Embed Size (px)
Citation preview
Q4.2015 1
Q4.2015
YENİ YIL, YENİ TEKNOLOJİLERBu Sene Oyuncaklar Mobilden
Q4.2015
Global & lokal mobil veriler
2015’te mobilike’ta neler yaşandı?
2015’te en çok konuşulanlar
Video teknolojisinde yeni bir ufuk : 360 derece video
Gerçeğe dönüşen kurgu: Hologram
iPhone’a yeni dokunuş: 3D Touch
Sinemagraf: İçerik stratejileriniz için yepyeni bir görsel format
Rozeti bol projelerimiz
Nedir bu “Ad Blocking” mevzusu?
Meraklı neslin uygulaması: Blippar
4
8
10
11
14
18
20
24
29
32
Q4.2015 3
Kurucu Ortaklardan…
2015 yılını geride bıraktığımız bu günlerde, arkamıza baktığımızda mobilin yükselişinin bu yıl daha da gözler önüne serildiğini görüyoruz. Her geçen gün gelişen teknolojiyle beraber reklam modelleri önemli gelişmeler göstermeye devam ediyor. Mobil veri tüketiminde gerçekleşen ve öngörülen artış, pazarlama sektörünün de ilgisini çekmeye devam ediyor. Markaların da bu yükselişe sessiz kalmayıp pazarlama bütçelerinde mobile önemli derecede pay ayırması bekleniyor. 2016 için mobil sektörün büyümesine ivme katarak kendini geliştireceğine inanıyoruz.
madreport’un son sayısında, mobilike’ın ve sektörün 2015’ine eğlenceli bir bakış attık. Son zamanların dikkat çekici
Bize Ulaşın
konusu reklam engelleme araçlarına yer verdik ve seamless platformu’nun yeni teknolojisi yeniden pazarlama ürünü Re-Touch’ı tanıttık.
Bunların yanı sıra, 2015 yılının son madreport sayısında tüm dünyadan ve Türkiye’den sektörün gelişimini gösteren mobil istatistikleri ve gelişen pazarlama teknolojileriyle beraber son zamanlarda ön plana çıkan ve 2016’ya damgasını vuracak trend’leri derledik. 360 derece videolar, 3D touch, hologram ve artırılmış gerçekliğin en önemli uygulayıcılarından Blippar’ı bu sayımızda detaylıca irdeledik ve sektöre getireceği yeni solukları anlatmaya çalıştık.
Keyifli okumalar dileriz.
Volkan Biçer Şekip Can Gökalp/ mobilike
/ themobilike
/ mobilike
4
2015 GLOBAL & LOKAL VERİLER
Türkiye’de akıllı telefonlardan internet kullanımının yıllara göre dağılımı
LOKAL VERİLER
%60
%50
%40
%30
%20
%10
%0
2011
%52 %52
%61
%79%84
2012 2013 2014 2015
%90
%80
%70
Türkiye’de mobil kullanıcıların işletim sistemi tercihleri
Kaynak: GWI Turkey Market Report Q4 2015
%60
%50
%40
%30
%20
%10
%0
Android
%61
%18
%5 %2
iOS WindowsPhone
Blackberry
%70
Türkiye’de ikinci ekran olarak kullanılan cihazların kullanım oranları
Kaynak: GWI Turkey Market Report Q4 2015
%60
%50
%40
%30
%20
%10
%0
Mobil
%63
%43
%27
%19
DizüstüBilgisayar
Tablet MasaüstüBilgisayar
%70
Türkiye’deki kullanıcıların akıllı telefonlarından yaptıkları günlük aktiviteler
Kaynak: Google Consumer Barometer Survey 2015
%60
%50
%40
%30
%20
%10
%0
HaberOkuma
%38 %34
%58%66
HavaDurumu
Kitap-DergiOkuma
%70
%53
%11
MüzikDinleme
OyunOynama
Fotoğraf/Video Çekme
Kaynak: GWI Turkey Market Report Q4 2015
Q4.2015 5
Kaynak: Deloitte Global Mobile Consumer Survey 2015
Türkiye’de tabletlerden internet kullanımının yıllara göre dağılımı
Kaynak: Google Consumer Barometer
%30
%25
%20
%15
%10
%5
%0
2011
%9
%13
%27
%42
%46
2012 2013 2014 2015
%45
%40
%35
%50
GLOBAL VERİLER
Globalde kullanıcılar akıllı telefonlarını neler yaparken kullanıyor:
%92 alışverişte
%89 boş vakitlerinde
%87 arkadaş veya aileyle konuşurken
%87 televizyon izlerken
%81 restoranda yemek yerken
%4 toplu taşıma kullanırken
Globalde kullanıcıların bilgisayar yerine akıllı telefonu tercih ettikleri alanlar
Kaynak: Google Consumer Barometer Survey 2015
%60
%50
%40
%30
%20
%10
%0
SosyalAğlardaGezme
%48
%42
%17
%29
E-postaKontrolü
Yol TarifiAlma
%40 %39
OyunOynama
Online Videoİzleme
Müzik Dinleme
Globalde mobil cihazlardan izlenen videoların izlendiği yerler
Evde İşte Okulda Yolda Seyahatte
%76%20 %7 %18 %11
Kaynak: MillwardBrown AdReaction Global Report 2015
120,000
80,000
40,000
0
160,000
Globalde kullanımı en çok tercih edilen mobil uygulamalar
Youtube FacebookMessenger
GooglePlay
GoogleMaps
GoogleSearch
PandoraRadio
Gmail Instagram Apple Music
Kaynak: comScore 2015 Mobile App Report
6
Kaynak: Global Video Index Q3 2015
Globalde kullanıcıların akıllı telefonlarından ve tabletlerinden izlemeyi tercih ettikleri video uzunlukları
%50
%25
%0
Akıllı Telefon Tablet
%75
0-1 Dakika: %10
1-3 Dakika: %33
3-6 Dakika: %20
6-10 Dakika: %10
10 Dakikadan uzun: %30
Akıllı telefonlar için:0-1 Dakika: %4
1-3 Dakika: %22
3-6 Dakika: %18
6-10 Dakika: %10
10 Dakikadan uzun: %57
Tabletler için:
30,000 M
25,000 M
20,000 M
15,000 M
10,000 M
5,000M
%0
2011
7,131M $
15,375M $
20,240M $
24,314M $26,990M $
2012 2013 2014 2015
35,000 M
Globalde milyon dolar bazında mobil uygulama gelirleri
27,664M $28,935M $
2016 2017
Kaynak: Global Video Index Q3 2015
Mobil Uygulama Gelirleri
Q4.2015 7
Kaynak: BTK, 2015 Q2
Türkiye’deki mobil internet kullanıcı sayısı ve veri tüketimi
Türkiye’de akıllı telefon penetrasyonu
Türkiye’deki Samsung kullanıcılarının sahip oldukları modellerin dağılımı
Kaynak: Google Consumer Barometer Q2 2015
Kaynak: GWI Turkey Market Report Q4 2015
TÜRKİYE’NİN MOBİL PROFİLİ
5,000,000
%02012
11,561,579
2013 Q2 2014 Q2 2015
10,000,00015,000,00020,000,00025,000,00030,000,00035,000,00040,000,00045,000,00050,000,00055,000,00060,000,00065,000,00070,000,00075,000,00080,000,00085,000,00090,000,00095,000,000100,000,000105,000,000110,000,000115,000,000120,000,000125,000,000130,000,000135,000,000
19,064,000 21,783,660
31,297,000 28,445,663
61,913,000
35,298,635
126,027,000Kullanıcı SayısıVeri Tüketimi
%60
%50
%40
%30
%20
%10
%02012
%15
%25%30
%56
2013 2014 Q3
%35%39
2014 Q1 2014 Q2 2015 Q2
12 M
10
8 M
6 M
4 M
2 M
0 M
10 M
16.8 M TL
Türkiye’de mobil reklam yatırımları
18 M
16 M
14 M
Kaynak: IAB AdEx Report H1, 2015
Galaxy S III
Galaxy S4
Galaxy S4 MINI
Galaxy S5
Galaxy Note 3
Galaxy Note 4
Galaxy Note II
Galaxy S
Galaxy S6
Galaxy S II
Galaxy S5 MINI
Galaxy S6 Edge
Galaxy Note Edge
Galaxy Round
Galaxy Alpha
Galaxy Mega
Galaxy Mega 2
Diğer
%7.9
%6.3
%4.0
%3.3
%2.8
%2.0
%2.0
%1.4
%1.3
%1.1
%0.8
%0.7
%0.4
%0.3
%0.2
%0.1
%0.1
%8.1
Türkiye’deki iPhonekullanıcılarının sahip oldukları modellerin dağılımı
Kaynak: GWI Turkey Market Report Q4 2015
4S
5S
4
6
5
6 PLUS
3G
5C
3GS
1st GEN(1, 1G, 2G )
%3.9
%3.8
%3.1
%2.3
%2.2
%1.2
%1.1
%0.4
%0.3
%0.3
2014 H1 2015 H1
8
Sayılarla 2015 yılında mobilike’ta neler yaşandı?
mobilike lounge’ta 320 saat langırt oynandı.
mobilike GYM’de toplamda 209.812 kilo ağırlık kaldırıldı.
