76

Santigrat Dergisi Sayı:1

Embed Size (px)

DESCRIPTION

KASIM - ARALIK 2007

Citation preview

Page 1: Santigrat Dergisi Sayı:1
Page 2: Santigrat Dergisi Sayı:1
Page 3: Santigrat Dergisi Sayı:1
Page 4: Santigrat Dergisi Sayı:1

4 ‹Ç‹NDEK‹LER

SANT‹GRAT Kas›m - Aral›k 2007 Say›: 01 Airfel Is›tma ve So¤utma Sistemleri San. Tic. A.fi. Ad›na ‹mtiyaz Sahibi: Hasan ÖnderYönetim Yeri: Airfel Is›tma So¤utma Sistemleri San.Tic.A.fiHürriyet Mahallesi E-5 Yanyol Üzeri No: 57 Kartal / ‹stanbul 0 216 453 27 00 [email protected]

Yaz› ‹flleri Müdürü (Sorumlu): fiule fientarl› Kreatif Direktör: Belma Kuyucu Editör (Kurumsal): Hülya Dinçer Editör (‹çerik): Mesut Y›lmaz Çeviri: Erman Yaz›c›, Mesut Y›lmaz Foto¤raf: Selin Demircio¤lu, fi. Ayhan Tünel Katk›da Bulunanlar: Ercan Uzundurugan, Ya¤mur ÇetinBask›: Özgün Ofset Tel: (90) 212 280 00 09

© Bu yay›n›n her hakk› sakl›d›r. Bu dergide legal olarak yay›mlanan yaz›, makale, foto¤raf, çizgiroman ve illustrasyonlar›n sorumluluklar› sahiplerine ait olup,copyright haklar› Airfel Is›tma ve So¤utma Sistemleri San. Tic. A.fi.’ye aittir. ‹çeri¤in, Airfel Is›tma ve So¤utma Sistemleri San. Tic. A.fi.’den yaz›l›ön izin almaks›z›n hangi ortamda olursa olsun ço¤alt›lmas›, bas›lmas›, referans gösterilmesi ve yay›mlanmas› yasakt›r.

AIRFEL ÇALIfiANLARININ

KURDU⁄U AIRFEL AKADEM‹,

KURUM KÜLTÜRÜNE KATKIDA

BULUNUYOR. AKADEM‹’DE

SOSYAL SORUMLULUK PROJELE-

R‹N‹N YANI SIRA SPORDAN

SANATA B‹RÇOK KONUDA

ÇALIfiMALAR YAPILIYOR...

42

DO⁄AYLA SUYUN MUHTEfiEM

BULUfiMASI... PL‹TV‹CE GÖLLER‹

HIRVAT‹STAN’IN BAfiKENT‹

ZAGREB YAKINLARINDA B‹R

DO⁄A HAR‹KASI. BÖLGE

UNESCO’NUN DÜNYA DO⁄AL

M‹RASI L‹STES‹NDE YER ALIYOR...

18

ABDULKAD‹R KONUKO⁄LU, BÜTÜN

TÜRK‹YE’N‹N YAKINDAN TANIDI⁄I B‹R

‹S‹M. YÖNET‹M KURULU BAfiKANI

OLDU⁄U SANKO HOLD‹NG’‹N

BUGÜNLERE NASIL GELD‹⁄‹N‹,

ÇALIfiMA AZM‹N‹ VE SONRAK‹

NES‹LLERE Ö⁄ÜTLER‹N‹

SANT‹GRAT’LA PAYLAfiTI.

SANT‹GRAT/01

32

Page 5: Santigrat Dergisi Sayı:1

5

‹lk say›...Küresel ›s›nman›n çok s›k konufluldu¤u bu günler-

de, üzerinde yaflad›¤›m›z güzel mavi gezegeni koru-

mak, gelecek nesillere daha iyi bir çevre b›rakmak

ve bu bilince bizden de ufak bir katk› olmas›n› he-

deflerimiz aras›na alarak Santigrat Dergisi’ni olufltur-

maya karar verdik. ‹nsan c›v›l c›v›l, sosyal bir varl›k.

Günümüz ifl yaflam› ve hayat temposu, çevremiz ka-

dar iç dünyam›zda da etkisini hissettiriyor. Gülümse-

yen, karfl›l›kl› selamlaflan insanlar›n say›s›n›n azal-

mas›n› küresel ›s›nman›n etkisi diyerek bir ç›rp›da

geçifltiremeyiz. fiirketimiz bünyesinde kurdu¤umuz

Airfel Akademi ile amac›m›z, bütün çal›flanlar›m›z›n

kiflisel geliflimine fayda sa¤lamak ve çal›flt›¤›m›z or-

tam› keyifli bir hale getirmekti. Santigrat da arka-

dafllar›m›z›n gözlerinde gördü¤ümüz bu heyecan›n

bir sonucu olarak do¤mufl oldu. ‹lk say›m›z›

haz›rlarken özveriyle çal›flan tüm Airfel Akademi

üyelerinin bundan sonraki say›larda daha yo¤un

olarak katk›da bulunaca¤›n› düflünüyorum.

Airfel olarak çal›flmalar›m›z tüm h›z›yla sürüyor. Ada-

pazar› Hendek’te kurdu¤umuz Split Klima, Kombi ve

Panel Radyatör tesislerimizle rakiplerimizin dahi

be¤enisini kazanmak bizleri oldukça sevindirdi. Yük-

sek çevre bilinciyle ileri teknoljinin bir arada olabile-

ce¤ini göstermifl olduk. Çevre dostu tesislerimizden

ç›kan ürünleri yine markam›z AIRFEL ile sizlerle bu-

luflturuyoruz. Is›tma – So¤utma sektöründeki en ge-

nifl ürün gam›na sahip olmam›z, sektöre katt›¤›m›z iv-

me ve bize ulaflan geri bildirimlerin hep teflvik edici

olmas› ülkemiz sanayisinin geliflimi için daha çok

çal›flaca¤›m›z›n iflaretleri.

Dergimizde yaflam kültürü, teknoloji, gezi ve keyifle

okuyaca¤›n›z daha birçok yaz› bulacaks›n›z. Ülkemi-

zin seçkin sanayicilerinden Abdulkadir Konuko¤lu

ve de¤erli tiyatro oyuncular›ndan Sumru Yavrucuk

ile sizin için yapt›¤›m›z söylefliler de bu say›m›zda

yer al›yor.

Santigrat Dergimizin bu ilk say›s› bizim için tatl› ve

heyecanl› bir s›nav mahiyetinde oldu. Keyifle okuya-

ca¤›n›z› ümit ediyor, sayfalar›m›z›n sizlere de aç›k ol-

du¤unu belirtmek istiyorum.

Ocak ay›nda ç›kacak 2. say›m›z ve sonras›nda her 3

ayda bir görüflmek üzere.

En derin muhabbetlerimle...

Hasan ÖNDER

TARAXACUM OFFICINALE(KARAH‹ND‹BA;ANADOLU'DA ACI

GÜNEK, ASLAN D‹fi‹ VEYA

RAD‹KA DA DEN‹L‹YOR)

22

BEfi‹KTAfi’TA ‹NfiAATI DEVAM EDEN FOUR SEASONS

BOSPHORUS’UN TÜM HAVALANDIRMA VE ‹KL‹MLEND‹RME

S‹STEMLER‹ AIRFEL ÜRÜNLER‹NDEN SEÇ‹LD‹.

16

BUGÜN SADECE RESTORASYONLARDA ADINI

DUYDU⁄UMUZ KALEM‹fi‹, VAKT‹YLE OSMANLI EL

SANATLARI ‹Ç‹NDE EN GÖZDE OLANIYDI.

48

MAYA UYGARLI⁄ININ TEMEL‹N‹ OLUfiTURDU⁄U MEKS‹KA,

‹SPANYOL ‹ST‹LASIYLA AVRUPA ‹LE TANIfiTI. DÜNYADA

HIZLA YAYILAN MEKS‹KA MUTFA⁄I GEÇM‹fiLE BUGÜNÜN

B‹R KARIfiIMI. ‹Ç‹NDE MAYALAR, ‹SPANYOLLAR, AZTEKLER,

MODERN ÇA⁄, GLOBAL DÜNYA HERfiEY MEVCUT.

38

‹NSAN TANIMAK ‹Ç‹N ESK‹-YEN‹ B‹R METOD:

ENNEAGRAM...

60

AIRFEL, SATIfi SONRASI H‹ZMETLER KONUSUNDA

SEKTÖRÜNE ÖNCÜLÜK ED‹YOR. YAYGIN B‹R SERV‹S A⁄I

OLUfiTURAN F‹RMA, ELEMANLARINA DÜZENL‹ OLARAK

E⁄‹T‹MLER VER‹YOR.

��

��

46

YÖNET‹C‹LER NELER‹ YANLIfi ALGILIYOR. ‹fi

DÜNYASINDA BAfiARIYI ENGELEYEN TUTUMLAR...

28

T‹YATRONUN BOL ÖDÜLLÜ SANATÇISI SUMRU YAVRUCUK

BÜTÜN ENERJ‹S‹YLE BU SEZON DA SEY‹RC‹LER‹YLE

BULUfiUYOR. YEN‹ B‹R D‹Z‹DE OYNUYOR, T‹YATRO

DERSLER‹ VER‹YOR VE ÇA⁄AN IRMAK’LA ÇEKECE⁄‹

S‹NEMA F‹LM‹NE HAZIRLANIYOR.�

Page 6: Santigrat Dergisi Sayı:1

6 B‹L‹M - TEKNOLOJ‹

ufl tak›mlar› yerlerini dokunmatik ekranla-ra b›rak›yor. Özel bir yüzeye ihtiyaç duyul-

maks›z›n, her yere kolayca tafl›nabilen, cebe s›-¤abilen özel ekipman›yla bluetooth lazer sanalklavye yeni nesil teknolojilerin nereye gitti¤inedair bir fikir verebilir. Düz bir zemine yans›t›lan

tufl tak›m›, istenilen anda klavyeyi kullanmayaolanak sa¤l›yor. PDA, Microsoft 2000/XP vecep telefonlar›yla uyumlu çal›flan cihaz, dokun-matik tufllar›yla tüm klavye özelliklerini içeriyor.Bakal›m bu sanal klavyeye al›flmak ne kadar za-man›m›z› alacak?

Lazer tufllarla yazmak keyifli olabilir mi?

Microsoft'un gelifltirdi¤i SideShow teknolojisini en-

tegre eden ilk dizüstü bilgisayar olan ASUS

W5Fe’nin 12.1 inç ekran› ve bilgisayar›n üst kapa-

¤›nda ek bir LCD ekran› bulunuyor. 2.8 inç büyüklü-

¤ünde renkli ekran› olan d›fltaki bu küçük sistem, iç-

teki ana sistemle senkronize edilmifl durumda oldu-

¤undan, e-posta, takvim ve randevular›, bilgisayar›n

kapa¤›n› açmadan incelemeye olanak sa¤l›yor.

Ürün, yüksek çözünürlüklü dönebilen kameras› ile

kablosuz video haberleflmesini mümkün k›l›yor.

T

rt›k yeni soru flu: yumurtay› ne renk se-versin? Brunel Üniversitesi’nden Ben

Harris adl› ö¤rencinin gelifltirdi¤i yeni metod,dakika tutma zahmetinize son verecek nitelik-te. Yumurtay› istenilen k›vamda piflirmeyi sa¤-layan yeni yöntem flöyle iflliyor. Is›ya duyarl›,görünmez mürekkep damgal› yumurta, kayna-ma bafllad›¤› andan itibaren aktif hale geliyor

ve yumurtan›n piflme seviyesine göre mürek-kep renk almaya bafll›yor. Mesela mürekkepiyice koyulafl›rsa bu yumurtan›n çok piflti¤ineiflaret oluyor. Zaman ayarl› yumurtalar bu son-bahar tüketiciye ulaflmaya bafllad›. PerfEggyöntemiyle istenilen k›vamda piflirilen yumurta-lar, evin annesini flikayetlerden kurtaracak ol-mas› bak›m›ndan sevindirici.

Yumurtay› ne renk istersiniz?

A

Laptop’lar yenili¤e doymuyor

Manavlar için kötü haber…Arizona Üniversitesi, Tar›m ve Bio sistemler Mühen-

disli¤i’nden Mark Riley ve ekibi meyvelerin olgun-

laflma ve çürüme seviyelerini gösteren bir etiket

üzerinde çal›fl›yorlar. Arizona eyaletinde “Y›l›n Bulu-

flu” ödülünü kazanan ekibin gelifltirdi¤i bu etiket,

manav ve marketden al›nan ürünlerini ne durumda

oldu¤unu renk de¤ifliklikleriyle ifade ediyor. Herke-

sin kolayl›kla anlayaca¤› bu sistem, meyvelerin ol-

gunlaflma veya çürümeleri s›ras›nda oluflan gazlara

duyarl› olma mant›¤›na göre çal›fl›yor. Bu ak›ll› nes-

ne elma, armut, kavun, domates gibi birçok meyve-

nin en tazesini seçmeye ya da vaktinde tüketilmesi-

ne olanak sa¤layacak. RediRipe adl› ürünün birkaç

y›l içerisinde tamamen uygulamaya konulmas› bek-

leniyor.

Page 7: Santigrat Dergisi Sayı:1

8 B‹L‹M - TEKNOLOJ‹

Dijital foto¤rafç›l›¤›n geliflmesiyle, foto¤raf çerçevelerinde de yenilikler kendini gösteriyor. Philips,

Dijital Foto¤raf Ekran›’yla, foto¤raflar›n› bilgisayar›nda saklayanlar için kolay ve fl›k bir çözüm öner-

iyor. Cam ve metal efektine sahip bu çerçeveler, 14x9 cm, 133 ppi çözünürlüklü LCD ekranlar›yla,

geleneksel renkli bask› foto¤raflarla ayn› de¤erde kaliteye sahipler. Foto¤raflar, SD, MM, Memory

Stick ve Compact Flash bellek kartlar›ndan veya do¤rudan bilgisayar›n USB portu arac›l›¤›yla diji-

tal çerçeveye aktar›labiliyor. Philips’in yaz›l›m› sayesinde, foto¤raflar› tek tek veya bir dia gösterisi

fleklinde izleme olana¤› da var.

Foto¤raf dijital, çerçeve dijital…

E¤lenceli küpler, s›n›rlar› zorluyor. Elektronik oyunlar üreten Radica firmas›n›n en ilginç

oyunca¤› Cubeworld, sanal bir dünya kuruyor. Her

renkteki kübün içine ayr› ifllerle meflgul olan birer

çöp adam yerlefltirilmifl. As›l ilginç olan› ise 16 farkl›

karakterdeki küpler bir araya getirildi¤inde, küpler

aras› geçifl oluyor ve her bir karakter di¤erleriyle etk-

ileflime geçiyor. Böylece küplerden oluflan bir sanal

dünya kurulmufl oluyor. 16 insan›n bir araya gelifl

simülasyonunu and›ran Cubeworld’ler çok yarat›c›

ve e¤lenceli.

Saatin suyunu de¤ifltirmeyiunutmay›n

Alternatif enerjilerin gündemde oldu¤u

bugünlerde, suyla çal›flan bir saat üretil-di desek, çok da flafl›rmazs›n›z herhalde.

Vazoyu and›ran tasar›m›yla su enerjili bu

saatin çal›flmas› için pil yerine, ayda bir

suyunu de¤ifltirmek yeterli oluyor. Çal›fl-ma prensibi asl›nda, ilkokul deneylerini

an›msatacak kadar

basit. Su, iç mekaniz-ma sayesinde elek-tronlar›na ayr›flt›r›la-rak elektrik ak›m› ya-rat›yor. Saati daha il-ginç k›lan ise vazo

olarak kullan›labil-mesi. Su, hem çi-çekleri taze tutuyor

hem de saate enerji

sa¤l›yor. ‹lk bak›flta

mizahç› ‹rfan Sa-yar’›n ünlü karakteri

Porof. Zihni Sinir’in buluflla-r›ndan gibi dursa da, yak›n gele-cekte her masay› süsleyece¤e benziyor.

Page 8: Santigrat Dergisi Sayı:1

10

pple, son ürünü iPhone’u sat›fla sun-du¤unda, Ocak 2007’de tan›t›lmas›n-dan bu yana kafalarda oluflan birçok

soruya yan›t vermifl oldu. Bu yeni model, tele-fon ifllevinin yan›nda, web taray›c›, e-posta, kab-losuz internet ba¤lant›s› imkanlar›, dokunmatikekran› ve tasar›m›yla bafll› bafl›na bir fark yaratacak nitelikteydi. iP-hone’un performans›, görüntüsü, ifllevselli¤iyle ilgili merak edilen-ler aylarca konufluldu. ‹nce yap›s›, 135gr a¤›rl›¤› ve avuç içine otu-ran dizayn›n›n yan›nda, plastik yerine cam bir gövdeye sahip olma-s›yla göz dolduran ürün, benzerlerinden farkl› olarak, gövdesinind›fl›na taflmayan anten tasar›m› ve dokunmatik ekran›yla oldukçaön plana ç›k›yor. 8.9 cm (3.5 inç) dokunmatik ekran›, 320x420 pik-sel ve 160 ppi çözünürlü¤üyle Apple, foto¤raflardaki kusursuzrenkleri, keskin grafik tasar›mlar› ve hareketli anlar› en iyi flekildeyakalamay› sa¤l›yor.

ÖZEL YAZILIMI ZAAFLARI ÖNLÜYORCihaz›n renkli ikonlar› sayesinde kullan›m› daha da kolay hale gelenmenüsü, mail kutusu, web taray›c›, müzik çalar gibi fonksiyonlararas›nda geçifli pratiklefltiriyor. Dokunmatik ekran üzerindeki tak-vim, kamera gibi iste¤e göre flekillendirilen k›sa yollar, menüler ara-s›nda kaybolmadan s›k kullan›lan özellikleri kolayca eriflilebilir halegetiriyor. Dokunmatik ekranlarda s›kça karfl›lafl›lan, yanl›fl tufllama

ya da küçük ikonlar yüzünden birçok ifllemin bir-den aktif olmas› gibi sorunlar, Apple’›n özel yaz›-l›m› sayesinde afl›lm›fl. Tufllar›n yer almad›¤› ta-sar›mda, istenilen kifli tek bir parmak dokunu-

fluyla aranabiliyor. Elbette konferans görüflmelerde yap›labiliyor. iPhone, her iletiflim kiflisi için 8 te-

lefon numaras›, e-posta adresi, web ve ev adresi, do¤umgünü, ün-van› ve ekstra notlar kaydetmeye olanak sa¤l›yor. ‹stenilen kiflileri,favoriler aras›na kaydetip, h›zl› arama da yap›lmas›n› kolaylaflt›r›yor.

HER AN HER YERDE e-POSTAKablosuz internet ba¤lant› noktalar›nda, iPhone’la internete ba¤la-n›labildi¤i gibi Bluetooth sayesinde, di¤er cihazlarla dosya transeride yap›labiliyor. Tafl›nabilir cihazlardaki en geliflmifl web taray›c›s›olarak kabul edilen Safari’yi kullanan ürün, Google arama motoruy-la da entegre edilmifl durumda. Google Map’in de kullan›ld›¤› iPho-ne, bu sayede bir navigasyon cihaz› haline geldi¤i için harita ve yolbilgilerini verebiliyor. Yahoo, Gmail veya kendi POP3 e-posta he-saplar›yla uyumlu çal›flan mail özelli¤iyle internet iletiflimini çok ko-laylaflt›r›yor. Apple, iPhone’a di¤er bir ürünü olan iPod’u da entegreetmifl. 4 ve 8 GB’l›k bellek kapasiteleriyle sat›lan model, ayn› za-manda iPod müzik çalar görevi üstleniyor. 5 saatlik konuflma, inter-net kullanma, video izleme, 16 saate kadar ç›kan müzik dinleme sü-resiyle, kullan›c›ya her alanda çok genifl olanaklar sa¤lanm›fl.

Apple, cepte yeni bir ça¤ açt›:

CEP TELEFONLARI MOB‹L ‹LET‹fi‹M‹N ÇOK ÖTES‹NDE B‹RER MULT‹MEDYA ÜRÜNLER HAL‹NEGEL‹YOR. TANITILDI⁄I GÜNE KADAR HAKKINDA TÜRLÜ SPEKÜLASYONLARIN YAPILDI⁄I APPLE’INSON ÜRÜNÜ iPHONE BU TÜR C‹HAZLARA ÇA⁄ ATLATIYOR.

A

B‹L‹M - TEKNOLOJ‹

Y A Z I : M E S U T Y I L M A Z

iPHONE ARTIK HAYATIMIZDA

Page 9: Santigrat Dergisi Sayı:1

12 B‹L‹M - TEKNOLOJ‹

y›l önce çekilen Uzay Yolu (Star Trek) di-zisinde ›fl›nlanman›n ne oldu¤unu afla¤›yukar› ö¤renmifltik. Uzay gemisi içinde-

ki kahramanlar›n, bulunduklar› noktadan her han-gi baflka bir noktaya gitmeleri için gemi mühendi-sinin koordinatlar› girmesi ve birkaç dü¤meye bas-mas› yetiyordu. Zaman kayb› yaflanmadan istenil-di¤i kadar yol al›nabiliyordu. Peki, ›fl›nlanma ger-çekten mümkün olabilir mi? Y›llard›r devam edençal›flmalar, internetin tüm dünyay› sarmas› ve gelifl-tirmesi bilim adamlar›n› sonuca do¤ru ad›m ad›myaklaflt›r›yor. ‹nternet altyap›s›n› oluflturan, ›fl›k üze-rinde veri tafl›nmas›n› sa¤layan fiber optik kablolar,bir nesnenin baflka bir noktaya tafl›nmas› için enuygun yol olarak görünüyor. Bunu maddenin par-çac›klara ayr›flt›r›l›p, ›fl›k h›z›nda fiber optik kablolarüzerinden tafl›nmas› ve farkl› bir yerde yenidenoluflturulmas› olarak düflünebiliriz. Daha önce bili-madamlar› 2 km uzunlu¤unda fiber optik kablolararac›l›¤›yla ›fl›k parçac›klar›n› 55 m uzakl›ktaki bafl-ka bir laboratuvara ›fl›nlanmay› baflarm›flt›. Birçokbilim adam› bu konuda ayr› ayr› çal›flmalar›na de-vam ederken, hepsi farkl› yöntemlerle, ›fl›nlanmaüzerine fikirler gelifltiriyor. Bir grup bilgisayar bilim-leriyle ilgili bilim adam› da, internet a¤› üzerinden,bir insan›n baflka bir noktada 3 boyutlu fiziksel gö-rüntüsünü oluflturmaya çal›fl›yor. E¤er bu araflt›r-

ma sonuca ulaflabilirse, web cam’e benzer bir ci-hazla vücudunuz taranacak ve fiziksel görüntünüzan›nda di¤er bir noktada oluflabilecek. Clayronicsad› verilen bu proje, henüz emekleme aflamas›ndaolsa da, istedi¤iniz eve kolayca misafir olabilecekve kendinizi o ortamda hissedebileceksiniz. Üste-lik bunun için sadece internet ba¤lant›n›z veya ceptelefonunuzun olmas› yetecek. Araflt›rmalar, dün-yan›n en büyük bilgisayar çipi üreticisi ‹ntel’in dedeste¤iyle ilerliyor.

Ifl›nlanmay› baflar›rsak, trafiksorunu biter

Yang›n robotlar›n kontrolünde

Yaz aylar›nda, kontrol alt›na al›nana kadar hektar-larca orman kül oluyor. Yang›na karfl› bafltan önlem

al›nmas› konusunda kafa yoran bilim adamlar› bir

böcek robot gelifltirdiler. Almanya’daki Magdeburg-

Stendal Araflt›rma Enstitüsü’nün gelifltirdi¤i bu bö-cek-robot, infrared ve bio ›s› alg›lay›c›lar› sayesinde

ateflin oldu¤u bölgeyi yetkililere haber verecek,

böylece yang›na en h›zl› biçimde müdahale edil-mesi sa¤lanacak. OLE ad› verilen böcek robotlar,

seramik-fiber z›rhlar› sayesinde 1300° C kadar s›-cakl›¤a dayan›kl›lar ve birbirleriyle haberleflerek ta-k›m çal›flmas› da yapabiliyorlar.

Dünyan›n en derin tüp geçidi Türkiye’de

Asya ve Avrupa’y› deniz alt›ndan birleflti-recek olan Marmaray Tüp geçidi, dünya-n›n en derin tüp geçidi olma özelli¤ine sa-hip. Bo¤az'daki çift yönlü ak›nt›n›n geçti¤i

noktaya tüplerin yerlefltirilmesi ve yap›m

tekni¤i aç›s›ndan da tüm dünyas›n›n ilgisi-ni çeken projede tüp geçit, Bo¤az sular›-n›n 60 m alt›nda konumland›r›lacak. Ayr›-ca tünellerin depreme karfl› güvenli¤inin

sa¤lanmas› amac›yla 460 metrelik mesa-fede 2770 noktadan kaz›k çak›l›p beton

enjekte edilerek, zemin depreme karfl›

güvenli hale getiriliyor.

35

az mevsimi s›cakl›k ortamalar›n›n 5° C ol-du¤u Kuzey Kutbu’nda, bu yaz s›cakl›k or-

talamas›n›n 20°C’ye kadar ç›kt›¤› bildiriliyor. Büyükbuz kütleleri de bu s›caklar›n etkisiyle h›zla eriyorlar.1979-2000 y›llar› aras›ndaki Kuzey Kutbu buzulalan› günümüzde yüzde 40 oranda azalm›fl durum-

da. Buzullar›n erimesi, dünyada su seviyesinin2100 y›lana kadar 1-6 m aras›nda yükselmesi anla-m›na geliyor. Co¤rafi haritalar›n de¤iflece¤i 21. yüz-y›lda, Londra, New York, Viyana, Tokyo gibi flehirle-rin sular alt›nda kalaca¤›ndan ve iç bölgelerde bü-yük kas›rgalar›n oluflaca¤›ndan endifle ediliyor.

Kuzey Kutbu’nda rekor s›caklar

Y

Page 10: Santigrat Dergisi Sayı:1
Page 11: Santigrat Dergisi Sayı:1
Page 12: Santigrat Dergisi Sayı:1
Page 13: Santigrat Dergisi Sayı:1
Page 14: Santigrat Dergisi Sayı:1

14 KILAVUZ

Page 15: Santigrat Dergisi Sayı:1

15

az s›caklar›yla bafl etmenin en iyi yolunu bulduk: klima. Üs-telik k›fl›n ›s›tma da yapabiliyor. Birçok kiflinin hayalindekigibi; yaz›n so¤utuyor, k›fl›n ›s›t›yor. Tam da arzu edilen bir

konfor. Çoktan lüks olmaktan ç›kan klima, iflyerlerinden sonra evle-re de girdi. Buna ba¤l› olarak hayat›m›zda yeni bir kelime boy göster-di: BTU. So¤utma birimini ifade eden bu kelime, klimalar›n gücününde göstergesi. Günlük dilde, bunun ‘ne kadar yüksek BTU, o kadariyi so¤utma manas›na’ geldi¤ini de söyleyebiliriz. Klimalar hakk›ndabilinmesi gereken pek çok detay var. ‹flte bunlardan birkaç›.

KL‹MA NED‹R?Klima daha rahat ve verimli bir hayat sürmemizi sa¤layan, havay›temizleyen, toz ve partikülleri filtre eden bir araç. Is›tma ve so¤utmaözelliklerinin yan›nda teneffüs etti¤imiz havay› kötü koku ve par-tiküllerden ar›nd›rarak temizleyen klimalar geliflen teknolojiyle mahals›cakl›¤› ortam›n ›s› ihtiyac›na yak›n de¤erlerde dengeleyebiliyorlar.Oldukça ekonomik ve sessiz hale gelen yeni nesil modellerde isedaha az enerji harcanarak kaliteli hava elde ediliyor.

EN DO⁄RU NASIL KULLANILIR?Do¤ru kullan›ld›¤› takdirde klimalar sa¤l›k problemi yaratm›yor.Kapasitesi ve yeri yanl›fl seçilmifl kalitesiz bir klima cihaz› isesa¤l›¤›m›za zarar verebilir. Klima çarpmalar›n›n nedeni klimarüzgâr›n›n karfl›s›nda bulunmaktan kaynaklan›yor. Bilinçsiz kullan›mözellikle çocuklar›, yafll›lar› ve ast›m hastalar›n› etkiliyor. Klimalarlailgili olarak en çok yaflanan flikâyetlerden biri de kaslardaki tutul-malar. Bu yak›nmalar› yaflamamak için çal›flan klimalar›n yak›n›ndauzun süre durmamak ve klima ak›m›na direkt maruz kalmamakgerekiyor. Kliman›n neden oldu¤u rahats›zl›klar› önlemenin yoluhavay› yavafl yavafl so¤utmaktan geçiyor. Klimay› h›zla çal›flt›r›ps›cak havay› bir anda so¤utmak vücudun dengesini bozuyor.Kliman›n monte edilece¤i yeri do¤ru belirlemek en az klima seçmek

kadar önemli. Çünkü klimay› yanl›fl bir yere monte etmek sa¤l›¤›olumsuz etkileyebiliyor.

FAYDALARI NELER?Klimalar›n insan sa¤l›¤a bilinen somut zararlar› yok. Hatta uzmanlarözellikle yafll›lar, kalp, fleker veya ast›m hastal›¤› olanlara klimatizeortamda bulunmalar›n› tavsiye ediyor. Sa¤l›k aç›s›ndan ev ve ifl yer-lerinde 23 derece s›cakl›k ve yüzde 50 nem ideal koflullar›oluflturuyor. Bu de¤erleri sa¤layan en ideal cihazlar da klimalar.Yaln›z unutulmamas› gereken bir nokta var; filtresiz klimalar ast›mhastalar› için tehlikeli olabilir.

KL‹MA ALIRKEN BUNLARA D‹KKATKlima al›rken iyi düflünülmeli, kalitesi kan›tlanm›fl ürünler tercihedilmeli. Klima sat›n al›rken kullan›lacak cihaz›n modeli tercihi vekapasitesi hakk›nda uzman kiflilerin tavsiyelerini dikkate al›n. Klimacihazlar›n›n seçimi kadar montaj yeri ve montaj flekli de çok önem-li. Bu nedenle klima, uzman ve tecrübeli bir ekip taraf›ndan monteedilmeli. Is›t›lmas› ve so¤utulmas› düflünülen alan›n ›s› kay›plar›n›nne kadar oldu¤u, hangi model kliman›n kullan›lmas› gerekti¤iönemli. Elektrik enerjisini konfora dönüfltüren cihazlar olarak datarif edebilece¤imiz klimalar›n, ›s›tma ve so¤utma kapasiteleribinan›n yap›s›na, iç ve d›fl ortam flartlar› gibi birçok parametreyeba¤l› ve bu kriterlerin mutlaka uzman kifliler taraf›ndan hesaplan-mas› gerekiyor.

YEN‹ NES‹L KL‹MALARTeknoloji ilerledikçe klimalar da her geçen gün yenileniyor. Ak›ll›teknolojiler klimalar›n yüksek performansla enerji tasarruf ederekçal›flmas›n› sa¤l›yor. Yeni nesil klimalar küçük olduklar› için yerkaplam›yorlar, öylesine sessizler ki odada klima çal›flt›¤›n› farketmiyorsunuz.

Yeni al›flkanl›¤›m›z; A’DAN Z’YE KL‹MA

KL‹MALAR LÜKS OLMAKTAN ÇIKIP, EVLER‹N, ‹fi YERLER‹N‹N, ARAÇLARIN VAZGEÇ‹LMEZ‹HT‹YAÇLARI HAL‹NE GELD‹. ANCAK YANLIfi KULLANIM BAfiTA SOLUNUM YOLU HASTALIKLARIOLMAK ÜZERE B‹RÇOK HASTALI⁄A DAVET‹YE ÇIKARIYOR. ‹fiTE KL‹MALAR HAKKINDA B‹RKAÇ NOT…

Y

Page 16: Santigrat Dergisi Sayı:1

16 GELENEKSEL

Y A Z I : E S ‹ N B O Z Y E L F O T O ⁄ R A F L A R : S E L ‹ N D E M ‹ R C ‹ O ⁄ L U

eleneksel el sanatlar›m›zdan birisi daha, yeterince ilgi görme-di¤i için kaybolup gitmek üzere. Literatürdeki ad›yla“kalemkari”, mimarimizin en güzel süsleme sanatlar›ndand›

bir zamanlar. Dini amaçl› yap›lar, zenginli¤e göre de konutlar binbiremekle süslenirdi kalemiflleriyle. ‹ç mimaride yap›lar›n duvar, tavan vekubbeleri üzerine boya ve f›rçayla yap›lan nak›fllar, “kalemifli” olarakadland›r›l›yor. Kalemifli, ayn› zamanda alt›n, gümüfl, pirinç, bak›r gibimadeni eflya yüzeyine “çelik kalem”le desen ve flekiller ince kanallarhalinde oyulmas› ile yap›lan süsleme sanat›n›n da ad›. Bu, insan›ndo¤as›nda olan, yaflad›¤› yeri güzellefltirme çabalar›n›n bir uzant›s›elbette. Süsleme mant›¤›, güzellik, incelik ve zerafeti temsil ediyor.Kalemifli de insan›n güzelliklere olan zaaf›n› bir örne¤ini oluflturuyor.Zaman içinde usluplafl›lm›fl, kullan›lan mekana göre desenlerfarkl›laflm›fl. Eskiden hem dinsel amaçl› yap›larda hem de sivilmimaride kullan›lan bu süsleme sanat› günümüzde ya restorasyonamaçl› ya da yeni yap›lan camilerde kullan›l›yor sadece. 14 ve 15yüzy›lda tezhip ve cilt sanat›na uygun olarak geliflen bu sanat bir son-raki yüzy›lda çini ve dokuma sanatlar›yla biçimlenmifl. 16. yüzy›lOsmanl›’n›n refah düzeyinin en üst düzeye ç›kt›¤› dönem. Bu sanatad›na da bir flans olmufl, geleneksel sanatlar en üst düzeyde baflar›kazanacak duruma gelmifl. Kalemifli de bundan nasibini alm›fl.

