Upload
mehmet-can-saglam
View
258
Download
1
Embed Size (px)
Citation preview
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 1/16
Tekhücreliler ve mikroskobik omurgas ızlarda kan dolaşımı yoktur.Bu canlılarda oksijen ve besin maddeleri do ğrudan bulunduklarıortamdan alırlar. Atıklar da aynı yolla uzaklaştırılır.Sünger ve sölenterlerde de kan dolaşımı yoktur. Bunların vücutboşluklarına dolan tatlı su veya deniz suyu gerekli besin veoksijeni sağlar.Organizmanın yapısı büyüyüp karmaşıklaştıkça, metabolizmagereksinimleri yalnız çevreyle temas ile karşılanamaz.Vücudun iç kısımlarındaki hücre ve dokuların besin, su ve oksijenihtiyacının karşılanması zorunlu hale gelir.Özelleşmiş bir sıvının vücuda pompalanması ve solungaçlar,akciğer, hatta deriyle solunumun yapılması gerekir.
.:: Kan Dokusu
1. Sindirim kanalı ya da başka depolayıcı organlardan besinmaddelerinin alınarak dokulara taşınması,
2. Metabolizma için gerekli oksijen ve metabolizma sonucundaoluşan karbondioksitin taşınması,
3. Suda çözünen toksinlerin vücuttan atılmak üzere boşaltımorganlarına taşınması,
4. Hormonların ve düzenleyici maddelerin hedef doku veorganlara taşınması
5. Homeostasisin sürdürülmesi6. Vücut ısısının ayarlanmasını ve bütün vücut yüzeyine
yayılmasını gerçekleştirir.7. Bağışıklık sisteminin işlevlerinin yürütülmesi
Taşıma (1-3), Regülasyon (4-6) Koruma (7)
.:: Görevleri Kanıngörevleri
Taşıma Düzenleme Koruma
Kanıngörevleri
Taşıma Düzenleme Koruma
OksijenBesinAtıklar
HormonEnzim
Kanıngörevleri
Taşıma Düzenleme Koruma
OksijenBesinAtıklar
HormonEnzim
pHVücut sıcaklığı
Vücut sıvı hacimleri
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 2/16
Kanıngörevleri
Taşıma Düzenleme Koruma
OksijenBesinAtıklar
HormonEnzim
Vücut sıcaklığıpH
Vücut sıvı hacimleri
Kan ve sıvı hacmiMikroorganizmalara
karşıdirenç
İnsanda plazma %90-92 oranında su. % 6-8 oranında protein,eriyik halde tuzlar, glukoz yağ, amino asitler, karbondioksit,azotlu artıklar ve hormonlar içeren sarımsı beyaz bir sıvıdır.Kan sürekli hareket halinde olduğundan, kan hücreleri plazmaiçinde dağılmış halde bulunur.Kan vücut dışına çıktıktan kısa bir süre sonra pıhtılaşır.Bu olay bir tüpte gerçekleşmişse bir müddet sonra üsttesarımtırak bir sıvı birikir. Buna serum denir.
Alttaki pıhtının mikroskobik yapısı bağ dokusuyla karşılaştırıl-dığında,
Kan hücreleri bağ doku hücrelerine,Fibrin iplikçikleri bağ doku fibrillerine;Üstte kalan serum ise bağ doku zemin maddesine karşılık gelir.
.:: Genel Özellikleri
% 55
% 45
.:: Kan Dokusu Bileşenleri Plazma
Su % 90-92Eriyikler % 10
Plazma proteinleri % 6-8 Albümin Globülinler (alfa, beta, gama) Fibrinojen
Diğer organik bileşikler % 2,1 İnorganik tuzlar % 0,9
Hücreler Alyuvarlar Akyuvarlar
Granülositler Lenfosit Monosit
Agranülositler Nötrofil Eozinofil Bazofil
Trombositler
KanDokusu
.:: Kan Dokusu Bileşenleri
>1Elektrolitler (Na+, K+, Ca+2, Mg+2, Cl-, HCO3, PO4, SO4)
Protein dışı azotlu bileşikler (üre,ürik asit, kreatin, kreatinin, amonyum tuzları)Besinler (glukoz, lipidler, aminoasitler)Kan gazları (oksijen, karbondioksit, azot)Düzenleyici maddeler (hormonlar, enzimler)
1-2Diğer eriyikler
6-8Protein
90-92Su
%Bileşimi
.:: Kan Dokusu Bileşenleri
Omurgalıların tümünde ve bazı omurgasızlarda demir içerenhemoglobin,
Yengeç gibi bazı kabuklular ve yumuşakçalarda bakır içerenhemosiyanin.
Halkalı solucanların bazılarında demirli yeşilklorokrüorin,
Bazılarında da kırmızıhemeritrin
.:: Solunum Pigmentleri
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 3/16
Esas plazma proteinlerinden albümin, karaciğerde yapılır.Osmatik basıncın ayarlanmasında rol oynar.
Globulinler de karaciğerde oluşturulur, metal iyonlarının, lipit-
protein bileşiklerini ve yağda çözünmeyen vitaminleri taşırlar. Ayrıca immün sistemi için gereklidirler.Pıhtılaşma için gerekli olan fibrinojen ve protrombin dekaraciğerde yapılır.Kan hücreleri kısa ömürlüdür. Oluştukları dokulardan sürekliolarak yenilenirler. Kan hücrelerinin meydana gelişinehemopoiez, bu olayın gerçekleştiği yerlere de hemopoielikorganlar denir.Erişkin memelilerde temel hemopoietik organlar kemik iliği, dalak,lenf düğümleri ve timustur.
