Upload
others
View
13
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
Bilgi İletişim Teknolojilerinin Kurum Kültürüne Etkisi ve Kurum Web
Sitelerinde Kültür Yönetimi
Giriş
Bilgi iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler her alanı etkilediği gibi kurumları da etkisi
altına almıştır. Yeni iletişim kanalları ile birlikte kurumlar hedef kütleleri ile daha etkili bir
iletişim kurabilmektedirler. Geçmişte merkezden kitleye tek yönlü bir iletişim modeli varken
bilgi iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler ile birlikte merkezden noktaya iletişimler
gerçekleşmektedir. Yeni iletişim teknolojileri hedef kitle ile kurum arasında bir köprü görevi
görmektedir. Bu sayede kurumlar hedef kitleden geri bildirimler alınıp değerlendirmektedir.
Bilgi iletişim teknolojilerinin en önemli iletişim aracı olarak göze çarpan internet kurumlara
sınırları olmayan bir iletişim imkânı sunmaktadır. İnternet sayesinde hedef kitlesine daha
kolay ulaşabilen kurumlar kendilerini tanıtmakta, ifade etmekte zorlanmamaktadır. En
azından teknolojik gelişmelere önem veren kurumlar kendilerini daha kolay ifade
edebilmektedirler.
Bir kurum hedef kitleleri arasında yer alan çalışanlara, müşterilere, tedarikçilere,
yatırımcılara, ortaklara, basına kurumsal web siteleri sayesinde kolayca ulaşılabilmektedir.
Kurumsal bir web sitesi kurum hakkında her türlü bilgiyi içerirken yine kurumun kültürünü
dışarıya yansıtabilme görevi görmelidir. Kısacası web siteleri kurumlar için bir evin penceresi
görevi görmelidir. Web siteleri kurumların dışa açılan yüzüdür.
Bu gerçekler doğrultusunda bu çalışmada kurum kültüründen başlayarak, bilgi iletişim
teknolojileri ve web sitesi tanımlamaları doğrultusunda örnek kurumsal web sitesi
incelenmiştir.
Kurum Kültürü
Kültür tanımı yapılması oldukça güç bir kavramdır. Tarih boyunca kültürle ilgili birçok
kavram karşımıza çıkmaktadır. Bu yüzden kültür kavramı için net bir tanım yapmak zordur.
(Usta, 2006, s. 26)
Kültür kavramı, kökeni Latince “ekin” anlamına gelen “cultura” sözcüğünden gelmektedir ve
kavram en geniş anlamıyla insanoğlunun doğada değişim yaratarak ortaya çıkardığı, her türlü
fiziksel ve düşünsel birikimi içerir (Aktan, 2006, s. 1).
Kültür; bilgiyi, dini, sanatı ve ahlakı, örf ve adetleri, ferdin bağlı olduğu bir toplumun üyesi
olması nedeniyle kazandığı alışkanlıkları ve bütün maharetleri içine alan karmaşık bir bütün
olarak tanımlanabilir. Kültürün en önemli özelliği bir grup, topluluk ya da kurum içinde
gerçekleşmekte olmasıdır. Tanımdan da anlaşılacağı üzere karmaşık bir yapıya sahip olan
kültür kavramı, aynı türden olmayan, ancak aynı varlık içinde bulunan ve bir bütün oluşturan
dört ana değişkenden oluşmaktadır. Bu değişkenler; insan, toplum, kültürel içerikler ve
öğrenme sürecidir. İnsanın bir grubun, bir toplumun ya da kültürel bir yapının üyesi olması
gerekmektedir. Aksi durumlar da mümkündür, ancak bu durum karşısında edinilen alışkanlık
ve yetenekler kültürel içeriğin dışında kalmaktadır.
Bütün toplumların yaşam biçimleri benzer olmadığı için kültürler arasında farklılıklar
gözlenmektedir. Ancak bütün kültürlerin aynı noktada birleştikleri temel öğeler de mevcuttur.
Bu öğeleri temel baslıklar halinde şu şekilde özetlemek mümkündür: (Usta, 2006, s. 27-28)
1 - Maddi kültür öğeleri; teknoloji, mimari eserler, tabiatla mücadele yapıtları.
2 - Dil, bir toplumun konuştuğu lisan.
3 - Ahlak ve estetik.
4 - Eğitim, bazı kültürel değerlerin öğrenilmesi.
5 - Din, inançlar, tutumlar, kaideler ve değerler.
6 - Sosyal organizasyon, Sosyal Kurumlar.
7 - Politik hayat.
Kurum kültürü ise davranışsal normları sağlamak için biçimsel yapıyı karşılıklı olarak
etkileyen, bir kurum içinde paylaşılan değerler, inançlar ve alışkanlıklar sistemidir; kurumun
misyonundan, amacından, ortamından ve başarısı için gerekli olan ihtiyaçlardan çıkan kurum
kültürü, kurumun tüm paydaşlarını ilgilendirir ve tüm hiyerarşik seviyelerde gelişir. Bir
kurum kültürü, o kurumda çalışan insanların davranışlarının tüm yönlerini etkileyebilmekte,
kurumun neyi temsil ettiğini, kullandığı sistemleri, çalıştırdığı insanları, ortaya çıkan
problemleri nasıl ele aldığını içermektedir. (Akmehmet, 2006, s. 8)
“Kurum kültürü” terim olarak 1980’li yılların başı itibariyle literatürde sık kullanılmaya
başlayarak, hızla tüm araştırmacıların ve işletmelerin ilgisini çekmiştir. Kısa zamanda
yönetim literatüründeki yerini almıştır. Örgüt kültürüne ilişkin tek bir doğru tanımdan ya da
görüşten söz edebilmek oldukça güçtür.(Ott, 1989; Scholl, 2003)Akt (Durğun, 2006).