USTALAR ‹MZA ATMAZDIO dönemlerde yap›lan eserlerde imza bulmak pek fazla mümkün de¤il.Dönemin terbiyesinden midir, yoksa yap›lan iflin isimden daha çok öneç›kt›¤›ndan m›d›r bilinmez, imza bulunmuyor. Zaten ustalar da sadecebir konu üzerinde uzmanlaflm›yorlar. Nakkaflhanedekiler, bütün süsle-

me sanatlar›na hakim ustal›kta: tezhip, minyatür, kalemifli... Nakkafl›ngeleneksel Türk el sanatlar›n›n hepsini bilen, yeni tasar›m yapabilenkapsiteye sahip olmas› gerekiyor ki eserler baflar›l› olsun. Ancak çal›fl-ma yap›lan yerlerde tutulan harcama defterleri bize bilgi verebiliyor. Kimhangi camide çal›flt›, ne kadar harcand› gibi kay›tlar›n tutuldu¤u bu def-terler hala korunuyorsa, isimlere ulaflmak mümkün oluyor; o da belki.Nakkaflhanede usta ç›rak iliflkisi var. Usta “sen art›k oldun” deyinceyekadar ç›raktan ses ç›km›yor. Zaten ustas› ona el verene kadar da terbi-yesi kendi bafl›na ifl yapmas›na müsaade etmiyor. Böyle bir gelenek vegönül gözüyle y›llar boyu kalemiflleri süslüyor mekanlar›. Nemden, ha-va flartlar›ndan ve badanadan etkilendi¤i için günümüze kadar gelenörnekler çok s›n›rl›. Osmanl›lardan kalan en eski örnek ise ‹znik K›rkk›z-lar Türbesi penceresinde bordür olarak kullan›lan çiçek ve k›vr›kdallar-la oluflturulmufl bir desen. Di¤er önemli eserlerin adresleri ise Bursa Ye-flil Camii, Bursa ve Edirne’deki Muradiye Camileri, Edirne Üç fierefeliCami, ‹stanbul Davut Pafla Camii ve Rum Mehmet Camii.

VAZGEÇ‹LMEZ RENK: KOBALT MAV‹S‹ Kalemiflinde en çok kullan›lan desen, ortada madalyon biçimli bir gö-bekle bafllayan kubbe süslemesidir. Eteklere do¤ru zengin çiçek motif-leriyle iner. Sülüsler yaz› teknikleri bunu süsler. Her taraf karanfil, laledesenleriyle bezenir. Daha küçük kubbelerde veya yar›m kubbelerdebu desen tekrar eder. En çok kobalt mavisi, turkuaz, mercan k›rm›z›s›ve yeflil kullan›l›r desenlerde. Kobalt mavisi ve tonlar› vazgeçilmez birrenktir kalemiflinin. Hatta bütün süsleme sanatlar›n›n en temel rengidirbu. 16. yüzy›lda yerini k›rm›z›ya b›rak›r. Tezhip sanat›nda ise k›rm›z›n›nyerini alt›n varak al›r. Desenler Hatai denilen bitkisel esasl› tarz ile Rumi

Yitip giden sanatlar:KALEM‹fi‹

BUGÜN SADECE RESTORASYONLARDA ADINI DUYDU⁄UMUZ KALEM‹fi‹, VAKT‹YLE OSMANLI ELSANATLARI ‹Ç‹NDE EN GÖZDE OLANIYDI. SARAYLAR, CAM‹LER HATTA EVLER HEM ZERAFET‹N HEMDE EKONOM‹K GÜCÜN GÖSTERGES‹ OLARAK TÜRLÜ DESENLERLE BEZEN‹RD‹. GÜNÜMÜZDE ‹SEBU SANATI SÜRDÜREB‹LEN ÜÇ-BEfi USTA YEN‹ YAPILAN CAM‹LER‹ DESENL‹YOR.

G

Page 17: Santigrat Dergisi Sayı:1

17

siyle elde edilen kar›fl›m›n çeflitli ifllemlerden geçirildikten sonra uygu-lan›yor. Bu çok dayan›kl› malzemenin 500 y›l kalm›fl örnekleri var.Günümüzde ise akrilik tutkall› bir boya kullan›larak yap›l›yor. ‹yi korunur-sa 100 y›la yaklaflan bir ömrü olabiliyor.

denilen kufllar›n kanatlar›ndan, uçufllar›ndan esinlenilerek gelifltirilen,ileri derecede stilize edilmifl iki ana grupta toplan›r. Çal›flman›n yap›la-ca¤› zemin desenlendikten sonra, bir ele al›nan f›rça, öbür eldeki birucu çal›flman›n yap›laca¤› zemine dayanm›fl 80-90 santimlik “bas-ton”dan destek al›narak renkten renge desenden desene geçilir. Res-torasyon çok önemli bir sorumluluk. E¤er iyi bir malzeme kullanmaz,desenin rölevesi iyi ç›kar›lmadan uygulamaya geçilirse, yüzlerce y›ldangelen ve art›k bir örnekleri olmayan eserleri kaybetmek iflten bile olmaz.Bu nedenle iflin ehli olmak, hem mimariyi, hem di¤er süsleme sanatla-r›n› iyi bilmek gerekiyor.

500 YILLIK ÖRNEKLER‹ VAR16. yüzy›lda camilerde çok yo¤un nak›fl yoktur. Bunun iki nedeni var.Birincisi bu mekanlar›n sade olmas› gerekti¤inin düflünülmesi. ‹kinciside ayd›nlatman kandille yap›l›yor olmas›. Daha do¤rusu kandil islerininkalemifllerinin bozulmas›na yol açabilece¤i düflüncesi. Daha çok dinselnitelikli binalarda bazen de evlerde uygulanan kalemifli, özel olarakhaz›rlanan boyalarla yap›l›yor. En çok uyguland›¤› bölüm s›va üstü.S›van›n üzerine at›lan kireçten sonra bir ka¤›da haz›rlanan flablon, bir-birine çok yak›n delikler aç›larak desen duvar üzerinde deliniyor. Dahasonra özel olarak haz›rlanan kömür tozu ve Arap zamk› kar›fl›m› konul-mufl geçirgen bir bez ile üzerinden geçiliyor. Böylece desen duvarüzerinde beliriyor. Desen birbirini takip eden bir tarz izledi¤inden birparçan›n flablonlanmas› yeterli oluyor. Ayn› flablon gerekti¤i kadarduvar üzerine vuruluyor. Toprak ve kök boyalar›n Arap zamk› ile ezilme-

Page 18: Santigrat Dergisi Sayı:1

ABDULKAD‹R KONUKO⁄LU, BÜTÜN TÜRK‹YE’N‹N YAKINDAN TANIDI⁄I B‹R ‹S‹M. YÖNET‹M KURULUBAfiKANI OLDU⁄U SANKO HOLD‹NG, TÜRK‹YE’N‹N HER TARAFINA YAYILMIfi TEKST‹L, AMBALAJ,‹NfiAAT, ‹fi MAK‹NELER‹, ENERJ‹, SA⁄LIK, E⁄‹T‹M, ISITMA-SO⁄UTMA, BEYAZ EfiYA, B‹LG‹ ‹LET‹fi‹M,F‹NANS VE GIDA SEKTÖRLER‹NDEK‹ YATIRIMLARIYLA ÜLKE EKONOM‹S‹NE BÜYÜK GÜÇ VER‹YOR.

18 BAfiARI ÖYKÜSÜ

anko Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Abdulkadir Konuko¤lu, ifl dünyas›n›n duayenlerinden. Aile büyükleri-nin kurdu¤u flirkette neredeyse çocuk yafltan beri çal›fl-

maya bafllayan Konuko¤lu, 17 yafl›na ulaflt›¤›nda kentte ad› san›bilinen bir usta konumuna gelmifl. Ç›rakl›ktan bafllad›¤› aile flirke-tinde üretimin her kademesinde çal›flarak, ifl tecrübesini gelifltir-mifl. Baba, Sani Konuko¤lu’nun “‹flin hilesi dürüstlüktür” ilkesinibenimseyen Abdulkadir Konuko¤lu, henüz 26 yafl›ndayken Sanko‹flletmeleri Genel Müdürlü¤ü görevini üstlenerek yönetim kademe-sindeki yerini alm›fl. Renkli anlat›m›yla nakletti¤i an›lar›n›n hepsi bi-rer ders niteli¤inde. “En güzel ses makine sesi” sözleriyle üretiminönemini vurgulayan Abdulkadir Konuko¤lu, ifl hayat›ndaki baflar›-s›n›n s›rlar›n›, ailesinden ald›¤› ifl terbiyesini ve sonraki kuflaklaranas›l bir miras b›rakaca¤›n› dergimiz Santigrat’a anlatt›. ‹fl hayat›n›za nas›l bafllad›n›z?‹flletmeye girdi¤imde s›f›rdan bafllad›m. Hatta fabrikaya girdi¤im ilky›llarda afla¤› yukar› 6 ay kadar atölyede yerleri süpürttüler bana.Hiçbir zaman için patronun o¤lu gibi davran›lmad›. Normal bir ç›-rakm›fl›m gibi davrand›lar. Babam, beni ustama teslim ederken “etisenin kemi¤i benim. O¤lum oldu¤u için özel bir muamele yapma”demiflti. Oraya girdikten sonra da hakikaten bana bu biçimde dav-ran›ld› bana. Ben ancak Genel Müdür olduktan sonra patron oldu-¤umu hissettim. Bu da 14 y›ll›k bir süreci kaps›yor. Bu süre zarf›n-da fiilen fabrikan›n her taraf›nda çal›flt›m. Kademe kademe yüksel-dim. Hatta ben yerleri temizlerken zaman zaman ustam gelir, birtekmeyle çöpleri doldurdu¤um kovay› devirir, içindekileri yerleresaçard›. Ben de sil bafltan tekrar temizlerdim. Oradaki maksat be-nim burnumu k›rmak, emire itaat etmeyi ö¤retmekti. Tabii bunu

arada bir yapard›. Bazen gelir, elini tornaya flöyle bir sürer, e¤er eli-ne ya¤ bulaflm›flsa “bu ne böyle” diyerek boynumun köküne bir ta-ne vururdu. Bu flekilde kaç sefer tokat yedim. Ama Allah raz› olsun,Allah gani gani rahmet eylesin; biz böylelikle bir fleyler ö¤rendik,bu noktaya böyle geldik. Ondan sonra da zaten usta yard›mc›l›¤›-na, ustal›¤a, ustabafl›l›¤a, fabrika iflletme müdür yard›mc›l›¤›na, as-ker dönüflü de fabrika müdürlü¤üne geldim. Sonraki 2 y›l genelmüdür yard›mc›l›¤›, sonra da genel müdür oldum. 1994 y›l›nda ba-bam Sani Konuko¤lu vefat edince Holding’in bafl›na geçtim. Patron oldu¤unuzu ancak o zaman m› hissettiniz?Hay›r, 1978 y›l›nda patron oldu¤umu hissetmeye bafllam›flt›m amabeni kimse tan›mazd›. Çünkü para-banka ifllerine kar›flmaz, pek or-talarda görünmezdim. Benim en büyük derdim, iflletme güzel git-sin, imalat fazla ç›ks›n, ifl yürüsündü. Mal sat›lm›fl sat›lmam›fl, para-s› ödenmifl ödenmemifl beni ilgilendirmiyordu. Kendimi tamamenüretime odaklam›flt›m. Fabrikada ar›za oldu¤u zaman telefon açar-lar, beni evimden ça¤›r›rlard›. Gecenin hangi saatinde olursa ol-sun, gider, ar›zay› tamir ederdim. Eskiden Gaziantep’in çok güzelgazinolar› vard›. Türkiye’nin belli bafll› sanatç›lar› Gaziantep’ten ye-tiflmedir; biz onlar› dinlemeye giderdik. Oraya e¤lenmeye gitsekdahi, ar›za oldu¤unu haber verdiklerinde hemen oradan kalkar,ar›zay› tamire giderdim. Yani ben e¤leniyorum, flark› dinliyorum, ar-kadafllar›mla oturuyorum gibi bir fley demem mümkün de¤ildi. Ozaman araba falan pek yok; bir motorum vard›, ona atlar do¤rufabrikaya giderdim. Ar›zay› tamir edinceye kadar da orada kal›r-d›m. Bazen bu tamir iflleri sabaha kadar sürerdi. O tarihlerde sa-bah 06.30’da iflbafl› yapard›k. ‹fle hakim olabilmek için vardiya de-¤ifliminden yar›m saat önce gelirdik. E¤er bu tamir iflleri uzun sür-

Abdulkadir Konuko¤lu:“BEN‹M ‹Ç‹N EN GÜZEL SES

MAK‹NE SES‹D‹R”

SH A Z I R L A Y A N : fi U L E fi E N T A R L I

Page 19: Santigrat Dergisi Sayı:1

19

Page 20: Santigrat Dergisi Sayı:1

20

gülüp duruyor, o aradaki komisyoncu da niye güldü¤ünü anlama-ya çal›fl›yordu. Tabii bu kifli benim patron oldu¤umu bilmiyordu.Hurflit Usta, benim eleman›m› ald›n, bana komisyon ver diyerekdalga geçiyordu. fiimdinin kafa avc›s› denilen bu komisyoncular,e¤er ustay› ikna ederlerse onun maafl›n›n iki kadar›n› patronun-dan al›rlard›. Hurflit Usta da “E¤er alaca¤›n paray› benimle payla-fl›rsan gitmesine müsade ederim” diye adam›n üstüne gidiyordu.Ustam›n zoruyla adam bizi akflam yeme¤e götürdü. Kebaplar› ye-dik, üzerine gazinoya gittik. Adam 450 lira hesap ödedi. O dönemiçin çok iyi para. Ben konuyu aileme dan›flaca¤›m› söyleyip geceoradan ayr›ld›m. Sabah olunca fabrikaya gelmifl ve kap›daki bek-çiye Abdulkadir Usta’y› ça¤›r›r m›s›n demifl. O da Kooperatif Fab-rikas›’na gitti¤imi söylemifl. Adam niye oraya gitti¤imi anlamam›fl.Üretti¤imiz ipli¤in numaras›n› test etmek için ayn› ipli¤i bazen Ko-operatif Fabrikas›’na götürürdük. Saat 11 gibi ben oradan döner-ken adamla kap›da karfl›laflt›k. Babam›n gitmeme pek raz› olmad›-¤›n› söylerken babam ç›kageldi. “Sen bu saatte kap›da ne ar›yor-sun” diye bana k›zd›. Tabii adam babam› tan›yor ama benim onuno¤lu oldu¤umu hala bilmiyor. Babam da onun fabrikalar için ustatoplad›¤›n› bildi¤i için “Aman bizim fabrikalardan adam toplama,can›n› yakar›m senin” dedi ve fabrikaya do¤ru gitti. Ben birazdangelirim diyerek kald›m. fiazi Usta vard› bizim, “Ya patron çok k›z-d›rd›n babay›, flimdi yine azar ifliteceksin” dedi. Adam durumu an-lad›, “Sen Sani Bey’in o¤lu musun?” diye flaflk›nl›kla sordu. Ben

düyse vardiya saatine kadar oradaki balyalar›n üzerine düflüpuyurdum. Bu tesisler böyle meydana geldi yani. Çok flükür bugün,art›k saat 09.00’da iflbafl› yapmaya bafllad›k ama, buradan ç›k›fl›-m›z gene geç saatleri buluyor. Art›k çocuklar büyüdü, ifli ele ald›-lar. Ondan önce her ifle ben kofluyordum ama art›k sosyal ifllerledaha çok ilgileniyorum. O dönemlerde ilginç an›lar›n›z olmufltur. En çok akl›n›zda ka-lan hangisi?‹fl hayat›nda çok hat›ralar olur. Mesela bir zamanlar beni sendikatemsilcisi seçmifllerdi. Ben iflverendim ama sendika beni iflçi tem-silcisi ilan etti. Ben de bu görevi yerine getirdim. Çok enteresanbir durumdur. Bir de Adana’daki bir fabrikan›n beni transfer etme-sini hiç unutmuyorum. Afla¤› yukar› 17-18 yafl›ndayd›m. Gazian-tep’te usta olarak isim yapm›flt›m. Benim sanata karfl› çok yetene-¤im vard›. Kendi motoromu tümüyle söker, sonra takabilecek be-cerideydim. O s›rada iflletmede çal›fl›yordum. Adana’daki bir iplikfabrikas›na usta aran›yormufl. Oradan gelen biri en iyi usta kim di-ye etrafa sormufl; herkes de benim ad›m› vermifl. Kahvede arka-dafllarla oturdu¤umuz s›rada bu adam geldi ve beni transfer et-mek istedi¤ini söyledi. O zaman ben fabrikadan 1000 lira maaflal›yordum. Bu da iki beflibiryerde paras› ediyordu ve üstüne de bi-raz kal›yordu. Dönemi için iyi parayd› ‹flçiler afla¤› yukar› 200 liraal›r, ustalar da benim gibi kazan›rd›. Bu gelen adam 1800 lirayabeni transfer etmek istedi ve biz anlaflt›k. Rahmetli Hurflit Usta,

Page 21: Santigrat Dergisi Sayı:1

Önemli olan o çocuklar› iflçiyle hafl›r neflir olmaya al›flt›rmakt›. Sami (Konuko¤lu), çok zaman üstü bafl› ya¤ içinde kalana kadarmazotla parça temizlemifltir. Elbette teknolojik geliflmeler nede-niyle onlar bizim kadar çok çal›flmad›lar. Bu konuda en büyük s›-k›nt›y› dedem çekmifltir herhalde. Kendisi 7 yafl›nda öksüz kalm›fl,daha çok eziyet görmüfl. ‹mkanlar gelifltikçe ifller kolaylafl›yor. Be-nim torunum henüz 12 yafl›nda ama haftasonunda fabrikaya gi-dip, konfeksiyon ürünlerini pofletliyor. ‹flçiyle bir arada çal›flabil-meyi ve emir alabilmeyi ö¤reniyor. Çünkü emir almay› bilmeyenemir vermeyi de bilemez, verdi¤i emirleri tutturamaz. Evvela emiralmay› bilecek. Sonra, asla k›rg›nl›k gütmeyecek. En fazla 3 daki-ka sonra herfley eski haline dönmeli. Siz baban›zdan devrald›¤›n›z flirketinizi nerelere tafl›d›n›z? Holdingleflme çal›flmalar›m›z bafllad›¤›nda babam›n rahats›zl›¤›da bafllad›. Babam rahmetli oldu¤unda bizim 7.000 civar›nda ifl-çimiz vard›. Bugün 15.000 iflçimiz var. Üstelik teknoloji ve yat›r›m-lara ra¤men böyle bir rakama ulaflt›k. Eskiden 30.000 i¤lik birfabrikadan 15 ton iplik ç›kar ve yaklafl›k 900 kifli çal›fl›rd›. fiu an-da 50.000 i¤lik bir fabrikay› baz al›rsak 300 kifli çal›fl›yor 80 toniplik ç›k›yor. Kardefller olarak el ele verdik flirketimizi bugünleregetirdik. Her sektörün bafl›nda aileden biri var. Bundan sonrakihedefimiz istihdam› 20.000’e ç›karmak. Sizce ifl hayat›nda baflar›l› olman›n ipuçlar› neler?Birincisi dürüst olmak gerek. ‹kincisi sab›rl› ve azimli olunmal›. As-la pes etmeyeceksin, sonuna kadar gideceksin. Üçüncüsü ise iflile sosyal iliflkileri bir arada götürmek gerekiyor. Asla eflini ve ço-cuklar›n› ihmal etmeyeceksin. Günlük çal›flma temposu ne kadaryüksek olursa olsun, efline bir çiçek götürüp gönlünü alacaks›n.Mesela ben hiç bulamazsam masadaki peçeteden bir gül yap›pveririm han›ma. Bunlar ifl hayat›na da olumlu yans›yan durumlar.8 Mart Kad›nlar Günü’nde bünyemizde çal›flan bütün bayanlar›nmasalar›na bir gül ya da karanfil koyar›z. Gaziantep’in her köflesinde soyad›n›z› tafl›yan okul, hastane,bulvar görmek mümkün…

Sosyal sorumluluklar›m›za fazlas›yla sahip ç›k›yoruz. 1500’e ya-k›n burs verip okuttu¤umuz üniversitesi talebemiz var. Bu-

nun 1200 kiflisi vakf›n da kendi ö¤rencisi. Senede 15-20 bin çocu¤u tepeden t›rna¤a giydirip, tüm k›rtasiye ih-tiyaçlar›na varana kadar karfl›l›yoruz. 38 bin aileye g›dayard›m› yap›yoruz. Sonuçta kazanc›m›z› halkla paylafl›-

yoruz. Birçok çal›flan›m›z›n çocuklar› hatta torunlar›-na Sanko çat›s›nda ifl imkan› sa¤l›yoruz. Me-

sela bir iflçimizin torunu bizde mühen-dis olarak çal›fl›yor. Lisedeyken yaz ta-tilinde bizde çal›fl›p da bugün genelmüdür yard›mc›s› olan arkadafllar›m›zvar. Bizimle ifle koyulan emekli olanakadar bizimle kal›r.

Say›n Abdulkadir Konuko¤lu’na bizebu söylefli f›rsat›n› verdi¤i için teflekkürederiz.

21

hala “Ne var ki bunda, ben zaten seninle Adana’ya gidece¤imama 2.500 lira verirsen” diyorum. Adam neredeyse arkas›na bak-madan oradan gitti. Eskiden ustay› bu kadar k›ymetli yapan fley neydi sizce?Ustal›k çok k›ymetliydi çünkü eskiden ustal›k kolay ö¤renilmezdi.Biz ustalar›m›z› az sucuk yedirmedik, az bast›k yedirmedik, az ke-bap yedirmedik, az gazinoya götürmedik. Hatta sarhofl edip for-mülleri ald›¤›m›z olmufltur. Eskiden bu kadar geliflkin teknoloji ol-mad›¤› için, birkaç dü¤meye bas›larak ifller yap›lmazd›. Diyelim ip-li¤in numaras› de¤iflecek, usta cebinden kara kapl› defterini ç›ka-r›r, uzun uzun bakar, bir tak›m numaralar› yazar ama onlar› da flif-reli yazard›. Hani düzgün yazsa durumu çözece¤im ama, sadecekendinin anlayaca¤› bir flifreyle yazd›¤› için bir türlü anlayamaz-d›m. Birgün bakt›m, bu ifl olacak gibi de¤il, ‹stanbullu ustam› içme-ye götürdüm. Çok sarhofl oldu¤u bir s›rada “20 numaradan 12 nu-maraya dönmemiz laz›m, sen bu kafayla sabah bunu yapamazs›n.Sen bana söyle ben yapay›m” dedim. Defterini cebinden ç›kard›¤›s›rada birini kendisine musallat ettim. Ben de defteri al›p cebimekoydum. Eve gidince kopya etmeye çal›flt›m ama olmad›. Ertesigün adam defterini sordu, ben de onun defteri fabrikada unuttu-¤unu, kaybolmas›n diye kasaya koydu¤umu söyledim. “Kasaanahtar›n› da evde unuttum, gidip alay›m” diyerek ç›kt›m. Fotoko-pi yapan bir yer vard› orada defterin fotokopisini çektirdim. Sonradefteri ustaya verdim. Bu formülleri de bir güzel daktiloda yazd›r›p,fabrikada herkesin görece¤i biçimde masan›n cam›n›n alt›na yer-lefltirdim. Böylece herkes bir ar›za oldu¤unda ya da bir de¤ifliklikyap›lmas› gerekti¤inde o formüllere kolayca ulaflabildi. Bugünün teknolojisi iflleri hangi noktaya tafl›d›?En ufak bir yan›lg›ya bile tahammül yok art›k. Teknoloji iflleri bura-ya getirdi. Gaziantep’te fazla tornac› yoktu o zamanlar. Malatyal›Nuri Usta vard›. Bizim numara de¤ifltirmemiz gerekiyordu ama difl-li k›r›ld›. Ustaya götürdüm, üç gün sonra almaya gittim. Neyse, tak-t›k diflliyi ama ne yapsam mal yar›m numara eksik geliyor. Tekrartekrar kontrol ediyorum olmuyor. Sonra diflliyi sayd›m, usta 20 diflyapaca¤›na 21 difl yapm›fl. Bu da mal›n numaras›nda problemoluflturuyor haliyle. Nuri Usta’ya götürüp söyledi. O da banak›z›p “Aman ya senden bir diflin paras›n› m› ald›k, fazladanbir difl yapt›k iflte” dedi. Böylesi bir ortam vard› o zaman-lar. fiimdi ise teknolojik geliflmelerle b›rak›n yar›m nu-maray› çok ince detaylar› bile kontrol edebiliyoruz. Be-nim için en güzel ses makine sesidir. Elbette müzik degüzel ama her yerde dinleyebilirsiniz. Makine sesiniise sadece tesis çal›flt›¤› zaman duyars›n›z. E¤ertesisi gezerken makinede uygun olmayan bir sesduyarsam hemen anlar›m. Bu konuda kula¤›mson derece hassast›r. Siz böyle bir e¤itimden geçti-niz. Kendi çocuklar›n›za da ay-n› fleyi uygulad›n›z m›?Evet, onlar da benzer bir e¤itimdengeçtiler. Bizde bütün çocuklar hiç tatilyapmad›lar. Her okul ç›k›fl›nda ve tati-linde fabrikaya gelirlerdi. Cumartesi-pa-zar iflçinin paralar›n› say›p da¤›t›rlard›.

Page 22: Santigrat Dergisi Sayı:1

BEfi‹KTAfi’TA ‹NfiAATI DEVAM EDEN FOUR SEASONS BOSPHO-RUS, RESTORE ED‹LEN TAR‹H‹ AT‹K AL‹ PAfiA YALISI VE YANINA

EKLENEN ‹K‹ BLOKTAN OLUfiUYOR. SAH‹LDEN DEN‹Z ‹Ç‹NEYERLEfiT‹R‹LEN HAVUZU, SPA MERKEZ‹ VE 5 YILDIZLI

H‹ZMET‹ ‹LE KONFOR SINIRLARINI ZORLAYAN OTEL‹NTÜM HAVALANDIRMA VE ‹KL‹MLEND‹RME S‹STEMLER‹

AIRFEL ÜRÜNLER‹NDEN SEÇ‹LD‹.

22 PROJE

Bo¤az’›n 5 y›ld›zl› oteli:FOUR SEASONS BOSPHORUS

AIRFEL ‹LE HAVALANIYOR

Page 23: Santigrat Dergisi Sayı:1

23

ünyan›n en sayg›n otelleri aras›nda üst s›ralarda yer alanFour Seasons Otel, Sultanahmet’teki eski cezaevini resto-re ederek otel yapm›fl ve turizme kazand›rm›flt›. Otel, Avru-

pa’n›n ve dünyan›n en iyi otelleri s›ralamas›nda da çeflitli derecelerald›. Bill Gates ve Elizabet Taylor gibi ünlü isimler Türkiye’de buotelde kalmay› tercih etti. Mutfa¤›ndan odalar›na servisinden man-zaras›na kadar tamamiyle VIP hizmet veren marka, Four SeasonsBosphorus ismiyle ikinci otelini aç›yor. Bu kez Befliktafl’taki tarihiAtik Ali Pafla Yal›s›’n›n restore edilerek otele dönüfltürüldü¤ü projeFour Seasons markas› için bir istisnay› da bar›nd›r›yor. Markan›n enönemli prensiplerinden biri ayn› flehirde ikinci bir Four SeasonsOteli’nin olmamas›. ‹stanbul’un eflsiz konumu ve olanaklar›ndan do-lay› olsa gerek bu prensip bir kereli¤ine bozuluyor. Kanadal› otelzinciri Four Seasons’›n Türkiye’de otel yapma hakk›na sahip olanAstay Gayrimenkul ‹nflaat Yat›r›m ve Turizm fiirketi, yeni otelin 5 y›l-d›zl› bir hizmet kalitesi olmas›na çaba harc›yor. Özellikle yabanc›ifladamlar› ve politikac›lar› hedefleyen Four Seasons Bosphorus ya-l› ve iki bloktan olufluyor. Restore edilen Atik Ali Pafla Yal›s›’nda su-it odalar, di¤er bloklarda ise standart odalar yer al›yor. Otel standart-lar› ve yap›m aflamas›ndaki denetlemeler Four Seasons Oteller zin-ciri taraf›ndan yap›l›yor. 2007’nin son aylar›nda projenin tamamlan-mas› planlan›yor. Bütün dünyada yüksek standart› temsil eden Four Seasons marka-s›, ayn› hassasiyeti yeni yat›r›m›nda da gösteriyor. Dolay›s›yla seçi-len her türlü malzemenin çok iyi referanslar›n›n olmas› gerekiyor.Minimum enerji harcayan, kendine yetebilen, çevreye sayg›l› bir fel-sefe güden yönetim, tedarikçilerini de özenle seçmifl. Ana yükleni-ci Yap› Merkezi, mekanik proje Giray Mühendislik, elektrik projeleriAnel Elektrik, mekanik taahhüt iflleri ise Unitermak taraf›ndan yürü-tülüyor. Four Seasons Bosphorus’un havaland›rma sistemi, Airfelürünleri ile yap›land›r›l›yor. Deniz seviyesi alt›ndaki yerler dahil ol-mak üzere, tüm havaland›rma sistemi, gerek tümden haval› sistem-ler gerekse di¤er sistemler için taze hava haz›rlamak amac› ile kli-ma santralleri arac›l›¤›yla sa¤lan›yor. Klima santralleri, uygun s›cakveya so¤uk havay› otomatik olarak belirlerken ayn› zamanda nemikontrol ediyor. Mahal s›cakl›klar›na bina otomasyon sistemi arac›l›-¤›yla müdahale etmek de mümkün oluyor. Four Seasons Bospho-rus, tüm enerji kaynaklar›n› d›fla ba¤›ml› olmadan kendi kendineüretece¤i bir sistem üzerinden sa¤l›yor. Elektrik üretiminde ortayaç›kan 500 santigrat derecilik gaz› dahi atmosfere vermek yerine su›s›tma veya so¤utmada kullan›yor. Hoval marka kazan, duman tara-f›na tak›lan ekonomizör ünitesi ile yüksek baca gaz› s›cakl›¤› siste-mi geri kazand›r›larak at›k gazdan enerji üretiliyor.

DEN‹ZDEN SO⁄UTMA KULLANILIYORSu so¤utmal› sistemler genellikle so¤utma kuleleri arac›l›¤›yla kulla-n›l›yor. Four Seasons Bosphorus’ta ise farkl› bir yöntem izleniyor;so¤utma kulesi, denizden so¤utuluyor. Airfel taraf›ndan pazara su-nulan McQuay Chiller so¤utma grubu ürünleri, 6 derecelik su haz›r-layan bir ünite. Sistemde cihazlar›n ihtiyac› olan kondens suyu de-nizden sa¤lan›yor. Denizden al›nan su, titanyum plakal› eflanjörler-den geçiyor. Kondens suyu burada dolafl›m yap›yor. Cihaz içindekiso¤uk enerjiyi hava kanal›na vererek, oradan mahallere üfleniyor.Su, 6 derece olarak girdi¤i sistemden 12 derece olarak d›flar› at›l›-

yor. Denizden al›nan suyun kullan›lmas›, so¤utma ifllemi ya da extraenerji harcama kullan›m› gerektirmiyor. Enerji kullan›m› olmamas›çevreye verilen zarar› yok ederken müthifl bir enerji tasarrufu dasa¤l›yor.

‘B‹ZE EN‹Y‹ ÇÖZÜMÜ A‹RFEL SUNDU’Four Seasons Bosphorus’ta yer alan so¤uk odalar ve mutfak ünite-leri de su so¤utmal› sisteme sahip. Su so¤utmal› cihazlarda, havaso¤utmal› buzdolaplar›n›n çevreye yayd›¤› ›s› d›fla verilmiyor. Böyle-ce çevrenin ›s› dengesi bozulmuyor. Tüm altyap› çal›flmalar› ve ürünseçimleri, ses dan›flmanlar› taraf›ndan belirlenen standartlara uygunolarak yap›l›yor. Bu nedenle su so¤utmal› cihazlar tercih ediliyor.

D

OTEL HAKKINDA� Tarihi Atik Ali Pafla Yal›s›, vaktiyle yanm›fl, yerine yeni binalaryap›lm›fl, daha sonra onlar da y›kt›r›lm›fl. En son devlet konuk eviolarak kullan›lmak istenmifl. Bunun için çal›flmalar yap›lm›fl ancakyeterli ödenek bulunmad›¤› için çal›flmalar yar›m kalm›fl. At›l du-rumdaki eserin özel kurulufllara aç›lmas› kararlaflt›r›lm›fl. Binay›2004 y›l›nda 45 milyon dolara Mesut Toprak alm›flt›. � 170 odas› ve 500 kiflilik toplant› salonu bulunan otelin toplamalan› 17.500 metrekareden fazla. ‹stanbul Bo¤az›’na yaklafl›k190 metrelik bir cephesi var. Otelin 1.200 metrekarelik spa mer-kezi ise çok iddial›. � Otelin mimari projesi Turgut Alton’a ait. ‹çmimar› ise, Sultanah-met’teki Four Seasons ile ad›n› duyuran ve sonralar› ad› otel mi-mar›na ç›kan Sinan Kafadar.� Otelin, havuzu denize yerlefltirilmifl. Tuzla’da infla edilen havuzdenizden yüzdürülerek getirilmifl ve monte edilmifl. � Bina ile yol aras›nda kalan alandaki üç tane as›rl›k ç›nar a¤ac›-n›n korunmas›na özellikle dikkat edilmifl. Topra¤›n yaklafl›k 40metre alt›ndaki kökleri, betonla çevrelenerek korumaya al›nm›fl. � 19. yüzy›lda yap›lan Atik Ali Pafla Yal›s›’n›n restorasyon çal›flma-lar› s›ras›nda kestane a¤ac›ndan yap›lma yüzlerce kaz›k bulun-mufl. Zeminin temele uygun olmamas› nedeniyle oluflturulmuflyapay zeminde deniz suyunun y›prat›c› etkisinden zarar görme-mesi için kestane a¤ac› tercih edilmifl. 3.5 metrelik bu kaz›klar›naradan geçen bunca zamana ra¤men hala ayn› sa¤laml›kta oldu-¤u hayretle gözlemlenmifl. � Otelde hemen her fley yedeklenmifl vaziyette. Mesela olas› birdo¤algaz kesintisine karfl› dizel yak›tla çal›flan bir sistem kurul-mufl. Elektrik kesildi¤inde jenaratör hemen devreye giriyor. Otel-de herhangi bir aksakl›¤a tahammül yok.