.:: Kan Proteinleri ve Kan Yapımı
Dolaşım kanında alyuvarlar (eritrositler), akyuvarlar (lökositler) vekan pulcukları (trombositler) bulunur.
Alyuvarların oluşumuna eritropoiez denir. Fötal dönemde oluşanalyuvarlar ile memeli hayvanlar dı şında diğer omurgalılarınalyuvarları çekirdeklidir.
Akyuvarlar ya da lökositler sitoplazmalarında granül taşıyıptaşımama özelliklerine göre granüllü lökositler (granülositler) vegranülsüz lökositler (agranülosiiler) olmak üzere iki kısma ayrılır.Granüllü hücreler nötrofil, eozinofil ve bazofil lökositlerdir. Vücutsavunmasında ve korunmasında işlev görürler.Granülositlerin oluşumuna granülopoiez denir
.:: Kan Dokusu Hücreleri
Hücreler Alyuvarlar Akyuvarlar
Granülositler Lenfosit Monosit
Agranülositler Nötrofil Eozinofil Bazofil
Trombositler
.:: Kan Dokusu Hücreleri
MyeloidMyeloid elemanlar elemanlar Eritrosit Granülositler Monosit Trombosit
LenfoidLenfoid elemanlar elemanlar Lenfositler
.:: Kan Dokusu Hücreleri
.:: Akyuvarlar (Lökositler)
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 4/16
Sitoplazmalarında granül taşımayan ise lenfosit ve monositlerdir.Bu hücreler de vücut savunmasında ve korunmasında işlev görür.Monositlerin oluşumuna monopoiez, lenfositlerin oluşumuna iselenfopoiez adı verilir.
Kan pulcuklan (trombositler) kanın pıhtılaşmasında önemli roloynar. Bunların oluşumuna ise trombopoiez denir.Memelilerde kan hücreleri doğumöncesi ve doğumsonrası farklıdokularda oluşur.Doğum öncesi kan yapımına fötal (prenatal) hemopoiez,doğumsonrası kan yapımına ise postnatal hemopoiez denir.Doğumöncesi kan yapımında sırayla mezenşim, karaciğer, dalakve kemik iliği işlev görürken, doğum sonrası kan yapımı sadecekemik iliğinde gerçekledir.
Doğum Öncesi (Prenatal) Kan YapımıMezoblastik evre
Vitel lusKeses i Mezodermi (2. Hafta)
Hepatik evreKaraciğer (6. Hafta)Dalak (8. Hafta)Timus (8. Hafta)
Miyeloit evre (3.-5. Ay) Doğum Sonrası (Postnatal) Kan Yapımı
Kemik İliğiLenfoid Organlar
Hastalık Durumunda Kan YapımıEkstramedüllar hemopoiez (Karaciğer + Dalak + Lenf nodları)
.:: Kan Yapımı (Hematopoiez)
BulunduBulundu ğğu Yerler u Yerler Uzun kemiklerin ortasındakisilindirik boşluklar ileOmurların,Kaburgaların,Göğüs kemiğinin (sternum),Kafatasının yassı kemiklerin,Ve leğen kemiğinin (pelvis)süngerimsi kemiklerinin trabekuladenen ağsı boşluklarında
.:: Kemik İliği
Total vTotal vüücut acut ağığırlrlığıığınnıın %4n %4--66’’ssıınnıı oluoluşş turur.turur.YumuYumuşşak veak ve ççok sayok sayııda hda hüücre icre iççerir. Bunlar;erir. Bunlar;
Kan hKan hüücrelerinincrelerinin ööncncüüleri,leri,YaYağğ hhüücreleri,creleri,Makrofajlar Makrofajlar ,,RetikRetiküüler ler HHüücreler creler
Bu hBu hüücre tiplerinin oranlar cre tiplerinin oranlar ıı yayaşş , hastal, hastal ıık ve iskelet sisteminink ve iskelet sistemininççeeşş itli bitli böölgelerinde farkllgelerinde farklııllıık gk göösterir.sterir.Kan hKan hüücrelerinin yapcrelerinin yapıımmıı ve dolave dolaşışıma verilmesinden sorumludur.ma verilmesinden sorumludur.Bu iBu işş levini dolevini doğğumum ööncesi 5. aydan bancesi 5. aydan ba şşlayaraklayarak ööllüüme dekme dekssüürdrdüür r üür.r.
.:: Kemik İliği
KKıırmrmıızzıı kemik ilikemik iliğğii(Aktif /(Aktif / HematojenHematojen ))
Sar Sar ıı kemik ilikemik iliğğii((İİnaktif naktif ))
4–5 ya şında dönü şümba ş lar. Erginde uzunkemiklerin diafizlerisar ı ilik içerir.
Fötal, yeni do ğan, gençkemiklerde bulunur.