Pettigrew, McKinsey, Peters, Waterman, Schein ve Schneider gibi birçok bilim adamı bu
alanda inceleme ve araştırmalar yapmıştır (Ekmen, 2010, s. 1)
Kavram olarak çok fazla tanımı olan kurum kültürü, birden fazla disiplinin ilgi alanında
olduğu için net bir tanımını yapmak oldukça güçtür. Kurum kültürü tanımlamalarından
bazıları şunlardır (Akıncı, 2005, s. 40-41);
Kurum tarafından benimsenen temel değerler,
Örgütün çalışanlarına ve müşterilerine yönelik politikasına kılavuzluk eden felsefesi,
Buralarda işlerin nasıl yapıldığına ilişkin ortak görüşler,
Aklın kolektif bir şekilde programlanması,
Örgüt üyelerince paylaşılan temel inanç ve varsayımlar,
İşin nasıl organize edilmesi, otoritenin nasıl kullanılması gerektiğine ilişkin kuvvetli
inançlar bütünü,
Örgütte insanların nasıl davranması ve birbirini nasıl etkilemesi gerektiğini
biçimlendiren, işlerin nasıl yapıldığını gösteren paylaşılan inançlar, tutumlar,
tahminler ve beklentiler modeli,
Örgütteki işler konusunda bir grup insanın sürekli biçimde paylaştığı duygular,
Bir örgütün temel değerleri ve inançları ile bunları çalışanlara ileten simge, seremoni
ve mitolojilerin bütünü.
Başka bir tanıma göre kurum kültürü, aynı kurumda çalışanların tutum, inanç, varsayım ve
beklentileriyle bireylerin davranışlarını ve kişilerarası ilişkileri belirleyen faaliyetlerin nasıl
yürütüldüğünü gösteren normlar denetimidir (Erengül, 1997)Akt (Akıncı, 2005). Kurum
kültürü: “baskın ve paylaşılan değerlerden oluşan, çalışanlara sembolik anlamlarla yansıyan,
kurum içindeki hikâyeler, inançlar, sloganlar ve masallardan gelmiş bir yapı” olarak
tanımlanmaktadır. (Fidan & Şimşek, 2005)
Kurum kültürü, kurum çalışanlarına kimlik duygusu kazandırır. Kimlik duygusu kazanan
bireyler, kendilerini çalıştıkları kuruma ait hissederler, kurumsal bağlanma ve sadakat
duyguları gelişir, kurumla bütünleşmeleri sağlanır. Güçlü bir kurum kültürü yanlızca kurumun
genel ruh halini etkilemekle kalmaz, özellikle çalışanların kurumları için olan anlayışlarının
iyileştirmesine de katkıda bulunur. Kurum kültürü kuruma ait inançlar, değerler ve kurallar
vasıtasıyla çalışanların işlerinde mutlu olmalarını ve çalıştıkları ortamı huzurlu kılmalarını
sağlamaktadır. Çalışanlar, kurumsal amaç ve hedefler doğrultusunda kendilerinden beklenen
davranışları da yine kurum kültürü sayesinde öğrenerek uygulamaya koyarlar Kurum kültürü,
kurumlarda davranış sınırlarını belirleyerek kurumsal tatmin sağlar, kurumsal çıkarlarla,
bireysel çıkarlar arasındaki dengenin korunmasını sağlayarak çalışanların davranışsal
tutarlılığını arttırır. Kurum kültürü, kuruluşların rekabet avantajı kazanmasında önemli rol
oynar ve işletmenin amaçlarının, politikalarının oluşmasında önemli etkiye sahiptir. (Dilsiz,
2008, s. 74)
Kurum Kültürünün Oluşumu
Kurum kültürünün oluşumunda değişik faktörlerin etkisi olduğu söylenebilir. Bu oluşum
sürecinde örgüt kurucularının önemli bir rolü vardır. Çünkü kurucular daha önceki felsefeler
ve ideolojilerle kısıtlanmadığından sahip oldukları değerler ve inançlarını yapılandıracakları
örgüt üzerinde etkilerinin olması doğaldır. (Nezahat Güçlü, SBD 11)
Kurucular dışında kurum kültürü oluşurken başka etkenler de mevcuttur. Kurum kültürü
oluşurken, bu oluşum süreci birbirini izleyen bazı adımlardan meydana gelir (Luthans, 2002
ve Schein 2004’ten) Akt. (Erkmen, 2010)
Bir kişi (kurucu) yeni bir girişim kurma fikri ile ortaya çıkar.
Kurucu, başka anahtar rol oynayan bireyleri de bir araya getirerek, kendisiyle ortak bir
vizyonu paylaşan bir grubu oluşturur. Bu grup içerisinde, fikrin iyi ve uygulanabilir
olduğu, bazı riskleri göze almaya değer, zaman, para ve enerji yatırımı yapmaya değer
olduğu inancı yerleşir.
Kurulan grup, para yatırımını arttırarak, imtiyazlar toplayarak, kuruluş yeri belirleyip
bina ve tüm diğer kaynakları birleştirerek örgütü oluşturma faaliyetlerine başlar.
Bu noktada örgüte diğer elemanlar da alınır ve böylece ortak bir geçmiş oluşmaya
başlar.
Kültür oluşumu Robbins ve Judge’a göre üç yolla gerçekleşir. (Ekmen, 2010)
Öncelikle kurucu, kendi ile benzer şekilde düşünen ve hisseden iş görenleri istihdam
eder.
Bu iş görenlerin, kendileri gibi düşünüp hissedecek biçimde sosyalleşmelerini sağlar.
Kurucu kendi inanç, değer ve varsayımların iş görenlerin içselleştirmelerini ve
özdeşleşmelerini sağlamak üzere rol modeli oluştururlar. Örgüt başarıya ulaştığında
kurucunun vizyonu başarının temel belirleyicisi haline gelir.
Örgüt kültürünü oluşturan unsurlar şu şekilde sıralanabilir: (Akıncı & Çoşkun, 2007)
Değerler: örgütte neyin önemli olduğunu gösteren değerleri örgütün temel araçlarını,
ideallerini ve standartlarını yansıtmaktadır.
Varsayımlar: tartışmaya açık olmayanı sorgusuzca örgüt üyeleri tarafından kabul edilen ve de
değerlere göre daha derin zihinsel yerleşime sahip varsayımlar, örgütün iç ve dış sorunları
insan ilişkileri ve eylemi ile bütün bunlara ilişkin gerçek ve doğrunun doğasıyla ilgili temel
yorumları içermektedir.
Normlar: genel olarak uyulması gereken kurallar şeklinde ifade edilen normlar, hangi
davranışların onaylanıp onaylanmadığına dair bilgi vermektedir.
İnançlar: kişisel özelliklerle kültürel değerlerin bir sentezi olan inançlar, bireyin sosyal
gerçekleri nasıl anlamlandırdığını gösterir.