Page 24: Santigrat Dergisi Sayı:1

24

flartnamesi oldukça a¤›r. Bu nedenle kulland›¤›m›z ürünlerde ses-sizlik çok önemli. Sat›nalma aflamas›nda birçok firma ile temas kur-duk ancak testlerimiz sonucunda bize en iyi çözümü Airfel sundu” Klima ve havaland›rma sistemleri, s›cakl›k ve nem oran› parametre-lerine göre tasarlan›yor. Ürün seçiminde ses seviyesi ve güvenlikunsurlar›n›n yan› s›ra sa¤l›¤a uygunluk da büyük önem tafl›yor. Hij-yenik klima ve havaland›rma sistemleri tasar›m›nda bu özelliklere ek

Odalarda klima santraline ba¤l› olarak çal›flan, ön flartland›r›lm›fl ha-va haz›rlay›c›lar› bulunuyor. Havaland›rma cihazlar›, odalarda görün-müyor. Odalarda bir adet termostat ünitesi bulunuyor. Four SeasonsBosphorus mekanik proje müdürü Mustafa Yeflil, havaland›rma sis-temlerinde Airfel markas›n› seçmelerinin nedenini flöyle aç›kl›yor:“Sanko, tan›nm›fl ve büyük bir holding. Holdingin bir kuruluflu olanAirfel, yüksek verim ve kaliteli ürünler sunuyor. Otelimizin akustik

“ÇOK ZORLU B‹R SÜREÇTEN GEÇT‹K”“Proje 1999’dan beri gündemdeydi. Bu projedeki ›s›tma-so¤utmaürünleri ile ilgili konularda baflka bir firma yo¤un çal›flmalar yap›yor-du. Airfel 2005 y›l›nda merkezi sistem ürün gam›n› tamamlad›¤›ndaprojenin kendisiyle ilgili k›sm›na talip oldu. Projeyi haz›rlayan GirayMühendislik’e ürünlerimizden oluflan kendi teklifimizi onay için sun-duk.Yo¤un görüflmelerden sonra ürünler için teknik onay al›nd›. Da-ha sonra otelin lisans›na sahip olan Kanadal› firmaya yollayarak on-lar›n kriterlerine uygunlu¤una dair onay istendi. Kanadal› firma bizehem projenin flartnamesini hem de kullan›lmas› öngörülen ürünlerinstandartlar›yla ilgili çok kapsaml› bir baflka flartnameyi yollad›. Onla-r›n standartlar›na uyup uymad›¤›m›z› kontrol ettik. Sonuç olumluydu.Sonuçta bizim ürünlerimiz Kanadal› Four Seasons’›n kalite standart-lar›na uygun oldu¤u için kabul edilmiflti. Bundan sonra ana müteah-hit Yap› Merkezi ve mekanik taahhüt firmas› Unitermak ile masayaoturarak gerekli adaptasyonlar› tesbit ettik. Astay Gayrimenkul ile ya-p›lan çetin pazarl›klar neticesinde siparifl teyidini ald›k. S›ras›yla Fan-coil, kazanlar, so¤utma gruplar› ve klima so¤utucular› sipariflini al-d›k.Bu projeyle Airfel in müflterilerine sundu¤u ürünlerin dünya stan-dartlar›nda oldu¤unu gösterdik. “

Ercan Uzundurugan / (Mühendislik Sistemleri Sat›fl Mühendisi)

Page 25: Santigrat Dergisi Sayı:1

KAZAN:

C‹HAZ ‹SM‹: HOVAL 3-GEÇ‹fiL‹ ÇEL‹K SICAK SU KAZANI

C‹HAZ KODU: MAX-3 (2200)

KAPAS‹TE : 2500 kW

VER‹M: %94,9 (DIN 4702 - 8)

ÖZELL‹KLER‹:

3-GEÇ‹fiL‹ SIVI/GAZ YAKITLI

TÜRBÜLATÖRSÜZ DUMAN BORULARI

ÖZEL D‹ZAYN GAMZEL‹ (BO⁄UMLU) DUMAN BORULARI

OPT‹MUM BOYUT

EKONOM‹ZÖR

C‹HAZ ‹SM‹: HOVAL THERMOCONDENSOR aluFer® TC-AF

C‹HAZ KOD: TC-AF (1500)

ÖZELL‹KLER‹:

20% YE KADAR ENERJ‹ TASARRUFU

‹Ç‹ ALÜM‹NYUM DIfiI PASLANMAZ ÇEL‹K PATENTL‹

aluFer® DUMAN BORULU

PR‹MER DEVRE ‹Ç‹N POMPA GEREKT‹RMEZ

DÜfiÜK H‹DROL‹K D‹RENC‹

ÇOK POZ‹SYONLU BACA GAZ G‹R‹fi BA⁄LANTISI

KOMPAKT D‹ZAYN

FANCOIL

C‹HAZ ‹SM‹ : G‹ZL‹ TAVAN T‹P‹

C‹HAZ KODU: MCW 200,300,400,600,800,1000 H

SO⁄UTMA KAPAS‹TE (kW): 2,5-10 kw (27 °CKT, %50, 7/12 °C)

ISITMA KAPAS‹TES‹ (kW ): 3-11 kw (20 °C, 50/40 °C)

KL‹MA SANTRAL‹

C‹HAZ KODU: TKS 2-16

VANT‹LATÖR HAVA DEB‹S‹(m?/h): 3000-50000

ASP‹RATÖR HAVA DEB‹S‹ (m?/h): 3000-50000

C‹HAZ ELEMANLARI: Asp+Egz-Kar+G4+F7+Is›+So¤+Vant

SO⁄UTMA GRUBU

C‹HAZ ADI : SU SO⁄UTMALI CHILLER

C‹HAZ KODU: PROXIMUS XE 540.2

SO⁄UTMA KAPAS‹TES‹ (kW): 2060 KW

SO⁄UTUCU AKIfiKAN: R410A

Airfel ürünlerinin veriminin ve kalitesinin çok yüksek oldu¤unu be-lirten Mustafa Yeflil, cihazlar›n verilen enerjinin karfl›l›¤›n› fazlas› ileverdi¤ini vurguluyor. Four Seasons Bosphorus, havaland›rma siste-minde Airfel klima santralleri, so¤utmada McQuay Chiller So¤utmagrubu ve Fancoil cihazlar›, ›s›tmada ise Hoval kazan ve ekonomizö-rü kulland›.

25

olarak ortamdaki parçac›klar›n çap› ve say›s›n›n yan› s›ra mikroorga-nizma tipi ve say›s› da ekleniyor. Airfel’in hastane koflullar› için üret-mifl oldu¤u klima santralleri, al›flverifl merkezi, ifl merkezi ya da otel-lerde kullan›larak standart›n üstünde bir hizmet sunuyor. Four Sea-sons Bosphorus, Airfel klima santralini kullanarak, müflterilerinesa¤l›¤a uygunluk garantisi veriyor.

FOUR SEASONS BOSPHORUS PROJES‹NDE AIRFEL’‹N KULLANDI⁄I ÜRÜNLER‹

Page 26: Santigrat Dergisi Sayı:1

26

Y A Z I : S ‹ B E L K Ö K L Ü

er yafltan insan›n oynayabilece¤i golf, aç›k havada üste-lik yaz –k›fl rahatl›kla yap›labilen bir spor. Golfe çok er-ken yaflta bafllanabiliyor… Hatta 7-77 yafl aras›ndaki her-

kesin oynayabilece¤i ender spor dallar›ndan biri. Eli aya¤› tutanherkes bu oyunu rahatl›kla oynayabilir. Asl›nda bütün olay sopay›(Club) savurmakla yani ‘Swing’ denilen hareketi do¤ru yapmaklailgili. Swing’in baz› temel kurallar› var. Bu temel kurallar eksiksizuyguland›¤›nda top rahatl›kla 10 - 300 metre aras›nda bir mesafekat ediyor. Farkl› mesafelerde at›fl yapabilmek için farkl› sopalarkullanmak gerekiyor. Sahan›n durumu ve hava flartlar›na göredo¤ru karar› vermek, do¤ru tekni¤i ve do¤ru sopay› kullanmak ge-rekiyor. Ancak bütün bunlar do¤ru yap›ld›¤›nda top, hedeflenenyere gidebiliyor. Bir taraftan da çok ince bir ifl. Konsantrasyon vestratejinin performansla birleflti¤i bir spor demek yanl›fl olmaz. Golfte bütün amaç farkl› parkurlarda, topu bafllang›çnoktas›ndan bafllayarak en az vurufl ile deli¤esokabilmek. Golf sahas› 9 veya 18 deliktenolufluyor. Oyunun daha zevkli olmas›bak›m›ndan 18 delikli olanlar tercih sebe-bi. Bir golf sahas›nda 3 farkl› parkur tipibulunuyor. Bunlar Par 3, Par 4 ve Par 5olarak isimlendiriliyor. Par vurufl hakk›anlam›nda kullan›lan teknik bir terim. Par

3’lük yerde 4 vurufl ile bitirilmesi durumunda 1 vurufl fazladanyap›lm›fl oluyor ve burada oyuncunun toplam handicap’› ortayaç›k›yor. Golf oyuncular› her zaman daha az vurufl yaparak sahay›tamamlamak ister. Golf oynarken insan hem kendisiyle hem dedo¤a ile mücadele eder. Golf oynarken insan çok farkl› perfor-manslar gösterebilir. Profesyonel oyuncular bile bazen çok kötüolabilirler. Ama bunun tersi de mümkündür. Bu oyunun neredeyseyüzde 80’i mentaldir. Yani oyuncunun psikolojik durumu çokönemlidir.

GOLF KÜLTEREL B‹R OLAYDIREski dönemlerde insanlar bir araya gelebilmek için golfoynarlarm›fl. Kurallar günümüze kadar hep insanlar›n uygulamas›ile gelmifltir. Oyunun kurallar› kadar davran›fl ve k›l›k k›yafet kural-

lar› da bu sporun gelenekleri aras›nda. Golf bircentilmen sporu olarak kabul edildi¤i için

öncelikle sayg› çok önemli. Bunlar›naras›nda birlikte oynad›¤›n›z oyuncuya vesahaya sayg› ilk akla gelenler. Örne¤insahada oyuncular›n kesinlikle dikkat

etmesi gereken ayr›nt›lar var. Mesela iyi birclub ile yap›lan vuruflta “divot” oluflur. Divot,

club’›n çim ile temas›ndan çimin kalkmas›

Bir centilmenlik oyunu:GOLF’ÜN YAZILI OLMAYAN

KURALLARI…DÜNYADA SIRF GOLF OYNAYAB‹LMEK ‹Ç‹N SEYAHAT EDEN BÜYÜK B‹R K‹TLE VAR VE GOLF TUR‹ZM‹ÜLKEM‹Z‹N DE GEL‹R KAYNAKLARI ARASINDA. GOLF, SADECE B‹R TOPA SOPAYLA VURMA OYUNUDE⁄‹L, TAM B‹R CENT‹LMENL‹K KONTRATI.

H

HOB‹

Page 27: Santigrat Dergisi Sayı:1

27

manas›nda kullan›lan bir terim. Kalkan çim, bir sonraki oyuncununat›fl›n› güzel yapabilmesi için muhakkak yerine konulmal›d›r. Biroyuncu at›fl yaparken, onun konsantrasyonunu bozmamak içindi¤er oyuncular hareket etmez ve konuflmazlar. Böylelikle vuruflyapan oyuncu en iyi vuruflu yapma f›rsat›n› yakalar. Bu adeta birgörgü kural›d›r. K›l›k k›yafet kurallar›n›n da golfte çok önemli biryeri var. Giyilen t-shirtlerin polo yaka olmas› önemlidir. Keza kot ilegolf oynamak imkans›zd›r. Günümüzde hala ‹ngiltere’de GolfKulübü’nün restoran ve bar›na, kravats›z ve ceketsiz girmekyasakt›r.Golf her mevsim oynanabilir. Ancak çok fazla sel, f›rt›na ve kar

olursa oyuna engel olabilir. Antalya bu flartlara y›l boyunca uyanen önemli golf turizmi merkezlerinden biridir. Özellikle k›fl›nAvrupa’da golf sahalar› kapand›¤›nda, golfçüler hem tatil hem degolf oynamak için seyahate ç›kar. Bu dönemler Antalya-Belek’inen çok golfçü a¤›rlad›¤› aylard›r. Dünyadaki turizm anlay›fl› içindegolf sahas› olan tesisler özellikle önemlidir. Ayr›ca golfte bir deyimvard›r: Kötü hava flartlar› yoktur, kötü giyim kuflam vard›r.Profesyonel golf turnuvalar›nda oyuncular para ve onur içinoynarlar, amatör golf turnuvalar›nda ise sadece amatör ruh vekazanma sevinci vard›r. Para ödülü 500 Sterlin ile s›n›rl›d›r. Bununüzerinde kazan›lacak para ile “Amatör Statü” kaybolur.

Page 28: Santigrat Dergisi Sayı:1

T‹YATRONUN BOL ÖDÜLLÜ SANATÇISI SUMRU YAVRUCUK BÜTÜN ENERJ‹S‹YLE BU SEZON DASEY‹RC‹LER‹YLE BULUfiUYOR. YEN‹ B‹R D‹Z‹DE OYNUYOR, T‹YATRO DERSLER‹ VER‹YOR VE ÇA⁄ANIRMAK’LA ÇEKECE⁄‹ S‹NEMA F‹LM‹NE HAZIRLANIYOR.

28 SÖYLEfi‹

umru Yavrucuk, kuflkusuz bu ülkedeki en iyi tiyatro sanat-ç›lar›ndan biri. Uzun y›llar tiyatro sahnelerinde gifle rekor-lar› k›ran oyunlarda baflrol oynad›. Sinemada entelektüel

kentli kad›n rollerinin aran›lan ismi oldu. Ve nihayet Gazianteplibaklavac›n›n kar›s›n› oynad›¤› Yabanc› Damat dizisiyle ünü zirveyapt›. Dizi tad›ndaki reklam filmlerini de tekrar tekrar izledi¤imizibelirtmek laz›m. Sumru Yavrucuk, nerede oynasa, oray› ihya edi-yor. Durufluyla, mimikleriyle, mizah anlay›fl›yla, tonlamas›yla ger-çekten de kendisini soluksuz izlettiren bir oyuncu. ‹ster tiyatrosahnesinde ister televizyon ekran›nda; gerçekten bir numara…Sumru Yavrucuk, Santigrat’›n sorular›n› yan›tlad›:Tiyatro sezonu aç›ld›. Bu y›l hangi oyunla sizi izleyece¤iz?Bu y›l yeni bir oyunum yok. 7 y›ld›r oynad›¤›m Leenane’nin Güzel-lik Kraliçesi isimli oyun bu sene de devam ediyor. Asl›nda oyununbu kadar sürece¤ini tahmin etmiyordum. Çok iyi reaksiyon ald›,kapal› gifle gidiyoruz. Bu sene art›k son sene olur diye düflünüyo-rum. Bu oyun Devlet Tiyatrosu’nda bir milat gibidir. O y›l›n bütünödülleri toplad› diyebilirim. En iyi yap›m, en iyi yönetmen, oyunda-ki bütün oyuncular kendi dallar›nda pek çok ödül ald›. Ben üniver-sitelerden ald›¤›m ödülleri saymazsam 5-6 civar›nda ödül ald›m.Oyun, anne k›z iliflkisinde ‹ngiltere-‹rlanda aras›ndaki siyasidurumu irdeliyor. Sizce bu seyirciye geçti mi?Bu tekstin hayata geçmesini arzu etti¤im zaman aç›kças› çevrem-de benim kadar s›cak bakan olmad›. Çünkü Devlet Tiyatrosu’ndanönce ben bu metni pek çok özel tiyatroya götürmüfltüm. Bu kadars›cak, bu kadar güzel olabilece¤ine ak›llar› pek yatmam›flt›. Kafam-da kurmufltum ve her flekilde çok güzel bir iliflkiye dönüflece¤ini

biliyordum. Çünkü ‹rlanda bizden uzak ama asl›nda o kadar yak›nki. Oyunda anlat›lanlar dünyaya ait problemlerdi asl›nda. Seyircile-rin bir anlamda kendini buldu¤u bir oyundu. Seyirci de 7 y›ld›r gel-di¤ine göre demek ki çok sevdi. Resmen oyunumuzun fanlar›olufltu. Oyunu 5-6 kez seyretti¤ini söyleyenler oluyor. Çok da ho-fluma gidiyor. Ben tiyatro ö¤rencisiyken bir oyunu tekrar tekrarseyrederdim. Mesela Ifl›k Yenersu’nun, Cüneyt Gökçer’in oyunlar›-n› neredeyse oynand›¤› kadar›n› izledi¤imi biliyorum. Ama tiyatroy-la ifli olmayan birinin bu kadar izlemesi çok enteresan. Tiyatro ha-yat›n aynas›d›r diye bir slogan vard›r ya, insanlar bu aynaya ihtiyaçduyuyor ve o yüzden geliyorlar galiba. Tiyatro sahneleri kapan›yor, bu konuda neler düflünüyorsu-nuz?Ben bunlardan art›k çok s›k›ld›m. Çünkü sanatç›lardan çok seyir-cilerin, halk›n tepki göstermesi gereken bir olay olmas› gerekiyor.Do¤rusu ben ve birkaç sanatç›n›n bir araya gelerek “Atatürk Kül-tür Merkezi y›k›lmas›n” diye ba¤›rmas›n› utanç verici buluyorum.Çünkü bizim yerimizde bizi izleyen seyircilerin tepki göstermesigerekiyor. ‹nsanlar›n tepkilerini göstermesi gerekiyor. Ben sanatç›-lar›n yeterince sesini ç›kard›¤›n› düflünüyorum. Art›k yan›m›zda kit-leler olmak zorunda. Biraz onlar›n da çaba göstermesi gerekiyor.Sanat izleyebilmek için de insanlar›n sesini yükseltmesi gerekiyor.Çünkü Türkiye, sanata en kolay ulafl›labilen yerlerden biri. Dünya-n›n hiçbir yerinde bu fiyata oyun izlemek mümkün olmaz. Hatta ge-çen sene fiehir Tiyatrolar› 1 YTL’ye oyun izlettiriyordu. ‹nsanlar sa-nata ihtiyac› yok gibi davran›yorlar. Sanat›n günlük hayat›m›zdakis›ralamas› da gittikçe afla¤› inmeye bafllad›. Benim annemin sana-

Sumru Yavrucuk:Z‹RVEDEN ‹NMEYEN OYUNCU

SH A Z I R L A Y A N : fi U L E fi E N T A R L I F O T O ⁄ R A F L A R : fi . A Y H A N T Ü N E L

Page 29: Santigrat Dergisi Sayı:1

29

Page 30: Santigrat Dergisi Sayı:1

30

ketler yaparcas›na, seyircinin ilgisini çekebilmek ad›na oyunculuk-lar da abart›l› olmaya bafllad›, seçilen konular da. ‹nsan›n hayat›n-da ömrü boyunca bafl›na gelebilecek bir fley tek bir bölümde ba-fl›na geliyor. Seyirciyi tutmak ad›na bunlar yap›l›yor. TOBAV yönetimindesiniz. Bu vak›f neler yap›yor?TOBAV (Tiyatro Opera Bale Çal›flanlar› Vakf›), çok de¤erli oyuncu-lar, müzisyenler, balerinlerin üye oldu¤u bir vak›f. Kendi kurumun-daki sanatç›lar için de¤il, genel anlamda sanat için ç›l›fl›yor. Kon-serler, bale resitalleri, oyunlar ile vakfa katk› sa¤lan›yor. Bizim kur-du¤umuz bir hayal var; kendi konservatuar›m›z› açmak. Bir binayasahip olup bu binada tiyatro, flan ve dans dersleri verebilmek isti-yoruz. Kendi oyuncumuzu ve seyircimizi yetifltirmek gibi bir heve-simiz var. Halen çok de¤erli arkadafllar›m›z konservatura haz›rl›kiçin ya da tiyatroya heves edenler için dersler veriyorlar. ‹flitme engellilere tiyatro çal›flt›rm›flt›n›z..

ta duyarl›l›¤›n›, yaklafl›m›n› bugünkü seyircilerde göremiyoruz.Televizyonun buna katk›s› vard›r diye düflünüyor musunuz?Biz televizyonkolik bir ülkeyiz. Dünyada en çok televizyon izleyen,yaflam›n› televizyon karfl›s›nda geçiren, harcayan toplumlar›n ba-fl›nda geliyoruz. Üstelik reyting kayg›s›yla inan›lmaz saçma prog-ramlar yap›l›yor ve seyirci art›k bunun ay›rd›nda de¤il. Çünkü butür kronik izleyici hipnotize olmuflças›na, seçici olmadan yaln›zcaseyreder. Maalesef flu an bu durumday›z. Tiyatro bir ritüeldir. Birfley yiyerek, yan›ndaki konuflarak, arada kalk›p dolaflarak izleye-mezsin tiyatroyu. Önce biletini alman gerekir, iflten ç›k›p aceleyleoraya yetiflmen gerekir, 2 saat sessiz durman ve konsantre olmangerekir. Bu anlamda tiyatro biraz cefal› bir ifltir. Televizyon dedi¤infleyse, evinize geldi¤iniz anda kurulup flöyle gözucuyla bakt›¤›n›zve gündelik hayat›n›z› sürdürdü¤ünüz bir fleydir. Zaten herfley eks-trem oldu. Bir çocu¤u oyalamak için onun ilgisini çekecek hare-

Page 31: Santigrat Dergisi Sayı:1

kadrosu. Bazen çok iyi ifller geliyor ama yap›mc›n›n bunu kald›ra-mayaca¤›n› görebiliyor insan. Ya da senaryo çok iyi oluyor ancaköyle bir casting yap›lm›fl ki, o oyuncular›n o rolleri kotarmas›mümkün olmuyor. Benim flans›ma önceki projede ve bu projedebu üç unsur do¤ru bir flekilde bir araya geldi. Devlet Tiyatro-su’nda komedi de oynad›m dram da. Sinemada hep dram oyna-d›m. Çünkü sinemadaki birkaç yönetmenin d›fl›ndaki komedi an-lay›fl›n› pek sevmiyorum o yüzden tercih etmeyebilirim. Televiz-yonda ise bu ikinci komedi dizim oluyor. Seyirci çok sevdi. Yabanc› Damat’›n baflar›s› nerede gizli?Dizi bana teklif edildi¤inde önce flive çal›flmas› yapmam gerekti¤ikonusunda israr ettim. Çünkü flive bu iflin ruhuydu. Yoksa heroyuncunun repertuar›nda ortaya kar›fl›k bir köylü flivesi vard›r.K’leri g yapars›n›z olur biter. Ama önemli olan do¤ru bir fley yap-mak. O yüzden Gaziantepli bir hocadan ders ald›k. her cümlemi-zi, her kelimemizi tek tek çal›flt›rd›. Ama hepimiz o kadar çok cid-diye alm›flt›k ki, bu ifl tutacak dedim. Gerçekten çok zor bir afla-mayd›. Bafllarda pek baflar›l› de¤ildim, hatta di¤er oyuncu arka-dafllar›m benden umutlu de¤ildi. Ama flimdi Gaziantep’in neresin-densiz diye soruyorlar.

31

Bu tarz sosyal sorumluluk projelerinde yer alan insanlar genelliklebir göbek ba¤› nedeniyle girerler. Ama benim böyle bir durumumyoktu. Devlet Tiyatrosu’na girdi¤im ilk y›llard›. Gazetede iflitme en-gellilerle çal›flacak bir ö¤retmen aran›yor ilan› görünce hemenbaflvurdum. Aç›kças› dublaj yapmak o dönem ilgimi çekmedi, birdiziye kapak atmak akl›m›n ucundan geçmiyordu. Çok bilinçli bafl-lamad›m asl›nda. Henüz küçük roller oynuyordum ve çok bofl vak-tim oluyordu. Ama ben bütün zaman›m› tiyatro ile geçirmek istiyor-dum. Aç›kças› bu noktalara gelinece¤ini bilmiyorduk. Onlar reha-bilitasyon amaçl› bunu yap›yordu ben de destek oluyordum. Bafl-larda o kadar önemsemedik ama çal›flmalar o kadar heyecanl› gi-diyordu ki, bir ay›n sonunda oyun aramaya bafllad›k. 5 ay›n sonun-da ise oyunumuzu ç›kard›k. ‹flitme engellilerle müzikli dansl› biroyun ortaya ç›karm›flt›k. Hayat›mda beni en heyecanland›ran dö-nemdir diyebilirim. Onlarla 10 y›l kadar çal›flt›m. Kurulan bu SessizTiyatro yurtiçi ve d›fl›nda pek çok festivale kat›ld›lar, baflar›lar ka-zand›lar. Baflar›l› bir proje sizce nas›l oluflur?Projelerin baflar›s›n› do¤ru ifl olmas›na ba¤l›yorum. Bunu bir sacaya¤› gibi düflünmek gerek. ‹yi yap›mc›, iyi senaryo ve iyi oyuncu

SEVG‹L‹ DÜNÜRÜM’LE CUMA

AKfiAMLARI EKRANLARDA

� “Yabanc› Damat’tan sonra yine cuma ak-

flamlar› seyirciyle bulufluyorum. Sevgili Dü-

nürüm emekli ö¤retmeni oynad›¤›m bir ko-

medi dizisi. Komedi ama bu kez farkl› bir

kompozisyon çiziyorum. Mahinur Ergun se-

naryoyu yaz›yor. Yine beni çok heyecanlan-

d›ran bir isim var; Haluk Bilginer. Onunla da

ilk kez çal›fl›yoruz. Nevra Serezli, Rojda De-

mirer, Engin Altan Düzyatan dizinin di¤er

baflar›l› oyuncular›. Ortaya çok iyi bir yap›m

ç›kaca¤›na inan›yorum. Cuma geceleri ek-

ranlarda zaten hiç komedi yok. Biz o a盤›

doldurmak istiyoruz.”

ÇA⁄AN IRMAK’IN YÖNETECE⁄‹ B‹R

F‹LMDE OYNAYACAK

� “Sezon sonunda, eylül ay›nda sinema filmi

yapaca¤›m. fiu an erkek oyuncuyu arama

aflamas›nday›z. Tamamiyle ba¤›ms›z bir ya-

p›m olacak. Yönetmenli¤ini ise Ça¤an Irmak

yapacak. San›r›m her oyuncunun çal›flmak

isteyece¤i bir yönetmendir. Bana ifli teklif et-

ti¤inde çok heyecanland›m. Gerçekten de

ne senaryoyu sordum ne baflka bir fleyi…

‘Senin yapaca¤›n her iflte var›m’ dedim sa-

dece. ‹kinci bir sinema projesi ise Mustafa

Nuri’nin çekece¤i Cesaret isimli bir kad›n hi-

kayesi. Baflkalar›n›n hayatlar›n› yaflamaya

çal›flan apartman sahibi bir kad›n binaya ye-

ni tafl›nan kirac› nedeniyle bambaflka bir ha-

yat›n içine girmesini anlat›yor.”

TOBAV’IN T‹YATRO KURSLARI

HERKESE AÇIK

� “A¤ustos ay›nda bafllay›p bir y›l süren

dersler hem teorik hem pratikten olufluyor.

Kat›l›mc›lardan sadece bu ifle merakl› olma-

s› özelli¤i aran›yor. Yafl, e¤itim, cinsiyet gibi

hiçbir k›s›tlama yok. Yönetime geldi¤imiz-

den beri sürekli yeni s›n›flar aç›yoruz. Bu

dersler art›k rutine bindi. Di¤er kurslara göre

çok daha makul bir ücretimiz var. Bu e¤itim-

lerle insan kendi içine de bir yolculuk yap-

ma imkan› bulabiliyor. Kendi flapkas›n› önü-

ne koyabiliyor. Tiyatronun bana göre en

önemli aflamas›n›n do¤açlama oldu¤unu

düflünürüm. Ö¤rencilerime her zaman cüm-

le kurmadan evvel ruhlar›na yolculuk yap-

malar› gerekti¤ini söylerim. Tiyatro ö¤retile-

bilir bir fley de¤ildir. Siz, bir ö¤retmen olarak

ancak yol gösterebilirsiniz. Alternatifler suna-

bilirsiniz. Tiyatro hocas› bir garson gibidir;

mönüyü müflteriye sunar ve onun seçmesi-

ni bekler. Onun d›fl›nda e¤er gerçekten ti-

yatro ile ilgili bir derdi varsa oyuncu bütün o

maceray›, o süreci kendi kendine yaflar.

TOBAV: 0 212 293 90 64 - 249 40 84

FOTO⁄RAF: SEL‹N DEM‹RC‹O⁄LU

Page 32: Santigrat Dergisi Sayı:1

A‹D‹YET DUYGUSU VE KURUM KÜLTÜRÜNÜN ÖNEM‹NE ‹NANAN AIRFEL, ÇALIfiANLARIYLA YAPTI⁄IANKETLER SONUCUNDA ÇEfi‹TL‹ FAAL‹YETLER‹N YAPILAB‹LECE⁄‹ B‹R YAPIYA GEREKS‹N‹MOLDU⁄UNU GÖRDÜ. KURULAN AIRFEL AKADEM‹ BUGÜN SPORDAN SANATA, GEZ‹DEN ÇEVREYEKADAR PEK ÇOK KONUDA ÇALIfiMALAR YAPIYOR.

32 PROJE

ektörünün lider kuruluflu Airfel, kiflisel geliflim ve sosyal so-rumluluk konular›n› da çok önemsiyor. Yönetim ve insankaynaklar› departman› s›kl›kla kurum çal›flanlar›n›n ihtiyaç-

lar›, flikayetleri, beklentileriyle ilgili çal›flmalar yap›yor. Bu çal›flma-lar›n sonucunda ortaya ç›kan Airfel Akademi, merkezdeki çal›flan-lar›n tümünün kat›l›m›na aç›k, türlü faaliyet alanlar›nda kulüplefl-mifl bir yap›ya sahip. Kurum çal›flanlar›n›n ilgi alanlar› do¤rultusun-da kat›lacaklar› bu oluflum, onlar›n çeflitli konulardaki yetenekleri-ni gelifltirmelerine katk›da bulunmay› da hedefliyor. Akademi ileAirfel çal›flanlar› aras›ndaki iç iletiflimin, bilgi paylafl›m›n›n artmas›ve aidiyet duygusunun güçlenmesi en birinci amaç. Kuruluflu ulu-sal bas›nda da yer bulan Airfel Akademi, flimdilik kendi kulvar›ndatek görünüyor. Airfel Akademi bünyesinde halen Kültür Sanat Ku-lübü, Sosyal Sorumluluk ve Çevre Kulübü, Spor Kulübü, Medya‹letiflim Kulübü, E¤itim Kulübü ve Ekonomi Kulübü bulunuyor. Ku-lüplere üye olanlar alanlar›yla ilgili çal›flmalar yap›yor, etkinliklerdüzenliyor ya da kurumu ad›na baflka etkinliklere kat›l›yor. KültürSanat Kulübü sinema, kitap, tiyatro günleri düzenlemek, okumaodas› oluflturmak gibi etkinliklerle çal›flanlar›n kültür sanat faali-yetlerine kat›l›m›n› art›rmay› amaçl›yor. Sosyal Sorumluluk ve Çev-re Kulübü çevre bilincinin geliflmesi için çal›fl›rken di¤er yandanyard›m organizasyonlar› yap›yor. Spor Kulübü e¤itimler verip, fut-bol, masa tenisi, tavla ve satranç turnuvalar› düzenleyerek çal›flan-lar› spora teflvik etmeyi hedefliyor. fiirket içi haber a¤lar›n›n olufl-

turularak iç iletiflimin artmas›n› amaçlayan Medya ‹letiflim Kulübüçeflitli projeler üzerinde çal›fl›yor. fiirketin baflar›s›nda önemli birpay› olan e¤itimleri gelifltirme hedefini tafl›yan E¤itim Kulübü de-partmanlar›n ihtiyaçlar› do¤rultusunda kurum içi e¤itime destekolmak için çal›flmalar yap›yor. Ekonomi Kulübü; güncel ekonomi-yi takip ederek, bilgilendirme toplant›lar› ve seminerleri yapmaküzere bir araya geliyor. Kulüp üyeleri, planlad›klar› aktiviteleri haf-ta içi ö¤len ya da akflam mesai bitiminde yap›yorlar. Daha büyükorganizasyonlar için bu çal›flma süresi daha genifl bir zamana ya-y›l›yor. Kulüp faaliyetleri ve tüm duyurular flirket içindeki panolarve intranet arac›l›¤› ile tüm Airfel çal›flanlar›na bildiriliyor. Kulüpler,kendi alanlar›yla ilgili yay›nlar› takip ederek üyelerinin geliflmeler-den haberdar olmas›n› sa¤l›yor. Bu iletiflimin halinin kurum kültü-rü ve çal›flmas› için çok önemli oldu¤unu düflünen Airfel GenelMüdürü Hasan Önder, Airfel Akademi ile aile bilincini pekifltirip,hep birlikte geliflmeyi amaçlad›klar›n› belirterek, her zamane¤lenerek ö¤renmeyi, rekabetten önce birlikteli¤i hedeflediklerinivurguluyor. Önder, akademinin tüm Airfel çal›flanlar›n›n ortak ça-l›flmas› ve özverisiyle daha da geliflece¤ini görüflünde. Airfel Aka-demi’nin kuruluflunda yo¤un olarak çal›flan kurumun ‹K uzmanla-r›ndan Pelin Didinir, bu süreçle ilgili sorular›m›z› yan›tlad›. Akademi fikri nas›l ç›kt›, nas›l hayata geçti?Kurum içindeki çal›flanlar›m›za “elinizde olsa flirkette neleri düzel-tir, gelifltirir, iyilefltirirdiniz?” Sorusunu yöneltmifltik. Hemen hemen