.:: Kemik İliği Tipleri
BulunduBulundu ğğu Yerler (Eriu Yerler (Erişş kinlerde)kinlerde)ÜÜst kol kemist kol kemiğği (i (HumerusHumerus))Uyluk kemiUyluk kemiğği (i (Femur Femur ))VertebraVertebra korpuslar korpuslar ııKaburgalarda (Kaburgalarda (Kostalar Kostalar ))GGööğğüüs Kemis Kemiğği (i (SternumSternum))PelvisPelvis kemiklerikemikleri
Fonksiyonlar Fonksiyonlar ııKan hKan hüücrelerinin yapcrelerinin yapıımmııEritrositlerin yEritrositlerin yııkkıımmııYYııkkıım sonucu am sonucu a ççığığaa ççııkan demirinkan demirindepolanmasdepolanmas ııİİndifferensiyendifferensiye T ve B lenfosit yapT ve B lenfosit yapıımmıı
.:: Kırmızı Kemik İliğinin Bulunduğu Yerler ve Fonksiyonları
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 5/16
Kemik iliğindeki hemopoietik hücreler, retiküler hücreler ve yağhücreleri ince duvarlı toplardamar sinuslarının yoğun ağıetrafındaki damardışı boşluklarda yer alır.Kan Hücreleri damar dışında oluşup, gelişir ve sinüs
duvarlarından geçerek kan dolaşımına katılır.Kemik iliğinde oluşan kan hücrelerinin dolaşım kanına geçmeleriendotel hücrelerinin bağlantı bölgelerinin açılmasıyla değil,doğrudan hücre içinden olur. Dolaşım kanına geçecek gençhücre, endotel hücrenin zarına değip baskı yapar. Bu iki hücrebirleşerek aralarında geçici bir göç poru oluşturur.Bu açıklık hücre geçerken biraz genişleyebilir; ama hiçbir zaman4µm'dan fazla çaplı olmaz. Kan hücresi sinüs lümenine geçtiktenkısa bir zaman sonra, endotel hızlı bir şekilde onarılır.
44--5 ya5 yaşş lar lar ıına gelindina gelindiğğinde kinde kıırmrmıızzıı kemik ilikemik iliğğinde yainde yağğ hhüücrelericreleriartmaya baartmaya ba şşlar. Bunun sonucu olarak ililar. Bunun sonucu olarak iliğğin rengi kin rengi kıırmrmıızzııdandansar sar ııya dya döönnüüşşüür.r.
ÇÇok sayok sayııda yada ya ğğ hhüücresi,cresi, makrofajmakrofaj,, indifferensiyeindifferensiye mezenkimalmezenkimalhhüücreler vecreler ve retikretiküüler ler hhüücreleri icreleri iççerir.erir.
RetikRetiküüler ler lifler lifler ççatat ııyyıı oluoluşş turur.turur.
Depo organDepo organ ııddıır, yar, yağğdan zengindir.dan zengindir.
YedekYedek hemopoetikhemopoetik dokudur.dokudur.
.:: Sarı Kemik İliği
Pluripotent hemopoetik kök hücre (PHSC) Multipotent hemopoetik kök hücre (MHSC) Projenitör hücre (Uni/Bipotent) Prekürsör (Öncül) hücre (Unipotent) Olgunlaşmakta olan hücreler Olgun hücre
.:: Kan Yapıcı Kök Hücreler
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 6/16
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 7/16
Alyuvarların ömrü 120 gün kadardır. Yaşlanan alyuvarlar dalaktamakrofajlar tarafından ortadan kaldırılır.Yaşlı alyuvar zarında sialik asit molekülünün azalması, bu
hücrelerin dalak, karaciğer ve kemik iliği makrofajları tarafındankolayca tanınarak fagositoz edilmesine neden olur.Makrofajların parçaladığı alyuvarlardan açığa çıkanhemoglobin,hem ve globine ayrılır .Globinprotein metabolizmasında kullanılmak üzere amino asitleredönüşürken; hem, demir ve biliverdine parcalanır.Demir plazma transferrini ile tekrar kemik iliğine taşınır.Biliverdininbir kısmı karaciğer tarafından bilirubine dönüştürülür.Biliverdin ve bilirubinsafra pigmentleri olarak bağırsağa verilir.
.:: Yaşlı Alyuvarların Yıkımı
Yeni doğan bebeklerin yaklaşık üçte birinde, doğumu takip edenbirkaç gün içinde fizyolojik sarılık görülür.Diğer sarılık çeşitlerinde olduğu gibi bu durumda da, dokularda
biriken bilirubin yüzünden, deri ye gözler sararır.Fizyolojik sarılık, bilirubini kandan ayırıp safraya atamayan,işlevsel olarak tam yetkin olmayan olgunlaşmamış karaciğer hücrelerinden kaynaklanmaktadır.Bu durum, bağırsak hareketlerini uyarmak için bebeklerinbeslenmesi veya g özleri kapatılarak floresan ışığına tutulmasıylakısa zamanda geçer. Böylece dokulardaki bilirubin derişimiazaltılmış olur.
.:: Fizyolojik Sarılık
Küçük, hemoglobin içeren ve enbol bulunan kan hücreleridir.Dolaşan kandaki ömürleri 120 günMemelilerde çekirdeksiz, diğer omurgalılarda çekirdekli.Mitokondri gibi zarlı organelleriyoktur Kandaki
Miktarı(sayısı)Büyüklüğü veŞekli (Bikonkav – Oval)türlere göre değişiklik gösterir.
.:: Alyuvarlar (Eritrositler)
(1 mm3) (bin)(1mm3) (bin)
140-440(Ort: 350)
5-9(Ort.: 8)
♂:5,2 ♀: 4,7(Ort.: 5)
7-8İnsan97,25,3At
12143,1Keçi1210,34,1Koyun86,85,1Sığır
156,65,3Domuz109,16,2Kedi96,27,3Köpek
283,512TavukSay ı (1 mm3) (milyon)Çap ( m)
TrombositLökositEritrosit
.:: Hemoglobin
HbA %96 HbA2 %2 HbF %2
HbA 2α, 2β
HbA2 2α, 2Δ HbF 2α, 2Ω
Hemoglobinin Oksijene ilgisiOksijenin kısmı basıncıpHSıcaklık
Alyuvarlarda üretilen 2,3-difosfoglisarat
.:: Hemoglobin
HbA %96 HbA2 %2 HbF %2
HbA 2α, 2β HbA2 2α, 2Δ HbF 2α, 2Ω
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 8/16
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 9/16
Akyuvarların sayısı infeksiyon esnasında da artar. Bir bakteri v ücudagirince o bölgedeki hücreleri tahrip eder. O bölgedeki kan damarları dahafazla kan taşır, dolayısıyla o bölge kızarır ve sıcaklığı artar (ateş yapar).
