin Gündeminden:Geleceğimizi çalanlara karşı

Dev-Genç’te örgütlenelim!

22 Hasan Ferit Gedik mahkemesi

başlayamadı!

Bu dava mahşere kalmaz!

23 Bu Halk Bu Vatan Bizim:

Savaşçının hedefini belirleyenhalk sevgisidir

24 Cephe’nin 1 yılı - 2. Bölüm

28 Devrimci Okul:

Devrimcilik bitmez

31 ‘Sol’ emperyalizmin ideolojik

hegemonyası altına girmiştir!

33 KCK-HÜDA PAR çatışması,

AKP’nin Kürt milliyetçihareketi tasfiye saldırılarınınparçasıdır

36 Anadolu, Amerika’nın Askeri

Üssü Değildir: İncirlik Üssü

38 Devrimci İşçi Hareketi:

Patronların zenginliğibizim oturmadan kalktığımızsofraların karşılığıdır!

39 Gücümüzü örgütlülüğümüzden

alıyoruz

41 Kamu Emekçileri Cephesi:

Milyonlarca insanın umutlarınıbirlikte çaldınız, suçlusunuz!

Saraylarınızı, SaltanatınızıBaşınıza Yıkacağız!

Umudun Sesini Duymayan Kalmayacak!Tüm Yürüyüş okurlarına ve dağıtımcılarına çağrımızdır!

“Onbeşinde Bir Fidan Umudun ÇocuğuBerkin Elvan” Kitabının Toplu DağıtımıOkmeydanı’nda Başlıyor...

Okmeydanı , 17.01.2015 14.00 - 17.00

Page 4: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

570 gün oldu Berkin Elvan’ın katilleri hala yok...Katillerin kim olduğu kamera görüntüleri ile tespit edildi,bilinmeyen hiçbir şey yok… Katillerin kim olduğunubiliyoruz.

Fakat, AKP katilleri koruyor. Çünkü katliam emriniveren dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’dır.

YA KATİLLERİ VERİRSİNİZ; YA DA SARAYLA-RINIZI BAŞINIZA YIKARIZ!

Ne saraylarınız, ne korumalarınız sizi koruyamaz.

BİR CEPHELİ... SADECE TEK BİR SAVAŞÇI GİT-Tİ; ELİNİ KOLUNU SALLAYA SALLAYA SARAY-LARINIZIN KAPISINA DAYANDI.

BİR SAVAŞÇIMIZ BİR DAMLADIR. DENİZDEBİR DAMLA. AMA O DAMLA DENİZİN TÜM ÖZEL-LİKLERİNİ TAŞIYAN BİR DAMLA. KORKUN OBİR DAMLADAN, ÇÜNKÜ O DAMLALARIN İÇİNDEBOĞULACAKSINIZ.

ÖZEL TASARIM ZIRHLI SARAYLARINIZ DASİZİ KURTARAMAZ!

BERKİN’İN KATİLLERİNİ İSTİYORUZ!

VERECEKSİNİZ!

Savaşçımız, tüm halkımızın öfkesine tercüman ol-

muştur.

Düzene duyulan öfke dağları aşmıştır. Yoksulluk,açlık, adaletsizlik kor gibi halkımızın yüreğini yakmaktadır.Onlar çaldıkça biz yoksullaştık; onlar doydukça biz sof-radan aç kalktık; onlar sarayları mesken tutarken bizevimizden olduk.

Adaletsizlik halkımızın canına tak etmiştir. Adalet,halkın ekmeğidir. Adalete açlığı biz gidereceğiz.

Düzenin yoksulluğu, açlığı, adaletsizliği daha yenisavaşçılar çıkartacaktır. Halkın içinden çıkan savaşçılarımızhalk için hesap soruyor.

KATLİAM EMRİNİ VEREN RECEP TAYYİP ER-DOĞAN, KATİLLERİ KORUYAN BÜTÜN OLARAKAKP’DİR!

TÜM AKP’LİLERİ UYARIYORUZ!

BERKİN’İN KATİLLERİNİ VERİN…

570 GÜNDÜR ADALET İSTİYORUZ.

TEK BİR AKP’LİNİN KILI DAHİ KIPIRDAMI-YOR.

HEPİNİZ SUÇLUSUNUZ!

BU SARAYLAR NİYE?

BERKİN ELVAN’IN KATİLLERİNİ İSTİYORUZ!

BERKİN ELVAN’IN KATİLLERİNİ İSTİYORUZ!15 yaşındaki çocuklarımızı katleden, katilleri koruyan AKP’dir!

Saraylarınızı saltanatlarınızı başınıza yıkacağız. Sizi o saraylara gömeceğiz!

AKP’NİN BAŞBAKANLIK ÇALIŞMA OFİSİ OLARAK KULLANDIĞIİSTANBUL DOLMABAHÇE SARAYI’NA, BERKİN ELVAN’IN KATİLLERİNİ KORUYANAKP’DEN HESAP SORMAK İÇİN, SAAT 14.30’DA BİR SAVAŞÇIMIZ TARAFINDAN,

SİLAHLI EYLEM GERÇEKLEŞTİRİLMİŞTİR

Tarih: 1 Ocak 2015 Açıklama: 438

DEVRİMCİ HALK KURTULUŞ CEPHESİ

Basın Bürosu

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK44

Page 5: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

NEDEN KORKU-YORSUNUZ?

BERKİN’İN KATİL-LERİ CEZALANDIRIL-MADIĞI SÜRECE OSARAYLARDAN ÇI-KAMAYACAK HALEGETİRECEĞİZ SİZİ…SARAYLARINIZ, SIĞI-NAKLARINIZ SİZİK O R U YA M A YA -CAK…

BİR TEK SAVAŞÇI-MIZ ELİNİ KOLUNUSALLAYARAK BUR-NUNUZUN DİBİNEKADAR GİRDİ.

O SARAYLARDA;ÇOCUKLARIMIZINKANI ÜZERİNDEN,SALTANAT SÜRMENİ-ZE İZİN VERMEYE-CEĞİZ!

YA BERKİN EL-VAN’IN KATİLLERİNİAÇIKLARSINIZ; YA DA O SARAYLARINIZI BAŞI-NIZA YIKARIZ!

Bu savaşı asla, hiçbir zaman kazanamayacaklar. Vebiz asla, hiçbir zaman boyun eğmeyeceğiz. Çünkü bizimkihaklı bir savaş... Ve biz savaşmaya kararlıyız. İsterse50-100 sene sürsün, biz kazanacağız. Çünkü zafer inancı,ele geçirilemez bir hakka dayalıdır: ADALET hakkına.

570 gündür katilleri bekliyoruz. Berkin'in hesabınısormak için bekliyoruz.

Silahlı mücadele kurtuluşa giden tek yoldur. Çünküemperyalizm ve onun işbirlikçi uşakları her bir ülkededevrimin demokratik yollarla başarıya ulaşmasını en-gellemek için halkımızı zincirlerle bağlamıştır, bu zin-cirlerini kopartmanın tek yolu silahlı mücadeledir.

570 gündür yapılmayan tek şey varsa onu da yapmayahazırız.

Adaleti sağlamak için başka bir seçeneğimiz yoktur.

İşbirlikçi oligarşi, devrimden duyduğu korkuyla halkıkördüğümle zincirler. Bu zincirler ancak silahlı müca-deleyle kırılabilir. Silahlı mücadele yolu devrimcilerinseçtiği bir yol değildir. Zalimler tarafından halka dayatılanbir yoldur.

Önümüzde iki seçenek vardır: Boyun eğmek ya dasavaşmak.

Ve tek kurtuluş yolu savaşmak olanlar, düşmanlarıne kadar ciddi ekonomik ve teknik kaynaklara sahipolursa olsun, onu yeneceklerdir.

Savaşçımız denizde bir damladır. Asıl bu deniz, bu

okyanus yani halkımızhesap soracaktır bu dü-zenden. “Ayaklar baş ola-cak” korkusuyla yatıp kal-kanlar bilmelidir ki, is-tihbarat ve silahı halkı-mızdan alacağız. Berkin'inkatillerini er ya da geçbulacak ve hesap soraca-ğız. Katilleri koruyup kol-layan ağababalarından dahesap soracağız.

Tek yenilmez güçhalktır.

Düşmanın tüm baskıve saldırılarına karşı hal-kın gücü açık bir üstün-lüğe sahiptir. Halka da-yanmayan hiçbir güç ik-tidarını koruyamaz.

Zulmün saraylarınısarsan depremlerle geli-yoruz. BEKLEYİN!

BAŞTA OSMANLIARTIĞI SARAY SOY-

TARISI AKP yöneticileri olmak üzere; tüm AKP'liler,hepinizi uyarıyoruz. Berkin'in katillerini istiyoruz.Berkin'in katillerini verene kadar tüm saraylarınız, tümAKP binalarınız hedefimiz olacak.

Tüm dünyaya çok açık ilan ediyoruz, halk çocuklarınınkatillerini koruduğunuz sürece, sizin çocuklarınızı dahedef alacağız. Sonra kimse bize babalarının, annelerininsuçunu oğlu kızı çekmemeli demesin. Çekecek! Değilmi ki, tüm acılarımızın sorumlusu katilleri koruyor, kol-luyorsunuz, o zaman çekeceksiniz. İstifa edin. Aksitakdirde kendi çocuklarınızın katili siz olacaksınız.

AKP'LİLERİN OĞULLARI, KIZLARI; BABALA-RINIZI REDDEDİN, BU SUÇA ORTAK OLMAYIN!BABALARINIZIN KANLI ELLERİNİ ÖPMEYİN,AYNI SOFRAYA OTURMAYIN! BABANIZI, ANNE-NİNİZİ SEÇEREK DOĞMADINIZ. AMA ŞİMDİ Bİ-LİYORSUNUZ; TÜM DÜNYA BİLİYOR BERKİN'İNKATİLİ AKP'DİR. BERKİN'İN KATİLİNİ BULMAKBİZİM KADAR, SİZİN DE SORUMLULUĞUNUZ-DUR.

Not: Gözaltına alınan savaşçımızın saçının telinevereceğiniz zararın bedelini ödersiniz.

BERKİN ELVAN’IN HESABINI SORDUK,SORACAĞIZ!

YAŞASIN HALKIN ADALETİ!

DEVRİMCİ HALK KURTULUŞPARTİSİ-CEPHESİ

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

5SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 6: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Burjuva basında "Si-lahı Müzelik" başlığıylahaber yapıldı DHKC Sa-vaşçısı Fırat Özçelik’inDolmabahçe Sarayı’nayaptığı eylemi.

“DHKP-C'li FıratÖzçelik'in DolmabahçeSarayı'ndaki polislereyaptığı saldırıda kullan-dığı Sterling marka ta-bancayı İngiliz Ordusu2. Dünya Savaşı'ndaKullanmış" diyor haber-de.

Elbette bu haber, eylemi öv-mek, ellerinde ne olursa olsunhesap sormaya devam edi-yorlar, demek için yapılma-mıştı.

Her zaman ki gibi eyle-mimizi, bizi, halkın gücünü küçüm-semek, şaibeler yaratmak, bu gücükırmak için yapılmış haberlerden sa-dece biriydi.

Neyi ne için yaptığımız önemlideğildi. Neden yapmış sorularına ce-vap yoktu haberlerinde...

Ama tüm savaşçılar kanserdi ve

mutlaka yurtdışından gelmişlerdi...

Bu şekilde yaparak bizim faşizmeve emperyalizme karşı olan savaşımız,halka ve vatana duyduğumuz sevgiyigizleyebileceklerini sanıyorlar.

Hayır devrimcilerin, ölümü gözealıp fedaya yürüyen devrimcilerin

yarattığı sorulara, halkelbette cevap bulacaktır.Sizin bunu gizlemeyeçalışan haberleriniz bugerçeği gizleyemez.

Emperyalistler duyul-mamış bir zalimlikle, si-lahsız, her türlü savunmaolanağından yoksunhalklara karşı, en geliş-miş silahları kullanarakkoca koca devletleri, kos-koca kıtaların halklarınıköleleştirdiler.

Vietnam'da yüzyılın en mo-dern yok etme aygıtına, silahla-

rına sahip emperyalist orduları,yoksul ve neredeyse sırtına ge-çireceği bir bezi bile olmayan birhalkın nasıl yok ettiği, nasıl birsendrom içine soktuğu hiç akıldançıkarılmamalıdır. Halk savaşınınen temel yanlarından biri işte bu

inanç, kararlılık ve yaratıcılıktır. Ol-mazı olur kılmaktır.

Devrimci bilinç ve iradeyle bir-leşmiş insan faktörünün önünde hiçbirgüç duramaz. O gücün önünde, enileri teknolojiye sahip, en tahripkar,

Silah Yoksa Bedenimizi Silah Yaptık, Yapacağız! Mutlaka Savaşacağız

ve Kazanacağız!

EVET SİZİ BU SİLAHLARLA, BU MÜZELİK SİLAHLARLA, İKİNCİ EMPERYALİST PAYLAŞIM SAVAŞINDAN KALMIŞ

SİLAHLARLA, CEZALANDIRACAĞIZ! HER ŞEYİ SİLAH YAPACAĞIZ!

İDEOLOJİK SİYASİ ÖNCÜLÜĞÜNÜ EMPERYALİZMİN YAPTIĞITASFİYE, İNKAR, TESLİMİYET POLİTİKALARINA KARŞI,

HER TÜRLÜ SİLAHLA SAVAŞACAĞIZ VE KAZANACAĞIZ!..

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK66

Page 7: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

en yakıcı silahlar bile içleri boş birerdemir yığınından başka bir şeyi ifadeetmez.

Silahı tutan el sınıf kininin em-rindeyse, savaşçı yenilmezdir.

Halk savaşının en önemli unsurusilahlar değil insandır. Silahları kul-lanan insandır, sonucu tayin edeninsanın iradesi ve moral gücüdür.Bunun yanında dünya halklarınınverilen savaşa vereceği destek desavaşın kaderini belirler.

Yani her şeyi silahlar belirler, dü-şüncesi yanlıştır.

Bugün de halk kurtuluş savaşçı-sının elindeki silah, bizim için önemlideğildir.

Yeni ve eski olmasının belirleyi-ciliği yoktur.

Hiçbir zaman gelişmiş, son tek-noloji silahlarımız olmayacaktır.

Ama faşizme ve emperyalizmeöfkemiz, kinimiz olacaktır.

Halkın açlığı, yoksulluğu bu dü-zende bitmeyecektir.

Korkun alçaklar; sizin hırsızlıkyağma ve talan düzeninizi o silahlarlayıkacağız.

Silahın cinsi önemli değil bizimiçin. Önemli olan silahı tutan eller,tetiği çeken yüreklerdir.

O tetiği çekenlerdir halkımızınumudu.

Silahları yokmuş diye yüreğiniziferah tutun o zaman.

Silah bulamazsak, iple boğacağızgırtlaklarınızı. Kör bıçakla soracağızhalka çektirdiğiniz zulmün hesabı-nı.

Siz yüreğinizi ferah tutun, müzeliksilahları var diye...

Sırtımızı silah tüccarlarına, em-peryalistlere dayamıyoruz... Sırtımızıhalkımıza dayıyoruz...

Füzelerimiz, roketlerimiz yok...

“Çakar almaz”larla gelip daya-nacağız kapılarınıza...

Cephe savaşçısının elindeki tu-tukluk yapan müzelik silahlar, enşiddetli haliyle patlamıştır beyniniz-de.

Biz devrimciyiz. Silahlı savaşı-

mızın amacı onlarca polis öldürmekdeğil.

Katliam yapmak, işkence yapmak,toplu katliamlar, sizin faşist düzeni-nizin işidir.

O, hiçbir adalet ölçüsü olmayan,tekbir getirerek kelle kesen, suçlusuçsuz ayrımı yapmayan yobaz, ge-rici, dinci örgütlerin işidir.

Devrimcilerin silahlı eylemininhedefi nettir: HALK DÜŞMANLA-RI. Müzelik silahlar, zulmün bekçi-lerini göstermiştir halkımıza. Halkdüşmanlarını göstermiştir.

Tutukluk yapan o müzelik silahlar

tam 12’den vurmuştur hedefini...

Halkımız görmüştür o silahlarınneyi hedef aldığını.

Müzelerden çıkıp adalet olmuşturo silahlar.

570 gündür Berkin Elvan’ı vurankatiller yargılanmıyor.

Katliam emrini CumhurbaşkanıTayyip Erdoğan verdi ya, davayabakacak savcı bulunmuyor.

ADALET Mİ?

İŞTE “MÜZELİK” O SİLAHCEPHELİLERİN ELİNDEADALETTİR ŞİMDİ!

“Kanser hastası”ymış...

Yeter artık... halkımızı aptal yerinekoymayın. Siz ancak kendi aptalla-rınızı inandırırsınız “kanser hastası”demagojilerine...

Gerçeğin ne olduğunu çok iyi bi-liyorsunuz. Ve asla korkularınızı buyalanlarla bastıramayacaksınız...

“Dış güçler”, “taşeron” gibi de-magojilerin artık hiçbir hükmü yok-tur...

Halkımız kimin taşeron olduğunuçok iyi biliyor.

45 YILLIK TARİHİMİZDE, SIR-TIMIZI HEP HALKIMIZA DAYA-DIK VE HALKIMIZA DAYIYO-RUZ!

O müzelik silahlar halkın adale-tidir.

Sorulacak hesap çok. Halk yüz-yıllık acılarının hesabını soracak.İkinci Paylaşım Savaşı’ndan kalmasilahlarla değil, birincisinden kalansilahlarını bulup getirecek halkımızCephe’ye... Mavzerlerle geleceğiz...

Kurşun geçirmez kulübeleriniz,sarayların altına yaptırdığınız sığı-naklarınız, sizi koruyamayacak...

Taşla, sopayla, benzinle gelip da-yanacağız kapılarınıza...

Biz silah yarıştırmıyoruz. İnsanöldüren makinaların reklamını yap-mıyoruz.

Biz adalet arıyoruz, adalet!

570 gündür mahkeme önüneçıkartılmayan Berkin Elvan’ın ka-tillerinin cezalandırılmasını isti-yoruz...

Korkun bu silahlardan!

Bu silahlarlayıkacağız saraylarınızı!

Asıl korkmanız gerekeno silahlar da değil, o silahları

tutan nasırlı ellerden, tetiğe basanyüreklerden korkun.

Adalete susamış halktan korkun!

Her şey silahtır bize...

Berkin Elvan’ın elindekiSAPANDAN korkun siz...

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

7SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 8: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

“Hâkimler ve Savcılar YüksekKurulu (HSYK) kararı ile ZekeriyaÖz, Celal Kara, Muammer Kara veMehmet Yüzgeç isimli dört savcı gö-revden alındı.

Savcıların görevden alınması,17-25 Aralık yolsuzluk soruşturma-larının aklanması konusundaki siyasive yargısal operasyonun bir adımıdır.Olağanüstü usüllerle yapılan yasa de-ğişiklikleri, HSYK’da yapılan deği-şiklikler, yeni hâkim ve savcılarınalınması, yer ve görev değişiklikle-ri, yürütülen soruşturmada takipsiz-lik kararı verilmesi, el konulan pa-raların iadesi, dört savcının savcılıkgörevinden alınması ve meclis ko-misyonunun bakanları yüce divanagöndermeme kararı, kısa bir zamansürecinde arka arkaya yaşanan ge-lişmelerdi. Son olarak meclis ko-misyonu ses kayıtlarının silinmesinede karar verdi. Soruşturmayı yürütenpolisler gibi adı geçen savcıların datutuklanabileceği bekleniyor.

Gazeteler bu dört savcının gö-revden alınması ile ilgili HSYK ra-porunun bazı bölümlerini öne çıka-rarak haberler yaptılar. Görüyoruz ki,bu savcıların görevden alınmasınıntek sebebi başbakan ve bakan ço-cukları ile başlayıp bakan ve başba-kana uzayan operasyonlardır.

Savcı Celal Kara hakkında alınankararın gerekçesi olarak; 17 Aralıksoruşturmasında gözaltına aldığı ki-şilere savunma hakkı tanımamasıgösteriliyor. Savcının 17 Aralık so-ruşturmasına ilişkin fezlekeyi ince-lenmediği de ekleniyor.

Savcı Celal Kara’nın büyük ka-bahatlerinden biri de bakan çocuklarıSalih Kaan Çağlayan ile Barış Gü-ler’in ifadelerinin kısa sürmesi ve bubakan çocuklarına savunma için ye-terli imkânı vermemesi. İfadelerinkısa sürmesi şüphelilerin savunmahakkının engellemesi olarak yo-rumlanmış.

Vay vay vay!.. Ne zamandan berişüphelilerin ifadelerinin kaç dakika

sürdüğü tutanaklara yazılıyor? Ne za-mandan beri ifadenin kısa sürmesi sa-vunma hakkının kısıtlandığına deliloluyor? Dahası ne zamandan beri birşüphelinin savunma hakkını kısıtla-mış olmak bir savcıyı HSYK’dasorgulanmaya götürüyor?

Örneğin savcı Zekeriya Öz açıkisimleri ile dosyada şikayetçi sıfatı-na sahip kişileri hile yaparak bir degizli tanık olarak dinlemiş bir sav-cıdır. Bu yaptığı iş kesin bir hukuk-suzluktur ve savcı HSYK’ya şikayetedilmiştir ama ne fayda; gören duyanolmamıştır.

Dubai tatilinin masrafını Ali Ağa-oğlu'na ödettirdiği için soruşturulu-yor Zekeriya Öz. Ödettiren cezalan-dırılıyor da ödeyenin hiç mi suçuyok? Bakalım Ali Ağaoğlu’nu yar-

gılayabilecek mi bu hukuk? Görevden alınan savcılardan en

çok tartışılan biri de Muammer Ak-kaş idi. Onun suçlarından biri yü-rüttüğü soruşturma dosyasında delilbulunmaması ve delillerin toplan-maması, soruşturmanın eksik olma-sı idi.

Bu karara göre aramalarda ele ge-çirilen malzemelerin konulduğu ağzımühürlü delil torbaları açılmadangözaltı kararı verilemez. Verilirsesoruşturmaya uğrayabilir ve iştenatılabilir. Bu demek oluyor ki, bu öl-çüler ile Türkiye’de savcılık yapacakkimse kalmayacaktır.

"Bunlarla ilgili hiçbir inceleme vearaştırma yapmadan, alelacele kişi-lerin mağduriyetlerine yol açabilecekbir şekilde gözaltı işlemleri yapıldı"

Saraylarınızı Başınıza Yıkacağız

Gazeteci Serdar Akinan;"Bu derin hukuksuzluğatepki DHKP-C'den patlıyor.İsyanı haksız bulmak müm-kün mü? Unutmayın: Biryerde adalet yoksa orada‘anarşi’ haktır"

Biz ‘anarşi’ demiyoruz.ADALET’in ta kendisidiro.

Bujuva hukukunun dakendi içinde bir işleyişi vardır.Kaldı ki, bujuva hukukundavar olan haklar için de emekçi-ler kan can pahasına bedellerödemişlerdir.

Faşist AKP kendi hukukuna,yasalarına da uymuyor. Mahke-meler, yasalar, hukuk her şeyAKP’nin hırsız, yağma, talan,soygun sömürü düzenini koru-mak için çalışıyor.

O zaman biz bu düzenin ya-salarına niye uyalım?

Elbette tanımayacağızAKP’nin yasalarını.

570 gündür katilleri bilin-mesine rağmen Berkin’in katil-leri cezalandırılmıyor. Halk aç,onlar halkın paralarıyla kendi-lerine saraylar yaptırıyorlar.Biz açlıktan ölürken onlar bizimalınterimizle saltanat sürüyor-lar. O zaman Halk da kendiyasalarını uygular! Kendi ada-letimizi uygulayacak, halkımızaçektirdiklerini fitil fitil burun-larından getireceğiz.

BAKAN ÇOCUKLARI, BU DÜZENDE ADALET OLMADIĞINI,

OLAMAYACAĞINI GÖSTERDİ!

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK8

Page 9: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

diyor rapor.Yine "hukuk, keyfi hareket eden

cumhuriyet savcısının elinde bir koz,hatta silaha dönüşür" sözü elbettedoğru bir söz gibi görünüyor. Ama bugüne kadar bakanlarla ilgili şikayet-ler dışında HSYK bu sözleri hiç ha-tırlamadı, bir daha da hatırlayacağabenzemiyor.

Savcılıktan atılan isimlerdenMehmet Yüzgeç için de benzer suç-lamalar söz konusu olmuş; somut bil-gi ve belge olmadan gözaltı işlemiyapmış olan savcı, bir de mal var-lıklarına el koyma kararı almış. Sav-cı hukuka uygun davranmak yerinepolisin karar ve değerlendirmelerineuymuş.

Örnekleri çoğaltmak mümkünancak raporun bütününden anladı-ğımız şu; HSYK bir hakimin vesavcının nasıl davranmaması gerek-tiğini biliyor ancak bunu hiçbir za-man uygulamıyor. Bu da demek olu-yor ki savunma hakkı vardır; amapatronların bakanların ve bakan ço-cuklarınındır bu hak. Türkiye’de hu-kuk vardır ama egemenlerin huku-kudur bu. Türkiye de savcı vardır, ha-kim ve savcılar soruşturulmaktadır,denetlenmektedir ama eğer iktidaradokunacak işler yaparlarsa.

Şimdi sorulmaz mı HakimlerSavcılar Yüksek Kurulu’na; bu sav-cılar eksik soruşturma yaptılarsa,

polisin etkisi altında hukuktan, ka-nundan uzak kararlar verdilerse bunubir tek bakanların, bakan çocukları-nın soruşturulduğu dosyalarda mıyaptılar? Bunlar hep aynı polisler ileçalışıyorlardı. O halde yürüttükleribütün soruşturmalar usülsüzdür, hu-kuksuzdur.

Sonuç olarak; 1 - HSYK kararı bu savcıların yü-

rüttükleri tüm soruşturmaların yeni-den yapılmasının gerekli olduğunugöstermektedir.

2 – HSYK kararı bakanları ve ba-kan çocuklarını bir mahkeme gibidavranarak beraat ettirmiş, aklamış-tır. Daha sonra da bakanların yüce di-vana gönderilmemesi kararı alın-mıştır.

3 – HSYK kararı göstermiştir kiyargı tamamen AKP’nin elindedir,

Halka karşı onlarca suç işlenir, ka-tiller aklanır, Haziran şehitlerininkatilleri bulunmaz... halka karşı suç-ları idare eden, oyalayan, geçiştirensavcılar ödüllenirken, AKP’ye karşısoruşturma yürüten savcılar görevdenatılır.

Türkiye’de yargı ile adaletin sağ-lanamayacağının kanıtı budur.

İktidar dünyanın gözü önündeişlenen açık suçları yargılatmıyorbile... Üstelik buna teşebbüs edenlerigörevden atıyorlar.

Dün bütün adliyelere, savcılara,polislere emir veren savcılar bugüniktidar mensuplarına dokundukla-rında gözden çıkarılıp hedef tahtası-na konuyor. Savcıların, başsavcılarınbu kadar kolay görevden alınabil-dikleri ülkede yoksul halkımız nasıladalet arayacak...

Bugün savcılar hala polislerininisiyatifindedir. İşte Berkin Elvan so-ruşturmasını yürüten savcıya bakın;Berkin’in katillerinin kimlikleri açıkolmasına rağmen savcıya cevap ve-rilmiyor... Savcı müzekkere üstünemüzekkere yazıyor ama onu ciddiyealan yok. Peki, Berkin için adalet is-teyenler kime gidecek? Savcı çare-siz, mahkemeler görevsiz, cumhur-başkanı suçu üstleniyor “emri benverdim” diyor. Bu durumda hakkınınerede arayacak Berkin Elvan?

Dolmabahçe eylemcisi Fırat Öz-çellik savcılıktaki ifadesinde BerkinElvan’ın katillerinin kimliğinin bel-li olmasına rağmen isimlerinin bileverilmemiş olduğunu söylüyor veBerkin Elvan’ın katillerini istiyordu.

Bu eylem bize göstermektedirki, halk eğer hakkını arayacak birmercii bulamazsa, adaletsizlikler de-vam ederse adalet istemekten vaz-geçecek ve adaleti kendisi uygula-yacaktır.

7 Ocak’ta, Amed'den Mardin Kızıltepe'yeUğur Kaymaz'ın mezarına gitmek isteyen Kür-distan Halk Cepheliler ve Dev-Genç’liler göz-altına alındı. Amed'de henüz basın açıklamasıyapılmadan önce bildiri dağıtımı sırasında sal-dıran polis, Halk Cephelileri işkence ile göz-altına aldı. Halkın da sahiplenmesi üzerineAKP'nin katil polisleri daha da azgınca sal-dırıp halktan insanları da işkenceyle gözaltı-na aldı. Gözaltına alınan 14 kişiden isimleriöğrenilenler şöyle: Rojda Yalınkılıç, CoşkunÖzdemir, Medine Akbayır, Harran Aydın,Gökçe Uluada, Osman, Sibel Han, Fırat... De-niz... Ali...

Uğurlar, Berkinler Kabusunuz Olacak!Baskılar Gözaltılar Bizi Yıldıramaz!

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

9SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 10: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK110

Umudun Adı Anadolu'nun Her Yerinde!19 Aralık'ın Hesabını Soracağız!

İZMİR - Buca:İzmir Buca’da, 1 Ocak Perşembe günü Kuruçeşme Mahallesi’nde

Dev-Genç’liler yazılama yaptı. Mahallenin dört bir tarafına “Dev-Genç”, “CEPHE”, “DHKP-C”, “DHKC/SPB “ yazılamaları yapıldı.

Güzeltepe: 19 Aralık şehitleri anısına İzmir Güzeltepe’de Cepheliler yazılama

yaptı. Güzeltepe merkez bölgesine 14 adet “19 Aralık’ın Hesabını So-racağız – DHKC”, “DHKC - SPB Katillerin Peşinde“ ve “CEPHE”yazılamaları yapıldı.

MUĞLA: "Yeni Savaş Yılımızı Kutluyoruz!"Muğla’da Umudun Adı, Dev-Genç’liler tarafından duvarlara nakşedildi

ve tüm umudu büyütenlerin yeni savaş yılı kutlandı. Cepheliler’indevrim için savaşı büyütmesi ve bir adım öne çıkması gerektiği halkınmatbaasıyla tüm halka duyuruldu.

Okmeydanı’nda CephelilerBerkin İçin Adalet Arayan,Hesap Soran Bomba Süslü

Pankart Astı! İstanbul Okmeydanı’nda 5 Ocak günü sabah saat

06.00 sularında Cepheliler Anadolu ışıklarını trafiğekapatarak bomba süsü verilen “HALK SAVAŞÇILARIDEĞİL BERKİN’İN KATİLLERİ YARGILANSIN-CEPHE" yazılı pankartı astılar.

Daha sonra İTO Lisesi önünde bekleyen işkenceci,katil polisleri farkeden Cepheliler namlularını halkdüşmanı polislere doğrultarak ateşlediler. Aciz vekorkak polisler karşılık bile veremediler. Bununüzerine Cepheliler geri çekilip halka ajitasyon vesloganlarla eylemin amacını anlattılar. Ajitasyondaşunlar dile getirildi:

"Berkin’in katilleri hala yargılanmadı. 570 günügeçti hala adalet yerini bulmadı. Saklanmak içinyaptırdığınız, bin küsür odalı, güvenliği CIA, MOS-SAD tarafından sağlanan saraylarınız bu adaletinyerini bulacağı zaman içindir. Halkın adaleti elbetbirgün tüm halk düşmanlarının kapısını çalacak, be-yinlerinde patlayacaktır! Emri Berkin’den aldık, Mu-harrem Karataşlar olup yine geleceğiz! O güvendiğinizsaraylarınızı, karargahlarınızı başınıza yıkacağız!Berkin'in 16 kiloluk bedeninin altında kalacaksınız!Halkın adaletinden kaçamayacaksınız! Yeni baskıyasalarınız, katliamlarınız bizleri sindiremeyecek!Sizin baskılarınız, katliamlarınız varsa bu halkın daonuru, namusu için savaşan evlatları var! Korkunbizden halk düşmanları, nice Muharremler, nice İb-rahimler, nice Alişanlar beyninizde patlamak için sa-bırsızlanıyor! Bekleyin halk düşmanları silahımızı,bombamızı kuşandık, yine geleceğiz!

Yaşasın Halkın Adaleti! Cephe Savaşçıları Onu-rumuzdur! Titre Oligarşi Parti-Cephe Geliyor!" Dahasonra eylemi iradi olarak sonlandırdılar.

Dolmabahçe Eyleminden ÖtürüTutuklanan Müvekkilimiz

Fırat Özçelik ile İlgili AçıklamaMüvekkilimiz Fırat Özçelik 01.01.2015 tarihinde işkenceyle

gözaltına alınmıştır. 02.01.2015 tarihinde tutuklanarak Metris Hapis-hanesi’ne gönderilmiştir.

Basında müvekkilimizin kanser hastası olduğu vb. haberler yapıl-mıştır.

Ayrıca polis tarafından basına, müvekkilin aklı dengesinin yerindeolmadığı yönünde yalan bilgiler verilmiştir. Bu nedenden dolayı tahliyebaşvurusu yapılıp yapılmadığı basın mensupları tarafından büromuzasorulmaktadır.

Müvekkilimiz hakkında verilen bu bilgiler gerçek değildir.Müvekkilimiz kanser hastası değildir.Müvekkilimizin akli dengesi bozuk değildir. Büromuzca bu nedenden

dolayı hukuki bir başvuru yapılmamıştır. Aksine savcılık ve sulh cezahâkimliğinde “ben Cephe savaşçısıyım. 570 gündür Berkin Elvan’ınkatillerinin bulunmaması sebebiyle adalet istiyorum. AKP iktidarısaraylar yapıyor ama katilleri bulmuyor. Katiller yüzleri belli olmasınarağmen bulunmuyor. Nasıl adalet, nasıl hukuktur bu? Katiller bulunmadığısürece yeni savaşçılar çıkacaktır” şeklinde beyanda bulunmuştur.

Gerçek ise müvekkilimiz Fırat Özçelik’e gözaltına alınırken ve gö-türüldüğü polis kulübesinde işkence yapıldığıdır. Dipçikle kafasınavurulmuş, kulağına cisim sokulmuş, tekmelerle vücudunun her tarafınave hayâlarına vurulmuştur. Bu işkence saatlerce sürmüştür. Müvekkilimizyapılan işkence nedeniyle bayılmıştır.

Müvekkilimize yapılan işkencenin izlerini adli tabiplik belgelemişve durum tarafımızca da tespit edilmiştir.

Müvekkilimiz Metris Hapishanesi’nde, tek başına, çevresindekimsenin olmadığı bir hücrede tutulmaktadır. Müvekkilimiz havalan-dırmaya çıkarılmamaktadır. Müvekkilimize tecrit işkencesi uygulan-maktadır.

Halkımızın ve ilgilenen basın mensuplarının bilgisine sunulur.Halkın Hukuk Bürosu

4 Ocak 2015

Fırat Özçelik Onurumuzdur!Dolmabahçe Sarayı’nda Berkin’in hesabını soran

Halk Kurtuluş Savaşçısı Fırat Özçelik’i götürüldüğüVatan Emniyeti önünde Halk Cepheliler sahipleni-yor!

Fırat Özçelik’in işkenceyle gözaltına alınıp İstanbulEmniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü andan itibarenVatan Caddesi'ndeki emniyet binasının önünde HalkCepheliler polisin Fırat Özçelik’i kaçırma girişiminekarşı oturma eylemi başlattılar. “Berkin Elvan’ın Ka-tillerini Yargılayın!” yazılı ve Berkin Elvan’ın siluetininbulunduğu pankartı açan Halk Cepheliler, polis ablu-kasında olan emniyet müdürlüğünün önünde sürekli“Fırat Özçelik Onurumuzdur!”, “Berkin’in KatilleriYargılansın” sloganlarını attılar.

Vatan Emniyet Müdürlüğü önünde Fırat Özçelik’isahiplenmek için bulunan Halk Cephelilere AKP’ninişkenceci polisleri saldırarak 8 kişiyi gözaltına aldı.

Page 11: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Dev-Genç’liler Berkin’in hesabını her yerde sormaya devamediyor. Hesap sormanın sınırının meşruluk olduğu bilinciylekatillere gün yüzü göstermiyorlar.

4 Ocak akşamı Dev-Genç’liler Okmeydanı’nda korsaneylem yaptılar. Saat 22.30’da yaklaşık 50 kişilik kitle AnadoluKahvesi’ne doğru koşar adımlarla hesap sormaya gidiyorlardı.Ellerindeki molotoflarla caddeyi aydınlattıktan sonra pankartlarınıaçtılar. “Berkin’in Katilleri Aranıyor – DHKC/Dev-Genç”yazılı pankartı ve kızıl maskeleriyle Dev-Genç’lileri görenhalk arabalarından zafer işaretleri ve kornalarıyla destekledi.Bir süre sonra polisler akreplerin farlarını kapatarak bölgeyeyaklaştılar ve alçakça akrebi insanların üzerine sürdüler. Dev-Genç’liler polisin saldırısına karşı havai fişekler, molotoflarlacevap verdiler. Polisin teknik donanımı ne kadar güçlü olursaolsun, moral üstünlüğü Dev-Genç’lilerdeydi. Ara sokaklarıtutan Dev-Genç’liler sokak başlarında hesap soran sözleriylepoliste moral-motivasyon bırakmadılar. Polisin yapabildiğigaz bombalarıyla ortalığı gaza boğmak oldu. Dev-Genç’lilerellerini soğutmadılar, polisi havai fişek, molotof ve taşlarlabunalttılar. Polis gaz bombalarıyla ilerlemeye çalıştı. Cephemilisleri açtıkları ateşlerle karşılık verdi. Daha sonra Dev-Genç’liler eylemlerini iradi olarak sonlandırdılar.

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

111SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

4 Ocak günü Cephe milisleri Gazi Mahallesi’nde Eski Karakol’açıkarak silahlı korsan eylem düzenlediler. Uzun namlulu silahlarlaçıkan Cephe milisleri, Berkin Elvan’ın doğum gününün 5 Ocakolduğunu ve katillerinden ancak Cepheliler’in hesap soracağınısöylediler. Aynı zamanda Dolmabahçe Sarayı’nda Berkin’inhesabını sormak için eylem yapan Devrimci Halk KurtuluşCephesi Savaşçısı Fırat Özçelik’i de selamladılar. “ÇetelerdenHesabı DHKC Soracak” sloganının atıldığı eylemde “çetelerinbulunduğu her yeri el bombalarıyla bombalayacağız” denildi.Dörtyol’a gelindiğinde MOBESE’lere ateş edildi ve MOBESEkamerası tahrip edildi. Halka ajitasyonlarıyla seslenmeye devameden Cepheliler Eski Karakol’a geri dönerek oradaki MOBESE’lerede ateş ettiler ve eylemi bitirdiler. Eylem biterken gelen akrepleritarayan Cephe milisleri kayıp vermeden çekildiler.

Armutlu’da Cepheliler SivilPolis Arabasını Taşladılar!