Adetler: sürekli tekrarlanan ve günlük örgütsel uygulamalara nüfuz eden adetler, çoğunlukla
yazılı değildir ancak örgütte işlerin nasıl yapıldığı konusunda açık mesajlar verir.
Semboller ve törenler: örgüt için önemli olan ve semboller ve törenler örgüt hakkında
çalışanlara mesajlar iletmektedir. Herhangi önemli bir günün kutlanması ya da kılık kıyafete,
logoya verilen önemler o örgütün değerlerini yansıtır.
Öyküler: kuruma ait öyküler çalışanlara kurum hakkında değer ve normları hatırlatıcı bir
etkiye sahiptir. Örgüt üyeleri bu öykülerden aldıkları mesajlar ile kurum hakkında bir takım
fikirlere sahip olurlar ve karşılaştıkları benzer durumlarda alacakları kararları bu fikirler
doğrultusunda şekillendirebilirler.
Kahramanlar: kahramanlar örgüt üyeleri için rol model aldıkları bir örgüt üyesidir. Bu
kahramanların yaptığı davranışlar çalışanlar için örnek teşkil etmektedir.
Dil: her milletin kendine özgü bir dili olduğu gibi kurumlarında kendine has dilleri vardır.
Kurumların, argo ifadeleri, deyimler, şakaları, mecazları, sloganları kurum içindeki dilin birer
yansımalarıdır.
Kurum Kültürü Türleri
Farklı yönetim yapıları ve anlayışları, yönetimle çalışanlar arası ilişkilerin yapısı ve
çalışanların yönetime katılımlarına ne düzeyde imkân tanındığı, yeni fikirler üretme,
yaratıcılığın yönetim tarafından ne kadar özendirildiği noktasında birbirinden farklı şirketlerin
varlığı, bu özellikleri yansıtan farklı kurum kültürü yapılanmalarını da beraberinde getirmiştir.
Görev Kültürü: Çabuk adapte olunabilen, işin bitirilmesi üzerinde duran ve tüm bireyleri
kurumsal hedefler doğrultusunda bütünleştiren bir kültürdür. Bireysellik yerine takım
çalışmasının önemli olduğu görev kültürü, grupların birleştirilmesi, hiyerarşinin azaltılması,
çalışanların kişisel özgürlüklerine değer verilmesi ve bu anlamda çalışanları ve çalışma
ortamını monotonluktan kurtaran bir felsefeye sahiptir.
Kişi Kültürü: Bu tür kültürde; kurum, içerisindeki bireylerin ihtiyaçlarını karşılamak ve
desteklemek için vardır. Hedefler takımın verimli hedeflere yönlendirilmesinden çok, mevcut
kişisel dengeler göz önüne alınarak oluşturulur. Normlar ve standartlar memnuniyete, kişisel
uyumluluğa ve takım üyelerinin kaprisine göre belirlenir.
Rol Kültürü: Uzmanlaşmanın gerektirdiği işbölümü, rol kültürünün ortaya çıkmasına yol
açmıştır. Bu kültür, ayrıntılı işlemler, yetki tanımlamaları, iletişim prosedürleri,
anlaşmazlıkları çözme konusunda yazılı kurallar koyma gibi özellikler taşır. Yönetsel ve
kurumsal faaliyetlerde kesinlik, netlik, hız ve uzmanlaşma ön plana çıkar.
Güç Kültürü: Bu tür kültür genellikle küçük işletmelerde görülen ve merkezde tüm firma
faaliyetlerini yöneten güçlü bir liderin bulunduğu, az sayıdaki kural ve prosedürün varlığı
nedeniyle bürokrasiden büyük oranda arınmış bir kurum kültürü türüdür. Güç kültürü, kişisel
kabiliyete önem vermekle birlikte, kurum içinde oluşturulan gruplara, kurum amaç ve
stratejilerinin belirlenmesi noktasında ya çok az ya da hiç destek verilmemektedir. Merkezde
bulunan tek bir lidere bağlı olduğu için kimi kez yıpratıcı ve sert olabilmekte, dolayısıyla
çalışma ortamında çalışanların moral düzeyinde düşüşe neden rastlanılabilmektedir.
(Akmehmet, 2006, s. 9)
Kurum Kültürünün Özellikleri
Çok farklı tanımları yapılan kurum kültürünün özellikleri de farklı şekillerde ifade
edilmektedir. Bir gruplandırmaya göre kurum kültürünün özellikleri şöyledir (Akıncı, 2005, s.
52):
Ayırt edicidir,
Kararlı bir yapıdadır,
İfade edilmeden de anlaşılabilir,
Semboliktir,
Bütünleştiricidir,
Kabul görmüştür,
Üst yönetimin bir yansımasıdır.
Başka bir kaynakta örgüt kültürünün özellikleri şöyle sıralanmaktadır: (Akıncı & Çoşkun,
2007)
Örgüt kültürü öğrenilmiş ve sonradan kazanılmış bir olgudur.
Örgüt kültürü yazılı bir metin değildir. Örgüt üyelerinin düşünce yapılarında, bilinç ve
belleklerinde inanç ve değerler olarak yer almaktadır.
Örgütsel kültür, düzenli bir şekilde tekrarlanan veya ortaya çıkarılan davranışsal
kalıplar şeklindedir.
Örgüt kültürü grup üyeleri arasında paylaşılabilir niteliktedir.
Kurum kültürünün işlevleri
Kurumların kendilerine has kültürleri iç ve dış hedef kitleleri etkilemede bir takım işlevlere
sahiptir. Schein’e göre kurum kültürünün üç ana işlevi vardır: (Akıncı, 2005, s. 64)
1. Örgütün dış çevreye uyum sorunu çözme
Dış çevre ile örgütün işleyişi arasında köprü konumunda olan kurum kültürü, örgütün görev
ve stratejisi, amaçları hakkında dış çevreye bilgiler vermektedir. Vizyon ve misyon stratejileri
hakkında verilen bilgiler sayesinde kurumun değerleri dışarıya yansıtılır.