Akyuvarlar özellikle nötrofiller damardan çıkarak o bölgedeki bakterilerifagosite ederler. Böylece o kısımda, canlı ve ölü doku hücreleri, canlı veölü akyuvarlar ve bakteriler toplanır.Bunlar o bölgedeki kalın sarımsı, bir sıvı oluştururlar. Buna irin denir.Bakterilerin hepsi tahrip edildikten sonra doku tamir edilir.Bunlardan başka bu hücreler, vücuda giren zararlı maddelerin etrafınısararak onları fagosite ederler.Sitoplazmalarında tanecik (granül) taşıyıp taşımama durumlarına göregranüllü ve granülsüz lökositler olmak üzere iki gruba ayrılırlar. Lenfosit vemonositler granülsüz; eozinofil, bazofil ve nötrofil lökositler ise granüllüdür.
Lösemi (Kan kanseri): Lökosit sayısının kötü huylu artışına denir.
.:: Akyuvarlar (Lökositler) .:: Akyuvarlar (Lökositler)
Nötrofıller % 55-65
Eozinofıller % 1-3
Bazofiller % 1 den az
Lenfositler % 20-35
Monositler %3-8
Tüm lokositlerin % 55-65’ini oluşturur.Çapları dolaşan kanda: 7 µm , preparatta 10-12 µmÖmürleri 8 günİki veya daha fazla loblu (2-5) çekirdekBarr cisimciği (Davul tokmağı) (♀)Sitoplazmalarında 3 tip granül vardır
Azurofil (Birincil) granüller: Koyu renkli boyanan ve b üyükMiyeloperoksidaz, Asit fosfataz, defensinler (katyonik proteinler)Özel (İkincil) granüller: Açık renkli boyanan ve en küçükTip IV kolajenaz, fosfolidiaz, kompleman aktivatörü, lizozimTersiyer (Üçüncül) granüller
FosfotazMetalloproteinaz
.:: Nötrofil Granülositler
Nötrofiller, patojenik bakteri enfeksiyonlarındavücut savunmasında ilkişlev gören hücrelerdir.Doku içinde amip gibi hareket ederek bakterilere hücum ederler. Nötro-fillerin esas görevi fagositoz ve mikroorganizmaların yok edilmesidir Azurofil granüllerin lizozomal hidrolazları mikropları parçalar.Sindirimden sonra, parçalanan yabancı madde ya ekzositozla atılır yada artık cisimcik denilen zarla kaplı yapılar şeklinde hücrede birikir.
Çoğu nötrofil bu olayda ölür . Ölmüş nötrofil ve bakteriler birikerek, dokusıvısıyla birlikte sarımtırak renkliirinioluşturur.Bakteri enfeksiyonu olduğunda bakteri toksinleri kemik iliğine ulaşarakburadan nötrofil yapımını ve salınmasını uyarır.Nötrofıller. vücutta ateşin yükselmesini uyaran ve projen olarak bilineninterlökin-1 (IL-1) de salgılar.Bir bakteriyle karşılaşıldığında buna karşı bir antikor oluşturulur Aynı bakteriyle bir kez daha karş ılaşılınca, plazmada hazır bulunanantikor (IgG) bakterinin yüzey antijenine bağlanır.
.:: Nötrofil Granülositler
Nötrofıl lökositlerin azurofil ve özel granüllerininesas işleviyabancı organizma ve parçacıkların hüçre içi sindirimidir.
Ancak, bazı durumlarda fagositik vakuol kapanmadan öncehidrolitik enzimler salınabilir ve bunlar civar dokuya kaçabilir. Budurum genellikle fagosite edilecek par çacığın çok büyük olduğuve tam olarak sindirilemeyeceği durumda görülür.
Dokuya kaçan enzimler arasında bulunan kollajenaz ve elastazkollajen ve elastik fıbrilleri parçalarken, proteaz da dokuda önemliderecede hasar yapar.Böylece nötrofiller, korudukları dokulara zaman zaman hasar verebilir. Bu etkiler sonucunda yangı bölgesinde ağrı ve şişmemeydana gelir .
.:: Nötrofil Granülositler
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 10/16
Tüm lokositlerin % 1-3’üÇapları dolaşan kanda: 9 µm , preparatta 12-15 µm12 günlük ömürlerinin son sekiz gününü bağ dokusunda geçirirler
Tipik olarak çekirdeği çift lobludur.2 tip granül içerir
Özgül granüller (kristaloid cisim)Esas Temel Protein (MBP)Eozinofil Katyonik Protein (ECP)Eozinofil Peroksidaz (EPO)Eozinofil kökenli Nörotoksin (EDN)
Yukarıdaki 4 temel proteine ilaveten; histaminaz, arilsülfataz,koljenaz, katepsinler
Azurofilik granüller Lizozomlar
.:: Eozinofil Granülositler .:: Eozinofil Granülositler
MBP, ECP ve EPO protozoa ve parazit helmintler üzerindegüçlü sitotoksik etkiye sahipken.