Koşu bandında 453.220 kalori yakıldı.
Scooter’la koridorda 42.456 tur atıldı.
8 kişi Hoverboard’dan düştü.
Proje ekibimiz 2.420 saat brainstorming yaptı.
2 Fifa turnuvası gerçekleştirildi ve toplamda 1.147 saat fifa oynandı.
Q4.2015 9
12 kişi birbirine meydan okudu ve 234 saat bilardo oynandı.
Berberimiz 192 km saç kesti.
Çalışanlarımız 341 defa happy hour yüzünden cumartesi sabahı uyanamadı.
328 adet görsel revizesi gerçekleştirdi.
4 madreport için 209.800 karakter metin yazıldı.
2015’te çok çalıştık, çok da oynadık. Bu yılı güzel yapan ve bizimle birlikte olan herkese çok teşekkür ederiz. Mutlu seneler dileriz! :)
Dijitalin en prestijli organizasyonlarından lokal ve global toplamda 50 ödül alındı.
10
MoBIlRe
klam
Programatik GÖSTER
İM
Marka
Ajan
s
iBeacon
Droneseam
lessDoğal Reklam
2015’te En Çok Konuşulanlar
360 vide
o
3D to
uch
Cloud Sanal Gerçeklik
Giyilebilir Teknoloji
Art
ırılm
ış G
erçe
klik
İkinci Ekran
Hologram
Scorp
4.5G
Akıllı Saatler
Retention
Big
Dat
a
QR Kod
MikrolokasyonM-Ticaret
Bann
er
Dijitalİn
ovas
yon
TabletA
kıllı
Tel
efon
Startup
Mob
il Ba
nka
cılık
iOS 9goPro
3D yazıcılar
NFC
Android M
Yatırım
Online
Apple Pay
GoogleGlass
Nesnelerin İnterneti
Mo
bil
Sit
eİnfografik
İnteraktif
Targ
etSe
nse
TargetPlusRetargeting
Uygulama
Q4.2015 11
Video Teknolojisinde Yeni Bir Ufuk:
Oculus Rift, Google Cardboard derken hayatımıza giren sanal gerçeklik, gerek cihazların fiyat bandının yüksek olması gerek üretilen içeriklerin az oluşu dolayısıyla herkesin kolayca deneyimleyemediği bir teknoloji olarak kalmıştı. Fakat, teknoloji devleri Facebook ve Google bu duruma 360 derece video teknolojisini sunarak el attı. Ve zaten halihazırda yükselişte olan video izlenme trendini zirveye taşıyacak önemli bir hamleye imza attılar.
360 Derece Video
360 Derece Video Nedir?
Günümüzde kameralar 170 derecede sınırlı olmak üzere günlük eğlencemizden sağlığa kadar birçok alanda hayatımızda yer alıyor. 360 derece kayıt yapabilen kameralar ise özel sensör ve kamera sistemiyle etrafında yaşanan tüm görüntüleri kayıt altına alıyor ve görüntüleri tek noktada birleştirerek hiçbir noktanın gözden kaçmamasını sağlıyor. Böylece 360 derece olarak çekilen videolar ile tek bir nokta yerine istediğimiz noktayı görüp izlememize olanak veriyor. İzlenmesi oldukça basit olan bu videoları bilgisayarda Google Street View’deki gibi tıklayarak istediğiniz yöne odaklayabiliyorsunuz.
Mart 2015’te YouTube’a 360 derece video izleme desteği getiren Google, video izleme deneyimimizi değiştireceğinin sinyallerini vermişti. Şu an için köklü bir değişiklik söz konusu değil zira bunun için henüz yeterli ekipman ve içerik mevcut değil. Ancak arama devi şimdiye kadar birçok ilgi çekici 360 derecelik video yayınladı.
Diğer bir teknoloji devi Facebook ise sanal gerçeklik alanında geliştirmeler yapan Oculus’u satın aldıktan sonra sanal gerçeklik ve 360 derece video deneyimi üzerine çalışmalar yürüteceğini Geliştiriciler Konferansı F8’de açıklamıştı.
Eylül başından beri masaüstü ve dizüstü bilgisayarlardan ve Android işletim sistemine sahip mobil cihazlardan izlenebilen video formatının Facebook, 13 Kasım’da Mark Zuckerberg tarafından yayınlanan bir videoyla iOS işletim sistemli cihazlarda da izlenebileceğini duyurdu. Henüz Facebook’ta 360 derece video içeriği kısıtlı olsa da Facebook’un resmi olarak 360 derece videoları yayınladığı Facebook360 sayfasından bu farklı video deneyime ulaşabilirsiniz.
360 derece video teknolojisinin aramıza kısa bir süre önce katılmasına rağmen birçok marka bu mecrayı kullanmaya başladı. Nescafe, bu mecrayı keşfeden ilk markalardan biri oldu ve izleyicilere 360 derece video ile kahvelerinin nasıl üretildiğini gösterdi. Nescafe’nin ardından farklı markalar da kervana katılarak bu yenilikçi pazarlama yöntemi ile reklam kampanyaları gerçekleştirdiler.
Giyilebilir Teknoloji
Hologram
Scorp
Retention
3D yazıcılar
GoogleGlass
12
Erişim
1.500.000
360 Derece Videolar ve Sanal Gerçeklik İlişkisi
Sanal gerçeklik teknolojisinin hayatımıza girmesiyle birlikte video, oyun ve sinema deneyimlerimizin çok farklı yerlere geleceğini tahmin ediyorduk. Henüz bunun için yeterince içerik ve cihaz yok belki ancak yine de yayınlanan videoları çıplak gözle izlemek bile bazen yeterince keyifli olabiliyor. Tıpkı günümüzde birçok mecrada karşılaştığımız 360 derece videolar gibi. Bilgisayarda tek tıkla, mobilde ise fiziksel hareketler ile çevreye göz atabildiğimiz videolarda orada olma hissini bir nebze yaşayabiliyoruz. Son yılların en popüler ürünlerinden olan sanal gerçeklik gözlükleri sayesinde bu haz kat kat artacak gibi duruyor. Bu cihazlar tıptan otomotive pek çok alanda aktif olarak kullanılmaya başlansa da ağır bastığı ve
çoğunlukla hedef aldığı sektör oyun sektörü oluyor. Sanal gerçeklik gözlükleri bu denli popüler olunca, internet devleri de bu trende ayak uydurmaya başlamış durumda. Bu devlerden biri de YouTube. Bir süre önce 360 derece video desteği ile VR (Virtual Reality) setler için elverişli bir platform olma yolunda önemli bir adım atan YouTube, bu konuda dikkat çekici bir video ile daha karşımıza çıkıyor. Anime severlerin mutlaka bileceği efsane işlerden biri olan Ghost in the Shell, sanal gerçeklik gözlüklerine uygun olacak şekilde, 360 derece video özelliği ile YouTube’da yayınlandı. ‘’Virtual Reality Diver’’ başlığına sahip, 5K görüntü kalitesine kadar destekleyen video, adeta kendini tekrar tekrar izletiyor.
360 Derece İçerik Üretimi Kolaylaşıyor
Sektörün 2016 yılında sayıları artacak olan sanal gerçeklik başlıkları için 360 derece video içeriklerine ihtiyacı var. Bu noktada hazırlanan ve şimdiye kadar sunulan kameralardan boyutuyla ayrılan Luna, dünyanın en küçük 360 derece kamerası olarak tanıtıldı. Sahip olduğu teknik özellikleri ile dikkat çeken Luna’nın, çevresel video üretimini herkesin erişebileceği hale getireceği öngörülüyor.
Bünyesinde bulunan iki adet 190 derece balık gözü lensleri sayesinde kör nokta bırakmadan saniyede 30 kare Full HD çekimler gerçekleştirebilen cihaz, tablet, telefon ve sanal gerçeklik gözlükleriyle uyumlu. IP68 sertifikası sayesinde suya dayanıklılık, görüntü sabitleme, Wi-Fi desteği ve mıknatıs özelliği ile göz doldurucu özelliklere sahip olan Luna, 32 GB’lık dahili hafızaya sahip. Indiegogo sayfası üzerinden istediği fonu elde eden Luna, fon desteğiyle şu an 299 dolara satılıyor ve teslim tarihi olarak Ekim ayı belirtiliyor. Cihazın piyasa fiyatının ise 349 dolar olacağı duyuruldu.
