24

SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

  • Upload
    ngoque

  • View
    219

  • Download
    3

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :
Page 2: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

SÖZLÜK

A 2- Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3- Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah : Kadehler. aba :Atalar. akde s :En mukaddes. abanı : Sarık. akil :Yiyen. ab es :Boş. akim : Kısır.

ab-rı1 :Yüz suyu. aksa : En son, uzak. ad all : Adaleli. ak tar : Taraflar, yanlar. ade m :Yokluk. akval :Sözler. adı1, adüvv : Düşman. akvam : Kavimler, ırklar. atak :Ufuklar. al am : Elemler, üzüntüler. ağ b anı :Bir çeşit beyaz bez. arnade :Hazır.

ağniya : Zenginler. am al : Emeller. ağı1ş :Kucak. arnel-mande: İş göremez durumda ağyar :Başkaları, yabancılar, olan.

düşmanlar. amenna : İnandık. aha d : Ferteler, kişiler. am lk :Derin. ah c ar :Taşlar. amu d :Sütun. ahenin :Demirden. an karib :Yakında.

aheste : yavaş yavaş. an anat : Ananeler. ahtad :Torunlar. anasır :Unsurlar. ahiren :Sonradan. ara : Oylar. alılaf : Gelecek nesiller. arakiyye : Külah. ahlat : Karışım. arakiyye : Yünden yapılmış bir alır ar : Hür kişiler. çeşit kül,ah. ah ya :Diri. ara m : Durma, dinlenme. ailat :Aileler. araıngalı : Dinlenme yeri. akabat : 1- Korkunç hadise ler. arsenik : Sıçanotu.

e

Page 3: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

arz :Toprak, yeryüzü. bed! h! :ispata gerek duyulma-

asan :Kolay. yacak kadar açık,

asar : Eserler. apaçık.

as u de :Rahat. bedreka :Kılavuz.

asüman :Gökyüzü. behaim :Hayvanlar.

aş ina : Bildik, bilen. beh!m! : Hayvanca.

aşiyan :Yuva. be ht : Şaşkınlık.

aş u b :Kargaşa. b eka : Kalıcılık.

ateh (getir-) : Bunamak. beli yy at :Belalar.

ateh : Bunama. b enan : Parmaklar.

atı : .Gelecek. benat :Kızlar.

attar : Baharatçı, aktar. bendegan : Padişahın hizmetinde-

av alim : Alemler, dünyalar. kiler, kullar, hizmetli-

ay at :Ayetler. ler.

ayyuk : Kuzey yarım kürede berah!n : Deliller.

bir yıldız. berceste :GüzeL

az ade : Hür. herdar :Asılmış.

be rf :Kar.

B herhane : Eski, büyük harap ev.

ba's : Dirilme. berhudar :Mutlu.

ba'sü ba'de'l-mevt: Ölümden sonra ber!n : Çok yüksek.

diriliş. berk-i nigah : Şimşek (gibi) bakış. berk-süvarane : Şimşek gibi süratli.

bab :Kapı. ber-mu'tad : Alışıldığı üzere.

bad :Rüzgar. bemamec :Program.

b ade : Kadeh. her-tasnif :Ayrıntılı. bad! :İlk, başlangıç. berzede : Biriktirilmiş. bad! :Sebep. bes!m : Güleryüzlü. bad! ye :Çöl. be şaret :Müjde. balı-name : Müstehcen kitap. beş u ş : Asık. b alır :Deniz. beşfiş : Gülümser. bahr-i ahmer: Kızıldeniz. bevad! : Çöller. bahs-i d uradür : U zayıp giden !Jıevzu. beyaban :Çöl. bala :Üst. beyyinat : Deliller. bar :Yük. beyza :Bembeyaz. baran :Yağmur. bezl (et-) : Cömertçe vermek. bargah-ı rahmet: (Allah'ın) rahmet bezm : Meclis, toplantı.

katı. b!-aram : Durup dinlenmeme. barü :Sur, kale duvarı. b!dar : Uyanıkı

baz! çe :Oyuncak. bidayet :Başlangıç.

bedayi' : Güzellikler. b!hüş (et-) : Aklını başından almak. bedi' :Güzel. b !kes :Kimsesiz.

Page 4: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

biHlinsat bilfarz birnar bimeal -bin bina

b1-payan b ister bıtab

bitenahi bivaye biz ar bu'd

: İnsafsızca. : Farz edelim ki. :Hasta. : Anlamsız, manasız. :Gören. : Medreselerde okunan Arapça ders kitapların­dan biri.

: Sınırsız. :Yatak.

: G~çsüz. : Sonsuz, tükenmez. : Nasipsiz. :Çaresiz. : Uzaklık, mesafe.

bu' d-i mutlak: Evrenin tamamı, son-suz geniş.

büd u nebüd : V ar yok. bu d : Varlık. buhayre :Göl. buk' a : Ülke, bölge. büka : Ağlama. bülend :Yüce. bünyad (kur-): Temel atmak. bünyan : Bina, yapı. bürehne : Çıplak. bürüc : Burçlar.

C-Ç c ahim c amadan

cami d cari c avidan c ay cebanet ceberüt ce bin

:Cehennem. : Çapraz şekilde iki sıra düğmeli bir çeşit kısa ve kolsuz üstlük.

: Cansız, donmuş. : Akan, geçerli. : Ebedi, sonsuz. :Yer. : Korkaklık. :Aşırı kibir, azarnet : ı. Alın, 2. Korkak.

cebin-i s1m1n: Gümüş rengi alın. cebri :Zoraki. ced : Ata, dede.

cedelgah cefa-dide ceh1m1 eeladet eel! ce n ah cenub cerh (et-)

: Mücadele yeri. : Cefa görmüş. : Cehenneme ait. : Yiğitlik :Belli. :Kanat. :Güney. : ı- Y aralamak.

2- Çürütmek, iptal etmek.

ceride : Gazete. ceriha : Yara. cevam1 : Camiler. cevelan : Dolaşmak. cevelangah : Dalaşına, gezinme yeri. cevf : İç, boşluk. cevv : Hava, boşluk. ceyb :Cep. cibah : Cepheler, alınlar. dbal : Dağlar. cibal-i velveledar: Sesli dağlar. ci bill! : Yaratılış. cidal :Karşılıklı kavga. ci dar :Duvar. d fe :Leş.

cihaz : Çeyiz. ciyfe :Leş .

cü :Açlık.

cü d : Cömertlik. cüş (et-) :Coşmak.

cüşiş : Coşkunluk, aşırı heyecanlanma.

cüy : Irmak. cüybar : Akarsu, ırmak. efiy-ı cari :Akarsu. cü da :Uzak. c ün di : Sipahi. cünün : Delilik. cür'a : Yudum. çak (et-) : Parçalanmak çakşır : Erkek şalvarı. çal ak :Çevik. çerağ :Kandil. çin : Kıvrım.

Page 5: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

D dad : Adalet. dahi-i mehib: Büyük dahi. dalalet :Sapıklık.

darnan :(Koruyucu) etek. daman-ı aşk: Allah'ın varlık katının

ete ği. dam en :Etek. damen-i irfan: Bilim ve fen eteği. dar :Ev. d ara b an dar at day e de b boy defin de han

: Ç~rpma, çarpıntı. :Gösteriş.