Çal›flanlar›n platformu:AIRFEL AKADEM‹ YEN‹ B‹R DÜNYA SUNUYOR

S

Y A Z I : H Ü L Y A D ‹ N Ç E R F O T O ⁄ R A F L A R : S E L ‹ N D E M ‹ R C ‹ O ⁄ L U

Page 33: Santigrat Dergisi Sayı:1

33

herkesin birleflti¤i ortak nokta iflin d›fl›nda da bir araya gelebil-mek, kiflisel geliflim ad›na önemli ad›mlar atmak, sosyal alanlaradaha fazla yönelmek ve e¤itimin ne kadar önemli oldu¤u gibikonulard›. Bütün bunlar› nas›l bir platformda bir arada gerçeklefl-tirebiliriz diye düflündük ve sonuçta Airfel Akademi ad›yla bir olu-fluma karar verdik. Airfel Akademi’nin hayata geçmesi sadece ge-nel hatlar›n ortaya konma süreciyle bafllad›. Önce bir tan›t›m par-tisi yap›ld›. Çal›flanlara bu oluflum ile nelerin hedeflenildi¤i anlat›l-d›. Hemen ard›ndan da kulüplere üyelikler bafllat›ld›. Yani öncesadece genel hatlar çizildi. Çal›flanlar›m›z›n kat›l›m›yla da gelifltiril-di. Tabii bu süreçteki en büyük flans›m›z Genel Müdürümüz Hasan Önder’in bu olufluma inanmas›, destek olmas› ve bizzatkendisinin de kurucular içerisinde yer almas›yd›.Akademi’den hangi koflullarda faydalan›l›yor? Airfel Akademi etkinliklerinden tüm Airfel Merkez çal›flanlar› fayda-lanabiliyor. Faaliyetlere kat›l›mc› say›s› ilgi alanlar›na göre de¤ifli-yor. Ama tüm çal›flanlar›m›z mutlaka birkaç etkinlikte yer alm›fllar-d›r. Ya bir sinema filmi izlemifl, ya döner partisine kat›lm›fl, ya dabir turnuvada yer alarak tüm çal›flanlar›m›z teker teker kat›l›m gös-termifllerdir. Tabii ki amac›m›z gün geçtikçe ilgiyi artt›rtmak. Bu-nun d›fl›nda ilgi alanlar›na göre kulüplere üyelik kayd› yapt›rm›flolan çal›flanlar›m›z, bu faaliyetlerin ortaya konulmas›nda, gerçek-leflmesinde aktif çal›flan kiflilerdir. Hedefiniz nedir? Bunun için ne gibi koflullar gerekiyor? Öncelikle aidiyet duygusunu gelifltirmek, iç iletiflimi güçlendir-mek, ifl hayat› d›fl›nda hobi olarak ele ald›¤›m›z zevklerimizi ifl or-tam›m›zda da yaratmak, bireysel geliflim ve sürekli e¤itim anlay›fl›-n› kal›c› bir biçimde flirket kültürüne kazand›rmak istiyoruz. Bunun

için maksimum kat›l›m ve çok daha fazla yarat›c› fikire ihtiyac›m›zvar. Do¤ru bir yerden bafllad›k. Yolumuza kararl› ve emin ad›mlar-la devam ediyoruz. Akademi ne gibi etkinlikler yap›yor?Airfel Akademi bünyesinde flu an, Kültür Sanat Kulübü, Sosyal So-rumluluk ve Çevre Kulübü, Spor Kulübü, Sinema-Medya ‹letiflimKulübü ve Ekonomi Kulübü bulunuyor. Bu kulüpler dahilinde Air-fel Akademi salonumuzda sinema ve çeflitli dizi gösterimleri, K›z›-lay’a kan ba¤›fl› kampanyas› ve giyecek yard›m› gibi sosyal sorum-luluk duygusunu güçlendirecek etkinlikler, çeflitli spor turnuvalar›,e¤itim organizasyonlar› yap›l›yor. Ayr›ca önümüzdeki dönem içinçok daha farkl› planlar da söz konusu.Bu akademiyi kurarken yurtiçinde ve d›fl›nda örnek ald›¤›n›zmodeller oldu mu?Akademimizi kurarken aç›kças› tam olarak bir model ald›¤›m›zsöylenemez. Çünkü Airfel Akademi’nin kurulmas› ve faaliyetleri ta-mamen çal›flanlar›m›z aras›nda yap›lan bir beyin f›rt›nas› sonucu-dur. Baz› firmalar bu tür oluflumlar› sadece e¤itim ihtiyaçlar›n› kar-fl›lamak amac›yla kullan›yor. Bizim çal›flmam›z oldukça farkl›. Çe-flitli kulüpler var projelerini kendi baflkanlar› önderli¤inde üyeleriyürütüyor. Ve bunlar sadece e¤itim organizasyonundan ibaret de-¤il. Asl›nda birlik ve beraberli¤i sa¤lay›c› her fley olabilir. Tama-men hayal gücümüzle ve ortak faydam›zla s›n›rl›. Hedeflerinizi yakalarsan›z, bir sonraki ad›m olarak ne düflü-nüyorsunuz?fiu anki en büyük eksi¤imiz henüz üretim tesislerimizi bu çal›flma-n›n içine katamam›fl olmam›z. Merkezde büyüyüp olgunlaflt›ktansonra ilk hedefimiz, ayn› anlay›fl› fabrikalar›m›za da tafl›mak ola-cak.Bugüne kadar yap›lan aktiviteleri gözönünde bulundurursa-n›z, kuruma ve kiflilere ne gibi art›lar› oldu; anlat›r m›s›n›z?Bu aktivitelerde kulüp üyelerinin tam bir ekip çal›flmas› içerisindeolmas› gereklili¤i var. Bu hem kurum hem de bireysel anlamda ki-flisel geliflim aç›s›ndan oldukça önemli. Ayr›ca E¤itim Kulübü’nünorganize etti¤i e¤itimlerin tamam› d›fl kaynak kullanarak gerçek-leflmeyecek. Hatta ço¤unlu¤unun çal›flanlar›m›z taraf›ndan haz›r-lan›p, sunumunun yap›lmas›ndan yanay›z. Bu uygulama artt›kçafirma içi e¤itimci say›m›z artacak. Hem e¤itimi veren hem de e¤iti-me kat›lanlar aç›s›ndan oldukça önemli. Sosyal sorumluluk anla-m›nda gerçekleflen faaliyetlerde kiflilerin günlük hayatta erteleye-bildikleri baz› fleyleri çal›flma ortam›na tafl›yarak manevi anlamdamutlu olmalar› sa¤land›. Örne¤in bir kan ba¤›fl› kampanyas› dü-zenledik; 58 kifli kan verdi. ‹htiyac› olanlara giyecekler topland›.Son faydas› da turnuvalarda flampiyon olan çal›flanlar›m›z›n ka-zand›¤› ödüller elbette.Siz, kat›l›mc›lar›n hangi noktaya gelmesini arzu ediyorsunuz;hangi durumlar olufltu¤unda “Akademi’nin baflar›l› oldu¤u-nu” fikrini kabul edersiniz…Tüm Airfel çal›flanlar›n›n, kendilerini sürekli ö¤renmenin söz konu-su oldu¤u bireysel geliflimlerinin sürekli sa¤land›¤› bir okulda vegününün ço¤unu geçirdi¤i ifl yerinin kendisi için asl›nda büyük biraile ortam› oldu¤unu hissettiklerinde Airfel Akademi fikri baflar›yaulaflm›fl demektir. Halihaz›rda gelinen noktaya bakt›¤›m›zda mev-cut durum bizim için yeterince baflar›l›d›r.

Page 34: Santigrat Dergisi Sayı:1

34

Page 35: Santigrat Dergisi Sayı:1

35

süreç zaten kendili¤inden yok eder. Kültür ve Sanat Kulübü bün-yesindeki Gezi Kulübü ile beraber bütçe ve izinlerin onay verdi¤içerçevede yeni y›l için baz› aktiviteler haz›rl›yor. Kulübü kesinle-flen aktiviteleri, Kas›m’›n ilk haftas› Venedik Turu, Mart 2008’deMostro Convegno fuar turu. Bunlara ek olarak yeni y›lda Gezi Ku-lübü kat›l›mc›lar›n da talepleriyle geniflleyecek gezi ve tur prog-ramlar› yapmaya devam edecek. Bir anket düzenleyerek çal›flan-lar›n talepleri do¤rultusunda dans kurslar›n›n verilece¤i DansAtölyesi, ifle zinde ve sa¤l›kl› bafllayabilmemiz için yoga ve Ta-i Chi kurslar›, temal› ve serbest çal›flma foto¤raf sergileri (ki, ödül-lü yar›flmalar da mevcut), yine düzenlenecek anketle telli ve üfle-meli çalg›lar aras›nda kurumdakilerin en çok oy verdi¤i enstrü-man› belirleyerek, bunun kursunu açmak çal›flmalar›m›z aras›ndayer al›yor. Ayr›ca önümüzdeki günlerin en ilgi çekici sanat olay› ‹stanbul Bienal’i, müze turlar›, sinema festivalleri ve konserlerönümüzdeki günlerde karfl›m›za ç›kacak etkinler aras›nda. Bu y›lKültür ve Sanat Kulübü üyelerini çok renkli bir program bekliyor.Kan ba¤›fl› kampanyas› bence Akademi’nin yapt›¤› en etkileyiciçal›flmayd›. Bu tarz sosyal sorumluluk projelerinin yeni y›lda art-mas›n› ümit ediyorum.

“BOfi VAK‹TLER‹ DAHA RENKL‹HALE GET‹RECEK TURNUVALAR PLANLIYORUZ” Airfel Akademi’nin gün içerisindeyaflanan stresin azalmas›na katk›dabulunarak yap›lan ifllerde veriminartmas›n› sa¤lad›¤›n› düflünüyorum.Airfel Akademi’nin kurulma neden-lerinden biri de buydu ve bu durum-da flirket içindeki personele yönelikverimlilik amac›na ulaflm›flt›r diyebili-rim. Ancak marka bilinirli¤inin ve Air-fel isminin flirket d›fl›nda da duyul-mas› konusunda henüz çok önemli bir yol kat etmedi¤ini de söy-lemek gerek. Örne¤in spor müsabakalar›nda Airfel Akademi k›ya-fetleri ile personelimizin bulunmas› ayn› mekanda bulunan birçokkiflinin markay› tan›mas›na sebebiyet verecektir. Airfel Akademibünyesinde personel geliflimine, motivasyonuna ve flirket gelifli-mine (tan›t›m›na) katk›da bulunacak her türlü etkinli¤in bulunmas›laz›m. Ben, Spor Kulübü üyesiyim. Personelimizin ö¤le aralar›n›e¤lenceli hale getirecek lang›rt, dart ve pinpon turnuvalar› düzen-lemeyi amaçl›yoruz. Haftasonlar›nda personelin kaynaflmas›n›sa¤lamak için paintball, atv yar›flmalar› planlar›m›z aras›nda. fiirke-timizin tan›t›m› için Airfel ve Airfel Akademi logolu mont, tiflört, atk›gibi k›yafetler yapt›r›p bu k›yafetlerle toplu olarak spor organizas-yonlar›na kat›lmam›z› öneriyorum. Kulübümüzün içeri¤ine uygunolarak spor salonlar› ve havuzlar ile görüflerek personelimizin herzaman kendisine spor yapacak ortam› oluflturmas›na yard›mc› ol-may› da sa¤lamaya çal›fl›yoruz. Düzenlemifl oldu¤umuz pinponturnuvas› organizasyonu benim ve birçok arkadafl›m›n pinpon ko-nusunda kendisini gelifltirmesini ve ayr›ca birbirlerini hiç tan›ma-yan kiflilerin kaynaflmas›na vesile olmufltur. Hatta Akademi faal ol-mamas›na ra¤men pinpon masalar›m›z›n mesai d›fl›nda hiçbir za-man bofl kalmad›¤›na sevinerek tan›k oldum.

“KIZILAY’A KAN BA⁄IfiI KAMPANYASI ÇOK ETK‹LEY‹C‹YD‹”

‹fl d›fl›nda farkl› platformlarda da bi-raraya geldi¤imiz Akademi çal›flan-lar› ile fikir al›flverifli yapmak, birliktemotivasyonu artt›r›c› f›rsatlar yarat-mak ifl hayat›n› daha e¤lenceli vepaylafl›mc› bir hale getirdi. Bir ‹K ça-l›flan› olarak, organizasyonlar›n art-mas› hedefledi¤im gibi çal›flma ar-kadafllar›mla daha yak›n olmam›, iflbölümü ve yard›mlaflmay› artt›rd› di-yebilirim. Akademi henüz çok yeni.‹lerleyen günlerde kat›l›m daha da

artt›racak, tüm çal›flanlar›n ilgi alan›na girecek. Daha yarat›c› vebireysel geliflimi artt›r›c› bir yolda ilerlenmeli. Henüz geliflme afla-mas›nda olan bu oluflum, k›sa zamanda bu hedefe gidecektir.Bence kültür sanat ile ilgili aktivitelere biraz daha a¤›rl›k verilmeli.Geziler, el sanatlar›, foto¤rafç›l›k ve müzik dersleri gibi çal›flmalaryap›l›p, bu konularda ilgi ve yetene¤i olanlar›n, sergi, konser gibisonuçlar ortaya koymalar›, hem izleyiciler hem de icrac›lar aç›s›n-dan ilgi çekici ve kat›l›m› artt›r›c› olacakt›r diye düflünüyorum. Bensadece bir kulübe üye de¤ilim. Tüm kulüp çal›flmalar›na destekolmak üzere çal›flmalara kat›lmaya devam edece¤im. ‹K aç›s›n-dan bak›ld›¤›nda, çal›flanlar›m›z›n kariyer plan›na uygun olarakkat›lmalar›n› hedefledi¤imiz e¤itimlerin önemli bir k›sm›n›n orga-nizasyonunda E¤itim Kulübü’nden destek alaca¤›z. Bu anlamdabu kulüp çal›flmalar›nda daha aktif olaca¤›m söylenebilir. Benceflimdiye yapt›¤›m›z en iyi etkinlik K›z›lay’a kan ba¤›fl› organizasyo-numuz oldu. Sanko Makina’n›n da destek oldu¤u bu organizas-yonda çal›flanlar›m›z›n duyarl›l›¤›n› bir kez daha görmek benimbu aile içinde olmaktan bir kez daha gurur duymam› sa¤lad›.

“AKADEM‹ YOLUN BAfiINDA AMA DO⁄RU ‹fiLER YAPIYOR”Bence, Akademi birçok yöndenflirket içinde bir ilki bafllatt›. Sesimi-zi duyurabilece¤imiz özgür plat-formlar oluflturabilece¤ine inan›yo-rum. Henüz ifl hayat›ma direkt birkatk›s›n›n oldu¤unu pek söyleye-mem ama bu süreç düzgün birfleklide yürütülebilirse Airfel kurumkültürünün çok sa¤lam temelleri-nin at›laca¤›na inan›yorum. Akade-mi flu anda daha iflin bafl›nda fakatdo¤ru ifller yap›yor ve do¤ru ifller

yapmay› da planl›yor. Akademinin bundan sonraki hedefi Air-fel’de her çal›flan›n kendi ilgisini çekecek bir kulüp bulup, o ku-lüpte çal›flmas›n› sa¤lamak olmal›. Akademi Airfel’deki her çal›fla-n› bünyesine alabilecek bu proje bence çok önemli bir sonuçolabilir. Akademi’nin yapt›¤› çal›flmalar bölüm yöneticileri taraf›n-dan desteklenmeli diye düflünüyorum. Aksi halde geliflimi zorasokacak bir durum oluflur. Akademiye s›n›r koymamam›z gereki-yor. Zaman içinde olmas› gerekenler olur, olmamas› gerekenleri

fiULE ERK‹N

‹nsan Kaynaklar› Uzman

KEREM ANILSat›fl Sonras› Hizmet

Mühendis

‹BRAH‹M KÖSEKurumsal Müflteriler

ve Servis Destek Sorumlusu

Page 36: Santigrat Dergisi Sayı:1

36 TREND

H A Z I R L A Y A N : S ‹ B E L K Ö K L Ü

an›ld›¤›n›n aksine moda sadece kad›nlar›n de¤il, erkeklerinde kendini alamad›¤› bir kavram. Giysi seçimleriniz düflün-celeriniz, kaliteniz, otoriteniz ya da hayat tarz›n›z hakk›nda

baflkalar›na ipuçlar› veriyor. Girilen ortamlarda sizin nas›l bir itibargörece¤inizi biraz da giysileriniz belirliyor. Ve ifl hayat›, herkes içindaima fl›k ve bak›ml› olmay› gerektiriyor. ‹fller ne kadar yo¤un olur-sa olsun, mutlaka kendinizi ifade edecek giysileri seçmeye vaktinizolmal›. Erkek modas› da her zaman yeni e¤ilimlerle canl›l›¤›n› koru-yor. Mesela bu y›l erkeklerin hem çok fl›k olacaklar›, hem de rahat-l›klar›ndan taviz vermeyecekleri tasar›mlar öne ç›k›yor. 2007-2008Sonbahar-K›fl koleksiyonlar›n› vitrine ç›karan haz›r giyim markalar›-n›n tasar›mlar›nda bu tür modeller göze çarp›yor. ‹fl hayat›nda bu ikikavram›n yanyana gelmesinin ne kadar önemli oldu¤unu fark edengiyim markalar›, tasar›mlar›n› bu yönde gelifltiriyor. Modern flehrinfl›kl›¤a davet etti¤i, ancak h›zl› temponun rahat giyime yöneltti¤i er-kekleri düflünen moda tasar›mc›lar›, k›fl›n ya¤murlu ve pus-lu havas›n› da¤›tacak s›cak tonlarla haz›rlanan koleksi-yonlara a¤›rl›k veriyor. ‹fl yaflam›n›n vazgeçilmez giysileri olan tak›m elbise-lere füme, siyah ve lacivert önderlik ederken, ipekkar›fl›ml› kumafllar, belli belirsiz minik desenler vekumafl›n kendi dokumas›yla oluflan jakarlar çiz-gili tak›m elbisenin yerini al›yor. Tek ceketler

Erkek modas›nda yeni trend:

RAHATLIK VE fiIKLIK B‹R ARADAG‹YS‹LER B‹R TÜR KARTV‹Z‹TT‹R. KUMAfiINDAN KES‹M‹NE, RENG‹NDEN AKSESUARLARINA KADARSEÇT‹⁄‹N‹Z HERfiEY GUSTONUZUN ‹FADES‹D‹R. fiIKLIK, ÖZELL‹KLE ‹fi HAYATINDA BULUNDU⁄UNUZORTAMDA S‹Z‹ ÖNE ÇIKARACAK, KABUL GÖRMEN‹ZE ZEM‹N HAZIRLAYACAK ‹LK ADIM DEMEKT‹R.

S bu sezon da varl›¤›n› sürdürüyor. Mürdüm renkli blazer ceket, siyahve lacivert al›flkanl›¤›na yeni bir alternatif oluflturuyor. Örne¤in, ‹GSkoleksiyonunda mürdüm renkli ceket yine ince mürdüm rengi çiz-gili bir gömlek, kravat ve siyah tek pantolon ile tamamlanabiliyor.Bu sezonun trendi fl›kl›k ve rahatl›¤› gözönünde bulunduran, lükserkek giyim markalar›n›n önde gelen isimlerinden ErmenegildoZegna, ‹talyan tarz› fl›kl›¤›n›n öncülü¤ünü yaparken, Zegna SportKoleksiyonuyla sezona yenilikle bafll›yor. Bu sezonun yan temala-r›ndan biri de Country… Ramsey tasar›mc›lar›, Country temas›ndaana renkler olan camel ve kahverengiyi, mavi ve lacivert tonlar› ilebirlefltiriyor. Gömlek ve ceketler deri detaylarla güçlendiriyor.

K‹fi‹YE ÖZEL TASARIMYeni sezonda kal›plar›, yüksek kalitedeki kumafllardan tasarlanm›fltak›m elbise ve ceketleri, detaylarda saklad›¤› aksesuarlar›, rahat ve

fl›k görüntüsüyle yine gündemde olacak bir baflka marka ise Ki-¤›l›. ‹stinye Park’ta aç›lan yeni ma¤azas›nda özel dikim hiz-

meti de sunacak olan Ki¤›l›, ifl hayat›ndaki insanlar›nkendilerini özel hissetmesini de sa¤layacak. Bu se-

zon kumafllar kadar kesimler de önem tafl›yor. Ta-k›m elbise ve kruvaze ceketlerinde, erkeklerin

hem ifl yaflamlar›nda hem de günlük hayatlar›n-da daha rahat hareket etmelerini amaçlayan

Page 37: Santigrat Dergisi Sayı:1

37

Sarar, klasik kesimlerden çok, vücudun formunu alan kal›plara önem veriyor.

DER‹DE ‹TALYAN fiIKLI⁄IBu sezonun gözdelerinden biri de deri ceketler olacak. Bu konuda dikkatleri çekenmarkalardan biri de, camel ve siyah rengin hakim oldu¤u deri ceket koleksiyonuyla Ba-gozza Milano. S›ra d›fl› bir görünüm sunan marka, vücudu kavrayan ince yap›s›yla, ge-ce fl›k bir davette ya da hafta sonu etkinli¤inde rahatça kullanabilecek kadar uygun. Bu sezon erkekler, aksesuar anlam›nda da zengin koleksiyonlar aras›ndan seçim yapa-bilecek. Patek Philippe saatleri, bu sezon önemli klasik modellerinden baz›lar›n› yeni-den yorumlayarak yeniledi. Bu modellerin kifliliklerini koruyarak, estetik özelliklerinigüncelledi ve ortaya flafl›rt›c› sonuçlar ç›kt›. Patek Philippe’in yeniledi¤i paslanmaz çe-lik Nautilus modeli art›k 18 ayar sar›, beyaz ve pembe alt›n ile de üretilecek. Ayakkab› ve kemer gibi aksesurlardaki baflar›s›yla dikkat çeken Hotiç, bak›ml› ve iyi gi-yinmeyi bilen erkeklere genifl bir ürün yelpazesi sunuyor. Birbiriyle kolayl›kla kombinle-nebilen ayakkab›-kemer-cüzdan-çanta vb. aksesuarlar›n birbiriyle uyumu, Hotiç ErkekKoleksiyonunun en önemli özelli¤ini oluflturuyor.

Page 38: Santigrat Dergisi Sayı:1

38 K‹fi‹SEL GEL‹fi‹M

epimiz için bizim d›fl›m›zdaki insanlar ilgi çekicidir. Her gündo¤rudan veya dolayl› olarak birçok insanla karfl›lafl›r›z. ‹n-sanlar her yerdedir ve hayat›m›z› iyi ya da kötü etkilerler.

Dolay›s›yla kendimizi ve di¤er insanlar› tan›mak bizi daha mutlueder. Nas›l ki gidece¤imiz yerin haritas› elimizde var ise daha eminve rahat oluruz, e¤er insan› anlatan bir haritaya sahip olursak dakendimizi daha iyi tan›r ve baflkalar›yla daha iyi iletiflim kurabiliriz.Bundan dört y›l önce bir e¤itim s›ras›nda tan›flt›¤›m Enneagram bil-gisi ruhumda ciddi f›rt›nalar estirmifl. Bu bilginin uluorta anlat›lma-mas› gerekti¤ini ve sadece ehil insanlar›n bu kadar fazla bilgiye sa-hip olabilmesi gerekir demifl, aksi takdirde kiflilikleri deflifre edenbu sistemin farkl› zararlara yol açabilece¤ini belirtmifltim. Fakat za-

man içinde Enneagram’› daha iyi anlay›nca tam tersine, mümkün ol-du¤unca çok kiflinin bilmesi gerekti¤ini düflündüm. Birçoklar› gibiben de Enneagram’›n insanlar›n uzun süredir arad›klar› harita oldu-¤una inan›yorum. Tarihin bilinmeyen bilgeleri taraf›ndan günümüzekadar ulaflt›r›lan Enneagram, insan do¤as›n›n derin bir kavray›fl›n›temsil eder.Eski Yunan dilinde ennea= dokuz ve gram=çizgi manalar›na gel-mektedir. Enneagram’› bat›ya tan›flt›ran ise George Ivanovich Gurd-jieff (1877-1949)’dir. Ard›ndan Oscar Ichazo ve Claudio Naranjo ta-raf›ndan kitlelere ulaflt›r›lm›flt›r. Tarihinden çok Enneagram’›n ne ol-du¤u ve nas›l çal›flt›¤› bizi ilgilendiriyor. Gurdjieff’ten sonra ald›¤›flekliyle bir “insan benli¤i haritas›” olarak nitelendirilen Enneagram

‹nsan› tan›mak için eski-yenibir metod: ENNEAGRAM-

HY A Z I : H A S A N Ö N D E R

Page 39: Santigrat Dergisi Sayı:1

flirken, 7 ise 1 ile birleflmektedir. Dolay›s›yla, iyileflme sürecindeokun z›tt› yönünde bir etkileflim olmal›, tip 1 kiflili¤i 7 gibi, tip 4 kifli-li¤i ise tip 1 gibi olmaya çal›flmal›d›r. Günümüzde e¤itimden sa¤l›¤a, psikolojiden aile içi iliflkilere ve deözellikle ifl dünyas›nda iletiflim, organizasyon geliflimi, tak›m kurmave çat›flma yönetimi gibi konularda tart›flmas›z baflar›s› ispatlananEnneagram’› kullanmamak bizler için büyük kay›p olur. Kendimizive zaaflar›m›z› tan›maktan korkmamal›y›z. Enneagram bilgisine sa-hip olduktan sonra bunu içsellefltirmeli kendimizin hatalar›na ve za-y›f noktalar›na konsantre olurken di¤er tiplerin ise üstün özellikleri-ni kendimize hedef koymal›y›z. Enneagram bilgisi insan› gerçekten anlafl›labilir k›l›yor, hem de geli-flimi için sistemli bir yol öneriyor. Enneagram size yaflam temponuziçerisinde kiflili¤inizin derinliklerine kulaç atman›z› sa¤layacak vebenlik karmaflan›z›n enginli¤inde, uzaklara aç›lm›flken her fleye ra¤-men size teneffüs imkan› sunacakt›r.

39

teorisine göre insan›n bir özü vard›r. Bu öz, insan›n aslî benidir, var-l›¤›d›r, güzeldir, asildir. Bununla birlikte her insan, 9 aslî ve hakim in-san tipinden birine ait olarak do¤ar. Bu 9 tip, flunlard›r:

Tip 1: Reformcu : Mükemmeliyetçi, idealist, istikrarl›d›r.Tip 2: Yard›msever: Cömerttir, insanlar› memnun etmeye çal›fl›r.Tip 3: Baflar› odakl›: Azimlidir, kolay adapte olur, öz güvenlidir.Tip 4: Ferdiyetçi: ‹çe dönüktür, romantiktir, kendisinin fark›ndad›r.Tip 5: Araflt›rmac›: Entelektüeldir, merakl›d›r, ba¤›ms›zd›r.Tip 6: Sad›k: Adanm›flt›r, güvenlik ve güvenilirli¤i öne al›r, sorum-ludur.Tip 7: fievkli-nefleli: Yenilikçidir, üretkendir, d›fla dönüktür.Tip 8: Meydan okuyucu: Güçlüdür, sonuç odakl›d›r, kararl›d›r.Tip 9: Bar›flç›: Kolay geçinilir, uyumludur, iyimserdir.

Her insan, bu 9 tipten birine ait olarak; fakat saf ve mükemmel birözle dünyaya gelir. Tipi tayin eden hakim özellik, çocuklu¤umuzdaçevremize adaptasyon biçimimizle birlikte, anne-babam›za fluuru-muz d›fl› yöneliflimizi de belirler. Bu adaptasyon ve yöneliflimizin ne-den böyle oldu¤unu bilmeyiz. Bunlar›n tesirinde her bir çocuk, 4-5yafl›nda iken özünün üstünde, onu kuflatan ve onun tersine bir kifli-lik gelifltirir. Art›k o, bu kiflilik çerçevesinde dünyaya ve hadiseleredahil olur. Bu 9 kiflilik tipini, önce temelde 3 ana merkezde ele alabiliriz. Bun-lardan biri, Fiziksel Merkezdir ki, 9, 1 ve 8 tiplerinden oluflur. Duy-gusal Merkez 2, 3 ve 4 tiplerinden, Zihinsel Merkez ise 5, 6 ve 7 tip-lerinden meydana gelir. Bu gruplar› belirleyen, tipler aras›ndaki or-tak özelliklerdir. Her bir insan, bir tipe ait ise de her fleyiyle bu tipten de¤ildir. Onunkiflili¤inde etkili daha baz› en az 2 veya 3 tip özellikleri daha vard›r.Bu yan etkili tipler ise daha çok Enneagram’daki yak›n noktalara te-kabül eden tiplerdir. ‹flte bu ikincil tiplere “kanat” ad› verilir. Kanat,kiflili¤i tamamlar, ona önemli, bazen z›t unsurlar katar. Meselâ bir in-san 9 tipinde ise ona yak›n olan 1 ve 8 tipinden de özellikler tafl›r. ‹nsan›n özü, kendinde hakim bulunan tipe ait faziletlere sahiptir. En-neagram e¤itimiyle keflfedilmesi gereken bu faziletler, 9-1-2-3-4-5-6-7-8 tip s›ralamas›na göre: Hareket, Hilim (a¤›rbafll›l›k), Tevazu,Do¤ruluk, Kabûl-sakinlik, H›rstan kurtulmuflluk, Cesaret, Ay›kl›k, ‹f-fet’tir. ‹nsan›n özüyle temas› kaybetmesinin meydana getirdi¤i reali-teye verilen fluur d›fl› duygusal tepki ise kuvvetli (tepki) duygular›n›meydana getirir ki, bunlar da flunlard›r: Hareketsizlik, Öfke, Gurur,Aldatma, K›skançl›k, H›rs, Korku, Yiyip-içmeye düflkünlük, fiehvetedüflkünlük. Kutsal fikri kaybeden insan egosu, kendinde hakim tipe göre birnoktada güçlü duygusal tepkilerin z›tt›na daha pasif duygular gelifl-tirir. Bunlara saplanma noktalar› (fixations-saplant›lar) denir. Bu sap-lant›lar da flöyle s›ralan›r: Tembellik, Al›nma, Tabasbus (koltuklama),Kendini be¤enme, Melankoli, Cimrilik, Korkakl›k, Planlama, Kin. Kendini tan›ma ve tan›rken geliflme sürecinde insan, kiflili¤in olum-suz yanlar›ndan kurtulur, öz ile kiflilik aras›ndaki denge kifliliktenöze do¤ru kaymaya bafllar. Bu süreçte, hiçbir zaman bir tipten di¤e-rine geçilemez. Fakat, geliflmek için bir tip, di¤er bir tiple etkileflimegirer ve girmelidir. Bu etkileflim ise ancak Enneagram’da çizgi ilebirbirleriyle birleflen iki çift aras›nda, fakat birleflmenin yönünün, ya-ni okun tersine bir etkileflim olmal›d›r. Meselâ, tip 1 kiflili¤i Enneag-ram üzerinde, kendisinden ç›kan bir çizgiyle ok yönünde 4 ile birle-

Kiflilik tiplerinin bir di¤erine üstünlü¤ü yoktur, herbir tip farkl›

avantajlarla hayata bafllar. Amaç Enneagram’›n tamamen çev-

resinde hareket ederek her tipin temsil ettikleriyle birleflmek ve

her tipin sa¤l›kl› potansiyellerini etkin bir flekilde kullanmakt›r.

‹deal olan dengeli ve tamamen fonksiyonel biri olmakt›r. Enne-

agram’›n her tipi buna ulaflmak için gereken farkl›, önemli yön-

leri temsil eder. Dolay›s›yla, hayata hangi kiflilik tipinde bafllad›-

¤›n›z önemli de¤ildir. Önemli olan kendinizle yüzleflerek olumlu-

olumsuz yönlerinizi tan›man›z ve kiflilik tipinizle ne yapt›¤›n›z-

d›r. Çevresiyle bar›fl›k, kendisiyle bütünleflen bir insan olma yo-

lundaki gelifliminiz için bafllama noktas› sizsiniz.

Her ne kadar kar›fl›k da olsa, Enneagram’›n aç›klad›¤› kiflilik tip-

leri insan do¤as›na ›fl›k tutar. Enneagram, kendimizi tarafs›z bir

bak›fl aç›s›ndan görmek için faydal› olmakla beraber, kendimiz

hakk›nda mutlak cevaplara ulaflmam›z› sa¤lamaz, bu baflka bir

alan›n konusudur. Baflar›l› ve sayg›n birçok insan incelendi¤in-

de, ortak yan olarak bu insanlar›n duygusal zekalar›n›n çok güç-

lü oldu¤u ve iletiflimlerinde bunun avantajlar›n› kulland›klar›n›

görürüz. Enneagram’›n size en büyük faydas› tiplerin flifresini

çözdükten sonra duygusal zekan›zda olacak müthifl ilerlemedir.

Page 40: Santigrat Dergisi Sayı:1

40

T‹P 1 pozitiflerçal›flkan, disiplinlinegatifleryarg›lama, inatç›

Davran›fllar konusunda yüksek içselbeklentilerle, kendimi ve di¤erlerinibu önemli standartlar› karfl›lama konusunda sorumlu tutmak-tay›m. Bir durumda neyin yanl›fl veya hatal› oldu¤unu ve ayr›caolaylar›n ne flekilde düzeltilebilece¤ini görmek benim içinkolay. Afl›r› zahmetli veya kritik durumlarla karfl›laflabilirim, amaifllerin do¤ru flekilde yap›lmamas› benim için zordur.Sorumluluk almaktan son derece tatmin oluyorum ve ince,estetik bir mükemmeliyet hissinden keyif duyuyorum. Bir fleyiyapaca¤›m› söyledi¤imde, bunun düzgün bir flekildeyap›lmas›n› sa¤lar›m. Di¤erleri adil olmayan veya sorumsuz birflekilde davran›rlarsa, ne kadar göstermeye çal›flmasam dabuna içerlerim. � Kafamda sürekli olarak yanl›fl yapt›¤›m fleyi elefltiren bir kay›tcihaz› gibi bir ses veya mesaj m› var?

T‹P 2pozitiflerflefkatli, di¤erlerinin duygular›yla ilgili negatiflerdolayl›, afl›r› uysal

En önemli güçlü yan›m di¤er kiflilerinihtiyaçlar›na karfl› hassas olmamd›r -- kimi zaman tan›mad›¤›mkiflilere bile. Sanki onlar anlatmadan di¤er kiflilerin ihtiyaçlar›n›okuyabilen görünmez bir antene sahibim gibi. Kendimi s›cak,cana yak›n ve cömert biri olarak düflünmeyi seviyorum. ‹yi iliflki-ler benim için önemli; bunlar› oluflturmak için çok fazla çabagösteririm. Kimi zaman, duygulara yenik düflsem veya kendimeyard›m etmem gerekse bile baflkalar›na yard›m etmeye karfl› di-renmek benim için zor. Daha sonra, çabalar›m›n do¤al olarakkarfl›land›¤›n› veya takdir edilmedi¤ini hissedebilir ve duygusalveya ›srarc› olabilirim. � Baflkalar›n›n ihtiyaçlar›n› sezgisel olarak biliyor, ama kendiihtiyaçlar›m› aç›kça ifade etmede güçlük mü çekiyorum?

T‹P 3pozitifleremin, sonuç yönlünegatiflerrekabet edebilen, iflkolik

Baflar›, elde etme ve en iyi olmaihtiyac› beni en çok motive edenfleydir. Genelde, bir hedef olarak belirledi¤im fleyi iyi yapar›m.‹fli güçlü bir flekilde tan›mlar›m ve kiflinin de¤erinin ço¤unluklabaflard›¤› fleye dayand›¤›na inan›r›m. Çok meflgul olmamdandolay›, duygular› veya kendimi yans›tmay› genellikle bir kenarab›rak›r›m ve böylece her fleyi yapar›m. Zaman›m› iyi kullan-mayan veya bir görevi h›zland›rmayan kiflilere k›zar›m. Rekabetedici olsam da, ayn› zamanda iyi bir ekip oyuncusuyumdur(ço¤u zaman ekibe liderlik etsem de!). �Di¤er kiflilerin bana de¤er vermesi ve sayg› göstermesi içinher fleyi ben mi yap›yorum?