Cepheliler 30 Aralık’ta yaptıkları açıklamada, İstanbul’dakiArmutlu Mahallesi ana cadde üzerinde bir sivil polis aracınınCepheliler tarafından taşlandığını bildirdi. Açıklamada “Katiller,ufacık bir taştan dahi korkuyorsunuz. Amacımız arabanızıparçalamak değildi. Kafanızı patlatmak hiç değildi. Ama bunuda yapabiliriz, bilirsiniz. Hiçbir halk düşmanı mahallelerimizdeelini kolunu sallayarak giremeyecek, rahat rahat yolumuzukullanamayacak, buna izin vermeyeceğiz” denildi.

Cepheliler Fırat Özçelik’inEylemini Selamladılar!

İSTANBULBağcılar: Dolmabahçe Sarayı’na yönelik 1 Ocak’ta eylem düzenleyen

Fırat Özçelik ve eylemi, Bağcılar’da yazılamalarla selamlandı.Tavukçu Köprü Caddesi ve Ahmet Kabaklı Caddesi üzerinde 4adet yazılama yapıldı. “Berkin’in Hesabı Sorulacak/DHKP-C”, “19 Aralık Sorulacak Hesabımız!”, “DHKC SPB KatillerinPeşinde/DHKP-C”, “Fırat Özçelik Onurumuzdur” yazılamalarıile Halk Kurtuluş Savaşçısı sahiplenildi.

Çayan: Çayan Mahallesi’nde 1 Ocak’ta Cephe milisleri ellerinde

uzun namlulu silahları ve kızıl maskeleriyle Dolmabahçe’dekiBaşbakanlık Ofisi’ne yapılan eylemi selamladı. Halka ajitasyonçeken Cephe milisleri eylemin önemini anlatarak, sloganlaratarak Çayan Mahallesi’ni, Sokullu Caddesi’ni gezerek halkapropaganda yaptılar.

HATAYArmutlu: Hatay’ın Armutlu Mahallesi’nde 1 Ocak’ta İstanbul Dol-

mabahçe Sarayı’na yönelik Berkin için bombalı eylem yapanHalk Kurtuluş Savaşçısı için “Fırat Özçelik Onurumuzdur” ya-zılaması yapıldı.

Samandağ: Hatay'da Samandağ'ın Tekebaşı Mahallesi’nde Cepheliler

Halk Kurtuluş Savaşçısı Fırat Özçelik'in, Berkin Elvan'nın ka-tillerini cezalandırma eylemini selamladı. Cepheliler TekebaşıMahallesi’nin birçok yerinde halkın matbaası olan duvarlarısüsledi. “Fırat Özçelik Onurumuzdur - DHKP-C”, “DHKP-C”, “CEPHE” ve halkın rahatsız olduğu bir kumarhanenin ya-kınında “Kumar Oynatmak Suçtur – CEPHE” yazılamalarıyapıldı. Toplamda 11 adet yazılama yapılarak savaşçı, doğduğutopraklardan selamlandı.

Gazi’de Cephe Milisleri Berkin’inDoğum Gününü Selamladılar!

Dev-Genç’liler Berkin’in HesabınıSormaya Devam Ediyorlar!

Gazi

Hatay

Page 12: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Umudun çocuğu Berkin Elvan 5 Ocakgünü, doğum gününde vurulduğu yerdenmezarına yapılan yürüyüşte, mezarı ba-şında hesabının sorulacağı sözüyle anıl-dı.

5 Ocak’ta, Berkin Dev-Genç’lilerinmücadelesiyle dolu bir yaşına dahagirdi. Yeni yaşında vurulduğu yerdeyapılan anmayla program başladı. 5Ocak'ın sabahında Berkin’den de küçükçocuklar yazılamalara ve bildiri dağı-tımlarına başladı, “Okmeydanı’nda duy-mayan kalmasın, 5 Ocak Berkin’inhesap günü!” diyerek.

Eylem saati yaklaşırken Mitralyöztürküsüyle halaylar çekti Berkin’in yol-daşları... Ardından Umudun Çocukla-rıyla Grup Yorum elemanları gelerek“Uyan Berkin” şarkısını söylediler.

Anma programı, Okmeydanı'nda vu-rulduğu yerden yaklaşık 700 kişinin ka-tılımıyla kurulan 3’lü kortejle başladı.Önde Liseli Dev-Genç’lilerin pankartıve Berkin fotoğraflarıyla yürüyen kitleŞark Kahvesi’ne çıkıp oradan evininönüne inerken, katil polisler kitleyi TOMAve akreplerle tehdit etmeye çalıştıysa daprogram önceden belirlendiği gibi devametti. Şark Kahvesi’nden Berkin’in evininönüne sloganlarla inildi ve ardından Fe-riköy Mezarlığı’na geçildi. Otobandakiköprüden karşıya geçerken de TOMA’lar,

çevik ve özel harekat polisleri Dev-Genç’lileri arkadan takip etti.

Feriköy Mezarlığı’na “Haklıyız Ka-zanacağız” marşı ve “On Beşinde BirFidan” sloganıyla yüründü. ArdındanBerkin'in mezarı başına gelinerek buradaanma yapıldı. Liseli Dev-Genç adına sözalan Sıla Abalay, “Berkin 45 kiloyla vu-ruldu, 16 kiloya düştü. Berkin’in bedenini,canını aldılar; ekmeğini çaldılar. Berkin’in16 kiloluk bedeninin üstüne Ak Saraylarinşa ettiler. Hiçbir şey yanlarına kalma-yacak, hesapsız bırakmayacağız” sözle-riyle Berkin’in ölümsüzlüğünü vurguladıve herkesi saygı duruşuna davet etti.“Berkin Elvan Ölümsüzdür” ve “Berkin’inKatili AKP’nin Polisi” sloganlarının ar-dından “Bize Ölüm Yok” marşı söylendihep bir ağızdan. Yapılan açıklamada“Tüm AKP çalışanlarına sesleniyoruz,siz Berkin’in çocukluğunu elinden aldınız,biz de sizin çocuklarınızı elinizden ala-cağız. Sabrımız kadar öfkemiz de bü-yüktür, artık söz eylemini bitirmiştir”denilerek Berkin için Dolmabahçe Sara-yı’na eylem düzenleyen DHKC savaşçısıFırat Özçelik'ten de bahsedildi. Onun bı-raktığı hesabın liselilerin genç omuzlarındaolduğunun altı çizilerek “Bize ölüm yok,size uyku yok... Ya Berkin’in katillerinihalka teslim edersiniz, ya da saraylarınızadayanacak olan halkın savaşçılarını bek-

lersiniz” denildi. Hesap soran sloganlarınardından Uyan Berkin şarkısı söylendi,mezara çiçek ve yıldızlı bere bırakıldı.

Ardından söz alan Liseli Dev-Genç’li-ler, Berkin şehit düştüğünden beri yap-tıkları boykotlarla ve direnişlerle güngün onunla birlikte büyüdüklerini vur-guladılar. Fırat Özçelik ve “Talimatı Ber-kin’den aldım” diyerek Ankara’da yaptığıeylemin ardından 5.000 polisin saldırısıylaşehit düşen DHKC savaşçısı MuharremKarataş da anıldı. Sloganların ardından“Berkin’in katillerini arıyoruz” sloganıylabaşlayan kampanya ve Berkin gibi çocukyaşta katledilen Uğur için Dev-Genç’lilerinMardin’e mezarına gideceklerini aktardı.Anma son olarak Hasan Ferit mahke-mesine yapılan çağrıyla bitirildi.

Yeni BerkinlerDirenişlerde Büyüyor!

Anma programı bitip dağılırken Ok-meydanı’nda Berkin’in katilleri halkasaldırdı. Yüzünde kızıl maskeleriyle Cep-heliler, polisin saldırısına molotof ve taş-larla karşılık verdiler. Bir TOMA yakıldı.Bunun hıncıyla polis azgınca saldırarakyine hedef alarak yoğun şekilde gaz attıve TOMA’larla kitleyi dağıtmaya çalıştı.Zaman zaman artan çatışmalarda kitleuzun süre dağılmadı, mahallesine, onurunasahip çıktı.

BBugün Berkin’in Doğum Günü, Katillerden Hesap Sorma Günü!

Bize Ölüm, Size Uyku Yok!

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK12

Page 13: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Ülkenin her yanında Berkin içinadalet istemiyle eylemler yapıldı.Berkin küçük çocukların ellerindebayrak, halkın umudu, hesap sormatutkusuna dönüştü. Halk Cepheliler"Yatacağız, kalkacağız Berkin diye-ceğiz. Ama mutlaka adaleti biz sağ-layacağız, halk sağlayacak" diyerekkararlılıkla sürdürüyor eylemlerini.

ADANAİnönü Parkı'nda bir araya gelen

Halk Cepheliler 4 Ocak'ta eylemdüzenledi. Yapılan açıklamada,“Berkin, nasıl abileri, ablaları gibidirendiyse, bugün de abileri, ablaları,yaşıtları Berkin için direnecek” denildi.9 kişinin katıldığı eylem atılan slo-ganların ardından bitirildi.

DERSİM"Uğur Kaymaz ve Berkin Elvan

için Adalet İstiyoruz, KatilleriCezalandırılsın” kampanyası çerçe-vesinde 3 Ocak'ta imza standı açıldı.Stant boyunca 5 Ocak'ta Berkin’indoğum günü için Seyit Rıza Parkı'ndayapılacak eylemin bildirisi dağıtıldıve eyleme çağrı yapıldı. Halkın yoğunilgisinin olduğu stantta 281 imza top-landı. Bir sonraki günde merkezdeaçılan stantta Berkin ve Uğur anlatıldı.Çalışma sonunda 75 imza toplandı.

5 Ocak günü Berkin’in doğumgünü için Seyit Rıza Parkı'nda yapı-lacak eylem, yoğun kar yağışı nede-niyle Çarşı Meydanı'na alındı. ZiraatBankası önünde toplanan HalkCepheliler ve Dev-Genç'liler burada“Umudun Çocuğu Berkin Hep 15

Yaşında! Hesap Soracağız! Dev-Genç” pankartı açarak açıklamayaptılar. Çevrede toplanan ve yolunkarşısında biriken halk, alkışlarlaeyleme eşlik ederken Berkin’inkatillerinden hesap sorma çağrısıyapıldı ve and içildi. Eylem sonrasıpankart meydandaki demirlere asıl-dı. Eylem sonrası Dersim HaklarDerneği’ne geçildi. Burada karyağışından dolayı Berkin'in DoğumGünü için dağıtılamayan pasta,derneğe gelenlere ve iş hanındakihalka dağıtıldı.

ANTALYAHalk Cephesi 5 Ocak'ta Berkin

Elvan’ın doğum gününde eylemyaptı.

Eylem Kapalı Yol Halk Bankasıönünde toplanılıp yürüyüşe geçi-lerek başladı. “Berkin Elvan’ınKatilleri Cezalandırılsın Adaletİstiyoruz” pankartı, Berkin Elvan’ıntişörtü ile birlikte tek tiplerle AttalosMeydanı’na gelindi. Meydandaaçıklama okundu. Eylem sırasındapolisin yönlendirdiği bir provokatör“Berkin öleli 6 yıl oldu ortalığıkarıştırıyorsunuz” diyerek provo-kasyon ortamı yaratmaya çalıştı.Halk Cepheliler “Berkin Elvanvatanını, halkını sevdiği için yaşa-mını yitirdi, gerçek vatanseverlikAmerikan emperyalizmine karşıbağımsızlık mücadelesinden geçer,provokatörlük yapmayın bizi sus-turamazsınız halk düşmanları”diyerek gerekli cevabı verdi. Dahasonra Berkin Elvan için dilek fener-leri uçuruldu ve halaylar çekildi.Sonrasında “Bir Ceza İstiyorum”şiiri okundu.

ZONGULDAKDev-Genç ve Halk Cepheliler

Zonguldak merkezde bulunanMadenci Anıtı’nda, 5 Ocak'taeylem yaptılar. Eylemde yapılanaçıklamada “574 gün oldu Berkinvurulalı. Aradan geçen 574 günerağmen katilleri hakkında hiçbir

Berkin'in Katilerini Koruduğunuz Sürece Karşınızda Bizi Bulacaksınız!

Sizlerden Hesap Soracağız!

BERKİN ELVAN İÇİNPANKART

Berkin Elvan’ın katilleri bilin-mesine rağmen aylardır yargılanmı-yor. AKP katilleri koruyor.

5 Ocak gecesi Bursa’nın TeleferikMahallesi’nde ‘’BERKİN ELVAN’INHESABINI SORACAĞIZ / DHKP-C’’ imzalı pankart asıldı.

113SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Eskişehir

Dersim

Zonguldak

Antep

Amed

Page 14: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

işlem yapılmadı. Devlet çocuk katil-lerini açıktan korumaya devam ediyor”denildi. Ayrıca 6 Ocak’ta yapılacakolan Hasan Ferit Gedik duruşmasınada dikkat çekildi. 15 kişinin katıldığıve çevredeki halkın da destek verdiğiaçıklama sloganlarla sona erdi.

ESKİŞEHİRLiseli Dev-Genç’liler astıkları pan-

kartla Berkin’i selamladılar. Adalarbölgesinde Porsuk Çayı üzerindekiköprünün demirlerine asılan pankartta“5 Ocak Berkin’in Doğum Günü DeğilHesap Günümüzdür /Liseli Dev-Genç”yazıyordu. 5 Ocak'ta asılan pankartgün boyu asılı kaldı.

ANTEPBerkin’in doğum günü olan 5

Ocak’ta Yeşilsu Meydanı'nda eylemyapıldı. Halk Cepheliler tarafından“Berkin Elvan ve Uğur Kaymaz’ınKatilleri Cezalandırılsın. Adaletİstiyoruz/ Halk Cephesi” pankartıaçılan eylemde okunan açıklamadaUğur Kaymaz’ı katledenlerle BerkinElvan’ı katledenlerin aynı olduğu anla-tılarak, Berkin ve Uğur’un katillerininceza almadığı ve vur emri veren TayyipErdoğan’ın halkın kanını içerek ikti-

darını devam ettirdiği dile getirildi.“Berkin Elvan Ve Uğur Kaymaz’ınKatilleri Cezalandırılsın!" imza kam-panyası çerçevesinde 1 Ocak'taDüztepe'de yapılan kapı çalışmasındaise 80 imza toplandı.

AMEDHalk Cephesi “Uğur Kaymaz Ve

Berkin Elvan’ın Katilleri Cezalandırılsın!Uğur İçin, Berkin İçin, Adalet İçin Birİmza Da Sen Ver!” kampanyası içinmasa açarak kampanya çalışmasınadevam etti. 3 Ocak'ta Kaynartepe mahal-le esnafı gezilerek imza toplandı.Mahallede aynı gün içerisinde açılanmasada 150 imza toplandı. 4-5 Ocak'taOfis Sanat Sokağı'nda masa açıldı.Çalışmada 300'ün üzerinde imza top-lanırken, 300 bildiri dağıtıldı. 2 Tavırve 3 Yürüyüş dergisi satıldı.

ELAZIĞHalk Cepheliler "Uğur İçin, Berkin

İçin, Adalet İçin Bir İmza Da SenVer!" diyerek 2 Ocak'ta EsentepeMahallesi’nde kapı çalışmasıyla imzatopladılar. 8 Halk Cepheli’nin yaptığıçalışmada 63 Yürüyüş Dergisi dağıtıldıve toplam 126 imza toplandı. Bir son-raki gün Yıldızbağları Mahallesi’nde

ve Hozat Garajı civarında imza top-landı. 5 Halk Cepheli’nin katıldığıçalışma boyunca 350 imza toplandı.

ERZİNCANDev-Genç'liler 3 Ocak'ta Erzincan-

Ulalar’da köyün merkezini gezerekBerkin ve Uğur’un katillerinin ceza-landırılması için imza topladı. “Berkinbizim de evladımız” diyen kahvedekiamcalarla Dev-Genç'liler sohbet ettive adaleti Dev-Genç'lilerin sağlayacağısöylendi. 2 adet imza föyü dolduruldu.Ayrıca Erzincan merkezdeki kahvelerdolaşılıp Berkin’i ve Uğur’u anlatarakimza toplandı.

WANSanat Sokağı’nda 3 Ocak günü

Uğur ve Berkin’i vuran katil polislerinyargılanması ve adalet talebiyle imzamasası açıldı. Masada 165 imza top-landı. Masada ajitasyonlarla 6 Ocak’taDiyarbakır’da, ardından da Mardin’deUğur’un mezarı başında olunacağıhalka duyuruldu. AKP’nin katil polis-lerinin masaya gelerek, fotoğraf çekerekdevrimcileri rahatsız etme çabası sonuç-suz kaldı, devrimcilerin polisleri uyar-ması üzerine katil polisler çareyi kaç-makta buldular.

Gülsuyu'nda 1 Ocak gecesi HasanFerit'in katili çeteciler, Mahir HüseyinUlaş Parkı'nı yaktılar. Haberi duyanCepheliler ve Gülsuyu halkı parktatoplanarak parklarını sahiplendiler.

2 Ocak 22:00 da Cepheliler silah-larıyla sokaklara çıkarak parkı yakan,Hasan Ferit'i katleden çeteleri aradılar.Arama sırasında ajitasyonlarla halka,"çetelerden hesap sormak için bizesilah, mermi, istihbarat getirin" çağrısıyapıldı. Halk alkışlarla destek verdi.Gülsuyu Hasan Ferit Meydanı'na gelin-diğinde havaya ateş açılarak HasanFerit'in hesabının sorulacağı haykırıldı.1.5 saat boyunca Gülsuyu sokaklarındaslogan ve ajitasyonlarla dolaşanCepheliler 23:30 da eylemlerini bitir-diler. Eyleme 20’si silahlı 40 kişikatıldı.

3 ocak günü sabahsaatlerinden itibarenCepheliler yine sokak-lardaydı. Bir yandan çete-

leri ararken bir yandan dahalktan silah, mermi ve istih-barat istendi. Halktan biri 5adet 7.65 mermisi vererek des-tek verirken, bir diğeri silahgetireceği sözünü verdi. Birkişi de istihbarat verdi. Akşam20:00 de mahallede nöbet tutanCepheliler bir taksinin 4 defageçmesi üzerine taksiyi durdurmakistedi. Taksi çetelerin Merkez TaksiDurağı’na ait olduğu için durmayıncasilahla tarandı. Ardından 50 Cephelisilahlarıyla devriyeye çıktılar. Sloganve ajitasyonlarla Heykel Meydanı'nagelindiğinde 20 el havaya ateş açıldı.Heykel'den Son Durağa çıkanCepheliler burada çetelerin de gittiğibir kahveye girerek konuşma yaptılar.Şüpheli bir masada arama yapıldı.

Mobese kameraları ateş açılarak tahripedildi. 1.5 saat süren devriye 22.00’debitirildi. Cepheliler’in devriye attığısırada Gülsuyu girişine yığınak yapanpolis mahalleye girememesinin aczinimahalleye giren araçları durdurarak,arama yaparak gizlemeye çalıştı.Korkak katiller sürüsü, ancakCepheliler eylemi bitirip dağıldıktansonra onlarca akreple mahalleye girerekterör estirdi.

Gülsuyunda Cepheli lerÇeteleri Ar ıyor!

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK14

Page 15: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Berkin Elvan hemen bütün dün-yada ADALET MÜCADELESİNİNsembolü oldu. Berkin Elvan deyinceAKP faşizmi geliyor akla. AKP fa-şizmine karşı adalet için verilen mü-cadele geliyor akla.

Peki nasıl böyle oldu?Elbette kendiliğinden olmadı. Berkin Elvan 2013 yılında Hazi-

ran Ayaklanması’nda polislerin gaz tü-feği ile nişan alarak ateş açması so-nucunda başından vuruldu.

Milyonların katıldığı HaziranAyaklanması’nda elinde sapanıyla14 yaşındaki Cepheli bir direnişçiy-di Berkin. 269 gün boyunca ölümekarşı komada direndi Berkin.

Berkin’in katilleri belliydi fakatAKP’nin koruması altında olduğuiçin soruşturma dahi açılmadı.

Halk Cephesi Berkin’in katilleri-nini bulunması ve yargılanması içinBerkin komada kaldığı 269 gün bo-yunca tek bir gün dahi Berkin içinadalet istemedikleri gün olmadı.

Öyle ki, “emri ben verdim” diyenkatil Tayyip Erdoğan bile “yatıyorlar,kalkıyorlar Berkin” diyorlar diyerekkorkularını dile getirmek zorundakaldı.

Berkin’e adalet mücadelesindeyüzlerce Cepheli gözaltına alındı.Tutuklananlar ve şehit düşenler oldu.

Bırakılmadı katillerin yakası.AKP’nin her türlü koruma kalkanla-rına rağmen “yok” denilen kameragörüntüleri bulunup katil polisler teş-his edildi. Tanıklar bulunup konuş-turuldu. Ve artık hiç kimse için sır de-ğildir katiller.

Katiller cezalandırılana kadar daBerkin için adalet mücadelesi sürecek.

Katil AKP’ye karşı adalet müca-delesini sürdürmemek yeni Berkin-lerin katledilmesine sessiz kalmak de-mektir. Bu şehitlikler, tutsaklıklarpahasına da olsa sürdürülmesi gere-

ken bir mücadeledir. Çünkü, adalet duygularını yi-

tirenler başka bir şeyin mücadelesinide veremezler. Adalet için mücadelevermeyenler adaletsizliği meşrulaş-tırırlar.

İşte Fırat Özçelik’in DolmabahçeSarayı’na yaptığı eylem adalet mü-cadelesinin en somut halidir.

570 gün oldu hala Berkin’in ka-tilleri yargılanmıyor.

Adalet ekmek, su, hava kadar ge-reklidir halka. Bizden adaletsizliğe bo-yun eğmemizi istiyorlar.

Kürdistan’da haklar ve özgürlük-ler mücadelemizin temelinde deADALET mücadelesi vardır.

12 Yaşında KatledilenUğur Kaymazlar’ın, Roboski’nin, 17 Bin ‘Faili Mechul’ün, Lice’nin, Şırnak’ın ve Diğer Toplu Katliamların,Köy Yakmaların, Boşaltmaların, GöçlerinHesabını Sormalıyız

Uğur Kaymaz 2004 yılında baba-sı ile birlikte 12 yaşında 13 kurşunlavurularak katledildi. Katlettiler, ‘te-rörist’ dediler.

10 yıl geçti üzerinden katiller ce-zalandırılmadı. 12 yaşındaki çocuğakarşı katiller “nefsi müdafa”dan açı-lan dava ile cezasız bırakıldı.

Ve Uğur Kaymaz davası sessiz se-dasız kapatılmak isteniyor.

12 yaşındaki bir çocuğu katledip“nefsi müdafa” demek “beşiktekibebeklerinizi dahi katlederim” de-mektir.

Uğur Kaymaz davası Kürdis-tan’daki birçok katliam davası gibi,“faili meçhul” gibi sahiplenilmemiş,hesabı sorulmamış bir davadır. Onun

için Katil Tayyip Erdoğan “kadın daolsa, çocuk da olsa” diyerek 1.5 ya-şındaki bebeklerin dahi katliam em-rini verebilmiştir.

Bu katillerden hesap sorulmadığıiçin Haziran Ayaklanması’nda mey-danlardan “emri ben verdim” diye-bilmiştir.

Roboski’de 17’si çocuk 34 kişiyisavaş uçaklarıyla “terörist sandık” di-yerek bombalayarak katledebilmiş-lerdir.

Uğur Kaymaz’ın hasabı sorulma-dığı için Kürdistan’da hergün 13-14 ya-şındaki çocuklarımız katledilmektedir.Onun için Berkin Elvan gibi Kürdis-tan’da da Uğur Kaymazlar için adaletmücadelesini yükseltmek önemlidir.

Katliamcılarla UZLAŞARAK BARIŞ olmaz

2009 yılında AKP’nin “Kürt açı-lımı” gündeme geldiğinde AhmetTürk “yeterki barış olsun, 17 binfaili meçhul’ü, Diyarbakır zindanla-rındaki işkenceleri unutmaya hazırız”demişti.

Kürt milliyetçi hareket olgarşiyleuzlaşmak için katliamları, işkencele-ri, Kürt halkının yaşadığı her şeyiunutmaya hazır oldu. Gündeminebile almadı. Roboski ailelerini katilTayyip Erdoğan ile bizzat aynı ma-sada yemek yemeye zorladı. Ancak nebarış geldi ne de AKP, Kürt halkınıkatletmekten vazgeçti. İşkenceleri, fai-li meçhulleri, katliamları unutmayahazır oldukları için Uğur’un katille-ri cezasız kaldı.

Onun için diyoruz ki, Berkin’denUğur’a tüm katliamların hesabınısormak için, yeni katliamların önünükesmek için Kürdistan’da da ADA-LET mücadelesini yükseltelim...

BBerkin Elvan’dan Uğur Kaymaz’ın

Katillerine Katillerden Hesap Soralım!

Tek Yol DevrimTek Yol DevrimKürdistan’daKürdistan’da

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

15SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 16: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Ülkemizde Gençlik

Şişli Merkezi'nde bir pankart vebayrak dalgalanıyordu 3-4 Ocakgünlerinde. Yalnızca Kent KültürMerkezi'nin duvarından sarkan birbayrak değildi. Ve yalnızca o bayra-ğı dalgalandıran esen rüzgar değildi.

Şişli Kent Kültür Merkezi'ndeyüzlerce Dev-Genç'linin coşkulukalbi, devrim için açılan kızıl bir pan-kart gibi asıldı şehrin tüm camlarına.Ve üzerine KURTULUŞA KADARSAVAŞ yazdık sarı renklerle. Yürü-düğümüz sokaklar ve attığımız slo-ganlarda dalgalandı bayraklarımız.İnsanların yüzünde bir gülümsemedaha açıldı. Zulmün yüreği birazdaha titredi.

Bir işe giriştik. Bir hayal kurduk.Tüm Türkiye'den, örgütlü olduğumuzher yerden delegelerle buluşmak,bir kurultay örgütlemek istedik. Dev-Genç olarak kurultay yapmak istedik,çünkü büyük bir amacımız var. Ül-

kemiz gençliğini tartıştırmak, Dev-Genç'in politik mücadelesine katkısağlamalarını ve kendilerinin de ka-tılmalarını sağlamak, görüş almak,onları dinlemek; tartışmak ve politi-kalarımıza buna göre yön vermek.

Halkın AKP faşizmi karşısındaezilmesine, horlanmasına her gün bi-raz daha fazla insanın kanıyla ülkemizsokaklarının kirlenmesine karşı; dev-rim için yanan yüreklerimiz var. Buhalk için siper olacak bedenlerimiz var.Tüm umutsuzluğa karşı biz varız.45. yılında Dev-Genç’liler var.

Kurultay salonu pankartlarla do-nanmıştı. Berkin'in büyükçe bir res-mi hemen sağda üst tarafta bizi se-lamlıyor. Ve ekranda onun karşısın-da Dev-Genç'in 45 yıllık silüeti Ber-kin'le gözgöze. Sıkılı yumruklarıhavada ant içiyor.

Ama salonda biraz boşluklar davar.

Tabi ki kurultayımız olumlu,olumsuz tüm yanlarıyla bizimdir.Ve her şeyi bizim emeğimiz belirle-di.

O yüzden kapsamlı bir değerlen-dirme yapmamız gerekiyor.

Kurultaydan çıkarmamız gere-ken en önemli ders; daha fazla ça-lışmamız gerekliliğidir. Anadolu il-lerinden katılımın, geçen sefer yapı-lan kurultaylara göre daha fazla ol-duğunu gördük. Ama bölgelerdekiküçük illerden neredeyse kimse yok-tu. Bu da aslında illere yeterince eğil-mediğimiz ve orada ki öğrenci gen-çliği ikna etmediğimizi gösteriyor.

İstanbul'daki öğrenci gençlik için-de aynı şey geçerli. Katılım ikinci gündaha fazla olsa da. Özellikle ilk günsonrası yapılan çağrılarla ve kısasüreli bir çalışmayla kurultaya ha-zırlandığımız görülüyor. O zaman şugerçeği görmeliyiz. Gençlik içinde

KURULTAY'DAKI BiRLiĞiMiZ VE COŞKUMUZ HAYALLERiMiZi GERÇEK KILACAK

Öncelikle Şunu Söylemek İstiyoruz:

BAŞARDIK!..

Gençlik Federasyonu’ndan

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK16

Page 17: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

çalışma yaptığımızda sonuç alıyoruzve önümüzde çok büyük bir Dev-Genç potansiyeli var. Bu hem Ana-dolu hem de İstanbul için geçerli.Önemli olan bizim yaklaşımımız vedaha örgütlü bakmamız.

Yani kurultay kitlesel anlamda he-deflerimize ulaşamadığımız bir ça-lışmaydı. Her il ve birim kendini bukonuda eleştirmeli ve çalışma tarzı-nı kurultaya bakışını yeniden gözdengeçirmelidir.

Ama her şey dolu dolu salonlardeğildir. O yüzden gönül rahatlığıy-la "BAŞARDIK" diyoruz.

Çünkü çok şey öğrendik. Tartış-tık.

Kurultay her açıdan öğreticiydi vebunu doğrudan bir anlatım biçimin-de yapmamaya çalıştık. Yani dahaçok kitlelerden söz aldık. Onlarıdinledik. Kurultaya katılan bir arka-daşımız 'Her şey çok güzel, bize so-rular sorulmasını beklemiyordum.Sadece dinleyeceğiz diye düşünü-yordum' diyor.

Biz yine de yeterli diye düşün-memeliyiz. Daha çok tartışmak ve buzemini çoğaltmak gerek. Kurultay-larda tartışma ekipleri kurmak, genelmetinler üzerinden tartışma saatlerioluşturmak. Mesela parasız eğitimtartışması açmak, Dev-Genç Dergi-si Komitesi kurmak ve somut eylemönerileri ve biçimleri çıkarmak biryöntem olabilir. Belli saatleri bunaayırmak, kurultayı bir gün uzatmakda dahil bizim için daha faydalı veöğrencileri işimize daha fazla kattı-ğımız bir süreç olacaktır. Böyle ya-parak, illerden bu gruplara daha faz-la öğrenci katarak somut kararlarımızıdaha da arttırabiliriz. Bu çıkarmamızgereken derslerden biriydi.

Bunun için bir dahaki kurultayıbeklemeye gerek yok. Meclisler bukonuda bizim hedefimizdir.

Kurultay hayallerimizdir, iddia-mızdır.

En büyük iddiamız, öğrenci mecl-islerini kurmaktı bu kurultayda. Şim-di önümüzdeki her eylem, her poli-tika buna hizmet edecek. 2 günlük 5oturumda da meclisler konuşuldutartışıldı. Halk için eğitim mümkünmü derken de yozlaşmayla nasıl mü-

cadele edilmesi gerekir derken demeclisleri konuştuk.

Dev-Gençliler! Meclis bu kurultayda verdiğimiz

en büyük sözdür. En önemli kararı-mızdır.

Bu sözü öğrenci gençliğe ulaş-tırmak ve bunun için basit araçlarıkullanmak zorundayız. Hepimiz ku-rultay boyunca okullarımızdaki so-runlar hakkında hak gaspları hak-kında konuştuk. O halde HAK VE-RİLMEZ ALINIR ÖĞRENCİMECLİSLERİYLE KAZANILIR!sloganını gerçek kılmak zorundayız.

Yozlaşan kendi sorunlarındanuzaklaşan gençliği ancak meclislerbirleştirebilir. Toplulukları, susturu-lan gençliği, sınav ve disiplin soruş-turmaları arasında ezilen gençliği an-cak meclisler birleştirebilir ve onlardevrim mücadelesine katabilir.

Dev-Genç’liler! İşgaller ve boykotlar sürecimizin

eylemidir. Bu eylem biçimlerini öğrenci

gençliğin gündemine taşımak. Bu-lunduğumuz her alanda Dev-Gençmeşruluğuyla hareket etmek. Yanlışolanı yıkmak ve yerine meşru olanıyapmak, kurultayımızın ikinci kara-rıdır.

Haklarımızı bize altın tepsidesunmuyorlar. Örgütlenmek hakkı-mızdır. Her okulda odalarımız olmalı.Ama en "demokrat" okul yönetimleribile öğrencilere bürokratik işkenceyapıyorlar. Öğretim görevlileri, ça-lışanlar ve öğrenciler arasında du-varlar örülüyor. Bu duvarları meş-ruluğumuzla kaldırmalıyız. Öğren-ciler susuyorsa bile, Dev-Genç su-samaz. Fedakarlıkla ve özveriyleadım atacağız ve kazanacağız. Biz ör-nek olacağız!

Dev-Genç'liler! Yeni iletişim kaynakları oluştur-

mak. Kendimizi daha fazla anlatacakaraçlar bulmak zorundayız.

Rektörlükler, AKP, YÖK bir çokkurum bir çok yönden öğrenci gen-çliğin beynini bulandırmak ve ya-lanlarla doldurmak için 40 yöndensaldırıyor. Ama biz bu konuda çok

eksik kalıyoruz. Açılan masalardan,dağıtılan bildirilere kadar, her şeyinsayısını artırmak. Yeni medya araç-ları bulmak, interneti daha yaygınkullanmak ve Dev-Genç Dergisi’nihızla örgütlemek, aldığımız üçüncükararımız. Başarmalıyız.

Dev-Genç'liler! Yozlaşmaya karşı Hasan Ferit'in

sesi olmalıyız. Yozlaşma düşmanımızın en güç-

lü silahlarındandır. Gençliğin haya-tını ve kampüsleri değiştiriyorlar.Yeni alışkanlıklar yaratıyorlar. Bunakarşı halk kültürünü sahiplenen ve ya-yan her şeyi sahiplenmeli ve okul yö-netimlerinin hedeflerini boşa çıkar-tacak alternatifler yaratmalıyız.

Film günleri, müzik dinletileri, öğ-rencileri bireyci kültürden koruyacakdüzenli toplantılar ve faaliyetler ör-gütlemek. Alternatif şenlikleri ço-ğaltmak kurultayımızın dördüncükararıdır.

Dev-Genç'liler! Daha fazla şey sayabilir, daha faz-

la karar ortaya koyabiliriz. Ama tümkonuşulanları özetlemek değil ama-cımız.

Hayallerimizi gönüllerinde his-sedenler, kurultaya katılamayan Ana-dolu'nun küçük illerinden ve ilçele-rinden Dev-Genç’liler ve illerdenkurultaya gelen her delege kendiniDev-Genç'in sorumlusu olarak his-setmeli ve önümüzde ki görevleri ba-şarmalıdır! Kurultay kararlarımızıhayata geçirmeliyiz!

Halkımıza ve şehitlerimize ver-diğimiz bir devrim sözü var! Kurul-taydaki birliğimiz ve coşkumuz tümhayallerizi gerçek kılacak. O zamanda gönül rahatlığıyla "başardık" di-yeceğiz.

Bu kavga yılında sesimizin Ana-dolu'dan, İstanbul'a dalga dalga ya-yılacağına ve ülkemizi Dev-Genç na-ralarının saracağına inanıyoruz.

Herkese başarılar!

Ülkemizde Gençlik

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

17SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 18: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

TÖDEF’ten bu yana gelenekselolarak devam eden Dev-Genç Kurul-tayı, “Hak Verilmez Alınır, ÖğrenciMeclisleri ile Kazanılır" sloganı altın-da, 3-4 Ocak 2015 tarihlerinde ŞişliKent Kültür Merkezi’nde gerçekleşti.

Kültür Merkezinde gençliğin önün-de duran sorunlar tartışılıp, bunlarıntemel sebeplerinin ortaya konulduğu vebu sorunlara dair gençliğin üreteceği po-litikaları belirleyen kurultaya saat 12.00’de devrim şehitleri nezdinde bir dakikalıksaygı duruşu ile başlandı. Ülkenin dörtbir yanından gelen Dev-Genç’lilerledolan salonda kurultay sinevizyon gös-terimi ile devam etti. Akabinde NazımHikmet’in “Delikanlım” şiiri okunarakbirinci oturuma geçildi.

Birinci oturumun konusu, “Öğren-ci Meclisleri” idi. Söz konusu meclis-lerin, öğrencilerin kendi sorunlarınıtartışıp çözüm bulduğu bir kurum ol-duğu anlatılarak meclislerde din, dil, ırk,renk ayrımının olmayıp parasız bilim-sel demokratik eğitim isteyen herkesinyer alabileceği vurgulandı. ÖğrenciMeclislerinin nasıl kurulacağı sorusu-na cevap olarak; önce okullardaki öğ-rencilerle meclislerin ne olduğu üzeri-ne tartışılması gerektiği, okullarda bu-lunan sosyal faaliyetleri değerlendire-rek birliktelik sağlanabileceği örnekleriverildi. Alkışlarla sona veren oturumunardından, yemek arası verildi.

Dev-Genç Korosu, yoldaşlarına

söyledikleri şarkıları ve halaylarıyla sa-lonu coşturdu...

İkinci oturumun konusu ise “Üni-versitelerde Hak Gaspları ve Buna Kar-şı Geliştirilen Mücadele” idi. Bu oturumdailk olarak, AKP’nin yozlaştırma politi-kasına değinilerek alkolün, uyuşturucu-nun, fuhuşun, gün geçtikçe daha fazla art-tığı belirtildi. Kurultaya gelenler sık sıksöz hakkı aldılar. “Üniversitelerde HakGaspları” başlıklı konuda ise 12 EylülCuntasının ürünü YÖK aracılığı ile dev-letin gençlik üzerindeki baskı politikala-rının kurumlaşmasına vurgu yapıldı. Veöğrencilerin yaptıkları her demokratik ey-leme AKP döneminde daha da artan so-ruşturmalara ve 2000 yılından bu yana 12bin 939 öğrencinin süresiz olmak üzereokuldan uzaklaştırıldıklarına değinildi.Hızlıca devreye giren TEOG (TemelEğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi)sistemi; afiş asan, bildiri dağıtan, basınaçıklaması yapan öğrencilerin soruştur-masını tamamen Emniyet Müdürlü-ğü’nden gelen listeler üzerinden açıldığıve İslamcı veya faşistler söz konusuolunca hiçbir soruşturmanın açılmadığıüzerine somut örneklerle konuşuldu.Kurultaya gelen öğrenciler de yaşadıklarıhak gasplarından örnekler verdiler.

Burjuvazinin bencil kültürüyleyaydığı yozlaştırma politikalarına kar-şılık dayanışma, fedakarlık, halk ve va-tan sevgisi gibi değerlere sıkı sıkıya sa-rılmanın önemi anlatıldı. Her türlü

kültürel faaliyetin öğrencileri politik-leştirmeyi hedefleyerek titizlikle ör-gütlenmesi gerektiğinden bahsedildi.Saldırılar karşısında ise cüretli eylem-ler yapmak gerektiğinden söz edilerekDev-Genç’lilerin yaptığı DTCF De-kanlığı işgali örnek gösterildi.

İlk günün son oturumunda ise konu“Emperyalizmin Gençlik Politikası”oldu. Emperyalizmin hükmedebildiğiülkelerde gençliği , özellikle ağırlıklı ke-simi oluşturan öğrenci gençliği yoz-laştırarak kendi sömürü sistemine uy-gun, tehlikesiz öğrenciler haline getir-diği belirtildi.