: Dadı. :Depo. :Gömülü. :Ağız.

dehan-ı hasret Hasret ağzı. dehhaş : Çok dehşetli, pek

korkunç. dehr : Dünya. dehşet -ilin : Dehşetli. dehşetnak : Dehşetli. dem :Zaman. dembest : Susan, susmuş. demevi : Kanlı. dem-güzar (ol-): Vakit geçirmek,

demide demsaz dendan dem der deragüş

der-agüş

d erk derpey derpiş

dest destar

eğlenmek.

:Yetişmiş.

: Sırdaş. :Diş.

: Alçak. :Kapı

: Kucaklama. : Kucaklama. :Anlama. : Ardısıra. : Göz önünde bulunma. :El. : Sarık.

dest-i tecebbür: Zorlayıcı el. deştzar : Çöl. devahi : Felaketler.

devair : Daireler. devr-i sabık: Eski devir. deycür : Çok karanlık. deyyar : Evin içinde oturan. dibace : Önsöz. didar : Güzellik, yüz güzelliği,

di de dil dil-cü dil-halı

dirlg düd düdman duhat dün

çehre. :Göz. :Gönül. : Gönül çeken. : Gönlün istediği. : Esirgeme. :Duman. :Aile. : Dahiler. :Aşağı.

düradür : U zaktan uzağa. düş :Omuz. düş-ı ıztırar : Çaresiz omuz (lar). dümü : Gözyaşları. dümü'-ı istimdad: Yardım dileyen

gözyaşları.

dürdane : İnci.

E eb'ad eb kar ebkem ebleh e br ebrar eb sar e dr ec ram ec sad ecza ed var ed yan ef'al efkar eflak efser efvah

:Her taraf. : Bekarlar. : Sessiz, dilsiz. :Ahmak. :Bulut. : İyiler, dindar insanlar. :Gözler. : Gündelikçi. : Cisimler, yıldızlar. : Ceseiler. :Parçalar. : Devirler. :Dinler. : işler. : Fikirler.

1

: Felekler. :Taç. : Ağızlar. .

Page 6: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

efzfin e had

: Artan, çoğalan. :Tek.

ehibba : Dostlar. ehl-i faka : Yoksullar. Ehl-i Salib : Hristiyanlar. ekvan el faz elsine elv ah

: Kainat. : Lafızlar, sözler. :Diller. :Diller.

elvan : Renkler. emr-i bi'l-ma'ruf: iyiliği emretme. emr-i münker: Kötülüğü emretme. emvac : Dalgalar. emval : Mallar. emvat :Ölüler. en cam :Son. en c üm :Yıldız.

encümen : Cemiyet, meclis, komisyon.

enf :Burun. enfa : Çok faydalı. enfas : N efesler. enfas-ı hab1s : Pis nefesler. en1n : Feryat, inleyiş. enin-i ruh :Ruhun inlemesi. enin-i tazarrfi' : İniltili yakarış. enis :Dost. ensal : Soylar, nesiller. envar : Nurlar. enzar : Bakışlar. erham : Döl yatakları. ervah :Ruhlar. erzel es har es laf es ma es nam esrar eş'ar

eş balı

eş c ar eşedd

eş has

:En rezil. : Seherler, sabahlar. : Öncekiler. :isimler. :Putlar. :Sırlar.

:Şiirler.

: Şekil, madde. :Ağaçlar.

: En şiddetli. : Şahıslar, kişiler.

eşvak : Şevkler, neşeler. etfal : Çocuklar. evamir : Emirler, buyruklar. evrad : Din! dualar. evtar : Teller. evtar-ı lman: İman telleri. evza : Vaziyetler, haller,

durumlar. eytam : Y etimler. eyvan :Saray. eyyühe'n-nas: Ey insanlar. ezhan : Zihinler. ezhar : Çiçekler. ezkar : Zikirler. e zman ezvak

F tah ur faka faslam

:Zamanlar. :Zevkler.

:Övünen. : Yoksulluk. : Benek benek.

fatır : Yaratıcı. fatır-ı mutlak: Mutlak yaratıcı;

Allah. fecayi fe lah

: Facialar. :Kurtuluş.

ferag-ı bal :Kaygısız.

feraiz : Farzlar. ferda : Yarın. ferda-yı mevud: Vaad edilen sabah. fer1d : Biricik. fer1h u fahfir: Rahat, ferah. fer1h fer1k ferkada

ferraş

fersfide ferş

ferş-i rah fe şan fetret fevc fevc

: Ferah, sevinçli. : KorgeneraL : Büyükayının en parlak yıldızı.

: Temizleyici, süpürücü. :Eskimiş.

: Yaygı. : Yola serilen yaygı, halı .. :Saçan. : Kargaşa dönemi. : Bölük bölük.

Page 7: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

feveran fevk

: Galeyan. :Üst.

fevka'l-beşer: İnsanüstü. fevka'l-itiyad: Olağanüstü. fevza : Kargaşa. feyfa : Düzlük, büyük

sahra, çöl. feyyaz : Çok feyizli. fezagerd fezail fıkdan

firaklı

firar firib fodla fuad fukaha

: Fezayı dolaşan. : Faziletler. : Yokluk, kıtlık .

: Acıklı. :Kaçış.

:Aldatan. : Molla ekmeği .

: Kalp, yürek. : İslam hukukunu bilen kişiler.

fusül : Fasıllar, mevsimler. fücür : Ahlaksızlık,

günahkar lık. fünün : Fenler. füshat -sera : Genişlik.

füshat-sera-yı düra-dür: Uzayıp giden genişlik.

füsünkar :Büyülü. fütüh :Zafer, gönül rahatlığı. fütür füyüz

G

: Ürkeklik : Feyizler.

gabra : Yeryüzü. gafir : 1- Çok kalabalık.

2- Yaygın, kaplayan, örten.

gam-güsar : Gam ortağı, dert arkadaşı.

garnk1n : Gamlı.

gamz gara1b gasl gaşy (ol-)

: Belirtme. : Garip şeyler. :Yıkama.

: Sarhoş olmak.

gaşy

gayz : Kendinden geçme. : Kızgınlık, kin.

gelıvare-i naz: Nazlı beşik. gerd : Gezen, dolaşan. gerdün : Dünya, felek. · gerdüne : Araba. gılzet : Kabalık.

gırivv : Çığlık. giran-seyr : Ağır ağır dolaşma. gir1ban : Y aka. girizan : Kaçıcı, kaçan. girüdar : Mücadele, savaş. girndar-ı maişet: Geçim kavgası. girye : Gözyaşı. girye-i matem: Acı, gözyaşı. -gü : Söyleyen. gubar :Toz. gufran :Affetme, Allah'ın affı,

merhameti. gulguleh1z : Feryat koparan. günagün : Çeşit çeşit. gunüde : Uyuklamış. gureba : Garipler, kimsesiz

kişiler.

gusn :Dal. gusün :Filizler. gü ş :Kulak. gülgün : Gül renkli. gülşen : Gül bahçesi. gümrah : Yolun u kaybetmiş. güz1n : Seçkin, saygıdeğer.