T‹P 4pozitifleryarat›c›, d›flavurumcu negatiflergergin, içine kapan›k

Zenginlik ve anlam› di¤er kiflilerleolan gerçek iliflkilerde bulan has-sas biriyim. Sembolik, estetik ifa-deden hofllanmam nedeniyle çeflitli biçimlerde sanata do¤ruçekilebilirim. Sanatsal hissim sofistike ve benzersizdir. Genel-likle di¤er insanlar›n beni anlamad›¤›n› hissederim; öfke veyaüzüntü ile buna güçlü bir flekilde tepki verebilirim. Özel ve de-rin bir flekilde ba¤lant›l› hissetti¤im zamanlar en mutlu zaman-lar›md›r. Ayr›ca, yaflam›n en mutsuz bölümlerini yaflamak isti-yorum; asl›nda, melankoli benim için arzu duydu¤um bir nite-lik. Genellikle, s›radan›n s›k›c›, so¤uk ve çekici olmad›¤›n› dü-flünürüm. � Bir fleyi çok güçlü bir flekilde hissetti¤imde, genellikledüflüncelerimi, duygular›m› ve hislerimi tekrarlayarak uzun birsüre boyunca duygular›m› güçlü bir flekilde tutabiliyormuyum?

T‹P 5 pozitifler analitik, objektifnegatiflertarafs›z, güvensiz

Kendimi, enerjisini yeniden dol-durmak için yaln›z kalman›n iyigeldi¤i bir analitik kifli olarak görmekteyim. Ortalar›nda olmakyerine durumlar› gözlemlemeyi seviyorum ve bana karfl› çokfazla talepte bulunulmas›n› sevmiyorum. Tek bafl›mayken de-neyimlerimi yans›tmay› ve böylece bunlardan keyif duymay›,anlamay› ve kimi zaman bunlar› yeniden yaflamay› seviyorum.Böylesine aktif bir zihinsel yaflant›m olmas›ndan dolay›, tekbafl›mayken asla s›k›lm›yorum. Basit, karmafl›k olmayan birhayat yaflamak ve mümkün oldu¤unca kendime yetmek isti-yorum. � Bir durum duygusal veya yo¤un bir hal ald›¤›nda, o ansahip oldu¤um duygular› kolayl›kla devreden ç›kart›p dahasonra kendi seçimime göre baflka bir zaman ve yerde tekrardevreye sokabiliyor muyum?

Hepimizde var olan ve dünyayla iliflki kurma veya anlam

sa¤lama yollar› olan üç Ak›l Merkezi vard›r. Bununla bir-

likte, her bir tip ayn› Merkez’den üç tipin, tamam›na baz›

ortak karakteristikleri veren üç Merkez’den birinde bulun-

maktad›r.

� Z‹H‹NSEL MERKEZ (5-6-7)

Zihinsel merkezli düflünme, kavrama, anlama ve karar verme

için kullan›l›r. Tipler 5, 6 ve 7 zihinsel analiz ve ürkeklik ile bir

endifleyi paylafl›r.

� DUYGUSAL MERKEZ (2-3-4)

Duygusal merkez, flefkat ve merhametli bir flekilde di¤erleri ile

iliflki kurma için kullan›l›r. Tipler 2, 3 ve 4 di¤erlerinin kendileri-

ne duygusal olarak ne flekilde yan›t verdikleri ve yans›tt›klar›

imajla bir ortak endifleyi paylafl›r.

� F‹Z‹KSEL MERKEZ (8-9-1)

Bu fiziksel merkez sezgisel bilme ve eylemi bafllatma için kul-

lan›l›r. Tipler 8, 9 ve 1 ortak bir duygusal temel ve kendini, his-

lerini vs. inkara yönelik bir e¤ilim olarak öfkeyi paylafl›r.

Page 41: Santigrat Dergisi Sayı:1

41

T‹P 6pozitiflersad›k, sorumlunegatiflerendifle verici, odaklanamayan

En önemli güçlü yanlar›mdan birisi,güvenli¤imi veya emniyetimi tehdit eden bir fley hayaletti¤imde yo¤unlaflan keskin, zeki bir zihne sahip olmamd›r.Merakl› zihnim yo¤un anlay›fl veya sezgiye eriflmemi sa¤lar.Di¤erlerine güvenmek benim için ana sorundur ve genelliklebir tehlikenin gelip gelmedi¤ini görmek için çevremi incedeninceye gözden geçiririm. Otoriteden flüphe duyarak, ayn›zamanda ait oldu¤um örgütlere kendimi adar›m ve sad›¤›md›r.Ya tehlikeden kaç›n›r›m ya da onunla kafa kafaya çarp›fl›r›m vegenellikle ezilen kiflileri desteklemekte aktifimdir. � Sürekli olarak neyin yanl›fl olabilece¤i konusunda endifleduyuyor ve düflünüyor muyum ve bu negatif olas›l›klar›n mey-dana gelmemesi için plan yapmaya çal›fl›yor muyum?

T‹P 7 pozitiflerspontane, sentezleyici zihinnegatiflerodaklanmam›fl, isyankar

Yap›lacak yeni ve ilginç fleylerlekarfl›laflmaktan hofllanan iyimser biriy-im. Farkl› fikirler aras›nda h›zl› bir flekilde gidip gelen oldukçaaktif bir zihnim var. Bütün bu fikirlerin bir arada nas›l durduk-lar›na yönelik bir genel görünüme sahip olmay› severim veiliflkili durmayan konseptleri birbirlerine ba¤lad›¤›mda heyecan-lan›r›m. ‹lgimi çeken fleylerle u¤raflmay› severim ve bunlaraverebilece¤im çok fazla enerjim vard›r. Ödüllendirilmeyen veyatekrar edici görevlere devam etmede zor anlar yaflar›m. Bir fleykendimi kötü hissetmemi sa¤larsa, dikkatimi daha güzelfleylere vermeyi tercih ederim. Birden fazla görüfle sahip olmakbenim için önemlidir; aksi takdirde kendimi kapana k›s›lm›flhissederim. � Hayat› heyecanl› tutmak ve ilerlemek için sürekli olarak yenive teflvik edici kifliler, fikirler veya olaylar m› ar›yorum?

T‹P 8 pozitifleraç›k, kendine çok güvenen negatiflerkontrolcü, afl›r›

Güçlü, dürüst ve güvenilir olmayaoldukça fazla de¤er veriyorum veönemli konulara do¤rudan yaklafl›yorum. Di¤erlerine karfl›güçlü ve aç›k olmay› seviyorum ve biri bana do¤ruyu söyleme-di¤inde veya sinsi oldu¤unda bunu genellikle söyleyebiliyorum.Di¤erlerinin zay›fl›¤›na karfl› hoflgörü göstermede sorun yafl›yorolsam da, özellikle bir haks›zl›k yap›ld›¤›nda masum kiflilerikorurum. Yetkili kifliler ile hemfikir olmad›¤›mda veya kimsesorumluluk almad›¤›nda, müdahalede bulunur ve kontrolü eleal›r›m. Öfkeli oldu¤umda duygular›m› göstermemek çok zor vegenellikle arkadafllar ve aile için savunmaya her zamanhaz›r›md›r. � Daha az görünen ama kolay incinir bir iç yan› gizleyen ve kimizaman (kas›tl› veya kas›ts›z olarak) di¤er kiflilerin gözünü korku-tan güçlü bir d›fl yan›m m› var?

T‹P 9 pozitiflerrahat, kabul edici negatifleriflleri erteler, çat›flmadan kaç›n›r

Genellikle bütün bak›fl aç›lar›n› gördü-¤ümden ve takdir etti¤imden, insanla-ra farkl›l›klar›n› çözme konusunda yard›m etmede çok iyiyimdir.Bütün taraflar›n üstünlüklerini anlama yönündeki bu yetene¤imbeni peflin hükümsüz k›lar, ama ayr›ca karars›z gözükmeme ne-den olabilir. Çat›flmay› sevmiyorum ve öfkemi do¤rudan göster-mem uzun sürer. Bir çok faaliyete kat›lmay› seviyorum ve kimi za-man bir faaliyete kendimi o kadar çok kapt›r›yorum ki yapmamgereken bir baflka fleyi unutabiliyorum. Yumuflak bafll› ve hofl biriolarak rahat, uyumlu ve kabul edici bir yaflam ar›yorum. � Di¤er kiflilerin pozitif enerjisini otomatik olarak harmanl›yor, amaolumsuzluk, öfke ve çat›flman›n etraf›nda oldu¤umda oldukça en-difleli oluyor muyum?

1

2

3

45

6

7

8

9

REFORMCU

YARDIMSEVER

BAfiARIODAKLI

FERD‹YETÇ‹ARAfiTIRMACI

SADIK

fiEVKL‹NEfiEL‹

MEYDANOKUYUCU

BARIfiÇI

Kanatlar

Esas tipinizin

her iki taraf›nda

bulunan tiplerdir.

Bu tipler ayr›ca

sergileyebilece¤iniz

davran›fl biçimleri içerir;

kanat de¤iflebilir, ama esas

tipinizi de¤ifltirmez.

Stres Noktas› Streste girebilece¤iniztipdir (esas tipinizdenuzaklaflan ok). Esastipiniz de¤iflmez,ama bu tipin baz›karakteristiklerinisergileye-bilirsiniz.

Güvenlik Noktas›Daha gevflemifl oldu¤unuz-

da gidebilece¤iniz tipdir(esas tipinize do¤ru olan

ok). Esas tipinizde¤iflmez, ama bu tipin

baz› karakteristiklerinisergileyebilirsiniz.

Not: Ayn› zamanda, bireyler gevflediklerinde StresNoktalar›’n›n niteliklerini ve stres alt›ndayken de Güvenlik

Noktalar›’n›n özelliklerini sergileyebilir.

Page 42: Santigrat Dergisi Sayı:1

42 GEZ‹

Y A Z I V E F O T O ⁄ R A F L A R : H . L E V E N T Ö Z Ç E L ‹ K

›rvatistan, Avrupa’n›n ortas›nda 4,5 milyon nüfuslu küçük birülke. Bu küçük ülke do¤al güzellikleri ve tarihi de¤erleri ile bü-yük bir öneme sahip. 5.835 km’lik büyüleyici sahil fleridi ve

parklar› bu ülkeyi Orta Avrupa’n›n gözdelerinden biri haline getiriyor.Plitvice Gölleri’nin bulundu¤u bölge 1949’da Ulusal Park statüsüneal›nm›fl. UNESCO’nun bu bölgeyi Dünya Do¤al Miras› listesine ekleme-siyle baflkent Zagreb ve k›y› k›sm›ndaki Zadar aras›nda kalan PlitviceGölleri dünyan›n ilgi oda¤› haline gelmifl. Bu park› eflsiz k›lan as›l nok-ta, 16 gölün birbirlerine küçük flelalelerle ba¤lanarak oluflturdu¤u bü-yüleyici görüntüler. E¤er planlar›n›z içinde Plitvice’yi görmek varsa, sa-dece foto¤raf makinenizi de¤il, video kameran›z› da yan›n›za alman›zönerilir. 8 kilometre karesini göllerin kaplad›¤› top-lam 300 kilometrekarelik parkta do¤al yaflam ol-du¤u gibi korunmufl durumda. Burada yüzlerceçeflit canl› yafl›yor; geyikler, kurtlar, ay›lar, kufllarbir arada… Ülkeye hayli fazla turist çeken bu park-taki zengin bitki örtüsü de görülmeye de¤er. Çeflitçeflit bitkilerin büyüleyici renkleri deyim yerindey-se gözlerinizi yak›yor, kokular› ise baflka alemleresürüklüyor.

KAYINLARIN HAK‹M‹YET‹Parktaki en yayg›n a¤aç türü olan kay›nlar ormanalan›n›n neredeyse tamam›n› kapl›yor. Kay›n a¤a-c›n›n muazzam bir ekolojik de¤eri bulunuyor. Or-manl›k alan›n büyük bir bölümünde bu a¤aç türüekolojik sistemin temelini oluflturuyor. Parkta yay-

g›n olarak görülen bir di¤er a¤aç türü ise köknar. Köknarlar, daha çokyüksek k›s›mlarda yer al›yor. Köknarlar yaflam alanlar›n› genellikle kay›na¤açlar›yla paylafl›yorlar. Bu da ortaya muhteflem bir manzara ç›kar›yor.Plitvice Gölleri’nin eflsiz panoramas› içinde göze çarpan di¤er a¤aç tür-leri ise akçaa¤aç, karaa¤aç ve mefle. Kozalakl› a¤aç türlerinden ise la-din ve çam a¤ac›na rastlan›yor. Ulusal Park orman›n›n karakteristik ya-p›s› içerisinde pek çok bitki ve hayvan türü yafl›yor. Bu birliktelik zenginbir ekolojik sisteme zemin haz›rl›yor. Dolay›s›yla ormanda çok say›dakufl ve böcek türü yafl›yor. Plitvice Gölleri Ulusal Park›’nda bitkiler üze-rine sistematik araflt›rmalar yapan botanikçiler 109 familyaya ait tam1146 bitki türü saptanm›fllar. Bu bitkiler aras›nda çok say›da endemik

(yöreye özgü) tür de gözlenmifl. H›rvatistan Cum-huriyeti yerinde bir kararla, bunlar› koruma alt›naalan kanunlar ç›karm›fl.

‹STERSEN‹Z BOTLA DOLAfiAB‹L‹RS‹N‹ZÇok büyük bir alana yay›lm›fl olan Plitvice GölleriMilli Park›’n›n tek bir girifli var. Buray› y›l›n her gü-nü sabah 08.00 akflam 19.00 saatleri aras›ndagezmek mümkün. Yürüme yolu ahflap ve do¤altafllardan yap›ld›¤› için do¤al ortam›n görüntüsühiç bozulmam›fl ve her mevsim ayr› bir güzelli¤inigözler önüne seriyor. Son derece güvenli bu yürü-me yoluyla saatlerce do¤an›n kalbine do¤ru yolalabilirsiniz. E¤er grupla gezmek isterseniz, ek birücret ödeyerek 3-4 saatlik bir tur boyunca üç dil-de rehberlik hizmeti alabiliyorsunuz. Park› gezme-

Suyun do¤ayla buluflmas›:PLITVICE GÖLLER‹

ORMANLARLA KAPLI DA⁄LARIN ARASINDA 16 GÖL VE BUNLARI B‹RB‹R‹NE BA⁄LAYAN RENGÂRENKfiELALER‹YLE G‹ZL‹ B‹R CENNET PLITVICE GÖLLER‹... YÜKSEKTEN SONSUZLU⁄A AKARMIfi H‹SS‹VEREN SULAR YERE ULAfiTI⁄INDA ORTAYA MUHTEfiEM GÖRÜNTÜLER ÇIKIYOR.

H

Page 43: Santigrat Dergisi Sayı:1

43

Plitvice Gölleri (H›rvatça: Plitviãka Jezera) H›rvatistan'daBosna-Hersek s›n›r›na oldukça yak›n bir bölgedeyer alan, ayn› zamandaUNESCO'nun Dünya Kültür Miras› listesine ald›¤› göller toplulu¤udur.

Page 44: Santigrat Dergisi Sayı:1

44

nin tek yolu yürümek de¤il. Bisiklet, otobüs ya da botla da gezebilirsi-niz. Park›n hemen yak›nlar›nda yer alan otel ve kamp merkezlerindeucuza kalma imkan› var. Böylece bu do¤a harikas› co¤rafyaya dahafazla zaman ay›rabilirsiniz. Parkla ilgili ilginç bir iki bilgi var. Örne¤in enyüksek noktas› 1.280 metre ve en düflük noktas› – 380 metre… Göllerin birbirlerine oranla toplam yüksekli¤i ise 135 metreyi buluyor.Göller aras›nda akan en yüksek flelale 70 metreyle Veliki Slap ad›n› ta-fl›yor. Plitvice Gölleri eflsiz güzelli¤i ve insanda uyand›rd›¤› hislerle do-¤an›n bir arma¤an› gibi. Park›n içinde üç restoran farkl› bir ö¤ün yafla-tabilir size. Plitvice Gölleri (H›rvatça: Plitviãka Jezera, H›rvatistan'da Bos-na-Hersek s›n›r›na oldukça yak›n bir bölgede yer alan, ayn› zamandaUNESCO'nun Dünya Kültür Miras› listesine ald›¤› göller toplulu¤udur.

ULAfiIMTHY’nin her hafta H›rvatistan’a düzenli uçufllar› var. Miles&Smiles kart›n›zvarsa, H›rvatistan ödül bölgesine giriyor. Detayl› bilgiyi ww.thy.com.tr’den ala-bilirsiniz. Tel: 0 212 444 0 849Not: Süresi geçerli bir pasaportunuz varsa H›rvatistan için vize alman›zagerek yok.‹Ç ULAfiIMZagrep’ten Plitvice’ye taksi, otobüs, metro veya otomobil kiralayarak gide-bilirsiniz. Turizm Dan›flma Ofisi’nden rehber temin edebilirsiniz.PLITVICE’DEYKEN...n Park›n iç k›s›mlar›n› elektrikli safari araçlar› veya botlarla gezebilirsiniz. n Park içinde iki restoran bulunuyor. Mutlaka birisinde, dört bir taraf›n›z›kaplayan eflsiz manzaraya naz›r, yöresel ya da kendi damak tad›n›za uygunyemekleri deneyin.n Park›n kuzey giriflinden 5-6 kilometre ileride bir kamp merkezi var. Geceyiorada geçirerek do¤al yaflam›n atmosferini iliklerinize kadar hissedebilirsiniz.n Dan›flmadan, do¤al yaflam türlerine iliflkin, parkta yaflayan canl›lar› tan›tanbir broflür istemeyi unutmay›n. Çünkü burada envai çeflit canl› yafl›yor; bal›kve ›stakoz türleri, Parus ad›yla bilinen baykufllar, memeli hayvanlar bunlardansadece ilk anda akl›ma gelenler.

Page 45: Santigrat Dergisi Sayı:1

45

Page 46: Santigrat Dergisi Sayı:1

H A Z I R L A Y A N : M . R A U F A T E fiC a p i t a l & E k o n o m i s t & P C n e t

Y a y › n D i r e k t ö r ü

YÖNET‹C‹LERNELER‹ YANLIfi

ALGILIYOR?

adece Türkiye de¤il, bütün dünyada müt-hifl bir dönüflüm yaflan›yor. Bu dönüflü-mün arkas›nda önce teknoloji, ard›ndan iflsüreçlerindeki büyük de¤iflim, de¤iflen ya-flam tarzlar› ve artan rekabet var. Birkaç y›lönce yazd›¤›m “Yeni Normal” adl› kitapta,“Art›k baban›z›n ifl dünyas›nda de¤ilsiniz.

Yeni gerçekler var” yaklafl›m›n› ortaya koymufltum. “Uzun y›llar-d›r gerçek bildi¤iniz, normal olarak kabul ettikleriniz, art›k devred›fl› kalm›fl olabilir” yaklafl›m›, bence art›k içinde bulundu¤umuzdönemi iyi ifade ediyor. Çünkü, de¤iflim çok h›zl›. Üstelik sade-ce yönetim ve flirketler cephesinde de¤il, para piyasalar›nda,ekonominin kimyas›nda da hayati de¤iflimler oluyor. Günlük flir-ket yönetimlerini ve büyük kararlar›n› geçmifle göre verenler iseciddi riskleri de alm›fl oluyorlar.Asl›nda de¤iflimi alg›laman›n ve ayak uydurman›n en iyi yolu, es-ki al›flkanl›klara veda etmek. Bunu da ancak eski al›flkanl›klar-dan hangilerinin de¤iflti¤ine karar vererek yapmak mümkün.Ben bunlardan baz›lar›n› bu yaz›da sizlerle paylaflmak istiyorum.Önümüzdeki dönemde bu konudaki görüfllerimi de yazmayadevam edece¤im.

KISA DÖNEM TUTKUSU fiirketler, y›llard›r al›fl›k olduklar› “k›sa vade” sendromundan kur-tulam›yorlar. Yöneticiler, her türlü kararlar›n› al›rken, yak›n zama-na odaklan›p, orta, özellikle de uzun dönemi kaç›r›yorlar. Bir ya-banc› flirketin ‹ngiliz genel müdürü, “Türkiye’deki ifladamlar›naflafl›r›yorum. Hala, Cumhurbaflkanl›¤› seçimi, genel seçimler gi-bi k›sa vadeli geliflmelere odaklan›yorlar. D›flar›dan gelenler ger-çekleri daha iyi görüyor” sözleriyle bu konuya dikkat çekiyor.Oysa bugünün sorunlar›n› çözmeye çal›flanlar, flirketin gelecek10 y›l›n› tasarlamay› gözden kaç›rm›fl oluyorlar.

HAKSIZ REKABETG›dadan telekoma, perakendeden giyime her sektörde bu konuöne ç›k›yor. ‹fladam› ve yöneticilere göre, Türkiye’de “haks›z re-kabet”in kökeninde iki geliflme var. Birincisi, devlet kaynakl› ver-giler ve kay›t d›fl›l›k. Bu, vergisini zaman›nda ödeyen, kay›tl› iflyapan flirketler aleyhine çal›fl›yor.‹kincisi ise etik d›fl› rekabet, ac›mas›z fiyat k›rma, küçük ve orta

ölçekli rakipleri pazar d›fl›na atma gibi aray›fllar. Haks›z rekabe-tin yaratt›¤› de¤erden memnun olan flirketler, bu konuda geriad›m atmakta da pek istekli de¤iller. Banvit’in CEO’su Ömer Görener, “Bence de¤iflmesi gereken enönemli mesele budur” diye konufluyor ve ekliyor: ‘’Devletin do¤-ru çal›flanlarla di¤erleri aras›ndaki haks›z rekabeti ortadan kald›-racak giriflimlerde bulunmas› gerekiyor. Haks›z rekabet ortadankalkar ve herkes ayn› zeminde koflmaya zorlan›rsa, tüm sektör-lerde ciddi bir ivme yakalanaca¤›na inan›yorum.”

“KR‹Z GEL‹R M‹” HASTALI⁄I Türk ekonomisi, 80 y›l› aflan geçmiflinde, 4 defa, en az 3 y›l üstüste büyümeyi baflara bildi. Bunun sonuncusu 2002-2006 y›lla-r› aras›ndaki 5 y›lda gerçekleflti. Bu, ayn› zamanda bir rekor idi.Çünkü, 1923-2006 y›llar› aras›nda 1 kez 4 y›l üst üste, 2 kez de3 y›l üst üste büyüyebilmiflti. Onun d›fl›ndaki y›llarda büyüme,kriz, daralma birbirini izlemiflti. Bu tablo Türk ifladam› ve yöneticilerini bir ölçüde ekonomiyegüvensiz hale getiriyor. “Yeni bir kriz”, “Dolarda ç›k›fl” ve “Dalgabeklentisi” sürekli var. Bu da yat›r›mlar›, yeni ifl planlar›n› ve istih-dam› etkiliyor. ‹fladam› ve yöneticilerde ise “panik atak” sendro-muna yol aç›yor.

DEVLET DESTE⁄‹ BEKLENT‹S‹Bir bankan›n genel müdüründen dinlemifltim. fiöyle bir uyar›dabulunmufltu: “Türkiye’de bence de¤iflmeyen en büyük al›flkan-l›k, ifladamlar›n›n devletten destek beklemeleridir.” Gerçektende böyle bir yap› var. Dikkat edin, döviz kurunda bile süreklidevletin müdahalesi bekleniyor. Oysa, bütün ifl dünyas› örgütle-ri serbest piyasay› destekler. Ayn› bankac›, “Bu al›flkanl›k de¤ifl-ti¤inde, Türk ifl dünyas› dönüflümünü de tamamlam›fl olacakt›r.”demiflti.Geçenlerde yapt›¤›m araflt›rmada gördüm ki, ABD’de baz› flir-ketler zora girdiklerinde devlet deste¤i istiyorlar Ancak, bu talep,Türkiye’de daha fazla. Oysa, devletten destek yerine, vizyonkoymas›, ifl ortam›n› iyilefltirmesi ve strateji oluflturmas› beklen-meli.

ESK‹ TÜRK‹YE’YE GÖRE YÖNET‹M London School of Business ve Harvard’›n profesörlerinden Do-

S

46 ‹fi DÜNYASI

Page 47: Santigrat Dergisi Sayı:1

47

nald Sull, “Türkiye’yi, her geldi¤imde çok farkl› buluyorum. ‹na-n›lmaz bir de¤iflim var. Müthifl bir flekilde dünyaya ba¤lanm›fl,çok iyi global flirketleri var” diye konufluyordu. Ona göre, çok iyiflirketler var. Ancak, Hindistan ya da Çin gibi ülkelerle karfl›lafl-t›r›ld›¤›nda, Türk flirketlerinin konumu biraz daha geride. Çünkü,s›n›rl› say›da flirket d›fl›nda ifl dünyas›n›n önemli bölümü Türki-ye’nin, dünyan›n de¤iflti¤ini anlayabilmifl de¤il.Ancak, aralar›nda büyüklerin de bulundu¤u çok say›da flirket,dolay›s›yla yönetici ve ifladam› bu zaaf› aflabilmifl de¤il. HalaTürkiye’yi eskisi gibi alg›l›yor. Para piyasas› yaklafl›m›ndan, iflkurmaya; yönetimden pazarlamaya yeni kurallar›n geldi¤ini ka-bul etme zaman› geldi, geçiyor bile…

“GEÇM‹fiTE NELER YAPMIfiTIK”Yönetim dan›flman› Gary Hamel, dönüflen flirketlerin baflar› s›r-r›n› ortaya koyarken, “çocuk gibi unutkan olmak” olgusuna dik-kat çekiyor. Ona göre, CEO’lar ve flirketleri, eski baflar›lar›yla ya-flamak yerine, çocuklar gibi ö¤renen, eski al›flkanl›klar›n› de¤ifl-tiren, yeni döneme ayak uyduran yaklafl›m› benimsemeliler.Çünkü, zora giren ve batan flirketlerin en önemli özelliklerindenbiri, “Geçmiflteki parlak günlerle” yaflamalar›d›r.Türkiye’deki küçük, orta ve büyük… fiirketlerin önemli bölümün-de “biz eskiden sendromu” öne ç›k›yor. “Sektörü biz yaratt›k”,“Hep ilk’lere imza att›k” gibi de¤erlendirmeleri a¤›zlar›ndan dü-flürmeyen yöneticiler, gelece¤in flirketini yaratmakta zorlan›yor.

“PARAM KADAR YATIRIM YAPARIM”Türkiye Odalar Borsalar Birli¤i’nin (TOBB) verilerine göre, Türki-ye’de 2006 y›l› sonu itibariyle 750 bin flirket bulunuyor. Bunla-r›n yaklafl›k 250 binini de çeflitli büyüklüklerdeki imalat sanayiiflletmeleri oluflturuyor. ‹malat sanayi iflletmelerinde KOB‹ kap-sam›na girenlerin oran› ise yüzde 99 düzeyinde. Makine Mü-hendisleri Odas›’n›n yeni bir araflt›rmas›, bu iflletmelerin yat›r›m-lar›n› yaparken yüzde 40 “öz sermaye kulland›klar›n›” ortaya ko-

yuyor. Bu flirketler, öz sermayeleri olmadan yat›r›m› düflünmü-yorlar. Ancak, yeni dönemde sadece öz sermaye ile büyümek,hatta ayakta kalmak mümkün de¤il. Rakipler, yenilikçi finans-man teknikleriyle al›p bafl›n› giderken, “para biriktirip büyüye-lim” diyenler için zor bir dönem bafll›yor.

“DUR B‹R BAKALIM” SENDROMUGelecek bilimcisi Ray Kurzweil, “21’inci yüzy›lda, 20’inci yüzy›l-dakinden en az bin kat daha fazla teknolojik de¤iflim yaflana-cak” iddias›nda bulunuyor.Gerçekten de inan›lmaz bir h›z döneminde yafl›yoruz. Teknolo-ji, ulafl›m, üretim ve süreçlerde müthifl bir h›z var. Örne¤in,1990’larda Arçelik’te bir ürünün banttan ç›k›fl süresi 1.5 daki-ka idi, flimdi 5 saniyeye kadar düfltü. Ayn› dönemde bir otomo-bil için 10 saat harcan›yordu, 2006 y›l›nda bu süre 5 saate ge-riledi. Bu da beraberinde karar vermede h›z› da getiriyor. S›n›rlar›nkalkt›¤›, internetin bütün dünya flirketlerini ba¤lad›¤› dönemde“h›zl› ve etkin” karar verenler kazan›yor. Her fley h›zl›yken, eski-si gibi “dur bakal›m” mant›¤› ile hareket edenlerin geride kalmariski de art›yor.

DÖV‹Z KURU R‹SK‹N‹ YÖNETMEK Türkiye’deki ifladamlar›n›n önemli bölümü için döviz kurundakihareketler çok önemli… Hatta baz› ifladamlar› döviz hareketlerin-den para kazanmay› bile amaçl›yor, baz›lar› bu yüzden milyon-lar kaybedebiliyor. Bir bankac›, “Öyle ifladamlar› var ki, iflini gü-cünü b›rak›p, vaktini Reuters ekran›nda geçiriyor” sözleriyle butabloya dikkat çekiyor.Genel kan›, Türk flirketlerinin bu konudaki de¤iflimi alg›lamaktazorland›¤› yönünde. Oysa dönem de¤iflti. Yeni dönemde kur ris-kini iyi yönetenler kazanan tarafta yer al›yor.Geçti¤imiz y›l vefat eden ünlü guru Peter Drucker, bu sorununevrensel oldu¤una dikkat çekmiflti.

Page 48: Santigrat Dergisi Sayı:1

48 TATLAR

Y A Z I : fi U L E fi E N T A R L I

nteresan bir ülke Meksika. ‹ki taraf› okyanusa aç›l›yor.Neredeyse 2 milyon kilometre karelik bir alana sahip. Do¤alolarak çöllerden tropikal ya¤mur ormanlar›na kadar çeflitle-

nen bir iklim yap›s› var. Vaktiyle bu topraklarda yaflayan Maya halk›dünyan›n en önemli kültürlerinden birini infla etmifl. Astronomi,matematik, mimari konusunda geliflkin bu halk›n oluflturdu¤u Mayatakvimi bugün kulland›¤›m›z takvime öncülük etmifl. Bugün bilegizemi çözülemeyen ve bilimadamlar›n› flafl›rtan Maya kültürü,1500y›llar› bafl›nda ‹spanyol sald›r›s›yla yok olmufl. Bugün ülkede 105milyon insan yafl›yor ve bunun yüzde 60’› melezler ve ‹spanyollar-dan olufluyor. Ülkenin resmi dili de do¤al olarak ‹spanyolca. Dünyaüzerinde ‹spanyolca’n›n en çok konufluldu¤u topraklar buras›.Ülkenin petrol, do¤algaz, alt›n, gümüfl gibi do¤al kaynaklar› çokönemli. Y›lda yüzde 3 oran›nda sanayisi büyüyen Meksika’da iflsiz-lik ve h›zl› nüfus art›fl› en önemli sorunlar. Bunun sonucu olarakABD’ye göç ivme kazanm›fl. Halen ABD’de 15 milyon Meksika as›ll›yafl›yor. Ülkenin ihracat kalemleri aras›nda tekstil, yiyecek, içe-cek, elektrik, tütün, demirçelik, motorlu araçlar ve petrol yeral›yor. Ülkenin 10 bin kilometreye yak›n sahil fleridi veMaya uygarl›¤›n›n kal›nt›lar› turizmin en büyük gelirkaynaklar› aras›na girmesinin bafll›ca nedenleri.

GEÇM‹fi‹N ‹ZLER‹Meksika denilince akla tüm dünyada yayg›n olarak bilinen birçokyerel al›flkanl›k geliyor. S›kl›kla yap›lan bayramlar, kutlamalar “fies-ta”, s›cak nedeniyle ö¤len saatlerinin uyku ile geçifltirildi¤i “siesta”ve küçük shut bardaklarla peflpefle birkaç tane içilen “tekila”. As-l›na bak›l›rsa bu üçlü bile ülkedeki hakim sosyal durumu anlat›r ni-telikte. Son y›llarda çok ünlenen Meksika mutfa¤›, geçmiflindende izler tafl›yor. Ülkenin, ‹spanyol istilas›ndan önce Olmec, Mayave Aztek geleneklerine dayanan bir mutfa¤a sahip oldu¤u bilini-yor. Mayalar›n o günlerde çokça yetifltirdi¤i vazgeçilmez üçlü m›-s›r, biber ve fasulye ile piflirilen yemekler mutfa¤›n klasiklerinioluflturuyor. Bu yemeklerin m›s›r, et ve sebzenin birlikte piflirilme-si, çeflitli sos ve baharatla renklendirilmesi hala süren al›flkanl›klararas›nda. Meksika mutfa¤›n›n en karakteristik özelli¤i, piflirilmiflbirçok malzemenin daha sonra bir araya getirilerek yemeklerin ha-z›rlan›yor olmas›. Bu aç›dan kar›fl›k gibi görünen Meksika mutfa-

¤›nda, baflta sar›msak ve kimyon olmak üzere pekçok baharat ve ac› biber a¤›rl›kl› olarak kullan›-

l›yor. Baharat çeflitlerinin çok kullan›ld›¤› sos-lar ise bu mutfa¤›n dünyadaki yans›mas› ola-rak görülüyor.

Köklü bir kültürün ürünü: MEKS‹KA MUTFA⁄I

MAYA UYGARLI⁄ININ TEMEL‹N‹ OLUfiTURDU⁄U MEKS‹KA, ‹SPANYOL ‹ST‹LASIYLA AVRUPA ‹LETANIfiTI. DÜNYADA HIZLA YAYILAN MEKS‹KA MUTFA⁄I GEÇM‹fiLE BUGÜNÜN B‹R KARIfiIMI. ‹Ç‹NDEMAYALAR, ‹SPANYOLLAR, AZTEKLER, MODERN ÇA⁄, GLOBAL DÜNYA HERfiEY MEVCUT.

E

Page 49: Santigrat Dergisi Sayı:1

49

ACININ LEZZET‹ B‹R BAfiKAHint ve Tai mutfaklar›ndan sonra dünyan›n en baharatl› yemeklerineMeksika mutfa¤› sahip. ‹spanyol, Kuzey Amerikal›, melez veMeksika yerlilerinden meydana gelen etnik kültürün bir parças›olan bu mutfa¤›n yak›c› lezzeti, dünyada da kendi hayran kitlesinioluflturmufl. Hemen bütün yemeklerde ve soslarda bulunan chilibiberinin ac›s›, yemeklerin haz›rland›ktan sonra s›cakta bozul-madan korunmas›n› sa¤l›yor. Meksika sar›, yeflil, k›rm›z› vebildi¤imiz, bilmedi¤imiz pek çok çeflit biberin bol yetiflti¤i bir ülke.Biber çeflidinin altm›fl›n üzerinde oldu¤u söyleniyor. Üstelik biber-lerin hepsinin lezzetleri birbirinden farkl› ve yemeklerde ço¤uzaman biberin birden çok çeflidi kullan›l›yor. Meksika mutfa¤›n›nsoslar›nda özellikle salça çok kullan›l›yor. Soslar genel olarakdomuz ya¤›yla s›vanm›fl geleneksel toprak bir kapta ve a¤›r atefltepifliriliyor. So¤an, sar›msak ve biberler genellikle k›zart›larak sosaekleniyor. Sosun çeflidi ne olursa olsun, yeme¤e iyice kar›flt›rarakservis ediliyor. Soslar da, yemek gelene¤i gibi bölgeden bölgeyede¤ifliklik gösteriyor.

