76
ISSN 2587-0475 10 TL. YANGIN GÜVENLİĞİ VE TEKNOLOJİLERİ DERGİSİ SAYI 4 OCAK ŞUBAT MART 2018 www.tuyak.org.tr Yangın Algılama Sistemleri Yangın Şartları Altında Korumasız ve Korumalı Çelik Yapılara Dair Deneysel Çalışmalar Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan ile Söyleşi Mühendis ve Yangın Mühendisliği Hidrolik Hesaplarda Yapılan Hatalar ve Kontrol Kriterleri Binalarda Yangın Pencerelerinin Uygulama ve Tasarım Şartları

YANGIN GÜVENLİĞİ VE TEKNOLOJİLERİ DERGİSİ · 2019-12-23 · ISSN 2587-0475 10 TL. YANGIN GÜVENLİĞİ VE TEKNOLOJİLERİ DERGİSİ SAYI 4 • OCAK ŞUBAT MART 2018 • Yangın

  • Upload
    others

  • View
    10

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

ISSN 2587-047510 TL.

YANGIN GÜVENLİĞİ VE TEKNOLOJİLERİ DERGİSİ

SAYI 4 • OCAK ŞUBAT MART 2018 • www.tuyak.org.tr

Yangın Algılama Sistemleri

Yangın Şartları Altında Korumasız ve Korumalı Çelik Yapılara Dair Deneysel Çalışmalar

Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan ile Söyleşi

Mühendis ve Yangın Mühendisliği

Hidrolik Hesaplarda Yapılan Hatalar ve Kontrol Kriterleri

Binalarda Yangın Pencerelerinin Uygulama ve Tasarım Şartları

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

SP_ATES_KES_20x27_CS6.pdf 1 01/02/18 15:26

Türkiye Yangından Korunma ve Eğitim Vakfı ile Yangından Korunma Derneği (TÜYAK) tarafından, 9-10 Kasım 2017 tarihlerinde İstanbul Grand Cevahir Otel’de beşincisi düzenlenen TÜYAK 2017-Yangın ve Güvenlik Sempozyumu ve

Sergisi, 2000 kişinin katılımıyla rekor seviyede başarıyla tamamlandı. Sempozyumda, yangın güvenliği konusunda çalışan araştırıcı, tasarımcı ve uygulamacılar bir araya getirilerek tanışmaları, tartışmaları ve bilgi alışverişinde bulunmaları sağlandı.

Sempozyumun amacı, yangın güvenliğinin önemini anlatmak, günümüz teknolo-jisine uygun koruma ve önleme sistemlerindeki gelişmeleri açıklamak, problemleri tartışmak, üretici ve kullanıcıları bir araya getirerek geleceğe yönelik planlar hazır-lamaktı. Bu amaçları gerçekleştirdiğimizi söyleyebiliriz. Eksiklikleri, eleştirilecek ve düzeltilecek hususları olmuştur. Eksiklikleri ve aksaklıkları hoşgörü ile karşılayan ziyaretçilerin övgüleri, sergiye katılmayan bazı kuruluşların iki yıl sonra yapılacak sempozyuma katılmak istediklerini söylemeleri ve birçok kişinin şimdiden bildiri ile katılacaklarını belirtmeleri başarının göstergesiydi.

Yangın güvenliği sektörü, her geçen gün büyümekte ve önemli bir sektör haline gelmektedir. TÜYAK 2017-Yangın ve Güvenlik Sempozyumu; sektörün problemlerinin kamu kurum ve kuruluşları ve akademisyenler ile tartışıldığı, yangın sektöründe ya-şanan sorunları birinci ağızdan öğrenme ve tartışma fırsatı barındıran önemli bir plat-form oldu. Sempozyuma katılan yabancı ve yerli uzmanların oluşturduğu tartışma ortamları ve ulaşılan neticelerin sektörümüze faydalı olacağına, bu alanda yetişmek isteyen genç elemanların eğitimlerine katkıda bulunacağına inanıyoruz.

Sempozyumun ana teması olarak “Yangında Can Güvenliği ve Risk Yönetimi” se-çilmiştir. İki gün boyunca iki paralel salonda teknik sunuş yapıldı. Sempozyumda 48 adet bildiri yer aldı. Ayrıca “Onaylı Malzeme Kullanımı ve Can Güvenliği” konusundaki panelde kalitesiz ve onaysız malzemelerin can güvenliğe olumsuz etkileri ve alınacak önlemler tartışıldı. “Yangın Projelerinin Ruhsat Onayı ve İskân Kontrolleri – Tasarım, Uygulama ve Denetim Problemleri” konulu forumda mimar, tasarımcı, makine mü-hendisi, itfaiye yetkilisi, elektrik mühendisi ve sigorta uzmanı katılımcılar karşılaşılan problemleri tartıştı ve yeni öneriler getirildi.

Yapısal önlemlerin anlatıldığı “Mimari Yangın Tasarımı, Yangın Merdivenleri, Yangın Kompartımanları, Yapı Malzemeleri” ile önde gelen söndürme sistemlerinden biri olan “Köpüklü Söndürme Sistemi Tasarım ve Uygulama Eğitimi” konularında düzen-lenen kurslara yoğun ilgi gösterilmiş ve tekrarlanması istenmiştir.

İki gün boyunca yaklaşık 2000 kişi sergiyi ziyaret etti ve sergi alanında ulusal ve uluslararası firmaların stantlarını görme imkânı buldu. Sempozyuma İstanbul dışın-dan, birçok farklı şehirden katılımcıların olması bizleri sevindirdi. Yangın güvenliği alanında en son teknolojilerden oluşan yangın güvenliği çözümlerini sergileyen fir-maların yeni iş fırsatları yakalama şansı bulduğunu umuyoruz.

TÜYAK tarafından düzenlenen sempozyumlar önümüzdeki yıllarda gelişerek; sek-tör paydaşlarının deneyimlerinden de faydalanarak bir buluşma merkezi, bir köprü olmaya devam edecektir.

TÜYAK Adına SahibiTaner Kaboğlu

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüÖzlem Güneç

Yayın Kurulu BaşkanıProf. Dr. Abdurrahman Kılıç

Yayın KuruluDeniz AtikLevent CeylanKorhan IşıkelProf. Dr. Nurdil EskinÖzlem GüneçTaner Kaboğlu

Bilim KuruluY. Doç. Dr. Sedat AltındaşDr. Kazım BecerenDr. Mustafa BilgeProf. Dr. Füsun DemirelY. Doç. Dr. Oğuz GündoğduProf. Dr. Neşet KadırganProf. Dr. Haluk KaradoğanProf. Dr. Adnan KaypmazDr. Necmi ÖzdemirDoç. Dr. Mustafa ÖzgünlerProf. Dr. Recep YamankaradenizProf. Dr. Zerrin Yılmaz Halkla İlişkiler ve Reklam MüdürüŞengül Çifçi

Yazı İşleri MüdürüDilek Merter

Yazı İşleriNalan SavaşEbru Faytoncu UçarVilmer Özçınar

Grafik TasarımCihan Demir

YapımTeknik Dergiler Yayıncılık ve Organizasyon Ltd.Şti.

Yönetim YeriHalil Rıfat Paşa Mah.Perpa Ticaret Merkezi, B Blok Kat: 9No: 1376, 34384 Şişli - İstanbulTel: (0212) 320 24 04Faks: (0212) 320 24 [email protected]

ISSN: 2587-0475

Baskı ve CiltMurat Ofset Matbaacılık San. Tic. Ltd. Şti.Davutpaşa Caddesi Davutpaşa Emintaş Sanayi Sitesi No: 103/272 Topkapı/İSTTel: (0212) 567 52 24

Tüm Türkiye’de dağıtılmaktadır.Basın Kanunu’na göre yerel süreli yayındır.

www.tuyak.org.tr

YANGIN GÜVENLİĞİ VE TEKNOLOJİLERİ DERGİSİ

Yayın Kurulu

SUNUŞ

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 3

Yayınlarımız

Yayınlarımızı temin etmek için lütfen iletişime geçiniz:

[email protected]

(0212) 320 24 04

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi” aboneliği hususunda bilgi almak için lütfen [email protected] adresine mail atınız.

4 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

3 AYDA BİR YAYINLANIR.

SAYI 4OCAK ŞUBAT MART 2018

ilan indeksi6Haberler

3Sunuş

İÇİNDEKİLER

Özlem Güneç 26Hidrolik Hesaplarda Yapılan Hatalar ve Kontrol Kriterleri

Bai-xia Zhou 32Binalarda Yangın Pencerelerinin Uygulama ve Tasarım Şartları

A. Bhatia 38

Yangın Alarm Ve Algılama Sistemlerine Genel Bakış Yangın Algılama Sistemleri

72Etkinlikler Takvimi

58Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi ErdoğanSöyleşi

66Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliği ile ilgili Tüyak Görüş ve ÖnerileriGörüş

68Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmelik Uygulamalarına İlişkin Açıklamalar

BİLGİLENDİRME

22Prof. Dr. Abdurrahman KılıçMühendis ve Yangın Mühendisliği

52V.Saulniera , S. Durifa, A. Bouchaïra , P. Audeberta, M.LahmarbYangın Şartları Altında Korumasız ve Korumalı Çelik Yapılara Dair Deneysel Çalışmalar

AKSAY  7

AYVAZ  12-13

BTS  15

DARHAN  17-19

DUYAR VANA  ÖKİ

EEC  21

FETAŞ  AK

FİKE  25

FOKUS  37

INKA  51

İZOCAM  57

KURTARIR  61

MATRİKS  63

MAVİLİ  65

NORM TEKNİK  2

PROTEK  67

SİEX  70

STANDART POMPA  1

STS YANGIN  69

TESAR  71

TÜYAK  AKİ

VİZYON  11

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 5

HABERLER

TÜYAK 2017-2018 Dönemi Eğitim Seminerleri Başladı

T ÜYAK Türkiye Yangından Korun-ma ve Eğitim Vakfı/Yangından Korunma Derneği tarafından

sektörün ve meslektaşların gelişimi-ne katkı sağlama ve bilgi paylaşımını yaygınlaştırma hedefine yönelik dü-zenlenen eğitim seminerlerinin ikinci dönemi başladı.

Değerli sponsorlarımızın ve konuşma-cılarınızın katkı ve katılımıyla Hilton Koz-yatağı Otel’de gerçekleşen seminerlerin ilki; “Konutlarda Yangın Algılama, İhbar ve Yönlendirme Sistemleri” başlığı altın-da 16 Aralık 2018 tarihinde yapıldı.

Katılımın yüksek olduğu seminer, TÜ-YAK Yönetim Kurulu Üyesi ve Eğitim Dü-zenleme Komitesi Başkanı Sayın Deniz A. Atik’in açılış konuşmasıyla başladı. Sayın Akın Altın başkanlığında devam eden et-kinlik, Sayın Kevork Benlioğlu (EEC)’nun “Acil Aydınlatma ve Yönlendirme Oto-masyonu” ve Sayın A.Özcan Kaya (Pro-tek)’nın “Konut Yangın Algılama Sistem-lerinde Genel Hatalar ve Yaşanan Sorun-lar” isimli sunumunu takiben soru ce-vap bölümünün ardından teşekkür töre-ni ile son buldu.

Seminerlerin ikincisi 20 Ocak 2018 tari-

hinde düzenlenirken; konusu “Ön Tepki-li (Preaction) Yangın Söndürme Sistemle-ri” idi. Sn.Burak Işın başkanlığında yapı-lan seminere Sn. Barış Topal (Detay Yan-gın Danışmanlık) “Pre-action Vana Grup-larının Tasarımı” ve Sn. Baki Ağzam Öz-kan (JCI-Johnson Controls) “Pre-action Kontrol Vana Setleri” başlıklı sunumla-rıyla katıldı.

Toplam sekiz adet etkinlikten oluşan ve önümüzdeki aylarda farklı illerde düzen-lenmesi planlanan eğitim semineri prog-ramıyla ilgili detaylar aşağıdadır.

TÜYAK 2017 - 2018 Dönemi Eğitim Seminer Programı

Tarih Konu Başlıkları17 Şubat 2018İSTANBUL* Hilton Otel Kozyatağı

Köpüklü Söndürme SistemleriOturum Başkanı: Sn. İrfan ÇelimliKöpüklü Söndürme Sistemi Uygulamaları, Bora Şiranlı / Norm TeknikKöpüklü Söndürme Sistemlerinde Sistem Onayının Önemi, Simon Barrat/ Viking Yüksek Genleşmeli Köpük Sistemleri Tasarım ve Uygulamaları, Dursun Şahin/ Aksay

17 Mart 2018İSTANBUL* Hilton Otel Kozyatağı

İtfaiye Su Alma ve Hortum Sistemleri Tasarımı ve Portatif Söndürücü Uygulamaları Oturum Başkanı: Sn. Hüseyin Erdemİtfaiye Su Alma Sistemleri Tasarımı, Gökhan Balık / Etik YangınPortatif Söndürücüler, Cahit Asiltürk / Kurtarır

31 Mart 2018İZMİR31 Mart 2018* Tepekule Kongre Merkezi (Bayraklı)

Sprinkler Sistemlerinin Test, Kabul İşlemleri ve Bakımı Oturum Başkanı: Sn. Abdurrahman KılıçNFPA 25 Sprinkler Sistemlerinin İşletme ve Bakımı, Mehmet Çim / Duyar VanaSprinkler Sistemlerinde Test ve Kabul İşlemleri, Hatice Zehra Tonyalı / Emo Ayvaz

14 Nisan 2018İSTANBUL* Hilton Otel Kozyatağı

CO2 ve Inert Gazlı Söndürme Sistemleri Oturum Başkanı: Sn. İsmail Turanlı Gazlı Söndürme Sistemi Tasarımı, Ersin Akdaş / FikeGazlı Söndürme Sistemi Uygulamaları, Serhat Kezük / Accuro

28 Nisan 2018ANKARA* Latanya Otel (Çankaya)

NFPA 13- 2016 Standardında Sprinkler Sistemi ile İlgili DeğişikliklerOturum Başkanı: Sn. Abdullah BilginNFPA13 Sprinkler Sistemlerinin Tasarımı ile ilgili Değişiklikler, Özlem Güneç /Profel Yangın NFPA 13 Sprinkler Sistemlerinin Montajı ile ilgili Değişiklikler, Taner Kaboğlu / Tasarım

05 Mayıs 2018İSTANBUL* Hilton Otel Kozyatağı

Pasif Yangın Önlemleri Oturum Başkanı: O. Hakan UsluTesisat Geçişlerinde Pasif Yangın Durdurucu Uygulamaları, Onur Yücel / HiltiPasif Yangın Uygulamaları, Funda Kartal Arkadakalmaz / Profire

6 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

HABERLER

TÜYAK 2017’ye 2000 kişi katıldı Sempozyumda “Yangında Can Güvenliği ve Risk Yönetimi” tartışıldı

Türkiye Yangından Korunma ve Eğitim Vakfı ve Yangından Korunma Derneği ev sahipliğinde 9-10 Kasım 2017 tarihleri arasında beşincisi gerçekleştirilen TÜYAK 2017 - Uluslararası Yangın ve Güvenlik Sempozyumu ve Sergisi’ne iki bin kişinin üzerinde ziyaretçi katıldı. 80 akademisyen, bilim adamı ve yangın uzmanı; 10 farklı oturum, panel ve konferansta “Yangında Can Güvenliği ve Risk Yönetimi” konularını tartıştı.

TÜYAK 2017 Uluslararası Yangın ve Güvenlik Sempozyumu ve Sergisi, TÜYAK Onursal Başka-

nı ve Sempozyum Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç, TÜYAK Yönetim Kurulu Başkanı Taner Kaboğlu ve AKUT Onursal Başkanı Na-suh Mahruki’nin açılış konuşmalarının ardından düzenlenen törenle başladı.

TÜYAK Onursal Başkanı Prof. Dr. Ab-durrahman Kılıç, yangın sayısındaki ar-tışa rağmen ölüm sayısının yükselme-diğine dikkat çekerek; bunun sebebini alınan tedbirlere bağladı. “Yangın sayı-

sı artsa bile dikkat edilmesi gereken hu-sus ortaya çıkan hasarları” diyen Sayın Kılıç; yangın projelerini kontrol görev ve yetkisinin itfaiyeden alınıp belediyelere verildiğine değildi. Bu durumun kaosa neden olduğunu belirten Kılıç, Binala-rın Yangından Korunması Hakkında Yö-netmelikte 2015 yılında yapılan değişlik-lerin ise yönetmeliğin bütünlüğünü boz-duğunu açıkladı.

Yangın holü, cephe, kaçışlar, mevzuat vb. birçok konunun iki gün boyunca tar-tışıp masaya yatırıldığı sempozyum dahi-linde “Onaylı Malzeme Kullanımı ve Can Güvenliği” konulu panel ve “Yangın Pro-jelerinin Ruhsat Onayı ve İskan Kontrol-leri Tasarımı Uygulama ve Denetim Prob-lemleri” konulu forum gerçekleştirildi.

TÜYAK Vakıf ve Dernek Başkanı Taner Kaboğlu bu yıl sempozyumun uluslara-rası kimliğinin öne çıkartıldığı; evrensel ve sektörü daha çok içeren bir biçimde hazırlandığı vurgusunda bulundu.

Açılışı takiben oturumlarla devam eden TÜYAK 2017 sempozyumunda 80 akademisyen, bilim adamı ve yangın uz-manı 10 farklı oturum, panel ve konfe-ransta yangın güvenliğini tartıştı.

9-10 Kasım 2017 günlerinde sempoz-

8 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 9

yumla eş zamanlı olarak, Sayın Dr. Gök-han Balık tarafından “Mimari Yangın Ta-sarımı (Yangın Merdivenleri, Yangın Kom-partmanları, Yapı Malzemeleri)” konulu panel ve Sayın Bora Kocaman tarafından “Köpüklü Söndürme Sistemleri Tasarı-mı ve Uygulama” isimli kurslar başarıy-la gerçekleştirildi. Sektörün önde gelen firmalarının ve isimlerinin katılımlarıyla gerçekleşen sempozyumun ana teması olarak belirlenen “Yangında Can Güven-liği ve Risk Yönetimi” konusunda hazır-lanan bildirilere öncelik verildi.

Yurt içinden ve dışından yoğun ilgi gö-ren toplantılarda iki gün boyunca iki pa-ralel salonda teknik sunumlar yapıldı. Sunulan bildirilerin tam metinleri ka-tılımcılara çantaları içinde verildi. Böy-lece ilgi duyulan bildirileri daha detay-lı olarak incelemek ve öğrenmek müm-kün oldu.

2000 kişi ziyaret ettiToplam 48 adet bildirinin paylaşıldı-

ğı sempozyum kapsamında düzenlenen “Onaylı Malzeme Kullanımı ve Can Gü-venliği” konulu panelde, yangın koru-num sektörünün uygulama sırasında malzemelerle ilgili yaşadığı sorunlar ve bunların olumlu/olumsuz etkileri ma-saya yatırılırken, karşılaşılan problem-lerin çözümü için yeni öneriler getirildi.

Yangın güvenliği alanında çalışan araştırıcı, tasarımcı ve uygulamacıları

bir araya getirerek tanışmalarını, tartış-malarını ve bilgi alışverişinde bulunma-larını sağlayan etkinlik boyunca en son teknolojilerden oluşan yangın güvenliği çözümlerini sergileyen firmalar yeni iş fırsatları yakalama şansı da buldu.

2019 yılında buluşmak üzere…“Yangın Projelerinin Ruhsat Onayı ve

İskan Kontrolleri Tasarımı Uygulama ve Denetim Problemleri”nin görüşüldüğü sempozyumun ikinci günü gerçekleşen ve başkanlığını TÜYAK Onursal Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç’ın yaptığı fo-rumda ise katılımcılar yönetmelik, iskan ve uygulamalarında yaşanılan sorunları ve yapılması gerekenleri tartışarak bilgi alışverişinde bulundu. Beşincisi düzenlenen ve takvimlerde ye-rini alan TÜYAK Yangın ve Güvenlik Sem-pozyumu ve Sergisinin, kamu, kurum ve kuruluşları bir araya getiren, sorunların ve çözümleri tartışıldığı önemli bir plat-form olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ab-durrahman Kılıç, TÜYAK 2019 – Yangın ve Güvenlik Sempozyumu ve Sergisi’nde “Sorunları azalmış, sektör olarak daha büyümüş, ülkemizde yangın sayılarını azaltmış, yangından dolayı meydana ge-len can ve mal kaybını en aza indirmiş bir Türkiye” olarak tekrar buluşma dileğiyle konuşmasını tamamladı.

HABERLER

Yangın Tesisatı Sismik Korumasına İlişkin El Kitabı Erico/Caddy ve Darhan İş Birliği İle Sektörün Hizmetinde.

S ismik askı lama konusun-da dünya öncülerinden Erico/Caddy’nin, birçok ülkenin fark-

lı disiplinlerinden mühendis ve bi-lim adamlarının yaptığı ortak çalışma sonucu, hazırlamış olduğu “Yangın Sprinkler Tesisatının Sismik için Sis-mik Koruma Sisteminin Kurulum ve Tasarımına İlişkin El Kitabı”, Caddy Türkiye Distribütörü Darhan’ın katkı-larıyla, Türkçeye çevrilerek mekanik ve yangın koruma sektörü hizmeti-ne sunuldu.

Ülkemiz aktif fay hatlarının yoğun ol-duğu bir bölgede yer almakta olup ül-kemiz topraklarının yaklaşık % 40’lık bir bölümü 1. Derece deprem bölgesi durumundadır.

Yangınlar deprem sonrasında mey-dana gelen kayıpların en önde gelen nedenlerinden biridir. Bu açıdan yan-gın tesisat birleşenlerinin deprem sıra-sında ortaya çıkabilecek yüklere daya-nıklı olacak şekilde sismik askılaması ve depremi zararsız atlatabilmesi ge-rekmektedir.

Ülkemizde, son senelerde yangın te-sisatının sismik yüklere karşı korun-ması ile ilgili uygulamalar yapılmak-tadır. Ancak gerek projelendirme ge-rekse imalat aşamasında sismik koru-ma uygulamalarında eksiklikler göze çarpmaktadır. Özellikle yangın tesisatı gibi deprem sonrasında kritik işleve sa-hip olan tesisatların, sismik yüklere karşı korunması için yapı-lan proje ve imalat-ların belli standartlar içerisinde olması ge-rekmektedir.

Hazırlanan el ki-tabı, besleyici hat-lar, branşman hatla-rı, pompalar ve raf içi sprinkler tesisa-tı gibi birçok tesisat birleşeninin sismik korumasına ilişkin bilgi içermektedir.

Yangın tesisatı sismik koruma sis-teminin dizaynı ve

montaj prensiplerini detaylı bir şekil-de açıklayan kaynak, proje müellifle-rinin, yangın tesisatı ve mekanik tesi-sat imalatı yapan makine mühendis-lerinin ve mekanik kontrolörlerin baş ucu kitabı olma niteliğini taşımaktadır. El Kitabı” temin etmek için Darhan ile bağlantıya geçebilirsiniz.

HABERLER

TAZİYE

Isıtma Soğutma sektörü duayenlerinden Sayın Vural Eroğlu, 29 Aralık 2017 günü sabah saatlerinde geçirdiği kalp krizi nedeniyle vefat etmiştir. Merhuma Allah’tan rahmet, başta ailesi ve Systemair HSK mensupları olmak üzere ISK

sektörüne başsağlığı ve sabır dileriz.

10 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 11

HABERLER

TMMOB Makina Mühendisleri Odası (MMO) İstanbul Şube’nin 33. Dönem Olağan Genel Kurulu ve Seçimleri 13-14 Ocak Tarihlerinde Gerçekleştirildi

1 4 Ocak Pazar günü Karaköy’de bulunan TMMOB Mimarlar Oda-sı İstanbul Büyükkent Şubesi’n-

de gerçekleştirilen seçimlerde mevcut yönetimdeki Battal Kılıç başkanlığın-daki mavi liste adayları oyların büyük çoğunluğunu alarak tekrar yönetime seçildiler.

Kötü hava koşullarına rağmen 3225 mü-hendisin oy kullandığı seçimlerde MAVİ LİSTE 2850 oy alırken Birlikte Değişim Gru-bu SARI LİSTE ise 325 oy aldı.

TÜM MESLEKTAŞLARIMA TEŞEKKÜR EDERİM

Yeniden Yönetim Kurulu Başkanı seçi-len Battal Kılıç, şunları söyledi: “Bugün se-çimlere gelerek mesleğine, meslek odası-na ve geleceğine sahip çıkarak oy veren tüm meslektaşlarıma teşekkür ederim. Ayrıca bu zaferi bugün aramızdan ayrı-lan Hasan Akalın’a hediye ediyoruz” dedi.

MMO İstanbul Şube 32. Dönem Yönetim Kurulu Asıl Üyeleri; Battal Kılıç, Ali Haydar Karaçam, İbrahim M. Tataroğlu, Ahmet Ak-çakaya, Aydan Adanır, Seyfettin Avcı, Ca-

fer Yıldız. Yedek Üyeleri ise; Zekai Şahin, Tuncay Korkmaz, Elif Soyvural, S. Ece Al-tınışık, Gürcan Ala, Mertkan Akay, E. Al-kım Erdönmez’den oluştu.

SAĞLIK KURULUŞLARI

GAZLI SÖNDÜRME SİSTEMLERİ

ENERJİ SANTRALLERİ & ENDÜSTRİYEL TESİSLER

SAĞLIK KURULUŞLARI

GAZLI SÖNDÜRME SİSTEMLERİ

ENERJİ SANTRALLERİ & ENDÜSTRİYEL TESİSLER

Sizin için değerli olanı biz koruruz.

ARŞİV ODALARI

VERİ MERKEZLERİ (DATA CENTER)

MÜZE VE SANAT GALERİLERİHAVALİMANLARI

Kaş’ta Akaryakıt İstasyonuna Yıldırım Düştü

Nottingham İstasyonu Yangını: Ne Biliyoruz?

Nottingham Tren İstasyonu moder-nleştirme çalışmaları sırasında çı-kan büyük yangın kaosa neden

oldu. Sebebi ve nasıl yayıldığı hakkında neler biliyoruz?

Kundaklama olarak değerlendirilen yangın, 12 Ocak Cuma günü kadın tu-valet bloğunda başladı.

Soruşmalar devam ederken, 60 milyon sterlinlik bu yeniden geliştirme sürecinde sprinklerin bulunup bulunmadığına ilişkin sorular ortaya atıldı.

İstasyonun sahibi Network Rail isimli şirket, yangın güvenlik önlemleri hak-kında yorum yapmayı reddetti.

Yangın güvenlik önlemleri alındı mı?

Yasal olarak istasyonun yenilenme çalışmalarının başlamasından önce bir yangın riski değerlendirmesi şartı söz konusuydu. Alarmlar, yangın kapıları ve sprinkler gibi tedbirler tanımlanan risk-leri kontrol altına almalıydı. İstasyonun sahibi Network Rail, soruşturmanın de-vam ettiği gerekçesiyle BBC’ye hangi önlemlerin alındığını açıklamayı reddetti.

“Her istasyon yangın güvenliği açısın-dan değerlendirilmiş ve düzenli olarak gözden geçirilmiştir. “

“Resmi soruşturmalardan öğrenebi-leceğimiz bir şey varsa, elbette gereği-ni yapacağız ancak soruşturma devam ederken ayrıntılı olarak yorum yapmak uygun değildir.”

Planlama ve taşımadan sorumlu Kon-sey Üyesi Jane Urquhart, istasyonun ye-nileme çalışmaları esnasında sprinkle-rin yerinde olmadığının “varsayıldığını” söyledi.

“Sanırım bir sonuca varmadan önce, soruşturmanın değerlendirilmesini bek-lemeliyiz” dedi.

“Modernleştirme çalışması açısından bunun ne anlama geldiğini düşünmek zorunda kalacağız” dedi.

Yangın nasıl başladı?Yangın, cuma günü sabah saat 06:30

‘da istasyonun yeni yapılan bölümünde kadınlar tuvaletinde başladı. İftaiye yet-kilileri yangının istasyonun eski kısımla-rına doğru nasıl yayıldığını tarif ederken “wooden walkway” “ahşap geçit” ifade-sini kullandılar.

İstasyon çalışanlarından biri BBC’ye tuvaletin içindeki sıhhi kutudan duman çıktığını gördüğünü söyledi.

İngiliz Ulaştırma Polisi; yangının se-bebinin halen soruşturulduğunu ancak

elektrik kaçağı ihtimalini şimdiden elen-diklerini ve kundaklanma ihtimalinin yük-sek olduğunu söyledi.

Polis kundaklanma olduğunu göste-ren birincil kanıtların hali hazırda top-landığını ancak soruşturmanın güvenliği açısından daha fazla bilgi veremeyecek-lerini söyledi.

Henüz tutuklama yapılmazken İngiliz Ulaştırma Polisi, yangın sırasında bölge-de kimlerin olduğunu görmek için CCTV görüntüsünü inceliyor.

Hali hazırda çok sayıda tanığın ifade-sini alan polis; bugüne kadar öne çık-mayan diğer tanıklarla da konuşmaya kararlı.

Ne kadar hasar meydana geldi?East Midlands Tren direktörü Jake Kelly,

hasarın “Oldukça kapsamlı” ancak “Kork-tuklarından daha az” olduğunu söyledi.

“Bizi yüreklendiren tek şey tarihi de-ğeri olan eski istasyon kısmının büyük ölçüde zarar görmeden kurtarılmış ol-masıdır.”

Demiryolu şirketi, istasyonun hasarı-nı değerlendirmek için çalışmaların ha-len sürmekte olduğunu ve bu nedenle r onarımın maliyetini ve süresini tahmin edemediklerini söyledi.

HABERLER

14 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

Dublin’de Büyük Yangın!

D ublin’de Geri Dönüşüm Tesisinde Çıkan Yangın Nedeniyle Bölge Sakinlerine Pencerelerinizi Ka-

patın Çağrısı Dublin İtfaiyesi, Dublin Havaalanı’nın

yanındaki araç geri dönüşüm merkezinde meydana gelen yangının kontrol altında olduğunu söyledi ancak bölgede ikamet edenlerin bu akşam pencerelerini kapalı tutmaları önerildi.

Tesiste başlayan yangınla ilgili sabah saat 9 civarında ihbar alan İtfaiye; olay yerine geldiğinde yangının dışarıdaki araçlara da sıçramış olduğunu, yakıt de-poları ve oksiasetilen kesme ekipmanın-da meydana gelebilecek olası patlama

tehlikesi nedeniyle savunma duruşunu benimsemek zorunda kaldıklarını açık-ladı. Devam etmeden önce durumu de-ğerlendirmek için bir “drone” kullanıldı.

Yangınla mücadele için sekiz itfaiye ekibi birlikte çalıştı ve Dublin Havaala-nı’ndan yönlendirilen köpükle söndürme araçları da destek verdi.

İlçe Meclisi itfaiye ekiplerine destek için bölgeye verilen su basıncını arttırdı.

İtfaiye İstasyon Görevlisi John McNal-ly, olay yerine geldiklerinde yangının kü-çük olduğunu ancak çok hızlı yayıldığını söyledi. Birbirinden uzak küçük yanan alanların yangın tamamen sönene kadar yanmaya devam ettiği görüldü.

Fabrikada çalışanlar tahliye edilirken yaralanan olmadığı bildirildi.

Dublin Havalimanı ise dumanın uçuşla-rı olumsuz yönde etkilemediğini söyledi.

Hava kalitesi uzmanları, bölgedeki in-sanların camlarını kapalı tutmaları ve bu akşam açık havada egzersiz yapmama-ları konusunda uyardı.

Trinity College Dublin’de görevli Çevre Sistemleri Modelleme Yardımcı Profesö-rü John Gallagher ise verdiği demeçte, yangın sonucu ortaya çıkan dumandan kaynaklı azot dioksit, dioksin ve parti-kül kirliliği düzeylerinde artış olabilece-ğini belirtti.

Rusya’da Araç ve Trenlerden Dışarı İzmarit Atmak Yasaklandı

R usya’da, yeni yayınlanan yan-gın güvenliği düzenlemele-ri kapsamında, tren ve oto-

mobil yolcularının camdan dışa-rı sigara izmariti atılması yasaklandı. The Moscow Times haberine göre, Acil Durum Bakanlığı’nın yayınladığı veriler Ocak - Eylül 2017 tarihleri arasında Rusya genelinde 95 bin yangın çık-

tığını ve 5 bin 200’den fazla insanın hayatını kaybettiğini ortaya çıkardı. Rusya hareket halindeki otomo-bil ve trenlerden sigara izmariti, kö-mür parçası ve kül atılmasını ya-saklayarak yangın güvenliğinde-ki yetersizlikleri gidermeye çalışıyor. Başbakan Dmitry Medvedev’in 08 Ocak 2018 tarihinde imzaladığı aynı

yasa kapsamında toprak sahipleri-nin düzenli olarak çimlerini biçmele-ri ve çöplerini toplamaları gerekiyor. Geçen yıl Moscow Times’a konuşan it-faiye çalışanları ve kurtarma görevlile-ri, Rusya’da bürokraside yaşanan ge-cikmelerin ve eğitim eksikliğinin Rus-ya itfaiye hizmetlerini son yıllarda felç ettiğini söylemişti.

HABERLER

16 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

Darhan ??