H ha b :Uyku. habgah : U yunacak yer. hab-ı sükunet: Susma uykusu. habl :İp. ha bt (et-) : Ağzını kapama. hacalet hacat hacer hadl

: UtanmaL : ihtiyaçlar. :Taş .

: Utanmış.

Page 8: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

hacle ha cr

hadid

: Gelin odası. :Birini malını kullan­maktan men etme.

:Öfkeli. hadra : Yeşil. haib ü hasir: Hiçbir şey elde

edemeyen. haib : Kederli, umutsuz. hail : Engel. haile : Dram, trajedi. hak :~oprak, yeryüzü. hak-sar (et-): Yıkmak, yerle bir

haledar hall ta hamakat hamdel e ham ün hamfiş

handan han de han üm an har haremeyn

h ann har! m h arta

etmek. :Hale içine alınmış. : Karışım. : Ahmaklık : Allah' a ham d etme. :Ova, kır. : Suskun, sessiz. :Sevinçli. :Gülme, gülüş. :Ev, bark, ocak, yuva. :Sıcak.

: İki harem; Me kk e' deki Harem-i şerif ile Medine'deki Peygamber mescidi.

:inatçı. :Ortak. :Harita.

harun : Huysuz. hasir ü haib: Şaşkın ve çaresiz. hasir : 1- ~asret çeken.

hasr

haşyet

hatif h atm

2- Hasar gören, zarara uğrayan.

: Genellikten çıkarma, sınırlama.

:Korku. : Gaipten işitilen ses. : Tüketme.

hatt-ı mümas: Teğet çizgi. hatve : Adım.

havaic havarık

havass havatır

: ihtiyaçlar. : Harikalar. :Aydınlar, seçkinler. : Hatıralar.

havf u reca : Korku ve ümit. hav1 :İhtiva eden, içine alan,

kaplayan. 1

hav 1 : Çevre. havsalaçak : Anlayışı parçalayan. hayal-i te'bid: Ebedllik, ölümsüzlük

haybet

hayfa hayır

hayırhalı

hayme

hayali. : Yoksunluk, mahrum-luk, ziyan, korku.

:Yazık.

: Bahçelik, bostan. : Hayır isteyen. :Çadır.

hayret-feza :Hayret veren. hayyiz :Süreklilik. hazain haz an hazele h azık

: Hazineler. :Sonbahar. : Aşağılık gürüh. : Mütehassıs.

hazire-i sengin: Taştan mezar. hernal :Benzer. hemhal :Eş, benzer. hemrah :Yoldaş.

hem-zeban :Aynı dili konuşan, dost.

hendese : Geometri. here ü m ere: Kargaşa. herçi bad ab ad: N e olursa olsun. herç-i bad-abad: Her yerde. herze hes tl h eyakil heybetpüş

hey ca hezar hıtta

hı yaban hıyat

:Saçma. :Varlık.

:Heykeller. : Heybetli. :Kavga. : Bülbül. ı

:Ülke. : İki yanı ağaçlı yol. : İplikler. ·

Page 9: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

hiffet : Hafiflik, hoppalık. ı yan :Ayan olan. birasan : Korkan, çekinen. ıyd :Bayram. birman : Mahrumluk, nasipsizlik. ıyş : Geçinme. his al : Hasletler, huylar. ıztırar : Mecburiyet. hizlan : Tek başına kalıp i'la (et-) : Yükseltmek.

perişan olma. i'la : Yüceltme. hodgam :Bencil. i'mal :Yapma. hoş-bu : Güzel kokulu. i'tisam : Tutunma, yakınma. huccac : Hacılar. i'tizar : Özür beyan etme. huccac-ı kiram: Saygın hocalar. i'zaz : Ağırlama. hufeyre : Küçijk çukur. i ane :Yardım.

hufre :Çukur. i bad : Allah'ın kullan, hufre-i nisyan: Unutulmuşluk çukuru. insanlar. hulk :Ahlak, huy. ibahiyye :Her şeyi mübah hulle :Elbise. gören grup. hum ar : içkiden sonra gelen baş ibda-ı bed!': Güzellikler yaratma

ağrısı. (sanatı).

h un :Kan. ibnullah : Allah'ın oğlu. hun-abe :Kanlı su. ibra (et-) :Zorlamak. h ur : Huri. ibram :Aşırı ısrar.

h urafat : Hurafeler. ibtisam : Gülümseme. hurde : Hurda. i c bar :Zorlama. hurdebln : Büyüteç. i cl al :Yücelik, kudret. hurşld :Güneş. idlal (et-) : Sapıklığa yöneltme. h uru c : Çıkış, ayaklanma. igtinam :Zahmetsiz kazanç. huruş (et-) :Coşmak. igtirab : Gurbete çıkma, gözden h uruşan : Coşan. kaybolma, batına. h u sun :Kaleler. iğmaz : Göz yumma, görmez-h u şu : Allah' a korku ve likten gelme.

sevgiyle bağlanmak. iğtinam (et-): Ganimet saymak, huteba : Hatipler. yararlanmak. h u tur : Akla gelme. ihkak : Hak ettirmek. h u tut : Hatlar, sınırlar. ihmal : Süre verme. huzu' : Alçakgönüllülük. i h tirarn :Saygı.

huzzar :Hazır olanlar. ihtisar : Kısa, kısalma. hüccet : Delil, senet. ihtisas : Duygulanma. hüve :0. ihtizar :Can çekişme. hüveyda : Açık, belli. ihtizaz :Titreme.

ihvan : Kardeşler. ı-i ihzar : Hazırlamaı

ıtlak : Bağımsızlık, özgürlük. ik dam :Gayret. ıttırad : Birbirini izleme, ikrar (et-) : Tasdik etmek, kabul

monotonluk. etmek, doğrulamak.

Page 10: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

iktiham : Göğüs germe. isınet :Namus. ikti s ab :Kazanma. istalaktit : Sarkıt ilca :Zorlama. isti'cal : Acele etme. ilhad : Dinsizlik. istiab : Tutma, içine alma. il timaat : Pırıltılar. istiğrak : Dalgınlık, durgunluk.

iltiva : Kırışık. istiğrak : Kendinden geçme.

im'an : Dikkat, ibret. istihale :Değişme.

imhal : ( Cezalandırmadan istihkar (et-): Hor görmek.

önce) Süre verme. istiknah : Bir şeyin özünü,

imrar :Geçirme. kökünü araştırma.

im sak : C)mrilik, bir şeyden el istikrah : Tiksinme.

çekme. istikşaf : Olup biteni araştırma.

in'ikas : Aks etme, yansıma. ist1man (et-): Aman dilemek.

inayet ola : Allah versin. istimdad : Yardım dileme.

ineizah : Cazibeye kapılma. istinat : Mahkemece verilen bir

in d :Yan. hükmü üst mahkemeye

in fak : Geçindirme. gönderme

infial : Gücenmek. istinfaf : Hafife alma.

infira d : Yalnız olma. istinkah : Nikahlama.

inhidam : Yıkılma. istirdad :Geri alma.

inhilal : Çözülme, dağılma. istiskal : Varlığından hoşlanma-

inhimak : Üzerine düşme. ma, küçümseme.

iş had : Şahit gösterme. inhitat : Düşme, çökme.

iş rak : Doğma, ışıldama, inkıyad : Boyun eğme.