2. Örgütün çevreyle bütünleşme sorunlarını çözme
Örgütün hem içeriden hem de dışarıdan daha kolay anlaşılır olmasını sağlamaktadır. Dil ve
kavram birliği gibi unsurlar ile örgütün çevresiyle iletişim kurması ve anlaşılır olması
kolaylaştırılır. Örgüt içindeki güç, konum, kişisel ilkeler, ödüller ve cezalar örgütün çevresi
ile bütünleşmesinde önemli bir rol oynar. Bu kavramlardaki belirginlikler ileride ortaya
çıkacak sorunların önüne geçer.
3. Çevresel belirsizlikleri azaltma, endişeleri giderme ve korkuları yenme
Örgütsel kültürün önemli bir görevi, çevredeki belirsizliklere karşın bir filtre rolü oynaması,
bu belirsizlikleri azaltması veya en azından hafifletmesidir. Birey çevreden gelebilecek tehdit
ve tehlikelerin önemli veya önemsiz olduğunu düşünmeden korku ve endişeye kapılabilir.
Ama birey öncelikli görevlerini, hedeflerini, amaçların, amaçlarına ulaştıracak araçları ve
bunlar arasındaki öncelik ilişkileri bildiği zaman kendine gelen uyarımlar ve tehditleri ayıklar
ve başa çıkmak için varsayımlar geliştirir.
Kurum kültüründe üç ana fonksiyondan bahsedilebilir (Okay, 2005)Akt (Öğüt, 2008)
Bütünleştirme Fonksiyonu: Kurum kültürü, çalışanların kurum ile bütünleşmelerini
kolaylaştırır.
Koordinasyon Fonksiyonu: Kurum kültürü, belirli davranış talimatları sunar ve böylece
davranışı yönlendirici etkide bulunur, hatta gerektiğinde koordine eder.
Motivasyon Fonksiyonu: Kurum kültürünün motive edici etkisi vardır. Çalışanların kurumları
için olan anlayışlarını iyileştirmesinde katkıda bulunur.
Örgüt Kültürü ve İletişim
Var olan örgüt kültürünü çalışanlara ve dış hedef kitlelere iletmek için iletişim zorunludur. Bu
iletişim sözlü, yazılı, görsel veya sözsüz olabilmektedir. Kurum gazetesi, dergi, broşür, el
kitapçığı gibi metinsel nitelik taşıyan araçlar yazılı iletişim araçları olarak sınıflandırılır. Yüz
yüze görüşme, telefonla görüşme gibi birebir karşılıklı iletişimin olduğu durumlar ise sözlü
iletişim olarak adlandırılır. Radyo-Televizyon, film ve video, sergi gibi araçlar ile
gerçekleştirilen iletişim çalışmaları ise görsel iletişim olarak tanımlanır. Son yıllarda
yaşanılan teknolojik gelişmeler ile birlikte görsel iletişim araçlarında çeşitlilikler olmuştur.
Web siteleri, sosyal paylaşım siteleri gibi araçlar sayesinde hem görsel hem de yazılı iletişim
gerçekleştirilmektedir. Tüm bunlar ile birlikte sözsüz iletişim de örgüt iletişiminin önemli bir
parçasıdır. Örgütün mimarisi, ofislerin dizaynı, çalışanların diyaloglar sırasındaki jest ve
mimikleri sözsüz iletişimin birer parçasıdır. Sözsüz iletişim diğer iletişim türlerinin
tamamlayıcısı özelliği taşımaktadır.
Bilgi İletişim Teknolojileri
Teknolojik alanında yaşanan gelişmeler günlük yaşamımızı birebir etkileyecek şekilde
hayatımıza girmektedir. Var olduğunda beri sürekli bir gelişim içinde olan insanlık, bulduğu
teknolojileri ihtiyaçları doğrultusunda kullanmıştır. Bu doğrultuda iletişim alanında çok
önemli gelişmeler olmuştur ve bu gelişmeler hayatımıza bire bir etki etmiştir.
Bilgi iletişim teknolojileri kavramı, bilginin başat olduğu ve bu bilginin gittikçe yoğunluk
kazanan şebekeler vasıtasıyla iletildiği teknolojiler bütünü olarak
tanımlanabilmektedir.(Erdoğan ve Bilir 2002)Akt (Akıncı & Sabuncuoğlu, 2008)
Dijitalleşme ve teknik ilerlemeler, bilgi iletişim teknolojilerine yönelik canlı etkilere sahip
olmaktadır. Özellikle(Souter, 1999)Akt (Akıncı & Bat, 2009)
Bilgisayar kapasitesi, iletişim ağları ve bilgi depoları ve düzeltme sistemleri
geçmişteki bilgi teknolojilerinden daha hızlı artmakta ve görece küçük giderler için
standart ekipmanlarla başarılabilen şey muazzam bir şekilde artmaktadır.
Dijital dönüşüm ve bilgisayar ekipmanlarının değeri giderek azalmakta ve telekomun
fiyatlarındaki önemli azalmayla düşmeye devam etmektedir.
Bilgi iletişim teknolojileri tarafından sağlanan servislerdeki düzenleme hızlı bir
şekilde genişlemekte ve genişlemeye devam etmektedir. Fax, cep telefonu, e-mail ve
masaüstü bilgisayarlardaki sürekli güncellenen yazılımlar için iletişimde sanal kişisel
networkler ve bilgisayar networkleri.
Yukarıdaki belirtilen BİT’lerden biri olan internet, hem bilgiye ulaşmak hem de genel
nedenle birlikte işle bağlantılı olanların kapasitesinin dönüşümünü sağlamaktadır.
II. Dünya Savaşı’nı takip eden soğuk savaş döneminde süper güç durumunda olan ülkeler
teknolojik gelişmelere önem vermiş, buna bağlı olarak da uydu ve bilgisayar teknolojileri
gelişmiştir.
2000’li yıllara doğru yaşanan teknolojik gelişmeler doğrultusunda iletişim araçlarında
çeşitlilikler artmıştır. Teknolojik gelişmeler paralelinde iletişim teknolojilerinden meydana
gelen gelişme ve ilerlemeler dahilinde, birey ve kurumlar tarafından kullanılan iletişim
araçları eski ve yeni olarak ikiye ayrılmaktadır. (Köker, 2011, s. 124). Yeni iletişim
teknolojileri ile birlikte hedef kitleye nokta atışı mesaj iletimi daha kolay gerçekleşmektedir.