Kurultayın sonunda ise şarkıları, tür-küleri ve marşlarıyla Dev-Genç için ge-len “Grup Umut Yağmuru” küçük birkonser verdi.

Sözümüzdür, ÖğrenciMeclislerini Kuracağız

Dev-Genç Kurultayı ikinci günün-de de panellerle devam etti. Günün ilkpanelinin konusu Ayaklanmalar’dı.Gençlik Federasyonu’ndan Onur DuranAmerika’daki ayaklanma örnekleriyleHaziran Ayaklanması’nı karşılaştırdı.Sosyal patlama şeklinde gelişen buayaklanmaların ardında mücadele mi-rası bıraktığına vurgu yaptı. AyrıcaHaziran Ayaklanması’nın sona erme-diğini, bugün bir çok engelin yıkıldığınıve milyonların birlikte hareket etme bi-lincine ulaştığını anlattı. Ve yeni ayak-

““ Hak Verilmez Alınır, Öğrenci Meclisleri İle Kazanılır”Emperyalizme Öfken Varsa Dev-Genç’ in 45. Yılında Yerin Hazır”

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK18

Page 19: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

lanmaların halkın örgütlü mücadelesi ilezafere ulaşacağını söyledi.

Ardından Halkın Hukuk Bürosu avu-katı Aycan Çiçek, Haziran Ayaklanma-sı’nın 12 Eylül’le birlikte kurumsallaşanfaşizme karşı gelişen bir ayaklanma ol-duğunu söyledi. Konuşmasını detaylan-dırarak hayatın her alanında AKP faşiz-mi halkın haklarını gasp ettiğini ve gerekyargı içerisinde, gerekse meydanlarda hakaramaların bastırılmaya çalışıldığını an-lattı. Ayaklanma süresince halkın barikatkurmak veya çatışmak gibi birçok direnmepratiğini devrimcilerden öğrendiğini söy-lerek ayaklanmayı yönlendiren ve hafta-larca sürdürenlerin yine devrimciler ol-duğuna işaret etti. Ve bu durumun dev-rimcilerin doğru düşündüklerinden, asıldüşmanın kim olduğunu bildiklerinden vedevrimi istedikleri için oluştuğunu söyledi.

Tiyatro sanatçısı Mehmet Esatoğluise Dev-Genç’in 15 – 16 Haziran İşçiDirenişi’nden bu yana ayaklanmalariçinde büyüyüp geliştiğini söyledi. Esa-toglu ayrıca ayaklanmanın tanımınıtüm halkı sarıp sarmalayan bir duygu ol-duğunu ve örgütlü olduğu takdirde za-fere ulaştıracak bir güç olduğu şeklin-de tanımladı.

Grup Yorum üyesi Caner Bozkurt isekonuşmasında ayaklanmada sanatçı-nın rolünü anlattı. AKP faşizminin sa-natçılara akla mantığa sığmayan baskılarolduğunu anlattı. Ayaklanma günle-rinde ise özellikle göz önünde bulunansanatçıların ayaklanmaya katıldığınıngörülmesi halkta büyük moral yarattı-ğını ve durumun meşruluğunu daha çokkavradığını belirtti.

Konuşmaların ardından HaziranAyaklanması’nın bilançosu okundu.

Ardından kurultaya katılımcı olarakgelen sapanlı teyze Emine Cansever,Berkin Elvan’ın dayısı Kenan Düzen veayaklanmada kafasından gaz fişeğiyle ya-ralanan Mustafa Ali Tombul’a söz verildi.Emine Cansever öncelikle ayaklanmayaneden katıldığını anlattı. “Gençlikten

korkmamalı, onlardan öğrenmeli” diye-rek gençliğin toplumun motor gücü ol-duğuna vurgu yaptı.

Berkin’in dayısı Kenan Düzen iseGezi direnişini herkesin birbirini an-latması ve yine herkesin elini taşın al-tına koyması gerektiğini söylerek Ber-kin’in doğum gününde mezarı başındaolalım dedi.

Son olarak kafasından gaz fişeğiy-le yaralanan ve komada kalan MustafaAli Tombul söz aldı. Hala konuşmak-ta zorluk çektiği görülen Mustafa Alimahkemenin kendisine verdiği 3 ay 10günlük cezanın yıldıramayacağı gere-kirse ömür boyu yatacağını söyledi veherkesi Halk Cephesi saflarında mü-cadeleye çağırdı.

Verilen kısa aranın ardından sahne-ye Dev-Genç Korosu geldi. Dev-GençKorosu seslendirdikleri halaylar ve tür-külerle gelenleri coşturdu.

İkinci oturumun konusu Parasız Eği-tim ve Kapitalist ve Sosyalist Sistemler-de Eğitim’di. İlk sözü Gençlik Federas-yonu’ndan Berna Yılmaz aldı. BernaYılmaz kapitalist düzende eğitimin paralıolmasından kaynaklı birçok öğrencinin çe-şitli işlerde çalıştığını söylerek ucuz iş gücüyaratıldığının altını çizdi. Verilen eğitiminezberci ve gençliği sindirmeye yönelik ol-duğunu belirterek faşizme sadık bir genç-lik yaratılmaya çalışıldığını vurguladı.

Yaprak Yılmaz sosyalist düzendeeğitimin nasıl olduğunu anlattı. Sosya-list düzende eğitime azami önem ve-rildiğini ve verilen eğitimlerle yeni in-sanlar yaratılmaya çalışıldığını anlattı.Eğitimde teori ve pratiğin iç içe oldu-ğuna vurgu yaptı. Ayrıca yine eğitimlebirlik kültürünün oluşturulduğunu söy-ledi ve konuşmasını Sovyetler Birliği veKüba’dan örneklerle bitirdi.

Ardından Bulgaristan’dan gelenKatya ülkesinde gençliğin durumundanbahsetti. Bulgaristan’da sosyalist dü-zenin kalkmasının ardından gençliğe bi-reyci bir kültürün aşılandığı ve apoli-

tikleştirildiğini söyledi. Gençliğin git-gide milliyetçileştiği ve onlara süreklianti-komünizm propağandası yapıldığınıda anlattı. 7 yıl önce gençliğin parasızegitim için verdiği bir mücadeleyi de an-lattı. Yine kendilerinin yurt vb. yerlerinkötü olduğunu söyleyerek, alternatif-lerini örgütlediklerini söyledi. Ve he-deflerinin ülkelerinde olmayan Mark-sist-Leninist bir örgütlenme yarata-caklarını söyledi.

Katya’nın ardından Almanya’dangelen Tolga söz aldı. Almanya’da eği-timin sınıflandırıldığını ve bu durumunhiçte adil olmadığını söyledi. Meslek li-selerinde stajların ağır bir sömürü ol-duğunu ve tek kazançlı çıkanın tekellerolduğunu anlattı.

Kıbrıs’tan gelen Hüseyin, Kıbrıs’taeğitimin gençliğin durumundan söz etti.Kıbrıs’taki okulların bir çoğunun işadamlarının kurduğu üniversiteler ol-duğunu söyledi ve yaşam koşullarınınağır olduğunu söyledi. Yurtların çokpahalı olduğunu ve bir yastığın dahi parakarşılığında verildiğini anlattı. Kıbrıs’tageçtiğimiz yıllarda harçların Euro üze-rinden hesaplandığı ve bu yüzden harçfiyatların sürekli değiştiğini anlattı. Öğ-renci gençliğin direnişiyle Euro’nunkur oranının sabitlendiğini ve en büyükkazanımlarından biri olduğunu söyledi.

Gençliğin yaşadığı bunalımlar, hakgaspları ve ölümler gibi birçok konununistatistiklerinin okunmasının ardındanöğrenci meclislerinin neden örgütlen-mesi gerektiği somut bir şekilde gös-terildi. Ve herkesten öğrenci meclisle-rini kurma sözü alındı.

Oturumun bitmesinin ardından Cep-he şehidi Muharrem Karataş’ın yazdı-ğı bir şiir seslendirildi. Ardından sah-neye Koma Hebun ve Grup Yorum ge-lerek türküleri ve halaylarıyla kitleyicoşturarak kurultayı sonlandırdılar.

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

19SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 20: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Hırsızlık, yolsuzluk, katli-am, kan, irin, pislikten ibaretolan bu düzende eğitim sisteminin de ‘Halk için’ olma-sı beklenemez. Bizler senelerce eğitim sistemiyle sı-navlarla çevresine duyarsız, sorgulamayan, düşünmeyenhale getirilirken AKP hırsızlığını burada da gösteriyor.Tüm hayatımızı birkaç saatlik sınavlara bağlayanlar bukez de soruları çalarak verilen onca emeği de yok sayı-yor. 2014 KPSS sınavında soruların çalınarak bir ders-hane zincirinin personeline dağıtıldığı ortaya çıktı. AKPhalka, emeğe düşmandır.

Bu düzen de geleceğimizi belirleyecek olan bu sınavlarolamaz. Okula başladığımızdan mezun oluşumuza kadarsınavlara tabi tutuluyoruz. KPSS sorularının çalınmadı-ğını, bunun mümkün olmadığını söyleyenler; ayakkabıkutularında para saklayanlardır. Halkın emeğini, hakkı ola-nı çalanlar bu soruları çalanlardır.

Liselerde not baskısı-dayak-idare polis işbirliğiyle, üni-versitelerde YÖK’le faşist yüzünü gösteren AKP KPSSsorularının çalınmasıyla bir çok öğrencinin geleceğiyleoynuyor. Buna tepki gösteren, hakkı olanı savunan halkiçin eğitim talebini haykıranları da F tiplerine dolduru-yor.

Bu düzene, bu eğitim sistemine karşı gelirsen seni kat-lederim, hapse atarım diyenlere boyun mu eğeceğiz? HA-YIR! Bizler 6 Ocak 1969’da katil Amerikan Büyükelçi-si Kommer’in arabasını yakan, ODTÜ’de devrim ateşi-ni yakan Mahirler’in, Ulaşlar’ın, Cevahirler’in yolundangidenleriz. Bu zulüm, katliam, hırsızlık düzenine karşı ‘yabenim tarafımdasın ya da bedel ödersin’ diyenlere kar-

şı mücadelemizi büyütmeliyiz. Geleceğimizi çalanlar, sı-navlara bağlayanlar Berkin’i katledenlerdir, binlerceöğrenciyi F tiplerinde tecrit işkencesiyle sindirmeye ça-lışanlardır.

Evet, bu ülkede adalet yoktur! Ama halkın, bizim deadaletimiz var. Adalet ellerimizde. Geleceğimizi bizdençalanlara karşı hakkımız olanı savunmak için, halk düş-manlarından hesap sormak için adalet mücadelemizi bü-yütelim, Dev-Genç saflarında örgütlenelim!

Geleceğimizi Çalanlara Karşı DEV-GENÇ Saflarında Örgütlenelim!

5 Ocak 1930: Sovyetler'de tarımın kolektivizasyo-nu başladı.

6 Ocak 1969: ODTÜ'ye gelen Amerikan BüyükelçisiRobert Kommer'in (Vietnam Kasabı) otomobili Dev-Genç'liler tarafından yakıldı.

5 Ocak 1993: Devrimci mücadeleyle öğrenci olduğuİstanbul'da başlayan Ali Efeoğlu Dev-Genç'in militan ka-drolarındandı. İşkenceciler tarafından gözaltına alınıp kay-bedildi.

9 Ocak 1996: Sabancı Holding Yönetim Kurulu Üy-esi Özdemir Sabancı, ToyotaSa Genel Müdürü HalukGörgün ve sekreter Nilgün Hasefe Sabancı Center'ın 25.katında DHKP-C tarafından cezalandırıldılar.

Dünya ve Gençlik Tarihinden

Antep Öğrenci Meclisi Çalışmaları Sürüyor!Antep’in Kalyon bölge-

sinde Öğrenci Meclisi Girişi-mi 31 Aralık günü masa açtı.Masaya gelen öğrencilerle öğ-renci meclisleri anketi yapıl-dı, okul ve mahallelerindekisorunlar ve çözüm yolları üze-rine sohbet edildi, düşünceleralındı, bildiriler dağıtıldı. Birbuçuk saat süren çalışmadaDev-Genç’liler 10 YürüyüşDergisi’ni gençliğe ulaştırdı.Ayrıca, Uğur Kaymaz ve Ber-kin Elvan’ı katleden polislerinyargılanması için başlatılanimza kampanyası için imzalartoplandı.

Ülkemizde Gençlik

GençliğinGündeminden

Temel Haklarımızıİstiyoruz Alacağız!Edirne’de 31 Aralık günü Dev-

Genç’liler “Temel Haklarımızı İsti-yoruz Alacağız” kampanyasına baş-ladıklarını, Saraçlar Caddesi’ndeyaptıkları basın açıklaması ile halkaduyurdular. “Temel Haklarımızı İs-tiyoruz- Edirne DEV-GENÇ” pan-kartı ardında “Öğrenciyiz HaklıyızKazanacağız, Halk İçin Bilim Halkİçin Eğitim”, “Kahrolsun FaşizmYaşasın Mücadelemiz”, “Parasız Eği-tim İstiyoruz” sloganları atıldı. Kar-lı havaya ve dondurucu soğuğa rağ-men yapılan basın açıklamasına al-kışlarla destek verenler oldu.

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK20

Page 21: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Berkin 14 yaşındaydı vuruldu-ğunda. AKP'nin işkenceci katil pol-isleri tarafından, hedef gözetilerek ka-fasından gaz fişeğiyle vuruldu. O kü-çük bedeniyle 269 gün direndi, 15 ya-şına komada girdi. 269. günde şehitdüştü Berkin'imiz, milyonlarla uğur-landı. Berkin vurulalı 570 gün olu-yor, onu vuranlar belli fakat AKP on-ları yargılamıyor. 'Emri ben verdim'diyen Tayyip Erdoğan Berkin'den vehalkın adaletinden korkusunu AkSaraylarla bastırmaya çalışıyor. Kor-kunun ecele faydası yok! Berkiniçin adalet talebimizi baskılarla, göz-altılarla, tutuklamalarla nice adalet-sizliklerle bastırmaya çalışıyorlar.Katilleri elini kolunu sallayarak gez-diği yetmez gibi, bir de terörist dam-gası vuruluyor Berkin'e. Adalet is-teğimizi her gün her an dile getiri-yoruz. Vermezseniz biz sağlayacağızdiyoruz!

Bu ülkede Berkin için adaletyoksa halkın da kendi adaleti var. Buhalkın Berkin Elvan'ın hesabını so-racak, milyonlarca Berkin'i var.

5 Ocak Berkin'imizin doğum gü-nüydü. AKP'nin katil polisleri kat-letmeseydi 16 yaşına girecekti Ber-kin. Lise sıralarında, liseli mücade-lesinde bizimle olacaktı. Ancak şim-di Berkin'in öfkesiyle oturuyoruz osıralarda, Berkin'i anlatıyoruz her-kese. Günümüz, gecemiz her anı-mızda Berkin'in adalet talebini hay-kırıyoruz. Şimdi eli kanlı katillerinBerkin'den ödü kopuyor, Berkin'in is-mini duyduklarında dahi korkudan neyapacaklarını bilmiyorlar, azgıncasaldırıyorlar yine Berkin'in yoldaş-larına. Katlederek, işkencelerle, bas-kılarla bitirebileceklerini, sindirebi-leceklerini sanıyorlar Berkinler’i.Ama soruyoruz o korkaklara; Ber-kin'i katlettiler de bitirebildiler mi?

Hayır! Berkin 3 milyon olup çıktı karşı-larına. Koskoca bir halk oldu Berkin. O,halkın evladı oldu.

Ve 5 Ocak'ta yine Berkin'le uyandık.Berkin'in mezarı başında yinelemek içinadalet talebimizi çıktık okullardan ev-lerden işyerlerinden ve gittik ''Ber-kin'imizi'' vurdukları yere. Hesap sormabilinciyle gittik oraya, öfkemiz taşıyordubedenlerimizden. Katil polisler yine kork-muştu bizlerden. Öfkemizden korktular.Yeni Berkin'lerden korkularıyla sardılarmahalleyi. O kadar büyük ki korkuları sa-raylarına sığmıyor aldıkları önlemler,akrepler, TOMA’lar yetmiyor! Yetmeye-cek de! En beklemedikleri yerlerden çı-kacak Berkin, en beklemedikleri anda du-yacaklar Berkin'in ismini!

Berkin Elvan adaletimizdir bizim, oçok korunaklı saraylarında enselerindehissedecekler Berkin'in adalet isteyensoluğunu.

Bizler Berkin'iz. Liseli Dev-Genç'li-yiz. Berkin için adalet vermiyorlarsaadaleti biz sağlayacağız!

Berkin'in sapanı ellerimizde, öfkesi yü-reklerimizdedir. Sabrımız ne kadar bü-yükse o kadar büyüktür öfkemiz. Bu öf-keyle başına yıkacağız o en korunaklı sa-raylarınızı, karakollarınızı.

And olsun ki, Berkin'imizin kanını yer-de bırakmayacak; hesap soracağız! Andolsun!

LİSELİ DEV-GENÇ

Liseliyiz Biz

BERKİN ELVAN'IN HESABINI SORACAĞIZ!

Bu ülkede yaşıyoruz... Bu halkın çocuklarıyız... Ezilen, sömürülen, katledilen bir halkın çocuklarıyız... Bu halkın kavgasında biz de varız!

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

21SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 22: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

29 Eylül 2013’te Gülsuyu’ndauyuşturucu çetelerine karşı sava-şırken yine bu çeteler tarafındankatledilen Hasan Ferit Gedik’in 5.duruşması 6 Ocak günü görüldü.

İçerde mahkeme görülürken budavayı sahiplenmek için kar vesoğuğa rağmen Halk Cepheliler,adalet isteyen pankartları ve kızılflamaları ile dışarıdaydı. Adliyeönündeki polis bariyerlerine "Bilin,Halkın Ekmeğidir Adalet... AdaletinEkmeğini de Kendisi PişirmeliHalkın, Gündelik Ekmek Gibi Bol,Pişkin, Verimli..." pankartı asıldı.TAYAD'lı analar beyaz başörtüleri,Ferit'in avukatları "Hasan Ferit GedikDavası Sürgün Edilemez, Adalet İsti-yoruz-Halkın Hukuk Bürosu" pankar-tıyla adliye önündeydi. Saat 10.30’dabasına açıklama yapıldı. Sloganlarlabaşlayan eylemde, Hasan Ferit içinbir yıldır adalet istediklerini; fakat bu-güne kadar sanıkların ifadelerinin dahialınamadığı belirtildi. Açıklama “HasanFerit’in katilleri nereye giderse gitsinhalkın adaletine hesap vermekten ka-çamayacaklar. Sabrımız sonsuz değil-dir” denilerek bitirildi.

Mahkemenin, davayı başka şehrealınması talebinin cevabı Adalet Ba-kanlığı’ndan henüz gelmezken mah-keme sanıklar gelmediği -getirilme-diği- için yine başlayamadı. Dava 4

Mart tarihine ertelendi.

Mahkeme çıkışında avukatlar veaileler açıklama yaptı. Av. Ebru Tim-tik, Adalet Bakanlığı’ndan dosyanıngelmemesi nedeniyle ailelerle birlikteAnkara’ya gittiklerini belirterek “Ada-let Bakanlığı kendi mahkemesini cid-diye almıyor. Biz bu mahkemelerinadaletine güvenmiyoruz. Biz halka,halkın adaletine güveniyoruz” dedi.

Hasan Ferit’in ailesi, davayı sa-hiplenen herkese ve basına teşekküretti. Nuray Gedik “Oğlum toprağınaltında adalet bekliyor” dedi.

Katliamın yaşandığı gün, HasanFerit şehit düşerken, Gökhan Aktaşda başına isabet eden kurşunla ağıryaralanmıştı. Basına konuşan Aktaş’ın

annesi, dört mahkemedirgiremediği duruşmaya ilkdefa bugün girebildiğinianlattı. Aktaş’ın annesiayrıca “Kanımın son dam-lasına kadar oğlumun ar-kasındayım. Ben oğlumlagurur duyuyorum. AcabaEmine Erdoğan da oğ-luyla gurur duyabiliyormu? O, sokağa çıkıp başıdik yürüyebiliyor mu?”diye sordu.

Halk Cepheliler, yoz-laşmaya karşı mücade-lede bayraklaşan Hasan

Ferit için adalet istemekten vazgeç-meyeceklerini, davanın sürülme teh-ditlerine karşı mücadele edeceklerinibir kez daha gösterdiler.

Mahkeme öncesinde, halka HasanFerit'in duruşmasına katılım çağrısıyapıldı. Bağcılar Yenimahalle’de 3Ocak’ta Yürüyüş Yolu’nun başına, De-mirkapı ve Göztepe Mahalle Meyda-nı’na, Fatih Mahallesi’ne Hasan FeritGedik mahkemesine çağrı ozalitleriasıldı. 5 Ocak günü ise Yenimahalledolmuş durağına ve cadde üzerine çağ-rılar asıldı. “Hasan Ferit Gedik İçinAdalet İçin 6 Ocak’ta Kartal Adliye-si’ndeyiz” yazılı ozalitlerden toplam7 adet asıldı.

Hasan Ferit Gedik Mahkemesi Yine Başlayamadı!

BBu Dava Mahşere Kalmaz!

3 Ocak 2015 günü Cepheliler tarafından Gazi mahallesi Eskikarakol ve köşe durağına “Halk Savaşçılarını Değil Berkin'in

Katillerini Tutuklayın!- DHKC” yazan pankartlar asılarak Cephe savaşçıları selamlandı.

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

Gazi'de Cephe Pankartı

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK22

Page 23: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Onların tankları, füzeleri envaiçeşit bombaları var. Bizim ise bede-nimiz, beynimiz ve yüreğimiz. Yaniideolojimiz ve sevgimiz. Biz karıncayıincitmeye kıyamayız, onlar insanadüşmandır. İnsan dediğin, halk dediğingözlerinde bir solucandan farksızdır.Damarlarında gezen kan çoktan çe-kilmiş bomboş bir vicdan sahibidirler.Çünkü onların safı paranın ve salta-natın yanıdır. Bu yüzden gözlerinikırpmadan koca bir halkı katledebi-lirler. Biz ise tepeden tırnağa sevgiyiz.Bunun için insanın değerini biliriz.Bir halkı kucaklamak bir dünyayıkucaklamak gibidir.

Haksızlığın, adaletsizliğin, yok-sulluğun olduğu bir dünyada insanlıkda, insanca yaşamda olamazdı. Böylebir yaşam için direnmek, halk kurtuluşmücadalesi vermek, onur ve namusiçin savaşmak bizim için meşrudur,gereklidir.

Yoksul halkımızın ezilen, sö-mürülen halklarımızın da bu sa-vaştaki yeri tartışılmaz niteliktedir.Ve bu yüzden diyoruz ki, en güçlüsilah insandır. Bir insandan dahagüçlü silah yoktur. Ki, bu bir halksavaşıdır. Kitleler olmadan örgüt-lenemez, örgütlenmeden de kaza-namayız. Vatana ve halka duydu-ğumuz sevgi bu halkın örgütleyipsavaştırmayı zorunlu kılıyor. Busebeple halkla olan bağımız kuvvetliolmalı ve her koşulda halkı savaş-tırmalıyız. Bunu nasıl yaparız. Yolu,

yöntemi ne olur? Bu sorularıncevabı bizdedir. Savaşacakinanca, ideolojiye, yüreğe sa-

hibiz. Ve egemenlere olan öfkemiz,hayatın içindedir, hayatın içindebirikir, biz hayattan, halktan kop-madıkça mutlaka kazanırız.İdeallerimizin peşinde olmak, ide-

allerimize sahip çıkarak karanlıktabir savaşçı olmak, yeni olanaklar ya-ratmaktır. Ve halklarımızı çeşitli şe-killerde, çeşitli silahlarla katleden,sokak ortalarında işkenceyle öldüren,uyuşturucu çetelerini halkın üzerinekiralık katil olarak salan hasmımızakarşı savaşmak ne kadar meşru isehalkı da savaştırmak meşrudur. Buyüzden halkın milisleri, savaşın heralanında olması gerektiği gibi halkaörnek olmak görevini de başarıylayerine getirmelidirler. Milisler halkınsavaşçılarıdırlar. Ve bir savaşçı tümenerjisini, savaşa adamıştır ve bu ha-liyle güç verir.

Savaşçının hedefleri büyük ol-malıdır. Hedefini belirleyen de po-litik bilincidir. Düşmana olan öf-kemizin temeli budur. İdealler, öz-lemler, öfke, halk ve vatan sevgimizsavaşma kararlılığımızdır. Bu yüz-den ideallerimize sahip çıkarız. Vebunlara sahipsek her şeye de sahipoluruz.

Halkın yaşadığı her sorunun te-melinin düzenin sömürü sistemindeolduğunu gösterebiliriz. Halkın herkesimini bu temelde silahlandır-malıyız.

Düşman gölgesinden korkar,haksızdır çünkü. Halkın haklılığı,

ezilmişliği bu savaşı zafere götü-rendir.

Mao "gerçek hayatta daima zaferikazanan generaller bulmayı bekle-yemeyiz" der. Öyleyse biz halkınher kesimini, işçisini öğrencisini, es-nafını, ev kadınını, çocuğunu, emek-lisini bu savaşın bir neferi yapmakiçin, zorluklar karşısında sarsılmayan,sürekli öğrenen, yenilenen savaşçılaryaratmak için, hiç yılmadan emekharcamalıyız.

Bizler biliyoruz ki, zalimlerinyüzyıllardır halka karşı uyguladığıvazgeçilmez bir silahı vardır. Halkıölüm korkusuyla teslim almak. Bilirki, ölüm korkusuna bir kez düştümü insan, vatanını, değerlerini, dü-şüncelerini, onurunu çok kolay pa-zara çıkarır, satar. Fakat tüm bunlarınkarşısında devrimcilerin en büyüksilahıysa, ölümü altedecek olan halkve vatan sevgisidir.

Bu eşitsiz, dengesiz savaşta in-sanoğlunun en büyük onuru, ölümüyenen iradesidir. Ve bizim savaş-çılarımız, halkın içerisinden öfkeyleçıkan ve halklara öncü olan milis-lerimiz bu onurun sahibidir.

Bugün direnmenin suç sayıldığı,direnme hakkının gasp edildiği birdünyada köleliği reddetmenin, uz-laşmamanın göstergesidir.

Halkın yoksul sokaklarında, hal-kın adaletini sağlayan kızıl maske-lerimiz, işte bahsettiğimiz o ölümüaltetme iradesiyle sokakları adım-layan halkın cüretli savaşçılarıyla,halk ve vatan sevgimizin gücüylekazanacağız.

SSAVAŞÇININ HEDEFİNİ BELİRLEYENHALK SEVGİSİDİR

4 Ocak’ta İstanbul Gülsuyu Mahallesi’nde Halk CepheliHasan Karapınar, Çağrı Avcı, Hakkı Avyüzen ve TugayCoşkun gözaltına alındı. Aynı gün gece saatlerinde deEsenkent Halk Cepheli Keremcem Baylan, Alişan Gül,Gökhan Yıldırım ve Umut Kızılırmak gözaltına alındı.Gözaltına alınan Halk Cepheliler'in Vatan Emniyet Mü-dürlüğü’nde elleri arkadan kelepçeli biçimde bekletildiğibildirildi.

Gülsuyu’nda Polis TerörüPankartlarla Teşhir Edildi

Halk Cepheliler İstanbul Gülsuyu-Gülensu Mahallesi’nde 4 Ocak’ta yapılangözaltı terörünü ve polis-çete işbirliğiniteşhir eden pankartlar astılar. MahirHüseyin Ulaş Parkı, Son Durak, OkulDurağı, Hasan Ferit Gedik (Heykel)Meydanı ve Mustafa Bakkal bölge-lerine toplamda 5 tane pankart asıl-dı.

İstanbul’da Gözaltı Terörü

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

23SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 24: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

NİSAN 1 Nisan: Kaderimizi ve Ken-

di Yolumuzu Çizdiğimiz Yerdeyiz: Kı-zıldere’de!

Halk Cepheliler 1 Nisan’da baştaİstanbul olmak üzere Türkiye’ninçeşitli illerinden yola çıktılar Kızıl-dere’ye doğru. Bu sefer yanlarındaAlişan, Muharrem, Hasan Ferit veelinde ekmeğiyle hep 15 yaşında ka-lan Berkin de vardı. (Sayı 412, say-fa 11)

6 Nisan: Dünya halklarınınbaş düşmanı terörist ABD, 3 dev-rimcinin başına 3’er milyon dolarlıködül koyduğunu açıkladı. Bunun üze-rine Devrimci Halk Kurtuluş Cephe-si Basın Bürosu’nun açıklama yaptı-ğı 428 Nolu bültende: “Dünya halk-larının onurlu damarı olan biz Cep-heliler, sizin sonunuz; dünya halkla-rının ise ekmek, adalet, özgürlük öz-lemi olmaya devam edeceğiz!” de-nildi.

13 Nisan: 13 Nisan’da İstan-bul Bakırköy’de Halk Cephesi tara-

fından Grup Yorum’un “Ba-ğımsızTürkiye” konserinin 4üncüsüyapıldı. Konsere ülkenin dört bir ya-nından -Avrupa ülkelerinden de çoksayıda katılan oldu, 1 milyondan faz-la kişi katıldı...

16-17-18 Nisan: 5. EyüpBaş Uluslararası Emperyalist Sal-dırganlığa Karşı Halkların BirliğiSempozyumu İstanbul’un Gazi Ma-hallesi’nde Yapıldı!

18 Nisan: 30 Mart-17 NisanUmudun Kuruluşunu Kutlama veDevrim Şehitlerini Anma Günleriçerçevesinde İstanbul OkmeydanıSibel Yalçın Parkı’nda, 18 Nisan ak-şamı 600 şehit anılarak umudun ku-ruluşunun 20. yılı kutlaması yapıldı.

27 Nisan: Halk Cephelilertüm illerde, merkezi olarak, İstanbulTaksim’de yapılacak eylemlerin ön-cesinde kurulan halk sofralarında 1Mayıs’ın coşkusunu yaşadı. 27 Nisangünü Halk Cephesi tarafından dü-zenlenen geleneksel 1 Mayıs PikniğiGazi Sarıtepe Piknik Alanı’nda ya-pıldı.

28 Nisan: İstanbul Armut-lu’da 28 Nisan’da evlere yapılanbaskınlar sonucunda 13 kişi gözaltı-na alındı.

MAYIS 1 Mayıs: 39 Bin Polis, 50

TOMA... AKP, faşist terörle halkı tes-lim alamadı! Her sokak-ta binlerce Mehmet, bin-lerce Berkin Cephe saf-larında direndi! 1 Mayıssabahı Cepheliler Ok-meydanı’na hapsedilme-ye çalışıldı fakat başara-madılar. Okmeydanı’nakurulan polis barikatlarıaşılarak Taksim’e yöne-lindi. Taksim’e çıkantüm sokaklar, tüm cad-

deler direniş alanıydı. Polis barikat-ları bir bir aşıldı. Onlarca yaralı, on-larca gözaltı verildi. Şişli, Bomonti,Feriköy, Nişantaşı, Kurtuluş, Dolap-dere, Tarlabaşı, Cihangir... hepsindeCepheliler vardı. Akşam saat 21.00’ekadar süren çatışmalarda Taksim’i gö-ren son barikatlara kadar dayanıldı...

6 Mayıs: 6 Mayıs günü saat18.00'de Şişli Cami önünde toplananHalk Cepheliler üç devrimcinin (MusaAşoğlu, Zerrin Sarı, Seher Şen) başınaüçer milyon dolar ödül koyan ABD'yibildirilerle halka teşhir etti.

7-8 Mayıs: Berkin için 7Mayıs’ta Gazi Mahallesi’nde bulunanŞair Abay Konanbay Lisesi’nde ya-pılan boykotta Liseli Dev-Genç”lilerokulu işgal ettiler. 8 Mayıs’ta da sü-ren boykota 400 kişi katıldı ve okultatil edildi.

13 Mayıs: Soma Kömür İş-letmeleri A. Ş.’nin Karanlıkdere Yer-altı Kömür Ocağı’nda büyük bir yan-gın ve katliam yaşandı. Resmi ra-kamlara göre 301 maden işçisi yer-altında katledildi.

14 Mayıs: 14 Mayıs günüSoma halkı bütün gün sokaklardaAKP’ye karşı eylemler ve yürüyüşlerdüzenledi. Başbakan Erdoğan’ın be-lediyeden çıkışı sırasında halk baş-bakanın konvoyuna taş ve şişelerlesaldırdı ve konvoydaki araçları par-çaladı. Canını zor kurtaran başbakanve bakanlar çevredeki iş yerlerine sı-ğındı. Başbakan meydandaki bir mar-kete kaçarak buraya sığındı.

Soma’da katledilen maden işçile-ri için Halk Cepheliler 16 Mayıs’taAKP Şişli ilçe binası önünde eylemyaptı. Polisler eylem saatlerinde deTOMA’ları, onlarca sivil ve çevik po-lisleriyle Halk Cephelilerin etrafınısardılar.

22 Mayıs: Liseli Dev-Genç’liler, 22 Mayıs’ta, Berkin El-

20141 Nisan - 30 Haziran

2. BÖLÜM

Cephe’nin

1 yılı

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK24

1 Mayıs...

Grup Yorum Bağımsız Türkiye Konseri

Page 25: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

van’a, haziran şehitlerine ve Soma’dakatledilen 301 madenciye adalet iste-mek için, Okmeydanı’nda, İstanbul Ti-caret Odası Lisesi’nde, dersleri boykotettiler. Boykota saldıran polis Ok-meydanı Cemevi bahçesinde cenazetörenine katılan Uğur Kurt’u, başın-dan vurarak katletti. Bir gün sonra Ok-meydanı’nda yapılan eylemlerde po-lis, Ayhan Yılmaz’ı da katletti. Bu kat-liamları protesto etmek için ülkenin heryanında eylemler yapıldı.

İstanbul Gazi Mahallesi Şair AbayKonanbay Lisesi’nde başlayan Lise-li Dev-Genç’lilerin boykotu dalgadalga ülke çapına yayıldı... AnkaraODTÜ’de, İzmir 9 Eylül Üniversite-si’nde, İstanbul İTÜ’de, İstanbul Ti-caret Odası Meslek Lisesi’nde, Sarı-gazi Lisesi’nde, Dersim’deki çok sa-yıda lisede ve Hatay’daki bazı lise-lerde boykot ve işgaller yapıldı.

27 Mayıs: İstanbul Ok-meydanı'nda BERKAN ABATAY -589- SPOR MERKEZİ açıldı.

30 Mayıs: 2013 HaziranAyaklanması’nın yıldönümünde Cep-heliler mahallelerde 30 Mayıs’ta“Berkin’den Soma’ya Adalet İçinBoykota” çağrısı yaptı... Cephe’ninçağrısına esnaflar Gazi’de, Okmey-danı’nda, Çayan’da, İkitelli’de, Sa-rıgazi’de, 1 Mayıs’ta, Gülsuyu’ndayüzde yüze yakın katılım sağladı...

31 Mayıs: Haziran Ayak-lanması’nın yıldönümünde AKP fa-şizmi yine terör estirdi. 31 Mayıs’taTaksim’e çıkmak isteyen herkes yaduvar diplerine dizilmiş ya da yere ya-tırılmış, kolları arkadan kelepçelen-miş, başlarında eli silahlı polisler te-

rör estiriyor… 12 Eylül’den farklı ola-rak tankların yerini TOMA’lar almış,habire basınçlı su sıkıyor.

Okmeydanı, Gazi, Alibeyköy, Ça-yan, Sarıgazi, Gülsuyu, 1 Mayıs ma-halleleri kuşatma altına alındı. Tak-sim’e giden bütün yollar trafiğe ka-patıldı. Vapur, metro, metrobüs, oto-büs seferleri iptal edildi. 25 bin polisve 50 TOMA ile Ayaklanmanın yıl-dönümünde AKP, korkularını bastır-mak için halka saldırdı.

Cepheliler Okmeydanı, Çayan veGazi mahallelerinde tankerlerle ota-banı trafiğe kapatarak gece geç saat-lere kadar polis ile çatıştı.

HAZİRAN 1 Haziran: Cephelilerin po-

lis terörüne karşı direnişlerde yüzle-rini kapattıkları kızıl fularlar üzerin-den halk düşmanı AKP’nin başlattı-ğı tecrit saldırısına karşı, GalatasarayLisesi önünde 1 Haziran’da “AdaletSağlanıncaya Kadar Kızıl Maskele-rimizi Çıkarmayacağız” çağrısıylatoplanan Halk Cephelilere katil poli-sin saldırmasıyla 30’un üzerindeHalk Cepheli gözaltına alındı. Bukampanya kızıl fularlar takılarak tümülke çapında sürdürüldü.

4 Haziran: Dev-Genç’liler“Berkin İçin Adalet, Tutsak Öğren-ciler İçin Özgürlük” sloganıyla adımadım Ankara’ya yürüyüşe başladılar.Yürüyüş 10 Haziran’da Ankara’dasona erdi.

11-15 Haziran: TAYAD'lıAileler, Cevahir Alışveriş Merke-zi'nin önünde kefen ve önlüklerini gi-yerek hasta tutsakların serbest bıra-kılması, hapishanelerde uygulanan24 saat kamera ve camdan kafes uy-gulamasının iptali için imza masasıaçtı; polisin saldırısı üzerine eylemi5 günlük çadır eylemine dönüştürdü.5 günlük açlık grevinin ardından,

TAYAD’lı aileler 23 Haziran’da Ga-latasaray Lisesi önünde yine 5 gün-lük çadır açarak eylemini devam et-tirdi. 28 Haziran’da biten açlık gre-vinin ardından TAYAD’lı aileler aynıtaleple adım adım Ankara’ya yürü-düler.

19 Haziran: Gazi Halk Ko-mitesi, Belediye’nin "UyuşturucuyaKarşı Tedavi Merkezi" için yer tale-bini aylardır oyalaması üzerine 19 Ha-ziran’da Gazi Büyük Park’taki NikahSalonu'nu işgal ederek Tedavi Mer-kezi haline getirdi.

20-21-22 Haziran: HalkCephesi'nin her yıl düzenlediği Ana-dolu Halk Festivali bu yıl 20-21-22Haziran’da Ankara'da yapıldı.

28 Haziran: Cephe Hall-kın Vatanıdır! Irkçılığa Karşı Tek SesTek Yürek Konserinde, Avrupa’nınDört Bir Yanından 15 Bin Türkiyeli’yiBirleştirdi.

***

29 Haziran: Halkın avu-katları, bürolarının kuruluşunun 25.yılını 29 Haziran akşamı HarbiyeCemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’ndeverilen Grup Yorum konseriyle kut-ladı.

30 Haziran: Gülsuyu Mahal-lesi’nde, Hasan Ferit’in vurulduğuyerde, 30 Haziran günü adalet yemi-ni eden devrimcilere çeteler silahlaateş ederek saldırdılar. Ardından di-renişe geçen devrimciler akreplerin desaldırısına uğradı ve Hasan FeritMeydanı’na kadar barikatlar kuraraktaşlarla polis-çete saldırısına karşıkoydular.