Q4.2015 13
Markalı 360 Derece Videolar
Günden güne gelişen teknolojiyle birlikte mobilde birçok gelişme yaşanıyor ve bu gelişmeler ışığında mobilde yenilikçi ve yaratıcı projeler gerçekleştiriliyor. Video teknolojisinde yaşanan bu gelişmenin de bu tür projelerin gelişmesine katkı sağlayacağı aşikar.
Youtube’un 360 derece videoları desteklemesiyle başlayan devrim, son zamanlarda video reklamlarına
ağırlık verdiği bilinen Facebook’unda dahil olmasıyla video reklamcılığında yeni bir sayfa açılmasını sağladı. Daha şimdiden birçok şirket 360 derece video içerikleri çekerek Facebook ve Youtube’de yayınladı. Mobil, gyroscope özelliği sayesinde bu videoları deneyimlemenin en eğlenceli platformu olduğundan önümüzdeki zaman diliminde 360 videolarla daha sık karşılaşacağımızı söylemek mümkün.
14
HologramHologramGerçeğe dönüşen kurgu:
Hologram
Hologram denilince birçoğumuzun aklına Star Wars’ta Prenses Leila’nın Obi-Wan Kenobi’den yardım istediği sahne geliyor. Oysa hologramlar, üç boyutlu görseller artık bilim kurgu olmaktan çıktı. Yavaş yavaş pazarlamanın çeşitli türlerinde de rastladığımız hologram artık bir “20xx’te neler olacak?” konusu değil. Ve 2015’te uygulanabilir hale gelirken 2016’da yaygın olarak karşımıza çıkacak gibi duruyor.
Yıllar önce bilim kurgu filmlerinden hayal gücümüze entegre olduklarından beri mühendisler hologram kavramıyla ilgili uzun uğraşlarda bulundular. Sonunda gereken teknolojinin teorik olarak çözümlenmesi ile
birlikte hologramlar az sayıdaki denemelerle olsa da hayatımıza girmiş bulunuyor. Yeni görüntüleme sistemleri çeşitleri, üç boyutlu verinin alınması ve iletilmesindeki yeni metodlar ve artan internet hızı gibi faktörler dünyanın neresinde olursa olsun hologram alanında çalışanlara büyük bir ivme sağladı.
Peki, bu bilim kurgu filmlerinin en fantastik sahnelerinden biri olarak akla kazınan hologram aslında nedir ve nasıl çalışıyor? Hologram lazer ışın dalgalarının pozitif karışımı ile oluşan üç boyutlu kayıttır. Üç boyutlu
Q4.2015 15
görsel bilginin lazer teknolojisiyle kaydedilmesi, depolanması ve hareket efektinin kazandırılarak çok boyutlu ortama aktarılması sonucu elde edilir. Yapım türüne göre birçok çeşidi olsa da temel olarak hologram, vitrin ve boşlukta hologram olmak üzere ikiye ayrılıyor. Hologram vitrin, hologram görüntüyü istenilen saydam bir yüzeyde net bir şekilde göstermeye yarar. Vitrin gibi düz yüzeylerde cam önü ve arkasında kullanılabilir. Bununla beraber özel yansıtıcılarla üç boyutlu holografik görüntüler elde edilir. Hologram vitrin uygulamaları greenscreen ve bluescreen kullanılarak özel olarak hazırlanmış videolar ile bu perdelere ters projeksiyon sağlayan holografik yansıtıcı kullanılarak aktarılır. Boşlukta hologram ise genel bir vitrin yüzeyine temas etmeksizin oluşturulan hologram teknolojisidir. Özel holografik yansıtıcılarla üç boyutlu holografik görüntüler özel olarak elde edilir ve uygulanan alan içerisinden yürüyüp geçebilmenize veya elinizi hologramın içinden geçirebilmenize olanak sağlar. Bu ikinci tarz hologramlar, bizi Prenses Leila’nın iletişim için kullandığı hologram mesajına bir adım daha yaklaştığımızı müjdeliyor elbette.
Geliştirilmesi hepinizin çocukluk hayallerinden olan ve var olmasını en çok umut ettiğimiz teknolojilerin başında gelen hologram, hayal gücünün desteği ile ucu bucağı görünmeyen bir yaratıcılık ve görsellik sunuyor. Üç boyutlu teknoloji desteği ile kısa sürede evlerimize giren televizyonların ardından kısa bir süre sonra 4K çözünürlüğüne sahip ekranlar piyasaya sürüldü. 4K çözünürlüğün çoğunlukla dijital filmlerde ve bilgisayar grafiklerinde kullanılan bir çözünürlük formatı ve yakın zamanda da ışık oyunlarıyla somuta dönüştürülen görüntü olmasının yanında, bunun için geliştirilecek uygulamaların bu alanda çığır açacağı öngörülüyor. Ses içeriği ile birlikte “kinect” vasıtasıyla vücudun teknolojik araçlarla iletişime geçmesi, hologramın sunduğu derinlikle birlikte bu alanda bambaşka bir dünya yaratacak. İleride sadece görsel – işitsel bir aracı olarak değil, evimizde herhangi bir bilgisayar oyununu gözlüksüz ve hologram üzerinden oynayabilme imkanını bulacağız. Ve kim bilir belki bir gün izlediğimiz filmleri en sevdiğimiz oyuncuları üç boyutlu olarak oturma odamızda izleme fırsatı bulup, sevdiklerimizle uzakta bile olsalar yüz yüze konuşma imkanı yakalarız.
Hologramın sağladığı olanakları sadece eğlence amaçlı düşünmek tabii ki yanlış olur. 2015 Cannes Lions’ta Siber kategorisinde Gümüş ödülü kazanan DDB İspanya çalışması “Holograms for Freedom” - “Özgürlük için Hologram” projesi, teknolojinin doğru kullanıldığında aslında sadece devletin ya da büyük şirketlerin elindeki bir imkan olmadığını özetler nitelikte. İspanya hükümeti 2015’in Mart ayında kongre binası önünde gösteri yapmayı, halka açık alanlarda önceden bildirmeksizin toplanmayı yasaklayınca ona verebilecek en güzel tepki olarak hologramlardan oluşan bir eylem gösterisi gerçekleştirildi. İnternet üzerinden kişilerin fotoğraflarını üç boyutlu hale getirebilen bir sistem üzerinden yürütülen çalışma dünyanın dört bir yanında ana haberlerde ve sosyal medyada kendinden bahsettirdi. Çalışmanın videosunu izlemek için QR kodu telefonunuza okutabilirsiniz.
16
Başarılarımızın arkasındaki teknolojik güç seamless sunar:
Re-Touch
Re-Touch, seamless teknolojisi tarafından desteklenen bir “yeniden pazarlama” (Re-Marketing) ürünüdür. Web’den bir hayli aşina olsak da, mobilin karmaşık ekosisteminde daha farklı teknolojilerle uygulanabilir olan mobil re-marketing, seamless Re-Touch’la birlikte artık Türkiye’nin en geniş mobil uygulama envanterinde markalara hizmet vermeye başlıyor.
Re-Touch’ın öne çıkan dört ana özelliği:
Standard banner’dan masthead’e kadar video da dahil olmak üzere bütün mobil reklam formatlarındaki reklam kampanyalarınızın tercihinize göre istediğiniz formatta mobil kullanıcılarla yeniden etkileşimini sağlar.
Aynı zamanda negatif retargeting ve video tamamlanma oranına göre ikinci banner veya video gösterimlerinizi belirlemenizi sağlayan Re-Touch, yüksek teknolojili hedefleme gücü sağlayan seamless sayesinde kampanya mesajlarınızı hedef kitle kırılımınıza göre mobil kullanıcılarla buluşturur.
Re-Touch ile marka iletişimini bir üst seviyeye çıkaracak mekanizmalardan 3 paketi sizler için hazırladık.
1) seamless hedefleme yeteneklerinin uygulanabilirliği
2) Multi format özelliği ile bütün formatlardan bütün formatlara retargeting yapılabilmesi
3) Negatif retargeting ile reklamı daha önce görmeyen kullanıcılara erişim
4) Video tamamlanma oranına (VCR) göre yeniden hedefleme imkanı
Q4.2015 17
Loyal Customer paketi ile hangi formattan olursa olsun click alan banner ya da videonuz için size özel bir veri tabanı oluşturuyoruz. Ve reklamınız ile ilgilenmiş mobil kullanıcılara yıl boyunca iletişim yapma fırsatı sunuyoruz.
Complete View paketi ise mobil kullanıcının izlediği reklam videonuzun video tamamlanma oranına göre mobil kullanıcının bir sonraki video gösteriminde kaldığı yerden devam etmesini sağlıyor. Re-Touch’ın gelişmiş teknolojisi sayesinde, ikinci video reklam gösteriminiz %25, %50, %75 video tamamlanma oranına göre kalındığı yerden devam edebiliyor.
Targeted Recall paketi ile kullandığınız reklam videonuzu izleyen kullanıcılara daha sonra seamless hedefleme kırılımlı banner’lar aracılığıyla kendinizi hatırlatma imkanı yakalayın!
18
iPhone’a Yeni Dokunuş:
3D TouchApple, 9 Eylül 2015 tarihinde düzenlenen Apple Special Event’inde iOS 9 ile gelen yeni iPhone 6S ve iPhone 6S Plus’i tanıttı. Bu yeni iPhone’ların önceki iPhone’lardan en büyük farkı ise 3D Touch özeliği.
İlk olarak Apple Watch sayesinde tanıştığımız bu teknoloji, iPhone 6S ve 6S Plus’larda biraz daha geliştirildi. 2006’da Steve Jobs’un ilk iPhone’u tanıttığı günden bu yana hayatımıza girmiş olan “Tapping”, “Swiping” ve “Pinching” terimlerine 3D Touch ile birlikte “Peek” ve “Pop” terimleri de eklendi. Daha önce telefonlarıyla iki boyutlu bir düzlemde etkileşim içinde olan kullanıcılar, iPhone 6S ve 6S Plus’lardaki bu yenilikle, yepyeni bir boyutta deneyim kazanma şansını yakalıyorlar.
3D Touch ana ekranda ve uygulamaların içinde çalışarak sık kullanılan işlemlerin kısa yollardan yapılmasını sağlıyor. Herhangi bir uygulama içerisindeyken ekrana hafifçe bastırılma sonucu ortaya çıkan Peek hareketiyle kullanıcılar dokundukları içeriğe bir ön-izleme penceresi içerisinde ulaşıyorlar, uygulanan kuvvetin biraz daha arttırılması sonucu oluşan Pop hareketiyle ise kullanıcılar içeriğin tamamına ulaşabiliyorlar.
Bir mühendislik harikası olarak tanımlayabileceğimiz bu teknolojiyle; ekranın arka aydınlatmasına entegre edilmiş sensörler sayesinde ekrana her basıldığında cam yüzeyle arka aydınlatma arasındaki kısımda oluşan mikroskobik değişiklikleri ölçülüyor. Bu ölçümler sayesinde yeni iPhone’lar parmakla uygulanan baskıya daha hızlı, doğru ve sürekli bir yanıt verebiliyor. Yenilenen “haptic feedback” yani dokunsal yeni bildirimler sayesinde kullanıcıların dokunuşlarına küçük ve keskin titreşimler eşlik ediyor. Örneğin, sadece 10 milisaniye süren mini dokunuş Peek diye adlandırılırken, 15 milisaniye süren tam dokunuşun Pop diye tanımlanması gibi.
Apple’ın terimiyle “hızlı eylemler” ise ana ekrandayken uygulama ikonunun üzerine normalden fazla uygulanan baskıyla ortaya çıkan ve kullanıcılara uygulama özelinde daha hızlı ve kolay işlemler sağlayan, 3D Touch’ın bir başka özelliği. Hızlı eylemler
Q4.2015 19
şu anda daha çok Apple’ın Mesajlar, Takvim, Galeri, Kamera, Harita ve Notlar gibi kendi uygulamalarında kullanılsa da şimdiden 3D Touch’ın özelliklerini benimsemiş bazı mobil uygulamalarda da mevcut. Whatsapp, Instagram ve Linkedin gibi mobil uygulamalar bu yenilikçi teknolojiye kayıtsız kalmayan uygulamalardan. Whatsapp’ın yeni sürümüyle gelen özellik sayesinde Peek hareketiyle kullanıcılar son konuşmalarını uygulamayı açmaya gerek kalmadan görebiliyorlar, aynı zamanda konuşmada paylaşılmış videolara, fotoğraflara ve linklere Peek ve Pop hareketleriyle kısa yoldan ulaşabiliyorlar. Instagram kullanıcıları ise 3D Touch özelliğiyle ana sayfadayken Peek hareketiyle fotoğraf paylaşabilirken, uygulamanın içerisindeyken bakmak istedikleri fotoğrafı tamamen açmak yerine karşılarına çıkan ön-izleme penceresiyle meraklarını giderebiliyorlar. Linkedin uygulamasını kısa yollardan hızlıca kullanmak isteyen kullanıcılar Peek hareketiyle istedikleri an uygulamaya girmeden yeni bir gönderi paylaşabiliyorlar.
Apple uygulamaları özelinde baktığımızda 3D Touch özelliğiyle kullanıcılar Kamera ikonunun üzerine sertçe dokunarak selfie çekme, Mesaj ikonunun üzerine sertçe dokunarak belirli bir kişiye mesaj atma, Takvim ikonuna sertçe dokunarak yeni etkinlik ekleme gibi işlemleri kolayca gerçekleştirebiliyorlar. Mesajla gönderilmiş bir adrese harita üzerinden göz atmak için kullanıcılar Peek hareketiyle adresin üzerine bastırdığında ise harita üzerinde adresin bulunduğu ekran görüntüsüyle karşılaşıyorlar. Eğer kullanıcı gönderilmiş olan konumun detaylarına bakmak istiyorsa ekrana uyguladığı baskıyı arttırarak yapacağı Pop hareketiyle açılan harita uygulamasından bu işlemi gerçekleştirebiliyor. Uygulama özelindeki kolaylıklardan bir diğeri ise kullanıcıların rehberinde aramak veya mesaj atmak istediği kişinin ismine sertçe dokunarak hızlı ve kolay bir şekilde bu iki seçenekle karşılaşıyor olması. 3D Touch’la birlikte en büyük değişikliğin gerçekleştiği uygulamalardan biri de Notlar uygulaması. iPhone 6S ve iPhone 6S Plus’lardaki bu değişiklikle bundan sonra kullanıcıların notlara yazacağı her şey baskıya duyarlı hale geldi. Aynı gerçek bir kalem gibi uygulamada çizilen harfler veya şekiller uygulanan baskıya göre silik veya koyu renkli olabiliyor.
3D Touch’ın kullanıcılara sağladığı diğer kolaylıklara baktığımızda ise karşımıza uygulama geçişleri ve klavye yenilikleri çıkıyor. Uygulama geçişlerini gerçekleştirmek için kullanıcılar ekranın sol tarafına sertçe dokunduğunda karşılarına çoklu görev ekranı çıkıyor. Yani artık ana ekran düğmesi kullanılmadan 3D Touch özelliğiyle bu işlemi daha kolay ve hızlı bir şekilde gerçekleştirmek mümkün. Klavye üzerinde yapılan yenilikle kullanıcılar klavyelerini ekrana uygulayacakları baskıya göre istedikleri anda trackpad olarak kullanabiliyorlar. Böylece Notlar, Mesajlar, Mail gibi uygulamalarda klavyenin üzerine uygulanan sert bir dokunuşla metin seçmek ve seçilen metni değiştirmek kullanıcılar için daha da kolaylaşıyor.
Kullanıcıların daha önce hiç görmediği ve iPhone 6S ve 6S Plus’larda karşılarına çıkan iki farklı yenilik de 3D Touch’ın imkan sağladığı Live Photos ve Dinamik Arka Planlar. Live Photos özelliği fotoğraf çekilirken sesleri ve hareketli anları yakalayarak kullanıcılara sunan bir teknoloji. Kullanıcıların ekrana uygulayacağı baskıya göre hareketlenen fotoğrafların aynı zamanda arka plan olarak da kullanılabiliyor olması ise Dinamik Arka Planlar olarak isimlendiriyor. Eğer kullanıcının bir hareketli duvar kağıdı varsa, telefonu kilitliyken de ekrana sert bir şekilde bastırdığında duvar kağıdı otomatik olarak hareket etmeye başlıyor.
Apple’ın yeni buluşu 3D Touch özelliği sayesinde mobil dünyada birçok yeni kapı aralandı, teknoloji dünyasına bomba gibi düşen 3D Touch’ın hayatımıza sokacağı yenilikleri merakla bekliyoruz. Önümüzdeki dönemlerde mobil dünyada bu teknolojinin temelini oluşturacağı çok büyük değişiklikler ve ilginç fikirler ortaya çıkacağa benziyor.