EDN parazitlerin sinir sisteminin bozulmas ına neden olur.Bunlar antijen-antikor komplekslerinin ortadan kald ırılmasını veparazitlerin yok edilmesinde işlev görür. Bu yüzden, parazitikhastalıklarda ve çeşitli allerji tepkimelerinde bu hücrelerinsayılarında artış görülür.Vücuda yabancı proteinlerin girdiği sindirin kanalı epitelyum
altındaki bag dokusunda ye potansiyel kronik yangı bölgelerindeçok sayıda eozinofıl bulunur.
.:: Eozinofil Granülositler
Toplam lökositlerin %1’inden de azdır.
Nötrofillerle aynı büyüklükte, çapları10µm
Çekirdek uzunca veya çoğunlukla U veya J harfi şeklinde olmasına karşındiğer granülositlere göre daha az segmentasyon gösterir 2 loblu da olabilir Bazik boyanan granüller loblu çekirdeği örtecek kadar fazladır.Bağ dokusunun mast hücrelerine pek çok bakımdan benzer.
Aynı kök hücreden gelişi rler. Ancak mast hücresini oluşturacak kök hücr e bağdokusuna göç ederken, bazofil lökositleri oluşturacak kök hücre doğrudandolaşım kanına geçer.İşlevleri aynıdır.Yüzey zarlarında IgE içinFc reseptörünün yer alması
2 tip granül mevcuttur.Özel granüller (heparan sülfat,histamin, SRS-A)
Azurofilik (lizozomlar)
.:: Bazofil Granülositler
.:: Bazofil Granülositler .:: Bazofil Granülositler
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 11/16
Azurofil granüller, bazofıllerin lizozomları olup, diğer lökosittiplerinde bulunan lizozomal asit hidrolazlarla aynıdır.
Bazofiller de mast hücreleri gibi anafilakside önemli rol oynar. Alerjik tepkimelerde-bazofîl granüllerin içeriğinin sal ınmasıdamar genişlemesine,mukus salgılanmasınasinir uyarılarına ve düz kas kasılmasına yol açarak;astım, egzema ya da anafilaksi gibi doku tepkilerini oluşturur .
.:: Bazofil Granülositler
Oluşum yerlerine göre T ve B lenfosit olmak üzere iki tip lenfosit vardır .B lenfositler kuşlarda Fabricius kesesi (Bursa fabricii), memelilerdekemik iliği ( Bone marrovv ) kökenli, T lenfositler ise timus ( Thymus )kökenlidir.
Çokpotansiyelli hemopoietik kök hücre (PHSC)
Çokpotansiyelli ikincil hemopoietik kök hücre (CFU-S)
T Lenfosit kolonisi oluşturacak üçüncül kök hücre (CFU-L) kemik iliğini terk ederektimusun korteksine gelir. Burada çoğalır, karakteristik yüzey belirleyicilerioluştuktan sonra farklılaşarak organın medullasına geçer. Burada dalağa, ve sonrakana geçer.B Lenfosit kolonisi oluşturacak üçüncül kök hücre (CFU-L) kemik iliğinde süreklibölünerek olgunlaşmamış B lenfositleri ve doğal öldürücühücreleri (NK) meydanagetirir. B lenfositlerin gelişimi kemik iliğindeki retiküler hücrelerle ilşkilidir.
B lenfositlerin çoğu; lenf düğümlerine, dalağa ve diğer lenfoid organlara göçederken, NK hücreleri tüm vücut boyunca dağılıp çevre dokularda yabancıhücreleri arar.
Lenfositler merkezi sinir sistemi ve kornea hariç her dokuda bulunur.
.:: Lenfopoiez (Lenfosit Oluşumu)
Lökositlerin % 20-35’u lenfosittir.6-30 µm (çoğu 6-15 µm)3 tipi vardır
T-lenfositler (CD2, CD3 ve CD7)Sitotoksik CD8+Yardımcı CD4+Baskılayıcı ve/ya da sitotoksik CD8+, CD45RA+
B-lenfositler (CD9, CD19, CD20, CD24)NK hücreleri (CD16, CD56, CD94)
.:: Lenfositler .:: Lenfositler
Bağışıklık ve lenf sisteminin temel işlevsel hücresi olan lenfositler,nötrofillerden sonra kanda sayıca çok bulunan lökositlerdir.İnsanda dolaşımdaki akyuvarların % 20-35'ini oluşturur .Dolaşım kanında, bağ dokusunda ve lenf sisteminde bulunur. Bir lenf dokusundan diğerine giderken karşılaştığı antijenleri tanıyıp,yanıt oluşturma yeteneğindeki bağışıklık sistemi hücreleridir .Lenfositler, kan yaymalarında bir tarafıhafif çöküntülü, büyükçekirdeklerietrafında ince ve açık mavi sitoplazmalarıyla kolaycatanınır.Protein veya polisakkarit yapısındaki yabancı madde veyamikroorganizmalar vücuda girdiğinde kan plazmasında immünoglobulinlerin oluşmasını uyarır. İmmünglobulinler bu maddelerlebirleşip etkilerini yok eder. İşte bu yolla kendini koruyabilencanlının geliştirdiği mekanizmaya bağışıklık (immünite) denir.Bu olayda bağışıklık yanıtını oluştaran maddeye antijen, bununlatepkimeye giren ve etkisini yok eden kandaki özel globulinmo leküllerine deantikor adı verilir.
.:: Lenfositler
Vücutta iki tip bağışıklık sistemi vardır:1) Hücresel bağışıklık,2) humoral (sıvısal) bağışıklık.
Hücresel bağışıklık, sitotoksik ve fagosjtik mekanizmalarlaantijenik yabancı hücrelerin yok edilmesidir.Humoral (sıvısal) bağışıklık ise, kan plazmasında antikor adıverilen immunoglobulinlerle yapılan, organizmayı antijenlere karşıkoruma işlemidir.T lenfositler hücresel bağışıklıktan, B lenfositler ise humoralbağışıklıktan sorumludur.
.:: Lenfositler
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 12/16
T lenfositler, önce timusun medüllasına geçer, oradan dadolaşıma katılır.
Dolaşım yoluyla ikincil lenfoit organlara (dalak, lenf düğümleri vefoliküllleri, bademcikler) giden T lenfositler,
bu organlarda belirgin bölgelerde (dalakta beyaz pulpa, lenf düğümlerinde parakortikal bölge) yerleşerek aylarca hatta yıllarcayaşamlarını sürdürür.
Bu bölgelerde antijenle karşılaştıklarında aktive olup gelişir vebüyüyerek lenfoblastlara dönüşür.Lenfoblastlar sürekli bölünüp çoğalarak, hücresel bağışıklıkta etkinrol oynayan
Yardımcı T hücreleri (CD4 hücreler),Sitotoksik T hücreleri (katil T lenfositler, CD8 hücreler),Baskılayıcı T hücreleri veHafıza hücrelerini oluşturur.
T lenfositler, dolaşım kanındaki lenfositlerin % 60-80'ini oluşturur.
.:: T Lenfositler
Yabancı bir antijene karşı bağışıklık yanıtının oluşmasında işlev görenen önemli hücredir .B lenfositler plazma hücrelerine farklılaşarakantikor sentezler
Yardımcı T hücrelerinin iki çeşiti vardır:TH1 hücreleri, makrofajları içlerine aldıkları mikroorganizmalarıparçalamaları için aktive ederken;TH2 hücreleri, çoğalmaları ve antikor sentezlemeleri için Blenfositlerini uyarır. AİDS'e neden olan HIV vir üsü yardımcı T hücrelerinin (CD4 hücreleri)içine girip çoğalarak bağışıklık yanıtının başlamasını engeller. CD4hücreleri azalmaya başlar. Normal olarak 1 mikrolitrede 1000 adetolan CD4 hücre sayısının 400'e düşmesi, bağışıklık yanıtında tehlikelisınırın aşılmasına neden olur.Vücut pek çok patojene karşı kendini koruyamaz. Kişi, böyle bir durumda virüs, bakteri ve mantar gibi fı rsatçı enfeksiyonlara nedenolan etkenler yüzünden ölür.
.:: Yardımcı T Hücreleri (CD4)
Hücresel bağışıklıkta etkin rol oynayan hücrelerdir. CD8 Tlenfositler ya da CD8 hücreler olarak da tanımlanmaktadır.CD8 T lenfositler enfekte hücreleri öldüren perforin vefragmentinleri salgılar.Bu maddeler, enfeksiyonlu hasta hücre zarında delik ve yırtıklar oluşturarak içlerine doku s ıvısı dolmasına ve hücrelerin ölmesineneden olur.Enfekte hücrelerin bu şekilde öldürülmesiyle virüsün yayılmasısınırlanmış olur.Bu öldürücü özellikleri nedeniyle CD8 T lenfositler, katil hücreler ya da sitotoksik (hücre zehirleyen) hücreler olarak da adlandırılır.CD8 T hücreleri, organ nakillerinde ortaya çıkan doku reddindeönemli rol oynayan hücrelerdir.
.:: Sitotoksik T Hücreleri (CD8)
Bağışıklık sisteminin aşırı reaksiyon vermesini engeller.
.:: Baskılayıcı T Hücreleri
T lenfositlerin antijenle kar şılaştıkları zaman bölünerekoluşturdukları hücre çeşitlerinden birisidir.Dolaşımda aynı antijenle tekrar karşılaşıldığında onuhemen tanır ve kısa zamanda diğer hücrelerin yardımıylaantijen yok edilir.Ömürleri birkaç yıl kadardır.
.:: Hafıza T Hücreleri (CD4 ve CD8 Hafıza Hücreleri)
Dolaşımdaki lenfositlerin % 20-30 kadarını oluşturur .Çokpotansiyelli hemopoietik kök hücre (PHSC)
Çokpotansiyelli ikincil hemopoietik kök hücre (CFU-S)
Kuşlarda ise kök hücre kemik iliğinden çıkıp kan yoluylakloak çıkıntısı olan ve memelilerde karşılığı tam olarakbulunamayan Fabricius kesesine göç eder.
Aynen T lenfosit öncüllerinin timusta çoğaldığı gibi, Blenfositler de bu kese i çinde çoğalır, farklılaşıp olgunlaşarakdolaşıma katılır.
.:: B Lenfositler
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 13/16
Dolaşıma katılan B lenfositler daha sonra periferal lenf organları olandalak, lenf düğümleri, bademciklere giderek lenf foliküllerine yerleşir.Bu foliküller doğum öncesinde koyu görünür. Bunlara primer lenf folikülleri denir.
Doğumdan sonra, organizmaya antijen girdi ğinde, primer lenf foliküllerini dolduran B lenfositler, bu antijene karşı antikor sentezleyebilmek için uyarılır.Bu hücrelerin bir kısmı birkaç gün içinde plazma hücrelerine, bir kısmıda aynı antijenle tekrar karşılaşıldığında daha hızlı bir yanıtınoluşmasını sağlayan hafıza B hücrelerine dönüşür.Plazma hücreleri antikor (IgG) ürettikten birkaç hafta sonra ölür; ancakhafiza B hücreleri çok uzun ömürlüdür.