ışıklandırma. inkisaf : Parlaklığın sönmesi.

iştial : Parlama. inkisar : Kırılma, parçalanma. it' ab : Yorma. insilah :Sıyrılma. itikaf : Bir yere kapanıp inşad (et-) : Seslendirmek. ibadetle vakit geçirme. inşirah : Ferahlama. i tıninan : 1- Güvenme. in taş : Bitkinin yeşermesi . 2- Başa kakma. intiba : İz bırakma. iyazen billah : Allah korusun. intibah : Uyanıklık. iyazen : Sığınarak, iltica ir ca : Döndürme. ederek. irtidad : İslam dininin dışında i zam :Kemikler.

bir dine girme. iz ar : Yanak. is'af : Dileği yerine getirme. izmihlal :Yok olma. !sar : Saçmak. izz ü naz : Nazlanma. İskandil : Suyun derinliğini ölçen izzet :Yücelik, ululuk.

alet. iskat :Susturma. J isk o lastik : Skolastik. jale :Çiğ.

-

Page 11: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

K ketibe : Kalabalık, topluluk. ka'r :Derinlik. kevn : Olma, var olma, varlık, kabail : Kabileler. mevcudiyet. kadiasker : (Kazasker) Osmanlı kıtal :Öldürme.

Devleti'nde ilm! ve kıyam : ı- Ayağa kalkma, adli yüksek rütbe. ayaklanma.

ka d! d : Çok zayıf, iskelet. 2- Yükselme. kadim :Eski. ki bar : Büyükler, ulu, seçkin kağşamak : ı- Eskimeden dolayı kişiler.

ek yerleri oynamak. ki s ra :İran hükümdarlarının 2-, Yıkılacak gibi unvanı.

olmak, köhnemek. kiyah :Ot. kail :Söyleyen. kudret-i zerriye: Atom kudreti. kaim (ol-) : Durmak, kalıcı olmak. kulzüm :Deniz. kalçın : Kalçaya kadar çıkan kura :Köyler.

çorap. kur b :Yakınlık.

kallçe :Halı. kurretü '1 ayn: Gözbebeği. kamer :Ay. kurun : Asır, yüzyıl. kandll-i tar :Karanlık, sönük kandil. kutayre : Damlacık. kanı (ol-) : Yetinmek. ku tr :Yan, en. kar ü bar :iş-güç. ku va : Güçler, kuvvetler. kar b an : Kervan. kuyu d :Kayıtlar.

kar ha :Yara. kübra : Büyük, ulu. kar! :Okuyucu. kühen :Köhne. kar!b : Yakın, benzer. k arz ar : Savaş, kavga. L kasald : Kasideler. la akal : En azından. kas em :Yemin. la yenkati :Sürekli. kavatil : Kafileler. la yezal : Bitimsiz. kayser :Bizans krallarının lağam :Bomba çukuru.

unvanı. lah d :Mezar. kebair : Büyük şeyler. lahik :Eklenen. kedd-i yemin: El emeği. lahn :Ezgi. kehkeşan : Samanyolu. laht :Mezar. kehle :Bit. lahut : Ruhaniyet, maneviyat. kehvare : Beşik. lal : Dilsiz, sessiz. kemal-i vecd: Tam bir coşkunluk lamise :Dokunma. k emine : Alçak, değersiz. lan e :Yuva. kesret : Çokluk, tasavvufta la şe : Leş, enkaz.

dünya ile alakah lat!f :Güzel, hoş. her şey. le b : Dudak.

keşşaf : Çok keşif yapan. le b bey k :Buyurun, evet.

e

Page 12: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

lebriz ledün le1m lem'a lem'a-dar le m ean lemeat lemha lems lenfa1

:Taşan.

: Allah'ın yanı. : Alçak, aşağılık. : Parıltı. : Parlak, parıltılı yer. : Parıldama. : Parıltılar. : 1- Bakış. 2- Parlama. : Değme, dokunma. : Kansız, zayıf, tembel, lenfatik.

lerzan : Titreyen. levh-i zi-rüh: Canlı tablo. levs : Bulaşık, pislik. levsiyyat : Pislikler. leyal : Geceler. leyal-i tar : Karanlık geceler. leyl :Gece. leyl-akin :Gece rengi. li bre penseur: Özgür düşünceli. lihye : Sakal. lika : Çehre. livaü'l-hamd: İslam sancağı. lübb :Öz. lücce : Dalga. lücce-i rahmet: Allah'ın merhamet

dalgası.

M makabii :Öncesi. mamelek : Bütün mülk. ma'ber :Geçit. ma'büd :Allah, tanrı. ma'düd : Sayılı. ma'müre :Bayındır.

ma'reke : Savaş alanı. ma'tüh : Bunak. mader :Anne. matat : Kaybedilmiş şeyler. maf1ha :içindeki. magmüm : Gamlı, kederli. m ah :Ay, ay yüzlü.

malıall at : Mahalleler. mahdüd : Sınırlı .

mahküm1n : Mahkümlar. malımil : Fil, deve vb.nin sırtına

mahmüm mahmur mahsur mahz mail makal

konan, kulübeyi andıran.

: Ateşli, sıtmalı. 1

: Yarı sarhoş, uykulu. : Çevrili, kuşatılmış. : Saf, halis, sırf. :Meyilli. :Söz.

makber : Mezar. makhür : Kalıra uğramış. makhür-ı celal: Büyüklük ve

kuvvetle kahretme. makrün (ol-):Bağlı olmak,

desteklenmek. makrün : Yakın. maksud-ı mehlb: Büyük, yüce

maksat. maksüre : Camilerde etrafı par­

maklıklı yüksek yer. makta : Kamış kalemlerin yon­

tulduktan sonra uçları­

nın üzerine yatırılarak

kesildiği alet. maktel : İdam, ölüm alanları. maktül : Öldürülen. m ama

manzar mar az masarif mas i va

masnü' masnüat masrüf matlüb

: Beyoğlu 'nda bir sefa­hat yeri. :Manzara. :Hastalık.

: Masraflar. : 1- Dünyevl varlıklar, maddi dünya. 2- Allah'tan gayri her şey.

: Sanat eseri. : Sanat eserleri. :Harcanmış.

: İstenmek, arzu edilmek.

Page 13: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

matvl : Dürülmüş, kıvrılmış. rnektüm : Gizli, saklı. m azik :Dar yer. mel'abe : Oyun, oyuncak. mazi-yi mehlb: Şanlı tarih. meHlhat :Güzellik. mazlümln : Mazlumlar. melal :Üzüntü. me'kül : Yiyilen. meleküt : Melekler alemi. me'lüf :Alışık. me malik :Ülkeler. me'men : Güvenilir yer. me mat :Ölüm. me'mül :istek. memdüd :Uzun. me'nüs :Alışık. memnü :Yasak. me'va : Ülke, sığınılacak yer. memsüh : Çirkinleşmiş. me ad : Sqn. menabi : Kaynaklar. me al :Anlam. me nar : Minare. mealim :Alametler, işaretler. menba' :Kaynak. me b adi : Başlangıç. menhüs : Uğursuz. mebhüt :Şaşkın. menşe' :Kaynak. mebzül :Bol. menzil :Durak. meccanen :Ücretsiz. menzil-i aksa: En son, en uzak nokta. mecmü' :Hepsi. mer'l :Yürürlükte olan. mecrüh :Yaralı. merahil : Duraklar. medaris : Medreseler. merahim : Merhametler. medfen :Mezar. meraret :Acı.

medhül : Ayıplanmış. meratib : Mertebeler. medhüş :Dehşete düşmüş. meraya : Aynalar. m edi d : ı - U zun, uzun süren merbüt :Bağlı.