20
Sinemagrafİçerik stratejileriniz için yepyeni
bir görsel format Eğer Harry Potter filmlerinden herhangi birini izlediyseniz, mutlaka sinemagraf formatıyla tanıştınız demektir. Harry Potter serisindeki her bir fotoğraf veya tablo sahnesinde, sayfa üzerindeki resimlerin hiç alışık olmadığımız bir şekilde canlandığı hatırınızdadır. Sinemagraf nedir sorusunu, biraz da teknik açıdan açıklamak gerekirse; en kısave net haliyle hareketli/yaşayan fotoğraf olarak özetleyebiliriz. Detaylandıracak olursak; sinemagraf’lar yüksek çözünürlüklü olmakla birlikte, bütün dijital platformlarda herhangi bir video oynatıcı aplikasyon veya programa destek duymadan kendi içinde tekrar döngüsü formatında kullanılan GIF dosyalarıdır. Günümüzdeki en inovatif video formatı olan sinemagraf tekniği; özellikle mobil mecralarda yaratıcı portreler, moda çekimleri, ürün tanıtım ve reklamları için en ideal çözüm olarak görülmektedir.
Markalar Neden Sinemagraf Tekniğini Tercih Ediyorlar ?
Üst seviyede paylaşım ve etkileşim olanağı
Karmaşık görünen bir içerikte kullanıcıların dikkat odağına etki etmesi
Kullanıcıların dikkatini; rahatsız etmeden ve uzun süre çekmesi
Boyut avantajı ve formatı sayesinde tıklanma etkisine doğrudan katkı sağlaması
Kaynak: Flixel
Sinemagraf%0.80 CTR
Statik Fotoğraf%0.14 CTR
Not: 250.000 tıklanma üzerinden ölçülmüştür.
Sinemagraf
Statik Fotoğraf 361
2,025
Statik Fotoğraflar Karşısında 5.6 Kat Fazla Tıklanma*
Q4.2015 21
Facebook Altyapısı ArtıkSinemagraf’ları Destekliyor!
Facebook kullanıcılarını sevindiren haber: Facebook altyapısı artık sinemagraf’ları destekliyor! Facebook, daha öncesinde içeriklerinde sinemagraf kullanımını video ve resim kullanımlarına nazaran daha kaotik bulduğu için, GIF formatından bir süredir uzak duruyordu.
Fakat bu tutumunu artık değiştiriyor. Hatta sinemagraf’lar, Facebookiçeriği boyunca ayarlar sekmesinden otomatik-oynat özelliğiyle birlikte tıpkı videolar gibi otomatik olarak kendi döngüsünü sürdürebiliyor. Tabii, kullanıcının isteğine bağlı olarak otomatik-oynat özelliği etkisiz kılınabilir.
Etkili Bir SinemagrafYaratmanınPüf Noktaları :
Görsel olarak öncelikle zihninizde, bir fotoğrafı canlandırdığınızı/yaşayan hale getirdiğinizi hayal etmek
Bunu zihninizde canlandırırken, atlamamanız gereken en önemli detay ise; harekete geçirdiğiniz bölüm dışında kalan fotoğraftaki diğer bütün öğelerin hareketsiz kalmaya devam etmesi
GIF görsellerinin doğasında olan kendi döngüsündeki hareketini sosuza kadar devam ettirmemeyi unutmamak
Hayal Gücünüzü Serbest Bırakın!
Casio firması için hazırlanan sinemagraf örneği, kullanıldığı mecralarda çok ilgi çekti ve ilerleyen dönemlerde Rolex, TAGHeuer gibi markalar tarafından da kullanıldı.
22
mobilike
mutluluk ve gururla sunar!
Mobil reklam sektörüne 50 ödülle damga vurduğumuz 2015’e veda ediyoruz. Türkiye’de 28, globalde 22 ödül kazandığımız bu güzel yılda
yanımızda olan tüm iş ortaklarımıza teşekkür ederiz.
Q4.2015 23
24
Rozeti Bol Projelerimiz
Mobil sektörün en prestijli organizasyonlarında, 2015’e damga vurmuş
projelerimizi sizler için derledik.
Marka: Unilever / RexonaKampanya: Who Does More?
İş Ortakları: Mindshare, Wanda Digital
Rexona, bütün iletişim kanallarında benimsediği “Daha Fazlası?” felsefesine uygun olarak Türkiye’nin en popüler yarışması Survivor’a sponsor oldu. Üç aşama olarak kurgulanan kampanyanın ilk aşamasında Survivor yarışmasından en hırslı beş yarışmacı seçilerek, TV reklam filmi oluşturuldu. Survivor’da yarışan tüm yarışmacılara performans bileklikleri takıldı ve bilekliklerden alınan veriler istatistikler halinde Survivor’ın resmi uygulaması Acunn’da kullanıcılar ile paylaşıldı. İkinci aşamada audio watermark teknolojisi kullanılarak bir tahmin oyunu hazırlandı. Televizyondaki yarışma sırasında kullanıcılar gerçek zamanlı olarak kimin kazanacağını tahmin ettikleri bir oyun oynama fırsatı buldular. 24 bölüm devam eden kurgu ile Türkiye’nin en uzun second screen entegre projesi yapılmış oldu. Kampanyanın son aşamasında ise kullanıcılardan on dakikalık reklam arasında mümkün olduğunca çok hareket etmeleri istendi ve telefonlarındaki gyroscope teknolojisi sayesinde hareketleri ölçüldü. En aktif olan kullanıcı Rexona bilekliği ve Survivor finaline katılma hakkı kazandı.
Marka: TurkcellKampanya: Turkcell Connectİş Ortakları: Bpn İstanbul
80 milyon insanı her daim, her yerde hayata bağlama sözü ile 20 yıl önce yola çıkan Türkiye’nin lider GSM operatörü Turkcell, kullanıcılarıyla sadece internet ve telefonun çektiği yerlerde değil, her yerde birlikte olmak istedi. Sinyal alınamayan noktalarda da hizmet vermek için, işe günde 3 milyon insanı taşıyan bir metro hattından
Marka: HaçikoKampanya: BarkBeacon: Modern Bir Fabl
İş Ortakları: Milliyet
2
3
3
2
2 2
Q4.2015 25
Marka: TurkcellKampanya: Turkcell Connectİş Ortakları: Bpn İstanbul
başladı. 60 ayrı metro giriş noktasına konumlandırılan iBeacon cihazları sayesinde Türkiye’nin en popüler mobil uygulamaları aracılığıyla metroya girmek üzere olan kullanıcılara push notification iletildi. Push notification’dan Turkcell’in mikro sitesine yönlenen kullanıcılar, geliştirilen yazılım ile günün en çok ilgi gören haber ve video içeriklerini çevrimdışı olsalar dahi çalıştırabilecekleri “Connect Mod”a geçtiler ve metro seyahatinde dahi haber, yaşam tarzı, Turkcell dergilik içeriklerini tüketme fırsatı buldular.
Marka: HaçikoKampanya: BarkBeacon: Modern Bir Fabl
İş Ortakları: Milliyet
Hayvanları çaresizlik ve ilgisizlikten koruma derneği (HAÇİKO) Türkiye’de yardıma ve ilgiye muhtaç birçok sokak köpeğine dikkat çekmek istedi ve bu çaresiz dostlarımızın seslerini duyurabilmesi için bir mobil - outdoor entegre projeye imza attı. Projenin ilk aşamasında 10 tane yardıma muhtaç sokak köpeği seçildi ve
onlara üzerinde beacon olan özel tasmalar takıldı. Beacon SDK’sını Milliyet mobil uygulamasına entegre edilmesi sayesinde akıllı telefonlarında Milliyet uygulaması bulunan mobil kullanıcılar, arkadaş canlısı köpeklerimizin yanından geçtiği zaman “Hav Hav” metni yazılı birer push notification aldılar. Push uyarısını açan kullanıcılar Milliyet uygulaması içindeki görselde o anda yanından geçtikleri köpeğin fotoğrafı ve onun ağzından yazılmış mesajı görme şansı yakaladılar.
Marka: Unilever / AxeKampanya: Axe Black - Bring the Quietİş Ortakları: Mindshare
Dünyanın giderek daha gürültülü hale geldiğini düşünen Axe, insanlara sessizliğin daha çekici geleceğini düşündü ve buna uygun olarak sessizlik hareketini başlattı. seamless SDK entegreli mecralarımızda gezinen ve yalnızca bulunduğu ortamın ses yüksekliği 120 desibeli geçen mobil kullanıcılara “sessizliğin gürültüden daha çekici olduğunu gösteren” Axe Black reklam gösterimi yapıldı. Reklamdaki yönlendirmeyle kulaklıklarını takan kullanıcılara “Axe Silent Movement” akustik performansını dinlediler. Kulaklık takmayı tercih etmeyen kullanıcılara ise alternatif bir banner gösterildi. Ses seviyesi ölçme teknolojisi mobil reklamda mediafirst olarak “Bring the Quiet” kampanyasında kullanıldı.
2
26
Marka: Johnson & Johnson / NeutrogenaKampanya: Neutrogena - Kış Aşkıİş Ortakları: Mindshare
Neutrogena çok soğuk havalarda bile elleri koruyabilen “Kış Aşkı” ürününün lansmanı kapsamında bir mobil kampanya yaratmak istedi ve ürünün hedef kitlesine ulaşabilmek için sıra dışı bir mobil hedefleme yaptı: Soğuk eller hedeflemesi. Android telefonlarda belirli mecralarda gezinen mobil kullanıcılara, telefon sıcaklıkları 10 derecenin altında ise, tam sayfa bir banner gösterimi yapıldı. Gösterilen banner’da, Neutrogena’nın kullanıcıların ellerini soğuk havalarda dahi koruyabileceği mesajı iletildi. Cihaz sıcaklığı hedeflemesi ile kampanya mesajının en uygun hedef kitleye ulaşması sağlandı.
Marka: TurkcellKampanya: Çevrimdışı Müzik
İş Ortakları: Bpn İstanbulTelefondan müzik dinlemek artık çoğumuzun vazgeçilmezi haline geldi. İşe giderken, okuldan dönerken, birini beklerken, sosyal mecralarda gezinirken kulaklıklarımızı takıp kendimizi müziğin ritmine bırakıyoruz. Ama maalesef internetimizin çekmediği zamanlarda birçoğumuz bu zevkten mahrum kalıyoruz. Turkcell, bu soruna bulduğu çözüm olan Turkcell Müzik uygulamasının çevrimdışı özelliğini tanıtmak istedi. İnternet kullanıcılarına Turkcell Müzik’in çevrimdışı özelliğini tanıtmak amacıyla seamless platformu ile internet bağlantısının kesildiği anların hedeflendiği bir mediafirst kampanya geliştirildi. Turkcell Müzik, internetin çekmediği alanlarda ekranda beliren çevrimdışı uyarısını yeni bir reklam alanı olarak kullandı. Yaratılan bu yeni medyada kullanıcılara “Şu anda internet bağlantın bulunmuyor, Turkcell Müzik ile çevrimdışı olsan da müziğin hep yanında” sloganıyla bağlantıları geldiğinde Turkcell Müzik’in çevrimdışı dinlenme özelliği vurgulandı. Kullanıcılar internet çekmeyen alandan kurtulduğunda yeni bir push notification’la Turkcell Müzik’i indirmeye yönlendirildi.
Marka: SamsungKampanya: El Yazısından Analizİş Ortakları: Starcom Mediavest Group
Marka: Ülker / UnoKampanya: Ekmeğinizi Elletmeyin
İş Ortakları: Open
2
Q4.2015 27
El yazısı bir kişi hakkında çok şey anlatabilir. Bazı durumlarda kişiyi tanımak için yazısına bakmak yeterlidir. Bu fikirden yola çıkan Samsung, kullanıcılara yeni Samsung Note 4 S Pen sayesinde kağıda yazı yazar gibi telefonlarına yazı yazma imkanı sunduğunu vurgulamak amacıyla mobil platformlarda bir kampanya kurguladı. Özellikle iPhone kullanıcılarının hedeflendiği kampanyada, kullanıcılar bir kalem ve bir de yazı yazabilecekleri alanın bulunduğu tam sayfa bir banner ile karşılaştılar. Kullanıcılardan bu alan içerisine belirtilen harfi yazmaları istendi. Kişinin yazı verileri yazı tanıma teknolojisi sayesinde popüler yazı fontlarıyla karşılaştırıldı ve kullanıcının yazısına en çok uyan font ile eşleştirildi. Sonrasında kullanıcının ziyaret ettiği bütün mecralarda içerikler kullanıcının kendi el yazısının fontunda gösterildi.
Marka: Ülker / UnoKampanya: Ekmeğinizi Elletmeyin
İş Ortakları: Open
Uno “Ekmeğinizi Elletmeyin!” sloganını mobil kullanıcılara eğlenceli ve interaktif bir şekilde hatırlatmak istedi. Kurgulanan rich media kampanyasında kullanıcılara telefon ekranlarında Uno fabrikasında üretilen dumanlar tüten iştah açıcı ekmeklerin bantlarda aktığı gösterildi. Ekmekler ne kadar iştah açıcı olsa da kullanıcıların yine de dayanamayıp reklamı geçmek için ekrana dokunacağını düşünüldü. Ve beklenen oldu. Kullanıcılar ekrana dokundukları anda seamless etkileşim özellikleri sayesinde telefonlarının titreşimleri aktive edildi ve UNO fabrikası alarm vermeye başladı. Cihazın native özellikleriyle beraber fabrika içerisindeki alarm durumu mobil ortamda canlandırıldı. Bu alarm durumundan sonra kullanıcılar uygulamanın içerisine yazılan ve sanki gerçekten Uno fabrikası tarafından aranıyormuş algısı yaratan bir arama aldılar ve el değmeden üretim mesajını içeren bir bant kaydını dinlediler. Ekrana dokunmayan kullanıcılar ise belirli bir süreden sonra form doldurma ekranına yönlendirildiler. Doldurulan formlar karşılığında ekmeklerine dokunmadıkları için Uno bir teşekkür anlamında kullanıcılara ekmek gönderimi gerçekleştirdi.
Marka: VodafoneKampanya: Formaya Ruhunu Katİş Ortakları: Mindshare
Beşiktaş’ın forma sponsoru olarak Vodafone, yeni forma lansmanı için mobildeki yüksek erişimli spor mecralarında gösterilen rich media’da kullanıcılardan taraftar ruhunu göstermelerini istedi. Belirlenen strateji çerçevesinde hem kullanıcıları mobilde yakalamak, hem taraftar ruhunu ortaya çıkarmak hem de formanın tanıtımını yapmak amacıyla Türkiye’de mediafirst bir kampanya gerçekleştirildi. Kampanyanın gerçekleştiği tüm mecralarda kullanıcılar, Beşiktaş’ın yeni sezon forması kazanmaya push notification’lar ile davet edildi ve yarışma saatine kadar geri sayım yapan banner yayını gerçekleştirildi. Banner’ların geri sayımı bittiğinde web-socket teknolojisi ile taraftarların farklı ortamlarda bulunmalarına rağmen aynı anda aynı ekranda bulunan formaya dokunarak beklemeleri ve formaya ruhlarını katmaları beklendi. Artan kişi sayısıyla güçlenen forma görseli ile
28
birlikte, aynı anda formaya dokunan kişi sayısı Beşiktaş’ın kuruluş yılı olan 1903 rakamına ulaştığında geri sayım ile kurgu sonlandırıldı. Kullanıcılar ekranda açılan pop-up içine iletişim bilgilerini girerek forma kazanma şansını yakaladılar. Formu dolduran kullanıcılar arasından 15 kişiye çekilişle Beşiktaş’ın yeni sezon forması hediye edildi.
Marka: FordKampanya: Ford Mustang - Kalp Atışı
İş Ortakları: Zer (Koç Medya)
Ford, Mustang’in ne kadar heyecan yarattığı kurgusuyla hazırlanan kampanyada seamless teknolojisi entegre edilmiş mecralarda gezinen kullanıcılara “Efsane Ford Mustang işte sizi bu kadar heyecanlandırıyor” mesajı gösterildi ve mobil kullanıcılardan Mustang’ın onları ne kadar heyecanlandırdığını görmek için kalp atışlarını, flaşlarının üzerine koyarak ölçmeleri istendi. Bir mobil rich media kampanyasında mediafirst olarak kullanılan kalp atışı ölçümleme teknolojisi sayesinde kullanıcıların kalp atışları ölçüldü. Kalp atışları ölçülen kullanıcılara kalp atış hızları ve “Efsane Ford Mustang şimdi Türkiye’de!” mesajı gösterildi. Kullanıcılar daha fazla heyecan için İstanbul Autoshow’a davet edildi.
Marka: TurkcellKampanya: Dijital Akademiİş Ortakları: Open
İngilizce’nin önemi ve gerekliliğini vurgulamak amacıyla Turkcell Akademi İngilizce Kursu’nu öne çıkarmak için bir mobil reklam kampanyası hazırlandı. Hazırlanan rich media kampanyasında kullanıcılara İngilizce konuşmak zorunda kaldıkları durumda ne yapacakları soruldu. Ardından, kullanıcılardan cihazlarının mikrofonlarına konuşmaları istendi ve kullanıcılar İngilizce’sini merak ettikleri kelime veya cümleleri mikrofona seslendirdi. Kullanıcıların seslendirdikleri cümle veya kelimeler hem Türkçe hem de İngilizce olarak ekranda görüntülendi. Bu şekilde İngilizce konuşmakta zorluk çeken kullanıcılara anında çeviri imkanı sunularak Turkcell Akademi’nin sağladığı servislerin etkinliğinin altı çizildi.
2
Q4.2015 29
Nedir Bu “Ad Blocking” Mevzusu?
iOS 9 lansmanı ile birlikte Apple’ın reklam engelleme uygulamalarına imkan sağlamaya başlayacağını duyurması mobil reklam sektöründe hararetli bir tartışmayı beraberinde getirdi. Global dijital reklam sektörüne 2016 yılında 41 milyar dolarlık bir darbe vurması beklenen bir tehdit olan reklam engelleme araçları, aslında uzun süredir Android’de mevcuttu. Fakat konunun Apple tarafından dillendirilmesi bu uygulamaların tekrar gündeme taşınmasına yardımcı oldu.
Kullanıcılar, Millward Brown’a göre günde ortalama 132 dakikalarını geçirdikleri, her 6 dakika bir bakmadan duramadıkları en kişisel cihazlarını, akıllı telefonlarını reklamlardan arındırma seçeneğini ilk defa bu kadar kolaylıkla önlerinde bulmuş oldular. 3rd party data’lardan beslenen reklamları engellemek için kullanılan reklam engelleme araçları ile artık kullanıcılar reklam görmek istemedikleri siteleri veya uygulamaları seçerek, reklamlara ne oranda maruz kalacaklarını kendileri belirleyebiliyorlar.
Türkiye dijital reklam pazarının toplamı, 41 milyar dolarlık muhtemel kaybın yaklaşık yüzde 1’ini oluşturuyor. Bu oranı düşündüğümüzde, maddi kaybın muhtemel boyutunun dijital medya endüstrisinde bir panik yaratmasının doğal olduğunu görüyoruz. Secret Media’nın yaptığı AdBlock and The Global Video Market Report 2015’e göre son bir yılda dünya çapında reklam engelleme araçları kullanımının %41 artarak 181 milyon mobil ve web internet kullanıcısına ulaşması da tartışmalara tuz biber ekti diyebiliriz. Üstelik, PageFair
ve Adobe tarafından yayınlanan Ad Blocking 2015 raporuna göre web tarayıcısında reklam engelleme aracı kullananlar en çok 18-29 yaş arası gençler görünüyor. Günümüzdeki mobil trende bakınca bu kişilerin aynı şekilde mobilde de bu araçları kullanmaya eğilimli olacaklarını söylemek yanlış olmaz. Tabii, bu panik ve telaş halinde birçok ani kararın alındığı da gözlemleniyor. Bu reaksiyonların en büyüklerinden biri ise Yahoo!’nun reklam engelleme aracı kullanan kullanıcılarının e-posta hesaplarına girişini engellemiş olması.
Yahoo! dışında da tepkisini sert diye tanımlayabileceği-miz mecralara İngiltere’deki ITV ve Channel4’u da dahil edebiliriz, nitekim bu mecralar reklam engelleme aracı kullanan kullanıcılara içeriklerini göstermeme kararı aldılar. Bazı mecralar ise kullanıcıların hoşgörüsüne başvurarak daha diplomatik bir yol izliyorlar. Örneğin, Wired reklam engelleme aracı açık olan kullanıcılarına “Lütfen bize bir iyilik yapın ve reklam engelleme aracınızı kapatın. Wired’ı desteklediğiniz için teşekkür ederiz.” banner’ı yayınlayarak kullanıcılardan engelleme araçlarını kapatmaları için ricada bulunmaya başladı. Mesaja tıklandığında ise Wired’ı reklam engelleme aracında nasıl beyaz listeye alabileceklerine dair bir yönlendirme yazısı yayınlıyorlar. Bir diğer ılımlı yaklaşım sergileyen mecra Reddit ise periodik olarak reklam alanlarını okuyucularına reklam engelleme aracı kullanmadıkları için teşekkür etmeye ayırıyor.
Reklam engelleme aracı kullananları engellemek yayıncılar için bir silahlanma yarışına girmekten farksız görünüyor. Üstelik kısa dönemli bir çözüm olabilir
30
ama uzun vadede kullanıcılarla girilen bu yarıştan yayıncıların çok da kârlı çıkmayacağını öngörmek mümkün.
Tüm bu gelişmelerden, dijital tüketimin hızla arttığı bir dünyada giderek dijital kanallara daha da bağımlı hale gelen içerik üreticilerinin ve kitlesel iletişim için önemli ölçeklerde yatırım yapan tüketici şirketlerinin artık tüm kaynaklarını dijital dışı kanallara odaklamaları gerektiğini mi çıkarmalıyız? Ya da mobil reklam endüstrisinin sonunun geldiğini öngörebilir miyiz? Muhtemelen hayır, ama değişimin hızlanması gerektiği aşikar durumda.
Yapılan bir araştırmaya göre kullanıcıların reklam engelleyici araçları kullanmaya başlamasının en önemli sebepleri arasında uygulama akışını bölen, kullanıcı ile içerik arasında giren reklamlar ve kullanıcının ilgi alanları ile alakası olmayan reklamlar yer alıyor. Kısaca, kişi kötü formatta ve kendiyle alakası olmayan reklamlarla karşılaşmaktan rahatsız oluyor.
Kullanıcıları rahatsız eden bu iki probleme aslında piyasada uzun bir süredir çözüm arayışı içinde. Sadece bu son durumda, endüstri standartlarıyla düşündüğünüzde bir hayli zamandır gündemde olan ve son 2 yıl içinde etkisini hızla Türkiye’de de göstermekte olan programatik reklam satışı ve alımı yöntemlerinin daha da agresif şekilde hayatımıza girmesi gerekliliği daha da göz önüne çıktı.
İki ana maddede ele alırsak, otomasyonun getireceği verim artışının temiz reklam formatları ve veri odaklı kitle hedeflemeleri ve optimizasyonuna yapılacak hacimli ve uzun soluklu yatırımlara dönüşmesine ihtiyacımız var. Mobil cihazlar, panolardan ve gazete kağıtlarından ne kadar daha becerikli ve akıllıysa,
mobil reklamın da geleneksel reklam modellerinden o kadar daha kaliteli ve anlamlı olması artık bir ek beceri olmanın ötesinde, sektörümüzün ana mecburiyeti diyebiliriz.
Yayıncıların uygulama ve sitelerinde her sayfa arasına, her paragraf boşluğuna birer banner yerleştirmek, her haberi ayrı tab’de açmak veya kapatma tuşlarını küçültmek gibi küçük hinliklere odaklanmak yerine, içerik tüketim deneyimi ile bütünleşmiş modellere, diğer bir deyişle native reklamlara hızla geçişi sağlaması bu iki konunun ilki için elzem. Mobil dünyada gitgide artan ve özellikle video dikeyinde çok başarılı örnekler vermeye başlayan bu modellerin tüm yayıncılar tarafından yakından incelenip benimsenmesi gerekiyor. Mobil operatörlerin bağlantı hızlarının henüz optimum seviyeye ulaşmamış olmasını da hesaba katarak, yüksek kaliteli reklamların önden indirilerek “cache”lendiği modelleri uygulamalarımıza entegre etmek şart. Diğer taraftan reklamverenlerin de, sektördeki bu değişimin çift yönlü oluşunu kabul etmeleri ve inovatif ve kullanıcı deneyimini gözeten bu modelleri, enflasyona uğramış eski modellerle karşılaştırmayarak değerini vermeleri gerekiyor.
Tabii yanlış insana yanlış reklamı gösterdiğimiz sürece, reklamın yüklenme hızı veya genel kullanıcı deneyimini ne kadar az sekteye uğrattığı da çok anlamlı olmuyor. Bunun çözümü ise, her bir gösterimin kararının tek tek verilebildiği ve bu kararların her birinin izni alınmış, yapay zeka ile anlamlandırılmış verilere bakılarak verildiği bir satın alma modelini hızla devreye almak. Yani markanızla ilgilendiğini bildiğiniz kişileri tek tek yakalayacak satın alma teknolojilerine yatırım yapılmasından artık bir kaçış yok.
Özetlemek gerekirse, reklam kavramının bile tüketicilerde henüz tam oturmamış bir olgu olduğunu düşündüğümüzde bu tür problemlerin ortaya çıkması her daim muhtemel görünüyor. Fakat kullanıcılara kaliteli içerik ve kullanıcı dostu bir deneyim sunmak isteyen her mecranın başvurması gereken tek yer teknoloji. Endüstri olarak bu yatırımlara yönelerek, hem kullanıcıları daha az rahatsız edeceğimiz hem de sektörün büyümesinin zarar görmeyeceği bir ortam yaratılabilir. 2015 yılının geneline bakıldığında farkındalığın arttığını görmek umut verici, umarız 2016 bu konular özelinde aksiyon alınan bir yıl olacaktır.