B hücresi bir antijenle uyarılınca plazma hücresi haline dönüşerekantijene özgü antikor yaparken,T hücresi antijenk uyarılınca değişikliğe uğrar, büyür ve lenfokinlerisalgılar.
B lenfositlerin ömürleri kısadır.
.:: B Lenfositler
Hafıza B hücreleri, sıvısal bağışıklıktan sorumlu B lenfositlerdenya da daha önceden var olan hafıza B hücrelerinden oluşur.Bu hücreler, bir patojenle karşılaştığı zaman bağışıklık sisteminin
diğer hücrelerinde olduğu gibi doğrudan değil,dolaylı tepkiverir.Patojeni tanıyan hafıza B lenfositler hemen bölünerek çoğalır. YeniB lenfosit kolonisi ve hafıza B hücreleri oluşur. Genç B lenfositler patojeni hızlıca ortadan kaldırarak bireyi hastalıktan korur.Hafıza B hücreleri dolaşımda çok uzun zaman hatta tüm yaşamboyu kalır.
.:: Hafıza B Hücreleri
Kanda dolaşan lenfositlerin % 5-10unu oluşturur.Bu lenfositler, yabancı hücrelere, virüsle enfekte hücrelere ve kanserlihücrelere saldırır. İmmünolojik dengenin oluşturulmasmda önemli roloynar.Kanserli hücre zarında tümör-spesifîk antijenler, virüslere enfekte hücrezarında ise yabancı peptitler bulunur.Bu moleküller normal hücrelerde görülmediğinden, NK hücreleri bu
proteini yabancı olarak algılar ve bunu taşıyan kanserli ya da vir üsleenfekte hücrelere saldırır.Bazı kanserli hücrelerin tümör-spesifik antijenleri ya yoktur ya da bîr şekilde bu antijenlerin tanınmas ını olanaksızlaştırır.NK hücreleri,immonolojik kaçışdenilen bu yolla kanserli hücreleritanıyamaz. Bu hücreler de çoğalarak tümör oluşturur.Lenfositler bilinen yol olan kanı kullanarak lenf düğümü, dalak ve bağ
dokusu arasında sürekli göç eder
.:: Doğal Öldürücü Lenfositler (NK Hücreleri)
Monositler, lenfositlerden farklı olarak sadece kemik iliğinde yapılır .Çokpotansiyelli hemopoietik kök hücre (PHSC)Çokpotansiyelli ikincil hemopoietik kök hücre (CFU-S)
Alyuvar kolonisi oluşturacak üçüncül kök hücre (CFU-GM)MonoblastPromonositMonosit
Kök hücreden monosite dönüşme zamanı yaklaşık 55 saatkadardır.Monositler, farklılaşıp makrofaj olacakları dokulara göç etmedenönce 16 saat kadar dolaşımda kalır .Dokulardaki makrofaj ihtiyacı kandan sürekli monosit akımıylagerçekleştirilir.
.:: Monopoiez (Monosit Oluşumu)
Dolaşan kanındaki akyuvarların % 3-8'ini oluştururular.
En büyük (18 µm) akyuvar grubudur.
Çekirdekleri bir kenarlarında hafifçe çukurlaşmıştır. Hücreyaşlandıkça bu çukurluk iyice artar ve çekirdek böbrek
veya at nalı şeklini alır.Küçük yoğun azurofilik granüller içerir.
.:: Monopoiez (Monosit Oluşumu) .:: Monositler
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 14/16
Kemik iliğinde meydana gelen promonositler 2-3 günlük bir gelişimperiyodundan sonra dolaşıma katılır.Dolaşım kanında görülen monositler kemik iliğinden dokularageçecek olan hücrelerdir.Monositler kanda 16 saat kadar kalıp çeşitli organların bağdokusuna ve lenf organlarına göç ederek, farklılaşıp tekçekirdeklifagositîk sistemin doku makrofajlarına dönüşür Kanda bulundukları sırada herhangi bir işlevi yok gibidir.
Ancak, kandan (doku içine geçtikleri zaman hareket kazan ıp, mikroorganizmaları ve zararlı maddeleri fagosite edip hücre içi sindirimleparçalayarak yok eder.
.:: Monositler
Balık, kurbağa, sürüngen ve kuşlarda çekirdekli olanbu hücreler, tromboblast denilen öncü hücrelerin
bölünmesi ve farklılaşmasıyla oluşur.Çokpotansiyelli hemopoietik kök hücre (PHSC)
Çokpotansiyelli ikincil hemopoietik kök hücre (CFU-S)
Alyuvar kolonisi oluşturacak üçüncül kök hücre (CFU-MEG)
Megakaryoblast
Megakaryosit
Trombosit (Kan Pulcukları)
.:: Trombopoiez (Trombosit Oluşumu)
Memeli trombositleri çekirdek taşımadıkları için tromboplastitveya kan pulcukları olarak adlandırılır. Küçük ve renksizsitoplazmik parçacıklardır.Hasarlı bölgelerdeki kan damarlarında kanın pıhtılaşmasınısağlayarak organizmayı aşırı kan kaybına karşı korur.Yuvarlak, oval, bikonveks disk veya yassı şekillerde olabilentrombositlerin büyüklükleri 2-3 mikrometre kadardır. İnsan kanında1 mm3 de 150 000 – 350 000 kadar bulunurlar.Yaşam süreleri 9-10 gündür.TEM çalışmaları ile trombositin yapısal organizasyonu:
Periferal BölgeYapısal BölgeOrganel Bölgesi
Zar Bölgesi
.:: Trombositler (Kan Pulcukları)
Trombositlerin esas işlevleri kan damarlarını döşeyenendoteledeki küçük yaraları yamayarak kapatmak ve kanınbölgesel pıhtılaşmasını sağlayarak, kanamanın azaltılması vedaha sonra da durdurulmasını gerçekleştirmektir. Dolaşımkanında trombositler ne birbirlerine, ne diğer hücrelere ne de kandamarlarını döşeyen endotele yapışırlar.