• İstanbul 3. Havalimanı projesinin tercih ettiği marka• Geniş ürün çeşidi • Stoktan teslimat • Optimum fiyat garantisi

ARTIK YİVLİ ÜRÜNLERDE YÜKSEK KALİTEYİ

YÜKSEK FİYATA ALMAK ZORUNDA DEĞİLSİNİZ!

darhan.com.tr

HABERLER

New York’taki Trump Tower’da Yangın

New York’ta Bulunan Trump Tower’da Çıkan Yangında Üç Kişi Yaralandı

N ew York İtfaiye Departmanı Pa-zartesi günü yaptığı açıklama-da, kentin hafta içi yoğunluğu

başlarken, Manhattan’ın merkezindeki Trump Tower’ın tepesinde sabah erken saatlerde çıkan yangında üç kişinin ya-ralandığını açıkladı.

Başkan Donald Trump’ın o sırada Washington’da olduğu öğrenildi ancak yaklaşık bir yıl önce elde edilen seçim zaferinden önce Trump’ın birincil ko-nutu bu binadaydı.

Bir itfaiye çalışanı ve o sırada binada bulunan iki kişi yaralanarak hastaneye kaldırılırken durumlarının ağır olmadı-ğı açıklandı.

Başkanın oğullarından Eric Trump, Twitter’da yaptığı açıklamada binanın çatısında bulunan soğutma kulelerin-de elektrik kaynaklı küçük bir yangın çıktığını söyledi.

Genç Trump; “New York İtfaiyesi bir-kaç dakika içinde buradaydı ve inanıl-maz bir iş çıkardı. FDNY’nin erkek ve kadınları gerçek birer kahraman ve en

samimi teşekkür ve övgüyü hak edi-yorlar” ifadesini kullandı.

İtfaiye, yangının binanın içinde değil, çatısında olduğunu söyledi.

Manhattan Borough Komutanı Yar-dımcısı Şef Roger Sakowich, Twitter’da yaptığı açıklamada; “Havalandırma de-liklerinden çıkan alevler vardı, içeride sigara içilmesi ya da yangın söz konu-su değildi” dedi.

İtfaiye yetkilileri; yangın ihbarının

sabah 7 civarında alındığını ve 1 saat 15 dakika içinde yangının kontrol altı-na alındığını belirtti.

Kısa zaman içerisinde 84 itfaiyeci ve tıbbi mürettebat, trafikte yanıp sönen 26 acil birim ünitesi, Manhattan’ın bu kalabalık bölgesinde yerini aldı.

Trump Tower; içinde Başkan’ın 66. kattaki dairesinin yanı sıra Trump Or-ganizasyon merkezini ve diğer konut, ofis ve mağazaları barındırıyor.

Şarjda Bırakılan Aküler 4 İş Yeri İle 1 Otomobili Yaktı

K ahramanmaraş’ta, şarjda bı-rakılan akülerin aşırı ısın-ması sonucu çıkan yangın-

da 4 iş yeri ile 1 otomobil yandı. Olay, 05 Ocak 2018 tarihinde sabaha karşı Kahramanmaraş- Gaziantep kara-yolunun 5’inci kilometresindeki elekt-rikli aletler satan bir iş yerinde meyda-na geldi. İddiaya göre, şarja bırakılan aküler, aşırı ısınma sonucu yangın çıktı. Yangın kısa sürede yan taraftaki mo-tosiklet tamircisi, kaynak ve zirai ilaç satan iş yerleri ile park halindeki bir otomobile de sıçradı. Alevleri gören-lerin ihbarı üzerine olay yerine itfaiye ekipleri sevk edildi. 7 araç ve 20 per-sonelin yaklaşık 1 saat süren çalışması sonrası kontrol altına alınabilen yangın-da otomobil tamamen yanarak kulla-nılamaz işyerlerinde de maddi hasar meydana geldi.

18 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

ARTIK YANGIN TESİSATINDA FM ONAYIOLMAYAN SİSMİK ASKILAR KULLANARAK

RİSK ALMAK ZORUNDA DEĞİLSİNİZ!• Tamamıyla / onaylı ürün gamı • FM Global standartlarına uygun sismik yük hesabı • Projelendirme ve süpervizörlük hizmeti

darhan.com.tr

HABERLER

Audi, 330 bin aracı geri çağırdı

Alman Audi firması, yangın tehlikesi yüzünden 330 bin aracı geri çağırdı

A udi’den Aralık ayında konu-ya ilişkin bir açıklama yapıl-dı. Açıklamada 2011 ile 2015

yılları arasında üretilen A4, A5 ve Q5 modellerinde bulunan ilave ısıtıcılarda

meydana gelen teknik hatadan dolayı yangın çıkma ihtimali olduğundan bu modellere sahip olan araç sahiplerine ulaşılarak hatanın giderilmesi için ser-vislere çağrıldıklarını duyurdu.

Özellikle kış aylarında kullanılan ek ısıtıcıların bilgisayar yazılımında kay-naklanan bir hatadan dolayı ısıtıcıla-rın istenilenin dışında fazla ısıttığını ve bundan dolayı da yangın çıkma ih-timalinin olduğunu belirten Audi Söz-cüsü, yanma ihtimaline karşı ek ilave ısıtıcının kapatılmasını ve aracın mo-torunun çalıştırılmamasını istedi. Audi

marka araçlardaki teknik hatanın gi-derilmesinin firmanın yetkili servisleri tarafından ücretsiz giderileceği ve bir iki saat süreceği bildirildi. Bu zamana kadar araçlarda meydana gelen yanma olaylarında herhangi bir kişinin yara-lanmadığı, maddi hasar meydana gel-diği duyuruldu.

Öte yandan Kfz Rückrufe İhtisas Der-gisi aynı hatanın ABD’deki Audi marka araçlarda da rastlandığını ve 250 bin aracın da geri çağrılarak hatanın gide-rildiğini yazdı. .

Florlu Sera Gazları Yönetmeliği Resmi Gazete’de Yayınlandı

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan Florlu Sera Gazlarına İlişkin Yönetmelik, Resmi Gazete’nin 4 Ocak 2018 tarihli 30291 sayısında yayınlanarak yürürlüğe girdi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ta-rafından yayınlanan yönetmelik ile florlu sera gazlarından oluşan

emisyonları kontrol altına almak ve Türkiye’nin de taraf olduğu Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Söz-leşmesine Yönelik Kyoto Protokolünde belirtilen florlu sera gazları ile florlu sera gazı içeren ürün veya ekipmanın kulla-nımına dair usul ve esasları düzenlemek amaçlanıyor.

Florlu Sera Gazlar Yönetmeliği• Florlu sera gazlarına dair temel il-

keler ile florlu sera gazları ve florlu sera gazı içeren ürün veya ekipma-nın elektronik kayıtlarına, etiketlen-mesine, sızıntı kontrollerine, rapor-lanmasına, piyasaya arz ve kullanım yasaklarına ilişkin esaslara,

• Florlu sera gazları içeren ürün veya ekipmana müdahale eden gerçek ve tüzel kişinin eğitimi ile belgelendiril-mesine ilişkin düzenlemelere,

• İçerisinde 3 (üç) kilogram ve üzerinde florlu sera gazı bulunan veya 3 (üç) kilogram ve üzerinde florlu sera gazı ile çalışan sabit cihazlar veya uygu-lamalara yönelik hükümleri içeriyor.

Yönetmelik EkleriSabit Yangından Korunma Sistemi ve

Yangın Söndürücünün Sızıntı Kontrol-lerine ilişkin aşağıdaki hükümler bu-lunmaktadır.

a. Sabit yangından korunma sistemi ve yangın söndürücü TS ISO 14520 ya da EN15004 standardına uy-gunda ve yukarıda yer alan tak-vime uygun sızıntı kontrolleri ger-çekleştiriliyorsa sızıntı kontrolleri gereklilikleri yerine getirilmiş olur.

b. Sabit yangından korunma siste-mi ve yangın söndürücünün sızıntı kontrolleri basınçlı kaplar, aksam-lar ve bağlantılar kontrol edilmek üzere kullanıcı tarafından gerçek-leştirilir.

c. Sabit yangından korunma siste-mi ve yangın söndürücüde; sızın-tı tespit sisteminin cihazda sızıntı olduğunun uyarısını vermesi, ısı ayarı yapılmış olan basınçlı kaptaki basınç kaybının ve içerisinde bulunan yangın söndürücü maddenin 10% veya daha fazla kayıp göstermesi ve soğutucu akışkanı kaybı belirtilerinin

görülmesi halinde sızıntı kontrolü yapılır.

d. Sabit yangından korunma sistemi ve yangın söndürücünün basınç ölçekleri ve ağırlık izleme cihaz-ları 12 (on iki) ayda en az bir kez kontrol edilir.

Bu yönetmelik geçiş niteliğinde olup, “F-gazları Konusunda Kapasite Oluştur-ma ve Aktarım için Kapasite Geliştirme Teknik Yardımı Projesi” kapsamında revizyon çalışmaları başlatılmıştır. Bu yönetmeliğin esas aldığı 2006 tarih-li 842/2006/EC sayılı direktif revize edilerek, “517/2014 sayılı Florlu Sera Gazlarının kontrolü ve azaltımı için yeni AB Direktifi” mevzuatımıza 2019 yılın-da aktarılmış olacaktır. AB’nin revize 517/2014 Yönetmeliği’nin mevzuatı-mıza aktarımı ile özellikle kota sistemi ve her yıl AB pazarına girmesine izin verilen HFC kontenjanları (ton eşdeğer CO2 eşdeğeri olarak) ile ilgili yeni hü-kümler eklenecektir.

Yönetmeliğin tamamına http://www.resmigazete.gov.tr/eski-ler/2018/01/20180104-2.htm lin-kinden ulaşabilirsiniz.

20 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

İyi Mühendislik, Doğru Çözüm

Hyatt Regency Taşkent

Quasar İstanbul

Argos in Cappadocia

Vestel City Manisa

Bakü Olimpiyat Stadı - Azerbaycan

Koç Üniversitesi Hastanesi

Capitol Vista Ankara

EEC Entegre Bina Kontrol Sistemleri

• Bina Otomasyon, Yangın, Güvenlik, Geçiş Kontrol, CCTV, Seslendirme ve diğer bina zayıf akım sistemlerientegrasyonunda deneyimli sistem firması

• Dünya çapında tanınmış, sertifikalı ürünler

• Standartlara uygun tasarım ve uygulama

• 35 yıllık projelendirme ve uygulama deneyimi

• Geniş ve uzman kadro, güçlü satış sonrası bakım ve servis desteği

Referanslarımızı isteyiniz.

EEC Entegre Bina Kontrol Sistemleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. Tel: (0212) 320 1626 Fax: (0212) 320 1636 E-mail: [email protected] Web: eec.com.tr

Akıllı Binalar için Komple Çözümler

EEC IyiMuh_DogruCozum_102017_21x27_Tuyak.qxp_y 23.10.2017 11:03 Page 1

MÜHENDİS ve YANGIN MÜHENDİSLİĞİ

Abdurrahman Kılıç 1

1 Prof. Dr. İ.T.Ü. Makina Fakültesi

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 22-24, 2018

ÖZETGünümüzde mühendislik; matematik ve temel bilimlerin öğrenilmesi ile elde edilen bilgiyi ve deneyimi kullanarak, yeni sistemle-

rin tasarımını ve yapımını sağlayan bir meslek dalıdır. Son yıllarda, yangın korunum sistemleri Avrupa’da geniş olarak ele alınmakta, yangın mühendisliği; bilim, teknoloji, psikoloji ve mevzuat konularını kapsayan geniş bir yelpaze içinde değerlendirilmektedir. Yangın mühendisi; daha çok performans kriterlerine dayanan, risk analizi ve risk yönetimi yapan yangın uzmanları olarak tanınmamaktadır. Yangın yönetmeliğinin ve standartların bir projeye uygulanması veya bir uygulamanın yönetmeliğe ve standartlara göre değerlendi-rilmesi yangın mühendisliği olarak değerlendirilmemektedir. Yangın mühendisi; risk analizi ile riski belirleyen, performans analizi ile tasarım yapan, mühendislik ve mimarlık temel eğitimi almış, belirli deneyime sahip kişiler olarak tanımlanmaktadır.

Anahtar Kelimeler: Mühendis, Mühendislik, Yangın Mühendisliği

MÜHENDİS VE MÜHENDİSLİKTürk Dil Kurumu sözlüğüne göre mühendis, insanların her tür-

lü ihtiyacını karşılamaya dayalı, teknik ve sosyal alanlarda uz-manlaşmış, belli bir eğitim görmüş kimsedir. Şemseddin Sami, Kamus-u Türki’de mühendisi “Hendese fennini iyi bilip icra eden adam, ilm-i hendeseye tevfikan mesaha vesair ilmiyatı icra eyle-yen adam” şeklinde açıklamıştır. Farsçada ölçü anlamına gelen ve geometri yerine de kullanılmış olan Andaze sözcüğü, Arapça-da “hendese” şeklinde kullanılmış ve hendese sözcüğünden mü-hendis sözcüğü türetilmiştir[1]. İngilizcedeki “Engineer” sözcüğü-nün kökeni ise icat eden, yaratıcı olan kişi anlamına gelen Latin-ce “Ingeniatorem” sözcüğünden gelmektedir[2]. Türkçede kullan-dığımız mühendislik kelimesi; hendeseden “Çizmek, ölçmek” kö-künden türetildiğinden; mühendislik tarifinin mimarlık ve inşa-at mühendisliğiyle daha yakın olduğunu düşündürmektedir. Batı dillerindeki “engineer” kelimesinin; icat etmek kökünden geldi-ğini düşündüğümüzde ise alet, araç-gereç bilgisi ile yani makine mühendisliği ile daha yakın olduğu söylenebilir. Diğer taraftan mühendislik, batı ülkelerinde insanlığın yararlanması için çeşitli makine ve yapıların üretimine, teorik ve deneye dayalı bilgiyi uy-gulama sanatı olarak tarif edildiğinden; kaba bir yaklaşımla yara-tıcılığın ve üretimin öncelikli olduğu teknoloji bilimi olarak tarif edilebilir. Bir bakıma mühendislik tarihi, insanlığın da tarihidir[2].

Mühendislik ile diğer ilgili uğraşlar arasında büyük örtüşmeler olduğundan, günümüzde bile mühendislik kesin olarak tanım-lanamamakta ve sınırları çizilememektedir. Bilim tarihçileri mü-hendisliği, bilimsel ve deneye dayalı bilgileri insanlığa yararlı ola-

cak makine ve malzeme tasarımı ve üretimi için kullanma sanatı olarak tanımlamaktadır. Mühendislik kelimesini tam olarak anla-mak için, üç önemli tanım olan a) bilginin uygulanması, b) tasa-rım ve üretim ve c) fayda ve değer bir arada düşünülmelidir [3].

Mühendislik genel olarak, insanoğlunun doğa ile mücadelesin-de doğaya ve diğer kavimlere üstün gelme çabaları ve savaşlar nedeniyle gelişmiştir. İnsanoğlu, bir taraftan korunmak için ka-leler yaparken, diğer yandan kaleleri yıkmak için mancınıklar ve toplar yapmıştır. Kuşkusuz mühendisliğin gelişmesinde önem-li bir faktör de, insanların yaşamını daha kolaylaştıracak yolları bulmaya ve güvenli yaşamaya çalışmalarıdır.

Tarihsel geçmişe bakıldığında mimarların çalışmaları, çoğu za-man mühendislerin çalışmalarıyla iç içe geçer ve mimarların ça-lışmasını, mühendislerin çalışmasından ayırt etmek mümkün ol-maz. Nitekim orta çağda ve öncesinde, bilim ve teknik alanında iş bölümü yoktu. Sanatkârlar veya bilim adamları devrinin ge-reklerine göre bütün bilim ve sanatları bilmek zorundaydı. Mi-mar aynı zamanda mühendisti. Mimar, bütün inşaat ve tesisat işlerinden anlamak zorundaydı. Bu nedenle, Mimar Sinan için “Ser mimaran-ı cihan ve mühendishane-i deveran” diye bahsedi-lir[4]. Zaman ilerledikçe “Mühendis” ve “Mimar” ayrı tanımlan-maya ve mimarların bazı işleri mühendisler tarafından yapılma-ya başlandı. Bununla beraber, 19. yüzyılın başlarına kadar mü-hendislik disiplinleri arasında bir ayırım yapılmamıştır. Mühendis denen kimse makina, kimya, inşaat konularını bilmek zorunday-dı. Diğer taraftan, “Usta” ve “Mühendis” kavramları da birbirine karışmıştır. Ustaya mühendis, mühendise usta denildiği gibi ger-çek anlamda mühendis-ustalar da yetişmiştir. Bizans’ın surları-nı parçalayan topların dökümünü yapan Macar Urban ve Saruca

22 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 23

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 22-24, 2018

Bey, sadece bir usta veya mühendis olarak tanımlanamaz. Eski-den, mühendis sadece tasarlayan olarak düşünülmez, tanımın-da olduğu gibi icat eden, yapan, hatta çalıştıran olarak da görü-lürdü. Mühendisin yaratıcı olması yetmezdi. Aynı zamanda tasar-ladığı aracı yapabilmeli ve kullanabilmeliydi.

Günümüz mühendislerinin başarısı, daha önceki mühendisle-rin yaptığı çalışmaların devamı olduğundan; mühendisliğin tari-hine ilişkin geçmişteki mühendislik çalışmaları, bugünü geçmişin ışığında görmemize ve teknolojinin gelişiminde dönüm noktaları olan büyük değişimleri değerlendirmemize yardımcı olmaktadır.

İnsanlık tarihini araştıran bilim adamlarının iki milyon yıl ön-cesine ait aletler bulmuş olmaları teknolojinin yeryüzünde ilk in-sandan itibaren bilindiğini göstermektedir. Teknoloji tarihçileri ilk insanları; “Alet yapan adam” diye tanımlar. İlk insanların, ahşap, taş ve kemik gibi malzemelerden alet yapımını mühendislik açı-sından değerlendiren Leakey[5] “O günkü şartları düşünürseniz, paleolitik (taş devri) çağda insanların yaptığı aletler bugünkü mü-hendislerin yaptıklarından daha değerlidir. Daha büyük bir ustalık göstermektedirler” diyor.

İnsanın doğa üzerindeki ilk ve en büyük etkileri ateşin keşfi ile olmuştur. Ateşin bulunması teknik becerilerinin artmasını sağ-lamış, bir bakıma mühendislik için yeni bir dönem başlatmıştır. Bir taraftan metallere şekil vermek için ateşten yararlanırken, di-ğer taraftan kontrol altında tutmak için korunma yollarını araş-tırmıştır. Hidrolik ve pnömatik konusunda kitap yazan Iskende-riyeli Heron; MS. 50 yıllarında ilk taşınabilir iki silindirli pistonlu yangın tulumbasını yapmıştır[6]. MS. 64 yılında Roma yanıp yok olduktan sonra İmparator Nero, kenti yeniden yapılandırırken dış duvarlar için yanmaz malzemeler kullanılmasını, ahşap yeri-ne taş sütunların kullanılmasını sağlayan düzenlemeler ve yük-seklik sınırlaması getirmiştir[8]. Bu belki de, “Yapısal yangın ko-ruma mühendisliği” uygulamalarında kullanan ilk kaydedilmiş örnektir. Günümüz Yangın Mühendisliği ise daha çok 17.yüzyıl-dan itibaren gelişmeye başlamıştır.

YANGIN MÜHENDİSLİĞİYangın Korunum Mühendisliği (Fire Protection Engineering),

Yangın Güvenliği Mühendisliği (Fire Safety Engineering) veya kı-saca Yangın Mühendisliği; insanları, mülkleri ve çevreyi korumak için, bilimsel ve mühendislik ilkelerini, kuralları ve uzman kararla-rını uygulayan mühendislik dalıdır. Avrupa’da “Yangın Korunum Mühendisliği” ülkemizde ise “Yangın Mühendisliği” ifadesi daha çok kullanılmaktadır.

Yangın mühendisliği yöntemleri Avrupa’da giderek yaygınlaş-maktadır. Avrupa ülkeleri arasında pek çok farklılık olsa da ben-zerlik bulunmaktadır. Tüm ülkeler çevre konusunda yeni zorluk-larla karşı karşıyadır. Çevre sorunları; yeni mimari, değişen top-lumsal ihtiyaçlar, yeni teknoloji ve yeni sorunları da beraberin-de getirmektedir. Bu değişimlere paralel olarak; yangın güvenli-ği mühendisliği de giderek yaygınlaşan ve geleneksel olmayan yaklaşımlara dönüşmektedir [8].

Yangın mühendisliği, gerekli yangın güvenlik düzeyinin değer-lendirilmesi ve gerekli yangın güvenlik tedbirlerinin tasarlanma-sı ve hesaplanması için mühendislik prensiplerinin uygulanma-sı yoluyla risk değerlendirmesini gerçekleştirilen bir yaklaşımdır. Risk, henüz olmamış bir tehlikenin ön görülmesi demektir. Risk yönetiminin amacı, davranışları yönlendirecek riski azaltacak bilgiyi sağlamak üzere algılanan riski ölçmektir. Dolayısıyla, işin

yapılacağı mahallin, çevre özelliklerinin ve konu içerisinde kalan tüm insanların iyi tahlil edilmesi ve tehlikenin gelebileceği yerle-rin ve/veya unsurların tespit edilmesi riskin incelenmesi olarak tanımlanabilir. Günümüzde yangın mühendisliği bilim, teknolo-ji, psikoloji ve fizyoloji, yönetim ve mevzuat konularını kapsar[9]. • Bilim: Yakıt-hava karışımlarının tutuşma mekanizması, alev

içindeki reaksiyonların kimyası, yanmanın esası, toksisite, vs.• Teknoloji: Yanıcı ortamlarda elektrik kullanımı, binaların ya-

pısal yangın koruması, yangın algılama ve alarm sistemleri-nin tasarımı, yangın koruma cihazları, sprinkler ve diğer oto-matik yangın söndürme sistemleri, profesyonel yangın sön-dürme teknikleri, endüstriyel tehlikenin değerlendirilmesi, kundaklama soruşturması, yangın sigortası, vs.

• PsikolojiveFizyoloji: Acil durumlarla kişilerin davranışları, alarmlara tepkileri, kaçış yollarının kullanımı, panik, stre-se tepki, sakinleştirme, vs.

• Yönetim: Yangın söndürmede operasyonel komuta, lider-lik, acil durum planlaması, maliyet / fayda analizi ve yöne-timi, yangın mühendisliği yönetimi, mali kontrol, personel motivasyonu, vs.

• Mevzuat: Yangın güvenliği mevzuatı, mevzuatın uygulan-ması, yangınlardan kaynaklanan davalar, hukuki ve ceza davalarında yetkinlik, vs.

Yangın mühendisliği bilgisi; diğer mühendislik disiplinlerine kı-yasla daha az gelişmiş olsa da, son on yıldır yangın davranışı ve yapıların tepkisini anlama ve analiz etme ve performans kriter-lerini karşılamak üzere, teknik olarak hatasız şekilde detaylandı-rılabilecek yangından korunma ürünlerinin geliştirmesinde bü-yük yol kat edilmiştir [9].

Davranışsal tepki bireyin riski nasıl algıladığına göre değiş-mektedir. Bu nedenle farklı iki risk yöneticisi, aynı riski kendi de-neyimlerine bağlı olarak değişik şekillerde değerlendirebilmek-tedir. Bilimsel ve objektif bir yaklaşım olarak risk ölçümü ile ilgili problem gelecekteki bir olayın olasılığının ve kullanılabilirliğinin değerlendirilmesidir. Objektif risk diye bir şey olmadığı, daha zi-yade bütün risklerin sosyal ve kültürel olarak oluşturulduğu yö-nünde bir görüş bulunmaktadır. Bunun anlamı risk karşısında tu-tumumuzun deneyimlerimiz tarafından etkilendiğidir. Bir olayın karşıt doğası ve onun gerçekleşme olasılığı üzerindeki görüşle-rimiz doğal olarak sübjektiftir. Geçmiş deneyimlerimiz gelecek olaylarla ilgili tahminlerimizi yönlendirmektedir. Ancak, geçmiş olayların, geriye dönük olarak bile, bir risk ölçütü olamayacağı iddia edilmektedir. Çünkü eğer riski tahmin edebiliyorsak ondan kaçınmak için davranışlarımızı da biçimlendirebiliriz. Bu nedenle yangın mühendisliğinde bilgi ve deneyim önemlidir.

YANGIN MÜHENDİSİGünümüzde, çalışma ortamlarının yangından korunmasını sağ-

lamakla görevli olan ve sayıları giderek artan yangın riski değer-lendirmesi yapan yangın korunum mühendisleri, binalarda can güvenliğini tehdit edecek tehlikeleri yok etmeye çalışmaktadırlar. Kimin yangın riski değerlendirmesi yapmak için yeterli olduğu ve kimin yangın korunum mühendisi olduğu konusunda tartışma-lar sürmektedir. Birçok kişi, bütün yangın riski değerlendirmele-rinin yetkin kişiler tarafından yapılması için bir yasal düzenleme yapılmasının gerekli olduğunu düşünmektedir[10].

Kendilerini “Yangın mühendisleri” olarak adlandıranlar iki ka-tegoriye ayrılmaktadır. Bunlardan birincisi, sistem tasarımı ya-

pan, danışmanlık yapan, proje hazırlayan ve uygulayan kişiler-dir. İkincisi ise yapı kodlarını, performansa dayalı tasarımı, yan-gın güvenliği stratejisini ve benzeri konuları ele alan yangın mü-hendisleridir. Genelde yangın mühendisi olarak adlandırılanlar ikinci gruba girenlerdir. Ancak bazen diğer grup da kendilerini yangın mühendisleri olarak adlandırmaktadır.

Yangın mühendisliği eğitim programları; yangın güvenliği tek-nolojisinden, lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyindeki yangın güvenliği mühendisliğine kadar uzanır. Yangın güvenliği eğitimi, yangın korunum sistemlerinin kurulması, çalıştırılması ve bakı-mı ile ilgili becerilere odaklanmaktadır. Yangın güvenliği mühen-disliği eğitimi, yangın güvenliği bilimi ve mühendisliği kavramla-rını ve ilkelerini anlama ve uygulama becerileri üzerine odaklan-mıştır. Teorik becerilerin geliştirilmesine yönelik olup, matema-tik ve fen derslerinin temeli üzerine inşa edilmiş mühendislik te-melleri ve tasarım derslerini içermektedir[8]. Yangın mühendisi aşağıda belirtilen konularda yeterli olmalıdır.• Yanma sonucu oluşan çeşitli yan ürünlerin yapısını ve özel-

liklerini öğrenmelidir. • Yangınların nasıl çıktığını, yapıların içinde ve dışında nasıl

yayıldığını, nasıl fark edileceklerini, nasıl kontrol edilmesi gerektiğini ve nasıl söndürüleceğini bilmelidir.

• Maddelerin, yapıların, makine ve cihazların yangına nasıl tepki vereceğini, yangın sırasında farklı bir sürecin gelişip gelişmeyeceğini tahmin edebilmelidir.

• Odalarda yangının gelişmesini, yangının başladığı odanın dışında bina içinde veya dışında yayılmasını hesaplayabil-meli, binalarda ve benzeri yapılarda yangın ve dumanın ha-reketini değerlendirebilmelidir.

• Yangınlarda tutuşabilirlik, alevin yayılması, ısının serbest kalma hızı, duman ve toksik gazların üretimi gibi özellikle-ri inceleyebilmelidir.

• Yük taşıma kapasitesi ve ayırma fonksiyonu açısından yan-gından etkilenen çelik ve ahşap yapıların direncini hesap-layabilmelidir.

• Kontrol sistemlerinin ve söndürme sistemlerinin çalışma esaslarını, itfaiyenin ve bina içindekilerin hareket şekilleri ve gerekli süreler konusunda deneyimli olmalıdır.

• Yangın ve duman kontrol sistemlerinin etkisini, detektör-lerin yapısına ve yerine bağlı olarak algılama sürelerini de-ğerlendirebilmelidir.

• Tahliye ve kurtarma tasarım ve uygulama esaslarını bil-melidir.

• Dumanın hareketi, sıcaklığı, dedektör ve sprinkler tetikleyici-leri, mekândan acil çıkış süreleri, yangın ve zehirli maddele-rin yaratacağı etkileri, hatta insan davranışını tahmin edebi-len bilgisayar modellerine sahip olmalı ve kullanabilmelidir.

Mühendislik yaklaşımı; malzemelerin ilgili özelliklerinin veril-mesini, hesaplama, tasarım prosedürlerinin, üzerinde anlaşılmış ve uyumlu bir temelde geçerli kılınmasını gerektirir. Yangın koru-num mühendisliğine ilişkin olarak yalnızca bazı konular gelişti-rilmiştir. Küresel, tutarlı bir yaklaşımın geliştirilmesi için önemli bir araştırma çabasının gösterilmesi gerekmektedir. Performans temelli tasarımı destekleyen mühendislik analizi; sağlam pren-sipler üzerine kurulmasını, sunulan teknik çözümlerin doğruluk-la uygulanabilmesini gerektirir[9].

Yangın korunum mühendisinin faydalı olacağı bir başka alan, onay yetkisi olan yerel kurumlar ve ilgili yönetmeliklerin yorum-lanmasıdır. Yangın korunum mühendisi onay yetkisi olan yetki-

lilerle benzer düşünceye sahiptir. Belli bir proje hakkında bilgisi olan ya da bu projeden sorumlu yangın korunum mühendisi sa-dece yetkililerin sorularına yanıt vermekle kalmamalı, aynı za-manda yasaların yorumlanmasında ve diğer uzmanlardan gö-rüş alınmasında da yardımcı olmalıdır.

Bina ve yangınla ilgili kullanılan yönetmeliklerin ve standart-ların başlıca hedefi, belli bir seviyede de olsa, kamu güvenliğini sağlamak ve daha sonra binayla bina içindekilere minimum ha-sar gelmesini sağlamaktır. Bu öncelikler, özellikle sanayi ve de-polama amaçlı kullanılan mekânlar ile topluma açık büyük bi-nalar ve yüksek binalar için geçerlidir. Kayıpları azaltmak için onay yetkisi olan kurumlar yangın korunum mühendislerine git-tikçe daha çok danışacak, hatta kendi bünyesinde çalıştıracaktır.

Yangın korunum mühendisi binaya ilişkin özelliklerin ilgili yö-netmelik ve standartlara uygunluğunu denetlemek ve tamamla-makla kalmaz, aynı zamanda uzun vadede bina sahibine büyük miktarda para kazandırabilir. Gerekli olmayan sistemlerin yapıl-masını önleyerek ve yapılması gereken sistemlerin uzun sürede işlerliklerini sağlayacak kriterleri belirleyerek; başlangıçta gerek-siz masrafların yapılmamasını ve gelecekte işletme masrafların-dan tasarruf yapılmasını sağlayabilir. Kuşkusuz bunun doğrulu-ğu ve yararı yangın korunum mühendisinin deneyimine, bilgisi-ne ve becerisine bağlıdır.

Binalar ve binalarda kurulu sistemler geliştikçe, sektörde yapı-sal yangına dayanıklılık, yangın algılama ve söndürme sistemleri, acil çıkış sistemleri ve yangın alarm sistemleri konusunda özel bil-gi ve birikime sahip olan mühendislere ihtiyaç duyulacaktır. Yan-gın korunum mühendisleri aldıkları teknik eğitim ve deneyim sa-yesinde pek çok beceriye sahip olmalıdır. Sadece eğitim yeterli değil, deneyim de şarttır.

KAYNAKLAR[1] Günay, Durmuş, ”Mühendislik, Teknoloji ve Tarih”, Mimar ve

Mühendis Dergisi, Sayı:30, s: 6-14, İstanbul, 2001.[2] Adams, L. James; “Bir Mühendisin Dünyası”; Çev. Cem Soydemir,

s.4, Popüler Bilim Kitapları, TUBİTAK, 2006.[3] Kirby, R.Shelton ve Diğ.; ”Engineering in History”, Dower

Publication, s.3, NewYork, 1990.[4] Terzioğlu, Arslan; ”Saray-ı Hümayun’da Teknik Eğitim; Teknik

Eğitimin Dünü, Bugünü ve Geleceği”, Teknik Eğitim Ulusal Kongresi Bildirileri, 24-26 Ekim 1983, İstanbul, İTÜ, 1983.

[5] Leakey, Richard; ”İnsanın Kökeni”, Çeviri: Sinem Gül, s.24,Varlık-Bilim Yayını, İstanbul, 2006.

[6] Walther, Kiaulehn; “Demir Melekler/Makinanın Doğuşu, Tarihi ve Kudreti”, s.135, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1971.

[7] Cote, Arthur E.; History of Fire Protection Engineering, Editor. K.Richardson, National Fire Protection Association, Quincy, MA, 2003

[8] Strömgren, Michael; “The Status of Fire Safety Engineering in Europe”, Fire Protection Engineering, Q1, 2014.

[9] What is a fire engineer; https://www.firesafe.org.uk/what-is-a-fire-engineer/

[10] O’loughlin, Eoin ve Simon Lay; “Structural fire resistance: Rating system manifests crude, inconsistent design”, Case Studies in Fire Safety, Volume 3 , s. 36-43, May 2015.

[11] Nelson, Harold E.; “Evolution of the Fire Protection Engineering Profession Over the Last 50+ Years”, Fire Protection Engineering, Q4, 2015.

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 22-24, 2018

24 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

7/24 AKSİYON İÇİN HER ZAMAN HAZIR.

Sizin için en önemli değerlerinizi Fike® Yangın Söndürme Sistemleri ile koruyun. 1960’lardan bugüne yangın güvenlik sektörüne öncülük eden Fike®, yüksek performans ve düşük maliyet kombinasyonuyla tüm sektörlere uygun yangın söndürme sistemleri sunmaktadır.