1986 yılındaki UNESCO toplantısına göre; basın teknolojisine dayanan gazete, radyo,
televizyon eski iletişim teknolojileri olarak kabul edilmiştir. Video, kablo – uydu yayıncılığı,
videotext, teletext gibi araçlar ise yeni iletişim araçları olarak kabul görmüştür. Tabi ki o
zaman yeni olarak kabul gören araçlar teknoloji ilerledikçe bir basamak geriye gitmiştir. Artık
yeni iletişim teknolojileri araçları da değişmiştir. Mikro işlemciler, web, elektronik posta,
internet, fiber optik uydu yayıncılığı, mobil telefonlar, tablet ve avuç içi bilgisayarlar
günümüzün yeni kitle iletişim araçları olarak kabul görmektedir. (Köker, 2011, s. 125)
Yeni iletişim teknolojileri bazında ele alacak olursak şöyle bir tablo üzerinden örnekle devam
edebiliriz.
Kablo Tv (geleneksel) Elektronik Posta (yeni)
Dağıtım Teknolojileri Enformasyon Teknolojileri
İçerik Kültürel
Tip Yeni Dağıtım Dijital
Telecominication
İşlemci / Dağıtımcı
Kullanım Tek Yönlü Gönderim Çift Yönlü Gönderim
Hedef Kitlesel Nokta
(Burgleman, 1994) Akt. (Köker, 2011, s. 125)
Bilgisayar ve İnternet
Günümüz bilgi iletişim teknolojilerinin en önemli göstergesi bilgisayarlardır. İnternet
sayesinde birbirine bağlanan bilgisayarlar bilgiyi dağıtmada hayati bir rol üstlenmektedir.
Saniyenin milyonda biri hızda dünyanın herhangi bir yerine bilgisayarlar ve internet sayesinde
ulaşılabilmektedir. Sınırsız bir coğrafyaya sahip olan bu kavramlar kurumlar tarafından etkin
bir şekilde kullanıldıkları zaman kurumların avantajına olacak birçok fayda sağlamaktadırlar.
Tanım olarak internet kavramını ele alacak olursak;
İnternet, netlerin neti, ağların ağı ya da tüm dünyadan, yüz binlerce bilgisayar ağının,
bilgiye erişilmesi amacı ile birbirlerine bağlanmalarından oluşan bir ağ olarak
tanımlanabilir.(Ali Duman 1998)Akt (Karasar, 2004)
İnternet, değişik bilgisayar ağlarında olan insanların, dünyanın neresinde olurlarsa
olsunlar, birbirleriyle aynı ağ üzerindeymiş gibi haberleşmelerini ve bilgilerini en
verimli şekilde paylaşmalarını sağlayan bir teknolojidir.(Kılıç ve Karaaslan 1998)Akt
(Karasar, 2004)
İnternetin bir tanımını yapan Hasret Aktaş’a göre internet “yazılı ve görsel-işitsel
basının özelliklerini taşıyan, fakat buna ek olarak iki yönlü iletişimi kolaylaştıran
elektronik bir ortamdır.” (Aktaş, 2004, s. 185)
Kullanılmaya başlandığı ilk yıllardan itibaren günümüze kadar büyük bir ivme kazanarak
gelen internet, dünya nüfusunun büyük bir kısmı tarafından kullanılmaktadır. 31 Mart 2011
tarihinde dünyadaki internet kullanımına bakacak olursak; (Internetworldstats, 2011)
İlk olarak e-mail (elektronik posta) tabanlı iletişim ile ortaya çıkan internet, 1990’lı yılların
başında World Wide Web (www) ile farklı bir boyut kazanmıştır. İlk andan itibaren
günümüze kadar gelişerek süre gelen internet 2004 yılında web 2,0 olarak bir kademe daha
gelişmiştir. (Media, 2000) “Web 2,0 O’Reilly Media tarafından 2004 yılında ortaya atılan bir
kavramdır. Web 2,0 kavramı, ikinci nesil internet tabanlı web servislerinden toplumsal ağ
sitelerini (sosyal networkler), web tabanlı özgür ansiklopedileri, forumları, podcastleri ve
diğer çevrimiçi birliktelik ve paylaşıma olanak sağlayan ortamları ifade etmektedir.” (Alikılıç
& Onat, 2007, s. 902)
Web Sitesi Türleri
Teknik alt yapıdaki kolaylıklar sayesinde birçok web sitesi kurulabilmektedir. Kurumlar için
kurulan belli başlı web sitesi çeşitlerine bakacak olursak; (Yeygel & Temel, 2006)
Kurum web siteleri: Bu siteler müşterilere kurumla ilgili genel bilgileri, aracı kanalların
varlığını haber veren sitelerdir. Bu tür sitelerde ürünlerle ya da hizmetlerle ilgili bilgiler
verilirken çevrimiçi satış yapılmamaktadır.
Pazarlama web siteleri: müşterilerle birlikte ve daha yakın bir ilişki ve etkileşim içinde
bulunan bu siteler, direkt çevrimiçi satış ve diğer pazarlama aktivitelerinin
gerçekleştirilmesinde uygun şekillerde dizayn edilmiş sitelerdir.
Yayın siteleri: bunlar en temek web siteleridir. Şirket, siteyi ziyaret edenlerin gazete ya da
dergi gibi okuyabilecekleri tutundurma materyallerini online durumuna getirip, web sitesine
koyar.
Veri tabanlı siteler: Yayın yapma yeterliliğine ek olarak, bu siteler bireysel müşteri isteklerine
karşılık verebilmekte ve satın alma ve satmaya olanak tanımaktadır.
Kişisel siteler: Müşterilerin verdikleri bilgileri, ürünleri uyumlaştırma ve kişileştirme amacı
ile kullanılan en gelişmiş sitelerdir.
Kurumsal Web Siteleri
Kurumların dış dünyaya açılan pencereleri olarak da nitelendirilebilecek web siteleri, hedef
kitlelere şirketin kim olduğunu, tarihini, kurumun misyon, vizyon, amaç ve hedeflerini,
tüketicilere sunduğu ürün-hizmetlerin neler olduğunu ve özelliklerini, kurumun iletişim adres
ve telefonlarını, sanal ortamda ürün-hizmet satışını, hatta satış sonrası hizmetleri sunmaya
imkân veren bir ortam olarak kurumu anlatan, tanıtan bir yapıya sahiptir, kısaca kurum
kimliğinin bir taşıyıcısıdır.(Yeygel, 2005)Akt (Alan & Sungur, 2207).