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

225SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 26: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

30 Haziran’ı 1 Temmuz’a bağla-yan gece Cepheliler tarafından çete-lere karşı misilleme ve uyarı eylemiyapıldı. Çetelerin üs ve karargâh ola-rak kullandığı cadde Tekel ve yanın-daki kahve uzun namlulu silahlarla ta-ranarak tahrip edildi. Polisin gece bo-yunca attığı devriyeler adalet eyle-mimiz karşısında işe yaramadı. Ey-lemde ‘Umudun Adı DHKP-C’ slo-ganları atan Cepheliler kayıp verme-den geri çekildi.

TEMMUZ 2 Temmuz: 2 Temmuz 2014

sabahı, Anadolu Alevi Hareketi’nin deiçinde olduğu DKÖ'lerle birlikte Si-vas Alibaba Mahallesi’ndeki Cem-evinde toplanarak 35 canımızın ya-kıldığı Madımak Oteli’nin önünde şe-hitler anıldı.

5 Temmuz: Uyuşturucu çe-telerinin katlettiği Hasan Ferit Ge-dik’in mahkemesi yaklaşırken ailesive avukatları 5 Temmuz günü Küçü-karmutlu’da yapılan basın toplantı-sında, 14 Ağustos’ta 1 milyon olup ha-yatı durdurma çağrısı yapıldı.

5 Temmuz: Cepheli TA-YAD’lılar 5 Temmuzgünü Gazi Mahallesi’ndesilahlarla ve molotoflarlakorsan eylem yaptılar.Yüzü maskeli beş kişilikbir ekiple Gazi Cemeviönündeki caddeye çıkarakatılan molotoflarla yol tra-fiğe kesildi. İki direk ara-sına “24 Saat KameraylaGözetlemek Şerefsizlik-tir” yazılı pankart asıldı.

6 Temmuz: Hal-kın Mühendis Mimarları

ve Armutlu halkının kolektif eme-ğiyle büyüyen Şenay ve GülsümanHalk Bahçesi’nde 6 Temmuz tarihin-de dikim şenliği yapıldı.

7-17 Temmuz: Dev-Genç’liler, bu sene Hasan Selim Gö-nen adını verdikleri 12. GelenekselYaz Kampını 7-17 Temmuz 2014 ta-rihlerinde gerçekleştirdiler.

8 Temmuz: İsrail, Filistinhalkına saldırmaya devam ediyor.İsrail ordusu 8 Temmuz'dan itibarenGazze'ye 1300'den fazla hava saldı-rısı gerçekleştirdi. Hava saldırılarınınyanı sıra kara harekatı da yapan İs-rail’in 51 gün süren saldırılarında 2bin 159 kişi katledildi, 11 binden faz-la kişi yaralandı, Gazze bir harabeyedöndü. Katil siyonist İsrail’in Filistinhalkına karşı katliamı sürerken HalkCepheliler her yerde bu katliamın he-sabını sormak için alanlarda oldu.

11 Temmuz: Mersin'de buyıl beşincisi düzenlenen ve iki gün sü-ren Evvel Temmuz Festivali büyükcoşkuyla yapıldı.

13 Temmuz: Gazi Mahal-lesi’nde “Hasan Ferit Gedik Uyuştu-rucuyla Savaş ve Kurtuluş Merke-zi”nin açıldı.

15 Temmuz: Hatay’da Ev-vel Temmuz Halk Festivali 55 bin yü-reğin tek yumruk olduğu büyük bir

halk korosuyla kutlandı. 17 Temmuz: Halk Cephe-

liler Mayıs ayında polis kurşunuylakatledilen Uğur Kurt için CHP Be-yoğlu İlçe Binasını işgal ettiler.

29 Temmuz: Düzenle barışyolunda hızla ilerleyen Kürt milli-yetçileri oligarşiye rüştünü ispatlamakiçin devrimcilere saldırmaya devametti. 29 Temmuz günü Çayan, Ok-meydanı, Gazi başta olmak üzere, İs-tanbul’un birçok mahallesinde HalkCephelilere saldıran Kürt Milliyetçi-leri sola, devrimcilere saldırma gele-neklerine bir yeni halka daha ekledi-ler.

31 Temmuz-3 Ağustos: 31Temmuz - 3 Ağustos tarihleri arasın-da düzenlenen 14. Munzur Kültür veDoğa Festivali kapsamında yürüyüş-ler, konserler, sergiler, paneller, söy-leşiler, şiir dinletileri yapıldı.

Halk Cephesi, festival boyuncamerkezde ve ilçelerde açtığı stantlarlaYürüyüş Dergisi’ni, kitapları halkaulaştırdı, hasta tutsaklar için imza top-ladı, tutsak ürünlerini halkla buluş-turdu. Ayrıca Hozat, Ovacık ve Der-

sim Merkez’de düzenledi-ği yürüyüşlerle, alanlaraastıkları pankartlarla Ha-san Ferit Gedik’in 14 Ağus-tos’taki mahkemesine çağ-rı yaptı. Grup Yorum Hozatve Ovacık’ta konser verdi.

AĞUSTOS 5 Ağustos: Dev-

Genç’liler 5 Ağustos’taİstanbul Altınşehir’de, 9Ağustos'ta Ömürtepe sondurakta "Yozlaşmaya Kar-şı Öğrenci Meclislerinde

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK26

Hasan Ferit Gedik’in Mahkemelerinden

Page 27: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Birleşelim!" şiarıyla çadır açtılar. 7-10 Ağustos: Düzenin Ta-

til Anlayışına Bir Alternatif Daha:Kürdistan Halk Cephesi Yaz KampıDersim, Elazığ, Malatya, Van, Antepve Erzincan Halk Cepheliler Dersim-Ovacık Yeşilyazı Köyü çayırlığındakurdukları çadırlarla 7-8- 9-10 Ağus-tos tarihlerinde yaz kampında buluş-tu.

10 Ağustos: Cumhurbaş-kanlığı seçimleri yapıldı. AKP’nincumhurbaşkanı adayı Recep TayyipErdoğan yüzde 51.7, MHP veCHP’nin ortak adayı Ekmeleddin İh-sanoğlu yüzde 38.5, HDP’nin adayıSelahattin Demirtaş da yüzde 9.8 oyaldı.

11-14 Ağustos: İdil Halk Ti-yatrosu 8. Türkiye Tiyatro Buluşma-sı’na katıldı. İdil Halk Tiyatrosuoyuncuları da yozlaşmayı anlatan“Siz Olsaydınız Ne Yapardınız” isim-li oyunlarını 11 Ağustos günü buluş-manın açılış yürüyüşünde SığacıkKalesi önünde, 12 Ağustos’ta Orhanlı

Köyü’nde, 13 Ağustos’ta ise TurgutKöyünde oynadılar.

14 Ağustos : Hasan Ferit Ge-dik’i katleden çetecilerin yargılandı-ğı davada 14 Ağustos günü polis, Ha-san Ferit için adalet isteyenlere, Hal-kın Hukuk Bürosu avukatlarına,ÇHD’li avukatlara ve davaya müda-hil olacak avukatlara saldırdı.

14 Ağustos: Cepheli Sa-vaşçılar, dünyanın en büyük “AdaletSarayı”na girip, adalet istedi! Adaletiçin, işkenceci polislere "Yere yat" ko-mutu vererek, içinde adaletin olma-dığı sarayı silahlarıyla taradılar.

16 Ağustos: 16 Ağustos ge-cesi saat 02.25’te Ataşehir-Yenisah-ra’da bir süredir takip edilen bir po-lis timi, Hasan Ferit’in hesabını sor-mak için, Cephe Savaşçıları tarafın-dan tarandı.

17 Ağustos: Filistin Halkıİçin Canlı Kalkan Olmaya Gidiyo-ruz...17 Ağustos günü Şişli Camiiönünde toplanan yaklaşık 200 HalkCepheli Filistin’e gidecek olan arka-

daşlarını uğurlamak için eylem yap-tılar. 20 Ağustos’ta Lübnan’a ulaşanHalk Cepheliler Mısır tarafından haf-talarca oyalanarak, vize verilmeyerekFilistin’e girmeleri engellendi.

24 Ağustos: Eğitim alanın-da devrimci alternatifi yaratmanın birparçası olarak okuma yazma kursu, elbecerileri kursu, çocuklarla etüd ça-lışmaları, ilkyardım ve temel sağlık,film, şiir, kitap okuma gibi konular-da çalışmalar yürütecek AnadoluHalk Okulu, 24 Ağustos'ta yapılanprogramla İstanbul Bayramtepe’deaçıldı.

31 Ağustos: Kınık'ta, Ma-den İşçileri Dayanışma ve MücadeleDerneği açıldı... Kınıklı Maden işçi-leri kurdukları Maden İşçileri Daya-nışma ve Mücadele Derneği’nin açı-lışını kalabalık bir kitleyle yaptı. 31Ağustos’ta gerçekleştirilen Grup Yo-rum konserinde sadece Kınıklılar de-ğil, çevre ilçelerden de gelen 5 bin kişibu sevince, coşkuya, umuda ortakoldu.

İstanbul Küçük Armutlu'da, Halk Cepheliler, AKP’ninpropaganda yapmasına izin vermedi. Armutlu Son Durak’ta29 Aralık 2014 Pazartesi günü İETT şoförlerine AKP tak-vimi dağıtan bir kişiyi fark etti. Halk Cepheliler bu kişi-yi uyarıp teşhir ettiler, elindeki takvimleri alıp yırtarakuzaklaştırdılar. “Halkın inançlarını kullanan alçakları ma-hallelerimizde barındırmayacağız” dediler.

-----

İstanbul Armutlu Mahallesi kendi içerisinde kuralla-rı olan, devrimcilerin ve halkın ortaklaşa bir bütünlüktekararlar alarak uyguladığı bir mahalledir. Bu mahalleyegelen herkese ne için mahalleye gelirse gelsin önce halktarafından devrimcilerden izin alması gerektiği söylenir.Kimse kafasına göre mahallede satış yapamaz. Nedenleriise halkın yaşadığı deneyimlerdir. İki ay öncesinde ma-

halleye gelmemesi nok-tasında uyarılan bir seyyarsatıcıyı halk, 27 Aralık’tadevrimcilere bildirdi.Halktan alınan bilgi doğ-

rultusunda seyyar satıcıya ulaşıldı ve şüphelenildiği içinüzeri arandı. Üzerinde bulunan telefonda ahlaksız yazış-malar ve resimler bulundu. Ayrıca telefonunda bulunannumaralardan biri arandığında verdiği ev adresinin de ya-lan olduğu anlaşıldı. Bu kişi devrimcilere yalan söylemesuçunu işledi, ahlaksızca bir durumun içerisine girdi. Aynızamanda bu kişi dini kitaplar ve halkın benimsediği ki-şilerin resimlerini satmaktadır.

Cepheliler bu kişiyi, söylediği yalan ve ahlaksızlıktanötürü tokat atarak mahalleden kovdular. Armutlu Halk Cep-hesi yaptığı açıklamada “Halkımız; tanımadığımız, gü-venmediğimiz kimsenin mahallemize girmesine izin ver-meyelim. Şüphelendiğiniz kişileri, mutlaka ama mutlakabize bildirin. Ahlaksızları, halkın dini değerlerini kullananalçakları mahallelerimizde barındırmayacağız” denildi.

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

27SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Armutlu'da Halk Cepheliler,Düşmanın Her Türlü Politikasını Boşa Çıkarıyor

Hasan Ferit Gedik Tedavi Merkezi Filistin’e Canlı Kalkan Çayan’da Saldırılar

Page 28: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Merhaba, bugün yeni bir konuy-la ve bir şiirle çalışmamıza başlıyo-ruz.

“Deniz GEZMİŞ,Mahir ÇAYANDevrim için öldülerDevrimciler ölür amaDevrimler durmaz sürer…”Marşta da söylediği gibi “Dev-

rimciler ölür ama devrimler durmazsürer”. Ölenler, yitip gidenler kişilerolur. İdeoloji-düşünce ise ölümsüzdür.Tarihsel, bilimsel olarak doğru zemineoturmuş düşünceyi yok etmeye kim-senin gücü yetmez.

Devrimcilik ölmez, bit-mez. Çünkü:

1- Bilim, tarih toplumla-rın sürekli ileri doğru evril-diğini kanıtladı.

Yani bilimsel açıdan dev-rimler kaçınılmazdır, engelle-nemez, durdurulamaz. Top-lumlar tarihine baktığımızdabunu gayet iyi görürüz. Bu ne-denle kişiler ölse de devrimler, dev-rimcilik yürüyüşüne devam eder.

2- Zulüm, sömürü varsa direnişde vardır, var olacaktır…

Sömürü sistemi devam ettiği sü-rece mutlaka özgürlük savaşını ve-renler çıkacaktır. Özgürlük düşünce-si yok edilemez. Spartaküslerden bu-güne ne zulüm bitti, ne özgürlük dü-şüncesi. Her zalim özgürlük düşün-cesiyle savaşıyla karşılaştı, ağır dar-beler aldı. Zulüm bitmedikçe özgür-lük düşüncesi bitmez.

3- Devrimcilik bir yaşam tarzı-dır, ideolojidir.

Kişilerle sınırlı değildir. Tek tek bi-reyleri aşan noktadadır. Tek tek bi-reyler örgütleri oluşturur, ancak doğ-ru ideoloji, devrimci düşünce birey-lerden oluşmaz. Doğru düşünceyitaşıyan, yayan, yaşatan insanlarınhepsi ölse, yitip gitse dahi doğrukendine bir çatlak bulur, yine yaşa-

maya başlar.4- Devrimcilik

yeniliktir, yenile-mek, yenilenmek-tir.

Sürekli kendi-ni yenileyen hüc-reler ölmez. Haliy-le sürekli yenile-

nen, gelişen düşünce, yaşam da öl-mez, bitmez. Marks’tan, Engels’tenbugüne devrimci düşünce süreklikendini yenileyerek gelişti, yaşadığıdöneme uyum sağladı, o dönemi aştı.

Bu nedenlerle devrimcilik bitiri-lemez, öldürülemez.

Çürüyen, Sonu GelenEmperyalist Sistemdir!

“Emperyalizm, kapitalizmin sonaşaması” diyor Lenin. Yani emper-yalizm sömürü sisteminin sona geli-

şi, yıkılma aşamasıdır. Toplumlar ta-rihi bilimsel olarak bu doğruyu sun-maktadır bize. Emperyalist aşamasonrası bu sömürü sistemi yıkılacakve yerine insanın insanlar tarafındansömürülmediği sosyalist toplum ku-rulacak diyor bilim bize.

Emperyalizm ile birlikte halklarınsömürüsü, işgaller, zulüm daha da art-mıştır. Bir avuç asalağın karı için dün-yada milyarlarca insan, ülkeler ilik-lerine kadar sömürülüyor. Bir avuçasalağın zevki sefa içinde yaşadığıdünyada, milyarlarca insan açlıkla,yoksullukla boğuşuyor, yaşamayaçalışıyor.

Elbette bunca sömürü, zulüm,adaletsizlik sistemin kendi sonunu ha-zırlaması, kendi mezarını kazmasıdemektir. Halkların sömürüye direnişi,adaletli dünya savaşı gün geçtikçe bü-yüyor. Direniş, savaş büyüdükçe em-peryalizmin sonu daha hızlı yaklaşı-

yor. “21. Yüzyıl, ayaklanmalar yüzyılı

olacak” diyor emperyalistler. Yap-tıkları zulmün, sömürünün neler ya-ratacağını gayet iyi biliyorlar.

Evet, emperyalist çağ, devrimlerçağıdır. Kendi sonunu hazırlayan sis-tem yıkımdan kurtulamayacaktır.

Asalaktır emperyalizm. Halklarınüstüne yapışmış kene gibi kanımızıemmektedir. Söküp atmak bizim eli-mizdedir elbette. Halk keneyi ne pa-hasına olursa olsun söküp atacaktırvücudundan, vatanından.

Devrimcilik sürekli kendini yeni-liyor. Emperyalizm ise hızla çürüyor.Bozulan, çürüyen eşyaları nasıl çöpeatıyorsak, bu çürümüş sistemi deöyle tarihin çöplüğüne atacağız. Çokgüçlü görünüyor olabilirler, ama güç-süzler. Çünkü en önemli silahtanyoksunlar. Halk silahından yoksunlar,

bu güçlü silah devrimcilerinelinde. Bu nedenle her ne kadarteknik-silah-ekonomi açısın-dan bugün güçlü görünüyor ol-salar da, temel dayanağı zayıfolduğundan yıkılması, çökme-si kaçınılmazdır.

“ABD emperyalizmi şimdioldukça güçlüdür, fakat aslın-da güçlü değildir. Halk kitlele-rinden kopuk olduğu ve Ame-rikan halkı da dahil olmak üze-

re herkesin nefretini kazandığı için si-yasi bakımdan çok zayıftır. Çok güç-lü görünmesine rağmen, aslında hiçde korkulacak bir şey değildir. Sadecekağıttan bir kaplandır. Dıştan bakıl-dığında kaplan gibi görünür, fakat ka-ğıttan yapılmıştır ve ne yağmura nede rüzgara dayanabilir. Ben BirleşikAmerika’nın kağıttan bir kaplandanbaşka bir şey olmadığına inanıyo-rum” (Mao Eserler, Cilt 5, Sayfa 334,Kaynak Yayınları)

ABD emperyalizmi yağmura, rüz-gara dayanamayan kağıttan kaplandır.Biz bunu Irak’ta, Afganistan’da, Su-riye’de gördük, görüyoruz. Halkın di-renişinin üstesinden gelemiyor, ge-lemez.

Tüm bunlara karşın asla unutul-maması gereken bir şey var; yıkıla-cağını gören, bilen sistem elbette yı-kılmamak için her şeyi yapacaktır.

Ders: DevrimcilikBitmez

Devrimcilik Bitmez,Ayrıkotu Olup

Yayılacağız!Devrimcilik Ölmez!

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK228

Page 29: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Çok daha fazla saldıracaktır halk-lara, daha farklı yöntemler dene-yecektir. Nitekim bugün ülkemiz-de ve özellikle Ortadoğu’da yaşa-dıklarımız, gördüklerimiz bir du-rumun sonucudur. Yıkımı engel-lemek, geciktirmek için emperya-lizm çok daha fazla saldırıyor. Ha-kimiyetini fiziken ve daha daönemlisi ideolojik olarak kabulettirmeye çalışıyor. Ve maalesef–halklar nezdinde olmasa da- ken-dine ilerici, sol, sosyalist diyen ör-gütlerden ülkelere kadar, işbirlikçi ik-tidarlarıyla hakimiyetini kabul ettir-mekte önemli bir başarı elde ediyorbugün. Ülkemizde başta Kürt milli-yetçi hareket olmak üzere, solun yak-laşımı, dünyada silahlı mücadele ve-ren örgütlerin bir bir silah bırakmasıAmerika’nın yenilemeyeceği, işbirliğiyapma zorunluluğu düşüncesi, Ame-rika’nın hakimiyetinin bir şekildekabul edildiğinin yansısıdır.

Buradan güç alan ABD, raporla-rında şöyle yazıyor:

“Amerika artık tek hakim. Her-kes kabul etti. Parti-Cephe de ka-bul edecek…”

Biz de diyoruz ki, tüm dünyaABD hakimiyetini kabul etse de bizetmeyeceğiz. Kaldı ki, şunu çok iyi bi-liyoruz; dünya üzerinde ne kadar ör-güt varsa, ülke yöneticileri varsahepsi ABD hakimiyetini kabul ede-bilir, ancak ezilen halklar kabul etmez.Biz de halkız ve emperyalizmin ha-kimiyetini asla kabul etmeyiz, etmi-yoruz! Sadece biz kalmış olabiliriz.Önemli olan tek kalmamız değil;doğru noktada, doğru tarafta kalma-mız. Amerika’nın raporları, saldırıları,yoldaşlarımızın başına koyduklarıpara ödülleri, bizim doğru noktada ol-duğumuzun kanıtıdır.

Rusya’da devrim olduğunda, sos-yalizm inşa edilmeye başlandığındadünyada sosyalist devrim deneyimi,sosyalist ülke yoktu. Tüm dünya ül-keleri (iktidarları) Rusya’nın karşı-sındaydı. Teorik olarak birçok tartış-ma sürdürüldü, sosyalist devriminolamayacağına dair. Yani Rusya yal-nızdı. Yalnızdı ama güçlüydü. ÇünküLenin önderliğinde halklar doğruyolda emin adımlarla ilerliyordu. Ni-

tekim Rusya Sovyetler Birliği’nedönüştü. Dünyanın üçte biri sosya-lizmi yaşadı. Yenilen asla sosyalizmdeğildir.

Biz emperyalizmin hakimiyetinikabul etmeyeceğiz. Amerika’nın kor-kusu olmaya devam edecek, korktu-ğu sonu yaşatacağız ona. Çürümüşemperyalizmi tarihin çöplüğüne atıpyepyeni bir sistem kuracağız.

“Kötü” ÖrnekOlacağız!

Emperyalizmin hakimiyetini kabuletmemek, emperyalizme karşı heralanda savaşı büyütmek demektir.Savaşmaz, savaşı büyütmezsek ye-niliriz. Sadece “Biz Amerika’nınhakimiyetini kabul etmiyoruz” de-mekle bunu başarmış olmayız. Nite-kim bugün konuşmalarını dinlediği-mizde birçok kesim Amerika’ya kar-şı olduğunu söylüyor, ancak pratikleritam tersidir.

Biz hem sözümüzle, hem pratiği-mizle Amerika’nın hakimiyetini ka-bul etmediğimizi gösteriyoruz, gös-tereceğiz. Tüm dünyaya “Kötü Ör-nek” olacağız. Böyle diyor Amerika:“… Biraz kendilerine geldiler, he-men bize yöneldiler. Bu kötü örnekolacak, herkes cüretlenecek. Herkesbize başkaldıracak… Dünyaya olum-suz örnek olacaklar. Bundan sonraherkes kendini bize karşı eylem ya-pabilecek güçte hissedecek. Bu çokama çok tehlikeli bir yönelim, bunaasla izin vermeyeceğiz”

Biz “Kötü Örnek” olmaya ve buörnekleri çoğaltmaya, yayılmaya de-vam edeceğiz. Halkların emperya-lizme karşı savaşmaktan başka kur-tuluşu yok. Biz de emperyalizmin ka-

ğıttan kaplanlığını, ona karşı sava-şılabilirliği ve esas gücün halk ol-duğunu göstermeye devam edece-ğiz.

ABD’nin hakimiyetini kabul et-memiz için hiçbir neden, koşul yokesasında. Biz ülkede bir takım dü-zenlemeler yapacağız demiyoruz,biz ülkede devrim yapıp halkın ik-tidarını kuracağız diyoruz. İktidarhedefli bir örgüt, emperyalizmin ha-kimiyetini kabul edemez. Ancakonu yıkınca, ülkesinden kovunca ik-

tidarı alabilir.Yaşamımızın her anını, her çalış-

mamızı iktidar perspektifiyle örgüt-lemek, ABD’nin hakimiyetine gir-memektir.

Her alanda emperyalist sistemekarşı, altenatiflerimizi, somut adım-larımızı yaratarak, çoğaltarak, ay-rıkotu olup yayılarak, savaşı büyüte-cek, kurtuluşa gideceğiz.

Her AlandaAyrıkotu Olacağız!

Ayrıkotu pek sevilmez. Bir yerdebir tane yetişti mi, hızlıca yayılır, ço-ğalır. Ondan kaynaklı kurtulmak dakolay olmaz.

Biz de emperyalist sistemde ay-rıkotu olacağız! Emperyalizmin sev-mediği, onun için zararlı olan, bir tür-lü söküp atamadığı, hızla yayılan,günden güne çoğalan ayrıkotu…

45 yıllık tarihimizde bizi bitirmekiçin çok saldırdı emperyalizm veuşakları. Türlü yöntemler denedilerbizi söküp atmak için, ama başara-madılar. Çünkü bir defa tohum top-rağa düşmüş ve yeni yeni filizlervermeye başlamıştı. Onlar bir filizi sö-küp atsa da diğerleri yetişti, yayıldı.Tarihimizden aldığımız güçle ve bizeöğrettikleriyle, bugün her alanda ay-rıkotu olup yayılmaya devam ediyo-ruz, daha hızlı devam edeceğiz. “İşi-mizin zor olduğunu biliyoruz” di-yor Amerika. İşlerini daha da zorlaş-tıracağız.

Neler Yapacak,Nasıl Ayrıkotu OlupYayılacağız?

Ekonomide, kültürde, sanatta,

Emperyalizm karşısındasosyalist olanı, bize ait ola-nı yaratmak için devrimibeklemeyeceğiz. Bugündensosyalizmi yaşayacak, ya-şatacağız. Küçük, mütevazı,emin adımlarla ilerleyeceğizve koşmak gerektiğinde aslayavaş olmayacağız.

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

229SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 30: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

sporda, siyasette, üretimde, yaşamınher anında bir alternatifimiz var, Sos-yalizm! Emperyalizm karşısında sos-yalist olanı, bize ait olanı yaratmakiçin devrimi beklemeyeceğiz. Bu-günden sosyalizmi yaşayacak, yaşa-tacağız. Küçük, mütevazı, emin adım-larla ilerleyeceğiz ve koşmak gerek-tiğinde asla yavaş olmayacağız.

Bugün halka sosyalizmi daha so-mut anlatmamız lazım. Emperya-lizm büyük bir karalama kampanya-sı yürütüyor on yıllardır sosyalizmekarşı, halkı bunun etkisinden kurtar-mak ve sosyalizmin hayal olmadığı-nı göstermek için somut adımlar at-mak bir zorunluluktur. Bugündenyarını kuracağız.

“Toprakta TohumdaHakça” DeyipBedrettin’in OrtaklarSofrasını Yaşatacağız

Kapitalizm de sosyalizm de eko-nomik birer sistemdir. Birinde her şe-yin temelinde bir avuç asalağın karıvardır; diğerinde insanların insanca

yaşaması, halkın emeğinin karşılığı-nı alması vardır.

Kapitalizm sömürüdür, her şey çı-karları için yapılır. Sömürü sistemikendi çıkarları doğrultusunda halka dabir şekil vermek ister. Kendisi için za-rarlı olmayacak hale getirmek ister.Bunun için halkı da çıkarları doğrul-tusunda hareket eden, bencil, kendikazancı için her şeyi yapabilen birşekle sokmaya çalışıyor. Böyle şe-killenmiş bir halk, elbette emperya-lizm için tehlikeli olmaz.

Bu saldırının karşısında bize dü-şen; öncelikle kendi öz değerlerimi-zi, kültürümüzü ön plana çıkarmak,yaşatmaktır. Çünkü Anadolu’muzunözünde ekonomik yaşam İMECE’yedayanır. Dayanışma, paylaşım, yar-dımlaşma vardır. Kimse daha fazla ka-zanmak için başkasının emeğini sö-mürmez. Herkesin evinde yemek piş-sin ister halkımız. Emperyalizm tümbu yanlarımızı yok etmek için saldı-rıyor. O halde bize düşen özümüzüdevrimci kültürle bütünleştirerek ya-şamak, yaşatmak.

Halkın birlikte ürettiği, birlikte tü-

kettiği oluşumlar kurabiliriz. HalkBahçeleri bir örnektir. Bu örnekleriçoğaltabilir, değişik alanlara yayabi-liriz. İnsanlarımızın tarlanın-maki-nanın hem sahibi, hem işçisi olduğuörnekleri çoğaltabiliriz. İmkansız-dan söz etmiyoruz. Oluşturduğumuzher kolektif üretim alanı, komün ya-şam ortamı, dayanışma-paylaşım esasalınan yerler, emperyalizme vurdu-ğumuz güçlü bir darbe olacaktır.

Yüzyıllar önce Bedrettin’in oluş-turduğu Ortaklar Köyü, bugün dahihalka umut oluyor. Bizim yarataca-ğımız örnekler halkın inancını, umu-dunu büyütecektir. Halk bu sistemindayattığı gibi yaşamak zorunda ol-madığını, alternatifi olduğunu gö-rünce savaşması da daha kolay ola-caktır. Halk görür ve gördüğüne ina-nır sonuçta. Bugün insanlarımız işimikaybederim, aç kalırım korkusuylamücadeleden uzak duruyor. Alterna-tifi yaratmak, halkın önünü açmaktır.

Sevgili Devrimci Okul okurları, buhaftaki çalışmamızı burada bitiriyo-ruz. Haftaya yeni bir konuda buluş-mak üzere hoşça kalın...

Her Zaman Halkın Yanında,Halkın Öğretmenleri

Olacağız!Halkın öğretmenleri; Aydın’da yoksul hal-

kımızın yoğun olarak yaşadığı Çeştepe Ma-hallesi’nde; düzenin gerici, ırkçı, paralı eğiti-mine karşı Gönüllü Eğitim Toplulukları (GET)kapsamında 1 ay boyunca kahve toplantıları vebildiri dağıtımıyla yapacakları ücretsiz kurs-ların duyurusunu yaptılar. 6 Aralık'ta ÇeştepeCemevi’nde, başlatılacak ücretsiz kurslarla il-gili öğrencilere ve velilere bilgilendirme top-lantısı yapıldı. Halkın Öğretmenleri, kendile-rini tanıttıktan sonra, paralı eğitimden parasıolmadığı için faydalanamayan yoksul halk ço-cuklarına, halktan yana eğitimin savunucusuolduklarını anlattılar. Öğrenci ve velilerin so-rularını cevaplandırdılar. Veli ve öğrencilerlebirlikte ders programları oluşturuldu. Yapılantoplantıya yaklaşık 80 kişi katıldı.

14 Aralık 2014 günü; Sosyal Bilgiler,Türkçe, İngilizce, Fen ve Teknoloji, Okuma-Yazma ve satranç dersleriyle, 6 sınıfta 82 öğ-renciyle başladı.

Sorunlarımızı TartışıpBirlikte Çözüm Üreteceğiz

Ataması Yapılmayan Öğretmenler Meclisi Girişimi, 11 Ocak'ta İs-tanbul'da Beşiktaş Elektrik Mühendisleri Odası'nda yapacağı forumunhazırlık çalışmalarını sürdürüyor. 3 Ocak’ta Kadıköy Moda'da ve Tak-sim Galatarasay Lisesi önünde 2 saat imza masası açarak EMO'da ya-pılacak olan forumun bildirileri dağıtıldı. Masada yaklaşık 300imza toplandı.

3-4 Ocak günleri Dev-Genç kurultayında da ataması yapılmayanöğretmenleri mücadeleye çağırdı, forum afişleri asılıp bildiri dağıtıldı.

5 Ocak’ta Gazi, Alibeyköy, Yeşilpınar'daki okulların etrafına, ay-rıca Mecidiyeköy, Kadıköy ve Taksim'de afiş asarak, herkesi kendisorunlarını tartışmaya ve çözüm üretmeye çağırdı. Yıldız Teknik Üni-versitesi'nde sınıf konuşmaları yapılarak, bildiri dağıtıldı. BakırköyÖzgürlük Meydanı'nda da ataması yapılmayan öğretmenlerin sorunlarıanlatıldı, bildiriler dağıtılarak halk foruma davet edildi.

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK30

Page 31: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

331SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Adaletsizliğin, soygunun, sömü-rünün, iş cinayetlerinin, yoksulluğun,açlığın, işsizliğin, yozlaşmanın kar-şısına direnmemeyi, boyun eğmeyi,din tüccarlığını, baskıyı, zulmü, kat-letmeyi, sadaka kültürünü, itaat et-meyi, hukuksuzluğu koyan bir ikti-darla; AKP iktidarıyla savaşıyoruz.

AKP, başından beri Amerikan veAvrupa emperyalizminin desteğiniarkasına almış bir iktidardır. Emper-yalistler Türkiye oligarşisinin 2000başlarında artan istikrarsızlığını ya-rattıkları ve destekledikleri AKP al-ternatifi ile gidermeye, kitlelerin artanhoşnutsuzluğunu düzenin kanallarınaçekmeye çalıştı. AKP, yaklaşık 12yıllık iktidarında genel anlamda em-peryalizmin politikalarını başarıylauyguladı.

Adalet ve Kalkınma Partisi; ada-letsizliğin sembolü oldu. Emperyalistve yerli tekeller 12 yıllık AKP ikti-darında karlarını üçe-dörde katladılar.Halklarımıza düşen ise açlığın, yok-sulluğun, yozlaşmanın, toplu işçiölümlerinin artışı oldu.

AKP iktidarının bu saldırıları kar-şısında halk muhalefeti ve direnmedinamiklerinin ortaya çıkması kaçı-nılmazdı. Halkın hemen her kesimininirili ufaklı direnişleri, Haziran Ayak-lanması bu anlamda oligarşinin bek-lemediği bir şey değildi.

Emperyalistler ve işbirlikçileribunu da düşündüler. AKP iktidarıattığı her adımda açık faşizmi dahada kurumsallaştırdı. Bir yanda baskı...Diğer yanda demokratikleşiyoruzşovları, “Alevi Açılımı”, “Kürt Açı-lımı”, “Roman Açılımı” vb. yalan-ları... din tüccarlığı ve sömürüsüdiğer yanda... Bir yanda burjuva mu-halefeti hizaya çekme; sol, demokrat,ilerici, yurtsever kesimleri kendineyedekleme, kendi yanına çekme ol-

muyorsa tarafsızlaştırma. Büyük oran-da bunu başardı. Dolaylı, dolaysızAKP’ye destek veren, saldırıları kar-şısında sessiz kalan bu kesimlerAKP’ye dolayısıyla düzene nefes al-dırdılar, saldırısını meşrulaştırdılar.Halkın düzene öfkesinin büyümesineengel oldular.

Düzenin dışına çıkan devrimcisolu ise tecrit politikasıyla teslim al-mak oligarşinin temel politikasıydı.Tecrit saldırısı F Tipleri ile sınırlıbir saldırı değildi. Tecrit saldırısıdevrimcileri “terörizm” demagojisiyleyalnızlaştırmak ve katliamlarla teslimalmaktı. Direnme hakkını yok et-mekti. Devrimciliğin, devrimin meş-ruluğunu ortadan kaldırmaktı. Kısa-cası düzenin önünü düzlemekti.

Hiç kuşkusuz içinde bulunduğu-muz sürecin karekterini ortaya koyangerçeklik düzenin devrimci sola,halklarımıza yönelik saldırıları vebu saldırılar karşısında ortaya konulandirenç ve savaştır.

Bedel ödemeden hiçbir hak ka-zanılamaz. İktidar perspektifli olma-yan hiçbir mücadele, hiçbir birliktelik,hiçbir örgütlenme sonuç alamaz,halklarımızı kurtuluşa götüremez.Emperyalizme ve işbirlikçilerine cep-heden tavır almadan savaş büyütü-lemez, halklarımızı örgütleyemeyiz.

Faşizme, oligarşiye, emperya-lizme karşı direnmek, savaşmakmeşrudur. Bu meşruluk illegal ör-gütlenmeyi temel almakta, silahlı,militan, meşru mücadeleyi esas al-mak ifadesini bulur.

Süreç her zamankinden daha çokdevrim gerçeğini dayatmaktadır. Dü-zene alternatif olmayı dayatmaktadır.Oligarşinin saldırıları, politikaları, yasaldüzenlemeleri vb. düzenin gücünü, is-tikrarını değil tersine yönetemediğini,istikrarsızlığını, güçsüzlüğünü ortaya

koymaktadır. Oligarşinin saldırılarınınhalklarımızdaki yansıması da açık venettir: oligarşik düzenin halklarımızasağladığı hiçbir çözüm ve gelecek yok-tur. Devrimci alternatifin rolü tam daburada ortaya çıkmaktadır. Halklarımızadüzenin alternatifi olduğunu, çözümünhalkın devrimci iktidarında olduğunugöstermek. Düzene karşı savaşıyla,halk örgütlenmeleriyle bunu ete-kemiğebüründürmek.

Solun Sınıflar Mücadelesindeki Yeri ve Saflaşması

Solun sınıflar mücadelesindekiyerini ve saflaşmasını belirleyen bellibaşlı temeller vardır. Sol bu temelnoktalardaki tutumuna göre saflaş-mıştır:

- Emperyalizmin ve oligarşininsaldırılarına karşı ideolojik ve politiktavır alışı.

- Oligarşinin dayattığı ve Kürtmilliyetçi hareketin de elini uzattığı“barış, uzlaşma, çözüm” politikalarınakarşı tavır.

- Yasal particilik ve parlamentermücadele; illegal örgütlenme vesilahlı mücadeleye bakış.

- Devrim iddiası, iktidar perspek-tifi...

Buna göre solun tablosunu mevcuthaliyle şöyle sınıflandırmak müm-kündür:

Bir, Kürt milliyetçileri. İki, Kürt milliyetçilerine yedek-

lenen sol; MLKP, TKP/ML, EMEP... Üç, Reformist sol; ÖDP, Halkev-

leri, TKP, MKP... Dört, Devrimci sol. Esasta solun durduğu iki cephe

vardır. Devrimci Cephe ve DüzenCephesi. Sol, ideolojik-politik tutu-muyla, birkaç istisna hariç, düzencephesinde yer almaktadır.

SÜREÇ VE SOL – SOLDAKİ SAFLAŞMA

‘Sol’ Emperyalizmin İdeolojik Hegemonyası

Altına Girmiştir!

Page 32: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK332

Halkın Öncüsü,Düzenin Alternatifi Olması Gereken Sol Bugün GenelAnlamda Halktan veDevrimden Çok Uzaktadır

Birkaç örgütü dışında tu-tarsak sol esas olarak emper-yalizmin ideolojik-politik etkisi altınagirmiştir... Bu durumun kökleri ‘90’lıyılların başına uzanır. '90’lı yıllar,dünya sol hareketi ve ülkemiz solhareketi açısından ciddi dönemeç-lerden biridir.

‘90’lı yılların başı revizyonist po-litikaların yönetimindeki sosyalistülkelerde birbiri ardına karşı-dev-rimlerin yaşandığı yıllardır.

Emperyalizmin “Yeni Dünya Dü-zeni” adı altında dünya hakimiyetiniilan ettiği yıllardır. Tasfiyecilik sal-dırılarını; “sosyalizm öldü”, “tarihinsonu”, “elveda proletarya”, “ka-pitalizmin alternatifi yok” diyerekyükselttiği yıllardır.

Solda tasfiyecilik rüzgarlarınınestiği, silah bırakmanın moda halinegeldiği, sosyalizmi, devrimi savun-manın meşruluğunun yitirildiği, ik-tidar hedefinin kalmadığı yıllardır.

Gururla söyleyebiliriz ki, ülkemizdevrimci solu ’90 başlarındaki burüzgara kapılmamış; yılgınlık, geri-lemek, teslimiyet şöyle dursun “Atı-lım”a geçmiş, orak-çekiçli bayrağıonurla dalgalandırmıştır. İdeolojik-politik tutumundan bir adım dahigeri atmamıştır. Devrimci Sol’un bunetliği ülkemiz solunu da olumluanlamda etkilemiştir. Ancak bu durumsol açısından dış bir etkendir. Gerçektesol bu süreçte ideolojik anlamda bu-nalım yaşamış, hedefini yitirmiş,Devrimci Sol’un oligarşiyle savaşınıizleyen durumda olmuştur. Emper-yalizmin, başta Ortadoğu olmak üze-re, dünyanın pek çok yerindeki sal-dırılarına seyirci kalmıştır. “Ne SamNe Saddam”, “Yüzde Elli Sam,Yüzde Elli Saddam” politikalarıbunun ifadesi olmuştur.