Ve en yeni ürünümüz Fike® FK-5-1-12 ile yangın güvenliğini düşük çevresel etkenlerle sunuyoruz.

Değer verdiklerinizi koruyun. Varlıklarınızı koruyun. Dünyamızı koruyun.

www.fike.com.tr

Fike® Türkiye

Akkom Office Park Blok:2 Kat:10 Ümraniye - İstanbul

Tel: +90 216 250 35 45 e-mail: [email protected]

Fike® FK-5-1-12 sistemleri aşağıdaki ülkelerde kurulamaz veya taşıması yapılamaz: Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Meksika, Hollanda, Güney Kore, İspanya, Birleşik Krallık veya Amerika Birleşik Devletleri.

0831563 FIKE_FK-5-1-12_Press_270x195 TUR.indd 1 26/01/2018 11:30

HİDROLİK HESAPLARDA YAPILAN HATALAR VE KONTROL KRİTERLERİ

ÖZETSprinkler sistemlerinde hidrolik hesap yönteminin kullanılmasının amacı, sistem performansı için yeterli su ve basıncın aktarılma-

sını sağlamak üzere ihtiyaç duyulan boru çapının belirlenmesidir. Hidrolik hesap yöntemi 1970’li yılların sonunda kullanılmaya baş-lanmış ve daha öncesinde boru çaplarını belirlemek için kullanılan tablo metodunun kullanımı sınırlı hale gelmiştir. Tablo metodu; yüksek boru çapları, öngörülemeyen performans ve çeşitli yangın yükleri için esneklik sağlamaması nedeniyle tasarımlarda genel-likle tercih edilmemektedir. “Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik” in de yürürlüğe girmesiyle birlikte hidrolik hesap yöntemi zorunlu hale gelmiştir.

Bu makalenin amacı, ıslak ve kuru sistemlerin hidrolik hesaplarında sıkça yapılan önemli hataları ana hatlarıyla belirlemek ve ilgi-li uluslararası standartlar kapsamında teknik esasları tanımlayarak, hesap kontrolü için genel kabul gören tavsiyelerde bulunmaktır. Hidrolik hesaplara başlamadan önce üç önemli karar alınır. Tasarım su yoğunluğu, operasyon alanı ve hesaplar üzerinde uygulana-cak emniyet faktörü. Hidrolik hesaplara doğrudan etki eden diğer önemli faktörler ise tehlike sınıfı, sprinkler yerleşimi, borulama se-çenekleri, su beslemeleri ve sprinkler tipleridir. Bu konuların kontrolü ele alınarak, uygunsuz tasarım yaklaşımlarını sistem tasarımı-nın bu önemli aşamasında engellemeye yönelik tavsiyelerde bulunulacaktır.

Anahtar Kelimeler: Hidrolik hesap, Tasarım yoğunluğu, Operasyon alanı, Emniyet faktörü

Özlem Güneç 1

1 Çevre Mühendisi, Profel Yangın Proje Ltd. Şti.

1. GİRİŞHidrolik hesap yöntemi 1970’li yılların sonunda kullanılma-

ya başlanmış ve daha öncesinde boru çaplarını belirlemek için kullanılan tablo metodunun kullanımı sınırlandırılmıştır. Hid-rolik hesaplarda, sistemin bir bölümü, suyun en zor ulaşaca-ğı hidrolik alan olarak tanımlanır. Bu alan içinde yer alan tüm sprinklerden aynı anda su boşalacağı simülasyonu ile beklenen en kötü durum yaratılır. Hidrolik hesaplar en kritik alan için ih-tiyaç duyulan boru çapını belirler.

Hidrolik hesaplar çoğunlukla bu amaçla geliştirilmiş birçok yazılım kullanılarak yapılmaktadır. Mevcut yazılımlar, genel-likle hidrolik hesap sonuçları üzerinde herhangi bir uyarı veya hata işaretlemesi yapmamaktadır. Bu nedenle, giriş bilgileri-nin ve elde edilen sonuçların değerlendirilmesi ve kontrolü ge-rekmektedir.

2. HİDROLİK HESAPLARDA YAPILAN HATALARHidrolik hesapların her adımında, giriş yapılan verilerin doğ-

ruluğu hidrolik hesap sonucuna etki eden en önemli paramet-redir. Hidrolik hesaplarda çoğunlukla hata yapılan konular aşa-ğıdaki alt başlıklarda ele alınarak, hatalı veri girişinin hidrolik hesap sonucu üzerine etkisi incelenmektedir.

1. Hidrolik hesap yapılacak mahalin tespiti 2. Yoğunluk ve operasyon alanı tespiti 3. Minimum debi ve basıncın belirlenmesi4. Sürtünmeye bağlı basınç kayıpları 5. Yükseklik farkına bağlı basınç kayıpları6. Yangın pompa eğrisi7. İlave su ihtiyaçları

2.1 Hidrolik hesap yapılacak mahalin tespiti Sprinkler sistemlerinde hidrolik analizin ilk adımı, sprinkler

ile korunan en tehlikeli, en uzak ve en yakın bölgelerin tespitidir. Bu bölgelerin tehlike sınıfı belirlenerek, gerekli debi ve basıncın sağlanması durumunda, su beslemesindeki değerlerin istenen düzeyde koruma sağlayıp sağlamadığı hidrolik hesap ile kont-rol edilir. Her zaman en uzak bölge kritik hesap sonucunu ver-mez. Aynı zamanda en tehlikeli, en uzak ve en yakın bölgelerin hesap sonuçlarına da bakılması gerekmektedir. Bu konuda ya-pılan en büyük hata, TS-EN12845’te zorunlu olmasına rağmen, hidrolik açıdan en yakın alan için hesabın ihmal edilmesidir. Bu hesabın amacı, pompanın hidrolik olarak en çok su gerek-tiren alan içinde de gerekli debi ve basıncı karşılayabilmesidir. 2.2 Tasarım yoğunluğu ve operasyon alanının tespiti

Sprinkler sistemi için tasarım yoğunlukları Tablo 1’de veril-

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 26-31, 2018

26 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

miştir. Tasarım kriterleri uluslararası kabul gören tüm standart-lar arasında değişiklik göstermektedir.

Tablo 1’de gösterildiği üzere, kuru borulu sistemlerdeki ope-rasyon alanı ıslak borulu sistemler için belirtilen alana göre daha fazla seçilmesi konusuna dikkat edilmelidir. Operasyon alanı-nın geometrisi dikdörtgen olmalıdır. Branşman borusu üzerin-de açılacak sprinkler sayısı, operasyon alanının (A, m²) karekö-künün, sprinkler arası mesafeye bölünmesi ile elde edilir [6].

(ad)(1)

Birçok hidrolik hesap programı bu alanı otomatik olarak seç-mesine karşın elle hesap yapılması halinde, dikdörtgen alan oluşturmaya dikkat edilmelidir. Farklı geometrik alanlar seçil-mesi halinde hidrolik hesaplar istenmeyen sonuçlar ve hatalı boru çaplarına sebep olabilir.

Operasyon Alanı (A) 3m sprinkler arası mesafe

3.7m branşmanlararası mesafe

1

2

3

4

A B C D E F

Şekil 1. Operasyon Alanı Seçimi

Operasyon alanı seçimi Şekil 1’de gösterilmiştir. Şekil 1’de verilen yerleşime göre, 139m²’ lik operasyon alanı içinde açıla-cak sprinkler sayısı 13 olup, her branşmanda en az 4 sprinkler açılmalıdır. B noktasındaki tek sprinkler ana besleme hattına

yakın bölgede açılmalıdır.

2.3 Minimum debi ve basıncın belirlenmesi Operasyon alanı içinde, tasarım yoğunluğunu sağlayan mini-

mum su ihtiyacı belirlenir. Genellikle en uzak noktadaki sprink-ler minimum su ihtiyacını belirler ve hidrolik hesaba bu sprink-lerden başlanır. Bir sprinklerin koruma alanında (a, m²), gerekli tasarım yoğunluğunu (d, lt/dk.m²) sağlamak üzere bir sprinkler-den akması gerekli minimum su debisi ( Qm, lt/dk ) hesaplanır.

(lt/dk)(2)

(2) Denkleminde kullanılacak a, tasarım koruma alanı olmalıdır.

Herhangi bir standart sprinklerde istenen minimum basınç 0.5 bar’dır. Gerekli minimum basınç değeri ilgili standart maddesine göre veya üretici kataloglarına göre tespit edilmelidir. Minimum basınç değerinde bir sprinklerden akan su debisi (Q, lt/dk), sprinkler K faktörü (K) ile sprinklerde istenen minimum basınç P(bar) değerinin çarpımına eşittir.

(lt/dk)(3)

Bir sprinklerden akan minimum debi değeri, minimum basınçta sprinklerden akan debi değerinden az olmamalıdır. Tasarım yoğunluğuna göre belirlenen minimum sprinkler debi değeri ve minimum basınca göre elde edilen debi değerinden hangisi büyük ise hesaba o değer ile başlanmalıdır. Eğer ilk sprinkler debi değeri doğru tespit edilmezse, hidrolik hesabın bundan sonraki adımları doğru olmayacaktır[1].

2.4 Sürtünmeye bağlı basınç kayıpları Sürtünmeye bağlı basınç kaybı (Ps, bar/m), Hazen Williams

formülü kullanılarak hesaplanır. Sürtünmeye bağlı basınç kaybı; akış debisine (Qm, lt/dk), pürüzlülük katsayısına (C),boru iç çapına (D,mm) bağlıdır. Hidrolik hesaplarda tesisatta kullanılacak boru cinsine ait pürüzlülük katsayısının, boru iç çapının ve cihazların basınç kayıplarının doğru şekilde girilmesi gereklidir.

(bar/m)(4)

Tablo 1. Sprinkler Sisteminde Tasarım Yoğunlukları

TEHLİKE SINIFI TASARIM YOĞUNLUĞU (MM/DK) OPERASYON ALANI (M²)

Islak veya ön etkili Kuru veya değişken

Düşük Tehlike 2,25 84 Orta Tehlike-1 kullanılır

Orta Tehlike-1 5,0 72 90

Orta Tehlike-2 5,0 144 180

Orta Tehlike-3 5,0 216 270

Orta Tehlike-4 5,0 360 Yüksek Tehlike-1 kullanılır

Yüksek Tehlike-1 7,7 260 325

Yüksek Tehlike-2 10,0 260 325

Yüksek Tehlike-3 12,5 260 325

Yüksek Tehlike-4 Baskın Sistem Kullanılır

NOT: Depolama alanları ve farklı özellikteki kullanım alanları için TS EN 12845 esas alınır.

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 27

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 26-31, 2018

2.4.1 Boru pürüzlülük katsayısı Sprinkler sistemlerinde kullanılan boruların pürüzlülük kat-

sayıları Tablo 2’de verilmiştir. [5].

Tablo 2. Boru Pürüzlülük Katsayıları (C)

Boru Tipi Pürüzlülük Katsayısı (C)

Dikişsiz döküm demir veya düktil demir 100

İçi çimento kaplı düktil demir 140

Siyah Çelik Boru (Kuru borulu ve ön tepkili sistemler )

100

Siyah Çelik Boru (Islak borulu ve baskın sistemler)

120

Galvaniz Boru (Tümü) 120

Plastik -yangın onaylı (Tümü) 150

Bakır veya Paslanmaz Çelik 150

Boru pürüzlülük katsayısının iki farklı değerinin Hazen Wil-liams formülüne girilmesi durumunda elde edilen sonuçlar aşağıda örnek olarak verilmiştir.

Örneğin, C faktörü 120 alınarak, iç çapı 155.1 olan 100m bo-rudan, 1900lt/dk su akışı sağlandığında, Hazen Williams for-mülüne göre edilen basınç kaybı 0.22 bar olmaktadır. Ancak, C faktörü 120 yerine 100 alınırsa, elde edilen basınç kaybı 0.30 bar olmaktadır.

2.4.2 Boru iç çapı Çelik boruların iç çapları Tablo 3’de verilmiştir[3].

Tablo 3. Çelik Boru İç Çapları Tablosu

Boru Anma Çapı (mm)

Dış Çap (mm)

Orta Seri Boru

İç Çap (mm) Et Kalınlığı (mm)

25 33,7 27,2 3,232 42,4 35,9 3,240 48,3 41,8 3,250 60,3 53,0 3,665 76,1 68,8 3,680 88,9 80,8 4,0

100 114,3 105,3 4,5125 139,7 129,7 5,0150 165,1 155,1 5,0

Farklı basınç sınıfında boruların iç çapı et kalınlıklarına göre belirlenerek hesaba katılmalıdır. İki ayrı standarda göre imal edilmiş, farklı et kalınlığına sahip borulara ait iç çap değerinin Hazen Williams formülüne girilmesi durumunda elde edilen sonuçlar aşağıda verilmiştir.

Örneğin, Boru iç çapı 155.1mm (TS EN 10255) ve C faktörü 120 olan 100m borudan, 1900lt/dk su akışı sağlandığında, Hazen Williams formülüne göre edilen basınç kaybı 0.22bar olmaktadır.

Ancak, boru iç çapı 155.1mm yerine 161.6mm (Sch 10) alın-dığında, elde edilen basınç kaybı 0.18bar olmaktadır.

2.4.3 Toplam Eşdeğer UzunlukBoru uzunluğu, fittingslerin tipi ve miktarı, tesisat üzerinde-

ki cihazların tipi ve miktarı hidrolik hesaba doğru girilmelidir. Boru üzerinde yer alan fittings ve diğer cihazların düz boru cin-sinden eşdeğer uzunlukları Tablo 4’te verilmiştir. Ayrıca cihaz-ların eşdeğer boru uzunluğu cinsinden basınç kayıpları üretici kataloglarından alınmalıdır[5].

Tablo 4. Çelik Boru Eşdeğer Boru Uzunluğu Tablosu

Fittings ve vanalar Fittings ve Vanaların Eşdeğer Boru Uzunlukları (m)

25 32 40 50 65 80 100 150 200 250

90° standart dişli dirsek 0,77 1,00 1,2 1,5 1,9 2,4 3,0 4,3 5,7 7,4

90° kaynaklı dirsek (r/d =1,5) 0,36 0,49 0,56 0,69 0,88 1,1 1,4 2,0 2,6 3,4

45° dirsek 0,40 0,55 0,66 0,76 1,0 1,3 1,6 2,3 3,1 3,9

Te (akışta 90° dönüş) 1,5 2,1 2,4 2,9 3,8 4,8 6,1 8,6 11,0 14,0

Sürgülü vana — — — 0,38 0,51 0,63 0,81 1,1 1,5 2,0

Alarm veya çek vana (swing tip) — — — 2,4 3,2 3,9 5,1 7,2 9,4 12,0

Alarm veya çek vana (mantar tip) — — — 12,0 19,0 19,7 25,0 35,0 47,0 62,0

Kelebek vana — — — 2,2 2,9 3,6 4,6 6,4 8,6 9,9

Globe vana — — — 16 21 26 34 48 64 84

Not: Bu tablodaki değerler, Hazen-Williams C katsayısı 120 olan borularla kullanılmalıdır.

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 26-31, 2018

28 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

Seçilen alandaki tüm boru, fittings, vana gibi cihazların aşağıda belirtilen durumlara uygun olarak hesaba katılması önemlidir. Aşağıdaki durumların hesaba katılmaması halinde hidrolik hesap sonuçlarında önemli düzeyde basınç kaybına bağlı hata oluşturmaktadır.

1. Fittings için eşdeğer boru uzunluğu, boru pürüzlülük katsayısı çarpan faktörü ile hesaplanarak belirlenme-lidir.

Tablo 5. C Katsayısı Çarpan Faktörü

C Katsayısı Değeri 100 120 130 140 150

Çarpan Faktörü 0.713 1 1.16 1.33 1.51

2. Te içindeki su akışı 90 derece yön değiştiriyorsa, Te içinde meydana gelecek kayıp hesaba katılmalıdır.

3. Sprinkler branşman üzerine doğrudan monte ediliyor-sa ve Te ile sprinkler arasında nipel bulunmuyorsa, he-saba katılmaz.

4. Branşman borusu üzerindeki sprinkleri yükselten uzatma borusu (SD) hesaba katılmalıdır.

5. Sprinkler bağlantı hortumları ve sismik geçiş eleman-ları için basınç kaybı hesaba katılmalıdır.

6. Dirsekler dönüşten sonraki boru parçası üzerinde gös-terilir.

7. Ana hatta saplanan Te her iki tarafındaki boru parçası

üzerinde de gösterilir.8. Ana hatlardan Te ile branşman alındığında Te branş-

man borusu üzerindeki kayıp olarak hesaba katılma-lıdır.

9. Tüm cihazlar için basınç kaybı üretici firma katalog de-ğerlerine uygun olarak kullanılmalıdır. Alarm vanası, kelebek vana, çek valf gibi cihazlar ile birlikte, dilatas-yon geçişleri için basınç kaybı da üzerinde bulunduğu boru parçasında hesaba katılmalıdır.

2.5 Yükseklik farkına bağlı basınç kayıpları Yükseklik farkına bağlı kayıplar, sistemdeki en fazla hidrolik

kaybı oluşturur. Bu nedenle sistemdeki tüm hidrolik noktala-rın kotunun doğru olmasına dikkat edilmesi gereklidir. Özellik-le engebeli arazilerde, birden fazla yapıya hizmet veren yangın pompa odalarının bulunduğu kotun doğru şekilde tespit edil-mesine özen gösterilmelidir.

2.6 Pompa Eğrisinin Tespiti Hidrolik hesaplara üretici firmanın pompa karakteristik eğ-

risinin girilmesi tavsiye edilmektedir. Örnek pompa eğrisi Şekil 3’ te verilmiştir. Üretici firma değerlerinin tespit edilemediği durumlarda, seçilen pompa anma basıncı değerinin 1 bar üze-rinde kabul edilmelidir. Pompa marka ve modeli belirlendik-ten sonra, hesapların üretici firma karakteristik eğrisine göre de kontrolü gereklidir. Pompa karakteristik eğrisinin hatalı gi-rilmesi, hidrolik hesabın emniyet yüzdesinde hatalı sonuçlara sebep olmaktadır.

Şekil 2. Dirsek ve Te Yerleşimi

Şekil 3. Üretici Firma Pompa Eğrisi

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 29

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 26-31, 2018

2.7. İlave Su ihtiyaçları Sprinkler sistemine ilave edilmesi gereken ilave su ihtiyaçla-

rı Tablo 6’ da verilmiştir. Yönetmelik gereği, 25mm hortum sis-temlerinde minimum 4 bar basınç istenmektedir. Yönetmelik-te verilen basınç değerinin, yangın dolaplarının sprinkler sis-temine bağlandığı noktada sağlanması halinde, sprinkler sis-temi için basınç ve debi değerini yüksek miktarda arttırmakta-dır. Ayrıca NFPA 13’e göre, hortum ihtiyacı olan debi, sprinkler sisteminin sağlayabildiği basınçta (sprinkler sistemine hortum bağlantısının yapıldığı noktadaki basınçta) sağlanmalıdır. Yan-gın dolaplarının sprinkler tesisatından beslendiği sistemlerde, hidrolik hesapta dolap açılmaz. Dolaplar ve hidrantlar için su ilavesi kaynağa yapılır.

Hidrolik hesap yapılırken yapılan hatalardan biri de itfaiye su alma ağzı su ihtiyacının dikkate alınmamasıdır. Hidrolik hesap-ların itfaiye su alma ağzı vanasının sprinkler sistemi kolon boru-su üzerinden alındığı noktada, 400lt/dk debiyi en az 4 bar basınç sağlayacak şekilde yapılması gerekir. Hesap yapılan binanın kul-lanım sınıfı ve yangın riskine göre daha yüksek değerler ve çok sayıda vananın açılması yetkililer tarafından istenebilmektedir.

Bazı yangın senaryoları su perdesi ile sprinkler sisteminin aynı anda çalışmasını gerektirebilir. Bu durumların hidrolik hesap-larda gözden kaçırılmaması ve gerekli su ihtiyacının sistem ih-tiyacına ilave edilmesine dikkat edilmelidir.

3. HİDROLİK HESAP RAPORLARINDA KONTROL EDİLMESİ GEREKEN KONULAR

Hidrolik hesaplarda kontrol edilmesi gerekli konular, yönet-melik çerçevesinde ele alınarak aşağıda maddeler halinde ve-rilmiştir.

3.1. Bir Sprinklerden Akan Su DebisiHidrolik hesap raporlarında, bir sprinklerden akan en düşük

su debisi, sprinkler koruma alanına bölünerek hesap sonucu belirlenen yoğunluğun, gerekli tasarım yoğunluğunu sağlayıp sağlamadığı kontrol edilmelidir.

3.2. En Düşük Sprinkler Basıncı Hidrolik hesap raporlarında, hidrolik alan içerisindeki herhan-

gi bir sprinklerdeki en düşük basınç 0.5bar veya tasarım basıncı olarak baz alınan değerin altında olmamalıdır. [5]

3.3. Yangın Pompası Sıfır Debi Basıncı Yangın pompası eğrisi üzerinde sıfır debi basıncının, pompa

anma basıncının % 140’ını geçip geçmediği kontrol edilmelidir [4]. Ayrıca, pompaların sıfır debideki basıncı ile statik emiş ba-sıncı toplamının sistem elemanlarının maksimum basıncının üzerine çıkması durumunda, sistem elemanlarının yüksek ba-sınca maruz kalacağı dikkate alınmalıdır. Çoğu durumda, ba-sınç kayıpları düşük tutularak boru çapı belirlenen ve pompa karakteristik eğrisinin sistem tasarımında uygun olarak seçildi-ği iyi uygulanmış tasarımlarda, sıfır debide yüksek basınç prob-lemi ile karşılaşılmaz.

3.4. Su Hızı Limitleri Su hızı Hazen Williams formülünün bir fonksiyonudur. TS EN

12845’e göre her boru parçasındaki su hızı kontrol edilerek, her-hangi bir vana veya debi ölçüm cihazında 6 m/sn, herhangi bir noktadaki su hızı limiti 10 m/sn ’i geçmemelidir[5]. Aynı zaman-da en fazla basınç kaybının görüldüğü boru parçaları kontrol edilerek, çaplarda iyileştirme yapılabilmektedir.

Ayrıca NFPA 13 standardı 2016 versiyonunda bir değişiklik ya-pılarak, Hazen Williams veya Darcy Weisbach formülüne göre yapılan hesaplarda su akış hızı limiti kaldırılmıştır. NFPA 13’ün bu konudaki görüşü, aşırı sürtünme kaybı değerleri ile boru bo-yutlarının artacağı ve dolayısıyla bu durumun özünde bir hız sı-nırı olarak işlev göreceği yönündedir. Bununla birlikte, yapılan bazı araştırmalarda (Huggins 1996) Hazen-Williams formülü ve Darcy-Weisbach formülü karşılaştırılarak elde edilen sonuçlara göre, tüm boru boyutlarına uygulanabilecek belirli bir hız limi-tinin bulunmadığı belirlenmiştir. Sonuç olarak, sistemlerin sağ-lıklı çalışabilmesi için gerekli askılama ihtiyaçları da dikkate alı-narak, tüm standartlar tarafından genel kabul gören ve yuka-rıda verilen hız sınır limitlerine uyulması gerektiği bilinmelidir.

3.5. Debi Kontrolü Hidrolik hesap sonucunda elde edilen sistem su ihtiyacı, pom-

pa anma basıncının %130’u üzerinde olmamalıdır. [4]. En ya-kın bölge için yapılan hidrolik hesap en yüksek debi değerini vermektedir. En yakın bölge hesabında elde edilen debi değe-rinin, pompa anma basıncının %130’unun üzerinde kalmadığı kontrol edilmelidir.

3.6. Emniyet Yüzdesi Kritik hidrolik alan debi ihtiyacı ile pompa debisi arasında en

Bina Tehlike Sınıfı İlave edilecek Yangın Dolabı Debisi (lt/dk) İlave edilecek Hidrant Debisi (lt/dk)

Düşük tehlike 100 400

Orta Tehlike-1-2 100 400

Orta Tehlike-3-4 100 1000

Yüksek Tehlike 200 1500

Tablo 6.Yangın Dolapları ve Hidrant Sistemi için ilave Su İhtiyaçları [4].

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 26-31, 2018

30 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

az 0,5 bar olmak üzere, %10’u geçmemelidir[5]. Emniyet yüz-desi için öncelikle kritik hidrolik alanın debi ve basınç ihtiyacı belirlenir. Şekil 3’de tipik pompa eğrisi verilmiştir. 1 numara-lı nokta sistemin kritik alandaki hidrolik su ihtiyacını gösterir.

4. SONUÇBu değerlendirme sonrasında aslında hidrolik hesaplarda çe-

şitli konularda yapılan hatalara bir bütün olarak bakıldığında toplamda çarpıcı düzeyde hatalı sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Bu yüzden kullanılan bilgi kaynaklarının ve kullanılan yazılım-ların güncel olması önemli bir konudur.

KAYNAKLAR[1] Robert M.GAGNON., “Designer’s Guide to Automatic Sprinkler

Systems”, SFPE, NFPA, 2005[2] Factory Mutual Insurance Company, “Hydraulics of Fire

Protection Systems”, FM, 2010[3] TS EN 10255+A1/2010, “Kaynak Etmeye ve Diş Açmaya Uygun

Alaşımsız Çelik Borular”, 2010 [4] Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik, 2015[5] TS EN12845/2015 Sabit yangın söndürme sistemleri - Otomatik

sprinkler sistemleri - tasarım, montaj ve bakım, 2015[6] NFPA,”Standard for the Installation of Sprinkler Systems, 2016

Şekil 4. Tipik Pompa Eğrisi

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 31

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 26-31, 2018

ÖZETPencere çerçeve malzemelerinde ve alışılagelmiş dış camların iç kısımlarındaki camlarda yangına dayanıklılık gibi bir işlev mevcut değildir ve bu durum söz konusu pencereleri, bina yangın emniyeti tasarımında en zayıf halka haline getirir. Bu tez, kısa süre önce yayınlanan Yangın Pencere Ürün Standartları’na atıfta bulunmakta olup, son yıllarda Çin’de dış pencerelerin rol oynadığı ve yangın yayılımı açısından ağır can ve mal kayıplarına neden olan birkaç vaka ile birleştirmekte ve ardından binalara yangın pencerelerinin yaygın olarak tatbik edilmesini teklif etmekte ve son olarak pencerelerin tasarımında karşılanacak olan pencere çerçeve malzeme-leri ve cam malzeme gereksinimlerini ele almaktadır.

Anahtar Kelimeler: yangın emniyeti, yangın penceresi, ürün standartları, pencere çerçevesi, yangına dirençli cam

BİNALARDA YANGIN PENCERELERİNİN UYGULAMA VE TASARIM ŞARTLARI

Bai-xia Zhou 1

1 Kunming Fire Command School, Kunming 650208, China

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 32-36, 2018

1. GİRİŞGünlük yaşam ve kişilerin muhtelif faaliyetleri açısından kon-

forlu bir ortam sağlamanın yanı sıra, binalar temel havalandır-ma ve aydınlanma gereksinimlerini de karşılamalıdırlar. Dış pen-cereler, binalarda havalandırma ve aydınlatmanın sağlanması açısından başlıca öğelerdir. Çin’de binaların pencere çerçeve-leri ağırlıklı olarak ahşap, alüminyum ve diğer malzemelerden yapılmakta olup, cam çoğunlukla float cam (düz cam) ve tem-perli cam olarak kullanılmaktadır. Bu malzemelerin ise yangı-na direnci bulunmamaktadır. Yangın çıktıktan sonra dış pence-reler hızla yanacaktır ve bu da yangının hızlı bir şekilde yayıl-masına neden olacaktır. Testlere göre, 1000 °C sıcaklıktaki bir yangın durumunda, normal float cam bir dakika içinde dağıla-caktır, temperli cam ise beş dakika süreyle dayanabilecektir. Çerçeveler, yalıtım bantları ve camdan oluşan pencere yapısal sistemi söz konusu olduğunda ise; pencere çerçeveleri ve yalı-tım bantları işlevlerini hızlı kaybedecek olup, iç cam 250 C’lik bir sıcaklıkta patlayacaktır. Cam patladığında alevler pencere-den yayılacak, yangın diğer katlarda binanın içine geniş bir şe-kilde sirayet edecek, kontrolü daha zor bir hale gelecektir. Bu da can ve mal emniyetine daha ciddi bir tehdit teşkil edecek-tir. Bu nedenle, binalara yangın pencerelerinin uygulanması dış pencerelerin yangın direncini daha önceden iyileştirebile-cek, yangının yayılmasını etkili bir şekilde önleyebilecektir. Bu da, yangına bağlı hasar ve can kayıplarının azaltılması açısın-dan önemli bir önlemdir.

1. YENİ UYGULANAN ÜRÜN STANDARTLARI Yeni uygulanan ürün standartları yangın pencerelerinin uygu-

lanmasını desteklemektedir. Yangın pencereleri konsepti, hâli-hazırda ülkemizdeki standart ve normlarda, Yüksek Binalarda Yangından Korunma Tasarımı Yönetmeliği kapsamında Mad-de 3.2.1’de belirtilmektedir. GB 50045—95: “İki bitişik binada, yüksekliği daha az olan binanın yangın dayanım derecesi Sı-nıf 2’den düşük olmamalıdır ve daha yüksek olan duvarda bir yangın kapısı veya penceresi var ise, ...... yangına dayanıklı alan daha dar olabilir.”

Bu standart ve yönetmeliklerin, yangın kapılarının ve benze-ri diğer bileşenlerin yangın direnci konusunda herhangi bir be-lirli düzenlemesi olmadığı için, binalarda yangın pencerelerinin kullanılmasını teşvik etmeleri zordur. 1995 yılına kadar, yeni uy-gulamaya alınan Yüksek Binalarda Yangından Korunma Tasarı-mı Yönetmeliği Bölüm 5.4’te, yangın pencerelerinin sahip olması gereken yangın direncine ilişkin açık düzenlemeler mevcut idi. GB 50045—95. Yangın direncine göre, yangın pencereleri üç sınıfta ele alınmaktadır: Yeni standartlar ve normlara göre A (1.2 saat), B (0.9 saat) ve C (0.6 saat) çeşitli seviyelerdeki yangın pencerele-ri için uygulama alanlarını da düzenlemektedir. Yangın pencere-leri binalarda kademeli şekilde kullanılmıştır. Uzun yıllar süren geliştirme çalışmalarının ardından yangın pencere ürünlerimizin kalite ve performansı daha da geliştirilmiş olup, ayrıca kategori-lerinin kapsamı da oldukça genişlemiştir.

Gelişmiş yabancı ülkelerin standartlarından bilgi edinmek ve bunları yangın pencerelerimizin yeni üretim, montaj ve kullanım

32 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 32-36, 2018

Tablo 1. Yangın pencereleri yangın direnç sınıflandırması

uygulamaları ile birleştirmek suretiyle, 1 Mayıs 2009 tarihinden itibaren zorunlu ulusal ürün standardı olan GB16809-2008 Yan-gın Penceresi Standardımız, standart geliştirme dairelerimizce uygulamaya alınmaya başlamıştır. Yeni ürün standartları uyarın-ca yangın pencereleri performans gerekliliklerine göre, yalıtımlı yangın pencereleri (A Sınıfı) ve yalıtımsız yangın pencereleri (C Sı-nıfı) olarak iki ayrı sınıfta ele alınabilmektedir (Tablo 1’e bakınız).

Yalıtımlı yangın pencereleri, belirtilen süre zarfında yangına direnç bütünlüğü ve ısı yalıtım şartlarını yerine getirebilmekte-dir. Öte yandan yalıtımsız yangın pencereleri ise, belirtilen süre içinde sadece yangın bütünlüğü şartını karşılayabilmektedir. Mü-hendislik uygulamalarına göre yangın pencerelerine ilişkin yeni ürün standartları, yangın pencerelerinin belirtilen süre içerisin-de karşılamaları gereken yangın bütünlüğü ve ısı yalıtımı şartları-na dair yönetmelikleri değiştirmekte olup, aynı zamanda yangın pencerelerini yalıtımlı ve yalıtımsız yangın pencereleri olarak ikiye ayırmaktadırlar. Isı yalıtımı açısından çok katı şartları olmayan yerler içinse, maliyetlerin daha düşük tutulması amacı ile yalı-tımsız ürünler kullanılabilir. Standardın uygulatma konusunda-ki politikası, yangın pencerelerinin uygulanmasına yönelik des-tek sağlamaktadır.

2. BÜYÜK YANGIN OLAYLARIŞiddetli yangın felaketleri, yangın pencerelerinin uygulanma-

sını daha da teşvik etmektedir. 15 Kasım 2011’de, Şanghay’da-ki Jing’an Bölgesi’nde bir öğretmen lojmanında, dış duvar ya-pımı esnasında yasadışı bir şekilde elektrik kaynağı kullanma-sı nedeniyle bir yangın çıkmıştır. Yangın, hızla dış pencereler-den binaya sıçramış ve 58 kişinin ölümüne, 70 kişinin de yara-lanmasına sebebiyet vermiştir. Yüksek binaların giderek geliş-mesi ve dış duvarlarda yer alan uyarı sistemlerine bağlı şiddet-li yangın felaketlerinin yaşanmasına bağlı olarak, dış camla-rın yangın emniyeti, büyük bir endişe teşkil etmeye başlamış-tır. Benzer trajedilerin önüne geçilmesi amacı ile muhtelif yer-li uzmanlar, binalarda yangın pencereleri kullanılmasını teklif

etmişlerdir. Farklı yangın direnç yetkinlikleri için, Shenyang Dy-nasty Wanxin Hotel’deki A kule binalarının dış pencereleri ile B kule binasının B dış pencerelerinin yangın dirençlerindeki bü-yük farklılıklar göz önüne alınarak, binalarda yangın pencere-leri uygulamasını da teşvik etmektedir.