Ancak normalde hiç karşı karşıya gelmedikleri dış yüzeylerlekarşılaştıklarında, hızlıca yapışırlar. Bu yapışma özelliği in vitrokoşullarda da gerçekleştirilmiştir. Trombositlerin hasarlı damar yüzeylerine yapışmasına kan pulcuğu yapışması (trombositadhezyonu), birbirine yapışarak birikmesine ise trombositagregasyonu denir.Kan damarı yaralanınca, trombositler hasara uğramış endotele vebu bölgedeki kollagen fibrillerine yapışarak burada trombositlerdenoluşmuş bir kütle meydana getirirler.
.:: Trombositlerin İşlevi ve Kanamanın Durdurulması
Birbirine yapışan trombositler, bu yakın ilişki neticesinde hareketegeçip, ATP’leri parçalarlar. Meydana gelen ADP yüzeye salınır. ADPtrombositlerin üst üste birikmesi ve diğerlerinin de buraya yapışmasıiçin gerekli bir uyarıcıdır.Damar duvarındaki trombosit kütlesi trombosit pıhtısı oluşturarakbüyümeye devam eder ve sonunda buradan kan ak ışını engelleyecekbir tapa meydana getirirler.Damar zedelenmelerinde trombosit pıhtısı oluşumuyla birlikte, kanınpıhtılaşmasında yer alan diğer karışık tepkimeler de işe karışmayabaşlar.Kanın pıhtılaşmasına hemostaz denir. Bir de çok yaygın bilinen, kanınpıhtılaşmaması hastalığı vardır ki buna da hemofili denilir.Trombosit üretimindeki sayıca eksiklik ve hızlı parçalanmayaTrombositopeni, yapı ve işlevlerdeki kalite eksikliğe iseTrombositopati denir.
.:: Trombositlerin İşlevi ve Kanamanın Durdurulması .:: Hemostaz
Damar bütünlüğünün bozulmasına bağlıolarak meydana gelen kanamanın durması
Kan damarları
Doku faktörleriPlazma faktörleriTrombositler birlikte görev görür
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 15/16
I → FibrinojenII → ProtrombinIII → Doku tromoplastiniIV → KalsiyumV → ProakselerinVII → ProkonvertinVIII → Antihemofilik Globulin (AHG)IX → Christmas Faktörü, PTCX → Stuart-Prower faktörüXI → Plazma tromboplastin antesadanıXII → Hageman FaktörüXIII → Fibrin stabilize edici faktör
Faz I: damarların kontraksiyonuKan akımını azaltmak için, yaralanan damarınkontraksiyonla daralmasıdır
Faz II: trombosit tıkacı oluşmasıYaralanma yerinde gevşek bir trombosit tıkacı veya beyaztrombüs oluşur
Faz III: fibrin ağı (pıhtı) oluşmasıKan pıhtılaşması, eritrositler ve fibrinden zengin üçüncü tipbir trombüs olan kırmızı trombüsün oluşmasıdır
Faz IV: fibrinoliz (fibrin ağının çözülmesi)
.:: Hemostazın Basamakları (fazları)
Kanamayı durdurma süreci
Zedelenen damarda kontraksiyon Vasküler yanıt
Trombosit birikimi Trombosit aktivasyonu
Pıhtılaşmanın aktivasyonu Pıhtı oluşumu
Fibrinolizisin aktivasyonu Pıhtı çözülmesi
Hemostaz bozuklukları:
Yetmezliği Kanama bozuklukları
Dolaşım sistemindehemostaz TROMBÜS
DAMAR HASARI
Subendoteliumda kollajenaçığa çıkışı
von Willebrand F ile adezyon =Trombosit yapışması
Şekil değişikliği
Salgı reaksiyonu
Agregasyon PıhtılaşmaVazokonstriksiyon
Hemostatik tıkaç
Trombin
Von Willebrand F
Trombosit
Ca2+
Serotonin TxA2 ADPCa2+
Fibrin
(Prokoagülan aktivite)PF3=Fosfolipid
İntrensek yol Ekstrensek yolYüzey teması
↓xıı→→→xııa doku faktörü ←← ←← doku hasarı
↓ ↓*Ca↓ ↓
xı →→xıa vııa ←←←←vıı↓ ↓
*Ca ↓ ↓↓ ↓
ıx→→→→ıxa ↓
↓ ↓x →→→→xa (ortak yol)↓
↓protrombin(ıı)→→→trombin(ııa)→→plt aktivasyonu
↓↓ *Ca
fibrinojen →→→ fibrin↓
*Ca↓ xı ııa ←←xııı↓
dayanıklı fibrin
8/10/2019 Kan Dokusu
http://slidepdf.com/reader/full/kan-dokusu 16/16
.:: Lenf
İkinci Savunma Üçüncü Savunmaİlk SavunmaT lenfositler B lenfositler Plazma hücreleri Antikorlar
Fagositik beyazkan hücreleri Antimikrobialproteinler İltihabı cevap
DeriMukozaDeri vemukozasekresyonu
spesifik savunma mekanizmalar ı(Immün sistem)
Non spesifik savunmamekanizmaları