Bilgi iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, özellikle de internet, pazarlama, halkla ilişkiler ve
reklam alanında çalışan iletişim uzmanlarının da dikkatini çeken önemli bir olgu olarak
görülmekte ve işletmelerin hedef kitleleriyle interaktif nitelikli bir iletişim oluşturulması
noktasında etkinliği artan bir iletişim ortamı olarak değerlendirilmektedir. (Yeygel & Temel,
2006). Buna bağlı olarak şirketler interneti aktif bir şekilde kullanmaktadırlar.
Bu kadar önemli bir kavram haline gelen internet ve web siteleri konusunda örnek olarak
Tüpraş firmasını kurumsal web sitesini inceledim. Tüpraş firması İstanbul Sanayi Odası
verilerine göre 2011 yılında Türkiye’nin en büyük kuruluşu olarak tescillenmiştir. (İstanbul
Sanayi Odası)
Tüpraş Tarihçesi
İpraş ve kamuya ait diğer 3 rafinerinin devlet tarafından tek çatı altında toplanmasıyla 1983
yılında kurulmuştur (Tüpraş). 1990 yılından 2004 yılına kadar %49’u kademeli olarak halka
arz edilmiştir. Kamuya ait hisseleri olan %512lik kısım 2004 yılında özelleştirilmiş, Danıştay
Mahkemesinin kararı ile iptal olan ihale 2005 yılında tekrar yapılmıştır. 2005 yılında Koç-
Shell ortaklığı tarafından satın alınmıştır.
Kurum Web Sitesinin İncelenmesi
Tüpraş’ın kurum web sitesine girdiğimizde (Tüpraş) 5 tane ana sekme ile karşılaşmaktayız.
Halka açık bir şirket olduğu için oldukça şeffaf bir siteye sahip olan Tüpraş’ta;
Tüpraş’tan
Birinci sekmede;
Vizyon- Misyon, Başkanın Mesajı, Yönetim Kurulu, Yöneticileri, Yönetici Mesajı, Çevre
Emniyet, Toplam Kalite, Kalite Politikamız, ARGE, Sıkça Sorulan Sorular, Erişim, Çekince
başlıklarını görmekteyiz.
Vizyon-Misyon başlığı altında temel değerleri, vizyon ve misyonları anlatılmaktadır.
Vizyon: “Petrol sektöründe performansına özenilen, çevre ve yaşam değerlerine saygılı öncü
bir şirket olmaktır.”
Misyon: “Yenilikçi uygulamalarla sektörümüzü yönlendirmek ve ülkenin petrol ürünleri
ihtiyacını karşılamaktır.”
Temel Değerler: Dürüst, şeffaf ve etik,
İnsana saygılı,
Çevreye duyarlı,
Yaratıcı ve yenilikçi,
Müşteri odaklı,
Çalışanlarının gelişimini destekleyen,
Takım çalışmasına önem veren.
Olarak verilmektedir.
Sonraki başlıkta Başkanın Mesajına yer verilmektedir. 2010 yılı faaliyet raporundan alınan bu
mesajda yönetim kurulu başkanı özetle şunları söylemektedir;
‘‘Tüm faaliyetlerimizin odağına insanı ve çevreyi koyarak planladığımız
gelecek dönemde, işletme mükemmelliği ve enerji verimliliğinden
sağlayacağımız gelişmelerle yüksek öz kaynak karlılığı elde ederken, risklerini
yönetebilen, bir şirket olmayı hedefliyoruz’’
Vizyon-Misyon, temel değerler ve başkanın mesajından da anlaşılacağı üzere Tüpraş çevre
konusunda belirli bir hassasiyete sahiptir. Tüm felsefeleri bu hassasiyet üzerine kurulmuş olan
Tüpraş bu konudaki bütün çalışmalarını web sitelerinde belirtmektedir. Yine ARGE
çalışmalarından bu yönde çalıştıklarını ARGE başlığı altında belirtmektedirler.
Yönetim kurulu ve Yöneticiler başlıkları altında Tüpraş bünyesinde bulunan yönetim kurulu
üyeleri ve yöneticiler tanıtılmaktadır. Bu başlıklarda bütün yöneticilerin öz geçmişlerine
ulaşılmaktadır. Bu sayede yöneticilerini tanıtmaktadırlar.
Çevre ve Emniyet başlığı altında çalışanlarının iş güvenliği konusunda ne gibi uygulamaları,
politikaları olduklarını göstermektedirler.
Çevre konusunda yaptıkları çalışmaları da bu başlık altında toplayan Tüpraş, sera gazı
emisyonu, atık yönetimi, su kalitesinin izlenmesi gibi faaliyetlerini tanıtmaktadır.
Toplam kalite ve kalite politikamız başlığı altında aldıkları belgeleri ve sertifikaları
sunmaktadırlar. İSO 9001, İSO 18001, İSO 14001 kalite, iş sağlığı ve güvenliği, çevre
konularında aldıkları sertifikaları pdf olarak sunmaktadırlar.
Rafinelerimiz başlığı altında bünyelerinde bulunan dört rafineri hakkında bilgiler mevcuttur.
Bu bilgiler rafinelerin kapasiteleri hakkındadır.
Ürünler
Ürünler sekmesinin altında ürün bilgileri, ürün güvenliği bilgi formu, temin, işleme ve üretim,
ürün satışları, asfalt fiyatları, CE belgeleri, deney laboratuvarları başlıkları bulunmaktadır. Bu
başlıklar altında üretilen ürünler hakkında bilgiler verilmekte, bu ürünlerin üretim miktarları
satışları, fiyatları hakkında bilgiler vardır. Herhangi bir satış söz konusu değildir. Örneğin
Avrupa Birliği kalite sertifikası olan CE standartlarının bütün rafinerilerde sağlandığı
belirtilmektedir. Deney laboratuvarlarında bütün ürünlerin hangi derece nasıl enerji sağladığı
hakkında bilgiler vardır.