2- Devamlı, sürekli merd :Kişi.

medyün :Borçlu. merdüd :Reddedilmiş.

mefahir : Övünülecek şey ler. merdüm : Gözbebeği. mefküd : Kayıp, yok. merkad : ı- Uyuyacak yer. mefküf :Bağlı. 2- Mezar. tneflüc :Felçli. m ers us :Birbirine kenetlenmiş, mehalik : Helak edici şeyler, kurşunla birbirine

tehlikeler. bağlanmış.

mehcür : Unutulmuş, uzak mesacid : Mescitler. kalmış. mesai b :Felaketler.

me h d : Beşik. mesavl : Kötülükler. me hi b : Büyük, yüce, heybetli. mesdüd :Kapalı.

mekanet : Metanet meskenet : Miskinlikler. m ekin : Oturan, yerleşen. m es tür :Örtülü. rneknun :Gizli. meş'alkeş : Meşale taşıyan. mekr :Hile. meşail : Meşaleler. meksem : Suyun koliara me şam :Burun.

ayrıldığı yer. meşbü : Ağzına kadar dolu.

8

Page 14: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

meşcere : Ağaçlık, orman. muarra : Münezzeh. meşhed : Şehitlik muattal : Battal, kullanılmaz. meşher : Sergi. muazzez :Değerli.

meşhüd (ol-): Görülmek. mu hassır : Öğrencinin disiplinini meşhüdat : Gözlemler, izlenimler. gözleyen görev li. meşhün :Dolu. mücez : Kısa ve özlü yazı. meşlme : Döl yatağı. mudhik :Gülünç. meşiyyet :Kader. mugaddi :Besleyen. meşy :Yürüme. mugaylanzar: Dikenlik metali' : Güneşin doğuşu. mugher : Kırgın, gücenik. me tali b : istekler. muhacim : Saldıran, hücum eden. mev'üd : Vaad edilen. muhakkar : Hakarete uğramış, mevcamevç: Dalga dalga. aşağılanmış.

mevcat :Dalgalar. muhammer : Y oğrulmuş, mevdG' : Emanet edilen. mayalanmış .

mevecat :Dalgalar. muharrib :Tahrip eden. mevhum : Kuşkulu; gerçekleşeceği muhat : Kuşatılmış.

kesin olmayan. mühiş : Korkutan. mevhüme :Hayali. muhrik :Yakıcı.

mevklb :Alay, kafile. muhtariyyet: Özerklik, bağımsızlık. mevkib-i şadl: Sevinç alayı. muhtasar :Kısa.

mevkif :Durak. muhtazar : Can çekişen. mevkGt : Süreli, periyodik. muhtekir :Vurguncu. mevsük : Belgelenmiş. mukassl : Kasvetli, sıkıcı. mevvac : Dalgalanan. muklm : Oturan, seferi mevzün :Ölçülü. olmayan. m ezahim : Eziyetler, sıkıntılar. mümaileyh : Adı geçen. mezbühane : Son ümitle. m us ab : Musibete uğramış. mezellet : Aşağılanma. musafat : Samimiyet, dostluk. mezrüat : Ekinler. musaggar : Küçültülmüş. mi'rac :Göğe yükselme. mu salıhar : Büyülenmiş, tesir milıman :Misafir. altına alınmış.

mihr :Güneş. musalll : Beş vakit narnazına mihrihan : Sevilen, dost. devam eden. mina :Mavi. mu s anna : Sanatlı, ustaca. miskal : Yirmi dört kıradık muslih : Islah eden, düzelten.

ağırlık ölçüsü. mu ta : Boyun eğilen. mizhan : Misafui ağırlay an kimse, mutarra : Koku saçan.

ev sahibi. muteazzım : Büyüklük taslayan. mu'cez :Kısa. muvahhid : Allah' ın birliğine mualla :Yüce. inanan. muallem :Eğitilmiş. muvakkat :Geçici.

Page 15: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

muvakkit : Saatin doğruluğunu mün'adim :Yok olan. tayin eden memur. mün'atıf :Dönen.

muzi : Parlak. münazaa :Kavga. muzlİm :Karanlık. m ün basit : Şen, ferah. muzmahil : Göçen, yıkılan. m üneeli :Parlayan. muzmer : İ çte gizlenen şey. müncemid :Donmuş. muztarr : Çaresiz, zorlanmış. mündehiş : Dehşet içinde olan. mü b ahi : Mağrur. mündemiç (ol-): İçinde bulunmak. mübdi : İcat eden, yoktan var münevver :Aydınlık, nurlu.

eden, başlatan. münevvim : Uyku veren. müberrat : İ~ilikler. münfafil : Gücenik. mü beşşer : Müjdelenmiş. münhani :Eğri.

mü b hem : Belirsiz. münhasır : Sınırlı. mübrim : Acil, zorlayan, münhemik : Bir işin üzerine çok

anlamsız sözlerle düşen.

can sıkan. münkad : Bağlı, boyun eğen. mübtezel : Alçak, rezil. münkasim : Bölüştüren. mübtezel : Alçakça, aşağılık. münkesir :Kırık.

mücahedat : Savaşlar. münteha : Son, sonuç. mücella : Parlak, cilalı. müreecalı : Tercih edilen. mücmel : Veciz, öz. mürted : Dinden çıkmış. müdataat : Müdafalar. müsahhar (et-): Tabi kılmak, emrine müdekkik : Tetkik eden, inceleyen. vermek. müderrisin : Müderrisler. müsellah : Silahlı. müebbed : Ebediyyen. müselsel : Sıralı, dizili, zincirleme. müedda : Eda edilen, mana. müsevvif : Savsaklayan, işi yarına müeyyed : Sağlam, kat'i. bırakan.

müfad : Mana, kavram. müseyyeb : Ü şengeç, uyuşuk. müfarık :Ayrılan. mü sin :Yaşlı.

müfid :Yararlı. müstacel : Çarçabuk, aceleyi müftakir : Yoksul, muhtaç. gerektiren. müheykel : Heykel gibi, iri yarı. müstağrak : Kendinden geçen, müheyya :Hazır. dalmış.

müheyyic : Heyecan veren. müstahase : Fosil. mühlik :Öldürücü. m üstalısil : Elde eden, üreten. mühmel : İhmale uğramış. müstatil :Uzayan, dikdörtgen. mükevvenat: Yaratılan şeyler. müstear : iğreti. mülevves : Kirli, pis. müstehlik :Tüketici. mülhid : İnançsız. müşerrih : Operatörlıük eden. mülteca : Sığınılacak yer. müşeyyed :Sağlam. ;

mümas :Dokunan. müşir : Mareşal. :

mümteni' : imkansız. müşrikin : Müşrikler.

e

Page 16: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

müştak : Türemiş. mütebassıs : Y altaklanan. mütedenn! : Gerileyen. mütefelsif : Felsefe yapan. mütefennin : Fen sahibi. mütehalif : Birbirine aykırı. mütehevvir : Kızgın. müteheyyic : Heyecanlı. mütekaid mü tenazır

müteneffir müteval! mütteka müvekkel müverrih müzaheme müzahim müzebzeb m üzi c

N nafi nagamat nagehan n ah ak nahvet naim n ak am nakkad

: Emekli, eski. :Birbirine bakan, simetrik.