MUTFA⁄IN KRALI: MISIR VE FASULYEKalabal›k bir nüfusa sahip olan Meksika’da, a¤›rl›kl› olarak besleyicive doyurucu g›dalar olan fasulye ve m›s›r tüketiliyor. “Frijoles” ad›n›tafl›yan siyah veya k›rm›z› renkteki Meksika fasulyesiyle çeflitli ye-mekler haz›rlan›yor. Meksika’da ekmek yerine tortilla yendi¤inden,ülkenin her yerinde tortilla fabrikalar› bulunuyor. Tortilla, Meksikamutfa¤›n›n klasikleri aras›nda. M›s›r unu ve suyla haz›rlanan hamu-run inceltilip, kurutularak piflirilen yuvarlak yufkalara deniyor. Bu k›-

t›r, m›s›r galetas›n›n aras›na, fleritler halinde kesilerek piflirilmifl da-na eti yerlefltirilerek “taco” haz›rlan›yor. Bu yeme¤e çok benzeyen“enchilada” ise, tortilan›n, et, tavuk ya da peynirle doldurulup, üstü-ne baharatl› ve domatesli sos dökülmesiyle elde ediliyor. Tortillakullan›larak haz›rlanan bir di¤er yerel yemek, “quesadilla”. Bu ye-mek tortillan›n içine dilimlenmifl et, Meksika fasulyesi ve dilimlenmiflpeynir yerlefltirilip, odun ateflinde piflirilmesiyle elde ediliyor. Fajita,‹spanyolca’da dana etinin özel bir bölümüne verilen isim. Ancak ye-mek olarak Fajita, etin yan› s›ra, tavuk ya da karidesten de haz›rla-nabiliyor. Malzemeler, sebzelerle birlikte k›zg›n demir tavalarda k›-zart›l›yor. Yan›nda servis yap›lan ›zgara so¤an ve ekfli kremayla, tor-tillaya sar›larak yeniyor. Meksika mutfa¤›na özgü di¤er yemekler

TORT‹LLAMalzemeler:25 çorba kafl›¤› m›s›r unu2 bardak ›l›k su1 çay kafl›¤› tuz

Hazarlan›fl›:M›s›r ununu bir kaba al›p ortas›n›aç›n. Tuz ve ›l›k suyu azar azardöküp kar›flt›rarak kat› bir hamur eldeedin. Hamurdan küçük toplar halindeparçalar kopar›n. Her toptan oklavayla 10 santimlik bir yufkahaz›rlay›n. Teflon tava ya da sac üzerinde iki taraf›n› da piflirin. Tortilla, Taco’nun ana malzemesini oluflturur. Yemeklerin yan›ndaekmek olarak kullan›labilir.

Page 50: Santigrat Dergisi Sayı:1

50

Page 51: Santigrat Dergisi Sayı:1

51

aras›nda, muz yapraklar›nda piflirilen tavuk eti “pollo pibil”, pilavabenzeyen ve yemeklerinin ço¤unun yan›nda garnitür olarak servisedilen “arroz”, so¤an, chili sosu ve avokado püresiyle haz›rlanarak,meze olarak yenen “guacamole” say›labilir. Bu yerel yemeklerin d›-fl›nda Meksika mutfa¤›ndaki di¤er yemekler, ‹spanya mutfa¤›ylabenzerlik gösteriyor. Meksika deyince akla tortilla ve taco’dan önce“tekila” geliyor. Ülkenin hala en sevilen ve en çok tüketilen içkisiolan tekila, elin üzerine dökülen tuzun yalanmas›ndan sonra tek birhareketle içiliyor ve üzerine bir dilim limon yeniliyor.

MEKS‹KA’DA ÇORBALAR DA SEV‹L‹YORHemen her ülkenin co¤rafyas›nda oldu¤u gibi, Meksika’da dafarkl› bölgelerde, o bölgeye özgü ürünler yetifltiriliyor. Bunun do¤albir sonucu olarak her bölgenin kendine has geleneksel yemeklerivar. Özellikle fasulye, pirinç, balkaba¤›, biber, k›fl armudu vedomates yemeklerde en çok kullan›lan malzemeler. M›s›rdansonra en fazla yetifltirilen sebze fasulye. Zaten her Meksikal›’n›nevinde muhakkak bir fasulye tenceresi kaynar diyor Meksikal›lar.Okyanus k›y›s›na gelindi¤inde ise daha çok taze bal›k ve di¤erdeniz ürünleri a¤›rl›k kazan›yor. ‹ç taraflara gidildikçe yahniler,kar›fl›k soslar ve bolca m›s›r içeren yemeklere do¤ru bir geçiflyaflan›yor. Meksikal›lar çorbay› çok seviyor. Mercimekten k›rm›z›fasulyeye kadar bütün taneli ürünler çorbalarda kullan›l›yor. Enünlü çorbalardan biri gaspatcho. Bol sebzeli, zeytinya¤l›, baharatl›bir çorba olan gaspatcho’nun içinde domates, yeflilbiber, salatal›k,ekmek, sirke, tuz ve biber bulunuyor. En önemli özelli¤i ise so¤ukservis edilmesi. Meksika çorbas›, ‹stiridye çorbas›, Karides çorbas›ve çeflit çeflit biberden yap›lan Biber Kremi çorbas› yayg›n olandi¤er çorbalar.

Ç‹KOLATA, MAYALARIN DÜNYAYA HED‹YES‹Meksika’da çikolata, tatl› ve soslarda bolca kullan›l›yor. Halenkaliteli bir kahve üreticisi olarak bilinen ülkede kakao kültürü deçok eskilere dayan›yor. Daha do¤rusu buran›n yerlileri olanMayalar, çikolatan›n atas› say›lan besinler kullan›rlarm›fl. Hattaonlar› talan etmeye gelen Cortez yönetimindeki ‹spanyollaradostluk göstergesi olarak s›cak çikolata ikram etmifller. ‹spanyol-lar›n kakao ile tan›flmas›n›n öyküsü bu. Tabii, ganimet olarakülkelerine götürdükleri de¤erli hazinelerin yan›nda kakao davarm›fl. Yerliler kakaoyu sadece lezzeti için de¤il ayn› zamanda flifaverici özelli¤ine inand›klar› için de tüketiyorlarm›fl. Kakao, bal,vanilya, fleker ve baharatla tatland›r›l›p s›cak olarak içilirmifl.Günümüzde ad› Mexican Hot Chocolate olan bu s›cak kakao,dünyada en çok sevilen ve en çok tüketilen içecekler aras›nda yeral›yor.

TACOMalzemeler:1 çay barda¤› s›v›ya¤2 domates1 so¤an3 yeflilbiber1 çay kafl›¤› limon suyuTuz350 gr kavrulmufl k›yma1 k›v›rc›k salata2 k›fl armudu 50 gr parmesan veya chedar peyniriTortillalar› haz›rlay›n. Domates ve so¤an› rendeleyin. Biberleriince k›y›n. Tüm sos malzemelerini kar›flt›r›p birkaç saat din-lendirin. K›v›rc›k salatay› y›kay›p ince ince do¤ray›n. K›flarmudunu soyup rendeleyin. Yeflillik, armut, k›yma ve peyniriharmanlay›p sosa ilave edin. S›v›ya¤› bir tavaya al›p ›s›t›n. Tortillalar›n her birini 15-20 saniyek›zart›p al›n. ‹kiye katlay›p her iki yüzünü tekrar k›zart›n. Ka¤›thavlu üzerinde ya¤›n› süzüp haz›rlad›¤›n›z soslu iç malzemeyledoldurun. Bekletmeden servis yap›n.

Page 52: Santigrat Dergisi Sayı:1

52 SA⁄LIK

Y A Z I : M Ü F ‹ T A Y T E K ‹ N

¤r›, tüm dünyada ifl gücü kayb› ve hayat kalitesinin azal-mas›na neden olan en önemli flikayetlerden biri.Amerika’da her y›l 65 bin kifli a¤r› flikayeti ile çal›flamaz

raporu al›yor ve bu sorunun Amerikan ekonomisine maliyeti 70 mil-yar dolar› buluyor. Senede 85 milyon a¤r› hastas› tedavi ediliyor.Halen 65 milyon Amerikal› a¤r› nedeniyle k›smi ya da tam olarakçal›flamaz halde bulunuyor. Her sene buna 65 bin kifli daha ekleniy-or ve hiçbir ifl yapamyan bu hastalar hükümetin ba¤lad›¤› maafl ileyafl›yorlar. Bu konuda uzmanlaflan doktorlar›n çal›flma biçimi,a¤r›n›n nedenini, kayna¤›n› tesbit ederek teflhisi koymak sonra yatedavisini yapmak ya da ilgili branfla havale ederek tedavisinisa¤lamak fleklinde oluyor. Uzmanlar, günlük hayat› sürdürmeyiengelleyecek seviyedeki bir a¤r›n›n vücudun imdat sinyalioldu¤unu ve bu durumun bir a¤r› merkezine gitmeyi gerektirdi¤inisöylüyorlar. Yap›lan araflt›rmalar en çok bel a¤r›s›ndan flikayet edil-di¤ini gösteriyor. Buna ek olarak modernleflmenin getirdi¤i ofishayat› basit egzersizler say›labilecek hareketlerin yap›lmas›n› bileengelledi¤inden bedensel sorunlar daha çok yaflan›yor. Türkiye’dea¤r› ile ilgili çal›flmalar çok yayg›n de¤il. Baz› özel hastanelerde vekamu sa¤l›k kurulufllar›nda ‘a¤r› merkezleri’ ne rastlansa da henüzbranfl olarak kabul edilmedi¤i için yeterli biçimde yayg›nlaflm›yor.

DO⁄RU TEfiH‹S DO⁄RU TEDAV‹Y‹ SA⁄LIYORT›bb›n ortaya ç›kmas›n›n ana nedeni a¤r›y› tedavi etmek. Böyleolmas›na karfl›n ‘a¤r›’ en geri kalm›fl t›p konular› aras›nda yer al›yor.T›p terminolojisi a¤r›y›, vücuttaki herhangi bir kimyasal de¤iflim net-icesinde beyne ulaflan bir bilgi olarak tan›ml›yor. K›saca bedenin‘burada bir problem var’ diyen imdat iflareti de diyebiliriz a¤r› için.Her mütehass›s kendi branfl› içindeki a¤r›larla ilgileniyor ama buonlar›n iflinin yüzde 10-20 kadar›n› kaps›yor. A¤r› konusundauzmanlaflanlar›n ise ifli yüzde 100 a¤r› ile u¤raflmak. A¤r›s› olan birhasta a¤r› uzmanlar›na göründü¤ünde öncelikle orada tedaviedilebilir mi, edilemezse hangi branfla göndermek gerekir

konusuna bak›l›yor. Tedavi için do¤ru yere branfla gitmesisa¤lan›yor. A¤r›n›n en iyi tedavi flekli önce do¤ru teflhis koymak.A¤r›n›n nereden geldi¤i, ne oldu¤u bilinmezse do¤ru tedavi deyap›lam›yor. Bazen hastalara uygulanan ama bir türlü sonuçal›nmad›¤› için baflka baflka tedavilerin denendi¤i durumlar buna iyibir örnek oluflturuyor.

UZAKDO⁄ULULAR ACIYA ÇOK DAYANIKLI A¤r› genetik de¤il ama baz› insanlar yap›lar›ndan dolay› a¤r›ya dahahassas olabiliyorlar.Yap›lan bir araflt›rmaya göre ‹talyan ve ‹spanyol›rklar›ndaki kad›nlar›n, Amerikal› erkeklerin a¤r›ya dayan›ks›zoldu¤u tesbit edilmifl. Bununla birlikte Uzakdo¤ulular olanaks›zl›klarnedeniyle a¤r›yla yaflamaya al›flmak zorunda kalm›fllar ve zamanlabüyük ac›lara bile çok dayan›kl› hale gelmifller. Ufak tefek a¤r›l›durumlar a¤r› kesicilerle idare ediliyor. Ama günlük fonksiyonlar›n›z›yerine getiremiyorsan›z, mesela sabah kalk›p kendinize bir çayhaz›rlayam›yor, ayakkab›lar›n›z›n ba¤c›klar›n› ba¤layam›yor ya dabanyonuzu alam›yorsan›z, ifl basit bir a¤r› olmaktan ç›km›fl demek-tir. Bir yeriniz a¤r›d›¤›nda hangi doktora gitmeliyim diye bir terüd-

Önemsenmeyen a¤r›lar‹fi KAYBINA YOL AÇIYOR

ÜZER‹NDE ÇOK DURULMAYAN A⁄RILAR B‹RÇOK ÖNEML‹ HASTALI⁄IN BEL‹RT‹S‹ OLAB‹L‹YOR.UZMANLAR, GÜNLÜK YAfiAMI SÜRDÜRMEY‹ ENGELLEYECEK SEV‹YEDEK‹ A⁄RILAR ‹Ç‹N “BEDEN‹N‹MDAT ÇA⁄RISI” TANIMINI YAPIYOR. GELECEKTE DAHA BÜYÜK SORUNLAR YAfiAMAMAK ‹Ç‹NA⁄RILARI HAF‹FE ALMAMAK VE BU KONUDA UZMAN B‹R HEK‹ME DANIfiMAK GEREK‹YOR.

A

EGZERS‹Z YAPMAK ENDORF‹N SALGILATIREndorfin vücudun kendi oluflturdu¤u bir a¤r› kesicidir. Bunu ortayaç›karma yollar›ndan biri de egzersiz yapmakt›r. Hiç olmazsa kollar›sallayarak s›k› bir yürüyüfl yapmak, bisiktelete binmek veya bedeniçok hafif yoracak bir çal›flma yapmak endorfin salg›s›n› art›r›r.Uzmanlar, bedeni çok fl›martmamak gerekti¤ini söylüyorlar. Bir yer-imiz a¤r›d›¤›nda ilk ifl o bölümü istirate almak olmal›. Çünkü bedensize o anda orada bir yanl›fll›k oldu¤unu, buraya dikkat edilmesigerekti¤ini söylüyor. Mesela Türkiye’de insanlar s›kça görülen birfley de beli a¤r›yan birine hemen fizik tedavi önerilmesi. Teflhis koy-madan tedavi önermek tehlikeli bir durumdur. Hastan›n hangitedaviye ihtiyac› oldu¤unu bulmak do¤ru olan davran›flt›r.

Page 53: Santigrat Dergisi Sayı:1

53

dütünüz olabilir. En isabetlisi a¤r› doktoruna gitmektir. Çünküa¤r›lar›n sebeplerini en iyi onlar bilir ve do¤ru teflhisi koyarak sizi enuygun yere yönlendirirler. ‹nsanlar kendi ekonomik imkanlar›ylaa¤r›lar›na çare bulmakta güçlük çekti¤i için bunu sürekli ertelemekzorunda kal›yorlar. ‹yice kötü hale gelince de çal›flamaz oluyorlar,psikolojileri bozuluyor. Bunu üzerine yemek yemeye bafll›yorlar, bukez kilo al›yorlar.

BEYN‹ KANDIRIP ACIYLA SAVAfiILIYORKilo almak a¤r›l› halleri daha kötüye götüren bir durum. Çünkü a¤-r›n›n azald›¤› yegane zaman güzel birfleyler yiyip dikkatlerinin da¤›l-d›¤› zaman oluyor. Bir süre sonra bu k›s›r döngünün içindeki insandaha farkl› sorunlarla bo¤uflmak zorunda kalabiliyor. A¤z›nda tatl›bir fley oldu¤u zaman insan seviniyor. Tamamiyle psikolojik bir du-rum. ‹nsan dikkati eflit olarak hiçbir fleye bölünemiyor. Mesela iki elibirden ameliyat edilen bir hastan›n sadece tek bir eli a¤r›yor. A¤r›-yan eli uyuflturulunca di¤er el a¤r›maya bafll›yor. Bu enteresan ör-ne¤in de aç›klad›¤› gibi, dikkati baflka tarafa çekerek çare üretmekmümkün görünüyor. Doktorlar bu durumu faydal› bir biçimde kulla-nabiliyor. Tedavi edilemeyen a¤r›larda en son çare olarak, omurili-¤e pil ve pompa tak›l›yor. Elektrot omurilik üstüne yerlefltiriliyor, ora-ya düflük dozda elektrik veriliyor. Böylece sinirin geçti¤i yere küçük

bir kar›ncalanma hissi geliyor. Beyin bu kar›ncalanmay› hissetti¤ianda onunla meflgul oluyor ve alttan gelen büyük a¤r›y› hissetmi-yor. Bir anlamda beyni kand›rm›fl oluyorlar. A¤r›lar›na hiçbir flekildeçare bulunamayanlar omurili¤ine tak›lan bir pille normal hayatlar›nadevam edebiliyorlar. Cilt alt›na uyguland›¤› için harekete engel ol-muyor. Bu teknik Türkiye’de henüz çok az yerde uygulan›yor amaözellikle Amerika’da çok yayg›n.

HER S‹N‹R‹N ADRES‹ BELL‹Omurgadan ç›kan bütün sinirler belirli yerlere gider. A¤r› uzmanlar›bu sinirlerin hepsinin adresini biliyor. Her sinir bir organa kod-lanm›flt›r ve a¤r› uzmanlar› bu kodlar› içeren haritay› çok iyi bilirler.‹nsanlar genel olarak en çok bel a¤r›s›ndan flikayet ediyorlar.Çünkü bel vücudun en çok hareket eden yeri. Kilolar al›nd›kça,yaflland›kça insanlar›n duruflu da bozulur. Bu da bel bölgesine çoketki ediyor. Hayat flartlar›n›n de¤iflmesi, modernize olup ofishayat›na girmek bedende bir çok de¤iflikliklere neden oluyor.Bilgisayar bafl›ndayken insan oraya odaklan›yor, k›m›ldam›yor. Ozaman adaleler zay›fl›yor, bunun zararlar› y›llar sonra çekiliyor. E¤ermasada çal›fl›yorsan›z, arada bir kalk›p tekrar oturmak ya da yanda-ki arkadafl›n masas›na kadar gitmek çok faydal› bir davran›fl ola-cakt›r. Bunu bir tür egzersiz olarak görebilirsiniz.

Page 54: Santigrat Dergisi Sayı:1

54 OTOMOB‹L

Y A Z I : M E R T D U R A N

zellikle küresel ›s›nman›n ciddi boyutlara ulaflmas›yla çev-re bilinci daha fazla önem kazand›. Bugün insanlar do¤ay›korumak için hiç olmad›klar› kadar özenli davran›yor. Gün-

lük hayatlar›ndaki ihtiyaçlar›n› karfl›larken geri dönüflümlü ya daçevreye duyarl› materyalleri kullanmaya özen göstererek do¤aya enaz zarar› vermeye çal›fl›yorlar.Di¤er sektörlerde oldu¤u gibi otomotiv sektörü de küresel ›s›nmave azalan yak›t rezervleri karfl›s›nda bir tak›m önlemler almaya bafl-lad›. Her geçen gün daha az yak›t tüketen araçlar, çevreye daha

sayg›l› modeller piyasaya sürülüyor. Bu y›l 62. kez kap›lar›n› ziyaret-çilerine açan Frankfurt Otomobil Fuar›’nda da ana tema çevrecilik-ti. Öyle ki fuarda yolcular› tafl›yan ring araçlar›nda bile çevreci keli-melerle bezenmifl ç›kartmalar› vard›: Ecoflex, Bluetec, BlueMotion...Hatta bu araçlardan baz›lar› yak›t olarak hidrojen kullan›yordu. Fua-ra kat›lan hemen hemen tüm firmalar çevreci bir modelle fuarda ye-rini al›rken hibrid motorlu araçlar›n ço¤unlukta olmas› dikkat çekti.Kimi otomobil üreticisi küçük ve flehir içi kullan›m› amaçlanan mo-dellerinde bu teknolojiyi kullan›rken baz› firmalar spor modellerinde

DÜNYANIN EN BÜYÜK OTOMOB‹L FUARLARINDAN B‹R‹ OLAN FRANKFURT OTOMOB‹L FUARI 62. KEZMERAKLILARIYLA BULUfiTU. FUARIN ARDINDAN Z‹YARETÇ‹LER‹N AKLINDA EN ÇOK YAKIN B‹RZAMANDA YOLLARDA GÖRMEYE BAfiLAYACA⁄IMIZ ÇEVREC‹ OTOMOB‹LLER KALDI.

Ö

Otomobiller görücüye ç›kt›:ÇEVREC‹ OTOMOB‹LLER FUARADAMGASINI VURDU

Page 55: Santigrat Dergisi Sayı:1

55

do¤aya sayg›l› teknolojilerini adapte etti. Fuarda sergilenen araçlardan ilkolarak piyasaya sunulacak olan model gelecek yaz yollarda görmeye baflla-yaca¤›m›z Mercedes-Benz E200 NGT. Yak›t olarak do¤algaz› kullanan buaraç geleneksel Mercedes-Benz lüksünü çevrecilikle buluflturmay› baflarm›flbir otomobil. Bunun d›fl›nda AC-Schnitzer stand›nda yer alan GP 3.10’da k›-sa bir süre sonra piyasaya sunulacak ve 200 bin Euro etikete sahip. 320km/s h›za ulaflan ve yak›t olarak LPG kullanan bir otomobil bundan birkaçönce kula¤a imkans›z gibi geliyordu. Citroen’in stand›nda sergilenen D-Cac-tus ise ad›n› yeflil bir kaktüsten alan bir baflka çevreci. Dizel motoruyla elek-trikli motorun birlefliminden oluflan bu araç gerek tasar›m› gerekse motorteknolojisi ile fuarda tüm gözleri üzerine toplad›. Sona eren fuar›n ard›ndanak›lda kalan modellerin bir ço¤unun yak›n bir gelecekte piyasaya sunulacakolmas› gerçekten mutluluk verici. ‹lk etapta biraz daha yüksek fiyata sat›la-cak olan bu araçlar›n fiyatlar› ise maliyetlerin afla¤› çekilmesi ile birlikte da-ha ulafl›labilir rakamlara inecek ve hayat›m›zda daha çok yer alacak.

1- 4 kap›l› Citroen D-Cactus fuarda en çok dikkat çeken kon-septlerden oldu. 3 y›l içinde yollarda görmeye bafllayaca¤›m›zbu otomobil 100 km’de 2.9 litre yak›t tüketecek.2- Art›k spor otomobillerde çevreci. AC-Schnitzer’in haz›rlad›¤›bu spor otomobil BMW 3 Serisi platformunu kullan›yor. 320km/s h›za ulaflan araç yak›t olarak LPG’ye ihtiyaç duyuyor. 3- Opel stand›nda yer alan Flextreme sadece elektriklimotoruyla yoluna devam ediyor. Araç seri üretime çok yak›nah bir de daha uzun menzil sa¤layan aküler bulunabilse.4- Peugeot stand›n›n y›ld›z› 308 Hybride’di. Henüz normal versiyonlar› da ülkemizde sat›lmayan arac›n yak›n bir zaman-da hibrid motorlu versiyona kavuflacak ve yüzde 30’a varanyak›t tasarrufu sa¤lanacak.5- Hyundai i-Blue hidrojenle yoluna devam ediyor ve s›f›remisyon de¤erine sahip. Araçta 2+2 kiflilik oturma düzenibulunuyor.6- Mercedes F700: Büyük, güçlü, lüks ve çevreci. Gelecekte S Serisi’nin nas›l olaca¤›n› anlatan bu otomobil 100 km’de 6litre yak›ta ihtiyaç duyuyor.7- Daihatsu OFC-1’in 658 cc’lik küçük motoru arac›n küçükgövdesi için yeterli. Firman›n üstü aç›k modeli Copen’nin yenimodeli için bu otomobil bir referans görevi görüyor.

1

2

4

5

7

6

3

Page 56: Santigrat Dergisi Sayı:1

56 ÇÖZÜM

Y A Z I : M E H M E T O R A L * A I R F E L M Ü H E N D ‹ S L ‹ K S ‹ S T E M L E R ‹

ühendislik Sistemleri Departman›, yurtiçi sat›fl ve ihra-cat departmanlar›yla birlikte flirketimizdeki üçüncü sat›fldepartman› konumunda. “Mühendislik Sistemleri” ta-

n›mlamas› iki unsuru bar›nd›r›yor. Birincisi bu departman›n sat›fl-lar›n›n proje baz›nda olmas›. ‹kincisi ise mimar-mühendis-projesahibi üçgeninde sadece tek bir cihaz olarak de¤il komple klimasisteminin sat›fl›n›n söz konusu olmas›. Klima sistemi sat›fl› den-di¤inde 5 y›ld›zl› otellerden, al›flverifl merkezlerinden, hastaneler-den, hipermarketlerden bafllay›p lüks konut projelerine kadaruzanan genifl bir yelpazeden söz etmifl oluyoruz. Sat›fl, proje ba-z›nda oldu¤undan süreçler çok uzun olabiliyor. O yüzden, takibive sonuçlanmas› y›llar alan projeler bu departman›n rutin konula-r› aras›nda say›l›yor. Asl›nda sat›fl›n ilk kademesi mimari projedenbafll›yor. Mimarlar kendilerine gelen projelerin s›hhi tesisat ve kli-ma-havaland›rma projelerini bir makine mühendisine çizdirir. Bizbuna k›saca “mekanik tesisat” diyoruz. Bu aflama bizim için sat›-fl›n bafllang›ç aflamas›d›r. Projeleri çizen mühendislere kendi ci-hazlar›m›z›n daha avantajl› olaca¤›n› anlatabilmek ve marka ola-rak bizim cihazlar›m›z›n yer alaca¤› projelerin ortaya ç›kmas›n›sa¤lamak sat›fl›n belki de yüzde 50’lik k›sm›n› oluflturur. Dolay›-s›yla projeleri üretenlerle ayni dili konuflabilen, onlar› kendi cihaz-lar›m›za ikna edebilecek bir sat›fl ekibinin oluflturulmas› bu an-lamda çok önemlidir.

‹HRAÇ ‹Ç‹N HAZIRLIK YAPIYORUZProjenin çizilmesinden sonraki ikinci safha, inflaat, mekanik veelektrik iflleri için ihaleye ç›k›lmas›d›r. Özellikle büyük projelerdebu ifller ayr› ayr› ihale edilir. Piyasada sadece mekanik ifller konu-sunda bulunan uzman firmalar bu projelerde iflleri anahtar teslimolarak al›rlar. Bazen tüm binan›n yap›m iflleri büyük inflaat firmala-r›na verilir; bu firmalar daha sonra bir ihale açarak mekanik iflleriyine mekanik taahhüt firmalar›na anahtar teslim olarak verirler.Dolay›s›yla Mühendislik Sistemleri Departman›’n›n hedef kitlesi,say›s› 1500-2000 civar›nda olan mekanik taahhüt firmalar› ile sa-y›s› 100’ü bulan mekanik proje firmalar›d›r. Biz de tüm pazarlamaçal›flmalar›m›z› bu hedef kitleye yönelik yapmaktay›z. Merkezi so-¤utma ve merkezi klima sistemleri Mühendislik Sistemleri Depart-man›’ndaki 2 ana bölümü oluflturuyor. Mc Quay firmas›n›n üretti¤imerkezi so¤utma üniteleri, Fancoil cihazlar› ile Airfel Çorlu fabrika-s›nda imal edilen klima santralleri merkezi so¤utmadaki ürün ga-m›m›z› oluflturuyor. Bu sene sonunda ulaflmay› hedefledi¤imiz 40milyon dolar ciro ile sektörde Alarko–Carrier ile birlikte lider konu-ma ulaflm›fl olaca¤›z. Önümüzdeki y›l Çorlu fabrikas›nda yap›lacakyeni yat›r›mlarla kapasitenin iki kat art›r›lacak olmas› bu segment-te aç›k ara liderlik hedefimize ulaflmam›z› sa¤layacak. Ayr›ca bukapasite art›fl› üretimin bir k›sm›n›n ihraç pazarlar›na verilmesinede olanak tan›yacak.

Üretim çeflitleniyorH‹JYEN‹K MEKANLARIN‹KL‹MLEND‹RMES‹NDE AIRFELÇÖZÜMÜAIRFEL MÜHEND‹SL‹K S‹STEMLER DEPARTMANI SUNDU⁄U ÇÖZÜMLERLE PAZARDA ÖNEML‹ B‹RYERE SAH‹P. YEN‹ YATIRIMLARIYLA DAHA DA ‹DDALI OLAN F‹RMA H‹JYEN‹K MEKAN ‹KL‹MLEND‹RME-S‹N‹N L‹DER MARKASI TET‹SAN’I SATIN ALARAK BU ALANDA ÖNCÜLÜK YAPIYOR.

M

Page 57: Santigrat Dergisi Sayı:1

57

MERKEZ‹ KL‹MAT‹ZASYONDA L‹DER OLACA⁄IZMerkezi klima klasman›nda ise Mitsubishi Heavy Industries (MHI)firmas›n›n imalat› VRF (de¤iflken debili, çok üniteli klima sistemle-ri) cihazlar›n› sat›fla sunuyoruz. Bir d›fl üniteye 48 tane iç üniteninba¤lanmas›yla elde edilen bu sistem, son derece pratik ve az ba-k›m gerektirdi¤i için her geçen gün daha popüler olarak pazar pa-y›n› art›r›yor. Bu sistemlerde yüzde 35 pazar pay› ile aç›k ara liderkonumunday›z. Hedefimiz, 20 milyon dolar ciro yaparak bu y›l› ka-patmak. Bunun d›fl›nda merkezi so¤utma sistemleri k›sm›yla entegre ola-rak yürümekte olan Hoval marka kazanlar›n sat›fl›n›n yap›ld›¤›“merkezi ›s›tma” bölümümüz de bulunuyor. K›sa zamanda çok yolald›¤›m›z bu bölüm, 2008 y›l›nda yap›lacak yat›r›mlarla piyasan›nönemli oyuncular› aras›na girmeye flimdiden aday.

H‹JYEN‹K MEKANLARDA AIRFELÖncelikle hijyenik mekan tan›mlamas›na bakmak gerekir. Ameli-yathaneler, ilaç imalathaneleri, g›da imalathaneleri ve hassas elek-tronik parçalar›n imal edildi¤i yerler terminolojide hijyenik mekan-lar olarak isimlendirilir. Hijyenik mekanlar›n iklimlendirilmesindebir otel veya ofis ortam›ndan farkl› olarak, s›cakl›k ve nem kontro-lünün d›fl›nda ortamdaki toz partikülü ve mikroorganizmalar›n dakontrol alt›nda tutulmas› çok önemli bir ayr›nt›d›r. Hijyenik klimasistemlerinin en önemli parças›, bu mekanlara ait havan›n flartlan-d›r›ld›¤› klima santralleridir. Bunun d›fl›nda klima santralinden al›-nan havan›n ortama tafl›nd›¤› kanallar, ortama üfleyen menfezler

ve menfezden önce monte edilen hassas filtreler bu sistemlerinen önemli parçalar›d›r. Özellikle bu mekanlara sa¤lanacak hava-n›n mikroorganizma ve toz partiküllerinden ar›nd›r›lm›fl olmas›, ön-celikle klima santralinin dizayn›na ba¤l›d›r. Dolay›s›yla bu tür yat›-r›mlarda en çok dikkat edilmesi gereken fley do¤ru dizayn edilmiflbir klima santralidir. Airfel, 2006 y›l›nda hijyenik klima santralleri-nin en önemli imalatç›s› konumunda olan Tetisan markas›n› sat›nalm›fl ve bu firman›n “know-how”› ile Çorlu farikas›nda hijyenik kli-ma santral› imalat›na bafllam›flt›r. K›sa bir zaman içerisinde Medi-cana Hastanesi, Sandoz ‹laç, Mustafa Nevzat ‹laç, Abdi ‹brahim‹laç, Amerikan Hastanesi, Bay›nd›r Hastanesi, Kervan Süt, Evyapgibi sektörlerinin önde gelen kurulufllar›na hijyenik klima santral-leri temin etme baflar›s› göstermifltir. TUV-Hijyen, TUV, CE, GOST,TSE sertifikalar›na sahip olan Airfel-Tetisan Klima santrallerininönemli bir bölümünün ihraç edilmesi bizim hedeflerimiz aras›ndayer al›yor. Türkiye’de hijyen konusuna gerekli özenin gösterildi¤isöylenemez. Halen baz› hastanelerde ve imalat alanlar›nda splitklima ile so¤utma yap›lmaya çal›fl›l›yor. Sa¤l›k Bakanl›¤› taraf›ndanuygulamaya konulan yeni yönetmelikler, önümüzdeki günlerdeTürkiye’nin bu konuda büyük bir at›l›ma girece¤inin iflareti say›la-bilir. Buna ba¤l› olarak sektördeki ifl hacminin de çok büyüyece-¤ini öngörüyor ve planlar›m›z› buna göre yap›yoruz. Airfel, hijyenikolarak tasarlanm›fl klima santrallerini konfor uygulamalar›na daadapte ederek sektördeki malzeme kalitesinin artmas›na öncülükediyor. Bu alandaki çal›flmalar› ile yüzde 25 pazar pay›na ulaflma-y› hedefliyor.

Page 58: Santigrat Dergisi Sayı:1

58

Y A Z I : E R C A N U Z U N D U R U G A N * A I R F E L M Ü H E N D ‹ S L ‹ K S ‹ S T E M L E R ‹

Dünyan›n yeni umudu:YEN‹LENEB‹L‹R ENERJ‹ KAYNAKLARI

KULLANDI⁄IMIZ ENERJ‹ KAYNAKLARI TÜKENMEK ÜZERE. BÜTÜN DÜNYA YEN‹ ENERJ‹ KAYNAKLARIPEfi‹NDE. fi‹MD‹L‹K YEN‹LENEB‹L‹R ENERJ‹ KAYNAKLARI UMUT VER‹C‹ GÖRÜNÜYOR. ÜLKEM‹ZDE DEB‹RÇOK KURULUfi BU KONUDA ÇALIfiMALAR YAPIYOR.