Savaşmayan, çatışmayan, diren-meyen solun ideolojisini, kültürünüve değerlerini yitirmesi, bunun yerineemperyalizmin ideolojisini, kültürünükoyması kaçınılmazdır. Bu anlamda'90’lardaki karşı-devrimler ile birçokörgüt emperyalizmin ideolojik-kül-türel etkisi altına girmiştir.

‘90’lardan bugüne yaklaşık 25yıl geçti. Sol, bugün 25 yıl öncesininde çok gerisindedir. ‘90’lı yıllardatüm eksiklerine rağmen silahlı mü-cadeleyi savunan, illegal, düzen dışıörgütlenmelerini şöyle ya da böylekoruyan bir sol vardır. Reformizmibir kenara koyarsak oportünist sol osüreçte devrimci cephede yer almıştır.Şehitler, tutsaklar vermiş, bedellerödemiştir. Ülkemizin şehirlerinde,kırlarında oligarşiye silah sıkmıştır.Ancak içten içe ‘90’larda başlayangerileyiş, çürüme devam etmiş, bu-güne gelmiştir. Bugün oportunizmhemen hemen bütünüyle reformizme,düzeniçiliğe kaymıştır.

Emperyalizm gerçeği solun gün-deminden çıkmıştır. Bırakalım pratiktavır almayı, söylemde dahi emper-yalizm karşıtlığı, anti-emperyalizmolgusu kalmamıştır. Sol bu noktadaİslamcı hareketlerin de gerisine düş-müştür. Kürt milliyetçiliği nezdindeemperyalizmle uzlaşmak, emper-yalizmin ilerici olduğu demagojisimeşru hale getirilmiştir. Sol bunada sessiz ve seyirci kalmıştır.

Oligarşinin saldırılarına karşı meş-ru, militan mücadele yerine; meşrulukdüzenin yasalarında, icazetinde, Av-rupa emperyalizminde aranmıştır.Kendi gücüne, halka güvenmeyenlergüveni, gücü kendi dışındaki güçlereyaslanmakta aramışlardır.

Solun hemen hemen bütünübugün AKP’yi birincil tehlikeolarak gördüklerini, ona karşımücadele ettiklerini söylemek-tedir. Ancak bu söylem tutarsızve boştur. AKP politikaları em-peryalizmin politikalarıdır.AKP’nin politikalarından rahat-sızlık duymak bu anlamdaAKP’yi gerçekten karşısına al-mak demek, düzeni karşısınaalmak demektir. Ancak baştaKürt milliyetçileri olmak üzereona yedeklenmiş sol ile reformist

sol açısından düzen dışılık, anti-em-peryalistlik ve böyle bir iddia sözko-nusu değildir. Bu kesimler açısındanAKP karşıtlığı çok büyük oranda dü-zenin sınırları içindeki bir karşıtlıktır.Tersini iddia etmek halkı aldatmaktır.

Emperyalizm ve oligarşi çok açıkbiçimde, göstere göstere Kürt milli-yetçi hareketini tasfiye ediyor. Adına“çözüm süreci” dedikleri tasfiye po-litikası sol adına, ilericilik adına,devrimcilik adına savunuluyor. Dahasıbu politikanın, bu oyunun aracı halinegeliniyor. Daha yakın süreçte oli-garşinin saldırıları karşısında savaşan,şehitler veren, bedeller ödeyenMLKP’nin, TKP/ML’nin tutumu ibretvericidir.

Yasal particilik, parlamenter mü-cadele “uygun koşullarda, temel mü-cadeleye hizmet edecek tarzda” kul-lanılabilecek bir mücadele biçimi ol-maktan çıkıp düzene sığınmanın ifa-desi haline gelmiştir. Solun belli ke-simleri açısından silahlı mücadele,illegal örgütlenme yani düzendışılıkkorkulan, ürkülen, hatta saldırılandeğer ve biçimler haline gelmiştir.

Devrim iddiası, iktidar perspektifikalmamıştır. Sonuç, devrimden vehalktan uzaklaşmış bir sol gerçeğidir.Oligarşi, düzeniçi güçler bu sol nez-dinde solla, solun değerleriyle oynarhale gelmiştir.

Silahlı savaş geliştikçe soldaki saf-laşmanın değişeceği, yeni saflaşmalarınoluşacağı ve solun sol olarak hakettiği yere geleceği açıktır. Bu noktadahiç kuşkusuz belirleyici olan silahlısavaşın, iktidar mücadelesinin büyü-tülmesi ve halkın örgütlenmesidir.

(Sürecek)

Düzenin dışına çıkan devrimci solu ise tecritpolitikasıyla teslim almak oligarşinin temelpolitikasıydı. Tecrit saldırısı F Tipleri ile sınırlıbir saldırı değildi. Tecrit saldırısı devrimcileri“terörizm” demagojisiyle yalnızlaştırmak vekatliamlarla teslim almaktı. Direnme hakkınıyok etmekti. Devrimciliğin, devrimin meşrulu-ğunu ortadan kaldırmaktı. Kısacası düzeninönünü düzlemekti.

Page 33: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Kürt milliyetçi hareket hala daha“çözüm süreci devam ediyor, süreçilerliyor” propagandalarına devametse de sürecin gerçekte tam bir çö-zümsüzlük ve AKP'nin tasfiye poli-tikalarının her geçen gün daha daderinleşerek ve sonuç alarak sürdü-ğünü ortaya koyuyor.

Cizre'de yaşanan KCK-HÜDAPAR çatışması bu tasfiye operasyo-nunun son dönemdeki en net göster-gelerinden biridir. Çatışma Nur Ma-hallesi'nde, KCK'nin etkin olduğu birmahallede yaşanıyor olmasına ve sal-dırıyı başlatan HÜDA PAR denilenAKP beslemesi bir güç olmasına rağ-men AKP saldırıyı yapanın YDG-Holduğunun propagandasını yapmak-tadır. AKP'nin yaptıklarında ve ya-pacaklarında şaşırtıcı ve yeni olanhiçbir şey yoktur. Esas sorun KCKtarafındaki kafa karışıklığıyla ortayaçıkmaktadır. Öyle bir hale gelmişlerki bir dedikleri bir dediklerini tutmuyor,biri bir türlü öteki daha başka türlüsöyleyebiliyor. Aynı siyasi anlayışasahip insanların, tam ters söylemleresahip olmalarının normal bir tarafıyoktur. Hele de bunlar o anlayış adınapolitika yapan, politika belirleyen ko-numlarda olan insanlarsa...

Çatışmanın Başlangıcı veZemini...

Bu çatışma aslında durup dururkenbaşlamış bir çatışma değildir. HDPile HÜDA PAR'ın görüşmesindenhemen sonra çatışmanın çıktığıve bunun bir provokasyon ol-duğunu söyleyenler gerçekleregözlerini kapatan, kapatmakisteyenlerdir.

Cizre'deki çatışmadan önceAKP'nin yürüttüğü propaganda-lara bakıldığında da görülür bu.

AKP sürekli Kürt halkını sahip-lenmekten, Kürdistan'da Kürt hal-kını temsil etme yetkisinin sadecePKK tarafında olmadığını, onlarınher şeyi belirleyemeyeceğini söy-leyip duruyordu. 27 Aralık 2014 ta-rihinde gerçekleşen Cizre çatışma-sından bir hafta kadar önce 19 Aralıkgünü HÜDA PAR'ı ziyaret eden Bü-lent Arınç'ın söyledikleri, AKP'ninnasıl bir zemin hazırladığını çok açıkortaya koymaktadır. Şöyle diyorArınç:

“Çözüm süreci veya Kürtlerin so-runu veya Kürt halkının tek temsilcisiHDP değildir. Bunu bütün dünyabilmeli. Kendileri ne kadar böyle di-yorlarsa da böyle değildir.

Bugün o bölgede, GüneydoğuAnadolu Bölgesi'nde de Doğu Ana-dolu'da da Türkiye'nin bütün bölge-lerinde de bence birinci tercih AKParti'dir. İkinci parti, HDP olabilirama eğer onların tehditleri, onlarınbaskıları, onların 'Ya bizdensiniz yadüşmansınız' şeklindeki bugüne ka-dar uyguladıkları sistem geçerli ol-masa inanın ki başta Hür Dava Par-tisi de olmak üzere diğer bütün siyasitemsil noktasındaki partiler, Kürtkardeşlerimizin tercihi olacaktır. Obölgede yaşananları en çok bu ar-kadaşlarımız bilir. Biz de bize gelenhaberlerden biliriz.”

Açık bir kışkırtma ve açık bir

yönlendirme sözkonusudur Arınç'ınsözlerinde. Ardından da Cizre çatış-ması gündeme gelmiştir. Kontrgerillaörgütlenmesinin sonuçları Cizre'dekiçatışma biçiminde ortaya çıkmıştır.KCK gençlik örgütünün bölgede yap-tığı eylemlerini günlerce karşı pro-pagandasını yapan devlet son akşamHÜDA PAR'lıları saldırtarak çatışmayaşanmasını sağlamıştır. AKP poli-sinin seyrettiği çatışmanın sonucundaKCK'dan iki HÜDA PAR'dan dabir kişi ölmüştür. Yaralananların daolduğu çatışma sonrasında, her ikitarafın da karşılıklı suçlamaları ol-muştur. Ancak görünen gerçek ça-tışmanın yaşandığı bölgenin KCKdenetiminde bir bölge olmasıdır. Buyanıyla da saldırının HÜDA PARtarafından başlatıldığı açıkça da gö-rülmektedir. Dahası zaten AKP'ninaçıklamalarının ardından gelen birsaldırı ve çatışma olmasıyla da bugerçek çıplaktır.

AKP; saldırı öncesinde yaptığıpropaganda ile zemini hazırlamış,HÜDA PAR’lıları saldırtarak da Kürthalkından kendi işbirlikçileri eliylesonuç almaya çalışmaktadır. Çatış-malar sonrasında AKP'nin HÜDAPAR'ı açıkça sahiplenen ve KCK ileHDP'yi suçlayan açıklamaları da ça-tışmaların gerçek başlatıcısının kimolduğunu açıkça ortaya koymaktadır.AKP Kobane eylemleri dönemin-deki baskın çıkma tavrıyla; HDP'ye

yüklenerek kendi propa-ganda zeminini güçlendir-meye çalışmaktadır.

HDP- KCKTarafındakiKafa Karışıklığı

AKP kendi meşrebine uy-gun bir politik hat izlemek-

KCK-HÜDA PAR Çatışması, AKP’nin Kürt Milliyetçi HareketiTasfiye Saldırılarının Parçasıdır

“““ÇÇöözzüümm SSüürreecc ii”” ÇÇöözzüümmssüüzz llüüğğüünnüü DDaayyaa tt ııyyoorr

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

33SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 34: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

tedir. Her türlü yalan, demagoji desınır tanımadığı gibi bunlarla yarattığızeminde katliamcılıkta da pervasızcasaldırmaktadır. Bu yanıyla sorun esasolarak HDP-KCK tarafında yaşan-maktadır... Öyle bir haldedirler ki,AKP'ye “mecbur ve mahkum” ol-maları attıkları her adımda, sarf et-tikleri her sözde daha bir açık olarakortaya çıkmaktadır.

Son zamanlarda HDP ve KCK'ninözellikle AKP'ye ve Tayyip Erdoğan'ayönelik konuşmalarındaki üsluplarıoldukça sert görünüyor. Ancak busertlik uygulamada, politikalarda hiç-bir değişiklik yaratmıyor. Sadece vesadece bol keseden sarf edilen sertaçıklamalar olarak ortaya çıkmaktadır.Cizre çatışması sonrası yapılan açık-lamaları da böyledir. Yine sert veAKP'yi suçlayan açıklamalar yapılı-yor. Hatta çok net tespitler de yapı-lıyor ancak izlenen politikalara yan-sıyan hiçbir şey yoktur. Hal böyleolunca da söylediklerinin hiçbir kıy-meti harbiyesi de kalmamaktadır. Vepolitikalara yansımayan sertlik, kafakarışıklığıyla da birleşince politikolarak nasıl şaşkınlık içinde olduk-larını ve AKP'ye rağmen politika ya-pamayacak durumda olduklarını gös-termektedir.

Demokratik Toplum Kongresi EşBaşkanı Hatip Dicle “Ortada üçüncübir güç var o da ‘paralel yapı’. Buyapı çözüm sürecinin en büyük karşıtı.Ben öyle düşünüyorum” diyor veayrıca bir de 'dördüncü güç' başkayapıların da olabileceğini söylüyor.Ve bu söyledikleriyle de AKP'yi ak-layan bir yaklaşım gösteriyor. AKPile bozuşmamak adına gösterdiği buyaklaşımı “mahkum” hallerini deaçıkça ortaya koyuyor.

Elbette diğer yandan KCK Yü-rütme Konseyi Üyesi Mustafa KarasuCizre’de YDG-H ile çatışmaya girenHÜDA PAR’ı AKP hükümetinin ce-saretlendirdiğini ve Başbakan AhmetDavutoğlu’nun HÜDA PAR’ı ‘ko-ruyan’ açıklamalarını hükümetin buyaklaşımına örnek olarak gösteriyor...Karasu açıklamasının devamındaşunları söylüyor:

“HÜDA PAR yanlıları hüküme-

tin bu tutumundan cesaret alarak,fırsat buldukları her yerde saldırarakhalkı sindirmeye ve bu temelde hal-kın üzerinde hegemonya kurmayaçalışmaktadır” diyor ve saldırılarınsüreceğini de ekleyerek; halkı 'özsavunma ve direnme'ye çağıraraksaldırıları ve tuzağı boşa çıkarmaçağrısı yapıyor.

Hangi savunma, nasıl bir savunmaolduğu bile belirsiz bir açıklama Ka-rasu'nun yaptığı... “Çözüm süreci” de-nilen garabeti daha hala savunarak vebundan medet umarak nasıl bir öz sa-vunma gerçekleştirilecek belirsiz...

Halkı ayaklanmalara çağırıp sonrada yüzüstü bırakarak katillerin ma-sasına oturmanız neredeyse tüm ta-rihinizin gerçeğidir... Bu yanıyla kiminasıl bir öz savunmaya çağırıyorsunuzaçık ve net olarak açıklayın... AKPpolitikalarına paralel olarak yaşa-nanları “paralelcilerin işi” gibi gös-termeye çalışarak AKP'ye şirin gö-rünmeyi elden bırakmayan insanla-rınıza nasıl bir tavır almayı düşünü-yorsunuz bunu da açıklayın.

Roboski'de geçtiğimiz günlerdeSelahattin Demirtaş'ın Erdoğan'averip veriştiren demeci vardı... Ancakdaha önce Erdoğan'ın bölgeyi ziya-retinde aileleri adeta zorla Erdoğan'ınyanına getirten de aynı Demirtaşdeğil miydi? Hem bunu yapıp sonrada verip veriştirmenin hiçbir inandı-rıcılığı yoktur, olamaz...

Yoksa siz Kürt halkını hafızasızmı sanıyorsunuz? Yanılıyorsunuz...

Bu konuda keskin çıkışlardan biride Özgür Gündem Gazetesi'ndenHüseyin Ali imzasıyla yazılan yazıdavar. Devletin 1990'lı yıllardaki sal-dırılarını hatırlatan Ali şöyle devamediyor:

“AKP hükümeti, halkların mü-cadelesi ve toplumun demokratik-leşme ve Kürt sorununun çözümünüdayatması karşısında sıkışmıştır. İçve dış politikada Türk devleti sıkış-mıştır. İşte bu saldırılarla devlet veAKP hükümeti kendisine demokratikçözüm dayatan Kürt Özgürlük Ha-reketi’ni zayıflatmayı ve halkı sin-dirmeyi amaçlamıştır. Yani Kürt so-rununda çözüm politikası olmayan-

ların dün Hizbullah’ı, bugün deHÜDA PAR’ı kullanma gerçeği vardır.Bunu böyle görmemek kafayı kumagömmek ve kendini kandırmaktır.”

Kim kafasını ne kadar kuma göm-müş tartışılır... Devletin ve AKP'ninHizbullah'ı, HÜDA PAR'ı kullanmasıelbette gerçektir. Ancak bu tıkanıklığınürünü müdür, yoksa tam teslimiyetidayatmanın yansıması mıdır, işte butartışılır. “Çözüm süreci” denilen sürecinbaşından bu yana süreci yönlendirenAKP'dir... Kürt milliyetçi hareket süreçönderimizin çizdiği yol haritası teme-linde ilerliyor deseler de bunun gerçekolmadığı tüm gerçekliğiyle ortadadır...

Kimse kendini kandırmasın...ABD ile dirsek teması içinde olu-nunca süreci de istediğimiz gibi yön-lendiririz diye avunmanın altı boştur.ABD'nin Kürt milliyetçi hareketebiçtiği rol Ortadoğu politikaları ek-senindedir. Ama bu Türkiye içindekibir rol değildir. Türkiye'deki hareketiise tümüyle tasfiye amaçlanmaktadır.Silahların tam olarak bırakılmasındansöz edilmektedir. Bunu Kürt milliyetçihareketi de zaten kabul etmiş du-rumdadır. Sorun sadece bundansonra ülke içinde, Kürdistan'dakimin güç olacağı sorunudur. Busorunda da AKP açıkça kendini da-yatmakta ve Kürt milliyetçi hareketibölgedeki en azından tek güç ol-maktan çıkarıp kendi örgütlenmesiniorada genişletmenin çalışmasını yap-maktadır.

“HÜDA PAR’ın kullanılması veÖzgürlük Hareketi’nin önüne çıka-rılması Milli Güvenlik Kurulu’ndakararlaştırılmıştır. Ya da Milli Gü-venlik Kurulu içindeki çekirdek ya-pıyla bu saldırılar planlanmıştır. Do-layısıyla bu saldırı planının baş so-rumlusu Cumhurbaşkanı Tayyip Er-doğan’dır.” diye devam ediyor ya-zısına Hüseyin Ali...

Evet, aynen söylediğiniz gibidir...Erdoğan ise sizin vekillerinizin mec-liste ayakta alkışladığı kişidir. ‘Kişiyideğil makamı alkışladık’ diye desavunma yapmıştı o dönem Demirtaş.Makam, yani devlet MGK’da sim-gelenen bir devlettir. Yani aslındaalkışlanan Erdoğan ile birlikte

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK334

Page 35: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

MGK’dır... Gizli anayasasıyla bu ül-keyi yöneten gerçek gücün MGKolduğunu bugün ilkokul çocuklarıbile bilmektedir. Yani daha öncekisöylediklerinizin ve yaklaşımlarınızınözeleştirisini vermeden sadece sonolay üzerinden değerlendirmelerdebulunmak gerçeklerden kaçıştır.

Ve devam ediyor Hüseyin Ali;

“Herkes şunu bilmelidir ki, çözümpolitikası olmayan devlet ve hükümether zaman bu yollara başvuracaktır.On yıllardır, hatta yüz yıldır bir özelsavaş politikasıyla karşı karşıya olanKürtlerin bu gerçeği gözden kaçır-maması gerekir. Bu yollara başvu-rulması, hükümetin bir çözüm poli-tikası olmadığını gösterir; ya dakendi düşündüğü “Çözümü” dayat-mak için bu saldırılar yapılıyor. Kürthalkı ve Özgürlük Hareketi zayıflatılır,sindirilirse istedikleri politikayı kabulettirebilirler. Siyasi soykırım operas-yonlarındaki amaç da bu saldırılar-daki amaç da aynıdır. Siyasi soykırımoperasyonlarının yetmediği durumdabu saldırılar gündeme konulmuştur.”

Bir yanıyla gerçekleri ortaya koy-makla birlikte halkı demokratik te-melde ne olduğu belirsiz bir öz sa-vunmaya çağırmakla aslında bir şeyde söylememektedir. Çünkü her şe-yiyle AKP’nin kendi çözümüne bağ-lanan Kürt milliyetçi hareketin farklıolarak ortaya koyduğu koyabileceğihiçbir şey kalmamıştır. Cemil Ba-yık’ın en son röportajındaki söylem-leri aslında geleceklerini emperya-listlere bağladıklarını ortaya koyanbir açıklamadır.

“Aslında bizi yanlış tanıdılar.Belki bizim de hatalarımız oldu.Ancak hata yapan sadece biz değil-dik. Avrupa ve ABD, bizi Türk devletive istihbaratının gözüyle, onlarınaktardığı gibi tanıdı. Kobane'dekitutumumuz gözlerin açılmasını sağ-ladı. Türkiye ve başkalarının bizimhakkımızda anlattıklarının gerçeğiyansıtmadığı görülecek” diyor Bayık.

İşte bu gerçeklerdir aslında Kürtmilliyetçi hareketinin gerçeği. Ken-dine ait bir politikası kalmamıştır.Bağlı olduğu politikalar emperya-listlerin politikalarıdır. Durum böyle

olunca da emperyalistlerin bölgedekien önemli güçlerinden biri olan Tür-kiye oligarşisi karşısında da net vegüçlü bir politik hat izleyememek-tedirler. Sadece, doğru bazı tespitleryapsalar da altı boş direniş çağrılarınınötesine de geçemiyorlar. AKP’li Yal-çın Akdoğan’ın azarlamaları ve aşa-ğılamaları da bu temelde olmaktadır.

Çatışmalar daSeçim YatırımınaDönüştürülmektedir!

Bu yanıyla son yaşanan çatışmalarve karşılıklı yürüyen söz düellosununseçime dönük bir yatırım olmaktanöte bir anlamı da yoktur. AKP, HÜDAPAR eliyle bölgede kendi zemininigüçlendirme manevralarına başvu-rurken; HDP de yüksek perdedendemeçleriyle ve KCK’nin tehditleriçeren açıklamalarıyla aslında aynışeyi yapıyor; seçime hazırlanıyor.Seçimin en güçlü partisi olmak, dahafazla oy almak için oy avcılığınaçıktıklarını söylemek hiç de yanlışolmayacaktır. Demirtaş’ın Roboskiaçıklamaları da, Karasu’nun çağrılarıda seçimde daha fazla oy alma he-saplarının ötesine geçmiyor, geçe-miyor.

Seçimlere yatırım amaçlı olmayanpolitikalar yürütebilme iradesini yıl-lardır kaybetmiş olan Kürt milliyetçihareketin bugün devletin, AKP’ninçizdiği icazet sınırlarının ötesinde birpolitika izlemesinin de koşulları kal-mamıştır. Sürekli yalpalayan kendiiçinde tutarsızlaşan konuşmalarınınnedeni de budur. Kürt halkının direnişi,“çözüm süreci” denilen garabete karşıtavırları altında ezilen, çıkış yolu bu-lamayan HDP çareyi söylemlerindekisertlikte bulmuştur. Başka da bir po-litikası, çıkışı yoktur. Çünkü “çözümsüreci” dedikleri sürecin çözdüğü birşey yoktur. Ya da süreç HDP’yi,PKK’yi çözüyor diyebiliriz.

Sonuç Olarak; 1- Cizre’de yaşanan HÜDA PAR,

YDG-H çatışması olarak yansıtılansüreci başından sona ören ve yönveren AKP’dir... Çatışmaya hem ze-min hazırlamış ve hem de HÜDA

PAR’ı açıktan kollamıştır.

2- AKP için “Çözüm” Kürt mil-liyetçi hareketin tasfiyesidir. HÜDA-PAR da AKP’nin Kürt milliyetçi ha-reketi tasfiye projesinin bir parçasıdır.

3- Kürt halkı için “çözüm süreci”çözümsüzlüktür. Ve çözümsüzlükkendini dayatıyor. Kürt halkı yateslim olacak, ya direnecek! “Çözümsüreci” adı altında sürdürülen dema-goji halkı oyalamaya yetmiyor...

4- AKP’nin saldırganlığına, kontr-gerilla operasyonlarına rağmenPKK’nin elle tutulur somut hiçbirpolitikası yoktur. Tersine tam birkafa karışıklığı içindedirler. HatipDicle AKP’yi aklayan temelde yak-laşırken Mustafa Karasu ve ÖzgürGündem yazarları tersi bir yaklaşımlaAKP’yi mahkum etmeye çalışan ya-zılar yazıyorlar.

5- KCK tarafı yazılarında keskinbir üslup kullanıyor. Aynı sert vekeskin üslubu Selahattin Demirtaşgibi politikacılarında da görüyoruz.Ancak bu keskinlik somut politikalarayansımıyor. Tersine boş laf olmanınötesine geçmiyor.

6- En sert çıkışların yapıldığı TayyipErdoğan’ı mecliste ayakta alkışlayan,halkı ayaklanmalara çağırıp sonra dayüz üstü bırakan, Kobani eylemleridöneminde sokak çağrısı yapıp sonrada halkın katledilmesi karşısında pro-vokasyon edebiyatına sarılan Kürtmilliyetçi hareketin bugünkü direnişçağrılarının hiçbir inandırıcılığı yoktur.

7- AKP ve MGK’nın kontrgerillayöntemleriyle giriştiği saldırılara vesilahlı mücadeleyi ve Kürt halkınındirenişini yok etmeyi amaçlayan po-litikalara karşı durmak ve bu temeldehalkın da direniş yapması isteniyorsa,öncelikle bugün AKP’nin ve emper-yalistlerin dümen suyunda ilerleyen“çözüm süreci” denilen çözümsüz-lüğe son verilmelidir. Halkın direni-şine ve gücüne güvenin, yüzünüzühalka dönün.

8- Kürt halkımız; uzlaşmacı po-litikalar kurtuluş getirmez, siz deyüzünüzü devrime dönün. Çözümtüm halkların ortak mücadelesinde-dir!

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

335SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 36: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

İncirlik Üssü Anadolu’nun bağrına birhançer gibi saplanalı 60 yıl oldu. 1951 yı-lında inşaatına başlanan İncirlik Üssü,Aralık 1954´te Türk Silahlı Kuvvetleri(TSK) ve Amerikan Hava Kuvvetleri´ninhizmetinde kullanıma açıldı. İncirlik Üssüolarak bilinen üssün resmi adı, 10. TankerÜssüdür.

Em per ya liz min Sal dı rı Mer kez le -rin den Bi ri: 39. Ha va ve Se fer ber likKa nat Ko mu tan lı ğı

İn cir lik, Ana do lu’nun bağ rın da bir sal -dı rı üs sü dür. İn cir lik, bu top rak lar üze rin -de ka ra bir le ke dir, sö kü lüp atıl mak zo run -da olan bir ur’dur. Bu üs, ku rul du ğu gün -den be ri ABD’nin em rin de bir sa vaş mer -ke zi ol muş tur.

Üs sün in şa atı na, da ha Tür ki ye NA -TO'ya üye ol ma dan, 1951'de Ame ri ka lımü hen dis ler le baş lan dı. İn cir lik Üs sü 23Ha zi ran 1954’te Tür ki ye ve ABD ara sın -da im za la nan As ke ri Ko lay lık lar Ant laş -ma sı’nın ar dın dan, Ara lık 1954’te TürkSi lah lı Kuv vet le ri (TSK) ve Ame ri kanHa va Kuv vet le ri’nin or tak kul la nı mı naaçıl dı. ABD as ker le ri bu an laş ma sa ye sin -de çok ge niş im ti yaz la ra ve eko no mikmu afi yet le re sa hip ol du lar. Kon trol edil -me den ül ke ye gi riş ve çı kış ya pa bil me le -ri ne ya sal ola nak sağ lan dı.

İn cir lik Üs sü, ABD’nin Or ta do ğu, Ak -de niz ve Ka ra de niz üze rin de ra hat ça ha ki -mi yet ku ra bi le ce ği ve de ne tim sağ la ya bi -le ce ği mer ke zi bir ko num da dır. ABD içinstra te jik bir öne me sa hip tir.

İncirlik Üssü’nde 2 bin 300 dolayındaABD askeri ile eş, çocuk, anne ve babalarıbulunuyor. İncirlik Üssü’nü NATO lojistikamaçlı olarak kullanıyor.

İncirlik Hava Üssü, NATO’nun önemlibölgesel bir depo üssü. İncirlik dünyanınucuş ve atış eğitimi açısından en uygunüslerinden biri. Bu nedenle bölge açısındançok önemli bir üstür. Yılın 365 günü gecegündüz uçuş ve atış eğitimine uygun olduğu

da söylenmişti.

Orta ve ağır bombardımanlara karşı acildurum ve toparlanma sitesi olarak planlananÜs ayrıca Ortadoğu´daki direnişlere karşısavaşlarda kullanılan önemli yerlerden birtanesidir.

İncirlik Üssü Nasıl Kullanıldı? İncirlik Üssü, kurulduğundan bu yana

elbette sadece Ortadoğu halkına yöneliksavaşta kullanılmadı. Aynı zamanda U-2casus uçaklarının keşif ve gözetleme ope-rasyonlarında kullanıldı. 1960 Mayıs´ınakadar U-2 casus uçaklarının ana operasyonmerkezi haline geldiği kayıtlarda yer alıyor.

1958'de Lübnan'daki ilerici güçlerin di-renişini bastırmak için Lübnan'a sevk edilenAmerikan askerlerinin sevkiyatı İncirlikÜssü'nden gerçekleştirildi. ABD, Türkiye'yeformaliteden de olsa haber vermeye, izinalmaya gerek duymadı.

70´li ve 80´li yıllar boyunca İncirlik´inbölgede gerçekleştirilen saldırılara desteksağladı. 15 Eylül 1997´de Irak´ın kuzeyinedüzenlenen Operasyon Kuzey İzleme’de(Kuzeyden Keşif Gücü) (Operation NorthernWatch) ve 39. Hava ve Seferberlik KanatKomutanlığı’nda ABD Hava Kuvvetleri´neait mülkleri desteklemek ve komuta etmekiçin kullanılır hale getirildi.

1991 Körfez Savaşı sırasında, üstenkalkan Amerikan uçakları Irak üzerinde14.000 saat uçtular, 3.000 adet bombaattılar, 100 füze fırlattılar ve 4 Irak uçağınıdüşürüp, toplam 100 saldırı "paketi" dü-zenlediler.

Afganistan'a 8 saat uzaklıkta olan üssün,"Özgürlüğü Sürdürme Operasyonu"nalojistik destek verdiler.

Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül,yaptığı bir açıklamada, Türk Hava Sahasıve İncirlik Üssü'nün 2001-2008 yılları ara-sında; Amerika tarafından, Afganistan ro-tasında 13 bin 500, Irak bağlantılı olarakda 84 binden fazla uçuş için kullanıldığını,

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK336

İn cir lik Üs sü,

Tür ki ye’ninAme ri ka’ya

ba ğım lı lı ğı nınsem bo lü dür.

Ve elbette İncirlikÜssü’ne ve

Amerika’ya karşımücadelede,

vatanseverliğin,anti-emperyalist

olmanın ölçüsüdür.

AmerikaDefol!

Bu VatanBizim!

ANADOLU TOPRAKLARINDA60 YILLIK HANÇER: İNCİRLİK ÜSSÜ

Page 37: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

ayrıca da ABD'ye 6 binmünferit uçuş izni ve-rildiğini açıkladı.

2006'da, üzerindepatlayıcı madde yazılıtırların üsten çıkıp İs-kenderun Limanı'na,oradan Güney Kıbrıs'ta-ki Agratour Üssü'ne,oradan da Lübnan veFilistin'e karşı kullanılmak üzere İs-rail'e gitti.

Ulusal Kaynaklar Savunma Kon-seyi'nin Şubat 2005 tarihli HansM.Kristensen tarafından düzenlenmiş"Avrupa'daki Amerikan NükleerSilahları" konulu raporuna göre,üste, yerleştirilmeleri 1998 yılındatamamlanmış 90 adet B-61 tipi nük-leer başlığın bulunduğu biliniyor.

Temmuz 2006 yılı boyunca İsra-il-Lübnan çatışmaları sırasında İn-cirlik’in, Lübnan’da yaşayan ve savaşnedeniyle kaçan bin 700’den fazlaAmerikalıya yiyecek, konaklama,inançlarını yerine getirmeleri içinimkanlar ve çocuklar için oyun alan-ları oluşturuldu.

İşbirlikçi AKPOrtadoğu’dakiKatliamların Ortağıdır

AKP iktidarı ülkenin her tarafınıABD üsleri ile donattığı gibi İncirliküssü üzerindeki ABD yetkilerini ar-tırdı. 2003 Haziran ayında AKP Hü-kümeti tarafından imzalanan karar-nameyle İncirlik 2004 başında "AntiTerör Üssü" adıyla, Ortadoğu ve Asyaarasında ABD asker ve teçhizatlarınıgeçirmek, belirli süre konuşlandırmakamacıyla transit üs haline getirildi.Üssün komutanı ABD'li bir subaydırve üsle ilgili olarak TSK'ya bilgi ver-mekle yükümlü değildir. "İncirlikÜssü'nün varlık nedeni olan hare-kâtlar için kullanımında görev ve

yetki ABD'nindir."

Son aylarda Suriye politikasıüzerine AKP ve ABD'nin anla-şamadığı, İncirlik üssünün kul-lanımının pazarlık konusu halinegeldiği, AKP'nin isterse İncirlikÜssünü kapatacağı yönündekibeyanların tümü yalandır. AKPher konuda olduğu gibi İncirlikÜssünün kullanımı konusunda

da kendi başına karar veremez. ABD'ninistediğini yerine getirmek zorundadır.

Ülkemizdeki üsler, hem kendi ül-kemiz halkları, hem de Ortadoğu, Kaf-kas ve Balkan halklarına yönelik savaşınörgütlendiği merkezlerdir. Bu merkezlerhalklar için yalnızca düşmanlık üret-mektedir. Halkların mücadelesi yük-seldikçe, dünya halklarının baş düşmanıABD de kendi üslerini terk etmek zo-runda kalacaktır. Anti-emperyalist mü-cadelede kazanılan her başarı bu üslerevurulan darbedir. Enternasyonalizmiher büyütüşümüz, emperyalizmin sal-dırıları önünde barikattır. Bize düşenenternasyonalist dayanışmayı örmek,anti- emperyalist mücadeleyi büyüt-mektir..

Halkla BütünleşenÖrgütlü Gücü

Yenemeyeceksiniz!AKP’nin katil polisi, İstanbul Gazi Ma-

hallesi’ndeki Halk Meclisine saldırdı. 4Ocak’ta gece saatlerinde Halk Meclisi'ninetrafında bulunan halka ve Meclis’e saldıranpolis, gaz bombası ile Meclis'in camlarınıkırdı. Polislerden 2 tanesi akrepten inerekHalk Meclisi’nin arka camına yakın mesa-feden bilinçli bir şekilde gaz attı. Arka camve içerdeki odanın kapısı kırıldı. Gazi HalkMeclisi yaptığı açıklamada saldırıların HalkMeclisleri’nden duyulan korkunun ifadesiolduğunu söyledi.

Ahmet Davutoğlu'nuProtesto EdenHalk CephelilerSerbest Bırakıldı

Başbakan Davutoğlu’nun Mersin’de konuşmayaptığı salonda, pankart açarak başbakanı protestoeden iki Halk Cepheli 3 Ocak’ta gözaltına alınmıştı.Gözaltına alınanlardan Derya Bozkurt serbest bı-rakılırken Mehmet Rende, serbest bırakıldıktansonra aranması olduğu bahanesiyle tekrar gözaltınaalındı. Bir süre sonra yeniden serbest bırakıldı.

Gözaltı sırasına işkenceye maruz kalan Mehmet Rende’nin vücudununbazı bölgelerinde morluklar, ezilmeler oluştu. Sağ el baş parmağındaise, gözaltına alındığı esnada bükülmesinden kaynaklı, çıkık oluştu. Bunedenle alçıya alınan elinde şişlik ve ağrılar oluştu.

Elazığ’da Gözaltına AlınanLiseli Dev-Genç'liler Serbest Bırakıldı

Elazığ’da tutsak olan 2 Dev-Genç'liyi sahiplenmek için 31 Aralık’taeylem yapan Liseli Dev-Genç’liler eylemden sonra katil polisler tarafındangözaltına almıştı. Liseli Dev-Genç’lilerin bir kısmı aynı gün, bir kısmıise 1 Ocak’ta savcılıktaki ifadelerinden sonra serbest bırakıldı. LiseliDev-Genç yaptığı açıklamada, tutsak Dev-Genç’lileri sahiplenmeyedevam edeceğini söyledi.

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

37SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 38: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

2015 yılı asgari ücret miktarı belli oldu. Hükümet veişveren temsilcisinin oylarıyla alınan kararda aylık 58 lirazam yapıldı. Böylece ilk altı ayda asgari ücret 891 liradan949 liraya çıktı. İkinci altı ayda 51 lira daha zam alarak1.000 TL olacak. Asgari ücretliye günlük yapılan zam 1.9lirayı bile geçmiyor. Günlük hayattan örnek verecek olursak2 simit parası dahi etmiyor.

Yapılan zam %6 düzeyinde. 2015 yılının ilk altı ayında%9 seviyelerinde olması beklenen enflasyonun altında.Kaldı ki gerçek enflasyon oranları her zaman resmi enflas-yonun çok çok üzerinde olagelmiştir. Asgari ücretli bir işçiyeni zammı 58 lira ile ayda sadece 2 kilo kuşbaşı, 3 kiloçay, 41 paket makarnadan birini alabilecek.

Çalışma Bakanı Faruk Çelik milyonlarca işçiyle alayeder gibi yapılan zammı yüksek artış olarak değerlendiriyor.Açıklamasında “Yüzde 6+6 şeklindeki yüksek artış gerekişçi, gerek işveren kesimi için iyi bir rakam“ diyor.Elbette onlar için yüksek bir oran. Çünkü hükümet yüzde3+3 önerisinde bulundu. Ellerinden gelse sıfır zam da is-terlerdi. İstedikleri zam oranı ve dudaklarından dökülenkelimeler bile burjuva devletin sınıflar üstü olmayıp; pat-ronların haklarını, çıkarlarını savunmak ve korumak içinvar olduğunun kanıtıdır.

Bu konuda öylesine pervasızlar ki kendi kurumları olanTÜİK’in (Türkiye İstatistik Kurumu) önerisini bile dikkatealmadılar. TÜİK asgari ücretin 1424 lira 70 kuruş olmasınıönermişti. TÜİK verilerine göre dört kişilik bir aileninaçlık sınırı 1427 TL, yoksulluk sınırı 3500 TL civarında...TÜ-İK’de bizim -yoksulluğu bile reva görmeyip-açlık sınırındabir hayat sürdürmemizi istiyor. Hükümet ve patronlar iseyarı aç yarı tok yaşayın diyor.

“Asgari ücret, işçilere bir çalışma günü karşılığıolarak ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık,ulaşım, kültür vb. gereksinimlerini günün fiyatları üze-rinden en az düzeyde karşılamaya yetecek ücret” olaraktanımlanıyor. Türkiye genelinde ortalama ev kiraları 600-650 TL dolaylarında. İstanbul’da ise gecekondu mahallelerindebile bu rakamın çok üzerinde. Ev kirası, elektrik, su, doğalgazfaturaları, ulaşım giderleri, okul masrafı, giyim, mutfak ....Verdiğiniz 949 TL bunlardan hangi birini karşılayacak?Sinema ve tiyatroya gitmeyi, tatile çıkmayı, gazete ve kitapalmayı işçiler rüyalarında göremiyorlar. Utanmaz, arlanmazBakan Çelik bir de yüksek artıştan bahsediyor. Bizim birayda ölümü göze alarak çalışıp kazandığımız para sizin birakşam yemeğinde harcadığınız paradan daha az.

TİSK Temsilcisi Metin Demir, işveren tarafının da be-lirlenen ücretten memnun olmadığını söyledi. Teklifleriniyüzde 4.5 + 4.5’e yükselttiklerine dikkati çeken Demir,“Tekrar görüşmeler neticesinde iki tarafın anlaşması ge-rekiyordu. İşçi tarafının anlaşmaya hiçbir şekilde yanaş-maması bizi anlaşmaya zorladı. Bizim hiç hayal bile et-mediğimiz yüzde 6+6 oranlarına geldi” dedi.

Yüzde altıyı hiç hayal bile etmiyorlarmış. Alçaklar! doğrudüzgün karnımızı bile doyurmayan o para için her gün beşer,onar, yüzer ölüyoruz biz. Siz ise servetinize servet katıyorsunuz.Forbes Dergisi’nin açıkladığı, Türkiye’nin dolar milyarderisayısı 25. en zengin Murat Ülker (Yıldız Holding) 2013yılında 3 milyar 100 milyon dolar olan servetini borsadakidüşüş ve dolar kurundaki artışa rağmen 600 milyon dolararttırarak 3 milyar 700 milyon dolara yükseltmiş. İkincisırada yer alan ENKA İnşaat patronu Şarık Tara 2013 yılında2 milyor 800 milyon dolardan 2014 yılında 3 milyar 300milyon dolara yükseltmiş. 500 milyon dolar daha zenginleşmiş.Üçüncü sırada 3 milyar dolarlık servetiyle Fiba Holdingsahibi Hüsnü Özyeğin yer alıyor.

Marx: “Burjuvazi için sermaye birikimi prolaterya içinsefalet birikimidir” sözleriyle özetler bu durumu. Patronlarınartan her kuruş serveti bizim açlığımız, yoksulluğumuz,canımız, kanımız pahasınadır.

Sendikalar işçilerin ekonomik haklarını dahi savunmaktanaciz. Bütün yaptıkları karara şerh koymaktan ibaret. Savu-namazlar da! Çünkü devletle çatışmadan, dişe diş militanbir mücadele verilmeden ekonomik haklar da kazanılamaz.Sendikaların bugün içinde bulundukları durum böyle birmücadele vermekten çok uzak.

Öyleyse ne yapmalıyız? Dayı yıllar öncesinden ne yap-mamız gerektiğini söylüyor. Diyor ki: “Kendi ekonomikçıkarları için bile militan bir mücadele vermeyen, sokak-lardan, meydanlardan, işgallerden, devlet güçleriyle karşıkarşıya gelmekten kaçan bir işçi sınıfı, işçi sınıfı adınalayık olamaz. İşçi sınıfı, adına layık olmalıdır. Adına layıkolabilmek için, ilk görev, kendi haklarına sahip çıkmasıve kendilerinin yöneteceği, söz ve karar sahibi olacağı ör-gütleri kurmaktan geçer.”

O örgütler işçi meclisleridir. İşçiler! Bütün fabrikalarda,bütün atölyelerde, bütün işyerlerinde işçi meclislerinikuralım. Kendi örgütlerimizle kendi kavgamızı verelim.Bizim olanı geri alalım!

PATRONLARIN ZENGİNLİĞİBİZİM OTURMADAN KALKTIĞIMIZ

SOFRALARIN KARŞILIĞIDIR!

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK38

Page 39: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Devrimci işçiler, iş yerleri veemekçilerin yaşadığı yoksul mahal-lelerde çalışmalarını sürdürüyor. Yeniişçiler ve ailelerle tanışıp, DİH çatısıaltında örgütlenmeye, güç olmayaçağırıyor. İşçi Hareketi Gazetesi'nintanıtımı ve satışı da yapılmaya devamediyor.

Gebze:Devrimci İşçi Hareketi (DİH), 31

Aralık günü Gebze Emek Mahalle-si’nde 2 saat süren çalışmada 40 adetİşçi Hareketi Gazetesi'ni emekçi halkaulaştırıldı. Yapılan dağıtımda işçilerletanışıldı. Gazete dağıtımı yapanDİH’lileri evlerine davet eden işçileroldu. Gebze Emek Mahallesi’nde er-tesi gün de dağıtımlar devam etti.

İki günde toplam 80 adetİşçi Hareketi Gazetesi halkaulaştırıldı.

Devrimci İşçi HareketiGebze Emek Mahallesi’nde2 Ocak günü dergi satışınadevam etti. Dergi satışındaemekçi halka hak alma mü-cadelesi, Kazova direnişi an-latıldı. 5 kişinin katıldığıdergi satışında 1 saatte 30dergi satıldı.

Kuruçeşme: Kıraç Merkez’de devrimci işçiler

tarafından 24 Aralık günü bir saatsüren çalışmada halka Yürüyüş Der-gisi anlatılarak işçilerle sohbet edildi.Ve inşaat işçilerine ziyaret sözü ve-rildi.

Aynı gün, Kuruçeşme halk paza-rında masa açıldı. Bir saat açık kalanmasa da İşçi Hareketi Gazetesi, Yü-rüyüş Dergisi, Devrimci İşçi HareketiEğitim Dizisi-1, Kurtuluş, Diren Ka-zova-DİH rozeti bulunan masada200 adet Devrimci İşçi Hareketi Hu-kuk Komisyonu bildirisi ve DirenKazova/DİH bildirisi halka ulaştırıldı.Devrimci İşçi Hareketi Kuruçeşmeve Fabrikalar bölgesinde 25 Aralık’ta“Direnerek Kazandık Halk İçin Üre-

tiyoruz, Patronsuz Üretim İçin Fab-rikamızı Dayanışmayla Kuruyoruz”Diren Kazova/DİH Kooperatifi İş-çileri imzalı 130 adet afişi yaptı.

28 Aralık 2014’te Kıraç Kuruçeş-me’de İşçi Hareketi Gazetesi dağıtımıve tanıtımı yapıldı. İki DİH’linin ka-tıldığı çalışmada 15 adet İşçi HareketiGazetesi emekçilere ulaştırıldı. Dev-rimci İşçi Hareketi aynı gün KıraçKuruçeşme’de İMKB Endüstri Mes-lek Lisesi önünde anket yaptı. Anketyapılan öğrencilerle sohbet edilereksorunlar hakkında konuştular. Ve 4Ocak günü yapılacak olan çay soh-betine tüm liseliler davet edildi.

31 Aralık ve 1 Ocak'ta yapılanİşçi Hareketi Gazetesi dağıtımlarında13 gazete işçilere ulaştırıldı.

Gücümüzü Örgütlülüğümüzden Alıyoruz

Gülsuyu'nda 4 Ocak’ta katil polis tarafından kaçırılarakgözaltına alınan 4 Halk Cepheli’yi sahiplenmek veserbest bırakılmaları talebiyle CHP Maltepe İlçe Teşkilatıişgal edildi. Halk Cepheliler 5 Ocak’ta Maltepe İlçeEmniyet Müdürlüğü'nün karşısında bulunan CHP İlçeBinası’nı işgal ettiler. "Uyuşturucu Çetelerini KoruyanKatil Polis 4 Devrimciyi Gözaltına Aldı. Çağrı Avcı,Hasan Karapınar, Hakkı Avyüzen, Tugay Coşkun SerbestBırakılsın / Halk Cephesi" pankartını açan Halk Cepheliler,işgal sırasında "Çeteler Halka Hesap Verecek! ÇetelerVuruyor Polis Koruyor! Yaşasın Halkın Adaleti" sloganlarıatarak halka sesli anlatımlarda bulundular. Bu esnadaCHP İlçe Yönetimi'nden bazı kişiler Halk Cepheliler'inpankart asmalarına engel olmaya çalışınca arbede yaşandı.Bu sırada bir Halk Cepheli düşerek baygınlık geçirdi.

Bunun üzeri-ne kendileri-ni koruyaraksavunmayageçen HalkCephel i lerneden oradabulundukla-rını tekrarederek tepki gösterdiler. Eylem sonrasında CHP İlçeBaşkanı ile konuşmada Halk Cepheliler'i yanlış anladık-larını söylediler. Halk Cepheliler işgal sırasında kendilerininkim olduğunu anlattıklarını, yanlış anlama değil bilinçlibir saldırı olduğunu söylediler. Ardından görüşme sonaerdi. 15 dakika süren işgal eylemi iradi olarak bitirildi.

Maltepe’de CHP İlçe Binası

İşgal Edildi!

Gebze Kuruçeşme

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

39SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 40: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Send

ikal

ar E

mek

çile

rin

Ekon

omik

De

mok

ratik

Müc

adel

e Ar

açla

rıdı

r.Em

ekçi

leri

n Ça

lışm

a Ve

Yaş

am

Koşu

lları

nı Iy

ileşt

irm

eye

Çalışır

lar!

Devr

imci

İşçi

Har

eket

i

Sarı

Sen

dika

lar,

Patr

on

Send

ikacılı

ğı Y

apar

! İş

çi H

akla

rını

Sav

unur

Gör

ünür

ler

Ve D

emok

ratik

Işle

yişl

eri Y

oktu

r!

Devr

imci

İşçi

Har

eket

i

Send

ikay

a Ni

teliğ

ini

Vere

n İs

mi D

eğil

Yöne

tim A

nlayışıdır

!

Dev

rim

ci İş

çi H

arek

eti

Sarı

Sen

dika

lar,

Devl

et

Güdü

mün

deki

Sen

dika

lardır

!

Göre

vler

i Müc

adel

eyi

Enge

llem

ektir

!

Devr

imci

İşçi

Har

eket

i

DİH’li işçiler; bu sayfanın fotokopisini çekip ulaşabildiğiniz her işçiye ulaştırın...

Page 41: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

AKP öğrenciler için yap boz tah-tasına çevirdiği sınav sistemini, bukez de Fethullahçılar’ın “usulsüzyöntemlerle” sınavları kazandıklarıgerekçesiyle gözden geçiriyormuş!Bu yöntemle AKP ile Fethullahçılararasında yaşanan çıkar kavgasında,devlet kurumlarına yerleştirilen Fet-hullahçı kadroların tasfiyesi amaç-lanıyor. Öte yandan da yıllardır işsizbırakılan milyonlarca kişinin umutlarıtazelenip, öfkeleri düzeniçi kanallardaeritilmeye ve AKP’ye değil, Fethul-lahçılar’a yönlendirilmesi başarılmışolacak.

Geçen hafta basına yansıyan ha-berlere göre, “devlet kurumlarındaörgütlenen F tipi yapılanmanın de-şifre edilmesi için” ÖSYM'ye deoperasyon hazırlığı yapılıyor. Bunagöre 32 kişilik uzman ekip,ÖSYM'nin 2003'ten beri yaptığı tümsınavları incelemeye aldı. Bu amaçlaİstanbul ve İzmir gibi illerden özelolarak seçilen 32 polisin yaklaşık 4aydır çalıştığı ifade ediliyor. Soruş-turma sonunda usulsüz yöntemlerlesınavları kazanarak devlet kurumla-rına yerleşenler mesleklerinden ihraçedilecek. Böylece de 2003 yılındanbu yana ÖSYM’nin sınavları nede-niyle mağdur edilmiş kişilerin dedava açmalarının önü açılmış ola-cakmış!

Ya benden yana olacaksınız yada yok olacaksınız diyor AKP. Her-kese koşulsuz köleliği dayatıyor. Neyapacak memurlar, emekçiler? Ce-maatçiler’in çıkarlar vaat ederek kul-landığı binlerce insan ne olacak?Bunların aileleri, çoluk çocukları neolacak? Kimin umurunda? Kapitalistsömürücülerin mantığı her yerde hepaynı.. Sömür, sömür, kullan ve at!

Hırsızlıkları da yolsuzluklarıda katliamları da birlikte örgütle-diniz. Birlikte yediniz, birlikte hal-kın alınterini, umudunu, inancını

özlemini sömürdünüz.

Şimdi de kalkmış Fethullahçılar’ınbazı öğrencilere soruları öncedenverdiğinin belgelendiğini söylüyor-sunuz. Yeni mi öğrendiniz? Bu ger-çeklerin tamamı bilinen ve yasal ola-rak da soruşturulması için adli yargıyoluna başvurulmuş sahtekarlıklar…Ama bugüne kadar tek bir işlem ya-pılmadı bu soruşturmalarda. Ancakçelişkiler uzlaşmaz noktaya gelincetasfiye aracı olarak kullanıyorsunuz.Peki, aradan geçen yıllar içinde ya-şanan mağduriyetleri nasıl gidere-ceksiniz? İntihardan başka yol bula-mamış yüzlerce insanı nasıl geri ge-tireceksiniz? Umutsuzluğa mahkumettiğiniz, çaresiz bıraktığınız, hastaettiğiniz insanlara sağlıklarını nasılgeri vereceksiniz?

Bu soruşturma-ları vaktinde yap-madınız. Bununiçin derin araştır-malar yapmanızagerek yok. Araş-tırma yapılıyor-muş! Ne araştır-ması, suç ortakla-rınızı ihbar ediyor-sunuz! İkiyüzlü,takiyyeci ve sah-tekarsınız. Çıkar-larınız için satma-yacağınız değer

koruyacağınız hiçbir ilkeniz yok.

Sonuç olarak; 1- AKP’nin ÖSYM’ nin yaptığı

sınavları inceletmesi ve yapılan “usül-suzlük araştırması” göz boyamadır.Bu sahtekârlıkları Fethullahçılar’labirlikte yaptılar. Şimdi de tasfiyeamaçlı olarak kullanıyorlar.

2- Onlar için bizim umutlarımızın,acılarımızın, hayal ve beklentileri-mizin hiçbir kıymeti yoktur. Bu duy-gular ve umutlar onlar için alınıpsatılan bir mal, kar etme aracıdır.İnsanın değerli olduğu tek yer sos-yalizmdir.

3- Gün gelecek sınav sistemi veişsizlik cenderesinde boğduğunuzmilyonlar hesaplaşmalarınızı sessizceizlemeyecek, sizden hesap soracak.

AKP, FETHULLAHÇILAR’IN DEVLET KURUMLARINDAN TASFİYESİ İÇİN 11 YILDIR ÖSYM’CE YAPILAN

TÜM SINAVLARI İNCELETTİRİYOR!

Milyonlarca İnsanın Umutlarını Birlikte Çaldınız, Suçlusunuz!

Armutlu'da Halk Okulu çalışmaları devam ediyor.3 Ocak'ta bu haftaki Halk Okulu çalışması ArmutluCemevi’nde yapıldı.

Halk Okulu'nun bu haftaki konusu Halk Meclisleri'ydi.Meclis nasıl bir örgütlenme olacak, nasıl işleyecek,kimler katılabilir, söz ve karar hakkı nasıl olacak ve netür çalışmalar yapacak konuları tartışıldı. 11 kişininkatıldığı çalışma Armutlu Halk Meclisi’nin çalışmalarınındaha fazla sahiplenilmesinin gerektiğine değinilerekbitirildi.

Halk Okuluna Her Hafta En AzYeni Bir Kişi Daha Katalım!

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

441

Page 42: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Burjuvazi, sebep olduğu ve üze-rinde yükseldiği eşitsizlik ve adalet-sizliğe oranla, adliyelerini devasahale getiriyor. Adaletsizlik ne kadarbüyükse bu binaların mimarisi de ade-ta o kadar büyüyor. Fakat bu parlakgörünümler, devasa binalar, yaldızlıaçılışlar ve açıklamalar derinleşen, bü-yüyen adaletsizliği örtbas etmekteaciz kalıyor. Çünkü, halk parlak mas-kelerin, devasa binaların ardına giz-lense de adaletsizliği hayatın içindeyaşıyor, biliyor, görüyor.

İşte bu yüzden halk ne kadar yal-dızlı olsa da adaletsizliği değil; sade,somut ve net adalet istiyor.

Halk hakkını istedikçe burjuvazihalkın üstüne panzerler, uçaklar, cop-lar kaldırıyor. Halk, sömürü ve zul-me boyun eğdikçe burjuvazi kendi-sini "uygarlık ve adalet" şampiyo-nu ilan eder. Ama ne zamanki halk,hak ve özgürlüklerini ister, istemek-le de kalmaz "hak verilmez alınır" di-yerek harekete geçer. İşte o zamanburjuvazinin gerçek yüzü olancaaçıklığıyla çıkar ortaya.

Marx, burjuva düzeninin bu ger-çekliği için şöyle der: "Burjuva dü-zeninin uygarlık ve adaleti bu dü-zenin köleleri ne zaman efendileri-ne karşı başkaldırırsa, kendi kor-kunç yüzlerini açıkça gösterirler. Ozaman bu uygarlık ve adalet, mas-kesiz yabanıllık ve yasasız öc almaereklerini açığa vurur."

Burjuvazi hakkını isteyen halktannefret eder. Çünkü halkın haklarını is-temek demek, burjuvazinin haksızlı-ğını açık eder.

Burjuvazinin bu sınıfsal nefretininzirvesi ise devrimcilere yöneliktir.

Burjuvazi, "ayaktakımı" olarakgördüğü halktan iğrenir. "Ayakta-kımı"nın hak ve özgürlüklerini iste-mesinden de nefret eder. Bu başkal-dırıyı örgütleyip önderlik eden dev-rimcilere yönelik ise "kin" duyaraksaldırıya geçer.

Burjuvazinin devrimcilere yöne-lik kinin nedenini Lenin şöyle açık-lamıştır: "Burjuvazinin bize vahşi bir

nefret duyması, bizim halka burju-vazinin egemenliğini yıkmanın doğ-ru yolunu ve aracını gösterdiğimizgerçeğinin en anlaşılır açıklamala-rından biridir." (Lenin Seçme Eser-ler-6, İnter Yayınları, syf 265)

Burjuva düzeninin bekçilerininbize "Bir siz değişmediniz, halaaynı şeyleri savunuyorsunuz" de-melerinin temel nedeni de "bizim hal-ka burjuvazinin egemenliğini yık-manın doğru yolunu ve aracını gös-terdiğimiz gerçeği"dir.

Ve işte bu yüzden "kin" ile "nef-ret" ile saldırıyorlar.

Saldırsınlar; Mahir Çayan’ın dedi-ği gibi "Varsın bütün oklar üstümü-ze yağsın, bizler doğru gördüğümüzyolda sonuna kadar yürüyeceğiz"

Değişmeyeceğiz, rotamızı asladeğiştirmeyeceğiz ve halkımıza bur-juvazinin egemenliğini yıkmanındoğru yolunu ve aracını göstermeyedevam edeceğiz. Bu uğurda, burju-vazinin vahşi nefretinin karşısınaamansız sınıf kinimizle halk düş-manlarının halka yönelik tüm saldı-rılarının karşısına devrimci adaleti-mizle çıkmaya devam edeceğiz.

Burjuvazinin bize karşı "kin venefret" duyması doğru yolda oldu-ğumuzu gösterir. Burjuvazinin nefretikorkusunun, haksızlığının, alçaklı-ğının ürünüdür. Bizim, halk düş-manlarına yönelik büyüttüğümüzhıncımız ise sorulacak hesaplarımı-

zın dökülen kanlarımızın, haklılığı-mızın ve onurumuzun eseridir.

Halk savaşçısı Kahraman Al-tun’un dediği gibi burjuvaziyi "ayaktakımı" deyip aşağıladıkları halkınayakları altında ezeceğiz:

"Nasıl sen vurdukça kılıcınıtaa ciğerlerimeNasıl akacak kandamarda durmadanöyle ezileceksin ayaklarımın

ltındaKendi kamında boğacağım seniGün benimSen titre.."Titresin oligarşi, çünkü halkın

Kahramanlar’ı var sokakta, mey-danlarda, patikada ve toprağın bağ-rında.. Ve büyütüyorlar halkın hıncı-nı her tarafta...

DÜŞMANA..

Ey sürüngenler

asalaklar güruhu!

Ben ki korkusuz ve üretken ustaların

sınanmış kavgalarında bir damlayürek

bir damla beyin.

Ben ki o uçsuz bucaksız ordunun

sessiz sedasız bir ateş fitiliyim.

İçim öyle nefret dolu size,

yüreğim ateş çemberi.

Ben ki,

önümde kıvrılıp dolanan yola

Tırnak ile diş ile

yürek ile aşk ile düşmüşüm.

Ben ki

Milyonların asi gücü

dağ seli.

Alın yazınızı ben çizmişim

Yoldaşlarımın düşen başlarına

söz vermişim.

Yok başka yolu

Ben milyonlarla

milyonlarla beraber ben sizi

Kahraman Altun

Kendini Geliştirmeyen Düzeni Geliştirir

Burjuvazinin Adaletsizliğine KarşıHalkın Adaleti

Kahraman Altun

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK42

Page 43: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Ülkemizin dış borcu 400 milyardolara yaklaştı. "IMF'ye borcumuzkalmadı" diyerek demagoji yapanAKP, "ekonomi iyiye gidiyor" der-ken, ülkemiz emperyalizme daha ba-ğımlı hale geliyor. İyiye giden isegerçekte kendi ceplerinden başkabir şey olmuyor...

Ekonomi tablosu ülkemizde detüm yeni sömürgelerde olması gerek-tiği gibi sürekli aşağı doğru bir eğriçiziyor... Bu yanıyla çelişkiler de hergeçen gün daha derinleşiyor... Halkınaçlığı ve yoksulluğu artarken ege-menlerin kendi aralarındaki kavga daartıyor..

Oligarşi içinde, sömürü pastasındanpay kapma savaşı hiç bitmedi, bitme-yecek. Gerek 12 yıllık AKP iktidarında,gerekse AKP’den önceki iktidarlardahep bunu gördük. Son TÜSİAD ileErdoğan sürtüşmesi bunun bir gös-tergesi...

TÜSİAD Başkanı Haluk Dinçer,geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada"Cumhurbaşkanı devletin başıdır.TÜSİAD'ın muhatabı zaten cum-hurbaşkanı değildir, TÜSİAD'ın mu-hatabı başbakandır" dedi. Erdoğanise Dinçer'in sözlerine tepki göstererek"Madem biz muhatap değiliz, bundansonraki davetlerine katılacak bir mu-hatap bulurlar" dedi. Erdoğan'ın pa-lazlandırdığı ve esas olarak yaslandığıMÜSİAD ile TÜSİAD arasındaki çe-lişkinin bir yansımasından başka birşey değildir bu sürtüşme.

AKP iktidara geldiğinden bu yanadevlet içinde sürekli kadrolaştı, kad-

rolaşıyor. Devleti AKP devleti halinegetirdi. Diğer yandan da kendi yan-daşlarını palazlandırdı, besleyip büyüttü.Bütün bunları yaparken TÜSİAD’lasürekli bir kavga halinde oldu. Amahiçbir zaman TÜSİAD’ı tasfiye ede-medi, edemez de. Çünkü AKP’de, TÜ-SİAD’da, MÜSİAD’da Amerikan uşa-ğıdır, işbirlikçidir... Ne kadar işbirliğiiçindelerse, emperyalist tekellere nekadar yaslanıyorlarsa varlık koşullarıo kadar güçlüdür. Uşakların kendilerinekalan kırıntılar üzerine yürüttükleri vekıyıda köşede gizlice çaldıklarını ko-ruma ve büyütme kavgasının ötesindebir kavga değildir yaptıkları...

TÜSİAD'ı tümüyle devreden çı-karabilecek gücü elbette yokturAKP’nin. Ama sınırlama, olanaklarıdaha fazla kendilerine yontmaları dasözkonusu.TÜSİAD’ın rahatsızlık duy-duğu nokta da işte burasıdır. Bu yanıylauzun süredir devam eden bir tartışmabir sürtüşme. Ancak bunu daha üstboyutlara sıçratıp birinin diğerini tas-fiyeye kadar varacağını en azındanbugün için söyleyemeyiz.Çünkü TÜ-SİAD’ın içinde işbirlikçi tekeller res-men işbirlikçilikte kökleşmiş durumdaolanlar var. Emperyalist tekeller al-ternatifini koymadan hiçbir zamanonların tasfiye olmasına izin vermezler.

Oligarşi içi kavga sürerken, TÜ-SİAD’la AKP birbirleriyle it dalaşınısürdürürlerken halkın sırtına bir kenegibi yapışmaktan da geri durmuyorlar,halkı açlık ve yoksulluğa mahkumediyorlar.

Aralarındaki kavga büyümesinerağmen, halkın boğazındaki son lok-

mayı dahi almak için elbirliğiyle sal-dırmaktan da geri durmuyorlar...AKP’nin 12 yıllık iktidarında yapı-lanların önceki iktidarlardan hiçbirfarkı yoktur. Hepsi hırsız ve hepsi deyolsuzdurlar... Büyüyen cari açıklaryine halkın sırtına bindirdikleri soy-gunların, hırsızlıklarının ürünüdür. Buaçığı da yine birlikte kendi aralarındapay etmişlerdir.

Onların aralarındaki kavga halkınkavgası değildir. Kavgaları sömürüyüsonlandırma kavgası değil, halkın sır-tından elde ettiklerini paylaşma kav-gasıdır.

Sonuç olarak; 1- İşbirlikçi tekeller emperyalist

tekellere yaslandıkları oranda güçlü-dürler. Ve çatışmaları da emperyalisttekellerin belirlediği sınırları zorla-yacak düzeyde olmaz. Sadece onlarıngölgesi altında sürer...

2- Aralarındaki tüm kavgalara rağ-men halkın karşısında birlikte aslankesilir ve halkın her türlü direnişinikanla boğmak için birlikte hareketederler.

3- Onların aralarındaki kavga halkınkavgası değildir. Çünkü, kavgalarısömürüyü sonlandırma kavgası değil,halkın sırtından elde ettiklerini pay-laşma kavgasıdır.

4- Büyüttükleri açıklar halkın sır-tından çıkarılacaktır.

5- Egemenlerin TÜSİAD'ıyla, MÜ-SİAD'ıyla ve tüm siyasi iktidarlarıylabirlikte saltanatlarına son verecek olanhalkın örgütlü gücüdür... Bu gücü bü-yüteceğiz...

Dış Borç 400 Milyar Dolara Yaklaştı. AKP “Ekonomi İyiye Gidiyor” Diyor...

İyiye Giden Sadece AKP’lilerin Cepleridir...

Nurtepe-Güzeltepe Halk Meclisi 4 Ocak’ta GüzeltepeÇamurlular Köy Derneği’nde yapacağı halk toplantısınınçalışmalarına başladı. Çalışmalar çerçevesince toplantıyaçağrı ilk olarak 30 kişilik dar bir toplantıyla başladı. Yapılantoplantıda komiteler kuruldu. Çalışma komiteleri daha sonra70 ozalit astı. Aynı zamanda Sokullu Caddesi ve SedefCaddesi esnafları toplantıya davet edildi ve 150 ev geziliptoplantıya çağrıldı. 10 ayrı noktaya toplantıya çağrı pankartlarıasıldı. Nurtepe-Güzeltepe Halk Meclisi, Çayan MahallesiSokullu Caddesi üzerine konteynerini koydu ve tabelasınıastı. Koyulan konteynerin temizliği halkla birlikte yapıldı.

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

443SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Halk Meclisleri'nde Hergün Birlikte Yeni Çözümler Üreteceğiz!

Page 44: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK444

“Önce evlatlarımızı sonra dü-şüncelerini sahiplendik”

TAYAD’lı AilelerSahiplenmenin serüvenini yazı-

yorlar. 12 Eylül karanlığına karşı,yumruklarını o sessiz meydana vur-duklarından beri bir serüvendir on-ların sahiplenmesi.

Yukarıdaki o söz, hayatın onlarasorduğu en zor sorunun yalın yanı-tıdır. Bir kez o soru yanıtlanmaya gör-sün; hiçbir zulüm yıldırmaz onları,hiçbir engel kıramaz iradelerini.

Çünkü onlar her zaman olanak-sızın ötesine kurdular barikatlarını.Olmaz demediler. Yapılmaz deme-diler. Ne kadar engebeli, dolambaç-lı, sarp olsa da yolu; ilk adımları za-ferdir her daim. Ve bir gülümseyiş-lerinde somutlanır kendilerine olangüvenleri.

Onların evlatları, uğruna ölünecekdüşüncelere sahiptirler. Bıçaktankeskin, namlu gibi kararlı düşünce-ler… Sahiplenmek yürek isterdi,dizlerde derman, bileklerde kuv-vet… Hakikatle sınadılar sevgileri-ni. Sevgi, sınavı geçti. Sonra kavgaylabuluştu sevgi. Yenilmez oldu. Çün-kü hakikat asla yenilmez. Ve artık,yürekte inançtır hakikat; dizlerdederman, bileklerde kuvvet…

Cürettir, kararlılıktır, öfkedir, kin-dir… Bunların toplamı sokaklardayazılan sahiplenmenin serüvenidir.

Bu ülke sokakları en çok onlarıgördü, onları tanıdı. Büyük kentlerinmeydanları adıyla anıldı. Yollar ke-sildi zincirlerle, onlar en sağlam hal-kaydı. Cadde ortasında demir kafes-ler haykırdı hakikati, onlar hücrele-rin sesiydi. Kefene sarınan onlardı.Tabutları sırtlayan onlardı. Kan ren-

gine boyayıp alanları, adaleti hay-kıran onlardı. Onlar Gülsüman’dı,Şenay’dı; ser verip açlığın koy-nunda, ölümü yenen onlardı.

Şimdi bir bayrak dalgalanı-yor yoksul konduların arasında.TAYAD’lı aileler türküleriyle ısı-tıyorlar kışın soğuğunu. Gecenin

karanlığı onların sözleriyle aydınla-nıyor.

Nurtepe- Çayan Mahallesi’ndey-diler ilk. Sloganlarla marşlarla kur-dular çadırlarını. Halkla beraber ha-

laya durdular. Tilililer, zılgıtlar yan-kılandı sokaklarda. Bir ay boyuncahasta evlatlarına özgürlük istediler.

Saldırıya uğradılar, gözaltına alın-dılar, işkencelerden geçtiler. Yeniseslerle buluştu sesleri, yeni ellerle tu-tuştu elleri. Öyle ya, her güzel şeygibi hakikat de paylaştıkça çoğalı-yordu. Bundandır ki artık ayrılmavakti geldiğinde, ne onlar çadırı ilkkurdukları günkü gibiydiler, ne demahalleli. Herkes almıştı hakikattenkendi payını. Serüvenin rotası artıkbaşka mahalleyi göstermekteydi.

Sıra Gazi Mahallesi’ndeydi. Des-tanlar yurduydu Gazi, ayaklanmalar,direnişler yurdu… Yiğitleri çoktur so-kaklarında; öfkeli delikanlıları, yüzükızıl fularlıları… Konuştular mı on-lar, hakikatli konuşurlar. Günün degecenin de içine yıldızlarla, karan-fillerle yazarlar adaleti. Bu kez deTAYAD’lı aileleri misafir edecektiGazi’nin sokakları.

Ama geceler daha bir soğuk ar-tık; yağmur, çamur, rüzgâr onlarakarşı. Dipdiri yürekler karşı koya-bilirdi buna ancak; cehennem gibiyürekler…

Öyle yaptılar direndiler. Öfkele-rinin ateşi etrafında toplanıp ısındı-lar.

Geceleri yıldızları seçtiler gök-yüzünde. En uzak, en parlak olandıseçtikleri; erişilmesi en zor olanı.Öyle ya, zoru başarmaktı onların işi.And içtiler bir kez daha özgürlüğü el-leriyle kazanmaya…

Başka mahalleler var sırada şim-di; başka sokaklar, başka meydan-lar…

Yoksul konduların arasında hepdaha yükseklerde dalgalanacak obayrak. O türkü hep daha gür seslesöylenecek. Çünkü her güzel şeygibi hakikatte paylaştıkça çoğalıyor.Ve hakikat yenilmeden yolunda yü-rüyor; adalete, özgürlüğe, gelece-ğe…

16 Kasım 2014İzmir Kırıklar 1 No’lu

F Tipi Hapishane

Özgür TutsaklardanÖzgür Tutsaklardan

Direnen Acılarımız

TAYAD’lılara….

Biz böyle dimdik

Böyle yorulmamışsak hala

Yenilmemişsek, hep zaferdeysek

Ardına düşebiliyorsak

Güneş gibi gülünecek günlerin

Yollardaysak

Ve alanlardaysak adım adım

Yetmiş yaşında bile

Girebiliyorsak hala açlık grevine

Sımsıkı tutabiliyorsak evlat ellerini

Tel örgüler ve dünyalar aşarak

Saçlar beyazlarken

Hala eğilmiyorsa başlar

Dinç gümbürtüsüyle yaşlı yürekler

Hücreleri sarsabiliyorsa

Bir gün olsun eğilmediğimiz içindir

Kanlı acılarımızın altında

Burnumuzda yanık et kokusuyla

Kör kuyularda savunarak onuru

Dağları, şehirleri adımlayarak

Gitti evlatlarımız yarınlara

Ve biz

Vakur bir edayla

Önden gidenlerimiz için

İçimizde büyüterek intikam ateşlerini

Sıcaklığıyla ısınmaktayız adaletimizin

İzmir Kırıklar 1 No’luF Tipi Hapishane

Sahiplenmenin Serüveni

Page 45: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Mecidiyeköy’de, Ali Sami Yen Stadı yerine yapılanTorunlar Center inşaatında, asansörün yere çakılması so-nucu 10 işçi katledilmişti.

Her gün en az 2-3 işçinin iş cinayetinde katledildiğiülkemizin vahşi kapitalist çalışma sektöründe, 10 işçi dahaişbirlikçi tekellerin kar hırsına kurban edildi.

14 yılda (bunun 13 yılı AKP iktidarıdır) “iş kazaları’adı altında, iş cinayetlerinde katledilen işçi sayısı 15 bin-dir. Sadece AKP döneminde (2002- 2013) katledilen işçisayısı 14 bini geçmiştir.

Sanki ortada “savaş” vardır. Anadolu’da Kurtuluş Sa-vaşı’nda bile ölen insan sayısı 12 bindir. İş cinayetleri burakamları aşmıştır.

İş cinayetlerine deprem, sel, trafik kazaları ve hasta-lıklardan ölen insanlar da eklenince; halkımız her dakikabirer-onar, yüzer, biner katledilmektedir. Ve tüm bunları halkdüşmanı olarak, sınıf kiniyle yapmaktadırlar.

Neden? Erdoğan’ın da yakın arkadaşı olan TorunlarGayrimenkul Yatırım Ortaklığı(GYO) sahibi Aziz Torun,katliam sonrası alelacele yaptığı açıklamada; “İşçi gü-venliği ve işçi sağlığı şirketi ciddi bir eleman sayısı ileburadaki iş güvenliği ve işçi sağlığını kontrol ediyor” (08.09.2014-Cumhuriyet) diye rahatça, arkadaşı Erdoğan gibihiç yüzü kızarmadan yalan söylüyor.

AKP dönemiyle birlikte palazlanan karlarını %98.5 art-tıran işbirlikçi tekellerden Torunlar GYO’nun sahibi AzizTorun bir seri katil ve halk- emekçi düşmanıdır.

Gözlerini kar hırsı bürüyen; işçiye, emekçiye bir pulkadar değer vermeyen bu patronlar, piyasada 20 ila 100lira arasında değişen bir fiyatta satılan asansör “stoper’ini(durdurucu da diyebiliriz b.n) alıp taktırmayarak katlia-mın hazırlayıcısı ve planlayıcısı olmuşlardır.

“Stoper” isimli asansör parçasını bir tehlike anındaasansörü güvenliğe alıp durduran bir parçadır. Yani birasansör için de olmazsa olmazdır. Çünkü insanların cangüvenliği ve sağlığı için çok önemlidir bu aparat…

DHA’ya açıklama yapan Çalışma ve Sosyal Güven-lik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanı Mehmet Tezel isebakanını korumak için elinden geleni yapıyor…

“Bunlar, üretime dalmışlar, insan emniyetini unutmuş-

lar. Facianın temel nedeni, asansörü en üstte tutması gere-ken stoperlerin olmaması. Bu kadar küçük bir parçayı tak-mazsan facia olur, bunlar kabul edilmez. Ehliyetsiz kişile-re insanların canını teslim etmişler. Tam delillendiremedikama asansörün istiap haddinin 2 bin 700 kilo olduğu söy-leniyor. Ama bu aşılmış gibi.” (Cumhuriyet 11.9.2014)

Asansöre stoper takılmadığı gibi bir de yükle- insa-nı bir arada taşıyor bu katil işbirlikçi tekeller.

Asansörü kullanan operatör işçi 5 gün önce işe baş-lamış, deneyimsiz, lakin patronlar için bunun bir önemiyoktur. Onlar için tek önemli şey; paradır, kardır!

20 ile 100 TL arasında değişen fiyatlarla satılan bir sto-per parçasını o patrona aldırtmayan sadece ve sadece karhırsıdır. İşçi sağlığı ve güvenliğinin bir önemi yoktur. Na-sılsa vatanımız “işsizler” cenneti… İş cinayetlerinde kat-ledilenlerin yerini hızla yenileri doldurulacaktır.

AKP’ye, işbirlikçi tekellere bu pervasızlığı, fütur-suzluğu veren bu düzendir belki ama aslolarak da ör-gütsüzlüğümüzdür. Sınıf bilincine sahip olunmamasıdır.

AKP gibi faşist iktidarlar ve onların palazlandırdığıişbirlikçi tekeller, hergün bu şekilde canımıza kastediyor,onlarca, yüzlerce insanımızı katlediyor…

Örgütlenelim, bu pervasızlığa izin vermeyelim.

Sınıf kinimizi hergün büyütecek bu katillerin, halk düş-manlarının karşısına tek yürek olup, 122’ler gibi feda ru-huyla, Haziran Ayaklanması’nda olduğu gibi öfkemizinseliyle milyonlar olup dikilelim.

İşçiler- emekçiler 100 liralık “stoper” için katledili-yor. İzin vermeyelim.

EEMEKÇİLER 100 LİRAİÇİN ÖLDÜRÜLÜYOR!

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

45SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Cepheliler 30 Aralık’ta yaptıkları açıklamada İstanbul Ar-mutlu Mahallesi’nde ana cadde üzerinde trafikte Cephelilereyakalanan bir sivil polis aracının taşlandığını bildirdi. Açık-lamada “Katiller ufacık bir taştan dahi korkuyorsunuz.Amacımız arabanızı parçalamak değildi. Kafanızı patlatmakhiç değildi. Ama bunu da yapabiliriz, bilirsiniz. Hiçbir halkdüşmanı mahallelerimizde elini kolunu sallayarak gireme-yecek, rahat rahat yolumuzu kullanamaycak, izin vermeye-ceğiz” denildi.

Armutlu’da Cepheliler SivilPolis Arabas ın ı Taş lad ılar

Page 46: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Umudumuzun sesi Yürüyüş Dergisi’ni, yeni insanla-ra ulaştırmak için her tarafa gidiyoruz. Biz ne kadar in-sanlara ulaştırmaya çalışsak da, her zaman belli başlı birşeyleri gözden kaçırıyoruz. Mesela bir mahallede dergi da-ğıtımını artırma planı yaptık. Neredeyse her gün çat kapıyapıyoruz. Mahalle ağırlıklı olarak Ardahan, Tokat ve Van-lılar’dan oluşuyor.

Mahallenin gençleri ile birlikte hafta sonu Yürüyüş Der-gisi’nin yeni sayısını alarak, çat kapıya çıktık. Kapı kapıdolaşırken bir taraftan güleryüzlerle karşılaşırken, bir ta-rafta iktidarı öven insanlarla da karşılaşıyoruz.

Çat kapıya birlikte çıktığımız arkadaşlardan biri, ik-tidarı destekleyenleri görünce, “Bizim bu insanları dön-üştürmemiz gerekiyor. Eğer bizler insanların kapılarına git-mezsek, insanlar düzenin pisliklerini koruyanın, bizzat ik-tidar olduğunu göremeyecektir” üzerine konuşuyoruz vekapı kapı da dergimizi götürüyoruz.

Birgün 4 arkadaş, yağmurun yağışını pek umursama-dan dergi dağıtıyorduk. Bir kapı daha çaldık. Halkın mi-safirlik anlayışını bilmeyenimiz yoktur. Bizim ıslanmış ha-limizi gören bir aile, dergimizi aldıktan sonra bizi evinedavet etti. Biz de yağmur bir taraftan yağarken eve gide-lim, en azından dergi dağıttığımız mahalledeki evleri detanımış oluruz diyerek eve girdik. Bize abla hemen bir çaydemledi. Ailenin maddi olanakları olmadığı, evin halin-den belli ama Anadolu halkının misafirlik anlayışı her yer-de aynı, hemen çayın yanına yiyecek getirdiler. Sohbetederken ister istemez memleketler sorulur ve ona görü ka-famızda acaba Kürt mü, Türk mü ya da Sünni mi, Alevi-mi diye düşünüyoruz. Ailenin Samsunlu olduğunu da öğ-reniyoruz. Bunun üzerine AKP’nin fındıktaki politikala-rı ve çay üretimi üzerinden konuşuyoruz. Ne kadarAKP’ye oy verseler de, hayatlarından memnun oldukla-rını söylemiyorlar. Evdeki konuşmalarımız devam ettik-çe aile devrimcileri de tanımaya başlıyor. Umudun ne CHP,

ne de AKP’de olduğunu ev sahibi de söylüyor.

Mahallede dolaşmaya devam ederken, bir teyzeye der-gi soruyoruz. Teyzeye Yürüyüş Dergisi dağıttığımızısöylerken bir anda teyze, “Herif koş gel Berkinler gel-miş” diye bağırıyor. Ve daha sonra teyze arkadaşımıza sa-rılıyor ve evine davet ediyor.

Evet, biz devrimcilik yaparken asli işimizi unutuyo-ruz bazen. İnsanların kapısına kadar gitmek ve o evleriniçine girmek işini. Halkın içine girdiğimizde çok şeyi öğ-reneceğimizi. Aslen biz onlardan öğrenirken birçok şeyi,bizimde onlara umudu ve Cephe’mizi öğretmemiz gere-kiyor.

Öğretmeme için bir nedenimiz yok, çünkü devrimi buhalkla yapacağız. Yeni Berkinler’i, İrfanlar’ı ve Enginler’ibu mahallelerden ve bu halkın içinde bulacağız. Bu hal-kın içinde gerçekleri görmeyi unutmayalım. Kendimizi on-lardan ayrı düşünmeyelim. Bazen dergi dağıtımına çık-mamak isteyebiliyoruz. Dergi bizim en temel propagan-da araçlarımızdan birisidir. Başka bir örgütsel işimiz ol-madığı sürece, hiç kimse dergi satmamanın gerekçesinekendini inandıramaz. Bu bizdeki umudu, düşmana olankinimizi daha çok bilememizin önüne geçebilir. Düşmanuyumadan, halkı yozlaştırmaya, insanların düşünceleri-ni kör etmeye çalışıyor. Biz yalnızca bir dergimizle onakarşı savaşıyoruz.

Sonuç olarak; halkın umudu biziz. Bu umudumuzunerede olursak olalım, ister Kürdistan’ın bir köyünde, is-ter Akdeniz’in bir köşesinde, ister İstanbul’un yoksul birmahallesinde umudumuzu herkese ulaştıralım.

Dergimiz bizleri nasıl değiştirdiyse, milyonlarca hal-ka da umut taşıyacak. Hadi bakalım tembellik yok, Ber-kin’in elindeki sapanları çoğaltmak için kapı kapı gide-lim ve halkımıza, Berkin’in kim olduğunu anlatalım. Birgerçek vardır ki, halka gitmeyen halkı tanıyamaz. Halkagitmeden halkı örgütleyemeyiz.

Hayatın Öğrettikleri

‘Herif Koş Berkinler Gelmiş!’ Halkımız Bizleri Bekliyor! Peki Biz Ne Yapıyoruz?

Okmeydanı: Okmeydanı Liseli Dev-Genç’liler 25 Aralık’ta Ok-

meydanı Anadolu Kahvesi’nde masa açıp bildiri dağıtı-mı yaparak halkı Dev-Genç kurultayına davet etti. 300 adetbildiri dağıtılırken, 150 afiş asıldı. Masada bildirinin yanısıra Yürüyüş Dergisi de halka ulaştırıldı. İki saat açık ka-lan masaya halkın ilgisi yoğundu.

Armutlu:4. Levent’te 2 Ocak’ta pankart asan liseli Dev-

Genç’liler sonra ''Yaşasın Dev-Genç Yaşasın Dev-Genç’li-

ler” sloganları eşliğinde yaklaşık 300 kuşlama yaptılar. Li-seli Dev-Genç’lilerin astığı pankarta ilgi yoğundu. Ça-lışmaya iki liseli Dev-Genç’li katıldı.

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK446

Dev-Genç Kurultay Çalışmaları Kurultay Gününe Dek Sürdürüldü

Armutlu

Page 47: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Amerikan sinemasının 1973 yılı en iyi erkek oyuncu"Oscar Ödülü" ( Baba filmindeki rolüyle) Marlon Brando'yaverilir.

Marlon Brando, ödülü kabul etmez. Çünkü, Amerikansinemasının kirli gerçeğini en iyi bilenlerden birisidir. Butavrının gerekçesi, ABD'nin Kızıldereli halka reva gördüğüuygulamalar ve halk düşmanı politikasıdır.

Ödül törenine katılmayan Marlon Brando, törene birmesaj yollar. Kızılderili bir kadın oyuncu bu mesajıtörende okur.

Marlon Brando bu mesajında şöyle der:“200 yıldır toprakları, hayatları, aileleri ve özgür

olma hakları için savaşan Kızılderililere, "silahlarınızıbırakın, dostlar, böylece birlik sağlayacağız. Silahlarınızıbırakırsanız dostlar, barışı konuşabilir ve sizin için iyiolan anlaşmaya varabiliriz” diyor ve devam ediyor, “Si-lahlarını bırakınca da onları öldürdük. Onlara yalansöyledik. Onları hileyle topraklarından ettik. Anlaşmadediğimiz ve hiç yerine getirmediğimiz hileli anlaşmalarıimzalamaya zorlamak için onları dilenci yaptık. Ve, nekadar çarpıtılırsa çarpıtılmış olsun, tarihin herhangibir yorumuyla, doğru yapmadık.” ( Kan Tadı- HalukGerger. Syf:349 Yordam Kitap.)

Kızılderili halka yönelik işlenen suçları ABD'ninyüzüne vuran Marlon Brando, Amerikan sinemasının busuça nasıl ortak olduğuna da vurgu yapıyor.

"... Belki şu anda kendi kendinize, bütün bunlarınAkademi Ödülleri'yle ne ilgisi var, diyorsunuz. Bu kadınburada kalkmış neden gecemizi berbat ediyor; bizi ilgi-lendirmeyen, umursamadığımız konularla hayatımızagiriyor? Zamanımızı ve paramızı harcıyor, evlerimizehuzursuzluk taşıyor, diyorsunuz.

Bu dillendirilmeyen sorulara yanıtım, beyaz perdetoplumun da, herhangi bir başka kesim kadar, vahşi,saldırgan ve kötü göstererek Kızılderilileri aşağılamaktave kişiliğini küçük düşürmede sorumluluk taşıdığınaolan inancımdır." ( Age)

Amerikan sinema endüstrüsinin (Holywood) Kızılde-rililer'i nasıl gösterdiği malumdur: Vahşi, saldırgan, kalleş,ayyaş, ezik vb..

Elbette, bu yaklaşım sadece Kızılderililerle de sınırlıkalmamıştır. Zenciler, Vietnamlılar, Müslüman halklar,devrimciler... benzer şekilde aşağılanmaya çalışılmıştır,çalışılıyor..

Neden?Çünkü, Hollywood sineması, Amerikan emperyalizminin

sinema sanatındaki kiralık katilidir. Bu katilin amacı,gerçekleri öldürmek, çarpıtmak, halklara yalan söylemektir.Bunu "sanatın dili" ile ve görsel olarak yaptığı içinetkili de olur.

Hollywood sineması, Amerikan emperyalizminin halk-lara karşı işlediği suçları örtbas etmek için açar perdesini.

Ve o perdeden halkların üstüne yozluğun zehrini, bireyciliğinpisliğini boşaltılır.

Hindistanlı yazar Babura Patel, Amerikan sinemasınınkendi ülkesine yönelik etkisini şöyle anlatıyor:

"... Holywood, ABD'nin dünyadaki en güçlü silahı ile600 milyonluk halkın böylesine kültürel olarak döllenmesiişini üstlendi. Film üstüne filmler, iki dünya savaşı boyuncaHindistan'a gönderildi. Filmler bize rumba ve sambayapmayı öğretti. Filmler bize kumrular gibi sevişmeyi vekur yapmayı öğretti. Filmler bize öldürmeyi ve çalmayıöğretti. Filmler bize 'Hi' ve 'Gee' ( Merhaba ve HayAllah! anlamına gelir) demeyi onlar gibi çığlık atmayıöğretti. Filmler bize şeytanlığı ve boşanmayı öğretti vefilmler bizi..içki demlerine götürdü.

Holywood bizim yiyeceklerimizin, suyumuzun, havamızın,sanatımızın, kültürümüzün, geleneklerimizin, felsefemizin,hayat ve insan ilişkilerimizin etkisini bozdu. Holywood'undokunduğu ne varsa kirletilmiştir. Amerikalıların bir günahıpek çok ilintili modaya dönüştü. İşte eğlence yoluyla bizeöğrettikleri 'Amerikan yaşam tarzı!' sayısı sınırlı birkaç iyifilmle bize bin tane çürümüş kokuşmuş filmleri gösterdiler."(Aktaran: TAVIR/Şubat Mart 2014/ Syf: 5-6)İşte o çürümüş kokuşmuş Amerikan filmleri, dünya halk-

larını kültürel açıdan çürütüp yozlaştırmak için piyasayasürülür. Ki "eğlence yoluyla" halklara durup dinlenmeksizin "Amerikan Yaşam Tarzı" propagandası yapılır. Veböylece, Holywood, dokunduğu ne varsa kirletmeye çalışır.

Ne diyordu CIA, hatırlayalım: "İnsanın en kritiknoktası zihnidir. Zihnine bir kez ulaşıldı mı, 'siyasalhayvan' mermilere bile gerek kalmadan yenilgiye uğra-tılabilir. Hedef bütün halkın zihnidir".

Soru şudur: Bütün halkın, dünya halklarının zihninihedefleyen silahın adı nedir?

Sözkonusu olan, emperyalizmin yoz kültürüdür.Ve o silahların başında, Holywood gelir. Amerikan si-

neması 'ateş' gücü yüksek bir silahdır ki "eğlenceyoluyla" amacına ulaşır. Yani "mermilere bile gerekkalmadan", yani öldürmeden çürütür.

Amerikan sinemasının "güçlü" gibi görünen bu yanı,onun güçsüzlüğüdür. Her ne kadar "eğlence yoluyla"gizlenmeye çalışsalar da Amerikan sinemasının muhtevasıhalk düşmanıdır. İnsanlığa hizmet edecek, halklarınyararına konulara zaten sırtını dönmüştür. Zombiler, vam-pirler, terminatörler, uzaylılar, sapıklar, testereler Amerikansinemasının 'kahraman'larıdır.

Bu kuşatmayı parçalayacak olan, halkın devrimci al-ternatiflerini hayatın her alanında olduğu gibi sanat,sinema alanında somutlamaktır. Bu yanıyla, yüzü halkadönük sanatçılarımızın omuzlarındaki tarihsel sorumlulukbüyüktür.

Sinema; içeriğinden biçimine, çekiminden sergilen-mesine halka götürülmelidir.

Sinemayı Halka Götürmeliyiz

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

47SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 48: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

ANKARAAnkara'da 4 Ocak günü Hüse-

yingazi Kültür Araştırma Derneği'ndeyapılacak Grup Yorum-30.Yıl Stad-yum Konseri Söyleşileri için duyuruçalışmaları kesintisiz devam etti. 2Ocak’ta Hüseyingazi Mahallesi’ndeyapılan çalışmada halk ev ev dolaşı-larak söyleşiye davet edildi. 200 bil-dirinin dağıtıldığı çalışmada 50 Yü-rüyüş Dergisi de halka ulaştırıldı.

Dikmen’de ise Grup Yorum söy-leşisi için 100 adet el ilanı dağıtıldı.İlker Mahallesi-1. Cadde'de esnaflarve tek tek evler gezilerek halk söy-leşiye davet edildi. Ayrıca söyleşisonrasında Berkin Elvan için dilekfeneri uçurulacağı duyuruldu. Yapılançalışmada 20 Yürüyüş Dergisi dehalka ulaştırıldı.

4 Ocak’ta Hüseyingazi Mahalle-si’nde, HÜKAD'da yapılan söyleşideGrup Yorum üyeleri Ankara’da ya-pılacak olan 30. yıl konseri için ha-zırlık sürecinden bahsettiler. İnönü’de55 bine ulaşan ve daha sonrasındayapılan Bağımsız Türkiye konserle-rinin 1 milyona kadar varan kitlesininkendiliğinden olmadığını, bu kitleninGrup Yorum dinleyicileri ve emek-çileri tarafından çalışma yaparak top-landığını anlattılar. İki saat sürensöyleşi mini bir konserle bitirildi.Söyleşiye 55 kişi katıldı.

Batıkent: Hüseyingazi'deki söy-leşiden sonra Grup Yorum, akşamsaatlerinde de Batıkent'te bulunan

ve halkın, verilen sözlerin tutulma-ması üzerine, belediyeye ait park vearaziyi işgal ederek, kendi emeğiyleyaptığı Pir Sultan Abdal Cemevi’ndebir söyleşi-dinleti gerçekleştirdi.

Söyleşi, Cemevi dedesi CemalŞahin'in, Grup Yorum'un Cemevinegelmesinden onurlandıklarını dilegetirdiği konuşmasıyla başladı. De-de'den sonra, Yenimahalle Pir SultanAbdal Kültür Derneği Başkanı Ce-vahir Canpolat söz aldı; Grup Yo-rum’un 30. yılını kutladığını ve bununiçin kendilerinin de ne yapması ge-rekiyorsa yapacaklarını, Grup Yo-rum'un kendilerini hiçbir zaman yal-nız bırakmadığını söyledi.

Grup Yorum adına söz alan CihanKeşkek, konser içeriğinden de bah-sederek, konserin geçmişten günü-müze Yorum tarihini anlatan bir kur-guda olacağını, ses, ışık gösterilerive senfoni orkestrasının olacağını,Anadolu'nun çeşitli şehirlerinde ku-rulan Anadolu Halk Korolarının dabu konserlerde sahnede yer alacağınıanlattı.

Dinleyiciler arasından söz alanbir kişi, Grup Yorum gönüllüleri olu-şumunda seve seve yer alacaklarını,bunun için ellerinden ne geliyorsayapacaklarını söyleyerek önerilerinianlattı.

Bir başka dinleyici ise, Kobaneve Roboski konularında Grup Yo-rum'un ne düşündüğünü, buralaragitme planları olup olmadığını sor-du… Kürt halkının kendi kaderini

savunma hakkının tanınması için herzaman yanlarında olduklarını da söy-ledi.

Soru-cevap şeklinde devam edensöyleşide Grup Yorum, türkülerinide seslendirdi.

Cihan Keşkek'ten sonra, diğerGrup Yorum üyesi Seçkin Aydoğansöz aldı. Grup Yorum'un 30. yıl prog-ramıyla ilgili bilgiler veren Aydoğan,konser vermeyi düşündükleri stad-yumların kiralanmasıyla ilgili ken-dilerine çıkarılan zorluklardan bah-setti. Grup Yorum gönüllüleri hak-kında tekrar konuşan Aydoğan, ça-lışma yapanların ihtiyaçlarını gide-recek insanlara da ihtiyaçları oldu-ğunu vurguladı. Dinleyicilerden ka-labalık bir kitle Grup Yorum gönül-lüsü olmak için isimlerini yazdırdı.

Söyleşiye türkü ve marşlarla de-vam edildi. Yaklaşık 250 kişinin ka-tıldığı, oldukça verimli geçen söyle-şide cemevindeki takvimler daya-nışma amacıyla Grup Yorum yararınasatıldı.

ODTÜ: Grup Yorum'un 7 Ocak'tayaptığı söyleşiyle ilgili çağrı afişinden;5 Ocak’ta hazırlık, kütüphane, fizik,yemekhane ve yurtlar bölgesine 80tane asıldı. Öğrenciler, bire bir ko-nuşmalarda 30. Yıl Grup Yorum kon-serini birlikte örgütlemek için söyle-şiye davet edildi.

Dikmen: Ankara Dikmen'de 5Ocak’ta Hacı Bektaş-i Veli KültürVakfı’nda, Grup Yorum’un Ankara’da

Grup Yorum Söyleşileri 30.Yıl Coşkusuyla Sürüyor

ANADOLU’YU KARIŞ KARIŞ GEZECEĞİZ!

Sivas Batıkent

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK48

Page 49: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

yapılacak olan 30. yıl konseri ileilgili söyleşi yapıldı. Grup Yorumüyesi söyleşide Grup Yorum'un halkolduğunu, konserlerini birçok sanatçıgibi büyük paralarla örgütlemediğini,halkla, halkın olanaklarıyla örgütle-diğini söyleyerek 30. yıl konserlerinide halkla örgütleyeceklerini belirtti.Önemli olanın stadyumu dolduraca-ğımıza inanmak olduğunu vurgulayanGrup Yorum üyesi “başarmak içinherkesin yapacağı bir şey vardır, bu-radaki herkesten beklediğimiz deherkesin yapabildiği ölçüde çalış-malara katılması” dedi. Söyleşininardından Grup Yorum gönüllülerioluşturuldu. Daha sonra da küçükbir dinleti verildi. Berkin'in doğumgünü olduğu için Uyan Berkin veBüyü türküleri de söylendi. 40 kişininkatıldığı söyleşi 1 saat sürdü.

Söyleşi bittikten sonrada AhmetArif Parkı'na gidildi ve orada Ber-kin’in doğum gününde Berkin içinadalet istendi. "Adalet İstiyoruz, Ber-kin Elvan On Beşinde Bir Fidan,Halkız Haklıyız Kazanacağız, Umu-dun Çocuğu Berkin Elvan, BedelÖdedik Bedel Ödeteceğiz" slogan-larının atıldığı eylemde Berkin'in fo-toğrafının olduğu pankart açıldı veBerkin için dilek fenerleri uçuruldu.

ESKİŞEHİR30. yılını stadyum konserleriyle

kutlamaya hazırlanan Grup Yorum,Eskişehir’de 4 Ocak’ta iki söyleşidüzenledi. Haziran Ayaklanması şe-hitlerinden Ahmet Atakan, Ali İsmailKorkmaz ve Mehmet Ayvalıtaş’ın

ailelerinin de katıldığıilk söyleşi saat 14.00’daGültepe Kültür Daya-nışma Derneği’nde ya-pıldı. Hatay’dan gelenşehit aileleri kendi ille-rinde de söyleşilerin ya-pılmasını isterken stad-yum konserinin nedenHatay’da yapılmadığınıda sordu. 30. yıl stadyumkonserleri hakkında bilgiveren Grup Yorum üye-leri, bölgelerde merkezi illeri seç-tiklerini söyleyerek, katılımcılara bukonserleri birlikte örgütleme çağrısıyaptı.

İkinci söyleşi aynı gün YunusEmre Kültür Merkezi’nde yapıldı.30. yıl konserlerinin içeriğine dairayrıntılar bilgi veren Grup Yorumüyeleri, gelen sorular üzerine konseriniçeriği, biçimiyle ilgili konuları önü-müzdeki aydan itibaren şekillendir-meye başlayacaklarını ifade etti. GrupYorum konserlerinin sadece müzikalbir etkinlik değil, bir eylem alanı ol-duğunun da vurgulandığı iki söyleşiye60 kişi katıldı. Stadyum konserlerindeçalışacak gönüllülerden iletişim bil-gileri alınarak söyleşiler tamamlan-dı.

ÇORUMÇorum’un Alaca ilçesinde 6

Ocak’ta Grup Yorum 30. yıl konsersöyleşisi yapıldı. Alaca'da çay oca-ğında Grup Yorum sevenleri ilk defaGrup Yorum üyeleri ile bir arayageldi. Söyleşide Grup Yorum üyeleri

konser hazırlık süre-cinden bahsettiler."Herkes yapabildiğiölçüde çalışmalarakendini ve çevresin-dekileri katarsa zatensorunsuz şekilde kon-seri örgütleriz" de-nildi. Grup Yorumkonserlerinin sadecemüzikal bir etkinlikdeğil bir eylem alanıolduğunun da vurgu-landığı söyleşiye 35kişi katıldı. Stadyumkonserlerinde çalışa-

cak gönüllülerden iletişim bilgilerialınarak söyleşi tamamlandı.

SİVASGrup Yorum’un 30. yıl konserle-

rine hazırlık amaçlı Sivas Halk Cep-hesi’nin organize ettiği “Söyleşi veDinleti” 5 Ocak’ta HBVAV (HacıBektaş-ı Veli Anadolu Kültür Vakfı)Sivas Şubesi’ndeki düğün salonundagerçekleşti.

Günler öncesinden söyleşi hazır-lıkları için yaklaşık 2000 el ilanı da-ğıtıldı. 50 adet afiş esnafların işyer-lerine asıldı. Ayrıca 15 adet ozalityine mahallelerde uygun yerlere asıl-dı. El ilanı dağıtımı sırasında bilehalkın ilgisi ve coşkusu görülmeyedeğerdi.

Salona üzerinde “30. Yılında HiçDurmadan Hep İleri! Türküler Sus-maz Halaylar Sürer!” yazılı pankartasıldı. Tavır ve Boran yayınlarındanson çıkan kitaplar ile Tavır ve Yürüyüşdergilerinin yer aldığı bir masa oluş-turuldu. Uğur Kaymaz ve Berkin El-van’ın katillerinin yargılanması veadalet talebiyle başlatılan imza kam-panyası formları da masada yer aldı.

İki bölümden oluşan etkinliğinilk bölümünde 30. yıl konserleri ileilgili konuşmalar yapıldı. Grup Yo-rumun tarihi ve çizgisi ile ilgilibilgiler verildi. Konserler için gönüllüçalışmak isteyenlerin irtibat numa-raları alındı. Ardından türküler veçekilen halaylarla, “Hernepeş ve ÇavBella” marşlarıyla söyleşi sona erdi.

İmza masasında toplam 190 imzaalındı. Birçok insanın salona sığmadığıiçin kapıdan dönmek zorunda kaldığısöyleşiye toplam 750 kadar kişi katıl-dı.

Çorum

Dikmen

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

49SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 50: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

BağcılarYeni Mahalle Üç Karanfiller Halk Sahnesi’nin olduğu

yerde 2 Ocak’ta ateş başı sohbet yapıldı. 4 kişi ilebaşlatılan sohbete, katılanlardan birinin yazdığı şiirinokumasıyla başlandı. 19 Aralık Katliamı’nın ve Berkin’inhesabının sorulacağını anlatan şiirden yola çıkılarak,Fırat Özçelik'in Berkinler'in hesabını sormak için ger-çekleştirdiği eylem üzerine konuşuldu. Askeri eylemler

ve demokratik eylemlerde militanlık, korku ve kaygıla-rımız üzerine sohbet edildi. Sonradan gelenlerle ateşbaşı sohbetin nasıl daha düzenli yapılabileceği konuşuldu.“Gerisi Hayat” marşının söylendiği sohbet, haftaya aynıgün aynı saatte, Namık Kemal Parkı’nda bir arayagelme sözü verilerek bitirildi. Sohbete 9 kişi katıldı.

OkmeydanıHer hafta Okmeydanı Gençlik Komitesi tarafından

düzenlenen ateş başı sohbeti bu hafta Mehmet AyvalıtaşParkı’nda yapıldı. Sohbette bu hafta Fethullah Gülenve Tayyip Erdoğan arasındaki rant kavgası tartışıldı.“Dini kullanarak halkı sömüren, insanları katledenlerelbet halkın adaleti ile karşılaşacaktır” vurgusu yapıldı.18 kişinin katıldığı sohbet, halaylar çekilerek sonlandırıldı.

Gaziİstanbul Gazi Mahallesi'nde her hafta yapılan ateş

başı sohbeti bu hafta 3 Ocak günü yapıldı. Bu haftasohbette Gülsuyu Mahallesi’ndeki halk düşmanı çetelerinsaldırısı ve Cepheliler’in verdiği cevap tartışıldı. Mahalledeajitasyon çekilerek yapılan çalışma Hasan Ferit Gedik’inmahkemesine çağrı yapılarak bitirildi. Sohbete 60 kişikatıldı.

Grup Yorum Halk KorolarıKuruluyor

Bursa: Birlik olan halkın ve halkın sanatının gücüneolan inancımıza güvenerek diyoruz ki, “Bir ülkenintürkülerini yapanlar, yasalarını yapanlardan daha güç-lüdür.” Bursa’daki halkımızı koroya katılmaya, umuduntürkülerini hep beraber söylemeye çağırıyoruz.

Gönüllü ders verecek müzik emekçilerinin destek-lerini bekliyoruz!

İletişim No: 0 554 496 44 57

Grup Yorum Adana Halk KorosuÇalışmalarına Devam Ediyor

Adana’da Grup Yorum halk korolarına katılım içinadres ve iletişim bilgilerini paylaşıyoruz. Katılmak is-teyenler Baraj Yolu'nda Şiva Kafe’ye gelebilir.

İletişim No: 0546 200 42 33

Grup Yorum AnadoluHalk Koroları Çalışmaları

Ülke Genelinde Devam EdiyorBursa’da Grup Yorum-Halk Korosu çalışmaları de-

vam ediyor. 6 Ocak’ta Heykel Meydanı’nda halk ko-rolarına çağrı içeren bildiriler dağıtıldı. Grup Yorum’usevenlerin ilgi gösterdiği çalışmada, koroya katılmakistediğini, çocuklarına da haber vereceğini söyleyenleroldu. Yoğun kar altında çalışma 1 saat sürdü.

Özgür Tutsaklardan Grup YorumSöyleşi Çalışmalarına DestekZonguldak'ta 8 Ocak'ta düzenlenecek olan Grup

Yorum 30. Yıl Konseri Söyleşisi için yapılmakta olanafiş çalışmalarına İzmir Kırıklar 1 No’lu F Tipi Hapis-hanesi Özgür Tutsaklarından da destek geldi. ÖzgürTutsaklar hazırladıkları afiş ve 2015 yılı takviminiZonguldak’a ulaştırdı. Özgür Tutsakların hazırladığıafişler afişleme çalışmalarında da kullanıldı.

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK50

Adana Duyuru

Ateşbaşı Sohbetlerde PaylaştıklarımızDünümüz, Bugünümüz, Yarınımızdır

Page 51: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Halk Cepheliler, yeni kavga yılını bir-likte kutladı. Hayallerini ekmeklerine ka-tık eden, bıkmadan emek veren Cephe-liler, 2014 yılının değerlendirmesini ya-parak, geleceğe dair umutlarını paylaş-tı. "2015 de bizim olacak!" inancı veumudu büyütme kararlılığı vurgulandı.

İSTANBUL: 2014 yılı hak gaspları,katliamlar ve direnişlerle tarihe geçti.Halk Cepheliler İstanbul’da da yeni yılahep birlikte girdiler.

31 Aralık akşamı Okmeydanı’nda biraraya gelerek yeni yılı karşıladılar. Ya-pılan kısa bir konuşmanın ardından da-vul ve zurna girdi salona. Halayın ar-dından Devrimci İşçi Hareketi’nden birdevrimci işçi Nazım Hikmet’in VatanHaini şiirini okuyarak “hoşgeldiniz va-tan hainleri” dedi. Program SarıgaziHalk Cephesi’nin grubu olan Grup UmutYağmuru’nun ezgileriyle devam etti.Dağıtılan ikramların ardından sıra bilgiyarışmasına geldi. Türkiye devrim tari-hi mücadelesinden ve günlük pratik bil-gilerden oluşturulan sorulara cevap ve-rildi. İki grubun karşı karşıya geldiği ya-rışmada devrimci hareketin ilk kadın şe-hidinin isminden, molotof yapımındahangi malzemenin kullanılacağına kadarçeşitli sorular soruldu. Ardından sahne-de İdil Tiyatro Atölyesi’nin Tayyip Er-doğan’ın Ak Saray’ını eleştiren oyunucanlandırıldı. Daha sonrasında GrupDenge Hevi seslendirdikleri Kürtçe tür-külerle gelenleri coşturdular.

Sıra haftalar öncesinden Yürüyüş

Dergisi’nin başlattığı Sosyalist Rekabe-ti Örgütleyelim yarışmasının ödüllerinidağıtmaya geldi. Çeşitli alan ve mahal-lelerde en fazla, en istikrarlı yada en kısasürede dergi dağıtımını artıran gibi ka-tegorilerde ödüller dağıtılırken tatlı re-kabetlerde oluştu. Ödüllerin dağıtılma-sının ardından yeni yıl mesajı okundu.Yeni yıl mesajında kadro örgütlenmele-rine vurgu yapılarak yeni kadrolarınpratik içinde gelişeceği ve komiteleş-menin doğabilecek boşlukları dolduracağısöylendi. Yeni baskı yasalarının Cephe’yikuşatma üzerinden şekillendiği ve dev-rimcilerin halka önderlik etmesine engelolmak maksadını taşıdığı belirtildi.

ERZİNCAN: Erzincan’da Dev-Genç’liler 30 Aralık’ta bir araya gele-rek yeni yılı kutladı. Birlikte yemek ye-nilip pasta kesildi, daha sonra yeni yılmesajı okundu.

HATAY: Hatay Halk Cephesi’ninyeni yıl programı 1 Ocak’ta gençliğin veailelerin katılımıyla gerçekleşti. Ortak ya-pılan ve yenilen yemekten sonra 45 yıl-lık mücadele tarihini anlatan sinevizyonizlendi ve üzerine sohbet edildi. Yuna-nistan’da Cephe tutsağı olan Hasan Bi-ber, bir gün öncesinden derneği arayarak,Umut Veren Asi Gazetesi’nin ellerineulaştığını bildirmiş ve ailelerin hep bir-likte bir fotoğrafını istemişti. Coşkuylahep birlikte türküler söylendi. Yeni yılayeni umutlarla, coşkuyla girildi.

İZMİR: İzmir Halk Cepheliler, 31Aralık’ta yeni yıl programında buluştu.2014 yılının Halk Cephesi için nasıl biryıl olduğu konuşularak yeni kazanım-lardan bahsedildi. Yeni yıl mesajı okun-duktan sonra Bertolt Brecht’den “Parti-ye Övgü”, Kahraman Altun’un “Kav-gamın Çırağı Olmak İsterim” şiirleriokundu.

Daha sonra çekiliş yapılarak HalkCephesi'nin hediyeleri dağıtıldı. 2014yılının nasıl geçtiği ve 2015’den bek-lentiler üzerine sohbetler yapıldı.

ELAZIĞ: Yeni kavga yılına bir-likte giren Kürdistan Halk Cepheliler,31 Aralık'ta Elazığ’da buluştu. Güniçinde, Dev-Genç’lilerin mahkemesiiçin adliyeye giden Dev-Genç’liler de

gözaltına alınmıştı. Akşam tek tek bı-rakılan Dev-Genç’liler kutlama ha-zırlığına katıldı. Yemek yendikten son-ra, geride kalan bir yıl ve gelecek yıl-la ilgili sohbet edildi. 00.00’da ElazığÖzgürlükler Derneği önüne çıkılarakÖzgür Tutsaklar selamlandı ve havai fi-şekler fırlatıldı. Mahalle halkı da ka-pılara, pencerelere çıkarak Cepheliler'incoşkusuna katıldı.

Program skeçlerle devam etti. Dahasonra şiir çekilişi yapıldı. Şiirler ön-ceden seçilerek kâğıtlara yazılmıştı.Herkese dağıtılan kâğıtlardan kâğı-dında şiir olanlar kalkıp şiirlerin su-numunu yaptılar. Malatya, Erzincan,Dersim ve Elâzığ’dan Halk Cephelilerbir araya geldi.

MERSİN: Mersin’de 1 Ocak’tadüzenlenen yılbaşı kutlamasına AdanaHalk Cepheliler de katıldı. Mersin’deailelerle tanışılıp sohbetler edildi. Yeniyıl mesajı okundu, türküler söylenipyeni yıl pastası kesildi.

ESKİŞEHİR: Eskişehir’de kamuemekçileri, Dev-Genç'liler, TA-YAD’lılar, Gültepe Kültür DayanışmaDerneği çalışanları yeni yılı birlikte kar-şıladı. 31 Aralık’ta birlikte yenen ye-meğin ardından türküler söylenip,oyunlar oynandı.

Yeni Yllda Umudu Daha da Büyüteceğiz!

HHalkın MalınaGöz Koyanlardan Hesap Soruyoruz

Çayan Mahallesi’nde gaspçılık ya-pan üç kişiden biri, 27 Aralık’ta ya-kalandı ve Cepheliler’e teslim edildi.Halktan çalınan para hırsızdan alına-rak sahiplerine iade edildi. Daha son-ra Sokullu Caddesi’ne çıkartılan gasp-çı halka teşhir edilerek cezalandırıldı.

Ardından mahalleye AKP’nin katilpolisleri geldi ve Cepheliler polislerleçatıştı. Çatışmanın ardından polislerÇayan’dan çekildikten sonra, Cephe-liler iradi olarak eylemlerini bitirdi.Eylemden sonra açıklama yapan Cep-he Milisleri; “Mahallelerimizde hır-sızlığa, her türden yozlaşmaya izinvermeyeceğiz” dediler.

Hatay

İstanbul

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

51SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 52: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Halka gerçekleri, umudu taşıyanYürüyüş Dergisi ülkenin her yanında, hergün sayısı arttırılarak halka ulaştırılıyor.Sadece "Bir dergi de sen al!" demiyor,"Bir dergi de sen dağıt!" diyerek tek tekinsanlara ulaşılmaya devam ediliyor.

İSTANBULMecidiyeköy: Halk Cepheliler 3 Ocak'ta Şişli Ca-

mii’nde toplanıp, ellerinde gerçeğin se-siyle Mecidiyeköy Metrobüs Durağı’nakadar geldiler. Yol boyunca sık sık hal-ka, “dünyayı kan gölüne çeviren, açlığa,yoksulluğa, sefalete mahkum eden em-peryalistler ve işbirlikçileridir. Umut bi-ziz, umut devrim, umut sosyalizm! Em-peryalizme ve işbirlikçilerine karşı dev-rim için savaşı büyütelim!” çağrısında bu-lundular. Mecidiyeköy Metrobüs Dura-ğı’nda hem dergi dağıtıp hem de durak-tan geçen insanlarla sohbet ettiler. Da-ğıtımda 84 dergi halka ulaştırıldı.

Karanfilköy: Yılın ilk günü HalkınMühendis-Mimarları Karanfilköy’dedergi dağıtımı yaptılar.

Gebze: Emek Mahallesi’nde Dev-rimci İşçi Hareketi 5 Ocak'ta YürüyüşDergisi dağıtımı yaptı.

KOCAELİ: Dev-Genç'liler 4Ocak'ta Esentepe Mahallesi ve ErzurumMahallesi’nde 35 adet Yürüyüş Dergi-si’ni halka ulaştırdılar. Ayrıca İzmitmerkezde 8 dergi halka ulaştırılırken,üniversite çalışmasında 7 Yürüyüş Der-gisi öğrencilere ulaştırıldı.

ANKARA: Yenimahalle’ye bağlıKarşıyaka Mezarlığı'nın tam karşısın-da bulunan gecekondularda Devrimciİşçi Hareketi 2 Ocak’ta Yürüyüş Der-

gisi’nin tanıtımını yaptı. Yapılan tanı-tımda 9 dergi halka ulaştırıldı. Karşı-yaka Mezarlığı Mahir Çayan'ın da me-zarının olduğu yer olması açısındanönemli bölgelerden biridir.

Halkın Mühendis Mimarları ise 4Ocak'ta yaptıkları dağıtımda 10 dergi-yi halka ulaştırdılar. HÜKAD'ta yapı-lacak Grup Yorum'un söyleşi bildirile-rini de dağıttılar.

BURSA: Kestel İlçesi’nde 1 Ocak'taYürüyüş Dergisi’nin 449. sayısının tanı-tım ve dağıtımı yapıldı. Yeni yılın ilk günühalka Yürüyüş Dergisi ile gidildi. KaleMahallesi’nden başlayan çalışmada tümsokaklara girilerek, çalınmadık kapı bı-rakılmadan yapılan çalışma, daha sonraesnaflar dolaşılarak devam edildi. Çalış-ma Kestel Meydanı’na kadar devametti. 2 Ocak'ta ise Panayır Mahallesi’ndeyapılan çalışmada 45 dergi halka ulaştı-rıldı. 3-4 Ocak'ta Gemlik İlçesi’nde ve Te-leferik Mahallesi’nde yapılan dağıtımdatoplamda 90 dergi halka ulaştırıldı.

EDİRNE: Umudun sesi YürüyüşDergisi’nin bu haftaki sayısı 31 Aralık'tamahalleye ve esnaflara dağıtıldı.

ANTEP: Halk Cepheliler 30 Ara-lık'ta Antep’in Düztepe ve YeşilsuMeydanı’nda Yürüyüş Dergisi’ni halk-la buluşturdu. Düztepe Mahallesi’ndekapı çalışması yapan 2 Halk Cepheli,AKP’nin yalanlarına karşı gerçeğinsesi olan Yürüyüş Dergisi’ni Düztepehalkıyla buluşturdu. Yapılan çalışmada13 dergi Düztepe halkına ulaştırıldı. Ye-şilsu Meydanı’nda yapılan dergi dağı-tımında ise 10 dergi halka ulaştırıldı. Ye-şilsu Meydanı’nda AKP’nin işkenceci

katil polisleri dergi dağıtımını keyfi birşekilde engellemeye çalıştı. Ama ba-şarılı olamadı. Bir sonraki gün Düzte-pe Mahallesi’nde yapılan dağıtımda 20dergi halka ulaştırıldı. 3 Ocak günüdeDüztepe Mahallesi’nde yapılan dağı-tımda 40 dergi halka ulaştırıldı.

ÇORUM: Çorum Merkez EmekCaddesi ve Bahabey civarında 2 Ocak'tadergi dağıtımı yapıldı. Yapılan dağıtım-da 40 dergi halka ulaştırıldı.

DERSİM: Halk Cepheliler 4 Ocak'tahalkın sesi Yürüyüş Dergisi’nin 448 ve449. sayılarını Yeni Mahalle, Gazik(Cumhuriyet,) Siheng (Atatürk), AliBaba, Moğultay Mahallelerinde ve Mer-kez, Siheng esnaflarına, Mazgirt, Hozatve Ovacık ilçelerine çıkarak halka ulaş-tırdılar.

ELAZIĞ: Fevzi Çakmak Mahal-lesi'nde 3 Ocak’ta yapılan ve 2 HalkCepheli tarafından yapılan YürüyüşDergisi’nin 449. sayısından 70 dergihalka ulaştırıldı.

ERZİNCAN: Dev-Genç'liler 4Ocak'ta Çağlayan’da ve Yalınca Kö-yü’nde Yürüyüş Dergisi dağıtımı yaptı.Kahvede yapılan sohbetlerde halk, Dev-Genç'lilerin kendilerinin gelecekleri veumutları olduğunu söylediler.

WAN: Merkez’de 25-26 Aralık'ta ya-pılan dergi dağıtımında esnafa ve kafe-lere toplamda 30 dergi dağıtıldı. Dergidağıtımı sırasında yıldızlı berelerden,Grup Yorum fularlarından isteyenlerolurken, kafede çalışan garsonlardan ba-zıları bildiri dağıtımı ve afiş asılmasınayardımcı olarak çalışmayı sahiplendiler.

UUmudumuzu Adım Adım Örüyoruz Halkın Gerçekleri Öğrenmesi İçin Emek Harcamaktan Vazgeçmeyeceğiz

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK52

Page 53: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

AVRUPA’dakiBİZ

Almanya'da ırkçılık büyüyor. Entehlikeli olan da artık bu halkın des-teği varmış gibi gösterilerek büyüyor.

Yine yılbaşında ve onun öncesin-de de Müslümanların camilerine yö-nelik, onlarca saldırı gerçekleşti. Amakimseden tek bir ses çıkmadı ve hernedense ırkçılarda yakalanamıyor.Yakalansa bir şey değişiyor mu? Ha-yır. Ya “akli dengesi yerinde olmu-yor”, ya da “sarhoş” oldukları için ser-best bırakılıyor.

Ülkemizde nasıl halkımızın canıçok ucuzsa, Avrupa ülkelerinde deöyle. Ölüyoruz, yakılıyoruz, katledi-liyoruz ama sahiplenen yok. Halkı-mızın tek sahiplenenleri devrimciler,onlarda zaten bunun bedelini tutsak-lıkla ödüyorlar.

Son olarak Belçika'da Cemil Kayakalbinden hedef alınarak vuruldu.Polisin verdiği bilgiye göre Nevşe-hir'in Kozaklı ilçesine kayıtlı, dört ço-cuk babası Kaya (45), sabah saatle-rinde sokakta yürürken, bıçak taşıdı-ğı için kendisine müdahale eden po-lisle münakaşaya girdi. Kaya'nın göğ-sünden vurulduğu belirlendi. Diyelimki polislere saldırdı, -ki sorumlusu on-lardır- neden kalbinden hedef alındı?

Bilerek katledilmiştir Cemil Kaya.Ama ilk kez olmuyor ki, son kez deolmayacak polisin ırkçılıkları.

Yine son olarak Paris'te mizah der-gisi Charlie Hebdo'ya yönelik saldı-rıyı da bahane ederek, ırkçılığı bü-yütmeye çalışıyorlar. Şimdiden bütünMüslümanlar suçlanmaya başlandı.Bahane çok ırkçılığı geliştirmek için.Avrupa'nın İslamcılaşmasına karşıy-mış, insanların camileri yakılıyor neİslamcılaşması. Müslüman halkıninançlarını yaşamasına izin vermi-

yorsunuz kendi halkınız mı İslamcı-laşacak? Bunların hepsi ırkçılıkları-nın kılıflarıdır.

Bakın Paris saldırısı sonrası tah-lil edilecek yine Müslümanlar, halk-ların içi dışına çıkarılacak, nasıl birpsikolojileri var, hangi mantalite vs.nasıl bir varlık bunlar ki diyecekler.Ama neden siz her fırsatta Müslü-manları, yabancıları aşağılıyorsunuzdenilmeyecek.

Neden Müslüman halkın inançla-rını aşağılamanın, dalga geçmenin adıbasın özgürlüğü oluyor denilmeyecek.

Suçlu yine Müslüman halk gös-terilecek. Çünkü emperyalizm böyleolmasını istiyor. Halkları birbirine dü-şürerek, bölüp parçalayarak yönetmekistiyor. Kendi krizlerini bu şekilde çö-züyor.

Örneğin Norveç'te, 2011 yılında,Andres Breivik adlı ırkçı faşist tara-fından, İşçi Partisi gençlik kampıbasılarak, 77 çocuk ve genç katledil-di. Bu olay bir Hıristiyan, ya da birDanimarkalı diye mi tartışıldı? Hayırbırakın böyle tartışmayı, ırkçılığı fa-şist oluşu dahi çok tartışılmadı. Ada-mın psikolojik sorunları olduğu tar-tışıldı. Mahkeme salonlarında artist,pop star gibi katılıyor, aşk mektuplarıalıyor aynı zamanda hücresinde.Ölenler Müslüman değildi ama sol birpartinin gençlik kampına katılan ço-cuklardı, yani suç işlemişlerdi ırkçı-ların gözünde.

Irkçılığı besleyen, büyüten em-peryalistlerdir. Özellikle medya ara-cılığıyla bu ince ince işleniyor. Irk-çılar, faşistler kahramanlaştırılıyor,katliamlar meşrulaştırılıyor.

Halkımıza ve bütün kurum-kuru-luşlara, yöre derneklerine, camilere

çağrımızdır;Emperyalizm öyle ikiyüzlü ki, bu

şekilde kendi halkını da kandırıyor.IŞİD gibi halk düşmanı örgütlerisanki onlar yaratmamış gibi suçuMüslüman halka atarak, halkları bir-birine düşürerek işin içinden çıkıyor.

Avrupa ırkçılığı geliştiriyor bü-yütüyor. Buna bugün karşı koymaz-sa, yarın bir bahane ile bırakın ırkçı-ları, polis kurşunları ile katledile-cektir çocuklarımız. Sokaklarda inan-cımız ve milliyetimiz yüzünden aşa-ğılanacak, darp edileceğiz. Ki şu anbunları yaşamaya da başladık. Bu sal-dırılara ancak örgütlü bir şekilde kar-şı koyuşla engel olabiliriz.

Emperyalistlerin hala yabancılaraihtiyaçları var ve amaç göçmenleri ül-keden göndermek değil. Amaç onla-rı dize getirmektir. İnançsız, kültürsüz,yozlaşmış bir göçmen halk istiyor.Buna karşı çıkarsanız sizi katlederimdiyor.

Emperyalizm özellikle müslümanhalkımızda suçluluk psikolojisi ya-ratmaya çalışıyor. Bu yüzden korkuyayıyor, sindirmeye çalışıyor.

Halkımız; suçlu olan biz değiliz,inançlarımızla kültürümüzle yaşa-mak bizim hakkımız. Korkmayalım,biz geri adım attıkça çok daha büyükbaskı ile karşılacağız. Birleşelim veırkçılığın sorumlularına karşı müca-dele edelim!

Avrupa'da Göçmenleri Katletmek, CamileriniYakmak, Sokak Ortasında Öldürmek Suç Değil!HİÇBİR IRKÇI YAKALANMIYOR VE HESAP VERMİYOR!

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

553SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 54: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Kim istemez 10 gün boyunca birtatil kampında Hollanda, Fransa, İn-giltere, Almanya, Avusturya, Belçikave İsviçre'den gençlerle tanışıp arka-daş olup ve kolektif bir şekilde ya-şamak? Bu sene 50 kişi bunları yap-mak için 2015 Anadolu Gençlik kışkampında buluştu. Farklı ülkelerdengençler hızla birbiri ile tanışıp arka-daş oldu. Bu arkadaşlık sayesinde sı-cak bir ortam oluştu. Bu sıcaklığınoluşmasının farklı bir nedeni ise ko-lektif bir şekilde bu kampta yaşama-mızdı. Bu düzen bizi bencil olmayıöğretiyor buna karşı bizde herşeyi be-raber yapıp kolektif yaşamayı öğre-niyoruz. Kampın diğer bir amacı iseAvrupa'da yaşayan Türkiyeli gençle-rin kendi anadolu kültürlerine sahipçıkmalarıdır. Bunun yanı sıra bizgençlerimize bu düzenin ne kadar pisbir düzen olduğunu öğretip buna kar-şı kendi alternatiflerimizi sunuyo-ruz.

Kolektıf YaşamakKollektivizm ne demek? Kollek-

tivizm herşeyi birlikte, ortak yap-maktır. Bir sofraya oturup yemeği be-raber yemek, herkesin dahil olabile-ceği oyunlar oynamak, temizlik ya-pılacaksa onu beraber yapmak, vb. Birbaşka deyişle kolektivizm; güçleri-mizin birleştirilmesidir.

Bu düzen bize bencil olmamızı öğ-retiyor. "Babana bile güvenme, sadecekendini düşün" diyor. Biz buna kar-şı birbirimizi sahiplenip beraberlikoluşturmalıyız. Kampta da olduğu gibi

her yaptığımız şeyde birbirimizi dü-şünmeliyiz ve birbirimize öğretmeli-yiz. Kampta herkes değişik ve uzakülkelerden geldi. Çoğumuz birbirimizitanımıyorduk. Fakat çok kısa bir sü-rede çok güzel arkadaşlıklar edindik.İşte kolektivizm bizi birbirimize bağ-layan harç olmuştur. Çünkü kollekti-vizm bir yaşamda herkes herşeyi bir-likte yaptığı için sadece kendini de-ğilde başkalarını düşünmeyi öğreni-yor ve bir sahiplenme oluşuyor. Budüzene karşı kolektif olmalıyız.

Kültürel ÇalışmalarımızAvrupadaki Türkiyeli gençleri-

miz kendi memleketlerini bile tanı-mıyorlar, bazıları memleketimize hiçgitmemiş. Kendi memleketlerini me-rak bile etmiyorlar.

Vatanımızdan uzak Türkiyeli genç-ler olarak Avrupa’da da kendi Ana-dolu kültürümüzü sürdürüyoruz. Budüzen bizim kültürümüzü unutmamızıistiyor ve bunun için elinden geleniyapıyor. Yozlaşma ile ilgili yazımız-da da bunu belirtmiştik. Bizler Avru-pa'da yaşıyan gençler olarak buna izinvermemeliyiz. Anadolu kültürümüzübirbirimizden öğrenip, sürdürmeliyiz.

Bu kampta buna çok önem veril-di ve kültürel çalışmalarımızla haya-ta geçirildi. Halk oyunları kültürel faa-liyetlerimizin bir parçasıydı. Kendiyöresel oyunlarımızı çalışarak kam-pımızda öğrendik. Diğer bir kültürelfaaliyetimiz koro çalışmamızdı. Bur-da da halk türkülerimizi öğrenip söy-ledik. Biz bu düzene karşı kendi kül-

türümüze sahip çıkmalıyız.

Eğitim ÇalışmalarımızBu düzen gençlerin beyinlerini na-

sıl uyuştururum diye planlar yapıyor.Bunu değişik yöntemler ile başara-biliyor da mesela uyuşturucu, alkol,fuhuş, kumar, vs… Bunların hepsinigençlerimize karşı kullanıyor ve ken-di pisliklerine çekmek için elinden ge-leni yapıyor. Gençlerimiz bu bataklığadüşmemeli ve bu bataklıklta olanla-rı yardım edip alternatiflerimizi öğ-retiyoruz. Bu düzen herşeyi kendi çı-karları için yapıyor. Sporu bile artıksağlık için değilde kendisi nasıl bu-nun üzerinden para kazanır diye dü-şünüyor. Biz ise kampımızda her sa-bah yaptığımız spor bizim gençleri-mizin sağlıklı olmaları içindir, tembelolmamaları içindir.

Sonuç Olarak Bu düzenin bize öğrettiği bencil

yaşamı değil, kolektif yaşamı savun-malıyız. Herşeyi beraber yapıp bir-birimize öğretip birbirimizden öğ-renmeliyiz.

Bu düzen bizim kültürümüzü bizeunutturmak istiyor ama biz kültürü-müze sahip çıkmalıyız.

Düzen bize kendisinin sunduğuhayattan başka bir hayat olmadığınıgösteriyor, ama bu pis düzeniçi ha-yattan başka bir hayat da vardır. Ve buhayatı alternatiflerimizle birbirimizeöğretmeliyiz.

Bu düzene karşı Anadolu Gençliksaflarında hep birlikte mücadele ede-lim.

Anadolu Gençlik Kampı Yapıldı!Kolektivizm birliğimizin, gücümüzün mayasıdır!

Mannheim’da 28 Aralık Pazar günü19-22 Aralık hapishaneler katliamındave sonrasında tam 7 yıl süren ölüm oru-cu direnişinde ve ayrıca feda eylemle-rinde ölümsüzleşen şehitlerimiz içinbir anma etkinliği gerçekleştirildi. Saat13.30’da saygı duruşuyla başlayan prog-ram öncelikli olarak genel bir konuşmayapıldı. Sonrasında bir dia gösterimi ya-

pıldı.Panelde konuk olarak bulunan

ölüm orucu gazisi katliam sırasındabulunduğu Ümraniye Cezaevindekidirenişi anlattı.

Ardından Veli Dayı için Dost Ker-vanı ve Alişan Şanlı için Hekimoğlutürküleri söylendi. Anma saat 16.00 da30 kişinin katılımıyla sona erdi.

19 ARALIK KATLİAMI’NI UNUTTURMAYACAĞIZ!

Yürüyüş

11 Ocak2015

Sayı: 451

SARAYLARINIZI SALTANATLARINIZI BAŞINIZA YIKACAK54

Page 55: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Av ru pa’daİngiltereHalk Cephesi’nin organize ettiği Alternatif Yeni

Yıl Kutlaması 31 Aralık Çarşamba günü Kervan Kafe’deyapıldı. Saat 19.00’da gelen misafirler tek tek karşılandı.Yeni yılın ne ifade ettiğini vurgulayan kısa bir konuşma ya-pıldı. Müzik eşliğinde yenilen yemekten sonra Cepheaçıklaması okundu. Çekilen halaylar, söylenen türkülerinardından şehidimiz Bülent Dil’in kardeşi Ali Dil sahnedeydi.Şehidimiz Ayten Korkulu’nun abisi Erol Korkulu da NihatBehram’ın “Çıkmak İçin Bu Karanlıktan” şiirini okudu. Ay-rıca Yürüyüş ve Tavır dergileri de satıldı. Gecede ayrıca çe-kiliş de yapıldı. 150 kişinin katıldığı kutlama görüşmek üze-re kucaklaşarak sona erdi.Dortmund: Dortmund'da bulunan DAYEV’de yapılan

alternatif yılbaşı kutlaması “Hoşgeldiniz” konuşması ve ye-meklerle başladı. Yemeğin ardından başlayan programdaAnadolu Federasyonu’nun yeni yıl mesajı okundu. Skeç-ler, türküler ve halaylarla devam eden programa bağlama-sıyla ve sesiyle katılan misafirler renk kattılar. Çekilişin ar-dından saatlerinde 00.00 olmasıyla dışarda patlayan may-tapların, havai fişeklerin altında davulla ve türkülerle ha-laylar çekilerek yeni bir yıla girildi. Yılbaşı programına yak-laşık 100 kişi katıldı.

Alternatif Yeni Yıl Kutlamaları

Irkçılığa Karşı Güçlü Bir SesAlmanya Dortmund'da 18 Ocak'ta Grup Yorum'u misafir

edecek olmanın heyecanı çoktan başlamış durumda. Afişler ası-lıyor, el ilanları dağıtılıyor, her yere biletler götürülüyor. DA-YEV'in bulunduğu Hafen'de sık sık afişleme yapılırken, Dort-mund çevresinde Bochum'da, Hagen'de, Ham'da, Bielefeld'dede afiş, bildiri dağıtımı ve bilet satışları sürüyor. 4 Ocak günüTürkiyeliler’in yoğun olarak yasadığı Dortmund Hafen bölge-sinde afiş yapıldı. Ayrıca Alevi derneklerine ve düğün salonla-rına da afişler asıldı.

Yeni Yılda TutsaklarımızYalnız Bırakılmadı

Yunanistan hapishanelerindeki siyasi tutsaklarla dayanışmakiçin yeni yıla hapishaneler önünde sloganlarla girildi. Yunanca“Özgürlük Tutkusu Hücrelerden Daha Güçlüdür” sloganları atıl-dı. Havai fişekler ve sloganlarla tutsaklara seslenildi. Atina, La-rissa ve Selanik hapishaneleri önünde yapılan kutlamalara Yu-nanistan Halk Cepheliler de katıldı. Atina Koridallos Hapisha-nesi önünde 500’e yakın insan tutsaklara seslenirken, Larissa Ha-pishanesi’ndeki Türkiyeli Özgür Tutsaklar da sloganlarla ha-pishane önündeki kitleyi selamladı.Almanya:Almanya'nın Bochum şehrindeki hapishane de bu-

lunan Şadi Özpolat yalnız bırakılmadı. Saat 17.30’da hapisha-ne önüne giden Anadolu Federasyonu sloganlarla seslerini du-yurmaya çalıştılar. Anadolu Federasyonu’nun yeni yıla ilişkinaçıklaması okundu. Yarım saat süren eylem sloganlarla sona erdi.

Berlin’de her yıl düzenlenen Politik Tutsaklarla DayanışmaYürüyüşü 31 Aralık günü saat 15.30’da Bornholmerstr’da baş-ladı. Yaklaşık 250 kişinin katıldığı yürüyüşe Anadolu Federas-yonu Almanca ve Türkçe "Politik Tutsaklara Özgürlük" pan-kartıyla katıldı. Tutsak resimleri olan dövizlerin taşındığı yürüyüşboyunca tutsaklarla dayanışma sloganları haykırıldı. Yürüyüş gü-zergâhı özgür tutsak Gülaferit Ünsal’ın bulunduğu hapishane-nin önüne geldiğinde burada Özgür Tutsak Gülaferit Ünsal’ınyılbaşı mesajı ve mektubu Almanca ve Türkçe okundu.

2015 Yılında Halka Daha FazlaUlaşacağız!

27 Aralık 2014 Cumartesi günü Nancy Yürüyüş okurla-rının haftalık olarak sürekli yaptığı dergi dağıtımlarına devamedildi. Yürüyüş Dergisi’nin 448. sayısı Nancy, Pont A Mo-usson ve Metz şehirlerinde dağıtıldı. Toplam olarak 14 der-gi halka ulaştırılırken, halkımızdan bir kişi Cephelerin azminitakdir etti ve “karda kışta ve geç saat olmasına rağmen ya-

yınları bize ulaştırıyorsunuz” diye görüşlerini dile getirdi.2 Ocak günü Yürüyüş Dergisi’nin 449. sayısını yine Nancy

Yürüyüş okurları olarak halkımızla buluşturduk. Sarrebourg,Chateu Salin, Morange ve Metz’de toplam olarak 17 dergi-yi halkımıza ulaştırdık.

Halkımızdan Öğreniyor,Öğretiyoruz!

Birliğimizi, beraberliğimizi güçlendirmek, halktan öğ-renip öğretmek amacıyla yapılan halk toplantıları devam edi-yor. Londra'da 4 Ocak günü yapılan halk toplantısının ko-nusu halklarımızın dini inançlarına bakış açımız, Dolma-bahçe Sarayı eylemi ve Öğretmenimiz köşesinden “Devriminve savaşın sorunları, hiçbir şemaya, programa ve taktiğe sığ-dırılamayacak kadar büyük ve değişkendir” konusuydu.

Politik TutsaklarlaDayanışma Yürüyüşü

Söylediğimiz TürkülerdeSizin de Sesiniz Olmalı

Grup Yorum'un 11 Ocak Mannheim Konseri için çalış-malar devam ediyor. 3 Ocak günü önce Mannheim'ın mer-kezindeki Markplatz'da kar altında afişleme yapıldı. Dahasonra Heidelberg'deki Şivan konserine gidip salona afişle-me yaptılar. Gönüllülerin sonraki durakları Mainz'daki birdüğünde afiş astılar, bilet satışı yaptılar. 4 Ocak'ta Mann-heim Alevi Derneği'ne, Bensheim Alevi Derneği'ne ve ai-lelere, irtibat telefonuna ulaşıp bilet isteyen gençlere gidildi.Yine, Worms, Alzey, Saarbrucken, Weinheim, Karlsruhe'dede afişlemeler yapıldı.

11 Ocak2015

Yürüyüş

Sayı: 451

55SİZİ O SARAYLARA GÖMECEĞİZ!

Page 56: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

“Tüm yüreğimle savaşçı olmak istiyorum”

Ayşenur Şimşek

18 – 24 Ocak Bahri Mutlu,

Cemal Karapınar

Devrimci İşçi Hareke-ti’nin iki neferiydiler. İstan-bul’da Basın-İş Grevi’nde,patronlara karşı direniyor-lardı. 19 Ocak 1980’de grev

nöbetini bitirdikten sonra kurulan bir pusuda faşistler ta-rafından katledildiler.

Vladimir İlyiç Ulyanov LENİN

“Biz sınıflar ortadan kalkıp sosyalizmkurulmadıkça savaşların ortadan kalk-mayacağını biliyoruz.”

Önderliğiyle, teorisyenliğiyle, Rus-ya’nın ve dünyanın kaderini değiştirenEkim Devrimi’nin yolunu aydınlattı.

Dünyanın ilk proletarya iktidarının kurulmasında, ilksosyalist inşanın gerçekleştirilmesinde Sovyet işçilerine,köylülerine, aydınlarına kılavuzluk yaptı. 1870 yılınınNisan'ında Rusya Simbirsk’te dünyaya geldi.

Devrimci düşüncelerle ağabeyi aracılığıyla tanıştı.Ağabeyi Rus Çarı’na karşı suikast düzenlemekten dolayıidam edildi. 18 yaşında ilk illegal grup içinde yer aldı.Lenin, ağabeyinin de üyesi olduğu Narodnikler’in mü-cadelesinden çıkardığı derslerle, Marksizm’in ışığındayürümeye devam etti. 1890'lı yılların ortasında Peters-burg'da İşçi Sınıfının Kurtuluşu İçin Mücadele Birliğiadındaki illegal örgütlenmenin kuruluşuna önderlik etti.Ki bu örgütlenmeler, devrimci bir partinin de çekirdeğinioluşturacaklardı. Örgütleyiciliğiyle, teorik önderliğiylegiderek öne çıktı. 1901'de RSDİP'in yayın organıIskra'da yazı kurulu üyesi oldu. Lenin takma adını ilkkez burada kullandı. Sürgünler, ayaklanmalar, yenilgiler,oportünizme, sosyal şovenizme karşı verilen mücadeleleriçerisinde, ayrışmalar ve saflaşmalarla Bolşevik Parti’ninyaratılmasına önderlik etti. Önderi olduğu parti, 1917Ekim Devrimi’ni gerçekleştirdi. 1919’da onun önderli-ğinde Üçüncü Enternasyonal kuruldu. Dünya devrimcihareketi yeni bir ivme kazandı. 21 Ocak 1924’te ara-mızdan ayrıldığında, dünya halklarına her daim yolgösterecek bir devrim tecrübesini ve onun teorik ifadesiolan bir öğretiyi miras bıraktı. Dünyanın tüm devrimcileri,onun tarihsel, siyasal, teorik mirasıyla sosyalizm uğrunasavaşmaya devam ediyorlar.

Kerim Yaman

24 Ocak 1975 günü faşistler önceCerrahpaşa’da sağlık işçilerine ve ardındanVatan Mühendislik Yüksek Okulu'ndagerçekleştirdikleri saldırıda, okuldan çıkanöğrenciler üzerine yaylım ateşi açtılar.Faşistlerin kurşunuyla Kerim Yaman kat-

ledildi. Kerim Yaman İYÖKD üyesi Cepheliler’in ön-derliğinde bir direnişe dönüştürülen 50 bin kişininkatıldığı bir törenle Akhisar’a uğurlandı.

Ercan Özçeken

18 Ocak 1996’da İzmir Buca’da kuşa-tıldığı evde teslim olmama geleneğimizeyeni bir halka ekleyerek şehit düştü. AslenKars’lıdır. Küçük yaştayken ailesi İzmirKüçükçiğli’ye yerleşmiştir. Kürt milliye-tindendir. Küçükçiğli’de devrimci hare-

ket’in faaliyetleri içinde yer aldı. Son görevinde silahlıbir ekibin üyesiydi.

Ayşenur Şimşek

Devrimci Memur Hareketi’nin önderkadrolarından, Sağlık-Sen’in kurucula-rındandı. 1993-94’te Devrimci Sol Güç-ler’in Ankara-İç Anadolu Koordinas-yonu’nda görev almıştı. 24 Ocak 1995’tekontrgerilla tarafından kaçırıldı ve kay-bedildi. Aylar sonra, 13 Nisan’da, Kı-

rıkkale’de, işkence yapılarak katledilmiş olarak bu-lundu.

Amilcar CABRAL

Gine-Bissau bağımsızlık mücadelesininönderi Cabral, Portekiz’in Lizbon şehrindeöğrenciyken Afrika’nın ulusal bağımsızlığıiçin mücadeleye katıldı. 1950’lerin orta-sında Gine'nin Ulusal Kurtuluşu İçin Ha-reket’i (MING) kurdu. Fakat MING’nin

yasallıkla sınırlı mücadelesiyle sonuç alınamaması, yenibir örgütlenme ve mücadele biçimini gündeme getirdi.1956’da illegal olarak Gine ve Cabo Verde'nin Bağımsızlığıİçin Afrika Partisi'nin (PAIGC) kuruluşuna önderlikyaptı. 1962’de gerilla savaşına başlandı. Gerilla kısasürede ülkenin büyük bölümünü ele geçirdi. Cabral,nihai zafere çok yakınlaşıldığı bir zamanda, 23 Ocak1973’te PİDE (Portekiz İstihbarat Örgütü) ajanları tara-fından katledildi. Gine halkı aynı yılın Eylül’ünde ba-ğımsızlığına kavuştu.

Ercan Özçeken

Ayşenur Şimşek

Kerim Yaman

Bahri Mutlu Cemal Karapınar

Amilcar Cabral

V.İ. Ulyanov Lenin

Page 57: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Tek başınaydı ama o bir Cepheliydi.Kimi zaman çalıştığımız yerde tek olmak, bir şey yap-

mamanın gerekçesi olur. Oysa bir Cepheli tek başına daolsa orada çok kişi olmayı becerebilmeli, örgütçülüğünCepheli olmanın önemli bir özelliği olduğunu görmelidir.Ayşenur da tek başına olanlarımızdandır. Hareket ona bu-lunduğu alanda sendika çalışması yapmasını söylemiştir.Onunla birlikte koşturacak, iş yapacak kimse yoktur. Amagelen emirleri, verilen görevleri harfiyen yerine getirmesorumluluğu hiçbir zaman "bu iş olmaz, kimse yok" de-dirtmemiştir Ayşenur'a. Sessiz, sakin kurulmuştur Sağlık-Sen. Ayşenur'un emeğiyle, sabrıyla kurulmuştur. Tek tekilgilenir insanlarla. Konuşur anlatır, eğitir insanları, hergece bir başka ilişkisinin evinde kalır Ayşenur ve hayatıpaylaşır insanlarla. Çalışmaları sonuç verir. Çevresindekiinsanlar netleşir ve Sağlık-Sen'in kurucuları haline gelir.

Parçacı değil, Cepheyi düşünendir Ayşenur. DevrimciMemur Hareketi sağlık iş kolunda yeni örgütleniyordur,ama o insanlarıyla, tüm gücüyle hareketin genel kam-panyalarına katılır. Kampanya içinde en aktif birimlerdenbiridir. Yine Ayşenur'un hareketi sahiplenişi ve bağlılığıonun günlük yaşamda verdiği tüm kararlarda kendinihissettirir. Örneğin darbecilik sürecinde yaşanan tartış-malarda doğru tavrı alıp gelişmeleri değerlendirerek,diğer insanların da kavramasını sağlamıştır. Ve zor sü-reçlerin insanı olduğunu kanıtlamıştır. İnsanları tüm yönleri ile değerlendirme ve sonuç çı-

karma yeteneğine sahiptir Ayşenur. İlgilendiği insanların

olumsuzlukları vardır, bilir. Ancakolumlulukları onun için asılöne çıkarılan yandır. Olumluyönlerini değerlendirip ge-liştirmesini bilendir. Hareketigeliştirmenin insanları geliş-tirmekten geçtiğinin bilincin-dedir.

Hırslıydı, yani CepheliydiAyşenur. Biliyordu ki yeni bir

dünya kurmak, dünyayı fethetme coş-kusu ve hırsıyla dolu olmak demektir.Dolu dolu yaşıyordu bunu. Bu hırsla sarılıyordu işlerine.Planlı programlı olması, her insanda bir olumlu yangörüp oradan yaklaşması, işlerini sonuç almadan bırak-maması bundandı.

Cephe kültürünü kavrayandır Ayşenur. Mütevazidirörneğin. Demokratik alanda yeraltı çalışmasını ustacayapıyor olmasının bir nedeni de budur. Tavır ve davra-nışlarında, konuşmalarında kimse hissetmemiştir onunsorumlu olduğunu. Sıradan bir insan gibi girip çıkmıştırkurumlara.

Ve işkencede ser verip sır vermeyendir Ayşenur.Onun direngenliği, hareketi sahiplenişi çileden çıkarmıştırişkencecileri. Ölüm korkusunu çoktan yenmiştir Ayşenur.Ailesine olan duygusallığını halka duyduğu sevgiyleCephenin bir savaşçısı olmanın bilinciyle yenmiştir.

Ve zaferi kazanan olmuştur Ayşenur. Zafer milyonlarcaemekçinin yaşaması için ölmeyi bilmektir. Zafer, düzeninyozluğundan, bencilliğinden, çürümüşlüğünden çekipalmaktır insanları. Zafer, umudun adını nakış nakış iş-lemektir hastane duvarlarına. Dalgalandırmaktır orakçekiçli bayrağı alanlarda.

Zafer özgürlük için, gelecek için, milyonların kurtuluşuiçin düşebilmektir yollara emin adımlarla. Ve zafer,haykırabilmektir inancını kurşuna dizilirken bile. Tanyave Ayşenur gibi.

Bir Yoldaşı AyşenurŞimşek’i Anlatıyor: AYŞENUR OLMAK

Anıları Mirasımız

Kıraç-Kuruçeşme Mahallesinde 3 Ocak’ta “Uyuştu-rucuya Ve Yozlaşmaya Karşı 2. Geleneksel Umut GedikFutbol Turnuvası” ödül töreni ve şenliği yapıldı. Futbolturnuvası Ödül Töreni Umut Gedik nezdinde ve tümdevrim şehitleri adına 1 dakikalık saygı duruşu ile başladı.Ardından Kuruçeşme Kültür Derneği adına Halk Cephe-sinin yaptığı açıklamada “Bizler örgütlenmekten kork-mamalıyız, devlet bizi katletmek için elinden geleniyapıyor bizlerde birlikte olmalıyız ve halk meclislerindeörgütlenmeliyiz. Gazi mahallesinde bulunan Hasan FeritGedik tedavi ve kurtuluş savaş merkezinde gençlerimizitedavi görüyor ve şu anda 155 kişi var” denildi.

Program şiirlerledevam ederek tur-nuvada 1. takımakupa verildi, golkralına, en centil-men takıma, en iyikaleciye ve turnuvaya sponsor olan-lara da ayrıca plaket verilerek program devam etti.Grup Gölge müzik grubu kısa konuşma yaparak ailelerede “çocuklarınızı devrimcilerden uzak tutmayın” çağrısıile türküler söyledi. Program birlikte çekilen halaylarlasona erdi. Programa 100 kişi katıldı.

Örgütlenmekten Korkmayın, Çocuklarınızı Devrimcilerden Uzak Tutmayın!

Kıraç’ta Futbol Turnuvası Ödül Töreni

Page 58: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

Politikacı OlacakBir gün, bir karı koca, 18 yaşında-

ki oğullarını bir testten geçirmeyekarar verirler. Bir masanın üstüne birmiktar para, bir dini kitap ve bir şişeşarap koyarlar. Çocuk din kitabınıseçerse din adamı, parayı seçerse işa-damı, şarabı seçerse de işe yaramaztembel biri olacaktır bu testin sonun-da. Gizli bir yere saklanıp olacakları

merakla beklemeye başlarlar. Bir süresonra oğlan gelir. Parayı cebinekoyar. Din kitabını görüp sayfalarınıkarıştırır ve onu da alır. Sonra şarabıgörüp hepsini içer. Babası eşinedönüp der ki;

"Hanım bizim çocuğun durumusandığımızdan da beter çıktı, galibapolitikacı olacak!"

Fıkra

KARÇin Yuan Çun ezgisiyleŞubat 1936 İşte kuzey ülkesi:Yüz fersah kenetlenmiş buz altındadırTipidir savuran karları bin fersahVe bembeyaz bir sonsuzlukHer yanı Çin Seddi’ninSusmuş nazlı kıvrımları sarı ırmağınGümüş yılanlar gibi dans eder dağlarBalmumum filler gibi tepelerYarışır göklerle yücelikte.Şu cânım günde toprakAk giysili, kızıl süslüŞimdi daha büyülü.Bu güzelim topraklarNice kahramanı dize getirdi.Heyhat! Çin Şi-huang ve Han Vu-tiİncelik nedir bilmezlerdi.Tang Tay-zung ve Sung Tay-zuBiraz dar görüşlüydülerVe Cengiz HanGöklerin mağrur çocuğuYalnızca kartallara ok atmayı bilirdi.Hepsi geçti gitti!Gerçek büyük adamlarıYalnız bu çağda ara.

Şiir

Hakikat bize insanları varlıklarına,dinlerine, dillerine göre ayırmamızıdeğil, birleştirmemizi buyurur.

Şeyh Bedreddin

Özlü Söz

Mermer YontucusuBir zamanlar dağda, kızgın güneşin

altında, mermer taşlarını yontmaktanbezmiş bir mermer yontucusu varmış.

“Bu hayattan bıktım artık.Yontmak! Devamlı mermer yont-mak... öldüm artık! Üstelik bir de bugüneş, hep bu yakıcı güneş! Ah!Onun yerinde olmayı ne kadar çokisterdim, orada yükseklerde her şeyehakim olacaktım, ışınlarımla etrafıaydınlatacaktım.” diye söylenir durur.

Bir mucize ile yontucu o an güneşolur. Fakat tam ışınlarını etrafa yaymayahazırlandığı sırada ışınlarının bulutlartarafından engellendiğini fark eder.

“Basit bulutlar benim ışınlarımıkesecek kadar kuvvetli olduklarınagöre benim güneş olmam neyeyarar?” diye isyan eder.

“Madem ki bulutlar güneşten dahakudretli bulut olmayı tercih ederim.”

O zaman hemen bulut olur.

Dünyanın üzerinde uçuşmaya başlar,oradan oraya koşuşur, yağmur yağdırırfakat birdenbire rüzgar çıkar ve bulut-ları dağıtır.

“Ah, rüzgar geldi ve beni dağıttı,demek ki en kuvvetlisi o öyleyseben rüzgar olmak istiyorum.” diyekarar verir.

Ve dünyanın üzerinde eser durur,fırtınalar estirir, tayfunlar meydanagetirir. Fakat birdenbire önünde koca-man bir duvarın ona mani olduğunugörür. Çok yüksek ve çok sağlam birduvar. Bu bir dağdır.

“Basit bir dağ beni durdurmayayettiğine göre benim rüzgar olmamneye yarar?” der.

O zaman dağ olur. Ve o anda birşeyin O’na durmadan vurduğunu his-seder. Kendinden daha güçlü olanşeyin, O’nu içinden oyan şeyin neolduğuna bakar... Bu küçük bir mer-mer yontucusudur.

Kıssadan HisseGüçsüz bir yavruyu küçümseme;

çünkü bir gün bir kaplan olabilir.

Moğol atasözü

-Bugün zararsız diye düşündüğümüzkişiler veya onların eylemleri önlem alın-mazsa yarın bize daha çok zarar verir halegelebilir.

Atasözü

Page 59: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

ÖÖğretmenimizğretmenimiz

Yenilebilirsiniz, yenmesini öğreneceksiniz.Zayıf düşebilirsiniz, kalkmasını

öğreneceksiniz. Bu parti kişiliğidir.Bu kişilik, zaferin önündeki tüm engelleriaşıp geçebilecek güvene ve inanca sahiptir.

Partili kişiliği içselleştirin. Savaş bir yerde cesaret ve cüretle sürmekzorundadır. Daha cesaretli, daha cüretli,

daha kararlı olan kazanacaktır.Bugünkü savaş gücümüzü ancak

daha kararlı ve cüretli olmakla büyütebiliriz.Büyümek, düşman güçlerine vurmak,

etkisiz kılmak, imha etmektir.Dağda, şehirde, ovada, zindanlarda, her yerde

Parti ve Cephe anlayışıyladüşmana vurmalıyız.Vurmak kazanmaktır.

Page 60: yuruyus-info.orgyuruyus-info.org/pdf/pdf/451.pdf · Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Mustafa Doğru Adres: Katip Mustafa Çelebi Mah. Billurcu Sok. No: 20 / 2 Beyoğlu/İSTANBUL

ww

w.y

uru

yu

s.c

om

info

@yu

ruyu

s.com

Dev-Genç Kurultayı Yapıldı!“ Hak Verilmez Alınır, Öğrenci Meclisleri ile Kazanılır”

Emperyalizme Öfken Varsa Dev-Genç’in 45. Yılında Yerin Hazır!

Gasp Edilen Haklarımızı İstiyoruz Alacağız!Halk Ekmeğe, Berkin Adalete Doyana Kadar

Susmayacağız!Savaşı Büyüterek Geliyoruz!

Gasp Edilen Haklarımızı İstiyoruz Alacağız!Halk Ekmeğe, Berkin Adalete Doyana Kadar

Susmayacağız!Savaşı Büyüterek Geliyoruz!