: Nefret eden. : Birbirini izleyen. :Asa. : Vekil olmuş. :Tarihçi. : Sıkıntı verme. : Sıkıntı veren. : Karışık, bozuk. : U s andıran.

:Faydalı.

: Ezgiler, nağmeler. :Ansızın.

: Haksız yere. :Gurur. :Uyuyan. : Mutsuz. : Bir şeyin iyisini kötüsünden ayıran.

nakkad-ı idrak: Ayırt edici, seçici kavrayış.

nakus : Kilisede çalınan çan. nakus-ı izmihlal: Felaket çanı. nakz nal e

:Bozma. : İnilti, feryat.

nale-i hamfiş: Sessiz inilti. nale-sera : İnleyen. namalıdut : Sınırsız. namütenahi : Sonsuz. nan : Ekmek.

nar :Ateş.

n as : İnsanlar. nasiye :Alın.

nasut :İnsanlık. natıka : Konuşma yeteneği. nayab :Bulunmaz. n az an :Nazlı.

n azar :Bakış.

n azenin : Cilveli güzel. nazra :Bakış.

nebat :Bitki. ne be an : Pınar suyunun yerde

kaynaması.

nebud u bud: Yokluk ve varlık. n ec at :Kurtuluş.

n ed b : Asil. ne cm :Yıldız.

nedim e : Arkadaş, dost. nef' : Menfaat, yarar. nefh : Üfleme, ötme. nefha : Soluk, esinti. nefrin : Lanet okuma. nefs-i emmare: Emredici nefs. nehar : Gündüz. nehy : Y asaklama. nekal :Azap. nekbet : Talihsizlik, felaket. nesc :Doku. nes!m : Sabah yeli. nesr-ay!n : İnci yağdıran. n eva nevadir nevahi nevasaz nevazil

: Ses, inilti. : Nadir olan şeyler. :Yasaklar. :Ses veren. : Nezle.

nev bahar : İlkbahar. nev ha : İnleme, ağlama. nev!n : Yeni. nevm!d (et-): Ü mitsizliğe düşürmek. nevvar : Parıldama. nezle-i sadriyye: Göğüs nezlesi.

Page 17: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

nısf :Yan. nısf-ı kutr : Y arıçap. nigah : Bakış. nigah-ı s1m1n: Gümüş (renkli) göz. nigehban (ol-): Bakmak; izlemek. nigenban : Seyreden, bakan, bekçi. nihalan :Fidanlar. nihan : Saklı. nikab : Peçe, yüz örtüsü. nikat : Noktala. nilgün : ,Mavi renkli. n! m :Yan. nrran : Ateşler. ni s van :Kadınlar.

ni s yan :Unutma. niş1men : Oturacak yer. niş1mengah : Yerleşme yeri. nitak : Kuşak. nuküş : N akış lar. nüş1n hab :Tatlı uyku. nücüm-ı g1südar: Kuyruklu yıldızlar .

nücüm-ı lamia-za: Parlayan yıldız-

nühüfte nümayan nüşür

nüvişt

p

lar.

: Gizli. :Görünen. : Yeniden dirilme. : 1-Yazı. 2- Örülmüş in­ce şerit.

pak :Temiz. pakize : Lekesiz. parnal (et-) : Ayakaltına almak;

yıkmak.

parnal pay an pehna pe n ah

: Ayakaltında kalmış .

:Son. :Genişlik.

: Sığınak. perde-i rnektüm-ı adem: Yokluğun

gizli perdesi. perde-püş :Perde örtülü.

per-küşa : Kanat açan. perran :Uçan. perukar : Berber. perva : Korku, sakınma,

çekinın e. pesman de :Artık.

pey :Ard, arka. peyarn :Haber. peyman e : Kadeh. peyveste :Ulaşmış.

pinhan : Gizli. pir : İhtiyar. -p1ra : Süsleyen. p1raye : Süs. piş :Ön. p1şgah-ı izzet: (Allah'ın) yüce hu­

zur(u). p1ş-i celal :Yüceliğin, büyüklüğün

önü. pür-sürüd-ı şebab : Gençlik

neşesiyle dolu.

R ra'd ra'şan

ra'şe

ra'şedar

raci' (ol-)

ra h rahnedar

raksan ramih rasih

rasih1n

ray et ra yi c raz

: Gök gürültüsü. :Titreme. : Titreyiş. : Titreyen, ürken. : Dönmek, üzerinde olmak.

:Yol. : Y ıkı ğı, gediği olan, zarar gören.

:Oynayan. : Parlak bir yıldız. : 1- Sağlam, metin.

2- ilirnde derinleşen, otorite.

: Temeli kuvvetli olanlar. ı

: Sancak,: bayrak. :Geçerli.: :Sır.

Page 18: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

razdan : Dost, sırları bilen. re's : Tepe noktası. re bi' :Bahar. re b li : Balıara ait. recül :Adam. re:fık :Arkadaş.

refref : Vasıta. reftar : Gidiş, yürüyüş. rehakar : Kurtarıcı. reh-güzar :Yol üzeri. reh-nüma : Kılavuz. rehzen (ol-): Yol kesmek. remim : Çürük. reng-i siva : Başka renk. reng-i zılal : Gölge(li) renk. revabıt : Rabıtalar. revzen :Pencere. reyb : Şüphe, kuşku. reyyan : Suya kanmış. rezail : Rezillikler. rezıngalı : Savaş alanı. ric'at :Dönme. ri cal :Adamlar. ri da :Örtü. ridapüş :Örtülü. rida-yı leyl : Gece örtüsü. ri e rlkistan rikkat rindan ri yalı

:Akciğer.

: Kumluk. : Acıma, merhamet. : Rint kişiler. : Rüzgarlar.

ruh-ı edyan: Dinlerin ruhu. ruh-ı ser baz: Özgür ruh. rü-nüma (ol-): Görünmek. rü-nümün (olmak): Yüz göstermek. rüz rüchan rüçhan rüküdet rüsüh

:Gün. :Üstünlük. :Üstünlük. : Durma, durgunluk. : Maharet, derinliğine bilgi.

s sa' y : Çalışma. sa'y-i beliğ : Sıkı, çok çalışma. sahahat : Güzellik. s abavet sabih sabih sadme sadr saff-ı nial

:Çocukluk. :Güzel. :Yüzen. :Çarpma. : Göğüs, sine, esas. : Ayakkabılık

safir : 1- Ötüş, ince ses, kuş ötüşü.