ENERJ‹

Page 59: Santigrat Dergisi Sayı:1

59

üresel ›s›nman›n etkilerinin son raddede hissedildi¤i flugünlerde asl›nda tart›fl›lmas› gereken konulardan biri deyenilenebilir enerji kaynaklar›. Elbette ki, bu genifl konuyu

birkaç dergi sayfas›na s›¤d›rmak mümkün de¤il. Süreç içinde de-taylar›na inece¤imiz bu konuyu flimdilik genel hatlar›yla anlatmak,en az›ndan bu kaynaklar›n neler oldu¤u ve dünyan›n bu noktayanas›l geldi¤ini ifade etmek gerekiyor. Üretmeden, sürekli tüketerekdo¤ay› bu hale getiren insano¤lu geç olsa da bundan sonras› içinart›k durumu ciddiye al›yor. Dünyan›n her yerinde bununla ilgili ça-l›flmalar yap›l›yor. Gerek resmi kurulufllar gerekse sivil toplum ör-gütleri küresel ›s›nma felaketinin etkilerini en aza indirmek için pro-jeler üretiyor. Bafllang›çta insan, ifl için gerekli enerjiyi kendi kuvve-tinden al›yordu. Henüz üretimin yaln›zca öz gereksinimlere yetecekkadar oldu¤u dönemlerde bile kendi iflini zorla hatta zamanla birücret karfl›l›¤› di¤er insanlara yapt›ran üretim biçimi, ne yaz›k ki, bu-gün de benzer flekilde sürüyor. Bilimin h›zla ivme kazand›¤› ve tek-nolojiye dönüfltü¤ü yak›n geçmiflimizin en görkemli buluflu o günekadar ifle yaramaz olarak bilinen baz› maddelerin asl›nda insan›nomuzlar›na yüklenen birçok iflin daha kolay ve çabuk yap›lmas›nayard›mc› olaca¤›n›n akla gelmesi ve hayata geçirilmesi oldu. Kiminiçin oldu¤u sorusunu bir kenara b›rak›rsak, üretim sürecinin kesin-tisizli¤i ve buna ba¤l› olarak yaflam›n ça¤dafl koflullarda sürdürül-mesi enerjiye ba¤l›. Dolas›yla gerekli ve yeterli enerji taleplerinin ak-samadan karfl›lanmas› önemli bir konu. Ne var ki bu güne kadarkulland›¤›m›z birçok enerji dönüfltürme yönteminin çevreye ve in-sanlara verdi¤i zarar art›k ciddi boyutlara ulaflm›fl görünüyor. Bunaek olarak mevcut kaynaklar enerji ihtiyac›n› karfl›lamakta yetersizkalmaya bafllayarak soruna yeni bir boyut daha ekliyor.

KAYNAKLAR KISITLI21. yüzy›la girerken ortada flöyle bir tablo var: Artan nüfus ve sana-yileflmeden kaynaklanan enerji gereksinimi ülkemizin k›s›tl› kaynak-lar›yla karfl›lanam›yor. Enerji üretimi ve tüketimi aras›ndaki aç›k h›z-la büyüyor. Bu durumda, kendi öz kaynaklar›m›zdan daha etkin bi-çimde yararlanmak gittikçe daha önemli olmaya bafll›yor. Enerji ta-lebindeki h›zl› art›fl›n karfl›lanabilmesi için üretilecek çözümlerin ba-fl›nda, yenilenebilir enerji kaynaklar›ndan en etkin ve rasyonel bi-çimde yararlan›lmas›n›n sa¤lanmas› geliyor. Burada yap›lmas› gere-ken fley kamu yat›r›mlar›n›n art›r›lmas›n› ve özel sektör yat›r›mlar›n›nda bu alana kanalize edilmesinin teflvik edilmesini sa¤lamak yö-nünde olmal›. Di¤er taraftan, geleneksel enerji üretim yöntemlerininbugün yaflanan çevre kirlili¤inin önemli nedenlerinden biri oldu¤u-nu biliyoruz. Bu yöntemlerde kullan›lan fosil yak›tlar›n tüketiminin,çevre konusundaki uluslararas› taahhütler nedeni ile azalt›lmas›gündemde olan bir konudur. Ayr›ca, fosil yak›tlar›n bir süre sonratükenece¤i gerçe¤i de uzun süredir bilinen ve gündemde olan birkonu. Bütün geliflmifl ülkeler çevre-dostu, yenilenebilir enerji kay-naklar›ndan yararlanmaya ola¤anüstü bir önem vermekte. Bu yö-nüyle gelecek yüzy›l, günefl ve onun türevleri ile di¤er tükenmez vetemiz enerji kaynaklar› kullan›m›nda at›l›m yap›lacak bir yüzy›l olmaniteli¤i tafl›yor.

ZEH‹RL‹ ATIK OLUfiTURMUYORYenilenebilir enerji, insan ölçülerine göre tükenmez nitelikte olankal›c› kaynaklardan sa¤lanan enerjiyi tan›ml›yor. Rüzgâr enerjisi,su gücü, gelgit ak›nt›s›, günefl ›fl›¤› ve ›s›s›, ayr›ca dünyan›n ken-di ›s›s› rejeneratif enerji kaynaklar› aras›nda ilk akla gelenler. Bu-radaki en önemli nokta kal›c› enerji kaynaklar›n›n kullan›m› s›ra-s›nda ortaya karbondioksit ya da ›fl›yan atom çöpü gibi at›klar›nç›km›yor oluflu. Asl›nda yap›lacak fley etraf›m›zda her gün gerçek-leflen süreçlerden enerji üretmek ve teknik kullan›m›n› sa¤lamakolmal›. Fiziksel anlamda bu enerji yenilenmemekte, aksine sözüedilen kaynaklar›n birinden daima yenilenmifl olarak almakta. Ye-nilenebilir enerji kaynaklar› genel olarak 6 grupta inceleniyor:Hidrolik (Su) Enerjisi, Günefl Enerjisi, Rüzgar Enerjisi, JeotermalEnerji, Biyokütle (Biomas) Enerjisi, Hidrojen Enerjisi. Bütün bukaynaklar hakk›nda ciltler dolduracak bilgiler vermek ya da yo-rumlarda bulunmak mümkün. Dergimizin sonraki say›lar›nda herbirini detayl› biçimde inceleycek, yeni teknolojileri sizlere aktara-ca¤›z.

KURULUfiLAR ÇALIfiMA YAPIYORYenilenebilir enerji kaynaklar› direkt olarak kullan›labilir veyaenerjinin baflka bir formuna dönüfltürülebilir. Günefl enerjisi ileçal›flan aletler, jeotermal ›s›tma ve su veya rüzgar de¤irmenleri di-rekt kullan›ma örnek olabilir. Endirekt kullan›ma örnek olarakelektrik üretiminde kullan›lan rüzgar türbinleri veya fotovoltaj pil-leri verilebilir. Yenilenebilir enerji, ücretsiz enerji olarak da katego-rize edilebilirse ama ço¤u yenilenebilir enerji kayna¤›na normaldeücretsiz enerji denemez. Mühendislikte, ücretsiz enerji ile kaste-dilen direkt olarak do¤adan elde edilebilen bir enerji ve insanlartaraf›ndan tüketilmesi mümkün olmayan enerjidir. Ülkemizde bukonulara ilk olarak 1960-1970 döneminde el at›lm›fl, ancak fazlabir geliflme sa¤lanamam›fl. Yenilenebilir kaynak olufllar›, en az dü-zeyde çevresel etki yaratmalar›, iflletme ve bak›m masraflar›n›n azolmas› ve en önemlisi ulusal nitelikleri ile güvenilir enerji arz› sa¤-l›yor olufllar› bu kaynaklar›n ülkemiz için önemini büyük ölçüdeart›r›yor. Bu kapsamda, öncelikli olarak yeni ve yenilenebilir ener-ji kaynaklar›na yönelik Ar-Ge ve yat›r›m olanaklar›n›n belirlenme-sinde ulusal bazda koordinasyon ve yetki da¤›l›m›n›n net bir bi-çimde gerçeklefltirilmesine ihtiyaç duyuluyor. Bu çerçevede, TÜ-B‹TAK inisyatifinde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanl›¤›, üniversi-teler ve di¤er araflt›rma kurulufllar› ile iflbirli¤i içerisinde yenilenebilir enerji alan›nda çal›flmalar yap›l›yor. Dünyadaki tek-nolojik geliflmelerin statüsünün analiz edilmesi ve ülkemiz flartla-r›nda teknik ve ekonomik aç›dan uygulanabilecek teknoloji alter-natifleri inceleniyor. Orta ve uzun dönem ulusal teknoloji araflt›r-ma stratejilerinin düzenli olarak belirleniyor. Uygulanabilme po-tansiyeline sahip teknoloji yat›r›mlar›na yönelik çal›flma program-lar›n›n (Ar-Ge çal›flmalar›nda tekrarlar›n önlenmesi, pilot uygula-malar, proje finansman›), gereksinim duyulan yasal ve organizas-yonel düzenlemelerin belirlenmesi uygun bir yaklafl›m olarak be-nimseniyor.

K

Page 60: Santigrat Dergisi Sayı:1

60 SERV‹S

Y A Z I : E S ‹ N B O Z Y E L

izmeti vermek kadar, sonras›n› da getirmek, müflteriyledo¤ru iliflkiler kurup, geliflmeleri takip etmek bir flirketinprestiji aç›s›ndan çok önemli bir durum. Bu ayn› zaman-

da o flirketin kurumsallaflma konusunda ne kadar yol ald›¤›n›n dagöstergelerinden biri. Sat›fl sonras› müflteriye verilen hizmetler ko-nusunda do¤ru organizasyonlar yapmak flirketin de¤erini art›ran,güvenirlilik s›ralamas›nda üstlere ç›karan ve bilinirlik düzeyini art›-ran bir faktör. Airfel, kendi alan›nda bunu baflaran ender flirketler-den. Türkiye genelindeki 450 yetkili servisinde 2350 servis tek-nisyeni hizmet veriyor. ‹fle kabul edilen elemanlar›n deneyimli ol-mas›yla yetinmeyen flirket, onlara çeflitli konularda e¤itimler ver-meye devam ediyor. Sat›fl Sonras› Hizmetler Müdürü Kemal Aka,Airfel’de oluflturulan sat›fl sonras› a¤›n› ve bu alanda yap›lanlar›anlatt›: “Airfel ailesi olarak, Türkiye geneline yayg›n 450 yetkili ser-vis, 2350 servis teknisyeni, 970 adet servis arac›ndan oluflan birordu ile müflterilerimize hizmet veriyor ve beklentileri en iyi flekil-de karfl›lamaya çal›fl›yoruz. Yurt d›fl›nda yetkilendirdi¤imiz servis-lerimizle de hizmet veriyoruz. Tamam›yla bizim gelifltirdi¤imiz bua¤, Airfel Servis Uygulamas› yaz›l›m›yla online olarak destekleni-yor. Firmam›z bu uygulama s›ras›nda hiçbir k›s›tlamaya gitmemiflve bunun sonucunda ise belki de sektördeki en büyük yat›r›mlar-dan birini gerçeklefltirmifltir. Di¤er yandan Airfel ailesi hem ›s›tmahem so¤utma sektöründe her segmente hitap edecek bir ürünyelpazesine sahip. Buna ek olarak bu ürünlere hizmet verecekservis alt yap›s›n› da oluflturmufl. Bunu söylerken, basit bir elek-trikli ›s›t›c›dan milyon kilokalorilik so¤utma grubu ve kazanlara hiz-met verebilecek bir yap›dan bahsetmekte oldu¤umuzu belirtmek-te fayda var.

TÜRK‹YE’YE ÖRNEK OLUYORPazar lideri oldu¤umuz VRF sistemlerde montaj, iflletmeye almave ar›za bak›m çal›flmalar› halen 46 servis ile sorunsuz olarak sür-dürülüyor. Bu durum, sat›fltaki liderli¤imizin yan›nda serviste de li-der olman›n hakl› gururunu yaflat›yor. En önemli farkl›l›klar›m›zdan

biri de kurumsal müflterilerimize vermifl oldu¤umuz özel hizmetler.Kurumsal müflteri hizmetlerimiz ayr› bir grup taraf›ndan özel ola-rak takip ediliyor ve tüm iletiflim tek bir noktadan izleniyor. Bu dabize kurumsal müflteri hizmet yönetimi baflar›s›n› getiren bir disip-lin ve strateji olarak kendini gösteriyor. Mesela Motorola-Vodafo-ne (yaklafl›k 3000 istasyon), Milli E¤itim Bakanl›¤› (4553 okul) sonzamanlarda baflar›yla tamamlad›¤›m›z ve takip etti¤imiz projeleri-mizin bafl›nda geliyor. Airfel, biliflim sistemleriyle desteklenen kuv-vetli bir lojistik altyap›n›n yan› s›ra Türkiye’de örnek teflkil eden ba-yilik ve teknik servis sistemine sahip. Yayg›n bayi ve servis a¤›, tü-keticinin gerekli deste¤i h›zl› ve kaliteli olarak almas›n› sa¤lamayayönelik yap›land›r›lm›fl durumda. Zaman›nda randevusuna giden,temiz, bak›ml›, güler yüzlü, seviyeli, tam teçhizatl›, k›l›k k›yafetiyleAirfel’i en iyi biçimde temsil eden ve müflterinin sorununu çözenekipler yetifltirmek temel hedefimiz. Firmam›z yetkili servisleri ilebirlikte tüketicilerine dünya standartlar›nda hizmet sa¤layarak, Air-fel markas›n› kalite ve güvenin sembolü haline getirmeye çal›fl›yor.Bütün bu çal›flmalar› baflta merkez ‹stanbul olmak üzere Ankara,‹zmir, Adana, Gaziantep, Antalya kentlerindeki yerleflik bölge tem-silcilikleriyle birlikte 35 kiflilik merkez servis kadrosu yürütüyor.

TAM OTOMASYONA GEÇ‹LECEKBu yo¤unluktaki ürün grubuna teknik destek verebilmek, çok kuv-vetli bir yedek parça sto¤u tutman›za ba¤l›. Yedek parça depart-man›m›z ayr› bir müdürlük olarak Sat›fl Sonras› Hizmetler bünye-sinde faaliyetlerini sürdürüyor. Müdürlük, 11.000 stok kalemi ve130.000’e yak›n sto¤un yönetimini dinamik olarak yapmak üzeretam otomasyona geçme haz›rl›klar›n› yürütüyor. Yetkili servisleri-miz çok yak›nda Airfel Servis Uygulamas› yaz›l›m› üzerinden stok-lar› görebilecek, yedek parça sipariflini açarak takibini yapabile-cekler. Periyodik olarak yap›lan yedek parça ç›k›fl analizleri ilestok takibi yap›l›yor ve EOQ (Ekonomik Siparifl Adetleri) yöntemiy-le tedarik zamanlar› tespit ediliyor. Bu sayede parça ç›k›fl h›z›nagöre siparifl periyodu ve adetleri otomatik olarak hesaplanmak

Sat›fl Sonras› HizmetlerSERV‹S UYGULAMASI YAZILIMI

“ONLINE” DESTEK VER‹YORAIRFEL, SATIfi SONRASI H‹ZMETLER KONUSUNDA SEKTÖRÜNE ÖNCÜLÜK ED‹YOR. YAYGIN B‹RSERV‹S A⁄I OLUfiTURAN F‹RMA, BU DEPARTMANLARDA ÇALIfiAN ELEMANLARA DÜZENL‹E⁄‹T‹MLER VEREREK KEND‹N‹ SÜREKL‹ YEN‹L‹YOR.

H

Page 61: Santigrat Dergisi Sayı:1

61

mümkün oluyor. Tüm servislerimizde kritik parça sto¤u bulundu-rulmas›n› hedefliyoruz. Bu sayede müflteri taleplerine an›nda ce-vap verilebilecek bir sistem sa¤lamay› planl›yoruz. Yetkili servisle-rimizden gelen günlük yedek parça taleplerine ayn› gün cevapvermeye çal›fl›yoruz.

MÜfiTER‹ MEMNUN‹YET‹ ‹Ç‹N E⁄‹T‹MAirfel, servis ve bayi e¤itimleri düzenleyerek yetiflmifl ve kalifiye araeleman ihtiyac›n› karfl›l›yor. E¤itimler ayn› zamanda Airfel'in müflte-ri memnuniyeti anlay›fl› çerçevesinde hizmet kalitesini sürekli gelifl-tirmek amac›n› da tafl›yor. Program çerçevesinde kiflisel becerileri,mesleki ve teknik yeterlilikleri gelifltirecek e¤itimler veriliyor. AByaklafl›mlar›na uygun olarak belirlenen içerik, teknik konular›n yan›s›ra davran›fl ve kiflisel geliflim bilgilerini de kaps›yor. Her y›l düzen-li olarak gerçeklefltirilecek e¤itimler pedagojik formasyona sahipkifliler taraf›ndan veriliyor. Davran›fl ve sosyal içerikli konularda isealan›nda uzman isimlerden destek al›n›yor. Türkiye geneli ve yurt-d›fl›ndaki servisler ile bayilere aç›k olan bu e¤itimlere kat›lacaklar,Sat›fl Sonras› Hizmetler taraf›ndan yap›lan ar›za analizi ve müflterimemnuniyeti çal›flmalar›na ba¤l› olarak tespit ediliyor. Sektörün ye-tiflmifl ve kalifiye ara eleman ihtiyac›na karfl›l›k vermeyi hedefleyene¤itimlerde baflar› gösterenler ‘Yetkili Servis’ belgesi almaya hakkazan›yor. Yetkili servislere verilen e¤itimler, bir defada do¤ru çö-züme ulaflarak ar›za oranlar›n›n düflürülmesini böylece müflterimemnuniyetini sa¤l›yor. Son bir y›lda da 18153 adam/saat e¤itimverilerek 687 teknisyen yetkilendirilmifltir. Bayilerin verimlilikleriniart›rmak üzere sat›fl departman› taraf›ndan gelen talepler de dikkatal›narak ürünlere yönelik e¤itimler düzenleniyor. Bölgesel olarakya da e¤itim merkezinde verilen e¤itimler; montörlük, tesisat, ifllet-meye alma ve ürün tan›t›m›n› kaps›yor. Bayi e¤itimleri ile do¤ru ye-re, do¤ru ürün sat›fl›, sat›fl öncesi teknik beklentilerin karfl›lanmas›

ve hizmet kalitesinin art›r›lmas› hedefleniyor.

MÜfiTER‹ H‹ZMETLER‹ AVANTAJIMIZ VARTürkiye genelinde 81 ilde yap›lanm›fl olan Airfel’in faaliyetlerinin te-melini müflteri memnuniyeti oluflturuyor. De¤iflen, geliflen pazarflartlar› ve tüketici istekleri flirketin hizmet kalitesini sürekli gelifltiri-yor. Genifl ürün yelpazesi, Türkiye çap›nda hizmet veren bayilerarac›l›¤›yla tüketicilere ulaflt›r›l›yor. Airfel bayileri de müflteri mem-nuniyeti odakl› hareket ediyor. Hizmet kalitesini sürekli art›rmay›,devaml›l›¤›n› sa¤lamay› hedefleyen bir program çerçevesinde bayi-lere ve servislere e¤itimler veriliyor. Farkl› illerde düzenlenen böl-gesel toplant›larda bayilerle yeni ürünler, stratejiler ve hedefler pay-lafl›l›yor. Bayiler ve servisler, Airfel'in müflteri memnuniyeti ve tüke-tici istekleri do¤rultusunda en iyi flekilde hizmet vermesini sa¤l›yor.Müflteri Hizmetleri bölümü, haftan›n 7 günü kesintisiz hizmet sunu-yor. Tüketiciler (0216) 444 0 248 numaral› telefondan Müflteri Hiz-metleri bölümüyle temasa geçebiliyorlar. ‹lettikleri talepler ilgili bö-lümlerce, öncelikle ayn› gün içerisinde ya da 24 saat içerisinde ye-rine getiriliyor. Gün içinde çözüm hedefimiz yüzde 100 olmakla be-raber halen bu taleplerin yüzde 80’i gün içinde çözümlenebiliyor.Müflteri Hizmetleri Departman›’n›n kendi bünyemizde oluflu çözümh›z› aç›s›ndan bize büyük avantaj sa¤l›yor. Ayr›ca personel seçimiyap›l›rken özellikle bu sektörde deneyimli olan arkadafllar tercihediliyor. Bu elemanlar Airfel ürünlerine yönelik teknik e¤itimlerledonat›l›yor. Dolay›s›yla gelen müflteri taleplerinin ço¤u henüz bafl-lang›ç safhas›nda çözülebiliyor ya da en h›zl› flekilde çözebilecekdo¤ru noktaya yönlendirilebiliyor. Bu yat›r›m bizim en büyük avan-taj›m›z. Müflteri Hizmetleri, gelen talep ve flikayetleri takip edereksonuçland›r›yor. Daha iyi sonuçlara ulaflmak için memnuniyet an-ketleri yap›l›yor ve istatistiki raporlar›n sonuçlar› do¤rultusunda dü-zeltici-önleyici tedbirlerin al›nmas›na çaba gösteriliyor”.

Page 62: Santigrat Dergisi Sayı:1

62 ZAMAN - MEKÂN

Y A Z I : Z A F E R E R D A L O ⁄ L U F O T O ⁄ R A F L A R : fi . A Y H A N T Ü N E L

ürkiye’nin ilk ve tek saat müzesi Dolmabahçe Saray›’n›niçinde yer al›yor. ‹mparatorluk döneminin ‹ç Hazine Dairesibugün bir müze. Müzede sergilenen saatlerin tamam›na

yak›n› Dolmabahçe Saray›’n›n ziyarete kapal› olan odalar›ndan vedepolar›ndan ç›kar›l›p onar›lm›fl. Dolmabahçe Saray›’ndaaraflt›rmac› olarak görev yapan fiule Gürbüz’ün mekanik saatlereolan ilgisi onu Recep Gürgen’le saat atölyesi açmaya kadar götür-müfl. Recep Gürgen, Abdülhamit’in saatçisi Emile Meyer’in toru-nunun torunu Wolfgang Meyer’in yetifltirdi¤i tek mekanik saat tamir-cisi. Yani Saray’›n saatleri en ehil eller taraf›ndan onar›l›yor. fiuleGürbüz ve Recep Gürgen yola bir müze kurma fikriyle ç›kmam›fllarama say›lar› zamanla artan, bin bir meflakkatle onar›lm›fl saatleritekrar bulunduklar› yere de koymak istememifller. Sekiz seneliksüreçte tamir edilen saatlerle de Türkiye’nin ilk Mekanik SaatMüzesi aç›lm›fl. Dolmabahçe Saray›’nda yer alan nesnelerin büyükbir ço¤unlu¤u infla edildi¤i 19. yüzy›la ait. Ayn› dönemde Frans›zkültürünün bask›n olmas›, Saray’daki saatlerin ço¤unlukla nedenFrans›z eserleri oldu¤unu aç›kl›yor. Alt›n kaplamal›, çift flamdanl›,vazolu, porselenle kar›fl›k, gümüfl, kristal, heybetli olduklar› kadarfl›k bu saatler, zaman göstermenin yan› s›ra Saray’›n dekorasy-onunu tamamlama anlam›nda da önemli bir görev üstlenmifller.Saray gibi tarihi bir mekana ait saatlerin tamirat›, ustas›yla ayn›yap›m tekni¤ine, düflüncesine, duygusuna riayet edilmesini gerek-tirdi¤i için zaman al›c› bir u¤rafl. 200-250 y›ll›k bir saate ayn› yön-

temle müdahale etmek gerekiyor. Eksik difllilerin tamam› tornadatek tek yap›l›yor. Bu çok meflakkatli, uzun bir süreci kaps›yor. Hermekanik saatin bir çal›flma prensibi, mekanik konstrüksiyonu var.Yapan ustaya, dönemine, ulusuna göre farkl›l›klar gösterse de,arada müthifl farklar olmuyor. D›fl kasan›n özelliklerine ba¤l›farkl›l›klar, incelikler, mekanik detaylar da olabiliyor. Tamiratlar,bütün bunlar› asl›na uygun olarak anlay›p, çözdükten sonrayap›l›yor. Frans›z saatleri içinde döküm harikas› olanlar var.Dönemin ressam ve heykelt›rafllar›n›n ortak çal›flmas› olan benzer-siz saatler bulunuyor. Frans›z saatleriyle k›yasland›¤›nda el eme¤inin daha fazla oldu¤u‹ngiliz, Avusturya, Alman saatlerine de rastlan›yor. Saat Müzesi’ndeTürk Saatleri’ne ayr› bir bölüm ayr›lm›fl. Burada 2’si Osman Nuri,di¤erleri Ahmet Eflaki Dede, Süleyman Leziz, Mehmet Muhsin,Mehmet fiükrü ve Mustafa fiem’i taraf›ndan yap›lm›fl 7 adet Türksaati sergileniyor. Türkiye genelinde say›lar› 30’u aflmayan Türksaatleri genellikle Mevlevi tarikat›na mensup dedeler, dervifllertaraf›ndan yap›lm›fl. Saatlerin belki de en önemli özelli¤i, herparças›n›n ustas› taraf›ndan tek tek yap›lm›fl olmas›. Bizde, Bat›’daoldu¤u gibi kurumlaflma, firmalaflma olmad›¤› için müstakilpar›lt›larla s›n›rl› kalm›fl saat yap›m›. Bir kifliyle bafllayan ve onunlabiten, öncülü ve ard›l› olmaks›z›n kiflinin kendi donan›m›ylakalk›flt›¤›, tamamen kendine has ve bu nedenle de çok k›ymetli birmekanik saat yap›mc›l›¤› var. Dolay›s›yla örnek say›s› da çok az.

MEKAN‹K SAAT MÜZES‹

DOLMABAHÇE SARAYI ‹Ç‹NDE YER ALAN SAAT MÜZES‹’NDEK‹ ESERLER‹N TÜMÜ SARAY’IN GÖRKE-M‹N‹ VE fiATAFATINI YANSITACAK N‹TEL‹KTE. FRANSIZ, ‹NG‹L‹Z, ALMAN, AVUSTURYALI USTALARINESERLER‹N‹N YANI SIRA TÜRK USTALARIN YAPTI⁄I NAD‹DE SAATLER DE MÜZEDE SERG‹LEN‹YOR.

T

Zaman geçti, saatler baki kald›:

Page 63: Santigrat Dergisi Sayı:1

63

Page 64: Santigrat Dergisi Sayı:1

64 AJANDA

ndrew Dominik’in yönetti¤ive Mary - Louise Parker,

Brad Pitt, Casey Affleck ile ZooeyDeschanel’in oynad›¤› KorkakRobert Ford’un Jesse James Sui-kast› 16 Kas›m’dan itibaren izle-nebilecek. Korkak RobertFord’un Jesse James Suikast›,

Amerika’n›n en ünlü kanun ka-ça¤›n›n ve onun flafl›rt›c› katilininözel yaflamlar›n› ele alarak, efsa-neye yeni bir bak›fl aç›s› sunu-yor ve ünlü vurulma olay›n›n ön-cesindeki aylarda gerçekte ne-ler olmufl olabilece¤i sorusunayan›tlar ar›yor.

Korkak Robert….•3 Kas›m 2007 saat 22.00’de Studio Live sah-

nesinde Türkiye’nin en önemli ve köklü gruplar›ndan

MFÖ konserini kaç›rmay›n. Biletler 35 YTL

•18 Kas›m 2007 saat 16.00’da Bostanc› Gösteri

Merkezi’nde Duman konseri. 30 YTL tutar›ndaki

biletleri Biletix veya gifleden alabilirsiniz.

Tel: (0216 384 72 10)

A

ev bütçeli aksiyon filmlerininyap›mc›s› Michael Mann'›n 80

milyon dolar bütçeli filmi ''The King-dom-Krall›k'', 9 Kas›mda vizyona gire-cek. Filmin yönetmenli¤ini PeterBerg yap›yor.Özel ajan Ronald Fle-ury rolünde, Oscar ödüllü oyuncusuJamie Foxx oynuyor. Kurdu¤u elit

timdeki di¤er üç ajan› ise Jenni-fer Garner, Chris Cooper ve Ja-son Bateman canland›r›yor.Filmde, bir terör örgütünü çö-kertmek için Suudi Arabistan'agönderilen özel ajan RonaldFleury ve arkadafllar›n›n Riyadmaceralar› anlat›l›yor.

"The Kingdom" vizyondaD

Konser

Airfel Fuar Program›8 – 11 Kas›m 2007 Gaziantep ‹SOYAP Fuar›

Tan›t›ma yönelik ve halka aç›k yap›lan fuar 3. kez

düzenleniyor. REM Fuar ve Organizasyon taraf›n-

dan düzenlenen fuar Do¤algaz, Is›tma – So¤utma,

Su Ar›tma, Klima, Havaland›rma, Yal›t›m, ‹zolasyon,

Pompa, Tesisat ve Günefl Enerji ürünlerini kaps›yor.

Hedeflenen ziyaretçi say›s› 30.000 kifli.

15 – 18 Kas›m 2007 Antalya SODEX Fuar›

Fuar›n konusu Uluslararas› ›s›tma, So¤utma, Klima,

Havaland›rma, Yal›t›m, Pompa, Vana, Tesisat, Su

Ar›tma ve Günefl Enerjisi Sistemleri. Makine Mühen-

disleri Odas› ad›na Antalya fiubesi'nin düzenledi¤i

“‹klim 2007 Ulusal ‹klimlendirme Kongresi” ile So-

dex Antalya 2007 fuar› ayn› çat› alt›nda yap›l›yor.

Fuar›n 2006 y›l›nda yaklafl›k 18 bin yerli ve yabanc›

ziyaretçisi olmufl.

30 Ocak - 2 fiubat 2008 SODEX KIEV

Is›tma, So¤utma, Klima, Havaland›rma, Yal›t›m, Pom-

pa, Vana, Tesisat, Su Ar›tma ve Günefl Enerjisi Sis-

temleri üzerine kurulu fuar, büyük bir pazar potansi-

yeline sahip olan Ukrayna ile ifl olanaklar› aç›s›ndan

önem tafl›yor.

Page 65: Santigrat Dergisi Sayı:1

65

ambaflka hayatlar›n kesiflmesinden do¤a-rak Almanya’dan ‹stanbul’a, ‹stanbul’dan

Karadeniz’in küçük bir kasabas›na uzanan birFatih Ak›n yorumu. Emekli bir dul olan Ali yaln›z-l›¤›n› paylaflmak amac›yla, fahiflelik yapan Ye-

ter’e para karfl›l›¤› kendisine hayat arkadafll›¤›yapmas›n› önerir. 2007 Y›l› Cannes Film Festiva-li’de Alt›n Palmiye için yar›flan ve Fatih Ak›n’a En‹yi Senaryo Ödülü’nü kazand›ran filmin ayr›caEkümenik Jüri Ödülü ald›¤›n› da hat›rlatal›m.

Ödüllü Fatih Ak›n filmi:

Yaflam›n K›y›s›ndaB

af›zas›n› ve sevdi¤i tek insan› kaybeden Ja-son Bourne (Matt Damon)’un hayatta tek

bir amac› vard›r o da kendisine yeni bir gelecekkurmak için geçmiflinin izini sürmek…Bu amaç,

Bourne’u Moskova’dan Paris’e, Londra’ya, Fas’akadar uzanan bir kovalamacaya sürükler. Ünlüyazar Robert Ludlum’›n roman›ndan uyarlananfilmin yönetmeni Paul Greengrass.

Müthifl bir aksiyon:

Son Ültimatom

H

Yerli Fantastik:S›f›r Dedi¤imdeGökhan Yorganc›gil’in yönetti¤i ve

Damla Tokel, Görkem Yeltan, Haz›m

Körmükçü ile Oktay Kaynarca’n›n oy-

nad›¤› S›f›r Dedi¤imde, 02 Kas›m?da

gösterime giriyor. Asl›, birgün, çok sevdi¤i bir hoca-

s›ndan antika de¤erinde eski tarihli orijinal bir kitap

ödünç al›r. Kitab›n da içinde oldu¤u çantas›n› o gün

kaybeder. Ancak çantas›n› nerede kaybetmifl olabi-

lece¤i hakk›nda hiçbir fley hat›rlamaz. Gerçek dün-

yadan hipnoz dünyas›na geçifller, gizemli karakter-

ler filmin esas›n› oluflturuyor.

Bana fians Dile Ça¤an Irmak’›n yönetti¤i ve Deniz

U¤ur, Melisa Sözen, R›za Kocao¤-

lu ile Nilgün Belgün’ün oynad›¤›

Bana fians Dile Ekim ay›n›n ilk haf-

tas› izleyiciyle bulufluyor. ‹çe kapa-

n›k, iletiflimsiz, sakar lise ö¤rencisi

Bahad›r bir sabah uyand›¤›nda dünyay› de¤ifltirme-

ye karar verir. O sabah okula giderken beline takt›¤›

tabancayla s›n›f arkadafllar›n› rehin alarak korkulu

anlar yaflatacak olan Bahad›r, onlardan hayatlar› bo-

yunca kendilerini en çok yaralayan an›lar›n› anlatma-

lar›n› ister. Bana fians Dile, aile içi fliddet, sevgisizlik

ve iletiflimsizlik üzerine bir film.

Abidin - Bir Dünya

(24 Kas›m 2007 - 27 Ocak 2008)

Sak›p Sabanc› Müzesi (SSM), tarihleri aras›nda Abi-

din - Bir Dünya bafll›kl› sergiye ev sahipli¤i yapacak.

14 y›l önce yaflama veda eden çok yönlü kültür ve

sanat insan› Abidin Dino tüm yönleriyle SSM’ye ko-

nuk olacak. Sergide, çizgileri ve yaz›lar›yla kültür-sa-

nat dünyas›na önemli izler b›rakan Dino’nun, baflta

Türkiye ve Fransa olmak üzere farkl› ülkelerde geçen

yaflam› ve 80 y›ll›k ömrü boyunca gerçeklefltirdi¤i ça-

l›flmalar› yer alacak.

Page 66: Santigrat Dergisi Sayı:1

elevizyon dizileriyle ünlenen Vahide Gördüm’ün as›l mesle¤i tiyatro. Sanatç› dizi çal›flmas›n›nyan› s›ra büyük oyuncu Haluk Bilginer’le “Evlilikte Ufak Tefek Cinayetler” isimli oyunla seyirci

karfl›s›na ç›k›yor. Oyun Atölyesi’de ekim ay›nda bafllayan oyunun yazar› Eric-Emmanuel Schmitt.Evlilik çat›s› alt›nda kar› ve kocan›n birbirlerine olan sevgi, nefret, tutku ve daha birçok duygular›n›konu edinen oyunun yönetmeni Kemal Aydo¤an. Oyun biletleri 25 YTL. Tel: (216) 345 39 39

Oyun Atölyesi ‹novasyon Hayat Kurtar›rM. Rauf Atefl- Do¤an KitapCapital, Ekonomist ve PC Net

dergilerinin yay›n direktörü

M.Rauf Atefl’in “‹novasyon

Hayat Kurtar›r” isimli kitab›

ekonomi dünyas›n›n gün-demdeki kavram› inovasyonu

anlat›yor. Kavram, pratik bir dil

ve basit örneklerle herkesin

anlayabilece¤i bir biçimde

anlat›l›yor. Kitab›n bir özelli¤i

de yönetim konular›nda uz-man olan Donald Sull ve Jefrey Fox’un birer sunufl

yazm›fl olmalar›.