Q4.2015 31
Milliyet iOS uygulaması, mobilike mühendislerinin yepyeni
uygulama geliştirme ürünü Carbon altyapısıyla yenilendi!
mobilike Ürün Ekibi’nin yarattığı uygulama geliştirme altyapısı Carbon ile uygulamalarınız artık daha stabil, işletim sistemi prensiplerine bire bir uyumlu, tüm web servislerine kolayca uyarlanabilen network altyapısınave isteğe göre uyarlanabilen tasarımlara sahip olacak.
- %99,8 crash-free- Daha iyi performans gösteren kullanıcı dostu reklam alanları- Güncellendiği tarihten itibaren kullanıcı oturum sürelerinde artış- Kullanışlı arayüzü ve gece modu özelliği
Carbon ürünü hakkında daha fazla bilgi almak için bize ulaşın!
32
Meraklı Neslin Uygulaması:
Blippar, tarama yapmaya veya fotoğraf çekmeye gerek kalmadan, anlık olarak sanal ortamda bulunan görselleri, materyalleri ve reklamları kullanıcıların akıllı telefonundan veya tabletinden anında görebilmesi, satın alabilmesi için kullanılan ücretsiz bir mobil uygulama. Medya ve reklamcılık dünyasında çığır açan Blippar, 2011 yılında iki girişimci Ambarish Mitra ve Omar Tayeb’in, İngiltere’de bir akşam 10 Pound’luk banknottan ilham alıp “Kraliçenin resmi hareket etse, ne kadar eğlenceli olurdu” diye başlayan hikayeleri sonucunda ortaya çıkmış ve bugün milyonlarca kullanıcının, markanın ve reklamverenin hayatını değiştirmiş bir teknoloji. 27 Kasım 2015 tarihinde Türkiye Bilişim Vakfı’nın ev sahipliği ile birlikte İstanbul’da düzenlenen Blippar tanıtım toplantısında küresel Blippar CEO’su Ambarish Mitra “2011 yılında gördüklerimizin ötesindekileri detaylandırmak vizyonuyla kurulmuş bir şirketiz. Hiçbir zaman kelimeler yeterli değildir. Görmek bizim vizyonumuzun ve çalışmalarımızın temelini oluşturuyor.” cümlelerini kurdu. Ambarish Mitra ve Omar Tayeb Blippar uygulamasıyla bizlere dünyamızı keşfetmek için yeni yollar tanıyor. Blippar’ın genç, dinamik ve dijitale çok hızlı cevap veren Türk tüketicisinde ciddi bir kullanım alışkanlığı yaratacağına inanan Blippar Türkiye CEO’su Zehra Öney, 2014 yılının Kasım ayında Türkiye’de Blippar ofisinin kurulmasını sağladı. Markaların en önemli iletişim mecrasının ürünlerinin kendisi olduğunu belirten Zehra Öney, Blippar’ın ‘Broadmatch’ adını verdikleri yeni özelliğiyle “nesnelerin interneti” dönemine ek olarak “nesnelerin üzerindeki internet” dönemine geçildiğinin altını çiziyor. Blippar uygulaması ile akıllı telefonlarımız yardımıyla fiziksel dünyada merak ettiğimiz her şeyin zenginleştirilmiş içeriğine erişebiliyoruz.
Blippar uygulaması iOS, Andorid, Windows platformlarında mevcut. Kullanıcılar uygulamayı indirdikten sonra merak ettikleri ürünü, nesneyi veya görseli taratarak yani “blippleyerek” mobil cihazlarında bu materyallerle ilgili kapsamlı bilgilere kolayca ulaşabiliyorlar. Blippleyen kullanıcılar aynı zamanda gördükleri ürünü mobilden anında satın alabiliyorlar, blipplenen afiş veya materyallerle ilgili video, fragman, klip gibi görsellere ulaşabiliyor ve
Blippar, nesneleri, görüntüleri tanıma teknolojisi ile dış dünyada görünenden çok daha fazlasını sunuyor. Merakımızı eğlenceli bir etkileşime çeviren Blippar’ı tanıyalım.
Blippar’a özel bilet, kupon gibi fırsatlardan yararlanabiliyorlar. Blippar’in en temel özelliği ise “Artırılmış Gerçeklik”. Artırılmış gerçeklik kısaca gerçekliğin yani etrafımızdaki somut varlıkların dijital ortamda değiştirilmesi ve artırılmasıdır. Blippar, artırılmış gerçeklik özelliğiyle sadece nesneleri taramak ve bilgi edinmek dışında, markalar ve kullanıcılar arasında daha önce görülmemiş bir etkileşim kurma yolu yaratıyor. Dünyanın önde gelen markaları, yayıncıları, reklamcıları ve eğitimcileri için çalışan Blippar, artırılmış gerçeklik ve görsel tanıma teknolojileriyle, fiziksel dünyayı hareketlendiriyor. Markalar için kullanıcılar tarafından taranan görsellere farklı bir boyut katarak, düz bir içeriğin interaktif bir yolla kullanıcılar tarafından deneyimlenmesi şansını yaratıyor.
Q4.2015 33 Blippar’ın artırılmış gerçeklik özelliği entegre edilerek fark yaratmış bazı projeleri sizin için derledik;
Nissan Juke / 2012 Nissan Juke için geliştirilmiş olan projede kullanıcılardan, Batman: The Dark Knight Rises filminin prömiyerine bilet kazanmaları için London Evening gazetesinde bulunan Nissan Juke ilanındaki Batman silüetini Blippar uygulamasını kullanarak mobil cihazlarından taramaları istendi. Batman silüetini blippleyen kullanıcılar mobil cihazlarının ekranında aslında Batman’in silüeti bulunan ilan yerine Nissan Juke ilanı olduğunu gördüler. Kullanıcılar, ilanın üzerinde bulunan “Bilet kazanmak için dokunun.” mesajına dokundukları anda form doldurma sayfasına yönlendirildiler ve filmin prömiyerine bilet kazanma şansı yakaladılar.
Pepsi İnteraktif Futbol Kampanyası / 2014 Pepsi, Blippar’la 2014 FIFA Dünya Kupası için yaptığı interaktif futbol kampanyasında Pepsi alan kullanıcılarından Blippar uygulamasını kullanarak Pepsi kutuları üzerine yerleştirilmiş popüler futbolcuların fotoğraflarını taramalarını istedi. Yapılan işlemin ardından kullanıcıların akıllı telefonlarının ekranında beliren butonlar sayesinde kullanıcılar, futbolcularla ilgili videolara, indirilebilir “Pepsi Beats” albümüne ve uygulama üzerindeyken oynanabilir oyuna ulaşma şansına sahip oldular. Kampanya sonunda 1.2 milyon kullanıcı kampanyayla etkileşim içine girdi.
34
Kia Sorento / 2015 Kia Sorento’nun özelliklerini vurgulamak adına yapılan kampanya için markanın seçtiği dergilere Kia Sorento ilanı verildi. Ürünün tanıtımı için sadece bir dergi ilanı kullanmak yerine kampanya Blippar teknolojisi ile birleştirildi. Dergi okuyucularından ilanı Blippar uygulamasıyla mobil cihazlardan taramaları istendi ve kullanıcılar, ilanı okuttukları anda Kia Sorento için hazırlanmış menü ekranıyla karşılaştılar. Ekranda bulunan butonlar sayesinde kullanıcılar Kia Sorento’nun reklam filmine, galeri sayfasına, modelin renk seçeneklerine ve tüm detaylarına ulaştılar.
Vivident / 2015 Zombi temasıyla tanıtılan Vivident Storming sakızı için marka interaktif ve eğlenceli bir yol seçti. Vivident Storming sakızının paketini ön yüzünü Blippar uygulamasına okutan kullanıcılar akıllı telefon veya tabletlerınde zombi oyunu oynama ve bu sayede çeşitli hediyeler kazanma şansı yakaladılar.
Q4.2015 35
Avon / 2014
Avon markasının ürün kampanyasının etkileşimini arttırmak amacıyla Blippar ile yapmış olduğu proje sayesinde, kullanıcılar Avon’un farklı tırnak cilalarını sanal ortamda kendi elleri üzerinde deneyimleme şansı yakaladılar. Markanın Aralık 2014 kataloğunda bulunan blipplenebilir tırnak cilası sayfasını tarayan okuyucular uygulama üzerinden kendi tırnaklarında diledikleri Gel Finish tırnak cilasını denerken aynı zamanda istedikleri ürünü mobil cihazlarından satın alabildiler. Kampanya sonunda sayfa ortalama 54 saniye vakit geçiren 10.000’in üzerinde tekil kullanıcı tarafından 63.000 kez blipplendi.
Noel Baba