2- Sağlam yapı, kurşunlanını ş.

saha-i garba : Yeryüzü, dünya. saha-i medhüş: Ürkütücü alan. salıaif : Sayfalar. sahib-kıran : Daima başarı kazanan

ve talihli. sahir : Büyüleyici. s ahir : uyanık.

salın :Sahne, avlu. sahne-i deycür: Karanlık alan. sail : Soran, dilenci. saim : Oruçlu. sakatat : Y anlışlar. sakbe : Delik. sakf :Çatı.

sakll sal salhane sal-hurde sallb sali s salvele

: Sıkıntılı, çirkin. :Yıl.

: Mezbaha. :Eski. : Haç. :Üçüncü. :Hz. Peygamber' e salat ü selam getirme.

: Servet, zenginlik. saman same d : Allah' ın sıfatlarından

biri. Hiçbir şeye muhtaç olmayan.

samediyyet: Kimseye muhtaç olmama (Allah için).

Page 19: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

samim-i yad:Hatıra derinliği, derin hatıra.

sarnit : Sessiz. samt : Sessizlik. samüt : Sessiz. san em :Put. s ani :İkinci. sani' : Yaratıcı. saniha : Akla gelen şeyler. saray-ı mina: Gökyüzü. sar b an : Qeveci. sari : Bulaşıcı. s atlı : Düzlük, yüzey. satvet : Ezici kuvvet. say d :Av. sayegah : Gölgelik sayha : N ara, bağırma. sebbah : Yüzücü. sebz :Yeşil.

s efilan : Sefiller. sefine :Gemi. se ha b :Bulutlar. seher-hiz : Erken kalkan. se karnet : Sakatlık, yanlışlık s ekran : Sarhoşluk. se ll :Çıkarma.

sema-güzin : Gökte dolaşan. semühi : Cömertlik. se m üm : Sıcak çöl rüzgarı. s engin : Taştan yapılmış. seng-zar :Taşlık.

ser :Baş.

seraçe : Evceğiz. serair : Sırlar. ser-amed :En önde. sera pa : Baştan başa. ser-baz : Yiğit, cesur. sereyan : Dağılma, yayılma. ser-fürü :Baş eğme.

serian : Süratle. s erir :Taht. se rm edi : Sürekli.

sermediyyet: Süreklilik. ser-nigün : Baş aşağı, tepe takla. ser-nüvişt : Macera. serv-i simin: Gümüş (renkli) servi. sevad-name: Kara yazı. sevaik : y ıldırımlar. sevdavi : Sevdalı. seyf : Kılıç. seyf-i teaddi: Zulüm kılıcı. seyl-abe : Sel suyu. seyyal : Akıcı, akıp giden. seyyare : Gezegen. seyyie : Günah. sıfru'l-yed : Eli boş. sicn : Hapishane. sidre-pervaz: Uzaklara uçan. simalı : Kulak. sirnin sin

: Gümüş gibi. :Yaş .

sine : Göğüs. sine-çak : Göğsünü parçalayan. sine-fikar : İç tırmalayan. sine-i deycür :Karanlığın kucağı, içi. sirac : Kandil. sirişk : Gözyaşı. sitare : Yıldız.

siva : Allah'tan başkası. siyanet : Koruma. subbüh : Tenzih olunan. subh : Sabah. subh-ı beka: Sonsuz, ebedi sabah. sufüf : (Namaz) saflar(ı). suhür sun'

:Kayalar. : 1- Sanat. 2- Yaratma, yaratış. 3- Yaratılmışlar evreni.

sür :Düğün.

s üz u güdaz: Yanıp yakılma. suzan : yakan, yakıcı. s üzi ş sübat sücüd

e

: Yanık. '

:Uyku. : Secdeler.

Page 20: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

süfeha süm1h süm1hat sün1d sütre süvar

ş

ş atı

şahilm

şakirdan

şe'n

şe bab şeb-çerağ

şeb-gerd

şebih

şebistan

şeb-nisar

şedaid

: Sefih, değersiz kişiler. :İçe doğma. : İlhamlar, düşünceler. : Sevinç, neşe, cıvıltı. : Örtü, perde. : Binen, binici.

: Şifa veren. : Zirve, doruk. : Öğrenciler. : iş~ :Gençlik. :Meşale.

: Gece dolaşan. :Benzer. : Karanlık dünya. : Karanlık saçan. : Şiddetler, zahmetli durumlar.

şedd-i rahl : Yola çıkma. şehbal : Kanat. şehdane :Büyük, değerli inci. şehik : İçe doğru nefes alma.

şehkar : Şaheser. şehla-nigah : Yan bakış. şehper : Kanat. şehrah : Ana yol. şehrayin : Donanma, şenlik. şekl-i mühiş: Korkunç şekil. şekva : Şikayet. şem : Işık, aydınlık. şe me şemim

şenaat

şerait

ş ererbar şermsar

şetaret

şevahik

şevksüz

şey da

:Pek az. : Güzel koku. : Kötülük, iğrençlik : Şartlar. :Kıvılcım saçma. : Utangaç. :Sevinç. : Zirveler, doruklar. : Şevk kıran. : Çılgın.

şeyda-yı terakki: İlerleme aşığı. şeyn : Leke, ayıp. şi'ra : Bir yıldız. şi'r-i şebab : Gençliğin şiiri. şikak : Ayrılık. şikak : U yuşmazlık. şikar :Av. ş imal ş iraz e

:Kuzey. : Kitap cilderinin iki ucunda bulunan ibrişim örgü.

şirk : Tanrı 'ya ortak koşma. şitab : Koşma. şitaban (ol-): Koşmak. şiven :Feryat. şu'un :Olaylar. şu aat : Işıklara. şu ara : Şairler. şubban :Gençler. şuhüd : 1- Şahit olma.

2- Allah'ı görme. şuküfe-zar : Çiçek bahçesi. şürezar :Çorak yer. şürid :Karışık.

şüride :Perişan.

şümüs : Güneşler. şütürban : Deveci. şüün : işler. şüyüh : Şeyhler.

T ta'dad (et-): Saymak. ta'mik ta'ün ta'zib tab taban tağyir

tahaccür tahallüf tahallül taharri

: Derinliğine araştırma. : Veba. : işkence etme. : Güç, kuvvet. : Parıldayan. :Bozma. : TaşlaşmaJ

: Uygunsuzluk. :Bozulma.' : Arama, araştırma.