Yatırımcı İlişkileri
Yatırımcı ilişkileri başlığı altında yatırımcıları doğrudan ilgilendiren ekonomik ve sayısal
veriler mevcuttur. Her yıl düzenli olarak hazırlanan raporlar doğrultusunda bunlar hissedarlara
gösterilmektedir. Sermaye Piyasası Kurulunun istatistikleri doğrultusunda ekonomik verileri
3-6-9-12 aylık gibi sürelerde bakmak mümkündür. Uluslararası derecelendirme kuruluşlarının
Tüpraş hakkındaki derecelendirme puanları da bu sekme altında gösterilmektedir. Halka açık
bir şirket olan Tüpraş verdiği bilgiler ışığında yatırımcılarını bilgilendirmektedir. Bu bilgiler
sayesinde yeni hissedarları kuruma çekmeyi hedeflemektedirler.
Örneğin ortaklık yapısı hakkında şöyle bilgilere ulaşılmaktadır.
Medya İlişkileri
Medyayı bilgilendirici bilgilerin yer aldığı medya ilişkileri sekmesinin altında, basın
bültenleri, sosyal sorumluluk, kurumsal sosyal sorumluluk raporları, Tüpraş logo, kurumsal
filmler, fotoğraf galerisi, dergi rafine başlıkları yer almaktadır.
Kurum içinde alınan kararlar, yaşanan kazalar, ekonomik gelişmeler, festivaller gibi bilgiler
basın bültenleriyle medyaya iletilmektedir.
Tüpraş gibi enerji üreten firmaların en büyük sorunları doğal çevreleriyle olan sorunlardır.
Birçok sivil çevre örgütleri tarafından sürekli olarak boykot edilen Tüpraş gibi firmalar
çevreye karşı duyarlı olmakla yükümlüdür. Bu bağlamda Tüpraş Kurumsal Sosyal
Sorumluluk projelerine destek vermektedir. Kurumsal Sosyal Sorumluluk alanına giren taleplerin karşılanmasında, 30 Mart 2006 tarihinde New York'ta Koç Holding Yönetim
Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç ile Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan'ın
imzaladığı Küresel İlkeler Sözleşmesini kurumsal sosyal sorumluluk ve toplumsal duyarlılık
ile ilgili süregelen genel yaklaşımlarını referans almaktadır.
Sosyal Sorumluluk Projeleri kapsamında; Kültür Sanat, Çevre, Eğitim, Sağlık, Spor gibi
etkinliklere destek vermektedirler. Kültür sanat projeleri kapsamın da ikisi ders kitabı olmak
üzere dört adet kitap çıkarmışlardır. Rafinerilerin olduğu illerdeki devlet hastanelerinin
bakımlarını üstlenerek sağlık kapsamında da yardımlarda bulunmaktadırlar. Ülke genelinde
72.000’den fazla fidan dikerek ormanların artmasına katkı sağlamışlardır. Ayrıca rafinerilerin
olduğu şehirlerde meslek yüksekokulları açarak yetişmiş eleman ihtiyacını karşılamaktadırlar.
Her sene yaklaşık 4.000 öğrenci staj için Tüpraş’a gelmektedir.
Yine bu başlık altında Tüpraş logosunun kullanım şekilleri gösterilmektedir.
Farklı zeminlerde nasıl kullanılması gerektiği gösterilmektedir.
Fotoğraf galerisinden Tüpraş’tan fotoğraflar gösterilmekte, 4 adet kurumsal film ile de bunlar
desteklenmektedir. Ayrıca düzenli olarak çıkan kurum dergisiyle tüketicilere ulaşılmaktadır.
İnsan Kaynakları
İnsan kaynakları sekmesi altında İK vizyonları şöyle anlatılmaktadır:
Doğru İşe Doğru İnsan
Performansa ve Yetkinliklere Bağlı Ücret
Başarıya Bağlı Değerlendirme
Herkes İçin Eşit Fırsat
Bu doğrultuda istihdam sağlayarak çalışanlarına çeşitli hizmetler sunmaktadırlar. Sosyal
imkânlar başlığı altında anlatılan hizmetlere göre çalışanlar, evlilik gibi özel günlerde maddi
olarak desteklenmektedir. Rafinerilerin olduğu her ilde lojman yaparak çalışanlara kalacak
yerler tahsis edilmiştir. Ayrıca çalışanların ev, araba kredisi gibi ihtiyaçları kurum tarafından
karşılanmaktadır. Bununla birlikte, çalışanlar hem SSK tarafından hem de KOÇ bünyesinde
bulunan KOÇ Emeklilik tarafından sigortalanıp emeklilik fonundan yararlanmaktadır.
Ayrıca, “aramıza katılın geleceği birlikte oluşturalım” sloganı ile yeni çalışanlara pencereleri
açmakta ve bu kurumsal site üzerinden iş başvurusu yapma imkânı sağlamaktadırlar. Yine staj
döneminde çeşitli stajyer alımları da bu sekme üzerinden gerçekleştirilmektedir.
Genel değerlendirme
KOÇ grubu bünyesinde olan Tüpraş’ın kurumsal web sitesini tek tek bütün linkler
doğrultusunda incelediğimizde kurum hakkında kurulduğu ilk günden bu güne bütün bilgilere
ulaşabilmekteyiz. İster bir medya çalışanı, isterse yatırımcı olarak ihtiyacımız olan her türlü
bilgiye erişmek mümkündür. Web sitesi sürekli güncellenerek en yeni bilgiler verilmektedir.
Site Türkçe ve İngilizce olarak hizmet vermektedir. Ayrıca bünyesinde bulunduğu KOÇ
Holding’e de link bulunmaktadır.
Sonuç
1980’li yıllardan itibaren kullanılmaya başlanan kurum kültürü kavramı kurumlar için
stratejik bir öneme sahiptir. Kurumlar, sahip oldukları kültürü etkileşimde oldukları
çevrelerine yansıtarak kendi değerlerinin bilinmesini sağlamaktadırlar. Bilgi iletişim
teknolojilerinde yaşanan gelişmeler ise kurumlara kendilerini daha kolay ifade edebilme
imkânı sağlamıştır. Bu bağlamda web siteleri kurumların dışarıya açılan penceresi konumuna
gelmiştir. Kurum kültürünü oluşturan vizyon, misyon, hedefler, kurumun tarihçesi, liderin
mesajı vb. bilgiler kurum web siteleri sayesinde aktarılmaktadır. Bunlarla birlikte görsel
materyaller, çeşitli bildiriler yine web siteleri sayesinde paylaşılmaktadır. 2006 yılında
Furtune Dergisi’ne göre ilk 500 içinde yer şirketlerin %90’ının kurumsal web sitesi vardır.