3 Şubat 2011’de, Shenyang bölgesindeki Dynasty Wanxin Ho-tel’de büyük bir yangın çıkmıştır. Söz konusu yangına, yanan ha-vai fişeklerin çimleri ve yanıcı plastik şeritleri tutuşturması se-bebiyet vermiş olup, bu yangın tüm ülkeyi şoke etmiştir. B ku-lesinde, ortak dış pencerelerde kullanılan yalıtım malzemele-ri yangın esnasında tamamen yanmış, dış pencerelerdeki cam-lar neredeyse tamamen tahrip olmuş ve kulenin iç kısımları da aynı şekilde tamamen yanmıştır. Öte yandan, A Kulesi’nde farklı olarak, güçlü yangın dayanımına sahip monolitik (yekpare) sez-yum potasyum cam kullanılmaktaydı. Yangın A Kulesi’ne geç-tiği zaman yalıtım malzemeleri tamamen yanmıştı, ancak dış pencerelerinin güçlü performansından dolayı, A Kulesinin iç kı-sımları hala tüm güzelliği ile durmaktaydı. Yangından hiç etki-lenmemişlerdi ve yangından sonra da hizmet vermeye devam edebilecek durumdaydılar. Konuya ilişkin spesifik yangın şart-ları Tablo 2’de gösterilmektedir.

Mukayeseli analizleri müteakiben, A Kulesi’ndeki yangın pen-cerelerinin, yanmakta olan dış yalıtım tabakasından dumanın yayılmasını etkin bir şekilde önlediği, ancak B Kulesinin iyi du-rumda olmayan sıradan pencerelerinin yangın için bir yayılma noktası teşkil ettiği kanaatine varılabilir. Yangın açık havadan iç mekâna doğru hızlıca yayılmış ve karmaşık, üç boyutlu bir yan-gın oluşturmuş; bu da yangın söndürme ve yangın kontrol ça-lışmalarını son derece zor bir hale getirmiştir. Bu yangın vaka-ları, yangın pencerelerinin uygulanmasının yangının yayılması-nı etkin bir şekilde önleyebileceğini tamamen ortaya koymak-tadır. Bu da yangına bağlı zararların ve can kayıplarının azaltıl-masında önemli bir önlemdir.

Yangın direnç sınıflandırması Yangın direnci Yangın direnç değerlendirme kodu

Yalıtımlı yangın pencereleri A Sınıfı Yangın yalıtımı≥0.50 saat

Yangın direnç bütünlüğü≥0.50 saat A0.50 (C Seviye)

Yangın yalıtımı≥1.00 saat Yangın direnç bütünlüğü≥1.00 saat A1.00 (B Seviye)

Yangın yalıtımı≥1.50 saat Yangın direnç bütünlüğü≥1.50 saat A1.50 (A Seviye)

Yangın yalıtımı≥2.00 saat Yangın direnç bütünlüğü≥2.00 saat A2.00

Yalıtımsız yangın pencereleri C Sınıfı Yangın yalıtımı≥3.00 saat Yangın direnç bütünlüğü≥3.00 saat A3.00

Yangın direnç bütünlüğü≥0.50 saat C 0.50

Yangın direnç bütünlüğü≥1.00 saat C1.00

Yangın direnç bütünlüğü≥1.50 saat C1.50

Yangın direnç bütünlüğü≥2.00 saat C2.00

Yangın direnç bütünlüğü≥3.00 saat C3.00

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 33

3. YANGINA DİRENÇLİ YENİ CAMLARYangına dirençli yeni camlar, yangın pencerelerinin uygulan-

masında da bir güvence teşkil etmektedir. Yangın pencerelerinin yangın direnci, büyük oranda yangına dirençli camın malzeme teknolojisine bağlıdır. Yangına dirençli cam, öngörülen yangı-na dayanıklılık testlerinde bütünlüğünü ve yalıtımını muhafa-za edebilen özel bir cam türüdür. Normal durumda sıradan bir cam ile aynı optik ve mekanik özelliklere sahip olmasının yanı sıra, ısı yayılmasını yavaşlatabilir, dumanın ve yangının yayılma-

sını geciktirebilir ve yangın hasarlarını asgariye indirebilir. On yıl kadar süren geliştirme çalışmalarını müteakip, yangına di-rençli camların üretim süreci ve performansı, özellikle de yan-gına dayanıklılığı büyük ölçüde gelişme kaydetmiştir. Söz konu-su camlar ayrıca, bina yangın emniyeti açısından giderek daha önemli bir rol oynamaktadır. Farklı üretim süreçlerine, yapıla-ra ve bileşenlere göre binalardaki yangına dirençli camlar; la-minasyonlu yangına dirençli camlar, telli yangına dirençli cam-lar ve yangına dirençli yekpare camlar olacak şekilde ayrılabilir.

A Kulesi B Kulesi

Dış pencereler Sezyum ve potasyumlu yekpare camda yangına direnç yüksektir Normal dış camlar

Yangının durumu Yangın A Kulesi’ne yayılmış ve kulenin duvarını yakmıştır. Kuledeki yalıtım malzemeleri de tama-men yanmakla beraber, dış pencereler hala çok iyi durumdadır. Sadece dumandan dolayı islenerekkararmışlardır

Havai fişeklerden kaynaklanan alevler, B Kulesi’nin güney kısmındaki 10 katlı halka açık platformun plastik çimlerini tutuşturmuştur. Ardından, güney cephesinin alüminyum panelleri ve yalıtım malze-meleri yanmış, bu da dış pencerelerin kırılmasına sebebiyet vermiştir. Yangın, iç mekâna pencereler-den yayılmış olup, yanıcı malzemeleri tutuşturmuş-tur. Bu da yangını çok boyutlu bir hale getirmiştir.

Dış pencerelerin yangın sonrasındaki fotoğrafları

İçerideki yanma durumu A Kulesinin iç kesimleri hala güzel ve bakımlı bir durumdadır ve yangından hiç etkilenmemiş olup, yangın sonrasında da hizmet verebilir durumdadır.

Yangın kırık pencerelerden içeriye doğru yayılarak, binanın içini tamamen yakmıştır.

İç kısımların fotoğrafları

Tablo 2. Yangın sonrasında A ve B Kuleleri arasındaki farklar

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 32-36, 2018

34 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

3.1 Laminasyonlu Yangına Dirençli CamlarLaminasyonlu yangına dirençli cam, yangına dirençli yapıştı-

rıcılarla yapıştırılmış veya bir cam malzeme ile yangına direnç-li ve yalıtım işlevine sahip organik malzemelerden yapılmış iki veya daha fazla yangına dirençli cam tabakasından mamul özel bir cam olup, ilgili yangına dayanıklılık şartlarını yerine getir-mektedir. Oda sıcaklığında ve yangının erken safhalarında, la-minasyonlu yangına dirençli camlar, sıradan camlar ile aynı op-tik ve dekoratif özelliklere sahiptir. Yangın çıktıktan sonra ya-yılmasıyla beraber, sıcaklık daha yüksek olacak, laminasyonlu yangına dirençli camın yangına dirençli kısmı ısıya bağlı olarak genişleyecek ve yangına dayanıklı çok kalın bir katman oluş-turmak suretiyle bir yangın yalıtım ve yangın separasyon göre-vi görecektir. Ancak, laminasyonlu yangına dirençli camın üre-tim sürecinde bazı minik kabarcıklar oluşabilir. Yapışkan mal-zeme, ultraviyole (mor ötesi) radyasyondan ve alevlerin ısısın-dan dolayı kısa süre içinde bulanık bir hal alabilir ve dolayısı ile saydam özelliğini yitirebilir. Bu ise binaların dış pencerelerinde geniş çapta uygulanmalarını doğrudan etkiler.

3.2 Telli Yangına Dirençli CamlarTelli yangına dirençli camlar, iki kat camın arasında yer alan

organik kauçuk parçalarına veya inorganik karışıma tel örgü ek-lenmesi suretiyle oluşturulan kompleks bir yapıya sahiptir. Tel örgü uygulaması hem yangına dirençli camın genel darbe mu-kavemetini arttırmakta, hem de muhtelif işlevlere sahip olan elektrikli ısıtma ve güvenlik alarm sistemi ile bağlantı imkânı sağlamaktadır. Ancak, telli yangına dirençli camların bünyesin-de bulunan tel örgü camın saydamlığı ve görsel efektleri üzerine etki etmektedir. Bu da dış pencerelerdeki görsel estetik şartları yerine getirememesine sebebiyet vermektedir.

3.3 Yangına Dirençli Yekpare CamlarYangına dirençli yekpare camlar yangın esnasında bütünlü-

ğünü koruyabilen, belli bir süre boyunca alevleri ve dumanı et-kili bir şekilde ayırabilen tekli bir özel saydam camdır. Ancak, herhangi bir adyabatik (ısı yalıtım) etkisi yoktur.

Yekpare yangın önleyici camlar arasında, güçlü yangın di-rencine sahip yekpare sezyum potasyum cam, bir tür özel sili-kat emniyet camıdır. Öncelikle sıradan bir float (düz) cam üze-rinde fiziksel bir işlem yapılması ve darbe mukavemetini art-tırmak amacıyla, cam yüzeyi üzerinde yüksek sıkıştırma gerili-mi oluşturulması gereklidir. Ardından cam yüzeyindeki sodyu-mun yerine geçmesi ve yüksek sıcaklıkta 20 saat süre ile iyon değişimi gerçekleştirilmesi için özel bir kimyasal işlemden geç-mesi gereklidir.

Bir dizi üretim işleminin ardından yüksek mukavemetli, yük-sek yangın direncine, seri değişimlere karşı dirence ve yoğun ısı şoklarına karşı yüksek dirence sahip, silikat içeren özel bir emniyet camı ortaya çıkar. Yekpare sezyum ve potasyum içe-ren yangına dirençli camın mukavemeti, sıradan cama kıyas-la 6 ila 12 kat, temperli cama kıyasla ise 1.5 ila 3 kat daha yük-sektir. Bu cam, Ulusal Aleve Dayanıklı Yapı Malzemeleri Kalite

Gözetim Sertifikasyon Testlerinden de geçmiş bulunmaktadır. Camın yangına dirençlilik özelliği, GB15763.1-2001 Binalarda Emniyet Camı ve Yangına Dirençli Camlar çerçevesinde öngörü-len Seviye 1 Sınıf C şartlarını yerine getirmekte olup, söz konu-su şartlarda öngörülenlerden daha elverişli değerleri de karşı-lamaktadır. Cam, 1000 C sıcaklıkta 96-183 dakika boyunca pat-lamamakta olup, bu niteliği ile yangın ve dumanın yayılmasını etkili bir şekilde önlemektedir.

Kişilerin olay mahallinden tahliye edilmesi için kendilerine yeterli zaman verilmesi ve kurtarma çalışmaları için daha fazla zaman kalmasını mümkün kılmak üzere, yangının mümkün ol-duğunca erken bir aşamada tetkik edilmesi faydalıdır. Yekpare sezyum ve potasyum ihtiva eden ve yangına yüksek direnç gös-teren cam yüzeyindeki iç gerilime bağlı olarak, bu camın patla-ması durumunda ortaya çıkan küçük parçacıklar insan vücudu-na gelebilecek zararı da azaltabilmektedir. Diğer iki cam türü ile karşılaştırıldığında, yangın direnci yüksek olan yekpare, sezyum ve potasyum ihtiva eden cam, yüksek mukavemete ve yüksek yangın direncine sahiptir. Bu camın en büyük özelliği, yüksek ışık geçirgenliği ve hava koşullarına dayanıklılığının mükem-mel düzeyde olmasıdır. UV ışıkta veya yüksek sıcaklıklarda bu-lanıklaşmama özelliğine de sahip olan yekpare sezyum potas-yum cam, saydamlık özelliğini muhafaza edebilmektedir. Yük-sek mukavemet özelliği, yüksek yangın direnci, yüksek derece-de saydamlığı ve hava koşullarına mükemmel direnci sayesin-de, yüksek yangın direncine sahip yekpare sezyum potasyum cam, bina emniyet seviyesini iyileştirmek amacı ile pencere ya-pımında yaygın olarak kullanılabilir.

4. YANGIN PENCERELERİNE AİT TASARIM ŞARTLARIBina duvarlarında nispeten daha zayıf bir yangın direnci teşkil

eden pencereler yangının yukarı doğru yayılmasındaki önem-li geçiş noktaları arasındadır. Bu nedenle, pencerelerin yangı-na direnç performansı, binanın yangına dirençli olabilme özel-liğini büyük ölçüde etkilemektedir. 2009’da yeni CCTV binasın-da ve 2011’de Şanghay’daki öğretmen lojmanında çıkan yan-gınlardan sonra, binaların yangın dirençliliğine yönelik talep-ler de giderek daha güçlü bir hal almaktadır. Yeni yangın pence-re ürün standartları ve revizyon aşamasında bulunan Bina Yan-gından Korunma ve Önleme Tasarım Kuralları da, yangın pen-cerelerinin tanıtılması ve uygulanması için daha büyük bir plat-form sunmaktadır. Hâlihazırda, ülkemizdeki bazı binalarda yan-gın pencereleri kullanılmaktadır. Bu makalenin yazarı, binalar-da yangın pencerelerinin yaygınlaştırılmasının ve uygulanma-sının aşağıda belirtilen tasarım gerekliliklerini yerine getirece-ğini düşünmektedir.

4.1 Yangına Dirençli Pencerelerin Çerçeve Malzemelerine Yönelik Şartlar

Ülkemizde yaygın olarak kullanılan çerçeve malzemeleri ahşap ve alüminyum olup bu malzemelerin yangına dayanıklılık işlevi bulunmamaktadır. Herhangi bir yangın geciktirici işlem görmeyen ahşap, yangında yanacak ve camı destekleme işlevini

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 32-36, 2018

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 35

kaybedecek olan yanıcı bir malzemedir. Alüminyum yumuşayacak ve hatta 250 ila 300 °C sıcaklıkta erimek suretiyle yine taşıma özelliğini yitirecek ve yangın pencerelerinin bütünlüğüne ve stabilitesine etki edecektir. Bu nedenle, yangın pencerelerinin çerçeve malzemeleri yüksek sıcaklıklarda bütünlüğü koruyabilen malzemelerden seçilmelidir.

Hafif ve yüksek mukavemetli, yanıcı olmayan bir yapı mal-zemesi olarak çelik, yangının yüksek sıcaklığına dayanabile-cek denli iyi mekanik özelliklere sahip değildir. Bir binanın yük taşıyan konstrüksiyonu olarak çelik kullanılırsa, yüksek sıcak-lığa maruz kaldığı zaman mukavemetini kısa süre içinde yitire-cektir. Bu yüzden yangına dirençli bir boyayla korunmalıdır. An-cak, yapılan deneyler 1200 °C’ye varan yüksek sıcaklıklarda, her-hangi bir yangına dirençli boya olmaksızın çeliğin normal hali-ni muhafaza edebildiğini veya 180 dakika boyunca hafifçe de-forme olabildiğini ve pencerelerin çerçevelerinde yük taşıma-yan bir materyal olarak kullanılır ise, söz konusu çeliğin pence-renin stabilitesi ve bütünlüğü üzerinde herhangi bir olumsuz et-kisinin olmadığını göstermektedir. Bu nedenle, bir binanın dış pencerelerinde yangın pencereleri kullanmaya karar verdiğimiz zaman, söz konusu yangın pencerelerinin çerçevelerinde kaçı-nılmaz tercih çelik olacaktır.

4.2 Yangın Pencerelerinin Yangına Dirençli Camlarına Yönelik Şartlar

Yangın pencerelerinin bileşen tasarımında yangına dirençli cam, kaçınılmaz olarak yegâne emniyetli cam tercihidir. Ancak yangına dirençli cam, bir yandan yangına dayanıklılık gerekli-liklerini karşılarken, diğer yandan binanın dış cephesinin este-tik şartlarını ve ayrıca bina sakinlerinin yarı saydam cam talep-lerini ve diğer görsel ihtiyaçlarını da karşılamalıdır. Yani yangı-na dirençli cam, gerek açık havada gerekse iç mekânda, sıra-dan pencereler ile aynı görsel efektlere sahip olmalıdır. Bu ne-denle, seçtiğiniz yangına dirençli cam, sıradan camlar gibi aynı şekilde ışığa izin veren ve yüksek hava şartlarına dayanıklı tür-den bir cam olmalıdır.

Tel ihtiva eden yangına dirençli camların içindeki tel örgü, yan-gına dirençli camın ışık geçirgenliğini ve sağladığı görsel etkileri etkilemektedir. Laminasyonlu yangına dirençli cam, camın say-dam özelliğini etkileyen UV ışıkta veya yangından kaynaklanan yüksek sıcaklıklarda kısa süre içinde bulanık hale gelecektir.

Bu iki cam türü ile karşılaştırıldığında yangın direnci yüksek

olan yekpare, sezyum ve potasyum ihtiva eden cam, yüksek mukavemete ve yüksek yangın direncine sahiptir. Bu camın en büyük özelliği, yüksek ışık geçirgenliği ve hava koşullarına da-yanıklılığının mükemmel düzeyde olmasıdır. Shenyang Dynasty Wanxin Hotel A Kulesi’ndeki yangın pencerelerinde kullanılan yangına dirençli camda, güçlü yangın mukavemetine sahip yek-pare sezyum potasyum cam kullanılmaktadır.

SONUÇYangın penceresi ürün standartlarının uygulamaya konma-

sı ve yangın güvenliği konusunda daha yüksek gereklilikler ge-tirilmesi ile birlikte, yangın pencereleri bina inşaatında daha yaygın olarak kullanılır hale gelmiştir ancak bunların uygulama alanları ve kalite sorunları göz ardı edilemez. Bu nedenle gün-lük denetim ve teftiş sürecinde yeni ürün standartlarını birleş-tirmeli, yangın pencerelerine yönelik düzenlemelerin uygunlu-ğunu özenle kontrol etmeli, ürünlerin standart tasarım gerek-liliklerini yerine getirmelerini temin etmeli, mod onay sertifika-larını ve ürünlerin denetim raporlarını incelemeli, ürünlerin ye-rinde kontrollerini ve ürünlere dair değerlendirmeleri titizlikle gerçekleştirmeli, yangın ürünlerinin denetim ve teftiş çalışma-larını arttırmalı, sahte yangın ürünleri ile mücadele etmeli ve yeni ürün standartlarının spesifik uygulama süreçlerinde etkin bir şekilde uygulanmasını mümkün kılmak üzere kaynak ürün-lerin kalitesini garanti etmeli ve böylece binalarda yangına di-renç imkânlarını arttırmalıyız.

KAYNAKLAR[1] Lu, G., 2012. Analysis of the Type and Functional Characteristics

of Anti-fire Glass Used in Buildings. Modern Technology Pottery 4, p.32.

[2] Yi, M., 2011.Promotion of Anti-fire Glass is Helpful to Improve the Fire Resistance Ability of Buildings, Fire and Life 1, p.37.

[3] Chi, Q., You, S., 2009. Discussion on the Usage of Fire Resistant Doorsets and Fire Resistant Windows on Buildings after the Standards of Product Changing, Fire Science And Technology 8.p. 615.

[4] Chen, K., 1997. Discussion on Residential Fire Windows, Housing Technology 10.p.46.

[5] Zhang, X., 2011. Great Market Potentials of Steel Fire Windows, China Quality Around 6. p.67.

[6] Fire Analysis of Shenyang Royal Wanxin Hotel, Baidu Library, Oct. 2011.

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 32-36, 2018

36 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

1. GİRİŞBir binaya ait bir yangın sistemi tasarlama sürecini üstlene-

bilmek için, ilgili tasarım standartlarının ve bina güvenlik mev-zuatına ilişkin yasal çerçevenin iyi bir şekilde anlaşılması ve ürün uygulama teorisi hakkında sağlam bir bilgiye sahip olun-ması gereklidir. Aşağıda yer alan sistem tasarımı sürecinin ama-cı, bir yangın alarm sisteminin başarılı bir şekilde tasarlanması için gerekli olan tüm bilgiye ilişkin makul bir genel bakış sun-maktır. Yangın alarmı sistem tasarımına ilişkin mevzuatın ve ta-sarım standartlarının karmaşık doğası nedeniyle bu makalenin amacı, yangın alarmı tasarımının tüm yönlerine ilişkin kapsam-lı bir yaklaşım sunmak değil; daha ziyade çok yararlı bir genel bilgi sunmaktadır. Gerekmesi durumunda söz konusu genel bil-gilere, diğer kaynaklardan uygulamaya özgü müteakip ayrıntı-lı bilgiler de eklenebilir.

Neden Bir Yangın Alarm Sistemi Olmalıdır?Bu sorunun cevabı, mevzubahis olan binalara ve yasal gerekli-

liklere bağlıdır. Yerel itfaiye teşkilatınız, binanın doluluğuna da-yanan bir yangın alarm sistemine gereksinim duyabilir. Bir yan-gın alarm sistemine yönelik yasal gereklilik genellikle can gü-venliğiyle ilgili bir husustur. Genel olarak yangın alarm sistem-leri aşağıdaki amaçlara yönelik tesis edilir:

2. Bina sakinlerinin emniyetini sağlamak ve yangın veya di-ğer bir acil durum esnasında tahliye edilmeleri veya sı-

ğınma imkânı sunulmasını temin etmek,3. İtfaiye teşkilatına, bir binada çıkan bir yangına ilişkin er-

ken aşamada bildirimde bulunmak ve kendilerini riskin bulunduğu yere yönlendirmek,

4. Mal kaybını azaltmak; söz konusu malın/eşyanın, kendi niteliğinden kaynaklanan kayda değer bir değeri olabi-lir ve sigortacı kuruluşları da bir yangın algılama siste-mini ya gerekli kılarlar ya da kullanımını ilişkin teşvik-ler sunabilirler,

5. Bina hasarını azaltmak; ekipmana enerji verilmiş oldu-ğu bir durumda bina hâlâ belirli bir süre kullanıma gir-memiş olabilir ve mal sahibi, herhangi bir aksaklık mey-dana gelir ise, itfaiyenin olay yerine zamanında intikal edeceğini temin etmek ister. Bazen yangın algılama ve alarm sistemleri, yapısal yangın koruma aksaklıklarını telafi etmek veya yüksek değerli eşyalar için özel güven-ce sağlanması amacı ile kullanılır,

6. İş kayıp miktarını azaltmak ve7. Aşina olmadıkları yerlere giren halka yönelik riski asga-

riye indirmek. Bu genellikle “Yapı Kuralları”nda mecbu-ri bir zorunluluktur.

Sebebi her ne olursa olsun otomatik bir yangın algılama ve alarm sistemi, genellikle kapsanan alana ilişkin manuel çağrı noktaları, ısı ve duman dedektörleri ve uyarı cihazlarından olu-şan bir ağ sunmaktadır. Söz konusu cihazlar aktive edildikleri zaman, yangın alarm panosuna sinyal gönderirler ve bu da, ışık

Yangın Alarm Ve Algılama Sistemlerine Genel Bakış

YANGIN ALGILAMA SİSTEMLERİ

ÖZETSon yıllarda çoğunlukla klima ve buzdolaplarında kullanılan HFC’ler, küresel ısınmaya sebep olan en zararlı gazlar olarak bilin-

mektedir. HFC’ lerin toplam hacimleri karbondioksit gibi diğer sera gazlarından çok daha az olmasına rağmen, sera etkisi potansi-yelleri son derecede yüksektir. Ruanda’nın başkenti Kigali’de yapılan Montreal Protokolü görüşmelerinde, klima, soğutucu ve buzdo-laplarında kullanılan hidroflorokarbon (HFC) tüketiminin kademeli olarak azaltılmasına karar verilmiştir. Yangından korunma sektö-ründeki HFC gazı emisyonlarının çok az ve sera etkisi ihmal edilebilir düzeyde olmasına rağmen, HFC kullanımını azaltmak üzere ge-tirilecek sınırlamalar yangından korunma uygulamalarını da kapsamaktadır.

A. Bhatia1

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

1 Continuing Education and Development,Inc.

38 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 39

ve ses üniteleri de dâhil olmak üzere sesli ve görüntülü cihaz-ları aktive eder. Sistem, ayrıca saha dışında yer alan bir izleme istasyonuna da sinyal gönderebilir.

2. RİSK DEĞERLENDİRMESİTasarım sürecindeki ilk adım risk değerlendirmesidir. Bu, bü-

tün sistem stratejisini desteklemekte olduğu için, en önemli aşa-manın bu olduğu ifade edilebilir. Risk değerlendirmesi, binanın her bir kısmının, belirli bir yerde hangi yangın tehlikesinin mev-cut olduğunun ve yangın durumunda veya patlama meydana gelmesi halinde neler olacağının değerlendirildiği bir süreçtir. Bu, genellikle bina genel emniyet açısından değerlendirildiği zaman yapılmaktadır. Açıktır ki, çok küçük tesisler yalnızca gü-venli yapı, engelsiz kaçış güzergâhları ve bir yangın söndürücü gibi birinci seviye bir yangın koruması gerektirmektedir. Yine eşit derecede bariz olarak, büyük oteller, tamamen otomatik bir yangın algılama ve alarm sistemi, çok sayıda yangın koru-ma ekipman setleri ve yeterli acil durum aydınlatması ve kaçış işaretlendirme uygulamaları gerektirecektir.

Risk Değerlendirme Süreci, bu iki uç arasında kalan bina sa-hiplerinin, yeterli ve uygun bir şekilde hazırlanmasına yardım-cı olma amacını taşımaktadır. Bina sahipleri veya işletmecileri, binanın tarafsız ve yeterli bir şekilde değerlendirilmesini temin etmek amacı ile çoğu zaman profesyonel bir risk değerlendirme uzmanının hizmetlerinden faydalanmak isteyecektir. Ancak bu işin “Kendi bünyelerinde” de yapılabilmesini mümkün kılacak kontrol listeleri ve teknik tavsiyeler mevcuttur.

İlgili Tüm Taraflara DanışılmasıAyrıntılı bir tasarım çalışmasına başlamadan önce, yangın

algılama ve alarm sisteminin aşağıdakiler de dâhil olmak üze-re ilgili tüm tarafların gereksinimlerini karşılamasını temin et-mek adına, asgari olarak aşağıdaki kurumlara danışılması tav-siye edilmektedir:

• Sağlık ve emniyet mevzuatının uygulanmasından so-rumlu makam,

• Tesisin sigorta kuruluşu,• Bina kullanıcıları (uygun olan hallerde),• Teklif edilen kurulum şirketi ve• Yangın mühendislik uzmanları (uygun olan hallerde)

3. TASARIM SÜRECİYangının erken bir aşamada tespit edilmesi ve uyarıda bulu-

nulması amacı ile bir yangın alarm sistemi tasarlanmalıdır. Ta-sarım şirketi, binanın büyüklüğünü, karmaşıklığını ve ne şekil-de kullanılacağını, ayrıca istenen algılama ve uyarı seviyesini göz önüne almalıdır. Yangın alarm sistemlerinin tasarımı nor-malde bina kodları ile düzenlenmekte iken; belirtilen koruma seviyesi genellikle asgari olup, tasarımcı, koşulların gerekli ih-tiyacı işaret ettiği hallerde daha yüksek düzeyde koruma sağ-lamayı düşünmelidir.

Alarm sisteminin detaylarına bakmadan önce, sistem tasarım-cısına yardımcı olmak üzere kullanılan bazı kavramların anla-

şılması gereklidir. Binalar, yangın emniyet mühendisliği açısın-dan üç ayrı bölümde ele alınmaktadır: Yangın bölmeleri, tespit bölgeleri ve alarm bölgeleri.

1. Binanın İncelenmesi• Binanın fiziksel özelliklerinin incelenmesi, örneğin:• Bina yüksekliği• Binadaki kat adedi• Her bir katın alanı• Duman bölmeleri• Varsa sprinkler sistemi

2. İlgili bina kullanımına göre hangi yangın alarm ekipma-nının gerekli olduğu

3. Yangın alarm cihazlarının hangi konumlarda gerekli ol-duğu

4. Özel bir kullanım ya da uygulama olup olmadığının tes-pit edilmesi

Yangın BölmeleriBir yangın bölmesi, bina içinde yangının yayılmasını sınır-

landırmak üzere binanın geri kalanından yangına dayanaklı bir yapı ile ayrılmış bir bina kısmıdır. Bir binanın tasarımına ve dolayısıyla yangın bölmelerine ilişkin şartlar bina yönetmelik-lerinde tanımlanmaktadır. Bununla birlikte yangın algılama ve alarm sistemini yapılandıracak tasarım şirketi; binanın tasarı-mını, özellikle de yangın bölmelerinin yerini ve kapsamını iyi bir şekilde bilmelidir.

Algılama ZonlarıYangın algılama zonları, esas itibarı ile bir yangının yerinin

hızlı bir şekilde tespit edilmesinde yardımcı olmak üzere bi-nanın bölümlere ayrılmasının pratik bir yöntemidir. Söz konu-su zonların sınırları binaya ait fiziksel özellikler değildir; ancak zonların sınırlarının duvarlar, zeminler ve özellikle yangın böl-melerine tekabül etmesi normal bir uygulamadır. Dolayısıy-la algılama zonlarının büyüklüğü ve konumu muhtemelen bi-naların şekline ve aynı zamanda binanın ne için kullanıldığına ve belirli bir zamanda binada bulunması beklenen kişi sayısı-na bağlı olacaktır. Algılama zonları ile ilgili bazı spesifik tavsi-yeler aşağıda verilmektedir:

1. Binanın toplam zemin alanı 3000 ft2 (279 m2)’den az olan yerler hariç olmak üzere, zonlar tek katlar ile sınır-landırılmalıdır.

2. Odanın taban alanının üstünde veya altındaki boşluk-lar, aynı yangın bölmesinde olduğu sürece, odanın bu-lunduğu aynı zona dâhil edilebilir.

3. Zonlar, 100.000 ft2 (9.290 m2)’ye kadar olan, depo gibi tek katlı açık plan binalardaki manuel sistemler hariç ol-mak üzere, 20.000 ft2 (1.858 m2)’den büyük olmamalıdır.

4. Kapalı merdiven boşluğu, asansör şaftı ya da bunun gibi yapılar içindeki yangın dedektörleri ayrı bir zon olarak düşünülmelidir.

5. Bir zon içindeki araştırma mesafesi herhangi bir yönde

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

300 ft (91 m)’den az olmalıdır (Olası tüm giriş noktaları göz önüne alınmalıdır). Kumanda ve gösterge ekipman-ları üzerinden temin edilen bilgiler, binaya aşina olma-yan itfaiye görevlilerinin doğrudan yangının bulunduğu yere gitmesini mümkün kılmakta ise, adreslenebilir sis-temler kullanılırken bu şartta esneklik tanınabilir. Araş-tırma mesafesi sadece bir bölgeye girilmesine ilişkin me-safeyi vermektedir. Bunun amacı yangının yerini belirle-yebilmek olup, yangına doğru gitmek değildir.

6. Zonlar, yangın bölmelerini keserek geçmemelidir. Bir yan-gın bölmesi birkaç zonu içerebilir, ancak bir zonda bir-den fazla yangın bölmesi bulunmamalıdır.

Alarm ZonlarıAlarm zonlarına sadece alarm operasyonlarının binanın be-

lirli kısımlarında farklı olmasını gerektiren binalarda ihtiyaç du-yulmaktadır. Yegâne ihtiyaç, yangın algılandığı zaman tüm ses-li alarm ünitelerinin tek bir ortak tahliye sinyali verecek şekilde aktive edilmeleri ise; tüm bina bir alarm bölmesi olarak dikkate alındığı için alarm zonlarına da gereksinim bulunmamaktadır.

Alarm cihazlarının, binanın belirli kısımlarında farklı şekilde çalıştırılmasının gerektiği daha karmaşık binalarda ise; bina bir alarm zonundaki tüm alarm cihazlarının aynı usulde çalışacağı şekilde zonlara bölünmelidir.

1. Alarm zonlarına dair bazı tavsiyeler aşağıda yer almak-tadır:

2. Tüm alarm zonlarının sınırları, yangına dayanıklı kons-trüksiyondan yapılmış olmalıdır.

3. Alarm zonları arasındaki sinyallerin örtüşmesi herhangi bir karışıklığa sebebiyet vermemelidir.

4. Tüm bina çapında aynı alarm ve uyarı sinyalleri kulla-nılmalıdır.

5. Bir algılama zonu çoklu alarm zonları içermemelidir. Alarm ve algılama zonlarının sınırları birbirine tekabül etmelidir. Bir alarm zonu, birden çok algılama zonu içe-rebilir.

Bina zonları ve yangın alarmı; ihtiyaçlar belirlendikten son-ra geçerli standartlara göre monte edilmelidir.

4. İLGİLİ STANDARTLARYangın algılama ve alarm sisteminin tasarımı, kurulumu ve

testi, hiçbir istisna söz konusu olmaksızın, tüm devlet kuralla-rına ve yerel kurallara uygun olmalıdır. Underwriters Labora-tories (UL) ve/veya Factory Mutual (FM) ve National Fire Prote-ction Association (NFPA) gibi kurumlarca yayınlanan standart-lar, genellikle ilgili bina kodları tarafından uygun görülmekte-dir. Mevzuat kısımlarına ilişkin kılavuz dokümanlarda genellik-le bu standartlara atıfta bulunulur ve en iyi uygulamaları tem-sil ettikleri için genellikle bina sahipleri tarafından monte ettik-leri ekipmanların yeterli ve uygun olduğunu kanıtlamak ama-cı ile kullanılır.

Yangın alarm sistemi gereklilikleri aşağıdaki belgelerde yer

almaktadır:• NFPA 72, Ülke Yangın Alarm Kuralları• NFPA 101, Can Güvenliği Kuralları• Model Bina Kuralları

NFPA 72, yangın alarm sistemlerinin kurulumu, performan-sı, test edilmesi, denetlenmesi ve bakımı için gerekli olan şart-ları belirlemek amacı ile yazılmıştır. Belli bir kullanıma yönelik olarak bir yangın alarm sisteminin gerekli olup olmadığını öğ-renmek isterseniz, NFPA 101, Can Güvenliği Kuralları ve diğer ilgili kurallar (bina kodları) söz konusu belirlemenin yapılması amacı ile kullanılabilir.

Aşağıdaki kuruluşlar, ABD açısından geçerli olan kılavuzlar ve standartlar yayınlamaktadır. Diğer ülkelerin ise kendi stan-dartları olacaktır.

NFPA Kural ve StandartlarıNFPA, otomatik duman dedektörlerinin doğru bir şekilde uy-

gulanması, kurulumunun yapılması ve bakımına ilişkin stan-dartlar yayınlamaktadır. Otomatik duman dedektörlerini tes-pit etmeden veya söz konusu dedektörlerin kurulumunu yap-madan önce, gözden geçirilmesi gereken temel kurallar aşağı-da listelenmektedir:

NFPA, yangından korunmanın tüm aşamalarına yönelik ku-rallar ve standartlar yayınlamaktadır. Bunlar arasında, doğru-dan otomatik duman dedektörlerini ilgilendirenler aşağıda be-lirtilmektedir:

1. NFPA 70 Ülke Yangın Alarm Kuralları• Madde 210- Branş Devreleri• Madde 760 -Yangından Korunma Sinyalizasyon Sistemleri• Madde 500- Tehlikeli Alanlar

2. NFPA 72- Ülke Yangın Alarm Kuralları:NFPA 72, otomatik yangın dedektörlerinin asgari perfor-mans, konum, montaj, test ve bakım gerekliliklerini kap-samaktadır.

3. NFPA 90A- Iklimlendirme ve Havalandırma Sistemlerinin (HVAC) Kurulum Standardı

4. NFPA 92A- Alışveriş Merkezlerinde, Atriumlarda ve Bü-yük Alanlarda Duman Kontrol Sistemleri:NFPA 90A ve 92A, HVAC sistemleri ve duman kontrol sistem-leri kanallarındaki duman dedektörlerinin kullanımı hak-kında bilgi vermektedir.

5. NFPA 101 Can Güvenliği KurallarıNFPA 101, bina kullanım türüne bağlı olarak hem yeni hem de mevcut binalar için duman algılama gerekliliklerini be-lirtmektedir.

Bina ve Yangın KurallarıYerel hükümetler ve eyalet hükümetleri tarafından kabul edil-

diği zaman kanuna dönüşen model bina ve yangın kurallarını kaleme alan üç bağımsız bölgesel organizasyon mevcuttur. Söz konusu kurallar, bina tipi ve kullanım durumuna göre duman dedektörü gereksinimlerini belirtmektedir. Bu organizasyonlar aşağıda listelenmiştir:

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

40 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 41

1. Bina Yetkilileri ve Kural Yöneticileri (BOCA- Building Offi-cials and Code Administrators)- BOCA Ulusal Yapı Yönet-meliği genellikle Amerika Birleşik Devletleri’nin Kuzeydo-ğu ve Orta Batı bölgelerinde kullanılmaktadır.

2. Bina Yetkilileri Uluslararası Konferansı (ICBO- Internati-onal Conference of Building Officials)- ICBO Tek Düzen Yapı Kuralları genellikle Amerika Birleşik Devletleri’nin Batı ve Güneybatı bölgelerinde kullanılmaktadır.

3. Uluslararası Yapı Kuralları Kongresi (SBCCI- Southern Bu-ilding Code Congress International)- SBCCI’nin Standart Yapı Kuralları genellikle Amerika Birleşik Devletleri’nin Güney ve Güneydoğu bölgelerinde kullanılmaktadır.

Bunlara ek olarak yukarıda listelenen organizasyonlar, yuka-rıdaki üç organizasyon tarafından hazırlanan kuralların tek bir model oluşturulması ve yangın kuralları dizisi halinde birleşti-rilmesi amacıyla Uluslararası Kurallar Konseyi (ICC- Internatio-nal Code Council) olarak bilinen bir şemsiye organizasyon teş-kil etmişlerdir.

Test LaboratuarlarıTest laboratuvarları, NFPA gerekliliklerine ve kendi standart-

larına uygunluğunu doğrulamak amacı ile dedektörler, kuman-da panoları ve yangın alarm sistemlerinin diğer bileşenlerini test etmektedirler. Söz konusu testleri geçen ekipmanlar bir etiket ile belirtilmektedir.

Underwriters Laboratories, Inc. (UL)- UL, söz konusu etiket-lerden UL etiketini haiz olan yangın koruma ekipmanlarını liste-leyen yıllık bir rapor yayınlamaktadır. UL’nin duman dedektör-leri açısından geçerli olan standartları aşağıda belirtilmektedir:

• UL 38- Manuel Olarak Çalıştırılan Sinyal Kutuları • UL 217 Tekli ve Çoklu İstasyon Duman Dedektörleri • UL 228 Yangından Korunma Sinyalizasyon Sistemleri İçin

Kapı Kapatma-Tutma Tertibatları • UL 268 Yangından Korunma Sinyalizasyon Sistemleri İçin

Duman Dedektörleri • UL 268A Kanal Uygulamaları İçin Duman Dedektörleri • UL 346 Yangından Korunma Sinyalizasyon Sistemleri İçin

Su Akış Göstergeleri • UL 521 Yangından Korunma Sinyalizasyon Sistemleri İçin

Isı Dedektörleri • UL 464 Sesli Sinyalizasyon Uygulamaları • UL 864 Yangından Korunma Sinyalizasyon Sistemlerin-

de Kontrol Ünite Standartları• UL 1481 Yangından Korunma Sinyalizasyon Sistemleri

İçin Enerji Besleme • UL 1638 Görüntülü Sinyalizasyon Uygulamaları • UL 1971 İşitme Engelliler İçin Sinyalizasyon Cihazları

Factory Mutual Research (FM)- FM, söz konusu etiketlerden FM etiketini haiz olan yangın koruma ekipmanlarını listeleyen yıllık bir rapor yayınlamaktadır.

• İlgili riske uygun olan Fabrika Mutual Kayıp Önleme Bil-gi Formları

• Factory Mutual Kayıp Önleme Bilgi Formu 5-40 Koruyu-cu Sinyalizasyon Sistemleri

• Factory Mutual Kayıp Önleme Bilgi Formu 5-43 Tali Ko-ruyucu Sinyalizasyon Sistemleri

Burada listelenen ve benzer hizmetler sunmakta olan diğer test laboratuarları da mevcuttur:

• Kanal Uygulamalarında Duman Dedektörlerinin Doğru Kullanımına Yönelik Industry Publication NEMA Kılavuzu

• Yangın Alarmı Sistemleri NEMA Eğitim Kitapçığı • Yangın Koruma Sinyalizasyon ve Algılama Sistemleri için

Kural Gereklilikleri NEMA Kılavuzu• Sistem Duman Dedektörlerinin Doğru Kullanımına Yö-

nelik NEMA Kılavuzu Nihai sistem için ise, Underwriters Laboratories Sertifikası

vermeye yetkili bir alarm hizmet şirketi tarafından bir Underw-riters Laboratories Saha Sertifikasyonu verilecektir. Hastaneler veya veri işleme tesisleri gibi spesifik uygulamalara ilişkin diğer standartların mevcut olduğunu da dikkate alınız.

5. YANGIN ALARM BİLEŞENLERİ Tipik bir yangın alarm sisteminde, bir kontrol ünitesi, manu-

el olarak aktive edilen sinyal kutuları (alarm butonları), yan-gın dedektörleri ve sesli uyarı cihazları bulunmaktadır. İşitme engelli bina sakinlerine yönelik görsel sinyalizasyon cihazları, alarm sinyalinin hangi noktadan başladığını gösteren sinyal-ler, acil durum telefonları ve merkezi kumanda panosu ile bina-nın diğer yerleri arasında iletişimi gerçekleşen diğer ekipman-lar da mevcut olabilir.

Duman dedektörleri

Isı dedektörleri

Alarm butonu İtfaiye Hattı

KONTROL PANELİ

Hoparlörler

Ziller

Şekil 1. Temel bir yangın alarm sistemi

Kumanda ünitesi yangın alarm sistemine enerji verir. Alarm butonlarından ve yangın dedektörlerinden gelen sinyalleri bi-nanın stratejik konumlarında kurulmuş olan sesli veya görsel uyarı sinyal cihazlarına iletir. Sesli sinyal cihazları arasında zil-ler, hoparlör ve sirenler, ortak bir görsel sinyal cihazı olarak kul-lanılan flaşlı ışıklar (strob) yer almaktadır.

6. YANGIN ALARM KUMANDA PANOSU Kumanda panosu, yangın algılama ve alarm sisteminin “Bey-

nidir”. Kumanda panosu; manuel ve otomatik algılama bileşen-leri gibi çeşitli alarm “Girdi” cihazlarının izlenmesi ve daha son-ra korna, zil, uyarı ışıkları, acil telefon arama üniteleri ve bina kumanda cihazları gibi alarm “Çıktı» cihazlarının aktive edil-mesinden sorumludur. Kumanda panoları, tek bir girdi ve çıktı zonu olan basit ünitelerden, tüm tesisi kapsayan ve çok sayıda binayı izleyen karmaşık bilgisayarlı sistemlere kadar geniş bir

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

yelpazede yer alabilir. Konvansiyonel ve adreslenebilir olmak üzere iki adet ana kumanda panosu mevcuttur ve bunlar aşa-ğıda incelenmektedir:1) Konvansiyonel yangın algılama ve uyarı sistemleri: Kon-vansiyonel bir sistemde, korunan yer veya bina boyunca, bir veya daha fazla devre düzeneği geçmektedir. Her bir devre bo-yunca bir ya da daha çok algılama cihazı yerleştirilir. Bu dedek-törlerin seçimi ve konumlarının tespit edilmesi; otomatik veya manuel algılama gerekliliği, ortam sıcaklığı ve çevre koşulları, çıkabileceği öngörülen yangın tipi ve arzu edilen yanıt/reaksi-yon hızı gibi muhtelif faktörlere bağlıdır. Muhtelif gereksinim ve kaygılara yanıt vermek üzere, genellikle bir devre boyunca bir veya daha fazla cihaz tipi yerleştirilir.

Bir yangının meydana gelmesini müteakip, bir veya daha faz-la dedektör çalışmaya başlayacaktır. Bu işlem devreyi kapatır; yangın kumanda panosu da bunu bir acil durum olarak algılar. Bunun ardından, pano bir veya daha fazla sinyalizasyon dev-resini aktive etmek suretiyle binadaki sesli uyarıları başlatır ve acil durum yardım ünitelerini çağırır. Pano ayrıca sinyalin uzak bir noktadan izlenebilmesi amacıyla sinyali başka bir alarm pa-nosuna da gönderebilir.

Sistemin düzgün çalışıp çalışmadığını temin etmek üzere, sis-temler kablolardan küçük bir akım göndermek suretiyle her bir devrenin durumunu izlemektedir. Örneğin bir kablolama arıza-sı gibi herhangi bir arıza meydana gelirse, bu akım ilerleyemez ve bir “Arıza” olarak kaydedilir. Bu durumda ilgili devre boyun-ca herhangi bir yerde bir servise ihtiyaç duyulduğu anlaşılır.

Konvansiyonel bir alarm sisteminde bütün alarm başlatma ve sinyal verme işlemleri; çok sayıda kablo seti, muhtelif kapatma ve açma röleleri ile çeşitli diyotları içeren sistem donanım terti-batı tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu düzenlemeden dolayı söz konusu sistemler münferit cihazları değil, devrelerin kendi-lerini izlemekte ve kontrol etmektedir.

Bunu daha ayrıntılı olarak açıklamak amacıyla bir örnek ve-relim: Bir binanın yangın alarm sisteminde A zonundan E zonu-na 5 devre olduğunu ve her devrede, her bir zona ait muhtelif odalarda yer alan 10 duman dedektörü ve 2 manuel istasyon bulunduğunu varsayalım. “A” zonu tarafından izlenmekte olan odalardan birinde başlayan bir yangın, bir duman dedektörü-nün alarm durumuna geçmesine yol açtığını düşünelim. Yan-gın alarm kumanda panosu, bunu “A” devresinde ya da “A” zo-nunda çıkan bir yangın olarak rapor edecektir. Yangın alarm ku-manda panosu, söz konusu zon içindeki spesifik dedektör tipi ya da konumunu belirtmeyecektir. Acil durum müdahale persone-linin, cihazın yangın çıktığını bildirdiği yeri belirlemek için zo-nun tamamında arama yapması gerekebilir. Zonlarda çok sa-yıda oda veya gizli yer olduğu hallerde, söz konusu acil durum yanıtı çok zaman alabilir ve değerli yangın müdahale fırsatları-nın boşa harcanması anlamına gelebilir.

Konvansiyonel sistemlerin avantajı, küçük binalardan orta öl-çekli binalara kadar bir yelpazede bu sistemlerin nispeten basit olmasıdır. Bu sistemlere servis verilmesi de çok kapsamlı ve ih-tisas gerektiren bir eğitimi gerekli kılmamaktadır.

Konvansiyonel sistemlerin dezavantajları • Algılama cihazlarının hassas bir şekilde izlenebilmesi için

gerekli olan kablo miktarının çok olmasından ötürü, kon-vansiyonel sistemlerin kurulumu pahalı olabilir. Ayrıca kon-vansiyonel sistemler doğaları gereği emek yoğun ve bakı-mı pahalı olan sistemlerdir.

• Her bir algılama cihazı, çalışır durumda olduğunun doğru-lanması için bir tür operasyon testi gerektirebilir. Doğru ol-mayan bir şekilde çalışmalarını önlemek amacıyla duman dedektörleri periyodik olarak yerinden çıkarılmalı, temiz-lenmeli ve tekrar kalibre edilmelidir.

• Konvansiyonel bir sistemde, hangi dedektörlerin bakım ih-tiyacı olduğunu belirlemenin hassas bir yolu bulunmamak-tadır. Sonuç olarak, her bir dedektör yerinden çıkarılmalı ve bakımı yapılmalıdır ve bu da zaman alıcı, emek yoğun ve masraflı bir çaba anlamına gelebilir.

• Bir arıza meydana gelirse, “Arıza” göstergesi sadece devre-nin nerede işlevini gerçekleştirmediğini belirtir, ancak so-runun nerede oluştuğunu spesifik olarak belirtmez. Bunu müteakip, teknisyenler problemi tespit etmek amacıyla tüm devreleri araştırmalıdır.

2) Adreslenebilir “Akıllı” Sistemler: Yangın algılama ve alarm teknolojisinde mevcut olan üstün teknolojiyi yansıtmaktadır. Konvansiyonel alarm yöntemlerinin aksine bu sistemler her bir algılama ve sinyalizasyon cihazının yeterliliklerini mikro-işlemciler ve sistem yazılımı vasıtasıyla izlemekte ve kontrol etmektedir. Nitekim her bir akıllı yangın alarm sistemi bir dizi girdi ve çıktı sağlayan cihazı denetleyen ve çalıştıran küçük bir bilgisayardır.

Konvansiyonel sistem gibi adreslenebilir sistem de bir hacim veya bina içine yayın yapan bir veya birden çok devre içermek-tedir. Ayrıca standart sistem gibi bir veya birden fazla alarm ci-hazı da bu devreler boyunca yerleştirilmiş olabilir. Sistem türleri arasındaki başlıca fark, her bir cihazın izlenmesine ilişkin fark-tır. Adreslenebilir sistemde her bir tetikleyici cihaza (otomatik dedektör, manuel istasyon, sprinkler su akış anahtarı, vs.) spe-sifik bir kimlik veya “Adres” verilmektedir. Bu adres buna teka-bül edecek şekilde kumanda panosunun belleğine cihaz tipi, ci-haz yeri ve hangi alarm cihazlarının aktive edileceği türünden spesifik yanıt ayrıntıları gibi bilgiler ile programlanmaktadır.

Kumanda panosunun mikroişlemcisi, devreye giren her ci-haza durumunu (normal mi yoksa acil durum mu olduğunun) sorulması için temasa geçen her bir devre üzerinden, sabit bir sorgulama sinyali göndermektedir. Bu aktif izleme işlemi hızlı bir şekilde art arda gerçekleşmekte ve her 5 ila 10 saniyede bir sistem güncellemeleri gerçekleştirmektedir.

Adreslenebilir sistem ayrıca her bir devrenin durumunu izle-mekte ve oluşabilecek hataları tespit etmektedir. Bu sistemler tarafından temin edilen gelişmelerden biri de, bir arızanın ne-rede geliştiğini spesifik olarak belirlemenin mümkün oluşudur. Dolayısıyla sadece bir kablo boyunca bir arızanın mevcut oldu-ğunu göstermek yerine, problemin tam yerini göstermektedirler.

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

42 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 43

Bu da arızanın daha hızlı bir şekilde teşhis edilmesine ve daha hızlı bir şekilde onarılarak normale dönmesine izin vermektedir.

Her bir cihaz üzerinde test amacıyla ve ileride müracaat edi-lebilmesine olanak sağlayacak şekilde bir harita numarası ve elektrik yüklenicisi tarafından sağlanan matbu nüshadaki ad-rese tekabül eden geçici bir koruyucu kapak olmalıdır. Her bir cihazın adresi aşağıdaki şekilde programlanmalıdır: a) Bina, b) Kat, c) Oda/Koridor, d) İlave bilgi

Adreslenebilir alarm sistemlerinin avantajları • Stabilite: Stabil sistem, yazılımı tarafından temin edilmek-

tedir. Bir dedektör, yangın denilecek bir durum tespit eder-se kumanda panosu öncelikle hızlı bir sıfırlama (reset) ger-çekleştirmeyi deneyecektir. Böcek, toz veya hafif rüzgâr gibi hatalı bilgiye sebep olan durumlar için ilgili olay söz konu-su resetleme prosedürü esnasında kendiliğinden gideril-mekte, böylece yanlış alarm olasılığını azaltmaktadır. Ger-çek bir duman veya yangın durumu mevcut ise, dedektör resetleme işleminden hemen sonra tekrar alarm moduna girer. Kumanda panosu artık bunu bir yangın durumu ola-rak kabul eder ve alarm moduna girer.

• Geliştirilmiş Bakım - Bakım açısından bu sistemler konvan-siyonel sistemlere kıyasla başlıca temel avantajlar sun-maktadır. Öncelikle, her bir dedektörün statüsünü izleye-bilmektedirler. Bir dedektör kirlendiği zaman mikroişlem-ci, dedektörün algılama kabiliyetinin azaldığını tespit ede-rek bir bakım uyarısı iletir.

• Gelişmiş sistemler, “Drift compensation” (değişken tela-fi imkânı) olarak adlandırılan başka bir bakım özelliğine de sahiptir. Bu yazılım prosedürü, hafif toz koşullarını te-lafi etmek amacı ile dedektörün hassasiyetini ayarlar. Bu sayede, çoğunlukla ortamdaki toz ve kirin dedektörün op-tiklerini engellediği hallerde ortaya çıkan aşırı hassas veya “Yüksek sıcaklıktaki» dedektör statüsünün önüne geçilmiş olur. Dedektörde üst sınırına kadar telafi uygulaması ger-çekleştikten sonra ise; kumanda panosu bakım personeli-ne uyarı göndermek suretiyle servis işlemine imkân tanır.

• Modifikasyon Kolaylığı - Bu sistemlerin modifiye edilmesi örneğin bir dedektör eklenmesi ya da çıkarılması, ilgili ci-hazın adreslenebilir devreye bağlama veya adreslenebilir devreden çıkarılması ve ilgili bellek bölümünün değiştiril-mesini de içermektedir. Söz konusu bellek değişikliği, pa-nonun mikroişlemcisine indirilen bilgileri kullanmak sure-tiyle, pano üzerinden veya bir bilgisayar kullanılarak ger-çekleştirilir.

Adreslenebilir sistemlerin en büyük dezavantajı, her bir sis-temin kendi özgün çalışma özelliklerine sahip olmasıdır. Bu ne-denle servis teknisyenleri, ilgili sisteme göre eğitim almalıdır. Yeni servis yöntemleri geliştirildikçe, düzenli güncelleme eğiti-mi verilmesi gerekli olabilir.

7. YANGIN ALGILAMA DEDEKTÖRLERİ

7.1 Duman Dedektörleri Adından da anlaşılacağı üzere bu cihazlar, için için yanma

veya erken alev aşamalarında yangını tespit edecek şekilde ta-sarlanmıştır. Duman dedektörleri, iyonizasyon veya fotoelektrik ilke ile çalışırlar ve her iki türün de farklı uygulamalarda avan-tajları bulunmaktadır.

Fotoelektrik Duman Dedektörler: Fotoelektrik duman dedek-törleri, dumanı algılamak için ışığı ve ışığın ne şekilde yansımak-ta olduğu bilgisini kullanırlar. Normalde ışık, dedektör düzene-ği içindeki bir duman algılama odacığına yansıtılır. Işık odanın arka planına düşer ve emilir (absorbe olur). Yeterince duman odaya girdiği zaman, ışığı odacığın içindeki bir sensöre yansı-tır. Bu da sensörün bir alarm vermesine neden olur. Fotoelekt-rik dedektörler, (en yaygın yangın başlama şekli olan) yavaş ya-nan yangınlara en hızlı şekilde yanıt verdikleri için, birçok uy-gulama için uygundurlar. Kaçış yollarının kullanımını kolaylıkla engelleyebilecek nitelikte optik açıdan yoğun dumanı algılaya-bilme üstünlüğü nedeniyle, kaçış yollarının kapsama altına alın-ması için fotoelektrik dedektörlerin kullanılması çok önemlidir.

İyonizasyon Duman Dedektörleri: İyonizasyon dedektörleri, ticari olarak geliştirilen ilk dedektör türü olup, popüler bir tercih olarak da öne çıkmaktadırlar. Söz konusu dedektörler genellik-le iki odacık içermektedir. Bu odacıklardan biri, ortam sıcaklığı, nem veya basınçtaki değişiklikleri telafi etmek için referans ola-rak kullanılmaktadır. Diğer ise, iki elektrot arasında bir akımın geçtiği odacığın içinden geçen havayı iyonize eden, genellikle de alfa parçacığı olan bir radyoaktif kaynak içermektedir. Gözle görünmeyen bir duman odaya girdiğinde dahi, akımın hareketi-ni aksatır ve dolayısı ile bir alarmın tetiklenmesine neden olur.

İyonizasyon dedektörleri, hızlı yanan yangın durumlarında daha üstün bir yanıt verirken, modern yapı malzemelerinde ti-pik olarak görülen yavaş ve için için yanan yangınlara daha dü-şük bir yanıt verirler. İyonizasyon dedektörleri, radyoaktif mad-de içermeleri nedeniyle, çevre açısından daha az kabul edilebi-lir bir niteliktedirler. İyonizasyon dedektörlerinin taşınması ve bertaraf edilmesi konusundaki kısıtlamalar da giderek artmak-ta olduğu için, mümkün olan hallerde alternatif dedektör çeşit-lerinin kullanılması önerilmektedir.

Duman Dedektörlerinin Seçiminde Dikkate Alınacak Hususlar İyonizasyon dedektörünün özellikleri, bu dedektörleri, 0.01

ila 0.3 mikron boyut aralığında yanma parçacıkları içeren hız-lı alevlenen yangınların tespit edilmesi açısından daha uygun kılmaktadır. İyonizasyon duman dedektörleri, yanma esnasın-da gerçekleşen kimyasal tepkimelerin bir sonucu olarak orta-ya çıkan elektrik yüklü parçacıklar olan iyonların tespit edilme-sinde hassastırlar.

Fotoelektrik duman dedektörleri, 0.3 ila 10.0 mikron boyut aralığında partiküller içeren yavaş yanan yangınların tespit edil-mesi açısından daha uygundur. Fotoelektrik dedektörler, görü-nür duman parçacıklarına tepki verirler.

Dedektörlerin her ikisi de, her iki yangın tipini tespit edebil-

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

mektedir, ancak ilgili yanıt ve tepki süreleri yangının türüne bağ-lı olarak değişmektedir.

Korunmakta olan binalar normalde muhtelif maddeler içer-dikleri için, gelişmekte olan bir yangında hangi boyutta parça-cıklar oluşacağının tahmin edilmesi genellikle çok zordur. Fark-lı tutuşma kaynaklarının belirli bir yanıcı madde üzerinde farklı etkileri olabileceği hususu, hangi tür cihazın seçileceğine dair tercih işlemini daha da karmaşık bir hale getirmektedir. Örne-ğin, yanan bir sigara, bir kanepe veya yatağa düşürüldüğünde genellikle yavaş ve için için yanan bir yangın çıkaracaktır. An-cak, sigara bir kanepe veya yatağın üstünde duran bir gazete-ye düşerse, ortaya çıkan yangın, için için yanan bir duman zi-yade alevli bir yangına dönüşecektir.

Çeşitli yangın yükleri ve olası tutuşma kaynakları ile ortaya çıkması mümkün olan sayısız yanma profilleri, belirli bir uygu-lama için en uygun dedektör türünün seçilmesini zor bir hale getirmektedir.

Sesli Duman Dedektörleri: Bazı duman dedektörleri, duma-nın algılanması amaçlı bir algılayıcı ve bina sakinlerinin uyan-dırılması amaçlı çok yüksek sesli bir elektronik korna içerir. Bunlar, yaygın olarak apartman dairelerinde ve evlerde kulla-nılır ve teknik ifade ile, duman alarmları olarak adlandırılırlar. Duman alarmlarında, duman sensörüne ilave olarak entegre sesli alarm cihazları bulunmaktadır ve bunların amacı sadece, yerleştirilmiş oldukları odada veya dairede bulunan kişiler için uyarı sağlamaktır. Öte yandan, duman dedektörleri bina yan-gın alarm sistemine bağlıdır ve tüm binanın sakinlerini uyarmak amacı ile bir alarm sinyali başlatacak şekilde tasarlanmışlardır.

Sesli duman dedektörleri, 9 voltluk bir pille veya 120/220 volt-luk ev akımını kullanarak çalışmaktadır. Bazı modeller ev akı-mını kullanarak çalışır ve elektrik kesilirse de pil yedeklemesi-ne geçerler. NFPA 72 kuralları, alarmlı ikaz cihazlarının (enteg-re sesli alarmlar içeren duman dedektörleri de dâhil olmak üze-re) ANSI S3.41’de tarif edilen 3-puls kesikli yangın alarm tahliye sinyali vermelerini şart koşmaktadır.

Duman Dedektörlerinin Kısıtlamaları Duman dedektörleri, bir yangına dair mümkün olan en erken

uyarıyı sağlamaktadırlar. Yine de, duman dedektörleri de kısıt-lamalar içermektedir.

Bir binanın başka bir katında gelişmekte olan bir yangına dair erken uyarısı sağlamayabilirler. Örneğin birinci kattaki bir de-dektör, ikinci kattaki bir yangını algılayamayabilir. Bu nedenle dedektörler bir binanın her katına yerleştirilmelidir.

Buna ek olarak, dedektörler kapalı bir kapının diğer tarafın-da gelişmekte olan bir yangını algılayamazlar. Kapıların genel-likle kapalı olduğu yerlerde, kapının her iki tarafında da dedek-tör bulunmalıdır.

Daha önce belirtildiği gibi, dedektörlerde algılama kısıtla-maları mevcuttur. İyonlaşma ile çalışan dedektörler, hızlı geli-şen alevli yangınları, yavaş gelişen ve için için yanan yangınla-ra göre daha iyi tespit edebilmektedirler. Fotoelektrik duman dedektörleri, için için yanan yangınları, alevli yangınlara kıyas-

la daha iyi algılamaktadırlar. Yangınlar farklı şekillerde geliştik-leri için ve büyümeleri genellikle öngörülemez nitelikte olduğu için, her iki dedektör tipinin de her durumda en iyi tercih ola-cağı söylenemez. Ayrıca, belirli bir dedektör, yangın korunum sistemlerinin yetersiz olduğu hallerde veya yangına yol açan faktörün, şiddetli patlamalar, gaz kaçağı, temizlik malzemele-ri gibi yanıcı sıvıların yanlış depolanması vb. olduğu durumlar-da, her zaman yeterli bir süre önceden uyarı vermeyebilirler.7.2 Isı Dedektörleri

Isı dedektörleri, duman dedektörünün etrafındaki sıcaklık belirli bir seviyeye ulaştığında yangın uyarısı yaparlar. Bir ısı dedektörünün statik tepki sıcaklığı, uzun periyotlarda yaşan-ması muhtemel azami ortam sıcaklığının azami 29°C üstünde ve kısa periyotlarda yaşanması muhtemel azami sıcaklığın 4°C üstünde olmalıdır.

Isı dedektörleri son derece güvenilir olup, yanlış algılamaya karşı dirençlidir. Ayrıca bakımı da çok kolay ve ucuzdur. Deza-vantajı ise, ısı dedektörlerinin dumanı algılayamamasıdır. Oda sıcaklığı kayda değer bir sıcaklığa ulaşıncaya kadar işlev gös-termezler; söz konusu noktada ise, yangın tam olarak gelişmiş durumdadır ve hasar katlanarak artmaktadır. Bundan dolayı, can emniyetinin söz konusu olduğu uygulamalarda, genellik-le termal dedektörlere müsaade edilmemektedir. Isıl dedek-törler ayrıca, yüksek değer taşıyan ısıya duyarlı malzemelerin muhafaza edildiği yerler gibi, yangının büyük alevler oluşma-dan önce tespit edilmesinin tercih edildiği yerlerde de tavsiye edilmemektedir. Ancak, bir ısı dedektörü, duman dedektörle-rinin önerilmediği mutfaklar ve çatı araları gibi alanlarda de-ğerli bir ilave koruma sağlayabilirler. Yatak odaları veya kişile-rin uyuma amaçlı kullandığı diğer yerlerde de tavsiye edilme-mektedirler. Isı dedektörlerinin, aşağıdakileri de içeren çeşitli tipleri bulunmaktadır:

Sabit sıcaklıklı ısı dedektörleri: Sabit sıcaklık ısı dedektör-leri, algılama mekanizması spesifik sıcaklık eşiğine ulaştığı za-man çalışmaya başlar. Genellikle, sigortalı (fusible) ve başlat-ma devresinde kısa devreye neden olan bir metal eleman içer-mektedirler.

En yaygın olanları, oda önceden belirlen-miş bir sıcaklığa ulaş-tığında (genellikle 135° -165° F / 57° -74 °C’de) çalışmaya başlayan sa-bit sıcaklıklı cihazlardır. Normalde sabit sıcak-lık dedektörlerinde, de-dektör çalıştıktan sonra değiştirilmesi gereken sigortalı (fusible) ve alaşımlı bir bileşen kullanılmaktadır. De-ğişken ortam hava sıcaklıklarını dikkate almak amacıyla, fark-lı sıcaklıklara göre belirlenmiş bileşenler mevcuttur. Belirlen-miş tipik bir sıcaklık 57.2ºC olabilir. Bu dedektörler, eski haline

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

44 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 45

dönmeyen tipte dedektörlerdir (aktive edildikten sonra tahrip olurlar) ve başka bir düzenleme yapılması gerekiyorsa değişti-rilmeleri gerekmektedir.

Sabit sıcaklıkta çalışan bir cihaz çalıştığı zaman, çevresinde-ki havanın sıcaklığı daima cihazın çalışma sıcaklığından daha yüksek olacaktır. Cihazın çalışma sıcaklığı ile mevcut hava sı-caklığı arasındaki bu fark genellikle termal gecikme olarak ad-landırılır ve sıcaklığın yükselme oranı ile orantılıdır.

Sıcaklık Artış Hızı Isı Dedektörleri: Termal sensörlerin en yay-gın ikinci türü, kısa sürede anormal şekilde hızlı sıcaklık artışla-rını tespit eden artış oran detektörüdür. Sıcaklık artış hızı ısı de-dektöründe aynı zamanda sabit bir sıcaklık noktası da bulun-maktadır; böylece artışın yeterince uzun bir süre devam etmesi durumunda, sıcaklığın çok yavaş artması durumunda dahi ni-hayetinde bir alarm verilecektir. Artış oran dedektörleri, genel-likle dakikada 12 ila 15ºF (6.67 ila 8.33 ºC) arasında bir sıcak-lık artışına göre çalıştıkları için, baskın sistemlerinde kullanı-lamaz. Bu nedenle, yanlış alarmlara ve beklenmedik tahliyele-re neden olabilecek şekilde, ortamdaki ani değişikliklere kar-şı çok hassastırlar.

Kontaktor Tel

Diyafram

Batt

Hava bölmesi

Orifis

Sıcaklık artış hızı dedektörleri; özellikle ortam sıcaklığının dü-şük seviyelere inebildiği ve bu nedenle ortam sıcaklığı ile sabit sıcaklık dedektörünün algılama sıcaklığı arasında büyük bir fark teşkil ettiği yerlerde kullanıldığı durumlarda, en hassas ısı de-dektör tipi olarak öne çıkmaktadır. Yanlış alarmlara sebebiyet verilmemesi için, mutfaklar, kazan daireleri ve dışarıya açılan büyük kapıları olan depolar gibi, sıcaklıkta sık dalgalanmalar yaşanan yerlerde artış oran dedektörleri kullanılmamalıdır. Bu dedektörlerin büyük bir kısmında, artış oran bileşeni tek başına aktive olduktan sonra, dedektör eski haline dönebilmektedir.

Gerek sıcaklık artış hızı ısı dedektörleri gerekse sabit sıcak-lık ısı dedektörleri, “spot tipi” dedektörlerdir; bu da, bir tavan boyunca ya da bir duvarın yüksek noktaları boyunca belirli ara-lıklarla yerleştirildikleri ve açık, kapalı ya da hat izlemeli (line monitored) sistemlere dâhil edilmek üzere uygun oldukları an-lamına gelmektedir.

Sıcaklık Artış Hızı Düzeltilmiş Isı Dedektörleri: Sıcaklık artış hızı düzeltilmiş ısı dedektörleri; çevre hava sıcaklığı belirli bir sıcaklık eşiğine ulaştığı zaman çalışmaya başlar. Sonuç olarak sabit sıcaklık dedektörleri ile ilişkilendirilen termal gecikme or-tadan kaldırılmaktadır. Genellikle, iki algılama elemanı, bir dış metal tüp ve borunun birer ucuna bağlı olan dâhili bi-metalik

dayanakları bulunan, hermetik olarak kapalı bir boru mevcut-tur. Sıcaklık yavaş bir şekilde artarken, ünite belirli sıcaklık de-ğerine ulaşıncaya kadar, dayanak noktaları ve dış kabuk aynı anda genleşir ve çalışmaya başlar. Sıcaklık hızlı bir şekilde yük-selirken, dış kabuk dayanaklardan daha hızlı genleşerek birbi-rine daha yakın bir hale getirir ve böylece kontakt noktalarının daha çabuk kapanmasını mümkün kılar. Bu da, termal gecik-me süresi açısından bir telafi teşkil eder.

Sabit Sıcaklık Hat Tipi Dedektör: Dördüncü dedektör tipi, sabit ısı hat tipi dedektör olup iki adet kablodan ve ısıya ma-ruz kaldığı zaman parçalanacak şekilde tasarlanmış yalıtımlı bir kılıftan oluşmaktadır. Bunlar, önceden belirlenmiş bir sıcaklık-ta bir açık devre cihazı olarak çalışacak olan ısıya dayanıklı bir kablo şeklinde olabilir. Kablo yalıtımı eridiği zaman, bu iletken-ler arasında kısa devre oluşturur. Çalışmasını müteakip tahrip olan kablo kısmı değiştirilmelidir. Lineer dedektörler, depolar gibi geniş alanlarda kullanılabilir. Sıcaklık artış hızı prensibine göre çalışan ısı pnömatik cihazları da dâhil olmak üzere, alter-natif lineer dedektör türleri mevcuttur. Hat tipi algılama uygu-lamasının spot tipi algılamaya göre avantajı, termal algılama yo-ğunluğunun daha düşük maliyetle artırılabilmesidir.

Isı Dedektörlerinin Seçiminde Dikkate Alınacak Hususlar Her bir ısı dedektörü tipinin belli avantajları bulunmaktadır

ve her zaman bir ısı dedektör tipi yerine diğerinin kullanılması gerektiğine dair bir ifade kesin olarak söylenemez. Büyük, ka-palı bir fırının üzerine bir sıcaklık artış hızı ısı dedektörü yerleş-tirirseniz, kapağı her açıldığında, ani ısı geçişine bağlı olarak, yanlış bir alarm verilebilir. Bu durumda sabit sıcaklık dedektö-rü muhtemelen en iyisi olacaktır. Yüksek derecede yanıcı mal-zemelerle dolu bir oda, sabit sıcaklık ısı dedektörü ile korun-makta ise, hızlı ve alevli bir yangın, termal gecikme nedeniyle alarm eşiğini aşabilir. Bu durumda sıcaklık artış hızı ısı dedek-törü tercih edilebilir.

Duman dedektörleri ile ısı dedektörleri arasında genel bir kar-şılaştırma aşağıda yer almaktadır:

1. Bir duman dedektörü, havada bulunan yanma ürün kon-santrasyonu önceden belirlenmiş bir seviyeye ulaştığın-da, kumanda ünitesine bir sinyal iletir. Isı algılama dedek-törü de, sıcaklık önceden belirlenmiş bir seviyeye ulaş-tığı veya anormal bir sıcaklık artışı olduğu zaman ben-zer bir sinyal iletmektedir.

2. Duman dedektörlerinin en önemli avantajı, bir yangını daha başlangıç aşamasındayken tespit edebilme imkân-larıdır. Bu nedenle, acil durum personelinin gelişmekte olan yangına ağır hasar oluşmadan önce müdahale et-mesine ve yangını kontrol altına almasına ilave imkân tanırlar. Duman dedektörleri, genellikle bir ısı dedektö-rünün tetiklenmesi için gereken büyüklükteki bir yangı-nın onda biri büyüklüğünde bir yangına reaksiyon vere-cek şekilde, en erken şekilde uyarı verirler.

3. Isı dedektörleri, düşük sıcaklıkta ve için için yanan yan-gınlarını pek algılayamamalarına rağmen, yanlış alarm

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

olasılıkları da pek bulunmamaktadır. Bu nedenle, ısı de-dektörleri, ortam koşullarının yanlış alarmlara yol aça-bileceği ortamlarda tercih edilmektedir.

4. Isı dedektörleri, duman dedektörlerinden kıyasla birbiri-ne daha yakın şekilde monte edilmelidir, montaj taban-larının tüm çeşitlere uyumlu olmasına rağmen, dedek-törler arasındaki aralığın, monte edilmiş olan dedektör tipine uygun olmasına da özen gösterilmelidir. Analog sistemlerde, foto-termal dedektörün belirli zamanlarda termal olarak güçlendirilmiş bir duman dedektörü ola-rak ve diğer zamanlarda da salt ısı dedektörü şeklinde işlev göstermesi mümkündür. Bu çalışma modu öngörül-mekte ise, dedektörler arasındaki aralık, ısı dedektörleri için uygun olan şekilde belirlenmelidir.

7.3 Işın (Beam) Dedektörleri Işın dedektörleri, galeriler ve atriyumlar gibi geniş açık alan-

lar için maliyet etkin bir uygulama yöntemi sağlar, ancak ilgili yerlerde gerçekleştirilen faaliyetlerin ışının engellenmemesine ve bina yapısının ışının “hareket etmeyeceği” şekilde olmasına özen gösterilmelidir, aksi takdirde yanlış alarm sonucu bir ak-tivasyon gerçekleşebilir. Bu dedektörler, yaklaşık 300 ft’e (100 m) kadar aralıklı olarak monte edilen bir ışık verici ve bir alıcı olmak üzere iki bileşenden oluşur. Duman iki bileşen arasından geçerken, iletilen ışık huzmesi engellenir ve alıcı huzmenin tüm yoğunluğunu göremez. Bu bir duman durumu olarak yorumla-nır ve yangın alarm panosuna alarm aktivasyon sinyali iletilir.

Optik ışın dedektörleri tavan seviyesinden 2 ft (600 mm) me-safeye monte edildiyse, korunmakta olan bir alanda optik huz-menin en yakın noktasından 25 ft’ten (7.6 m) daha uzakta bir nokta kalmayacak şekilde yerleştirilmelidirler. Işın dedektörü ta-van seviyesinin altında 600 mm’den daha aşağıda monte edile-cekse, ilgili aralık, herhangi bir yangının en muhtemel olan ta-banının üzerinde olacak şekilde, ışın dedektörünün yüksekliği-nin %12.5’i olarak değiştirilmelidir.

Huzmenin, ışın alıcısı ya da vericisinin 500 mm uzağında olan kısmı haricinde, huzmenin bir duvar bölmesine ya da sıcak gaz-ların geçişi önündeki herhangi bir diğer engele 500 mm mesa-feden daha yakın geçen herhangi bir kısmı mevcut ise, huzme-nin söz konusu kısmı, koruma sağlayan bir kısım olarak dikka-te alınmamalıdır.

Eğimli çatıların tepe noktasına optik ışın dedektörleri mon-te edildiği zaman, sabit nokta duman dedektörlerinde söz ko-nusu olan aynı geliştirilmiş aralık uygulanabilir.

Tek bir optik ışın dedektörünün kapsadığı alan, tek bir algı-lama zonunun kapsadığı alanı aşmamalıdır.

7.4 Hava Örneklemeli Sistemler (VESDA) Hava örneklemeli dedektörler son derece hassas olup, tipik

olarak en hızlı tepki veren otomatik algılama yöntemidir. Bu sis-tem, çeşitli yerlerden dumanı alarak, dumanın elektro-optik ola-rak bir görüş hattı verici-alıcı seti ile analiz edildiği bir tüp içine

çeker. Bu cihaz iki ana bileşenden oluşur: algılama bölmesinin bulunduğu bir kumanda ünitesi, bir egzoz fanı ve çalışma dev-resi ile numune alma tüpleri veya borularından oluşan bir ağ. Borular boyunca, havanın tüplere girmesini ve dedektöre ta-şınmasını mümkün kılacak şekilde tasarlanmış bir dizi bağlan-tı noktası bulunmaktadır. Normal şartlar altında dedektör, boru ağı vasıtasıyla algılama odasına sürekli olarak hava numunesi çekmektedir. Numunede, duman bulunup bulunmadığı analiz edilir ve daha sonra numune atmosfere geri salınır. Numunede duman mevcutsa, bu durum algılanır ve ana yangın alarm ku-manda panosuna bir alarm sinyali iletilir.

Soğuk hava depoları veya yangına çok hızlı bir şekilde mü-dahale edilmesi gereken alanlarda koruma gereken hallerde hava örneklemeli sistemler istenmelidir ve her algılama nok-tası bir duman dedektörü olarak düşünülmekle beraber, nor-mal olarak özel riskler için gerekli olmalarından dolayı, söz ko-nusu sistemlerin tasarlanması için de özel eğitim gereklidir. Te-lefon şirketleri gibi birçok yüksek teknoloji kuruluşu, hava ör-neklemeli sistemleri standart addetmektedir. Kültür varlıkların-da ise, koleksiyon muhafaza kasaları ve yüksek değerli eşyala-rın bulunduğu odalar gibi yerlerde kullanılırlar. İlgili bileşenle-rinin genellikle diğer algılama yöntemlerine kıyasla gizlenme-leri daha kolay olduğu için, bu dedektörler estetik açıdan has-sas uygulamalarda da sıklıkla kullanılırlar.

7.5 Alev Dedektörleri Optik dedektör, UV, VIS, IR spektrum bantlarında elektroman-

yetik radyasyona duyarlı elektro-optik sensörler içeren elekt-ronik bir cihazdır. Optik dedektör, “yangını” yanma ürünleri-nin yaydığı elektromanyetik radyasyonu tespit etmek suretiy-le “görürler”. Bunlar kızılötesi, ultraviyole veya kombinasyon il-kesi ile çalışan görüş hattı cihazlarıdır. Bir alevlenme durumu-nun göstergesi olarak, yaklaşık 4000 ila 7700 Angstrom aralığın-da ışınım enerjisi oluşur ve bunu müteakip, algılama ekipma-nı yangın durumunda yangın alarm panosuna bir sinyal gön-derir. Alev algılamanın avantajı, bir yangına sebebiyet verecek şartların yoğun olduğu bir ortamda son derece güvenilir olma-sıdır. Genellikle diğer dedektörlerin yanlış alarm aktivasyonuna yol açabileceği yüksek değer içeren enerji ve taşımacılık uygu-lamalarında kullanılırlar. Yaygın kullanımlar arasında lokomotif ve uçak bakım tesisleri, rafineriler ve yakıt yükleme platformla-rı ile madenler yer almaktadır. Bir dezavantaj olarak, bakımla-rının çok pahalı ve emek yoğun olabileceği sayılabilir Alev de-dektörleri, ısı ve duman dedektörlerinin aksine, yangın kayna-ğını doğrudan görmelidir. Bu dedektörlerin kültürel varlıklarda kullanımı son derece sınırlıdır.

Dedektörlerin Alt Sınıflandırması Dedektör gruplarına bir alt kırılımda daha ele alırsak, “Spot

tipi” ve “Hat tipi” Algılama cihazları olarak bilinen iki adet alt grup mevcuttur. Spot ve Hat tipine ait NFPA tanımları aşağıda belirtilmektedir:

Hat Tipi Cihazlara Dair NFPA Tarafından Tercih Edilen Tanım - Algılamanın bir güzergâh boyunca kesintisiz olduğu bir cihaz

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

46 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 47

tipidir. Tipik örnekler arasında, sıcaklık artış hızı pnömatik tüp-lü dedektörler, ışın tipi duman dedektörleri ve ısıya duyarlı kab-lolar yer almaktadır.

Spot Tipi Cihazlara Dair NFPA Tarafından Tercih Edilen Tanım - Algılama ekipmanın belirli bir yerde yoğunlaşmakta olduğu bir cihaz tipidir. Tipik örnekler arasında bi-metalik dedektörler, si-gortalı alaşım dedektörleri, belirli pnömatik artış oran dedek-törleri, belirli duman dedektörleri ve termoelektrik dedektör-ler yer almaktadır.

Bir Spot tipi dedektör sınırlı bir alana veya küçük bir nokta-yı kapsayabilir, öte yandan hat algılama tipi dedektörler, bü-yük atriyumlar gibi çok geniş alanları koruyabilir veya izleyebi-lir. Spot tipi dedektörlerin, büyük ve açık odalarda azami teo-rik nominal kapsama alanı 900 ft2 (82 m2) (30 ft x 30 ft- 9.1 m x 9.1 m)). Dar bir koridora yerleştirilmeleri durumunda, müsaa-de edilen azami nominal kapsama artabilir.

Hat tipi sensörler tipik olarak “ışın yansıtmalı” veya ısıya du-yarlı kablolardır. Ortalama bir konutta, tüm dedektörler büyük olasılıkla Spot tipi dedektörler olacaktır. Işın yansıtmalı dedek-törler için ise azami teorik nominal kapsama alanı 20.000 ft2 (1.858 m2) varan değerlerde olabilir.

Not: Spot tipi ve Hat tipi dedektörler için belirtilen azami kapsama alanları sadece

genel bir beyanat olup her bir durumda aynı şekilde uygulanmamalıdır.

8. DUMAN VE ISI DEDEKTÖRLERİNİN KONUMLANDIRILMASI

Gelişmekte olan bir yangın durumuna dair etkili bir erken uyarı sağlamak için, korunmakta olan alanların tüm bölgeleri-ne duman dedektörleri monte edilmelidir. NFPA 72 tarafından tanımlanan toplam kapsama alanı, HVAC sisteminin bir parça-sı olarak kullanılan plenum alanları da dâhil olmak üzere, tüm odaları, salonları, depo alanlarını, bodrum katlarını, çatı katla-rını ve asma tavanların üzerindeki boşlukları içermelidir. Buna ek olarak, söz konusu kapsama alanı; tüm dolapları, asansör şaftlarını, kapalı merdivenleri, yemek asansör şaftlarını, şutla-rı (ürün gönderme borularını) ve diğer alt bölümler ile ulaşıla-bilir alanları da içermelidir.

Yerel kural veya talimatların gereği olarak kurulan yangın al-gılama sistemleri, yangına dair erken bir uyarı iletilmesi için uygun olmayabilir. Bazı kural veya talimatlar, asansörlerin tu-tulması gibi veya yangının erken safhada tespit edilmesi yeri-ne HVAC sistemleri yoluyla dumanın devridaimini engellemek gibi asgari hedefler de içermektedir.

Bir algılama sistemi kurulurken, kullanıcı, komple bir yangın algılama sisteminin kurulumunun ilişkin maliyetleri ve bunla-rın sağladığı avantajları tartmalıdır. Dedektörlerin yeri, sayısı ve zonlar, yerel kural veya talimatlarda belirtilen asgari gereklilik-lerinden ziyade hangi hedeflere ulaşılmasının istendiğine göre belirlenmelidir. Aşağıdaki koşullardan herhangi birisinin geçer-li olduğu hallerde, yanıcı kör alanlara dedektör takılmayabilir:

1. Gizli bir bölmenin tavanının, yanıcı bir çatı veya taban döşemesinin destek kirişlerinin alt tarafına doğrudan bağlandığı hallerde.

2. Gizli bölmenin tamamen yanıcı olmayan izolasyonla dolu

olduğu hallerde. (masif kirişli yapılarda, izolasyon, sade-ce tavandan tavan kirişinin alt kenarına veya taban dö-şemesine kadar olan boşluğu doldurmalıdır.)

3. İlgili yerlerin 50 ft2 (4.6 m2)’yi aşmaması koşuluyla, oda-ların üzerinde küçük gizli bölmelerin mevcut olduğu durumda.

Belirli bir odada gerekli olan ısı ve/veya duman dedektörleri-nin sayısı, odanın alanına ve geometrisine, ayrıca mevcut ekip-man kısıtlamalarına bağlıdır. Tüm duman dedektörleri benzer aralık gerekliliklerine tabidir. Isı dedektörleri de benzer aralık gerekliliklerine tabi olmakla beraber bunlar duman dedektörle-rine ilişkin olan şartlardan farklıdır. Genel alanlar açısından ba-kıldığında, korunan alan içindeki herhangi bir nokta ile bu nok-taya en yakın dedektör arasındaki boşluk, bir duman dedektö-rü için 7.5 m’yi ve bir ısı dedektörü için de 5.3 m’yi aşmamalıdır.

Duman dedektörü boşluk kriteri Isı dedektörü boşluk kriteri

Yukarıda belirtilenler tek bir dedektörün kapsayabileceği aza-mi alanlardır. Odaların köşelerinde de kapsama sağlanmasını ve birden fazla dedektörün kesişim noktasında boşluk olmamasını temin etmek için aralıkların azaltılması gereklidir.

Kare yerleşimlerde tam bir kapsama sağlanması amacıyla dedektörler ve duvarlar arasındaki boşluk, bir duman dedek-törü için 5 m ve bir ısı dedektörü için 3.5 m’ye düşürülmelidir.

Duman dedektörü konumu Isı dedektörü konumu

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

Tam bir kapsama sağlanması amacıyla dedektörler arasındaki boşluk, duman dedektörleri için 10 m ve ısı dedektörleri için 7 m’ye düşürülmelidir.

Eni 2 m’den daha az koridorlarda, sadece merkez hattının dikkate alınması gereklidir. Bu nedenle tam kapsama sağlamak için dedektör aralıklarının azaltılması gerekli değildir. Dolayısıyla duman dedektörleri için aralık bir duvardan 7.5 m ve dedektör-ler arasında ise 15 m olacaktır. Duman dedektörleri için aralık bir duvardan 5.3 m ve dedektörler arasında ise 10.6 m olacaktır.

Yukarıda yer alan veriler düz tavanları esas almaktadır. Eğimli tavanlar veya yüzeyi düz olmayan tavanlar için ise aralıklar fark-lılık gösterecektir. Dedektörlerin eğimli bir tavana monte edil-mesinin gerekli olduğu hallerde, dedektör tepe noktaya yakın

bir yerde monte edilmelidir. Aralık ancak her 1 derecelik eğim için %25’e kadar %1 oranında arttırılabilir. Duman dedektörle-ri için ‘yakın’ tanımı 600 mm mesafede ve ısı dedektörleri için ise 150 mm mesafede anlamına gelmektedir.

Bazı yangın koruma kurallarında dedektör aralık mesafesi ola-rak, dedektörler arasındaki söz konusu belirli bir merkezden-mer-keze mesafenin ideal şartlar altında belirtilmekte olduğunu göz önüne alınız. Bu aralık, korunmakta olan ürünler ile dedektörler arasında herhangi bir fiziksel engel bulunmadığı ve tavanların dümdüz olduğu odalar varsayımını esas almaktadır. Ayrıca, bu değerler, azami tavan yüksekliğini esas almakta olup korunan odanın içindekilerinin değerinin ve yanıcı niteliğinin daha büyük bir korumaya veya daha yakın aralıklarla dedektör yerleştirilme-sini gerekli kılmadığı varsayımına dayanmaktadır.

Dedektörlerin Montaj Yükseklikleri Tüm normal şartlar altında nokta tipi yangın dedektörler ta-

vana monte edilmelidir. Bu, aşağıdaki tablo ile birlikte yüksek-lik sınırlamalarına uygun hareket edilmesini sağlar.

Tavan Yükseklikleri - m (ft)

Genel Limitler Seri Katılım*

Isı Dedektörleri** 2.3 (7.5) 3.7 (12)

Nokta Tipi Duman Dedektörleri 3.2 (10.5) 4.6 (15)

Optik Işın Dedektörleri 7.6 (25) 12.2 (40)

* Seri katılım değerleri, itfaiye geliş süresinin 5 dakikanın altında olduğu hallerde kullanılabilir** NFPA 72 2002 tablo 5.6.5.5.1’e göre, 10 metreyi aşan tavan yüksekliklerinde ısı dedektörü aralığı azaltılır. Tüm dedektörler (ısı ve duman) servis ve değiştirmeler için erişilebilir olmalıdır. Kurulum, servis ve değiştirmeyi de içermelidir. Kurulum, duman veya ısı dedektörüne erişme imkânını da içermelidir. Gizli dedektörler, NFPA 72’de (Bölüm 8.4-3) gerekli kılındığı şekilde gösterilerek belirtilmelidir.

Kirişler ve Diğer Benzer Tavan Engelleri: Yangın dedektörleri, yüksekliği 250 mm’den fazla olan kirişlerden veya tavan engel-lerinden en az 500 mm uzağa ve yüksekliği 250 mm’den daha az olan engeller için, yüksekliğin en az iki katı mesafede monte edilmelidir. Ayrıca herhangi bir cebri hava girişi varsa, bunlar-dan en az 3 ft (1 m) mesafede monte edilmelidir. Engel bir ala-nın yüksekliğinin %10’undan büyük ise, kiriş olarak düşünül-melidir. Benzer şekilde zemine monte edilmiş bir engel (örne-ğin bir raf), dedektörün yüksekliğinin 300 mm mesafesine te-kabül etmekte ise engel olarak kabul edilmelidir.

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

48 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 49

250 mm’den daha az olan engeller söz konusu olduğunda Y, en az 2 x Z olmalıdır.

Asansör Şaftları: Merdiven boşluğu gibi dikey şaftlarda yangın algılamasının gerekli olduğu yerlerde, şaftın üst kısmına ve her bir kata 1.5 m’lik bir mesafeye bir dedektör monte edilmelidir.

Dedektör şaftın

tepesine

Dedektörler her katta

menfezden 1.5 metre

uzakta1.5m

1.5m

1.5m

Evlerde Kullanılacak Duman ve Isı Dedektörleri İçin Tavsiyeler

Duman/ısı dedektör adedi ve yerleştirilmesi ile ilgili olarak, NFPA 72’de yer alan önerilere uygun olarak hareket edilebilir. Erken uyarı yangın algılamanın gerçekleşmesi, yangın algılama donanımının evin tüm oda ve alanlarına aşağıda belirtilen şe-kilde monte edilmesi ile en iyi şekilde mümkün olacaktır: Asgari koruma için, her bir münferit uyuma alanının dışına ve çok kat-lı bir aile yaşam ünitesinde, bodrum katları da dâhil olmak üze-re, her bir ilave kata kurulum yapılmalıdır. Aşağıdaki genel kıla-vuz ilkeleri göz önünde bulundurunuz:

1. Duman dedektörü, tavan-duvar kesişim noktasından 4 ila 6 inç (10 ila 15 cm) mesafede, tavana veya duvara takıl-malıdır. Duman dedektörü aşağıda belirtilen şartlara uy-gun olarak takılmalıdır:• Tavana takılmakta ise, duvardan en az 12 inç (30 cm)

mesafede olmalıdır. Bir yangın genellikle duvar ve tava-nın birleştiği noktalarda hava ceplerine “hapsedebilir” - duman, “yanma partiküllerinin kaynakları”ndan (ocak-lar, fırın ve su ısıtıcı) 20 feet (6 m) mesafede bulunan bu “ölü hava alanı”nda bulunan duman dedektörüne asla ulaşamayabilir.

• Floresan lambalardan 1 ft’tan (30 cm) daha uzak bir me-safeye takılmalıdır.

• Tavanlar eğimli, sivri uçlu veya üçgen olursa, tavanın en

yüksek noktasından 3 metre mesafeye monte edilmelidir. 2. Dedektörler, açılabilir pencerelere, besleme kanal çıkış-

larına veya doğal hava akımlarına mani olabilecek diğer havalandırma kaynaklarının yanına ya da duman veya ısı-nın dedektöre ulaşmasını engelleyecek engellerin yakını-na takılmamalıdır. Hava cereyanı, dumanı duman dedek-töründen uzaklaştırmak suretiyle duman dedektörünün alarm vermesine mani olabilir. Dedektörlerin klima ya da giriş havalandırma kanallarının yakınına yerleştirilmesi, dedektörlerde aşırı miktarda toz ve kir birikmesine neden olabilir. Söz konusu kirler de, dedektörlerin arızalanma-sına ve istenmeyen alarmlara neden olabilir. Bir odada veya bir yerde hava besleme ve/veya hava dönüş kanal-ları mevcut ise, dedektörler dönüş hava kanalına doğru, hava akımının güzergâhı üzerine takılmalıdır. Duman de-dektörleri en azından aşağıdaki şartlara uygun olmalıdır:• Tavan hava besleme difüzörlerinden 4 ft (1.2 m) mesafede • Duvar hava besleme difüzörlerinden 10 ft (3 m) mesafede

Mühendisliği doğru olarak yapılmış olan sistemlerde spot tipi dedektörler, dönüş hava kanallarına veya bu uygulama için tasarlanmış ve onaylı kanal dedektör yuvalarına takıla-bilir. Kanal dedektörleri açık alan dedektörleri için bir ika-me olmamakla birlikte, dumanın yangın alanından bina-nın diğer bölümlerine geçmesini önlemek amacıyla, bina kumanda işlevlerini algılamak üzere etkili bir yöntem teş-kil edebilirler.

Duman testleri, uygun montaj yerlerinin belirlenmesin-de yardımcı olurlar. Dedektör performansı etkileyebilecek-leri için, dumanın hareket yönü ve hareket hızı özellikle dik-kate alınmalıdır.

3. NFPA 72’de tanımlandığı hali ile “Toplam kapsama”, komp-le bir yangın algılama sisteminin tanımıdır. Tavan arası, dolaplar, açık yükleme rampalarının veya platformların alt kısımları gibi bazı belirli alanlarda ısı dedektörü kul-lanımı, duman dedektöründen daha uygun olabilir. Du-man dedektörlerinin mutfaklara, (ince inşaatı yapılmış veya yapılmamış) tavanlara veya garajlara takılması nor-malde önerilmemektedir. Mutfağa çok yakın bir duman dedektörü sık sık yanlış alarm sinyali verebilir.

4. Açık yükleme rampaları veya platformların altlarına ve bunların kapılarına ve bodrumsuz binalarda erişilebilir döşeme altı noktalarda dedektör takılması genellikle ge-rekli kılınır veya önerilir. Aşağıdaki koşullardan herhangi birisinin geçerli olduğu hallerde, yanıcı kör alanlara de-dektör takılmayabilir:

Tavan Tavan

Aydınlatma Lambası

DUVARA MONTE TAVANA MONTE

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

• İlgili alana depolama amacı ile erişim mümkün değilse; izinsiz kişilerin girişine karşı korunmakta ise ve rüzgâr-la taşınan çöp mahiyetinde nesne birikmesine karşı ko-runmakta ise.

• Mekânda potansiyel olarak tutuşma veya yangının yayıl-masında rol oynayabilecek (buhar boruları, elektrik kab-loları, kanallar, şaftlar veya konveyör gibi) teçhizat veya yapılar bulunmamakta ise.

• İlgili alanın üstündeki döşemenin geçirmezliği mevcut ise. • İlgili alanın üzerindeki zeminde yanıcı olmayan sıvılar iş-

lenmekte, elleçlenmekte veya depolanmakta ise.Genellikle bir odada veya alanda yalnızca bir adet de-

dektör gerekmekte ise, dedektör mümkün olduğunca ta-vanın merkezine yakın bir noktaya takılmalıdır. Dedektö-rün merkezi konumu, odanın herhangi bir yerindeki yan-gınları algılamak için en iyi konum olacaktır. Merkezi bir konum mümkün değilse; duvardan 4 inçten (10 cm) daha yakın bir mesafede olmayacak şekilde takılabilir veya du-vara montaj için uygun olarak listelenmekte ise duvara da monte edilebilir. Duvara monte edilen dedektörler, tavan ile dedektörün üst kısmı arasında 4 ila 12 inç (10 ila 30 cm), herhangi bir köşe duvar birleşim noktasından ise en az 4 inç (10 cm) mesafede olmalıdır.

5. İlave koruma için NFPA, oturma odası, yemek odası, ya-tak odası/odaları, mutfak, koridor(lar), tavan arası, ka-lorifer dairesi, tesisat ve depo odaları, bodrum katları ve ev ile bağlantılı olan garajlar gibi yerlerde ısı veya duman dedektörleri kullanmasını önermektedir.

Dedektörler Nerelere Monte Edilmemelidir İstenmeyen alarmların başlıca nedenlerinden biri dedektör-

lerin yanlış yerlere takılmasıdır. İstenmeyen alarmlardan kaçın-manın en iyi yolu, dedektörlerin arızalanmasına neden olabile-cek ortamlara dedektör yerleştirmemek veya bu ortamlar için özel olarak tasarlanmış dedektörler kullanmaktır. Bunlara dair bazı tipik örnekler aşağıda belirtilmektedir:1. AçıkHava - Açık havada, açık depo tesislerinde veya toz,

hava akımları veya aşırı nem ve sıcaklıklardan etkilenen diğer açık yapılarda dedektör kullanımından kaçınınız.

2. Islak veyaAşırıNemliBölgeler - Nemli, ıslak veya aşı-rı nemli yerlerden veya içinde duş bulunan banyoların yakınına monte etmekten kaçınınız. Algılama haznesi-nin içinde su damlacıkları birikebilir ve dedektörün aşı-rı duyarlı olmasına sebebiyet verebilir.

3. AsansörLobileri - Kül tablalarının veya asansör bekler-ken kişilerin sigara içebileceği yerlere monte etmeyiniz.

4. AşırıSoğukveyaSıcakOrtamlar - Sıcaklığın dedektörün çalışma sıcaklığı aralığının altına düşebileceği veya söz konusu sıcaklığı aşabileceği, çok soğuk veya çok sıcak or-tamlardan veya ısıtmasız binalar veya odalara monte et-mekten kaçınınız. 0 °C’nin (32 °F) altındaki sıcaklıklarda, algılama haznesinin içinde buz kristalleri oluşabilir veya yoğuşma meydana gelebilir. Bu da cihazın aşırı derece-de hassas hale gelmesine veya yanlış alarm vermesine

sebebiyet verebilir. Dedektörün çalışma aralığının üze-rindeki (49 °C veya 120 °F’yi aşan) sıcaklıklarda, dedek-tör iç bileşenleri düzgün bir şekilde işlev göstermeyebilir.

5. YanmaParçacıklarıBulunanAlanlar - Normalde yanma parçacıklarının normalde mevcut olduğu yerlere, örne-ğin mutfaklar veya fırın ve brülörlü diğer alanlara ve araç egzozlarında yanma parçacıkları bulunan garajlara de-dektör monte etmekten kaçınınız. Bu tür bir alanın içine veya bitişiğine dedektör monte edilmesinin gerekli oldu-ğu hallerde, bir ısı dedektörü kullanılması uygun olabilir.

6. İmalatAlanları - İmalat alanları, pil odaları veya önem-li miktarlarda buhar, gaz veya dumanın mevcut olabile-ceği diğer alanlarda dedektör kullanımından kaçınınız. Güçlü buharlar, dedektörlerin aşırı hassas veya normal-den daha az hassas hale gelmesine sebebiyet verebilir.• Çok büyük konsantrasyonlarda, karbon dioksit gibi hava-

dan daha ağır gazlar dedektörleri daha hassas hale geti-rebilirken, helyum gibi havadan daha hafif olan gazlar da dedektörlerin daha az hassas olmasına neden olabilir.

• Aerosol partikülleri dedektör hazne yüzeylerinde birike-rek, gereksiz alarmlara neden olabilir.

7. FloresanLambaTertibatı - Floresan lamba tertibatları-nın yakınına dedektör monte etmekten kaçınınız. Flore-san lamba tertibatından gelen elektrik paraziti istenme-yen alarmlara neden olabilir. Dedektörler, floresan lam-ba tertibatlarından en az 1 ft (30 cm) mesafede monte edilmelidir.

Genel olarak, söz konusu koşullara göre özel olarak tasarlan-madıkları sürece aşağıdaki hallerde duman dedektörleri mon-te edilmemelidir:

A. Sıcaklık 32 °F’ın (0 °C)altında veya 100 °F’ın (38 °C) üs-tünde ise, B) Bağıl nem oranı % 93’in üzerinde ise ve C) Hava hızı 300 ft/dak (91 m/dak) değerinin üzerinde ise. Ayrıca, ilgili tüm inşaat ve yapı disiplinlerinin inşaat te-mizlikleri tamamlanana ve nihai halini alana kadar de-dektör takılmamalıdır.

SONUÇİstenilen koruma seviyesini elde etmek için birçok yangın alar-

mı sisteminde, duman dedektörleri, ısı dedektörleri ve manu-el alarm butolarından oluşan bir kombinasyon yer almaktadır.

Belli bir yerde kullanılacak olan dedektör tipi, beklenen yan-gının türüne, istenen reaksiyon süresine ve dedektörün çalış-ması gereken servis koşullarına bağlıdır. En yüksek etkiyi sağla-yabilmesi için hem duman hem de ısı dedektörleri, korunacak alanın tavanı üzerinde veya yakınında bulunmalıdır; çünkü bu-rası duman veya sıcak gazların ilk başlangıçta toplandığı yerdir.

Bir yangın mühendisi ya da yangın sorunlarını, farklı alarm ve algılama seçeneklerini anlayan diğer profesyonellerle ileti-şime geçmek, genellikle en iyi sistemin bulunmasına giden yol-da tercih edilen ilk adımdır.

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 38-50, 2018

50 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

MSSR

1. GİRİŞİntümesan kaplama, çeliğin ısınma sürecini geciktirmektedir.

Çelik ve beton yapıların yangından korunması için kullanılmakta-dır. Bu tür bir korumanın en büyük avantajı, yapının mimari un-surlarını ve mekanik özelliklerini değiştirmemesidir. Ancak, Avru-pa’daki mevcut standartlar, korumanın verimliliğine dair herhan-gi bir tahminde bulunmaya yönelik önceden belirlenmiş herhangi bir kural temin etmemektedir. Nitekim imalatçı firmalar, kapla-ma kalınlığına dair bazı kurallar vermektedir, ancak yine de her-hangi bir malzeme özelliği belirtmemektedirler. Ayrıca, bu mal-zeme, gaz sıcaklığının yükselmesi sırasında genleşmesi dolayısı ile kompleks bir malzemedir. Bu nedenle bu korumanın yüksek sıcaklık altında davranışını ve farklı parametrelerin etkisini ince-lemek amacı ile çeşitli araştırmalar yapılmıştır.

On yıl önce Collin Bailey tarafından hücresel kirişlerde testler gerçekleştirilmiştir (Bailey 2004). Bu konu ayrıca Gillet’nin de tez konusudur (Gillet 2009). Tüm makaleler yeni araştırmalar yapıl-ması gerektiği sonucuna varmaktadır. Son zamanlarda farklı sü-tunlarda da başka testler yapılmıştır (Kolsek ve Cesarek 2015). Birçok makale, intümesan boyama modelleri sunmaktadır (Bu-

ckmaster ve Anderson 1986), ancak çeliğin ısınmasının da hesap-lanabilmesi gereklidir.

Alçıpan gibi, diğer yangına dayanıklı malzemeler de kullanıla-bilir. Yangına maruz kalan alçıpanın davranışı bile karmaşık me-kanizmalar ortaya çıkarmaktadır (Wakili ve arkadaşları, 2007) ve genellikle yüksek sıcaklıkta davranışını, dolayısıyla da korun-makta olan yapının sıcaklığını doğru olarak tahmin etmek zordur.

Bu çalışmanın amacı, yüksek sıcaklık koşullarında farklı yan-gın koruma uygulamalarının davranış ve özelliklerini geliştirmek ve çeliğin ısınmasını ölçmektir. Bu nedenle, bir fırında farklı çe-lik levhalar üzerinde deneysel testler yapılmıştır. İki test serisi yapılmış olup, birincisi intümesan kaplama ve farklı geometrik parametrelerin söz konusu kaplamanın davranışına etkisi üze-rine odaklanmıştır.

İkinci test ise, korumasız, alçıpan ile korunan ve ayrıca intü-mesan kaplamalı çelik levhaları etüd etmiştir Amaç, yangından korunma fonksiyonuna sahip farklı çelik levhaların sıcaklık artı-şını karşılaştırmaktı.

Deneysel ölçümler, Avrupa standardı EN1993-1-2’in (Euroco-de-5) analitik formülü ile karşılaştırılmıştır.

Bu testlerin amacı, çelik yapılar için yeni yangından koruma çö-zümlerini test etme amacı ile, teorik ve deneysel değerleri göz-lemlemek ve karşılaştırmaktır.

YANGIN ŞARTLARI ALTINDA KORUMASIZ VE KORUMALI ÇELİK YAPILARA DAİR DENEYSEL

ÇALIŞMALAR

V.Saulniera1 , S.Durifa1, A.Bouchaïra1 , P.Audeberta1, M.Lahmarb2

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 52-56, 2018

1 Blaise Pascal University, Institut Pascal axe Mekanik, Malzeme, Yapı, Clermont-Ferrand, Fransa2 Blaise Pascal University, Polytech, Clermont-Ferrand, FransaYapısal Yangın Mühendisliği Uygulamaları, 15-16 Ekim 2015, Dubrovnik, Hırvatistan

ÖZETIntümesan kaplama ile korunmakta olan çelik levhalar üzerinde deneysel ön yangın testleri yapılmıştır. Testler, şekil ve boyut açı-sından çeşitli geometrik konfigürasyonlara sahip çelik levhaların ısınmasını değerlendirmiş ve ölçmüştür. Eşit kenar köşebent kesi-tinde yapılan ilk test, ilgili kestin yüzeylerinde, farklı kaplama genleşmelerine yol açan ilginç sonuçlar vermiştir. Farklı korumalar-la gerçekleştirilen ikinci test çalışması, dört çelik levhanın davranışlarını karşılaştırmak amacı ile yapılmıştır. İlk hedef, gelecekte ya-pılacak testler için deneysel bir protokol oluşturmaktır. Bu sonuçlar, çelik levha sıcaklığının yangına karşı korumalı ve korumasız ol-dukları hallere dair, analitik olarak incelemesini ve değerlendirmesini yapmak amacı ile kullanılmıştır.

Anahtar Kelimeler: intumesan boya, yangından koruma, çelik yapılar, yangın davranışı

52 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

Şekil 1. Fırın fazı 1 (a) ve 2 (b) ‘de numunelerin bertarafı

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 53

2. DENEY KURULUMUDeneysel testler, hücresel betondan yapılmış bir fırında ger-

çekleştirilmiştir. İki adet yağ yakma ünitesi kullanılmıştır. Çe-lik levhalar ile gerçekleştirilen testler Şekil 1’de sunulmakta ve aşağıda açıklanmaktadır.

2.1 Birinci Test SerisiBu test serisinde, farklı çelik levhalara iki adet ardışık yan-

gın testi yapılmıştır. Birinci test, korumasız levhalar içeren çe-lik sıcaklıklarını karşılaştırmak suretiyle verimliliğini değerlen-dirmek amacı ile basit levhalar üzerindeki intümesan kapla-ma gelişimini incelemiştir. İlk testte 5, 10 ve 20 cm2’lik üç lev-ha bulunmaktaydı. Ayrıca, korumalı bir L kesiti, köşelerin, ma-ruz kalma durumunun ve farklı tipteki tekil/tuhaf sonuçların etkisini incelemek amacı ile test edilmiştir. İkinci bir test, yu-varlak delikler ve altıgen boşluklar gibi spesifik şekillere sa-hip dört çelik levhaya odaklanmıştır. Numuneler 0.4 mm ka-lınlığında su bazlı intümesan boya ile boyanmıştır.

2.2 İkinci Test SerisiBu deneysel test serisinde üç malzeme kullanılmıştır; intü-

mesan kaplama ile kaplanmış iki çelik levha, alçıpan ve koru-masız bir çelik levha.

Tüm levhalar 10 santimetre karedir. İki levha sırasıyla 0.375 ve 0.525 mm kalınlıkta intümesan boya kaplama ile korunmak-tadır. Son levha ise 12.5 mm kalınlığında alçıpan ile kaplan-mıştır. Korumasız levha referans olarak kullanılmaktadır. Ay-rıca, boyalı olan malzemenin aksine, alçıpan kalınlığı yangına maruz kalınan süre boyunca sabit kalmaktadır. Amaç, iyi bi-linen özelliklere sahip sabit bir kalınlıktaki malzeme ile koru-nan bir çelik levhanın sıcaklığının gelişimini değerlendirmek-ti. Fırın sıcaklığı, fırında bulunan dört termo-plaka ile ölçül-müştür (Şekil 1-b). Her iki ölçüme dair yapılan gözlemler de fırın sıcaklığının homojen kaldığını doğrulamaktadır. Sıcak-lık bir saatten daha uzun bir süre artmaktadır. Numunelerin üzerine ve altına levhaların sıcaklığını ölçen termokupl K kay-nak ile sabitlenmiştir.

3. MALZEME ÖZELLİKLERİ

3.1 Çelik ve Alçıpan DavranışıKorumasız çelik ve alçıpanlı çelik ile teorik olarak sıcaklık

yükselmesi, Eurocode-3’ten alınan denklemler ile belirtilmek-tedir (Eurocode, 2005). Ancak, alçıpanın yangın şartlarındaki davranışları karmaşıktır. Sabit bir kalınlığı muhafaza ettiği hal-de, alçı levhadaki su fazı değişimine bağlı olarak sıcaklık yük-selmesi sırasındaki termal özellikler, özellikle endotermik reak-siyon ile farklılık göstermektedir (Wakili ve arkadaşları, 2007).

3.1 İntümesan Boya Mekanizmasıİntümesan boya, sıcaklığın artmasıyla genişleyen bir kaplama-

dır. Köpük yapının gelişimi karmaşık bir kimyasal süreçtir. Boya, ısının akışını absorbe etmeye başlar. Endotermik piroliz reaksi-yonu gerçekleşir ve su buharlaşır. Yüzeye yükselen gaz kabarcık-ları şişmeye neden olur (Duquesne ve ark., 2012). Bu aşamaya viskoz tabaka adı verilmektedir. Eğer sıcaklık artmaya devam ederse, boyanın kömürleşmesine tekabül eden kömür tabaka-sı oluşacaktır. (Zhan ve arkadaşları, 2012) (Yew ve arkadaşla-rı, 2012) (Zhan ve arkadaşları, 2012) (Yew ve arkadaşları, 2012)

4. BİRİNCİ AŞAMA TEST SONUÇLARI VE GÖZLEMLER

4.1 Çelik Levhalarİlk testler farklı numunelerin sıcaklık artış eğrilerini vermek-

tedir (Şekil 3). Kabaran kısmın yapısının ve kömür tabakasının genleşmesinin gelişimi gözlemlenmiştir. Söz konusu gelişme, bir yüzeyden diğerine göre farklılık göstermektedir. En küçük levhanın kabartısı daha gelişmiş durumda olup, orta levhanın kabartısı da fırın duvarı tarafına yakın olan noktada daha faz-la gelişmiştir (Şekil 2). Bu ilk test hakkında bir sonuca varmak gerekirse, levhanın büyüklüğünün kabarma ve kömür tabaka-sı yapısının gelişimi üzerinde etkisi olduğu görülmektedir. Fa-kat fırının içindeki konumun da, korumanın gelişmesi üzerin-de bir etkiye sahip olduğu izlenimi hâkimdir.

Bütün vakalarda, kabarma yapısı yaklaşık iki santimetre kalın-lığındadır. Gelişim oranı, imalatçı firmaya göre 25’tir. Anlaşıldığı kadarı ile bir kenarın yakınlığı, kabarmanın gelişimi üzerine etki etmektedir, ancak bunun miktarının bu testle ölçülmesi zordur.

Şekil 3’te verilen eğriler, intümesan kaplamanın yalıtım süre-cinin başlangıcını göstermektedir. Korumasız levhalar için teo-rik değerlerin deney sonuçlarına göre açısından yaklaşık 100°C yukarıda olduğu da görülebilir.

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 52-56, 2018

a b

Şekil 5. Test sonrasında fırındaki numuneler

Şekil 2. Birinci test sonrası levhalar

Şekil 6. Sıcaklık eğrilerinin evrimleşmesi

Şekil 3. Deneysel ve teorik eğriler

4.1 Eşitkenar Köşebent GözlemleriEşitkenar köşebent örneğinde, kabarmanın yatay yüzeye kı-

yasla dikey yüzeylerde daha ince olduğu görülmektedir (Şe-kil 4). Ayrıca, kabarmanın gelişimi, L-kesitinde (dikey yüz) olu-şan çizikleri doldurmamıştır ve kenarlardaki boya neredeyse hiç gelişmemiştir.

. 5 İKİNCİ AŞAMA TEST SONUÇLARI VE GÖZLEMLER

5.1 Ölçümler ve Karşılaştırmalarİntümesan kaplamanın genleşme mekanizması bir önceki

testle aynıdır. Şekil 7’de, intümesan kaplamalı levhalar üzerin-de ölçülen sıcaklığa ait eğrilerin bir eğilme/kıvrım teşkil ettiği gözlemlenmektedir. Yani, çelik sıcaklığı, korumasız çelik levha

ile karşılaştırıldığında, özellikle de 250°C’nin ötesinde, daha ya-vaş bir artış sergilemektedir.

Başlangıçta, boyalı levhalar boyanmamış çelik gibi tepki ver-mektedir. Fakat 525 mm boya ile boyanmış levhanın sıcaklığı daha yavaş bir şekilde artmaktadır. Sonuç olarak ortaya çıkan boya kalınlığı, çeliği en başından itibaren korumaktadır. Fakat koruma, kabarmadan sonra, daha az önem taşımaktadır. Çe-lik sıcaklığı 250°C’yi aştıktan sonra, çelik boya sıcaklığı, korun-masız çeliğe kıyasla daha yavaş yükselir. Boya kalınlığının da çeliğin ısınması üzerinde etkisi bulunmaktadır.

Tahmini ısınma korumasını öngörmek amacı ile deneysel eğ-riler, sabit bir kalınlık için Eurocode eğrileri ile karşılaştırılmış-tır (Şekil 7).

Teorik eğriler 0.23 W/m-K’lık bir ısıl iletkenlik varsayımı ile ve imalatçı firmanın belirttikleri doğrultusunda 25 oranında tah-min edilen bir sabit kalınlık kullanılarak elde edilmiştir. Deney-sel eğriler teorik eğrilere yakındır, ancak tam olarak aynı değil-dirler (Şekil 7). Yine de, bu yöntem viskoz faz sırasında ı koru-manın tahmin edilmesini mümkün kılmaktadır. (Testler kömür-leşme fazının altında kalmaktadır). Termal İletkenlik değeri, de-ney eğrisinin her zaman teorik eğrinin altında kalacağı denli yük-sektir. Bu yöntem, Kolsek ve Cesarek’in (2015) çalışmalarında kullanılanlardan daha az kesin ve hassas olmakla beraber, ba-sit ve hızlı sonuç vermektedir.

Şekil 4. Birinci Test Sonrasında L-Kesiti

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 52-56, 2018

54 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

Şekil 3. 250°C’den sonra çelik boya için sıcaklığın geçirdiği evrime ait eğri

Şekil 8. Alçıpana ait eğrilerTÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 55

5.1 Alçıpan DurumuSabit bir kalınlığa sahip olduğu ve yanmaz özelliğe sahip ol-

duğu için alçıpan seçilmiştir. Ayrıca genellikle inşaatlarda kul-lanılan ucuz bir malzemedir. Temel amaç, özelliklerinin Euro-code formüllerini test edebileceği çok iyi bir şekilde bilinen bir malzeme bulunmasıdır.

Alçıpan davranışı, literatürdeki tanımlara uymaktadır. Sıcak-lık eğrisi teorik eğrinin oldukça altındadır. Ancak 100°C’den önce, benzer bir eğri, 0.25 W/m.K yerine 0.08 W/m.K ısı iletken-liği sağlamalıdır. Deneysel eğri 100°C civarında hızla bükülmüş-tür. Bunun sebebi, materyaldeki su fazı değişimidir (Wakili ve arkadaşları, 2007).

Yirmi dakika geçtikten sonra, bu eğri daha hızlı bir şekilde bü-yümektedir (Şekil 8-a).

Mehaffey ve ark. (1994) ile Thomas’a (2002) göre, suyun bu-harlaşmasının ardından, deneysel eğri, teorik eğri ile aynı şek-le ve alçıpan termal özelliklerine sahiptir.

Simülasyon 200°C’lik bir çelik başlangıç sıcaklığı ile yapıldı-ğında, teorik eğri deney eğrisine benzer bir görünüm sergile-mektedir (Şekil 8-b). Ve 0.16 W/m-K’lik bir termal iletkenlik ol-duğunda, deneysel ve teorik eğriler karışmaktadır. Sonunda, çe-lik genleşmesi ile, alçıpan koruması çatlar ve koruma verimlili-ği etkilenebilir (Axenenko & Thorpe 1996). Bununla birlikte, test sonuçları eğride kaydadeğer bir sapmaya işaret etmemektedir.

Alçıpan, çeliğin ısınmasına karşı etkili bir koruma olarak de-ğerlendirilmektedir.

6. SONUÇLAR VE DÜŞÜNCELERTestler, köpük gelişiminin gözlemlenmesini mümkün kılmış-

tır. 250°C’den sonra, korumalı levhalar korunmasız olanlara kı-yasla daha az ısınır. Korumasız levhalar için, sonuçlar teorik so-nuçlara yakındır. Eşitkenar köşebente ilişkin yapılan test, köpü-ğün yatay ve düşey yüzeyler arasındaki gelişme farkının gözlem-lenmesine izin vermiştir. IPE profillerine dair yapılan diğer test-ler bu davranışı doğrulayabilir.

Alçıpan ile yapılan testler karmaşık bir davranış göstermiştir. Ancak, suyun buharlaşması nedeniyle ısıtmanın gecikmesinin, çeliğin ısınmasını da geciktirmesi çok ilginçtir. Yangına direnç-li alçıpan ilginç ufuklar açmaktadır. Teorik ve sayısal hesapla-malar için daha iyi veriler elde etmek amacı ile sıcaklık yüksel-mesi esnasında alçıpan iletkenliğinin geçirdiği evrimi ölçmek üzere, daha çok deney yapılmalıdır. Ateşe dayanıklı alçıpanlar mevcuttur, ancak bu, söz konusu alçıpanların mekanik dirence de sahip olduğu anlamına gelmemektedir. Bununla birlikte, bu çözüm gelecekteki testlerden hariç tutulmamaktadır. İletkenlik değerlerinin teyit edilmesi için intümesan kaplamaya dair mü-teakip testlerin de yapılması gereklidir.

0 600 1201 1801 2401 3001 3601Zaman (s)

Çeliğin 525 µm kalınlığında boyanması

0

100

200

300

400

500

600

600

Sıca

klık

(°C)

0 600 1201 1801 2401 3001Zaman (s)

Çeliğin 375 µm kalınlığında boyanması

0

100

200

300

400

500

600

600

Sıca

klık

(°C)

Teorik eğri

Deneysel eğri

Teorik eğri

Deneysel eğri

50000

100

200

300

400

500

600

1000 1500 2000 2500 3000

Alçıpanlı çelikKorumalı çeliğin teorik eğrisi

Zaman (s) Zaman (s)

Alçıpanlı Çelik

3500

Sıca

klık

(°C)

4000

a b

01735 2336 2937 3538

100

200

300

400

500

600

Sıca

klık

(°C)

Deneysel eğriMehaffey alçıpan değerleri ile teorik eğriDaha yüksek iletkenliktr teorik eğri

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 52-56, 2018

TEŞEKKÜRBu testlerin gerçekleştirilmesine izin veren herkese teşekkür-

ler. Myriam Moissaing ve Daniel Robin’e deneyleri gerçekleştiril-mesinde yardımlarından ötürü minnettarım.

KAYNAKLAR[1] AFNOR, N. NF EN 1363-1. Fire resistance test-Part, 1.[2] Ang, C. N., & Wang, Y. C. (2009). Effect of moisture transfer on

specific heat of gypsum plasterboard at high temperatures. Construction and Building Materials, 23(2), 675-686.

[3] Axenenko, O., & Thorpe, G. (1996). The modelling of dehydration and stress analysis of gypsum plasterboards exposed to fire. computational materials science, 6(3), 281-294.

[4] Bailey, C. (2004). Indicative fire tests to investigate the behaviour of cellular beams protected with intumescent coatings. Fire Safety Journal, 39(8), 689-709.

[5] Buckmaster, J., Anderson, C., & Nachman, A. (1986). A model for intumescent paints. International journal of engineering science, 24(3), 263-276.

[6] Duquesne, S., Magnet, S., Jama, C., & Delobel, R. (2005). Thermoplastic resins for thin film intumescent coatings–towards a better understanding of their effect on intumescence efficiency. Polymer Degradation and Stability, 88(1), 63-69.

[7] Eurocode, E. C. (Ed.). (2005). EN 1993-1-2: Eurocode 3: Design of Steel Structures. General rules– Structural fire design. Brussels: European Committee for Standardization. DD ENV, 1-2.

[8] Franssen, J. M., & Zaharia, R. (2005). Design of Steel Structures subjected to Fire. Background and Design Guide to Eurocode 3. Les Editions de l’Universite de Liege.

[9] Gerlich, H. (2004). Calcination of Gypsum Plasterboard

under Fire Exposure (Doctoral dissertation, University of Canterbury).

[10] Gillet, M. (2009). Analyse de systèmes intumescents sous haut flux: modélisation et identification paramétrique (Doctoral dissertation, Université d’Angers).

[11] Kolšek, J., & Češarek, P. (2015). Performance-based fire modelling of intumescent painted steel structures and comparison to EC3. Journal of Constructional Steel Research, 104, 91-103.

[12] Mehaffey, J. R., Cuerrier, P., & Carisse, G. (1994). A model for predicting heat transfer through gypsum‐ board/wood‐ stud walls exposed to fire. Fire and Materials, 18(5), 297-305.

[13] Rahmanian, I. (2011). Thermal and Mechanical Properties of Gypsum Boards and Their Influences on Fire Resistance of Gypsum Board Based Systems.

[14] Rahmanian, I., & Wang, Y. (2009). Thermal Conductivity of Gypsum at High Temperatures–A Combined Experimental and Numerical Approach. Acta Polytechnica, 49(1).

[15] Thomas, G. (2002). Thermal properties of gypsum plasterboard at high temperatures. Fire and Materials, 26(1), 37-45.

[16] Wakili, K. G., Hugi, E., Wullschleger, L., & Frank, T. H. (2007). Gypsum board in fire—modeling and experimental validation. Journal of Fire Sciences, 25(3), 267-282.

[17] Yew, M. C., & Sulong, N. R. (2012). Fire-resistive performance of intumescent flame-retardant coatings for steel. Materials & Design, 34, 719-724.

[18] Zhang, Y., Wang, Y. C., Bailey, C., & Taylor, A. P. (2012). Global modelling of fire protection performance of intumescent coating under different cone calorimeter heating conditions. Fire Safety Journal, 50, 51- 62.

TÜYAK Yangın Mühendisliği Dergisi, Sayı 4, s 52-56, 2018

56 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 57

Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan:

anıcı ve parlayıcı madde bulundurulan mahallerde

yangının yayılmasını ve büyümesini desteklemeyecek,

yangının ve dumanın kompartımanlar arasında

geçişini belli bir süre engelleyebilecek yapı elemanı ve

yapı malzemelerinin kullanılması önemli. Ama her şeyden

önemlisi; mimari, elektrik, mekanik yapı tasarımının tüm yapı

elemanları ve malzemeleriyle yangının çıkmasına müsaade

etmeyecek, çıkan yangın ve dumanı da yangın kompartımanı

içinde hapsedip, diğer kompartımanlara, özellikle de kaçış

yollarına sirayet etmesini engelleyecek tasarımlar büyük

önem taşıyor.

Y

“Doğru ürün, doğru uygulama ve denetim şart”

yan sektörü konumunda. Ekonomi için lo-komotif sektör, istihdam için sünger sek-tör. Bununla birlikte 200’den fazla ülkeye ihracat yapmamız, yakın ve komşu pazar-lara olan hakimiyetimiz yaşanan siyasi sı-kıntılara rağmen cari fazlası oluşmasına imkan tanıyor. Türkiye İMSAD 2017 döneminin öne çıkan projeleri

Türkiye İMSAD olarak, son dönem-de odaklandığımız ana konulardan biri teknolojik gelişmeler. Aslında teknoloji odaklı değişimin ilk adımını, 2015 yılın-da düzenlediğimiz 7. Uluslararası İnşa-atta Kalite Zirvesi’nde atmış, dünyada-ki değişim sürecini konuşup, malzeme-lerin gelişim sürecini değerlendirmiştik.

‘Değişen Dünya Gelişen Malzeme’ tema-sıyla düzenlediğimiz zirvede, geleceğin dünyasında sektör alarak nasıl bir ko-num belirlememiz gerektiğini konusu-nu tartışarak, sektöre yeni bir bakış açı-sı kazandırmaya çalışmıştık.

Bu yıl da geniş bir katılımla gerçekleş-tirdiğimiz 8. Uluslararası İnşaatta Kalite Zirvesi’nde de, “Geleceğe Yatırım: Diji-tal Dönüşüm” temasıyla Endüstri 4.0, di-

Türkiye İMSAD; bugün 35 sektör der-neği, 81 büyük sanayi kuruluşu ile sek-törde 21 binden fazla noktada satış ağı bulunan, yaklaşık 1,5 milyon insanın is-tihdam edildiği bir sektörü temsil ediyor. İnşaat malzemesi sektörü, Türkiye’nin ih-racat lideri sektörleri arasında yer alıyor. Bu ihracatın yüzde 75’i Türkiye İMSAD üyelerince gerçekleştiriliyor. Türkiye İM-SAD üyeleri, ailelerle birlikte toplam nü-

fusun yüzde 7,5’i ile doğrudan ilgili bir sektörü temsil ediyor.

İnşaat malzemeleri sanayisi, toplam üretimi, dış ticaret hacmi ve istihdamda-ki payının yanı sıra, ülke ekonomisi için önemli sektörlerle yakın ilişkisinden do-layı stratejik öneme sahip. Son dönemde yaşanan gerilemelere karşın, hala Türki-ye’nin en yüksek ihracat yapan ve ülke ekonomisine en çok katma değer sağla-

SÖYLEŞİ

58 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

Dünya nüfusunun neredeyse %60’ı kentlerde yaşar hale geldi ve bu oran %70’leri geçecek.

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 59

jitalleşme ve teknolojik gelişmeler gibi konuları ele alıp, bu ülkenin sanayicile-ri olarak dijital dönüşüme nasıl ayak uy-durabileceğimizi ve bu konuda neler ya-pabileceğimizi konuştuk. Ülke ekonomi-sinin büyük bir bölümünü gerçekleştiren KOBİ ve OSB’lerin sisteme nasıl enteg-re olabileceğini, madencilikten uygula-macı ustalara kadar uçtan uca bir sek-tör olan inşaat sektörünün yatay ve di-key entegrasyonunun nasıl planlanaca-ğını, %60’a yakını korsan yazılım olan ül-kemizde bu dönüşüm için en büyük teh-dit olan siber riskleri nasıl yöneteceğimi-zi tartıştık. ‘Hadi dönüşelim’ demekle dönüşümün gerçekleşmeyeceğinin far-kında olan inşaat sektörü, tüm tarafla-rın birlikte çalışarak entegrasyonu sağ-lıklı yapmanın farkındalığını yaratmaya bu zirve ile başlatmıştır.

Fark yaratmak için öncelik teknolojik değişim

Gelişmiş ülkelerin standart ve tekno-lojileri ile iş yapmaya alışmış bir ülkeyiz. Ama Batı’nın standartları ile üretip Do-ğu’nun fiyatları ile rekabet ediyoruz. Ge-lişmekte olan ülkelerin tamamında üre-tilebilen ürünlerle, rekabette fark yarat-mak için öncelik teknolojik değişim ol-malı. Endüstri 4.0’la birlikte sektörümüz-deki kurumsal firmaların bu dönüşüme şimdiden hazırlandıklarını ve çağı takip ettiklerini görüyoruz.

Modernleşme çağında, yapılar da şe-hirler de teknolojiyle ve teknolojinin ge-tirdikleriyle entegre hale geliyor. Gele-cekte akıllı yapılaşma ve şehirleşme ile birlikte sürdürülebilir, enerji tasarruflu, güneş panelleri ile kendi enerjisini ürete-bilen ve daha da ilerisi sıfıra yakın enerji kullanan, en önemli kaynak olan suyu ta-sarruflu kullanan ve kullandığı suyu tek-rar kazanabilen yapılar ve özellikle sür-dürülebilir geri kazanımlı atık yönetimi, inşaat sektörünün ana gündem madde-leri arasında daha geniş bir yer alacak. İnsanların konforlu yaşamları, akıllı bi-naların ve akıllı kentlerin vizyonlarını be-lirleyecek. Dünya da ve ülkemizde kent-leşme devam edecek. Dünya nüfusunun neredeyse %60’ı kentlerde yaşar hale geldi ve bu oran %70’leri geçecek. Ül-

kemizde kentleşme oranı %85’leri bula-na kadar kentleşme devam edecek. Kay-naklarını en iyi yöneten kentler en akıllı kentler olarak tarihe geçeceklerdir.

2018 döneminde yürütülecek çalışmalar

Sektörün en önemli çatı kuruluşu mis-yonuyla yola çıkarak 2013 yılından bu yana İnşaat Malzemeleri Sanayi Endeks-lerini yayınlıyoruz. Bu endeksler ile sa-nayicimizin faaliyetlerini, beklentilerini ve güven seviyesini ölçüp değerlendiri-yoruz. Türkiye İMSAD olarak her ay dü-

zenli olarak yayınladığımız bu endeks-lere bir yenisini daha ekliyoruz. İnşaat Malzemeleri Sanayi Dış Ticaret Endeksi ve İnşaat Malzemeleri Sanayi Sektörel Dış Ticaret Endeksi ile dış ticaretimizde-ki mevcut durumun bir fotoğrafını çeke-ceğiz, amacımız inşaat malzemeleri sa-nayinin dış ticaret performansını yakın-dan izleyebilmek. Böylelikle sektörün içindeki ve dışındaki tüm aktörlere yol gösterici nitelikte sürekli ve düzenli bil-giler vermeye devam edeceğiz.

Denetimde yaşanan aksamalar acilen düzeltilmeli

2018 yılında acilen düzelmesini bek-lediğimiz başlıklar ise şöyle: Ülkemizde halen bir yapı yasamız yok. Yapı işleri ge-nelde yönetmeliklerle düzenlenmiş du-rumda. Ancak birçok yönetmelikte, diğer yönetmeliklerle çelişen hususlar var. Ör-neğin, Yangın Yönetmeliği ile Isı Yalıtım Yönetmeliği veya Deprem Yönetmeliği arasında uyumsuzluklar var. Bu neden-lerle de yapı kalitemiz maalesef arzu et-tiğimiz nitelikte değil. Tüm yönetmelikle-ri aynı çatı altında bir araya getirecek bir

‘Yapı Yasası’ ivedilikle oluşturulmalı. Ül-kemizde binanın tasarımından yapımına

kadar, denetimin de içinde olduğu bü-tüncül bir sistem kurulmalı ve toplumda güvenli yapı bilinci yerleşmeli. Biz, Tür-kiye İMSAD olarak, denetimin önemini her zaman ve her platformda vurgulu-yoruz. Türkiye’de çok acil bir Yapı Yasa-sı’na ihtiyaç var. Bu yasanın çıkarılması, bir sektörü değil, tüm ülkeyi kalkındıra-cak bir hamle olacaktır.

Denetim konusunda disiplini sağla-mak için de olası ihmallerin önüne ge-çilecek bir denetim mekanizması oluş-turulmalı. İnşaatlarda sadece betonun, demirin değil, yalıtım başta olmak üze-

re tüm malzemelerin, yapım/uygulama süreçlerinin de denetlenmesi gerekiyor. Denetimdeki aksaklıkları çözemezsek kalitesiz ve plansız yapılaşmadaki so-runların önüne geçmemiz mümkün değil. Binaların betonarme, çelik veya ahşap ya da başka bir malzemeden inşa edil-mesinden çok daha önemli olan, neyle yapıldığı değil, nasıl yapıldığından emin olunması. Canlı varlıkların yaşam kalite-sine son derece önem verildiğini düşün-düğümüz ülkelerde, ahşaptan gökdelen-ler yapılmaya başlanıyorsa, sizin malze-meler üzerinden yaptığınız tartışmanın rasyonel bir tarafı yoktur.

Betonarme bir bina “arme” değilse, çelik inşaat, ihtiyaçlara uygun yapılmış bir çelik inşaat değilse ya da ahşap bir bina, ister az katlı olsun ister çok katlı olsun; istenilen evsafta yapılmamışsa ve bu inşaatlar yapılırken doğru düzgün denetlenmemişse; depremlerin 4 ya da 7 şiddetinde olmasının, yangınlarda katla-ra göre kullanılacak malzeme tanımları-nın yapılmasının hiçbir önemi yoktur. İn-şaatı ne ile yaptığımız kadar nasıl yaptı-ğımız da son derece önemli. 100 yıl da-yansın diye yapılan binaların ömrü bir otomobil kadar. 20-30 yıl sonra tekrar

SÖYLEŞİ

Deprem kuşağı üzerinde yer alan Türkiye için en önemli gündem maddelerinden biri kentsel

dönüşüm.

dönüştürülecek yapılar değil, 100 yıllık yapılar inşa etmeyi hedefliyorsak, kul-lanılan malzemeden inşaatın yapım sü-recindeki uygulama işlerine kadar her aşamada, ister ürün olsun ister uygula-ma olsun, vaat edilen standartların sağ-lanıp sağlanamadığının denetlenmesini önemsemeliyiz.

Belgeli malzemelerimiz belgesiz bir yolculuğa çıkıyor

‘Kayıt dışı’ ve ‘haksız rekabet’ sektö-rün potansiyelini ortaya koyması ve gi-derek artan bir ivmeyle küresel pazara

yön verir hale gelmesi önündeki önem-li bir engel. ‘Kayıt dışı’ndan kastımız sa-dece faturalı/faturasız satış değil, istih-damda da kayıt dışılıktan söz ediyoruz. Yarı mamul olan inşaat malzemelerimiz ancak uygulandıktan sonra tam mamul oluyor ve dolayısıyla üretimler fabrikalar dışında, inşaatlarda devam ediyor. Bel-geli malzemelerimiz belgesiz bir yolcu-luğa çıkıyor. Bu yolculuğun baştan sona denetlenmesi şart. Saçımızı kestirdiği-miz kuaförde sertifika zorunlu iken, ba-şımızı soktuğumuz evleri yapan müte-ahhitlerde, ustalarda sertifika aramıyo-ruz. Müşteri için ürün, ustanın tamamla-dığı uygulamalardır. Bu nedenle sertifi-kalı meslek sahipliliğinin ve uygulama yapan meslek erbabının eğitimi, işinde devamlılığı ve sonuçlara olan etkisi ne-deniyle malzemeler kadar izlenebilirlik-leri önemli.

Kentsel doku odaklı bir dönüşüm planlanmalı

Deprem kuşağı üzerinde yer alan Tür-kiye için en önemli gündem maddelerin-den biri kentsel dönüşüm. 7 milyondan

fazla konutun deprem riskine karşı gü-vensiz durumda olduğu ülkemizde kent-sel dönüşüm sürecini çok iyi yönetme-miz gerekiyor. Şu an uygulandığı haliy-le, kolay satılabilir lokasyonlardaki ‘bi-nasal dönüşüm’den çıkarıp esas ihtiyaç olan alt yapı ve alan düzenlemesi yapa-rak daha fazla insan, çevre ve kentsel doku odaklı bir dönüşüm planlaması ya-ratmalıyız. Doğru planlanmış bir kentsel dönüşüm süreci, kentlerin tükettiği ener-ji, su, gıda gibi ihtiyaçların tasarruflu kul-lanımını hedefleyerek orta vadede ener-ji verimli ve insan odaklı şehirler kurma-mıza vesile olacak. Bu da, inşaat ve gay-

rimenkul sektörlerinin uzun yıllar dina-mizmini korumasına katkı sağlayacak.

Toplumda güvenli yapı bilinci oluşturulmalı

Öte yandan yasal düzenlemelerle, sek-törel sivil toplum örgütlerinin piyasa de-netimlerinde etkin rol alması sağlanma-lı. Ülkemizde binanın tasarımından ya-pımına kadar, denetimin de içinde oldu-ğu bütüncül bir sistem kurulmalı ve top-lumda güvenli yapı bilinci oluşturulmalı. Bu yaklaşımla, kamu ile sektörümüzü il-gilendiren konularda iletişim ve iş birliği içerisinde olmaya devam ediyoruz. Çev-re ve Şehircilik Bakanlığı Yüksek Fen Ku-rulu ile Türkiye İMSAD tarafından yürü-tülen çalışmayla yeni bir ‘İnşaat Genel Teknik Şartnamesi’nin hazırlaması için çalışmalara başlandı. Şu anda Bakanlık yetkilileri ile derneğimizin İnşaat Mal-zemesi Satınalma Şartnamesi Komite-si yoğun bir şekilde bu yeni teknik şart-namenin hazırlığını sürdürüyor. Bu, ge-rek içeriği gerekse de ‘Bakanlık-STK-Ö-zel Sektör İşbirliği’ bakımından oldukça kıymetli bir çalışma. Bu çalışmanın bir an önce tamamlanması ve yeni şartna-menin yürürlüğe girmesini arzuluyoruz.

İnşaat sektörünün tüm paydaşları ile iş birliği halindeyiz

Günlük yaşamda insanların ve çevre-nin gerçek ihtiyaçlarını belirlemek, yö-netmek, toplumsal ve sosyal sorumlu-luk vb nedenler, eğitim kurumları gibi ekonominin doğrudan içinde olan tica-ri ve sanayi kuruluşlarını da hem kamu ile hem de birbirleriyle çeşitli konularda işbirliği ve koordinasyona yönlendiriyor. Dernek olarak üye olsun olmasın inşa-at sektörünün tüm paydaşları ile iş bir-liği halindeyiz. İnşaat sektörü çok geniş bir alanı kapsıyor. Mimarlar, müteahhit-ler, teknik müşavirler ve temsil edildik-leri kurumlar ile sürekli dirsek temasın-dayız. Sektörel ihtiyaçlardan türeyen 12 komite ve çalışma grubumuz, hem özel sektör hem üniversiteler hem de kamu ile işbirliği yapıyor. Örneğin, Türkiye İM-SAD Binalarda Enerji Verimliliği Komite-si, 2016 yılında bir yandan yurt içindeki ve yurt dışındaki gelişmeleri takip eder-ken, diğer yandan yıllık iş planına göre eğitim konusuna ağırlık verdi. Üniver-sitelerin mimarlık, inşaat mühendisliği ve makine mühendisliği bölümlerinden mezun olan öğrencilerin inşaat malze-meleri konusundaki bilgilerini artırmak, sektördeki gelişmeler hakkında bilgi sa-hibi olmalarını sağlamak amacıyla Okan Üniversitesi ve Özyeğin Üniversitesi ile iş birliği yapıldı. Çevre Dostu Malzeme ve Sürdürülebilirlik Komiteleri’nin yürüttü-ğü çalışmalar kapsamında projelendiri-len “Yapı Ürünlerinin Üretim-Kullanım Döngüsü Dersi” de Yıldız Teknik Üniver-sitesi’yle yapılan iş birliği çerçevesinde 2015-2016 sezonunda Mimarlık Fakülte-si’nde başladı. Yaşar Üniversitesi’nde ise

“Yapı Malzemesi Dersi” yine 2017 bahar döneminde açıldı. Bu dersler sayesinde sanayiciler, akademisyenler ve gelece-ğin mimarları-mühendisleri ile bir ara-ya gelmiş oluyorlar.

2017 yılı değerlendirmesi, 2018 beklentileri

2017 yılının resmileşen verilerine göre, inşaat malzemeleri sanayi üretimi Ekim ayı itibarıyla geçen yılın aynı ayına göre yüzde 9 büyüdü. 2017 yılı Ocak-Ekim dö-neminde geçen yılın aynı dönemine göre ise yüzde 5,2’lik bir büyüme gerçekleşti. İnşaat malzemeleri ihracatı ilk 10 ayda, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17,1’lik bir artış gösterdi ve Ekim ayı iti-barıyla 13,3 milyar dolar oldu. İnşaat malzemeleri ithalatı ise Ekim ayı itiba-rıyla geçen yılın aynı dönemine göre yüz-

SÖYLEŞİ

60 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4 61

SÖYLEŞİ

“Yangında korunma” ve “Yangın esnasında kaçış için yeterli tahliye zamanına sahip olabilme” şartlarından

biri de “Doğru ve güvenli inşaat malzemesi” kullanmak.

SÖYLEŞİ

de 6,6 azalarak 7,4 milyar dolara geri-ledi. 2018 yılından beklentilerimiz ise şöyle; inşaat sektörü büyüme öngörü-müz 2018 yılında 4-5 aralığında, 2018 TÜFE öngörümüz ise yüzde 9-10 aralı-ğında yer alıyor. Türkiye inşaat malze-mesi sektörü olarak, 2018 yılı ihracatı-mızı 17-18 milyar dolar bandına çıkar-mayı hedefliyoruz.

İnşaat malzemeleri sektörü yurtdışına en çok ihracat gerçekleştiren sektörlerimizden biri

Bugün Türkiye inşaat malzemesi sek-törü, kalitesiyle kendini dünyaya ispat-lamış durumda. 100’ün üzerinde ülke-

ye malzeme satıyoruz. Kalite olarak bir-çok üründe Avrupa ile rekabet edebilir durumdayız. İnşaat malzemesi sektörü 2016 verileriyle 15,23 milyar dolarlık ih-racat ile cari açığa yüzde 163’lük pozitif katkı sağlıyor. Bu noktada bir realiteyi de paylaşmak istiyorum; 2016 verileriy-le, Türkiye’nin ihracatı 142 milyar dolar. 104 milyon ton mal yurtdışına taşınmış. Bu ihracatın 30 milyon tonu inşaat mal-zemelerine ait. Yani 3’te 1’i. Türkiye’nin toplam ihracatının ortalama fiyatı 1,34 USD/kg, inşaat sektörünün ortalaması ise 50 sent/kg. 30 milyon ton ihracatı-mızın 25 milyon tonu 50 sentin altında-ki ürünleri temsil ediyor. Bunların değeri de 5 milyar dolar. Geriye kalan 5 milyon ton karşılığı 10 milyar dolar ihracatımı-zın ortalama fiyatı ise 2 USD/kg. İnşaat malzemeleri ithalatımızın ortalama de-ğeri ise 2 USD/kg civarında olup 5 milyon ton karşılığı 10 milyar dolar. Dış ticarette kalıcı stratejiler oluşturmamız, Türkiye markasına yatırım yaparak bunu öne çı-karmamız gerekiyor. İnşaat malzemeleri gibi katma değeri yüksek olan ürünlerin ortalama ihracat fiyatı sadece 10 sent/kg artarsa gelirimiz ihracat gelirine etkisi 3 milyar dolar artış olacaktır.

Yangın güvenliği için öncelikli hedef yapıda yangının oluşma riskinin

minimize edilmesi

Ülkemizde yapıların yangın güvenliği çalışmalarında öncelikle aktif koruma sistemlerinin (duman algılama, baskıla-ma ve söndürme sistemleri) tasarlanma-sı düşünülüyor. Hâlbuki yangın güven-liği için öncelikli hedef yapıda yangının oluşma riskinin minimize edilmesi, yan-gın oluşsa bile yangının çıktığı bölümde belli bir süre hapsedilmesi ile hasarla-rın azaltılmasının sağlanması olmalıdır.

Bu hedefe ulaşmak için yapının tasa-rım aşamasında alınan önlemlerin tümü pasif koruma önlemleridir. Yapı yangın

güvenliği, yangının çıkması ile başlamaz ve yangın söndürmekle de sınırlı değildir. Malzeme ve yapı elemanlarının doğru se-çimi, proje yerinde doğru uygulanması; mimari, elektrik, mekanik tüm projelen-dirmenin mevzuat, yapı kullanım gerek-sinimlerine uygun bir şekilde yapılması ve projenin inşaat sürecinde doğru uy-gulanması gerekmektedir. Bu süreçler yapıda yangın güvenliğini sağlayacak en temel unsurlardır.

Kamuoyunda yangın güvenliği bilinci-nin oluşturulması, can ve mal güvenliği açısından önemli rol oynuyor. Ev sahi-bi olmak isteyenlere veya mevcut bina-sını tadil edeceklere burada büyük gö-rev düşüyor. Yeni ev alacakların yangın güvenliğine dair tedbirleri sorgulaması çok önemli…

Ülkemizin yangın güvenliği ve yangınla mücadele konularında henüz eksikleri olduğu bir gerçek

Türkiye’de çok önemli, boşluk doldu-ran bir yangın yönetmeliği bulunuyor ancak bu yönetmelikler prensip olarak standartlar yerine hazırlanıyor. Oysa yö-netmelikler hangi işin hangi standarda

göre yapılacağını belirleyen amir hü-kümler olmalıdır. Türkiye’de uygulanan yönetmeliği yeni baştan gözden geçir-memiz ve standartlara uygun, daha doğ-rusu standartları referans alan bir yönet-meliğe geçmemiz lazım. Yani kuralları biz yönetmelikte kendimiz yazmayalım. Üs-telik bizim şu andaki yönetmeliğimizde Uzakdoğu ülkelerinin standartlarından dahi alıntı var.

Türkiye’deki Yangın Yönetmeliği’nin kısmen sübjektif olduğunu söyleyebiliriz. Standartların tamamen bilimsel tabana dayandırılması gerekiyor. Örneğin bizde yüksekliklerle ilgili değişiklikler sübjek-tif. Biz Türkiye İMSAD olarak, prensip-lerle ilgileniyoruz. Bu nedenle binaların yangından korunması hakkındaki yönet-meliğin aynı Deprem Yönetmeliği’nde ol-duğu gibi geniş katılımlı komisyonlar ta-rafından, yani akademisyenlerin ve mü-hendislerin birlikte görev aldığı komis-yonlar tarafından hazırlanmasının çok yararlı olduğuna inanıyoruz. Aksi tak-dirde sübjektif değerlendirmeler olabi-liyor ve değişiklikler tam anlamıyla uy-gulanamıyor.

Türkiye İMSAD çatısı altında 31 der-nek bulunuyor. Farklı meslek grupları-nın menfaatleri de farklı olabilir. Böy-le olunca da bu derneklerin temsil etti-ği ürün grupları ya da derneklerin üye-lerinin üretmiş olduğu malzemeler fark-lı olduğunda, bazen o malzemeyi kulla-nırken dikkatli olun dediğimiz zaman o sektör bundan zarar görebileceğini dü-şünüyor. Oysa burada asıl olan insanla-rın can güvenliği. Böyle durumlarda der-neklerin birbiriyle uzlaşarak doğruya git-meleri mümkün değilse, bilimsel yön-temlerle doğruya gitmek gerekir. Bu yüz-den Türkiye İMSAD Yapısal Yangın Güven-liği Çalışma Grubu’nu kurduk. Amacımız mutabık kalınamayan konuları bilimsel yöntemlerle mutabık kalınabilir hale ge-tirmek ve yapısal yangın konusunda de-ğerli işler ortaya çıkarmak. Aynı zaman-da yangın çıktıktan sonra müdahale et-mek değil, çıkmasını önlemek üzere ça-lışmak. Bunun için de çalışma grubu-nun adına özel olarak ‘Yapısal Yangın Güvenliği’ dedik.

Ataşehir Atatürk Mah. Ekincioğlu Sok. No:21 34758 Ataşehir-Istanbul / Türkiye Tel: +90 216 574 91 91 Pbx Fax: +90 216 574 95 90 [email protected]

www.matrikstr.com

BİNA KONTROL SİSTEMLERİ

Akıllı binalar içinkalıcı çözümler...

Yangın ve CO Alarm SistemleriIP CCTV Sistemleri

Kartlı Giriş Kontrol SistemleriAcil Anons Sistemleri

HVAC Mekanik Otomasyon SistemleriEnerji Otomasyon Sistemleri

KNX Aydınlatma Otomasyon Sistemleri

Sistemler Arası Entegrasyon

62 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

Ataşehir Atatürk Mah. Ekincioğlu Sok. No:21 34758 Ataşehir-Istanbul / Türkiye Tel: +90 216 574 91 91 Pbx Fax: +90 216 574 95 90 [email protected]

www.matrikstr.com

BİNA KONTROL SİSTEMLERİ

Akıllı binalar içinkalıcı çözümler...

Yangın ve CO Alarm SistemleriIP CCTV Sistemleri

Kartlı Giriş Kontrol SistemleriAcil Anons Sistemleri

HVAC Mekanik Otomasyon SistemleriEnerji Otomasyon Sistemleri

KNX Aydınlatma Otomasyon Sistemleri

Sistemler Arası Entegrasyon

Doğru ürün, doğru uygulama ve denetim şart. Bunun için meslek standartlarının geliştirilmesine, yetkin kişi ve kuruluşların belgelendirilmesine ihtiyaç bulunuyor.

SÖYLEŞİ

2018 yılının ilk yarısında Çalışma Gru-bunun Yangın Yönetmeliği üzerinde yap-tığı çalışmalar neticesi çıkan önerilerin paylaşılacağı bir çalıştay gerçekleştirile-cek. Detaylarını yakın zamanda paylaşa-cağımız çalıştayın amacı “Yapılarda yan-gının oluşumu, yayılması ve yangın esna-sında can/mal kaybı risklerinin en aza in-dirgenmesi amacıyla tasarım-yapım-kul-lanım yöntemlerini değerlendirmek ve geliştirmek” olarak belirlendi. İlgili tüm tarafların davet edileceği çalıştay sonu-cunda hazırlanacak rapor katılımcılar-la birlikte kamuoyu ile de paylaşılacak.

Doğru yapı elemanı ve malzemelerinin kullanılması önemli

Yanıcı ve parlayıcı madde bulundu-rulan mahallerde yangının yayılmasını ve büyümesini desteklemeyecek, yan-gının ve dumanın kompartımanlar ara-sında geçişini belli bir süre engelleyebi-lecek yapı elemanı ve yapı malzemele-rinin kullanılması önemli. Ama her şey-den önemlisi; mimari, elektrik, mekanik yapı tasarımının tüm yapı elemanları ve malzemeleriyle yangının çıkmasına mü-saade etmeyecek, çıkan yangın ve duma-nı da yangın kompartımanı içinde hap-sedip, diğer kompartımanlara, özellikle de kaçış yollarına sirayet etmesini engel-leyecek tasarımlar büyük önem taşıyor.

Bu önlemlerin ardından yapıda yağ-murlama sistemi, otomatik gazlı sön-dürme sistemi gibi aktif sistemlerin teş-kil edilmesi de önemli. Pasif yangın gü-venliğinin sağlanması için tercih edi-len malzemelerin uygunluğu, hem bina sahibinin aktif söndürme sistemlerine harcayacağı maliyeti düşürecek, hem de bir yangın durumunda alevin ve du-manın diğer mahallere taşınmasına en-gel olacaktır.

Uygulama aşamasıDoğru ürün, doğru uygulama ve dene-

tim şart. Bunun için meslek standartla-rının geliştirilmesine, yetkin kişi ve ku-ruluşların belgelendirilmesine ihtiyaç bulunuyor. Bu amaçla, proje, imalat ve montaj safhalarında yetkin kişi ve kuru-luşlar tarafından kontrollerinin sağlan-ması ve yapım sürecinin tasarıma uy-gun olarak gerçekleştirilmesi gerekiyor.

Binadaki yangın merdivenleri kuralı-na uygun yapılmış olsa dahi sonradan kural dışı kullanımı veya tadilatlar ya-pılması durumunda işlevini yitirecektir.

Bu nedenle binanın kullanım amacına uygun ve yangın güvenliğini tehdit et-meyecek şekilde kullanılmasının denet-lenmesi sağlanmalı. Ayrıca bina kullanı-mı safhasında da, yangın kaçış yollarının doğru kullanımı dahil temel yangın gü-venlik konularında binadaki kullanıcıla-rın eğitimi, acil durumlarda ne yapacak-ları ve nasıl davranacakları konusunda bilinçlendirilmesi gerekli.

Pasif ve aktif yangın önlemleri konusunda uzman desteği alınmalı

Binalarda pasif ve aktif yangın güven-liği önlemleri, mimari ve statik projeler ile elektrik ve mekanik proje safhasında hayati rol oynuyor. Burada pasif yangın önlemleri derken iki temel öge kastedili-yor. Birincisi, yapısal olarak binanın taşı-yıcı sistemleri yangına dayanıklı ve yan-gın riskinin en aza indirilmesine yardım-cı olacak şekilde projelendirilmeli; ikin-cisi ise, yangın anında binadaki insanla-rın en uygun şekilde tahliye edilmelerine ve yangına müdahale edeceklerin kolay-ca müdahale etmesine olanak sağlaya-cak şekilde tasarım yapılmalı. Aktif yan-gın önlemleri ise esas olarak bir yangı-

nı en kısa zamanda tespit ve ihbar ede-cek donanımlar ile yangının en kısa za-manda söndürülmesine olanak sağlaya-cak sistemleri içermektedir.

En akıllı yapı tasarımı yangına çökmeden dayanabilendir

Ülkemizde tasarlanan çok katlı iş, ofis binalarında akıllı denilen sınıflandırma tamamen dijital, yani elektrikle çalışan sistemlerden oluşuyor. Bu binalarda yangını algılayan dedektörler var, o de-dektörler bunu algıladıktan sonra yağ-murlama sistemi devreye giriyor ve böl-ge bölge yangını söndürüyor. Ama bü-yük bir deprem olduğunda ve elektrik-ler kesildiğinde jeneratörlerin devreye girmemesi ‘akıllı’ olarak nitelendirilen binaları tamamen yangına karşı savun-masız hale getirebilir. En akıllı yapı ta-sarımı yangına çökmeden dayanabilen ve insanların kaçışına müsaade edendir. Bu sayede binadaki tüm canlıları tahli-ye edecek süre sağlanmış olacak ve aynı zamanda yapıdaki hasar en aza indiril-miş olacaktır.

Türkiye İMSAD olarak Tüyak Sempoz-yumu ve eğitim seminerlerini tüm der-nek üyelerimizde olduğu gibi yakından takip ediyoruz. Bu faaliyetlere gereken desteği göstermeye devam edeceğiz.

64 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

GÖRÜŞ

Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliği ile ilgili Tüyak Görüş ve Önerileri

Aladağ’daki yurt yangını sonrası, Milli Eğitim Bakan-lığı tarafından hazırlanan “Özel Öğrenci Barınma Hiz-metleri Yönetmeliği, Resmi Gazete’nin 6 Mayıs 2017 ta-rihli 30058 sayısında yayınlanarak yürürlüğe girdi. Özel yurt ile pansiyonların kurum açma ve çalışma ruhsatı alabilmeleri için yapmaları gerekenlere ilişkin belirlenen standartlar bir ay geçmeden daraltıldı. Milli Eğitim Baka-nı (MEB), çıkarılan yönergeyi kurum sahiplerinin yaşadığı ‘geçiş süreci zorlukları’ gerekçesiyle yeniden şekillendirdi ve yönetmelikte yer alan bazı düzenlemelerin hayata ge-çirilmesini 1 Ağustos 2019’a kadar erteledi. Yapılan dü-zenlemeler ile doğal havalandırma sağlayan pencere, öğ-rencilerin barınma yerleri, barınma yerlerinin tavan yük-seklikleri, su deposu ve merdiven genişlikleri, işletme-cilerin isteği doğrultusunda değiştirildi. Güvenlik odası ve sağlık odası gibi birimler zorunlu olmaktan çıkartıldı.

Milli Eğitim Bakanlığı, Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliği ile ilgili tereddüte düşülen hususlarda açık-lamalarda bulundu. 12.06.2017 tarihinde yapılan bu res-mi açıklamada yangın güvenliği ile ilgili önemli bir mad-deye de yer verildi.

Yönetmeliğin 9.maddesinin 5.fıkrasında belirtildiği üzere;

“Kurum binaları, her yıl öğretim yılı başlamadan önce yangın güvenliği, elektrik tesisat güvenliği, ısınma siste-mi güvenliği, su ve gaz tesisatı güvenliği hususlarında itfaiye, üniversitelerin ilgili bölümleri, mühendis odaları veya diğer ilgili kurum ve kuruluşlarca kurum yönetimin-ce kontrol ettirilir.” hükümleri yer almaktadır.

Milli Eğitim Bakanlığı, tereddüte düşülen bu hususta yapılan resmi açıklama ile itfaiye uygunluk raporunda belirtilen konularda yetkili mühendislerden hizmet alın-ması gerekliliği aşağıdaki ifade ile ortaya koyulmaktadır.

“Buna göre diğer ilgili kurum olarak, kurum açılışında düzenlenen itfaiye uygunluk raporunda olması gereken

hususların değişikliğe uğrayıp, uğramadığı ile ilgili kont-rolünün yapıldığında dair kontrol görevlisi ile yapılan tu-tanak/belge yangın güvenliği, elektrik tesisat güvenliği, ısınma sistemi güvenliği, su ve gaz tesisatı güvenliği hu-suslarında kontrolün, Serbest İnşaat Mühendisi Belgesi (SİM) ve İş Yeri Tescil Belgesi (İTB) olan mühendisler, bi-nanın proje müellifler veya meslek odalarına kayıtlı ve vergi levhasında alanında faaliyet gösteren işletmeler tarafından yapılabilecektir.”

Burada bahsi geçen diğer ilgili kurum ve kuruluşlar iba-resi, yangın konusunda yetkin olmayan kuruluşların da “Periyodik Kontrol Raporu” düzenlemesine yol açmak-tadır. Farklı konularda akredite olmuş firmalar ile çözüm arayışlarına gidilmesi, yangın tesisatı periyodik kontrol-lerinin yetkin olmayan kişilerce yapılması, ülkemizdeki bu alandaki nitelikli personel açığını da gözler önüne ser-mekte ve yangınların her yıl çok sayıda cana mal olması-na sebep olmaktadır. İşyerlerine verilmek üzere düzen-lenen raporların güvenilirliği ve geçerliliği ile birlikte ül-kemizin denetim mekanizmasında görev alan kurum ve kişilerin yetkinliği sorgulanmalıdır. Devletin en temel gö-revlerinden olan yurttaşın can güvenliği konusunu ilgi-lendiren ve her yıl yüzlerce insanımızın hayatını sonlan-dıran yangın güvenliği konularının denetiminde yetkin kişi ve kurumlara ihtiyaç bulunmaktadır.

Kurumlar arası farklı uygulamalar denetimlerde ih-mallere yol açmakla beraber, yönetmeliğin güvenirlili-ğini de sorgulanır hale getirmektedir. Binaların yangın-dan korunması hakkındaki yönetmelik, birçok madde-si ile yapıların yangın güvenliğini düzenlemektedir. Bu çerçevede mevcut yönetmelik birçok maddesi ile tekrar hazırlanmalı, anlaşılır olmalı ve hiçbir kamu kurumunun baskısına maruz kalmadan ülkemizin yangın güvenliği-ne kılavuz olmalıdır.

Özellikle yangın mühendisliği ve yangın denetim müfettişliği gibi akademik lisans eğitimlerinin birçok batı ülkesi gibi ülkemizde de yer alması ve yerel yönetimlerde bu kadroların mutlaka istihdam edilmesi gerekir.

66 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

Yangın Korunumu / Mühendisliği® Elektronik Yangın Algılama ve Alarm Sistemleri

® Hava Örneklemeli Çok Hassas Duman Algılama Sistemleri® Kamera ile Duman Algılama Sistemleri

® Işın (Beam) Tipi Özel Duman Dedektörleri® Projeye Özel Alev, Isı, Gaz Exproof

Endüstriyel Dedektörleri® Gaz Algılama ve Alarm (Endüstriyel ve Otoparklar için)

® Adresli Yönlendirme ve Aydınlatma ® OxyReduct / Aktif Yangın Önleme Sistemi

® Otomatik Gazlı Yangın Söndürme Sistemleri ® Su Sisi (Watermist) Söndürme Sistemleri® Oda Gaz Kaçak Testi / Relief Damperler

® Pasif Yangın Önleme ve İzolasyon (Alev ve Duman Kesiciler)

® Yangın ve Duman Perdeleri - Damperleri

Güvenlik Sistemleri® Elektronik Güvenlik Sistemleri® Kapalı Devre Televizyon CCTV Sistemleri® Geçiş Kontrol ve Takip Sistemleri

Entegre Bina Kontrol veKonfor Teknolojileri® BMS - Yangın - Güvenlik - CCTV Access Otomasyon / Entegrasyonu ® Seslendirme ve Acil Anons - PA/VA® Hemşire Çağrı, Merkezi TV, Merkezi Saat, Interkom

HizmetlerimizTasarım ve Projelendirme, Mühendislik, Mümessillik, Malzeme Temini, Test ve Devreye Alma, Montaj ve Uygulama, Periyodik ve Kontratlı Bakım, Sızdırmazlık ve Kaçak Testi

MEKANİK

ELEKTRİK İNŞAAT

0216 489 4 999www.protek.gen.tr

bydirector.com

BİLGİLENDİRME

B- Basamak, R- Rıht

Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmelik Uygulamalarına İlişkin Açıklamalar

Konu: Yönetmeliğin 41. Maddesinin 3.fıkrasıKaçış Merdiveni Özellikleri

“Kaçış merdivenlerinde her döşeme düzeyinde 17 basamaktan çok olmayan ve 4 basamaktan az olmayan aralıkla sahanlıklar düzenlenir. Bina yüksekliği 15.50 m’den veya bir kattaki kullanı-cı sayısı 100 kişiden fazla olan binalarda dengelenmiş kaçış mer-divenlerine izin verilmez.”

Açıklama: Yönetmelikte en az 4 ve en çok 17 basamak olarak basamak

sayısı sınırı verilmiştir. Bunun yerine rıht sayısı belirtilmeliydi. Yönetmeliğin aynı maddesinin 6. ve 7. fıkrasında belirtildiği üzere iki sahanlık arasındaki kot farkı 300cm’yi geçemez ve bir basamak yüksekliği de 17.5cm’yi geçemez. Bu durumda en fazla rıht yüksekliği 17.5cm olarak alındığında, basamak sayısı 17’ den fazla olamaz. Örneğin, rıht yüksekliği 15 cm alındığında ise basamak sayısı 17’den fazla olur ve bu durumda basamak genişliği de 31 cm alınır ki merdiven daha kullanışlı hale gelir.

Yönetmelikte 17 basamak yazıldığı için ve aynı zamanda rıht sayısı belirtilmediğinden, sahanlığın basamak olarak kabul edilip edilemeyeceğine dair tereddüt oluşmaktadır. Bir merdiven kolundaki rıht sayısı 300cm/17.5cm ~ 18 adet olarak hesaplanmaktadır. Buna göre, 17 basamak için 18 rıht yapılması gerekir. Sahanlık son basamak olarak değerlendirilmez. Rıht

sayısı 18’in altında yapılan merdivenlerde rıht yüksekliği 17.5cm’den fazla olacağı için bu uygulama yönetmeliğe uygun olmaz.

Ayrıca yönetmelikte en az 4 basamak olması gerektiği yazılmıştır. Bunun yerine, rıht sayısı verilmesi gerekirdi. Dört basamaktan az olmaması için 5 rıht gerekir, oysa uluslararası yönetmeliklerde 2xRıht Yüksekliği + Basamak Genişliği=59~63cm oranının sağlanması halinde, 2 rıht yani 1 basamak bile kaçış için uygun kabul edilmektedir. Bu konuda yönetmelikte düzenleme ihtiyacı bulunmaktadır.

Mimari Terimler Sözlüğünde merdivenler ile ilgili yapılan tanımlar aşağıdadır.

Mimari Terimler Sözlüğünde merdivenler ile ilgili yapılan ta-nımlar aşağıdadır. Basamak: Merdivene adım attıkça basılan ve art arda gelen bir-birinden yüksek düzeylerden her biri Rıht: İki basamak arasında kalan düşey bölümRıht yüksekliği: Bir merdivenle birbirini izleyen iki basamak arasındaki düşey uzaklıkBasamak genişliği: Bir basamağın, çıkış çizgisi üzerindeki ge-nişliği; iki rıht arasında kalan yatay uzunlukSahanlık: Merdivenlerin dönemeç yerlerinde ve bitimlerinde bulunan genişçe düzlükler

68 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4

www.rg-systems.comwww.siex2001.com

[email protected]

TEKNİK BİLGİ

TARİH ETKİNLİK YER LİNK

21-23 Ocak 2018 Intersec Dubai Safety, Security & Fire Protection Expo Dubai UAE http://www.intersecexpo.com

05-06 Şubat 2018 SFPE Europe Fire Safety Engineering Conference & Expo Rotterdam Netherlands

http://www.sfpe.org/page/18Europe/2018-Europe-Fire-Safety-Engineering-Conference--Expo.htm

07-10 Şubat 2018 ISK SODEX 2018 İstanbul Turkey http://www.sodex.com.tr/

13-15 Şubat 2018 TB Forum International Security and Safety Technologies Moscow Russia http://eng.tbforum.ru/

22-24 Şubat 2018 FSIE Fire & Security India Expo Bengaluru India http://www.fsie.in/

06-08 Mart 2018 ISNR International Exhibition for National Security and Resilience Abu Dhabi UAE http://www.isnrabudhabi.com/

20-21 Mart 2018 Intersec Forum Conference for Networked Security Technology Frankfurt Germany http://intersec-forum.messefrankfurt.com

27-29 Mart 2018 Safe Secure Pakistan Islamabad Pakistan http://www.safesecurepakistan.com/

25-27 Nisan 2018 International Fire & Safety Expo Taipei http://secutechfiresafety.tw.messefrankfurt.com/taipei/en/visitors/welcome.html

06-07 Mayıs 2018 HSE&Fire and Safety Conference Qatar http://hse-forum.com/qatar

8-12 Mayıs 2018 41.Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul 2018 İstanbul İ www.yapifuari.com.tr

13-14 Haziran 2018 Fire Sprinkler International 2018 Stockholm Sweden http://firesprinklerinternational.com

19-21 Haziran 2018 5th International Tall Building Fire Safety Conference London UK https://www.firex.co.uk/tall-building-fire-safety-conference

29-31 Ağustos 2018 Intersec Buenos Aires Safety, Security & Fire Protection Expo

Buenos Aires Argentine http://intersec.ar.messefrankfurt.com

25-28 Eylül 2018 Security Essen Essen Germany http://www.security-essen.de

11-14 Ekim 2018 Isaf Security Fuarı İstanbul www.marmarafuar.com.tr

11-14 Ekim 2018 Isaf Fire & Rescue Fuar İstanbul www.marmarafuar.com.tr

11-14 Ekim 2018 Isaf Safety & Health Fuarı İstanbul www.marmarafuar.com.tr

22-25 Kasım 2018 Akıllı Bina Teknolojileri ve Elektrik Sistemleri Fuarı (A-TECH) Ankara www.arti2fuar.com.tr

15-20 Haziran 2020 INTERSCHUTZ 2020 Hannover Germany http://www.interschutz.de/home

ETKİNLİK TAKVİMİ

72 TÜYAK YANGIN MÜHENDİSLİĞİ SAYI 4