99 Sayfada Küresel ‹klim De¤iflimiMikdat Kad›o¤lu - ‹flbankas› Yay›nlar›Küresel ›s›nma nedir? Kü-remizi kim ›s›tt›? Neden kü-resel iklim de¤ifliminin be-delini en çok yoksul ülkeler

ödeyecek? Türkiye, küre-sel ›s›nmadan nas›l etkile-necek? Kifli ve ülke olarak

bu konuda neler yapabili-riz? Meteoroloji ve afet yö-netimi uzman› Prof. Dr.

Mikdat Kad›o¤lu’nun yazd›¤› “99 Sayfada Küresel ‹klim

De¤iflimi” isimli kitab› ‹flbankas› Yay›nlar› taraf›ndan yaz

sonuna do¤ru yay›nland›. Halen ‹stanbul Valili¤i ile ‹s-tanbul Büyükflehir Belediyesi'ne afet yönetimi konu-sunda dan›flmanl›k yapan Mikdat Kad›o¤lu, son y›llar›n

en çok gündemde olan konusunda bilmeniz gereken-leri anlat›yor.

Leonardo’nun MakineleriDomenico Laurenza – Pegasus Yay›nlar›Bugün kulland›¤›m›z pek

çok makinenin ilk

tasar›mlar› Da Vinci’ye aitti.

Evrensel deha Leonardo

Da Vinci, matematikten

astronomiye, fizikten

anatomiye kadar birçok

bilim dal›nda bugünün bili-

madamlar›n› dahi

flaflk›nl›¤a u¤ratan çal›flmalar yapm›fl, ça¤›n›n önünü

açm›flt›. Pegasus Yay›nlar› taraf›ndan yay›nlanan

Leonardo’nun Makineleri isimli kitab›n yazar› Domenico

Laurenza, onun flifreli defterler aras›nda s›k›fl›p kalm›fl

gizemli bulufllar›n› çözdü¤ünü iddia ediyor. Kitapta Da

Vinci’nin mekanik bulufllar›ndan 30 tanesi bir sanat seti

halinde bir araya getirilmifl.

T

fiimdiki Zaman Geçmifl Zaman (6 Eylül - 2 Aral›k 2007)‹stanbul Modern, "fiimdiki Zaman GeçmiflZaman" bafll›kl› yeni uluslararas› sergisiyleça¤dafl sanat› Türkiye’ye tan›tan ‹stanbulBienali’nin 20 y›ll›k geçmiflinden bir seçkisunuyor. ‹stanbul Modern’in alt kat›nda ve d›flalanlar›nda sürecek olan sergide 42 sanatç›n›n50 yap›t› yer al›yor. ‹stanbul Modern, dahaönceki bienalleri yönetmifl olan 8 SanatYönetmeninden (Beral Madra, Vas›f Kortun,René Block, Rosa Martinez, Paolo Colombo,Yuko Hasegawa, Dan Cameron, CharlesEsche) düzenledikleri bienalin en ilham vericive simgesel yap›tlar›n› belirlemelerini istedi.Ortaya çok renkli görüntülerin olufltu¤u busergi ç›kt›.

Köprü6 – Galata Foto¤raflar› (6 Eylül – 6 Ocak)Foto¤raf sanatç›lar› Ahmet Elhan, Murat Ger-men, Cemal Emdem, Orhan Cem Çetin, MerihAko¤ul ve Ömer Orhun’un Galata Köprüsü veçevresine odaklanm›fl objektiflerinden ç›kanlarbir sergide bulufltu. Foto¤rafseverler be¤ene-cekler.

Cihat Burak Retrospektifi(12 Aral›k 2007 - 24 fiubat 2008)

‹stanbul Modern’in Süreli Sergiler Salonu"Cihat Burak Retrospektifi"ne ev sahipli¤iyap›yor. Aral›k 2007’de aç›lacak olan sergi,Cihat Burak’›n resim konusundaki verimini biraraya getiren ilk retrospektif sergi olmaözelli¤ini tafl›yor. Sergide, sanatç›n›n resimleri,eskizleri, gravürleri (gravür kal›plar›), serigraflar›,litograflar›, monotipileri, seramikleri, kuflevleri,kitaplar›, yaz›flmalar› ve foto¤raf arflivindenseçilen görüntüleri de yer alacak. Türk resim vekültür tarihinde eflsiz bir yer edinen, toplumsal,siyasal ve kültürel tarihimizin eflsiz bir yorum-cusu, bir mizah ve hiciv ustas› olan CihatBurak’› (1915-1994) daha iyi tan›mak için eflsizbir f›rsat.

‹stanbul Modern’den üç büyük sergi

66 AJANDA

Page 67: Santigrat Dergisi Sayı:1

SANT‹GRATA I R F E L P U B L I C A T I O N N O V E M B E R - D E C E M B E R 2 0 0 7 I S S U E : 1

Colourful Motifsof Turkish Culture “Kalemifli”

Airfel ProjectFour Seasons Bosphorus

Methodof Knowing People Enneagram

Page 68: Santigrat Dergisi Sayı:1

68 SUMMARY

STYLE 1Positives Hardworking Negatives Judging inflexible

With high internal expectations forbehavior, I hold myself and othersaccountable to meet these important standards. It is easy forme to see what is wrong or incorrect in a situation, as well asto see how things can be improved. I may come across asoverly demanding or critical, but it is simply hard for me not tohave things done the right way. I take great satisfaction inassuming responsibility, and I enjoy a refined, aesthetic senseof perfection. When I say I will do something, I make sure it isdone properly. When others act unfairly or irresponsibly, I getresentful, although I try not to show it.

� Do I have a voice or message in my head, like a taperecorder, that continually criticizes me for what I do wrong?

STYLE 2Positives Caring Tuned in to others’ feelingsNegatives Indirect Overly accommodating

My greatest strength is being sensitiveto other people’s needs -- sometimes with people I do noteven know. It is as if I have an invisible antenna that can readother people’s needs, often before they do. I like to think ofmyself as a warmhearted, friendly, and generous person.Good relationships are important to me; I work hard at devel-oping them. Sometimes, it is hard for me to resist helping oth-ers, even though I may be overwhelmed or in need of helpmyself. I may then feel taken for granted or unappreciated formy efforts and can become emotional or insistent.

� Do I intuitively know what someone else needs but have ahard time articulating my own needs, even to myself?

STYLE 3PositivesConfident, Result-orientedNegativesCompetitive, Workaholic

I am most motivated by a need for success, achievement,and being the best. Generally, I have done well with what-ever I have set as a goal. I strongly identify with work, andI believe that a person’s value is largely based on what heor she accomplishes. Because I am so busy, I often setaside feelings or self-reflection so I can get everythingdone. I can get frustrated with people who do not use mytime well or who do not step up to a task. Although I am acompetitor, I can also be a good team player (although Ioften head up the team!).

� Do I do all things I do so that others will value andrespect me?

STYLE 4PositivesCreative, Expressive NegativesIntense, Self-conscious

I am a sensitive person whofinds richness and meaning inauthentic relationships with others. Because I enjoy sym-bolic, aesthetic expression, I may be drawn to the arts invarious forms. My artistic sense is for the sophisticatedand unique. I often feel that other people do not under-stand me; I can react strongly to this with anger or sad-ness. I am happiest when I feel special and deeply con-nected. I am also willing to experience the sadder parts oflife; in fact, melancholy has a wistful quality for me. Often,I find the ordinary boring and the distant or unavailableappealing.

� When I feel something very strongly, do I hold onto myemotions intensely for long periods of time, often relayingmy thoughts, feelings and sensations?

STYLE 5 Positives Analytical, Objective NegativesDetached, Unassertive

I see myself as an analytical per-son who thrives on time aloneto recharge my energy. I enjoy observing situations ratherthan being in the middle of them, and I do not like havingtoo many demands placed on me. I like to reflect on myexperiences when I am by myself so I can enjoy, under-stand and sometimes relive them. Because I have such anactive mental life, I am never bored when I am alone. Iwould like to live a simple, uncomplicated life and be asself-sufficient as possible.

� When a situation gets emotional or intense, am I able toeasily disconnect from my feelings of the moment and thenreconnect later at a time and place of my choice?

CENTERSThere are three Centers of Intelligence -- ways of relating toor making sense of the world -- that are present in all of us.Each style, however, is located in one of three Centers,which gives all three styles from the same Center some common characteristics.

� HEAD CENTER (5-6-7) The head center is used for thinking, insight, understanding, anddecision making. Styles 5, 6, and 7 share a preoccupation withmental analysis and fearfulness.

� HEART CENTER (2-3-4)The heart center is used for affection and relating to others in acompassionate way. Styles 2, 3 and 4 share a common preoccu-pation with how others respond to them emotionally and with theimage they project.

� BODY CENTER (8-9-1)This body center is used instinctual knowing and for initiatingaction. Styles 8, 9 and 1 share anger as a common emotionalunderpinning and a tendency toward denial of self, feelings etc.

Page 69: Santigrat Dergisi Sayı:1

69

STYLE 6PositivesLoyal, ResponsibleNegativesWorrying, Hypervigilent

One of my greatest strengths is mysharp, incisive mind, which goesinto high gear when I imagine something is threatening mysecurity or safety. My inquisitive mind also allows me access tokeen insights or intuition. Trusting others is a central issue forme, and I often scan my environment to determine whether adanger may be forthcoming. Suspicious of authority, I am alsocommitted and loyal to organizations to which I belong. I mayeither avoid danger or approach it head-on, and I am usuallyactive in supporting underdog causes.

� Do I constantly worry, thinking about what could go wrongand trying to plan so these negative possibilities will not occur?

STYLE 7 Positives Spontaneous, Synthesizing mindNegatives Unfocused, Rebellious

I am an optimistic person who enjoyscoming up with new and interestingthings to do. I have a very active mind that quickly moves backand forth between different ideas. I like to get a global pictureof how all these ideas fit together, and I get excited when I canconnect concepts that initially do not appear to be related. Ilike to work on things that interest me, and I have a lot of ener-gy to devote to them. I have a hard time sticking with unreward-ing or repetitive tasks .If something gets me down, I prefer toshift my attention to more pleasant things. Having multipleoptions is important for me; otherwise, I feel boxed in.

� Do continuously seek new and stimulating people, ideas, orevents to keep life exciting and moving forward?

STYLE 8 PositivesDirect NegativesExcessive

I place a high value on being strong,honest and dependable, and Iapproach issues of importance in a straightforward way. I likestrength and directness in others, and I can usually tell whensomeone is not telling me the truth or is being devious. I willprotect innocent people, especially when an injustice has beendone, yet I have trouble tolerating weakness in others. If I donot agree with those in authority or if no one is taking charge, Iwill step in and take control. It is hard not to display my feelingswhen I’m angry, and I am usually ready to stick up for friends,and family.

� Do I have a strong exterior, one that is sometimes intimidatingto others (intentionally or unintentionally), that hides a less visi-ble but vulnerable interior?

STYLE 9 PositivesAffable, AcceptingNegativesPuts things off, Avoids conflict

Because I can usually see andappreciate all points of view, Iam good at helping people resolve their differences. Thisability to grasp the advantages of all sides makes menonjudgmental but may also make me appear indecisive.I do not like conflict, and it takes a lot for me to show myanger directly. I enjoy engaging in a number of activities,and I sometimes get so completely involved in an activitythat I may forget about something else I am supposed tobe doing. Easygoing and likable, I seek a comfortable,harmonious, and accepting life.

� Do I automatically bind with other people’s positiveenergy but get quite distressed when I am around nega-tivity, anger and conflict?

1

2

3

45

6

7

8

9

DILIGENCE

GIVING

PERFORM

MOODKNOWLEDGE

DOUBT

OPTIONS

CHALLENGEHARMONY

WingsWings are thestyles on either

side of your corestyle. These styles contain behavior

patterns you may alsoexhibit; the wing may modify,

but does not change, your corestyle.

Stress Point Your STRESS POINT isthe style you may moveto under stress (thearrow pointing awayfrom your corestyle). Your corestyle does notchange, but youmay exhibitsome of thisstyle‘s char-acteristics.

Security Point Your SECURITY POINT

is the style you may moveto when more relaxed

(the arrow pointingtoward your core style).

Your core style doesnot change

but you may exhibit some of

this style’s characteristics?

Note: Individuals may also exhibit qualities of theirStress Points when relaxed and Security Points

when stressed.

Page 70: Santigrat Dergisi Sayı:1

70

mixture. Owing to this procedures, there are samples arrived

today from 500 years ago, as expressions of Turkish cultural

heritage.

FOUR SEASONS BOSPHORUS IS GOING TO BE AIRED

WITH AIRFEL

ALL THE DEVICES USED FOR VENTILATION AND AIR CONDI-

TIONING OF FOUR SEASONS BOSPHORUS ARE PRE-

FERRED THROUGH AIRFEL PRODUCTS.

The Four Seasons Hotel prefered by the world famed people

such as Bill Gates , Elizabeth Taylor, is going to open its second

hotel in Istanbul . The 5 star hotel, The Four Seasons Bosphorus

is expected to finish late 2007. The air conditioning system of

Four Seasons Bosphorus is constructed by AIRFEL. The whole

conditioning of the hotel, including the places below sea level,

is provided by air handling units. Air handling units not only set

the appropriate cold or warm air level, also they can control

humidity level. It is also possible to set the required heat level by

the automation system.

Four Seasons Bosphorus Hotel will produce all the energy that

needs itself. They will generate their own electricity for daily use.

The by-product of electricity generation, 500 centigrate degree

gas is also used to warm and cool the water. Hoval product boil-

er , by using economizer unit is able to extract the heat from the

flue gas and give back the saving to the system. Water-cooled

systems are generally provided by cooling towers . In Four

Seasons Bosphorus conditioning system, sea water is used as

a cooler for the cooling towers. The sea water enters to the tita-

nium exchanger from one side and from the other side air gives

its thermal energy to the water . Consequently, the sea water

came into exchanger at 6 degrees and get out at 12 degrees.

In this system, using of sea water as a cooler, gives a chance to

reduce energy waste. The walk-in coolers and kitchen units in

COLOURFUL HERITAGE OF TURKISH CULTURE:

“KALEM‹fi‹”

TODAY, WE ONLY HEARD ABOUT HAND-WORK, IN

RESTORATIONS, BUT IN THE PAST, IT WAS THE MOST POP-

ULAR ART IN OTTOMAN EMPIRE. PALACES, MOSQUES,

EVEN HOUSES, WERE DECORATED WITH VARIOUS PAT-

TERNS FOR BRILLIANCY, AND BOTH FOR THE INDICATION

OF ECONOMICAL STATUS.

In interior architecture, the paintings drawn on walls, ceilings and

domes, are named as “kalemifli”. It is also the name given,

engraving thin canals with a “steel pencil” on golden, silver,

brass and copper metal plates. This is the desire of human, try-

ing to beautify social living area. And these works represent the

beauty, civility and politeness. Also, these symbolic designs

reveal the characteristics of a society in social research.

Nakkash, is the one who makes the “kalemifli” designs. And they

are all experienced in all fields of drawing like: gilding, miniature,

hand-drawn etc. They all should be master of traditional Turkish

hand-drawn arts so they can create new designs and be succes-

ful. There are few examples of “kalemifli”, arrived today. Because

the colors are very sensitive to humidity and other weather con-

ditions. The oldest example from the Ottomans is the bordure

used on the window of K›rkk›zlar Turbe in ‹znik. It is designed as

floral motifs in shades of different colors and twisted branches.

Also Yeflil and Muradiye Mosques in Bursa, Davut Pasha and

Rum Mehmet Mosques in ‹stanbul are decorated with hand-

drawn designs. The borders of domes goes down with floral

motifs. Hand writings complete the decoration and all sides of

dome are full of cobal blue, turquoise, coral red and green

coloured cloves and tulips.

There are two main kinds of design; one of them is inspired by

the fly of birds and wings, the other is the floral style named

Hatai. Hand-drawns are painted mostly on religious buildings

and sometimes in houses. Specially prepared dye is used to

draw them. This dye is obtained by mixturing soil, madder and

Arabic glue. Afterwards, various procedures are executed on the

SUMMARY

Page 71: Santigrat Dergisi Sayı:1

Members of these clubs, successfully organize various cultural,

sports and arts events. Human Recources Specialist, Pelin

Didinir, participated in foundation of Airfel Academy, answered

our questions about the academy.

How the Academy idea arised and achieved?

We asked our employees what they would adjust, improve and

correct in company, whether they have that chance. We saw

that, most of our employees have the common ideas: to be

together out of work hours, to be more interested in personal

development, to participate more in social life, and the impor-

tance of retraining. Afterwards, we thought how we can join

these ideas on a platform and Airfel Academy was established.

In what conditions the employees benefit Airfel Academy?

Airfel Academy activities are open for all Airfel employees.

Number of participants changes according to different clubs

and interests. But i can say, all employees at least participated

two or more actvities. Watched a film, attended in döner party

or involved in a tournament individually... all participated in one

of the activities. Our goal, of course, is to increase the involvment

for each organization.

What do you expect from these activities?

First of all, we want to develop the belonging feeling to the com-

pany, strengthen in-house communication, create our social life

hobies in the working atmosphere. Also, we want to state per-

sonal improvement and life-long learning terms as a company

culture. For this reason, we need maximum involvement and

more creative ideas.

What do you plan to do in the following step?

At the moment, our most important problem is, not to be able to

participate our employees working in production plants in the

activities. After we settle the idea in central-office, our first aim is

to carry the same concept and togetherness to them.

fiULE ERK‹N

HR Specialist

To discuss ideas, to create opportunities that increase our moti-

71

Four Seasons Bosphorus have also cooling units too. In water-

cooled devices, different from air-cooled refrigerators, the ther-

mal energy is not given to the room where it is stated. Thereby,

the thermal energy balance does not changes in the place.

All infrastructural works and product selection is done in accor-

dance with specifications developed by sound engineers.

Therefore water cooled devices are preffered. Also, instead of air

conditioning devices, pre-conditioned air preparers conneceted

to air handling units are used for conditioning of the rooms.

There is a thermostat unit for regulating temperature in every

room.

Mechanical Project Manager of Four Seasons Bosphorus Hotel

Mustafa Yeflil explained the reasons for selecting Airfel Products;

.”Sanko is a big and approved holding. Airfel which is a firm of

Sanko has products with high efficency and quality. Our hotels’

acoustic specifications are really hard. Thus , it is very important

to select silent devices. We have met many firms during purchas-

ing, but after our tests we stroke hands with Airfel that gave the

most suitable solution to us.”

Air conditioners and ventilation systems are designing based on

temperature and humidity parameters. Another important

parameters for purchasers are noise level , safety , harmlessness

to health. In addition to these parameters, it is also important to

pay attention to particule size and microorganizm type while con-

ditioning the hygienic places. In shopping centers, business cen-

ters and hotels, Airfel uses air handling units that are produced

for hospital conditions. This figure displays that the service qual-

ity of Airfel is above the standarts of the market standart. Also, the

Mechanical Project Manager of Four Seasons Bosphorus

Mustafa Yeflil points out the efficency and the quality of Airfel

products and outlines satisfactory of input/output energy ratio of

the devices. Four Seasons Bosphorus used Airfel’s air-handling

units for air-conditioning, McQuay product chiller cooling groups

for cooling, Hoval product boiler and econimizer for heating.

AIRFEL ACADEMY INTRODUCES A NEW WORLD

AIRFEL ACADEMY, ESTABLISHED BY THE DEMANDS OF

EMPLOYEES, PRESENTS MANY ACTIVITIES FROM SPORTS

TO SIGHTSEEING AND ART.

Management and Human Recources Departments frequently

practices the needs, complaints and expectations of employees.

As a result of these practices, Airfel Academy is established. It is

open for all employees and consists of different hobby, activity

clubs.

These clubs mainly, aim to improve the employees’ abilities on

the interested areas.

Airfel Academy consists of Culture&Arts Club, Social

Responsibility and Environmental Club, Sports Club, Media and

Communications Club, Education Club and Economy Club.

Page 72: Santigrat Dergisi Sayı:1

72 SUMMARY

used. After Indian and Taiwan food, Mexican culture has the

most spicy food in the world. The hot flavour of Mexican food

comes from the ethnic combination of Spanish, Mexican, North-

American cultures and it has its own lovers all over the world.

Chile pepper, almost used in all meals, keeps the food fresh.

Tortilla, derived from the word torta, meaning a plain round cake,

is a kind of thin, unleavened flat bread, made from finely ground

maize (corn) or wheat flour. Taco is a traditional Mexican dish

comprised of a rolled, folded, pliable maize tortilla filled with

cheese, beef, chicken or pork. Additionally, similiar to Taco,

“Enchilada” is made with a corn (maize) tortilla dipped briefly in

hot lard or oil to soften then dipped in the chosen enchilada

sauce. Enchiladas can be filled with almost anything, depending

on the cook's taste and means. While enchiladas made with

meat or cheese fillings are very popular, vegetables, eggs, or

bananas may also be used.

PAIN: THE MOST COMMON HEALTH PROBLEM AFTER

FLU

PAINS, THOSE NOT SEEM INTERESTING, CAN BE SYPTOMS

OF IMPORTANT ILLNESS. NOT TO HAVE BIGGER PROB-

LEMS IN THE FUTURE, PAIN SHOULD BE TAKEN SERIOUSLY

AND SHOULD BE ASKED FOR A DOCTOR’S ADVICE.

Pain, is one of the most important complaint in the world, that

brings down the life standard and causes the most lost in busi-

ness. In USA, every year 65 thousand people get sick report

because of pain complaints and this costs the USA economy

about 70 billion dolars. Each year, 85 million patient is cured.

The doctors say, in the case of a pain that interrups the daily

ongoing life, one should immediately has a professional help for

it. Pain is not genetic and our individual pain perception can be

different. According to a research, Italian and Spanish women,

also American men have less resistance to pain. However, Far

East people got used to live with the pain because of life impos-

sibilities and in time, as a result of these, they became more

vation and to be together out of working hours make bussiness

life more enjoyable and sharing. As a HR employee, i can say,

to be in social organizations with my team friends, get me clos-

er to them, and also increased the in-team communication,

helpfulness and cooperation.

KEREM ANIL

Engineer

In my opinion, Academy started a first in the company, from

many aspects. I believe, it will be an independent platform to

bring out our demands and to voice the feelings of us.

‹BRAH‹M KÖSE

Engineer

Airfel Academy helps to reduce stress in our daily life, so

increases the efficiency in our works. To present our company,

i advice to participate in different sport organizations, wearing

Airfel or Airfel Academy logo pressed t-shirts, straps or sweet-

shirths.

HERITAGE FROM ANCIENT CULTURES:

MEXICAN FOOD

MEXICAN FOOD, SPREADING OUT THE WHOLE WORLD

HAS A WIDE CULTURAL DIVERSITY. MEXICAN FOOD, CAR-

RYING FOOTPRINTS FROM THE PAST, BECOME VERY POP-

ULAR LAST YEARS. THE AZTEC, MAYAN, ZAPOTEC AND

OTHER NATIVES INHABITING THE MEXICAN LAND, BEFORE

THE SPANIARDS ARRIVED INFLUENCED THE MEXICAN

STYLE OF COOKING.

Mexican Food is known for its intense and varied flavors,

colourful decoration, and variety of spices. Meals with bean,

pepper, corn, growth by the Pre-Columbians are the indipensi-

ble triple of this traditional food. The most distinctive feature of

Mexican food is to cook ingredients separately and put togeth-

er later. In Mexican food garlic, cumin and pepper are mostly

Page 73: Santigrat Dergisi Sayı:1

73

In the central air conditioning field, we put on market VRF (vari-

able refrigerant flow) units produced by Mitsubishi Heavy

Industries( MHI). This type of system consists of a number of air

handling units (possibly up to 48) connected to a modular exter-

nal condensing unit. Because of flexible design ability, easy

installation and needing less maintenance increase its populari-

ty in the market. We are in a leader position with 35% market

share in central air conditioning field , and expecting 20 million

dolars turnover for this year.

Airfel purchased Tetisan in 2006, which is the leader manufac-

turer of hygienic air handling units and began production of units

in Çorlu Factory with the knowhow of Tetisan. It is very important

to control level of temperature and humidity, especially the par-

ticules of dust and microorganisms in conditioning of hygienic

places such as operation rooms, medicine factories, food facto-

ries and electronic devices production factories. Aifel-Tetisan

has TUV-Hygiene, TUV, CE, GOST, TSE certifications, and in

short period of time succeeded in ensuring hygienic air handling

units to the leader companys such as Medicana Hospital,

Sandoz Pharmaceuticals, Mustafa Nevzat Pharmaceuticals, Abdi

‹brahim Pharmaceuticals, American Hospital, Bay›nd›r Hospital,

Kervan Dairy Farming, and Evyap. Airfel-Tetisan’s current target

is to sell major portion of their products on foreign markets, and

to reach at 25% market share.

AFTER-SALES SERVICES:

SERVICE APPLICATION SOFTWARE GIVES “ONLINE”

ASSISTANCE

AIRFEL LEADS THE SECTOR IN AFTER-SALES SERVICES.

THE COMPANY HAS DEVELOPED A WIDESPREAD SERVICE

NETWORK AND GIVES REGULAR TRAINING TO THE

EMPLOYEES OF THIS DEPARTMENT.

Making right organizations about the after-sales services given

to customers, is a factor that effects the value of company,

upgrades the level of trustworthiness and increases the brand

recognition.

Airfel is one of the rare company, suceeded this in its sector.

The background of this succeed is the dynamism of the com-

pany, that is possible with believing in constant learning and so

giving trainings to employees in various topics. After-sales

Services Department Manager Kemal Aka told us the after sales

network and what is done in this field: “As Airfel family, we try to

meet our customers’ expectations with 450 dealers, 2350 serv-

ice technicians, 970 service vehicles all over Turkey. The serv-

ices are not narrowed within Turkey. Also, we have overseas

authorised services, too. Furthermore, the service network,

completely developed by us, is supported by Airfel Service

Application software. This is one of the greater investment and

resistant.

For a structure to cause pain, it must have a nerve supply. The

nerves coming out from spinal cord, goes to specific points.

Each nerve is coded for a proper organ and pain specialists

know the map of the nerve system, including these codes. For

optimal treatment pain specialists, has a role identifying the pre-

ciese source of the problem.

Endorphins, is the natural pain-killer of our body. In addition to

their analgesic, or pain-relieving effect, endorphins are thought

to be involved in controlling the body's response to stress, regu-

lating contractions of the intestinal wall, and determining mood.

Walking, biking or doing simple and lightweight exercises releas-

es endorphins into the blood stream and this can also be one of

the way to deal with pain.

AIRFEL SOLUTIONS FOR CONDITIONING HYGIENIC

PLACES

AIRFEL’S ENGINEERING SYSTEM DEPARTMENT IS GAINING

STRENGTH BY THE NEW INVESTMENTS. AIRFEL PUR-

CHASED TETISAN WHICH IS THE LEADER COMPANY IN

CONDITIONING HYGIENIC PLACES.

Engineering Systems Department is our third sales department

together with Domestic Sales and Export Departments.

“Engineering Systems” statement includes two meaning; Project

oriented sales and whole conditioning system sales. Central

Cooling and Central Air Conditioning Departments are the two

main departments of Engineering Sytems Department. Central

cooling units of McQuay, fan coil units and air handling units pro-

duced in Airfel Çorlu Factory are forming our product range in

central cooling field. Also, we have Central Heating Department

which is responsible for the sales of Hoval product boilers, work-

ing with Cooling System Department. We are aiming 40 million

dolars turnover by the end of this year.

Page 74: Santigrat Dergisi Sayı:1

74 SUMMARY

innovation in cooling and heating industry. Dealers will run

same software, but with a virtually separate data. This multi-ten-

ant architecture simplifies application management for the com-

pany. This application also simplifies the following of all cus-

tomers since changes and problems instantaneously available

across the entire platform. Especially, i need to indicate here,

our after-sales services include a range from simple electrical

goods to the million kilocalory cooling units. Moreover, as a

market leader in VRF system, montage, break-down care oper-

ations are carried on by 46 suppliers, without any problem.

Properly, we are proud of being after sales services leader too,

beside being sales leader in the market. One of the important

difference of us, is the custom services given to our corporate

customers. Our corparete customer services is followed up by

a distinct group. This shows the high value, given to them.”

Airfel has a model supplier and technician service system in

Turkey, supported by information technologies. To give techni-

cal support to such intensive product goups, is bounded up to

have a great stock of spare parts. Spare parts management

office is within After-Sales Department. This management

office, to make use of 11 000 inventory list and nearly 130 000

items, is being prepaired for full automation. In the near future.

all authorised services will be able to follow spare parts they

ordered and the inventory lists, by Service Application software.

In addition, Airfel arranges technical service and dealers train-

ing to have qualified staffs. Last year, 18152 stuff/hour educa-

tional courses were given and 687 technicians were trained.

Throughout Turkey, Airfel agencies was structured in 81

province, and philosopy of all is based on customer satisfaction.

Customer Services Department, is of service 24 hours and 7

days. Customers can come into contact by the phone number,

(0216) 4440248. The requests of them, are fulfilled in the

same day or in the next 24 hour. The goal is to provide solution

to all problems in the same day. Currently, 80 percent of the

cases are solved in the day, the customers notified them.

DOLMABAHÇE CLOCK MUSEUM

IN THE CLOCK MUSEUM, LOCATED IN DOLMABAHÇE

PALACE. ARTISTIC CLOCKS, MADE BY FRENCH, ENGLISH,

GERMAN, AUSTRIAN AND ALSO TURKISH CLOCK CRAFTS-

MEN ARE BEING EXHIBITED.

The first and the only clock museum in Turkey, is located in

Dolmabahçe Palace. The clocks exhibited in the museum are

taken out from the warehouse of the palace, and repaired.

Recep Gürgen, is the only one, who can repair the mechanic

clocks. He is also the student of Wolfang Meyer, grand grand

son of Sultan Abdülhamit’s clock craftsman, Emile Meyer. The

first Mechanic Clock Museum, is opened with the clocks, which

are repaired in 8 years. The repairing period takes a lot time

because, most of the clock are produced in 19th century and

while repairing the clocks, the spirit and the techniques are tried

to be kept as same as the time they had been crafted.

For instance, a two hundred-and-fifty years old clock is repaired

using the same techniques of its production time. To be loyal to

past, each missing mechanics of clocks are produced on a

lathe. Additionally, each clock has its own working principle and

mechanical construction. So the repair period includes figuring

out the working principles, and goes on this essence.

In Clock Museum, there is a special division for Turkish clocks.

In this part of the museum, 2 from Osman Nuri, others from

Ahmet Eflaki Dede, Süleyman Leziz, Mehmet Muhsin, Mehmet

fiükrü and Mustafa fiem, totally 7 clocks are being exhibited.

They are the most famous horographs lived in Ottoman Empire

and had crafted only a few clocks through their lives.

In Turkey, the total number of these clock are about 30, and

most of them are made by Mevlevi dervishes. The most amazing

and interesting about clocks is, each component of them are

made only by its craftsman. They produced clocks with least

possible errors and also created different designs by improving

their art. This improvement reached at its highest level in the

18th and 19th centuries.

Page 75: Santigrat Dergisi Sayı:1

� 15.11.200718.11.2007

Enerji Is› veHavaland›rma

SODEX Antalya 2007: Uluslararas› Is›tma, So¤utma,Klima, Havaland›rma, Yal›t›m, Pompa, Vana, Tesisat, Su

Ar›tma ve Günefl Enerjisi Sistemleri Fuar›

Antalya ExpoHannover-Messe

Sodeks

� 20.11.200724.11.2007

Enerji Is› veHavaland›rma Aquatherm: Is›tma, Havaland›rma, So¤utma Fuar› Prag

TZB

� 19.02.200822.02.2008

Enerji Is› veHavaland›rma

ISH China: Is›t›c›lar,havaland›rma ve ölçü sistemleri,baca yap›m›

ShanghaiMesse Frankfurt

� 06.03.200809.03.2008

Enerji Is› veHavaland›rma Günefl Enerjisi: Günefl Enerjisi Teknolojileri Fuar› IFM

‹hlas Fuar

� 11.03.200815.03.2008

Enerji Is› veHavaland›rma

MCE: Mostra Convegno Expocomfort: Is›tma SogutmaTeknoloji Fuar›

MilanoPlanet

� 11.03.200815.03.2008

Enerji Is› veHavaland›rma

Mostra Convegno Expocomfort: Uluslararas› Is›tma,Sogutma, Klima, Havaland›rma,

Yal›t›m ve Su Ar›tma Fuar›

MilanoFiera Milano

� 27.03.200830.03.2008

Enerji Is› veHavaland›rma

4. EgeGaz: EgeGaz Denizli Dogalgaz ve DogalgazTeknolojileri Fuar›

Denizli EGS DEMOS

�27.03.200830.03.2008

Enerji Is› veHavaland›rma

Egegaz 2008: 4. Egegaz Denizli Dogalgaz ve DogalgazTeknolojileri Fuar›

DenizliDEMOS

� 09.04.200811.04.2008

Enerji Is› veHavaland›rma China Refrigeration / CR Expo: Çin So¤utma Fuar› Shanghai

CCPIT

� 14.04.200818.04.2008

Enerji Is› veHavaland›rma

FILTECH EUROPA: Avrupa Pazari Filtre ve AyirmaTesisatlari

LeipzigFiltech Exhibitions

� 08.05.200811.05.2008

Enerji Is› veHavaland›rma

ISK-SODEX 2008: Uluslararas› Is›tma, So¤utma, Klima,Havaland›rma, Yal›t›m, Pompa, Vana, Tesisat, Su Ar›tma

ve Günefl Enerjisi Sistemleri Fuar›

CNR ExpoHannover-Messe

Sodeks

� 01.10.200804.10.2008

Enerji Is› veHavaland›rma

Eolica Expo Mediterranean: Alternatif enerjiler, Rüzgarenerjisi, Rüzgar kuvveti tesisler

RomaSolar Energy

� 01.10.200803.10.2008

Enerji Is› veHavaland›rma

ISH North America: Mutfak cihazlar ve makineler, Is›tmacihazlar, Mutfak aletler, Muslukçu tekni¤i,

BostonMesse Frankfurt

� 08.10.200810.10.2008

Enerji Is› veHavaland›rma IKK: Is›t›c›lar ve havaland›rma Fuar›

NurnbergDeutsche Messe

� 10.03.200914.03.2009

Enerji Is› veHavaland›rma

ISH: Is›t›c›lar,havaland›rma ve ölçü sistemleri,baca yap›m›

FrankfurtFrankfurt Messe

ULUSLARARASI SEKTÖREL FUARLAR TAKV‹M‹ DÜNYA ENERJ‹ ISI VE HAVALANDIRMA FUARLARI

Page 76: Santigrat Dergisi Sayı:1