Page 21: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

tahassüsat : Duygulanmalar. te b ah : Kötü, berbat. tahattur : Hatırlama. tebellür : Bilinme, tanınma, tahlls :Kurtarma. ortaya çıkma. tahrir :Yazım. te b zir : Har vurup harman

taht :Alt. sa vurma.

tair :Uçan. tecebbür : Büyüklenme.

takyid : Kayıt ve ş arta bağlama. teceddüd :Yenilik.

talakat : Düzgün konuşma, tecellüd : Yalandan yiğitlik

nutuk. gösterme, ayak direme.

tali' : Talih. tecessüd :Vücut haline gelme.

tamim .: Y aygınlaştırma. tecessüm : Cisimleşme.

tanass ur : Hristiyan olma. te dr! c : Azar azar.

tanin : Tınlama. teemmül :Düşünme.

tanzir (ol-) : Örnek, model olmak. teeyyüd (et-): Gerçekleşmek.

tar :Karanlık. te fa sir : Tefsirler.

tarabs ar :Neşe ve sevinç veren, tefavüt :Ayrılık.

nağme düzen. tefazul : 1- Fark.

tarafeyn :İki taraf. 2- Faziletli.

tarık :Yol. tefrika :Ayrılık.

tarraka : Gök gürültüsü, teftıh : Geğirme.

gümbürtü. tefviz : Havale etme.

tasann u' : Sanat. tegafül : Göz yumma.

tatlik : Boşamak. tegallüb : Zorbalık.

tatyib (et-) : Gönlünü hoş etmek. tegalüf (et-): Bilerek göz yummak.

tatyib :İyi davranma. tehaccür (ey-): Taşlaşmak, taş

tayf : Korkudan görülen kesilmek.

hayal. tehallül : Ayrışma.

taylasan : Sarığın omuzlara tehalüf : Ayrılık, muhalefet.

sarkan ucu. tehaşi : Sakınma.

ta yy : Geçme, dolaşma. tehaşşüd :Toplama. tehevvür : Kızgınlık.

tazallüm : Yanıp yakılma, tehlll : "La İlahe İllallah" sızlama. sözünü tekrarlama.

tazarru' : Yakarış. tehlile dalmak: Kelime-i tevhid te addi : Tecavüz, saldırı. çekmek. te all : Yücelik, ululuk. tehy1c : Heyecanlandırma. te ari c : Çıkıntı. tehziz : Hareket ettirme, teati : Birbirine verme. titretme.1 teayyün (ver-): Görünür hale tekalif : 1- Külfetler.

getirmek. 2- Teklifler. teb'id : U zaklaştırma. tekallübat : İnkılaplar, gelişmeler.

e

Page 22: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

tekerrür :Tekrarlama. tevall : Sürme, devam etme. tekr1m : Saygı. tevazün : Denkleştirme. telafif : Girinti. tevekkelna : Allah' a sığındık. telakigah : Buluşma yeri. tevkl : V esika, belge. telatum : Dalgalanma. tevs1 : Genişleme. telvis : Kirletme, pisletme. tevz1 (et-) : Dağıtmak. temasil : Timsaller. tez ah um : Sıkışma. temd1d : U zatma, devam tez ah ür :Ortaya çıkma.

ettirme. tezebzüb : Kararsızlık, kargaşa. tenahi : Tükenme. tezelzül : Sarsılma, ırgalanma. tenazur : Simetri, birbirine tezy1d : Arttırma, çoğaltma.

bakma. tıfl :Çocuk. teneffür : 1- Nefret etme. tilmiz :Öğrenci.

2- Kaçınma, çekinme. tü de :Yığın. tenevvür : Aydınlatma. tufüliyyet :Çocukluk. tenezzüh :Gezinti. tuhfe :Hediye, armağan. te nk :Dar.

tül :Uzunluk. tenkil : U zaklaştırma,

tulü :Doğuş. tepeleme.

tuyür :Kuşlar. tenv1r : Aydınlatma.

türab :Toprak. terane : Makam, nağme. teressübat : Tortular.

U-Ü terkim : Ululama. tersim : Resmini yapma,

u dül :Sapma.

şeklini çizme. u d van : Düşmanlık.

ter-zeban : Yeni şeyler söyleyen. ufül : Sönme.

terzll : Rezil etme. uhra :Diğer.

tesaddi : Bir işe başlama. uhuvvet : Kardeşlik.

tesaudat : Yükselişler. ukba :Öte dünya.

tesav1r :Resimler. ukde :Düğüm.

teslls : Hristiyanların Tanrı'yı ulüm : İlimler.

üçleme inancı. umk :Derinlik.

tesliye : Teselli etme. umman-ı şuün: Olaylar okyanusu.

tesm1m : Zehirleme. um ür : işler.

teşd (et-) : Cesaretlendirmek, ur efa : Arif kişiler.

yüreklendirmek. urüc (et-) : Yükselmek.

teşettüt : Dağılma, ayrılma. uyun : Gözler.

teşr1h (et-) : Şerh etmek, anlamak. übüvvet :Babalık.

teşr1h : Açıklama, iskelet. üdeba : Edebiyatçılar, yazarlar.

teşy1 :Uğurlama. üm :Anne.

tevab1 : Uydular. ümmehat :Analar. tevakkuf : Durma. üstühan :Kemik.

e

Page 23: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :

V zalam :Karanlık.

va esefa : Yazık yazık. zalüm :Çok zalim. va pes : Geride olan, gerideki. zeban :Dil. vapesin :Son. zebün : Aciz, esir. vay e : Nasip, hisse. zebün-ı hab: Uykuya yenik düşmek. vedad :Dostluk. zefir : 1- Nefes, rüzgar.

•• 1

vedia :Emanet. 2- Ufleme. vefiyat : Ölümler. zemzeme : Nağme. vehle · : An, dakika. zer :Altın.

vehleten : Ansızın, birdenbire. zerrat : Zerreler. vehm .: V ehim, düşünce. zevcat : Zevceler. vekayi :Vakalar. zevi'l-hayat: Hayat sahipleri. vera : Arka, geri, öte. zevi'l-ukül : Akıl sahipleri. verd :Gül. zığın : Geyik. vesait : V asıtalar. zılal : Gölgeler. vuhüş : Yabani hayvanlar. zılal-ı alem : Gölgeler alemi.

zıll-i aval : Şaşkınlık gölgesi. y zıll-i İrfan : Aydınlığın gölgesi. yad-aver : Hatırlatan . zirnam : Yular, dizgin. yal ü bal :Boy pos. zimmi : İslam devleti vatandaşı ye'yüs :Üzüntü. olup haraç veren. ye d :El. zindegi : Hayatta olma, dirilik. yek-rüze : Bir gün, bir günlük, zir ü bala : Aşağı ve yukarı;

ömürsüz. yeryüzü ve gökyüzü. yeksan :Yerle bir. zir ü zeber :Alt üst. yel da : Uzun. zir : Alt. yemin :Sağ. zi-rüh : Canlı. yesar ü yemin: Sağ ve sol; her taraf. zi-şan : Şan sahibi. ye sar :Sol. ziya : Işık.

ye tirnan : Yetimler. ziya-riz : Işık saçan. yuz : Uyuz. zü-fünün : Fen sahibi, bilgili.

zulmet :Karanlık.

z zulmet-sera : Karanlık yer. zade :Oğul. zulmet-sera-yı menfür: Tiksindirici, zahir :Yardımcı. karanlık yer. zaide :Fazlalık. zureyrat : Zerrecikler. zair : Ziyaretçi. zükür :Erkekler.

Page 24: SÖZLÜK - sozluk.istmem.comsozluk.istmem.com/assets/dosyalar/safahat.pdf · SÖZLÜK A 2-Tehlikeli anlar. a'dad : Adetler, sayılar. 3-Sarp geçit. a'mak : Derinlikler. ak d ah :