Bilgi çağının zorunlu gerekliliği olarak ortaya çıkan web siteleri hayati bir önem taşımaktadır.
Kaynakça
Inc. (2000). 01 15, 2012 tarihinde Inc: http://www.inc.com/about/index.html adresinden alındı
Inc. (2000). 01 16, 2012 tarihinde Inc: http://www.inc.com/ss/7-successful-viral-marketing-
campaigns#0 adresinden alındı
Akar, E. (2009). İnternetle Değişen Siyaset Pazarlaması: Dünyadan Örneklerle Yeni
Trendleri. Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 171-182.
Akıncı, B. (2005). Kurum Kültürü. İstanbul: İletişim Yayınları.
Akıncı, B., & Bat, M. (2009). Siyasal Seçim Kampanyalarında Yeni İletişim Teknolojileri ve
Blog Kullanımı. Journal of Yaşar University, 2745-2778.
Akıncı, B., & Çoşkun, G. (2007). Örgüt Kültürü. Ankara: Nobel Yayın Dağıtım.
Akıncı, B., & Sabuncuoğlu, A. (2008). Bilgi İletişim Teknolojileri ve Ütopyan Bakış Açısı.
Selçuk İletişim Dergisi, 5-19.
Akmehmet, D. (2006). Kurumsal İtibar Yönetimi ve Bir Uygulama. Yüksek Lisans Tezi.
İstanbul: Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Aktan, Ç. C. (2006). Kurumsal Kültür, Organizasyonlar, Kurallar ve Kurumlar. Ankara:
Sermaye Piyası Kurulu.
Aktaş, H. (2004). Bir Siyasal İletişim Aracı Olarak İnternet. Konya: Tablet Yayınları.
Alan, A., & Sungur, E. (2207). Kurum Kültürünün Görsel Kimliğe Yansıması-Web
Sitelerinde Görsel Kimlik Kullanımı. Yeditepe Üniversitesi, İletişim Fakültesi, İletişim
Çalışmaları Dergisi, 129-147.
Alikılıç, Ö., & Onat, F. (2007). Bir Halkla İlişkiler Aracı Olarak Kurumsal Bloglar. Journal
Of Yasar University, 899-923.
Alikılıç, Ö., & Onat, F. (2008). Sosyal Ağ Sitelerinin Reklam ve Halkla İlişkiler Ortamları
Olarak Değerlendirilmesi. Journal Of Yasar University, 1111-1143.
Argan, M., & Argan, M. (2004). Viral Pazarlama veya İnternet Üzerinde Ağızdan Ağıza
Reklam: Kuramsal Bir Çerçeve. III. Bilgi Teknolojileri Kongresi, (s. 231-250).
Denizli.
Dilsiz, D. (2008). Marka İmajı ve İtibar Yönetimi. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Durğun, S. (2006, Aralık). Örgüt Kültürü ve Örgütsel İletişim. Yüzünci Yıl Üniversitesi Eğitim
fakültesi Dergisi, III(II), 112-132.
Ekmen, T. (2010). Örgüt Kültürü. istanbul: Beta Basım Yayım Dağıtım A.Ş.
Erengül, B. (1997). Kültür Sihirbazları Rekabet Üstünlüğü Sağlayan Yönetim. İstanbul: Evrim
Yayınevi.
Erkmen, T. (2010). Örgüt Kültürü. İstanbul: Beta Basım A.Ş.
Fidan, M., & Şimşek, N. (2005). Kurum Kültürü ve Liderlik. Konya: Tablet Basım Yayın.
Internetworldstats. (2011). Internetworldstats. 01 05, 2012 tarihinde
http://www.internetworldstats.com: http://www.internetworldstats.com/stats.htm
adresinden alındı
İstanbul Sanayi Odası. (tarih yok). iso. Mayıs 10, 2012 tarihinde İstanbul Sanayi Odası Web
Sitesi: http://www.iso.org.tr/tr/web/besyuzbuyuk/turkiye-nin-500-buyuk-sanayi-
kurulusu--iso-500-raporunun-sonuclari.html adresinden alındı
Karasar, Ş. (2004). Eğitimde Yeni İletişim Teknolojileri. The Turkish Online Journal of
Educational Technology, 117-125.
Köker, N. (2011). Stratejik Pazarlama İletişimi, Temel Kavramlar. (E. Babacan, F. Topsümer,
& A. Göztaş, Dü) İzmir: Gama Basım Yayın Dağıtım.
Köseoğlu, Ö. (2008). Pazarlama İletişiminde İnteraktivite ve Referans Mekanizmaları
Yoluyla Mesaj Etkinliğinin Arttırılması. Doktora Tezi. İzmir.
Media, O. (2000). wikipedia. Mayıs 05, 2012 tarihinde http://tr.wikipedia.org:
http://tr.wikipedia.org/wiki/Web_2.0 adresinden alındı
Mucuk, İ. (2000). Pazarlama İlkeleri. İstanbul: Türkmen Kitabevi.
Öğüt, N. (2008). Kurum İmajının Oluşum Sürecinde Halkla İlişkiler Rolü Üzerine Teorik ve
Uygulamalı Bir Çalışma. Yüksek Lisans Tezi. Konya.
Tüpraş. (tarih yok). www.tupras.com.tr. Mayıs 11, 2012 tarihinde Tüpraş Kurumsal Web
Sitesi: http://www.tupras.com.tr/detailpage.tr.php?lDirectoryID=3 adresinden alındı
Usta, M. (2006). Örgüt Kültüründe Halkla İlişkiler ve İtibar Yönetimi Ege Akdeniz
Bölgelerindeki Turizm İşletmeleri Örneği. Doktora Tezi. İzmir: Dokuz Eylül
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Wikipedia. (2001). Wikipedia. 01 14, 2012 tarihinde Wikipedia:
http://tr.wikipedia.org/wiki/Pazarlama adresinden alındı
Yeygel, S., & Temel, A. (2006). İşletmelerin Kurumsal İmajlarının Hedef Kütlelere
İletilmesinde Bir Araç Olarak Kurum Web Siteleri. II. Ulusal Halkla İlişkiler
Sempozyumu. Kocaeli: Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi.